21 şubat 2014 - Ekonomi Gazetesi

Ekonomi
3
Muhasebe
ilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, Türkiye'deki sermaye
yatırımlarının arttığını belirterek, "Hedef bu yatırımları engellemekti ama
engelleyemedikleri ortada. Döviz kurunun da istikrarlı noktaya gelmesi
ve ekonomiye yönelik tehditlerin ortadan kalkması, önümüzdeki süreçte hem
morali yükseltecek, hem de üretim, istihdam ve ihracat bazlı bir büyümeyi
sürdürecek" dedi.Işık, Bakanlık Konferans Salonundaki Tüm Sanayici ve
İşadamları Derneği (TÜMSİAD) Genel Başkanı Hasan Sert ve yönetim kurulu
üyelerini kabulünün ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.Bir
gazetecinin, "17 Aralık operasyonundan sonra yatırımlarda ciddi azalma
gözlemlediniz mi? Bu konuda endişeniz var mı?" sorusunu yanıtlayan Işık, 17
Aralık operasyonunun bir yolsuzluk operasyonu değil, hükümeti düşürme
operasyonu olduğunu belirtti. Işık, "Bir savcı elindeki dosyayı bekletip, seçim
yaklaşınca operasyon yaparsa onun iyi niyetinden emin olamayız.
5
Gündem
8
umhurbaşkanı Abdullah Gül, HSYK'ya atadığı Prof Dr. Bülent
Çiçekli'nin yeni yasayı "12 Eylül dönemi yasası"na
benzetmesine ilişkin, "Benim atadığım üye keşke önce beni
brife etseydi. Ben herkese açığım" diyerek tepki gösterdi."Evrensel
anlamda basın özgürlüğü bir ülkenin gurur duyacağı birşeydir"
diyen Gül, "Bu anlamda şikayetler çoğalıyor. Bunu çok hızlı telafi
etmemiz lazım" ifadesini kullandı.Yeni Şafak'tan Ali Bayramoğlu
Cumhurbaşkanı Gül'ün gazetecilere yaptığı değerlendirmeleri
şöyle aktardı: Cumhurbaşkanı'yla yemekte, özel sohbette sizin
görev sürenizi de konuştunuz mu?'Yok onu sormadılar. Daha çok
Meclis'te son yaşananlar soruldu. Bugünkü dünyada her şey her
yerde takip ediliyor tabii. Doğrusu biraz mahçup olduğumuz
durumlar çıktı. Bir milletvekilinin burnu kırılmış.
B
C
S e r m aye
yatırımları İ
e nge l l e n e m e d i
nşaat sektörü geçen yıl gerçekleştirdiği 1 milyon 145 bin konut satışıyla
rekor kırdı. Son 5 yılda satışlarını 3 kat arttıran gayrimenkul şirketleri
2014 yılına kampanyalarla başladı. Gülistan Alagöz'ün Hürriyet'teki
haberine göre konut kredi faizlerindeki artışın satışları engellememesi için
kimi firmalar 0 faiz derken, kimi firmalar da faizi sabitliyor. Peşinat
bedellerini teslim tarihine öteleyen şirketler, dileyen müşteriler için şirket
içinde senetli satış imkânı da sunuyor.Dolardaki yükselişle birlikte inşaat
maliyetleri de arttı. Kârlarından feraget ederek uygun alım koşulları
yaratan şirketler yılın ilk aylarında satışları etkilememesi için zam kararı
almadı. Ancak önümüzdeki aylardan başlamak üzere yıl içinde kademeli
olara yüzde 10-15 zam yapılması planlanıyor. Gayrimenkul sektörünün
patronları bu dönemki fiyat ve ödeme koşullarının fırsat olduğunu, bir
sene sonra bu fiyatlarla alımın söz konusu olmayacağına dikkat çekiyor.
HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA
21 ŞUBAT 2014 Cuma
Artık
Ekonomi
Gazetesini twitter
& facebook’dan
okuyabilirsiniz
&
u dönüsü
KDV dahil 25 Krş
www.ekonomigazetesi.net
IMF'den
TÜRKİYE'NİN YURT
dışı varlıkları arttı!
Türkiye'nin yurt dışı varlıkları 2013 yılı
aralık ayı sonu itibariyle 224,8 milyar dolar,
yükümlülükleri ise 614,7 milyar dolar oldu.
Kamu borç oranında % 60 kriteri esnetildi Güney Avrupa ülkelerine 5 yıldır
kemer sıktıran IMF, reçetesinde U dönüşü yaptı. Kamu
borç oranında % 60 kriteri esnetildi. Yeni araştırmada
"Yüksek borç oranı da büyüme getirebilir" denildi.
2
013 yıl sonu itibarıyla,
Uluslararası Yatırım Pozisyonu
(UYP) verilerine göre,
Türkiye'nin yurt dışı varlıkları, 2012
yıl sonuna göre yüzde 5,6 oranında
artışla 224,8 milyar dolar olurken
yükümlülükleri ise yüzde 2,9
oranında azalışla 614,7 milyar dolar
olarak gerçekleşti.Türkiye'nin yurt
dışı varlıkları ile yurt dışına olan
yükümlülüklerinin farkı olarak
tanımlanan net UYP, 2012 yıl
sonunda 420,5 milyar dolar açık
verirken 2013 yılı sonunda açık
390,0 milyar dolar seviyesinde
gerçekleşti.
Varlıklar alt kalemleri
incelendiğinde, rezerv varlıklar
kalemi 2012 yıl sonuna göre 11,8
milyar dolar artışla 131 milyar dolar
seviyesinde gerçekleşirken, diğer
yatırımlar kalemi ise 2,6 milyar
dolar azaldı. Diğer yatırımlar alt
kalemlerinden bankaların yabancı
para ve Türk Lirası cinsinden efektif
ve mevduatları, 2012 yıl sonuna
göre % 5,4 oranında azalışla 22,8
milyar dolar oldu. Öte yandan, diğer
sektörlerin yurt dışındaki mevduatı,
Uluslararası Ödemeler Bankası
(BIS) tarafından yayımlanan 2013
yılının üçüncü çeyrek verilerinin de
dahil edilmesiyle 2012 yıl sonuna
göre 3,6 milyar dolar azalışla 17
milyar dolar olarak gerçekleşti.
PORTFÖY YATIRIMLARI 2012 YIL
SONUNA GÖRE 11,3 MİLYAR
DOLAR AZALIŞ GÖSTERDİ
2013 yıl sonu itibarıyla, portföy
yatırımları 2012 yıl sonuna göre 11,3
milyar $ azalış gösterdi. Yurt dışı
yerleşiklerin hisse senedi stoku 2012
yıl sonuna göre % 25,9 oranında
azalışla 52,3 milyar $ olurken, borç
senetleri alt kalemleri olan yurt dışı
yerleşiklerin mülkiyetindeki DİBS
stoku %16,8 oranında azalışla 52,1
milyar $, Hazine'nin tahvil stoku
(yurt içi yerleşiklerce alınan tahvil
stoku düşüldükten sonra) ise yüzde
20,1 oranında artışla 37,8 milyar $
seviyesinde gerçekleşirken, bankala
rın yurt dışında ihraç ettikleri tahvil
stoku yüzde 64,2 oranında artışla
20,2 milyar dolar oldu.
Esnafa vergi
kolaylığı
H
ükümet, esnafın tepkisine yol
açan 'vergi' ve 'harç' uygulamasını değiştiriyor. % 500'e varan
artış sağlayan mevcut düzenleme,
yürürlükten kaldırılıyor. Hükümet, esnafın tepkisine yol açan 'vergi' ve 'harç'
uygulamasını değiştiriyor. Yüzde 500'e
varan artış sağlayan mevcut düzenYükümlülükler alt kalemleri
leme, yürürlükten kaldırılıyor. 'Tabela'
incelendiğinde, 2013 yıl sonu
ve 'eğlence' vergisiyle 'işgal', 'çalışma'
itibariyle, yurt dışında yerleşiklerin ve 'işyeri açma' ruhsatı harçları, semtlerin ekonomik durumuna göre farklı
yurt içinde doğrudan yatırımları
(sermaye ve diğer sermaye) piyasa tutarlarda belirlenecek.Bakanlar Kurulu, 18 Aralık 2013'te Resmi Gazete'de
değeri ile döviz kurlarındaki
yayımlanan kararla, Belediye Gelirleri
değişimlerin de etkisiyle 2012 yıl
Yasası'ndaki vergi ve harçları artırmıştı.
sonuna göre yüzde 22,5 oranında
Kararla, nüfusu 101 bini geçen tüm şeazalışla 145,3 milyar dolar
hirler için aynı tarife geçerli oldu.
seviyesinde gerçekleşti.
BORSA
D
ayattığı sert politikalarla borçlu Güney
Avrupa ülkelerine 5 yıldır
dayatmalarda bulunan, bütçe kesintileri, işten çıkarmalar isteyen
Troyka'nın üyesi IMF bu kez tam
tersini söyleyen bir makale yayımladı. IMF Araştırma Departmanı'nın
çalışmasında daha önce belirtilen
"Kamu borcunun milli gelire oranı
yüzde 60 olursa ekonomi büyümez"
tezi çürütülüyor. Hatta borcu GSYH'sinin yüzde 90 üzeri olan ülkelerde
büyümenin olabileceği aksi durumda
duraklama geleceğinin altı çiziliyor.
BORCU ARTIRIR
Araştırmaya göre yüksek oranda
borç, orta ve uzun vadede büyümeyi
olumsuz etkilemiyor. Bu
konuda yapılan yorumlar,
hızlı ve verimli bir kamu
yönetimi olan ülkelerin
borcu çok rahatlıkla çevirebileceği görüşünde birleşiyor. Aynı zamanda iyi
yönetilmeyen hükümetler
ile yavaş ekonomi borcun
daha da artmasını beraberinde getiriyor. Borç ile
büyüyen ülkelere örnek
olarak da Çin gösteriliyor.
Borcu azaltmak için uygulanan sıkılaştırıcı politikalar ise vergi gelirlerini
azaltıyor. Bu da borç
yükünün artmasına
neden oluyor.
44 milyar $ Dubai
P
Türk markaları gözünü perakendede 44
milyar dolarlık potansiyel taşıyan
alışveriş cenneti Dubai'ye çevirdi.
Görücüye çıkan 21 markaya 19 Arap firmasından yoğun talep geldi.
T
ürk markaları gözünü Dubai'ye çevirdi.
Lükste sınır tanımayan Ortadoğu'nun
alışveriş başkenti konumundaki Dubai'de
yatırım ve mağazalaşma imkânlarını araştıran
Birleşmiş Markalar Derneği'ne (BMD) bağlı 21
firmanın sahibi, hem Birleşik Arap Emirlikleri
(BAE) hem de dünyadaki büyük yatırımlarıyla
dikkat çeken 19 Arap firmasının karşısına çıktı.
aralel yapının devremülk
vurgunu ortaya çıktı. Cemaate yakın kanallarda
reklam yapan şirket, vatandaştan paraları alıp kayıplara
karıştı.Başbakanlık İletişim
Merkezi (BİMER) ve Emniyet'e
gelen şikâyetler, "devremülkte
paralel vurgununu" gözler
önüne serdi. Cemaate yakın bir
televizyon kanalındaki doğrudan satış reklamında tanıtılan
devremülk konutlarını satın
alan vatandaşlar isyan etti.
Parasını ödedikleri halde 1.5
yıldır devremülk tapusunu alamayan vatandaşlar, satış yapan
şirkette muhatap bulamadı.
ARAPLARDAN YOĞUN TALEP
Türk markalarının Al Sayegh, Landmark, Apparel, Al Fahim, Al Mana, Meraas, Al Qubaisi
gibi 11 grupla görüşmesi öngörüldü. Ancak
yoğun talep üzerine grup sayısı 19'u buldu.
Desa, Derimod, Paşabahçe, Altınbaş, Ramsey,
Faik Sönmez ve Penti en çok talep gören ve
mağaza açmak için ilk adımları atan markalar.
2
21 ŞUBAT 2014
Ekonomi
HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA
ürkiye İhracatçılar Meclisi,
üyeleriyle yaptığı ‘ihracatçı
eğilim anketi sonuçlarını’
açıkladı. İthal girdi maliyetlerini
artırdığı için ihracatçı
halihazırda 2,17 TL olan dolar
kurunu yüksek buluyor.
İhracatçıya göre rekabetçi ideal
kur seviyesi dolar için 2,06 TL,
Euro için 2,80 TL olmalı. TİM
üyelerinin yıl sonu enflasyon
tahmini ise yüzde 9,04.Türkiye
İhracatçılar Meclisi (TİM)
Başkanı Mehmet Büyükekşi, her
3 ayda bir 500 ihracatçı firma ile
görüşülerek yapılan ‘ihracatçı
eğilim anketi sonuçlarını’
açıkladı. Buna göre Türkiye bu
yıl yüzde 4,2 büyüyecek.
İhracatçıların rekabetçilik
açısından istedikleri ideal kur
seviyesi dolar için 2,06 TL, Euro
için 2,80 TL oldu. Yıl sonu dolar
kuru tahmini 2,32 TL, Euro kur
tahmini ise 3,16 TL.
İhracatçıların yüzde 67,6’sı
istihdamını bu yılın ilk
çeyreğinde değiştirmeyecek.
Yüzde 25,4’ü yeni çalışan alırken
yüzde 7’si işçi çıkaracak. İlk
çeyrekte şirketlerin kurumlarına
alacağı ortalama işçi sayısı 9
olarak belirlendi.
T
İHRACATÇININ
VP’ye göre
O
2014 büyüme
tahmini ise yüzde 4.
İhracatçı, Merkez
Bankası’nın yıl
sonunda politika
faizini yüzde 10’dan
yüzde 8,13’e
indireceğini tahmin
ediyor.
Anket sonuçlarını
değerlendiren TİM
Başkanı Mehmet
Büyükekşi, yerel
seçimlerin özel
sektör istihdamını
olumsuz
etkileyeceğini,
enflasyonun ise çift
haneye
yaklaşacağını
söyledi. Döviz kuru
sebebiyle girdi
maliyetleri artan
ihracatçıların, 2014’te
470 bin yeni çalışan
istihdam edeceğini
açıklayan Büyükekşi,
“Ancak ilk çeyrekte
seçimlerin de etkisi
ile sadece 67 bin kişi
işe alınacak.” dedi.
Büyükekşi, 30 Mart
seçimlerinin
ardından şirketlerin
bakış açısının daha
pozitif olacağını
kaydetti. Bu yıl 30
Mart tarihinde
yapılacak belediye
seçimlerinin
ardından yine bu
yılın üçüncü
çeyreğinde
cumhurbaşkanlığı
seçimi, 2015 yılında
ise genel seçimler
yapılacak.
hracatçının yıl sonu enflasyon
İ
beklentisi yüzde 9,04 ile
Merkez Bankası beklentisinin oldukça
Büyükekşi,
ihracatçı firmaların
2014 beklentilerini
de açıkladı. Buna
göre şirketlerin
yüzde 42,6’sı ülke
üzerinde. Merkez Bankası’nın 2014 sonu
enflasyon beklentisi yüzde 6,6, şubat ayı
beklenti anketine göre enflasyon
beklentisi yüzde 7,92 olmuştu.
Antalya'da faaliyet gösteren turizmciler bir araya geldi
Türkiye Otelciler Federasyonu Başkanı (TÜROFED) Osman Ayık,
turizm sektörünün 2013 yılında çok iyi performans sergilediğini,
ancak siyasi ortamdan rahatsız olduklarını belirttiler
Tu r i z m c i l e r s iy a s i
ortamdan rahatsız
kdeniz Turistik
A
Otelciler ve
İşletmeciler Birliği
(AKTOB) tarafından
düzenlenen
toplantıda,
Antalya'da faaliyet
gösteren turizmciler
bir araya geldi.
