söylem birliği eylem ayrılığı!

SÖYLEM BİRLİĞİ
EYLEM AYRILIĞI!
Türkiye’yi yaralayan son günlerdeki
terör olayları konusunda siyasilerin
ortak dileği ‘huzur’ ve ‘barış’ olsa
da, birbirlerini eleştirmekten ve
farklı çözüm yolları sunmaktan
geri durmuyorlar…
HDP’LİLERE
‘NİYETİNİZ NE’
SORUSU
Fiyatı 25 Kr
www.yedigungazetesi.com
10 Ekim 2014 Cuma
Mücadele yolu
hukuk ve
demokrasi
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan,
Türkiye'nin, huzura, istikrara, güven ortamına, özellikle de kardeşliğe yönelik hiçbir tuzağa
asla müsaade etmeyeceğini vurgulayarak,
"Sergilenen şiddet, vandalizm ve yağmacılıkla,
devletimiz, en etkin şekilde, demokrasi ve hukuk
içinde mücadele edecektir" ifadesini kullandı.
Başbakan Ahmet Davutoğlu, “Kobani’deki Kürtlerin zulüm
gördüğünü söyleyip, Türkiye’deki Kürtlere zulüm yapmak
hangi insanlığa sığar” diye eleştirdiği ve yaşanan şiddet olaylarından sorumlu tuttuğu HDP’ye sert eleştirilerde bulunurken,
“Başka bir niyetiniz varsa kimliğinizi bilelim. Çözüm sürecine
önem veriyorlarsa önce onun gereğini yapacaklar. Kobani’deki
Kürtlerin zulüm gördüğünü söyleyip, Türkiye’deki Kürtlere
zulüm yapmak hangi insanlığa sığar” dedi.
‘BATAKLIK’ UYARISI
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu,
Türkiye'de yaşananlara dikkati çekerek iktidarın ülkeyi yönetemez hale geldiği iddia etti
ve “Aklı başında hiç kimse bataklığa kendi
askerini sürüklemez. Bunu defalarca söyledik,
bizi dinlemediler” dedi.
‘BU NANKÖRLÜKTÜR’
MHP Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri,
Kobani'de yaşananlardan Türkiye'yi sorumlu
tutmanın nankörlük olduğunu söyledi. Yeniçeri,
Türkiye'nin Suriye'den kaçan Kürt sığınmacıları
korumak, barındırmak ve doyurmak için canhıraş
mücadele verdiğini ifade etti.
HABERLERİ 12. SAYFADA
Erdoğan, "Türkiye, huzurumuza, istikrara, güven
ortamına, özellikle de
kardeşliğimize yönelik hiç bir
tuzağa asla müsaade etmeyecektir" ifadesini kullandı.
HABERİ 12. SAYFADA
Sokağa çıkma yasağının sebebi HDP, gelişmeleri
İlhan Koyuncu:
‘Sokak
düğünü
kalksın’
Güncel Sohbet
adlı röportajlarımızın bu haftaki
konuğu, Ankara
Esnaf ve
Sanatkarlar Odası
Başkanı İlhan
Koyuncu oldu.
Öcalan’a danıştı!
KÜRT, Kürt’ü
öldürmesin!
HDP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen
Yüksekdağ, basın toplantısı düzenledi. Başbakan
Yardımcısı Yalçın Akdoğan ile görüştüklerini belirten
Demirtaş, eylem ve etkinliklere müdahale yapılmamasını
istedi. “Şiddet şu saatten itibaren durmalıdır” diyen
Demirtaş şunları söyledi:
ÖCALAN İLE MESAJ...
“Bunu önleyebilmenin yolu işte iradeyle
disiplinle hareket etmekten geçer.
Arkadaşlarımız kurumlarımızın ortak yaklaşımını dikkate almalıdır. Şunu da altını çizerek belirtmek istiyorum, dün gece itibariyle
bizler sayın Öcalan ile kısa bir mesaj bağlantısı
kurma imkanı bulduk. Kendisiyle bu katliam tehlikesine
karşı diyalog ve müzakereyi hızlandırma yöntemini bütün
taraflara telkin ettiğini önerdiğini belirtmek istiyoruz.”
IŞİD’in Kobani’ye yönelik saldırılarını bahane ederek sokağa inenler, Kürt nüfusun
yoğun olduğu illerde Kürtlere ait işyerlerini ve otomobilleri de tahrip etti, yakıp, yıktı.
“Bütün bu gösteriler sırasında başka parti mensuplarıyla
ciddi çatışmalar yaşandı” diyen Selahattin Demirtaş,
“Bütün partilere, partilerin sempatizanlarına dikkatli olma
çağrısı yapıyoruz. DTK bu konuda sorunları çözmek için
diyaloglarını temaslarını yoğunlaştıracak” dedi.
CAN KAYIPLARI ÖNLENDİ
Olaylar sırasında can kayıplarının yaşanması, Diyarbakır’da Kürt’ün Kürt’ü
öldürdüğü bir terör ortamına dönüştü.
Uygulanan sokağa çıkma yasağı ile daha
fazla can kaybı olması önlendi. Bu arada,
Türkiye’yi savaş alanına döndüren olaylar
sırasında Diyarbakır’da çok sayıda insan
hayatını kaybederken, sokakları ateşe verenlerin amacının ne olduğunu tartışmaya açtı.
Kenan Ergen’in
röportajı
4. SAYFADA
Fehmi Koru
Ateşin üzerine
su dökülür,
benzin değil
3. Sayfada
KÜRT KÜRT’Ü ÖLDÜRDÜ…
Diyarbakır’da bir görenci yurdunda bulunan Atatürk büstünün öğrenciler tarafından binadan atılarak tekmelenmesi, şehir
merkezindeki banka şubeleri ve ATM’lere
zarar verilmesi bir asayiş sorunu olmanın
ötesinde anlamlar taşıyor elbette ama; PKK
yanlılarıyla Hizbullahçılar arasında çatışma
çıkması ve bu çatışmada 8 kişinin ölmesi, ilk
ve orta dereceli okulların tatil edilmesi
üzerinde durulup düşünülmesi gereken bir
durum.
İsa Kayacan
Sırası Geldikçe
8. Sayfada
M.Nuri Parmaksız
Bencileyin Sözler
Tampon tampona geldik!
Fransa Cumhurbaşkanı Hollande’ın
Türkiye’nin tampon bölge önerisine
desteğinin ardından, ABD Dışişleri Bakanı
Jonh Kerry de İngiltere Dışişleri Bakanı
Philip Hammond ile Washington'da düzenlediği ortak basın toplantısında, Suriye'de
güvenli bir tampon bölge kurulması konusunun incelenmesi gereken bir
fikir olduğunu söyledi. Kerry,
Kobani konusunda da
bölgedeki durumun objektif
olarak değerlendirilmesi
gerektiğini vurguladı.
8. Sayfada
Prof.Dr. Nurullah Çetin
Türkçe Bakış
9. Sayfada
www.
gazetesi.com.tr
gazetemizi bu adresten
takip edebilirsiniz
’ü
’dan
takip edebilirsiniz
Gazetemizi
https://www.
.com/YediGün-Gazetesi
Gazetemizi
https://www.
/yedigun.gazetesi
Milli heyecan
Türkiye-Çek Cumhuriyeti maçı
bu akşam... SPORDA
2
TV / MAGAZIN
SINEMA
10 Ekim 2014 Cuma
“Beauty and The Beast”e İstanbul’da büyük ilgi
Disney ve Broadway'in ödüllü müzikali "Beauty
and The Beast", Zorlu Center PSM'de sahnelendi.
İSTANBUL - Yönetmenliğini Rob
Roth'un, koreografisini ise Matt
West'in üstlendiği, klasik bir aşk
hikayesini anlatan müzikal, 20. yılı
onuruna düzenlenen özel turnenin ilk
durağı olan İstanbul'da sanatseverlerin ilgisi ile karşılaştı.
Neredeyse tamamına yakını dolu
olan salonda, oyuncuların performansı ayakta alkışlandı. Broadway'in en
uzun soluklu müzikallerinden olan
Beauty and The Beast, düşmanları
tarafından tuzağa düşürülerek büyü
ile lanetlenen genç prens Beast ile
taşrada yaşayan güzel Belle'in
hikayesini etkileyici bir performansla
sahneye taşıyor. En iyi müzikal dalında Tony ve Olivier ödüllerinin sahibi
olan müzikal, 20. yıl özel turnesi kapsamında, Türkiye'nin ardından
Kazakistan, Birleşik Arap Emirlikleri,
Singapur, Filipinler, Tayland ve
Endonezya dahil olmak üzere 12'den
fazla ülkeyi gezecek. 1991 Oscar
Ödülleri'nde animasyon film dalında
ödül kazanan müzikal, 13 yıl boyunca
Broadway'de sahnelendi. İlk kez sahnelendiği günden bu yana 22 ülkede
8 farklı dile çevrilen ünlü müzikal, 28
binden fazla performans ile 35 milyonun üzerinde izleyiciye ulaştı.
Müzikal, 26 Ekim'e kadar Zorlu
Center PSM'de sahnelenecek.
TÜRK FİLMLERİ
Moğolistan'da gösterilecek
Türkiye’de sinema seyircisi 40 milyonu aştı
Türkiye'de sinema seyircisi
sayısının, yılın 3
çeyreğinde
geçen yılın aynı
dönemine göre
yüzde 21,14
artarak 40 milyon 815 bin
76'ya ulaştığı
bildirildi.
İZMİR - Box Office Türkiye'nin Tolga
Akıncı imzasıyla yayınladığı ve sinema
sektörünün ele alındığı "2014 Üç Çeyrek
Raporu"na göre, geçen yıl 248 filmin
vizyona girdiği bu dönemde, bu yıl 269
film vizyon şansı buldu.
50 milyon barajının geçildiği geçen
yılın 9 ayında 33 milyon 691 bin 875
olan seyirci sayısı, bu yılın aynı döneminde yüzde 21,14 artarak, 40 milyon
815 bin 76'ya ulaştı.
Seyirciler, sinemaya en çok ilgiyi,
ocak-mart döneminde gösterdi. Bu
dönemde, 23 milyon 833 bin 50 bilet
satıldı. Nisan-haziran döneminde 9 milyon 307 bin 349, temmuz-eylül döne-
Vizyona
yeni
girecek
filmler
ADALET
McCall gizemli geçmişini
geride bırakıp, sakin ve
sessiz bir yaşama doğru
yelken açar. Fakat acımasız
Rus mafyasının kontrolü
altındaki Teri isimli genç
kızla tanıştığında onun
içinde bulunduğu duruma
kayıtsız kalamaz. Kendi
kendisini emekli etmiş
olan McCall, içindeki
adalet duygusunun peşinden giderek Teri'ye yardım
edecektir.
05:53 İstiklal Marşı ve Günün
05:55 Sarayın İncisi
07:00 Sabah Haber
08:15 Böyle Bitmesin
10:20 1'de Bugün
10:35 Beni Böyle Sev
13:00 Haber
13:15 Spor
13:18 Hava Durumu
13:25 1Çorba
13:30 Küçük Hanımefendi
15:00 1'de Bugün
15:15 Joker
16:45 Zengin Kız Fakir Oğlan
19:00 Ana Haber Bülteni
19:45 Spor
19:50 Hava Durumu
19:55 Yabancı Sinema "Neşeli
Ayaklar"
21:50 Beni Böyle Sev
00:05 Joker
01:45 Yedi Güzel Adam
03:25 Yoldaki Haber
07:00 Selena
10:00 Müge Anlı İle Tatlı Sert
13:00 Çocuklar Duymasın
14:50 Alemin Kıralı
16:30 Zahide ile Yetiş Hayata
18:55 Atv Ana Haber
20:00 Diğer Yarım
23:15 HAWAII FIVE 12
00:15 Kaçak
02:45 Sınırların Ötesinde
19:45 UÇAN KILIÇLAR
Orijinal Adı : Flying Swords
Of Dragon Gate
Yönetmen : Hark Tsui
Oyuncular : Jet Li, Xun
Zhou, Kun Chen
Yapım yılı : 2011
Aksiyon
Hikaye, hancı Jade'in ortadan
kaybolmasıyla birlikte ünlü
Ejder Hanı’nın yakılmasından 3 yıl sonrasında başlıyor.
Gündüz hancı,gece hazine
avcıları olan yeni bir çete
tarafından ele geçirilmiş olan
hanın çölün altına gömülü
kayıp bir şehrin üstüne inşa
edildiği ve bu şehrin
hazinelerinin sadece 60 yılda
bir meydana gelen dev bir
fırtına ile ortaya çıkacağına
minde ise 7 milyon 674 bin 677 kişi,
sinemaya gitti. Buna göre, her 3 çeyrekte de tüm yıllardan daha yukarı seyirci
sayısına ulaşıldı.
Sektörün, bu dönemki hasılatı ise
yüzde 29,78 artarak, 429,7 milyon liraya
ulaştı. Yabancı filmlerin egemenliğinin
her yıl biraz daha azaldığına işaret edilen
raporda, bu yılın 9 ayında seyircinin
yüzde 54'ünün yerli film izlediği
kaydedildi. Dijital sinemanın etkisini iyice
göstermeye başlaması ve birkaç kopyalık filmlerin negatife aktarılmasından
doğan maliyetlerin yok olmasıyla
dağıtım şirketlerinin arttığı ve film
sayısının çoğaldığı ifade edildi.
AŞKA DAİR
Sam genç bir yazardır, her
zaman gittiği bir kafede
çalışan Birdie’ye aşık olur.
Oldukça utangaç olan Sam
arkadaşının tavsiyesiyle kızı
etkileyebilmek için internette
sahte bir profil hesabı oluşturur. Onun ilgi alanlarına
yönelerek Birdie'nin hayalindeki erkeğe dönüşmeye
çabalar. Bu hem kolay
değildir hem de yapması
gereken çok şey vardır. İş,
görüşme safhasına geldiğinde
karışıklık başlar.
07:00 HER SABAH
08:45 2.SAYFA
10:30 HAFTANIN ANNESİ
11:45 DÜNYAYI GEZİYORUM
12:30 ERKAN AKKUŞ İLE
ÖĞLE HABERLERİ
12:50 FATMAGÜL'ÜN
SUÇU NE?
15:00 SONGÜL KARLI İLE
YENİDEN
16:45 HAFTANIN ANNESİ
18:15 EKİN OLCAYTO
İLE ANA
19:30 SPOR BÜLTENİ
19:45 YABANCI SİNEMA
EFSANE DÖRTLÜ
21:50 ÇILGIN JOE
00:00 THE WALKING DEAD
00:50 YABANCI SİNEMA
MAYMUNLAR CEHENNEMİ:BAŞLANGIÇ02:40 YABANCI SİNEMA
DARBE-TEKRAR
04:30 DÜNYAYI GEZİYORUM
05:30 FATMAGÜL'ÜN
SUÇU NE
05:40 Dila Hanım
07:00 Aşkın Bedeli
07:45 Deniz Yıldızı
09:00 Beni Affet
10:00 Melek
12:00 En Güzel Bölüm
12:30 Aşkın Bedeli
14:30 Benim Kuaförüm
16:00 En Güzel Bölüm
16:30 Beni Affet
18:30 Star Haber
20:30 medcezir
23:30 Yerli Dizi
01:20 Kim O!
21:50 JILGIN JOE
Orjinal İsmi:Crazy Joe
Yönetmen:Steven Knight
Oyuncular:Jason Statham,
Agata Buzek, Vicky Mcclure
Yapım Yılı:2013
Tür:Aksiyon/Macera
Joey Jones, Afganistan'da
kendi biriminin bir top atışıyla
paramparça olmasına tanık
olduğundan beri Londra
sokaklarında yaşamaktadır. Bir
yandan geçmişini unutmaya,
bir yandan da yeni problemlerden uzak durmaya çalışmaktadır. Acımasız bir çeteden
kaçarken Covent Garden'da
zengin bir adamın dairesine
girer ve üst sınıf kimliğine
bürünür.
İSTANBUL - Türkiye-Moğolistan arasındaki diplomatik ilişkilerin 45. ve Türk sinemasının 100. yıl dönümü dolayısıyla
Moğolistan'da, "Türk Sineması Odak Günü"
gerçekleştirilecek.
Konuya ilişkin yapılan açıklamaya göre,
Moğolistan Kültür, Turizm ve Spor Bakanlığı,
Moğol Sanat Konseyi ve Türkiye'nin Ulan
Bator Büyükelçiliği'nin katkılarıyla 9 Ekim'de
gerçekleşecek etkinlik, 2. Uluslararası Ulan
Bator Film Festivali bünyesinde yapılacak.
8 Ekim'de Moğolistan Kültür, Spor ve
Turizm Bakanı Oyungerel tarafından açılışı
yapılacak festivalin "Türk Sineması Odak
Günü" programında, "Kelebeğin Rüyası",
"Kış Uykusu" ve "Kuzu" filmleri, Moğol
izleyiciyle buluşacak.
Etkinliğe katılacak yönetmen Kutluğ
Ataman, yönetmenliğini yaptığı "Kuzu"
filminin gösteriminin ardından yapımcı Martin
Fryer ile izleyicilerin sorularını cevaplayacak.
Etkinlik kapsamında, bugün "Günümüz
Türk Sineması" konulu forum gerçekleştirilecek. (AA)
AŞK TARİFİ
Bombay'da yaşayan Hassan
Haji, dedesinin işlettiği
restoran sayesinde mutfakla
çocuk yaşta tanışmış, bu ilgisini yeteneğiyle pekiştirmiştir.
Şimdilerde genç bir adam olan
Hassan, dedesinden kalan
müesseseyi başarıyla işletirken
beklenmedik bir trajedi
nedeniyle Bombay'dan taşınmak durumunda kalır. Ailesiyle
birlikte Fransa'nın bir kasabasına yerleşir ve işini burada
devam ettirmek için hazırlıklara başlar, restoranını açar.
00:00 Oynat Bakalım
01:00 Batman Dönüyor (Tekrar)
03:00 Aramızda Kalsın
04:45 Oynat Bakalım
05:45 Söyle Söyleyebilirsen
07:30 Batman (Tekrar)
08:10 Batman
09:05 Duck Dodgers (Tekrar)
09:30 Duck Dodgers
10:00 Aramızda Kalsın
13:00 Çok Güzel Hareketler
Bunlar
14:30 Batman Daima
17:15 Ben Bruce Lee'yim
19:45 Uçan Kılıçlar
06:00 Geniş Aile
06:45 Günaydın
09:30 Alın Yazım
11:00 Özledim Seni
13:00 Gün Arası
13:30 Çok Güzel Hareketler
Bunlar
15:00 Evim Şahane
17:00 Arka Sokaklar
18:50 Koca Kafalar
19:00 Ana Haber Bülteni
20:00 Arka Sokaklar
20:30 MEDCEZİR
43. BÖLÜM
Yaman gururundan vazgeçecek mi?
Zorunluluktan da olsa Yaman’ın
Mira’yı öpmesi, ikisinin de kalplerinin eskisi gibi birlikte çarpmasına neden olur. Bu yakınlaşmayla
birbirlerine olan özlemleri bir kat
daha artar.
Mert’in babası için yaptığı organizasyon Selim’in sürpriziyle
amacından sapıp Elif’in de katıldığı
bir partiye dönüşür. Elif’in varlığı
Yaman ve Mira arasında bir krize
daha neden olurken gece hepsi için
beklenmedik bir şekilde sonuçlanır.
Asım’ın hapiste olması Sude’nin
şirkette beklediği şansı elde etmesine neden olur ve Sedef’le ikisi bir
kez daha karşı karşıya gelirler.
10 Ekim 2014 Cuma
Kırıkkale Emniyet
Müdürü Hasan
Onar, arka fonda
telsiz sesi kullanarak vatandaşları
inandırmaya
çalışan telefon
dolandırıcılarına
karşı herkesi
dikkatli olmaya
çağırdı.
Polisten “telefondaki telsiz
sesine kanmayın” uyarısı
KIRIKKALE - ZEKERİYA KARADAVUT Kırıkkale Emniyet Müdürü Hasan Onar, yaptığı açıklamada, kendini kamu görevlisi olarak
tanıtan kişilerin "telefonla dolandırıcılık" yöntemiyle son dönemlerde birçok kişiyi mağdur
ettiğini belirterek, "Polis, savcı, asker ya da
farklı bir kamu görevlisi suçu ya da suçluyu
takip için para istemez. Telefonla arayan kişi
ne kadar inandırıcı olsa da hiçbir zaman
şüpheyi elden bırakmayın. Mutlaka en yakın
karakola gidin ya da 155'i arayarak durum
hakkında polise bilgi verin" dedi.
Gelişen teknolojinin sağladığı imkanları
kendi çıkarları için kullanan dolandırıcılara
karşı vatandaşları dikkatli olmaları konusunda
uyaran Onar, şunları söyledi:
"İletişimi kullanarak özellikle telefonlarla
vatandaşlarımızı dolandırmaya çalışıyorlar.
Vatandaşlar önce ev telefonlarından aranıyor.
Kendilerini polis veya diğer kamu görevlisi
olarak tanıtıyorlar. Konuşurken de arka fonda
polisin telsiz sesini kullanarak vatandaşı
inandırma yönüne gidiyorlar. Vatandaşı
inandırdıktan sonra kendisinin cep telefonundan aranacağını ve telefonunu kapatmaması
söyleniyor. Nitekim de kişi, cep telefonu ve
diğer bilgilerine ulaşıldıktan sonra aranıyor.
Kişilerin bilgilerine vakıf olan dolandırıcılar,
aradıktan sonra sürekli telefonla konuşarak
şahısın başka kişilerle irtibat kurmasının
önüne geçiyor."
Kırıkkale'de son 2 ayda bu yöntemle
dolandırıcılık yapan 6 kişiyi suçüstü yakaladıklarını, bu şüpheliler hakkında gerekli adli
tahkikatların yapıldığını belirten Onar, bu
sürede yürüttükleri çalışmalar sayesinde 50
kişinin aynı yöntemle dolandırılmasını önlediklerini ve yaklaşık 500 bin liranın dolandırıcılara
kaptırılmasını engellediklerini söyledi.
Onar, bazı vatandaşların dolandırıcılara
inanarak yaklaşık 50 bin lirayı kaptırdığını
ifade etti.
Konuyla ilgili broşür ve afiş dağıttıklarını,
SMS gönderdiklerini, muhtarları ve vatan-
daşları bilgilendirdiklerini dile getiren Onar,
polis ekiplerinin bankaların çevresinde sürekli
telefonla konuşan kişileri yakın takibe aldığını
ifade etti.
Emniyet Müdürü Hasan Onar,
dolandırıcıların özellikle yaşlıları seçtiğini
belirterek, şunları kaydetti:
"Dolandırıcıların ikna kabiliyeti çok yüksek.
Bunlara dikkat etmek gerekir. Özellikle ev
kadınlarımızı arıyorlar ve 'eşiniz de burada,
onunla da görüştürelim' diyorlar. Vatandaşları
bu şekilde ikna etmekte ve eşinin telefon
numarasını alarak evde bulunan hanımıyla
telekonferans sistemiyle görüşme yaptırılmak
suretiyle 'evde polis olduğu, bir operasyon
yapıldığı, banka hesaplarında bulunan paranın
örgüt tarafından ele geçirildiği, banka
memurlarının da bu işin içinde olduğuna'
inandırıp, operasyon için verilen hesaba para
havale etmesini söyleyerek vatandaşlarımızı
dolandırmaya devam etmektedirler."
(AA)
Orman yangın sayısı
yüzde 50 azaldı
Cep telefonu mesajı
“hukuka uygun delil” sayıldı
ANKARA- Yargıtay, iş yerinden hırsızlık yapan
çalışanının, kendisini fark eden patrona gönderdiği cep
telefonu mesajını, "hukuka uygun delil" saydı.
İstanbul'da çalıştığı kuaför salonundan laptop çalan
personel, komşu dükkanın güvenlik kamerasınca görüntülendi. Patronu olayı farkederek, çalışanından bilgisayarları geri getirmesini istedi ve şikayetçi oldu.
Olayı inkar eden çalışan, patronuna cep telefonundan
"Şikayetini al, bir hafta sonra laptopu alırsın, almazsan
da sen bilirsin, ben zaten bitmişim" şeklinde mesaj attı.
Cep telefonu mesajını tutanakla tespit ettiren patron,
şikayetinden vazgeçmedi.
İstanbul 7. Asliye Ceza Mahkemesinde yargılanan
sanık, hırsızlık suçundan hapis cezası aldı. Mahkeme,
sanığın suçu kabul ettiğine ilişkin cep telefonu mesajını
da hukuki delil kabul etti.
Kararı temyiz eden sanık avukatı ise temyiz
gerekçeleri arasında, sanığın gönderdiği cep telefonu
mesajının hukuka uygun delil olamayacağı da ileri
sürüldü. Dosyayı görüşen Yargıtay 13. Ceza Dairesi,
yerel mahkemenin kararını onadı.
Kararda, öncelikle şikayetçinin cep telefonuna gönderilen mesaj delilinin hukuka aykırı delil olup
olmadığının irdelenmesi gerektiği belirtildi.
Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 132. ve devamı hükümleri uyarınca, haberleşmenin gizliliğini ihlalin suç olarak
düzenlendiği hatırlatıldı.
Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 135. maddesi ve
devam hükümleri uyarınca da şüpheli ve sanığın
telekomünikasyon yoluyla yaptığı iletişimin denetlenmesinin belli koşullara bağlandığı belirtilen kararda, aynı
kanunun 206 ve 217/2. maddelerinde, "Yüklenen suç,
hukuka uygun şekilde elde edilmiş her türlü delille ispat
edilebilir" denildiği kaydedildi.
Kararda, şu tespitler yapıldı:
"Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6/1, Anayasanın
36. ve TCK'nın 26/2. maddelerinde düzenlendiği üzere,
hakkın kullanılması bir hukuka uygunluk nedenidir. İddia
ve savunma hakkı da hukuka uygunluk nedeni
çerçevesinde değerlendirilmesi gereken bir haktır. Bu
itibarla, mesaj delili hukuka uygun kabul edilip diğer
delillerle değerlendirildiğinde, kararda olduğu gibi suçun
subuta erdiği sonucuna varılmıştır. Dosya ve duruşma
tutunakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek
tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye
ve hakimin takdirine göre, atılı suçun sanık tarafından
işlendiği kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı
anlaşılmıştır." (AA)
İZMİR- Türkiye’de 2014’te geçen
yıla göre orman yangını sayısı yüzde 50,
yanan alan miktarı ise yüzde 75 azaldı.
Orman Genel Müdürlüğü verilerinden derlenen bilgiye göre, geçen yıl
çıkan 3 bin 775 yangında 11 bin 456
hektar alan yanarken, bu yıl ekim ayı
itibarıyla bin 872 yangında yalnızca 2
bin 879 hektar alan zarar gördü.
Muğla’nın Milas ilçesinde 22
Ağustos tarihinde çıkan ve 543 hektar
alanın zarar gördüğü yangın, 2014 yılının
en büyük orman yangını olarak kayıtlara
geçti. Orman yangınlarını önleme,
söndürme ve yanan alanların daha
sonra rehabilite edilmesi
konusunda geçen yıl 236 bin
kişiye yangın eğitimi verilirken
bu yıl orman yangınlarının
söndürülmesinde en önemli
etkenlerden erken ihbar sistemi
için 776 kuleden ormanlar 24
saat gözetlendi, 97 gözetleme
kulesinde 194 kamera kullanıldı. Orman yangınlarında bu
yıl 43 hava aracına, karadan 2
bin 282 araç, iş makinesi ve 19
bin personel destek verdi. 2003
yılında orman yangınlarına ilk
müdahale süresi 40 dakika
iken, bu süre 2013 yılında 17, 2014 yılında ise 16 dakikaya indi. Türkiye’nin,
orman yangınlarıyla mücadele konusunda son yıllardaki bu çalışmaları
sayesinde Akdeniz çanağında bulunan
Avrupa ülkeleri arasında birinci olduğu
ifade edildi.
Bu yıl, Türkiye’de çıkan orman
yangını sayısı ve zarar gören alan miktarı son 12 yıl ortalamasının altında
kaldı. Türkiye’de 2003-2014 yılları
arasında her yıl ortalama 2 bin 606
orman yangını meydana gelirken, söz
konusu dönemde her yıl ortalama 7 bin
780 hektar alan zarar gördü. (AA)
Fehmi KORU
[email protected]
Ateşin üzerine su dökülür,
benzin değil
İNSAFI elden bırakır, bilgi ve deneyime dayalı serinkanlı
değerlendirmeler yerine takıntıların peşinde yorumlarla
kamuoyunu yanlışa sevk ederseniz, ortaya şimdiki manzaranın
çıkması kaçınılmaz olur...
Etrafımız kan ve ateş çemberiydi, etrafımızdaki kan ve ateşi
şimdi kendi topraklarımıza da çektik...
Burada biraz duralım ve kendi değerlendirmemize bakalım.
Ebubekir el-Bağdadi ile Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve
Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun, IŞİD adıyla anılan örgüt ile
Ak Parti’nin herhangi bir ideolojik akrabalığı olabilir mi?
IŞİD (ya da şimdilerde anılmak istediği adıyla “İslam
Devleti”, kısaltılmışıyla İD) bir “sapma” ideolojiye sahip; ne
kadar uğraşılırsa uğraşılsın, Türkiye’de temsil edilen İslam
inancıyla bir ilişkisi kurulamaz IŞİD’in temsil ettiği inanışın...
Sadece gittiği yerlerde sergilediği uygulamaların vahşiliği
sebebiyle değil, IŞİD’in kendisine hedef seçtiği tahmin
edilebilecek dünya ve bölge tablosu da İslam’la veya dinin
kabulleriyle örtüşmüyor.
Dünya üzerinde var olan herhangi bir din otoritesi, İslam
dünyasından din veya ilim adamı, “IŞİD” örgütünün anlayış ve
uygulamalarını tasvip etmiş değil; tam tersine, İslam
dünyasının saygı hak eden âlimleri, Batı’daki İslam merkezlerinin başındaki önemli kişilikler -bu arada Diyanet İşleri
Başkanlığı da- inananları IŞİD konusunda uyarıp duruyor.
Durum böyle iken, birbirine hiçbir biçimde benzemeyen
IŞİD ile AK Parti veya Bağdadi ile Erdoğan ve Davutoğlu
arasında paralellik kurup “AK Parti IŞİD’i destekliyor’’ veya
“Erdoğan IŞİD’i Kürtlere tercih ediyor’’ türü yakıştırmaları
yorum olarak sunmanın anlamı ne?
Türkiye’nin birçok ilinde insanlar bu tür kışkırtıcı yorumlar
üzerine hareketlendiler işte...
Meclis’ten geçen tezkere ile Türkiye kendisini ABD’nin
başını çektiği “koalisyon”un parçası haline getirdi. İçerisinde
10’dan fazla ülkenin yer aldığı koalisyon günlerden beri
Kobani’nin düşmemesi için seferber; sayısız uçak her gün
Kobani dahil Suriye’nin kuzeyindeki IŞİD mevzilerini bombalıyor.
Hiç kuşkusuz Türkiye de operasyonlara yardımcı oluyordur...
Yeterli değil mi? Yeterli değilse, “koalisyon” güçlerinin daha
neler yapması gerektiği üzerinde fikirler üretilmesi mantıklı
olmaz mı?
Neden illa Türk Silâhlı Kuvvetleri’nin sınır ötesine geçmesi
talepleri yükseltiliyor?
