ŞUBAT 2014 SAYI 51 www.itadvisor.com.tr www.itadvisor.com.tr operatörlerin vıp hizmetleri inTerneTTe özel HaYaTa dOkunulmazlık Geldi IT ADVISOR VERİ MERKEZLERİ ÖZEL sPOnsOrlar: PrOFesYOnellerin HaYaTlarını kOlaYlaŞTıran CiHazlar röPOrTaj: üzeYir kaluk (esTaP) Tüm Görselleriniz Tek Bir ÇaTı alTında ŞUBAT 2014 SAYI 51 B İR S ON RA K İ F I R E WAL L’U NU Z NASI L OL MA L I? Türkler Teknolojiye Daha Çok İnanıyor Microsoft, Türkiye dahil 10 ülkede gerçekleştirdiği anketin sonuçlarını göre, özellikle Türkiye’nin teknolojinin hayata olumlu katkısına ABD gibi gelişmiş ülkelerden daha çok inandığı ortaya çıktı 5 ayrı ülkede, 10 binden fazla internet kullanıcısı üzerinde gerçekleştirdiği yeni anket, farklı bölgelerde bulunan ve farklı gelişmişlik seviyesine sahip ülkelerin teknolojiye bakış açılarındaki değişimleri ortaya koydu. Özellikle gelişmekte olan ülkelerden ankete katılan kullanıcılar, bireysel teknolojilerin inovasyonun ve ekonomik gelişimin temelini oluşturduğunu düşünüyor. Türkiye Teknolojiye İnanan Ülkeler Arasında Anketten çıkan ilgi çekici sonuçlar şöyle sıralanıyor: • Türkiye’nin de içinde olduğu gelişmekte olan ülkelerde teknolojinin dünyayı daha iyi bir yer yaptığına inanç yüzde 92. Teknolojinin sosyal değerler üzerindeki olumlu etkisine inanç ise yüzde 74. • Türkiye’de teknolojinin en olumlu etkisi ulaşım ve eğitim alanında görülürken, en negatif değerlendirildiği alan kişisel mahremiyet ve aile bağlarına olan etki. • Dünya genelinde katılımcıların büyük bir bölümü, kişisel teknolojilerin işe yönelik inovasyonda ve bireylerin yeni iş girişimlerinde olumlu etkisi olduğuna inanıyor. • Gelişmekte olan ülkelerden ankete katılanlar, özellikle de Brezilya, Rusya, Hindistan ve Çin, kişisel teknolojilerin yeni iş fırsatları doğurduğunu ve ekonomik uçurumun kapanmasında etkili olduğunu düşünüyor. Kişisel teknolojilerin ülkeler arası ekonomik uçurumu kapattığını düşünenlerin oranı yüzde 75. Gelişmiş ülkelerde yaşayanlarda bu oran yüzde 59. Çin’de yüzde 94, Meksika ve Rusya’da yüzde 85. Bu konuda en inançsız olan ülke ise yüzde 45 ile Japonya. • Çin’den ankete katılanların yüzde 65’i, kişisel teknolojilerin bireysel özgürlüklerine olumlu katkısı olduğunu ifade ediyor. Türkiye ve Hindistan’da aynı şekilde düşünenlerin oranı aynı, yüzde 57. • Kişisel teknolojilerin sağlık sistemine yönelik olumlu etkilerine en çok inanan ülkeler Hindistan (yüzde 71), Türkiye (yüzde 65) ve Çin. Gelişmiş ülkelerin bu konudaki ortalaması yüzde 46. • Brezilya’dan katılanların yüzde 74’ü kişisel teknolojilerin sanat ve kültür gelişiminde güçlü bir etkiye sahip olduğunu düşünüyor. Bu alanda gelişmekte olan ülkelerin ortalaması yüzde 66, gelişmiş ülkelerin oranı yüzde 47. • Çin ve Hindistan, kişisel teknolojiler sayesinde bireysel yaşam kalitesinin arttığına inanıyor. • Araştırmanın genelinde akıllı telefon sahiplerinin daha uyumlu, iş birliğine yatkın kişiler olduğu ortaya çıkıyor (yüzde 60). İlkay Zaman Yayın Koordinatörü [email protected] EDİTÖRDEN • Gelişmekte olan ülkeler, özellikle de Hindistan kişisel teknolojilerin sağlık hizmetlerini geliştirdiğine dikkat çekiyor. Hindistan’da bu oran yüzde 86, Çin’de yüzde 74, Meksika’da yüzde 73. İ.Z. Halkla İlişkiler Danışmanlık ve İletişim Adına Sahibi şubat’14 / SAYI 51 İlkay Zaman Yayın Koordinatörü İlkay Zaman [email protected] Genel Yayın Yönetmeni 34 Ecevit Bıktım [email protected] Kapak Konusu Özel Dosya Editörler Ömer Balk [email protected] Burak Bulutöz [email protected] Candost Öztürk [email protected] Avşar Özgen [email protected] 48 C Görsel Yönetmen Ersen Akçay [email protected] M Y CM MY 46 06. 28. 32. 34. 44. 46. 48. 52. 60. Reklam Müdürü CY Bilun Ceyhan [email protected] CMY K Yönetim Adresi Haberler Röportaj: Ayşe Ufuk Ağar Röportaj: Üzeyir Kaluk Operatörlerin VIP Hizmetleri Röportaj: Ceyhun Cingi Röportaj: Cem Kesici Bir Sonraki Firewall’unuz Nasıl Olmalı? Profesyonellerin Hayatlarını Kolaylaştıran Cihazlar IT Advisor Test Merkezi Değirmen Sok. Şaşmaz Sitesi A Blok Cemal Bey İş Merkezi No.: 11 Kat: 1 Daire: 4-6 Kozyatağı / Kadıköy- İstanbul Tel: 0216 478 31 18 PBX 0216 478 31 86 Faks: 0216 478 45 02 [email protected] Abone Hizmetleri [email protected] Dağıtım Detay Dağıtım Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Cüneyt Tepe [email protected] Baskı ve Cilt GÜLSE MATBAACILIK Merkez Mh. Burnaz Cd. No: 11/C Avcılar/İSTANBUL T: 0212 593 37 06 www.gulsematbaa.com 4 şubat’14 © Xerox® ConnectKey™ Bugünün ihtiyaçları ve geleceğin görevleri için doğru teknoloji. ® ColorQube™ 8900 A4 44 dakika renkli 44 s/b dakika ® ColorQube™ 9300 A3 55 dakika renkli 60 s/b dakika ® WorkCentre™ 5800 A3 ConnectKey Kolaylık yeniden tanımlandı. Tüm cihazların kolayca, daha az hata ile ve hızla baskı hizmetlerinden yararlanabildiği bir ortam düşünün. Xerox servisleri sayesinde müşteri iş akışlarının ve tüm entegre iş süreçlerinin basitleştiğini hayal edin. Kağıt tüketimi ve atıkların en aza indiğini düşünün. Üretkenlik Uzaktan Kumanda Paneli Birleşik Adres Defteri / Favoriler Ortak Kullanıcı Arayüzü Hem sürdürülebilirlik hedeflerinize ulaşmayı kolaylaştıran hem de enerji tüketiminizi azaltan yenilikçi özellikler hayal edin. Bugünün işadamlarının ölçeklenebilir metodlar ve çözümlerle iş yapabildiğini ve her an buluta erişip mobilize olabildiğini düşünün. Güvenlik Cisco® TrustSec Kimlik Sertifikası Altyapısı (ISE) Zaman Ayarlı Güvenlik Baskı McAfee Geliştirilmiş Güvenlik 90 dakika s/b ® WorkCentre™ 7200 A3 25 dakika renkli 25 s/b dakika Maliyet Kolaylık Xerox® Mobil Baskı / Mobil Baskı Bulutu Tek Tuşla Tarama Xerox® ConnectKey™ Buluta Paylaş Kullanıcı İzinleri Cisco® EnergyWise ® WorkCentre™ 7800 A3 50 dakika renkli 55 s/b dakika 0212 354 70 00 xerox.com.tr Ready For Real Business © 2014 XEROX CORPORATION. Bütün hakları saklıdır. Xerox, küre sembolü XEROX CORPORATION'ın tescilli markalarıdır. TM Kolay Onaylama HABER Alcatel-Lucent Analitik Çözümü ile Gelişecek T TNET, müşterilerinin evlerindeki iletişim cihazlarının performansını iyileştirmek amacıyla, Alcatel-Lucent’in ‘Motive Veri Yönetim Platformu’nu (DMP) kullanacak. TTNET operasyon ve müşteri hizmeti ekipleri, Motive platformunun topladığı verilerden yararlanarak ağları ve ağı kullanan cihazların performansını proaktif şekilde yönetecek. Böylece TTNET müşterilerinin genel genişbant ve IPTV deneyimi daha iyi bir seviyeye ulaşacak. TTNET halen çağrı merkezi temsilcilerinin müşteriler ile daha doğrudan çalışması ve sorunları daha etkin şekilde çözüme kavuşturmasını sağlayan Alcatel-Lucent’in çözümlerinden biri olan Motive ServiceView ve Motive Home Device Manager yazılım paketini kullanıyor. Alcatel-Lucent’in Motive Müşteri Deneyimi Çözümleri portföyü TTNET’in altı milyonu aşkın genişbant müşterisine yönelik bakım ve destek fonksiyonlarındaki kayda değer iyileştirmelerin oluşmasına yardımcı oluyor. TTNET tarafından tercih edilen ve yeni kullanılmaya başlanan Alcatel-Lucent’in Motive Veri Yönetim Platformu ise operatöre analitik yetenekler kazandırıyor. TTNET sistemine eklenen DMP sayesinde, müşterilere self servis yetenekleri ile yardımcı olmak üzere tasarlanmış mevcut araçlar, cihazlardan gelen veriler ile ilişkilendirilerek müşteri deneyimi arttırılmaktadır. Bu yeni olanaklar TTNET’in mevcut iş süreçlerine kolaylıkla entegre edilebilen bir formatta sunuluyor. Ar-Ge Desteği 20 Milyon TL’ye Ulaştı T ürkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK), üniversitelerin bünyesindeki Teknoloji Transfer Ofisleri’nin (TTO) geliştirilmesi ve yenilerinin kurulmasını teşvik etmek amacıyla geçen yıl başlattığı destek programını bu yıl da sürdürüyor. Toplam 10 milyon TL’lik destekten yararlanmak için başvuran üniversiteler arasından başvuru dosyası kabul edilen 10 üniversitenin TTO’su 1 milyon TL’ye kadar olan hibe desteğinden yararlanacak. Başvuran 36 üniversite arasında yapılan değerlendirmenin ardından Anadolu, Bilkent, Dokuz Eylül, Erciyes, Gaziantep, İstanbul, İstanbul Şehir, İstanbul Teknik ve Uludağ Üniversiteleri ile İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü 2014 yılında destek almaya hak kazandı. Türkiye’de 30 yılı aşkın süredir patent vekilliği hizmeti veren Destek Patent Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Yamankaradeniz, TTO projesinin öncülüğünü ilk kez Destek Patent’in yapıp konuyu Türkiye’nin gündemine getirdiklerini belirterek, destek almaya hak kazanan üniversiteleri tebrik etti. TTO’ların üniversite ile sanayi arasında işbirliğini sağlamak amacıyla oluşturulduğunu söyleyen Yamankaradeniz, akademisyenlerin bilgi birikimlerini sanayinin hizmetine sunmasıyla bu birikimin ürün ve teknolojiye dönüşeceğini ve patentleneceğini belirtti. Kemal Yamankaradeniz, TTO’lar sayesinde üniversitelerin geliştirecekleri ürünler ve fikirlerle Ar-Ge, inovasyon alanında Türkiye’nin önemli bir aşama kaydedeceğini ve Türkiye ekonomisinin çok önemli bir sürece girdiğini söyledi. Yamankaradeniz, “Üniversitelerin TTO bölümlerinden büyük beklentimiz var. Üniversitelerimizdeki taze beyinler patent konusunda dünya ile yarışacak, sanayi ile işbirliği yaparak üretimin hem değerinin hem hacminin artmasına yardımcı olacak ve ülkemizin ekonomisine katkı sağlayacak” dedi. Empatiq, Kedacom’un Türkiye Distribütörü Oldu İ mzalanan anlaşma kapsamında, Kedacom ürünlerinin Türkiye’deki satış ve satış sonrası operasyonlarını Empatiq İletişim Teknolojileri sürdürecek. Küçük ve orta büyüklükteki toplantı odaları için ideal video konferans çözümleri sunan Kedacom’un, full HD kalitesine ve yüksek kamera teknolojisine sahip video konferans ürünleri, Empatiq İletişim Teknolojileri’nin güçlü kanal ağı ile kurumlara ulaştırılacak. Kurumların, son yıllarda, video konferans çözümlerinin kendilerine sunduğu avantajların daha fazla bilincinde olduğunu belirten Empatiq Genel Müdürü Aykut Sağlam, Kedacom ürünlerinin yüksek fiyat kalite performansını vurgulayarak sözlerine şöyle devam etti: 6 şubat’14 “2013 yılı itibarıyla uluslararası pazarlara açılan Kedacom markası, tüm dünyada, ordu ve emniyet teşkilatları başta olmak üzere, çok büyük hacimli projelere imza attı. 2012 yılında 300 milyon USD ciroya ulaşan Kedacom, birkaç yıl içerisinde dünya lideri olmaya aday üreticilerden bir tanesi. Küresel anlamda çok önemli referanslara sahip ve teknolojisine güvendiğimiz bir marka. Kedacom ürünleri ile kısa bir zaman içerisinde Türkiye’de de yüksek hacimli projelere imza atacağımıza ve önemli referanslar kazanacağımıza inanıyoruz. Kedacom, Çin Ordusu gibi aşırı güvenlik ve devamlılık gerektiren bir referansa sahip olduğu için, bu ürün, üstün teknolojisi ve yenilikçi özellikleri konusunda da son derece iddialı. HABER Siber Suçluların Yeni Hedefi: Küçük İşletmeler “Ç eşitli ihlal deneyimi olmayan herhangi bir işletme var mıdır? Sanmıyorum“ diyen Kıdemli ESET Araştırmacısı David Harley, siber suçluların özellikle bazı saldırılarda güvenlik konusunda daha az önlem alan küçük işletmeleri hedef almayı tercih ettiklerini söyledi. Harley, İngiltere’de bu konudaki gelişmelere dikkat çekti. Buna göre siber suçlular tarafından büyük işletmelere yönelik yoğun saldırılar 2013’de de devam etti. Harley’in işaret ettiği Price Waterhouse Cooper (PWC) raporuna göre, 2012’de büyük şirketlerin yüzde 93’ü veri ihlaline maruz kaldılar ve bunların yüzde 78’i dışarıdan gelen saldırılar nedeniyle etkilendiler. 50’den daha az çalışanı olan küçük işletmeler ise bir yıl içerisinde dışarıdan gelen saldırılar ile yeni hedef haline gelmeye başladı. Rapora göre, İngiliz şirketleri için maliyet son bir yılda 3 kat arttı. Büyük şirketler, her birkaç günde ve küçük işletmeler ise her hafta saldırılara maruz kaldı. Rapora göre “küçük işletmeler tarafından uğranılan ihlaller neredeyse yarı yarıya artmış durumda. 2012’de küçük işletmelerin yüzde 63’ü güvenlik ihlallerinden acı çekti. Bu oran geçen sene yüzde 41 olarak belirlendi.” PWC raporunda ayrıca “Büyük işletmeler, üçüncü parti ürünlerden uygun güvenlik çözümlerini sağlamakta daha gayetlidirler. Bu işletmeler, küçük işletmelere göre 3 kat daha şanslıdırlar“ bilgisi de yer aldı. 10. Yılında 400 Bin Elektronik Sertifikaya Erişti Elektronik İmza Kanunu ile birçok alanda e-imza kullanımının artmaya başladığını ve Türkiye’nin bir e-dönüşüm süreci içine girdiğini belirten E-GÜVEN Genel Müdürü Can Orhun şunları ifade etti: “E-imza ile devletler vatandaşlara, şirketler de müşteri ve çalışanlarına daha iyi hizmet veriyor. Önümüzdeki dönemde E-Reçete, E-Tebligat ve Elektronik Kimlik projelerinin hayata geçmesi ve Kayıtlı Elektronik Posta (KEP) Sisteminin yaygınlaşması ile Türkiye’nin e-dönüşümü için büyük adımlar atılmış olacak. E-GÜVEN olarak, kullanıcıların günlük hayatına dokunan bu projelere çözüm sunmaktan mutluluk duyuyoruz.” E-GÜVEN’le ıslak imzadan e-imzaya geçen şirketlerin onay işlemlerinin ortalama 3 gün kısaldığına da dikkat çeken Orhun şöyle konuştu: “E-devlet uygulaması kapsamında yapılabilecek işlemler her geçen gün artıyor. Bu nedenle e-dönüşüm yalnızca kurumları değil, tüm vatandaşları yakından ilgilendiriyor. Sabıka kaydı ve askerlik durum belgesi gibi belgelerin e-devlet uygulaması üzerinden alınabilmesi hem devlet kurumları hem de vatandaşlar için zaman tasarrufu sağlıyor.” Elektronik İmza Kanunu’nun yürürlükte olduğu 10 yıl içinde 400 bin nitelikli elektronik sertifika üreten E-GÜVEN, Uludağ Üniversitesi, Opet, Siemens ve Türk Eczacıları Birliği gibi kurumlara sunduğu e-imza çözümleri ile onay işlemlerinde ıslak imzanın neden olduğu zaman kaybını ve kağıt kullanımıyla çevreye verilen zararı büyük ölçüde azaltıyor. E-GÜVEN, e-imza sayesinde hem zaman tasarrufu hem de daha etkin ve güvenli bilgi alışverişi sağlanmasında rol oynuyor. HP’nin En İyi ServiceOne İş Ortağı 4S! 17 Aralık 2013, Salı günü Rahmi Koç Müzesi’nde, HP Teknoloji Hizmetleri uzman iş ortaklarının bir araya geldiği HP ServiceOne Kick-off Toplantısı’nda 2013 yılı ödülleri sahiplerini buldu. Hizmet satışı, büyüme rakamları ve performans artışına göre yapılan değenlendirmeler sonucunda 4S Bilgi Teknolojileri ve sahibi olduğu Digitek Bilişim Hizmetleri “2013 Yılı En İyi ServiceOne İş Ortağı” ödülünü almaya hak kazandı. 4S’e ödülü, HP Teknoloji Hizmetleri Ülke Müdürü Murat Cantürk tarafından Digitek Genel Müdür Yardımcısı Ahmet Yeralp’e verildi. Ödüller dağıtılırken HP Teknoloji Hizmetleri Ülke Müdürü Murat Cantürk şunları belirtti: “HP iş ortakları arasında yapılan değerlendirme sonunda, 4S, “carepack” ve kontrat alanlarında toplam hizmet satışlarında yakaladığı hacim, HP donanımları ile paketlenmiş servis satışı sırasında göstermiş olduğu üstün performans ve bunun yansıması olan penetrasyon rakamlarında göstermiş olduğu başarılı sonuçlar, toplam paketlenmiş hizmet satışlarının içindeki proaktif hizmet oranındaki yakaladığı başarılı sonuçlar ve tüm bu hedeflerde sağladıkları seneden seneye büyüme ile bu önemli ödülü almaya hak kazandı. Kendilerini kutluyor, başarılarının ve işbirliğimizin artarak devamını diliyorum”. Yeralp ödülü kabul ederken ‘HP ile beraber büyümeye devam edeceklerini‘ vurguladı. 8 şubat’14 0212 251 51 80 www.felakettenkurtarma.com [email protected] HABER IBM Bulutta Çığır Açan Yeni İcadını Patentledi! I BM bilim insanları veri gizliliğini geliştirecek ve bulut bilgi işlemin güvenliğini güçlendirecek devrim niteliğindeki veri şifreleme yönteminin patentini aldığını duyurdu. “Tam benzeryapılı şifreleme” adı verilen patentli buluş, şifrelenmiş bilgilerin — özellikle karışık verilerin — gizliliğinden taviz vermeden derinlemesine analiz edilmesine olanak sağlıyor. Yeni çözüm, müşteri verilerini kullanarak örneğin; satış kalıplarının analiz edilmesi gibi işlemlerin, orijinal verileri herhangi bir riske maruz bırakmadan veya açığa çıkarmadan gerçekleştirmeyi mümkün kılarak bulutta bilgi gizliliğini ve güvenliğini geliştiriyor. IBM’in benzeryapılı şifreleme tekniği, 30 yıl önce açık anahtarlı şifreleme icat edildiğinden bu yana bilim insanlarının aklını kurcalayan zorlu bir matematiksel yapbozun parçasını tamamlıyor. Yeni buluşu için IBM, Amerika Birleşik Devletleri’nden 8.565.435 sayılı, “Tam benzeryapılı şifrelemenin verimli uygulanması” patentini aldı. Bu yenilik ile, bulut bilgi işlem kullanıcıları gizlilikten ve güvenlikten taviz vermeksizin, bilgiye daha fazla dayalı iş kararları alabilecekler. IBM araştırmacısı Craig Gentry’nin buluşu olan tam benzeryapılı şifreleme yöntemi, insanların daha önce “imkansız” olarak kabul ettiği yöntemleri kullanarak şifrelenmiş verilerle etkileşim kurmaya olanak sağlayan “ideal latis” adlı matematiksel objeden faydalanıyor. Yeni geliştirilen bu yöntem, şifrelenmiş gizli verilerin kullanıcılar görmeden analiz edilmesine imkan tanıyor ve verilerin tamamen görünür olduğu durumlardaki gibi ayrıntılı sonuçlar sunmayı başarıyor. Kaspersky Lab Testlerden Başarıyla Geçti K aspersky Lab’in ürün ve çözümleri, bağımsız testlerde rakiplerini geride bırakmayı başarıyor. Bu ürünlerden, kısa bir süre önce bireysel kullanıcılara yönelik olarak pazara sunulan Kaspersky Internet Security 2014, Dennis Technology Labs tarafından 2013’ün Ekim-Aralık döneminde gerçekleştirilen üç aylık bağımsız testlerde, rakiplerini kendi kategorisinde yer alan dokuz rakip çözüm arasında en iyi performansı gösterdi. 1048 puan üzerinden 1030 puan alan ürün, aynı zamanda test sistemini 100 zararlı yazılım örneğinin 99’undan başarılı bir biçimde koruyarak, yasal uygulamalar için hatalı uyarı oranını ölçen “Yasal Yazılım Değerleri” kapsamında da 740 puan ile lider olmayı başardı. Aynı testte, Kaspersky Lab’in rakipleri ise yalnızca ortalama 662 puana ulaşabildi. Kaspersky’nin testlerdeki başarısı bireysel kullanıcılara yönelik ürünlerle sınırlı değil. İş dünyasında da harikalara yaratan Kaspersky’nin küçük ofislere yönelik tasarlanan Kaspersky Small Office Security, küçük ofis kategorisinde liderliği kazanırken, büyük şirketler için hazırlanan “Kaspersky Endpoint Security for Business” ise kurumsal güvenlik kategorisinde rakiplerini geride bıraktı. Her iki kategoride de yüzde 99 başarı oranına ulaşan çözümler, 1048 üzerinden 1029 puan alarak, alanında en yüksek skora ulaşan ürün unvanını elde etti. Bu başarıyla ilgili konuşan Kaspersky Lab Zararlı Yazılım Önleme Araştırma Müdürü Oleg Ishanov, “En güncel zararlı yazılım örneklerinin kullanıldığı bu tür bir test, ürünlerimiz konusunda bize en objektif görüşleri sağlıyor. Testlerde elde edilen sonuçlar, Kaspersky Lab’in sektör lideri teknolojilerinin, ister evde ister ofiste olsun, siber tehditlerle başa çıktığı bir kez daha kanıtladı” diye konuştu. İnternet Bankacılığı Servislerinin Güvenliği İçin KOBIL’i Seçti K OBIL Türkiye ile Ortadoğu ve Kuzey Afrika arasındaki ticaret işlemlerinde uzmanlaşan ilk Türk bankası A&T Bank ile işbirliğine gitti. İşbirliği kapsamında KOBIL’in yenilikçi güvenlik çözümü AST (Uygulama Güvenliği Teknolojisi), A&T Bank’ın müşterilerine sunduğu internet bankacılığı hizmetlerinin güvenliğini sağlayacak. Başta İsviçre ve Alman bankaları olmak üzere yurtdışındaki birçok finans kuruluşunda kullanılan AST çözümünü diğer e-kimlik çözümlerinden ayıran en önemli fark, ürünün güvenlik kontrollerinin çoğunu otomatik olarak yaparak son kullanıcıların güvenlik ihmallerini dahi kapatabilmesi. Çift faktörlü kimlik doğrulamanın yanı sıra, AST çözümü bankanın web sitelerini ve mobil uygulamalarını güvenlik katmanlı bir yazılımla koruma altına alıyor. Bununla birlikte müşteriler de kamuya açık bilgisayarlardan ya da herhangi bir güvenlik duvarı barındırmayan tabletlerden ya da akıllı telefonlardan işlem yaparken siber saldırı riskiyle karşılaşmıyor. KOBIL’in iPhone, iPad, Android ve Windows de dahil olmak üzere tüm platform ve cihazlarda çalışmak için tasarlanan çözümü güvenliği otomatik olarak sağlamanın yanında müşterilerin kaygılarını ortadan kaldırıyor ve bankalara müşteri memnuniyetini artırma faydasını sağlıyor. A&T Bank işbirliği ile Türkiye’de KOBIL’in güvenlik teknolojilerini kullanan banka sayısı 13’e yükselmiş oldu. AST çözümü 2014’ün ikinci çeyreğinden itibaren A&T Bank bünyesinde internet bankacılığı hizmetlerinin güvenliğinin sağlanması için devrede olacak. 