Toplantının
açılışında konuşan
AKTOB Başkanı
Yusuf Hacısüleyman,
SGK'nın kayıtlarına
bakıldığında bölgede
yazın sektörde 200
bin kişinin
çalıştığını, kışın ise
bu sayının 80 binlere
kadar düştüğünü
söyledi.
Antalya'nın kışın da
cazip hale getirilmesi
gerektiğini ifade
eden Hacısüleyman,
"Belki kışın yaz
mevsimindeki kadar
turist gelmeyebilir,
bunu biliyoruz.
Fakat cazibe
merkezleri yaratırsak
belki mevsimler
arasındaki farkı
biraz daha
kapatabiliriz" diye
konuştu.
TÜROFED Başkanı
Osman Ayık da
sektörün 2013 yılında
çok iyi performans
gösterdiğini, hem
Antalya'da hem de
Türkiye genelinde
beklentilerin üst
sınırında bir büyüme
gerçekleştiğini dile
getirdi. Ayık, şu an
itibarıyla erken
rezervasyonlara
bakıldığı zaman
aşağı yukarı benzer
bir trendin 2014
yılında da
oluşacağını tahmin
ettiklerini vurguladı.
Pazarla ilgili iki
temel hedefleri
olduğuna dikkati
çeken Ayık, şöyle
konuştu:
"Birinci hedefimiz;
elimizdeki mevcut
potansiyeli
büyüterek, korumak.
Bunun paralelinde
yeni pazarlar
geliştirmek. Bununla
ilgili yakın, orta ve
uzun mesafedeki
pazarlara dönük
çalışmalar Antalya
özelinde de Türkiye
genelinde de devam
ideal
dolar kuru
2 ,0 6 T L
ekonomisinde bir
değişiklik
olmayacağına, yüzde
41,6’sı ise
ekonominin daha
kötü olacağına
inanıyor. Yüzde
15,8’lik kesim ise
ekonominin iyiye
gideceği kanaatinde.
İhracatçıların yarısı
sektörlerinde
durağanlığın
süreceğini
düşünüyor.
Şirketlerin yüzde 60’ı
ise hem Avrupa hem
dünya ekonomisinin
durağan olacağı
kanaatinde. “Ancak
bunların yanında
artmış olan döviz
kuru sebebiyle
şirketlerin girdi
maliyetleri de
yükseldi.” diyen
Mehmet Büyükekşi,
bunun yakın
zamanda firmaların
kârlılığına olumsuz
yansıyacağını
söyledi. Bu sebeple
şirketleri ivedilikle
kârlılıklarını
çeşitlendirme yoluna
gitmesi konusunda
uyaran Büyükekşi,
aksi halde zararın
kaçınılmaz olacağına
işaret etti.Anket
sonuçlarına göre
seçimin etkisi
altındaki ilk çeyrekte
ihracatçı şirketlerin
yüzde 47,6’sı
yurtiçinde, yüzde
78’i ise yurtdışında
herhangi bir yatırım
yapmayacak.
Yurtiçinde yatırım
yapmayı
planlayanların yüzde
37,2’si
modernizasyona
para harcamayı
düşünüyor. Genel
anlamdaki
durağanlıkta
ihracatçıların yüzde
61,5’inin bu çeyrekte
üretimde girdi
maliyetlerinin
artacağına
inanmasının etkisi
büyük. İthal edilen
hammaddenin
fiyatının artacağına
inananların oranı
yüzde 40,8. Bu
sebeple şirketlerin
yüzde 57’si ihracat
pazarlarında
rekabetçi fiyatı
yakalayamamaktan
yakınıyor.
İhracatçıları
yeni pazarlar
bulmaya davet eden
Büyükekşi,
Türkiye’nin ihracat
hedefinin tutması
için yeni pazarlar ve
pahada ağır üretimin
şart olduğunu ifade
etti. İkinci çeyrekten
itibaren ihracatın
ivme
kazanabileceğine
işaret eden
Büyükekşi, ocaktaki
ihracat artışında
Almanya’nın başı
çektiğini,
Avrupa’daki
iyileşmeler devam
ettiği takdirde ülke
ihracatında
sevindirici artışın
yaşanabileceğini
kaydetti. İhracata
yeni başlayan veya
bu alanda etkili
olmayan şirketlerin
2014’te yeni pazar
olarak Rusya ve
ABD’yi seçtiğine
değinen TİM
Başkanı, Çin ve
Almanya’nın da ilk
4’te olduğunu
aktardı.CİHAN
ediyor. Bu çerçevede
Balkanlar'dan tutun
Güney Amerika'ya,
Kuzey Amerika'ya,
Afrika'dan
Hindistan'a, Çin'e
kadar yakın, orta ve
uzak mesafedeki
pazarlara dönük
çalışmalarımız
devam ediyor.
Bunun meyvesini
kısa zamanda
etkileyecek endişe
kaynağı şu anda
nedir?" sorusu
soruldu. Ankete
katılan yüzde 52,2'si
"siyasi ortam"
şeklinde yanıt verdi.
görmek mümkün
olmayabilir, fakat
orta ve uzun vadede
ciddi potansiyeller
yaratılır inşallah."
olarak çok ciddi ümit
besliyor. Ümit
ediyoruz ki; en az
yüzde 10'luk bir
turizm artışını
yakalarız" dedi.
"Turizmde yatırımı
siyasi ortam belirler"
Toplantıya katılan
turizmcilere yönelik
yapılan ankette
"turizmde yatırım
ortamını en çok
Toplantıya katılan
Antalya Valisi
Sebahattin Öztürk de
"Turizmcilerimiz
2014 yılı ile ilgili
Bu büyümenin
gerçekleşmemesi
için bir neden
olmadığını, kurların
makul düzeyde
bulunduğunu, siyasi
istikrarla ilgili de
olumsuz bir
beklentilerinin
bulunmadığını
kaydeden Öztürk,
"Dolayısıyla iş, helva
yapmaya kaldı.
İnşallah 2014'ü çok
iyi bir şekilde
tamamlarız da
senenin sonunda
(demiştik oldu)
deriz" diye konuştu.
Toplantıda EXPO
2016 Antalya ilgili de
bir sunum
gerçekleştirildi.
EXPO çalışmalarının
takvime uygun
şekilde devam
ettiğini belirten Vali
Öztürk, çalışmalar
çerçevesinde yıl
sonu itibarıyla kuzey
çevre yolunun da
tamamlanmış
olacağına işaret
etti.C
CİHAN
21 ŞUBAT
3
2014
HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA
18 milyon araç trafikte
ürkiye İstatistik
Kurumu (TÜİK), 2013
T
Aralık ayına ilişkin
Motorlu Kara Taşıtları
İstatistikleri'ni açıkladı.
Buna göre, geçen yıl 1
milyon 131 bin 390 taşıtın
trafiğe kaydı yapılırken,
225 bin 356 taşıtın ise
trafikten kaydı silindi.
Böylece trafikteki toplam
taşıt sayısı 906 bin 34
artarak 17 milyon 939 bin
447'ye ulaştı.
Aralık sonu itibarıyla
trafiğe kayıtlı taşıtların
yüzde 51,8'ini otomobil,
yüzde 16,3'ünü kamyonet,
yüzde 15,2'sini motosiklet,
yüzde 8,7'sini traktör,
yüzde 4,2'sini kamyon,
yüzde 2,4'ünü minibüs,
yüzde 1,2'sini otobüs,
yüzde 0,2'sini ise özel
amaçlı taşıtlar oluşturdu.
Geçen yıl Aralık ayında 81
bin 911 taşıtın trafiğe kaydı
TABLETTE
yapıldı. Bu taşıtların içinde
otomobil yüzde 63,8 ile ilk
sırada yer aldı. Bunu sırası
ile yüzde 12 ile kamyonet,
yüzde 9,4 ile motosiklet,
yüzde 8,6 ile traktör takip
etti. Aralıkta kaydı yapılan
taşıtların yüzde 6,2'sini ise
minibüs, otobüs, kamyon
ve özel amaçlı taşıtlar
oluşturdu.
Aralıkta trafiğe kaydı
yapılan taşıt sayısı, kasım
ayına göre yüzde 13,8
azaldı. Bu azalış
otomobilde yüzde 13,7,
minibüste yüzde 7,8,
otobüste yüzde 27,3,
kamyonette yüzde 14,3,
kamyonda yüzde 11,5,
motosiklette yüzde 32,3
olarak gerçekleşti. Özel
amaçlı taşıtlarda yüzde
52,3, traktörde ise yüzde
19,3 artış oldu.
Aralıkta trafiğe kaydı
yapılan taşıt sayısında bir
önceki yılın aynı ayına
göre yüzde 13,5 artış
gerçekleşti. Bu artış
otomobilde yüzde 23,
minibüste yüzde 43,3,
kamyonda yüzde 26,2, özel
amaçlı taşıtlarda yüzde
14,5, traktörde yüzde 44,4
oldu. Buna karşılık
otobüste yüzde 39,7,
kamyonette yüzde 21,4 ve
motosiklette ise yüzde 0,7
azalış görüldü. Aralıkta 21
bin 917 aracın da trafikten
kaydı silindi.
Devri yapılan araçlar
Aralık ayında 469 bin 334
taşıtın devri yapıldı. Bu
taşıtların içinde otomobil
yüzde 66,7 ile ilk sırada yer
aldı. Otomobili yüzde 17,6
ile kamyonet, yüzde 4,3 ile
traktör, yüzde 3,9 ile
kamyon izledi. Aralık
ayında devri yapılan
taşıtların yüzde 7,5'ini ise
minibüs, otobüs,
motosiklet ve özel amaçlı
taşıtlar oluşturdu.
Böylece 2013 Ocak-Aralık
döneminde toplam 5
milyon 73 bin 592 taşıtın
devri yapılmış oldu.
Aralık sonu itibarıyla
trafiğe kayıtlı 9 milyon 283
bin 923 otomobilin yüzde
41,5'i LPG, yüzde 31,1'i
benzin, yüzde 26,9'u dizel
yakıt kullanıyor.
Otomobillerin yüzde
0,5'inin ise yakıt türü
bilinmiyor.
Aralık ayında trafiğe kaydı
yapılan 52 bin 277
otomobilin yüzde
13,3'ünün Renault, yüzde
11,9'unun Volkswagen,
yüzde 9'unun Ford, yüzde
8,5'inin Opel, yüzde
7,5'inin Hyundai, yüzde
6,7'sinin Fiat, yüzde
6,4'ünün Toyota, yüzde
4,3'ünün Dacia, yüzde
3,8'inin BMW, yüzde
3,5'inin Peugeot olduğu,
yüzde 25,2'sinin ise diğer
markalardan oluştuğu
görüldü.
Yunanistan Hükümeti,
‘Astir Palace Resort
Vuliagmeni'
yarımadasının, altı
şirketten oluşan
konsorsiyuma satışını
onayladı.
Trafiğe kayıtlı taşıtların
ortalama yaşı 12,3
Türkiye'de 2013 sonu
itibarıyla trafiğe kayıtlı 17
milyon 939 bin 447
motorlu kara taşıtı için
ortalama yaş 12,3 olarak
hesaplandı.
Aralık ayında yapılan ihaleye
en yüksek teklifi 400 milyon
euro ile Arap sermayeli AGC
Jermyn Sreet Real Estate Fund
IV LP liderliğindeki
konsorsiyum vermişti.
Ortalama yaş
otomobillerde 11,8,
minibüslerde 11,9,
otobüslerde 10,9,
kamyonetlerde 8,8,
kamyonlarda 14,2,
motosikletlerde 11,5, özel
amaçlı taşıtlarda 14,2 ve
traktörlerde 22,7
oldu.
Geçen yılın sonu itibarıyla
otomobillerin yaş grubuna
göre dağılımına
bakıldığında
otomobillerin yüzde
33,4'ünün 0-5 yaş arası,
yüzde 17,6'sının ise 21 yaş
ve üzeri otomobillerden
oluştuğu tespit edildi.
CİHAN
Doğuş Grubu böylece,
Yunanistan'daki turizm
yatırımlarına yeni bir girişim
daha eklemiş oldu. Grup, Arap
yatırımcılarla birlikte, 300
dönümden oluşan ve ülkenin
en değerli turizm parçasına
yüzde 15 hisse ile ortak oluyor.
Doğuş, daha önce de Atina'nın
ünlü Flisvos Marina'sına Yunan
yatırımcı ile ortak olarak
adından söz ettirmişti.
Yunanistan Devlet Sermayesini
Değerlendirme Kurumu
(TAİDEP) tarafından satışa
çıkarılan Astir Palace'ın
hisselerinin yüzde 85'i
Türkiye'deki Finansbank'ın da
sahibi olan Yunanistan Ulusal
Bankası'nın (NBG) elinde
bulunuyordu.
yerli teknoloji
firmalarından Escort,
Tuzunürkiye’nin
bir aradan sonra yeni
tablet bilgisayar serisi ile
tekrar piyasada.Escort Joye
adlı serinin 7, 9.7
ve 10.1 inç olmak
üzere üç farklı
ekran genişliğine
sahip modeli
bulunuyor.
Android 4.2.2
işletim sistemine
sahip olan Joye tabletler 199
TL’den başlayan fiyatlarla
satışta.B
Bilal ÇETİNEKONOMİ
YERLİ
ESİNTİSİ
Doğuş, Yunanlılar'ın en
değerlisine ortak oldu
Satıştan NBG, 320 milyon euro;
TAİPED ise 80 milyon Euro
tahsil edecek.
Yatırımcı, geri kalan yüzde
10'luk hisse için ise ayrıca 40
milyon Euro daha verecek. 53
milyon euro'luk borç da ilave
edildiğinde Astir Palace, yeni
sermaye yatırımları engellenemedi
şık, Bakanlık Konferans
Salonundaki
Tüm Sanayici ve
İşadamları
Derneği (TÜMSİAD) Genel
Başkanı Hasan
Sert ve yönetim
kurulu üyelerini
kabulünün
ardından gazetecilerin sorularını
yanıtladı.
I
sahibine 493 milyon euro'ya
malolacak.Yüzde 90'lık hisse
devrinin yeni yatırımcıya
bırakılması için ilgili yasal
süreçler yürütülüyor.
İmzaların ardından devir
işleminin mart-nisan aylarında
tamamlanması bekleniyor.
En büyük özelleştirme
Doğuş Grubu'nun da yer aldığı
özelleştirme, Yunanistan'da
ekonomik kriz döneminde
'toto'dan sonra gerçekleşen en
büyük özelleştirme olarak
kayıtlara geçti.
Suudi Arabistan kökenli
oluşum AGC Jermyn Street, 2
milyar euro Arap sermayeli
AGC Equity Partners
bünyesinde faaliyet
gösteriyor.
2052'ye kadar İşletecek
Aralarında Doğuş'un da
bulunduğu konsorsiyum,
bölgedeki otelleri 2029,
marinayı da 2052 yılına kadar
işletecek.
Astir Palace'de, Vuliagmeni
marinası, lüks restoranlar,
kongre-etkinlik salonları, tenis,
golf, futbol, voleybol ve basket
sahaları, otomobil ve
helikopter parkı yer alıyor. Yeni
yatırımcı, otelleri 6 yıldızlı
otele dönüştürecek.
Atina'ya 25 kilometre
Atina havaalanına 25 kilometre
uzaklıkta yer alan Astir
Palace'de 2010 ve 2011
yıllarında yapılan iki farklı
toplantıya Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan ve CHP lideri
Kemal Kılıçdaroğlu da
katılmıştı.
Münir ARIKAN-EKONOMİ
Bilim, Sanayi
ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık,
Türkiye'deki sermaye yatırımlarının arttığını belirterek, "Hedef bu yatırımları engellemekti ama engelleyemedikleri
ortada. Döviz kurunun da istikrarlı noktaya gelmesi ve ekonomiye yönelik tehditlerin ortadan kalkması, önümüzdeki
süreçte hem morali yükseltecek, hem de üretim, istihdam ve ihracat bazlı bir büyümeyi sürdürecek" dedi.
ir gazetecinin, "17 Aralık operasyonundan
B
sonra yatırımlarda ciddi
azalma gözlemlediniz mi?