Kan ve gözyaşını Türkiye içerisine taşıdığınızda olanları hep
birlikte gördük; bir daha asla yaşanmayacağını düşündüğümüz
türden tedbirler alınmaya başlandı. Sokağa çıkma yasağının bir
adım ilerisi “olağanüstü hal”, onun bir adım ötesi de “sıkıyönetim”dir.
OHAL ve sıkıyönetim dönemlerinde ülkemizde neler
yaşandığını ne çabuk unuttuk...
Galiba yönetici kademelerinde yer alanların da sağduyuya
ihtiyaçları var. Yetkili ağızlardan çıkan bazı açıklamalar ateşin
üzerine benzin dökme etkisi yapıyor... Oysa tedirginliği azaltıcı,
kışkırtılan kitleleri yatıştırıcı çıkışlar zamanı şimdi...
Vaktiyle Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’den gelmesine
alıştığımız türden çıkışlar... Herkes aynı türden açıklamalar
yaptığında, ortalığı karıştırma amaçlı kışkırtıcı yorumlar insanlar üzerinde daha etkili hale geliyor.
Ülkemizin şu anda sağduyulu yaklaşımlara ihtiyacı var.
Bir oyun oynanıyor ve oyun bazılarının sandığı gibi
Suriye’yle veya Irak’la ilgili değil; doğrudan Türkiye’yi ateş
çemberinin içerisine çekme gayreti var ve şimdiki manzara,
oyunu kuranları sevindiriyordur...
Biraz akıl ve sağduyu lütfen...
9 Ekim 2014/ HABER TÜRK
Tencere ve tabaklar bile
tramvayda unutuldu
Japon geline Türk düğünü
OSMANİYE - Eğitim için ABD'ye
giden Hüseyin Hakkoymaz, orada
tanıştığı Japon Mina Wong ile Kadirli
ilçesinde evlendi.
Kadirli Öğretmenevi'nde yapılan
düğünde gelinlik giyen Mina Wong,
nikah memurunun “Evlenmeyi kabul
ediyor musunuz?” sorusuna Türkçe
“Evet” yanıtını verdi.
Nikah memuru evlilik cüzdanını
geline verdi. Daha sonra genç çifti ilk
3
[email protected]
yurt haberlerİ
dansı yaptı. Düğün pastasının
kesilmesinin ardından, geleneklere göre
takı merasimi yapıldı. Düğünde
davetliler müzik eşliğinde doyasıya
eğlendi. Wong, düğünün ardından AA
muhabirine yaptığı açıklamada, gördüğü
ilgi ve alakadan çok memnun kaldığını
söyledi.
Eşini çok sevdiğini ve ailesinin de
çok cana yakın insanlar olduğunu ifade
eden Wong, önceki gün kına gecesi
yapıldığını hatırlatarak
"Türkiye'ye geldiğim günden bu
yana bana çok yakın ilgi gösterdiler. Eşimi, ailesini ve Türk
insanlarını çok seviyorum.
Onunla hayatımı birleştirdiğim
için çok mutluyum" dedi.
İstanbul Üniversitesi
Bilgisayar Mühendisliği
Bölümü'nü bitirdikten sonra
doktora yapmak üzere ABD'nin
Kaliforniya eyaletine gittiğini
anlatan damat Hüseyin
Hakkoymaz da, eşiyle tanıştıktan kısa süre sonra evlenmeye
karar verdiklerini söyledi. (AA)
SAMSUN - Samsun'da yolcuların raylı sistem
araçlarında unuttukları arasında tencere, tabak, cep
telefonu, takım elbise, kredi ve kimlik kartı gibi
eşyalar bulunuyor.
Gar ile üniversite arasında çalışan ve 4 yıldır
faaliyette bulunan Samsun Büyükşehir Belediyesi
Raylı Ulaşım Sistemi'ne (SAMULAŞ) ait tramvaylarda
vatandaşların şapka, cüzdan, ders kitapları, gözlük,
cep telefonu, sağlık karnesi, şemsiye, bisiklet, takım
elbise, tencere, tava, oyuncak, altın yüzük, kredi kartı
gibi eşyalarını unuttuğu bildirildi.
SAMULAŞ Destek Hizmetleri Müdürü İbrahim
Şahin, AA muhabirine, tramvaylarda vatandaşların en
çok kimlik ve kredi kartlarını unuttuğunu söyledi.
Tramvayın faaliyette bulunduğu 4 yılda yaklaşık 2
bin 70 parça eşyanın kayıp eşya bürosuna getirildiğini
bildiren Şahin, bu eşyalarda isim, adres ya da telefon
numarası bulunması halinde sahiplerine kendilerinin
ulaştıklarını kaydetti.
Herhangi bir adres olmaması durumunda ise
eşyaları genel müdürlüklerinde oluşturulan depoda
muhafaza ettiklerini anlatan Şahin, "Bulunan eşyaların
sadece 350'si gelip alındı. Diğerleri halen depoda
bekletiliyor" dedi.
Şahin, kaybedenlere hemen eşyasını vermediklerine işaret ederek, eşyanın müracaat eden kişiye ait
olduğundan emin olunması için çeşitli sorular sorduklarını vurguladı.
Tramvayda unutulan eşyalardan özellikle yeni nesil
cep telefonu ve dizüstü bilgisayar almak için sahiplerinin hemen müracaat ettiğine dikkati çeken Şahin,
şöyle konuştu:
"Özellikle yeni nesil cep telefonları, dizüstü bilgisayar ve bilgisayarları unutan vatandaşlar birkaç gün
içinde kayıp beyanında bulunarak eşyasını almaya
geliyor ancak, eski cep telefonu veya eski eşyalar
unutulduğunda pek gelen olmuyor. Biz eşyaları 1 yıldan az olmamak suretiyle depomuzda saklıyoruz.
Halen sahipleri çıkmamışsa değerli eşyaları açık artırmayla satıyoruz, değersiz olanları da yardım kuruluşlarına bağışlıyoruz." (AA)
4
ANKARA
10 Ekim 2014 Cuma
Ankara Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı İlhan Koyuncu:
İddia yok
Abdullah Cengiz
[email protected]
ASLINDA KİM DARBE YAPTI?
Güncel
sohbet
RÖPORTAJ
KENAN ERGEN
“Sokak düğünleri kalksın
esnaf mağdur edilmesin”
Güncel Sohbet adlı röportajlarımızın bu haftaki konuğu, Ankara Esnaf ve Sanatkarlar Odası
Başkanı İlhan Koyuncu oldu. Başkan Koyuncu, özellikle sokak düğünlerine değinerek, düğün
salonu sahipleri ve çalışanlarının içinde bulunduğu mağduriyeti dile getirdi.
-Sayın Koyuncu, kendinizden kısaca
bahseder misiniz?
-1963 Ankara Haymana doğumluyum. 2
kız 1 erkek çocuk babasıdır. Ankara Esnaf
ve Sanatkarlar Odası’nın başkanıyım. 10 yıl
Ankara Düğün Salonları Odası’nın Başkan
vekili görevini yürüttüm.
-Oda başkanı olarak
ne gibi sıkıntılarınız var?
- Düğün salonu sektöründe çalışan
esnafımızı mağdur eden şu sokak düğünlerine değinmek istiyorum. Başbakanlık'ın talimatına göre ses ve gürültü kirliliğine giriyor.
Ankara Valiliği sokak düğünlerine yasak
getirmesine rağmen, maalesef her ne hikmetse bir şekilde devam ediyor. Belediyeler
kapalı pazaryerlerinin altında düğün yaptırıyor. Mamak, Altındağ, Keçiören, Sincan,
Etimesgut bölgelerinde bina altında dahil
düğün yaptırıyorlar ve izin veriyorlar. Okul
müdürleri maalesef okul bahçelerini kira
veriyor. Düğün salonu sahipleri ve çalışanları bu durumdan çok mağdur. Sabahın
dokuzunda geliyoruz, akşamın altısına
kadar esnafımın tüm sorunlarıyla ilgileniyo-
rum. Maliye’ye koşuyorum, Belediyeye
koşuyorum, Emniyete koşuyorum, bankaya
koşuyorum; ama esnaf yine de mağdur.
Benim her meslekten üyelerim var. Ben
hepsine koşturuyorum ama hepsi mağdur
durumda.
-Sizce, insanlar neden sokak düğünlerinden vazgeçmiyor?
-Sokak düğünleri maddi sıkıntılar
gerekçe gösterilerek yapılıyor. Oysaki bizim
şu anda düğün salonlarında yaptığımız
düğün, evde yapılan düğünlerden daha
uygundur. Biz 2 bin TL'ye düğün yapıyoruz.
Bunun içerisinde pastası, kuru pastası, kamerası, fotoğrafı, içeceği, sanatçıları da var. 2
bin liraya evlerinin önünde böyle bir düğün
yapamazlar. Sokak düğünlerinde ise maganda kurşunları, gürültü ve çevre kirliliği var.
-Bu sorunun çözümü için
ne tür girişimleriniz oldu?
-Bu sorunun çözümü için sürekli
dilekçeler verdik. Valiliğe, Emniyet
Müdürlüğüne vb. kurumlara başvurduk. Tam
bir sonuç alamadık. Önceki Valimiz
Alaaddin Yüksel, yayımladığı genelgeyle
sokak düğünlerini yasaklamıştı. Fakat; buna
rağmen sokak düğünleri sürüyor. Yeni
Vali’mizden de randevu aldık, görüştük. Sağ
olsun bizimle yakından ilgilendi. Sorunun
çözümü konusunda gerekenleri yapacağını
söyledi. İnşallah olumlu sonuç alacağız.
-Başka ne gibi önerileriniz var?
-Şöyle bir teklifte bulunuyorum. İhtiyaç
sahibi mağdur ailelerin düğünlerini bir kuruş
kar gözetmeden sadece maliyetine yapmayı
vaat ediyoruz. Yeter ki sokak düğünleri
kaldırılsın. Hafta içi bizim belirlediğimiz
saatler arasında düğünlerini yapalım. Biz
buna hazırız.
-Son olarak eklemek
isteğiniz bir şey var mı?
-Belediye başkanlarından rica ediyoruz.
Pazaryerlerini vatandaşa kiraya vermesinler,
Milli Eğitim Bakanlığı'ndan rica ediyoruz;
okul bahçelerini kiraya vermesinler. Emniyet
Genel Müdürlüğü'nden rica ediyoruz; ilçe
emniyet müdürlükleri görevlerini yapsınlar.
Polis karakolları görevlerini yapmıyor. Bir
kilo çay ve bir kilo şekere esnafımızı mağdur etmesinler.
TÜGİAD, AB İlerleme Raporu'nu değerlendirdi
Türkiye Genç
İşadamları Derneği
(TÜGİAD) Başkanı Ali
Yücelen, Avrupa Birliği’nin
8 Ekim’de yayınladığı 17.
İlerleme Raporunu değerlendirdi. Yücelen, AB yılı
ilan edilen 2014 bitmeden
Türkiye’nin AB’ye katılım
sürecinin canlandırılması
çağrısı yaptı.
HABER MERKEZİ - Türkiye
için yayınlanan 17. İlerleme
Raporunu değerlendiren Türkiye
Genç İşadamları Derneği
(TÜGİAD) Başkanı Ali Yücelen,
“Bu seneki İlerleme Raporunda
da hem ilerleme kaydedilen alanlara ve kazanımlara hem de ilerleme gereksinimi olan ya da
endişe verici bulunan konulara yer
verildiğini görüyoruz.” dedi.
1999 yılındaki adaylık ve 2005
yılında müzakerelerin açılmasından bu yana geçen uzun süre
zarfında, müktesebat uyumu
gerektiren 33 fasıldan maalesef
sadece 14’ünün müzakerelere
açılabildiğini ve sadece 1 başlığın
kapatılabildiğini belirten Yücelen,
Türkiye’nin AB’ye katılım
sürecinin, iki tarafta da siyasi
mülahazadan uzak yürütülmesi
gerektiğine vurgu yaptı.
Yücelen’in rapora ilişkin
değerlendirmesinde şunları söyledi: “Genel olarak baktığımızda,
Park ve anıt temizliği sürüyor
HABER MERKEZİAnkara’nın simge anıtları
Büyükşehir Belediyesi tarafından temizleniyor.
Kent Estetiği Dairesi ekipleri, Milli Egemenlik Parkı’nın
(Meclis Parkı) duvarlarına
yazılan yazıları sildi, Güven
Anıtı’nı da baştan aşağı temizledi. Büyükşehir Belediyesi
bünyesinde Türkiye’de ilk kez
Ankara’da kurulan Kent
Estetiği Dairesi ekipleri,
Ankara’nın dört bir tarafında
temizlik ve bakım faaliyetlerinin
yanı sıra Başkent’in simge anıtları ve parklarında temizlik ve
bakım çalışmalarını da gece
gündüz sürdürüyor.
Kent Estetiği Dairesi ekipleri, Türkiye’de ilk kez Ankara
Büyükşehir Belediyesi tarafından kullanılmaya başlanan yazı
silme makinası ile tarihi anıtlar
ile duvarlara sprey boya ile
yazılan yazıları silerek, çirkin
görüntüleri ortadan kaldırıyor.
Ankara’daki simgesel
önemi olan anıtların düzenli
olarak temizliğini yapan Ankara
Büyükşehir Belediyesi Kent
Estetiği Dairesi’ne bağlı ekipler,
son olarak Milli Egemenlik
Parkı’nda bazı bilinçsiz kişilerin
duvarlara yazdıkları çirkin
yazıları yazı silme makinası ile
sildi. Ekipler ayrıca sıcak su
sistemli yeni temizlik aracıyla
da Atatürk Anıtı’nı baştan aşağı
yıkadı.
Avrupa Birliği’nin ilerleme
kaydedilen alanları belirtmiş
olmakla birlikte önemli eleştiriler
yaptığını da görüyoruz. Rapordan
bazı örneklere bakarsak, sivil
toplumun gelişmeye devam ettiğini belirten AB’nin, sivil toplumun
hükümet ve parlamentoyla ilişkilerinin geliştirilmesi vurgusunu da
yapıyor ve bizim de sivil toplum
olarak önemsediğimiz ve ihtiyaç
duyduğumuz somut ve
sürdürülebilir bir işbirliği mekanizmasına dikkat çekmiş oluyor.
Ekonomik değerlendirmelere baktığımızda, raporda, ülke
ekonomisinin küresel şoklara
dayanıklılığı, büyümeyi sürdürmesi gibi olumlu değerlendirmeler
yanında, yüksek dış borca ve cari
açığa, ekonomi alanında koordinasyonun zorluğuna, işgücüne ve
eğitime katılmayan gençlerin
oranının yüksekliğine, sermaye
akışına bağımlılığın yarattığı
makroekonomik kırılganlığa ve
pek çok alanda şeffaflık eksikliğine dikkat çekiliyor. Türkiye’nin
AB üyeliğinin temel unsurlarını
içeren Kopenhag siyasi kriterlerine uyumda ise, önemli değerlendirmelerin yer aldığını
düşünüyoruz. Çözüm süreci,
Gayrı Müslim vatandaşlarımızla
ilgili yapılan çalışmalar gibi bazı
konuların olumlu yansıdığı raporda, demokratik hukuk devletinin
vazgeçilmezi olan ifade ve basın
özgürlüğü, adil yargılama, yargı
bağımsızlığı ve tarafsızlığı, kurumların bağımsızlığı ve şeffaflığı
konularında endişe ifadesini ve
eleştirileri de görüyoruz.”
Yücelen sözlerine şöyle
devam etti: “Hassasiyetle vurgulamak isteriz ki, AB ile müzakereleri
başlatmamızda koşul olan ve
müzakere süreci boyunca da izlenen siyasi kriterlere uyumda
geriye gidiş, Türkiye’nin AB
hedefinden uzaklaşması anlamına
gelecektir.”
Çankaya’dan Ardahan’a
17-25 Aralık operasyonlarını yapan polisle yahut onların
gönül bağı ile bağlı oldukları Hizmet Hareketi mi darbe
yaptı yoksa acem uşağının tezgâhına kolayca düşen kimseler mi? Bakalım görelim…
Önce polislerin yaptıklarına bakalım: Bir kimsenin kişiliği yapıp ettikleriyle paralel gider mi gitmez mi? “Gitmez”
diyene rastladınız mı? Hatta bunu onaylayan meşhur bir de
atasözümüz var: “Aynası iştir; lafa bakılmaz.” Ne demek?
Bir kimsenin yaptıklarına bakın, kim olduğunu ve nasıl bir
kişiliğe sahip bulunduğunu bilirsiniz...
Darbeyle suçlanan bu polislerin hepsi mesleki hayatları
boyunca en ufak bir kanunsuzluğa bulaşmamışlar?
Haklarında yanlış bir iş yaptıklarıyla ilgili soruşturma
geçirmemişler. İstisnalar hariç. Onu da ben bilmiyorum.
Tersine, hemen hemen hepsi, helal dairede, çoluk çocuklarının rızkı için çalışmışlar. Bu süre içinde gösterdikleri
üstün performansın sonucu, başta başbakan olmak üzere
sıralı amir ve müdürleri tarafından taltif edilmişler.
Başarıları en üst düzeyde tescillenmiş bu kardeşlerimiz,
nasıl olur da kendi ülkelerine ihanetin içinde olurlar?
Mümkün mü?
Bu nasıl mantık? Bir polis memuru kanunlara, tüzüklere
uygun, savcı ve hâkimin kendisine verdiği görevi yerine
getirdiğinde darbeci oluyormuş? Bu olaylarla ilgili suçları(!)
sadece hırsızı ve rüşvetçiyi takip edip adalete teslim etmekten öte bir şey değildir. Dünyanın neresinde hırsızı ve
rüşvetçiyi yakalamak suç oluyormuş? En ilkel ve bağnaz
toplumlarda bile, vicdanen tefessüh etmemiş kimse buna
haklılık payı veremez. Ama ne acıdır ki politik ihtiraslar,
birden faka basmalar, para zaafı olanlar, dünya düşkünü
biçareler, politik dalaverelerle işlerini yürütenlerdir ki buna
“DARBE” yaftası vurarak sıyırmanın yoluna gittiler.
Aşağıda asıl darbeyi kimlerin yaptığını yazdığımda
göreceksiniz ki bu kardeşlerimiz masumdurlar. Sadece
görevlerinin gereğini yapmışlar.
Bu ülkede adaleti kendilerine göre dizayn edenler, politik dalavereciler, para ve kadın zaafı olanlarla fırsatçı hırsızlardır ki bu masum insanları “darbecilikle” suçlamaktadırlar.
Şimdi de gelelim asıl darbeyi yapanlara: Hükümet normal işleyişi ile ülke problemlerini çözmeyle meşgulken
bakın birileri nelerle meşgulmüşler?
Bir bakan ve oğlu: Sahtecilik, altın kaçakçılığı, rüşvet
vermek ve fuhşa ararcılık etmek suçunu işleyen İranlı bir
soytarının önünde eğilmeye, referans mektubu yazmaya,
kurduğu tezgâhta iş bitirenlere Türk vatandaşlığı verme ve
oğlunu ona danışmanlık hizmeti yapma karşılığında 20
milyon dolar alıyormuş. Haydi! Kolay(!) gelsin…
Bir diğer bakan ve oğlu: Kaçak altınları Türkiye dışına
çıkarma komisyonu alma, bunu haber alan adli makamları
engelleme, hayali gıda/ilaç ihracına göz yumma, bu usulsüzlüklerle ilgili basında çıkan haberleri engelleme ve bu
konuda bakanlık özel kalemini kullanarak nüfuz kullanmasının yollarını açma karşılığı, değeri 1.400.000 (bir milyon dört yüz bin) olan altın bir saat ve 200 milyon Türk
Lirası rüşvet alıyormuş. Afiyetle(!) yiyin…
Bir diğer bakan: Acem uşağı hakkında yapılan suçlamaları fark eden emniyet müdürünü görevinden sürdürme,
bu konuda basında çıkan haberleri engelleme, Türk vatandaşlığına geçmesi için iç işleri bakanı ile temas kurma, kendisinin ve babasının vize işlemlerini hızlandırma karşılığı
1.500.000(bir buçuk milyon) rüşvet alıyormuş. “Yiyin
beyler! Yiyin, bu bir hanı yağmadır…!”
Bir diğer bakan ve oğlu: İmara açılmayan arazi ve sit
alanlarını, yetkisini kullanarak imara açmak suretiyle milyonlarca rant elde etme, Marmaray kazılarında çıkan tarihi
eselerle, Topkapı Sarayı’ndaki bir kısım tarihi değeri olan
eşyaları bazı Arap şeyhlerine gönderme, bu konuda gelecek
rüşvetleri oğlunun üzerinden halletmekle meşgulmüş.
Boğazınızdan iner mi? Bilmem ona da siz karar verin…
Bir belediye başkanı: İmara açılmayan arazi ve sit alanlarını imara açma ve ruhsat verme karşılığı 1,5 milyon dolar
rüşvet alma işleriyle uğraşıyormuş.
Ye kardeşim ye! Bakalım yiyebilecek misin?
Devlete bağlı bir bankanın genel müdürü: Bankasına
gelen paraların altın ihracı olarak yurt dışına çıkarılması
karşılığında 10 milyon rüşvet alıyormuş.
Ne diyelim? Haramzade olanlar hesabı versin…
Peki, bütün bu kanunsuzluklar, hırsızlıklar olurken asıl
sorumlu nerdeymiş? O da kendisini uyaran MİT’in ikazına,
kurduğu havuz medyasındaki gazetesinin uyarı haberine bile
güvenmeyip işine devam etmiş. Çünkü kendisi de ihale ve
benzeri yerlerden gelen iyilik yardımlarıyla(!) (Pöh be! Ne
de iyilik yardımı? Değil mi?) evine para istifliyormuş da
ondan…
Bir Müslüman için ne kötü akıbet, değil mi?
Kıymetli okurlarım, şimdi Allah(celle celaluhu) rızası
için buyurun kararı siz verin. Darbeyi bu kanunsuzlukları,
hukuk içinde takip edip kaydeden savcı ve polisler mi yapmış yoksa bu bey efendiler mi?
Daha bu işlerin Adana ve İzmir ayağı ile rüşvet dağıtan
işadamları ayağına girmedim. O da başak yazıya kalsın.
En doğrusunu Allah(celle celaluhu) bilir. Sonucu da O
kaydeder… Biz de O’na teslim olanlardanız.
Rabbim yanıltmasın.
Şampiyonlar Yenimahalle’de yetişiyor
EĞİTİM DESTEĞİ
HABER MERKEZİÇankaya Belediyesi’nin
dost eli Türkiye’nin bir ucu,
Ardahan’a kadar uzandı.
Belediye, Çankaya sınırlarında öğrencilere verdiği
desteği, Ardahan Merkez
Tazeköy İlkokulu’ndaki
öğrencilerden esirgemedi.
Sosyal medya aracılığıyla
Çankaya Belediyesi’ne
ulaşarak köy okulundaki
öğrencilere kırtasiye desteği
talep eden Okul Müdürü ve
Öğretmen Çağatay Erol,
öğrencilerini sevindirmenin
mutluluğunu yaşadı.
Öğretmen Çağatay Erol’un
talebi üzerine harekete
geçerek iletişimde bulunan
Belediye, okuldaki 60 öğrenciye de kırtasiye desteğinde
bulundu.
HABER MERKEZİYenimahalle Belediyesi
Spor Kulübü çatısı altında
dünya şampiyonları ve milli
takım sporcuları yetiştiren
Yenimahalle Belediyesi,
engelli sporunun da
destekçisi oluyor.
Hentbol Kadınlar Süper
Kupası’nı ilçeye getiren
Yenimahalle Belediyesi
Kadın Hentbol Takımı’nın
ardından, Yenimahalle
Belediyesi Görme Engelliler
Spor Kulübü Goalball Kadın
ve Erkek Takımları da 28
Eylül-1 Ekim tarihleri arasında düzenlenen Goalball Kız
6 yıldır dünya gol kraliçesi
unvanını elinde bulunduran
Sevda Altınoluk’un da yer
aldığı Yenimahalle
Belediyesi Goalball Kadın
Takımı, Türkiye Şampiyonu
olurken, dünya gol krallığı
ikincisi Ekrem
Gündoğdu’nun yer aldığı
Erkek Takımı ise şampiyonanın ikincisi olma
başarısını gösterdi.
ANKARA
10 Ekim 2014 Cuma
Başkent’in yeni mesire alanı:
5
KARTALTEPE KENT ORMANI
Keçiören
Belediyesi, yeşil
alan miktarını artırmak için yaptığı
çalışmaları
sürdürüyor. Ovacık
bölgesinde 1 milyon 126 bin
metrekare alana
kurulan Kartaltepe
Kent Ormanı, şehir
yaşantısından
bunalan
Keçiörenlilere
rahat bir nefes
aldıracak.
Çankayalı annelere
bakımevi kolaylığı
HABER MERKEZİ Kartaltepe Kent Ormanı’na,
Keçiören Belediyesi ve Orman
Genel Müdürlüğü’nün işbirliği
sonucu 7 bin iğne yapraklı ve
yapraklı ağaç dikildi. Çınar, mavi
selvi, leylandi, gold rider, top
akasya, erguvan, kırmızı çınar
yapraklı akçaağaç, süs eriği ve
gül ağaçlarıyla donatılan orman
alanı, görenleri büyüleyen bir
renk cümbüşüne dönüştü. 7 bin
ağacın daha dikilmesi ile 14 bin
ağaçlık bir ormana dönüşecek
bu yeşil alanda, vatandaşların
mutlu ve huzurlu zaman
geçirmesi için her türlü detay
düşünüldü. 80 kamelya, 33
orman masası ve bankların
yanısıra, piknik ve mesire alanları da vatandaşların kullanımına
sunulacak. Temiz havada ve
yemyeşil bir ortamda spor yapmak isteyenleri ise 500 metrelik
koşu parkuru ve yürüyüş yolu,
zemini kum kaplı voleybol ve
futbol sahaları, çeşitli spor aletleri ile donatılan spor alanları
bekliyor. Kent ormanında ayrıca
çocuklu aileleri mutlu edecek
çocuk oyun alanı, bay-bayan
mescit, bay-bayan wc, çocuk
bakım odası ve idare binası da
bulunuyor.
Keçiören’de göreve
geldiğinde 2.2 metrekare olan
kişi başına düşen yeşil alan miktarını 5.5 metrekareye çıkarmayı
başaran Keçiören Belediye
Başkanı Mustafa Ak, “Yeşiller
içindeki bir Keçiören’i istiyor ve
bunun için çalışıyoruz. Kişi başına düşen yeşil alanı 10
metrekareye çıkararak cennet
gibi bir Keçiören hedefine ulaşmayı amaçlıyoruz. Şehirlerin en
büyük sıkıntısının betonların
arasına sıkışmak olduğundan
yakınılır. Biz Keçiören’in yeşil
hasretini giderdik. Keçiörenliye
nefes aldırarak görsel açıdan
çekici hale getirdik” dedi.
Ovacık’taki Kartaltepe Kent
Ormanı’nın sadece Keçiören’in
değil, Ankara’nın da nefes alacağı akciğerleri haline geleceğini
söyleyen Başkan Mustafa Ak,
“Yaşadığımız şehrin temizliği,
düzeni ve bakımı kadar yeşilliği
de önemli. Bir kentin yeşil alan
miktarı o şehrin medeniyet
ölçüsünü gösteriyor.
Ağaçlandırma için uygun alanların ağaçla buluşması için
gayret gösteriyoruz.
Düzenlediğimiz törenlerle
herkesin dikili bir ağacı oluyor”
diye konuştu.
HABER MERKEZİÇankaya Belediye Başkanı Alper Taşdelen tarafından kısa süre önce Yaşamkent’te açılışı yapılan
“Mutluluk Gündüz Çocuk Bakımevi” önemli bir ihtiyacı
karşıladı.
Her geçen gün gündüz bakımevleri ve etüt merkezlerinin sayılarını arttıran Çankaya Belediyesi,
Yaşamkent’e getirdiği “Mutluluk” ile anne ve babaları
rahatlattı. Bölgede yaşamlarını sürdüren küçük çocuklu aileler için çağdaş eğitimi ve kalitesiyle önemli bir
boşluğu dolduran yeni gündüz bakımevi, tam gün
eğitimiyle özellikle karı-koca çalışanlar için önemli
destek oldu. 120 çocuğa kucak açan “Mutluluk
Gündüz Çocuk Bakımevi”, eğitimiyle, eğlencesiyle,
uyku odalarıyla, yemekhanesiyle, sosyal aktiviteleriyle
ve 16 eğitimcisiyle Yaşamkentlilerin hizmetine sunuldu.
Çankaya Belediyesi bölgede yeni gündüz bakımevi
ve etüt merkezlerinin çalışmalarını da sürdürüyor.
Kreş öğrencileri Ankara İtfaiyesi’ni gezdi
Kreş öğrencileri, Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Dairesi Başkanlığı’nın İskitler Merkezi’ni gezdi. İtfaiye Daire
Başkanlığı’nı ziyaret eden minik öğrencilerin gözlerinde, oyuncakçılarda gördükleri itfaiyeci, itfaiye arabası
ve yangın hortumu benzeri oyuncakların gerçekleri ile karşılaşmanın merak ve heyecanı vardı.
HABER MERKEZİ Merkezde minik öğrencilere ilk olarak yangına
neden olan ateş ve ateş
kaynakları tanıtıldı.
Yangınların çoğu zaman
dikkatsizlik ve ihmal sonucu
meydana geldiğine dikkat
çekilerek, miniklerden ateş
ve ateş kaynaklarından uzak
durmaları konusu ısrarla
hatırlatıldı.
Yangın anında aranması
gereken numaranın
Türkiye’nin her yerinde aynı
olduğu ve mutlak suretle
ezberlenmesi gerektiği vurgulanırken, minik
ziyaretçilere koro halinde
“bir…bir… sıfır… 110” diye
numara neşeli bir şekilde
tekrarlatıldı.
Yer itfaiye merkezi olunca, sırada ateş ve ateşin
söndürülmesi vardı. Sahada
bir tabla içerisindeki suya
benzin konularak oluşturulan ateşi söndürmek için
büyük bir arzu gösteren
minikler, eğitmenlerin
nezaretinde yangın
söndürme cihazı ile yakılan
ateşi söndürdüler.
Yangınla
mücadelede teorik ve pratik
bilgilerin ardından, miniklerin
K- 9 Arama Kurtarma
Köpekleri ile tanışmaları ayrı
bir heyecan kaynağı oluşturdu. 2 arama kurtarma
köpeğinin, komutlara
uyarak verdiği tepkiler
çocukların büyük ilgisini
çekti ve alkışlarla kutladılar.
K- 9 köpeklerine büyük
bir sevgi ile yaklaşan
minikler köpekleri sevdiler
ve birlikte fotoğraf çektirdil
Haymana Dernekler
Federasyonu Başkan
Akgül’ü ziyaret etti
HABER MERKEZİMamak Belediye Başkanı Mesut Akgül,
Haymana Dernekler Federasyonu Başkanı Murat
Çelebi ve yönetimini konuk etti. Heyet, sivil toplum
kuruluşlarına verilen önem ve belediyenin yaptığı
hizmetlerden dolayı Akgül’ü tebrik etti. Mamak’ta
yapılan tüm çalışmalarda STK’ların önerilerini
almayı prensip edindiklerini belirten Akgül, Sivil
toplum kuruluşları halkın konuşan yüzüdür dedi.
Ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getiren Akgül,
“Bu nazik ziyaretten dolayı federasyon başkanımıza
ve yönetimine çok teşekkür ediyorum. Amacımız el
ele vererek Mamak’a hizmet etmek” diye konuştu.
Akgül'ün gerek sivil toplum kuruluşlarıyla gerekse
halkla kurduğu dirsek temasını hiç kesmediğini
belirten Haymana Dernekler Federasyon Başkanı
Çelebi de Akgül’e çalışmalarında başarı diledi.
Ziyarete Mamak Belediyesi meclis üyesi Öznur
Demirbilek te katıldı.
Çankaya Belediyesi
1854 hastaya evde
sağlık hizmeti veriyor
Nisan ayından bu yana 1854 hastaya
Çankaya Belediyesi Evde Sağlık Hizmet
Birimi’nce evde sağlık hizmeti verildi.
Bu çocuk parkında engeller ortadan kalktı
HABER MERKEZİ- Keçiören’deki
“Engelsiz Park”, özel eğitime ihtiyaç duyan
çocukların eğitim, deneyim ve becerilerini
geliştirmeye yönelik oyun alanları ve araçları
ile önemli bir eksikliği giderdi.
Engelli çocukların hayatlarını kolaylaştıracak çözümler getirerek onların diğer çocuklarla aynı haklara sahip olduklarını hissetmelerini
sağlayacak şekilde planlanan Engelsiz Park,
hem engelli çocukların hem de ailelerini
yüzünü güldürdü. Özel ilgiye muhtaç çocukların eğitiminde, dünyayı algılamalarında,
problem çözme yeteneklerinin gelişmesinde,
deneyim ve becerilerinin artmasında rol
oynayacak park sayesinde, engelli çocukların
dört duvar arasından kurtarılmalarına yönelik
önemli bir adım atıldı. Engelli çocukların da
yaşıtları gibi coşku, heyecan ve güvenle yaşama katılmalarını, neşeli çığlıklarıyla parkı
doldurmalarını sağlayan Engelsiz Park,
çocukların birbiriyle kaynaşmasına da vesile
oluyor. Engelli ve engeli olmayan çocukların
birlikte oyun oynayabildiği park ayrıca çocukların psikomotor becerilerinin gelişimine katkıda bulunarak, yaratıcılık ve hayal gücünü
geliştirmelerine imkan tanıyor. Engellilerin
toplumun ayrılmaz bir parçası olduğunu
belirten Keçiören Belediye Başkanı Mustafa
Ak, engellilere yönelik çok sayıdaki uygulamasıyla Keçiören’in “engelli dostu bir
belediye” haline geldiğini kaydetti.
Aydınlatma direkleri lale açtı
HABER MERKEZİKeçiören Belediyesi, daha
şık ve görsel olması amacıyla park ve bahçelere lale
desenli dekoratif aydınlatma
sistemleri yerleştirdi. Mestan
Sokak yürüyüş yolu, Fatih
Sultan Mehmet Parkı ve
Botanik Parkı yürüyüş yoluna yerleştirilen lale figürlü
aydınlatma sistemleri, kar
beyazı ve amber sarısının
uyumu ile ortaya çıkan çok
şık bir renk ile geceleri park
ve bahçelere görenlerin içini
açan bir manzara sunuyor.
Sıfıra yakın enerji sarfiyatı
olan lale desenli dekoratif
aydınlatma sistemlerinden
şu ana kadar 60 tanesi
aydınlatma direklerine
monte edildi. Lale desenli
dekoratif aydınlatma sistemlerinden üç boyutlu olanı ise
Mestan Sokak’ta bulunan
Fatih Sultan Mehmet
Parkı’na yerleştirildi.
HABER MERKEZİÇankaya Belediyesi Sosyal Yardım İşleri bünyesinde
hizmet veren Evde Sağlık Hizmet Birimi, 1854 hastaya
sağlık hizmeti verdi. Nisan ayı başından itibaren yeni
yönetim dönemini kapsayan hizmetlerde, enjeksiyon,
pansuman, kan alma, tansiyon ve şeker ölçümü gibi
hemşirelik hizmetlerinden hasta nakline kadar birçok
işlem yapıldı.
Belediyenin ücretsiz olarak verdiği Evde Sağlık
Hizmetinden yararlanacaklar, yaş sınırı aranmaksızın,
ihtiyaç sahibi durumundaki tüm engelliler ile herhangi
bir sağlık kuruluşuna gidemeyecek durumda olan 65
yaş ve üzerindeki hastalardan oluşuyor. Maddi açıdan
zor durumda olan, engelli ve yatağa bağımlı hastalar
için, evde sağlık hizmeti ile hasta nakil hizmeti, hafta içi
08:00- 17:00 saatleri arasında veriliyor. İhtiyaç sahibi
hastalara ev ortamında sağlık hizmeti veren Çankaya
Belediyesi, evinden sağlık kuruluşlarına ulaşma güçlüğü
çeken ihtiyaç sahibi hastalara da belediyenin ambulansı
ile nakil hizmeti veriyor.
Belediyenin Evde Sağlık Hizmeti ekipleri, hastalara
ve yakınlarına hasta bakımı konusunda da bilgilendirici
eğitim veriyor. Hastaların durumuna göre, sağlık kuruluşlarının hangi bölümlerinde tedavi olabilecekleri
konusunda da yardımcı olan ekipler, ilgili kuruluşlarla
iletişime geçerek yönlendirmede bulunuyor.
6
EKONOMİ
10 Ekim 2014 Cuma
Tüketicilerin,
yüzde 9
oranındaki
elektrik ve
doğalgaz
zammından,
evlerinde
uygulayabilecekleri birkaç
tasarruf
yöntemiyle
etkilenmemeleri
mümkün.
Elektrik ve doğalgazın
ateşini düşüren öneriler
SAMSUN - FATİH MEHMET KÜRKÇÜ SAMGAZ Doğal Gaz Dağıtım AŞ'nin resmi internet sitesinde doğalgaz tasarrufu yapılmasına
yönelik derlenen bilgilere göre, tasarruf yapılabilmesi için günlük hayatta birtakım kuralların
belirlenmesi gerekiyor.
Tasarrufun ilk kuralını yalıtım oluşturuyor.
Çatı izolasyonunun uygun bir şekilde yaptırılması, çatıdaki yüzde 20'lik ısı kaybını aşağıya
düşürüyor.
Konutlardaki tüm ısı kaybını oluşturan
pencere ve kapıların kenarlarındaki boşlukların
sünger ile kaplanması tasarrufun öncelikli
ilkelerinden. Doğalgaz sobası kullanılıyorsa,
soba filtresinin cihazı kullanmaya başladığınız
mevsime girdikten sonra her ay kontrol edilmeli,
gerekiyorsa değiştirilmesi paranın cepte
kalmasını sağlıyor.
Verimli kullanma oda konforu, 19 derece.
Oda termostatı olduğunda 1 derece düşer ve
yakıt tüketiminde yüzde 6 tasarruf sağlanır.
Termostatınızı, bir günden fazla evden uzak
kalacaksanız kapatmanız gerekiyor. Sıcaklığın
içeride kalması için geceleri perdelerinizin örtülü
olması da büyük enerji tasarrufu sağlıyor.
Radyatörlerin mobilya ve benzeri eşyalar
veya perdeler ile engellenmemesi, pişirme
ocağının ısınma amaçlı kullanılmaması, bulunduğunuz ortamın konfor şartlarına uygun olarak
ısınma cihazının ayarlanması, bacalı cihazların
dolapların içine yerleştirilmesi tasarruf tedbirlerinin başını çekiyor.
Konutların enerji giderlerini ısıtma, sıcak su,
aydınlatma, pişirme, çamaşır yıkama gibi tüke-
timler oluşturmakta. Oransal olarak kullanılan
enerjinin yüzde 81'i konutun ısıtılmasında,
yüzde 11'i banyo ve mutfakta, yüzde 8'i ise
elektrikli aletlerde harcanmakta. Kışın en soğuk
günlerinde evin iç sıcaklığının en çok 19 dereceye ayarlanması gerekiyor.
Konfor sıcaklığından sonra 1 derecelik iç
sıcaklık artışı yüzde 6 civarında enerji kaybına
neden oluyor. Odalarda masa, sandalye ve
yataklarınızı dış duvarlardan uzak tutmanız,
Güney cephesindeki pencerelerden gündüzleri
güneş girmesini sağlamanız, geceleri bu
pencereleri panjur, perde ve rüzgarlık ile kapatmanız, gece, gündüz ısınan evleri yüzde 50-55
nemlendirmeniz sonucu 18 derece ısınan bir
odanın sıcaklığı 19 derecenin üstünde olacaktır.
(AA)
Türkiye'nin yatırım ortamı "mercek'' altına alınıyor
Otomotiv ihracatı 9 ayda
17 milyar dolara dayandı
BURSA - HALUK YÜKSEL Avrupa pazarı hareketlenmeye
başlayan otomotiv sektörü, yılın 9
ayında, geçen senenin aynı dönemine göre yüzde 7,7'lik yükselişle 16
milyar 930 milyon 625 bin dolarlık
ihracatı yakaladı.
Eylül ayında ise sadece yüzde
0,2 ihracat artışı gösteren sektör,
aylık bazda yılın en düşük artış
oranını kaydetti.
AA muhabirinin, Türkiye
İhracatçılar Meclisi kayıtlarından
derlediği bilgilere göre, otomotiv
sektörü, 2013'ün ocak-eylül döneminde 15 milyar 713 milyon 945 bin
dolar olan dış satımını, bu senenin
aynı sürecinde yüzde 7,7'lik yükselişle 16 milyar 930 milyon 625 bin
dolara taşıdı.
Sektör, Türkiye'nin bu dönemdeki 118 milyar 225 milyon 131 bin
dolarlık toplam ihracatından yüzde
14,3 pay alarak açık ara liderliğini
devam ettirdi.Otomotivi yüzde 12,2
ile "hazır giyim ve konfeksiyon",
yüzde 11,3 ile "kimyevi maddeler ve
mamulleri" ve yüzde 8,6 ile "çelik"
izledi.
Otomotiv sektörü, geçen sene
eylülde 1 milyar 955 milyon 643 bin
dolar olan ihracatını ise bu yılın aynı
ayında sadece yüzde 0,2'lik artışla 1
milyar 959 milyon 784 bin dolara
çıkardı. Bu, sektörün yıl başından
itibaren aylık bazda kaydettiği en
düşük artış oranı oldu.
Yıla ocaktaki yüzde 6,8'lik artışla
başlayan, şubatta yüzde 2,9 ve
martta yüzde 14,2'lik yükselişlere
imza atan sektör, nisanda ise yüzde
18,7'lik artışla aylık bazda 2014'ün
en büyük oranına ulaşmıştı. Sektör,
mayısta yüzde 11,5; haziranda 12,8;
temmuzda yüzde 2,1; ağustos ayında ise yüzde 0,4'lük büyüme kaydetmişti.
Türk otomotiv sektörü, yılın 9
ayında 14 serbest bölgenin yanı sıra
165 ülke ve özerk bölgeye ihracat
gerçekleştirdi. Bu dönemde, 2 milyar 812 milyon 469 bin dolar otomotiv ihracatının yapıldığı Almanya,
toplam otomotiv dış satımından
yüzde 16,61 pay alarak zirvedeki
yerini sağlamlaştırdı.
Ayrıca İngiltere'ye 1 milyar 885
milyon 820 bin, Fransa'ya 1 milyar
797 milyon 814 bin, İtalya'ya 1 milyar 338 milyon 5 bin, Belçika'ya 807
milyon 420 bin, İspanya'ya 716
milyon 306 bin, Rusya
Federasyonu'na 642 milyon 927 bin,
İsrail'e 432 milyon 210 bin,
Slovenya'ya 421 milyon 755 bin,
Romanya'ya 418 milyon 401 bin,
Polonya'ya 350 milyon 321 bin,
Hollanda'ya 344 milyon 333 bin,
ABD'ye 298 milyon 740 bin,
Cezayir'e 289 milyon 365 bin,
İsveç'e 282 milyon 126 bin ve
Avusturya'ya 234 milyon 817 bin
dolar otomotiv ihracatı yapıldı.
(AA)
ANKARA - Kalkınma
Bakanlığı ile Dünya Bankası
işbirliğinde hayata geçirilen 3
milyon avro bütçeli "Bölgesel
Yatırım Ortamının
Değerlendirilmesi Projesi" kapsamında Türkiye'deki 6 bin
civarında yatırımcı firmayla birebir görüşme yapılarak yatırıma
ilişkin beklenti ve sorunlar belirlenecek.
Kalkınma Bakan Yardımcısı
Mehmet Ceylan, gazetecilere
yaptığı açıklamada, bakanlığının
koordinasyonunda yürütülecek
proje için 19 Eylülde imzaların
atıldığını bildiren Ceylan, projenin 2 yıl süreceğini kaydetti.
Projenin, Türkiye'deki yatırım
ortamının değerlendirilmesi ve
iyileştirilmesi açısından önem
taşıdığını vurgulayan Ceylan,
aynı zamanda Dünya Bankasının
deneyimlerinden de yararlanma
fırsatının elde edileceğini söyledi.
Dünya Bankası yetkilileriyle
projeye ilişkin ilk toplantıyı
bugün gerçekleştirdiklerini anlatan Ceylan, şunları kaydetti:
3 milyon avro. Bunun önemli
bir bölümünü Avrupa Birliği fonlarından temin edeceğiz. Bu projeyi Türkiye genelinde bakanlığımıza bağlı 26 bölgede
konuşlanmış kalkınma ajansları
eliyle yürüteceğiz. Türkiye'deki
yatırım ortamının değerlendirilmesi ve analizini elde
etme fırsatına sahip olacağız.
Dünya Bankası birçok ülkede
yatırım ortamı analiz çalışmaları
yürüttü, bu konuda çok deneyimliler. Bu deneyimi Türkiye'ye
yansıtacağız. Bir taraftan bölge-
sel bazda yatırım ortamının
durumunu öğrenirken, yatırımcılarımızın beklentileri, yatırım
aşamasındaki sorunlar proje
aşamasında ortaya çıkacak."
Projenin kalkınma ajanslarının
teknik kapasitesini artırmasını da
hedeflediklerini belirten Ceylan,
proje kapsamında uluslararası
anket firmalarından alacakları
destekle 6 bin civarında yatırımcı
firmayla birebir görüşmeler
yapılacağını ve yatırıma ilişkin
beklenti ve sorunları ortaya
koyacaklarını kaydetti.
Ceylan, "Şu anda 10.
Kalkınma Planı devreye girdi.
Planda 25 öncelikli dönüşüm
programı öngörmüştük. Bunlar
yeni hükümet programında yer
aldı. Bir tanesi de iş ve yatırım
ortamının geliştirilmesi programı.
Bu proje aynı zamanda buna da
hizmet etmiş olacak. Öte yandan elde edilen veriler daha
sonra yayımlanacak.
Kamuoyunda da paylaşılacak.
Kalkınma Bakanlığının koordinasyonunda TÜİK, Ekonomi
Bakanlığı, Bilim, Sanayi ve
Teknoloji Bakanlığı ile Hazine
Müsteşarlığı bu çalışma içinde
yer alacak" diye konuştu.
Proje sonucunda elde ettikleri verileri Türkiye'nin kalkınma
İşbirliği programları sürdürdüğü
yaklaşık 10 ülkeyle paylaşmayı
da hedeflediklerini ifade eden
Ceylan, Kalkınma Ajansları
Genel Sekreterleri toplantısını
Kocaeli'de Dünya Bankası
yetkililerinin de katılımıyla 25
Ekim'de gerçekleştireceklerini
sözlerine ekledi. (AA)
Pamukta kalite
denetimi sıkıntısı
OSMAN AKÇAY | AYDIN Söke Ziraat Odası Başkanı
Mustafa Kemal Kocabaş,
Türkiye’nin en kaliteli pamuğunun yetiştiği Söke Ovası'nda,
kalite denetimindeki aksaklıkların
giderilmesini istedi.
Kocabaş, pamukta kalite
denetlenmesinin eksperlerden
alınıp çırçırcılara verilmesinin
doğru bir uygulama olmadığını
söyledi. Yaptığı açıklamada,
“Pamuklara ilişkin yapılan yasal
değişiklikler, 2012 yılında uygulanmaya başladı. Önceki uygulamalarda Ekonomi Bakanlığı’na
bağlı pamuk eksperleri, çırçır
fabrikalarında işlenmiş pamuğun
kalitesini tespit ediyordu. İki yıldır
yapılan uygulamada, çırçır fabrikalarının kendi bünyesindeki
çalışanlar kaliteyi tespit ediyor.
Çırçır fabrikaları, kendi ürünlerinin kalite kontrolünü yapmada
maalesef başarılı olamadılar.
Söke pamuğunun markalaşmasıyla ilgili çalışmalarımız sürerken pamuğumuzun kalitesini
düşürecek uygulamalardan, çiftçi
ve çırçırcı olarak kaçınmamız
gerektiğini tekrar hatırlatırım.
Denetleme sistemindeki aksaklıkların giderilmesi için gerekli
çalışmaların yapılmasıyla ilgili
uyarılarımızı Ekonomi
Bakanlığı’na ilettik.” dedi. (CHA)
Kolonya üretimine dikkat!
İZMİR - Türkiye'de misafir ağırlama kültüründe
önemli bir yeri bulunan ve özellikle bayram öncesi
satışları artan kolonyada sahtecilik uyarısı yapıldı.
Tarımsal alkol yerine kimyasal metil alkolle de
üretilebilen kolonyaları tüketicinin ayırt etmesinin
mümkün olmadığı kaydedildi.
Kolonya konusunda ülkenin en eski üreticilerinden
olan ve İzmir'de bir üretici kooperatifi tarafından
işletilen kolonya fabrikasının üretim şefi Mehlika Koç,
AA muhabirine yaptığı açıklamada Türkiye için
vazgeçilmez olan kolonyada, son yıllarda tüketimin arttığına dikkati çekti.
1990'lı yıllar sonrası bir dönem kolonyaya olan
ilginin azaldığını, tüketicinin farklı ürünlere yöneldiğini
anlatan Koç, son yıllarda genç kuşağın kolonyayı tekrar
keşfettiğini, farklı esanslarla yapılan üretimler sayesinde
tüketici kitlesinin genişlediğini söyledi.
Bu alanda bir çok markanın yüksek kalitede ürünleri
tüketiciye sunduğunu kaydeden Koç, özellikle kent
yaşamında giderek artan hijyen ihtiyacının da kolonya
tüketimine katkı sağladığını söyledi.
Kolonyanın stresli iş ortamlarında ferahlatıcı bir ürün
olarak tercih edildiğini de söyleyen Koç, son dönemde
artan ilgiye paralel olarak sahtecilik olaylarına da rastlandığına işaret etti.
Koç, kolonyanın esans, saf su ve tarımsal kökenli
etil alkolden
yapıldığını, bu
alkolün belli bir
maliyetinin
olduğunu
belirterek,
şöyle konuştu:
"Kolonya,
merdiven altı
üretimi çok
uygun bir ürün.
Bu nedenle
tüketicinin
aldığı mala özellikle dikkat etmesi gerekiyor. Özellikle
seyyar tezgahlarda ve bazı raflarda çok düşük fiyatlarla
kolonyaların satışa sunulduğunu görüyoruz. Fiyata baktığınızda etil alkolün daha maliyetinin altına inen ürünler
var. Bu durum da kolonyaların içine metil alkolün konulduğu şüphelerine neden oluyor. Metil alkol boya
sanayiinde de kullanılan kimyasal bir üründür ve cilde
temas etmesi sakıncalıdır. Duyu organlarına teması
halinde ise geri dönüşümsüz tahribata neden olabilmektedir. Örneğin göze değdiğinde körlük riskini
ortaya çıkarır. Tüketicinin tarımsal kökenli alkolle
yapılan kolonya ile boya sanayiinde kullanılan kimyasal
alkolden yapılan ürünleri ayırt etmesi mümkün değildir.
Kokusu tamamen aynıdır. Ancak kullandıktan sonraki
etkileriyle anlaşılabilir. Bu nedenle tüketicinin fiyatı aşırı
düşük olan ürünlerden şüphe etmesi gerekiyor. Bilinen
markalarla, düzgün ambalajı olan, üretim izinleri olan
ürünlerin tercih edilmesi gerekiyor."
Koç, kolonya piyasasının yıl içinde özellikle ramazan
bayramı öncesi arttığını, kurban bayramında da bir miktar artış yaşadıklarını dile getirerek satış grafiğine
bakıldığında yaz aylarının daha hareketli geçtiğini sözlerine ekledi. (AA)
Petrol şirketleri
Mısır’a dönüyor
ANKARA - ARİF HÜDAVERDİ YAMAN - Enerji şirketlerine olan borcunu ödeyemediği için birçok firmanın
yatırımlarını durdurduğu Mısır'da, hükümetin 5,9 milyar
dolar tutarındaki toplam borcunu ödemeyi taahhüt etmesi
ile yatırımcılar yeniden bu ülkeye döndü.
Mısır hükumetinin enerji alanında yaşadığı darboğazdan çıkmak için bu şirketlere olan borçlarını ödemeye
başlaması, küresel enerji şirketlerinin yönünü tekrar ülkeye
çevirdi.
Mısır'ın son zamanlarda anlaşma yaptığı uluslararası
şirketler arasında Alman RWE, İngiliz British Gas, Birleşik
Arap Emirlikleri'nden Dana Gas, İtalyan Eni ve Edison,
Tunuslu HBSI ve Kanadalı TransGlobe gibi enerji devleri
yer alıyor.
Mısır'ın borçlu olduğu şirketlerden Dana Gas yetkilileri,
AA muhabirine yaptığı açıklamada, şirketin alacaklarının
280 milyon dolara ulaştğını, Mısır tarafıyla borçların ödenmesi yönünde görüşmelere devam edildiğini belirterek
"Mısır hükümeti ile yapılan anlaşma neticesinde uluslararası piyasalarda yapılan gaz satışlarının gelirleri Mısır
hükümetinin ticari borçlarını azaltmak amacıyla Dana Gas
tarafından kullanılacaktır" dedi.
Oxford Üniversitesi'nden Ortadoğu enerji uzmanı
Justin Dargin, AA muhabirine yaptığı değerlendirmede,
Mısır hükumetinin gelecek 3 yıl boyunca borçlu olduğu
enerji şirketlerine 4,5 milyar dolar ödemeyi planlamasının,
yatırımcıların ülkeye geri dönmesi için güven oluşturduğunu söyledi.
Mısır hükumetinin enerji sektöründe faaliyet gösteren
şirketlere olan borçların ödenmesine öncelik verdiğini
belirten Dargin, enerji sektörüne yönelik sübvansiyonların
azaltılması ve yasal mevzuatların iyileştirilmesiyle ülkenin
küresel enerji şirketleri için daha çekici hale geldiğini ifade
etti. (AA)
EKONOMİ
10 Ekim 2014 Cuma
İstanbul'un kebabına
ve Bursa'nın kestane
şekerine ürün gönderen Balıkesir'in
Bandırma ilçesinde
hasat başladı.
Sonbahar mevsiminde
toplandığı için "hüznün
meyvesi" olarak
nitelenen, "dağların
ekmeği" kestane,
yüksek kesimlerde
yoğun bir el emeğiyle
hasat edilip sofralara
kadar ulaşıyor.
‘Hüznün meyvesi’
kestane hasadı
KREŞİN BÜRO OFİS YAPILMASI METEOROLOJİ GENEL
MÜDÜRLÜĞÜ DÖNER SERMAYE İŞLETMESİ
Kreşin Büro Ofis Yapılması yapım işi 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 19 uncu maddesine göre açık ihale usulü
ile ihale edilecektir. İhaleye ilişkin ayrıntılı bilgiler aşağıda yer almaktadır.
İhale Kayıt Numarası : 2014/128758
1-İdarenin
a) Adresi : Kalaba Mahallesi Kütükçüalibey caddesi 4 06120 Kalaba KEÇİÖREN/ANKARA
b) Telefon ve faks numarası : 3123022112 - 3123597569
c) Elektronik Posta Adresi : [email protected]
ç) İhale dokümanının görülebileceği internet adresi : https://ekap.kik.gov.tr/EKAP/
2-İhale konusu yapım işinin
a) Niteliği, türü ve miktarı : 1 Adet İnşaat İmalatları 1 Adet Mekanik Tesisat 1 Adet Elektrik Tesisatı 1 Adet Yapısal
Kablolama Tesisatı.
Ayrıntılı bilgiye EKAP’ta yer alan ihale dokümanı içinde bulunan idari şartnameden ulaşılabilir.
b) Yapılacağı yer : Meteoroloji Genel Müdürlüğü Kampüsü.
c) İşe başlama tarihi : Sözleşmenin imzalandığı tarihten itibaren 10 gün içinde
yer teslimi yapılarak işe başlanacaktır.
ç) İşin süresi : Yer tesliminden itibaren 40 (kırk) takvim günüdür.
3- İhalenin
a) Yapılacağı yer : Meteoroloji Genel Müdürlüğü Kütükçü Alibey cad. No:4 06120 Kalaba Keçiören ANKARA
b) Tarihi ve saati : 20.10.2014 - 14:30
4. İhaleye katılabilme şartları ve istenilen belgeler ile yeterlik değerlendirmesinde uygulanacak kriterler:
4.1. İhaleye katılma şartları ve istenilen belgeler:
4.1.1. Mevzuatı gereği kayıtlı olduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odası ya da Esnaf ve Sanatkarlar Odası veya ilgili
Meslek Odası Belgesi.
4.1.1.1. Gerçek kişi olması halinde, kayıtlı olduğu ticaret ve/veya sanayi odasından ya da esnaf ve sânatkar odasından
veya ilgili meslek odasından, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, odaya kayıtlı olduğunu gösterir belge,
4.1.1.2. Tüzel kişi olması halinde, ilgili mevzuatı gereği kayıtlı bulunduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odasından, ilk ilan
veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, tüzel kişiliğin odaya kayıtlı olduğunu gösterir belge,
4.1.2. Teklif vermeye yetkili olduğunu gösteren İmza Beyannamesi veya İmza Sirküleri.
4.1.2.1. Gerçek kişi olması halinde, noter tasdikli imza beyannamesi.
4.1.2.2. Tüzel kişi olması halinde, ilgisine göre tüzel kişiliğin ortakları, üyeleri veya kurucuları ile tüzel kişiliğin yönetimindeki görevlileri belirten son durumu gösterir Ticaret Sicil Gazetesi, bu bilgilerin tamamının bir Ticaret Sicil
Gazetesinde bulunmaması halinde, bu bilgilerin tümünü göstermek üzere ilgili Ticaret Sicil Gazeteleri veya bu
hususları gösteren belgeler ile tüzel kişiliğin noter tasdikli imza sirküleri,
4.1.3. Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen teklif mektubu.
4.1.4. Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen geçici teminat.
4.1.5. İhale konusu işte idarenin onayı ile alt yüklenici çalıştırılabilir. Ancak işin tamamı alt yüklenicilere
yaptırılamaz.
4.1.6. Tüzel kişi tarafından iş deneyimi göstermek üzere sunulan belgenin, tüzel kişiliğin yarısından fazla hissesine
sahip ortağına ait olması halinde, ticaret ve sanayi odası/ticaret odası bünyesinde bulunan ticaret sicil memurlukları
veya yeminli mali müşavir ya da serbest muhasebeci mali müşavir tarafından ilk ilan tarihinden sonra düzenlenen
ve düzenlendiği tarihten geriye doğru son bir yıldır kesintisiz olarak bu şartın korunduğunu gösteren belge.
4.2. Ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler:
İdare tarafından ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin kriter belirtilmemiştir.
4.3. Mesleki ve Teknik yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler:
4.3.1. İş deneyim belgeleri:
Son on beş yıl içinde bedel içeren bir sözleşme kapsamında taahhüt edilen ve teklif edilen bedelin % 50 oranından
az olmamak üzere ihale konusu iş veya benzer işlere ilişkin iş deneyimini gösteren belgeler.
4.4.Bu ihalede benzer iş olarak kabul edilecek işler ve benzer işlere denk sayılacak mühendislik ve mimarlık bölümleri:
4.4.1. Bu ihalede benzer iş olarak kabul edilecek işler:
Yapım İşlerinde İş Deneyiminde Değerlendirilecek Benzer İşlere Dair Tebliğ Metninde Yer Alan ( B ) Üst Yapı (
Bina ) Grubu İşler Listesinde Bulunan 3. Grup Bina İşleri benzer iş olarak kabul edilecektir.
4.4.2. Benzer işe denk sayılacak mühendislik veya mimarlık bölümleri:
İnşaat Mühendisliği veya Mimarlık diplomaları
5. Ekonomik açıdan en avantajlı teklif sadece fiyat esasına göre belirlenecektir.
6. İhaleye sadece yerli istekliler katılabilecektir.
7. İhale dokümanının görülmesi ve satın alınması:
7.1. İhale dokümanı, idarenin adresinde görülebilir ve 50 TRY (Türk Lirası) karşılığı Meteoroloji Genel Müdürlüğü
Döner Sermaye İşletmesi İhale Birimi adresinden satın alınabilir.
7.2. İhaleye teklif verecek olanların ihale dokümanını satın almaları veya EKAP üzerinden e-imza kullanarak
indirmeleri zorunludur.
8. Teklifler, ihale tarih ve saatine kadar Meteoroloji Genel Müdürlüğü Muamelat Şube Müdürlüğü Gelen Evrak
Servisi adresine elden teslim edilebileceği gibi, aynı adrese iadeli taahhütlü posta vasıtasıyla da gönderilebilir.
9. İstekliler tekliflerini, anahtar teslimi götürü bedel üzerinden verecektir. İhale sonucu, üzerine ihale yapılan istekliyle anahtar teslimi götürü bedel sözleşme imzalanacaktır. Bu ihalede, işin tamamı için teklif verilecektir.
10. İstekliler teklif ettikleri bedelin %3’ünden az olmamak üzere kendi belirleyecekleri tutarda geçici teminat vereceklerdir.
11. Verilen tekliflerin geçerlilik süresi, ihale tarihinden itibaren 60 (altmış) takvim günüdür.
12. Konsorsiyum olarak ihaleye teklif verilemez.
13. Diğer hususlar:
İhalede Uygulanacak Sınır Değer Katsayısı (N) : 1
Teklifi sınır değerin altında olduğu tespit edilen isteklilerin teklifleri, Kanunun 38 inci maddesinde öngörülen açıklama istenmeksizin reddedilecektir.
Basın - 13102 (www.bik.gov.tr)
Resmi İlanlar www.ilan.gov.tr.de
KEÇİÖREN MERKEZ CAMİİ
TAMİR VE KORUMA DERNEĞİ OLAĞANÜSTÜ
GENEL KURUL TOPLANTISI
Yeni yönetim kurulunun oluşturulması ve eski yönetim kurulunun ibrası için olağanüstü Genel Kurul
Toplantısı 26/10/2014 Pazar günü saat 13:00’de Şenlik Mah. Sedefçiler Sokak No: 54 Keçiören/Ankara
Dernek odasında aynı adreste yapılmasına yeterli çoğunluk sağlanamadığı takdirde ikinci toplantımızın
02/11/2014 tarihinde aynı yer ve saatte yapılacaktır. Toplantıya tüm üyelerimizin katılmasını önemle rica
ederiz.
YÖNETİM KURULU ÜYELERİ
GÜNDEM:
1- Açılış, yoklama ve saygı duruşu,
2- Divan heyetinin seçimi ve tutanaklara imza yetkisi verilmesi
3- Gündem maddelerinin görüşülmesi
4- Dilek ve temenniler
5- Kapanış.
