CEVAP ANAHTARI Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ceza Muhakemesi Hukuku-II –Vize Sınavı 14 Nisan 2014 - Saat: 11.30 AÇIKLAMALAR: 1-Sınav süresi 100 dakikadır. 2-Yazınızın okunaklı ve imla kurallarına uygun olmasına özen gösteriniz. 3-Sorulara 6526 sayılı Yasa ile yapılan son değişiklikleri dikkate alarak cevap veriniz. Başarılar Dileriz … Prof.Dr. Hamide Zafer/Dr. Gülfem Pamuk/Arş.Gör.Kerim Çakır I-(A) hakkında 23.3.2014 tarihinde tutuklama kararı verilir. Müdafi (M)’nin, 5.4.2014 tarihinde tutuklamaya karşı aşağıdaki seçeneklerden hangisine neden başvurup neden başvuramayacağını kurumlar hakkında bilgi vererek açıklayınız. (15 PUAN) 1-İtiraz, 2-Tahliye talebi, 3-Tutukluluğun re’sen incelenmesi Cevap: Tutuklamaya itiraz halinde, itiraz dilekçesinde tutuklama kararının verildiği anda tutuklama nedenlerinin gerçekleşmediği ileri sürülür; örneğin kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren somut delillerin bulunmadığı veya tutuklama nedenlerinin gerçekleşmediği ifade edilir. Tutuklamaya itiraz, ilgililerin kararı öğrendiği tarihten itibaren yedi gündür. Olayda tutuklama 23.3.2014 tarihinde verildiğinden ve 5.4.2014 tarihi itibariyle karar üzerinden 13 gün geçmiş bulunduğundan müdafi (M) tarafından tutuklamaya itiraz edilmesi sürenin geçmiş olması nedeniyle mümkün olmaz. Tahliye talebinde ise tutuklama kararının verildiği anda bu kararın hukuka aykırı olduğu iddia edilmez, tutuklama kararı verildikten sonra koşulların değiştiği ifade edilir. Tahliye talebinde bulunulabilmesi için herhangi bir süre öngörülmemiştir. Dolayısıyla müdafi tahliye talebinde bulunabilir. Tahliye talebi, soruşturma evresinde sulh ceza hakimine, kovuşturma evresinde mahkemeye iletilir. Tahliye talebi sonunda verilen tutukluluğun devamına veya tahliyeye ilişkin kararlar itirazı kabil kararlardır. CMK m.108’e göre, soruşturma evresinde şüphelinin tutukevinde bulunduğu süre içinde ve en geç otuzar günlük süreler itibarıyla tutukluluk halinin devamının gerekip gerekmeyeceği hususunda, Cumhuriyet savcısının istemi üzerine sulh ceza hakimi tarafından 100 üncü madde hükümleri göz önünde bulundurularak, şüpheli veya müdafii dinlenilmek suretiyle karar verilir. Tutukluluk durumunun incelenmesi, yukarıdaki fıkrada öngörülen süre içinde şüpheli tarafından da istenebilir. Kovuşturma evresinde ise, tutukluluk halinin devam edip etmeyeceğini mahkeme inceler. Mahkeme, tutukevinde bulunan sanığın tutukluluk halinin devamının gerekip gerekmeyeceğine her oturumda veya koşullar gerektirdiğinde oturumlar arasında ya da otuzar günlük süreler içinde re'sen karar verir. Olayda müdafi soruşturma evresinde ise sulh ceza hakiminden, kovuşturma evresinde ise mahkemeden tutuklunun serbest bırakılmasını isteyebilir. II-Soruşturma evresinde Cumhuriyet savcısı trafik kazasında bir kişinin ölümüne neden olan 17 yaşındaki (A) hakkında tutuklama talep eder. Merci, tutuklama talebinin reddine karar verir. Cumhuriyet savcısı bu red kararına itiraz eder. Red kararını inceleyen merci Cumhuriyet savcısının itirazını kabul eder ve 17 yaşındaki (A) hakkında CMK m.98/1 gereğince yakalama emri verir. Şüpheli (A)’nın müdafi yakalama emrine itiraz eder. Merci bunun bir tutuklama kararı olmadığını ve itiraz edilemeyeceğini ifade ederek itirazı reddeder. (15 PUAN) Soru: 1-Merciin itirazı red kararını değerlendiriniz. (Bu usulde kimin hangi sıfatlarla karar verdiği hususunu tespit ederek değerlendirme yapınız). 