Bu konuda endişeniz var
mı?" sorusunu yanıtlayan
Işık, 17 Aralık operasyonunun bir yolsuzluk operasyonu değil, hükümeti
düşürme operasyonu
olduğunu belirtti.
Işık, "Bir savcı elindeki
dosyayı bekletip, seçim
yaklaşınca operasyon yaparsa onun iyi niyetinden
emin olamayız. Tabi ki bu
ülkede kim yolsuzluk yaparsa bedelini ödemeli
ama kimin yolsuzluk yapıp
yapmadığına ne siyaset ne
de medya karar vermemeli.
Bunun yolu yargı olmalı.
Kişi suçu ispat edilene
kadar suçsuzdur. Bu,
başarısız bir darbe girişimidir" diye konuştu.
17 Aralık operasyonunun,
özellikle son 11 yılda
yapılan yapısal reformlar
sayesinde Türkiye
ekonomisine büyük bir etki
veremeyeceğini kaydeden
Işık, şöyle devam etti:
"Türkiye'de yatırım azalmadı aksine Türkiye'de sermaye yatırımları artıyor.
Türkiye'de ihracat ve üretim artıyor. Böyle bir durumda, Türkiye'nin
olumsuz etkileneceğini
düşünmek büyük bir haksızlık olur.
Hedef bu yatırımları engellemekti ama engelleyemedikleri ortada.
Döviz kurunun da istikrarlı
noktaya gelmesi ve
ekonomiye yönelik tehditlerin ortadan kalkması,
önümüzdeki süreçte hem
morali yükseltecek, hem
de üretim, istihdam ve
ihracat bazlı bir büyümeyi
sürdüreceğini ortaya
koyuyor. Belki birileri
bunu temenni etmiş olabilir ama Türkiye'de
yatırımlar azalmadı."
"İşsizliğin artmasını neye
bağlıyorsunuz?" sorusu üzerine de Işık, mevsim ve
takvim etkilerinden
arındırılmış işsizlik oranlarında aşağı yönlü trend
görülmeye başlandığını belirterek, şunları kaydetti:
"Türkiye'de çok ciddi genç
nüfus var. Her yıl yaklaşık
1 milyon gencimiz çalışma
yaşına giriyor. İşsizliğin
sabit olması demek bile,
çalışma yaşına giren ve
çalışma yaşından çıkan
arasındaki farkın iş buluyor olması demektir. İşsizliğin artması istihdamın
azalması anlamına gelir
ama Türkiye'de işsizlik
oranı artıyor gibi görüyor
ama istihdam da artıyor.
Türkiye'de istihdamı
artırıp, işsizliği azaltmak
için mutlaka büyümeyi
devam ettirmek gerekiyor.
Türkiye'nin büyümesini
sürdürülebilir olarak sağlaması için üretime, KOBİ'lere destek veriyoruz.
Bunu yaptığımız zaman istihdam artacak, işsizlik
azalacak. Ocak ayında
geçen yıla göre daha iyimser bir tablonun çıkacağını düşünüyoruz."AA
4
Borsa - Finans
21 ŞUBAT
2014
HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA
Gündemde Neler Var?
Faruk BAKAÇ
15:30_ABD TÜFE (aylık, Ocak)
Beklenti: % 0.1 Önceki: % 0.2
15:30_ABD TÜFE (yılık)
Beklenti: % 1.6 Önceki: % 1.5
15:30_ABD İşsizlik Başvuruları
Beklenti: 335 bin Önceki: 339
bin
Şirket Haberleri
Net Holding, Net Turizm için 1 TL
fiyatla zorunlu çağrı için SPK’ya
başvuruda bulundu.
Teknosa, %49,1980 brüt, %34,1683
net nakit temettü ödemesinin 31
Mart’ta yapılmasını Genel Kurul’a
teklif edecek.
Çelebi Hava Servisi, Almanya’da
4,6 mn euroya şirket satın aldı.
Şirket yurt dışında hava kargo
sektöründe büyümeye yönelik
stratejik planı çerçevesinde;
%99,97 oranında iştiraki
bulunduğu Çelebi Kargo Depolama
ve Dağıtım Hizmetleri A.Ş.'nin,
sermayesinin %100'üne sahip
olduğu Almanya'nın Frankfurt
şehrinde mukim bağlı ortaklığı
Celebi Cargo GmBH ile yine
Almanya'nın Frankfurt şehrinde
mukim Aviapartner GmbH
arasında, Aviapartner GmbH'nin
sermayesinin %100'üne sahip
olduğu Aviapartner Cargo
GmbH'nin hisselerinin tamamının
4,6 milyon Euro bedel üzerinden
Celebi Cargo GMBH'ye
devredilmesine ilişkin olarak
"hisse alım satım sözleşmesi"
imzalandığını açıkladı.
Şişecam, Beykoz arazisinin
satışından vazgeçtiğini açıkladı.
Şirket aktifinde bulunan Beykoz
arazisinin satışına yönelik olarak
danışmanlık hizmeti almakta
olduğu DTZ Pamir & Soyuer
Gayrimenkul Danışmanlık A.Ş. ile
birlikte yapılan değerlendirme
sonucunda, arazinin ihale yoluyla
satışından, bu aşamada sarfınazar
edilmesi uygun bulduğunu
açıkladı.
Ekspo Faktöring %20 oranında
bedelsiz sermaye artırımı kararı
aldı.
2013 Turkcell Grubu için hedeflere
ulaşıldığı bir yıl oldu. 2013 yılı mali
tabloları ile ilgili açıklamada
bulunan Turkcell Genel Müdürü
Süreyya Ciliv, Ciliv, "Turkcell
Grubu olarak konsolide bazda %9
büyüme ile 11,4 milyar TL gelir ve
%9 artışla 3,5 milyar TL AVFÖK
elde ettik. VFÖK %7 artışla 1,95
milyar TL, net kar ise %12 artarak
2,3 milyar TL oldu." diye konuştu
Enerjide ürküten fatura.
Türkiye’nin yumuşak karnı cari
açıktaki en büyük faktör olan
enerji ithalatına son 10 yılda 385
milyar dolar ödendi. Enerjide
büyük ölçüde dışa bağımlı olan
Türkiye’nin, ithalat faturası
önümüzdeki dönemde de hayli
kabarık olacak gibi. Bu konuda
çeşitli kurumlar tarafından yapılan
tahminlere bir yenisini ekleyen
Akdeniz Ülkeleri Enerji Şirketleri
Birliği (OME) Petrol ve Gaz
Direktörü Dr. Sohbet Karbuz,
“Türkiye’nin 2013-2030 toplam
enerji ithalat faturası iyimser
senaryoda 1.1 trilyon dolar,
kötümser senaryoda ise 1.4 trilyon
dolar olacak. Enerji faturasının
ekonomi üzerindeki etkisi daha da
artacak. 90 milyar dolar sadece
elektrik ihtiyacını karşılamak için
harcanacak” şeklinde konuştu.
17:00_Philadelphia Fed İmalat
Sanayi Endeksi (Şubat)
Beklenti: 8.0 Önceki: 9.4
Lufthansa ve Türk Hava Yolları’nın
iştiraki SunExpress 50 adet Boeing
737 BA.N cinsi uçak sipariş
verdiğini açıkladı.
DÜNYA
IMF: Finansal istikrar ve güçlü
toparlanma için daha fazla
işbirliği gerekli… IMF, global
ekonomik istikrar ve daha
güçlü ekonomik
toparlanmanın desteklenmesi
için daha fazla işbirliğine
ihtiyaç olduğunu bildirdi. IMF,
bu hafta sonu Avustralya'nın
Sidney kentinde yapılacak G20
maliye bakanları ve merkez
bankası başkanları toplantısı
için hazırladığı "Global
Görünümler ve Politika
Zorlukları" raporunda, global
aktivitenin büyük ölçüde
gelişmiş ekonomilerden
kaynaklı olarak toparlanma
gösterdiğini, ancak piyasaların
temel göstergelerini yeniden
değerlendirmeleri ile finansal
oynaklığın gelişmekte olan
piyasa ekonomilerini
etkilediğini bildirdi.
Siparişin liste fiyatı 4.5 milyar
dolar düzeyinde olurken,
siparişlerin 40’ı kesin, 10’unun ise
opsiyonlu olacağı bildirildi. Kesin
siparişlerin 25 adeti Next
Generation 737-800, 15’i ise 737-8
Max tipi olacak. Siparişler 2015 ile
2021 arasında teslim edilecek
TPAO bölünüyor. Uzun süredir
üzerinde çalıştıkları bir yol
haritasını yakında
açıklayacaklarını kaydeden TPAO
Genel Müdür Vekili Besim Şişman,
“Bu kapsamda sondaj gibi tüm
servis işleri bünyemizden çıkacak.
Bunlar ayrı bir şirkette birleşecek.
TPAO esas işi olan petrol arayıp
bulmaya odaklanacak” dedi.
10 dolara havada internet. THY,
uzun hat uçuşlarında yolcuları için
internet hizmeti başlatıyor. Havada
internet için THY ile işbirliğine
giden TTNET, internetin bir saatlik
ücretini 9,99 dolar, 24 saatlik
ücretini ise 14,99 dolardan
ücretlendirecek.
Değerleri bir yılda 756 milyar dolar arttı
rand Finance Global
500 araştırmasına göre
B
listede yer alan 500
markanın değeri 756 milyar dolar artışla 4 trilyon
367,1 milyar dolara yükseldi.
Uluslararası marka değerlendirme kuruluşu Brand
Finance'in 2014 yılı
Global 500 araştırmasından derlenen bilgilere
göre, Apple bu yıl 104,7
milyar dolarlık marka
değeri ile 3. kez dünyanın
en değerli markası oldu.
Bu yıl marka değerini
geçen yıla göre yüzde 19,9
oranında artırarak bir
yılda marka değerini 17,4
milyar daha yükselten
Apple, en yakın takipçisine 25,9 milyar dolar fark
attı.
En değerli
marka sıralamasında Samsung 78,8
milyar dolarlık
marka değeri ile
Apple'ın ardından ikinci
sırada yer aldı.
Bu markayı 68,6
milyar dolarla
Google, 62,8
milyar dolarla Microsoft,
53,5 milyar dolarla Verizon ve 52,5 milyar dolarla
General Electric izledi.
Brand Finance'in Global
500 listesinde en değerli
20 marka incelendiğinde,
ABD'nin 11, Almanya'nın
3, İngiltere'nin 2, Hollanda'nın, Güney Kore'nin,
Hong Kong'un ve
Japonya'nın birer markası
bulunuyor.
Bu yıl en değerli 20
markanın değeri geçen
yıla göre yüzde 25,6
oranında artarak 716,4
milyar dolardan 900,1
milyar dolara yükseldi.
Brand Finance'in Global
500 araştırmasına göre en
değerli 500 şirketin marka
değeri bu yıl 2013 yılına
DHMİ: 3. havalimanında
hiçbir sıkıntı yok
HMİ Genel Müdürü Birdal, ÇED kararıyla
ilgili "Kesinti yok, süreç devam ediyor"
D
diye konuştu.
göre yüzde 20,9 oranında
artarak 3 trilyon 611,7 milyon dolardan 4 trilyon
367,1 milyar dolara yükseldi.
- ABD'nin en değerli
markalarının değeri 1,9
trilyon doları aştı
En değerli 500 marka listesinde de 189 markası ile
en fazla markaya sahip
ülke ABD olurken, ABD'li
markaların değeri bu yıl
geçen yıla göre yüzde 18,2
oranında artarak 1 trilyon
614,6 milyar dolardan 1
trilyon 908,6 milyar
dolara ulaştı.
Japonya 42 markası ve
376,7 milyar dolarlık
marka değeri ile ABD'nin
ardından ikinci sırada yer
alırken, Japonya'yı 32
marka ve 324 milyar
dolarlık marka değeri ile
Almanya, 37 marka ve 266
milyar dolarlık marka
değeri ile Fransa izledi.
Bu yıl marka değerini 2013
yılına göre en fazla artıran
ülke ise yüzde 159,5 ile
Avusturya olurken, bu
ülkeyi 146,7 ile Şili, yüzde
142,4 ile Suudi Arabistan
takip etti. Aynı dönemde
marka değeri en fazla
düşen ülke yüzde 56,2 ile
Meksika oldu. Meksika'yı
yüzde 36,9 ile Brezilya,
yüzde 21,5 ile Singapur ve
yüzde 12,1 ile Hindistan
takip etti.
- Bankacılık sektörü
markaları zirvede
Brand Finance Global 500
listesinde yer alan
markaların sektörlere göre
dağılımı incelendiğinde
ise bankacılık sektörünün, 71 marka ve
633,1 milyar dolarlık
marka değeriyle listenin
ilk sırasında yer aldığı
görüldü.
Bankacılık sektörüne bu
yıl 7 yeni marka dahil
olurken, sektör
markalarının değeri geçen
yıla göre 51,7 milyar dolar
artış gösterdi.
Bankacılık sektörünü 44
marka ve 615,8 milyar
dolarlık marka değeri ile
teknoloji sektörü izledi.
Bu sektörü 47 marka ve
500,1 milyar dolarlık
marka değeri ile teknoloji,
50 marka ve 408,9 milyar
dolarlık marka değeri ile
perakende sektörü takip
etti.A
AA
2 bin 540 kişi
parasını geri aldı
anisa'da kredi çeken toplam 2 bin 540 kişi yaklaşık 700 bin lira tutarındaki dosya masrafı
M
parasını geri aldı.
Manisa'da, bankalardan kullandığı krediden kesilen
dosya masraflarını geri almak isteyen çok sayıda kişi
Tüketici Sorunları Hakem Heyeti Başkanlığı'na akın
etti.
Devlet Hava Meydanları İşletmesi'nin (DHMİ)
İstanbul Florya Sosyal Tesisleri'nde gazetecilerle bir araya gelen DHMİ Genel Müdürü
Orhan Birdal, İstanbul'a yapılacak üçüncü
havalimanı ihalesindeki son durumla ilgili
bilgi verdi.
Birdal, yeni havalimanının ÇED raporuyla ilgili mahkeme kararının hatırlatılması üzerine,
"İhale süreci devam ediyor. Burada herhangi
bir kesinti yok. Verilen mahkeme kararının da
bu süreçleri önlemeye, engellemeye yönelik
bir yanı yok" şeklinde konuştu.
Birdal, "Atatürk Havalimanı ne olacak? " şeklindeki bir soruya "Atatürk Havalimanı yıkılmayacak. Sefer yapılmayacak ama genel
havacılık hizmetleri, bakım-onarım ve kargo
hizmetleri devam edecek" cevabını
verdi.
BAKIRKÖY'Ü YIKMALIYIZ
Birdal, "İstanbul'a üçüncü havalimanı yapmak yerine Atatürk ve Sabiha Gökçen Havalimanı genişletilemez miydi?' şeklindeki bir
soru üzerine, "Eğer Bakırköy'ü, Florya'yı, Sefaköy'ü haritadan silerseniz Atatürk Havalimanı'nı büyütebilirsiniz" diye konuştu.CİHAN
17:00_Euro Bölgesi Tüketici
Güveni Endeksi (Şubat)
Beklenti: - 11.0 Önceki: - 11.7
Ukrayna’da iktidar ve
muhalefet ateşkes ilan etti…
Ukrayna’da tırmanan şiddet
olaylarında, Genelkurmay
Başkanlığı'ndaki görev
değişiminin akabinde bir araya
gelen iktidar ve muhalefetin
görüşmesi sonrası ateşkes ilan
edildi. Ukrayna
cumhurbaşkanlığından
yapılan açıklamada, Ukrayna
Cumhurbaşkanı Viktor
Yanukoviç’in, Ukrayna
Parlamentosu Başkanı
Vladimir Rıbak, Siyasi Krizden
Çıkış Çalışma Gurubu üyeleri
ve muhalefet liderleriyle
yaptığı görüşmenin ‘ateşkes’
kararı ile sonlandığını
duyurdu.