BALIKESİR - ZAFER AKPINAR - SEYHAN
KIRICI - Marmara, Ege ve Doğu Karadeniz'de
yoğunlukta yetişen kestane, Türkiye'de yılda 70 bin
tonun üzerinde üretiliyor. Bu kestane, genellikle kış
aylarında kebap ve özellikle Bursa ile özdeşleşen
kestane şekeri yapımında değerlendiriliyor.
Un olarak da kullanılan kestane, sahip olduğu
potasyum, fosfor ve kalsiyum gibi mineraller ve yüksek enerjisiyle kış aylarında besleyici bir gıda olarak
sıklıkla tüketiliyor.
AA muhabirinin aldığı bilgiye göre, yetiştiği ya da
toplandığı aylar ve mevsim dolayısıyla "hüznün
meyvesi" diye nitelenen, yüksek kesimlerde yetiştiği
için "dağların ekmeği" adı verilen kestane, turfanda
olarak Bandırma'da hasat edilmeye başlanıyor.
İlçenin kestanesiyle ünlü Çakılköy Mahallesi'nde
toplanan kestaneler, kebaplık için İstanbul'a,
kestane şekeri için de Bursa'ya gönderiliyor.
Dağlık kesimlerde ormanlık alanlarda bulunan bu
ürünün hasadı, kebabı ya da şekerini yemek kadar
kolay ve keyifli olmuyor. Adeta dikenlerin içinde saklanan kestanelere ulaşmak için eldivenle toplamak
gerekiyor. Bazı yerlerde uzun sopalarla çırpılarak
toplanırken Çakılköy'de yere dökülmeleri bekleniyor.
Toplanan kestaneler alım noktalarına götürülüyor.
Burada elekten geçirilen ürünün kilogramı, boyutuna göre 6 liraya kadar varan fiyatlardan alınıyor.
(AA)
Kestane fiyatı
yüz güldürdü
DÜZCE - Kalitesiyle yoğun talep gören
Akçakoca kestanesi, fındıktan alınan verimin
ardından üreticilerin yüzünü güldürdü.
Ulusal Fındık Konseyi (UFK) Yönetim Kurulu
Üyesi ve Akçakoca Ziraat Odası Başkanı Levent
Başaran, AA muhabirine kış mevsiminin habercisikestanenin Türkiye'nin her bölgesinden talep
gördüğünü söyledi.
Doğu Karadeniz'de mart sonundaki don
olayının ardından fındığın özellikle Batı
Karadeniz'de verimli olduğunu, bu durumun fiyata
yansıdığını belirterek, "Fındık ve kestane bölge
için önemli geçim kaynağıdır. Bölgemizde hatırı
sayılır kestane toplanmaktadır. Organik olması ve
aroması nedeniyle bölgeler için de bunlar en iyi
kestane diyebiliriz. Akçakoca'da vatandaşlarımız
zorlu doğa koşullarında topladıkları kestaneyi kilogramını 8 ile 10 lira arasında satıyor'' diye konuştu,
Dağ köylülerinin büyük güçlükle ormandan
topladıkları kestanenin zor şartlarda pazara indiğini vurgulayan Başaran, " Ürün oldukça zor şartlarda toplanıyor. Köylülerimizin emeği çok büyük.
Para etmesi yüzleri güldürdü" şeklinde konuştu.
(AA)
Afrika'nın parlayan
yıldızı, CİBUTİ
ANKARA- MUHAMMET FARUK ALAGAŞ Cibuti'nin Ankara Büyükelçisi Aden Hüseyin
Abdillahi, Afrika'nın küçük bir sahil ülkesi olan
Cibuti'nin, Aden Körfezindeki stratejik konumuna
işaret ederek ülkesinin başta Etiyopya olmak
üzere birçok Afrika ülkesinin dünya pazarlarına
çıkış noktası olduğunu ve Türk şirketleri tarafından Afrika'da güvenli ve istikrarlı bir cazibe
merkezi olarak görüldüğünü söyledi.
Büyükelçi Abdillahi, AA muhabirine yaptığı
açıklamada, bir milyon nüfuslu Cibuti'nin
bölgedeki enerji akışında ne denli öneme sahip
olduğunu belirterek gelecek ay Ekonomi Bakanı
Nihat Zeybekçi eşliğinde ülkeye ziyaret edecek
olan Türk iş adamları heyetinin, neden Cibuti'ye
yatırım yapması gerektiğini anlattı.
Cibuti'nin Afrika'nın doğusundaki en istikrarlı
ülke olduğuna dikkati çeken Abdillahi, "Bir milyonluk nüfusumuzla küçük bir ülke olmamıza rağmen stratejik bir noktada yer alıyoruz. Siyasi ve
ekonomik açıdan istikrarlı bir ülke olarak yatırımcılar için güvenli bir liman olarak görülüyoruz"
dedi. Abdillahi, Cibuti'nin çok güçlü komşuları
olmasına rağmen bu ülkelerin hiç bitmeyen sınır
sorunlarıyla uğraştıklarını, kendilerinin ise
bölgede istikrarlı ve tarafsız bir sığınak olduğunu
kaydetti. (AA)
7
Aracı kurumların varlıkları
14 milyar liraya ulaştı
İSTANBUL- Aracı kurum sektörünün toplam
varlığı 2014'ün ilk yarısında 14 milyar liraya,
özkaynağı da 3,5 milyar lira seviyesine çıktı.
Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği'nden
(TSPB) yapılan açıklamaya göre, birliğin yeni
yayını Gösterge'nin güz sayısı yayımlandı. Bu
sayıda yer alan verilere göre, 2014 yılının ilk
yarısında aracı kurumların pay piyasası işlemleri
geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 4
düşerek 809 milyar liraya indi. Bu işlemlerin 4'te
biri İnternet kanalında gerçekleşti.
Aynı dönemde, yatırım kuruluşlarının kesin
alım-satım işlem hacmi yüzde 46 düşerken, repo
işlem hacmi yüzde 17 artış gösterdi. Yılın ilk
yarısında aracıkurumların vadeli işlem hacmi 408
milyar lira olurken, yabancı yatırımcıların payı 4
puan artışla yüzde 25'e yükseldi.
Nispeten yeni olan opsiyon piyasası işlem
hacmi, hızlı artışına devam etti ve yılın ilk yarısında 675 milyon liraya ulaştı. Bu işlemlerin yaklaşık
yarısını iki aracı kurum üretti. Kaldıraçlı işlem
(foreks) hacmindeki hızlı artış da devam ederken,
toplam hacim 3,2 trilyon lirayı geçti.
Aracı kurum sektörünün toplam varlığı 30
Haziran 2014 itibariyle 14 milyar liraya, özkaynağı
da 3,5 milyar lira seviyesine çıktı. Aynı dönemde
sektörün toplam geliri yüzde 5 artışla 726 milyon
liraya ulaştı.
Sektörün en önemli gelir kaynağı olan
komisyon gelirleri, pay senedi ve türev işlem
aracılık gelirlerindeki düşüşe rağmen, kaldıraçlı
işlem gelirlerinin katkısıyla bir önceki seneye göre
değişmeyerek 452 milyon lira oldu. Kurum portföyüne yapılan işlemlerden elde edilen gelirler ise
türev işlemlerin etkisiyle 3 kattan fazla artarak
137 milyon liraya ulaştı.
Giderler yüzde 13 artışla 647 milyon liraya
yükselirken, bu tutarın yarısı personel giderine
ayrıldı. Giderlerin gelirlerden daha hızlı artmasıyla
2014'ün ilk çeyreğinde sektörün dönem karı bir
önceki yıla göre yüzde 15 azalarak 169 milyon
lira oldu. Analize dahil edilen 88 kurumdan 53'ü
kar, 35'i zarar etti. (AA)
Altay Doğalgaz Boru
Hattı Çin'e yarayacak
ANKARA- EMRE GÜRKAN ABAY/ÖVÜNÇ
KUTLU - Rusya ve Çin yeni bir doğalgaz anlaşmasıyla enerjideki işbirliğini güçlendiriyor. Rus
enerji devi Gazprom, Çin'e yıllık 30 milyar
metreküp doğalgaz satmaya hazırlanırken,
uzmanlar anlaşmanın daha çok Çin'e yarayacağına dikkati çekiyor.
Altay Doğalgaz Boru Hattıyla, Batı Sibirya bölgesinden Çin'in batısına gönderilmesi planlanan
doğalgaz için Gazprom ve Çin'in Ulusal Petrol
Şirketi CNPC arasında kasım ayında bir anlaşma
imzalanması bekleniyor.
Lahey Stratejik Araştırmalar Merkezi Enerji
Güvenliği ve Doğal Kaynaklar Uzmanı Sijbren de
Jong, AA muhabirine yaptığı değerlendirmede,
AltayDoğalgaz Boru Hattı'nın, nüfusun çok az
olduğu Çin'in batısına gaz taşıyacağına işaret
ederek, "Bu nedenle Çin, Rus gazının fiyatını
düşürmeye çalışıyor" dedi.
De Jong, Rusya ve Çin arasında geçen mayıs
ayında yapılan 400 milyar dolar değerindeki 38
milyar metreküplük ilk doğalgaz anlaşmasında da
Çin'in avantaj sağladığı görüşünde.
Rusya'nın Avrupa'ya bin metreküp doğalgazı
ortalama 380 dolara sattığını belirten De Jong,
"Mayısta yapılan anlaşmaya göre Rusya bin
metreküp doğalgazı Çin'e 350 dolardan satacak.
Görünüşe göre Rusya'nın Çin'e daha fazla ihtiyacı
var" ifadelerini kullandı.
Batının uyguladığı yaptırımlar ve kömür tüketiminin artmasıyla Rusya'nın Avrupa gaz pazarındaki etkinliğinin tehdit altında olduğunu savunan
De Jong, yaptırımlardan ötürü ABD ve Avrupa
sermaye piyasalarına da erişimi kısıtlanan
Rusya'nın, Altay Doğalgaz Boru Hattı projesi için
gereken finansmanı da nereden bulacağının belirsiz olduğunu vurguladı.
Singapur'da bulunan Rajaratnam Uluslararası
İlişkiler Enstitüsü Asya Enerji Uzmanı Collin Koh
Swee Lean de anlaşmanın gerçekleşmesi halinde
Çin'in, batının uyguladığı yaptırımlardan ötürü
finansman sıkıntısı yaşayan Rusya'nın durumundan faydalanmış olacağını iddia etti.
Çin'in batısında tüketilen enerji kaynaklarının
şu anda çoğunlukla Ortadoğu ve Afrika'dan ithal
edildiğini belirten Lean, "Ancak Ortadoğu ve
Afrika'daki politik sorunlar Çin'in enerji güvenliğine dair soru işaretleri yarattı" dedi.
Lean, Altay Doğalgaz Boru Hattı'nın dünyanın
en hızlı büyüyen enerji talebine sahip Çin'in enerji
güvenliğine katkı sağlayacağının altını çizerek,
şöyle konuştu:
"Rusya, batının kendisine uyguladığı yaptırımların enerji kaynakları ihracatına olan etkisini
hafifletmek istiyor. Altay Doğalgaz Boru Hattı,
Rusya'nın Ukrayna'da yürüttüğü politikaya devam
edebilmesine yardımcı olacak. Basitçe söylemek
gerekirse, bu anlaşma Moskova'nın Batı
Avrupa'da daha cesur hareket etmesine yol açabilir."
Rusya ve Çin arasında görüşmelerine
2006'dan beri devam edilen Altay Doğalgaz Boru
Hattı projesinde iki ülke daha önce gazın fiyatında
anlaşmazlık yaşıyordu.
Eylü ayında iki devlet yetkilileri arasında
yürütülen görüşmelerde, yılda 30 milyar metreküplük Rus gazının Çin'e ihraç edilmesi planlanıyor.
Projenin Rusya'nın batı Sibirya bölgesinde yer
alan doğalgazı 2018'den itibaren Çin'in batı bölgelerine taşıması öngörülüyor. Çin yılda yaklaşık
160 milyar metreküp doğalgaz tüketiyor. (AA)
8
KÜLTÜR-SANAT
10 Ekim 2014 Cuma
SIRASI
GELDİKÇE
Prof. Dr. İSA KAYACAN
[email protected]
Ankara’dan ‘Töre’ Dergisi
Ankara’dan Töre Dergisinin masamda
bulunan 4. sayısının sayfalarında gezmek
istiyorum bugün.
Töre Dergisi yıllardır bir öncü olarak
yayınlandı. Sonra yayınını durdurdu.
Şimdilerde yeni bir kadro ile yeniden
yayınlanmaya başladı.
Aylık, fikir, sanat, edebiyat dergisi
olarak Ömer Faruk Beyceoğlu’nun sahip
ve sorumlu yazı işleri müdürlüğünde
Günyüzü gören Töre’nin 4. sayısındaki
dergi kimliğine bakıyorum:
Ömer Faruk Beyceoğlu’ndan başka,
Yayın Danışmanı: A.Yağmur Tunalı,
Sanat Koordinatörü: H. Nurcan Yazıcı,
Ahmet Şafak, Editör: İbrahim Metin.
Grafik tasarım: İsmail Kandemir,
Düzeltme: Firdes Işık-Hacer Kutay. İdare
yeri: Çetin Emeç Bulvarı 1314 cd. 1315
sk. Can Apt. No: 7-3 A.Öveçler-Ankara.
Tlf:0532 373 11 24.
Töre Dergisinin 4. sayısında imzalarıyla
sayfalardaki yerlerinden bizimle selamlaşanları: Arif Nihat Asya, Dr. Suat
Çırakoğlu, Nuray Alper, Mehmet Durmaz,
Kenan Çarboğa, Dr. Sakin Öner, Tarık
Kılıçaslan, Zehra Ulucak, Mustafa Aslan,
İskender Özdedemir, Gülşen Mavi, Hakan
İlhan Kurt, Aydil Erol, Dr. Hüseyin
Yençeri, Töre, Cengiz Dağcı, Oğuz
Çetinoğlu, şeklinde içindekilerin ilk sayfasında karşımıza çıkanlar olarak
görüldüler. Daha pek çok isim ve imza
var Töre Dergisinin sayfalarında. Mehmet
Nacar, Dilaver Cebeci, İsmet Çetin,
Nurullah Çetin, Mehmet Ali Kalkan gibi.
Töre Dergisinin 43. sayfasında yeralan
Mehmet Nacar’ın altı dörtlükten meydana
gelen “Anlamıyorsun” şiirinden:
GEZİCİ NAKKAŞLAR
dünyanın dört yanında
Gezici nakkaşlar dünyanın dört bir tarafında nakış sanatı yapıyor.
AĞRI - HÜSEYİN YILDIZ / ORHAN
GÜNGÖR - Gezici nakkaşlar dünyanın dört bir
tarafında nakış sanatı yapıyor.
Selçuklu döneminde Anadolu topraklarında
gelenek haline gelen ve 19. yüzyılın sonlarında
açılan nakkaşhanelerde dersi verilmeye
başlayan nakış sanatı kalemkarları, doğu-batı
demeden ülkeleri gezerek nakış, hat, ebru, çini
ve tezyinat çizimleri yapıyor.
Genelde cansız varlıkların resmedildiği
nakkaşlık sanatında, en çok talep genellikle
camilerden geliyor.
Türkiye'nin ve dünyanın farklı bölgelerine
giderek sanatlarını yapan nakkaşlar, 20 gün ila
6 ay arası süren nakış çalışmaları sonucu cami,
kilise gibi ibadethanelerle isteğe bağlı olarak
villa ve evlerde de süsleme yapıyor.
Almanya, Rusya, Mısır, Arabistan ve Cezayir
gibi ülkelerden ise nakış sanatına ilgi büyük.
Kalemkarlar ise nakkaşlık mesleğinin her geçen
gün yok olma riskiyle karşı karşıya kalmasından dertli. Vitray ve duvar süslemesi yapan
nakkaşlar, camilerde hat sanatıyla ayet işliyor.
İkimiz adına felekten ferman,
Çalırım diyorum, anlamıyorsun.
Çaresiz derdinin hepsine derman,
Olurum diyorum, anlamıyorsun.
Bir caminin süslemesi ise yaklaşık 30 bin
liraya mal oluyor.
Gezici nakkaşlardan Abdullah Kutulman, 20
yıldır nakkaşlık yaptığını belirtti.
Ağrı'nın Taşlıçay ilçesine bağlı Aşağı Toklu
Köyü Camisi'nde nakış işlerini yapan
Kutulman, "Büyüklerimiz bu işi yapıyordu, biz
de onlardan öğrendik. Türkiye'nin ve dünyanın
çeşitli bölgelerinde çalışıyoruz. Makedonya,
Irak, Güney Kore, Avusturya, Almanya, Rusya
gibi ülkelerde nakış yaptım. Türkiye'de ise
genellikle yaz aylarında Doğu illerinde, kış
aylarında ise Batı illerinde çalışıyoruz. Şimdi
Aşağı Toklu Köyü Camisi'nin nakış işlerini
yapıyoruz. Yaklaşık 20 gün süren çalışmamız
sonucu bu caminin işlerini de bitirdik" dedi.
En büyük destekçilerinin Diyanet İşleri
Başkanlığı olduğunu söyleyen nakkaşlardan
Sıddık Korkutata, günümüz itibarıyla Türkiye'de
3 bin nakkaşın sanatını yaptığını söyledi.
Nakış sanatının unutulmaya yüz tuttuğunu
anlatan Korkutata, "Osmanlı döneminde son
derece değer gören nakış sanatı günümüzde
bu değerini yitirdi.
Dünyada Osmanlı
sanatı olarak bilinen
nakış sanatının yok
olmaması için sanat
koruma kurulu oluşturmalı ve bu
meslek ile ilgili geniş
çaplı kurslar verilmelidir.
Günümüzde başka
ülkeleri gezerek bu
sanatı icra etmekteyiz fakat bu
sanatın ayakta durması için acil olarak
önlemler alınmalı.
Aksi takdirde 15
asırlık tarihi olan bu
sanat Türkiye'de
bitecek" diye
konuştu. (AA)
Kalbimde sevdamız, başımda duman,
Hasret mi bulacak, mutluluk uman?,
Sessizce elveda dediğin zaman,
Ölürüm diyorum, anlamıyorsun.
Frankfurt Kitap Fuarı’ndaki Türkiye
standında 200 civarında yayınevinin
Churchill’in tabloları 3 bine yakın kitabı sergileniyor
Britanya’ya sunuldu
LONDRA - İkinci Dünya Savaşı’na
damgasını vuran isimlerden İngiltere
Başbakanı Winston Churchill’in tabloları ailesi tarafından Birleşik Krallık’a sunuldu.
Politikayı bıraktıktan sonra en büyük
hobisi resim yapmak olan Churchill’in tablolarının çoğu borç olarak aile evi Chartwell’de
saklanıyor. Veraset vergisi bedeli olarak
hükümete önerilen eserler hakkında gelecek
yıl karar çıkması bekleniyor.
BBC Haber'e konuşan sanat tarihi
uzmanı David Coombs, Churchill’in tablolarını ‘milli değer’ olarak değerlendiriyor.
Hayatının hiçbir evresinde resim yapmayla
ilgili özel bir eğitim görmemiş Churchill’in
eserlerini Coombs, “Gerçekten çok iyi tablolara imza atmıştır. Ama bazen de o kadar iyi
olduğunu söyleyemeyeceğim.” yorumunu
yaptı.
Başbakan Churchill’in yaptığı eserlerin
çoğu kişisel anılarını kapsıyor. Aile hayatını,
bahçesini resmeden başbakan, her seyahatine mutlaka boya takımını da yanında
götürürmüş. (CHA)
FRANKFURT - Almanya'nın Frankfurt
şehrinde düzenlenen dünyanın en büyük kitap
fuarından Frankfurt Kitap Fuarı'nın kapılarını
açtı. Bu yılki fuarın "onur konuğu" Finlandiya
olacak.
Dünya edebiyatının buluşma noktası olarak
kabul edilen Frankfurt Kitap Fuarı, yayıncılık
endüstrisine ve kitap tutkunlarına kapılarını açtı.
66. Frankfurt Kitap Fuarı'na, 105 ülkeden yayın
ve elektronik yayıncılık alanında faaliyet
gösteren 7 binden fazla yayıncı katılıyor. Geçen
yıl Frankfurt Kitap Fuarı 172 bin civarında
yayıncı ve sektör temsilcisiyle 280 bin kitapseveri buluşturmuştu. Fuarın ilk üç günü sektör
temsilcilerine, son iki günü de tüm ziyaretçilere
açık olacak.
Fuarda, Türk edebiyatının ve yayıncılığının
seçkin örnekleri de okurlarla ve yayıncılarla
buluşacak. Kültür ve Turizm Bakanlığı koordinatörlüğü ve yayıncılık sektörü temsilcilerinin
katılımıyla oluşturulan Uluslararası Kitap Fuarları
Türkiye Ulusal Organizasyon Komitesi tarafından hazırlanan program çerçevesinde Ahmet
Ümit, Selahattin Yusuf ve Sinan Yağmur gibi
yazarlar panel ve söyleşilere katılacak. Yemek
kitabı yazarı Engin Akın, geleneksel ve modern
Türk mutfağından örnekleri interaktif şekilde
MEHMET NURİ
PARMAKSIZ
BENCİLEYİN
SÖZLER
KOLAY MI?
Her gece uykusuz kalmak…
Her gece hasretin darağacında
hayalleri sallandırmak ve yaşanmış mutlu anlarla avunmak;
denizine varıp da, sevdanın
kıyısında aşkın dalgaları ayaklar
parmaklarının uçlarına vururken
sevdiğine karışmadan durabilmek kolay mı?
Her nefesin ciğerlerine bata-
cağını bile bile; şeytanın gönle
her saniye vereceği vesveselerle
yaşamak… Ruh eşini bulup da
“Rabbim bizden razı olsun” diye
ayrılığının ateşinde kalbi her
dem dağlamak kolay mı?
Patlamaya hazır bir yanardağken sönmüş bir volkana
dönüp öylesine sükûta teslim
olmak; kırkikindiler altında
ıslanırken oruca talip olup iftarı
mahşere dek ertelemek ve
fedakârlığı çok ama çok severken, nefse galip olmak adına
her nefeste sonsuzluk arzusunu
dünyada ağırlaşan bir yük gibi
taşımak kolay mı?
En güzel bahçenin, en güzel
gülüne sahipken onu koklayamamak; en güzele âşıkken ondan
ayrı düşmek; her dem özlediğin
hâlde, her an çok özlendiğini
bile bile gözyaşlarını saklamak
ve özledim bile diyememek…
En gerçeğine ulaşıp yalan bir
dünya içinde yaşamak zorunda
kalmak ve aşka teslim olup
isyana düşmekten korka korka
ayrılıkta geçen her günü bin asır
gibi yaşamak, her nefesin seni
zehirleyeceğini bile bile yine de
içine çekmek mecburiyetinde
kalmak kolay mı?
Ölmek… Herkes bir kere ölecekken her nefeste bin defa ölmeye talip olmak; yaşarken bir
ölüye dönmek; ömrünün, ruhu-
sunacak. Ayrıca ebru sanatçısı Sezer Subaşı
fuar meydanında (agora), geleneksel ebru
sanatından örnekleri katılımcılara canlı performansla aktaracak.
Türkiye, fuarda 48 metrekaresi çocuk kitapları bölümü olmak üzere 348 metrekarelik alanda yer alacak. Türkiye standında aralarında Alfa,
Boyut, Büyük Doğu, İletişim, İnsan, Kaknüs,
Timaş ve Yapı Kredi'nin de bulunduğu 20
yayınevi, çocuk yayınları standında da aralarında Damla, Erdem, Günışığı, Mavi Bulut,
Redhouse ve Yumurcak'ın bulunduğu 12
yayınevi kurumsal olarak temsil edilecek.
Stantta 200 yayınevinin 3 bine yakın kitabı
ziyaretçilerin beğenisine sunulacak. Yayınevleri
kendilerine ayrılan sergi ve görüşme bölümlerinde eserlerini tanıtacak ve telif görüşmeleri
yapacak. Çeviri ve Yayın Destek Programı
(TEDA) kapsamında farklı dillerde basılmış
birçok kitap sergilenecek ve Türkiye'den eserleri
kendi dillerinde yayımlamak isteyen birçok
yabancı yayıneviyle görüşmeler yapılacak.
Fuar kapsamında okuyucu oylarıyla belirlenen 600'den fazla kitap "en güzel kitap"
seçilmek için yarışacak. Fuar meydanında
okuma çadırı kurulurken, kitapseverler burada
yazarlarla buluşacak. (AA)
nun, mahşerinin sahibini bulmuşken ve en çok sevdiğini
herkesten kıskanırken,
kıskandıklarının hakkına
girmemek adına kul hakkından
korkarak, sevdiğin bir nefes
kadar sana yakınken vuslatı
mahşere erteleyebilmek kolay
mı?
Rabbimden sonra en çok
sevdiğim, en değerlim dediğin;
kıyamadığın, doyamadığın
yârinin her gün senin gibi gizli
gizli ağlayacağını bile bile;
güneşini bulmuşken kıyamete
dek kendini kendi ellerinle
dünya zindanına hapsetmek;
sadece kendine değil yârine de
sonsuzluk için kıyabilmek kolay
mı?
Her gün dünya yangınına, bu
hasrete, bu ateşe hem de ağyarın
sevinç çığlıklarını duya duya
katlanmaya söz vermek; verdiğin
sözün ağırlığını nefsinin taarruzlarıyla özellikle geceleri hissetmek ve “özledim, çok özledim”
Kukla Festivali
16 Ekim’de başlıyor
İSTANBUL - Her yıl dünyanın dört bir
yanından birçok kuklayı ve kukla tiyatrosunu
İstanbullularla buluşturan "17. Uluslararası
İstanbul Kukla Festivali", 16 Ekim'de
perdelerini açıyor.
Konuya ilişkin yapılan açıklamaya göre,
dünya çapında ünlü kukla ustalarının performanslarını sergileyeceği festivalde, 15 ülkeden 30 kumpanya ile 70 gösteri sahnelenecek.
Bu yıl, karagöz ve kukla sanatçısı Tacettin
Diker anısına düzenlenen festival, Cengiz
Özek'in sanat yönetmenliğinde, birbirinden
yaratıcı oyunlar ve eserleri kukla meraklılarıyla
buluşturacak.
Kore, Kazakistan ve Belarus'un bu yıl ilk
defa dahil olduğu festivale, ABD, İspanya,
İtalya, Fransa, Hollanda, Romanya,
Kolombiya, Endonezya, İsveç, Rusya,
Polonya ve Türkiye'den kukla ustaları katılıyor.
Oyunların yanı sıra sergiler, workshoplar,
film gösterimlerinin gerçekleşeceği festivalin
mekanları arasında Fransız Kültür Merkezi,
Aksanat, Hollanda Konsolosluğu, Maya
Cüneyt Türel Sahnesi, Caddebostan Kültür
Merkezi, St. Pulcherie Lisesi ile Oyuncak
Müzesi de yer alıyor.
- "Güvercinname"nin prömiyeri festivalde
yapılacak
Düzen ve temizlik saplantısı olan Frank'in
güvercinlerle olan imtihanını konu alan Robin
Frohardt'ın oyunu "Güvercinname", Avrupa
prömiyerini festivalde gerçekleştirecek.
Dünya prömiyerini festivalde gerçekleştirecek olan, İstanbul Karagöz Kukla Vakfı ve
Polonya'dan Puppet and Actor Theatre
Kubus'un ortak projesi "Tarçın Dükkanları",
Polonya ile Türkiye arasındaki 600 yıllık
dostluk şerefine seyircisi ile buluşacak. Bruno
Schulz'un hikayeleriyle hazırlanan oyun altı
kez ücretsiz sergilenecek.
Endonezya'nın 10 yaşındaki kukla ustası
Racka Albary Sunarya, festival kapsamında
geleneksel Batı Java kuklası, Wayang Golek
ile ilk kez yurt dışında performans sergileyecek.
Günümüze uyarlanmış eski Batı Java
öykülerini konu edinen oyunda, Sunarya'nın
tekniği, ritmi ve aktardığı duygu seyircilerini
şaşırtmayı amaçlıyor.
"Fokus: İspanya'dan Beden ve Kukla" adlı
özel programda da beden, dans ve kukla
teknikleri üzerine çalışmalarını sürdüren üç
farklı İspanyol grup, dört ayrı oyun sahneleyecek.
Bu yıl festivalin gerçekleşmesine katkıda
bulunan kurumlar arasında Fransız Kültür
Merkezi, Hollanda'nın İstanbul
Başkonsolosluğu, Cervantes Kültür Merkezi,
İtalyan Kültür Merkezi, Forum İstanbul,
Marmara Forum, Aksanat, Caddebostan
Kültür Merkezi, Oyuncak Müzesi ile Küçük
Sahne yer aldı.
Festival 26 Ekim'de sona erecek. (AA)
diye bas bas bağıran her zerrenle
“vuslatı güzelleştiren fedakârlık
ve hasretin ateşiyle yana yana
beklemektir” diyip kendini,
bedenini, ruhunu her gün kandırmaya çalışıp “bu dünyada mutlak mutluluk yoktur” gerçeğiyle
yüzleşmek ve ıstıraba talip
olmak; yüreğin acıya acıya “çok
şükür…”diyebilmek kolay mı?
Hiç pişman olmayacağım diye
sevdaya doğru yola çıkmak; zor
olsa da aşkın diyarına varmış ve
sevgiliye ulaşmışken; ona doyamayacağına iman etmiş ona bu
kadar açken; masivayı değil de
mahşeri seçmek zorunda kalmak
kolay mı?
Dünya vuslatı iki dudağının
arasındayken yüreğini hasretin
çengeline asmak zorunda kalmak
ve fedakârlığın kazancını
kıyamete bırakıp “kendi ellerinle
sevdiğini ağyara teslim ettikten
sonra” hıçkıra hıçkıra ağlayarak
nedamet mendiliyle gözyaşlarını
silmeye çalışıp gönlünde her
dem mahşer gerçeği ile acılara
göğüs germek ve acaba hâllerimle Rabbimi kırdım mı diye “çok
şükür” nidaları altında secdelere
koşup dualarla Yaradan’a yalvarmak kolay mı?
Hiç kolay değil…
GÜNÜN DÖRTLÜĞÜ
Görmezsem deliririm âşığım ruhsârına.
Her dem essin doyamam esirim rüzgârına.
Bir semender gibiyim ateş olsun hep dünyam
Hasretin yaksın beni meftunum ben hârına.
YAŞAM-ÇEVRE
BULMACA
10 Ekim 2014 Cuma
Üstün yetenekli çocuklar için eğitim köyü kurulacak
İSTANBUL- LALE BİLDİRİCİ - stanbul Medeniyet
Üniversitesi, Tuzla Belediyesi tarafından tahsis edilen
Akfırat'taki 100 dönümlük araziye üstün yetenekli çocuklar
için "eğitim köyü" kuracak.
Tuzla Belediye Başkanı Şadi Yazıcı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 2009 yerel seçimleri ile Akfırat ve Orhanlı
beldelerinin ilçeye bağlandığını hatırlattı.
Akfırat'ta Beyaz Masa, ödeme noktaları, İSMEK ve
Belediye Çocuk
Kulübü olarak kullandıkları binayı
eğitim alanında
değerlendirmeyi
düşündüklerini
kaydeden Yazıcı,
"Eğitime önem
veriyoruz. Bir yıl
sonrasını düşünüyorsan tohum ek.