10 şubat’14 HABER Kobi’lerin Telekomünikasyon Çözümü Bulut Santral’de K OBİ’lerin önceliklerini göz önünde bulundurarak çözümler sunan Millenicom, Bulut Santral hizmeti ile küçük ve orta ölçekli işletmelerin ve girişimcilerin telekomünikasyon maliyetlerini kullandığı yüksek teknoloji ile minimuma indiriyor. Millenicom’un Bulut Santral çözümü,dahili hat başına içerisinde 100 dakika konuşma, Cisco telefon bulunan paketini aylık sadece 29,90 TL sabit ödemeyle müşterilerine sunuyor. Herhangi bir santral ekipmanına ihtiyaç duymaksızın IP Bulut teknolojisi üzerinden hizmet veren Bulut Santral, firmaların hem ekonomik hem de güvenilir şekilde çağrılarını yanıtlamalarına, yönlendirmelerine, kaydetmelerine ve raporlamalarına yardımcı oluyor. Yeni iş kuracakların ve yakın zamanda büyüme hedefi olan markaların ilk tercihi olan Bulut Santral, işletmelerin telekomünikasyon giderlerini kontrol altında tutarak, sürpriz gider kalemlerini ortadan kaldırıyor. Bulut Santral’in işletmelere sağladığı bir diğer önemli avantaj ise pahalı destek hizmeti ve ücretli güncellemelere gerek duymadan yazılımını yenileyebilmesi. Bu özelliği sayesinde periyodik bakım takvimini takip etme ya da yazılım güncellemesi için ekstra bedel ödeme dönemi sona eriyor. NetApp Artık Daha Güçlü Bir Şirket Olarak Türkiye BT Pazarında N etApp, 10 yıl boyunca Türkiye’de irtibat bürosu olarak faaliyet gösterirken, Temmuz 2013’te imzalanan protokol ile şirketleşti. Bundan böyle şirket, NetApp Teknoloji Ltd. Şti. olarak İstanbul Levent ve Ankara Söğütözü’ndeki ofislerinde müşterileri ve iş ortakları ile daha güçlü bağlar kurarak daha kapsamlı hizmetler ile aktif bir şekilde faaliyetlerini sürdürecek. Bu süreç sonunda NetApp’ın çalışma modelinde herhangi bir değişiklik olmadığını, kanal ekosistemine destek vermek amacıyla NetApp Türkiye ekibinin satış ve satış sonrası profesyonel kadrosu ile hem son kullancıya hem de iş ortaklarına destek vermeye devam edeceğini dile getiren NetApp Türkiye Genel Müdürü Behçet Yumrukçallı, şirketleşme adımı ile ilgili olarak şunları söylüyor: “NetApp, Türkiye’ye olan yatırımını büyütmeye devam ediyor ve pazardaki yerini her yıl daha fazla güçlendiriyor. Şirketimizin Temmuz itibarıyla NetApp Teknoloji olarak faaliyetlerine devam etmesini, NetApp’ın Türkiye’deki istikrarlı büyümesinin en belirgin göstergesi olarak değerlendirebiliriz. Yeni dönemde telekomünikasyondan finansa, kamu sektöründen otomotiv, perakende ve üretim sektörlerine kadar çok geniş bir yelpazede faaliyet gösteren müşterilerimize, veri depolama ve yönetimini yeniden şekillendirecek çevik BT altyapıları sunmaya devam edeceğiz.” Sabiha Gökçen Havalimanı SAP İle Hayata Geçti S ektördeki büyümesini, altyapı ve hizmetler alanına da taşıyacak yeni bir bilgi teknolojileri sistemi kurma kararı alan İstanbul Sabiha Gökçen Uluslararası Havalimanı (İSG), SAP dönüşüm projesini tamamladı. Havalimanı, 9 ay gibi kısa bir sürede tamamlanan SAP projesi ile tüm lojistik, finans ve insan kaynaklarına ait iş süreçlerini entegre etti. Dünyadaki sayılı havalimanlarından birisi olan İstanbul Sabiha Gökçen’de gerçekleştirilen SAP projesi kapsamında, havacılık sistemleri ve SAP Gayrimenkul yönetimi üzerinde kurgulanan süreçler de dahil tüm iş süreçleri birbirleriyle entegre çalışır hale getirildi. İş sonuçlarının raporlanabilmesi için SAP Business Object iş zekası altyapısı kullanılarak yönetim raporlaması ve dashboard uygulamaları gerçekleştirildi. Bütçe Planlama ve Raporlama iş süreçleri de yine SAP üzerinde kurgulandı. SAP çözümleri sayesinde İSG, hizmet ve ürün satışlarının etkin bir şekilde yönetilmesi, başta kiralık alanlar olmak üzere tüm sözleşmelerin takibi ve yönetim raporlaması konularında iş süreçlerinde iyileştirmeler sağladı. İSG CEO’su Gökhan Buğday, projenin havacılık sektöründe örnek bir proje olarak değerlendirilebileceğini belirterek, “İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanı olarak her yıl ortalama %25 büyüyoruz. Bu büyümeyi destekleyebilmek için hem operasyonel olarak hem de bilgiye erişim anlamında bütünleşik sistemlere ihtiyaç duyduk. SAP, bu konuda hedeflerimizi gerçekleştirmemize olanak sağladı” diye konuştu. 12 şubat’14 ÖZEL HABER Huawei’nin Satış Gelirleri Yüzde 8 Arttı Teknoloji şirketi Huawei’nin küresel satış gelirleri, şirketin ortaya koyduğu inovasyonun da katkısıyla yüzde 8 artış gösterdi. Huawei 2013 yılında gelirini yaklaşık 240 milyar Çin Yuanı’na çıkarırken, yıllık Ar-Ge yatırımı ise 33 milyar Yuan’ı (5,4 milyar ABD dolarını) aştı Huawei, 2013 yılına dair denetlenmemiş finansal sonuçlarını açıkladı. Şirket, bilgi ve iletişim teknoloji sağlayıcısı olarak 2013 yılında da güçlü büyüme ve satış ivmesini sürdürdü. Huawei’nin küresel satış geliri, bir önceki yıla göre Yuan bazında yüzde 8, ABD doları bazında yüzde 11 artış göstererek, 31 Aralık 2013 tarihi itibariyle 238 – 240 milyar Yuan seviyesine ulaştı. Huawei Finans Direktörü Cathy Meng, Huawei’nin 2013 yılı için operasyon gelirlerinden elde ettiği kârının 28,9 ile 29,4 milyar Yuan’a ulaşacağını belirtti. Bu dönemde şirketin operasyon faaliyetlerinden elde ettiği nakit akışı ve şirketin varlıklarının borcuna oranı dengeli seyretti. 2013 yılında Huawei operasyon verimliliğini artırmak için şirketin yönetim yapısında değişiklikler yapmıştı. Tüketici ve Kurumsal hizmetlerin verildiği iş gruplarında hızlı büyüme oranı Huawei telekom şebekeleri, kurumsal ve tüketici hizmetleri iş gruplarının hepsinde yeni büyüme rakamları yakaladı. Şirketin telekom şebeke iş grubunun 2013 yılındaki gelirinin yüzden 75’ten fazlası dünyada ilk 50 sırada yer alan telekom operatörlerinden elde edildi. Şirketin Telekom iş grubundaki servisler ve yazılımdan sağladığı gelir yüzde 2012 yılında yüzde 34’ten 2013 yılında yüzde 37’ye çıktı. Huawei tüketici ve kurumsal hizmetleri verdiği iş gruplarında da hızlı bir büyüme oranı yakaladı. “Huawei, inovasyona her yıl yüzde 10’dan fazla yatırım yapıyor” Finansal Hizmetler Direktörü Meng, Huawei’nin inovasyona dair yatırımlarına ilişkin şunları söyledi: “Huawei, son 10 yıldır inovasyona her yıl gelirinin yüzde 10’undan fazlasını inovasyona yatırım için ayırıyor. Sadece 2013’te şirketin Ar-Ge yatırımları, toplam gelirinin yüzde 14’üne ulaşarak 33 milyar Yuan’a çıktı. Ar-Ge yapılan bu büyük ölçekteki yatırımın dolar karşılığı ise, ilk defa 5,4 milyar Amerikan dolarını aştı.” 2013 yılında Huawei, kurumsal yönetimini yeniden organize etmek ve personelini motive etmek için yeni eğitim programlarının yanı sıra bir dizi yeni yapılanma sürecini devreye aldı. Bunlar arasında ön büro rolleri ve sorumlulukların güçlenmesi, bilinçli ve etkili iş kararları almaya yönelik alan bazlı ekiplerin en iyi araç ve bilgilerle donatılmasını sağlamak gibi aksiyonlar yer alıyor. En yenilikçi ağ ve en iyi küresel ticari ağı ödülleri 2004 - 2013 yılları arasında Huawei Ar-Ge ve inovasyona toplamda 153,9 milyar Çin Yuan’ı yatırım yaptı. LTE teknolojisinde dünya lideri olarak konumlanan Huawei, dünyada en yenilikçi ağ ve küresel olarak en iyi ticari ağ da dahil olmak üzere çok sayıda prestijli sanayi ödülünün sahibi olarak dikkat çekiyor. Huawei aynı zamanda 5G teknolojilerinde öncü bir role sahip ve 2018 yılına kadar 5G mobil ağ teknolojilerinin araştırma ve inovasyonuna 600 milyon dolarlık ek yatırım yapmaya hazırlanıyor. Huawei’nin 400G çekirdek yönlendirici teknolojisi sektörde dünya çağında en gelişmiş teknolojilerden biri olarak kabul ediliyor. Huawei’nin kendini yaptığı işe adamasının müşterilerinin güvenini kazanmada en büyük faktörlerden biri olduğunu ifade eden Meng, şunları söyledi: “Everest Dağı’ndan dünyanın en kuzey kesimindeki Norveç LTE baz istasyonuna, ya da yoğun ve boğucu Amazon ormanlarına kadar, 140’tan fazla ülkede hizmet veriyoruz. Sağlam itibarımızı 150 bin çalışanımız bağlı olduğu temel ilkelere, müşteri odaklı yapımıza ve vaat ettiklerimizi yerine getirebilme gücümüze borçluyuz. Huawei’nin temel değerleri şeffaflık, işbirliği ve kazankazan üzerine kuruludur. Biz müşterilerimize yüksek kaliteli, inovatif ürün ve servisler sağlarken, sunduğumuz değer zinciri boyunca iş birliklerine açık olmayı ve birlikte kazanmaya dayalı kaynak ve risk paylaşımından oluşan iş ekosistemleri oluşturmayı savunuyoruz.” Huawei tedarikçi portföy yönetim sonuçlarına ve performanslarına dayanarak bugüne dek 389 tedarikçiyle birlikte çalıştı ve 2013 yılında yaklaşık 1 milyar dolarlık tedarikçi ön ödeme taahhüdünü yerine getirdi. “Bilgi ve iletişim teknolojilerinin lideri olmak için varız” Huawei’nin bilgi ve iletişim sektöründe liderliği hedefleyen bir şirket olduğunu söyleyen Meng, “Fiziksel, yani gerçek ve dijital dünya hızlanan bir ritimle birleşiyor. Önümüzdeki 10 yıl içinde daha fazla insan uygulamaları kullanmak için daha fazla zaman harcayacak. Bu durum, veriye ve servise olan ihtiyacı genişletirken, bu servisleri yerine getirmek için ağ ve cihaz geliştirme yönünde bir ivme artışı kaçınılmaz olacak. Biz bilgi ve iletişim teknolojilerin altyapı sektörünün lideri olmak için varız. 2014 boyunca işimize, inovasyon stratejimize ve yönetim yapısını basitleştirmesiyle ilgili devam eden sürece odaklanmaya devam ederken, aynı zamanda etkili uzun vadeli büyüme hedefini elde etmek için çalışacak ve önümüzdeki on yıl içinde şirketin gelişimi için temeller atmayı sürdüreceğiz” dedi. şubat’14 13 TEKNO KÖŞE Ömer Balk / Editör [email protected] Fotoğraf Makinesi Fiyatları Düşüyor Hızla gelişen akıllı telefonlar, beraberinde getirdikleri avantajlarla fotoğraf makinesi pazarının yanı sıra kamera pazarına da önemli bir darbe indirdi. Pazarda rekabet artıp kar marjları düşüyor A 14 kıllı telefon ve tabletlerin hayatımıza girmesiyle birlikte fotoğraf makinesi kullanımda önemli oranda düşüşler yaşandı. Akıllı telefonlar sundukları özelliklerle kompakt fotoğraf makinesi ve yarı profesyonel fotoğraf makinesi pazarının canına okurken, fotoğraf makinesi üreticileri farklı çözümler ve fiyat politikalarıyla sorunu aşmaya çalışıyorlar. Özellikle sosyal medyanın hayatın ayrılmaz bir parçası haline gelmesiyle birlikte, yaptıkları her şeyi çeşitli ortamlarda paylaşan kullanıcılar kolayca fotoğraf çekip üzerine çeşitli efektler uygulayarak sosyal medya üzerinden paylaşmak istiyorlar. Akıllı telefonların sunduğu kolaylıkların birçok işlevi yerine getirme özellikleri sayesinde bu işler saniyeler içerinde gerçekleşebiliyor. Pazarda rekabet artıp kar marjları düşerken yeni çözümler arayan fotoğraf makinesi üreticileri, mobil çözümleri yeni modellere aktarırken, mobil işletim sistemlerinden de faydalanıyorlar. Ancak her yeni akıllı telefon modelinde daha gelişmiş kamera özellikleri sunarak, fotoğraf makinelerini aratmayacak kalitede fotoğraf çekme imkanı sunuyorlar. Pazardaki sert rekabet ve satışların düşmesinden dolayı geçtiğimiz yıl tarihinin en düşük ciro seviyelerine ulaşan Nikon, ürünlerinin fiyatlarını yeniden yapılandırma yoluna giderek, fotoğraf makinesi fiyatlarında indirime gitmişti. Pazarın diğer oyuncularından Canon’da benzer bir hamle yaparak fotoğraf makinesi modellerinin fiyatlarında indirimler yapmaya hazırlanıyor. Analistlere göreyse pazarın büyük oyuncuları arasındaki rekabet, pazarın küçük paydaşlarını kötü yönde etkileyecek. şubat’14 Akıllı telefonların ortalama fiyatlarına ilişkin de çeşitli raporlar yayınlamayı gelenek haline getiren IDC, 2013 yılı için tahminini 372 Dolar olarak yapmıştı. 2012 yılında ortalama akıllı telefon fiyatı 407 dolar, 2011’de ise 448 dolar olarak gerçekleşmişti. IDC’nin 2013 raporuna göre 2017’de bu rakamın 309 Dolar’a düşmesi bekleniyor. Her yeni modelde daha güçlü ve gelişmiş özellikler sunan akıllı telefonlarında fiyatları düşüşte ve artık herkese hitap edebilecek ürünler bulunabiliyor. Analistlere göre, bir yanda düşen akıllı telefon fiyatları diğer yanda ise fiyatlarını düşüren fotoğraf makinesi üreticileri arasındaki rekabetin sonucunda, bas çek olarak tabir edilen amatör kullanıcılara yönelik fotoğraf makinesi pazarının sürpriz bir gelişme olmazsa 2017 yılından ortadan kalkabileceği ön görülüyor. Dünya çapında fotoğraf makinesi satışlarının büyük bir bölümünü amatör kullanıcılar için geliştirilen bas çek fotoğraf makineleri oluşturuyordu. Ülkemizdeyse tam tersi bir durum söz konusu. Pazardaki dengeler değişirken fotoğraf makinesi üreticilerinin satışlarını profesyonel fotoğrafçılığa kaydırması şimdilik bir önlem olarak adlandırılıyor. Hızla gelişen akıllı telefonlar, beraberinde getirdikleri avantajlarla fotoğraf makinesi pazarının yanı sıra kamera pazarına da önemli bir darbe indirdi. Kamera pazarında da üreticiler modellerinin niş pazarlara ve profesyoneller modellere kaydırmış durumdalar. Fotoğraf makinesi üreticileri kompakt pazarı ellerinden kaçırırken, bakalım önümüzdeki günlerde akıllı teflonlarla rekabet hangi noktalara gelecek. HABER Sürat Kargo Ve Gittigidiyor Kobi’ler İçin Bir İlke İmza Attı S ürat Kargo’nun ön ödemeli kargo paketleriyle KOBİ’ler fazla gönderim yapan şirketlerin sahip oldukları avantajlardan faydalanıyor. Yüzde 67’ye varan fiyat avantajlarından yararlanmak için GittiGidiyor üzerinde yer alan Sürat Kargo dükkânından ihtiyaca göre paket satın alıp aldığı avantajlı kargo paketini aylık taksitlerle ödeyebiliyor. E-Paket adını verdikleri yeni hizmet ile ilgili bilgi veren Sürat Kargo Genel Müdürü Halis Sağırlı şunları söyledi: “Kargo sektörü müşteri memnuniyetinin en fazla önem taşıdığı alanlardan birisi. Müşterilere sunulan hizmette yenilikleri sürekli hale getirmek gerekiyor. E-ticaret ve KOBİ’ler Türkiye’nin ekonomik gelişmesindeki payı artırıyorlar. Sürat Kargo olarak GittiGidiyor işbirliği ile yenilikçi bir ürünü yine yenilikçi bir platformda sunuyoruz.” Sürat Kargo’nun e-ticaret şirketlerinin yoğunlukla tercih ettiği yeni ürünüyle ilgili olarak Safamerve.com Genel Müdürü Mehmet Metin OKUR şunları söyledi: “Safamerve.com olarak Türkiye’nin farklı yerlerindeki müşterilerimize hızlı ve güvenli gönderim yapmak için Sürat Kargo’yu tercih ediyoruz. Ön ödemeli kargo hizmeti hem müşterilerimiz hem de bizim için önemli avantajlar sunuyor. İhtiyacımıza göre belirlediğimiz gönderim paketlerini Türkiye’nin her yerine aynı ücretten gönderebiliyoruz. Özellikle e-ticaret firmalarının kargo ihtiyaçları bu tarz yenilikçi ürünlerle çok daha kolay karşılanıyor.” Cep telefonu ve tablet PC yedek parça satışı yapan orijinalcim. com’un kurucusu Cengiz KORKMAZ, Sürat Kargo’nun yeni hizmetini şu şekilde değerlendirdi: “Kargo süreçleri işimizin önemli bir parçası. Bu işlemleri yaparken yine internet üzerinden avantajlı kargo paketleri satın alabilmek işimize daha fazla zaman ayırmamıza yardımcı oluyor. Gitti Gidiyor’dan öncelikli olarak küçük miktarlarda satın aldığımız ön ödemeli Sürat Kargo paketlerimizi kısa sürede tükettik. Bunun sonunda daha yüksek miktarda daha fazla indirim sunan paket satın aldık. Bu tarz inovatif çözümler rekabet gücümüzü artırıyor.” Kurumsal şirketlerin sahip olduğu yüksek indirimli kargo gönderim hizmetlerini KOBİ’lerin ve e-ticaret şirketlerinin kullanımına sunan yenilikçi servis Sürat Kargo tarafından geliştirildi ve Türkiye’de bir ilk niteliği taşıyor. Tunçmatik, Yeni CEO Olarak Can Güven’i Transfer Etti B ugüne kadar sürekli geliştirdiği ürün portföyüyle Türkiye’nin enerji sorunlarına çözüm getirerek pazara yön veren Tunçmatik, yeni CEO olarak yurt dışında çeşitli şirketlerde üst düzey yönetici olarak çalışan Can Güven’i transfer etti. Tunçmatik’in Ocak 2014 tarihi itibariyle CEO görevini üstlenen Can Güven şunları ifade etti “Tunçmatik olarak en önemli hedefimiz, müşterilerimizin ve satış ortaklarımızın ihtiyaçları için, mamullerimizi en kısa zamanda, en yüksek kalitede ve en makul fiyatlarda arz ederek bir an önce Türkiye ekonomisi içindeki layık olduğumuz yeri bulmaktır. Kuvvetli bir ekip işbirliği ile ana yapımızda yapılacak kültürel değişmenin ve en yakın zamanda da Tunçmatik’in herkesin çalışmak için can atacağı bir şirket haline gelmesinin mümkün olduğuna inanıyorum.” 1953 yılı ve Eskişehir doğumlu olan Can Güven, Izmir Bornova Anadolu Lisesi ve Bradford Üniversitesi Makine Mühendisliği ve Endüstri Mühendisliği mezunu. İlk olarak 3 sene İngiltere’de Johnson & Johnson’da endüstri mühendisi olarak çalışan Can Güven yine aynı üniversitede MBA eğitimi aldı. İngiltere’de çeşitli şirketlerde, yönetici/danışman olarak çalışmasının ardından, Türkiye’de de farklı firmalarda yöneticilik yaptı. Daha sonra Kanada’ya yerleşen Güven, burada da global markalarda üst düzey yöneticisi olarak görev aldı. ABD’den aldığı bir iş teklifiyle çalışmalarını yarı iletkenlerde dünyanın ileri gelen firmalarından olan International Rectifier’da, Finansman, Stratejik Planlama ve İş Yöntemleri Geliştirme Direktörü olarak 7 sene sürdürdü. Güven, Ocak 2014 tarihi itibariyle de Tunçmatik’te CEO olarak göreve başladı. Ofis Malzemelerinde Tasarruf Fırsatı T ürk Telekom, müşterilerinin iletişim ihtiyaçlarının yanı sıra diğer ihtiyaçları için de farklı çözüm ve kampanyalar sunarak verimliliklerini ve büyümelerini desteklemeye devam ediyor. Türk Telekom, online ofis marketi www.avansas. com ile yaptığı işbirliği kapsamında, KOBİ’lere Türk Telekom’lu olmanın ayrıcalığıyla yepyeni bir alışveriş deneyimi yaşatıyor. İş Avantaj Her Yöne ve Esnafa Özel tarifelerine veya bu tariflerde üst paketlere geçen ve 12 ay taahhüt veren kurumsal müşterilerine ilk ay 50 TL ile 240 TL arasında alışveriş çekini ekstra ücret ödemeden sunan Türk Telekom, sonraki 11 ayda yapılan 100 TL ve üzerindeki alışverişte ise yüzde 15’e varan indirim fırsatı sunuyor. Kobi’lerin en önemli iş ortağı olan Türk Telekom’un, müşterilerinin farklı ihtiyaçlarını karşılamak üzere hayata geçirdiği bu kampanya ile kullandığı tarifeye göre alışveriş çeki ve indirim imkanı kazanan müşteriler; kırtasiyeden teknolojiye, gıdadan temizlik malzemelerine kadar tüm ihtiyaçlarını en uygun fiyat ve kaliteyle, aynı zamanda adrese teslim kolaylığıyla karşılayabiliyor. şubat’14 15 HABER Burak Özer Xerox Türkiye Genel Müdürü X erox’taki kariyerine 1997 yılında Finansal Analist olarak başlayan Burak Özer, 1999 yılında Xerox Türkiye’nin Finansal Planlama Yöneticisi pozisyonuna getirildi. Burak Özer, 2001 yılında Xerox’un Amerika’daki Genel Merkezine Finans Müdürü olarak atandı. 2001–2003 yılları arasında Stanford Connecticut’taki Xerox HQ’da görev alan Burak Özer, burada 144 ülkenin bağlı olduğu DMO bölgesinin finansal planlama, raporlama ve kontrol süreçlerinden sorumlu kişi olarak çalıştı. 2003 yılında Türkiye’ye, Xerox Türkiye Finans Direktörü olarak geri dönen Burak Özer, dört sene boyunca bu görevini sürdürdü. 2007 yılında yeni bir yurt dışı görevine atanan Burak Özer, 2007 yılından 1 Ağustos 2009 tarihine kadar Xerox DMO (Gelişen Pazarlar Operasyonu) Finansal Planlama ve Raporlama Direktörü olarak Londra’da görev yaptı. Burak Özer, 1 Ağustos 2009 tarihi itibariyle Türkiye ve İsrail ile birlikte tüm Orta ve Doğu Avrupa ülkelerinin dahil olduğu Xerox CIT bölgesinin Finans Grubu Başkanlığı (CFO) görevine getirildi. Burak Özer Xerox CIT CFO’luğu görevinde tüm bölge ülkelerinin finansal yönetimini, mali kontrolünü gerçekleştirdi, sorumluluğu altındaki ülkelerde yürütülen çalışma ve projelerin finansal anlamda son onay makamı olarak görev yaptı. Xerox’un uluslararası tepe yönetim görevlerinde bulunacak kişileri belirlemek ve yetiştirmek üzere yürüttüğü Geleceğin Yöneticileri Programı’nın bir üyesi olan Burak Özer, Xerox’un gelecek vaad eden yöneticileri arasında gösteriliyor. Yurt içi ve yurt dışında aldığı önemli görevlerle Xerox bünyesinde 17 yıldır çalışan ve 1 Ocak 2014 tarihi itbarı ile Xerox Türkiye Genel Müdürü olan Burak Özer, 1971 İstanbul doğumludur. İstanbul Teknik Üniversitesi mezunu olan ve daha sonra işletme yönetimi dalında yüksek lisans yapan Burak Özer, evli ve 2 çocuk babasıdır. Finanstan Sorumlu İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Oldu V odafone Türkiye, üst yönetiminde yeni bir atama gerçekleşti. Derya Hatiboğlu, Vodafone Türkiye Finanstan Sorumlu İcra Kurulu Başkan Yardımcısı oldu. Vodafone ailesindeki dört yıllık çalışma hayatı boyunca, finans operasyon bölümünün yeniden yapılanmasını sağlayan Hatiboğlu, Borusan Telekom ile Koçnet’in Vodafone tarafından satın alınma sürecine de liderlik etti. Hatiboğlu, Ağustos 2012’den bu yana Vodafone Türkiye Strateji, İş Geliştirme ve Sabit Telekom Hizmetleri’nden Sorumlu İcra Kurulu Başkan Yardımcılığı görevini yürütüyordu. Hatiboğlu, yeni görevine 1 Ocak 2014 itibarı ile başlayacak. İş hayatına 1988 yılında Ernst & Young’da adım atan Hatiboğlu, 1995 yılında Alcatel Teletaş şirketinde çalışmaya başladı. 1997-2001 yılları arasında Alcatel’in Belçika’da bulunan Santral Sistemleri Bölümünde Finans Direktör Vekili görevinde bulunduktan sonra, 2002 yılında Finans Direktörü olarak Alcatel Türkiye’ye geri döndü. Derya Hatiboğlu, 2005-2009 yılları arasında, Alcatel Lucent Teletas Genel Müdürü olarak görev yaptı. Vodafone Türkiye’ye Ağustos 2009’da Finansal Kontrol Direktörü olarak katılan Hatiboğlu, Ağustos 2012 itibariyle Strateji, İş Geliştirme ve Sabit İş Birimlerinden Sorumlu İcra Kurulu Başkan Yardımcılığı görevini üstlendi. TEB Ve Vodafone KOBİ Alanındaki Güçlerini Birleştirdi D ijital Dönüşüm Hareketini başlatan Vodafone Türkiye, yenilenen TEB KOBİ TV üzerinde açılan Teknoloji Çözümler Kanalında KOBİ’lere, teknolojinin en basit haliyle işlerini büyütmelerinin, zamandan ve maliyetten kazanarak verimliliklerini artırmanın yollarını anlatacak. 2006 yılında yayın hayatına başlayan TEB KOBİ TV, bankacılık sektörünün KOBİ’lere yönelik ilk internet televizyonu olma özelliği taşıyor. Yedi yılda 6 binin üzerinde içerikle, 17 milyonu aşan ziyaret, 10 milyon izleyiciye ulaşan TEB KOBİ TV, günlük 20 bin, yıllık 4.5 milyona varan ziyaret sayısına ve 137 binden fazla üyeye sahip. TEB KOBİ TV’de, yeni iş fırsatlarından, pazarlama, satış ve yurtdışı pazarlar hakkında bilgilere, sektörel haberlerden, ticari hayatı yakından ilgilendiren mevzuat değişikliklerine kadar pek çok konuda video içerik bulunuyor Güncel zengin içeriklere ek olarak TEB KOBİ TV üzerinde KOBi’lerin günlük hayatında ihtiyaçlarını çözebilecek pek çok servis ve hizmet bulunuyor. TEB KOBİ TV izleyicileri Naklen Finans Hattı ile canlı borsa ve piyasa verilerine ücretsiz olarak ulaşabilirken, yurt dışı ile iş yapan ancak yabancı dilde iletişim problemi yaşayanlar KOBİ Lingo ile 60 farklı dilde iletişim kurma imkanı bulabiliyor. İzleyiciler, uzmanlar köşesi üzerinden de vergi düzenlemelerinden sosyal güvenliğe iş hukukundan ticarete kadar pek çok konuda 7/24 sorularını iletebiliyor. TEB KOBİ TV üzerinde açılan ilk kanal ise Teknoloji Çözümler kanalı oldu. TEB Vodafone işbirliği kapsamında Vodafone Teknolojik Çözümler kanalında bilgi ve haber kaynağı olacak ve KOBİ’lere teknolojiyi en yalın ve basit haliyle anlatacak. Bununla birlikte KOBİ’lerin teknoloji konusundaki sorularını diledikleri zaman iletebilecekleri bir de uzman köşesi bulunuyor. Sözkonusu köşede Teknoloji Uzmanı Necdet Çalışkan TEB KOBİ TV üyesi olan herkesin sorusuna yanıt verecek. 16 şubat’14 HABER SAP Sektörünün Yeni Yıldızı: Acron S AP Kurumsal İş Çözümleri pazarında uzun yıllar hizmet veren UNITEAM, MBIS VE BIZCON birleşerek ACRON isminde yepyeni bir şirket oluşturdular. Böylece ACRON, 400 çalışanı ve 350’nin üzerinde danışmanı ile Türkiye’nin en etkili ve lider SAP çözüm sağlayıcı kuruluşu oldu. Aynı zamanda ACRON, SAP kurumsal kaynak planlaması uygulamalarından, tüm iş analitikleri uygulamalarına kadar bir çok üründe deneyimli ve büyük bir danışman ekibine sahip firma konumuna geldi. ACRON Genel Müdürlüğü görevine getirilen, Semih GÜR ‘’ACRON’un oluşması bize yeni endüstrilere giriş için bilgi paylaşımının arttırılması, yeni yatırımlar ve pazarlara ulaşılması gibi bir çok fırsatı beraberinde getiriyor. Birleşmeden dolayı çok mutluyuz ve büyük müşteri portföyümüz sayesinde daha çok ve çeşitli işler yapabileceğiz.’’ diyerek yeni oluşumla ilgili düşüncelerini dile getirdi ve ekledi: ‘’ Hedeflerini yüksek tutan ACRON öncelikle global alanda tanınan bir marka yaratmak istiyor. ACRON, herkesin gurur duyacağı ve çalışmak isteyeceği bir firma olmanın yanı sıra, sektörel olarak da pek çok endüstride pazara yön veren bilgi birikimine sahip firma olacak. Bir çok SAP ürününde müşterilere tek elden hizmet sunabilmek ise bir diğer amacımız.’’ ACRON’da saha operasyonlarından sorumlu Genel Müdür Yardımcısı görevini üstlenen Murat TEKMİL ise birleşme ile ilgili beklentilerini: ‘’Ortak müşterilerimizi bugüne kadar edindiğimiz deneyimlerimizden faydalandırarak hiçbir rakibimizin sunamayacağı bir çözüm zenginliğine ulaşmayı hedefliyoruz. Bölgesel olarak bilinen ve güçlü bir yapıya sahip, büyüme odaklı, katılımcı, rekabetçi ve kurumsal çalışma ortamımız ise diğer avantajlarımız olacak.’’ diyerek özetledi. ACRON’un satıştan sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Baran BERKSÜ ise: ‘’Çok sayıda işletme ve karmaşık IT mimarisine sahip bir çok firmanın kısa sürede SAP’ye dönüşümlerini yürütecek bilgi birikimi ve deneyime sahibiz. ACRON ile birikimlerimizi ürünleştirip farklı ölçeklerdeki şirketlere sunabilecek iş modelleri geliştirip yaygınlaşmasını sağlayacağız. Hatta bunu yurt dışında geliştirecek bir organizasyon olmayı hedeflemekteyiz. İş ortakları olarak birleşmemizi, bu stratejimizi hayata geçirmemizin önünü açacak ve hızlandıracak bir oluşum olarak değerlendirmekteyiz.’’ diyerek birleşmeyle ilgili düşüncelerini paylaştı. Alcatel-Lucent’e Emmy Ödülü G ünümüzde çok sayıda evde, televizyon programlarını daha sonra izleyebilmek için bir dijital video kayıt cihazı (DVR) bulunuyor. Hizmet sağlayıcı da ağ DVR’dan faydalanıyor. Sabit sürücünün konutun dışına çıkartılması, aynı zamanda daha az sayıda arıza yaşanması, dolayısıyla da çağrı merkezinin daha az sayıda aranması anlamına geliyor. Hizmet sağlayıcılar sabit sürücüleri ağlarının içindeki merkezi bir yerde toplayıp paylaşarak kendi maliyetlerini de azaltabiliyorlar. Ağ DVR konusunda zengin bir patent portföyü bulunan AlcatelLucent, ATIS-IIF gibi Uluslararası Standart kuruluşları nezdinde ağ DVR temelini oluşturan ağ tabanlı ısmarlama video hizmetlerinde standardizasyonu aktif olarak destekliyor. Alcatel-Lucent Emmy Ödülü’nü üçüncü kez kazanıyor: AlcatelLucent’in sahip olduğu Bell Labs, 1997 yılında High-Definition TV (HDTV) kapsamında dijital televizyon alanındaki çalışmalarından ötürü ödüle layık görülürken Alcatel-Lucent’in Radyo Frekans Sistemleri alanındaki iştiraki de 2009 yılında tek bir sistem içinde eş zamanlı NTSC veya ATSC sinyal iletimine imkan veren teknolojisi ile ödülü kazandı. Alcatel-Lucent’in sahip olduğu Bell Labs 2006 yılında kayıt alanına yaptığı üstün teknik katkılardan ötürü bir Teknik GRAMMY Ödülü kazandı. Aynı zamanda, 1937 yılında da yüksek doğrulukta ses yeniden üretimi için kullanılan hoparlör tasarımı ile bir Bilimsel ve Mühendislik Oscar’ı kazanmıştı. CredoWork Bankacılık Sektörü İçin Hazır C ardtek Group şirketlerinden CredoWork, dünyanın önde gelen veri koruma çözümlerinin global lideri SafeNet Inc. ile işbirliği yaptı. CredoWork bundan sonra SafeNet’in donanım ve yazılım ürünlerinin temsilciliğini yapacak. Bankacılık-finans sektörüne sunduğu güvenlik çözümlerini yaptığı yeni işbirlikleri ile güçlendiren CredoWork aynı zamanda kuruluşlara satış sonrası hizmet sağlıyor ve tek noktadan anahtar teslim servis sunmaya hazırlanıyor. Pazardaki gücünü uluslararası işbirlikleriyle artırmaya devam eden Cardtek Group yeni anlaşmalar yapmaya devam edecek. Grupdaki şirketler bankacılık işlemlerinde teknolojinin kusursuz ve sorunsuz çalışmasını sağlayacak yatırımlarına devam ediyor. Bu stratejinin bir parçası olan SafeNet Inc. işbirliği ile bankacılık sektörüne veri koruma ürünleri satışının yanı sıra satış 18 şubat’14 sonrası teknik destek hizmeti de verecek. Böylelikle hizmette 7/24 sürdürülebilirlik sağlanacak. SafeNet Inc. ile gerçekleştirdikleri işbirliğinin prestij anlamında çok önemli olduğunu vurgulayan Cardtek Group Partner Yönetiminden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Ziya Beceren, başarının yolunun işbirliklerinden geçtiğini belirtti. Daha kesintisiz ve sorunsuz hizmet için kuruluşlara karşı sorumlulukları olduğunu aktaran Beceren sözlerini şöyle sürdürdü: “Sektörümüz itibariyle yaptığımız iş titiz ve hassas olunmasını gerektiriyor. Hizmetin kuruluşlar açısından gerçek anlamda tatmin edici olabilmesi için donanım-yazılım ve satış sonrası destek olarak tek elden verilmesi daha önemli hale gelmeye başladı. Bu şekilde hizmet kalitemizi artırdığımız gibi genişleyen iş ağımızla konumumuzu güçlendireceğiz. SafeNet HSM’leri ile hedefimiz bankacılık sektöründeki müşterilerimizin memnuniyetini en üst seviyede artırmak.” ÖZEL HABER IBM Watson, İş Dünyasının “Kalbine” Taşınıyor New York’un Silikon bölgesinin tam kalbinde yer alan genel merkeziyle yeni IBM Watson Grubu; düşünen, öğrenen cevap verebilen kavramsal bilgi işlem döneminde yeni bir dönem başlatıyor I BM yeni bir iş birimi olarak çalışacak olan Watson Grubu kuracağını duyurdu. Bu adım, IBM’in düşünen, öğrenen, büyük verileri kullanarak karmaşık sorulara yanıt verebilen ve öngörüler geliştiren yeni yazılım, hizmet ve uygulamalara uygun bir pazar yaratma stratejisinin bir parçası olarak nitelendiriliyor. AR-GE’ye odaklanan ve bulut ile sunulan kavramsal uygulamaları ve hizmetleri pazara sunacak Watson Grubu’na IBM, 1 milyar doların üzerinde yatırım yapacak. Tanınmış teknoloji araştırmaları şirketi Gartner’a göre akıllı makineler bilgi teknolojisinin bugüne kadar yarattığı en kökten değişim olacak ve bu teknolojiler insanların daha etkin olabilmesine destek olarak “imkânsız” olanı başarmalarını sağlayabilecek. Bu konjonktürde IBM, Watson Grubu ile çeşitli sektörlerde ve uzmanlık alanlarında bir dönüşüme ön ayak olan Watson’un kavramsal teknolojilerinin benimsenmesini ve kullanımını hızlandırmayı hedefliyor. Grup, teknoloji tasarımı ve geliştirilmesi için yaklaşık 2,000 uzmanın becerilerinden faydalanacak ve New York’un “Silikon” bölgesinde konumlandırılacak. Sağlık ve finansal hizmetler, perakende, seyahat ve telekomünikasyon gibi kavramsal bilgi işlemin geliştirilmesi için fırsatlar barındıran alanları keşfedecek sektör uzmanlarıyla ve IBM’in Araştırma, Hizmetler, Yazılım ve Sistemler Bölümlerindeki uzmanlarıyla birlikte çalışacak. Grup; IBM Kıdemli Başkan Yardımcısı Mike Rhodin tarafından yönetilecek ve Watson destekli, bulut tabanlı uygulamalarda ve hizmetlerde start-up şirketlerle işbirliği yapacak. IBM Watson Grup içerisindeki önemli bir girişim de bulut teknolojisi aracılığıyla bilişsel inovasyonların kurumlara sağlanma süresini hızlandırarak AR-GE çalışmalarına devam etmek olacak. Girişimin bir parçası olarak IBM, yakın zamanda satın aldığı lider bulut bilişim altyapısı olan Softlayer üzerinde de Watson’ı devreye alacak. Yeni duyuruyu değerlendiren IBM Türk Teknoloji Lideri Kıvanç Uslu “IBM’in bir milyon dolar ödüllü yapay zeka mucizesi Watson, bir asrı aşkın IBM tarihindeki en önemli buluşlardan bir tanesidir. Yeni duyurularla birlikte bu teknoloji, işletmelerin müşterilerle iş ilişkilerini geliştirmelerine, sağlık kuruluşlarının kişiselleştirilmiş hasta bakım hizmetleri sunabilmelerine, girişimci ve start-up firmalara fırsatlar sunan bir çözüm olarak pazara çıkarılmak üzere dönüştürülüyor. Bu duyuruyla, yepyeni bilişsel hizmetlerin bulut üzerinden kolayca sunulduğu ve kullanıldığı bir ortam sağlayacağız.” dedi. Watson Grup Genel Merkezi aynı zamanda IBM müşterilerinin kavramsal teknolojileri deneyimleme ve işlerini dönüştürmeleri için gereken araçları keşfetmelerine yardımcı olacak bir müşteri merkezi olarak da hizmet sunacak. Genel merkezde IBM müşterileri ve çözüm ortakları tarafından kullanılan kavramsal uygulamalar ve hizmetler için kullanıcı deneyimlerinin sürekli olarak geliştirilmesi amacıyla bir tasarım laboratuvarı da yer alacak. Watson Grubu, geliştirme yetenekleri gibi konular üzerine seminerler, workshoplar ve network fırsatları sunacak. Bu etkinlikler, kavramsal/bilişsel bilgi işlem, büyük veri ve analitik alanlarında üniversite öğrencilerini artan kariyer olanaklarına hazırlamak için 1,000’in üzerindeki akademik işbirliklerine (yeni müfredat geliştirme, akademisyen ödülleri, staj imkanları vs.) dayanarak kurgulanacak. şubat’14 19 HABER Vodafone, Almanya’ya Yönetici İhraç Ediyor 2 009 yılında başlattığı stratejik dönüşüm programıyla gelir pazar payını dört yılda yüzde 18,6’dan yüzde 30,6’ya çıkaran ve bu performansı “Türk reçetesi” olarak diğer ülkelere örnek gösterilen Vodafone Türkiye’den bir yönetici daha uluslararası göreve getirildi. Vodafone Türkiye Pazarlama Direktörü Lütfullah Kitapçı, Vodafone Grubu içinde ciro büyüklüğü bakımından en büyük faaliyet ülkesi olan Vodafone Almanya’ya Bireysel Pazarlama Direktörü olarak atandı. Eylül 2010’dan bu yana Vodafone Türkiye Pazarlama Direktörü olarak görev yapan Lütfullah Kitapçı, Vodafone Türkiye bünyesine Ocak 2009’da Pazarlama Kıdemli Müdürü olarak katıldı. Kitapçı, faturasız müşteri segmentindeki revizyon, faturalı segmentteki rekor büyüme, tüm dünyaya örnek gösterilen sosyal iş modeli Vodafone Çiftçi Kulübü ve Vodafone İstanbul Maratonu, Vodafone Arena sponsorlukları gibi önemli projelerde kilit roller üstlendi. Lütfullah Kitapçı Vodafone Türkiye’den önce 2005-2009 yılları arasında Vodafone Çek Cumhuriyeti’nde strateji, planlama ve pazarlama alanlarında farklı rollerde görev aldı. 2001-2004 yıllarında strateji danışmanı olarak görev yapan Kitapçı, lisans eğitimini Koç Üniversitesi İşletme Bölümü’nde tamamladı. Xerox’tan Türkiye İçin Stratejik Satın Alma X erox’un 2011 yılında Türkiye’de de faaliyet gösteren Unamic ve sonrasında WDS ile başlayan, 2012 yılında XL World ile devam eden Avrupa’daki satın almalarına bu yıl Invoco eklendi. Almanya, Hamburg merkezli Invoco, 1,800 uzman çalışanı ile Xerox’a ulaşım, teknoloji, perakende, lojistik, telekomünikasyon, gıda ve turizm gibi sektörlerde müşteri hizmetleri desteği sağlayacak. Invoco, yönetim ekibi değişmeden Invoco CEO’su Rainer Diekmann tarafından yönetilen bir Xerox şirketi olacak. Türkiye’nin dünyada en çok ihracat yaptığı ülkenin Almanya olması, Invoco için Türkiye’yi stratejik öneme sahip bir ülke haline getiriyor. Invoco’nun önümüzdeki dönemde Türk şirketlerine yönelik çalışmalar yapması bekleniyor. Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin rakamlarına göre Türkiye ve Almanya arasındaki ticaret her geçen yıl artıyor. 2013 Kasım sonu itibarı ile Almanya’ya yapılan ihracat tutarı 12.2 milyar dolar düzeyinde bulunuyor. Xerox’un, dünya genelinde 175 farklı noktada 30’dan fazla dilde hizmet veren müşteri ilişkileri ve çağrı merkezi şirketleri bulunuyor. Xerox, Avrupa’da İngiltere, Fransa, Hollanda, Belçika, Çek Cumhuriyeti, Romanya, İtalya, Arnavutluk ve Türkiye’de farklı isimlerle müşteri ilişkileri ve çağrı merkezi hizmetleri veriyor. Xerox, 140 binin üzerindeki çalışanı ile dünya üzerinde 160’tan fazla ülkede kamu ve özel sektör kuruluşlarına doküman ve iş süreç yönetimi hizmetleri vermekte, insan kaynakları, finans, sigorta, ulaştırma, kent yönetimi, müşteri ilişkileri yönetimi gibi konularda müşterilerine hizmet vermektedir. ING Bank, Bankacılıkta Fark Yaratıyor T ürkiye’de 331 şubesi ve 5 bin 700’ü aşkın çalışanı bulunan, aktif bireysel müşteri sayısı 1.7 milyonun üzerinde olan ING Bank, müşteri ilişkileri yönetiminde Microsoft Dynamics CRM çözümünü tercih etti. Müşteriyi iyi tanımanın bankacılıkta çok önemli olduğunu ifade eden ING Bank Bilgi Teknolojileri Genel Müdür Yardımcısı Hüseyin Sivri, konuyla ilgili olarak şunları söyledi: “Türkiye’de 2008 yılından beri faaliyette olan ING Bank’ın 331 şubesi ve 5 bin 700’ü aşkın çalışanı bulunuyor. Bireysel bankacılıkta 1.7 milyondan fazla aktif müşteriye sahibiz. İşimizi sürdürülebilir bir şekilde daha da büyütmenin yolu öncelikle müşteri sayımızı artırmaktan geçiyor. Bunun için uygulayabileceğiniz iki yöntem var. Birincisi proaktif pazarlamayla yeni müşteriler kazanmak, ikincisi ise mevcut müşterilere yoğunlaşarak üst seviye ürünlerin satışını özendirmek veya çapraz satış yoluyla müşteri verimliliğini artırmak. Microsoft Dynamics CRM’in büyüme hedeflerimize ulaşmamızda bize büyük yardımı olacağına inanıyoruz.” Microsoft Dynamics CRM, ING Bank’ta pazarlama yöneticilerinin, satış yöneticilerinin, bölge yöneticilerinin, şube yöneticilerinin ve müşteri temsilcilerinin dahil olduğu geniş bir kesim tarafından kullanılıyor. Dynamics CRM’in kullandığı birimler arasında bireysel bankacılık, KOBİ bankacılığı ve ticari bankacılık faaliyetleri yer alıyor. 20 şubat’14 C M Y CM MY CY CMY K HABER Sanal Sistemler Güvenlik Adına Performanstan Ödün Vermeyecek G üvenlik yazılımları üreticisi F-Secure, şirketlerdeki sanal makineler ve bulut bilişim ortamları için en iyi koruma ve ideal performans dengesi sunan Security for Virtual and Cloud Environments adlı güvenlik ürününü pazara sundu. F-Secure Client Security ve Server Security ürünlerine ek bir özellik olarak sunulan Security for Virtual and Cloud Environments, F-Secure yetkili satıcılarından temin edilebiliyor. F-Secure Security for Virtual and Cloud Environments, özel veya genel bulut üzerinde yer alan sanal makineleri zararlı yazılımlardan ve diğer siber tehditlerden korumak için tasarlandı. Ürün, sanal sistemlere yönelik proaktif davranış analizi ve istismar önleme sistemi sayesinde yeni nesil zararlı yazılımları ve saldırı girişimlerini etkin bir şekilde tanımlayarak engelleyebiliyor. Yüksek oranda sistem kaynağına ihtiyaç duyan zararlı yazılım tarama işlemi, sanal sistemlerin performansını etkilememek adına bu işe özel olarak kurgulanan F-Secure Scanning and Reputation Server tarafından gerçekleştiriliyor. F-Secure tarafından sunulan sanal güvenlik çözümü, sanal masaüstü ve sunucuların mevcut sanallaştırma platformundan bir diğer sanallaştırma platformuna taşınması durumunda güvenlik çözümünün değiştirilmesi ihtiyacını da ortadan kaldırıyor. F-Secure Security for Virtual and Cloud Environments, sanallaştırılmış ortamların yanı sıra, farklı özelliklere sahip fiziksel ve sanal makinelerin bir arada bulunduğu karma ortamlarda da kullanılabiliyor. Ürün VMware, Citrix ve Microsoft Hyper-V dahil olmak üzere tüm yaygın sanallaştırma platformlarını destekliyor. Çözüme ait tüm parçalar merkezi olarak Policy Manager üzerinden yönetilebiliyor. Yılın HP Yazılım İş Ortağı Ödülü’nü İnnova Aldı İ nnova, HP Yazılım ile geniş bir uzmanlık alanında hizmet sunuyor. Bu hizmetlerin arasında Strateji, Planlama ve Yönetişim, Uygulama Yaşam Döngüsü Yönetimi, BT Operasyon Yönetimi, Veri Merkezi Yönetimi, Bulut çözümleri, İstemci Otomasyonu, Uygulama Performans Yönetimi, Ağ Yönetimi, Performans Doğrulama Yönetimi, Servis Zekâsı Yönetimi, Servis Yönetimi ve Sistem Yönetimi yer alıyor. HP Yazılım, Yılın İş Ortağı Ödülü’nü hizmet verilen alanlarda yapılan projelerin gerek satış büyüklüğünü, gerekse de proje boyutunu ve başarısını değerlendirerek belirliyor. İnnova’nın Teknoloji Çözümleri Grup Yöneticisi Ersel Karşal ödülle ilgili görüşlerini şu şekilde dile getirdi: “İnnova, uzun yıllardan gelen tecrübesi, oluşturduğu bilgi birikimi ve uzman insan kaynakları ile sektörün öncü şirketlerinden birisi. Birlikte çalışmaktan büyük mutluluk duyduğumuz HP Yazılım’ın İnnova’yı Yılın İş Ortağı Ödülü’ne layık görmüş olmasından dolayı gurur duyuyoruz. Önümüzdeki yıllarda da HP ile birlikte, gerek Türkiye’de gerekse EMEA Bölgesi’nde başarılı projelere imza atarak bu iş ortaklığını daha da geliştirebilmeyi ümit ediyoruz.” LC Waikiki Yılda 1 Milyon Dolar Tasarruf Ediyor T icari büyümeye desteği artırmayı ve hızla genişleyen verilerini doğru analiz etmeyi amaçlayan Türkiye’nin önde gelen giyim mağazalarından LC Waikiki, daha iyi bir raporlama kabiliyetine ulaşmak için Microsoft’la işbirliğine gitti. Kurum içinde bulut teknolojileri üzerinden çalışan bir çözüm olan Microsoft SQL Server 2012 Enterprise BI kullanmaya başlayan LC Waikiki, yılda 1 milyon dolarlık tasarrufa imza attı. LC Waikiki İş Zekası Yöneticisi Metin Pekanlar, projeyi gündeme getiren ihtiyaçlarla ilgili olarak şunları söyledi: “Tüm dünyada 17 ülkede 460 mağazasında satış yapan LC Waikiki, Türkiye’nin önde gelen giyim mağazalarından biri olarak kabul ediliyor. Dünyanın her yerinde her hafta yeni bir mağaza açarak hızla büyüyoruz ve 2023 yılında Avrupa’nın en yaygın mağaza zincirlerinden biri olmayı hedefliyoruz. Bu operasyonel büyümeyi daha etkin kılmak amacıyla artık daha iyi bir raporlama sistemine sahip olmayı ve dolayısıyla verilerine daha kolay ulaşmayı amaçladık. Office 365 için Power BI ve SQL Server 2012 self servis iş zekâsı teknolojisininin avantajlarından yararlanarak, verimlilik maliyetlerinde yıllık olarak yaklaşık 1 milyon dolar tasarruf ettik.” Self servis iş zekâsı teknolojisine sahip olan çözüm sayesinde LC Waikiki BT masraflarında tasarruf etmenin yanı sıra, bulut teknolojisinin etkisiyle daha az yatırımla daha çok bilgiyi analiz edebiliyor. Tüm LC Waikiki çalışanları, konumdan ve cihazdan bağımsız olarak hızlı ve basit web bazlı raporlamadan faydalanabiliyorlar. Office 365 için Power BI sayesinde, LC Waikiki çalışanları herhangi bir yerden kolay bir işlemle görsel raporlara ulaşabiliyorlar. Bu da çalışanların daha fazla analitik beceriye sahip olması ve doğru kararları daha hızlı alabilmesi anlamına geliyor. Bu durum rekabette avantaj sağlamanın yanı sıra, BT çalışanlarının rapor hazırlayarak zaman harcamak yerine daha verimli olabilecekleri iş süreçlerine yoğunlaşmalarına yardımcı oluyor. 22 şubat’14 ÖZEL HABER Dikkat! 418 $ Kaybetmeyin! B2B International ve Kaspersky Lab tarafından gerçekleştirilen Tüketici Güvenlik Riskleri Anketi’ne göre, bir kullanıcının siber saldırı sonucu bir cihaz üzerinde kaybedebileceği multimedya dosyalarının ortalama maliyeti 418 $ olarak tahmin ediliyor K ullanıcıları dosyalarını, cihazlarını kaybetme veya çaldırmanın yanı sıra, zararlı yazılımlar nedeniyle kaybedebiliyor. Siber suçlular, geliştirdikleri yeni zararlı yazılımlar ile kullanıcıların sabit sürücüleri üzerindeki verileri şifreledikten sonra, kaybedilen dosyaların geri yüklenmesi için fidye talep edebiliyor. B2B International’ın anketine göre, geçtiğimiz yıl içerisinde katılımcıların %27’si bir siber saldırı ile karşılaştı. Verilerine zarar veren ya da tamamen yok eden zararlı yazılımların kurbanı olan kullanıcıların %60’ından fazlası, dosyalarını tam olarak kurtaramadıklarını ifade ettiler. Aynı süre içerisinde, kullanıcıların yaklaşık %14’ü, cihazlarının kaybolması, çalınması ya da kırılması sorunuyla karşılaştı. Araştırmalar, multimedya içeriklerinin kaybından doğan potansiyel kayıpların (başka bir deyişle, geri alınamayan dosyaların parasal değerinin) aktif olarak müzik ve film indiren genç katılımcılar arasında daha yüksek olduğunu gösterdi. Örneğin, 16-24 yaş grubundaki katılımcılar, ortalama 670 $ kayıpla karşılaşırken, 25-34 yaş grubunda yer alan katılımcılar, ortalama 455 $ kayıp yaşıyor. 45 ve üzeri yaş grubundaki kullanıcıların ortalama kaybı ise 227 $. Farklı ülkelerdeki veri kayıpları incelendiğinde, Çin ve Rusya, sırasıyla kullanıcı başına ortalama 816 $ ve 807 $ kayıpla listenin başında yer alıyor. Bu rakam, Avrupa (378 $) ve Kuzey Amerika’da (342 $) çok daha düşük. Kullanıcıların, dijital varlıkları korumak için verilerini düzenli olarak yedeklemenin yanı sıra, kişisel cihazlarını veri çalmak için tasarlanan zararlı yazılım saldırılarına karşı korumaları da gerekiyor. Kaybedilen bir cihazın yerinin belirlenmesi ya da cihaz hırsızlığının potansiyel zararlarını azaltmak için, akıllı telefon ve tabletlerde de ek uygulamalar bulunması gerekiyor. Kaspersky Lab’in, tüm siber tehdit türlerine karşı maksimum koruma sağlayan Kaspersky Internet Security – Çoklu Cihaz ürünü, Microsoft ve Mac bilgisayarların yanı sıra, Android akıllı telefonlar ve tabletlere yönelik tasarlanan farklı çözümler içeriyor. iPhone ve iPad kullanıcıları, web içeriklerini cihazlarında güvenli bir biçimde görüntülemek için Kaspersky Safe Browser uygulamasını ücretsiz olarak indirebiliyor. Çeşitli anti virüs teknolojilerinin yanı sıra, Kaspersky Internet Security – Çoklu Cihaz kapsamındaki her ürün, kullanıcıları cihazlara özgü tehditlerden güvenilir biçimde korumak için uygun özellikler içeriyor. Örneğin, Windows üzerinde çalışan bilgisayarları korumak için tasarlanan çözüm sürümü, kullanıcının bir bilgisayara erişimini engelleyen ve erişimi geri vermeden önce bir fidye talep eden zararlı yazılım programları olan Blocker Trojanlarını etkisiz hale getiren bir Anti-Blocker fonksiyonu sunuyor. Akıllı telefon ve tabletler için olan sürüm; bir cihazın uzaktan izlenmesi, sesli sinyalin açılması ve cihazın dahili kamerası kullanılarak şüpheli hırsızın fotoğraflarının çekilmesinin yanı sıra, bir cihazın kaybolması ya da çalınması sonrasında yardımcı olacak daha pek çok özelliği içeriyor. şubat’14 23 ÖZEL HABER Huawei 2013 3,4 Milyar $ Değerinde Satınalma Gerçekleştirdi Huawei, Davos’ta Avrupada yaptığı satın alma rakamlarını açıkladı ve Avrupa’da karşılıklı fayda ve kazan-kazan prensibine dayalı işbirliği içinde olduklarını vurguladı H uawei, Davos Dünya Ekonomik Forum’unda 2013 yılı satınalma miktarını açıkladı. Avrupa ile karşılıklı yarara dayalı işbirliğini sürdürmeye kararlı olduğunu ifade eden Huawei, Avrupa’nın önde gelen operatörleri, üniversiteleri ve sanayi kuruluşlarıyla gerçekleştirdiği bu işbirliğine devam etme taahhüdünde bulundu. Huawei Türkiye de, 2013 yılında Türkiye’de 100 milyondan fazla satınalmayı ortalama 100 aktif tedarikçiyle ve 15 bölgesel stratejik işortagı ile gerçekleştirdiğini açıklamıştı. Huawei’nin Avrupa’da 7 bin 700’den fazla çalışanı bulunuyor. Buna ek olarak, Huawei’nin toplam 14 farklı lokasyonda 2 ana alt merkezde Ar-Ge Merkezleri bulunuyor. 