TÜRKİYE
ABD Dışişleri Sözcüsü: İnternet
yasası, ifade özgürlüğü, basın
hürriyeti ve bilgi paylaşımını
kısıtlama potansiyeline sahip…
ABD Dışişleri Bakanlığı
Sözcüsü Marie Harf, günlük
basın toplantısında internet
yasası ile HSYK’nın yapısında
değişiklik getiren yasayı
değerlendirdi. Harf,
konuşmasında, internet
yasasına ilişkin, ‘‘Kanun, ciddi
bir şekilde ifade özgürlüğünü,
basın hürriyetini ve internette
bilgi paylaşımını kısıtlama
potansiyeline sahip’’
ifadelerini kullandı.
Daily Telegraph: Kıbrıs
'Akdeniz'in Norveç'i' haline
gelebilir… İngiltere'de
yayımlanan Daily Telegraph
gazetesi, Kıbrıs açıklarında 60
trilyon metreküp civarında
doğalgaz olabileceğini ve
bunun ada halkını "Akdeniz'in
Norveçlileri" haline
getirebileceğini yazdı. BBC'nin
haberine göre, Gazete,
"Türkiye'nin adanın
birleştirilmesi yönünde bir ön
anlaşma yapılmadığı takdirde
doğalgaz çıkarılmasını
gerekirse askeri müdahaleyle
engelleme tehdidine karşın
Kıbrıs'ın doğalgaz kaynaklarını
Güngör URAS
ÜFE yavruladı: Şimdi Yİ-ÜFE
ile Tarım-ÜFE var
Eskiden perakende fiyatları endeksi ile toptan
eşya fiyatları endeksi vardı. Sonra bunların adı
TÜFE (Tüketici Fiyatları Endeksi) ve ÜFE (Üretici
Fiyatları Endeksi) oldu.
Bu yılbaşı ÜFE ikiye bölündü. Bir bölümü Yİ-ÜFE
(Yurtiçi Üretici Fiyatları Endeksi), öbür bölümü
Tarım-ÜFE (Tarım Ürünleri Üretici Fiyatları
Endeksi) oldu.
Eskiden ÜFE’nin içinde yeralan Tarım Ürünleri
ayrıldı.Şimdilerde Yİ-ÜFE, sanayi sektöründeki
üreticilerin yurtiçinde sattıkları ürünlerin
fiyatındaki değişimi gösteriyor.
Tarım-ÜFE ise tarım, ormancılık, avcılık ve
balıkçılık faaliyetleri kapsamındaki ürünlerin
‘üretici’ fiyatlarındaki değişimin izlenmesine
imkan veriyor.
Eskiden ÜFE tek iken, ÜFE kapsamına giren tüm
tarım ve sanayi ürünleri toplamında, tarım
ürünlerinin ağırlığı yüzde 18.34 idi.
Bundan sonra Yİ-ÜFE’de tarım ürünleri fiyatı yok.
Yİ-ÜFE’de tarım yok
Ülke genelinde üretici fiyatlarının artışı tek bir
endeksten izlenemiyor. İki endekse bakılacak.
Yİ-ÜFE artışı ile Tarımartışı ayrı ayrı izlenecek.
2013 yılı ocak ayında;
- Yİ-ÜFE’nin aylık artışı 3.32 oranında, yıllık artışı
10.72 oranında oldu.
- Tarım ÜFE’nin aylık artışı yüzde 2.78 oranında
yıllık artışı 13.54 oranında oldu.
İki endeksi birleştirerek genelde tarım ve sanayide
üretici fiyatları ne kadar arttı sorusunu
cevaplamak şansımız yok.
Balıkta artış yüksek
İlk defa yayınlanan Tarım-ÜFE endeksinde 3 farklı
ürün türünde fiyat değişimi gösteriliyor.
- Tarım ve avcılık ürünlerinde aylık üretici fiyatı
artışı yüzde 2.02, yıllık artış yüzde 13.62 oranında.
- Ormancılık ürünlerinde aylık artış yüzde 2.02,
yıllık artış yüzde 4.18 oranında.
- Balıkçılıkta aylık artış yüzde 33.17, yıllık artış
yüzde 19.47 oranında.
Tarım-ÜFE’de yıllık fiyat endeksi 2012 Eylül ayında
yüzde 3.66 gerileme gösterdikten sonra, tırmanışa
geçti. Kasım ayında yıllık artış yüzde 4.56, aralıkta
yüzde 7.58 olduktan sonra 2014 yılı ocak ayında
yıllık artış yüzde 13.54 oranına yükseldi.
Manisa Ticaret İl Müdür Vekili Salim Çelik, müdürlük bünyesindeki Tüketici Sorunları Hakem Heyeti
Başkanlığı'na son 2 yılda özellikle bankalardan kullandıkları kredi için kesilen dosya masrafını geri
almak isteyenlerin yoğun bir şekilde başvuruda bulunduğunu söyledi.
Çelik, 2013 yılında Tüketici Sorunları Hakem Heyeti
Başkanlığı'na yapılan toplam 4 bin 436 başvurudan
2 bin 821'nin bankalardan dosya masrafı geri alma
talebi olduğunu belirterek şunları söyledi:
"Başvurulardan 2 bin 540'ı olumlu karşılandı ve yaklaşık 700 bin liralık dosya paraları geri ödendi. Bu
yıl ilk 45 günde 2 bin 102 kişi başvurdu. Sayının yıl
sonuna kadar 15 bini bulmasını bekliyoruz. Artışın
en önemli sebebi 2013 Yılı Kasım ayında Yargıtay'ın
yerel bir mahkemenin tüketici lehine emsal
niteliğinde verdiği karar."CİHAN
Tarım-ÜFE hesabında fiyat değişimi belirlenirken
tarım ve avcılık ürünlerinin ağırlığı yüzde 95.94,
ormancılık ürünlerinin yüzde 2.11 ve balıkçılık
ürünlerinin ağırlığı yüzde 1.95 oranında.
MİLLİYET 20.02.2014
keşif çalışmalarında ısrar
ettiğini" belirtti.
ABD
FOMC üyeleri faiz oranlarının
ne zaman artırılacağını
tartışmaya başlamış… ABD'de
Federal Açık Piyasa
Komitesi'nin 28-29 Ocak
tarihlerinde gerçekleştirdiği
toplantının tutanaklarına göre
Fed yetkilileri, faiz oranlarının
ne zaman artırılacağını
tartışmaya başlamışlar. Tahvil
alım programının azaltılmaya
devam edilmesinin geniş
destek bulduğu toplantıda
birkaç üye, faizlerin artırılması
konusunda beklenenden daha
erken harekete geçmenin
gerekebileceğini ifade ederken,
az sayıda üye ise Fed'in kısa
vadele faizleri yakın gelecekte
artırmasının gerekebileceğini
dile getirmişler. Ancak
tutanaklar, FOMC üyelerinin
çoğunun faiz oranlarının 2015
veya daha sonrasından önce
artırılmasını uygun
olmayacağına inandıklarını
ortaya koyuyor.
ASYA
Japonya'da ticaret açığı rekor
seviyeye çıktı… Dünyanın en
büyük 3.ekonomisi olan
Japonya'da ithalat
maliyetlerinde artış ticaret
açığının rekor düzeye
çıkmasına neden oldu. Japonya
Ekonomi Bakanlığı'ndan
yapılan açıklamaya göre,
ihracat yüzde 9,5 artışla 5
trilyon 252,9 milyar yen, ithalat
yüzde 25,0 artışla 8 trilyon 42,9
milyar yen oldu. Piyasalarda
beklenti ihracatın yüzde 12,7,
ithalatın yüzde 22,7 artması
yönündeydi. Böylece açık 2
trilyon 789,9 milyar yen ile
rekor kırdı.
21 ŞUBAT
2014
Muhasebe
HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA
Ev s a h i p l e r i n e iy i
e m e k l iye k ö t ü h a b e r
eyannamesini
daha sonra
B
kendiliğinden veren
ev sahipleri 480 lira
vergiden kurtulacak.
Kira beyannamesini
Maliye’ye vermeyen ya da
verdiği beyannamede kira
gelirini gizleyen ev
sahiplerine pişmanlık hakkı
geldi.
lkollü araç kullanan
sürücünün ehliyeti
birinci seferde 6 ay,
ikinci seferde 2 yıl ve üçüncü
seferde 5 yıl süreyle ehliyetleri geri
alınacak.Uyuşturucu madde alarak
araç kullandığı tespit edilen
sürücünün ehliyeti ise 5 yıl süreyle
geri alınacak. Trafik denetimlerinde
alkol ve uyuşturucu testini kabul
etmeyenlerin ehliyetleri de 2 yıl
süreyle geri alınacak.
A
Bir süre önce Gelir
İdaresi tarafından
görüşe açılan Gelir
Vergisi Genel Tebliği
önemli bir
değişiklikle son
halini aldı.
Resmi Gazete’de
yayınlanarak
yürürlüğe giren
tebliğ, Gelir
Vergisi’nde yapılan
değişiklikle sil
baştan değişen kira
geliri vergilemesinin
nasıl
uygulanacağına
açıklık getirdi.
Tebliğe göre yıllık 3
bin 200 lira ve
altında kira geliri
elde eden ev
sahipleri beyanname
vermeyecek, vergi
ödemeyecek.
Eşik gelir 94 bin lira
Kira geliri bu tutarı
aşanlar ise tüm
gelirlerinin brüt
tutarını beyan
edecek.
Gelirler toplamı 94
bin liranın altında
kalanlar 3 bin 200
liralık istisnadan
yararlanarak 480 lira
daha az vergi
ödeyecek.
94 bin liranın
üzerinde gelir elde
edenlerin kira
gelirleri ise yüzde 1535 vergiye tabi
tutulacak.
İstisnadan yararlanır
Tebliğle, kira gelirini
gizleyen ev
sahiplerine
pişmanlık fırsatı da
sunuluyor. Buna
göre kira geliri elde
ettiği halde Maliye’ye
vermesi gereken
beyannameyi
zamanında
vermeyen,
beyanname vermeyi
unutan ya da verdiği
beyanda kira gelirini
gizleyen ev sahipleri
daha sonra
kendiliklerinden
beyanname
vermeleri halinde 3
bin 200 liralık
istisnadan
yararlanabilecek.
yararlanabilmek için
mükelleflerin
Maliye’nin yapacağı
denetimlere
yakalanmadan,
kendiliğinden
beyanname
vermeleri, toplam
brüt gelirlerinin de
94 bin lirayı
aşmaması gerekiyor.
Bunu yapan ev
sahipleri 480 lira
daha az vergi ödeme
şansı elde edecek.
Beyanname verenler
faydalanacak
Ancak bu haktan
Emekliye kötü haber
Aynı tebliğe göre
emekli olanların
Gelirini beyan
etmeden Maliye’nin
yakaladığı ev
sahipleri ise hem
yüklü ceza ödeyecek
hem istisna fırsatını
kaçırmış olacak.
Uyuşturucu madde kullandığı
tespit edilen sürücü hakkında
ayrıca adli işlem yapılması için
gözaltı işlemi uygulanacak.
Teknik cihaz kullanılmasını
kabul etmeyen sürücüye idari
para cezası verilerek sürücü
belgesi 2 yıl süreyle geri
alınacak.
çişleri Bakanlığı Karayolları
İdeğişikler
Trafik Yönetmeliğinde önemli
yaptı. Buna göre;
uyuşturucu veya uyarıcı
maddeleri almış olan sürücüler
ile kanlarındaki alkol miktarı
0.50 promilin üzerinde olan
hususi otomobil sürücülerinin
ve kanlarındaki alkol miktarı
0.20 promilin üstünde olan
diğer araç sürücülerinin
karayolunda araç sürmeleri
yasak.
ISSN 1308 7606
çalışmak, disiplin cezası almamış
olmak ve performans
değerlendirmesine göre başarılı olma
şartları aranacak. Bu adaylar yazılı
ve/veya sözlü sınava girmeye hak
kazanacak ve başarılı olurlasa
öğretmen olarak atanacaklar.Başarılı
olamayanlar ise bir başka il veya ilçede
görevlendirilerek, bu kişilere bir yıl
içinde tekrar sınava girme hakkı
tanınacak. Üst üste iki defa sınavda
başarılı olamayanlar aday öğretmen
unvanını kaybedecek ve memuriyetle
ilişiği kesilecek. Uygulama, düzenleme
sonrası ilk defa aday öğretmen olarak
atananları kapsayacak. Tasarıyla eğitim
çalışanlarının özür grubuna bağlı yer
değiştirmelerinin yarıl yıl tatili ve yaz
tatilinde yapılmasına imkân
verilecek.CİHAN
Yıl:70 Sayı:24716 Tarih:21 Şubat 2014 Cuma
Yayın Sahibi İmaj İç ve Dış Tic. A.Ş.
İcra Kurulu Başkanı
Emin ERENER
Genel Yayın Yönetmeni
Reyhan AYTEKİN
Sayfa Editörü
Yasemin ERENER
İdari Merkez
Tevfik Bey Mah. Tahsin Tekoğlu
Cad. No:2 Sefaköy/
Küçükçekmece/İST
Tel :0212 540 40 45 Fax 0212 540 39 99
www.ekonomigazetesi.net .
[email protected]
Ankara Temsilciliği
Macun Mah.3. Cadde No:2
Yenimahalle /ANK.
Tel :0312 397 91 40 41
Fax 0312 397 41 5254
İstanbul Dağıtım
REKDAĞ Ltd.Şti.
Yazıişleri Müdürü
Şüheda YILDIRIM
Haber Müdürü
Kenan KURTOĞLU
Ayrıca, itirazlara
rağmen brüt gelirler
üzerinden hesap
yapılacak. Tebliğde
yurtdışındaki ev
sahiplerine
istisnaların nasıl
uygulanacağı
konusunda ise
açıklayıcı hükümlere
yer verilmedi.
CİHAN
UYUŞTURUCU ALARAK ARAÇ
KULLANANLARIN EHLİYETİ 5
YIL SÜREYLE GERİ ALINACAK
Sürücülerin uyuşturucu veya
uyarıcı madde kullanıp
kullanmadığı solunum havası,
tükürük veya benzeri biyolojik
örnekler üzerinden teknik
cihazla tespit edilecek. Yapılan
ölçüm sonucunda, uyuşturucu
veya uyarıcı madde kullandığı
tespit edilen sürücüye her
defasında idari para cezası
verilerek, sürücü belgesi 5 yıl
süreyle geçici olarak geri
alınacak.
öğretmenlerde, en az bir yıl fiilen
İstihbarat Şefi
Caner ERDOĞAN
Emekli ikramiyesiyle
birlikte emekli maaşı
ve diğer gelirleri 94
bin lirayı aşan ev
sahipleri kira
vergisini 480 lira
fazla ödemek
zorunda kalacak.
yapılacak.Teknik cihazla yapılan
ölçüm sonucuna itiraz edilmesi
durumunda tekrar ölçüm
yapılmayacak ve yapılan
işlemlere itirazlar mahkemelere
yapılacak.
BMM'ye sunulan MEB yasa taslağına
göre KPSS ile atanan öğretmenler
T
bundan sonra 'aday' olacak.Aday
Sayfa Editörü
Gülşan KURT
emekli ikramiyeleri
ilk kez kira gelirinin
beyanında istisna
hesaplamasına dahil
edilecek.
Bunları
yapan
yandı
ye n i d e ğ i ş i k l i k l e r
Öğretmen olmak
artık zorlaşıyor
Sorumlu Müdür
Yavuz AYDIN
5
İnternet Site Editörü
Kübra ERENER
Reklam Pazarlama ve Dağıtım
Dolmabahçe Caddesi
Eti İş Merkezi No:23 Kat:3
Beşiktaş/İST.