On yıl sonrasını düşünüyorsan ağaç dik. Yüzyıl sonrasını
düşünüyorsan toplumu eğit. Biz bugün ve yarınları
düşünerek çocuklarımızın, gençlerimizin eğitimine önem
veriyoruz" dedi.
Yazıcı, Akfırat'taki belediye binasının da bulunduğu 100
dönümlük arazinin İstanbul Medeniyet Üniversitesi'ne tahsisi görüşmelerinin 2010'da başladığını belirterek, şu bilgileri verdi: "Arazi, Çocuk Üniversitesi'nin de içinde bulunduğu eğitim köyü
yapılması için
İstanbul Medeniyet
Üniversitesi'ne tahsis
edildi. Bürokratik
sürecin tamamlanmasıyla üstün
yetenekli çocuklara
eğitim verilecek, bilgi
ve becerilerini
geliştirecek (AA)
Amazon, İzmir'e geliyor
Nesli tehlike altında bir çok türü doğal
yaşam ortamlarında tanıma fırsatının
sunulduğu İzmir Doğal Yaşam Parkı,
Afrika'nın ardından Güney Amerika
habitatını da ziyaretçisine sunmaya
hazırlanıyor. Gelecek yıl penguen, tembel ayı ve su samuru gibi hayvanların
yaşamaya başlayacağı parkta Amazon
bölgesine özgü jaguar, gergedan gibi
türler için de planlama yapılıyor.
İZMİR - AA muhabirine açıklamalarda bulunan İzmir Doğal
Yaşam Parkı Müdürü Şahin Afşin,
parkın Türkiye genelinden çok
sayıda ziyaretçinin ilgi odağı
haline geldiğini, özellikle hafta
sonları büyük yoğunluk yaşadıklarını belirtti.
Parkın halen 126 türdeki bin
500'e yakın hayvana ev sahipliği
yaptığını, türlerin açık ve kapalı
olarak kendi yaşam alanlarına
sahip olduğunu ifade eden Afşin,
425 bin metrekare alana kurulu
parkı geçen yıl 875 bin kişinin
gezdiğini belirtti.
Bu yıl ise ziyaretçi sayısının 10
ayda 770 bini bulduğunu, yıl
sonu için 1 milyon ziyaretçi
sayısına ulaşmayı beklediklerini
anlatan Afşin, özellikle dini
bayram ve resmi tatil günlerinde
günde ortalama 10 bin
ziyaretçiye ulaştıklarını söyledi.
Geçen ramazan bayramında 35 bin
kişinin parkı gezdiğini anlatan
Afşin, kurban bayramında daha
fazla ziyaretçiyi ağırladıklarını dile
getirdi.
Afşin, parka yeni hayvan türleri
getirilmesi için de çalışmaların
devam ettiğini, bu kapsamda ilk
etapta mevcut alan içinde
penguen, tembel ayı ve su
samuru için alan oluşturacaklarını söyledi.
Afşin, şöyle konuştu:
"Tembel ayı ve su samuru
için projeler tamamlandı,
1
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
2
3
4
5
6
7
8
9
10
penguenler için bir ada oluşturmaya
çalışıyoruz. Ziyaretçilerimizin ilgisini
çekeceğini düşündüğümüz yeni hayvan türleri kendilerine özgü yaşam
alanları içinde sergilenecek. 2015 yılı
sonuna doğru yeni türleri parka getirmiş olacağımızı düşünüyoruz."
Parkın ikinci etabı için de planlama
çalışmalarının devam ettiğini, mevcut
alanın sınırında bulunan derenin
yeniden düzenlenerek bir Güney
Amerika habitatı yaratılacağını ifade
eden Afşin, 200 bin metrekarelik yeni
etapta Amazon deltası yaratılacağını
söyledi.
Afşin, şelaleler, menderesler, filmango adaları, yarasa mağaralarının
bulunacağı bölümde Amazon'a özgü
jaguar, vahşi kedi türleri, örümcek
maymun, kartal ve akbaba olmak
üzere çok sayıda yeni türün yaşamaya başlayacağını kaydetti.
Park içindeki Afrika savanının
ziyaretçinin yoğun ilgisini çektiğine
dikkat çeken Afşin, Amazon deltasının
da ilgiyle karşılanacağını umduklarını
söyledi.
İzmir'in Avrupa'daki doğal yaşam
parkları içinde ilk 10 içinde yer aldığına işaret eden Afşin, yeni etapla birlikte hayvan türü ve ziyaretçi sayısı
anlamında üst sıralara tırmanacaklarını kaydetti.
İzmir Büyükşehir Belediyesi
tarafından yapılan 5 yıllık yatırım planlarına göre Doğal Yaşam Parkı'nın
ikinci bölümünde Akdeniz Akvaryumu
ve Zooloji Müzesi yapılması da
öngörülüyor. (AA)
BULMACA
Soldan sağa:
1. Kekemelik. – Nazi Hücum Kıtasının kısaltması. 2. Derebeylik
Japonya’sında paryalar kastı. – İmkân. 3. Bir meyve. – Dişi deve. 4. Bir
yerde oturma, eğleşme. – Kök, sap ve yaprak şeklinde farklılaşmamış bir
bitkinin yaşama ve büyüme organı. 5. Sandalları asmaya yarayan ve
gemilerin bordalarında bulunan dikme. 6. Namaza çağrı. – Bir nota. 7.
Vücut ısısı. – Güzel, hoş. 8. Tembellik. 9. Lityumun simgesi. – Ön çalışma. – Bir nota. 10. Çözümlemeli. 11. tatlı bir tür çörek. – Adana ilinin bir
ilçesi. 12. Japonya’da bir kent. – Telli balıkçıl. 13. Ağzı geniş, tek kulplu
su kabı. – Bir peygamber. 14. Lezzet. – Bir devre de adını vermiş olan
çiçek. 15. Eski dilde koruma. – Çocuk sahibi olmuş kadın. 16. Güzel
sanat. – Afrika’da bir ülke. – İsim. 17. Afrika’da bir başkent. 18.
Pişirilerek hazırlanmış yemek. – Kökten, köktenci. 19. İçine genellikle
sulu şeyler konulan, metal kap. – İspanyolların ünlü sevinç nidaları. 20.
Bir ilimiz. – Öldürücü hastalık salgını, kıran.
Yukarıdan aşağıya:
1. Çeşitli ağaçların salgıladıkları katı ya da yarı akışkan, yarı saydam, suda
çözülmeyen salgı maddeleri, ağaç sakızı. – Rafadan. – Yazılı kâğıt. 2. Töre
bilimi, ahlak bilimi. – Güney Afrika’nın plaka işareti. – Mitoloji. 3. Bir tür etli
ve büyük zeytin. – Irmak ya da dere suyunun hızlı aktığı yer. – Kiloamperin
simgesi. 4. Emanet olarak. – Birbirine bağlı iki tekneden oluşan bir tür gezinti
teknesi. 5. Süsüne düşkün kadın. – Süs ve gösteriş. – Gece uçan memeli bir
hayvan. 6. Yabancı. – Bir halk sazı. – Su akan musluksuz boru. – Bayağı,
sıradan. 7. Güneş doğmadan önceki alaca karanlık. – Rize yöresinde dokunan
bir tür ince bez. – Cüsseli. 8. Kuzey Atlantik Paktı
Örgütünün kısaltması. – Binek hayvanı. –
ÇÖZÜMÜ
Meksikalıların ulusal içkisi. – Okul. 9. Şeker hastalarının şeker yerine kullandıkları yapay tatlandırıcı. –
BUGÜN
Çok eski ve bilinmeyen bir tarihi anlatırken kullanılan 11. SAYFADA
sözcük. – Ergenekondan çıkışlarında Göktürklere yol
gösteren dişi kurt. – Ağaçlıklı yol. 10. Bir pamuk türü. –
Kıta. – Hak ve hukuka uygunluk.
Hazırlayan: Ercan BOSTANCIOĞLU
9
TÜRKÇE BAKIŞ
Prof. Dr. Nurullah Çetin
[email protected]
Dilaver Cebeci: - 3
yapmaktadır. Yani Türk milleti en
*”Düğün, dernek, halay, bar”:
basit gündelik kullanım eşyasını bile
Bütün bunlar, yine Türk milletinin
güzel bir görüntü oluşturacak şekgeleneksel anlamda yüzyıllar
boyunca uygulayageldiği eğlence ve ilde süsler. Bu sanat şaheserleri de
hayran olunacak değerlerdir.
toplumsal âdet faaliyetleridir.
İlkörnek: Şiirde millî değerleri
Düğün, evlenme törenidir. Dernek,
temsil eden bazı ilkörneklere yer
değişik amaçlarla oluşturulan
toplantı ve topluluktur. Halay, davul verilmiştir: Mesela kır at, Türk
savaşçılığının ilk örneğidir. Bozkurt,
ve zurna eşliğinde topluca oynanan
Türk’ün bağımsızlık, hürriyet,
Türk halk oyunudur. Bar ise el ele
cesaret ve yiğitlik özelliğini temsil
tutuşularak oynanan ağır ritimli bir
eden bir ilkörnektir. Emine, Türk
Türk halk oyunudur. Şair, şiirinin
milletinin kendisine âşık olduğu,
genelinde Türkiye’nin hem coğrafî
köylü güzeli tipinin bir ilk örneğidir.
tabii güzelliklerine hem kültürel
Ancak bu tip Türk edebiyatında
güzelliklerine ve millî değerlerine
genelde “Elif” adıyla yaygındır.
vurgu yapmaktadır. Yani amacı
Emine pek yaygın bir isim değildir.
Türkiye’mizi özgün yönleriyle yanŞair onu kafiye yapmak zoruyla bulsıtmak, vatan ve millet sevgisini
muştur.
aşılamaktır.
Nazım Şekli: Şiir, Türk halk
*”Toprak, ekmek, namus ve ar”:
şiirinin koşma nazım şekliyle
Türk milletinin değer verdiği kutsal
unsurlar arasında toprağın temsilcil- yazılmış. Ancak yaygın koşma
kafiye sisteminden farklı olarak ilk
iğinde vatan, ekmeğin temsilcildörtlük xaxa şeklindedir.
iğinde emek, çalışma, iş, rızık, aile
Dil ve Üslup: Şiirin dili, Türkçe
geçimi, namus ve ar önemli bir yer
kurallara uygunluk bakımından
almaktadır.
kusursuz denecek ölçüdedir.
*”Kilimlerde çizgi çizgi efkârın
Oldukça yalın bir dili var. Dil sapolması”: Burada kilim, mecaz-ı
malarına yer vermemiş. Yabancı ya
mürsel sanatıyla çok çeşitli ve zenda anlamı bilinemeyecek kelimelere
gin olan Türk kültür ve sanatını
temsil eden bir parçadır. Kilim, halı, de yer vermemiş. Hemen hemen
bütün kelimeler, herkesin anlamını
çini, hat, ebru, tezhip gibi daha bir
çok süsleme sanatlarımız çok özgün, bilebileceği kelimelerdir.
Üslup bakımından ise hitabet
güzel ve zengin bir birikime sahipüslubunun hâkim olduğunu görüytir. Türk milleti, sanat yapma
oruz. Şair, okuyucularda millî
kabiliyeti yüksek, kültürlü, ince
duyarlıklı, el becerisi olan, özgün ve duyguları, vatan, millet sevgisini,
millî değerler sevgisini artırmak için
derin sanat üretebilen büyük bir
coşturma amacını gütmektedir. Bu
kültür ve medeniyet sahibi millettir.
yüzden zaten son yıllarda bu şiir,
Ortaya koyduğu sanat eserlerinde
Türkiye’nin her yerinde, büyük
duygularını, düşüncelerini, hayalmeydan toplantılarında, parti mitinlerini, üzüntülerini, sevinçlerini,
beklentilerini, umutlarını, her şeyini glerinde bile okunan heyecanlı,
güzel bir marş olarak icra edilmekyansıtır. Kilimlere işlediği desenler
tedir. Bir bakıma bütün Türklerin
de aslında Türk milletinin iç
zevkle, heyecanla dinledikleri ve
dünyasının simgesel karşılıklarıdır.
söyledikleri bir marş olmuştur.
*”Heybelerin nakışına ölmek”:
Ahenk: Şair, ahengi sağlamak için
Anadolu Türklüğünün özgün
kafiye ve vezinden istifade etmiştir.
simgelerinden biri de içine eşya
konulan, iki gözü olan, kıldan, keçe- Ses tekrarları çok belirgin değil.
den, yünden yapılan, omuza asılarak Kafiye bakımından ise oldukça
başarılı. İlk dörtlükte “yokuş-“ ve
taşınan bir tür çanta ya da valiz
görevi gören heybedir. Köylülerimiz “akış-“ kelimelerinde yarım kafiye
tarlaya çift sürmeye giderken heybe- görülüyor. İkinci dörtlükte
“söğütler” ve “öğütler”de tunç
sine azığını, tohumunu, ve bazı
kafiye var. “yiğitler” kelimesi de
şahsi eşyalarını koyar. Ayrıca şehre
giderken de omzunda ya da eşeğinin bunlarla yarım kafiye ile eşleştirilmiş. Üçüncü dörtlükte “sine-“,
veya atının sırtında heybe taşır.
Pazardan aldığı eşyaları buna koyar. “nine-“, “Emine-“ kelimelerinde
zengin kafiye uygulaması görüKöy köy dolaşan halk ozanları,
yoruz. Dördüncü dörtlükte ise “bar”,
âşıklar da sırtında heybe taşırlar.
“ar-“, efkar-“ kelimelerinde tam
Anadolu Selçuklu Devleti’nde
kafiye bulunmaktadır. Ayrıca
uçbeyi olarak tayin edilenlere
hediye olarak; "Bir at, bir tuğ ve bir “yokuşuna ölürüm”, “akışına
ölürüm”, “bakışına ölürüm”, “takışıheybe" verilirdi. Dolayısıyla şair,
na ölürüm”, “nakışına ölürüm”
Türk yiğitlerinin ve Türk beylerinin
ifadelerinde çok kuvvetli bir redif
savaş ve ulaşım aracı olarak bir atı;
uygulaması görüyoruz. Bütün buniktidar, güç kudret simgesi olarak
lar, Dilaver Cebeci’nin geleneksel
bir tuğu ve azık torbası olarak bir
ahenk unsurlarından kafiye ve redifheybesi olması durumunu hayran
leri çok başarılı bir şekilde kullanolunacak bir görüntü olarak sunabildiğini gösteriyor.
maktadır. Ayrıca tabii burada
Ayrıca hece vezninin 6+5=11’li
Anadolu Türk’ünün heybelerini de
çok güzel desenlerle, şekillerle, boy- kalıbına yer vermiştir.
(Bitti)
alarla süslemesi motifine de vurgu
Kuyucak Gölü’ndeki
kuş türleri azaldı
KARS - KuzeyDoğa Derneği
ekibi, Kuyucuk Gölü'ndeki kuş türlerinin sayımını yaptı.
Dernekten yapılan yazılı açıklamada, Doğu Anadolu'nun ilk ve
Türkiye'nin 13. Ramsar alanı
Kuyucuk Gölü'nde su ve kuşun bitmek üzere olduğu belirtildi.
Bölge halkının, taban suyu ve
gölü besleyen dereyi yıllardır kullanmasına, bu yazın kurak
geçmesinin de eklenmesiyle
Kuyucuk Gölü'nün kuruduğu vurgulanan açıklamada, eylül yağmurlarına rağmen gölün sadece 5
hektarında küçük su birikintisinin
olduğuna dikkat çekildi.
Son yağışlarla gölün güneyinde
oluşan su birikintisinin, sulak alanlara hasret göçmen kuşları ağırlamaya başladığı ifade edilen açıklamada, şunlar kaydedildi:
"İki hafta önce su olmayan
gölde sadece 17 angıt varken, bu
su birikintisine 20 bin angıt sığmıştı.
Bu mevsimde gölde bulunan binlerce sakarmekeden sadece 1 tane
kalmıştı. KuzeyDoğa ekibi, 3 saatlik
kuş gözleminde gölün su tutan
ufak bir alanında ve onu çevreleyen
çayırlık alanda 30 türden 2 bin 878
kuş tespit etti. Normalde ekim
başında
olması
gereken 30
bin ila 40 bin
kuşun yüzde
90'ından
fazlası artık
gölde yok.
Kuyucuk
Gölü ve
kuşları hayatta kalma
mücadelesi
veriyor."
(AA)
10
10 Ekim 2014 Cuma
T.C. ANKARA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANLIĞINDAN
(Taşınmaz Mal Satış İhale İlanı)
Mülkiyeti Belediyemize ait aşağıda ilçesi, Mahallesi, ada/parsel numarası, muhammen bedeli, geçici teminatı yazılı taşınmaz 2886 sayılı
kanunun 36. maddesi gereğince, Kapalı Zarf usulü ile peşin bedelle mülkiyet satışı yapılacaktır.
1- İhale 16.10.2014 Hipodrom Caddesi No: 5’deki Belediye Hizmet binasının 18. katında bulunan ENCÜMEN salonunda toplanacak
Belediye ENCÜMENİ' nce yapılacak olan ihalede listedeki sıra takip edilecektir.
2- İhale suretiyle satışı yapılacak taşınmazın satış şartnamesi her gün çalışma saatleri içerisinde, Hipodrom Caddesi No: 5 Belediyemiz
hizmet binası 14.katında bulunan EMLAK ve İSTİMLAK DAİRESİ BAŞKANLIĞI Taşınmazlar Şube Müdürlüğünde görülebilir.
3- İhaleye iştirak edecek olanlar 500 TL karşılığında şartname almak zorundadırlar.
4- İhale için verilen teklif mektupları verildikten sonra geri alınamaz.
5- İhale için verilecek teklif mektubunda belirtilecek meblağ rakam ve yazı ile okunaklı bir şekilde (Silinti, kazıntı olmayacak) yazılacaktır.
6- Teklif mektuplarının en geç ihale günü saat 12.oo' ye kadar ihalenin yapılacağı adreste bulunan ENCÜMEN Başkanlığına (7. katta bulunan
Yazı işleri ve Kararlar Dairesi Başkanlığına) verilmesi şarttır. Bu saatten sonra verilecek teklif mektupları veya her hangi bir nedenle oluşacak
gecikmeler dikkate alınmaz.
7- Satış şartnamesinde belirtilen hususlarla taşınmaza ait dosyasındaki bilgileri ve tapudaki takyidatları alıcı aynen kabul etmiş sayılır.
İhalenin kesinleşmesinden sonra ihale uhdesinde kalanlar, Satış Şartnamesine aykırı bir talepte bulunamazlar.
8- Satıştan mütevellit bütün vergi, resmi harç, ilan giderleri, tapu harçları, alım satım giderleri, gibi ödenmesi gereken her türlü giderler
alıcıya ait olup, alıcı tarafından kanuni süresinde ödenecektir
9- İhale Komisyonu (ENCÜMEN) gerekçesini karar içeriğinde belirtmek koşulu ile ihaleyi yapıp yapmamakta serbesttir. ENCÜMEN’ce
uygun görülerek karara bağlanan ihale kararı ise; İta Amiri’nin ONAY’ını takiben geçerlilik kazanacağı gibi, İta Amiri’nin ihaleyi fesh etmesi
halinde, iştirakçi idareye karşı herhangi bir hak iddiasında bulunamaz.
10- İş bu ihale ilanı genel bilgi mahiyetinde olup, satışta ihale şartnamesi hükümleri uygulanacaktır.
Sıra
No
1
İlçesi
Çankaya
Mahalle
Çayyolu
Ada/
Plan
Parsel Amacı Alanı (m2)
44058/1 KÇA 11,312.00
Hisse
(m2)
3471
Emsal
E:1.50
Muhammen
Bedel (TL)
7,809,750.00
Geçici
Teminat Bedeli (TL)
234,292.50
İhale
Saati
14:04
Ankara Büyükşehir Belediyesi İnternet Adresi www.ankara.bel.tr
Basın - 11834 (www.bik.gov.tr)
Resmi İlanlar www.ilan.gov.tr.de
AKARYAKIT SATIN ALINACAKTIR
Yükseköğretim Kurumları Ankara Üniversitesi
İdari ve Mali İşler Daire Başkanlığı
80000 litre motorin (diğer), 27000 litre kurşunsuz benzin (95 oktan) ve 55000 litre motorin alımı 4734 sayılı
Kamu İhale Kanununun 19 uncu maddesine göre açık ihale usulü ile ihale edilecektir. İhaleye ilişkin ayrıntılı
bilgiler aşağıda yer almaktadır:
İhale Kayıt Numarası: 2014/126642
1-İdarenin
a) Adresi: Ord.Prof.Dr.Şevket Aziz Kansu Ek Hizmet Binası B Blok Kat:8 (Emniyet Mah.İncitaş Sk.)
Tandoğan Yenimahalle/ANKARA
b) Telefon ve faks numarası: 312 214 1350--64 - 312 212 7414
c) Elektronik Posta Adresi: [email protected]
ç) İhale dokümanının görülebileceği internet adresi (varsa): https://ekap.kik.gov.tr/EKAP/
2-İhale konusu malın
a) Niteliği, türü ve miktarı: 80.000 litre motorin (diğer), 27.000 litre kurşunsuz benzin (95 oktan) ve 55.000
litre motorin
b) Teslim yeri: Taşıt Tanıma Sisteminde Kayıtlı Akaryakıt İstasyonlarından Taşıtlara Dolum Yapılacak Ayrıca
Üniversitemiz Yakıt Tanklarına ve Jeneratörlere Teslimat Yapılacaktır.
c) Teslim tarihi: Sözleşmenin yürürlük tarihinden başlayarak 31/12/2015 tarihine Kadar 365 Takvim günüdür
3- İhalenin
a) Yapılacağı yer: Ankara Üniversitesi İdari ve Mali İşler Daire Başkanlığı Satınalma Şubesi
Ord.Prof.Dr.Şevket Aziz Kansu Ek Hizmet Binası B Blok Kat:8 (Emniyet Mah.İncitaş Sk.) TandoğanYenimahalle/ANKARA
b) Tarihi ve saati:31.10.2014 - 10:30
4. İhaleye katılabilme şartları ve istenilen belgeler ile yeterlik değerlendirmesinde uygulanacak kriterler:
4.1. İhaleye katılma şartları ve istenilen belgeler:
4.1.1. Mevzuatı gereği kayıtlı olduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odası ya da ilgili Esnaf ve Sanatkarlar Odası
belgesi;
4.1.1.1. Gerçek kişi olması halinde, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, ilgisine göre
Ticaret ve/veya Sanayi Odasına ya da ilgili Esnaf ve Sanatkarlar Odasına kayıtlı olduğunu gösterir belge,
4.1.1.2. Tüzel kişi olması halinde, ilgili mevzuatı gereği kayıtlı bulunduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odasından,
ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, tüzel kişiliğin odaya kayıtlı olduğunu gösterir
belge,
4.1.2. Teklif vermeye yetkili olduğunu gösteren imza beyannamesi veya imza sirküleri;
4.1.2.1. Gerçek kişi olması halinde, noter tasdikli imza beyannamesi,
4.1.2.2. Tüzel kişi olması halinde, ilgisine göre tüzel kişiliğin ortakları, üyeleri veya kurucuları ile tüzel kişiliğin yönetimindeki görevlileri belirten son durumu gösterir Ticaret Sicil Gazetesi, bu bilgilerin tamamının bir
Ticaret Sicil Gazetesinde bulunmaması halinde, bu bilgilerin tümünü göstermek üzere ilgili Ticaret Sicil
Gazeteleri veya bu hususları gösteren belgeler ile tüzel kişiliğin noter tasdikli imza sirküleri,
4.1.3. Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen teklif mektubu.
4.1.4. Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen geçici teminat.
4.1.5. İhale konusu alımın tamamı veya bir kısmı alt yüklenicilere yaptırılamaz.
4.1.6. Tüzel kişi tarafından iş deneyimini göstermek üzere sunulan belgenin, tüzel kişiliğin yarısından fazla
hissesine sahip ortağına ait olması halinde, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği veya yeminli mali müşavir ya
da serbest muhasebeci mali müşavir veya noter tarafından ilk ilan tarihinden sonra düzenlenen ve düzenlendiği tarihten geriye doğru son bir yıldır kesintisiz olarak bu şartın korunduğunu gösteren belge, standart
forma uygun belge,
4.2. Ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler:
İdare tarafından ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin kriter belirtilmemiştir.
4.3. Mesleki ve Teknik yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler:
4.3.1. İş deneyimini gösteren belgeler:
Son beş yıl içinde bedel içeren bir sözleşme kapsamında kesin kabul işlemleri tamamlanan ve teklif edilen
bedelin % 30 oranından az olmamak üzere ihale konusu iş veya benzer işlere ilişkin iş deneyimini gösteren
belgeler veya teknolojik ürün deneyim belgesi.
4.3.2. Yetkili satıcılığı veya imalatçılığı gösteren belgeler:
a) İmalatçı ise imalatçı olduğunu gösteren belge veya belgeler,
b) Yetkili satıcı veya yetkili temsilci ise yetkili satıcı ya da yetkili temsilci olduğunu gösteren belge veya belgeler,
c) Türkiye’de serbest bölgelerde faaliyet gösteriyor ise yukarıdaki belgelerden biriyle birlikte sunduğu serbest
bölge faaliyet belgesi.
İsteklilerin yukarıda sayılan belgelerden, kendi durumuna uygun belge veya belgeleri sunması yeterli kabul
edilir. İsteklinin imalatçı olduğu aşağıdaki belgeler ile tevsik edilir.
a)Aday veya İstekli adına düzenlenen Sanayi Sicil Belgesi,
b)Adayın veya isteklinin üyesi olduğu meslek odası tarafından aday veya istekli adına düzenlenen Kapasite
Raporu,
c)Adayın veya isteklinin kayıtlı olduğu meslek odası tarafından aday veya istekli adına düzenlenen İmalat
Yeterlik Belgesi,
ç)Adaylar veya isteklilerin adlarına veya unvanlarına düzenlenmiş olan teklif ettiği mala ilişkin Yerli Malı
Belgesi,
d)Adayın veya isteklinin alım konusu malı ürettiğine ilişkin olarak ilgili mevzuat uyarınca yetkili kurum veya
kuruluşlarca düzenlenen ve aday veya isteklinin üretici veya imalatçı olduğunu gösteren belgeler.
4.3.3.
4.3.3.1. Ürünlerin piyasaya arzına ilişkin belgeler:
a) 5015 Sayılı Petrol Piyasa Kanunu ve ilgili mevzuatı uyarınca, isteklinin akaryakıt dağıtım kuruluşu olması
durumunda, Enerji Piyasa Düzenleme Kurumundan (EPDK) alınmış ve vize süresi geçmemiş Dağıtıcı
Lisansı.
b) İsteklinin akaryakıt ürünleri bayisi olması durumunda Enerji Piyasa Düzenleme Kurumundan (EPDK)
alınmış ve vize süresi geçmemiş Bayilik Lisansı ve bayisi olduğu akaryakıt dağıtım kuruluşundan alınmış
ihale tarihi itibari ile bayiliğin devam ettiğine dair belge veya bayilik sözleşmesi.(Belgelerin aslı veya idare
tarafından onaylanmış aslı görülmüştür suretleri)
4.4. Bu ihalede benzer iş olarak kabul edilecek işler:
4.4.1. Motorin (diğer),Kurşunsuz Benzin ve motorin vb. ürünlerin satışı kabul edilecektir.
5. Ekonomik açıdan en avantajlı teklif sadece fiyat esasına göre belirlenecektir.
6. İhaleye sadece yerli istekliler katılabilecektir.
7. İhale dokümanının görülmesi ve satın alınması:
7.1. İhale dokümanı, idarenin adresinde görülebilir ve 100 TRY (Türk Lirası) karşılığı Ankara Üniversitesi
İdari ve Mali İşler Daire Başkanlığı Satınalma Şubesi Ord.Prof.Dr.Şevket Aziz Kansu Ek Hizmet Binası B
Blok Kat:8 (Emniyet Mah.İncitaş Sk.) Tandoğan-Yenimahalle/ANKARA adresinden satın alınabilir.
7.2. İhaleye teklif verecek olanların ihale dokümanını satın almaları veya EKAP üzerinden e-imza kullanarak
indirmeleri zorunludur.
8. Teklifler, ihale tarih ve saatine kadar Ankara Üniversitesi İdari ve Mali İşler Daire Başkanlığı Satınalma
Şubesi Ord.Prof.Dr.Şevket Aziz Kansu Ek Hizmet Binası B Blok Kat:8 (Emniyet Mah.İncitaş Sk.) TandoğanYenimahalle/ANKARA adresine elden teslim edilebileceği gibi, aynı adrese iadeli taahhütlü posta vasıtasıyla
da gönderilebilir.
9. İstekliler tekliflerini, mal kalem-kalemleri için teklif birim fiyatlar üzerinden vereceklerdir. İhale sonucu,
üzerine ihale yapılan istekliyle her bir mal kalemi miktarı ile bu mal kalemleri için teklif edilen birim fiyatların çarpımı sonucu bulunan toplam bedel üzerinden birim fiyat sözleşme imzalanacaktır.
Bu ihalede, işin tamamı için teklif verilecektir.
10. İstekliler teklif ettikleri bedelin %3’ünden az olmamak üzere kendi belirleyecekleri tutarda geçici teminat
vereceklerdir.
11. Verilen tekliflerin geçerlilik süresi, ihale tarihinden itibaren 60 (altmış) takvim günüdür.
12. Konsorsiyum olarak ihaleye teklif verilemez.
Basın - 13067 (www.bik.gov.tr)
Resmi İlanlar www.ilan.gov.tr.de
SAĞLIK
Tuzdan oda engellilere
şifa verecek
ÇANKIRI - Şabanözü Bakım ve
Rehabilitasyon Merkezinde hizmete
açılan tuzdan odada astım, nefes
darlığı, bronşit ve üst solunum yolu
rahatsızlığı bulunan engelliler şifa
bulacak.
170 zihinsel engellinin kaldığı
merkezin müdürü Mustafa Ünver,
AA muhabirine yaptığı açıklamada, 2
bin 575 tuz tuğla kullanarak 55
metrekarelik oda inşa ettiklerini
söyledi.
Kurumda astım ve nefes darlığı
bulunan hastalar olduğunu anlatan
Ünver, "Tuz, bu hastalıklara iyi geliyor. Buradan yola çıkarak kuruma
tamamen tuzla kaplı oda yapmaya
karar verdik" dedi.
Kentteki tuz mağarasının önemli
tuz kaynağı olduğuna dikkati çeken
Ünver, "Çankırı, Türkiye ve dünyada
kaya tuzunun merkezi konumunda.
Bu nedenle tuzu bulmamız zor
olmadı. Türkiye'de birçok yerde de
tuzdan odalar var. Biz de mağaralardan tuz tedarik ederek odamızı
hayat geçirdik" ifadesini kullandı.
(AA)
Türkiye en az alkol tüketiminde Avrupa birincisi
ANKARA - YEŞİM SERT KARAASLAN Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından
Türkiye için hazırlanan raporda, Türkiye'nin
alkol tüketiminde Avrupa'daki en düşük
orana sahip olduğu; tütün ve alkol kontrolüne ilişkin yapılan yasal düzenlemelerle
bu oranın daha da azaltılmasına çalışıldığı
belirtildi.