2-Yakalama kararını itirazen inceleyen merciin kararına karşı hangi kanun yoluna başvurulabilir gerekçeli olarak belirtiniz. Cevap: 1-Soruşturma evresinde tutuklama talebini reddeden yargı makamı sulh ceza hakimidir. Sulh ceza hakiminin kararına Cumhuriyet savcısının itirazını inceleyen ve reddeden merci ise(CMK m.2783-a gereğince asliye ceza hakimliğidir. Asliye ceza hakimliği CMK m.98 gereğince yakalama kararı vermiştir. Asliye ceza hakimliğinin verdiği bir yakalama kararı vardır. Bu karar hakimlik kararıdır ve CMK m.267’ye göre hakimlik kararları itirazı kabil kararlardır. Hakimlik kararlarına itiraz edilebilmesi için bu kararların itirazı kabil olduğunun ayrıca ve açıkça gösterilmesine gerek yoktur. Uygulamada hakimlik ve mahkeme ayırımı yapılmamaktadır. İtirazlar mahkemeye yapılmakta ve verilen kararlar da mahkeme adı altında verilmektedir. CMK m.267’ye göre, mahkeme kararlarına itiraz edilebilmesi o karara itirazın mümkün olduğunun açıkça belirtilmiş olması gerekir. Asliye Ceza Mahkemesi hakimliğinin kararını MERCİ SIFATIYLA inceleyen Ağır ceza mahkemesi bu kararın mahkeme tarafından verildiğini ve bu karara itiraz edilebileceği kanunda ayrıca ve açıkça belirtilmediği için itirazı incelemediğini belirtmektedir. Ancak belirtelim ki sulh ceza hakiminin kararını inceleyen asliye ceza, mahkeme olarak değil hakimlik makamı olarak incelemiş ve karar vermiştir. Bu nedenle asliye ceza mahkemesi hakimliğinin kararı itirazı kabil bir karardır. 2-İtiraz üzerine verilen kararlar kesindir. (Son merciin verdiği karar temyiz kanun yolundan geçmeden kesinleştiğinden yazılı emir (Kanun yararına bozma) kanun yoluna konu yapılabilir (CMK m. 309). III-Boğaziçi Köprüsü çıkışında olağan trafik kontrolü yapan trafik polisi (T), bir aracı durdurarak ehliyet ve ruhsat ister. Kişinin davranışlarından şüphelenen (T), şoföre arabanın bagajını açmasını söyler. Soru:Trafik polisinin “arabanın bagajının açılmasının istenmesi” işleminin hukuki niteliğini belirtiniz? Bu işlemin hukuku uygun olabilmesi için gerekli olan koşulları belirtiniz. (10 PUAN) Cevap: Olayda PVSK 4/A hükümlerine göre uygulanan bir durdurma ve kimlik sorma akabinde gerçekleşen önleme araması söz konusudur. Arabanın bagajının açılması şeklindeki işlem suç sebebiyle başvurulan bir koruma tedbiri niteliğindeki arama olmayıp önleme aramasıdır. Önleme araması, PVSK m.9’da düzenlenmiştir. Düzenlemeye göre önleme araması, suç işlenmesini veya bir tehlikeyi önlemek amacıyla usulüne göre verilmiş sulh ceza hakiminin kararı veya bu nedenlere bağlı olarak gecikmesinde sakınca bulunan hallerde mülki amirin vereceği yazılı emirle gerçekleştirilebilir. Önleme araması yapılabilecek yerler arasındaki seyir halindeki taşıtlar