• Türk Psikiyatri Dergisi • Turkish Journal of Psychiatry Mektup BASKIDA MEME CERRAHİSİ SONRASI HAYALET MEME SENDROMU konuda yazında yeterli çalışma yoktur. Burada HMS olarak değerlendirilen bir olguyu sunuyoruz. Meme kanseri kadınlarda en sık görülen ve önemli sağlık sorunlarına neden olan bir hastalıktır. Türkiye’de kadınlarda görülen tüm kanser olguları içinde yaygınlığı % 24,1’dir ve kadınlarda en yaygın görülen kanserdir. Coğrafi bölgelere göre yaygınlığı değişmekle birlikte her yıl meme kanseri görülme oranının % 1.5 dolayında arttığı bildirilmektedir (Özkan ve Alçalar 2009). Meme kanserinin gelişmiş ülkelerde, gelişmekte olan ve az gelişmiş ülkelere göre daha sık görüldüğü bilinmektedir (Parkin ve ark. 2005). Kırk beş yaşında, evli, lise mezunu, iki çocuğu olan, memur olarak çalışan kadın hastanın özgeçmişinde ruhsal bozukluğun olmadığı öğrenildi. Bir psikiyatri polikliniğine ilk kez başvurusu olan hasta bir yıl önce geçirdiği total mastektomi sonrası başlayan moral bozukluğu, uykusuzluk, ağlama isteği, çıplak olarak aynaya bakmak istememe, cinsel istek azlığı ve ayrıca mastektomi olan sağ memenin halen yerinde olduğu hissi ve meme bölgesinde ağrı yakınmaları ile başvurdu. Hasta, uygulanan Beck Depresyon Ölçeği’nden (BDÖ) 33 puan aldı (Beck 1961, Hisli 1988). Venlafaksin tedavisi başlanan hastada doz kademeli olarak 2 ayda 225 mg/güne çıkıldı. Aylık izlemi planlanan hastanın dördüncü kontrolünde BDÖ 15 puandı. Ağrı yakınması ve hayalet meme algısı oldukça azalmıştı. Birçok toplumda kadının memesi estetik görünümün, cinselliğin, anneliğin, bebeğin beslenmesinin simgesi olarak görülmektedir. Meme kanseri tanısı alan kadınlarda en sık kullanılan tedavi yöntemlerinden biri cerrahidir (Uçar ve Uzun 2008). Cerrahi tedavi sonucu yapılan mastektomi ile yaşanan meme kaybı kadınlığın, doğurganlığın, çekiciliğin ve cinselliğin kaybı olarak algılanmakta ve bu durum kadının beden algısında zedelenmeye bağlı olarak stresli yaşamın getirdiği duygusal zorlanma, nüks olasılığına bağlı endişe, çökkünlük, beden algısının bozulması ve cinsel işlev bozukluğu gibi çeşitli ruhsal sorunlara neden olabilmektedir (Gümüş 2006, Bredin 2009). Hayalet meme sendromu (HMS) mastektomi sonrası meme dokusunun halen var olduğuna dair algı ve meme bölgesinde ağrı yakınması ile giden bir bozukluktur. HMS’ye her ne kadar cerrahi ile sinirlere verilen hasarın neden olabileceği düşünülse de bu durum tam olarak gösterilememiştir ve ruhsal etkenlerin de HMS’de etkili olduğu düşünülmektedir (Ramesh ve ark. 2009, Spyropoulou ve ark. 2008). Ancak bu HMS ile ilişkili faktörleri araştıran bir çalışmada çökkünlük şiddeti ile HMS arasında ilişki olduğu, 51 yaşından küçüklerde HMS’nin daha sık görüldüğü bildirilmiştir (Spyropoulou ve ark. 2008). Kırk bir mastektomi geçirmiş kadınla yapılan bir çalışmada hastaların % 54’ünde HMS saptanmış, HMS saptananların %80’inde ise hayalet meme ağrısı olduğu bildirilmiştir. HMS saptanan hastaların saptanmayanlara göre cerrahları