Türk Ticaret Kanununa Göre Yapılması Gereken Bağımsız

Makale
Sediye YILDIZ
TÜRK TİCARET KANUNUNA GÖRE YAPILMASI GEREKEN BAĞIMSIZ DENETİMLERDE
TOPLULUL DENETİMİ VE KONSOLİDASYONUNUN ESASLARI
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu ile mevcut uygulama kademeli olarak şirketleri
kapsama yolundadır. Hepimizin bildiği gibi gümrük ve ticaret bakanlığının önderliğinde bazı
kriterler yayınlamış ve yapılan açıklamalar doğrultusunda önümüzdeki yıllarda bu kriterlerin
değişeceği ve binlerce şirketin bu kapsamda yer alacağı vaad edilmiştir.
Türkiyede yeniden şekillenen bağımsız denetim sürecinin yeni kaptanı olarak tayin
edilen Kamu Gözetim Kurumu ivedi bir şekilde bağımsız denetim standartlarını
yayınlamaktadır. Makalemizin konusu olan “Topluluk Denetimi Ve Konsolidasyon Esasları “
ile ilgili BDS 600 de kurum tarafından yayınlanan bağımsız denetim standartları arasındadır.
Yayınlanan Bağımsız Denetim Standardı 600 çerçevesinde Topluluk Denetimi ve bu sürecin
en önemli parçası olan konsolidasyonu genel bir bakış açısıyla irdelemeye çalışacağız.
Topluluk finansal tabloları birden fazla birimin finansal bilgilerini içeren finansal
tablolardır. Ana ortaklığı olmayan ancak ortak kontrol altında bulunan birimlerin hazırladığı
finansal bilgileri bir araya getiren birleştirilmiş finansal tablolar Topluluk Finansal Tablolarıdır.
Bağımsız denetim sürecinde sorumlu olan denetçi, Topluluk denetiminden, denetimin
yürütülmesinden ve topluluk finansal tablolarına ilişkin denetim şirketi adına düzenlenen
denetçi raporundan sorumlu olan kişidir. Topluluk denetiminin müşterek denetçiler tarafından
yürütüldüğü hâllerde, müşterek sorumlu denetçiler ve bunlara ait denetim ekipleri bir bütün
olarak topluluk sorumlu denetçisini ve topluluk denetim ekibini oluştururlar. Şu anda üzerinde
durduğumuz standart, müşterek denetçiler arası yetki ve sorumluluğu düzenlememektedir.
Topluluk denetçisi topluluk denetiminin mesleki standartlara ve ilgili mevzuat hükümlerine
uygun olarak yönlendirilmesi, gözetimi ve yürütülmesi ile düzenlenen denetçi raporunun,
içinde bulunulan şartlara uygun olup olmadığından sorumludur.
Sorumlu denetçi, denetim sözleşmesinin kabulü ve devam ettirilmesinde, topluluk
finansal tablo denetim görüşüne dayanak teşkil eden, birimlerin finansal bilgileri ile
konsodilasyon sürecine ilişkin yeterli ve uygun denetim kanıtı elde edilmesinin makul ölçüde
beklenip/beklenmeyeceğine karar verir. Denetim sözleşmesinin kabulünden sonra sorumlu
denetçi işin olağan sürecinde genel denetim stratejisi ve denetim planını yaparak topluluğu,
topluluğa bağlı birimleri ve çevresini tanıma çalışmalarını yürütür. Aynı zamanda topluluğa
bağlı birim denetçisinin tanınmasıyla birim denetçisinin yetki, yeterlilik ve topluluk denetimi
aşamasında topluluk denetçisinin çalışmalarına ne denli katılıp katılmayacağı tespit edilir.
Sorumlu denetçi topluluğun genel denetim stratejisini oluştururken, topluluk finansal
tablolarının bir bütün olarak önemliliğini, toplukla ilgili varsa özel durumlar, özel işlem sınıfları
ve hesap bakiyelerini inceler. Bu inceleme sonucu çıkan risklerin finansal tablo
kullanıcılarının topluluk finansal tablolarına dayanarak alacakları ekonomik kararları makul
şekilde etkileyeceği önemlilik düzeyini belirler. Daha sonrasında ise sorumlu denetçi
belirlediği önemlilik düzeyine göre değerlendirilmiş risklere karşı yapılacak uygun işleri
tasarlar ve uygulamaya geçer.
Topluluk denetim ekibi ve sorumlu denetçinin uygulama sahası olan konsolide
finansal tablolarda ana ortaklık ve bağlı ortaklıklarının varlıkları, yabancı kaynakları,
özkaynakları, geliri gider gibi kalemleri ve nakit akışları birleştirilir. Bu tablolarda ana
ortaklığın her bir bağlı ortaklıktaki yatırım tutarı ve bağlı ortaklıkların özkaynaklarından ana
ortaklığın payına isabet eden tutarlar indirilir. Grup işletmeleri arasındaki işlemlerle ilgili
özkaynak, gelir, gider ve nakit akışları ile grup içi varlık ve borçların tümü elimine edilir. Grup
içi zararlar, konsolide finansal tablolara yansıtılması gereken bir değer düşüklüğü olarak
gösterilir. Grup içi işlemlerden kaynaklanan kar ya da zararın elimine edilmesinde ortaya
çıkan farklar ise “Gelir Vergisi Standardı” hükümleri çerçevesinde raporlanır. Ana ortaklık,
kontrol gücü olmayan payları konsolide finansal durum tablosunda özkaynaklar içerisinde,
kendi ortaklıklarının özkaynaklarındaki payından ayrı olarak gösterilir. Ana ortaklık kontrolünü
kaybettiği eski bağlı ortaklıkları konsolide finansal tablo dışında bırakır.
Yatırım yapılan işletmenin konsolidasyonu, yatırımcı işletmenin, yatırım yaptığı tarihte
başlar, kontrolü kaybettiği tarihte sona erer. Bağlı ortaklığın gelir ve giderleri kontrolün elde
edildiği tarihten itibaren konsolide finansal tablolara dahil edilir.
Konsolide finansal tabloların hazırlanmasına esas teşkil eden ana ortaklık ve bağlı
ortaklıkların finansal tabloların tarihleri aynı olmalıdır. Farklı tarihler söz konusu ise ana
ortaklık ve bağlı ortaklığın finansal tablolarının tarihleri arasında geçen işlem ve olaylar
konsolide finansal tabloya yansıtılır. Ama şunu da belirtmek gerekir ki her halükarda bu
tarihler arası farklılık üç aydan fazla olmamalıdır.