da yer almaktadır. Olayda, hakim kararı veya mülki amir talimatından söz edilmediğinden arama işlemi hukuka aykırıdır. IV-Cumhuriyet savcısı (S), (A), (B) ve (C)’nin örgüt kurdukları ve bu örgütün faaliyeti kapsamında ilçede Kordonboyu olarak adlandırılan bölgedeki esnaftan zorla para topladıklarına dair isimsiz ihbar dilekçeleri alır. Savcı (S), (A), (B) ve (C) hakkında örgüt kurma ve yönetmeden dolayı soruşturma başlatıldığını belirterek, sulh ceza mahkemesinden bu suçun soruşturulması kapsamında iletişimin dinlenmesi kararı vermesini talep eder. Talep dilekçesine sadece isimsiz olan iki ihbar dilekçesini ekler. Nöbetçi sulh ceza hakimi talebi reddeder. Soru: Sulh ceza hakiminin red gerekçesini yazınız. (15 PUAN) 1-6526 sayılı Kanun ile yapılan değişiklikle artık bu tedbire başvurulabilmesi için suçun işlendiğine dair somut delillere dayanan kuvvetli şüphe bulunması gerekir. Olayda somut delillere dayanan kuvvetli şüphe yok. Soyut ihbarlara dayanılarak bu tedbire başvurulamaz. 2-Tedbire başvurulabilmesinin diğer koşulu başka türlü delil elde edebilme olanağının bulunmamasıdır. Olayda başka türlü delil elde etme imkanı bulunmaktadır. Kordonboyu bölgesindeki esnaflar tanık olarak çağrılabilir, şüpheliler ifadeleri alınmak üzere davet edilebilirdi. 3-6526 sayılı Kanun ile yapılan değişikliğe göre, bu tedbire karar vermeye yetkili olan yargı makamı, nöbetçi sulh ceza hakimliği olmayıp ağır ceza mahkemesidir. Sulh ceza mahkemesi bu kararı vermekte yetkisizdir. 4-6526 sayılı Kanun ile iletişimin denetlenmesi tedbirine başvurulabilecek olan katalog suçlarda değişiklik yapılmış ve örgüt suçları bu tedbirin başvurulabileceği suçlar olmaktan çıkartılmıştır. 5-6526 sayılı Kanun ile yapılan değişikliğe göre iletişimin denetlenmesi konusunda “Talepte bulunulurken hakkında bu madde uyarınca tedbir kararı verilecek hattın veya iletişim aracının sahibini ve biliniyorsa kullanıcısını gösterir belge veya rapor eklenir.” (CMK m.135/2). V-(A), kasasından oğlunun kendi izni olmadan altınlarını aldığını ve arkadaşlarıyla harcadığını ihbar eder. Cumhuriyet savcısı kovuşturmaya yer olmadığı kararı verir. Karar (A)’ya tebliğ edildiğinde (A) çok kızar. Bu kararı bir avukata götürür. Avukat, merak etmemesini bu kararın genel hükümlere göre itirazı kabil bir karar olduğunu ve sulh ceza hakimine itiraz edeceğini söyler. (10 PUAN) Sorular: 1-Cumhuriyet savcısının kararının gerekçesini belirtiniz. Cevap: Soruşturma evresi sonunda savcı, yeterli delil elde edilememesi veya kovuşturma olanağının bulunmaması nedeniyle (örneğin muhakeme şartlarının gerçekleşmemiş olması ve gerçekleşme olanağının bulunmaması, uzlaşma, önödeme gibi ) kovuşturmaya yer olmadığı kararı verebilir. (CMK m. 172/1) Kamu davasının açılması konusunda takdir yetkisini kullandığı hallerde de savcı kovuşturma olanağının bulunmaması nedeniyle kovuşturmaya yer olmadığı kararı verebilir. Cumhuriyet savcısının takdir yetkisini kullanabileceği haller; cezanın ortadan kaldırılmasını gerektiren etkin pişmanlık halinin varlığı, kişisel cezasızlık halleri ve kamu davasının