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından
Türkiye için hazırlanan "Bulaşıcı Olmayan
Hastalıklarda Daha İyi Sonuçlar: Sağlık
Sistemi İçin Zorluklar ve Fırsatlar" başlıklı
rapor yayımlandı.
Raporda, alkol ile ilgili yer alan bölümde,
alkol tüketimine ilişkin Türkiye verilerine ve
yapılan düzenlemelere yer verildi.
Son yıllarda alkol tüketiminin artmasına
rağmen, küresel ortalama ile karşılaştırıldığında halen düşük olduğu belirtilen raporda,
alkolün sebep olduğu hastalıkların, obezite,
tütün gibi engellenebilir risk faktörlerinin
sebep olduğu hastalıklar ile karşılaştırıldığında Türkiye'deki tüm hastalık yükünün küçük
bir kısmını oluşturduğu ifade edildi. (AA)
TEMİZLİK MALZEMESİ SATIN ALINACAKTIR
ÇANKAYA BELEDİYESİ DESTEK HİZMETLERİ MÜDÜRLÜĞÜ
115 Kalem Temizlik Malzemesi Mal alımı 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 19 uncu maddesine göre açık
ihale usulü ile ihale edilecektir. İhaleye ilişkin ayrıntılı bilgiler aşağıda yer almaktadır:
İhale Kayıt Numarası : 2014/126306
1-İdarenin
a) Adresi: ZİYA GÖKALP CAD. NO:11 06000 KIZILAY ÇANKAYA/ANKARA
b) Telefon ve faks numarası : 3124588900 - 3124336627
c) Elektronik Posta Adresi : [email protected]
ç) İhale dokümanının görülebileceği internet adresi (varsa) : https://ekap.kik.gov.tr/EKAP/
2-İhale konusu malın
a) Niteliği, türü ve miktarı : 115 Kalem Temizlik Malzemesi Mal Alımı
Ayrıntılı bilgiye EKAP’ta yer alan ihale dokümanı içinde bulunan idari şartnameden ulaşılabilir.
b) Teslim yerleri : Temizlik malzemeleri İdarenin bildirdiği Çankaya belediyesine bağlı birimlerin depolarına
teslim edilecektir.
c) Teslim tarihi : Yüklenici işe başlama tarihiden itibaren 30 (otuz) takvim günü içerisinde temizlik
malzemelerini teslim edecektir
3- İhalenin
a) Yapılacağı yer : ÇANKAYA BELEDİYESİ DESTEK HİZMETLERİ MÜDÜRLÜĞÜ ZİYA GÖKALP
CADDESİ NO: 11 B BLOK KAT 3 KIZILAY/ANKARA
b) Tarihi ve saati : 31.10.2014 - 10:00
4. İhaleye katılabilme şartları ve istenilen belgeler ile yeterlik değerlendirmesinde uygulanacak kriterler:
4.1. İhaleye katılma şartları ve istenilen belgeler:
4.1.1. Mevzuatı gereği kayıtlı olduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odası ya da ilgili Esnaf ve Sanatkarlar Odası
belgesi;
4.1.1.1. Gerçek kişi olması halinde, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, ilgisine göre
Ticaret ve/veya Sanayi Odasına ya da ilgili Esnaf ve Sanatkarlar Odasına kayıtlı olduğunu gösterir belge,
4.1.1.2. Tüzel kişi olması halinde, ilgili mevzuatı gereği kayıtlı bulunduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odasından,
ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, tüzel kişiliğin odaya kayıtlı olduğunu gösterir
belge,
4.1.2. Teklif vermeye yetkili olduğunu gösteren imza beyannamesi veya imza sirküleri;
4.1.2.1. Gerçek kişi olması halinde, noter tasdikli imza beyannamesi,
4.1.2.2. Tüzel kişi olması halinde, ilgisine göre tüzel kişiliğin ortakları, üyeleri veya kurucuları ile tüzel kişiliğin yönetimindeki görevlileri belirten son durumu gösterir Ticaret Sicil Gazetesi, bu bilgilerin tamamının bir
Ticaret Sicil Gazetesinde bulunmaması halinde, bu bilgilerin tümünü göstermek üzere ilgili Ticaret Sicil
Gazeteleri veya bu hususları gösteren belgeler ile tüzel kişiliğin noter tasdikli imza sirküleri,
4.1.3. Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen teklif mektubu.
4.1.4. Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen geçici teminat.
4.1.5 İhale konusu alımın tamamı veya bir kısmı alt yüklenicilere yaptırılamaz.
4.1.6 Tüzel kişi tarafından iş deneyimini göstermek üzere sunulan belgenin, tüzel kişiliğin yarısından fazla
hissesine sahip ortağına ait olması halinde, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği veya yeminli mali müşavir ya
da serbest muhasebeci mali müşavir veya noter tarafından ilk ilan tarihinden sonra düzenlenen ve düzenlendiği tarihten geriye doğru son bir yıldır kesintisiz olarak bu şartın korunduğunu gösteren belge, standart
forma uygun belge,
4.2. Ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler:
İdare tarafından ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin kriter belirtilmemiştir.
4.3. Mesleki ve Teknik yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler:
4.3.1. İş deneyimini gösteren belgeler:
Son beş yıl içinde bedel içeren bir sözleşme kapsamında kesin kabul işlemleri tamamlanan ve teklif edilen
bedelin % 20 oranından az olmamak üzere ihale konusu iş veya benzer işlere ilişkin iş deneyimini gösteren
belgeler veya teknolojik ürün deneyim belgesi. 4.3.2.
4.3.2.1. Standarda ilişkin belgeler:
Teknik şartnameye göre aşağıdaki belgelerden teknik şartnamede hangi ürün için istenmişse söz konusu belgeler o ürün için teklif dosyası içerisinde idareye sunulacaktır.
1) TSE veya TSEK belgeleri
4.3.2.2. Ürünlerin piyasaya arzına ilişkin belgeler:
Teknik şartnameye göre aşağıdaki belgelerden biri,birkaçı veya hepsi teknik şartnamede hangi ürünler için
istenmişse söz konusu belgeler o ürün için teklif dosyası içerisinde idareye sunulacaktır.
1)Sağlık Bakanlığından alınmış Biyosidal Ruhsatı belgesi
2)Ürüne ait üretici firmanın Sağlık Bakanlığı/Gümrük Ticaret Bakanlığı bildirim kaydı
3)Ürüne ait Analiz sertifikası
4.4. Bu ihalede benzer iş olarak kabul edilecek işler:
4.4.1. Kamu veya Özel sektörde yapılan Temizlik Malzemesi alımı işleri.
5. Ekonomik açıdan en avantajlı teklif sadece fiyat esasına göre belirlenecektir.
6. İhaleye sadece yerli istekliler katılabilecektir.
7. İhale dokümanının görülmesi ve satın alınması:
7.1. İhale dokümanı, idarenin adresinde görülebilir ve 100 TRY (Türk Lirası) karşılığı ÇANKAYA
BELEDİYESİ DESTEK HİZMETLERİ MÜDÜRLÜĞÜ ZİYAGÖKALP CADDESİ NO: 11 B BLOK KAT
3 KIZILAY/ANKARA adresinden satın alınabilir.
7.2. İhaleye teklif verecek olanların ihale dokümanını satın almaları veya EKAP üzerinden e-imza kullanarak
indirmeleri zorunludur.
8. Teklifler, ihale tarih ve saatine kadar ÇANKAYA BELEDİYESİ DESTEK HİZMETLERİ MÜDÜRLÜĞÜ
ZİYAGÖKALP CADDESİ NO: 11 B BLOK KAT 3 KIZILAY/ANKARA adresine elden teslim edilebileceği
gibi, aynı adrese iadeli taahhütlü posta vasıtasıyla da gönderilebilir.
9. İstekliler tekliflerini, mal kalem-kalemleri için teklif birim fiyatlar üzerinden vereceklerdir. İhale sonucu,
üzerine ihale yapılan istekliyle her bir mal kalemi miktarı ile bu mal kalemleri için teklif edilen birim fiyatların çarpımı sonucu bulunan toplam bedel üzerinden birim fiyat sözleşme imzalanacaktır.
Bu ihalede, işin tamamı için teklif verilecektir.
10. İstekliler teklif ettikleri bedelin %3’ünden az olmamak üzere kendi belirleyecekleri tutarda geçici teminat
vereceklerdir.
11. Verilen tekliflerin geçerlilik süresi, ihale tarihinden itibaren 30 (otuz) takvim günüdür.
12. Konsorsiyum olarak ihaleye teklif verilemez.
Basın - 13089 (www.bik.gov.tr)
Resmi İlanlar www.ilan.gov.tr.de
dış dünya
ELEKTRİK ENERJİSİ SATIN ALINACAKTIR İDARİ VE MALİ İŞLER DAİRE
BAŞKANLIĞI YÜKSEKÖĞRETİM KURUMLARI ANKARA ÜNİVERSİTESİ
900000kwh elektrik enerjisi alımı 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 19 uncu maddesine göre açık ihale usulü ile ihale edilecektir.
İhaleye ilişkin ayrıntılı bilgiler aşağıda yer almaktadır:
İhale Kayıt Numarası : 2014/126497
1-İdarenin
a) Adresi: Prof.Dr.Ord.Şevket Aziz Kansu Binası B Blok 8. kat Emniyet mah. İncitaşı sok. YENİMAHALLE/ANKARA
b) Telefon ve faks numarası : 3122141350/6109 - 3122127414
c) Elektronik Posta Adresi : [email protected]
ç) İhale dokümanının görülebileceği internet adresi (varsa) : https://ekap.kik.gov.tr/EKAP/
2-İhale konusu malın
a) Niteliği, türü ve miktarı : 900.000kwh elektrik enerjisi
Ayrıntılı bilgiye EKAP’ta yer alan ihale dokümanı içinde bulunan idari şartnameden ulaşılabilir.
b) Teslim yerleri : Ankara Üniversitesi Rektörlüğü Merkez Bina Dögol cad. Tandoğan/Ankara Ankara Çalışmaları Araştırma ve
Uygulama Merkezi Samanpazarı Altındağ/Ankara Ankara Üniversitesi Kültür ve Sanat Evi (ANKÜSEV) K.Özalp mah.Kuleli
sok.No:42 Rektörlük Ek Hizmet Binası Bahriye Üçok cad. Emniyet mah. No:10 Yenimahalle/Ankara Süperiletken Teknolojileri
Uygulama ve Araştırma Merkezi Bahçelievler 306 11/D Laboratuar Merkez Gölbaşı / ANKARA
c) Teslim tarihi : Elektrik Enerjisi alımı 01/01/2015 tarihinde saat 00:01'de başlayacak olup, 31/12/2015 tarihinde saat 24:00'da sona
erecektir.
3- İhalenin
a) Yapılacağı yer : Ankara Üniversitesi Rektörlüğü İdari ve Mali İşler Daire Başkanlığı Satın Alma Şubesi Ord.Prof.Dr. Şevket Aziz
Kansu Ek Hizmet Binası B Blok 8. kat Yenimahalle/ANKARA
b) Tarihi ve saati : 31.10.2014 - 09:30
4. İhaleye katılabilme şartları ve istenilen belgeler ile yeterlik değerlendirmesinde uygulanacak kriterler:
4.1. İhaleye katılma şartları ve istenilen belgeler:
4.1.1. Mevzuatı gereği kayıtlı olduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odası ya da ilgili Esnaf ve Sanatkarlar Odası belgesi;
4.1.1.1. Gerçek kişi olması halinde, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, ilgisine göre Ticaret ve/veya Sanayi
Odasına ya da ilgili Esnaf ve Sanatkarlar Odasına kayıtlı olduğunu gösterir belge,
4.1.1.2. Tüzel kişi olması halinde, ilgili mevzuatı gereği kayıtlı bulunduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odasından, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, tüzel kişiliğin odaya kayıtlı olduğunu gösterir belge,
4.1.1.3. İhale konusu malın satış faaliyetinin yerine getirilebilmesi için ilgili mevzuat gereğince alınması zorunlu izin, ruhsat veya
faaliyet belgesi veya belgeler:
İsteklilerin EPDK'nın yürürlükteki "Elektrik Piyasası Lisans Yönetmeliği" hükümlerine göre düzenlenmiş "Elektrik Toptan Satış
Lisansı" veya "Perakende Satış Lisansı" veya "Üretim Lisansı" veya "OSB Üretim Lisansı" veya "Otoprodüktör Lisans" lardan birini
aslını veya noter onaylı suretini teklifleri ekinde vermeleri zorunludur.
4.1.2. Teklif vermeye yetkili olduğunu gösteren imza beyannamesi veya imza sirküleri;
4.1.2.1. Gerçek kişi olması halinde, noter tasdikli imza beyannamesi,
4.1.2.2. Tüzel kişi olması halinde, ilgisine göre tüzel kişiliğin ortakları, üyeleri veya kurucuları ile tüzel kişiliğin yönetimindeki
görevlileri belirten son durumu gösterir Ticaret Sicil Gazetesi, bu bilgilerin tamamının bir Ticaret Sicil Gazetesinde bulunmaması
halinde, bu bilgilerin tümünü göstermek üzere ilgili Ticaret Sicil Gazeteleri veya bu hususları gösteren belgeler ile tüzel kişiliğin noter
tasdikli imza sirküleri,
4.1.3. Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen teklif mektubu.
4.1.4. Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen geçici teminat.
4.1.5. İhale konusu alımın tamamı veya bir kısmı alt yüklenicilere yaptırılamaz.
4.2. Ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler:
İdare tarafından ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin kriter belirtilmemiştir.
4.3. Mesleki ve Teknik yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler:
İdare tarafından mesleki ve teknik yeterliğe ilişkin kriter belirtilmemiştir.
5. Ekonomik açıdan en avantajlı teklif sadece fiyat esasına göre belirlenecektir.
6. İhaleye sadece yerli istekliler katılabilecektir.
7. İhale dokümanının görülmesi ve satın alınması:
7.1. İhale dokümanı, idarenin adresinde görülebilir ve 50 TRY (Türk Lirası) karşılığı Ankara Üniversitesi Rektörlüğü İdari ve Mali
İşler Daire Başkanlığı Satın Alma Şubesi Ord.Prof.Dr. Şevket Aziz Kansu Ek Hizmet Binası B Blok 8. kat Yenimahalle/ANKARA,
https://ekap.kik.gov.tr/EKAP/ adresinden satın alınabilir.
7.2. İhaleye teklif verecek olanların ihale dokümanını satın almaları veya EKAP üzerinden e-imza kullanarak indirmeleri zorunludur.
8. Teklifler, ihale tarih ve saatine kadar Ankara Üniversitesi Rektörlüğü İdari ve Mali İşler Daire Başkanlığı Satın Alma Şubesi
Ord.Prof.Dr. Şevket Aziz Kansu Ek Hizmet Binası B Blok 8. kat Yenimahalle/ANKARA adresine elden teslim edilebileceği gibi, aynı
adrese iadeli taahhütlü posta vasıtasıyla da gönderilebilir.
9. İstekliler tekliflerini, mal kalem-kalemleri için teklif birim fiyatlar üzerinden vereceklerdir. İhale sonucu, üzerine ihale yapılan istekliyle her bir mal kalemi miktarı ile bu mal kalemleri için teklif edilen birim fiyatların çarpımı sonucu bulunan toplam bedel üzerinden
birim fiyat sözleşme imzalanacaktır.
Bu ihalede, işin tamamı için teklif verilecektir.
10. İstekliler teklif ettikleri bedelin %3’ünden az olmamak üzere kendi belirleyecekleri tutarda geçici teminat vereceklerdir.
11. Verilen tekliflerin geçerlilik süresi, ihale tarihinden itibaren 30 (otuz) takvim günüdür.
12. Konsorsiyum olarak ihaleye teklif verilemez.
Basın - 13066 (www.bik.gov.tr)
Resmi İlanlar www.ilan.gov.tr.de
BAKANLIĞIMIZ BAHÇELİEVLER 8 DAİRELİ LOJMAN ONARIMI
ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANLIĞI
Bakanlığımız Bahçelievler 8 Daireli Lojman Onarımı yapım işi 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 19 uncu maddesine göre açık ihale
usulü ile ihale edilecektir. İhaleye ilişkin ayrıntılı bilgiler aşağıda yer almaktadır.
İhale Kayıt Numarası : 2014/127932
1-İdarenin
a) Adresi: İNÖNÜ BULVARI NO: 42 06520 EMEK ÇANKAYA/ANKARA
b) Telefon ve faks numarası : 3122967039 - 3122125690
c) Elektronik Posta Adresi : [email protected]
ç) İhale dokümanının görülebileceği internet adresi : https://ekap.kik.gov.tr/EKAP/
2-İhale konusu yapım işinin
a) Niteliği, türü ve miktarı : Bakanlığımız Bahçelievler 8 Daireli Lojman Onarımı Yapım işi
Ayrıntılı bilgiye EKAP’ta yer alan ihale dokümanı içinde bulunan idari şartnameden ulaşılabilir.
b) Yapılacağı yer : Bahçelievler Lojmanı/ANKARA
c) İşe başlama tarihi : Sözleşmenin imzalandığı tarihten itibaren 3 gün içinde yer teslimi yapılarak işe başlanacaktır.
ç) İşin süresi : Yer tesliminden itibaren 45 (kırkbeş) takvim günüdür.
3- İhalenin
a) Yapılacağı yer : Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İdari ve Mali İşler Dairesi Başkanlığı
b) Tarihi ve saati : 17.10.2014 - 10:30
4. İhaleye katılabilme şartları ve istenilen belgeler ile yeterlik değerlendirmesinde uygulanacak kriterler:
4.1. İhaleye katılma şartları ve istenilen belgeler:
4.1.1. Mevzuatı gereği kayıtlı olduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odası ya da Esnaf ve Sanatkarlar Odası veya ilgili Meslek Odası Belgesi.
4.1.1.1. Gerçek kişi olması halinde, kayıtlı olduğu ticaret ve/veya sanayi odasından ya da esnaf ve sânatkar odasından veya ilgili
meslek odasından, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, odaya kayıtlı olduğunu gösterir belge,
4.1.1.2. Tüzel kişi olması halinde, ilgili mevzuatı gereği kayıtlı bulunduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odasından, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, tüzel kişiliğin odaya kayıtlı olduğunu gösterir belge,
4.1.2. Teklif vermeye yetkili olduğunu gösteren İmza Beyannamesi veya İmza Sirküleri.
4.1.2.1. Gerçek kişi olması halinde, noter tasdikli imza beyannamesi.
4.1.2.2. Tüzel kişi olması halinde, ilgisine göre tüzel kişiliğin ortakları, üyeleri veya kurucuları ile tüzel kişiliğin yönetimindeki
görevlileri belirten son durumu gösterir Ticaret Sicil Gazetesi, bu bilgilerin tamamının bir Ticaret Sicil Gazetesinde bulunmaması
halinde, bu bilgilerin tümünü göstermek üzere ilgili Ticaret Sicil Gazeteleri veya bu hususları gösteren belgeler ile tüzel kişiliğin noter
tasdikli imza sirküleri,
4.1.3. Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen teklif mektubu.
4.1.4. Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen geçici teminat.
4.1.5. İhale konusu işte idarenin onayı ile alt yüklenici çalıştırılabilir. Ancak işin tamamı alt yüklenicilere yaptırılamaz.
4.1.6. Tüzel kişi tarafından iş deneyimi göstermek üzere sunulan belgenin, tüzel kişiliğin yarısından fazla hissesine sahip ortağına ait
olması halinde, ticaret ve sanayi odası/ticaret odası bünyesinde bulunan ticaret sicil memurlukları veya yeminli mali müşavir ya da
serbest muhasebeci mali müşavir tarafından ilk ilan tarihinden sonra düzenlenen ve düzenlendiği tarihten geriye doğru son bir yıldır
kesintisiz olarak bu şartın korunduğunu gösteren belge.
4.2. Ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler:
İdare tarafından ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin kriter belirtilmemiştir.
4.3. Mesleki ve Teknik yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler:
4.3.1. İş deneyim belgeleri:
Son on beş yıl içinde bedel içeren bir sözleşme kapsamında taahhüt edilen ve teklif edilen bedelin % 100 oranından az olmamak üzere
ihale konusu iş veya benzer işlere ilişkin iş deneyimini gösteren belgeler.
4.4. Bu ihalede benzer iş olarak kabul edilecek işler ve benzer işlere denk sayılacak mühendislik ve mimarlık bölümleri:
4.4.1. Bu ihalede benzer iş olarak kabul edilecek işler:
Benzer iş olarak Kamu İhale Kurumunun Yapım işlerinde iş deneyiminde değerlendirilecek benzer işlere dair tebliğine istinaden B/3
grubu işler iş deneyim belgesi kabul edilecektir.
4.4.2. Benzer işe denk sayılacak mühendislik veya mimarlık bölümleri:
Bu iş için İnşaat Mühendisliği veya Mimarlık diploması benzer işe denk sayılacaktır.
5. Ekonomik açıdan en avantajlı teklif sadece fiyat esasına göre belirlenecektir.
6. İhaleye sadece yerli istekliler katılabilecektir.
7. İhale dokümanının görülmesi ve satın alınması:
7.1. İhale dokümanı, idarenin adresinde görülebilir ve 50 TRY (Türk Lirası) karşılığı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İdari ve
Mali İşler Dairesi Başkanlığı İhale Servisi C Blok 1. Kat adresinden satın alınabilir.
7.2. İhaleye teklif verecek olanların ihale dokümanını satın almaları veya EKAP üzerinden e-imza kullanarak indirmeleri zorunludur.
8. Teklifler, ihale tarih ve saatine kadar Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İdari ve Mali İşler Dairesi Başkanlığı İhale Servisi C
Blok 1. Kat adresine elden teslim edilebileceği gibi, aynı adrese iadeli taahhütlü posta vasıtasıyla da gönderilebilir.
9. İstekliler tekliflerini, anahtar teslimi götürü bedel üzerinden verecektir. İhale sonucu, üzerine ihale yapılan istekliyle anahtar teslimi
götürü bedel sözleşme imzalanacaktır. Bu ihalede, işin tamamı için teklif verilecektir.
10. İstekliler teklif ettikleri bedelin %3’ünden az olmamak üzere kendi belirleyecekleri tutarda geçici teminat vereceklerdir.
11. Verilen tekliflerin geçerlilik süresi, ihale tarihinden itibaren 90 (doksan) takvim günüdür.
12. Konsorsiyum olarak ihaleye teklif verilemez.
13. Diğer hususlar:
İhalede Uygulanacak Sınır Değer Katsayısı (N) : 1
Teklifi sınır değerin altında olduğu tespit edilen isteklilerin teklifleri, Kanunun 38 inci maddesinde öngörülen açıklama istenmeksizin
reddedilecektir.
Basın - 13100 (www.bik.gov.tr)
Resmi İlanlar www.ilan.gov.tr.de
11
Abbas’tan İsrail’e
10 Ekim 2014 Cuma
Mescid-i Aksa uyarısı
RAMALLAH - Filistin Devlet
Başkanı Mahmut Abbas, İsrail'i
siyasi anlaşmazlıkları dini çatışmaya
dönüştürmemesi konusunda uyardı.
Abbas, İsrail'in Mescid-i Aksa'ya
yönelik bugünkü ihlalinin ardından
Filistin devlet televizyonu PSC'ye
yaptığı açıklamada, yaşananlara
tepki göstererek, "İsrail'in Mescid-i
Aksa ve İbrahim Camisi'ne yönelik
uygulamalarını kabul etmeyeceğiz"
dedi.
İsrail'i uygulamasının sonuçları
konusunda uyaran Abbas, "Dinin
siyasi çekişme aracı olarak kullanılması ve bunun dini çatışmaya
dönüştürülmesinin tehlikesini bizim
gibi dünya da biliyor. Bu nedenle
herkes çevremizde olanları bilmeli
ve İsrail buna dikkat etmeli. Bu
adımların kendisi ve başkaları için
tehlikeli olduğunu anlamalı" diye
konuştu.
İsrail'in "istediklerini oldu bittiye
getirmek için" her gün Mescid-i
Aksa'ya girmeye çalıştığını ifade
eden Abbas, "İsrail'in istediği yalan,
hayali ve tarihin tahrif edilmesiyle
yarattığı, 'burada kendisinin de payı
olduğu' bahanesiyle Mescid-i
Aksa'nın zamansal ve mekansal
bölünmesi... Bunu hepimiz biliyoruz"
ifadelerini kullandı.
İsrail Turizm Bakanlığının Yahudi
yerleşimcilerin Mescid-i Aksa'ya, ElMeğaribe kapısının yanı sıra ikinci
bir kapıdan da girebilmesi için çalışmalar yaptığına yönelik haberlere de
değinen Abbas, "İsrail'in Yahudi yerleşimciler ve radikallerin Mescid-i
Aksa'ya girişini kolaylaştırılması için
özel bir kapı açmasına karşı sessiz
kalmamız mümkün değil" dedi.
İsrail'in ihlallerine karşı İslam
dünyasının gerekli adımları atması
için Ürdün ve "Kudüs komitesi
başkanı" Fas'la sürekli iletişim
halinde olduklarını aktaran Abbas,
ayrıca bu adımları Birleşmiş Milletler
Güvenlik Konseyi'ne taşıyacaklarını
belirterek, şöyle devam etti:
"Filistin halkı sessiz kalmayacak.
Her gün çatışmalar oluyor ve
Filistinliler yaralanıyor. Yaralananlar
ve halkımızın diğer fertleri İsrail'in
tacizlerini sonlandırmak için
mücadeleden vazgeçmeyecek."
İsrail polisinin, Yahudi yerleşimcilerin sabah saatlerinde Mescid-i
Aksa'ya girmesi için ibadet eden
Müslümanları alandan çıkarmaya
çalışması gerginliğe neden olmuştu.
Müdahale sırasında iki taraftan da
yaralananlar olduğu açıklanmıştı.
Öte yandan Halil Vakıflar
Müdürlüğü tarafından yapılan açıklamada, İsrail'in "Sukot (Arş)
Bayramı kutlamaları çerçevesinde
Yahudilerin buraya girmesi için gelecek pazar ve pazartesi günleri
Müslümanların İbrahim Camisi'ne
girmesine izin verilmeyeceği belirtilmişti. (AA)
Nobel Kimya Ödülü
sahiplerini buldu
görüldükleri bildirildi.
İsveç Kraliyet Bilimler
Akademisi'nden yapılan açıklamada, 1873'te Ernst Abbe'nin,
geleneksel optik mikroskopların
hiçbir zaman 0,2 mikrometreden
daha iyi olamayacağı
öngörüsünde bulunduğu belirtilerek ışığın dalga boyunun yarısından daha iyi çözünürlük sağlayamayacağı düşüncesiyle optik
mikroskopun uzun bir süre geri
planda tutulduğu hatırlatıldı. .
(AA)
KOPENHAG - Nobel Kimya
Ödülü'nün bu yılki sahipleri
Amerikalı bilim adamları Eric
Betzig ve William E. Moerner ile
Alman bilim adamı Stefan W.
Hell'in oldu.
Ödülü paylaşan bilim
adamları; Eric Betzig (Howard
Hughes Sağlık Enstitüsü, ABD),
William E. Moerner (Stanford
Üniversitesi, ABD) ve Stefan W.
Hell'in, geliştirdikleri "yüksek
çözünürlüklü floresan mikroskop"
çalışmalarıyla ödüle değer
BULMACANIN ÇÖZÜMÜ
1
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
2
3
4
5
6
7
8
9
10
12
haber
10 Ekim 2014 Cuma
KÜLTÜREL
BOYUT
Prof. Dr. Hayrettin İVGİN
[email protected]
ÖLÜMÜNÜN 15. YILINDA
TAHİR KUTSİ MAKAL
Tahir Kutsi Makal öleli tam 15 yıl olmuş. Sanki dün
gibi ... Öldüğüne halâ alışamadık. Yaşasaydı 77 yaşında olacaktı.
Tahir Kutsi Makal, çeşitli konularda ve özellikle
halk edebiyatı konusunda eserler veren bir kalem
sahibiydi. Karacaoğlan, Dadaloğlu, Köroğlu, Pir
Sultan Abdal, Âşık Veysel, Hasan Dede kitapları bunlardan sadece birkaçıdır. İç Göç, Acı Yol, Köylü
Gözüyle Avrupa, Fakir İşi, Anadolu'da Türk Mühürü,
Meydan Dayağı, Kamyon, Delitay, Al Kırbacı Eline
gibi kitapları, roman, araştırma, röportaj ve gezi eserleridir. Eserleri elbette bu kadar değil, birkaç şiir
kitabı da bulunuyor.
Tahir Kutsi; bir romancıdır, hikayecidir, şairdir,
gazetecidir falan ama o her şeyden önce bir
halkbilimcidir.
Onun sağlığında sık sık söylediği bir söz vardır:
"Elde etliklerim kendisine hizmetten gurur duyduğum
yüce Türk halkına aittir. "
Bu bir yazarın kolay kolay söyleyemeyeceği
şeylerdir. Çünkü o bir halkbilimci olarak bu sözü
söylemeyi hak etmiştir.
Bir yazısında diyor ki: "Hayatım boyuncu halkım
benim en büyük öğretmenim olmuştur. Her acı, her
güzellik, her türlü sıkıntının çaresi halkta vardır.
Dilimizi, inancımızı biçimleyip bize veren odur.
Burada ilkokuldan başlayarak bana bir harf öğreten
öğretmenlerime minnetlerimi belirtmek isterim. Ne
öğrendiysem halktan ve halkbilimci ustalarımdan
öğrendim. Ben de neyim varsa milletime verdim. "
Tahir Kutsi bir halk çocuğudur. 9 Şubat 1937 tarihinde Denizli'nin Acıpayam ilçesinin Oğuz köyünde
doğmuş bir köy evladıdır. Tahir Kkutsi, 15 Haziran
1999 tarihinde Hakk’a göçtü. Öldüğünde 62 yaşındaydı. Mezarı memleketi Acıpayam’dadır. Gerçekten
köylüden,
Kendi tabiriyle halk edebiyatı inceleme ve araştırmalarına coşkunlukla başlamış; masallara, öykülere,
manilere, ağıtlara, destanlara sevgiyle yaklaşmıştır.
Halk edebiyatına, halk kültürüne olan bu sevgisi;
çocukluk ve ilk gençlik yıllarında başlamış, ölümüne
kadar devam etmiştir.
Halk edebiyatı ve halk kültürü ile ilgili yazılanların
tümünü aradı, buldu ve defalarca okudu. Anlatılanları
can kulağı ile dinledi. Olaylara cam gözüyle değil,
can gözüyle baktı. Duyduklarını not etti. Yüzlerce
atasözü, deyim, bilmece, destan, efsane, halk hikâyesi
dosyalarında, defterlerinde idi. Bunlardan yazılarında,
röportajlarında faydalandı. Derlediklerini serin kanlılıkla, duygudan arınarak, düşünerek tasnif etti.
Gazetecilik yıllarında çok gezdi, dolaştı. Görevli gezilerinde, hatta tatillerinde bile derleme ve araştırma
çalışmalarını sürdürdü
Bu halk kültürü ve folklora olan merakı ve ilgisine,
sevgi ve coşkunluğuna, bilimsellik de katmak
gerekiyordu. Yani sistemli ve metotlu çalışmak
mecburiyeti vardı. Onu da yaptı. Onun tebliğleri,
araştırmaları değme bilim adamlarının yaptıklarından
daha az değerli değildir. O nedenle, kendisine İnönü
Üniversitesi "fahri bilim doktorluğu" unvanını 21
Haziran 1989 tarihinde verdi.