6 tane de finans, pazarlama, hizmet ve diğer alanları kapsayan uzmanlık merkezi bulunuyor. Ayrıca Huawei, politikaları, standartları, Ar-Ge ve satın almalarını geliştirmek için Avrupa’nın önde gelen operatörleri, üniversiteleri ve sanayi kuruluşları ile işbirliği halinde. “Huawei olarak, Avrupa’yı önemli bir yetkinlik merkezi olarak görüyoruz” Huawei Asbaşkanı ve Dönüşümlü CEO Ken Hu, “Avrupa, inovasyondaki köklü geleneğinin yanı sıra tarihi, yönetimi ve teknolojik uzmanlığından yararlanıyor. Huawei olarak, Avrupa’yı önemli bir yetkinlik merkezi olarak görüyoruz. Faaliyetlerimizi yerelleştirmemiz ve Avrupalı iş ortaklarımızla yoğun işbirliğimiz sayesinde genel kabiliyetlerimizi geliştirdik. Aynı zamanda küresel değer zincirimiz, bu yeteneklerimizi Avrupa’dan dünyanın büyük değer oluşturan diğer bölgelerine transfer etmemizi sağladı. Bu süreçte, Avrupa’da birçok iş olanağı yarattık ve sanayinin gelişmesine katkıda bulunduk” dedi. 24 şubat’14 “İşbirliği partnerlerimizin rekabet gücünü artırıyor, müşterilerimize fayda sağlıyor” Geçtiğimiz yıl Huawei Avrupa’dan 3.4 milyar ABD doları değerinde bileşen, mühendislik hizmetleri ve lojistik hizmetleri satın aldı. Huawei Asbaşkanı ve Dönüşümlü CEO Ken Hu, “Satınalma miktarımız gelecekte de büyümeye devam edecektir. Satınalma üzerinde işbirliğimiz sadece yerel işletmelerin büyümesine ve iş eklemesine yardımcı olmakla kalmayıp, aynı zamanda Huawei ve iş ortakları arasında teknolojik ve inovatif etkileşimi teşvik ediyor. Her iki tarafın da rekabet gücünü arttırıyor. İşbirliği girişimlerimiz yerel topluluklar için değer yaratmakla kalmayıp, dünyadaki tüm müşterilerimize de fayda sağlıyor” dedi. “AB’de aktif rol oynamaya devam edeceğiz” Ken Hu gelecekteki durumları konusunda ise, “Açık ve serbest ticaret politikalarımızın, Bilgi ve İletişim teknolojileri sektörünün rekabet gücünün ve dijital ekonominin büyümesinin önünü açacağına inanıyoruz. Gelecekte de tam bir güvenle Avrupa’da yatırım yapmaya devam edeceğiz. 2013 yılında 5.4 milyar ABD doları Ar-Ge yatırımımızla 2013 Avrupa Birliği Endüstriyel Ar-Ge listesine girdik. Huawei olarak, ÇinAvrupa sanayi işbirliğine aktif olarak katıldık. Bulut bilişim, 5G standartları, frekans spektrumu ve Internet gibi çeşitli alanlarda işbirliğine dayalı birçok projeyi hayata geçirdik. Bölgede yenilikleri teşvik etmek adına Avrupalı sektör oyuncularıyla işbirliğinde ve toplumu yeniden şekillendirme konusunda aktif bir rol oynamaya devam edeceğiz” dedi. HABER Turkcell’in Konuğu Pazarlama Dâhisi Seth Godin B u yıl altıncı kez gerçekleşecek Turkcell Akademi Pazarlama Konferansı, 29 Ocak 2013’te, Swissotel’de iş ve pazarlama dünyasının önde gelenleri ve Turkcell çalışanlarıyla Seth Godin’i bir araya getirecek. Yazdığı best seller kitapları ve çığır açan fikirleriyle pazarlama denince akla gelen ilk isimlerden biri olan Godin, konuşmasında dünyadaki herkesin yüzleşmekte olduğu iletişim devrimini konu alarak “Hepimiz Acayibiz” başlıklı bir konuşma yapacak. Turkcell Akademi Pazarlama Konferansı’nın konukları Godin’in önderliğinde endüstriyel devrimin sonunu getiren iletişim ekonomisine mercek tutacak. Turkcell Akademi’nin Pazarlama Konferansları, daha önceki senelerde Amerikan başkanlık seçimlerinde Obama zaferinin arkasındaki isim olarak tanınan David Plouffe, ünlü Amerikalı sosyolog Malcolm Gladwell, insan davranışları ve ekonomi üzerine yürüttüğü çalışmalarla ses getiren Dan Ariely, sosyal medya uzmanı Charlene Li ve son olarak pazarlama alanında fikirleriyle fark yaratan Martin Lindstrom’ü ağırlamıştı. Turkcell’in “İnsana Yatırım” ilkesi doğrultusunda stratejik gelişim ve bilgi yönetimi merkezi olan Turkcell Akademi, Pazarlama Gelişim Programları kapsamında iş dünyasına değer katan liderleri konuk etmeyi sürdürecek. CeBIT 2014 IT. Business. 100 %. profesyoneller için lider bilişim teknolojileri fuarı ve konferansı dijital dünyadan en popüler gelişmeler farklı tedarikçiler ile buluşma fırsatı 1.000 saatten oluşan geniş kapsamlı konferans programı 10. – 14. Mart 2014 ▪ Hannover ▪ Almanya cebit.com New Perspectives in IT Business. şubat’14 HANNOVER FAIRS TURKEY FUARCILIK A.Ş. ▪ Tel. +90 212 669 34 00 ▪ [email protected] 25 ÖZEL HABER İnternette Özel Hayata Dokunulmazlık Geldi Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) Başkanı Dr. Tayfun Acarer, 5651 Sayılı kanunda yapılan değişiklik ile internet ortamında özel hayatın gizliliği ve kişisel hakların güvence altına alındığını açıkladı İ nternet Geliştirme Kurulunun 2011 yılından beri bir çok sivil toplum örgütünden aldığı görüşlerden de yararlanıldığının altını çizen Başkan Acarer, düzenleme ile site kapatmanın önüne geçildiği, özel hayatın gizliliği ve kişisel hakların ihlalini içeren içeriğin URL bazında erişiminin engelleneceğini belirtti. Acarer, “Yapılan değişiklik ile Erişim Sağlayıcılar Birliği kurularak, vatandaşların içerikle ilgili sorunları 28 saatten daha kısa sürede çözecek. Özel hayatın gizliliğini ihlal eden içerikler ise 4 saat içinde durdurulabilecek” dedi. BTK Başkanı Dr. Tayfun Acarer, 5651 Sayılı “İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun”da değişikliğe gidildiğini bildirdi. Yapılan değişiklikler ile kanunun önceki uygulamalarında karşılaşılan bazı sorunların giderilmesinin amaçlandığını kaydeden Acarer, “Kanun’da yapılan en önemli değişikliklerden biri tüm internet servis sağlayıcıların katılımı ile oluşturulacak Erişim Sağlayıcılar Birliği’nin kurulmasıdır. Bu birlik işletmecilere verilecek kararı bildirecek” dedi. “URL bazında engelleme en fazla 28 saat içerisinde olacak” 26 şubat’14 Kişilik haklarının ihlali ve özel hayatın gizliliğinin güvence altına alınacağını belirtildi. İnternet ortamında yapılan yayın nedeniyle kişilik hakları ihlal edilen kişiler, söz konusu içeriğin çıkarılması için talepte bulunabilecek. Hakaret, yalan haber gibi kişilik haklarının ihlali durumunda vatandaşların içerik, yer sağlayıcı veya sulh ceza mahkemesine müracaat edebileceğini belirten Acarer, “Kanuna göre Sulh Ceza Mahkemesi 24 saat içerisinde karar verecek ve erişimi URL bazında engellemek üzere Erişim Sağlayıcılar Birliğine gönderilerek. Yani site erişime kapatılmayacak, ilgili içerik erişimi engellenecek. Mahkeme kararı Erişim Sağlayıcılar Birliğine gönderilecek ve erişim sağlayıcılar birliği 4 saat içerisinde URL bazında engelleme yapacak. Bu durumda müracaat dahil erişimin engellenmesi 28 saati geçmeyecek” diye konuştu. ÖZEL HABER “Özel hayatın gizliliği jet hızıyla korunacak” İstismar görüntüleri, uygunsuz video ve resimler gibi özel hayatın gizliliğinin ihlali gibi durumlarda vatandaşların hakları jet hızıyla korunacak. İnternette yapılan yayın içeriği nedeniyle, özel hayatın gizliliği ihlal edilen kişilerin şahsiyetlerinin zedelenmesinin önüne geçmeyi amaçladıklarını belirten Acarer, “Kişiler, Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı’na içeriğin durdurulması talebinde bulunmasını takiben 4 saat içerisinde Erişim Sağlayıcılar Birliği gereğini yerine getirecek. Yani özel hayatın gizliliği jet hızıyla korunmuş olacak” dedi. Acarer, söz konusu kararın kalıcı olması amacıyla başvuru sahiplerinin 48 saat içinde sulh ceza mahkemelerine başvurarak karar almak durumunda olduğunun da altını çizdi. İnternette yapılan yayın içeriği nedeniyle, özel hayatının gizliliğinin ihlal edildiğini düşünen vatandaşların, iddialarına ilişkin açıklama ve yayının tam URL adresi ve kimlik bilgilerini ispatlayacak bilgiler ile Telekomünikasyon İletişim Başkanlığına başvuracağının altını çizen Başkan Acarer, “Vatandaş özel hayatın gizliliği ihlali ile ilgili başvurusu ile URL bazında engellettiği içerik ile ilgili 24 saat içerisinde mahkemeye gitmesi gerekecek. Mahkeme, gerekli değerlendirmeleri yaptıktan sonra kararını 48 saat içinde Erişim Sağlayıcılar Birliği’ne gönderecek. Mahkeme kararına göre aksi durumda erişimin engellenmesi tedbiri kendiliğinden ortadan kalkacaktır” dedi. Kişisel veriler değil trafik bilgileri saklanacak Acarer, 5651 sayılı yasada yapılan bir değişiklik ile trafik bilgilerinin de bir süre saklanması zorunluluğunun getirildiğini bildirdi. Acarer, hiçbir sağlayıcının içeriğe yönelik bilgileri saklamayacağının altını çizerek, “Saklanacak olanlar içerik bilgisi değildir, sadece trafik bilgisidir. İddia edildiği gibi kişisel verilerin saklanması gibi bir durum söz konusu değildir, olamaz da” dedi. Yer sağlayıcılar için hapis cezası kaldırıldı Düzenlemede dikkat çeken bir başka nokta ise internet yer sağlayıcılarıyla ilgili getirilen yeni düzenlemeler olduğuna dikkat çeken Acarer, şöyle konuştu: “Daha önce erişimi engelleme kararını yerine getirmeyen yer sağlayıcıları hakkında 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezası verilebiliyordu. Yeni düzenlemeyle birlikte yer sağlayıcılarına hapis cezası kaldırılarak adli para cezası getiriliyor. Bu durumda yer sağlayıcıların Türkiye’de yatırım yapmasının önündeki önemli bir engel ortadan kalkıyor.” şubat’14 27 [email protected] RÖPORTAJ Ayşe Ufuk Ağar Digiturk İş Geliştirme ve Stratejiden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı 28 şubat’14 RÖPORTAJ Türkiye’nin ilk ve lider dijital televizyon yayıncılığı platformu Digiturk, Ocak ayında dijital yayın ve internet hizmetini bir arada sunacağını duyurdu. Turkcell Superonline ile yapılan işbirliği sayesinde Digiturk üyeleri, HD dijital yayının yanı sıra hızlı ve hesaplı internet erişimine de sahip olabilecekler. Konu ile ilgili olarak Digiturk İş Geliştirme ve Stratejiden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Ayşe Ufuk Ağar ile görüştük TV İzleyicisine Alışkanlıkları Değiştiren Yeni Teknolojileri Sunmak İçin Çaba Gösteriyoruz Digiturk olarak Superonline işbirliği ile üyelerinize internet hizmetini sunmaya başladınız. Bu fikir nasıl ortaya çıktı? Hizmet paketleri ve fiyatları hakkında bilgi verir misiniz? Bu paket üyelere ne gibi avantajlar sunacak? Biz Digiturk olarak ilklerin şirketi olarak tanınıyoruz. Bu marka algısı ile paralel şekilde, televizyon izleyicisine, ezberleri bozan, alışkanlıkları değiştiren en yeni teknolojileri ve farklılaşan ürünleri sunmak için çaba gösteriyoruz. Son dönemde bu yenilikçi yaklaşımımız çerçevesinde üyelerimize Dilediğin Zaman özelliği taşıyan uydu alıcılarını sunmaya başladık. Bu gelişmiş uydu alıcıları ile sunduğumuz içerikleri diledikleri zaman izlemelerini sağlayan Tekrar İzle ve Seç İzle özelliklerinden faydalanabilmeleri için hızlı internet erişimini de beraberinde sunmak istedik. Bu arzumuzu da sahip olduğu fiber altyapısı ile sektörde farklılaşan Türkiye’nin öncü internet servis sağlayıcısı Turkcell Superonline ile bir işbirliği yaparak hayata geçirdik. Üyelerimize HD Digiturk keyfini limitsiz internet ile birlikte, uygun bir ücretle sunarak yeni yıla yepyeni bir teknolojik atılımla başlamış olduk. Yeni üyelerimiz HD Digiturk’e ve Turkcell Superonline kalitesiyle limitsiz internete aylık 59,99 TL’ye üye olabilecekler. İzleyebilecekleri yayınlar minimum Digiturk Giriş Paketi ile seçecekleri iki Keyif Paketinden (Belgesel, Çocuk, Temel Spor, Müzik ve Eğlence, Haber ve Dünya paketleri) oluşuyor. Söz konusu limitsiz internet paketlerinin 8 Mbps’e kadar limitsiz ADSL ve 10 Mbps limitsiz fiber opsiyonları mevcut. Bu kampanyamızda üyelerimize sunduğumuz birinci avantaj maliyet avantajı. Bu avantajın altını çizmek için reklamlarımızda gördüğünüz gibi bu kampanyamızı “Digitürk’ten Ekonomi Dersi” söylemi ile müjdeliyoruz. Maliyet avantajına ek olarak televizyon izleme konusunda gittikçe daha bilinçlenen ve zengin bir içerik kütüphanesinden dilediği içeriği dilediği zaman izlemek isteyen üyelerimize internet servisi sayesinde Dilediğin Zaman özelliği taşıyan uydu alıcılarıyla Tekrar İzle, Seç İzle ve Kirala İzle hizmetlerimizi kullanma imkanı ve HD televizyon keyfini sunuyoruz. Ürüne olan ilgi şu anda ne durumda? Beklentilerinize ulaşabildi mi? Hizmeti sunmaya başlayalı henüz çok kısa bir süre oldu. Ancak bu kısa sürede bile çok yoğun bir ilgi olduğunu söyleyebiliriz. HD yayın ve limitsiz internet hizmetlerini bir arada çok avantajlı bir fiyat ve kaliteli bir servis ile sağladığımız için yoğun bir talep ile karşılaştık. Sunduğumuz hizmetin kalitesi ve içeriklerimizin zenginliği tüketici tarafından deneyimlendikçe ilginin hızla ve çok daha fazla artacağını öngörüyoruz. Kotalar aşılırsa ek ücret olacak mı? Bunun ücretlendirmesi hangi kriterlere göre yapılacak? Fiber ya da ADSL limitsiz paketlerde bir kota yok sadece 50 GB’lik bir hız alanı var. 50 GB kullanım sonrasında internet hızı 3 Mbps’ye düşüyor. şubat’14 29 RÖPORTAJ 24 aylık abonelik taahhüdü süresince modem kullanımı fiber internet hizmetinde ücretsiz, ADSL internet hizmetinde ise ayda yalnızca 3 TL olacak. Bu modemler Turkcell Superonline mülkiyetinde olacak. İnternet hizmeti kapsamında mevcut Digiturk üyeleri için ne tür avantajlar sunacaksınız? Bahsettiğimiz avantajlı fiyatlandırmadan tüm mevcut Digiturk üyeleri de faydalanacaklar. Dilediğin Zaman özelliği taşıyan uydu alıcılarıyla, internet ve TV keyfine ve herhangi bir ücret almadan sunduğumuz zengin içerik arşivine üyelerimiz diledikleri zaman erişebilecekler. Fiber üyelerimiz için özel bir sürprizimiz var. Uydu alıcılarını internete bağlayan ya da Dilediğin Zaman özelliğini kullanan üyeler, Tekrar İzle, Seç İzle ve Kirala izle servislerinden içerik izlediklerinde internet kotaları bu durumdan etkilenmeyecek. Limitli fiber üyelerimiz de bu servislerinden internet kotaları etkilenmeden faydalanabilecekler. İnternet hizmetini yaygın şekilde sunacak ve rekabette güçlü şekilde yer alacak altyapınız var mı? Ne kadar yatırım yaptınız ve erişim alanınız nedir? Nevra Duru Turkcell Superonline Pazarlama Direktörü Bu paketlerde için hız alanı aşılsa dahi hiçbir ek bir ücret söz konusu değil. Üyelerimizin çoğunun bu limitsiz paketleri tercih ettiğini bildiğimiz için reklamlarımızda limitsiz internet paketini ön plana çıkarttık. Ancak isteyen üyelerimiz tabii ki de Digitürk HD yayın ile beraber Turkcell Superonline’in limitli internet paketlerini de alabilirler. Bu tercihi yapan üyelerimizin kota aşımı durumunda ödeyecekleri ek ücret Turkcell Superonline tarifeleri ile belirlenen kota aşım ücreti ile sınırlı olacak. 30 şubat’14 Bu hizmeti almak isteyenler ne yapmalılar? Ayrı bir cihaz/modem edinilmesi gerekiyor mu? Bu hizmeti almak isteyenlerin bize çağrı merkezimiz, web sitemiz veya bayilerimiz üzerinden erişmeleri yeterli. Biz hem Digiturk dijital TV yayınını hem de Turkcell Superonline internet servisini başlatmak için tüm abonelik işlemlerini tek elden çözüyoruz. Hizmet kalitesini en üst düzeye taşımak için üyelerimize Turkcell Superonline uzaktan yönetilebilir modemler sağlayacak. Bu stratejik işbirliği kapsamında internet hizmeti ve internet altyapısı Turkcell Superonline tarafından sağlanıyor. Digiturk’ün içerik gücü ile Turkcell Superonline’ın teknik altyapı gücünü bir araya getirerek en yaygın erişim ve uygun fiyatlarla, en iyi internet ve TV hizmetlerini sunmayı hedefliyoruz. Uydu teknolojimiz sayesinde biz içeriklerimizi tüm Türkiye’ye ulaştırıyoruz. Turkcell Superonline da 13 ildeki fiber altyapısı ve tüm Türkiye’deki ADSL altyapısıyla internet hizmetini yurt çapında sunuyor. Bu işbirliği kapsamında internet hizmeti alanların başka sağlayıcılardan hizmet alanlara göre ne gibi avantajları olacak? Turkcell Superonline ile yaptığımız bu işbirliği sayesinde üyelerimiz digital HD uydu yayını ve internet RÖPORTAJ servisindan oluşan dual-play (ikili oyun) teklifine çok uygun fiyatla sahip olabilecekler. Üyeler bu işbirliği sayesinde Digiturk’ün zengin içeriğine, Turkcell Superonline’in teknik alt yapısının gücüne ve kalitesine bir arada sahip olacaklar. Fiber internet aboneleri internete bağlı uydu alıcıları ile Tekrar İzle, Seç İzle ve Kirala İzle servislerinden kotaları etkilenmeden zengin dizi ve film içeriklerini izleyebilecekler. Hizmet alındıktan sonra paket değişikliği yapılabilecek mi? Abonelik iptalinde nasıl bir süreç izlenecek? 24 ay taahhütlü üyeler diledikleri üst pakete geçiş yapabilecekler. Üyelik iptali durumunda, verilmiş olan taahhüt kapsamında geçerli olan taahhüt bozma kuralları işletilecek. Aboneliğin kampanya taahhüt süresinden önce sonlandırılması halinde kampanya kapsamında sunulan ücretsiz ve indirimli servis ve hizmetler abonelere Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu mevzuatına uygun bir şekilde faturalandırılacak. Bunun dışında ekstra bir işlem veya ceza söz konusu değil. başlayan paketler mevcut. Paketindeki dakikaları aşan üyeler de Turkcell Superonline’nın mevcut ses tarifeleri üzerinden ücretlendirilecekler. Bu ses hizmeti almak isteyen ve numarasını taşıyan ADSL üyelerinin aylık 10TL de yalın ADSL ücreti ödemesi gerekiyor. Fiber üyeliklerinde ise numarasını taşıyan veya yeni bir numara tahsisi isteyen üyelerimizin ek bir aylık sabit ücret ödemelerine gerek kalmıyor. Bu pakete üye olanlar için söz edebileceğiniz başka avantajlar var mı? Üyelerimizin Dilediğin Zaman özellikli uydu alıcılarılarını internete bağladıklarında ulaşabildiği katma değerli hizmetler Tekrar İzle, Seç İzle ve Kirala İzle ile bitmiyor. Biz onlara TV içeriğini içeren geniş bir eğlence ve sosyal medya servisleri yelpazesi sunuyoruz. Üyelerimiz Karaoke, Facebook ve YouTube uygulamalarımızdan da yararlanabiliyorlar. Ayrıca 28 Şubat’a kadar kampanyamıza katılacak futbolsever yeni üyelerimize çok özel bir hediyemiz de var. HD futbol izleme keyfini yaşamaları için 24 ay boyunca seçecekleri bir Anadolu Taraftar Paketi’ni kendilerine hediye ediyoruz. Pazarda ve rekabette nasıl konumlanmayı hedefliyorsunuz? Bu hizmetin yeni aboneler ve mevcut üyelerimiz arasında hızlıca yayılacağına inanıyoruz. Daha önce farklı operatörlerle yaptığımız işbirlikleriyle benzer bir tecrübeye sahibiz. Bu işbirliğiyle daha önce ulaştığımız başarılı sonuçları daha da yukarılara taşıyacağımıza inanıyoruz. Internet+ PayTV yanında ses hizmeti de alınabilecek mi? Fiyatlandırma nasıl olacak? Bu işbirliği kapsamında üyelerimizin evlerinin tüm TV, sabit internet ve ses ihtiyaçlarını karşılamak için triple-play (üçlü oyun) teklifleri de hazırladık. Sabit telefon hizmetini de almak isteyen telefon numaralarını taşımak veya yeni numara tahsisi ile Turkcell Superonline’nın ses paketleri satın alabilecekler. Şehir içi, şehirler arası, uluslararası 1. Kademe PSTN ve 444’lü numaraları aramak aylık 4.99TL’den ve 100 dakikadan şubat’14 31 RÖPORTAJ Projenin Her Noktasında Her Türlü Desteği Sağlayabiliyoruz Üzeyir Kaluk Estap Datacenter İş Geliştirme ve Ürün Sorumlusu Estap geçtiğimiz haftalarda datacenter alanında sektöre bir hizmette daha bulundu. Bu hizmetin sektörde daha önce yapılmadığını, alanında ilk olduğunu ve datacenter için şu anda benzerinin olmadığını net bir şekilde ifade eden Datacenter İş Geliştirme ve Ürün Sorumlusu Üzeyir Kaluk, bu kitapta A’dan Z’ye datacenter’a ait her konuyu işlediklerini belirtti. Biz de kitabı daha yakından tanıyabilmek ve okuyucularımızla paylaşmak üzere Üzeyir Kaluk’la bir araya geldik ve kendisine sorularımızı yönelttik 32 şubat’14 RÖPORTAJ Geçtiğimiz haftalarda Estap, Datacenter kitabı olan DC-Book by Estap’ı lanse etti. Kitap hakkında bilgilendirmenizi rica edebilir miyiz? Evet. Geçen haftalarda Estap, datacenter kitabını yayınladı. İddialı bir söylem olacak ama benzeri yok. Bu kadar detaylı bir çalışma olmasının en büyük nedeni datacenter kurmanın faydalarının gösterilerek, bilgi ve tecrübe paylaşımında bulunulması. Ayrıca kitabı hazırlarken bir veri merkezi kurulması durumunda her adımın dikkatlice düşünülüp, projelendirilmesi gerektiğine dikkat çekmek ilk hedefimizdi. Çalışmada veri merkezini kimler talep eder, veri merkezleri neden kurulur, avantajları ve dezavantajları nelerdir, veri merkezlerindeki önemli unsurlar nelerdir ve veri merkezlerinde neler yapılır gibi sorulara cevaplar bulunmasına özen gösterdik. Datacenter ile ilgili katıldığınız etkinlikler var mı? Varsa bunlardan bahseder mısınız? Grup içerisinde veya Legrand grup olarak, akademi programımız ve belirli bölgelerde datacenter iş gelişimi ile ilgili toplantılarımız var. Bunun haricinde Aralık ayında gerçekleştirilecek olan Datacenter Dynamics İstanbul 2013 konferansına Altın Sponsor olarak katılacağız. Konferansta 2 konuşmacı ile 35 dakikalık dolu dolu bir sunum yapacağız. Konuşmacılardan biri Minkels, Datacenter Stratejik Ürün Dizaynından sorumlu kişi. İnanılmaz bir bilgiye sahip. Kabinetlerdeki hava yönlendirme çözümlerinin, enerji verimliği üzerine etkisi konusunda oldukça doyurucu bilgileri bizimle paylaşacaktır. Akabinde ise Estap kabinetlerinin bu çözüm içerisinde ne kadar başarılı olduğunu gösteren bir sunumum olacak. Estap, Datacenter ile ilgili ne tür kolaylıklar sağlıyor? Öncelikle hangi noktada konuya müdahil olduğumuz önemli. Bildiğiniz gibi alt yapı ve enerji ilk tamamlanması gereken hususlar. Bu durumlarda projenin en başında yer alırsak, A’dan Z’ye her konuda yardımcı olabiliriz. Ürün, ürün konfigürasyonu, dizayn, kurulum gibi. İleriki noktalarda projeye dahil olursak başladığımız noktadan itibaren en uygun çözümleri bulmak için çalışırız. Sonuçta Estap olarak veri merkezleri için birçok çözümümüz var. Grup bünyesinde kardeş firmalarımızdan da gerekli çözümleri temin etmemiz mümkün. Dolayısıyla bir projenin her noktasında her türlü desteği sağlayabiliyoruz. Estap, veri merkezinin geleceğine ilişkin neler düşünüyor ve uzun vadeli stratejisi nedir? Datacenter’ın geleceği ile ilgili düşünceleriniz nelerdir? Hangi noktaya ulaşacağına dair bir öngörünüz nedir? Estap kendi bilgi ve tecrübesini, Legrand grup içerisinde datacenter uzmanlarının deneyimi ile birleştirip pazarda önemli bir güç olmak için şimdiden çalışmalara başlamıştır. Teknolojinin gelişmesi ile birçok kurum ve kuruluş, veri merkezlerine yönelmiş durumda. Özellikle veri merkezlerinin paydaşlar için ortak faydaya sahip olması yatırımların artacağını göstermekte. Gelecek datacenter. Teknolojinin hızlı gelişimi, veri için daha profesyonel cihazlar talep etmekte. Bu da daha profesyonel veri odaları ihtiyacını doğurmaktadır. Bildiğiniz gibi her şey internet üzerinden sağlanmakta ve neredeyse her bilgi sanal olarak saklanmakta. Düşünsenize bankanızın elektriğinin 5 dakikalığına kesildiğini veya internetiniz gittiği zaman şirketinizi düşünün. Bu problemleri önlemenin en önemli yolu gelişmiş veri merkezleridir. Veri merkezlerindeki sonraki adımlar ise daha çevreci ve doğal enerji tüketimi sağlamaktır. Veri merkezlerinin kurulumundan sonra işletiminde ki en önemli unsurlar nelerdir? Kurulumdan sonra en önemli nokta veri merkezinin sürekli aktif kalmasını sağlamak için gerekli önlemleri almaktır aslında ve tabii birinci sırada enerji geliyor. Bu yüzden kurulum esnasında enerjinin devamlılığı ve UPS’ler (kesintisiz güç kaynakları) ile ilgili çok doğru bir çalışma gerçekleştirmek gerekir. Bildiğiniz gibi Grup şirketlerimizden Inform’un da bu konuda çok ciddi çalışmaları var. Sonrasında bizce, işletme sırasında en önemli nokta olan bu enerjinin doğru yönetimi. En çok para harcanan yer! Ve enerji harcama dağılımında soğutma sistemleri de yüksek oranlarda yer alır. Onun için bütün sistemin, bu bağlamda soğutmanın optimum şekilde yönetilebilmesi açısından da ele alınması gerekir. Kabinlerin de bu konuya çok büyük katkıları olur. Bu konuyu zaten belirttiğim gibi Aralık ayındaki DataCenter Dynamics organizasyonu sırasında paylaşacağız. şubat’14 33 KAPAK KONUSU 34 şubat’14 KAPAK KONUSU Operatörlerin VIP Hizmetleri Turkcell Platinum, Vodafone Red ve Avea Prime, müşterilerin artan ihtiyaç ve taleplerinden yol çıkarak oluşturulan özel hizmetler sunuyorlar. Operatörlerin sunduğu VIP hizmetleri tüm detayları ile yazımızda... şubat’14 35 KAPAK KONUSU T ürkiye’de 20. yılına giren GSM sektörü, resmi olarak 1994’de Turkcell’in kurulmasıyla birlikte başlar. 