ertelenebileceği hallerdir. Olayda hırsızlık suçu (TCK m.141) mevcuttur. “Şahsi cezasızlık sebebi veya cezada indirim yapılmasını gerektiren şahsi sebep” başlıklı TCK m.167, yağma ve nitelikli yağma suçu hariç malvarlığı aleyhine işlenen suçlar bakımından ortak hükümdür. Bu maddeye göre, hırsızlık suçunun üstsoy veya altsoyun zararına işlenmesi halinde ilgili akraba hakkında cezaya hükmolunmaz. Olayda oğul babasına ait altınları çaldığından şahsi cezasızlık nedeninin söz konusu olduğu söylenebilir. Bu durumda C.savcısının takdir hakkını kullanarak kovuşturmaya yer olmadığı kararı vermesi hukuka uygundur. 2-Avukatın açıklamasını çeşitli ihtimallere göre değerlendiriniz. Cevap: C.savcısının takdir hakkını kullanabileceği hallerden “kamu davasının açılmasının ertelenmesi” hali hariç, diğer nedenlerle verilen kovuşturmaya yer olmadığı kararına karşı kovuşturma (itiraz) davası açılamaz (CMK m.173/5). Olayda C.savcısı şahsi cezasızlık hali nedeniyle takdir hakkını kullandığından, kovuşturmaya yer olmadığı kararına itiraz edilmesi mümkün değildir. Bu nedenle, müdafinin açıklaması yerinde değildir. Ancak savcı kamu davasının açılmasının ertelenmesi yoluna gitmiş olsaydı, bu karara karşı itiraz edilmesi mümkündü. Erteleme kararına karşı başvurulacak kanun yolu, kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı başvurulan itiraz davası olarak öngörüldüğünden, tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde kararı veren C.savcısının bağlı bulunduğu ağır ceza mahkemesine en yakın ağır ceza mahkemesinde itiraz davası (kovuşturma) açılabilir. (Ancak kamu davasının açılmasının ertelenmesi şikayete tabi ve üst sınırı bir seneye kadar hapis cezasını gerektiren suçlarda mümkün olduğundan olayda erteleme yoluna gidilmesi de söz konusu olamayacaktır.) VI-(A)’nın müdafii (M), çok uzun bir süre sulh ceza hakimliğince verilen gizlilik kararı nedeniyle dosyayı inceleyemez. Bu nedenle müvekkilinin uzun süre dinlendiğini de fark etmez. (A) hakkında dinleme neticesinde iddianame düzenlenmesi için gerekli olan yeterli delile ulaşılmadığı gerekçesiyle kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilir. Bu arada dosya içeriği ve dolayısıyla (A)’nın eşi (İ) ile ve sevgilisiyle olan konuşmaları basına yansır ve (A)’ya yapılan birçok iş teklifi geri çekilir. (A)’nın müdafii, kovuşturmaya yer olmadığı kararını veren Cumhuriyet savcısının bağlı bulunduğu yerdeki ağır ceza mahkemesinde tazminat davası açmayı ve müvekkilinin uğradığı maddi ve manevi zararları talep etmeyi düşünmektedir. (20 PUAN) Soru: Hukuka aykırılıkları doğrularını göstererek tespit ediniz. 1-6526 sayılı Yasa ile yapılan değişiklikle soruşturma evresinde dosyanın sulh ceza hakimince gizliliğine karar verilmesine ilişkin hüküm yürürlükten kaldırılmıştır. Yani soruşturma evresinde artık gizlilik kararı verilemez (CMK m.153/2). Ayrıca belirtelim ki, CMK m.135/5(6) hükmüne göre iletişimin denetlenmesi tedbiri ile ilgili karar ve yapılan işlemler, tedbir süresince gizli tutulmaya devam edilemeyecektir. 