Tahir Kutsi öyle bir halkbilimci idi ki halk kültürü
ile meşgul olanların pirini bile tespit
etmişti. Biz halkbilimcilere de bunu kabullendirmişti. Bilinmektedir ki, her mesleğin bir pîri
vardır. Halkımız pirsiz sanat ve işin bereketsiz
olduğuna inanmıştır. Hatta bir ölçülü sözde "İş pîrsiz,
yüz nursuz" denir. Biliyorsunuz pîr, iş yahut o sanatı
icat edene, ortaya koyana, ilk yapana denir. Meselâ;
terzilerin pîri İdris Peygamberdir. Demircilerin,
Hazreti Davut'tur. Demiri ilk işleyen, zırhı ilk yapan,
elini ateşin içine sokabilen odur. Pehlivanların pîri
Hazreti Hamza olarak bilinir. Efelerin, zeybek ve seymenlerin ise Hz. Ali...
"Peki yazarların, şairlerin, halkbilimcilerin pîri
kimdir? Dede Korkut'tur (Korkut Ata). Çünkü Türk
edebiyatı masaldan başlar. Köken mitolojidir,
efsanedir, şiirdir, türküdür, ağıttır, ninnidir, manidir.
Masalı da, hikâyeyi de, ilk şiiri de, ağıtı da söyleyen
halktır, ilk bilinen halk yazarı Dede Korkut 'tur. O
halde, pirimiz de odur." diyordu Tahir Kutsi Makal.
Biliyorsunuz büyük Türkçü Ziya Gökalp "En büyük
dehâ halktandır." demiştir. Yüzyıllar öncesinden
günümüze seslenen edebiyat ürünleri halkın dehasının
ürünleridir.
"Türk halk dehası. Dede Korkut'u yaratıp, ortaya
çıkartmıştır. Dede Korkut yaşamış mıdır? Halk dehası
onu yaşatmıştır. Çünkü o sonsuzluktan gelmiştir.
Ozanların başıdır Dede Korkut..İsmi geçmese bile o
yaratılış ve türeyiş destanlarında bile vardır. Çünkü o
semboldür, ortaya koyucudur. "
Tahir Kutsi böyle söyler, buna inanırdı ve bizi de
inandırmıştı.
"Tahir Kutsi bir halkbilimcidir" dedik. Bir yazısında
başlangıçtan bugüne kadar halk edebiyatına hizmet
verenlerin listesini yayımlamıştı. Tam 72 kişinin adını
veriyordu.
Bakın bu listede bulunanların bazıları şunlardır:
Saadettin Nüzhet Ergun, Fuad Köprülü, Eflatun Cem
Güney, Vasfı Mahir Kocatürk, Hamit Zübeyr Koşay,
Cahit Öztelli, Prof. Dr. Mehmet Kaplan, Prof. Dr.
Faruk Kadri Timurtaş, Ömer Asım Aksoy, Prof. Dr.
İlhan Başgöz,
Prof. Dr. Şükrü Elçin, Yaşar Kemal, Orhan Şaik
Gökyay, Feyzi Halıcı, Prof. Dr. Saim Sakaoğlu, Dr.
Mehmet Önder gibi bilim adamları ve araştırmacılar...
Bu listede ben de vardım. Ama kendini bu 72 kişinin
arasına koymamıştı. Oysaki Tahir Kutsi mütevazı
davranarak bu listede kendine yer vermemişti.
Eğer halk edebiyatı ve halk bilimi alanında
başlangıçtan bugüne kadar hizmet edenlerin 100 kişilik bir isim listesini yazsak -ki bunu yapanlar da var.
Mesela, uluslararası bir kongrede böyle bir listeyi
tebliğinde bir bilim adamı yaptı- bu listenin ilk on beş
kişisi içerisinde Tahir Kutsi mutlaka yer alır.
Tahir Kutsi'nin ölümü ile halk bilim camiası garip
ve yalnız kalmıştır. Onu özlüyoruz. Daha uzun süre
onun eksikliği hissedilecektir.
Mekânı cennet olsun!
Başbakan Yardımcısı Ali
Babacan (sağ 3), Orta Vadeli
Program (2015-2017) ile ilgili
Başbakanlık Yeni Bina'da
basın toplantısı düzenledi.
Toplantıya Bilim Sanayi ve
Teknoloji Bakanı Fikri Işık,
(sağ 2) Çalışma ve Sosyal
Güvenlik Bakanı Faruk Çelik
(sol 2) Gümrük ve Ticaret
Bakanı Nurettin Canikli
(sağda) Kalkınma Bakanı
Cevdet Yılmaz (sol 3) ve
Maliye Bakanı Mehmet
Şimşek (solda) katıldı.
2023’e nazar mı değdi?
ANKARA- Ekonominin 3 yıllık yeni hedeflerini
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan ekonomiyle
ilgili beş bakanın da katılımıyla açıkladı.
Açıklamadaki yeni Orta Vadeli Program’a (OVP)
göre; Türkiye ekonomisi gelecek 3 yılı, geçen yıl
öngörülenden daha kötü geçirecek. 2014 ise
hayal kırıklığı. Büyüme hedefi yüzde 4’ten yüzde
3.3’e çekildi, milli gelir 810 milyar dolar olabilecek. Büyüme takip eden yıllarda da yüzde 5’i
aşamayacak. Öngörüler 2023 hedeflerini de
riske atıyor.
Babacan’ın açıkladığı yeni OVP ile düşen
hedefler şöyle:
- Bu yıl yüzde 4 büyümemiz öngörülüyordu
görünen o ki bu ancak bu oran yüzde 3.3 olabilecek.
- Enflasyon için bu yıl yüzde 5 gibi oldukça
düşük bir hedefimiz vardı, şimdi
yüzde 9.4’e çıktı.
- İşsizlik oranı yüzde 9.4 olacaktı yüzde
9.6’ya yükseltildi. 0.2 puan deyip geçmeyin bu
yaklaşık 600 bin kişinin daha işsiz kalacağını
ortaya koyuyor.
- Milli gelir 2014’te ancak 810 milyar dolar,
2017’de ise 907 milyar dolar olacak. Türkiye’nin
2023 hedeflerinin en önemlisi Türkiye’yi dünyada
ilk on ekonomi arasına sokacak olan hedef 2 trilyon dolarlık milli gelir idi. 2017 yılında bunun
daha yarısına bile ulaşılamayacak.
74 BİN PERSONEL ALINACAK
Toplantıda Maliye Bakanı Mehmet Şimşek,
“2015’te de eğitim, en büyük harcama kalemimiz
olmaya devam edecektir. Muhtemelen bunu
sağlık, daha sonra da sosyal güvenlik takip edecektir” dedi. Şimşek,
Davutoğlu,
HDP’nin
‘NİYET’ini
sorguladı
ANKARA- Başbakan
Davutoğlu, Başbakanlık’ta yapılan
güvenlik toplantısı sonrası yaptığı
açıklamada, çözüm sürecini vandalizme kurban etmeyeceklerini
söyleyerek, son günlerde yaşanan
şiddet olaylarının sorumlusu olarak
gördüğü HDP’ye sert çıktı: “Başka
bir niyetiniz varsa kimliğinizi bilelim.
Kobani’deki Kürtlerin zulüm
gördüğünü söyleyip, Türkiye’deki
Kürtlere zulüm yapmak hangi
insanlığa sığar.”
Başbakan Ahmet Davutoğlu,
son günlerde yaşanan şiddet olaylarından sorumlu tuttuğu HDP’ye
sert eleştirilerde bulundu.
Çözüm sürecini vandalizme kurban etmeyeceklerini söyleyen
Davutoğlu, “Başka bir niyetiniz
varsa kimliğinizi bilelim. Çözüm
sürecine önem veriyorlarsa önce
onun gereğini yapacaklar.
Kobani’deki Kürtlerin zulüm
gördüğünü söyleyip, Türkiye’deki
Kürtlere zulüm yapmak hangi
insanlığa sığar” dedi.
Davutoğlu şunları söyledi:
SURİYELİLERE KİMLİK…
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk
Çelik de Suriyeli sığınmacılara çalışma izni verilip
verilmeyeceğine dair bir soru üzerine “Suriye’den
gelen misafirlerimize kendilerini tanımlayacak
kimlik verilecek. Türkiye’deki açık işler dikkate
alınarak bunların istihdam imkanı bir ölçüde
gerçekleşmiş olacak. Çalışma imkanını elde
etmiş olacaklar” dedi.
Erdoğan: Demokrasi, hukuk
içinde mücadele edilecek
“Son derece antidemokratik ve
halkın canına malına kastederek
çağrı yapması demokrasiye
aykırıdır. Türkiye Cumhuriyeti bir
hukuk devletidir. Yurtdışında çok
acı olaylar yaşanıyor olabilir. Hiç
kimse bunları Türkiye içine yansıtamaz. Türkiye’nin içinde bir meseleymiş gibi halkı doğrudan tehdit
etme cüreti gösteremez. 13-18
yaşları arasında çocukları öne
sürenler insanlık suçu işliyorlar.
Kobani’de yaşananları sanki
Türkiye’nin çözmek zorundaymış
gibi izlenim yaymaya çalışıyorlar.
Kobani’de yaşayanlar, vandalizmi
yapan şiddet meraklılarına sığınmadılar. Devletin düzenine ve merhametine sığındılar. Devleti ve
hukuk düzenini hiçbir şeye feda
etmeyiz. Evleri, işyerleri talan
edilen, kurşunlananlar Türkiye’nin
Kürt vatandaşıdır. Çözüm süreci ile
kamu düzeni birbirinin alternatifi
değildir. Çözüm süreciyle ilgili tutumumuzda değişiklik olmadan yolumuza devam ederiz. Bayrağa ve
her türlü değere yönelik saldırılar
da gerekli karşılığı bulacaktır.
Kılıçdaroğlu’ndan uyarı
MANİSA - CHP Genel Başkanı
Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye'de
yaşananlara dikkati çekerek iktidarın
ülkeyi yönetemez hale geldiği iddia
etti.
Salihli'de partisi tarafından
düzenlenen Üzüm Mitingi'ne katılmak üzere Adnan Menderes
Havalimanı'ndan hareket eden
Kılıçdaroğlu, yol üzerindeki Derbent,
Urganlı ve Gökkaya mahallelerinde
durarak kahvehanelerde köylülerle
çay içti, sohbet etti. Gökkaya
mahallesinde bir vatandaş,
Kılıçdaroğlu'nun geçişi sırasında
elindeki çuvalda bulunan kuru üzümleri yola döktü.
Salihli'ye geçen ve Kent
Meydanı'nda düzenlenen mitingde
parti otobüsünün üzerinden konuşan
Kılıçdaroğlu, ülke genelinde İŞİD
bahanesiyle düzenlenen protesto
olaylarına dikkati çekti.
"Türkiye'yi görüyorsunuz kaç
vatandaşımız öldürüldü, geriye
dönüyoruz, yeni sıkıyönetim başladı,
yine iç kavgalar başladı" diyen
Kılıçdaroğlu, tüm vatandaşların 12
yıldır ülkeyi kimin yönettiğini kendilerine sorması gerektiğini ifade etti.
Vatandaşın, ülkeyi çatışma
ortamına getirmesi için iktidara görev
vermediğini, huzur, barış ve kardeşlik
istediğini, herkesin karnının doyduğu
bir ülke istediğini belirten
“Gelecek yıl için de 74 bin kişinin istihdam
edilmesini tahmin ediyoruz. Özelleştirmede ise
bu yıl için 6.8 milyar liralık, 2015 için 8.7 milyar
lira, 2016 içinde 6.8 milyar lira civarında
özelleştirme geliri öngörüyoruz. Gelecek birkaç
yıl için ortalama 4-5 milyar dolarlık özelleştirme
gelirini neredeyse garanti altına aldık” dedi.
ANKARA Cumhurbaşkanı
Recep Tayyip
Erdoğan,
Türkiye'nin, huzura,
istikrara, güven
ortamına, özellikle
de kardeşliğe yönelik hiçbir tuzağa
asla müsaade
etmeyeceğini vurgulayarak,
"Sergilenen şiddet,
vandalizm ve yağmacılıkla, devletimiz, en etkin şekilde, demokrasi ve
hukuk içinde
mücadele edecektir" ifadesini kullandı.
Cumhurbaşkanlığı Basın Merkezi'nin internet sitesinde,
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bazı şehirlerde sahnelenen şiddet
eylemlerine ilişkin açıklamasına yer verildi.
Erdoğan, açıklamasında, Suriye'nin Ayn El Arab, diğer adıyla
Kobani kasabasına yönelik terör saldırıları bahane edilerek,
Türkiye'nin çeşitli şehirlerinde sahnelenen şiddet eylemleri ve
yaşanan can kayıplarının, en büyük üzüntü kaynağı olduğunu
belirtti.
Can kayıplarının yanı sıra mülke de zarar verilmesi, kamu
binalarının, özellikle okulların, esnafın, sivil ve resmi araçların,
Kızılay yardım araçlarının, belediye otobüslerinin hedef alınmış
olması, şehirlerdeki huzur ortamının hedef alınmasının kabul
edilebilir bir durum olmadığını kaydeden Erdoğan, şöyle devam
etti: "Sahnelenen şiddet eylemlerinin, Kobani meselesi ile uzaktan yakından bir ilgisinin olmadığı son derece açıktır.
Kobani'ye yönelik terör saldırılarının arkasına sığınarak,
Türkiye'de şiddet eylemlerinin sahnelenmesi, asıl niyetin ve
hedefin çok farklı olduğunu ortaya koymaktadır.
İç ve dış politikamızı şekillendirmeye yönelik bu tür provokasyonlarla, yakın tarih de dahil olmak üzere defalarca
karşılaşmış olan ülkemiz, dün olduğu gibi bugün de, bu tür algı
operasyonlarını ve saldırıları bertaraf etmeyi başaracaktır.
Terör yüzünden birçok bedeller ödemiş bir ülke olan Türkiye,
yeryüzündeki tüm terör örgütlerinin karşısındadır." (AA)
MHP'li Yeniçeri: Türkiye'yi
sorumlu tutmak nankörlük
Kılıçdaroğlu, "Geldiler kendi ceplerini
doldurdular, vatandaşa değil yandaşa hizmet ettiler" diye konuştu.
Öte yandan Kılıçdaroğlu'nun konvoyunda trafik kazası yaşandı. İzmir
- Ankara Karayolu Kemalpaşa
ayrımında konvoyda bulunan
Süleyman Türk'ün kullandığı DHA'ya
ait 34 TM 9475 plakalı görev aracı ile
Mustafa Karaduman'ın kullandığı 34
ZM 4677 plakalı TIR çarpıştı. Kaza
maddi hasarla atlatıldı. Kılıçdaroğlu,
Derbent ilçesinde girdiği kahvehanede kaza geçiren DHA ekibi ile
telefonla görüşerek geçmiş olsun
dileklerini iletti.
Öte yandan konvoy Turgutlu
ilçesinden geçtiği sırada
Kılıçdaroğlu'nun bulunduğu parti
otobüsünün önündeki bir kamyonun
lastiği patladı.
(AA)
TBMM- MHP Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri, Kobani'de
yaşananlardan Türkiye'yi sorumlu tutmanın nankörlük olduğunu
söyledi.
Yeniçeri, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında IŞİD bahanesiyle düzenlenen gösteriler ve yaşanan olayları değerlendirdi.
Türkiye'nin Suriye'den kaçan Kürt sığınmacıları korumak, barındırmak ve doyurmak için canhıraş mücadele verdiğini ifade eden
Yeniçeri, TSK'nın da bir yandan sığınmacıları korumak diğer yandan
sınırı korumak gibi zor bir görev üstlendiğini belirtti.
Sınırın Türkiye tarafında ise asker taşlandığını, okulların yakıldığını,
sokakların ateşe verildiğini anlatan Yeniçeri, "Bu somut bir
samimiyetsizliktir. Yapılanların
bir adı vardır, o da riyakar
hainliktir" dedi.
AK Parti'nin gerçekleri
göremediğini ya da terör
örgütünün eylemlerini çözüm
süreci adına görmezden
geldiğini savunan Yeniçeri,
terör örgütünün bu süreçte
bütün faaliyetlerini silah kullanmadan serbestçe yapma
imkanına kavuştuğunu söyledi. (AA)
TURİZM
10 Ekim 2014 Cuma
Trabzon Müzesi’ne
ziyaretçi akını
13
Kentte en çok
ziyaret edilen
mekanların
başında gelen
Atatürk
Köşkü'nde, 19.
yüzyılın sonu ile
20. yüzyıla ait
mobilyalar,
porselenler,
halılar ile
Atatürk'e ait
tablolardan
oluşan 344 eser
sergileniyor.
TRABZON- Ulu Önder Mustafa
Kemal Atatürk'ün Trabzon'u ilk
ziyaretinde kaldığı ve yaklaşık 4 bin 600
tarihi eserin sergilendiği Trabzon
Müzesi'ni, dört günlük Kurban Bayramı
tatil süresince 400 kişi ziyaret etti.
Zeytinlik Caddesi'nde 1900'lü yıllarda banker Kostaki Teophylaktos
tarafından konut olarak yaptırılan
Trabzon Müzesi, yaklaşık 13 yıldan beri
ziyaretçilere hizmet veriyor.
Yerli ve yabancı turistlerin ilgisini
çeken Trabzon Müzesi'nin bodrum katı
arkeolojik eserler seksiyonu, zemin katı
konak teşhiri, birinci katı etnografik
eserler seksiyonu ve asma katı ise idari
bölüm olarak düzendi.
Bayramda Atatürk Köşkü’ne
yoğun ilgi
Trabzon Kültür ve Turizm Müdürü
İsmail Kansız, AA muhabirine yaptığı
açıklamada, Kostaki Teophylaktos
tarafından konut olarak yaptırılan
binanın, 1924'te Atatürk'ün Trabzon'u
ilk ziyaretinde konaklaması için düzenlendiğini söyledi.
Ulu Önder Mustafa Kemal
Atatürk'ün Trabzon'u ilk ziyaretinde eşi
ve beraberindeki heyetle bu konakta
kaldığını belirten Kansız, "Konak
1987'de Kültür ve Turizm Bakanlığına
tahsis edildi. Daha sonra 1987 ile 2001
yılları arasında Kültür ve Turizm
Bakanlığınca yapılan restorasyonla aslına uygun şekilde yenilenmiştir.
Restorasyonun ardından yenilenen
konak, 22 Nisan 2001'de Trabzon
Müzesi olarak ziyarete açıldı" diye
konuştu.
Kansız, Trabzon Müzesi'nde yaklaşık 4 bin 600 eserin sergilendiğini vurgulayarak, müzenin kente gelen yerli ve
yabancıların ilgisin çektiğini kaydetti.
(AA)
TRABZON - Trabzon'un
Soğuksu Mahallesi'ndeki önemli
tarihi mekanlarından olan ve
restorasyon ile rölöve çalışması
tamamlanan Atatürk Köşkü'nü,
Kurban Bayramı tatilinde yaklaşık 3
bin 700 kişi ziyaret etti.
Kentte en çok ziyaret edilen
mekanların başında gelen Atatürk
Köşkü'nde, 19. yüzyılın sonu ile 20.
yüzyıla ait mobilyalar, porselenler,
halılar ile Atatürk'e ait tablolardan
oluşan 344 eser sergileniyor.
Trabzon Büyükşehir Belediye
Başkanı Orhan Fevzi
Gümrükçüoğlu, AA muhabirine
yaptığı açıklamada, Atatürk
Köşkü'nün 19. yüzyılın başlarında
Konstantin Kabayanidis tarafından
yazlık olarak yaptırıldığını belirterek,
köşkün 1943 yılından itibaren müzeye dönüştürülerek hizmete
açıldığını söyledi.
Atatürk Köşkü'nün yerli ve
yabancı turistlerin ilgisini çektiğini
belirten Gümrükçüoğlu, "Kapsamlı
restorasyon ve rölöve çalışmalarının
ardından Atatürk Köşkü'nü her gün
ortalama bin 500 kişi ziyaret ediyor.
Ziyarete gelen turistlerimiz de
Atatürk Köşkü'nden oldukça memnun ayrılıyor. Bu durum da bizleri
mutlu ediyor" diye konuştu.
Gümrükçüoğlu, Atatürk
Köşkü'nün Kurban Bayramı
tatilinde de yerli ve yabancı turistleri ağırlamaya devam ettiğini ifade
ederek, Atatürk Köşkü'nü Kurban
Bayramı tatili sürecinde yaklaşık
3 bin 700 kişinin ziyaret ettiğini
anlattı.
Kentte turizm potansiyelini
arattırmak için sürekli çalıştıklarını
belirten Gümrükçüoğlu, dört
mevsim turizme olanak sağlayarak,
bu potansiyeli artırmayı amaçladıklarını kaydetti.
(AA)
Sümela Manastırı’nın
restorasyonunda sona gelindi
TRABZON - Sümela Manastırı''nın
restorasyonunda sona gelindiği bildirildi.
Trabzon Valisi Abdil Celil Öz, yazılı açıklamasında, Sümela Manastırı''nın Trabzon için
önemli bir turizm destinasyonu olduğunu
vurguladı.
Sümela''da hizmet kalitesinin geliştirilmesi için çalışma yürüttüklerini belirten Öz,
açıklamasını şöyle sürdürdü:
"Sümela Manastırı''nın restorasyon projesinde son aşamaya gelindi. Kuruldan
geçtikten sonra restorasyon ihalesine çıkılacak. Sümela Manastırı''nın bir başka önemli
boyutu da Milli Parklar boyutudur. Burada
var olan günübirlik tesislerin ve hizmet alanlarının yeniden düzenlenmesi için valiliğimiz,
Milli Parklar Genel Müdürlüğümüz, büyükşehir belediyemiz, ilçe belediyemizle ortak bir
ISSN 1308-7622
Sümela
Manastırı''nın
restorasyonunda sona
gelindiği
bildirildi.
Yıl: 44
Sayı: 14996
10 Ekim 2014
Cuma
GÜNLÜK SİYASİ GAZETE
Yayın Sahibi
İmaj İç ve Dış Tic. A.Ş.
Genel Yayın Yönetmeni
Ahmet TEKEŞ
Sorumlu Yazı İşleri Müdürü
Abdülmecit KOYUNSAĞAN
Haber Koordinatörü
Dursun ERKILIÇ
Yazı İşleri Müdürü
Ayşegül BALDEMİR
İstihbarat Şefleri
Şenol GÜNÜÇ - Kenan ERGEN
Görsel Yönetmen
Şebnem ÜNAL
Sayfa Editörleri
Yasemin AYDOĞDU - Emine ÖZCAN
İnternet Editörü
Alparslan OĞUZ
Haber Merkezi
İsmail Yıldız, Hakkı Murat SÖBÜTAY, Tülay CANPOLAT,
Gazi BOZKURT, Burcu KERİM, Betül SÜSLEN
İdari Merkez
Macun Mah. 195. Cadde No: 2 Yenimahalle/ANKARA
Yazı İşleri Tel: 397 91 40 (PBX) Fax: 397 41 54
[email protected]
Yayın Sahibi
Temsilcisi:
Yiğit YİĞİT
İstanbul Temsilciliği
Ankara Temsilciliği
Tevfik Bey Mah. Tahsin Tekoğlu Cad.
Rüzgarlı Cd. Plevne Sk. No: 14
No: 2 K.1 Sefaköy/Küçükçekmece/İSTANBUL
Ulus/ANKARA
Tel: (0212) 540 40 45
Tel: (0312) 310 35 53
Dağıtım: TURKUVAZ DAĞITIM SAN. VE TİC. A.Ş.
Yayın Türü: Yaygın Süreli (Pazar hariç)
Basıldığı Yer:
Dorukkaya Mat. Yay. Rek. Mağ. Enerji ve İnş. A.Ş. - İstanbul Yolu
6. km Macun Mh. 3. Cd. No: 2/1 Yenimahalle/ANKARA Tel: 397 11 97
Resmi ilanlarımızı internet sitemizden de görebilirsiniz.
www.yedigungazetesi.com.tr
Sözleşmesiz yazarlara ücret ödenmez
YediGün Basın Meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir
Burdur’da “bin 550 yıllık
restoran” ortaya çıkarıldı
BURDUR - GÖKMEN YÜCE Gölhisar ilçesindeki Kibyra Antik
Kenti''nde yapılan kazılarda Doğu
Romalılar döneminde kullanılmış yaklaşık
bin 550 yıllık olduğu belirtilen restoran
bulundu.
Kibyra Antik Kenti''nde yapılan
kazılarda görevli Diyarbakır Dicle
Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih
Bölümü Eskiçağ Tarihi Anabilim
Dalı''ndan Araştırma Görevlisi İsmail
Baytak, AA muhabirine yaptığı açıklamada, antik kentin agora bölümünde yaptıkları çalışmalarda bir fırın, fırının
önünde küçük bir ocak ve hemen
yanında 1 metre çapında 2 büyük
ve bir küçük mermer masaya rastladıklarını söyledi.
Bütün bu buluntulardan söz
konusu yapının şimdiki tanımlarıyla
bir restoran ya da lokanta olarak
kullanılmış olduğunun anlaşıldığını
anlatan Baytak, "Ortaya çıkarılan
masalar içerisine yemek servisi
yapılabilecek şekilde tasarlanmış.
Küçük ocakta ise tencere ya da
demlik gibi şeyler ısıtılmış" dedi.
Baytak, bu yapıya rastladıklarında önce fırının üst kısmı
üzerinde çalıştıklarını daha sonra yavaş
yavaş alt katmanlara indiklerini ifade etti.
Fırının üst kısmını kaldırdıktan sonra
odun konulan ve pişirme işleminin yapılabileceği bölümünün de ortaya çıktığını
belirten Baytak, "Fırın tuğlayla yapılmış.
Günümüzdeki fırınlarda da tuğla görmek
mümkün çünkü tuğla ısıyı tutabiliyor ve
uzun süre yemek pişirmek mümkün olabiliyor. Şimdi fırını 3 boyutlu olarak
tamamladık. İleride yapacağımız konservasyon çalışmalarında üstünü de kapatacağız" diye konuştu. (AA)
çalışma kapsamında oradaki alanın komple
yeniden inşa edilmesi konusunda bir proje
ihalesi yapıldı."
Öz, Sümela Manastırı''nın yapısına uygun
olarak girişten itibaren seyir terasına kadar
yeniden projelendirileceğini, Sümela''nın,
restorasyonun ardından Trabzon turizmine
daha nitelikli hizmet vereceğini kaydetti.
Sümela Manastırı''nda teleferikle ilgili de
bir çalışma olduğunu anımsatan Öz,
"Teleferik yapımı proje aşamasında. Proje
tamamlandığında yine büyükşehir
belediyemiz ve ilçe belediyemizle ortak bir
çalışma yürüterek yap-işlet modeliyle ihaleye
çıkacağız. Sümela farklı boyutlarıyla Trabzon
turizmine hizmet eden bir mekan haline
gelecek" ifadelerini kullandı.
(AA)
Bursaspor'dan, Mersin İdmanyurdu'na tepki
10 Ekim 2014 Cuma
BURSA - Bursaspor Kulübü,
Arjantinli savunma oyuncusu Renato
Civelli ile ilgili açıklamalarından dolayı
Mersin İdmanyurdu Kulübüne tepki
gösterdi. Yeşil-beyazlı kulübün resmi
internet sitesinden yapılan açıklamada,
"Spor Toto Süper Lig 5. hafta mücadelesi sırasında, sonucu etkilemeyen,
münferit ve neredeyse hemen her
maçta yaşanan sıradan bir ikili
mücadeleyi, sanki ülke futbolunun en
önemli problemiymiş gibi sunma
garipliğine soyunan Mersin İdmanyurdu
Kulübünün bu tavrını anlamlı bulmadığımızı belirtmek isteriz" ifadesine
yer verildi. Teknik direktör Rıza
Çalımbay'ın kendi takımına antrenman
Kadıköy’de
MİLLİ
MESAİ
A Milli Futbol Takımı,
Çek Cumhuriyeti ilebugün yapacağı
2016 Avrupa
Şampiyonası
Elemeleri A Grubu
ikinci maçıyla birlikte Kadıköy'de 15.
kez sahaya çıkacak.
İSTANBUL - Milliler,
Fenerbahçe Şükrü
Saracoğlu Stadı'nda
daha önce yaptığı 14
maçta 8 galibiyet, 3
beraberlik aldı, 3 kez de
yenildi.
Kadıköy'de 12'si
resmi, 2'si özel olmak
üzere yaptığı 14 maçta
rakiplerine toplam 24
gol atan ay-yıldızlı ekip,
kalesinde ise 14 gol
gördü.
Türkiye, bu stattaki
ilk maçında, 10 Kasım
1993'te Norveç ile yaptığı 1994 Dünya Kupası
Avrupa Elemeleri grup
karşılaşmasında
sahadan 2-1 galip
ayrıldı.
Milli takım,
Kadıköy'deki son maçını
ise 15 Ekim 2013'te
Hollanda ile yaptı ve
2014 Dünya Kupası
bile yaptırmayı göze alamayacağı bir
zemin üzerinde resmi lig maçının
oynanmasına göz yumulduğu, maçı
yöneten hakemin de takdir haklarının
neredeyse tamamını ev sahibi takım
lehine kullandığı öne sürülen açıklamada, şunlar kaydedildi: "Bu durum,
bütün spor otoriteleri tarafından ifade
edilmişken, Mersin İdmanyurdu
Kulübünün 5 gün gecikmeyle mağdur
rolüne soyunması, en hafif ifadeyle şark
kurnazlığıdır. Bu tuhaf gündem yaratma
girişimi ve suçlamalar, lig başından bu
yana hakettiği puan ve galibiyetler
hakem hatalarıyla uçup gitmiş bir
kulübe belki de en son yöneltilmesi
gereken suçlamalardır.”
Ferguson'dan
Van Gaal'e destek
ANKARA - İngiltere Premier Lig ekiplerinden Manchester United'ın eski
"efsane" teknik direktörlerinden Alex
Ferguson, Hollandalı meslektaşı Louis
Van Gaal'i çok başarılı bulduğunu
söyledi.
Kulübün televizyon kanalı MUTV'ye
konuşan "Sör" lakaplı Ferguson, Van
Gaal'in, geldiğinden bu yana takımın
kadrosunda birçok değişiklik yaptığını
hatırlatarak, "Düşününce, istemediklerini göndererek kendi takımını kurması
doğru bir hamle" dedi. Van Gaal'in çok
deneyimli bir teknik adam olduğunu
belirten Ferguson, "Takımda yaşanacak
değişimi yönetebilecek düzeyde.
Yaklaşımı bence çok başarılı" ifadelerini kullandı.
Öte yandan, Manchester United
Asbaşkanı Ed Woodward da Van
Gaal'e güven duyduklarını ve yeniden
şampiyonluk yaşamak için paranın
sorun olmayacağını vurguladı.
Avrupa Elemeleri grup
karşılaşmasında 2-0
mağlup oldu.
Kadıköy'deki 14
maçın 10'unda gol atan
ay-yıldızlı ekip, kalesini
ise 5 maçta gole kapadı.
A Milli Futbol Takımı,
Kadıköy'deki son 3
maçını kazanamadı
Fenerbahçe Şükrü
Saracoğlu Stadı'ndaki
son galibiyetini 11 Eylül
2012 tarihinde, 2014
Dünya Kupası Avrupa
Elemeleri grubunda
Estonya'yı 3-0 yenerek
alan ay-yıldızlı ekip,
daha sonra bu statta
oynadığı aynı organizasyonun elemelerinde
Romanya'ya 1-0 yenildi,
Macaristan ile 1-1
berabere kaldı,
Hollanda'ya da 2-0 kaybetti.