1986 yılında tanıştığımız ilk nesil telekomünikasyon hizmetleri sınırlı kapasiteye ve pazara sahipti. 94’de yılında tanıştığımız ve artık hayatımızın ayrılmaz bir parçası haline gelen ikinci nesil mobil telekomünikasyon teknolojisi Turkcell ve Telsim’in faaliyet göstermeye başlamasıyla oldu. 2000 yılında Aria ve Aycell’in pazara girmesiyle pazarda dört operatöre ulaşmıştı. 2004 yılındaysa Aycell ve Aria, Avea markası altında birleşerek pazardaki GSM operatör sayısı üçe düşmüş oldu. 27 Nisan 1998’de T.C. Ulaştırma Bakanlığı ile 25 yıllık GSM lisans anlaşması imzalayan Turkcell, abonelerine sunduğu mobil ses ve veri iletişimine dayalı hizmetlerin çeşitliliğini, kalitesini ve buna bağlı olarak abone sayısını da artırarak gelişimini sürdürmüştür. GSM 36 şubat’14 Müşterilerin daha özel hissetmesini ve sunulan ayrıcalıklardan faydalanabilmesini sağlayan hizmetler 3 ana operatör tarafından da müşterilerine sunuluyor sektörünün bir diğer temel taşı olan Telsim, 24 Mayıs 2006 tarihinde İngiliz Vodafone Grubu bünyesine dahil olarak Telsim-Vodafone ismini almıştı. 2007’deyse Telsim tarihin tozlu raflarında yerini almış, şirketin adı Vodafone olarak değiştirilmişti. TT&TİM İletişim Hizmetleri A.Ş., Türk Telekom’un GSM Operatörü Aycell’in, %51 İş Bankası Grubu ve %49 TİM ortaklığı ile kurulmuş olan İş-TİM ile birleşmesi sonucu, 19 şubat 2004 tarihinde resmen kurulmuştur. Birleşmeden sonra Aria ve Aycell markalarının TT&TİM çatısı altında devam ettiği kısa bir süreç yaşanmasının ardında 23 Haziran 2004 tarihi itibariyle “Avea” markası, bu iki markayı temsil etmektedir. Hangi Operatör Ne Sunuyor? Günümüzde mobil şebeke işletmecisi olarak hizmet veren 3 ana mobil şebeke işletmecisi bulunuyor, Turkcell, Vodafone ve Avea. Ürün ya da hizmet sunumu yapan işletmelerde satış ve pazarlama kavramları sıklıkla kullanılmaktadır. Müşteri memnuniyet faaliyetinin oluşmasını sağlayan bu iki kavram, işletme açısından önem teşkil ediliyor. Müşterilerin daha özel hissetmesini ve sunulan ayrıcalıklardan faydalanabilmesini sağlayan farklı hizmetler 3 ana operatör tarafından da müşterilerine sunulmakta. Turkcell Platinum, Vodafone Red ve Avea Prime, müşterilerin artan ihtiyaç ve taleplerinden yol çıkarak oluşturulan özel hizmetler sunuyorlar. KAPAK KONUSU VIP hizmetler olarak adlandırabileceğimiz bu hizmetlerin farklı fiyatlandırma seçenekleri mevcut. Operatöre göre değişen hizmetlerin içeriğine hizmet ücretleri 69TL ile 169 TL arasında değişen fiyatlarla sunuluyor. VIP hizmetlerin başında müşteri hizmetleriyle bekleme problemi yaşamadan ulaşabilmek, cihaz ayrıcalıkları, yurtdışı ayrıcalıkları, VIP transfer ve vale hizmetleri, etkinlik ve alışveriş avantajları gibi hizmetler bulunuyor. Müşterilerin kendini ayrıcalıklı hissetmelerini sağlayan bu hizmetler sayesinde karşılaştığınız problemleri daha kolay çözümleyebilirken, sunduğu avantajlar sayesinde de yaşam konforunuzu arttırma imkanı sunuyor. Dilerseniz 3 ana operatörden yola çıkarak, GSM operatörlerinin sundukları VIP hizmetlerine yakından bakalım. Turkcell Platinum Kullanıcıların ihtiyaçlarından yola çıkarak tasarlanan Turkcell Platinum, kullanıcıların daha keyifli ve hayatlarına konfor katma amacıyla oluşturulmuş. Turkcell Platinum içerisinde tüm iletişim ihtiyaçlarını karşılayan tarifeler, sıra beklemeden özel müşteri hizmetlerine ulaşma, yeni cihazlarda özel teklifler, ücretsiz vale, ücretsiz havalimanı transferi, sinema ve etkinliklerde ayrıcalıklar sunuyor. Turkcell, Platinum dünyasında Platinum Prestige, Platin Prestij, Platin Ekstra İnternet ve Platin paket olmak üzere dört farklı seçenek bulunuyor. Platinum dünyasını giriş paketi olarak adlandırabileceğimiz Platin pakette, her yöne 2000 dakika, 1000 SMS/MMS ve 2GB internet bulunuyor. 12 aylık kontratla birlikte 85 TL’den başlayan pakete aylık 95 TL ödeyecekte sahip olabiliyorsunuz. Platin pakette daha fazla internet isteyen kullanıcılar için sunulan Platin Ekstra İnternet paketinde, 3000 dakika her yöne konuşma, 1000 SMS/MMS ve 3GB internet mevcut. Paket aylık 115 TL olarak ücretlendirilmiş durumda. Turkcell Platinum’un orta seviye olarak adlandırabileceğimiz Platin Prestij paketinde, 400 dakika , 1000 SMS/MMS ve 4GB internet yer alıyor. 12 ay kontratla 129 TL’den başlayan Platin Prestij paketine aylık 145 TL ödeyerek de sahip olmak mümkün. Platinum paketlerinin en üst bölümünde yer alan ve en geniş içeriği sunan Platinum Prestige paketinde, Turkcell’lilerle görüşebileceğiniz 4000 dakika, her yöne 4000 dakika, 60 dakika yurtdışını arama, 60 dakika yurtdışında konuşma, 4GB internet ve 4000 SMS/ MMS’e sahip oluyorsunuz. Paketlerin içeriklerine değindikten şubat’14 37 KAPAK KONUSU Turkcell Platinum müşterileri, en yeni cihazları satışa çıkmadan önce adlarına ayırtabiliyor, özel avantaj ve aksesuarlardan yararlanabiliyor sonra Turkcell Platinum’un sunduğu hizmetlere ayrıntılı göz atalım. Turkcell Platinum müşterilerine özel 7 gün 24 saat hizmet veren “Platinum Müşteri Hizmetleri” hiçbir bekleme problemi ve sesli yanıt sistemiyle karşılaşmadan hizmet almanızı sağlıyor. Platinum paketleriyle birlikte gelen “Platinum Hizmet Ekibi”, telefon, tablet veya Turkcell hattınız ile ilgili tüm soru ve talepleriniz için kapınıza kadar gelerek size hizmet veriyor. Telefonunuz arızalanması durumunda, geçici bir telefon veren Platinum Hizmet Ekibi, cihazınız sizin için teknik servise ulaştırılarak, tamir ettirilip size teslim ediyor. Turkcell Platinum müşterileri, en yeni cihazları satışa çıkmadan önce adlarına ayırtabiliyor ve Platinum kullanıcılarına özel avantaj ve aksesuarlardan yararlanabiliyor. Ayrıca Platinum Hizmet eki sayesinde istediğiniz cihaz sizin uğraşmanıza gere kalmadan kapınıza kadar getiriliyor. Platinum müşterilerinin Turkcell mağazalarında ve internet sitesindeki alışverişlerde yüzde 30 indirim uygulanıyor. Turkcell’in Platinum ile sunduğu bir diğer hizmet ise, “Turkcell Platinum Teknoloji Buluşmaları”. 38 şubat’14 Platinum müşterileri, en yeni akıllı telefon ve tabletlerle ilgili öğrenmek istediklerini, teknoloji üretenlerden dinleyebiliyor. Turkcell Platinum Teknoloji Buluşmaları ile Platinum kullanıcıları, cihazlarıyla ilgili daha fazla bilgiye sahip olurken cihazlarını daha yakından tanıyabiliyorlar. Yurtdışına çıkanlar için Turkcell Platinum’un sunduğu “Akıllı Yurtdışı” tarifesi, paket alma, paket aşma derlerini ortadan kaldırarak SMS ile tarifeye geçişinizi sağlıyor. Kullandığınız kadar ödediğiniz tarife, tüm Avrupa, Amerika ve Rusya dahil olmak üzere 50 ülkede her yarım saati 19 TL’den görüşme yapmanızı sağlıyor. Avantaj Ülkeleri paketi dahilinde her 30 dakika ve her 20MB internet kullanımı 19 TL ile ücretlendirilirken, Uzaklar paketiyle Her 30 dakika ve her 20MB internet kullanım 49 TL olarak ücretlendiriliyor. Ayrıca Platinum müşterileri Platin Süper Yurtdışı kampanyasıyla yurtiçinde kullandıkları paketi, günlük 9.90 Tl ödeyerek yurtdışında da kullanabiliyor. Yurtdışı seyahatlerinde Turkcell Platinum kullanıcılarına dönemsel olarak yurtdışı çıkış pulu hediye ediliyor. Atatürk ve Sabiha Gökçen hava limanlarındaki iletişim merkezlerinden numara alarak yurtdışı harç pullu hizmetinden yararlanılabiliyor. Turkcell Platinum’un ayrıcalıkları dünyasında,Cüneyt Özdemir ve Dipnot ekibinin Turkcell Platinum müşterileri için hazırladığı Turkcell Platinum 2013 Almanağı, kullanıcılara ayrıcalıklar ve hizmetlere kolay ulaşım sağlayan Turkcel Platinum uygulaması, Uludağ ve Kartalkaya’ya ulaşım ayrıcalığı, Platinum Dağ bilgi servisi, Hediye Sinema bileti ayrıcalığı, ücretsiz vale ve otopark, havalimanına ücretsiz ulaşım ve deniz taksi ayrıcalıkları bulunuyor. Turcell’in kullanıcıların Platinum ayrıcalıklarından daha kolay yararlanabilmesi için geliştirdiği Platinum uygulamasıyla, müşteri hizmetlerine KAPAK KONUSU sıra beklemeden ulaşım Hizmet ekibini kapınıza çağırma ve özel müşteri temsilcisiyle görüşme gibi işlemlerin yanı sıra paket ve tarife detaylarınıza ulaşabiliyor ve sizin için en uygun paket ve tarifeleri satın alabiliyorsunuz. Platinum kullanıcılarına sunulan ayrıcalıklar arasında Kartal ve Grand Kartal Otel’de konaklamalarda indirimler, Uludağ ve Kartalkaya’ya kişi başı gidiş dönüş 50TL’ye ulaşım kolaylığı, Platinum Dağ bilgi servisi sayesinde Katalkaya ve Uludağ’daki hava durumundan kar kalınlığına kadar ayrıntılı bilgiye ulaşabiliyorsunuz. Şuan kış döneminde olduğumuz için kışa yönelik kampanyalar paketlerde yer alırken, yaz döneminde de farklı kampanyalardan faydalanılabiliyor. Bunların dışında her dönem geçerli olan hediye sinema bileti ayrıcalığı, pazartesi, perşembe ve pazar günleri Cinemaximum sinemalarında tüm seanslarda geçerli olmak üzerek sinemaya bilet aldığınızda ikinci ilet Turkcell Platinum’dan hediye ediliyor. Kullanıcıların en çok tercih ettikleri hizmetlerden biri olan ücretsiz vale ve otopark hizmetleri, Kanyon ve City’s alışveriş merkezlerinde kullanılabiliyor. Ayrıca Turkcell Platinum kullanıcıları Ankara, İzmir, Bodrum, Dalaman ve Antalya havalimanlarından ücretsiz ulaşım ayrıcalığından faydalanabiliyor. Deniz Taksi’de de Platinum kullanıcılarına trafikten kurtulma ve kolay ulaşım sunmak amacıyla yüzde 50 indirim uygulanıyor. Turkcell’in diğer tarifelerinden farklı olarak Platinum kullanıcıları ücretsiz olarak SMS+ servisinden, internet ve mesajlaşma hediye edebilme ve Platin Akıllı Depo hizmetlerinden faydalanabiliyorlar. Turkcell Platinum müşterileri özel ücretsiz Platinum SMS Plus Servisi’ni kullanarak, istenmediğiniz kişilerin SMS’leri engelleyebilir, e-postanızda saklayabilir, SMS’lerinizi yönlendirebilir ve imzanızı ekleyebiliyorsunuz. Platin Akıllı Depo hizmetiyse, cebinizdeki fotoğraf, video ve dosyalarınızın Turkcell Akıllı Depo’yla saklayarak, hızlı ve kolay bir şekilde erişebilmenizi sağlıyor. Turkcell, Platin Paket ve Gold Plus ayrıcalığından faydalanan kullanıcılara 50 GB saklama alanı hediye ediyor. Ayrıca Ülker Sports Arenada düzenlenen tüm maç ve etkinliklerde ön satış ayrıcalığı ve Platinum ayrıcalıklarını paylaşabilmeniz de mümkün. Vodafone Red Vodafone’un kulacılarına ayrıcalıklar sunan Red tarifeleri, Red Classic, Red ve Red Elite olmak üzere üçe ayrılıyor. Red tarifelerinde ister 12 ay kontratlı isterseniz de kontratsız olarak faydalanabiliyorsunuz. Red’in başlangıç şubat’14 39 KAPAK KONUSU seviyesindeki Red Classic tarifesi 12 aylık kontratla birlikte 65TL’den başlarken, kontratsız olarak aylık 70TL ödeme yapıyorsunuz. Tarife içersinde Her yöne 1000 dakika ve 1000 SMS, 2GB internet aboneliğini kapsıyor. Tarifeyle birlikte ek olarak ekstra internet ve servislerden faydalanabilmeniz de mümkün. Red tarifesinde ise fiyatlar 85TL’den başlıyor ve içerik olarak her yöne 4000 dakika, 2000 SMS ve 3GB internet bulunuyor. Red tariflerinin en üst versiyonu olan Red Elite tarifesiyse 125TL’den başlıyor. Paket içeriğinde her yöne 8000 dakika , 4000 SMS ve 5GB internet bulunuyor. 40 şubat’14 Red tarifelerinde sunulan klasik konuşma, SMS ve internet paketlerinin dışında kullanıcılara geniş bir ayrıcalıklar dünyası sunuluyor. Red tarifelerini kullananlar her aile ferdi için yüzde 30 indirim kazanıyor. Her aile üyelerinizde Vodafone Red tarifelerinden faydalanmak isterlerse, istedikleri paketi yüzde 30 indirimli olarak alabiliyorlar. Diğer operatörlerin yurtdışı tarifelerinden farklı olarak Red tarifelerinde yurtdışını hiçbir ek ücret ödemesi yapmadan arayabilmek mümkün. Vodafone’un globalliğinden faydalanan bu özellik sayesinde yurtdışındayken hiçbir ekstra ücret ödeme yapmadan tüm cep, ev ve iş numaralarını arayabilirsiniz. Bu ülkeler arasında başta Almanya, İngiltere, Fransa, Hollanda, İspanya gibi ülkeler olmak üzere 21 farklı ülkeyi arayabiliyorsunuz. Vodafone’un global avantajları yurtdışı kullanımda da önemli avantajlar sağlıyor. Red tarifelerini yurtdışında da Türkiye’de olduğu gibi kullanabiliyorsunuz. Red tarifelerine ek günlük 9.9 TL ödeyerek paketinizi kullanabiliyorsunuz. Red tariflerinin bir diğer avantajı ise aylık 5.9 TL ödeyerek internetinizi diğer cihazlarınızla KAPAK KONUSU paylaşabiliyorsunuz. Paketinizin yüzde 25, yüzde 50 ya da 75’ini istediğiniz cihazınızla data hattı aracıyla paylaşabilmenizi sağlayan bu hizmet sayesinde, 3G destekli tabletiniz yada dizüstü bilgisayarınız hattınızı meşgul etmeden internetten faydalanabiliyor. Vodafone Red tarifelerinin paket avantajları yanı sıra Red kullanıcılarına sunduğu hizmet ve fırsatlara geçelim. Bu hizmet ve fırsatların başında “Özel Müşteri Hizmetleri” geliyor. Vodafone Red kullanıcıları tüm mobil ihtiyaçları için 7 gün 24 saat destek veren özel müşteri hizmetlerinden ücretsiz olarak faydalanabiliyor. Mobil hattınızla ilgili herhangi bir sorunla karşılaştığınızda Vodafone Red “Özel Müşteri Hizmetleri” karşılaştığınız problemleri çözmek için Red kullanıclarına özel hizmet veriyor. “Back-Up Kişiye Özel Asistanlık Hizmeti” ise günlük yaşamda karşılaştığınız herhangi bir problemi çözmek için hizmet veriyor. İhtiyaç duyduğunuz desteğe 7 gün 24 saat destek veren Back-Up hizmet, Boyner Holding tarafından 2003 yılında kurulan ve Affinion’un ortaklığı ile 10 yılı aşkın süredir hizmet veriyor. Bu hizmetler içerisinde evinizle ilgili her türlü sorunda destek alabileceğiniz gibi, kapıda kaldığınızda ya da camız kırıldığında sizi uzmanlarla buluşturmayı sağlayan “Konut Yardım Hizmetleri” bulunuyor. Lastiğiniz patladığında ya da aracınız bozulup mahsur kaldığınızda, çekiciye ihtiyacınız olduğunda veya yolda karşılaştığınız her problemle ilgili olarak Vodafone Red’in sunduğu “Yol Yardım Hizmetleri” desteğinden faydalanabilirsiniz. Yol Yardım Hizmetleri kapsamında, araç çilingiri, benzin takviye, akü takviye, lastik değiştirme ve çekici hizmetleri sunuluyor. Red tarifelerinde sunulan klasik konuşma, SMS ve internet paketlerinin dışında kullanıcılara geniş bir ayrıcalıklar dünyası sunuluyor Back-Up ile ne, nerede, ne zaman, nasıl sorularını dert etmenizi ortadan kaldıracak 7 gün 24 saat “Bilgilendirme Hizmeti” sunuluyor. Bilgilendirme Hizmetiyle yol durumundan adres bilgisine, telefon bilgisinden sinema seanslarına, bulmaca cevaplarından genel kültür sorularına kadar istediğiniz tüm bilgileri ücretsiz ve limitsiz olarak edinebiliyorsunuz. “Organizasyonel Hizmetler” ise aklınıza gelen her türlü hizmeti ve organizasyonu sizin için planlıyor, gerçekleştiriyor. Birçok konuda, gerektiğinde hizmet verebilecek en uygun birimin size ulaşmasını sağlayan Organizasyonel Hizmetler, istediğiniz hizmeti anında sağlarken, talep ettiğiniz ürünü, 7 gün 24 saat, kurye ile adresinize ulaştırıyor. Restoran ve otel rezervasyonları, çiçek gönderimi, bilet temini, hediye gönderimleri ve etkinlere Organizasyonel Hizmetler aracığıyla ulaşabilirsiniz. Tatile çıkmayı planlıyorsanız Vodafone Red Back-Up’ın sunduğu “Seyahat Danışmanlığı Hizmeti” şubat’14 41 KAPAK KONUSU sorunsuz bir tatil için destek veriyor. Size göre en uygun destinasyonlar, sizi özel fiyatla bekleyen konaklama seçenekleri, gideceğiniz ülkeye ait vize bilgilerine en doğru şekilde nasıl ulaşırsınız gibi problemlere çözüm üreten Seyahat Danışmanlığı Hizmetinden, Telefon ile ücretsiz ve limitsiz olarak faydalanılabiliniyor. Yurt dışına gerçekleştireceğiniz yolculuklarda ise Vodafone Red BackUp Kişiye özel Asistanlık Hizmetinin sunduğu Yurt “Dışı Seyahat Sigortası Hediyesi” hizmeti bulunuyor. Acil tedavi masrafları, sakatlanma, bagaj kaybı gibi karşılaşabileceğiniz kötü sürprizlerin sorun olmaktan çıkaran Yurt Dışı Seyahat Sigortası Hediyesi, yurtdışı yolculuklarınızdaki beklenmedik küçük aksiliklere çözüm üretiyor. Vodafone Red Back-Up “Eğlence Danışmanlığı Hizmeti” restoran ve mekânlarla ilgili bilgi verilmesini, mevcut kültür–sanat etkinliklerinin araştırılmasını ve önerilerde bulunulmasını sağlıyor. Bu hizmet kutlama, davet ve parti organizasyonlarının ve rezervasyonlarının 42 şubat’14 gerçekleştirmesi ve etkinliklere bilet temin edilmesini de kapsamakta. Bir diğer danışmanlık hizmeti ise “Stil ve Alışveriş Danışmanlığı Hizmeti”. Bu hizmetle modaya dair ipuçlarını, hediye önerileri, mağazalar, indirimler gibi modayla ilgili tüm öneri ve bilgileri Back–Up Hizmet Hattı’nı arayarak ulaşabilmenizi sağlıyor. Ayrıca Back-Up ile araç kiralama ve özel şoförlü transfer hizmetlerinden de faydalanabiliyorsunuz. Vodafone’un Red dünyası içersinde yer alan “Mobil Destek Ekibi” mobil cihazınızla ilgili her türlü teknik konuda bulunduğunuz yere gelerek hizmet veriyor. Telefonunuzun arızalanması durumunda, geçici telefon temin edip, arızalanan telefonunuzu sizin adınıza teknik servise ulaştırarak tamir edilmesini sağlıyor. Vodofone Red tarifeleriyle birlikte kullanıcılarına birbirinden özel avantajlarda sunuyor. Bu avantajlar arasında sinemadan 1 bilete alana 1 bilet bedava, seçkin restoranlarda çok özel fırsatlar, ücretsiz lounge hizmeti ve İKSV Kırmızı Lale üyeliği gibi fırsatlar mevcut. Avea Prime Avea kullanıcılarının hayatını kolaylaştıracak avantajlar dünyası Avea Prime, diğer operatörlerde olduğu gibi özel müşteri hizmetlerine, yurtdışı hizmet ve ayrıcalıklarına, alışveriş kampanyaları, restoran ve kış turizminde ayrıcalıklara sahip olmalarını sağlıyor. Tüm iletişim ihtiyaçlarını karşılamayı hedefleyen Avea Prime programından tüm Avea müşterileri faydalanabiliyor. Avea’nın Prime tarifeleri Mini, Midi, Maksi ve Ekstra olmak üzere 4 pakette sunuluyor. Mini paket içerisinde her yöne 3000 dakika, 3000 SMS ve 2 GB internet bulunuyor. Tarifeye taahhütlü olarak aylık 69 TL’den, taahhütsüz olarak aylık 75 TL ödeyerek ulaşılabiliyor. Midi tarifeyse aylık olarak kullanılmak üzere her yöne 4000 dakika, 4000 SMS ve 4GB internet sunarken, tarifeye sahip olmak için taahhütlü 89 TL, taahhütsüz 95 TL aylık ödeme yapmak gerekiyor. Avea Prime Maksi’de ise, her yöne kullanabileceğiniz 5000 dakika, her yöne sınırsız SMS ve 5GB internet bulunuyor. Tarifenin yıllık sözleşmeliyle aylık 109 TL, sözleşmesiz 115 TL ücretle sahip olunabiliyor. Bütün tarifeler için KAPAK KONUSU Avea Prime özel müşteri hizmetleri, Prime kullanıcılarına 7 gün 24 saat tüm mobil ihtiyaçlara cevap verebiliyor geçerli internetiz bittiğinde otomatik devreye giren internet paketi, ekstra 500MB internet kotasına 5TL ödeyerek sahip olma imkanı sunarken, yine bütün Prime paketleri için geçerli olan Prime Özel Yurtdışı hizmetleriyle yurtdışındayken ücretsiz 60 dakika aranma hediye ediliyor. Prime tarifelerinin en üst versiyonu olan Prime Ekstra tarifesi aylık 149 Tl ücrete sahip. Tarife içerisinde 6GB internet, her yöne 6000 dakika, Avea’lılara görüşme gerçekleştirebileceğiniz 6000 dakika ve her yöne 6000 SMS bulunuyor. Avea’nın kullanıcılarına ayrıcalıklar sunan Prime tarifleri “Özel Yurtdışı Hizmetleri” sayesinde, yurtdışında kullanımınıza uygun paketi hattınıza otomatik tanımlanıyor ve paketiniz bitiminde kullanımınıza en uygun yeni pakete geçiş yapabiliyorsunuz. Özel yurtdışı hizmetleri, Avrupa, Amerika, Rusya, KKTC ve Suudi Arabistan’da, 30 dakika için 19 TL ve 20MB internet kullanımı için 19 TL’den başlıyor. Diğer ülkelerdeyse 60 dakikalık konuşma paketi 49 TL’den, 20MB internet ise 55 TL olarak ücretlendiriliyor. Prime Yurtdışı tarifesindeyse, yurtdışındayken internet paketiniz olmasa da size özel kademeli data tarifesinden faydalanırsınız. Yurt dışında ilk 60 dakika aranmanın ücretsiz olduğu kampanya, Avrupa, ABD, Rusya ve KKTC’de ilk 20MB 9TL, 20MB üzeri 6 TL’den ücretlendiriliyor. Düğer ülkelerde kullanım söz konusu olduğundaysa ilk 20MB 25TL, 20MB üzeri 15TL’den ücretlendiriliyor. Avea Prime özel müşteri hizmetleri, Prime kullanıcılarına 7 gün 24 saat tüm mobil ihtiyaçlara cevap verebiliyor. Dilediğiniz zaman araya bileceğiniz özel müşteri hizmetlerinde sesli yanıt sistemi bulunmazken, kullanıcılar özel Avea Prime müşteri temsilcisi aracılığıyla her türlü desteği ücretsiz olarak alabiliyorsunuz. Prime “Özel Hizmet Ekibi” ihtiyaçlarınızı karşılamak için bir telefonla kapınızda. Mobil cihazlarla her türlü probleme destek veren ekip,teknik desteğe ihtiyaç duyduğunuz anda belirteceğiniz adrese gelerek yardımcı oluyor. Prime paketlerini kullanan müşterilere sunulan mobil cihaz sigortası hediyesiyle, telefonunuzu güvencede tutmanızı sağlıyor. Avea bayilerinden aldığınız mobil cihazınız 1 yıl boyunca hırsızlık, ekran kırılması ve sıvı temasına karşı geçerli olan Prime Mobil Cihaz Sigortası’ndan faydalanabiliyor. Sigorta Avea bayilerinden satın alınan cep telefonu, tablet ve benzeri SIM kart takılabilen tüm cihazları kapsamakta. Avea’nın Prime kullanıcıarına sunduğu “Global Lounge” hizmetiyle, ister yurtiçi istersenizde yurtdışında seyahat ederken, dünyanın birçok farklı noktasında 200’den fazla Lounge’da Prime misafiri olabilirsiniz. Yurtdışınızdayken ihtiyaçlarınızı karşılayan Avea Prime, birçok ülkede istediğiniz otel ya da restoranda adınıza özel rezervasyon, havaalanı transferi, etkinlik danışmanlığı ve İngilizce tercüme hizmeti gibi hizmetleri “Global Concierge” hizmeti altında sunuyor. Prime tarifelerinin sunduğu avantajlar arasında Havataş ile ücretsiz ulaşım, Prime VIP Shuttle hizmetinden ve çeşitli indirimlerden faydalanabiliyorsunuz. Prime kullanıcıları ayda 2 defa ücretsiz olarak Havataş ulaşımından yararlanabiliyor. Prime VIP Shuttle hizmeti, kullanıcılara Uludağ’dan servis hizmeti sunarken, Palandöken’de Erzurum havalimanından otelinize kadar ulaşım sağlıyor. Prime’ın sunduğu avantajlar arasında Prime Gurme dahilinde İstanbul’un Dükkan Burger, Mezzaluna, The House Cafe ve 360 İstanbul gibi birçok seçkin restoranından indirim elde edebiliyorsunuz. Seyahatlerde de kullanıcılarına avantajlar sunan Avea Prime, Uludağ’da, Kartalkaya’da, Palandöken’de ve Rixos otellerinde avantajlar sunuyor. Bu avantajlar arasında özel konaklama fırsatlarının yanı sıra skipass indirimleri, ücretsiz kayak dersi ve kayak kiralama avantajları da sunuluyor. şubat’14 43 RÖPORTAJ Tüm Görselleriniz Tek Bir Çatı Altında Dijital imaj bankası Mostphotos 2013’te Türkiye’de faaliyetlerine başladı. 