ruhlar memlekette bedenler gurbette

02
Çevrecilikle Kurulan Köprüler
Yılların eskitemediği
bedenlerin hikayesi
Almanya’da mezarlar 20 yıl sonra yeni definler için kullanılabiliyor. Ancak bu ülkede bir
de sorun yaşanıyor. Çünkü toprak yapısı ve tabutla defin cesetlerin çürümesini engelliyor
CENAZELER MUMLAŞIYOR
Zimmermann’ın anlattığına
Foto: Deniz Gündüz
Ö
ldükten sonra vücudumuza neler olduğunu hiç
düşündünüz mü? Bedenimiz belli aşamalardan geçerek çürür. Birçok
insan bunu düşünmeyi bile korkutucu bulur. Ancak bundan daha
kötüsü de var. Bu da günümüzde
Almanya’nın da karşı karşıya olduğu cenazelerin çürümemesi sorunu. Almanya’da mezar yerleri 20 yıl
sonra yeni definler için kullanılabiliyor. Bu amaçla Almanya’da mezar
yerleri açıldığında cenazelerin çürümediği görülmüş. Bu fark edilince
de araştırmalar başlamış. Biz de bu
konuyu öğrenmek üzere DBU binasına gittik. Orada Kiel Üniversitesi
Botanik Bölümü’nden Dr. Iris Zimmermann’la konuştuk.
göre uygun olmayan koşullar altında kalan cenazeler mumlaşıyormuş. Mumlaşma ölü bedenin derisinin altındaki yağın donması sonucu
meydana geliyormuş. Bunun sonucunda bu bedenler yıllar sonra bile
tanınabilirmiş.
Mumlaşmanın oluşabilmesi için
belli koşullar gerektiğini belirten
Zimmermann, mumlaşma ile ilgili
şu bilgileri verdi: “Soğuk hava, çürümede görevli bakterileri öldürür ve
çürüme durur. Çürüme için bakterilerin oksijen alması gerekir. Bunu
engelleyen killi veya taşlı topraklarda çürüme yavaşlar. Ayrıca su topraktaki gözenekleri tıkayabileceğinden mezarlıklar su kaynaklarının
yakınına yapılmamalıdır. Mumlaşmayı tamamen geri çevirmek mümkün olmasa da engellemek için
önlemler alınabilir. Mezar taşlarını
yatay yerine dikey bir biçimde yerleştirirsek toprağın içine hava giriş
çıkışını kısıtlamaz ve çürüme hızlanır. Sezonluk çiçekler güzel gözükse de çok sulanmaları gerekir. Bunlar yerine kökleri daha güçlü bitkiler
dikilebilir. Topraktaki suyu daha çok
emeceklerinden daha az sulanmaları gerekir. Mümkünse cenazeler ağaç
köklerinin yanına dikilmelidir. Ağaç
ölüp kökleri çürüdüğünde kalan boşluk hava ile dolar. Böylece çürümenin gerçekleşmesi için gerekli olan
oksijen sağlanmış olur.”
Serdar Depe - Arda Erdoğan Devrim Özenç
YENİ BULUŞMA NOKTASI: MEZARLIKLAR
PROJE kapsamında Almanya’nın Osnabrück
tan hiçbir iz kalmayacağını düşünmüştük. Oysa Bay
kentinde tarihi Hase Mezarlığı’ndayız. Peki bir
Biever mezarlığın tamamen aynı kalacağını belirtmezarlık nasıl olur da parka dönüştürülebilir?
ti. İyi de bu mezarlıktaki hiçbir şey değişmeyecekse
Kafamızda bu sorularla Hase Mezarlığı’na
buraya nasıl park diyebiliriz değil mi?
gittik ve gördüğümüz manzara
Bay Biever’ın söylediğine göre
bizi çok şaşırttı. Öyle ki parkyapmak istedikleri son şey orada
tan hiçbir farkı yoktu buranın!
yatan insanlara saygısızlık. ProjeBizlere Osnabrück Üniversitenin tek amacı burayı biraz daha
Mezarlığın çekiciliğini arttırmak
si’nde görev yapan Bay Bieişlevsel hale getirmek. Bunu da
için düzenlenen bir aktivite de geover eşlik etti. Almanya’da 20
mezarlığın içinde düzenlenecek
caching -tour! Bir hayli ilginç olan bu
yıllık ‘Sükunet Süresi’ içinde
birçok kültürel faaliyetle gerçekturu oryantiring’e benzetmek de mümaçılması yasak olan mezarleştirmeyi planlıyorlar. Sonuç
kün.Gençlerin bir yandan ellerine veriların bu süre bitince tekrar
olarak Hase mezarlığının unulen GPS ile ipuçları ararken bir yandevletin malı haline geldiğitulmayıp aksine korunup değerdan da şehirlerinde yaşamış önemli
ni öğrendik. Bu mezarlık da
lendirilmesi için başlatılan ‘Çevinsanları tanıma fırsatı bulduğu
2 yıl sonra tamamen devlerecilikle kurulan köprüler’ adlı
bu gezi ile park gençlerin de
tin zimmetine geçecekmiş. İşin
bu proje bizlere Alman kültürüilgisini çeken bir alan
dönüşüm kısmına gelince, duynü tanıma fırsatı verirken çevreye
haline geliyor.
duğumuz ilk başlık ‘Mezarlıktan
de yararlı olmamızı sağladı.