tarafından fazla duygusal destek görmedikleri ve ruhsal yakınmalarının mastektomiye ikincil geliştiği algısı olduğu bildirilmiştir (Jamison ve ark. 1979). Mastektomi geçirmiş 31 hasta ile yapılan başka bir çalışmada ise hastaların % 35.5’inde HMS saptanmış ve HMS saptanan hastaların beden algısı ve cinsel işlevlerinde daha şiddetli bozulma tespit edilmiştir (Christensen ve ark. 1982). Macdonald ve arkadaşlarının (2005) yaptığı bir çalışmada mastektomi sonrası HMS tanısı alan hastalar, operasyonlarından ortalama dokuz yıl geçtikten sonra değerlendirilmişler ve hastaların %52’sinde hala HMS’nin devam ettiğini bildirmişlerdir. Sayın Yayın Yönetmeni, 1 HMS tedavisinde antidepresanlar, antikonvulzanlar, opioidler, N-metil- D-aspartat reseptör antagonistleri, meksilitin, topikal lidokain, kannabinoidler, topikal kapsaisin ve glisin antagonistleri denenmiş ve önerilmiştir. Ancak halen HMS’ye özgü bir tedavi bildirilmemiştir (Ramesh ve ark. 2009). Tedavi ile ilgili daha geniş örneklemli çalışmaların yapılması gerekliliği ile birlikte meme cerrahisi geçiren hastaların HMS açısından değerlendirilmesinin önemli olduğunu düşünüyoruz. Saygılarımızla. Christensen K, Blichert-Toft M, Giersing U ve ark. (1982) Phantom breast syndrome in young women after mastectomy for breast cancer. Physical, social and psychological aspects. Acta Chir Scand 148:351-4. Gümüş AB (2006) Meme kanserinde psikososyal sorunlar ve destekleyici girişimler. Meme Sağlığı Dergisi 2:108-13. Hisli N (1989) Beck Depresyon Envanterinin üniversite öğrencileri için geçerliği, güvenirliği. Psikoloji Dergisi 7:3-13. Jamison K, Wellisch DK, Katz RL ve ark. (1979) Phantom breast syndrome. Arch Surg 114:93-5. Macdonald L, Bruce J, Scott NW ve ark. (2005) Long-term follow-up of breast cancer survivors with postmastectomy pain syndrome. Br J Cancer 92:22530. Özkan S, Alçalar N (2009) Meme kanserinin cerrahi tedavisine psikolojik tepkiler. Meme Sağlığı Dergisi 5:60-4. Yrd. Doç., Ferdi Köşger e-posta: [email protected] Psikiyatri AD., Eskişehir Osmangazi Üniv. Tıp Fak., Eskişehir. Yrd. Doç., İpek Sönmez e-posta: [email protected] Psikiyatri AD., Yakındoğu Üniv. Tıp Fak., Lefkoşa. Parkin DM, Bray F, Ferlay J ve ark. (2005) Global cancer statistics, 2002. CA Cancer J Clin 55:74-108. Ramesh, Shukla NK, Bhatnagar S (2009) Phantom breast syndrome. Indian J Palliat Care 15:103-7. Spyropoulou AC, Papageorgiou C, Markopoulos C ve ark. (2008) Depressive symptomatology correlates with phantom breast syndrome in mastectomized women. Eur Arch Psychiatry Clin Neurosci 258:165-70. Uçar T, Uzun Ö (2008) Meme kanserli kadınlarda mastektominin beden algısı, benlik saygısı ve eş uyumu üzerine etkisinin incelenmesi. Meme Sağlığı Kaynaklar Beck AT (1961) An inventory for measuring depression. Arch Gen Psychiatry 4:561-71. Bredin M (1999) Mastectomy, body image and therapeutic massage: A qualitative study of women’s experience. J Adv Nurs 29:1113-20. 2 Dergisi 4:162-8.
© Copyright 2024 Paperzz