2007’de İsveç’te kurulan Mostphotos.com ister reklam, broşür, poster ve afişler olsun isterseniz de dergiler, gazeteler, sunumlar ve daha birçok mecra için dijital görsel ihtiyacını karşılamayı hedefliyor. Aradığınız görseli bulmak, kullanmak, depolamak, paylaşmak ve satmak için yardımcı olan Mostphotos.com hakkında daha ayrıntılı bilgi alabilmek için sorularımızı Mostphotos Türkiye Genel Müdürü Ceyhun Cingi’ye yönelttik Ceyhun Cingi Mostphotos Türkiye Genel Müdürü 44 şubat’14 RÖPORTAJ Mostphotos, ne yapar? Mostphotos hangi ülkelerde faaliyet gösteriyor? Mostphotos, fotoğrafçı veya illüstratörlerin görsellerini hiç bir elemeye tabi tutulmadan ve ücret ödemeden satışa sunabilecekleri bir platformdur. Klasik stok imaj sitelerinden ayıran bu özelliği ile Mostphotos, dünyanın her yerinden, her şehrinden, mahallesinden ve sokağından, lokal, özgün ve hayatın içinden çekilmiş, gerçek yaşama ait fotoğraflardan oluşan bir görsel arşivine sahiptir ve her geçen gün daha da büyümektedir. Mostphotos, şu anda lokal ekipleri ve market çalışmaları ile İsveç, diğer İskandinavya ülkeleri ve Türkiye’de faaliyet göstermektedir. Ancak, dünyanın dört bir yanından da müşterileri ve üye fotoğrafçıları bulunmaktadır. Mostphotos neden Türkiye’ye girdi? Mostphotos Türkiye’nin 2014 hedefleri nelerdir? Türkiye’de bu alanda faaliyet gösteren yerel firma yok denecek kadar az, olanlar da ihtiyacı karşılayacak nicelikte değil. Dünya çapında yaygın ve çok büyük birkaç firmanın da Türkiye marketine yönelik hizmetleri var, ama Türkiye’nin müthiş bir ivmeyle büyüdüğü internet dünyasında, online ticaret ve hizmet sektöründeki ihtiyacına yönelik bir açık olduğunu gördük ve bu nedenle, Mostphotos, İskandinavya dışındaki büyüme planlarına ilk olarak Türkiye ile başladı. 2014 yılında ise sitemizdeki görsel içerik sayısında en az %150 gibi bir büyüme hedefliyoruz. Bu büyüme de ciroya direkt doğru orantılı değil, çok daha fazla yansıyacaktır. Çünkü bu durumda dünya çağındaki rakiplerimize içerik olarak çok daha yaklaşmış olacağız ve pazar payındaki etkisi çok daha büyük olacaktır. Stok görsel/fotoğrafın normal fotoğrafçılıktan farklılaştığı kısım nedir?Peki bu stok görselleri kim ne için kullanılır? Bana göre ikisinin arasındaki en önemli fark müşteri – eser sahibi arasındaki ilişkide ortaya çıkıyor. Fotoğrafçı veya illüstratör, portfolyosunu siteye yükler ve dünyanın dört bir yanındaki müşterilerin beğenisine sunar ve satış yapan eserlerin üzerinden komisyon alır. Haber ajansları, reklam ve grafik ajansları, grafik ve web tasarımcıları ve pazarlama departmanı olan herhangi bir sektöre ait tüm firmalar, projelerinde, reklam veya web sitelerinde, stok imaj sitelerinden aldıkları görselleri kullanmaktadırlar. Okuduğunuz bir dergide göreceğiniz bir reklamda kullanılan arka plan görseli, bir web sitesinde kullanılan ikonlar veya müşteri hizmetleri sayfasındaki kulaklıklı ve gülümseyen kadın fotoğrafı, bir gazetenin İstanbul’u tanıtan yazısında kullandığı şehir fotoğrafları büyük çoğunlukla stok imaj sitelerinden alınmaktadır. Stok fotoğrafçılığın belli kriterleri var mıdır? Bir fotoğrafın veya illüstrasyonun stok imaj sitelerinde müşteri bulabilmesi için teknik açıdan çok iyi, özgün, yaratıcı ve müşterinin amacına uygun olması gerekmektedir. Üzerine gölge düşmüş, ışığı çok az veya çok fazla olan, bulanık fotoğraflar doğal olarak alıcı bulamaz. Fotoğrafı çeken kişiye çok güzel gibi görünen bahçesindeki gülün, evindeki kedisinin, yemek yiyen çocuğunun ya da uçaktan çektiği gökyüzünün fotoğrafları, müşteriler için çok da ilgi çekici olmayabilir. Model izni bulunan ticari fotoğraflar (bir model veya modeller kullanılarak oluşturulmuş, ajansların veya kurumsal firmaların kampanyalarında kullanmak isteyebilecekleri stok fotoğrafları), özel günleri anımsatan fotoğraflar: bayramlar, tatiller, Yılbaşı, Anneler Günü, Sevgililer Günü…vs. yaygın olarak tercih edilmektedir. Örneğin Ramazan Ayı boyunca Ramazan’ı anımsatan görseller oldukça popüler idi. Modelli çekimlerde daha çok iyi ve temiz giyimli, ama doğal görünümlü modeller daha çok tercih ediliyor. Mostphotos Türkiye yeni bir iPhone uygulaması çıkardı. Bu uygulamanın tasarlanışından uygulanışına kadar özelliklerinden bahseder misiniz? Günümüzde cep telefonları, neredeyse profesyonel makineler kadar güzel fotoğraf çekebiliyor ve bir kamerası olan her cep telefonunun içinde yüzler, hatta binlerle ifade edecek kadar çok fotoğraf bulunuyor. Bunun yanında, karşılaştığınız bir görüntüyü, etkinliği veya olayı anında cep telefonunuz ile çekersiniz. Bize göre bu kadar fotoğraf arasından satabilecek fotoğrafların olması kaçınılmaz... Biz de bu mantıkla başlayarak, bu fotoğrafların anında Mostphotos hesabınıza aktarılarak yine anında satışa sunulabileceği bir mobil uygulama geliştirdik. Ayrıca, uygulamanın içindeki Challenge (Yarışma) adı verilen, fotoğrafçılığa ilgi duyan herkesin eğlenirken güzel ödüller kazanabilecekleri bir özellik de ekledik. İlk aşamada iPhone için tasarlanan bu uygulamamızın Android işletim sistemli telefonlar için tasarlanmış versiyonu çok yakında hizmete sunulacaktır. şubat’14 45 RÖPORTAJ Geleneksel Ticaretin Tüm Bileşenlerini Geliştirerek İnternet Ortamına Taşıyoruz “İster al ister sat” sloganıyla yola çıkan Sanalpazar.com ülkemiz insanının ticarete olan geleneksel yatkınlığını ve becerisini 21. yüzyılın 'internet' dünyasına taşıyabilecekleri bir 'pazar yeri' oluşturmak amacıyla kurulmuş. Herkesin hem ürün satabileceği, hem de satın alabileceği bu 'pazar yeri' sayesinde finansmanı dert etmeden ticaret yapabilmek mümkün. Gold ve Metro Grup'un bünyesinde faaliyet gösteren Sanalpazar.com’u, Sanalpazar.com Genel Müdürü Cem Kesici’ye sorduk. Cem Kesici Sanalpazar.com Genel Müdürü 46 şubat’14 RÖPORTAJ Sanalpazar’ı rakamlarla tanıtır mısınız? Kullanıcı ve ziyaretçi sayınız nedir? Büyüme oranınız kaç? Sanalpazar.com’da geleneksel ticaretin tüm bileşenlerini daha da geliştirerek internet ortamına taşıyoruz. Sanalpazar. com küçük ölçekli satıcılara finansman imkanları sağlıyor, alıcılara sonsuz ödeme seçenekleri sunuyor ve çoğu kendi alanında ilk ve tek olan birçok özelliği bünyesinde barındırıyor. Beş yıl önce kurulan Sanalpazar.com bugün, 12 bin 500 civarında bağımsız dükkanı ve 1 milyondan fazla üyesiyle dev bir çarşı görünümünde. Günlük ziyaretçi sayımız ise 200 bin kişi. İş modelimizin satıcılarımıza, alıcılarımıza sağladığı katma değer, işlem hacmimizdeki büyümeden de görülebiliyor. 2012 yılında 125 milyon TL’lik bir işlem hacmine ulaşmıştık. 2013 yılını 200 milyon TL ile kapattık. 2014 hedefimizde ise, sektör büyüme ortalamasının en az iki katı oranında büyüme gerçekleştirmek var. Taksit sınırlaması sizce e-ticareti nasıl etkileyecek? Bildiğiniz gibi her e-ticaret sitesi tüketicilere aynı ürün yelpazesini sunmuyor. Örneğin giyim, moda gibi alanlarda faaliyet gösteren siteler de var. Bu tür sitelere herhangi bir etkisi olacağını sanmıyorum. Sanalpazar.com gibi geniş bir ürün yelpazesi içeren e-ticaret sitelerinde ise ilk aşamada yüzde 10 ile yüzde 25 arasında değişecek oranlarda bir işlem hacmi kaybı olacaktır. Ancak, e-ticaret sürekli büyüme eğiliminde. Dolayısı ile diğer başka etkenlerde olumsuz gelişmeler olmaz ise 2014 sonuna kadar bu kaybın diğer ürün satışlarındaki artış ile kapanacağını düşünüyorum. C2C siteleri döviz kurlarındaki dalgalanmadan etkilenecek mi? Döviz kurundaki dalgalanmalar hem alıcıları hem de satıcıları beklemeye yönlendiriyor, her iki taraf da kurun dengeye geleceği anı bekliyor. Yalnızca C2C siteleri değil ticaretin geleneksel veya modern her alanı bundan etkileniyor. E-ticaret sektöründe iş fırsatları ne durumda? Nitelikli eleman bulmakta zorlanıyor musunuz? Hangi pozisyonlar için eleman eksiği bulunuyor? 2013’ün son altı ayında e-ticaretteki iş fırsatları ilk altı aya kıyasla yüzde 150 arttı; 2014 yılında ise e-ticaret sektöründe 40 bin kişinin istihdam edileceği öngörülüyor. Buna rağmen e-ticarette nitelikli eleman açığı bulunuyor. Firmalar ya nitelikli eleman bulmakta sıkıntı yaşıyor, ya da adayların deneyim ve yetkinlikleri karşısında talep ettiği ücretler konusunda büyük riskler almak durumunda kalıyor. Nitelikli elemanların sektördeki açıktan faydalanarak rakip şirketlere transfer olması gibi durumlar şirketlerin itibar yönetimini zedeliyor. E-ticaret alanında eğitim veren sadece birkaç üniversite bulunduğundan, e-ticaret siteleri eğitim görevini de üstlenerek sektöre insan kaynağı sağlıyor. E-ticarette en çok yazılım, mühendislik, marka yönetimi, dijital pazarlama, arama motoru pazarlama (SEM), arama motoru optimizasyonu (SEO), içerik ve sosyal medya uzmanlığı ile reklam, grafik ve web tasarımı, iş geliştirme, kategori ve satın alma uzmanlığı pozisyonlarında nitelikli elemana ihtiyaç duyuluyor. Dünya ile kıyasladığınızda Türkiye’de e-ticaretin durumu ve büyüme potansiyelini nasıl değerlendiriyorsunuz? Türkiye’nin toplam perakende ticaret hacmi 2012 yılında yaklaşık 300 milyar TL idi. E-ticaretin toplam işlem hacminin iyimser bir tahminle 5 milyar TL olduğunu varsayarsak, e-ticaret/ toplam perakende oranı bizde yüzde 1,5 civarında. ABD ve AB’deki yüzde 10 oranını baz alırsak potansiyelin mevcudun en az 5 katı olduğunu söyleyebiliriz. İnternete erişim, sosyal medya sitelerindeki üye sayıları gibi internetin genel kullanım değerlerine baktığımızda Türkiye dünyada ilk 10-20 ülke arasında konumlanıyor. Ancak, internette üretilen katma değer veya internet aracılığı ile üretilen katma değer açısından baktığımızda Türkiye’nin 10’da biri nüfusa sahip gelişmiş ülkelerle aynı seviyedeyiz. Mevcut koşullarda olumlu yönde özel bir değişiklik (yasal düzenlemeler, teşvikler, vs.) olmaması durumunda, 2014 itibariyle sektör genelinde yüzde 50 civarında büyüme bekler haldeydik. Ancak Aralık 2013’den beri olan gelişmeler, kredi kartı kullanım ve taksit sayılarındaki düzenlemeler bu büyüme beklentimizi de tartışılır hale getirdi.2014 yılında 2013 rakamlarını korumak ve herhangi bir oranda bunların üzerinde çıkmak sektör için başarı olacak. E-ticaretin gelişmesi için hangi adımlar atılmalı? Güven yaratma, kullanılabilirlik ve tasarım konularında e-ticaret sitelerine büyük görev düşüyor. Bunun haricinde kimi düzenlemeler yapılması gerektiğini düşünüyorum. Global çözümler ve çift taraflı güvenceler sunan ödeme araçlarının oluşturulması gerekiyor. Sınırlar ötesi e-ticaret talebinin karşılanabilmesi için bazı gümrük düzenlemelerine ihtiyacımız var. Çevre ülkeler ve AB ile yapılabilecek anlaşmalar ile belli bir değerin altındaki (örneğin 100€) gönderiler için gümrük muafiyeti ve kolaylıklar sağlanabilir. Bu hem sektörü geliştirir, hem de e-ticaretin önemli bir ihracat kanalı haline gelmesini sağlar. Öte yandan, tek bir fikre değilse de, kendini belli ölçüde ispatlamış girişimlere verilebilecek teşvikler büyük önem taşıyor. Bu yaklaşım, hem halen yalnızca yabancı yatırımcı bulmaya odaklı sermaye arayışlarına başka bir boyut kazandıracaktır, hem de girişimler belli bir seviyeye daha kolay gelebileceğinden, yabancı yatırımcılar daha cesur yatırımlar yapabilecektir. Ayrıca e-ticarette sağlanacak KDV indirimi gibi uygulamaların da toplam iş hacmini önemli oranda artıracağını düşünüyorum. Yüzde 5 oranında bir KDV indirimi, toplam iş hacminde 10 kat büyüme gibi ciddi artışlar sağlayabilir. E-ticaret girişimcilerine önerileriniz nedir? E-ticaret girişimi ıssız bir çölde dükkan açmak gibidir. Ancak yolunu kaybeden gezginler size uğrayabilir. Az ya da çok ziyaretçi çekmeyi başardığınızda ise, onlara anlamlı ürünler sunabiliyor olmanız gerekir ki sizden bir şeyler satın alsınlar. Bunu yaptıktan sonra, gerçek bir yatırım yapıyormuşçasına girişiminize özgü maliyet kalemlerini belirlemeniz gerekiyor. Yeni bir site açtıktan sonra satışlarınız arttıkça, ürün tedariğinden sevkiyatına kadar birçok lojistik sorun sizi bekliyor olacak. İş akışınızın bu noktadan sonrası artık dijital ekonomi değildir; bildiğiniz satış ve dağıtım şirketlerinin yüz yüze olduğu geleneksel sorunlar sizin de sorununuzdur. Online girişimlere bu şekilde yaklaşmak, olası risk ve potansiyelleri öngörebilmek ve ona göre planlama yapmak gerekir. Ayrıca yazılım ve teknolojik ekipmanların ihtiyaçlarınıza cevap verebilecek seviyede olması ve bunları kullanan ekibin profesyonel bir ekip olması şart. şubat’14 47 Candost Öztürk ÖZEL DOSYA [email protected] Bir Sonraki Firewall’unuz Nasıl Olmalı? Eski Firewall'unuzu değiştirmek mi istiyorsunuz? İşte dikkat etmeniz gereken 10 nokta... 48 şubat’14 ÖZEL DOSYA G ünümüzde şirket networklerinin gittikçe karmaşıklaştığı su götürmez bir gerçek. Çalışanlar ağınıza gerek kişisel amaçları için gerek iş için çeşitli aracılar vasıtasıyla bağlanmaktalar. Bu gelişmelerin doğurduğu bazı sonuçlar olabiliyor. Dışarıdan daha kolay erişilebilen şirket ağınız daha kırılgan ve erişilebilir bir durumda. Bu durumda sizin de cevaplamanız gereken bir soru var; eski firewallumuz yeterli mi yoksa yeni nesil firewall edinmeli miyiz? İşlerinizin ne kadar verimli bir şekilde tamamlandığı büyük ölçüde hıza bağlıdır. Bu hız çalışanlarınızın kullandığı uygulamalar ve bu uygulamaların erişim alanlarıyla doğrudan ilgilidir. Bunu optimize etmek ise şirketinizin siber güvenlik departmanının görevidir. Bu doğrultuda karar verilmesi gereken şey yeni nesil bir firewallun şirket çıkarlarınız doğrultusunda yeteri kadar etkili olup olmayacağıdır. Konuyla ilgili yöneticilerin cevap vermesi gereken sorular: • Yeni nesil bir firewall ağınızın uygulama trafiğini görüşünü ve işleyişini arttırabilecek mi? • Veri trafiği kontrol protokolünüz “izin ver” ve “reddet” dışında daha kapsamlı seçenekler sunabilecek mi? • Ağınız, meçhul ya da faili meçhul saldırılar ve tehditler karşısında korunabilecek mi? • Sistematik bir şekilde bilinmeyen veri trafiğini tanıyıp kontrol edebiliyor musunuz? • Uygun görülen güvenlik protokollerini performanstan ödün vermeden uygulayabiliyor musunuz? • Takımınızın sarf ettiği düzenleyici gayret azaltılabilir mi? • Risk belirleme işiniz daha kolay ve daha efektif hale getirilebilir mi? • Bu yeni uygulamalar sizin şirket kârınızı etkiler mi? Yukarıdaki sorulara cevabınız evet ise firewallunuzu değiştirmek için karar vermeniz eskisi kadar zor olmayacaktır. Bundan sonrası şirketinizin Firewall sağlayıcılarının sunduğu alternatifleri değerlendirmesi ile devam edecektir. Bundan sonra karar verilmesi gereken yeni nesil firewalların mimari farklılıklarından doğacak durumların gerçek dünyadaki çıkarlarınızlar hangi kolda örtüştüğüdür. Yeni Nesil Firewall’ların Mimari Çeşitleri Pozitif Yaklaşım Modeli: Bu modelde firewallunuz sadece izin verdiğiniz programlara erişim sağlarken trafiği kontrol amacıyla geriye kalan (yararlı ya da zararlı) bütün uygulamaların erişimini reddeder. Bu yaklaşımla yönetici giderlerini ve gayretini düşürebilmenize rağmen bu kesin sınırların getirdiği sorunlar da işinize engel olacak düzeylere gelebilirler. Negatif yaklaşım modeli: Pozitif yaklaşımın aksine sadece belirli uygulamalara izin vermektense yönetici katılımını arttırarak sadece girişinin ya da çıkışının kabul edilmemesi gereken uygulamalar sistemde yasaklanarak kalan trafiğin rahat bir şekilde akması sonucu elde edilecektir. Fakat gerek çevrenin durağan olmayışı gerek se sürekli yönetici gözetimi altında tutulması gerekmesi bu yaklaşımın zayıf yönüdür. Firewall seçimi buradan sonra 3 ayrı kol üzerinden devam eder, güvenlik fonksiyonları, işleme ve performans. Güvenlik fonksiyonları ele alındığında ulaşılmak istenen kontrol seviyesinde sağlanacak faydalar ve takımınızın risk düzenlemeleri sırasında sizi atlatmak isteyen uygulamaları kontrol altında tutması ön plana çıkar. İşin operasyon kısmına gelindiğinde ise cevaplanması gereken soru firewallun düzenlenmesi sizin takımınızın sınırlarının çok üstünde ya da dışında mı olacaktır. Performans cephesinde ise firewallunuzun hali hazırda yaptıkları şirket ihtiyaçlarını karşılayacak düzeyde olup olmadığı önemlidir. Farklı ağ yapılanmalarının bu 3 kriterde aradıkları da farklılık göstereceğinden şöyle bir göz şubat’14 49 ÖZEL DOSYA atmak gerekirse bir sonraki firewallunuzda bulunması gereken 10 özellik şunlardır: 1 Firewall’unuz Uygulamaları her zaman bütün portlarda tanımlayıp kontrol edebilmelidir Günümüzde geliştiriciler artık eskisi gibi sabit portlar kullanan uygulamalar yapmayı bıraktı ve kullanıcılar da artık uygulamaları değişken portlardan kullanmayı biliyorlar. Bütün uygulamaları belli sınırlara kontrollere zorlamamız gerekirken firewallunuz da her hangi bir yazılımın alakasız bir portu kullanabileceğini bilmesini gerektirir. Yazılım geliştiriciliğindeki bu yeni yaklaşım firewallunuzu da eski olanlardan yeni nesillere doğru göç etmeye zorlamaktadır. Çözümü kolay olan bu koşulda firewallunuzun yapması gereken; standart olarak her bir uygulamayı daima bütün portlardaki trafiğine göre sınıflandırmaktır. 2 Güvenlik Atlatma Programlarını Tanıyıp Kontrol Altında Tutabilmeli Sayıları az olmakla birlikte şirket varlıklarınızı korumak için kullandığınız bazı programlar-harici proxyler buna bir örnektiryapıları gereği bazı güvenlik elemanlarını atlatacak şekilde tasarlanmışlardır. 50 şubat’14 Harici proxyler ve VPN dışı deşifreedilmiş tünel uygulamaları iç güvenlik protokollerini atlatmak için tasarlandıklarından dolayı risk yönetimi uygulamalarınızda değer teşkil etmezler. Uzaktan erişim ve masaüstü düzenleme araçlarınız da- RDP ve Teamviewer gibi- teknik ekipler tarafından rahatça kullanılabilsin ve hızlı müdahale sağlanabilsin diye tasarlanmıştır. Hackerlar bu bilgiye aşina oldukları için bu yolları firewallınızı aşmak için kullanmayı deneyebilirler. Bu durumla baş etmenin yolu ise sisteminizi atlatmak için tasarlanmış bu uygulamaları iyi tanımak ve onların her ne kadar farklı portlar farklı protokoller ve farklı şifreleme sistemleri kullansalar da bu uygulamaların ilgilendiği trafiği kontrol altında tutabilmekten geçer. Yeni firewallunuzun bunu sağlaması gerekmektedir fakat bunun için de sürekli değişen atlatma metotlarına göre güncel tutulması gerekmektedir. 3 SSL’leri Çözüp Denetlemeli ve SSH’ı Kontrol Altında Tutabilmeli Günümüzde uygulamaların %26’sı şirket ağlarının şekline göre SSL kullanmakta. Son kullanıcının büyük miktarda kullandığı yüksek risk taşıyan HTTPS uygulamalarını, kullanıcıların internet sitelerini SSL yapmaya zorlamaları, takımınız için çözülmesi, kontrol edilmesi, sınıflandırılması ve taranması mümkün olmayan gittikçe büyüyen bir kör nokta oluşturmakta. Bu yüzdendir ki yeni nesil firewallunuz bazı SSL şifreli trafiği kendi haline bırakacak diğerlerini ise protokollere uygun şekilde çözebilecek kadar esnek olmalı. SSH ise yaygın kullanımı ve son kullanıcının müdahale edebilme yeteneğinden dolayı aynı uzaktan erişim aletlerinde olduğu gibi kontrol edilebilir. Bu yüzden SSH şifreleme iş dışı aktivitelerin gizlenmesi için çok uygun bulunur. Köklü bir çözüm için SSL ‘lerin çözülmesi gerekmekte. Bu işin yolu ise hem tanıma hem de deşifre işlemlerinin içeriden ya da dışarıdan her portta bir arada yapılabilmesi için aynı anda on binlerce SSL’i anlık kontrol edebilecek gerekli donanıma sahip olmaktan geçer. SSH için ise dahili mi yoksa port yönlendirmek amaçlı mı kullanıldığını bilmek gerekli protokollere yönlendirilmeleri için yeterli olacaktır. 4 Uygulamalarda Fonksiyon Kontrolü Sağlamalı Google, Facebook, Microsoft gibi uygulama platformu geliştiricileri müşterilerinin marka sadakatini sağlamak için onlara geniş bir yelpazede yeni özellikler ve ÖZEL DOSYA fonksiyonlar sunarken bir yandan da yüksek risk teşkil edebilirler. Örneğin Google’ın servislerinden Gmail’de oturum açtığınızda kullanım şartları sözleşmesine dayanarak Hangout açılabilir bunun gibi dış fonksiyonlara karşılık firewallunuz hazırlıklı olmalıdır. Yeni nesil firewallunuz bu uygulamaları sınıflandırmalı ve olası “diğer fonksiyonların aktifleşmesi” durumu için sürekli gözetim altında tutmalıdır. 