Tel: 0212 259 12 20
Fax: 0212 259 12 10
ANKARA
Atatürk Bulvarı Palas İş
Merkezi B Blok Kat:6 D:114
Kızılay/ANKARA
Tel: 0312 425 99 63
Fax: 0312 425 99 76
Ankara Dağıtım
GENÇLER DAĞITIM
Yayın Türü:Yerel Süreli
Basıldığı Yer İstanbul
Alkım Basım Yayın Dağıtım Tic.A.Ş.
Tevfik Bey Mah. Tahsin Tekoğlu Cad. No:2 Sefaköy/ İSTANBUL
Tel : 0212 540 40 45 Resmi ilanlarınızı internet sitemizden de
görebilirsiniz (www.ekonomigazetesi.net)
EKONOMİ Basın Meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
BİRİNCİSİNDE 6 AY,
İKİNCİSİNDE 2 YIL,
ÜÇÜNCÜSÜNDE 5 YIL
Karayolları Trafik
Yönetmenliğindeki yeni
değişiklikler şu şekilde:
Denetimlerde yapılan ölçüm
sonucunda yasal sınırların
üzerinde alkollü olarak araç
kullandığı tespit edilen
sürücüye idari para cezası
verilerek, son ihlalin
gerçekleştiği tarihten itibaren
geriye doğru beş yıl içinde
sürücü belgeleri birinci
defasında 6 ay, ikinci defasında
2 yıl, üç veya üçten fazlasında
ise her seferinde 5’er yıl süreyle
geri alınacak.
sınırların üzerinde alkollü
olarak araç kullandığı tespit
edilen sürücüler ile teknik cihaz
kullanılmasını kabul etmeyen ve
bu nedenle hakkında işlem
yapılan sürücüler araç
kullanmaktan men edilecek.
Denetimlerde teknik cihaz
kullanılmasını kabul etmeyen
sürücüye idari para cezası
verilecek ve sürücü belgesi 2 yıl
süreyle geri alınacak. Yasal
Yapılan tespit sonucunda 1,00
promilin üzerinde alkollü
olduğu tespit edilen sürücüler,
hakkında adli işlem yapılmak
üzere gözaltı işlemi
KAZALARDA ÖLÇÜM
YAPTIRMAYANIN
EHLİYETİNE 2 YIL EL
KONULACAK
Yaralanma veya ölümle
sonuçlanan ya da trafik
görevlilerince el konulan maddi
hasarlı trafik kazasına karışarak
teknik cihazla alkol ve
uyuşturucu ya da uyarıcı madde
kullanıp kullanmadığının
tespitine yönelik ölçüm
yapılmasına izin vermeyen
sürücülere idari para cezası
verilerek sürücü belgesi 2 yıl
süreyle geri alınacak.
Yeni uygulama Resmi Gazete'de
yayımlanarak bugünden
itibaren yürürlüğe girdi.C
CİHAN
Ev almak için büyük fırsat
nşaat sektörü geçen
İmilyon
yıl gerçekleştirdiği 1
145 bin konut
satışıyla rekor kırdı.
Son 5 yılda satışlarını 3
kat arttıran
gayrimenkul şirketleri
2014 yılına
kampanyalarla başladı.
Gülistan Alagöz'ün
Hürriyet'teki haberine
göre konut kredi
faizlerindeki artışın
satışları engellememesi
için kimi firmalar 0 faiz
derken, kimi firmalar
da faizi sabitliyor.
Peşinat bedellerini
teslim tarihine öteleyen
şirketler, dileyen
müşteriler için şirket
içinde senetli satış
imkânı da sunuyor.
ZAM GELMEDEN ALIN
Dolardaki yükselişle
birlikte inşaat
maliyetleri de arttı.
Kârlarından feraget
ederek uygun alım
koşulları yaratan
şirketler yılın ilk
aylarında satışları
etkilememesi için zam
kararı almadı. Ancak
önümüzdeki aylardan
başlamak üzere yıl
içinde kademeli olara
yüzde 10-15 zam
yapılması planlanıyor.
Gayrimenkul
sektörünün patronları
bu dönemki fiyat ve
ödeme koşullarının
fırsat olduğunu, bir
sene sonra bu fiyatlarla
alımın söz konusu
olmayacağına dikkat
çekiyor.
KDV’Yİ UNUTMAYIN
2014 yılında konutta
KDV için de önemli bir
dönem olacak.
Geçtiğimiz aylarda
yapılan düzenleme ile
konutta KDV sistemi
değişmişti.
Yeni sistemle arsa
bedeline göre
belirlenen KDV oranı,
rayiç bedelleri 499
liraya kadar olan
arsalarda yüzde 1, 500
ile bin lira arası olan
arsalarda yüzde 8, bin
lira ve üzeri olan
arsalarda ise yüzde 18’e
çıktı.
1 Ocak 2013 tarihinden
önce ruhsat alan
projeler, yeni
düzenlemeye dahil
edilmedi. Şu anda
stokta bulunan ve 150
metrekareden küçük
olan konutlar yüzde 1
KDV üzerinden
satılıyor. Oturum ya da
yatırım amaçlı ev
almayı planlayanların
bu düzenlemeyi göz
önünde bulundurup,
fırsatı kaçırmaması
tavsiye ediliyor.
BİR YILDA
YÜZDE13 ARTIŞ
Yeni konut fiyatları bir
önceki aya göre yüzde
0.49, geçen yılın aynı
dönemine göre ise
yüzde 13.55 yükseldi.
Ocak ayında
İstanbul’da metrekare
başına konut satış
fiyatları yüzde 1.87
oranında zamlandı.
Adana’da yüzde 1.07,
Ankara’da yüzde 0.78
oranında, Antalya’da
yüzde 0.19, İzmir’de
yüzde 0.80 oranında
artış oldu.
YABANCI ALIMI
KESMEDİ
Başta İstanbul olmak
üzere Türkiye’deki
gayrimenkul sektörü ile
yakından ilgilenen
yabancılar son aylarda
atağa geçti. Kurdaki
artış da yabancı
yatırımcıların alım
kararını hızlandırdı.
Son 6 ayda toplam satış
içindeki payı yüzde 9.8
olan yabancı
yatırımcılar, Ocak
ayında markalı konut
projelerinden yapılan
satışların yüzde 12.5’ini
yaptı.H
HABER MERKEZİ
6
21 ŞUBAT 2014
Dış Haberler
HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA
BULGARİSTAN
Bulgar Sosyalist Partisi(BSP) milletvekili
Dimço Mihalevski
hayatını kaybetti.
48 yaşındaki Kırcalili
vekil, bayındırlık
bakan yardımcılığını
yapmıştı.
Dimço Mihalevski'nin
ölüm haberi üzerine
mecliste bir dakika
saygı duruşunda bulundu.
Zatürreden meydana
gelen komplikasyon
sonrası İstanbul'daki
bir hastanede tedavi
altına alınan fakat
kurtarılamayan Mihalevski için bu hafta
cenaze töreni düzenlenecek.
CİHAN
UKRAYNA
Ukrayna'da kolluk
kuvvetlerinin müdahalesinin ardından,
batı bölgelerden
eylemciler, Kiev’e
gelmek için yola çıktı.
İktidar karşıtı eylemcilere katılmak için;
Lviv ve Ternopil şehirlerinde toplanan
eylemciler otobüslerle
başkent Kiev’e hareket
etti.
Lviv ve Ternopil meydanlarında insanlar
toplanarak yola düşen
toplu taşıma
araçlarının Kiev’e girişine izin verilmeyeceği bildirildi.
Meydanda halka hitap
eden Özgürlük
hareketi lideri Oleg
Tyagnibok
Ukrayna’daki tüm
erkekleri Kiev’deki
direnişe katılma
çağrısında bulundu.
CİHAN
ADAC’da
hile
skandalı
devam
ediyor
Serbest dolaşım prensibinden
taviz vermemiz mümkün değil
Merkel
lmanya’nın en büyük sivil toplum
kuruluşu Alman Otomobil Kurumu’nda (ADAC) hile skandalı dinmiyor. ADAC yönetimi, farklı
kategorilerde en iyi araçların belirlendiği Sarı Melek Ödülleri’nde sıralamada usulsüzlük yapıldığı şüphelerinin
doğrulandığını açıkladı. Böylece ‘En
beğenilen araç’ anketinde sadece
katılımcıların sayısı değil, sonuçların da
manipüle edildiği ortaya çıkmış oldu.
Sarı Melek Ödülleri’ni incelemekle
görevlendirilen Deloitt isimli denetim
firmasının raporundaki detayları paylaşan ADAC, 2009-2013 yılları arasındaki
ödüllendirmelerin hatalı olduğunu
kabul etti.
A
Diğer yıllarla ilgili olarak belge yetersizliğinden dolayı sağlıklı inceleme yapılmasının mümkün olmadığına da dikkat
çekildi. ADAC Müdürü Karl Obermair,
“Sonuçlara bakılırsa bazı şahısların
bireysel olarak yıllardır hem otomobil
üreticilerini ve hem kamuyu sistematik
olarak yanılttığı görülmektedir.” dedi.
Hile skandalından dolayı BMW, Daimler
ve Volkswagen şirketleri toplam 40 Sarı
Melek Ödülü’nü bu hafta içinde iade etmeyi düşünüyor. ADAC ise üyelerine
gönderdiği aylık dergisinde ‘krizi
değişim için imkana çevirmek’ başlığıyla
zedelenen güveni yeniden kazanmaya
CİHAN
yönelik sinyal verdi.
İsviçre Cumhurbaşkanı
Didier Burkhalter’i kabul
eden başbakan Angela
Merkel, İsviçre’nin
referandumla AB’den
gelecek göçe sınırlama
getirecek olmasını üzüntüyle
karşıladığını söyledi. Merkel,
"Halkoylamasının sonucuna
saygılıyız. Fakat AB’nin
temel prensiplerinden olan
serbest dolaşım hakkından
taviz vermemiz mümkün
değil." dedi. İsviçre
Cumhurbaşkanı Burkhalter
ise AB ülkelerinin
ayrımcılığa uğramayacağını
söyledi.
aşbakan Angela Merkel (CDU),
Avrupa Birliği’nin (AB) serbest
dolaşım prensibinin temel haklardan olduğunu ve vazgeçilmesinin
mümkün olmadığını söyledi. İsviçre
Cumhurbaşkanı Didier Burkhalter’i
kabulünden sonra konuşan Merkel,
geçtiğimiz haftalarda İsviçre’de göçmenlerin ülkeye girişine sınırlama getirecek teklifin referandumda kabul
edilmesini üzüntüyle karşıladığını,
fakat referandumun sonucuna saygılı
olduklarını ifade etti.
B
İsviçre’nin referandum kararını üç yıl
içinde hayata geçireceğini hatırlatan
başbakan şöyle konuştu: "Referandum sonucunun yasalaşması için üç
yıllık süreci takip edeceğiz. Tabii ki
bizim de alacağımız tedbirler olacak.
Fakat bunu başta değil, sonucu değerlendirerek adım atacağız. İsviçre’nin
AB ile araştırma, yatırım, enerji ve
ekonomi olmak üzere birçok alanda
yakın işbirliği var. Şu an işbirliklerinin
askıya alınması gibi bir şey söz
konusu değil."
İsviçre’nin AB ile ilişkilerini göz önüne
alarak akıllı bir çözüm bulunacağı
konusunda iyimser olduğunu
söyleyen Başbakan Merkel, "Referandum sonrası ilişkileri kesecek değiliz.
Neler yapabileceğimizi konuşacağız.
AB’nin serbest dolaşım prensibinden
taviz vermemiz mümkün değil. İsviçre
halkının kararını da görmezden gelemeyiz. Konuşarak akıllıca bir yol bulacağımızı düşünüyorum." dedi.
AB’ye yeni üye olan ülkelerin hemen
serbest dolaşım hakkı olmadığını ve
yedi yıllık bir geçiş süreci
öngörüldüğünü hatırlatan Merkel, "Almanya olarak geçiş sürecini çok
önemsiyoruz ve faydalı buluyoruz."
dedi. AB ile İsviçre’nin imzaladığı
Serbest Dolaşım Anlaşması’nın hâlâ
geçerli olduğunu vurgulayan İsviçre
Cumhurbaşkanı Burkhalter ise "Göçmenler Almanya için olduğu gibi
bizim içinde bir zor bir konu.
İsviçre’nin dörtte birini göçmenler
oluşturuyor. 350 bin Alman vatandaşı
var. Halk demokratik kararını verdi ve
göçmenlerin sınırlandırılmasını istiyor." dedi. Bunun hemen uygulanacak bir gelişme olmadığını
söyleyen Burkhalter, "Üç yıl süremiz
var. Hem AB ile ilişkilere zarar vermeyecek hem de referandum sonucunu dikkate alacak bir çözüm
bulacağız." dedi.
İsviçre Cumhurbaşkanı, hiçbir AB
üyesi ülkenin ayrımcılığa uğramayacağını da sözlerine ekledi. İsviçre’de 9
Şubat 2014’te aşırı sağcı parti İsviçre
Halk Partisi’nin referanduma taşıdığı
ülkeye gelen göçün sınırlandırılmasını
öngören yasa tasarısının yüzde 50,3 ile
kabul edilmesi başta Almanya olmak
üzere AB’de hayal kırıklığına sebep
oldu. İsviçre, üç yıl içinde yürürlüğe
girecek yasa ile AB’den gelecek göçe
kota koymayı hedefliyor.
CİHAN
YENİ BULUŞLAR-TEKNOLOJİ
RUSYA
Dünyadaki akıllı telefon satışı1 milyarı geçti
Moskova’nın merkezindeki Kurtarıcı İsa Kilisesi’de 2012 yılında Rusya
lideri Vladimir Putin
karşıtı şarkı söyleyen
punk müzik grubu
Pussy Riot’ın
üyelerinden Mariya Alyohina ve Nadejda
Tolokonnikova'nın
Soçi'de hırsızlık yaptıkları iddiası ile gözaltına
alındığı bildirildi.
Kilisede yaptığı eylemlerden dolayı kızlar tutuklanmış ve geçtiğimiz
aylarda Putin’in affıyla
serbest bırakılmışlardı.
Rus gazeteci Yevgeni
Feldman, Soçi’de kaldıkları otelde hırsızlık yaptığı iddiasıyla punkçu
kızların gözaltına
alındığını söyledi.
Punkçu kızların avukatı
Aleksandr Popkov, Ria
Novosti’ye verdiği bilgide göz altına alınma
gerekçesinin hırsızlık
olduğunu doğruladı.
CİHAN
ALMANYA
Dortmund Sosyal
Mahkemesi’nin
pazartesi günü verdiği
bir karar dar gelirli
aileleri sevindirdi.
Maerkischer Kreis bölgesindeki İş Ajansı,
matematik dersinde ek
ders alan bir öğrencinin
ücretinin yalnızca iki ay
için karşılanmasını
kabul etmişti. Ancak
Hartz IV alan bir ailenin
mahkemeye gitmesi üzerine verilen kararda İş
Ajansı’nın bu öğrencinin
masraflarının yarım yıllığına karşılaması gerektiği hükmüne vardı.
Buna göre İş Ajansı bu
tür maddi destek yapmakta bundan böyle
sınırlama koyamayacak.
Söz konusu davada
ajans, öğrencinin
matematik dersleri için
aylık 78 Euro ödemek
zorunda kaldı.
Mahkeme bunu fırsat
eşitliğine bağladı.
CİHAN
013 son çeyreği itibariyle
dünyada akıllı telefon satışları
ilk kez 1 milyarı geçerek tarihi
bir rekor kırdı.
2
Toplam cihaz satışları ise geçtiğimiz
yıla göre yaklaşık yüzde 4'lük bir
artışla 1,8 milyara ulaştı. Tüm yıl
gerçekleşen akıllı telefon
satışlarında ise 2012'ye göre yaklaşık
yüzde 44'lük bir artış sağlandı.