Parka’ idi ve hepimiz ortada mezarlıkSude İpek Gözeten - Sezi Atmaca
Çevrecilikle
Kurulan Köprüler
projesi nedir?
S
on yıllarda yaşanan teknolojik
gelişmeler, yoğun nüfus artışı gibi
sebeplerden dolayı çevre kirliliği ve
sürdürülebilir çevre hakkındaki bilinçlendirme çalışmaları da artış gösterdi. DBU
(Deutsche Bundesstiftung Umwelt) da
“Çevrecilikle Kurulan Köprüler (Umwelt
baut Brücken)” projesiyle özellikle gençleri bilinçlendirmeyi amaçlıyor. Bu projede
okulların farklı çevre konularını araştırıp,
bir gazeteyle ortaklaşa çalışıp araştırmalarını yayınlamaları gerekiyor. Proje böylelikle gençleri aynı zamanda medya
kullanımı ve takibi konusunda da bilinçlendirmeyi amaçlıyor. Proje kapsamında biz Antalya
Koleji öğrencileri
de SABAH Akdeniz ile ortaklaşa
çalışıp, gazetecilik hakkında daha
fazla bilgi edinip
bu sayfayı hazırladık.
“Çevrecilikle Kurulan Köprüler” projesinin
bir başka amacı
da farklı kültürlerden ve ülkelerden gençlerin birbirini daha
iyi tanıması, aynı zamanda bir haftalığına
birbirlerini ziyaret edip, kültürel bir değişim de yaşamaları. Almanya’daki partner okulumuzla yaptığımız bu proje için
Şubat ayında bir haftalığına Almanya’ya
gittik. Böylelikle Alman ev ve okul hayatının nasıl olduğuna dair daha iyi bir fikre
sahip olduk. Almanya’daki partner okulumuzdan arkadaşlarımız da Mayıs ayında
bizi bir haftalığına ziyaret edecek.
Duygu
ÇINAR
[email protected]
GEOCACHING TOUR
DBU ( Deutsche
Bundesstiftung
Umwelt ) ne yapar?
Foto: Öykü Zeynep Aslan
OSNABRÜCK şehrinde bulunan
Hase (bölgedeki nehrin adı) Mezarlığı
1808 yılında kurulmuş. 137 yıl boyunca aktif bir şekilde kullanılan mezarlığa son defin 1995 yılında yapılmış.
Mezarlık yasal olarak 2015 yılında
belediye idaresinden çıkacak, kamuya
açık ve koruma altında olan bir park
haline gelecek. Acaba bu değişim bu
mezarlıkta yaşayan bazı nadir hayvan
ve bitki türleri için bir tehlike mi?
Osnabrück Üniversitesi’nde arazi
planlaması konusunda uzmanlaşmış Arnold Schönheim bu mezarlıkta yaşayan canlılarla ilgili projesinin
sonuçlarını bizimle paylaştı. Projenin amaçlarından biri de soyları tehlikede olan canlı türlerini tespit etmek.
Mezarlıkta bulunan iri ve yaşlı ağaçlardan bazıları kestane, meşe, ıhlamur
ve çeşitli çam ağacı türleri. Mezarlıkta bu ağaçları evi edinmiş 27 farklı kuş türü yaşamakta ve 251 ağaçta
kuş yuvası bulunuyor. Ayrıca mezarlığı evi edinmiş 5 soyu tehlikede yarasa
türü de tespit edilmiş. Yapılacak yenilemede mezarlığın bazı kısımlarında
değişim yapılması şart ama bu değişim nadir canlı türlerine zarar vermeden nasıl yapılabilir?
Ekin Zorel - Elifnaz Aydın
Foto: Defne Oray
SABAH ANTALYA
02
CMYK
Foto: Elifnur Kırık
Tarihi Hase
Mezarlığı park
haline getiriliyor
OKULLAR VE GAZETELER
RUHLAR MEMLEKETTE
BEDENLER GURBETTE
Almanya’da görev yapan İmam Okur, Türklerin artık yaşadıkları ülkede
gömülmeyi tercih ettiğini tek sorunun tabutla defin şartı olduğunu bildirdi
PROJEMİZ kapsamında
Almanya’da defnedilen Türkler
hakkında 2 konuşmacıyla söyleşi yaptık. Röportaj yaptığımız ilk
yetkili kişi Osnabrück Cenaze ve
Mezarlık Hizmetleri Müdürü Eva
Güse’ydi. İlk önce Müslümanların
defini hakkındaki en büyük sorun
olan, tabutla gömülme hakkındaki
sorularımızı sorduk.
