BİR EV ZİYARETİNDEN KALANLAR YAZAN: CEVRİYE BAYRAKTAR Sevgili arkadaşlar. Dergiyi dinliyorum. Zaman zaman benimle yapılan çeşitli söyleşilerde sesimi duydunuz. Ama şimdiye kadar hiç yazmadım. Daha doğrusu yazmayı hiç denemedim. Gittiğimiz ev ziyaretini Şube Başkanı Hasan Tatar’a anlatınca bunun yazılması gerektiğini, gerçek bir engelli kadın hikâyesi olduğunu söyledi. Şimdi ben anlatıyorum, Şule’de ağzımdan çıkanları bir bir yazıya döküyor. Umarım başka bir sayıda kendimde yazarım. Biz Sosyal Hizmet Uzmanı bir arkadaşla engelli bir kadın arkadaşımızın ev ziyaretine gittik. Orada bu kadar vahim bir olayla karşılaşacağımı, hiç tahmin etmemiştim. Arkadaş engelli olmadan önceki, yaşadıklarını anlattı. Aslında tek başıma gitseydim belki bu kadar çok konuşmayacaktı. Bu da çok doğal. Çünkü daha önceden konuşmuşluğumuz yok. Sohbet nasılsın, iyi misinden öteye gitmeyebilirdi. Yanımda sosyal hizmet Uzmanının olması işimizi bir hayli kolaylaştırdı. Kadının sıkıntılarını rahatça anlatması için yol gösterdi. 70 yaşındaki bir adama 14 yaşındaki kızı veriyorlar. Bu adama veriliş nedeni, adamın çocuğunun olmaması. Bu kızla evlenme karşılığında kızın babasına bir tarla bağışlanıyor. Sonra öğreniyorlar ki, adam gerçekten kısır. Bir süre sonra adam ölüyor. Kadın eşinin evinde bir yıl kadar kalıyor. Babasının evine dönme şansı yok. Çünkü baba kabul etmiyor. Çareyi kaynının oğluyla evlendirmekle buluyorlar. İki evlilikte nikahsız yapılıyor. Bu evlilikten bir kızı oluyor. Her nedense kaynının oğlu kadına şiddet uyguluyor. 6 yıl bu şiddet sürüyor. Ahırda yatıyor. Ahırda bir tarafta hayvanlar bağlı, bir tarafta çocuğuyla uyuyor. Hayvanlar çocuğa zarar vermesin diye sürekli eli çocuğun beşiğinde. Adam bazen insafa gelip evde kalmasına izin veriyor. Bu işkenceye dayanamıyor. Buradan kaçıp kurtulmaya karar veriyor ama nasıl olacağını bilemiyor bir türlü. İki yıl kafasında plan yapıyor. Aktarıyor, dönderiyor olmuyor. Kadının iki ablası var. Ablasının kaldığı yerden bir adam bunları ziyarete geliyor. Eşi kışları başka bir ile işe gidiyor. Bu arada mevsimlerden kış. Eşi yine il dışında. 4 buçuk yaşındaki kızını bırakarak bu adamla ablasının evine kaçıyor. Çocuğunu bırakmak zorunda. Çünkü abla çocuğu kabul etmiyor. Ablaya geldiklerinde bahçede oturup dinleniyorlar. Abla eve geliyor. Kardeşiyle hiç görüşmemiş şimdiye kadar. Kardeşi o kadar değişmiş ki onu dilenci sanıyor. Kadın yaşadıklarından tanınmaz hale gelmiş. Adam ablaya bu senin kardeşin diyor. Abla inanamıyor. Bahçeye çıkıp kardeşine sarılıyor ve bayılıyor üzüntüden. Ablasıyla 5-6 yıl birlikte kalıyorlar. Bu arada ev temizliklerine gidiyor. Nerede iş bulursa orada çalışıyor. En rahat günleri ablada geçiyor. İsteyenleri çok fazla ama o beğenmiyor hiç birini. Ablası, “biz şimdilik sağız, yaşıyoruz. iyi kötü günümüz geçiyor. Biz ölünce enişten seni eve koymaz. Zor durumda kalırsın” Diyor aynı zamanda çevresi de benzer şeylerden söz ediyorlar ve kadını ikna ediyorlar. Son isteyenle evlendiriyorlar. şu ana kadar birliktelikleri sürüyor. Bu evliliğinden bir kızı oluyor. İlk çocuğuyla ara sıra görüşüyor konuşuyor. Hatta eşi çocuğu yanlarına almayı kabul etmiştir. Ama uzun zamandan beri annesinden ayrı yaşayan kızı bu öneriye hiç sıcak bakmıyor. kız 13 yaşından sonra anneyle iletişimini kesiyor. Kadının çok ciddi Sağlık sorunlarının olduğu görülüyor. çok ağlama sonucu gözleri kör olmuş. Hiç görmüyor. Kalçasında sorun var ameliyat olmuş yürünmekte zorlanıyor. Anlatırken ağlıyor da, ağlıyor. Ne yapacağını bilemiyor insan. Kızı anneye destek. Öğrenci. Mideden rahatsız. Maddi durumları kötü. Baba kanser, yeni ameliyat olmuş. Hastalık sinirli yapmış onu. Kız arada kalmış, bocalıyor. Görme ve yürüme sorunları olan biri için evin koşulları son derece kötü. Çok sayıda merdiven var. Evden çıksın istiyoruz. Özel eğitim alsın. Kızı işleri halledemiyor bir başına. Hem okuyup hem de yardım etmesi çok güç. Hem kadın olmak, hem de engelli olmak işte tam anlamıyla böyle bir şey. Makalelerdeki genel ifadenin tam somut hali. Bu tür sıkıntıları yaşayan bir kadının evine bir kez gitmek yeterli olmayacak. Şube olarak yapabileceklerimizi sıraladım. Çeşitli önerilerde bulundum. Ama bunu ne zaman hayata geçirir doğrusu bilemiyorum. Ne zaman bizden destek isterse, istesin elimizden geleni yapmamız lazım.
© Copyright 2024 Paperzz