Araştırma sonuçlarına göre
Türkiye'de toplam cihaz satışının
yüzde 74'ünü akıllı telefonların oluşturduğunu söyleyen Avea Mobil
Bağlantı Direktörü Baran Yurdagül;
"Bu tabloda kuşkusuz Avea'nın rolü
büyük. 2013 yılı boyunca akıllı telefonun yine ilk adresi Avea oldu.
Geçtiğimiz yılsonu itibarıyla, akıllı
cihaz penetrasyon oranımızı, bir
önceki yıla göre yüzde 11 oranında
bir artışla yüzde 37'ye yükselttik ve
son 9 çeyrektir bu alandaki liderliğimizi bırakmadık"
IDC araştırma şirketinin dünya
genelinde yaptığı son araştırmaya
göre, akıllı telefon satışları 2013 son
çeyreği itibarıyla ilk kez 1 milyarın
üstüne çıkarak tarihi bir rekora imza
attı. Toplam cihaz satışları ise
geçtiğimiz yıla göre yaklaşık yüzde
4'lük bir artış göstererek 1,8 milyara
ulaştı. Akıllı telefon satışlarında ise
yine ilk iki sırayı Samsung ve Apple
alırken; bu iki markayı Huawei, LG
ve Lenova takip etti.
GFK araştırma şirketinin Türkiye
bazlı araştırma raporuna göre ise
Türkiye'deki toplam cihaz satışları
bir önceki yıla göre yaklaşık yüzde
1'lik bir artışla 12 milyona ulaştı ve
bu satışların yüzde 74'ünü ise akıllı
telefonlar oluşturdu. Tüm yıl gerçekleşen akıllı telefon satışlarında da
2012'ye göre yaklaşık yüzde 44'lük
bir artış sağlandı.
Mirsis'ten Türkiye'de ilk
irsis Bilgi Teknolojileri, QAI
India Limited tarafından
yapılan değerlendirme sonucunda Türkiye'de CMMI-SVC+SSD
v1.3 seviyesine ulaşan ilk kurum
oldu.
M
Bilişim teknolojileri sektöründe
hizmet veren Mirsis Bilgi Teknolojileri, QAI India Limited tarafından
yapılan değerlendirme sonucunda,
CMMI-SVC+SSD v1.3 seviyesine
ulaşan Türkiye'deki ilk kurum oldu.
Carnegie Mellon Üniversitesi'nde
endüstri üyeleri, hükümetler ve
Yazılım Mühendisliği Enstitüsü (SEI)
tarafından, 20 yıldan fazla
sürdürülen bir çalışmanın sonucu
olan CMMI, verimli süreçlerin kritik
bileşenlerinin iyileştirilmesi ile organizasyonların performansının en
yüksek seviyede arttırılmasını
sağlayan bir süreç iyileştirme yaklaşımı olarak biliniyor.
Mirsis Bilgi Teknolojileri, süreçlerini
uluslararası seviyede kabul görmüş
olgunluk seviyelerine göre yöneterek
müşterilerin hizmet kalitesini yansıtan iş sonuçlara ulaşmayı hedefliyor.
Düzenli beslenme
eğitimin bir
parçası olacak
lmanya'nın BadenWürttemberg (BW)
Eyaleti Hükümeti,
okul ve anaokullarında
öğrencilerin sağlıklı
beslenmeleri konusunda
önemli adımlar atıyor.
Eyalet hükümeti,
beslenme eğitimini
destekleyeceğini,
okullarda ve
anaokullarında düzenli
beslenmeyi sürekli kılacak tedbirler alınacağını
duyurdu.
A
Eyaletin Tüketiciyi Koruma Bakanlığı bu kapsamda özellikle tam gün
eğitim veren okullar
(Ganztagschule) ve
anaokullarında öğrencilerin dengeli ve sağlıklı
beslenmeleri konusunda
düzenlemelere gidiyor. Bu
kapsamda oluşturulacak
yaklaşık 60 kişilik bir
uzman kurulu, sağlıklı
beslenme konusunda
çalışmalar yürütecek.
Gençler ve çocuklar için
dengeli ve sağlıklı
beslenme alışkanlığının
temellerinin oluşturulacağını belirten Tüketici
Koruma Bakanı Alexander
Bonde, bu nedenle bu
konuya okullarda daha
detaylı yer verileceğini
ifade etti. Bu konunun
eğitim planlamasına da
alınacağını duyuran
Bonde, öğretmenlerin de
bu sürece etkin katılımı
için hizmet içi seminerlerde dengeli beslenme ile
ilgili bilgilendirmenin
yapılabileceğini dile getirdi.
Ayrıca düşük gelirli
ailelere yönelik olarak da
dengeli beslenme
konusunda girişimlerin
olacağı da yapılan açıklamalar arasında yer alıyor.
Bu konuda yardım kuruluşları ve iş ajansları ile
ortak faaliyetler
yürütülüyor. Geçen yıl Almanya genelinde 450
beslenme uzmanı bu
konuda aktif faaliyetlere
katılırken, bu konu ile ilgili yaklaşık 8 bin program yapıldı.
CİHAN
21 ŞUBAT 2014
Politika
HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA
SP Belediye
Başkan
adayı Erkal:
Malatya’yı
2040’a
taşıyacağız
linikleri, yeşil sahası, kongre
merkezleri yeni baştan planlanacağı için Malatya’nın yüz yıllık
geleceğini planlayacak tarihi bir
adımdır. Bu meselenin mesuliyetini
lütfen düşünün, bu meseleyi vicdanınızda muhakeme ediniz ve
bunun hesabını yapınız. Tercih ve
taktir hakkını buna göre kullanınız.
Bir işin ehemmiyeti ne kadar yüksekse mesuliyeti de o kadar ağır
olacaktır.” dedi.
Erkal, büyükşehir olan Malatya’nın
tarihi bir dönemeçte olduğunu
ifade ederek, şunları söyledi: “Bu
dönem önlemli bir dönemdir, tarihi
bir dönemdir. Malatya’nın geleceğinde ve hepimiz için çok ciddi
bir dönemin arifesindeyiz.
Malatya’nın Büyükşehir olması
gerçekten tarihi bir dönemeç noktasıdır.
MHP'li
Rasim
Acar:
Bütün
kesimleri
fişlediler
Şuanda yaklaşık olarak 21 bin 500
hektarlık bir alanı yönetiyoruz ve
onu planlıyoruz. Malatya Büyükşehir olduktan sonra tüm ilçeler sistemin içine girdiği için yaklaşık 1
milyon 231 bin hektarlık bir alanı
yöneteceğiz. Bütün ilçeler mahalle
haline gelecek. Bu çok ciddi,
önemli ve Malatya’nın tarihi açısından çok önemli bir adımdır.”
aadet Partisi (SP) Malatya
Büyükşehir Belediye Başkan
adayı Ahmet Münir Erkal,
büyükşehir olan Malatya’nın temellerini yeniden atarak 2040 yılına
taşıyacaklarını söyledi. Saadet Partisi Malatya İl Teşkilatı, yerel seçim
çalışmaları kapsamında Orduzu
beldesinde mahalle toplantısı yaptı.
SP Büyükşehir Belediye Başkan
adayı Ahmet Münir Erkal,
Malatya’nın önemli bir dönem
içerisinde bulunduğunu kaydetti.
S
Malatya’nın 100 yıllık geleceğini
planlayacaklarını kaydeden Erkal,
“Bizler broşürlerimizde hedef 2040
hedefini ortaya koyacağımızı
söyledik. 25 yıllık bir perspektifte,
25 yıllık bir bakış açısıyla Malatya’yı
planlayacağımızı söyledik.
Büyükşehir Belediyesi'nin temellerinin bu seçimde atıldığı için her
şeyi yeni baştan, sil baştan, ilk defa
planlanacağı için Malatya’nın tüm
sosyal ve teknik altyapısı iş
merkezi, hastanesi, eğitimi, polik-
Bu ilk seçimin temellerini 31
Mart’tan itibaren atılmaya başlayacak. Bir binanın temelleri ne kadar
sağlam atılırsa yapılan bina ne
kadar yüksek olursa olsun sağlam
olur.” şeklinde konuştu.
CİHAN
Bunun adı imar yolsuzluğudur. Bunun adı geleceği delik deşik etmektir.
Bizim dönemimizde tamamen jeolojik etütlerin müsaade ettiği
sağlam olan mahallelerde kat
sayıları artacaktır. Bir tarafta blok
yapılıyor bir tarafta resmi iki katlı
gece kondular.” şeklinde konuştu.
Çetinkaya, Afyonkarahisar’da turizm açısından çok önemli bire
kent olduğunu, işe başlarken ‘bir
marka yapmak’ olarak yola çıktıklarını ve onun altını doldurmak
gerektiğini kaydetti. Çetinkaya,
Çetinkaya
Seracılıkla
işsizliği çözeceğiz
tılar. Orman ve Su İşleri Bakanlığı
tarafından yapılan bir çalışmada
Afyonkarahisar’ın sera verimliliği
açısından en çok güneş alan yada
dik açıyla alan avantajlı konumda
olduğu bir gerçektir. Şu anda daha
önce belediye başkanlığım yaptığım dönemde 18 tane ulusal
boyutta firma var. Onların istediği
ilk şey var. Arazi ve sıcak su.”
dedi.
Bu projede 50 bin metrekarelik kapalı alan bir teknolojik
serada 75 kişinin istihdam
edilmek zorunda olduğu bir proje
olduğunu ifade eden Çetinkaya,
bu istihdamın diğer bir güzelliğinin de vasıfsız elemanlara istihdam sağlamak, aynı zamanda
yurt dışı ihraç mal üreterek
ekonomiye katkı sağlamak
olduğunu anlattı. Çetinkaya, “Aynı
zamanda bu proje şehrimizdeki
diğer sektöre katkı sağlayacaktır.
Şehrimizde artık yazla birlikte
kışında aynı topraktan mahsul almaya devam ediyoruz. Çünkü
jeotermal kaynaklamız vardır. Üretime devam etmiş oluyoruz. Tarım
kültürümüzü, alternatif tarım
kültürümüzü de geliştirmiş oluyoruz. Çok kıymetli tarım araziler-
TCDD’de çeşitli görevlerde bulunan Kazancıoğlu, ziyaretinde
yaptığı konuşmada, “Demiryolcu olmamızın gereklerini yerine getirmeye çalışıyoruz” dedi.
Demiryolcuların kardeş
olduğunu ifade eden
Kazancıoğlu, “Burası bizim
evimiz. Burası, Türkiye’nin olmazsa olmaz kurumlarından
birisidir. Cumhuriyetimizden
daha eski olan bu kurumda
emektar insanlar çalışıyor. Her
attığı adımda, devletin varlığını
bilen bir kurumun mensuplarıyız. Demiryolculuk, bir Osmanlı ve Cumhuriyet
mesleğidir” dedi.
Birileri bunları başka yönlere çekerek yaptıkları bir şey olmadığı için,
millete söyleyecek söz olmadığı
için, seçildiklerinde yapacakları
projeler olmadıkları için birilerinin
selamıyla sizden oy istiyorlar.
Malatya ilk kez büyükşehir oldu.
Afyonkarahisar’da istihdamın lokomotifi olacak, istihdama kesin çözüm olacak
seracılık projesini hayata geçireceklerini söyleyen Çetinkaya, seracılığın merkezinin bugün Antalya
olarak bilindiğini ancak, bundan 3
yıl önce Antalya’da bir sera virüsü
illeti üzerine sektörün kendisine
alternatif aramaya başladığını dile
getirdi. Çetinkaya, “Antalyalı seracılar alternatif bölge aramaya
başladı. Bunda da verimi en çok
etkiyen unsur olan güneş ışınlarını en çok alan bölgelere bak-
M
M
Saadet Partisi Malatya İl Başkanı
Mehmet Asiltürk, Malatya’nın
temellerinin sağlam atılması gerektiğini belirterek “Bu seçimler
Malatya’da, Battalgazi’ye belediye
başkanı seçme seçimleridir. Bizler
belediye başkanı seçmek için
sandıklara gideceğiz.
imiz var. Benim dönemimde hiçbir
tarım arazisi imara açılmayacaktır.” diye konuştu. Afyonakarahisar’da en önemli konuların başında
imar değişiklikleri geldiğini anlattı. Bölgeye bakıldığında jeolojik
etütlere göre çok sağlam olan yere
2 kat bir başka bir mahalleye, 4
kata, 6 kata müsaade edildiğini
kaydetti Çetinkaya, “Arsa var 3 kat
müsaade ediyorlar, ancak sonradan imar tadilatı yapılarak 8
kata çıkarılıyor.
şunları söyledi: “Onun altını
doldururken iki dinamikten birisi
turizmdir. 400 konak, camilerimiz
ve mevleviliğimiz var. Bedesten
çarşısı, kadınlar çarşımız var. Tarihi otantik turizm projemizi yaptığımızda kalifiye eleman sıkıntısı
ortaya çıkacaktır. Turizmde kalifiye eleman sıkıntınız varsa marka
değil rezil olursunuz.
Kalifiye eleman yetiştirmek
zorundasınız. Yabancı birisine bir çay nasıl verilecek
bu bilinmiyorsa bu turist buraya
bir daha gelmez. Yabancı turistin
siparişini alıp buna hizmete edebilecek insanlara ihtiyacımız var.
Özelikle eli boş gençlerimize yönelik ‘benimde bir mesleğim olsun’
projesi olacak. Bunu kurumların
koordinatörlüğünde yapacağız. İş
garantili seminer bitirme belgeleri
olacaktır.” MHP Adayı Fatih
Çetinkaya, kentin çok zengin olmasına rağmen halkın fakir, bir
çok markaları olmasına rağmen
markalaşmayan bir şehir
olduğunu ifade ederek, en önemli
icraatlarından birisinin de
belediyeyi halkla beraber şeffaf bir
şekilde yöneteceklerini dile geCİHAN
tirdi.
MHP adayı
Kazancıoğlu:
Ulaşım
altyapısı
süratle revize
edilmeli
illiyetçi Hareket Partisi
(MHP) Malatya Büyükşehir Belediye Başkan
adayı Doç. Dr. Fikret Şinasi
Kazancıoğlu, şehrin ulaşım
altyapısının süratle revize
edilmesi gerektiğini söyledi.
Yerel seçim çalışmalarını
sürdüren Kazancıoğlu, TCDD
Malatya 5. Bölge Müdürlüğü,
Demiryol-İş Sendikası Malatya
Şubesi, Türk Ulaşım-Sen
Malatya Şubesi, Demiryolu
Makinistleri Derneği Malatya
Şubesi ve Ulaştırma Memur-Sen
Malatya Şubesini ziyaret etti.
“TEMEL SAĞLAM OLURSA, BİNA
DA SAĞLAM OLUR”
HP Afyonkarahisar
Belediye başkan adayı
Fatih Çetinkaya, Afyonkarahisar’da istihdam ve
markalaşmaya dayalı projeleri
hayata geçireceklerini söyledi.
Çetinkaya, düzenlediği basın
toplantısında projelerini açıkladı.
Çetinkaya, trafik, ulaşım, istihdam, çevre, turizm, enerji, tarihi
konaklar, sosyal projeler, toplu
konutla ilgili 100’e yakın farklı
proje açıkladı.
7
“DEMİRYOLLARI MALATYA İÇİN
ÇOK ÖNEMLİ”
illiyetçi Hareket Partisi (MHP) İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan
Adayı Rasim Acar, seçim çalışmaları
kapsamında Beylikdüzü’nde ziyaretlerde
bulundu. Memur alımlarında yapılan
fişlemelerle ilgili konuşan Acar, “Adı adalet
ve kalkınma olan bir parti. Adaleti sadece
kendisinden tarafa kalkınmayı da sadece
kendi yandaşlarından tarafa yontan bir
partidir. Sadece bununla kalmadılar, bütün
kesimleri fişledikleri gibi, nerede istihdamla ilgili bir konu olsa vatandaş önce AK
Parti ilçe başkanlığına gidiyor." dedi.