2-(A)’nın eşi (İ) ile yaptığı konuşmaların kayda alınması da ayrıca hukuka aykırıdır. Tanıklıktan çekinebilecek kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayıt altına alınması hukuka uygun değildir. Durumun anlaşılması halinde kayıtların derhal yok edilmesi gerekir (CMK m.135/3). 3-İletişimin denetlenmesi koruma tedbiri tazminat nedenleri arasında sayılmamıştır. Ancak haksız yakalama, gözaltı, tutuklama, orantısız arama, elkoyma ve yargılamanın iadesi ile kaldırılmış ve infaz edilmiş mahkumiyet kararları nedeniyle tazminat davası açılabilir (CMK m.141). 4-Ayrıca tazminat davası şüpheli veya sanığın oturduğu yer ağır ceza mahkemesinde açılabilir. Şüphelinin oturduğu yer Cumhuriyet savcısının bulunduğu yer ise de bu ağır ceza mahkemesinde tazminat davası açılamaz. Zira, tazminat davası açılabilseydi bile bu Cumhuriyet savcısının bağlı bulunduğu yerdeki ağır cezada açılamaz. Çünkü iletişimin denetlenmesi tedbirine karar vermiş olan mahkeme bu mahkeme olacaktı. Tazminata konu olan işlemle ilgili olan ağır ceza mahkemesinde tazminat davası açılamaz. AÇIK UÇLU SORULAR (15+3 PUAN) (Not: Lütfen cevaplarınızı sorunun üzerine değil her sorunun altında gösterilen harfin karşısına yazınız). 1- a)..............., b).............., c)..................d)……. tedbirlerinin uygulanması esnasında, yapılmakta olan soruşturma veya kovuşturmayla ilgisi olmayan ancak, diğer bir suçun işlendiği şüphesini uyandırabilecek bir delil elde edilirse bu delile e)............................... denir. (3 PUAN) a)….arama b)…elkoyma c)….iletişimin denetlenmesi d)….teknik takip (Gizli Tedbirlerin Uygulanmasına Dair Yönetmelik) (1 PUAN) e) …tesadüfen elde edilen delil (tesadüfi delil) 2-Avukat bürolarında arama a)…….denetiminide, b)…veya ……huzurunda yapılır. (2 PUAN) a)…Cumhuriyet savcısının b)…baro başkanı veya onu temsil eden bir avukat 3-Taşınmaz, hak ve alacaklara el koyma kararını a)…… b)…. ile verir. (2 PUAN) a)…ağır ceza mahkemesi b)…oy birliğiyle 4-Teşhis işlemi a)…….. tekrarlanır.b) …. kişiler teşhiste bulunmaya zorlanamaz. (2 PUAN) a)…en az iki kere b)….tanıklıktan çekinme hakkı bulunan 5-Kanunda yazılı haller saklı kalmak üzere, itiraz hakkında a)…… yapılmaksızın karar verilir. Merciin itiraz üzerine verdiği karar b)……dir. (2 PUAN) a)…duruşma b)…kesindir. 6-Fizik kimliğin tespiti, üst sınırı a)…… veya …….hapis cezasını gerektiren suçlarda mümkündür. (1 PUAN) a)….iki yıl veya daha fazla 7-CMK m.141 vd. gereğince tazminat davasına konu olan tazminat nedenlerini sayınız. (2 PUAN) 1-…yakalama, gözaltı, tutuklama, 2-…orantısız arama 3-…elkoyma 4-….infazına başlanan mahkûmiyet kararından sonra yargılamanın iadesi yoluyla mahkumiyet kararının kaldırılması 8-İletişimin tespiti; a) ... ifade eder. (2 PUAN) a)….İletişimin dış verilerinin yani kimin, ne zaman kiminle, ne kadar süreyle konuştuğunun tespitidir. 9-internet ortamında yapılan yayınlara erişimin engellenmesine, içerik ve yer sağlayıcının yurt dışında bulunması halinde a)…… bünyesinde bulunan b)….. tarafından karar verilir. (2 PUAN) a)…Ulaştırma Bakanlığı b)….Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı
© Copyright 2024 Paperzz