UYGULAMALI GENETİK Yrd. Doç. Dr. Hüseyin UYSAL ADNAN MENDERES ÜNİVERSİTESİ TARIMSAL BİYOTEKNOLOJİ BÖLMÜ 10. Ders GENLERİN BAĞLANTISI VE KROSSİNG OVER 2 • Aynı kromozom üzerinde bulunan genlere bağlı genler denir. Bu genler dölden döle birlikte geçme eğilimindedirler. • Bir kromozom üzerinde bulunan tüm genler bir Bağlantı Grubunu oluşturur. Bir bireydeki Bağlantı grubu o bireyin haploid kromozom sayısına eşittir. Bu durumda Drosophila’da 4 insanda 23 Bağlantı Grubu vardır. • Bağlantı ilk kez 1905 yılında bazı araştırıcılar tarafından bir çeşit bezelyenin bazı varyeteleriyle çaprazlanması sonucu fark edilmiştir. 3 Yaptıkları bir çaprazlamada homozigot mor çiçekli ve uzun polenli (PPLL) bir bitki ile kırmızı çiçekli ve yuvarlak polenli (ppll) bir bitki kullanılmış F1’de meydana gelen tüm bitkiler Mor çiçekli ve Uzun polenli (PpLl) olmuştur. F1 bitkilerinin geri çaprazlanması sonucu F2’de • 4.831 (%69,5) mor çiçekli ve uzun polenli • 1.338 (%19,3) kırmızı çiçekli ve yuvarlak polenli • 393 (%5,6) kırmızı çiçekli ve uzun polenli • 390 (%5,6) mor çiçekli ve yuvarlak polenli Bitkiler elde edilmiştir. 4 • Oysa ki 9:3:3:1 açılımına göre 3.911 (%56,25), 1.303 (%18.75), 1.303 (%18.75), 435 (%6.25) şeklinde saptanması gerekmekte idi. Bu değerlerin Khi kare testi yapılırsa birbirinden beklenen ve gözlenen değerler arasında istatistiki anlamda çok önemli farkın olduğu anlaşılır. • Araştırıcılar mor çiçeklilik ve uzun polenlilik özelliklerinin ortaya çıkmasını sağlayan dominant genlerin daha çok bir arada bulunduklarını fark ettiler. Ancak bu durumu açıklayamadılar. 5 • Bu durum 1911 yılında T. H. Morgan tarafından Drosophila’da yapılan çaprazlamalar sonucu açıklanabilmiştir. • Atasal Fenotipler ve Rekombinant fenotipler kavramları 6 • Genler arasında bağlantı olmasına rağmen çaprazlamalar sonucunda rekombinant tiplerin meydana gelmesi gösterir ki bağlantı mutlak değildir, çözülebilir. Bağlantının derecesi bir bağlantı grubunda, yani bir kromozom üzerinde bulunan genler arasındaki mesafeye bağlıdır. • Birbirine yakın olan iki gen kuvvetli, uzak olan iki gen ise daha zayıf bir bağlantı gösterir. Bu durum bağlantının kuvveti ile genler arasında bir ters orantının olduğuna işaret eder. Bağlantının çözülmesi ve kombinasyonların meydana gelmesi krossing-over sayesinde meydana gelmektedir. 7 • İki gen arasında krossing-over meydana gelmesi ihtimali iki gen birbirinden ne kadar uzaktaysa o kadar fazla, ne kadar yakın ise o kadar azdır. Krossingover değeri genler arasındaki mesafe ile doğru orantılıdır ve krossing-over oluşum sıklığı genler arasındaki mesafenin bir ölçüsüdür. Bağlantının derecesi; iki gen arası yüzde 1 lik bir krossover frekansına eşittir. Bu da sentimorgan ile ifade edilir. Bu aynı zamanda 1 harita birimidir. Çapraz sonucu oluşan bir oğul döl içinde %1 oranında rekombinasyon sonucu oluşan fenotipik birey varsa iki genin harita mesafesi 1 dir. Herhangi bir test çaprazında yavru döldeki rekombinantların oranı %50 yi geçmez. 8 • İki Gen Bağlantısı İki genin bir birine bağlı olup olmadıkları geri çaprazlamaya alınan F1 melelzlerinin F2’de atasal fenotiplere sahip olanlarla, rekombinant fenotiplere sahip olanların oranlarını inceleyerek anlayabiliriz. Eğer F2’de meydana gelen yavrular arasındaki Atasal fenotipe sahip olanların sayısı, Rekombinant fenotipe sahip olanlardan daha fazla ise, bu genlerin bir birine bağlı oldukları yani aynı kromozom üzerinde bulundukları anlaşılır. Aynı kromozom üzerinde bulunan bu iki gen arasındaki uzaklık ise, Rekombinant fenotipe sahip birey sayısının, F2’de meydana gelen tüm birey sayısına oranı ile hesaplanabilir. 9
© Copyright 2024 Paperzz