M
MHP Adayı Rasim Acar, seçim çalışmaları
kapsamında Beylikdüzü’nde bulunan Marmara Nakliyeciler Derneğini ziyaret etti.
Nakliyecilerle bir araya gelen Acar, sektörün sorunlarını ve seçildikleri takdirde
yapacakları faaliyetleri anlattı. Acar, 1994
yılında yapılan yerel seçimler ile 2014
seçimlerinin benzerlik oluşturduğu anlattı.
Rasim Acar, şöyle konuştu: “Sayın
Başbakanı 1994 seçimlerinde belediye
başkanı yapan şartlarla bu seçimdeki şartlar aynıdır.
Sayın Başbakanı o dönemde belediye
başkanı yapan unsurlar yolsuzluk ve kuraklıktır. Yolsuzluğun üzerine tesis etmiş
olduğu kuraklık, şimdi aynı şeyleri ben
söylüyorum. Bu unsurlar sayın belediye
başkanını, halkımızın dinlendireceği ve
teşekkür edeceği unsurlar olacaktır. Yolsuzlukların üzerinde ciddi anlamda konuştuğumuz 17 Aralık sürecinden sonra
İstanbul’da en büyük sorun susuzluktur. İstanbul’un 40 günlük bir suyu kaldı ve kuraklıkla karşı karşıyayız. Tamamen seçim
yatırımı olmak üzere İstanbul’da suyla
alakalı tasarruf tedbirleri yapılmıyor. Sayın
Başbakan 1994 yılında ‘bereketi kalmadı’
demişti. Hırsızlığın olduğu yerde özellikle
yolsuzluğun olduğu yerde bereket kalmaz.”
Kazancıoğlu, demiryollarının
Malatya için çok önemli
olduğunu kaydederek,
“Doğu'da, Anadolu’da, Malatya
demiryolu, gerek yolcu gerekse
de yük taşımacılığında çok
önemli bir koridora sahip.
Yük taşımacılığının büyük bir
potansiyeli Malatya bölgesinde
yapılmaktadır” ifadesini kullandı. Malatya’da en büyük
sorunları başında ulaşımın
geldiğine dikkat çeken
Kazancıoğlu, Malatya’da
ulaşımın keşmekeş ve içinden
çıkılmaz bir hal aldığını söyledi.
“MONORAY SİSTEMİNE SÜRATLE GEÇMELİYİZ”
Toplu taşımaya süratle geçilmesi
gerektiğini ifade eden
Kazancıoğlu, “Şu anda yanlış bir
tercih yapılmış. Hem teknik hem
de hukuki anlamda sıkıntıları
olan bir trambüs ihalesi yaşanmış. ‘Başlanacak’ denilen tarihte
henüz başlanmamış. Kamuoyunda da bu konuda çok
ciddi anlamda bilgi kirliliği var”
dedi.
Kazancıoğlu, Malatya’da ulaşım
altyapısının süratle revize
edilmesi gerektiğine vurgu yaparak, “Şehir içi ulaşımda kesinlikle yer işgal etmeyen,
Malatya’yı ikiye bölmeyen
Monoray sistemine geçmeliyiz.
Maliyeti çok yüksek olmayan bir
ulaşımdan bahsediyoruz” diye
konuştu.
CİHAN
DSP’nin İzmir adayı
Karakülçe oldu
'BÜTÜN KESİMLERİ FİŞLEDİLER'
Memur alımları ile ilgili medyada yer alan
fişlemelerle ilgili soruya Rasim Acar,
"Hiçbir dönemde olmadığı kadar meslek
gruplarıyla çatışıldı. İşçinin, emeklinin,
memurun ve esnafın üzerinde ciddi bir
baskı oluşturuldu. Adı adalet ve kalkınma
olan bir parti. Adaleti sadece kendisinden
tarafa kalkınmayı da sadece kendi yandaşlarından tarafa yontan bir partidir.
Sadece bununla kalmadılar, bütün kesimleri fişledikleri gibi nerede istihdamla ilgili
bir konu olsa vatandaş önce AK Parti ilçe
başkanlığına gidiyor, başvuru yapıyor. İlçe
başkanlığı kendisinin başvurusunu alıyor,
değerlendirme yapıyor konuyla alakalı
bütün istihbaratını bilgi notunu yazıyor.
Ondan sonra belediyeye ya da değişik yerlere iktisadi teşekküllere başvurusu
yapılıyor. Bu tamamen adaletsizlik,
ayrıştırma ve insanımızı bölme, parçalama
politikasıdır.” diye konuştu.
CİHAN
emokratik Sol Parti (DSP)
İzmir Büyükşehir Belediye
başkan adayı, partinin
İzmir İl Başkanı Selçuk
Karakülçe oldu.
D
Böylece İzmir’de büyükşehir
belediyesi ile toplam 20 ilçenin
DSP başkan adayı belirlenmiş
oldu. DSP, Bayındır, Bergama,
Çeşme, Gaziemir, Karabağlar,
Kınık, Karaburun, Narlıdere, Seferihisar ve Tire’de henüz aday
göstermedi.
CİHAN
8
21 ŞUBAT 2014
Gündem
Aysel
Tuğluk'tan
özgürlük
çağrısı
an Bağımsız Milletvekili
Aysel Tuğluk, Öcalan’ın
V
özgürlük zamanının geldiğini
düşündüklerini belirterek,
“Bir halkın önderi özgür
değilse o halk da özgür
değildir. Bizim özgürlüğümüz
başkanımızın özgürlüğünden
geçiyor” dedi.
Barış ve Demokrasi
Partisi’nin (BDP) seçim
çalışmaları kapsamında
Van’ın Çatak ilçesine gelen
Aysel Tuğluk, ilçe merkezinde
BDP Çatak İlçe Belediye Eş
Başkan Adayları Celal Bartu
ve Evin Keve ile partililer
tarafından karşılandı.
Ardından Kato Dağı’nın
eteklerinde bulunan Konalga
köyüne geçen Aysel Tuğluk ve
beraberindekiler, köyün
gençleri tarafından
motosikletlerle karşılandı.
Eş başkan adayları Evin Keve
ve Celal Bartu’nun yaptığı
konuşmanın ardından
kalabalığa hitap eden Aysel
Tuğluk, “Kürdistan şehitlerini
saygıyla anıyorum, anıları
önünde saygıyla eğiliyorum”
diyerek konuşmasına başladı.
Tuğluk sözlerini şöyle
sürdürdü:
“Ben her zaman şunu
söylüyorum; çok fedakar,
emektar, acılar ve bedeller
ödemiş bir halkımız var. Ama
öyle bir halk ki tüm bu
zalimliğe, zulümlüğe karşı
dimdik ayakta durmuş, kendi
mücadelesine saygı duymuş
bir halk. Bu halka ne yapsak
azdır. Bu coğrafyada çok
büyük acılar yaşandı.
Kürdistan
tarihine
baktığımız
zaman
gerçekten
bu acılı
tarihi çok
iyi
ihtimaline karşı oğlu Emir’i
Şişli Belediye Meclis Üyesi
listesine 4’üncü sıradan
koyduğu iddia edildi.
CHP’nin İstanbul Büyükşehir
Belediye Başkan adayı Şişli
Belediye Başkanı Mustafa
Sarıgül, seçim kampanyasını
sürdürürken bir yandan da
planlarını devreye sokmaya
başladı. Önemli ilçelere
kendisine yakın adamları
belediye başkan adayı yapan
Sarıgül, Şişli Belediyesi’ni de
elinde tutmak için ilk adımını
attı.
BÜYÜKŞEHİR'E DE 'ÜYE'
Akşam gazetesinin 11 Kasım
2013’te gündeme getirdiği
proje, önceki akşam meclis
üyesi adayları listesi
açıklanınca ortaya çıktı.
Sarıgül oğlu Emir Sarıgül’ü
Şişli’den 4. sıra meclis üyesi
adayı yaptı. Emir seçilirse hem
Şişli’nin hem de İstanbul
Büyükşehir Belediyesi Meclis
Üyesi adayı olabilecek.
Gündem
HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA
Van Bağımsız Milletvekili Aysel Tuğluk, Abdullah Öcalan'ın özgür bırakılmasının geldiğini
düşündüklerini belirterek, "Bir halkın önderi
özgür değilse o halk da özgür değildir." dedi.
görebiliyoruz çünkü bir halk
olan Kürtler, sistem
tarafından yok sayıldı, yok
edilmek istendi, inkar edildi.
Buna karşı isyan
gerçekleştirdiğimizde de
topyekun sistemin inkar
yöntemleriyle karşı karşıya
kaldık. Kürdistan tarihi;
isyan, inkar ve imha süreçleri
ile doludur fakat sistem bu
uygulamalarından sonuç
alamadı” diye konuştu.
“ÖZGÜRLÜĞE ÇOK YAKIN
OLDUĞUMUZ GÜNLERİ
YAŞIYORUZ”
Mücadeleleri ve direnişleriyle
sistemin inkar imha sistemini
ortadan kaldırdıklarını ifade
eden Tuğluk, “Değerli
halkımız, geldiğimiz aşamada
artık hiç kimse Kürt halkının
varlığını inkar edemiyor.
Artık Kürt sorununun
demokratik ve barışçıl
çözümünün mümkün olduğu
koşulları yaşıyoruz.
Özgürlüğe çok yakın
olduğumuz günleri yaşıyoruz.
Sayın Öcalan biliyorsunuz
İmralı’da sorunun barışçıl
çözümü için bir görüşme
süreci başlattı. Devlet
yetkilileri ile Sayın Öcalan
arasında bir diyalog süreci
başlamış durumda. Hiç kuşku
yok ki Öcalan’la görüşme
yapıyorsa bu sizin
mücadeleniz sayesindedir.
Türkiye Cumhuriyeti Devleti,
İmralı’da görüşüyorsa Kürt
özgürlük hareketinin
sayesinde, Kürt gerillasının
muazzam mücadelesi
sayesinde oldu. Değerli
halkımız, Başkan Öcalan
artık sorunun barışçıl
çözümü için acının, kanın
gözyaşının olmamasını
istiyor. Onurlu bir barışın
gerçekleşmesi için elinden
gelen çabayı sarf ediyor ama
bilmenizi isteriz ki Kürt
tarafının bütün bu iyi
niyetine ve çabalarına
rağmen hala AKP iktidarı,
’Kürtleri nasıl oyalarım,
seçimleri nasıl atlatırım,
sonrada Kürtleri nasıl
EMİR BAŞKAN OLACAK
Sarıgül’ün seçilememesi
ihtimali üzerine yaptığı iddia
edilen plana göre; Şişli'ye
CHP’li belediye başkanı
seçilirse 1 yıl sonra görevinden
istifa ettirilecek. Ardından oğul
Sarıgül, başkanlık koltuğuna
oturtulacak. Bu sayede Sarıgül,
Şişli'yi elden bırakmamış
olacak.
İLK 5 SARIGÜL’E AİT
Sarıgül ayrıca danışmanlarına
da ilk sıra kıyağı yaptı.
Beşiktaş’a belediye başkanı
yapmak için uğraştığı
danışmanı Tonguç Çoban aday
olamayınca Şişli’den meclis
üyesi adayı olarak ilk sıraya
konuldu. Sarıgül, tüm ilçelerde
ilk 5’e kendi adamlarını
yerleştirdi.
SARIGÜL'DEN
CUMHURBAŞKANI'NA
HAKARET
Sarıgül’den Cumhurbaşkanı'na
hakaret: MUSTAFA Sarıgül,
dün twitter hesabından
Cumhurbaşkanı Abdullah
Gül’e hakaret eden bir mesaj
paylaştı. Tweet’ine “Türkiye
HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA
İşte Ankara'daki son anket sonucu
Beypazarı'nda
belediye
başkanlığı
yaptığı için orada
yapılacak bir
anketin, aradaki
farkı
değerlendirmek
için etkili
olabileceğini,
bunun içinde
farklı araştırma
şirketlerinin
bölgede
araştırma
yaptığını
söyleyen
Gökçek,
kendisiyle
CHP'nin adayı
arasında 20
puanlık bir farkın
bulunduğunu
iddia etti.
ezerim’in hesabını, kitabını
yapıyor” ifadelerini kullandı.
“GERÇEKTEN BU ÜLKENİN
BARIŞA İHTİYACI VAR”
Bu ülkenin barışa ihtiyacı
olduğunu ve bunun için de
samimiyete ve ciddiyete
ihtiyaç olduğunu dile getiren
Aysel Tuğluk, “Gerçekten bu
ülkenin barışa ihtiyacı var.
Hükümetin, devletin samimi
adımlar atmasına ihtiyacımız
var. Barış tek taraflı
yürüyecek bir durum değildir.
Barış çift taraflı olmak
zorundadır ve biz fazla bir şey
istemiyoruz. Hakkımız,
hukukumuz neyse onu
istiyoruz. Kendi
topraklarımızda özgürce
yaşamak istiyoruz.
Kimliğimizle, onurumuzla,
dilimizle yaşamak istiyoruz.
Biz başkasının hakkına,
hukukuna göz dikmiş değiliz,
şimdi barış olacaksa Kürt
halkının haklarını tanıma
temelinde olacak.
Kürdistan’ın statüsünü
tanıma temelinde olmak
durumundadır. Başbakan,
‘Zaten Kürt sorunu diye bir
şey yok, biz çok şeyler yaptık’
diyor. Birtakım kırıntıları Kürt
sorununu çözmüş gibi
sunmak kesinlikle barışa
hizmet eden bir yaklaşım
değildir. O nedenle Sayın
Öcalan barış çözümünü
ısrarla ve kararlılıkla devam
ettirmek istiyor. Beşir Atalay
çıkıp, ‘Abdullah Öcalan kabul
etmeliyiz ki bu halkın
önderidir’ dedi. Bunu
söylemek zorunda kaldılar.
Çok istedikleri için
söylemediler, halkımızın
mücadelesi bu sözü bu
devlete söyletti. Artık onlar
da Kürt halkının önderi
olarak Başkan Öcalan’ı kabul
ediyorlar. Başkanı İmralı’da
bir hücrede tutarak onunla
müzakere yürütmeye
çalışıyorlar. Bizler
başkanımızın İmralı
koşullarında kalmasını kabul
etmiyoruz, içimize
sindirmiyoruz.””CİHAN
A
nkara'da yarış
giderek
kızışıyor!
Gökçek, sadece Beypazarı'nda Yavaş'a
yüzde 20'lik bir fark
attığını iddia etti.
nkara Büyükşehir Belediye
Başkanı Melih Gökçek, elindeki
son anketleri kamuoyla paylaştı.
CHP'li Mansur Yavaş'ın belediye
başkanlığı yaptığı Beypazarı'nda
yapılan son ankette,
A
AK Parti'nin yüzde 54, CHP'nin ise
34.2'lik bir oy oranına sahip
olduğunu söyleyen Gökçek, sadece
kendisiyle CHP arasında sadece
Beypazarı'nda 20 puanlık bir fark
olduğunu iddia etti.
Ankara'da yerel seçimlerin son
durumu
Melih Gökçek, CNN Türk'te katıldığı
Tarafsız Bölge'de farklı araştırma
şirketlerinin Ankara ölçeğinde
yaptığı anket sonuçlarını açıkladı.
CHP Ankara Büyükşehir Belediye
Başkan Adayı Mansur Yavaş'ın,
BD Dışişleri Bakanlığı
A
Sözcüsü Marie Harf,
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül
üzerinden bilgiye erişimi
sınırlandırıcı potansiyele
sahip" dedi.
tarafından onaylanan "İnternet
Yasasına" ilişkin "Bu yasa,
ciddi bir şekilde ifade
özgürlüğünü, basın
özgürlüğünü ve internet
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü
Harf, Viyana'dan telekonferans
yoluyla düzenlediği brifingde
konuyla ilgili sorular üzerine,
Cumhurbaşkanı Gül'ün
imzaladığı yasayla ilgili Avrupa
Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı
(AGİT) temsilcisi tarafından
dile getirilen kaygıları daha
önce de paylaştıklarını
hatırlattı.