5 Bilinmeyen Trafiği Sistematik Olarak İdare Edebilmeli Bilinmeyen trafik her ağda küçük miktarlarda da olsa bulunur, bu trafik siz ve şirketiniz için kada değer derecede risk teşkil eder. Bilinmeyen trafik diğer tehditlere e bağımlıdır ve genellikle saldırganlar bu gibi durumlardan faydalanıp uygulamayı kendi çıkarları adına kullanmak için protokollerde değişik yapmak durumunda kalırlar. Standart olarak firewallunuz bütün portlardaki trafiği sınıflandırmalıdır, pozitif model her şeyi sınıflandırırken, negatif model ise sadece tanıtılan trafiği sınıflandırır. Yeni nesil firewallunuzun size aynı anda bütün trafiği bütün portlardan sınıflandırabilmesi gerekir. uzaktan çalışarak telefonlarından, dizüstü bilgisayarlarından ve tabletlerinden şirket ağınıza bağlanarak çalışabiliyorlar. Bu yüzden firewallunuzun hem şirket içi hem de uzaktan bağlantılarda aynı hizmetleri sunabilmesi gerekli. Basitçe firewallunuzun, kullanıcının yerini ve bağlantı aracısını ayırt etmeksizin bütün kullanıcılara aynı kontrolleri sunması gerekmekte. Yeni firewallunuz ise bu seviyeye maliyeti arttırmadan ve son kullanıcıya gereğinden fazla bir gecikme olarak yansıtmadan ulaşabilmeli. 8 İlave Uygulama Kontrolleri ile Ağ Güvenliğinizi Basitleştirmeli Çoğu firma çok fazla bilgi ve protokol ekleyerek sistemlerini şişirerek yavaşlatmakta ve bu başlarına daha büyük sorunlar açmakta. Her ne kadar yönetici takımı çalışsa da gereksiz yığılmadan dolayı sistemleri rahatlamamakta. Bu sebepten ne tepki süreleri ne de çaba/verim bazında yetkinliğe ulaşılamamakta. Birbiriyle çakışarak tekrar tekrar aynı işlemi yapmaya çalışan farklı protokoller işleri daha da zorlaştırmakta. İşiniz basitçe uygulama, içerik ve kullanıcıdan dayanak alarak devam eder. Yeni firewallunuz sizin ve paydaşlarınızın arasına girmeden işinizi kolaylaştırmalı, ağınıza eterli saydamlığı ve basitliği sağlayabilmelidir. 9 Güvenliği Sağlarken Performansı Etkilememeli Birçok firma güvenlik ve iş hacmi arasındaki anlaşmadan dolayı kıvranmaktadır, her ne kadar yüksek güvenlik sağlanmaya çalışılsa da bu iş hacminin zararına olmaktadır. Yeni firewallunuzun görevi ise bu çatışmayı minimuma indirmek olmalıdır. 10 Sanallaştırılmış ve Fiziksel Sunuculara Aynı Fonksiyonları Sunabilmeli Sanallaştırılmış sunucularla çalışmak eski firewallar için bazen çok zorlayıcı bazı durumlarda da imkânsız olabilmekte. Yeni firewallunuz hem sunucularınızdaki trafikle hem de hem de çevredeki bulut sunucularla aynı fonksiyonlarla çalışması gerekmekte. 6 Bütün Uygulamaları Bütün Portlarda Tehditlere Karşı Taramalı Şirketlerin iş alanlarını geliştirmek için kullandığı SharePoint, Box.net, Google Docs, Microsoft Office365, gibi uygulamalar standart protokollerden hiçbirini desteklememekte. Bu nedenle bu hayati uygulamalar ne kadar sizin için yarar sağlasa da ağınız için dışarıdan tehdit oluşturabilecek durumlara mahal vermekte. Bu açık, zararlı yazılımların size en yoğun tehdit oluşturduğu sizin en zayıf noktanı olmakta. Firewallunuz port ve şifrelemeye aldırmaksızın bu programları önce tanımalı ardından da her zaman bütün portlarda zararlı yazılımlara ve açıklara karşı taramalıdır. 7 Yer ve Araç Gözetmeksizin Bütün Kullanıcılara Gerekli Kontrolleri Ulaştırmalı Teknolojini de gelişmesiyle birlikte artık herkes evinden ya da internet bağlantısı olan her hangi bir yerden çalışabilir hale geldi. Ağa doğrudan bağlı olmadan da şubat’14 51 ÖZEL DOSYA Profesyonellerin Hayatlarını Kolaylaştıran Cihazlar Akıllı telefonlar, tabletleri akıllı saatler, Ultrabooklar ve dizüstü bilgisayarlarla teknoloji gün geçtikçe iş hayatınızda daha az zamanda daha çok şey yapabilmenizi sağlıyor 52 şubat’14 ÖZEL DOSYA T eknoloji göz açıp kapayancıya kadar gelişirken hayatımızı kolaylaştıracak cihazları da beraberinde getiriyor. Mobil cihazların hızla gelişmesi sayesinde artık evden bile işlerimizi rahatlıkla yapabiliyoruz. Akıllı telefonlar, tabletleri akıllı saatler, Ultrabooklar ve dizüstü bilgisayarlar hayatımızın ayrılmaz bir parçası haline geldi. Günlük kullanım ve iş hayatında hayatı kolaylaştıran bu cihazlardan bazıları ayrılmaz bir parçamız haline gelirken bazılarıyla ise yeni tanışmaya başladık. Hem iş hayatında hem de günlük hayatta kullanabileceğimiz akıllı telefon, tablet bilgisayar ve Ultrabook gibi cihazlar mobil dünyanın hayatımıza adapte olmasıyla birlikte gelişen cihazlar. Kullanıcıların her yerden ve her zaman hem işlerine hem de sosyal hayatlarını yürütebilme istekleri, üreticileri bu çözümlere yönelttiler. Küreselleşen dünyayla birlikte küreselleşen teknoloji ve hizmetler doğrultusunda ortaya çıkan akıllı telefon, tablet ve Ultrabook gibi cihazlar, sundukları çözümlerle yeni cihazların ortaya çıkmalarına sebep oldular. Google Glass gibi akıllı gözlükler, akıllı saatler ve Oculus Rift gibi sanal dünyayla gerçek dünyayı birleştiren çözümleri yavaş yavaş kullanıma sunulmaya başladı. Geleceğin teknolojileri olarak adlandırılan bu ürünler kullanıma sunulmasıyla birlikte kullanıcılara önemli kolaylıklar sağlayacak. Akıllı saatler şu an için kullanıma olsalar da beklenen seviyede henüz değiller. Oculus Rift ise henüz geliştirme aşamasında ve sadece geliştiriciler ve üniversiteler tarafından kullanılabiliyor. Google’ın akıllı gözlüğü de halen geliştirme aşamasında. Gözlüğün en erken 2015 yılında piyasada olması bekleniyor. Günlük hayatta ve işlerimizde kullanabildiğimiz hayat kurtaran cihazların başında Akıllı telefonlar geliyor. 3 ayda bir yenilenen ve güçlenen akıllı telefon modelleri içerisinde birçok ayrı parçaya ayrılıyor. Tablet Bilgisayarlar Hızla gelişen teknolojiyle birlikte masa üstü bilgisayar ardından da diz üstü bilgisayarlarla devam eden gelişim tabletleri ortaya çıkardı. Klavye fareye ihtiyaç duymadan dokunarak kullanabildiğimiz tabletler, birçok farklı boyut ve işletim sistemine sahipler. 7 inç’ten başlayan tabletlerin boyutları 65 inç gibi devasa boyutlara ulaşabiliyor. Tabletin geçmişine baktığımızda 1960’lara kadar giden bir geçmişi bulunuyor. İlk olarak Stenley Kubrick’in 1968 yapımı “Space Odyssey” filminde karşımıza çıkan tablet, birçok prototip ve çalışmanın ardından 1989’da GRiD Systems son kullanıcıya ilk yönelik tablet prototipi GridPad’i duyurdu. 1991’de ise AT&T, GO Corp.’un geliştirdiği PenPoint işletim sistemini kullanan ilk tableti piyasaya sürdü. Birçok firma tabletlerle ilgili çalışmalarını sürdürürken 1996’da Palm, Palm işletim sistemini kullanan dokunmatik ekranlı PalmPilot modelini satışa sundu. 2000’de Microsoft, Pocket Pc modelini 2002’deyse günümüzdeki tabletlere en yakın model olan Microsoft Tablet PC modelini tüketicilerle buluştu. Şuan birçoğumuzun elinden düşürmediği tabletlerin temelleriyse, 2008’de Google’ın Android işletim sistemli tablet geliştirme projesiyle ortaya çıktı. Android 1,4 işletim sistemin kullanan ilk tablet modelleri 2009’da piyasaya sunuldu. 2010 yılından günümüze doğru baktığımızdaysa, artık kapasitif dokunmatik ekranları sayesinde rahatça dokunabildiğimiz ve çoklu dokunmatik algılayabilen ekranlara, gelişmiş depolama alanlarına, USB, Bluetooth, klavye ve SIM desteği gibi birçok özellikle hayatımızı kolaylaştıran bir cihaz olduğunu söyleyebiliriz. Tablet piyasasında şuan kullanımda olan Android, iOs, Windows, Blackberry ve Linux gibi birçok işletim sistemli Küreselleşen dünyayla birlikte küreselleşen teknoloji ve hizmetler doğrultusunda ortaya çıkan akıllı telefon, tablet ve Ultrabook gibi cihazlar, sundukları çözümlerle yeni cihazların ortaya çıkmalarına sebep oldular şubat’14 53 ÖZEL DOSYA tablet mevcut. Akıllı telefonlarda olduğu gibi tablet piyasasının da hakimi Google’ın Android işletim sistemi. Pazarda en fazla ürün çeşitliliğine sahip olan Android, 2 yıl öncesine kadar Apple’ın iOs işletim sisteminin ardında yer alıyordu. İhtiyaca göre değişen ekran boyutlarıyla tabletler, 7 inç (17cm) ekran boyutundan 65 inç gibi devasa boyutlara ulaşan seçeneklere sahipler. Boyutları ve ağırlığı itibarıyla kolay taşınabilen tablet bilgisayarların tercih edilmesindeki temel sebepler arasında, boyutları sayesinde kolay taşınabilir Tabletler sayesinde internette iş, oyun, veya sosyal medya ile ilgili işlerinizi masaüstü ve dizüstü bilgisayara gerek duymadan yapabiliyorsunuz 54 şubat’14 olması ve hafif yapısı, uygun fiyatlara sahip olmalar, Wi-Fi ve bazı modellerde sunulan 3G/4G desteği sayesinde her yerde internete ulaşabilmeniz, uygulama ve oyun çeşitliliği, uzun batarya ömrü ve her şeyden önemlisi bilgisayarda yapabileceğiniz birçok şeyi mobil olarak tabletle yapabilmek yer alıyor. Günümüzde en çok tercih edilen tabletler iOS işletim sistemli ve Android işletim sistemli tabletlerdir. iOS tabletler kapalı kaynak koduna sahiptirler ve Apple haricinde iOS işletim sistemli tablet üreticisi bulunmamaktadır. Android ise açık kaynak kodlu bir işletim sistemidir. Google tarafından dağıtılmasına rağmen birçok üretici tarafından farklı modeller ve ürünler üretilmektedir. Microsoft mobil işletim sürecine geçişte biraz sorun yaşasa da, Windows 8 ile ciddi bir girişi yapmış tablet bilgisayar anlamında en komplike çözümleri yavaş yavaş kullanıcılara sundu. Windows 8.1 sürümüyle birlikte daha stabil hale gelen Windows işletim sistemli tabletlerin farklı üreticiler tarafından üretilen modelleri bulunmakta. Hem fiyatı hem de sunduklarıyla Android tabletler, şuan için piyasadaki en geniş ürün yelpazesine sahipler. Ürün çeşitliliğini her geçen gün geliştiren Android tabletlere bu konuda rakip olarak sadece Windows işletim sistemli tabletler bulunuyor. iOS tabletler ise geniş bir pazar payına sahip olmalarına rağmen, belli başlı modellerle piyasada rekabet ediyorlar. Tabletlerden genel olarak bahsettiğimizi düşünüyorum. Peki, tabletler neden hayatımızı kolaylaştırıyor, bizlere neler sunuyorlar? Öncelikle tabletler, istediğiniz yerde kullanım imkanı sunarak, mobil olmanızı sağlıyorlar. Ofis işlerinizi tablet bilgisayar aracılığıyla yapabileceğiniz gibi, oyun oynama olsun, sosyal medyayı yakından takip etme olsun internetle yapabileceğiniz işi masaüstü ve dizüstü bilgisayara gerek duymadan yapabiliyorsunuz. ÖZEL DOSYA Ultrabook Modelleri Ultrabooklar, diz üstü bilgisayarlardan çok daha hafif ve ince yapıları sayesinde çok fazla yük gerektirmeyen yüksek grafik işlemleri dışında her türlü işlerinizi rahatlıkla yapabileceğiniz sistemlerdir. Intel tarafından oluşturulan Ultrabook konsepti, düşük güç tüketimli işlemeciler kullanarak daha uzun süre kullanım vaat ediyorlar. Dizüstü bilgisayarların Ultrabook olarak adlandırılabilmesi için Intel’in standartlarına uymaları gerekiyorlar. Bu standartlar arasında Intel’in düşük enerji tüketimli işlemcilerini kullanmaları, incelik standartları, SSD depolama birimi sorunluluğu gibi birçok etmen bulunuyor. 1000 doların altında konumlandırılması planlanan Ultrabook modelleri, hızla gelişen teknoloji ve artan talepler dolayısıyla fazlasıyla bu fiyat bandının üzerine çıkmıştır. Hızlı ve hafif bilgisayarlar, günlük yaşamımızın vazgeçilmez parçası olduğundan Ultrabooklar, mobilite ve performansta en iyi standardı yakalamak için ortaya çıktılar. Daha uzun süre dayanan pil ve cihazların daha hızlı ve çok daha kompakt olmasını sağlayan en yeni Intel işlemciler sayesinde, Ultrabook modelleri verimliliklerini fazlasıyla ortaya koyuyorlar. Ultrabook modelleri ilk piyasaya çıktıklarında daha ince ve hafif dizüstü bilgisayar modelleri olarak görünseler de artık daha işlevsel fonksiyonlara sahipler. İlk Ultrabook modelleri Windows 7 işletim sistemini kullanmaktaydı. Windows 8’in piyasaya çıkmasıyla birlikte daha gelişmiş dokunmatik özellikleri ortaya çıkardı ve bununla birlikte de yeni Ultrabook modelleri olan ikisi bir arada Ultrabook modelleri piyasaya çımaya başladı. İkisi bir arada Ultrabook modellerinin ortaya çıkmasıyla birlikte hem tablet hem de diz üstü bilgisayarların Ultrabook modelleri ilk piyasaya çıktıklarında daha ince ve hafif dizüstü bilgisayar modelleri olarak görünseler de artık daha işlevsel fonksiyonlara sahipler özelliklerini birleştiren Ultrabook modelleri, istediğiniz zaman tablet istediğiniz zaman ise dizüstü bilgisayara dönüşebiliyor. Bu sayede ekstra bir maliyet olmadan hem tablet bilgisayara hem de dizüstü bilgisayara sahip olabiliyorsunuz. Tablet ve dizüstünün birleşiminden oluşan ikisi bir arada Ultrabook modelleri, tabletlerde eksikliğini hissettiğiniz bağlantı özellikleri, klavye ihtiyacı, oyun oynama, film izleme, ofis programları ve işe yönelik özel şubat’14 55 ÖZEL DOSYA Türkiye’de kişisel verilerin korunmasına ve mahremiyetine yönelik bir kanun olmadığı için toplanan hasta verilerinin hastaneler arasında paylaşımı yapılamıyor uygulamaları rahatlıkla kullanabilme imkanı sunuyor. Profesyonellerin günlük ihtiyaçlarını fazlasıyla karşılayabilecek kapasiteye sahip olan Ultrabook modelleri, Intel’in Core i5 ve Core i7 işlemcilerini kullanıyorlar. Bu sayede güçlü bir bilgisayardan beklediğiniz performansı Ultrabook modellerinden de alabilmeniz mümkün. 11 ile 14 inç arasında değişen ekran boyutlarıyla kaşımıza çıkan Ultrabook modellerinin ağırlıklarıysa 1 ile 2 Kg arasında değişebiliyor. Intel’in 56 şubat’14 Rapid Start özelliğine sahip olan tüm Ultrabook modelleri 7 saniyeden kısa bir süre içerisinde hazır konuma gelerek kullanıma başlanabiliyor. Ayrıca Intel Smart Connect özellikleri sayesinde, sistemi kapalıyken dahi elektronik postalarınız, sık kullandığınız uygulamalar ve sosyal ağ bildirimleriniz güncellenebiliyor. Düşük enerji tüketimli işlemciler sayesinde uzun süreli kullanımlara imkan tanıyan Ultrabook modellerinin kullanım süreleri 8 saate kadar çıkabiliyor. Bekleme durumundaysa 1 hafta kadar şarj etmeden bekleme konumunda durabiliyor. Sık sık seyahat etmek zorundaysanız Ultabook modelleri, iş ve eğlenceyi bir arada sundukları için sizin için biçilmiş kaftan. Hem ofis içerisinde hem de ofis dışarısında kolaylıkla taşıyabildiğiniz Ultrabook modelleri, istediğiniz her yede performanslı bir bilgisayara sahip olma özelliğini sunuyorlar. Akıllı Telefonlar Akıllı telefonlar, klasik cep telefonlarının özellikleriyle bilgisayarların özelliklerinin bir araya getiren mobil cihazlardır. Akıllı telefon konseptleri 1973 yılında atılmaya başlandı. Akıllı telefon adını ilk kullanan model, 1997 yılında Ericsson’un ürettiği GS 88 Penelope adlı model oldu. 70’leden 90’lı yıllara kadar çeşitli çalışmalar sonucunda PDA konsepti üzerinden geliştirilen sistemler, 90’laırın başında Palm, BlackBerry ve Windows CE mobil işletim sistemleriyle çalışan modelleri ortaya çıkardı. 2000’lerin başında Palm ilk PDA ve mobil telefonu birleştiren cihazını satışa sundu. Nokia’nın da akıllı telefon alanına yönelmesiyle Symbian işletim sistemli modellerle giderek zenginleşen pazar, 2006’da Blackberry modellerinin yaygınlaşmasıyla daha fazla üretici ve tüketiciyi bu yöne doğru yöneltti. Apple’ın 2007 yılında piyasaya sürdüğü ÖZEL DOSYA dokunmatik özellikli ilk mobil telefonu iPhone, günümüzde kullandığımız akıllı telefon modellerine geçişteki önemli basamaklardan biri. Sınırlı bir çevrenin ilgisindeki akıllı telefon pazarını topumun geneline yaymayı başaran iPhone’un ardından, 2008 yılında Android işletim sistemli ilk telefon HTC Dream satışa sunuldu. 2008’e kadar pazarda BlackBerry’nin hakimiyeti söz konusuyken, Apple’ın iPhone modeliyle pazardaki dengeler değişti. Açık kaynak kodlu Android işletim sisteminin piyasaya girmesi ve yaygınlaşmasıyla birlikteyse, 2008-20012 yılları arasında akıllı telefon pazarının hakimi olan Apple koltuğu Google ve Android’e teslim etmek zorunda kaldı. Akıllı telefon pazarında iOS, Android, Windows Phone, Asha, BlackBerry, FireFox ve Bada/Tizen işletim sistemlerinin kullanan telefonları bulmak mümkün. 2012 Sonundan itibaren akıllı telefon pazarının lideri konumunda olan Android işletim sistemi, pazardaki en geniş seçenekleri sunuyor. Windows Phone işletim sistemiyle birlikte Microsoft ürün çeşitliliği konusunda son yıllarda önemli atılımlar yaparken, Android modellerinde olduğu gibi birçok firmayla farklı modeller üzerinde çalışmalar geçekleştiriyorlar. BlackBerry ve iOS işletim sistemleri sadece kendi ürünleriyle piyasadalar. Akılı telefonlar ilk piyasaya çıktıklarından beri farklı boyutlara sahip oldular. İlk piyasaya çıkan modeller daha küçük ekranlara sahipken son dönemde 5 inç üzeri phablet modellerinin piyasaya çıkmasıyla 6,7 inç ekran boyutuna kadar akıllı telefon modellerini bulmak mümkün. Ekran teknolojileri de akıllı telefonların ilk modellerinden oldukça farklı seviyedeler. İlk modellerde resistif ekranlar bulunurken, yeni modellerde 10 parmakla dokunmayı bile algılayabilen gelişmiş kapasitif ekranlar kullanılıyor. İşletim sistemlerinde olduğu gibi akıllı telefonların işlemcilerinde de birçok farklı seçenek bulunuyor. Qualcomm, Intel, Nvidia, MediaTek gibi birçok işlemci üreticisi mevcut. Bunların yanı sıra kendi işlemcilerini üreten Samsung, Apple ve Huawei gibi önemli üreticilerde bulunuyor. Akıllı telefonlar işletim sistemleri, ekran boyutları ve sundukları olanaklara göre tercih edilebiliyorlar. Gelişmiş seviyedeki kullanıcılar için tercih edilecek edilebilecek modeller kullanım ihtiyaçlarına göre değişebiliyor. İşlerinizle uyumlu uygulamaları destekleyen platformları kullanmak hem günlük kullanımda hem de işe yönelik kullanımlarda önemli avantajlar sağlıyor. Bu konuda iOS ve Android işletim şubat’14 57 ÖZEL DOSYA sistemleri şuan için bir adım önde yer alıyorlar. Ancak Windows platformu da yavaş gelişme gösterse de emin adımlarla geliyor. Örneğini, SAP ilgili durumları SAP’ın Android ve iOS uygulamaları üzerinden takip edebilirken, maalesef diğer platformlara mobile uygulama desteği verilemiyor. Az önce de belirtiğimiz gibi bilişim teknolojileri profesyonelleri, hayatlarını kolaylaştıracak bir akıllı telefon arıyorlarsa kendilerine en uygun uygulama desteği veren mobil işletim sistemli platformu tercih etmeleri gerekiyor. Türkiye’de kişisel verilerin korunmasına ve mahremiyetine yönelik bir kanun olmadığı için toplanan hasta verilerinin hastaneler arasında paylaşımı yapılamıyor 58 şubat’14 İşletim sistemi ve uygulama desteğinin ardından akılla takılan en önemli problemlerden biri de ekran boyutu konusu. Yukarıda da belirttiğimiz gibi ekran konusunda çok çeşitli seçenekler mevcut. Be seçenekler arasında kendi kullanım alanınıza yönelik en doğru cihazı tercih etmek yine kullanıcıya kalmış bir tercih. Son dönemde sayıları giderek artan phablet telefonlar iş dünyasında oldukça popüler oldular. Tablet ile akıllı telefon arasında konumlandırılan bu cihazlarda 4 inç üstü ekranlar bulunuyor ve bu sayede hem akıllı telefon hem de tablet ihtiyacı ortadan kaldırılıyor. Phablet sınıfı telefonlar Android ve Windows platformlarında farklı modellerle karşımıza çıkıyor. Akıllı telefonlarda olduğu gibi günlük işleri kolayca halledebilmenin yanı sıra, stylus desteğine de sahip olan phablet telefonlar, sundukları geniş yüzey avantajını sonuna kadar değerlendirerek kullanıcılarına gelişmiş özellikler sunabiliyorlar. Akıllı Saatler Geçtiğimiz yıl ilk modelleriyle karşımıza çıkan akıllı saat modelleri şuan için akıllı telefonlara destek olarak kullanım imkanı sunsalar da, önümüzdeki yıllarda bağımsız olarak çalışabilecek akıllı saatlerle karşılaşabileceğiz. Akıllı telefonlarda olduğu gibi sektörün önde gelen firmalarının piyasada farklı özellikler sunan akıllı saat modelleri bulunuyor. Akıllı telefonlarla eşleştirilerek kullanılan akıllı saatler üzerinde telefonlara yanıt verme ve arama, uygulamaları kontrol etme, bilgilendirme takip etme ve akıllı saatlere özel uygulamaları kullanabilmek mümkün. Akıllı saatler pazarı yeni yeni gelişmeye başladı. Samsung ve Sony gibi önemli markalarla birlikte ülkemizde 5 farklı üreticinin akıllı saat ürünlerine ulaşabilmek mümkün. Akıllı saatlerin ilk modeller hesap makinesi ve veri bankası olarak hizmet veriyorlardı. Günümüzde kullanılan akıllı saat modelleri ise bir mini ÖZEL DOSYA bilgisayarı andıran özelliklere sahipler. Kullanıcıların taleplerini şuan için kısıtlı özelliklerle karşılayabilen akıllı saatlerin önümüzdeki yıllarda daha gelişmiş özelliklere sahip. Akıllı Cihazlar 2014’ten 2020’ye kadar ilerleyecek süreçte, akıllı cihazlar serpilip gelişecek. Akıllı asistanlar tahminlerimizin ötesinde yol kat edecek. IBM’in meşhur Watson’ı gibi zeki ve öğrenebilen akıllı akıl danışmanlarımız olacak. Gelişmiş global endüstriyel sistemlerde de, kamu alanında da otonom cihazlar (Google’ın sürücüsüz araçları gibi) kendini gösterecek. Bu doğrultuda Amazon’un şu an deneme aşamasında tuttuğu insansız hava araçlarının da önümüzdeki yıldan itibaren daha işlevsel hale geleceğini tahmin etmek zor değil. İnsanlar ve makineler daha fazla etkileşim haline gelecek. Hem insanların makinelerle, hem de makinelerin makinelerle olan iletişimi daha geniş bir alanda ve daha hızlı gerçekleşecek. 3D Yazıcılar 3D yazıcıların dünya çapındaki nakliyatı 2014 yılında %75 seviyesinde artacak. 