(AA)
“Ronaldo 40’ına
kadar Madrid'te”
Terim ile 105. milli maç heyecanı
Türkiye'nin bugün
İstanbul'da
İzlanda ile
yapacağı 2016
Avrupa
Şampiyonası
Elemeleri A
Grubu ikinci
maçı, A Milli
Futbol Takımı
Teknik Direktörü
Fatih Terim'in
105. milli sınavı
olacak.
İSTANBULA Milli Futbol Takımı Teknik
Direktörlüğünün yanı sıra yeni
dönemde Türkiye Futbol Direktörü
sıfatıyla görev yapan Terim,
Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu
Stadı'nda oynanacak karşılaşmada
ay-yıldızlı ekibin başında 105. kez
sahaya çıkacak.
Abdullah Avcı'nın yerine A
Millilerin başına geçen Terim, ayyıldızlı ekipte, bir maçlık ilk deneyimi
hariç, üçüncü kez görev yapıyor.
Terim, A Milli Futbol Takımı'nın
başında ilk maçına, Alman teknik
direktör Sepp Piontek öncesi 11
Nisan 1990 tarihinde Kopenhag'da
Danimarka'ya karşı 1-0 yitirilen özel
karşılaşmada çıktı. Terim, bu tek
maçlık görevinin ardından 27 Ekim
1993-19 Haziran 1996 tarihlerinde
ay-yıldızlı ekibi çalıştırdı. Deneyimli
teknik adam, daha sonra 17
Ağustos 2005-14 Ekim 2009 tarihlerinde ikinci döneminde Türk Milli
Takımı'nın başında görev yaptı.
22 Ağustos 2013'te attığı imzayla milli takımın başına yeniden getirilen Fatih Terim, 6 Eylül'de
Kayseri'deki Andorra karşılaşmasıyla tam bin 422 gün sonra ay-yıldızlı
takımın başında sahaya çıktı.
A Milli Futbol Takımı, Fatih Terim
yönetiminde oynadığı 104 maçta 52
galibiyet aldı.
Ay-yıldızlı ekip, Terim'in saha
ANKARA - Cristiano Ronaldo'nun menajeri
Jorge Mendes, Portekizli yıldızın 40 yaşına
kadar Real Madrid'te futbol hayatına devam
ederek emekli olacağını söyledi.
İspanyol basınına konuşan Mendes, 29
yaşındaki oyuncunun Manchester United'a
transfer olacağı yönünde basında çıkan iddiaları
yalanlayarak, "Cristiano Ronaldo 40 yaşına
geldiğinde Real Madrid'ten emekliye ayrılacak"
dedi. Portekizli yıldızın kulübünde çok mutlu
olduğunu yineleyen Mendes, "Ronaldo'yu
Madrid'ten ayırmak imkansız. Bütün rekorları
kırıyor ve gelmiş geçmiş en iyi sporcu o" değerlendirmesinde bulundu.
Ronaldo'nun Manchester United'ta 6 yıl
geçirdiğini hatırlatan Mendes, "Bu nedenle
United'ın, Ronaldo'nun kalbinde her zaman özel
bir yeri olacak ama o sadece Madrid'i düşünüyor ve her zaman orada kalacak.” (AA)
Rooney rekor peşinde
kenarında yönettiği maçlarda 26 kez
berabere kaldı, 26 kez de mağlup
oldu.
Terim yönetiminde toplam 157
gol atan milliler, kalesinde ise 112
gol gördü.
Fatih Terim, A Milli Takım'daki
üçüncü döneminde galibiyet
yüzdesini oldukça artırdı.
Ay-yıldızlı ekip Terim'in üçüncü
döneminde oynadığı 12 maçın
9'unu kazanma başarısını gösterdi.
Milliler, 5'i resmi, 7'si özel bu
maçlarda 3 kez rakiplerine yenildi,
ANKARA - İngiltere'nin kaptanı Wayne
Rooney, eski futbolcu Bobby Charlton'ın milli
takımda en çok gol atan futbolcu rekorunu kırmak istediğini söyledi.
İngiliz basınına konuşan Manchester Unitedlı
golcü Rooney, futbolda takım oyununun çok
önemli olmasına rağmen bireysel rekorlar kırmak
istediğini de belirterek, "Milli takım ile bir kupa
kazanmak harika olurdu ama bireysel rekorlar
kırmak da fena olmazdı" dedi.
Milli takımda oynadığından bu yana hiçbir
zaman en çok gol atan futbolcu olmayı düşünmediğini vurgulayan 28 yaşındaki futbolcu,
"Böyle bir başarıya ulaşmak benim için harika
olur ve ailem benimle gurur duyar.” dedi.
15
SPOR
10 Ekim 2014 Cuma
Pınar Karşıyaka'da
Ufuk Sarıca farkı
Pınar Karşıyaka'da
kupa coşkusu
İZMİR - Son dönemde
Türkiye'de ve Avrupa'da başarılı
sonuçlara imza atan Pınar
Karşıyaka, 30. Cumhurbaşkanlığı
Kupası maçında Fenerbahçe
Ülker'i 77-75 yenerek
başantrenör Ufuk Sarıca yönetiminde 2. kupasına ulaştı.
Çok başarılı geçen oyuncu
kariyerinin ardından 20112012'de Anadolu Efes'te
başantrenör olarak görev yapmaya başlayan Ufuk Sarıca,
sezon bitmeden lacivertli beyazlı
ekiple yollarını ayırdı.
2012-2013 sezonu başında
Pınar Karşıyaka ile anlaşan Ufuk
Sarıca, ilk sezonunda Avrupa
Challenge Kupası'nda dörtlü
finale kalmayı başardı. İzmir'in ev
sahipliğinde oynanan dörtlü
finalde Rus ekibi Krasnye
Krylia'ya 77-76 mağlup olan yeşil
kırmızılı ekip, kupada ikinciliği
elde etti.
Aynı sezon Türkiye Basketbol
Ligi play-off yarı finaline çıkmayı
başaran Pınar Karşıyaka, 9 sene
sonra bunu başardı.
Bir sonraki yıl ULEB Avrupa
Kupası'nda mücadele eden ve
ikinci tura kalmayı başaran Ufuk
Sarıca'nın ekibi, ligde yine yarı
finale kadar yükseldi.
İZMİR - 30. Cumhurbaşkanlığı Kupası'nda
Fenerbahçe Ülker'i mağlup ederek 2. kez kupanın
sahibi olan Pınar Karşıyaka'nın başantrenörü Ufuk
Sarıca, "En büyük hayalim, Pınar Karşıyaka'yı
Euroleague'e taşımak" dedi.
Sarıca, yaptığı açıklamada, Fenerbahçe Ülker
karşısında müsabakaya kötü başlamalarına rağmen
dengeyi kurduklarını ve ilk periyotta rakiplerine
üstünlük kurduklarını söyledi. Kupayı kazandıkları
için çok mutlu olduklarını kaydeden Sarıca, şöyle
konuştu:
"Bütün oyuncularımı tebrik ediyorum.
Fenerbahçe Ülker çok kuvvetli ve potansiyeli olan
bir ekip. Ancak biz müsabakaya iyi hazırlanmıştık.
Çok inatçı bir takımız. Bu karakterimiz bizi ayakta
tuttu. Son bölümde doğru atışları yaparak çok
önemli bir kupa kazandık. 27 yıl sonra
Cumhurbaşkanlığı Kupası geldi. Bunu başardığımız
için gururluyuz." (AA)
Yarı finalde her iki sezon da
şampiyon olan Galatasaray Liv
Hospital ve Fenerbahçe Ülker'e
elenen Pınar Karşıyaka, 20132014 sezonunda bir ilki başardı.
Türkiye Kupası'nda Ankara'daki
8'li finallerde Türk Telekom,
Fenerbahçe Ülker ve son olarak
Anadolu Efes'i mağlup eden
Pınar Karşıyaka, ilk kez kupaya
uzandı.
Daha önce lig şampiyonluğuna ulaştığı 1987'de aynı zamanda Cumhurbaşkanlığı Kupası'nı
müzesine götüren Pınar
Karşıyaka, dün Fenerbahçe
Ülker'i 77-75 yenerek ikinci
Cumhurbaşkanlığı Kupası'nı
kazandı.
Bu yıl oynadığı 4 resmi maçı
da kazanan Pınar Karşıyaka,
sezona kupayla başlarken, Ufuk
Sarıca da başantrenörlük kariyerinde ikinci kupasını kazandı.
Ufuk Sarıca, 2014 FIBA
Dünya Kupası'nda A Milli
Basketbol Takım'da başantrenör
Ergin Ataman'ın yardımcılığını da
yaptı. Bu sezon kadrosunda çok
büyük bir değişiklik yapmayan
Pınar Karşıyaka'da, Jawad
Williams ve Esteban Batista'nın
yanı sıra Can Altıntığ takımdan
ayrıldı. (AA)
Hedefi, Türkiye'de bir ilki gerçekleştirmek
Erciyes Cup
16 Ekim'de
başlayacak
KAYSERİ - Türkiye Kadınlar Basketbol Ligi
ekiplerinden Abdullah Gül Üniversitesi Spor
Kulübü (AGÜ Spor) tarafından bu yıl 8'incisi
düzenlenecek Erciyes Cup 16 Ekim'de başlayacak.
Kadir Has Kongre ve Spor Merkezi'nde 16-18
Ekim tarihlerinde gerçekleşecek Erciyes Cup'ta,
AGÜ Spor, Fenerbahçe, Canik Belediyespor,
Beşiktaş, Orduspor, Osmaniye Gençlik takımları
mücadele edecek.
AGÜ Spor'dan yapılan açıklamada, turnuvadaki tüm maçların ücretsiz olarak izlenebileceği
belirtildi.
AGÜ Spor Başantrenörü Ayhan Avcı ise turnuvaya Beşiktaş ve Fenerbahçe gibi güçlü takımların katılacak olmasının Erciyes Cup'un ciddiyetini ortaya koyduğunu ifade ederek, "Karşılaşmaya
tüm Kayserili basketbolseverleri bekliyoruz. AGÜ
Spor'u yeni sezon öncesi izlemek isteyenleri turnuva maçlarına davet ediyorum" diye konuştu.
(AA)
Spor Toto Süper
Lig "gol fakiri"
İSTANBUL- Spor Toto Süper Lig'de 2014-2015
sezonu atılan gollerin azlığıyla dikkati çekerken,
Türkiye Ligi Avrupa'nın en az gol atılan liglerinden
biri oldu.
Geride kalan 5 haftada toplam 101 gol atılan
Süper Lig'de maç başına 2,24 gol ortalaması tutturuldu. Bu oran, UEFA sıralamasında ilk 30'da yer
alan ülkeler içinde en kötüsü olarak dikkati çekti.
Hollanda Birinci Ligi (Eredivisie), 3,18'lik gol
ortalamasıyla Avrupa'nın en yüksek ortalamaya
sahip ligi oldu, Avusturya Ligi 3,15 ile ikinci, İsrail
Ligi ise 3,14 ortalamayla üçüncü sırada yer aldı.
(AA)
Avusturya'nın
Innsbruck kentinde
düzenlenen Avrupa
Ümitler Tekvando
Şampiyonası'nda
bayanlar 67 kiloda
altın madalyanın
sahibi olan İrem
Yaman, bu başarısını
olimpiyatlara taşıyarak
Türkiye'de bir ilki
gerçekleştirmeyi
hedefliyor.
BURSA - Yaman, AA
muhabirine yaptığı açıklamada, tekvando kariyerinde ilk
Avrupa Şampiyonu unvanını
Innsbruck'ta elde ettiğini
hatırlattı. Şampiyonanın
ardından hala bunun gururunu ve sevincini yaşadığını
dile getiren Yaman, "Öyle
güzel bir duyguymuş ki
anlatılmaz, yaşanır. Umarım
bundan sonraki yaşamımda
daha güzel başarıları
yaşarım" dedi.
Yaman, tekvandoya 9
yaşında babasının teşvikiyle
başladığını ve bugüne kadar
hem annesi hem de
babasının büyük desteğini
gördüğünü anlatarak,
başarısında da ailesinin ken-
Türkiye'nin “ilk
hokey sahası”
Osmaniye’ye yapılıyor
Spor Genel Müdürlüğü Tesisler Daire
Başkanlığı, Türkiye'nin "ilk hokey
sahasını" Osmaniye'de yaptırıyor.
disine verdiği desteğin etkili
olduğunu dile getirdi.
Kendisinin tekvandoya
başladığı dönemde babasının
da tekvando hakemliği yaptığını belirten Yaman, "Bir
süre sonra babam hakemliği
bırakarak bana 'bundan
sonra birlikte çalışacağız'
dedi. Sonra babam bir spor
salonu açtı. Birlikte çalışmaya
başladık sürekli antrenman
yapıyorduk. Arkasından da
şampiyonluklar gelmeye
başladı" ifadesini kullandı.
Yaman, Avusturya'daki
şampiyonaya giderken böyle
bir başarının geleceğine kendisinin inandığını dile getirerek, şunları söyledi:
"Öncelikle ben müs-
abakalara çıkarken kendime
'en iyi şekilde mücadele edeceksin ve tüm gücünü burada sergileyeceksin' diyorum.
Burada da aynı şekilde
kendimi motive ettim.
Sonunda tüm rakiplerimi
geçerek şampiyonluğa
ulaştım. Bunu başaracağıma
inanıyordum. Çünkü kendime
bir hedef koymuştum.
Özellikle final müsabakasına
çıkarken çok fazla heyecanlandım ama sonunda kazanmasını bildim. İlk Avrupa
şampiyonluğumu da annem
ve babama hediye ettim.
Şimdi ki hedefim daha farklı.
Öncelikle dünya şampiyonluğu sonra da olimpiyat
şampiyonu olmak istiyorum.”
15 yaşındaki Norveçli futbolcu rekor için gün sayıyor
ANKARA- Norveç Birinci Futbol Ligi
(Tippeligaen) takımlarından Stromsgodset'in 15
yaşındaki orta saha oyuncusu Martin Odegaard,
bugünkü Malta maçında ya da Norveç'in 12
Haziran'daki Azerbaycan karşılaşması dahil 4 maçından birinde sahaya çıkarsa "Avrupa Futbol
Şampiyonası elemelerinde oynayan en genç futbolcu" olacak.
Profesyonel kariyerine, bu sezon altyapısından
yetiştiği Stromsgodset kulübünde başlayan 17 Aralık
1998 doğumlu futbolcu, Norveç'in 27 Ağustos'ta
Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ile yaptığı hazırlık
maçının ardından bir rekora daha gözünü dikti.
BAE ile oynanan karşılaşmada "15 yaş 253
gün"lükken sahaya adım atan ve "Norveç Milli
Takımı formasını giyen en genç futbolcu" olmayı
başaran Odegaard, 2016 Avrupa Futbol
Şampiyonası (EURO 2016) elemeleri H Grubu'ndaki
Malta (10 Ekim) ve Bulgaristan (13 Ekim) karşılaşmaları için milli takıma davet edildi. Norveçli futbolcu, teknik direktör Per-Mathias Hogmo'nun bu
maçların birinde kendisine şans vermesi halinde
"Avrupa Futbol Şampiyonası elemelerinde oynayan
en genç futbolcu" unvanının da sahibi olacak.
Bugün TSİ 21.45'te başlayacak Malta maçında
15 yıl ve 297 günü dolduracak Odegaard, sahaya
çıkarsa 1983'teki elemelerde "16 yıl 251 gün"lükken
milli formayı giyen İzlandalı Sigurdur Jonsson'a ait
rekoru geliştirecek.
Barcelona, Manchester United, Roma gibi
Avrupa'nın büyük takımlarının peşine düştüğü iddia
edilen Odegaard'ın rekor için fazla acele etmesine
de gerek yok. Zira genç yetenek, Norveç'in 12
Haziran 2015'te Azerbaycan'u ağırlayacağı elemelerdeki 6. maçında oynasa bile bu rekoru kıracak.
Norveç, Malta ve Bulgaristan'ın ardından
Azerbaycan ve Hırvatistan deplasmanlarına gidecek.
OSMANİYE- Fakıuşağı Mahallesi'nde,
soyunma odaları, tel örgüleri, ışıklandırma ve
zemin çalışmaları devam eden sahanın, yıl
sonuna kadar tamamlanması hedefleniyor.
Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürü
Ökkeş Demir, AA muhabirine, kentteki hokey
kulüplerinin, 2002'den beri milli takıma 70
sporcu kazandırdığını, sahanın, kent için ödül
anlamına geldiğini söyledi.
Saha sayesinde kentte hokeyin gelişeceğine dikkati çeken Demir, önemli organizasyonlara ev sahipliği yapacaklarını, bu spora
ilginin artacağını vurguladı.
Tesisleşme ile daha çok başarılı sporcu
yetiştirileceğine inandığını dile getiren Demir,
şunları kaydetti:
"Türkiye Hokey Federasyonu organizasyonu ile ülkemizde açık alan ve kapalı alan
hokey müsabakaları yapılıyor. Kapalı alan
müsabakalar spor salonlarında, açık alan
müsabakalar sentetik zeminli futbol
sahalarında yapılıyor. Her ilde bu tür sahalar
olmadığı için lig maçları federasyonun
belirlediği sentetik zeminli sahaların olduğu
kentlerde oynanıyor. Hokey sahası olmayışından dolayı kulüplerimiz büyük bir sıkıntı
çekiyor. Osmaniye'de hokey 2002 yılından
beri aktif oynanıyor. Spor salonlarında ve
sentetik zeminli halı sahalarda idmanlarını
yapan sporcularımız kısa sürede büyük
aşama kaydetti. Kent olarak milli takıma 70
sporcu kazandırdık. Bir dönem milli takımın
iskelet kadrosu, sporcularımızdan oluşmaktaydı. Hokey, olimpik bir branş. Kentimize
kazandırılacak bu saha ile ulusal ve uluslararası organizasyonlara ev sahipliği yapmayı ümit ediyoruz."
Demir, kentteki Gençlikspor Erkek Hokey
takımının Açık Alan Süper Ligi'ne yükseldiğini, Yahya Mazlum Halk Eğitim Merkezi
Kadınlar Hokey Takımı'nın da Kadınlar Salon
Birinci Ligi'nde mücadele ettiğini sözlerine
ekledi.
HER YERİ VE HER ŞEYİ YAKTILAR, YIKTILAR…
10 Ekim 2014 Cuma
Terör örgütü IŞİD'i protesto bahanesiyle sokağa dökülenlerin Vandallığı büyük tepki çökti. Olaylarda düne kadar
Diyarbakır'da 10, Siirt'te 3, Mardin'de 5, Batman, Muş, Van
ve Adana'da da birer olmak üzere 22 kişi öldü.
MUŞ
SALDIRDILAR ÖLDÜRDÜLER
ANKARA - Terör örgütü
IŞİD'i protesto bahanesiyle
Ağrı, Van, Bitlis, Mersin, Kars,
Bursa, Aydın, İzmir, Hakkari,
Antalya, Diyarbakır, Siirt,
Batman, Adıyaman ve
Tunceli'de gösteri düzenleyen
gruplar, kamu binalarına, banka
şubelerine, iş yerlerine,
araçlara ve güvenlik güçlerine
taş, sopa, molotof kokteyli ve
silahlarla saldırdı.
Olaylarda şimdiye kadar
Diyarbakır'da 10, Siirt'te 3,
Mardin'de 5, Batman, Muş,
Van ve Adana'da da birer
olmak üzere 22 kişi yaşamını
yitirdi.
Kobani'ye saldıran IŞİD'e
tepki bahanesiyle Ağrı'da gösteri yapan gruplar, polise taş ve
sopalarla saldırdı. Eski Van
Caddesi'nde toplanarak izinsiz
gösteri yapmak isteyen ve
uyarılara karşı güvenlik güçlerine taş ve şişelerle saldıran
gruptakilere, polis ekiplerince
müdahale edildi.
Tazyikli su ve biber gazıyla
müdahale edilen grup ile polis
arasındaki gerginlik devam
ediyor.
Doğubayazıt ilçesindeki
izinsiz gösteriler de ise bazı
işyerleri ile araçlar yakıldı.
ERCİŞ VE HİZAN
Van'ın Erciş ile Bitlisin Hizan
ilçelerinde sokağa çıkma
yasakları kaldırılırken, eğitim
öğretime devam edilecek.
Valiliklerden yapılan açıklamada, IŞİD'in Kobani'ye saldırmasını protesto eden grupların
çıkardığı olaylar sonucu Van'ın
Erciş ile Bitlis'in Hizan
ilçelerinde valilikler tarafından
vatandaşların can ve mal
güvenliğine yönelebilecek
tehditleri önlemek amacı ile
5442 Sayılı İl İdaresi
Kanununun 11/c maddesi
uyarınca 07.10.2014 günü saat
17:30 itibarı ile ikinci bir emre
kadar sokağa çıkma yasağı ilan
edilmişti.
TATVAN
Öte yandan Tatvan ilçesinde
akşam saatlerinde ilçe
merkezin de toplanan göstericiler, bazı iş yerleri, kamu
kurum binaları ve banka
şubelerini taşlayarak ateşe
verdiler.
Polisin müdahalesiyle ara
sokaklara dağılan göstericiler
Tatvan Belediyesine
molotofkokteyli camlarını
kırdılar.
TARSUS
Mersin'in Tarsus ilçesinde
Şahin Mahallesi girişinde
toplanan grup, lastik yakarak
D-400 karayolunu trafiğe kapattı. Bunun üzerine gruba
TOMA ve biber gazıyla müdahale eden polis ekipleri, yanan
lastikleri söndürüp yolu trafiğe
açtı. Polis ekiplerinin grubun
zaman zaman silahla ateş
etmesi nedeniyle çelik kalkanla
önlem aldığı görüldü.
Gazipaşa Mahallesi'nde ise
bir aracı yakan göstericilere
polis müdahale etti.
Fahrettinpaşa Mahallesi'ndeki
izinsiz gösteriler sırasında ise
zaman zaman silah sesleri
duyuldu.
BURSA
Bursa'da merkez
Osmangazi ilçesi Arabayatağı
Mahallesi pazar yerinde
toplanan yüzü maskeli grup,
yola barikat kurdu.
Barikatları ateşe veren ve
yolu trafiğe kapatan gruba
Çevik Kuvvet ekipleri tazyikli su
ve biber gazıyla müdahale etti.
Ara sokaklara kaçan eylemciler
polise molotof kokteyli ve havai
fişek atarak karşılık verdi.
Bölgedeki Hasan Ali Yücel
İlk ve Orta Okulu'na taş atan
eylemciler okulun camlarını
kırdı. Polis ve eylemciler
arasındaki çatışmalar devam
ediyor.
KARS
Kars'ta, İlim Yayma
Cemiyetinin Bülbül
Mahallesi'nde bulunan Ömer
Nasuhi Bilmen Erkek Öğrenci
Yurdu'nun arka bahçesine
girenler 2 molotof kokteyli
atarak kaçtı. Molotof kokteyleri
alev almazken, yurtta kalan
öğrenciler kısa süreli panik
yaşadı.
Yurt yetkililerinin olayı haber
vermesi üzerine olay yerine
gelen çok sayıda polis ekibi
yurt etrafında geniş güvenlik
önlemi aldı.
Subatan polis lojmanları
önünde toplanan özel harekat
polisleri de ara sokaklarda gezerek tedbir alıyor. Ekipler,
şüpheli gördüğü araçlarda
arama yaparak, kimlik kontrolü
de yapıyor.
AYDIN
ERZURUM
Terör örgütü IŞİD'i protesto
bahanesiyle Aydın ve İzmir'de
gösteriler düzenlendi.
Aydın'da Ovaeymir mahallesi, Osman Yozgatlı kavşağında
terör örgütü IŞİD'e tepki
bahanesiyle düzenlenen izinsiz
gösteriler sırasında bir grup
polise taşla saldırdı.
Grup, biber gazı ve tazyikli
suyla müdahalede bulunan
polis ekiplerine havai fişekle
karşılık verdi. Polis ekipleri
tekrar grubu dağıtmak için
biber gazı ve tazyikli su kullandı.
Bu sırada İzmir-Aydın otobanı şehir bağlantısını bir süre
trafiğe kapatan grubu polis
ekipleri engelledi.
Yer yer gösterilerin devam
ettiği Aydın'da geniş güvenlik
önlemleri sürüyor.
İZMİR
VAN
İzmir'in birkaç bölgesinde
polis ekiplerine taşla ve
molotofkokteyli ile saldıran gruplar eylemlerine devam ediyor.
Karabağlar'da bir grubun
molotof kokteyli ile yaktığı markette hasar meydana geldi.
Marketin üst katında bulunan
evde kalanlar ise güvenli bir
şekilde boşaltıldı.
İl genelinde bazı belediye
otobüslerinin de yakıldığı öğrenildi.
İzmir çevreyolu Karşıyaka
tünellerinde polis ekiplerini
taşlayan gruba da müdahale
edildi.
Menemen'deki olaylarda da
güvenlik güçlerine saldıranlardan gözaltına alınanların
olduğu öğrenildi.
HAKKARİ
Hakkari'nin Yüksekova
İlçesinde polis lojmanlarına
silahlı saldırı düzenlendi.
Akşam saatlerinde ilçenin
Yeşildere, Yenimahalle, Orman,
Esentepe, Esenyurt mahalleleriyle Cengiz Cengiz Topel
Caddesi üzerinde bir araya
gelen göstericiler izinsiz
yürüyüş düzenlendi. Yürüyüş
sırasında çarşı merkezindeki
polis lojmanlarına silahlı saldırı
düzenlendi.
Gece karanlığından faydalanarak lojmanlara ateş eden
grup, izini kaybettirdi. Polis
ekipleri ise güvenlik önlemlerini
arttırdı. İlçede olaylar devam
ediyor.
Şemdinli ilçesinde 1 okul
göstericiler tarafından ateşe
verildi.
ilçesinde IŞİD bahanesiyle izinsiz gösteri düzenleyen gruba,
polis müdahale etti.
Silvan ilçesinde sokağa
çıkma yasağına rağmen
Diyarbakır Caddesinde izinsiz
gösteri yapan bir grup, polise
ses bombası, havaifişek ve
taşla saldırdı.
Polisin dağılın uyarısına rağmen izinsiz gösteriyi sürdüren
gruba polis, biber gazı ve
tazyikli su ile müdahale etti.
İlçede gerginlik devam ediyor.
SİİRT
Siirt'te terör örgütü IŞİD'e
tepki bahanesiyle düzenlenen
izinsiz gösteriler sırasında yaralı
bulunduktan sonra kaldırıldığı
Siirt Devlet Hastanesinde
müdahalelere rağmen hayatını
kaybeden Davut Nas'ın (19)
cenazesi, Şeyh Süleyman
Mezarlığında toprağa verildi.
Cenazeye, DBP Siirt İl
Başkanı Mehmet Ata İnan,
HDP Siirt İl Eşbaşkanı Yılmaz
Çınar ve il genel, belediye
meclis üyeleri ile Nas'ın ailesi
söndürüldü. Gercüş ilçesinde
de tüm okullarda eğitime 2 gün
ara verildi.
Öte yandan, Mardin merkez
ve Derik ilçesinde, Batman
merkez ve Şırnak'ın Cizre
ilçesinde ise yer yer izinsiz
gösteriler sürüyor. Gösteri
yapan gruplara, güvenlik güçlerince müdahale edildi.
TUNCELİ
Tunceli'de terör örgütü
IŞİD'e tepki bahanesiyle izinsiz
gösteri yapan grup, iki birahaneyi ateşe verdi.
Moğultay Mahallesi
Cumhuriyet Caddesi ve bazı
sokaklarda ateş yakarak
barikat kuran yüzleri maskeli
grup, polis araçlarına taş,
molotofkokteyli ve havai fişek
attı.
Güvenlik güçlerinin basınçlı
su ve biber gazıyla müdahale
ettiği grup, ara sokaklara
kaçarak dağıldı.
Ardından aynı cadde
üzerinde bulunan bazı banka
şubeleri ve iş yerlerine zarar
YÜKSEKOVA
ANTALYA
Cumhuriyet Meydanı'nda
toplanan grup, IŞİD aleyhinde
sloganlar atarak oturma eylemi
yaptı.
Eylemin ardından grup
adına basın açıklaması yapan
Halkların Demokratik Partisi
(HDP) Antalya İl Başkanı
Şemsettin Kalay, "Çözüm ve
barış sürecinin heba edilmesine
izin vermeyelim.
Provokasyonlara gelmeyelim.
Provokasyonlara meydan vermeyelim" dedi.
Açıklamanın ardından Kazım
Özalp Caddesi'ne yürüyüşe
geçen grup eylemlerini
Şarampol Caddesi girişinde
sonlandırdı.
Çevik kuvvet ekiplerinin
zırhlı araçlarla önlem aldığı
eylem sonrası polis, eyleme
katılan bazı kişilere Genel Bilgi
Tarama'sı (GBT) uygulandı.
Yapılan uygulamada 2 kişi
gözaltına alındı.
Alanya ilçesinde ise Atatürk
Anıtı önünde toplanan Savaşa
Karşı Barış Platformu üyeleri
pankart ve dövizlerle IŞİD'i
protesto etti.
SİLVAN
Diyarbakır'ın Silvan
katıldı.
Terör örgütü IŞİD'e tepki
bahanesiyle düzenlenen gösteriler nedeniyle Kurtalan
ilçesinde de sokağa çıkma
yasağı kararı alındı.
İlçede camilerden yapılan
duyurularda, Siirt Valiliğince
Kurtalan ilçesinde 09 Ekim
2014 saat 07.00'ye kadar
sokağa çıkma yasağının ilan
edildiği bildirildi.
GERCÜŞ
Batman'ın Beşiri ilçesinde
izinsiz gösteri düzenleyen grup,
Hükumet Konağına
molotofkokteyli saldırıda bulundu.
Saldırıda Hükumet
Konağının alt bölümünde bulunan Tapu Müdürlüğüne ait bir
bölüm yandı. İtfaiye ekiplerinin,
olaya erken müdahale
etmesiyle yangın büyümeden
Okul
düşmanları
IŞİD’in Kobani’ye saldırmasını
bahane edenler, sokağa çıkış
sebeplerinden çok kamu ve özel
mallara, mülklere saldırdı. Suçsuz
vatandaşların otomobilleri,
devletin okulları, bankalar ve her
yer saldırı hedefi oldu. Hakkari’de
olduğu gibi sayıda okul yakılması
da dikkat çekti.
veren grup, Hürriyet ve Boysan
Caddeleri üzerindeki iki birahaneyi ateşe verdi.
ADIYAMAN
Adıyaman'da siyasi parti
başkanlarının yaptığı sağduyu
çağrısının ardından kent
merkezinde eylem yapmak için
toplanan gruplar, aralarında
HDP'li yöneticilerin de bulunduğu siyasi parti temsilcileri
tarafından engellendi.
Karapınar Mahallesinde
toplanan bir grup, IŞİD
saldırılarını protesto etmek için
eylem yürüyüş yapmak istedi.
Mahallenin girişinde polis ekiplerinin hazır bekletildiği yürüyüş
başlamadan hemen önce
mahalleye gelen HDP il yöneticisi bir heyet, grubu sakinleştirip yürüyüş yapmamaları
konusunda ikna etti. Grup,
olaysız olarak dağıldı. (AA)