Almanya’da tabutsuz gömülmek imkânsızmış. Almanya’daki
cesetler Müslüman veya Hıristiyan
ayrımı olmaksızın gömülmeden
önce 48 saat beklemek zorundaymış. Bunun sebebiyse kişinin gerçekten ölüp ölmediğini belirlemekmiş. Öğrendiğimiz başka bir
bilgi de Osnabrück’te 2 tane Müslüman Mezarlığı varmış ve ölenlerin çoğunluğu ülkelerine gönderil-
OSNABRÜCK’DEKİ DBU Almanya’nın
ve dünyanın en büyük çevreci vakıflarından birisidir. Praktik çevre sorunlarını
kücük büyük tüm şirketlerle birlikte çevreci ve sağlıklı ürünlerle ve işletmelerde
kullanılan ekolojik yeniliklerle çözüyor.
Vakıf maket projeleriyle çevre tekniğine,
araştırmasına, iletişimine ve doğa korumasına yılda 500 bin euro ayırıyor. Bu
da çevrecilik için Avrupa’daki en yüksek
rakamdır. DBU,
etkinlik
kayıtlarında 1 Mart
1991’de
8 bin 200
projeyi
toplamda
1.4 milyon
euroyu
onayladı.
mek istiyormuş.
dersachen eyaletinde 2014 yılı itibariyle tabutsuz gömülmeye izin
3 NESLİN TERCİHİ ALMANYA verilmesi. Yılın ilerleyen zamanOsnabrück’te imam olarak
larında da Müslümanlık bu eyaletgörev yapan Ali Okur’la da buluşte resmi dinler arasında sayılmatuk. Almanya’daki Türk nüfusuya başlanacakmış. Müslümanlar,
nun artmasıyla, gitgide daha fazla
tabutla gömüldükleri için herhangi
Türk buraya gömülmeye
bir günah işlemiş sayılmıyorbaşlamış. Özellikle de 2
larmış. Okur, bize çalıştığı
Almanveya 3 nesildir Almancamiyi anlattı. Almanya’daki
ya’da olan Türkya’nın sayılı camiledefin işlemleler, ilk gelenlerin
rindenmiş. Almanri hakkındaki kuralaksine buraya’daki çoğu
lar çok keskin ve her şey
da gömülmeyi
camide ezan sesi
kâğıda dökülmüş. Türkiye’deytercih ediyorse aynı durum geçerli değil. Defin
dışarıya vererek
işlemleri olağan, geleneklemuş. Tabutokunmuyormuş.
re uygun olarak uygula gömülme ise
Çalıştığı camilanıyor. KuralMüslümanların en
de ise durum böyle
lar çok daha
büyük sorunuymuş.
değilmiş.
esnek.
Tabutlar konusu hakkınDuygu Çınar - Sina Şahan
da güncel bir bilgi ise Nie- Sinem Özden
Çevrecilikle Kurulan Köprüler, Türkiye ile Almanya’dan okulların ve günlük gazetelerin katılacağı uluslararası bir
çevre ve medya projesi. Almanya ve Türkiye’den 10’ar okulun ortaklığı sonucunda
iki ülke gençleri bir araya gelip ‘Devamlılık ve Çevre, Kültürlerarası İlişkiler ve
Medya’ konularını işleyecekler. Projeye Antalya’dan Özel Antalya Koleji’nin
yanı sıra İstanbul’dan Özel Alev Lisesi,
Kartal Anadolu Lisesi, Çağaloğlu Anadolu Lisesi, Kabataş Erkek Lisesi, İzmir’den
TAKEV Lisesi, Özel Çakabey Anadolu
Lisesi, Yunus Emre Anadolu Lisesi, Ankara’dan Hacı Ömer Tarman Lisesi ve TED
Ankara Koleji Özel Lisesi katılıyor. Projede Almanya’dan ise Friedrich-LudwigJahn Gymnasium (Rathenow), Schiller
Gymnasium (Postdam), Gesamtschule Potsdam, Johann-Vanotti-Gymnasium (Ehingen), Gymnasium ‘in der Wüste’ (Osnabrück), Gymnasium Marianum (Meppen),
Europaschule Gymnasium Bad Iburg,
Rudolf-Koch-Schule (Offenbach), Kaiserin-Friedrich-Gymnasium (Bad Homburg),
Gymnasium Ochsenhausen, Bodensee
Gymnasium (Lindau) yer alıyor.
ANTALYA KOLEJİ ÖĞRENCİLERİ
Bu yılki projede Özel Antalya Koleji’nden Almanca Öğretmeni Kirsten Ettrich Örtel, ve öğrenciler Duygu Çınar, Elifnur Kırık, Sezi Atmaca, Ekin Zorel, Öykü
Zeynep Aslan, Sinem Özen, Ela Keleş,
Sina Şahan, Serdar Anıl Depe, Arda
Erdoğan, Elifnaz Aydın, Sude İpek Gözeten, Deniz Gündüz, Defne Oray, Dilara
Alev Örtel, Devrim Özenç yer aldı.