2015 yılındaysa bu nakliyat miktarı en az iki kat artacak. Şu an epey yüksek maliyetli görünen 3D yazıcılar ve 3D yazma tecrübesi önümüzdeki 20 yıl içerisinde 50.000$ seviyesinden 500$ civarına kadar inecek. Daha gelişmiş tasarımlar, çok daha ucuza mal edilebilecek ve 3D yazıcılar hayatımızın birer parçası haline gelecek. Hibrid Bulut Kişisel bulut ve harici özel bulut servislerini bir araya getirmek bir mecburiyet halini alıyor. Firmalar harici özel bulut servislerini yakın gelecekte kişisel bulutlarla hibrid hale getirmek zorunda kalacak. Bulut teknolojisinin hayatımızdaki önemi giderek artacak ve geleceği hibrid bulut entegrasyonu şekillendirecek. Web-Scale IT Web-Scale IT, dünya çapında bilişimin yüzeyi olarak nitelendiriliyor. Geniş bulut servisleriyle firmalara IT hizmeti verme çalışmaları 2014’te iyiden iyiye yaygınlaşacak. IT kavramı baştan sona değişecek ve Amazon, Google, Facebook ve benzeri dev servis sağlayıcılar IT’yi yeniden tanımlayacak. IT hizmetleri kapasitesi tahminlerimizin çok üzerinde gelişecek ve çeviklik kazanacak. Veri merkezleri daha az kirlilik yaratacak ve daha az enerji harcayacak şekilde optimize edilecek. IT hizmetlerinin dünyaya olan zararı Web-Scale IT anlayışıyla hızla azaltılacak. şubat’14 59 B u bölümde birçok farklı segmentten teknolojik ürünü mercek altına alıyoruz. Bu ürünler arasında Tablet PC’ler’den tutun da KVM Switch’lere, işletmelere tasarruf sağlayacak yazıcı çözümlerinden, müzik keyfini gittiğiniz her yere taşımanızı sağlayacak bir MP3 oynatıcıya, hatta enerji tasarrufu ve kolay yönetilebilirlik sunan Blade sunuculara kadar birçok ürün bulunuyor. Deneyimli ve tarafsız IT Advisor Test Merkezi editörleri tarafından her ay piyasaya yeni sunulan onlarca ürün arasından en dikkat çekicileri sizlerle paylaşıyoruz. Kişilere ve kurumlara avantaj sağlayacak ürün incelemelerimizle, sizlerin pazardaki son ürünler hakkında daha fazla bilgi edinmenizi ve ihtiyacınız olan en doğru satın almayı yapabilmenizi amaçlıyoruz. Bilişim dünyasının sürekli bir gelişim sürecinde olduğu şu günlerde, test merkezimizin incelediği ürünleri yalnızca donanım ürünleriyle sınırlandırmayarak, en son yazılım incelemelerine de IT Advisor Test Merkezi’nde yer veriyoruz. Bizce hakkında bilgi sahibi olmadığınız ve size ne sunacağını bilmediğiniz bir ürünü verimli olarak kullanmanız mümkün değil. IT Advisor Test Merkezi olarak sizlere, günümüzün en değerli olgusu olan bilgiyi, donanım ve yazılım incelemeleriyle sunuyoruz. Bu Sayıda Test Ettiklerimiz: 61 62 62 Samsung Galaxy NX Samsung Galaxy 10.1 2014 Ed WD My Book Thunderbolt Duo 63 64 64 Sony PlayStation 4 Turkcell T40 Apple iPad Air 60 65 65 Türk Telekom E4 TP-Link TL-WR841HP şubat’14 Samsung Galaxy NX Hem Androidli Hem Aynasız Samsung’un yeni Android işletim sistemli aynasız fotoğraf makinesi Samsung Galaxy NX, değişebilir lensleri ve dahili Wi-Fi özelliğiyle fotoğraf makinesine farklı bir bakış açısı getiriyor. 20.3 mega piksel çözünürlüğünde APS-C CMOS sensöre sahip olan Samsung Galaxy NX’de DSLR kameralardan tanıdığımız 15-55mm lens beraberinde geliyor. Samsung Galaxy NX’i elimize aldığımızda DSLR kamera kullanımı izlenimi verse de, aynasız yapısı sayesinde daha küçük boyutlara sahip. Galaxy NX’de ilk gözümüze çarpan bölüm 4.8 inç boyutundaki 720p çözünürlüğünde, LCD kapasitif dokunmatik özellikli ve Gorilla Glass teknolojisiyle donatılan ekran oluyor. Android 4.2.2 Jelly Bean işletim sistemini kullanan fotoğraf makinesini Galaxy serisi telefonlardan farksız özellikler sunuyor. Samsung’un geliştirilmiş Touchwiz ara yüzünü kullanan kamerayla akıllı telefonlar ve tabletlerde yapabildiğiniz birçok şeyi rahatlıkla yapabiliyorsunuz. Ekran üzerinden çekmek istediğiniz görüntüyü görebildiğiniz gibi dijital vizörü de kullanabiliyorsunuz. Vizörün sol yanında diyoptri ayarı da mevcut. Kameranın üst bölümünde modları arası geçiş sağlayan top, deklanşör, açma kapama düğmesi, fonksiyon tuşu ve flaş açma butonu yer alıyor.. Vizörün üst bölümünde yer alan kızak sayesinde Samsung Glaxy NX’e harici flaşta takabiliyorsunuz. Fotoğraf makinesinin sol bölümünde yer alan kapağın altında Mikro HDMI ve mikro USB girişleri bulunuyor. Alt bölümde yer alan kapağına altındaysa, batarya, SIM kart girişi ve microSD kart yuvası bulunuyor. Galaxy NX’in içerisinde1.6GHz frekans hızında çalışan 4 çekirdekli işlemci görev yapıyor. 2GB RAM ile desteklenen işlemcinin performansı oldukça başarılı. 16GB dahili depolama alanına sahip olan kameranın hafızası microSD kart desteği sayesinde 64GB’a kadar arttırılabiliyor. Samsung’un DRIMe ıV görüntü işlemcisini kullanan kameranın fotoğraf performansı oldukça başarılı. Zengin içeriği sayesinde bir çok çekim modu sunan Galaxy NX, DSLR kameraların performansını aratmayacak çekimler yapmanıza imsan sağlıyor. 4360mAh kapsiteli bataryanın kullanıldığı kamera, WiFİ a/b/g/n 2.4GHz ve 5GHz desteğinin yanı sıra SIM kart desteği sunduğu için, 4G LTE/3G HSPA+42Mbps bağlantı desteğine de sahip. Galaxy serisi telefonlarda olduğu gibi sesli komut özelliğinin de bulunduğu kamera Bluetooth 4.0 ve NFC desteği de sunuyor. Gelişmiş bağlantı özellikleri sayesinde çektiğiniz fotoğrafları istediğiniz her yere gönderme imkanı sunan Samsung Galaxy NX, fotoğrafçılığın yeni dönüm noktası olarak adlandırılabilir. Değiştirilebilir lensleri sayesinde makrodan, teleye kadar birçok açıdan ekim imkanı sunan Galaxy NX’in fotoğraf performansı DSLR kameralar seviyesinde. İçerdiği zengin özelliklerle sosyal medya üzerinde de kolayca paylaşım imkanı sunan Samsung Galaxy NX, bir fotoğraf makinesinden beklenen özellikleri fazlasıyla sunabiliyor. şubat’14 61 www.itadvisor.com.tr Teknik Özellikler: Ekran: 4.8 inç HD scLCD Çip Seti: Pega-Q + DRIMe4 + MDM9215(XMM6360 RAM: 2 GB Depolama Alanı: 16 GB microSD Desteği: Var, 64 GB'a kadar Kamera Sensörü: 20.3 MP APS-C CMOS Bağlantı: microUSB, USB 2.0, Bluetooth 4.0 / Wi-Fi a/b/g/n HT40 2.4G/5GHz, A-GPS + GLONASS İşletim Sistemi: Android 4.2 Jelly Bean Batarya: 4360 mAh Boyutlar: 136.5 x 101.46 x 56mm Samsung Galaxy 10.1 2014 Edition Performansıyla Göz Dolduruyor Teknik Özellikler: Ekran: 10.1” 2560x1600(WQXGA) TFT İşlemci: 1.9GHz 4 çekirdekli + 1.3GHz 4 çekirdekli Samsung Exynos RAM: 3 GB Depolama Alanı: 16/32/64 GB microSD Desteği: Var, 64 GB'a kadar Arka Kamera: 8 megapiksel + LED flaş Ön Kamera: 2 megapiksel Full HD İşletim Sistemi: Android 4.3 Jelly Bean Batarya: 8220 mAh Boyutlar: 243.1x171.4x7.9mm Ağırlık: 540 g Samsung Galaxy Note ailesinin son üyesi olan Samsung Galaaxy Note 10.1 2014 Edition, başlangıçta Samsung Galaxy Note 10.1’in daha şık bir kopyası gibi görünebiliyor fakat 2560x1600 WQXGA Super Clear ekranıyla öne çıkıyor. Her açıdan rahat görüş açısı sunan arka aydınlatmalı IPS paneli olan tablet bilgisayar, deri benzeri dokuya sahip arka kapağı sayesinde uzun saatler boyunca elleri terletmeden kullanılabiliyor. Büyük abisi Note 10.1’e göre daha ince, daha hafif ve bir nebze daha şık duran tablette. 4’ü 1.9 GHz ve 4’ü de 1.3GHz olmak üzere toplamda 8 çekirdekli Samsung Exynos işlemciye sahip olan 10.1 2014 Edition, fiyat-performans eğrisindeki yeriyle de bizi memnun edecek gibi duruyor. 3 GB RAM, 16 GB dahili hafıza, 64GB’a kadar microSD kart desteği sunan tablette LED flashlı 8 MP arka kamera ve 2 MP ön kamera bulunuyor. Şimdilik Android 4.2 Jelly Bean işletim sistemi kullanan Galaxy Note 10.1 gerek oyunlarda gerek diğer uygulamalarda sorunsuz çalışarak kendine hayran bırakıyor. 8220 mAh bataryasıyla devasa ekranına bakmadan 10.5 saatlik pil ömrü sunan tablet görüntü kalitesinin yanı sıra sol ve sağ yüzünde bulunan stereo hoparlörleri sayesinde hem müzik hem de film keyfinizi maksimuma çıkarıyor. Samsung sPen kalemi sayesinde yeri geldiğinde fotoğraf düzenlerken, bir şeyler çizerken kullanabilir, kolayca notlar alabilirsiniz. Yüksek fiyatının yanında çok yüksek performans değerleri ile hem profesyonel kullanıcıların asistanı olarak hem de oyun oynayıp film izleyebileceğiniz çantanızdan ayırmadığınız en yakın arkadaşınız olabilecek Samsung Galaxy Note 10.1 2014 Edition bu sene adından bolca bahsettirecek gibi duruyor. Western Digital My Book Thunderbolt Duo www.itadvisor.com.tr Mac Kullanıcılarına Özel Harici disk dünyasına şöyle bir bakacak olursak kapasite anlamında gayet yeterli seviyelerde pek çok hard disk ile karşılaşmamız mümkün. Tam da bu nokta da harici hard disklerin veri aktarım hızları onları birbirlerinden ayırıyor. Örneğin filmlerinizi , yüksek grafik çözünürlüklerine sahip oyunlarınızı ve envai çeşit dosyanızı harici diskinize aktarırken, geçen süre göz önüne alındığında harici disklerin veri aktarım hızları da çok önemli bir ayrım noktası oluyor. Western Digital’in My Book Thunderbolt Duo’su 4TB 6TB ve 8TB lık modelleri ile kapasite bakımından kendini kanıtlıyor bunun yanında hız ve güvenliği aynı harici disk içerisin de buluşturarak harici disk dünyasının aranan üyesi olmayı başarıyor. Dünyanın en hızlı veri aktarım sistemini kullanmasının yanında RAID kurulumları ile de bu alanda güvenlik konusunda ki hassasiyetini de göstermiş oluyor. Şuan da en hızlı USB aktarımı olarak bildiğimiz USB 3.0 dan tam iki, kat daha hızlı veri aktarabilen Thunderbolt arabirimi şu an Apple başta olmak üzere belli başlı markalarda standartlar arasına yerleşiyor ve hızla yaygınlaşıyor. Western Digital My Book Thunderbolt Duo iki farklı diskle sağlandığından kullanım alanınıza göre RAID 0 veya RAID 1 yapılandırması kurabilirsiniz. Hız tutkunları elbette Thunderbolt teknolojisi ile veri aktarımında son hıza çıkmak için RAID 0 kurulumu yapmaları gerekiyor. Bir diske kaydedilen verileri diğer diske de ayna görüntüsünü alarak güvenli bir kullanım sunan RAID 1 kurulumu ise işini garantiye almak isteyen ve önemli dosyalar üzerinde çalışan kullanıcılara hitap ediyor. Tüm işlemler Western Digital’in WD Drive Utilities yazılımı sayesinde gerçekleşiyor. Dilerseniz JBOD özelliğini de kullanabilirsiniz. Western Digital My Book Thunderbolt Duo, tornavidaya gerek kalmadan içini kolayca açabileceğinizi ve hard diskinizin kapasitesini de arzunuza göre arttırabilinmenizi sağlıyor. 62 şubat’14 Teknik Özellikler: Ekran: 1.6 inç SuperAMOLED İşlemci: ARM tabanlı tek çekirdekli 800MHz işlemci RAM: 512 MB Depolama Alanı: 4 GB Kamera: 1.9 megapiksel İşletim Sistemi: Android 4.2.2 Jelly Bean Batarya: 315 mAh Boyutlar: 36.8 x 56.6 x 11.1mm Ağırlık: 74 g Sony PlayStation 4 Yeni Nesil Konsol Yeni Heyecanlar Sony’nin geçtiğimiz yılın sonunda Türkiye’de satışa sunduğu PlayStation 4’ü test merkezimize konuk etme fırsatını yakaladık. 13 Aralık itibariyle resmi olarak satışa sunulan PS4, Sony Türkiye’nin öz verileri ve pazardaki hakimiyetlerinden dolayı birçok ülkeden önce Türkiye pazarına girişi yaptı. Yeni nesil konsolların ülkemizdeki ilk temsilcisi olan PS4, geliştirilmiş özelliklerin yanı sıra oyunculara farklı deneyimler yaşatmayıamaçlıyor. Oyun severlerin şimdiden gönlünde taht kurmayı başaran PS4’ün tasarım özellikleriyle incelememize başlayalım. Prizmatik yapıya sahip olan PS4, PS2’yi andıran tasarımıyla dikkat çekiyor. 2 parçalı yapıdan oluşan PS4’de sert plastik malzeme ve piyano siyahı malzemelerin kombinasyonu uygulanmış. Benim gibi kullanıcıları hoşuna gitmeyeceğini düşündüğüm piyano siyahı malzeme hem parmak izi bırakıyor hem de çok çabuk çizilebiliyor. Cihazın ön bölümünde 6x hızında Blue-Ray, 8x hızında DVD okuya bilen sürücü ve 2 adet USB3.0 bağlantı noktası bulunuyor. PS3’den farklı olarak PS4’de açma kapama düğmesi ışıklı bir bar şeklinde ve 2 parçalı prizmatik yapının üst bölümünde yar alıyor. 2 parçalı prizmatik yapının alt ışık barından ise BD/DVD sürücüsünü açmak için kullanıyoruz. Yeni nesil oyun konsolunun arka bölümüyse iç ısıyı rahat dışarı atabilecek şekilde bol hava girişli tasarlanmış. Arka üst bölümde sırasıyla optik ses girişi, HDMI çıkışı, Ethernet ve AUX bağlantı noktaları bulunuyor. Sol alt bölümdeyse elektrik bağlantı sı bulunuyor. Artık daha güçlü özelliklere sahip olan PS4’de AMD tarafından üretilen tek yongalı ve düşük elektrik tüketimli yeni işlemci görev yapılır. x86 mimarisini kullanan Jaguar adlı bu yeni işlemci 8 çekirdeğe sahip ve 1.84 Teraflop kapasitesinde. X84 mimarili ve tek yongalı AMD jaguar işlemci, yine AMD’nin Radeon tabanlı grafik yongasıyla desteklenmiş . PS4’te 8GB GDDR5 bellek görev yapıyor ve belleğin saat hızı 2.75GHZ ve maksimum hafıza genişliği 176GB/s. 8GB’lık bellek PS3’e oranla 16 kat daha fazla işlem yapabiliyor. Geliştirilmiş multimedya deneyimi sunan PS4’de ikinci bir özel çip de indirme, yüklemeler ve sosyal ara yüz için kullanılıyor. Oyun oynama esnasında uyku modunda çalışan çip, konsolun ana ekranına dönüldüğünde devreye giriyor. Sony PS4’te gelişen bir diğer özellikte 500GB kapasiteli sabit disk sürücüsü. İncelememiz için gönderilen PS4 ile Knack ve Killzone: Shadow Fall oyunları beraber gönderilmişti. Full HD 1080p çözünürlüğünde oynadığımız oyunlarda herhangi bir takılma ya da kasılma problemiyle karşılaşmadık. Oyun CD’lerini yerleştirdiğimizde öncelikle biraz beklemeniz gerekiyor. Yükleme ekranında oyun içeriği sabit diske aktarılarak PS3’de karşımıza çıkan uzun bekleme süreleri ortadan kaldırılmış. Ara yüzde, oyun oynarken ve video izlerken donanım ekipmanları bir aksilik yaşatmıyor. 4K desteğine de sahip olan PS4’de, 4K çözünürlüğünde video ve görüntüleri rahatlıkla oynatabiliyorsunuz. PS4’leberaber 1 adet DualShock geliyor ve DualShock 4 Bluetooth 2.1+EDR ile PS4’e kablosuz olarak bağlanabiliyor. DualShock 4 üzerindeki çubuklar daha hassaslaştırılırken, hareket sensörleri, mono hoparlör ve 3.5 mm kulaklık bağlantısı eklenmiş. En büyük yenilik ise kapasitif dokunmatik yüzey. olduğunu belirtelim. “Share“ butonuna basarak oyun içerisindeki en iyi anlarınızı sosyal medya üzerinden paylaşabiliyorsunuz. PS4’ün ara yüzü artık daha akıcı ve kullanımı kolay. PS3’deki yapıya benzer ara yüz artık sezgisel özelliklerle donatılmış. Yüz tanıma sistemiyle PS4’ü açabileceğiniz gibi menü geçişlerini de ses komutlarıyla yapabiliyorsunuz. App Store ve Google Play destekli Paystation uygulaması aracılığıyla nerede olursanız olun PS4’e ulaşabiliyorsunuz. Yeni nesil oyun konsollarının ülkemizdeki ilk temsilcisi olan PlayStation 4’ün uzun yıllar oyun severlerin vazgeçilmezi olacağını düşünüyor. Özel oyunlar ve içerikleriyle her zaman olduğu gibi PlayStation 4 rakiplerine fark yaratacaktır. şubat’14 63 www.itadvisor.com.tr Teknik Özellikler: İşlemci: Tek Yongalı 8 Çekirdekli X86 64 bit AMD Jaguar Grafik İşlemci: AMD Radeon RAM: 8GB GDDR5/ 5500 MHz Depolama Alanı: 500 GB BD/DVD: BD x6, DVD x8 Kamera: 1.9 megapiksel Bağlantı: USB 3.0 x2, AUXx1, Ethernetx1, WiFi 802.11b/g/n, Bluetooth 2.1+EDR Boyutlar: 275x53x305mm Ağırlık: 2.8 kg Turkcell T40 Turkcell T Serisini Yeniledi Turkcell kendi marka telefonunu piyasaya sürdüğünde birçok kişi oldukça şaşırmıştı. Uygun fiyatlı akıllı telefon pazarını hedef alan Turkcell, kısa zaman içinde inanılmaz bir başarı elde etti. Durum böyle olunca T serisi telefonlar sürekli yenilendi. Turkcell, şimdi de T40 ile karşımıza çıktı. Hemen söyleyelim. Bu ürünün en büyük artısı Türkiye’nin ilk yerli tasarıma sahip akıllı telefonu olması. Öncelerde Gebze kod adını taşıyan bu ürün özel bir Android arayüzüne sahip. Turkcell T40’da ayrıca Türk dokunuşlar fazlasıyla hissediliyor. Türk motiflerle (kilim, dantel, nazar boncuğu, İznik çinisi ve lale) süslenen arka kapak, özel tasarlanmış zil sesleri (bağlama-vapur sesi gibi) ve insanımızın gün içerisinde en çok kullandığı uygulamalara kolaylıkla erişim sağlayan “kart ekranı” ile fark yaratmasını biliyor. Üründe beğendiğimiz bir özellik ise çaldır kapat fonksiyonu. Turkcell T40, HD Ses özelliği, NFC ve HDR çekebilen kamerası gibi özellikleriyle fark yaratıyor. Çift çekirdekli bir işlemciye sahip olan bu ürün ile yüksek bir Teknik Özellikler: performans beklemek yanlış Ekran: 4.0 inç (480x800) olur. Bununla birlikte 480x800 İşlemci: Qualcomm 8225 1.2 GHz çözünürlüklü ekran zaman Çift Çekirdek zaman yeterli kalmayabiliyor. Depolama Alanı: 4 GB Arka Kamera: 5 megapiksel Neticede Turkcell T40, giriş Ön Kamera: 0.3 megapiksel seviyesinde ve uygun fiyatlı Boyutlar: 126 x 64.8 x 10.85 mm bir akıllı telefon arayan Ağırlık: 135 g kişilere hitap ediyor. Apple iPad Air www.itadvisor.com.tr Yeni İşlemci Yüksek Performans 469 gr ağırlığındaki Apple iPad Air, bir önceki nesille göre 171 gr daha hafif. 240x169x7.5 mm boyutunda ve sadece 7.5 mm inceliğinde olan bu ürün, her ne kadar iPad Mini’ye benzese de 2048x1536 piksel çözünürlüğündeki 9.7 inç’lik Retine ekranı ile fark yaratıyor. Ürünün en büyük artısı yeni nesil ekrana ve iPhone 5S’lerde kullanılan A7 işlemcisine sahip olması. Apple bu yeni işlemci sayesinde her ne kadar piyasada bulunmazsa da 64 bit uygulamaları destekleyebilecek. İşlemcinin artısı sadece bununla sınırlı değil. Bu işlemci bir önceki nesille göre iki kat daha performanslı. Yaptığımız testlere bakılırsa iPad Air, piyasanın en hızlı Tablet ürünü olduğunu söylemeliyiz. Gerek Benchmark testlerinde gerekse de uygulama testlerinde ürün hiç zorlanmadan istenilen işleri hızlıca yapabiliyor. Apple iPad Air’in artıları sadece bunlarla sınırlı değil. Üzerinde bulunan 5 MP kamerası Full HD videolar çekebiliyor. Apple, Full HD video ile birlikte ses kalitesini yükseltmek için ürüne iki adet mikrofon entegre etti. iPad Air’in pil kapasitesinin artmamış olması bizi gerçekten şaşırttı. Yeni nesil bir üründe elbette daha yüksek kapasiteli bir pil beklerdik. Fakat yaptığımız testlerde ürünün çalışma süresi yaklaşık 16 saat olduğunu gördük. 64 şubat’14 Teknik Özellikler: Ekran: 9.7 inç Retina İşlemci: A7 Depolama Alanı: 16 -128 GB Arka Kamera: 5 megapiksel Ön Kamera: 1.2 megapiksel Boyutlar: 240x169x7.5 mm Ağırlık: 469 g Türk Telekom E4 Türk Telekom’dan Akıllı Ev Telefonu Türk Telekom E4, günümüzde DECT telefonlarını yerini almak için tasarlandı. Bir cep telefonunun yaptığı birçok şeyi yapabilen bu ürün sayesinde televizyon izlemek, oyun oynamak veya Facebook gibi sosyal ağlara girmek oldukça kolay. 4 inç ekranlı ve 800x480 çözünürlüğe ulaşan bu ürün, Android 4.2.2. Jelly Bean işletim sistemine sahip. Dolaysıyla Android telefonlarla yaptığımız her şeyi bu ürün ile de yapabiliyorsunuz. Tek bir fark ile. Türk Telekom E4, bir ev telefonu olarak tasarlandığından dolayı SIM kart yuvasına sahip değil. Buna karşın hayatımızı kolaylaştıran Wirofon, TTNET Müzik, Tivibu, Bulut Rehber, Bulut Depo, Akttar ve Yardım Rehberim gibi uygulamaların bu üründe hazır kurulu olması. Türk Telekom E4’ün diğer bir artısı ise kolay arama özelliği sayesinde İtfaiye, ambulans, polis imdat ve arıza hatlarını içeren acil numaraların yüklü olması. En yakın hastane, eczane, taksi, su siparişleri ve 118 18 bilinmeyen numaralar tek bir tuşa basmak suretiyle anında aranabiliyor. Çift çekirdek işlemcili E4’den çok yüksek bir performans beklemek yanlış olur. Buna karşın bir telefon ile yapmak istediğiniz temel şeyleri rahatlıkla yapabiliyor. Üründe beğendiğimiz bir özellik tasarımına önem verilmesi ve gerçekten şık durması. Teknik Özellikler: Ekran: 4.0 inç LCD (480x800) İşlemci: 1.2 GHz ARM İşletim Sistemi: Android 4.2.2 Jelly Bean Bluetooth: Var Boyutlar: 126 x 65 x 11 mm TP-Link TL-WR841HP Menzilinizi Yükseltin Teknik Özellikler: Arabirim: 4x100 Mbps LAN, 1x100 Mbps WAN Kablosuz Standart: 802.11n Amplikatör: 1000 mW Anten: 2x5 dBi sökülebilir Boyutlar: 168x130x31 mm şubat’14 65 www.itadvisor.com.tr Yüksek veri iletim hızına sahip olan TP-Link’in yeni Router çözümü olan TL-WR841HP, 2 adet 5db’lik antenleri ve 1000 mWatt’lık güçlü amplikatör’ü ile büyük sükse topluyor . Bu ürünün en büyük özelliği güçlü anten ve amplikatörü sayesinde benzer ürünlerle kıyasla yaklaşık 4 kat daha yüksek bir menzile ulaşabilmesi. Dolaysıyla özellikle büyük ofislerde büyük artı sağlayan bu ürün, hemen hemen her alanda veri iletim hızını performansını düşürmeden yapabiliyor. Ürünün kurulumu gayet basit. Burada derin bir Network bilgisine ihtiyaç yok. TL-WR841HP, kullanıcıların, WEP şifrelemesine kıyasla iyileştirilmiş güvenlik sağlayan bir WPA2 güvenli bağlantısını otomatik olarak oluşturabiliyor. Yapmanız gereken tek şey cihaz ve bağlantı kurulacak ürün üzerindeki “WPS” (Wi-Fi Protected Setup) düğmelerine basmak. Hepsi bu kadar. Ekstra bir şifre hatırlamanıza gerek yok. TP-Link ile birlikte Easy Setup Assistant adlı bir yazılım yer alıyor. Bu yazılım sayesinde birçok ayarı uygulama üstünden yapmanızı sağlıyor. Daha fazlasını isteyen kullanıcılar Web arayüzünden gelişmiş ayarlara ulaşabiliyorlar. TL-WR841HP menzil sıkıntısı çeken ve performansından ödün vermek istemeyen kullanıcılar için oldukça başarılı bir alternatif olduğunu söylemeliyiz. DENETİM MASASI Ecevit Bıktım / Genel Yayın Yönetmeni [email protected] twitter.com/ecevitBIKTIM Yeni İnternet Yasası İle İlgili Endişeler Dile Getirildi İnternet yasası anayasal haklara müdahaledir diyen Bilişim Muhabirleri Derneği’nin basın açıklaması birçok endişeyi dile getirdi. İşte o açıklama... C 5 651 sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanunu” hakkında istenen torba yasa ile yapılması istenen değişiklikler, kamuoyunu olduğu kadar, Bilişim Muhabirleri Derneği üyelerini kaygılandırdı. Yasanın yürürlüğe girmiş olduğu 2007’den bu yana, 5651 sayılı kanun hala tartışılmaya devam ederken, bugüne kadar uygulanan “uyar kaldır” modelinin terkedilerek, herhangi hukuksal bir karar olmadan yalnızca Bakan veya Telekomünikasyon İletişim Başkanı’nın talimatıyla engellenme getirilmesi tam anlamıyla bir sansür uygulaması olup “demokrasi” ile yönetildiği iddia edilen bir devletin normlarına uygun değildir. İnternet trafik bilgilerinin zorunlu olarak kayıt altına alınması süresinin, 6 aydan bir yıla çıkartılması, kullanıcıların verilerinin işlenerek, kötü amaçlı olarak kullanılmasına, ya da en basit anlamıyla “fişleme” endişelerine yol açmaktadır. Bu yasa gerek İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin 19 maddesi, gerekse Türkiye Anayasası’nın 26.’cı maddesi birinci fıkrasına yer almakta olan ifade özgürlüğü ile ilgili maddelere ters düşmektedir. Daha önce Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde Ahmet Yıldırım davası sonucunda 8.500 Euro tazminat ödemeye mahkum edilen ülkemizin ifade özgürlüğü karnesi ne yazık ki, bu tür “sansürcü” yaklaşımlarla hep kırıklarla dolu olup demokratik itibarımız uluslararası alanda zarar görmektedir. BMD olarak özgürlüklerin başka özgürlüklerle sınırlanmış olduğunun farkındayız ve her türlü suçun, her türlü ortamda cezalandırılmasının kamu vicdanı açısından gerekli olduğunun bilincindeyiz. Bu nedenle İnternet ortamında işlenen suçların da, evrensel hukuk kuralları çerçevesinde, itiraz hakları saklı kalmak kaydıyla TİB ve benzeri atanmışlarca değil yüce Türk mahkemeleri tarafından değerlendirilmesi ve hükümlendirilmesi gerektiğine inanıyoruz. İleride bir takım siyasi kaygılarla, keyfi olarak kullanılabilecek yasaklamaların ülkemizi birçok boyutta kaos ortamına sokacağı endişesini taşıyoruz. Yasa yapıcıdan beklentimiz, “ben yaptım oldu” zihniyetiyle hareket etmek yerine, BMD ve diğer ilgili STK’ların da konuyla ilgili görüşlerine dikkate almaları ve ileride uygulama aşamasında görülmesi muhtemel sıkıntıları bertaraf etmek adına kamu vicdanının sesini duyması olacaktır. Kamuoyuna saygılarımızla duyururuz, Bilişim Muhabirleri Derneği 66 şubat’14 M Y CM MY CY CMY K
© Copyright 2024 Paperzz