Harf, "Bu yasa, ciddi bir
şekilde ifade özgürlüğünü,
basın özgürlüğünü ve internet
üzerinden bilgiye erişimi
sınırlandırıcı potansiyele
sahip.
Bu yasanın aynı zamanda
Türkiye'nin iş ve yatırım
ortamına da olumsuz etkisi
olabileceğine inanıyoruz.
Cumhurbaşkanı Gül
tarafından onaylanan yasanın,
bu süreçte Parlamento'da veya
Bunun üzerinde
aldığımız her oy
başarıdır. Uluslararası güçler
bizim oy
oranımıza göre
pozisyon belirleyecek.”
B
aşbakan Erdoğan kurmaylarıyla bir araya geldi. Erdoğan paralel yapının ‘yüzde
30’un altına düşersek AK
Parti gider’ diye beklediğini
belirterek 2009’da oy oranını
referans gösterdi ve başarı
için bunun üstünde bir oy
oranı alınmasını istedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, dün önce partisinin
milletvekilleriyle yaptığı istişare toplantısında, bir araya
geldi, ardından da partisinin
seçim beyannamesini açıkladı. 30 Mart’ta yapılacak
yerel seçimlerin büyük önem
taşıdığını belirten başbakan
“2009’daki oyumuz yüzde
38.8. Bunun üzerinde
aldığımız her oy başarıdır”
dedi.
Erdoğan, Meclis’in seçimler
nedeniyle tatile girmesinden
önce milletvekilleriyle gru-
plar halinde istişare toplantısı yapma kararı aldı.
Bu kapsamdaki ilk toplantı
AK Parti Genel Merkezi’nde
gerçekleştirildi. 17 Aralık operasyonu sonrası istifa eden
eski AB Bakanı Egemen
Bağış, İzmir Büyükşehir
Belediye Başkan adayı Binali
Yıldırım’ın da hazır bulunduğu toplantıya 103 milletvekili katıldı.
CEMAATLE KIRILMA NOKTASI NE OLDU?
AK Parti kaynaklarından
edinilen bilgiye göre, “Sizin
için cemaatle ilgili kırılma
noktası ne oldu?” şeklindeki
soruya Erdoğan şu yanıtı
verdi: “Süreç aslında 7
Şubat’ta (MİT Müsteşarının
ifadeye çağrılması) başladı. 7
Şubat’ta endişelendik.
17 ARALIK’TA
GERÇEK YÜZLERİ ÇIKTI;
SİVİL DARBE YAPTILAR
Çağırdık bunları, ‘Bu ne rezillik’ dedik. Aracılar dostlarla
sürekli ‘Bize güvenin, sorun
olmayacak, yok böyle şeyler’
dediler. Biz de inandık. Çok
yalancı bunlar. Bu kadar
yalana, bu kadar hesapsız
davranacaklarına ihtimal
vermedik. 17 Aralık’ta gerçek
yüzlerini ortaya çıkardılar.
Sivil darbe yaptılar.” Erdoğan, MİT Müsteşarı Hakan
Fidan’a o süreçte verdiği talimatı da ilk kez açıkladı:
“MİT Müsteşarımıza, ‘Bunların yetkileri yok. Seni
çağıramazlar. Çağırırlarsa gitmeyeceksin. Onlar gelirse de
içeri almayacaksın’ talimatı
verdim.” Erdoğan yerel
seçimlerin ve AK Parti’nin
BÜROKRASİDEN
BELGE AKIYOR
Erdoğan bürokraside cemaat
korkusunun kırıldığını da
söyledi: “Bürokraside cemaate yönelik çok korku
vardı. Hakim, müktedir
olarak olarak bunları görüyorlardı. O zaman bilgi ve
belge akışı söz konusu
değildi. Ama şimdi bunlar ve
yaptıkları hakkında yağmur
gibi belge ve bilgi akıyor.” Erdoğan, toplantıya katılan bir
milletvekilinin hatırlatması
üzerine, Ak Partililer’den istifacı milletvekilleriyle teması
kesmelerini istedi: “AK
Parti’yi kara parti ilan eden
bu adamlara yüz vermeyin.
Aslında hepinizin dava açması lazım bu adama. Bizim
sıralarımızda işi yok artık,
gitsin Genel Kurul’da bağımsızlara ait bölümde
otursun.CİHAN
9
Ankara'da çok tartışılacak afiş
nkara 2009 seçimlerinde tartışma
konusu olan "Gökçek gidecek sol
A
gelecek" afişlerinin ardından bu seçimlerde de “Sosyalizm yolunda omuz omuza
Mansur Yavaş’ta birleşelim” afişleriyle
donatıldı
'Basın özgürlüğündeki kötü
algıyı hızla değiştirmeli'
umhurbaşkanı Abdullah Gül,
C
HSYK'ya atadığı Prof Dr. Bülent
Çiçekli'nin yeni yasayı "12 Eylül
dönemi yasası"na benzetmesine
ilişkin, "Benim atadığım üye keşke
önce beni brife etseydi. Ben
herkese açığım" diyerek tepki
gösterdi.
"Evrensel anlamda basın
özgürlüğü bir ülkenin gurur
duyacağı birşeydir" diyen Gül, "Bu
anlamda şikayetler çoğalıyor.
Bunu çok hızlı telafi etmemiz
lazım" ifadesini kullandı.
Yeni Şafak'tan Ali Bayramoğlu
Cumhurbaşkanı Gül'ün
gazetecilere yaptığı
değerlendirmeleri şöyle aktardı:
Cumhurbaşkanı'yla yemekte, özel
sohbette sizin görev sürenizi de
konuştunuz mu?
'Yok onu sormadılar. Daha çok
Meclis'te son yaşananlar soruldu.
Bugünkü dünyada her şey her
yerde takip ediliyor tabii. Doğrusu
biraz mahçup olduğumuz
durumlar çıktı. Bir milletvekilinin
burnu kırılmış. Kanlar falan…
Bunlar hoş şeyler değil.
Ukrayna'da olanlar gibi bir
manzara çıkıyor herhalde. Dışarıya
yansımış, adamlar gayet nezaketle
soruyorlar, bizim gazeteler böyle
yazdı diye. Doğrusu mahçup
olunacak şeyler. Üzücü, açık
söyleyeyim. O heyecanla farkında
olmayabilirler ama bu
manzaraların Türkiye değerine
attığı çizik gerçekten fazladır ve
çok üzücüdür. Bu tip şeyler çok
gelişmiş, demokrasisi takdir edilen
ülkelerde olmuyor. Dolayısıyla
dışarıda insanlar hemen zihninde
bir yere koyuyor. Yaşanmaması
lazım…'
Geçmişte güzel şeyler olacak
dediniz, hava değişti… Bu ara öyle
bir havanız var mı? Bunu demek
içinizden geçiyor mu?
Tabii ki güzel şeylerin olmasını
isteriz. Cumhurbaşkanı olarak
böyle bir devleti temsil etmekten o
kadar çok onur gurur duyuyorum
ki.. Genel Türkiye potansiyeli,
geçmişiyle, dinamiği ile o kadar
muhteşem ki, özellikle Avrupa'da
80 milyonluk bir ülkeden
bahsediyorsunuz. Bu ülkenin
gelecekteki gücünden
bahsediyorsunuz. Herkesin dost
olmak istediği bir ülkeden.. Bu
imajın hiç bozulmaması lazım. Son
dönemde yaşanan şeyler kötü. Bir
zamanlar çok parlayan ışığımızın
aynı parlaklıkta olmadığı aleni, bu
gözüken birşey. Onun için bu
durumdan bu tartışmalardan,
bunların hepsinden hemen
çıkmamız lazım. Tekrar kendi
yörüngemize oturmamız lazım.
Bunu millet olarak, siyasetin
Basın özgürlüğünün geldiği nokta,
sizi rahatsız ediyor mu?
Basın özgürlüğü, gelişmiş
demokrasilerde ülkelerin daima
onurudur ve daima güç verir.
Açıklıkla söyleyeyim. Basın
hayatında yanlış yaparsa bu ayrı,
ama evrensel anlamda basın
özgürlüğü bir ülkenin gurur
duyacağı birşeydir. Bu anlamda
şikayetler çoğalıyor. Bunu çok hızlı
telafi etmemiz lazım. Algı ile
gerçek arasında daima fark var.
Algı çok daha tehlikeli oluyor.
Gerçeği ortaya koysanız da algı
devam ediyor bir süre. Bunlara yol
açan şeyler varsa düzeltmemiz ve
fırsat vermememiz lazım.
Kesinlikle...
'Dil ve üslup önemli'
12 yılda çok büyük reformlar
yapıldı. Bugünden geleceğe
baktığınızda kurucusu olduğunuz,
reformları taşıyan AK Parti'nin
geleceğini nasıl görüyorsunuz,
kendinizin geleceğini de tabii?
Günü gelince kendimi konuşuruz.
Cumhurbaşkanı olarak parti ile
ilgili nasıl değerlendirme yapayım?
Roketler fırlatılırken, kendini
fırlatıyor, ateşliyor gidiyor,
atmosferden çıkarken bir kez daha
ateşliyor, yörüngeye girerken
üçüncü kez ateşliyor.”
ankaya’ya, Altındağ’dan Yenimahalle’ye kadar
Ç
Ankara’nın dört bir yanındaki billboardlarda
ve otobüs duraklarında ilginç bir afişle karşılaştı.
Kırmızı üzerine sarı renkte yazı ve yumruk olan
afişlerde şu ifadeler yer aldı:
Sol örgütler, sosyal demokratlar, devrime gönül
verenler, halkın hakları mücadelesine inananlar,
faşizme karşı sosyalizm yolunda omuz omuza.
Oylarımızı bölmeyelim, CHP Anakent Adayı
Mansur Yavaş’ta birleşelim. Birlik-MücadeleZafer.Afişleri kimin hazırladığı ve astırdığı ise
merak konusu.CİHAN
CHP bu ilçede
seçime
giremeyebilir
Harf, bir soru üzerine, "Biz bu
süreçte Türkiye'den, bu yasa
hakkında endişelerimizin temel
nedeni olan temel
özgürlüklerin muhafaza
edilmesini bekliyoruz. Yasa
hakkında veya muhtemel
değişiklikler hakkında detaylı
analiz yapmayacağız.
Birşey gerçekleştiğinde ne
olacağına bakarız ve o
zaman değerlendirmede
bulunuruz."C
CİHAN
alacağı oy
oranının önemine
vurgu yaparken
de, “Bunlar ‘yüzde
30’un altına
düşerse AK Parti
gider’ hesabı içindeler. Kendilerine
çok büyük güç
vehmediyorlar.
Ama 30 Mart’ta
böyle bir güçleri
olmadığını görecekler. 2009’daki
oyumuz yüzde
38.8.
CHP'DE 4 İLÇE
BAŞKANI İSTİFA ETTİ
CHP’de sular durulmuyor.
Adaylar konusunda Antalya ve
İzmir’de başlayan kriz
İstanbul’a da sıçradı.
Milletvekillerinin tepkilerine
hatta istifasına yol açan kriz, il
ve ilçe başkanlarını da
harekete geçirdi.
Sarıyer ve
Beyoğlu'nun
yanı sıra
Üsküdar İlçe
Başkanı
Mustafa
Çetinkaya ile
Beykoz İlçe
Başkanı
Bahadır Yavuz
da istifa eden
isim oldu.
Bahadır,
istifasını bir
basın
açıklamasıyla
duyurdu.
CİHAN
yasanın uygulanmasında olsun
bazı değişikliklere uğrayacağını
anlıyoruz. Biz Türkiye'den,
daha önce de birkaç kez
belirttiğim gibi, temel ifade
özgürlükleri ile özgür ve
bağımsız medyayı savunmasını
bekliyoruz" diye konuştu.
bütün kurumları olarak
söylüyorum. Halk olarak, basın,
aydınlar hep beraber Türkiye'nin
böyle olması lazım. Türkiye'nin
yolu zaten belli. Kimsenin kafasına
soru getirmememiz lazım. Gidişte
yavaşlama var mı bunların
olmaması lazım. Gürültülü bir
memleket gibiyiz. Buradan
çıkmamız lazım.
HP Sarıyer'de
C
Belediye Başkan
Adayı ile İlçe Başkanı arasında yaşanan liste
krizi nedeniyle meclis üyeliği aday listesi ilçe
seçim kuruluna gecikmeli olarak teslim edildi.
Gecikme tutanak altına alındı. CHP'nin Sarıyer'de seçime girmesi riske girdi.
9 DAKİKA GECİKMELİ GELDİ
ERDOĞAN'IN YEREL SEÇiMLERDE OY ORANI HEDEFi
Cumhuriyeti
Cumhurbaşkanlığı” notunu
koyarak boş koltuk
FOTOĞRAFI paylaşan Sarıgül’e
takipçileri de eşlik etti.
Sarıgül’ün takipçileri
Cumhurbaşkanı'na
hakaretlerde bulundu.
İstanbul'da 4 ilçe başkanı
görevlerinden istifa etti.
İstifaların, belediye meclis üye
listesindeki anlaşmazlık
nedeniyle olduğu öğrenildi.
CHP Sarıyer Belediye Meclis
üyeleri listesi üzerinde uzayan
tartışma nedeniyle CHP Sarıyer
İlçe Başkanı Mehmet Deniz
istifa etti. Beyoğlu İlçe Başkanı
İnan Günay ve ilçe yönetim
kurulu da aynı nedenlerden
görevlerinden ayrıldı.
ANKARA MERKEZ
SONUÇLARI
Yine farklı araştırma şirketlerinin
Ankara merkezde yaptığı anket
sonuçlarını da açıklayan
Gökçek, Adil Gür'ün yaptığı bir
araştırmada kendisinin 44.8,
CHP'nin adayının ise 35.9'luk
bir oy oranına sahip olduğunu
gösterdiğini açıkladı.C
CİHAN
ABD'den Türkiye'ye kritik uyarı
Sarıgül İstanbul için B planını devreye soktu
HP’nin İBB Başkan adayı
Mustafa Sarıgül, “B Planı”nı
C
devreye soktu. Seçilmeme
21 ŞUBAT 2014
K Parti Adıyaman
Milletvekili Mehmet
A
Metiner ile MHP Iğdır
Milletvekili Sinan Oğan
arasında TBMM Genel
Kurulu’nda ’Türkçülük ve
Kürtçülük’ tartışması
yaşandı. Kürt olduğunu
belirten Metiner,
"Kahrolsun ırkçılıklar,
kahrolsun Kürtçülükler,
kahrolsun Türkçülükler"
dedi.
DİYARBAKIR'DA
KUCAKLAŞTIKLARINIZIN
MÜZİĞİNİ KULLANIN
MHP Iğdır Milletvekili
Sinan Oğan TBMM Genel
Kurulu’nda söz aldı ve Ak
Parti’nin seçim müziğini
eleştirdi. Oğan, "2023’ü,
Milliyetçi Hareket
Partisinin olan 2023’ü
çaldınız, şimdi
kendinizinmiş gibi
kullanıyorsunuz. Milliyetçi
Hareket Partisinin, yine
’Hilal Kart’ını çaldınız,
onu da kendinizin ki gibi
kullanıyorsunuz. Bunlar
yetmedi, daha da acısı,
Türk’ü şimdiye kadar yok
saydınız, Türk’ü kabul
etmediniz. Şimdi dış
ilişkilerden sorumlu
başkan yardımcısı
yaptığınız MYK üyeniz
kalktı, dedi ki; ’Türk
yoktur.’ Ne gariptir ki, ne
garip.
Peki, o zaman, ’yalan’
diyebildiniz mi kendi
partidaşınız televizyon
televizyon gezip bunu
ifade ederken? ‘Yalan’
diyemediniz. Şimdi, ne
gariptir ki Dombra
Müziği’ni aldınız Nogay
Türklerinin ve genelde
Orta Asya Türklerinin,
Türklüğün bir çalgısı, bir
simgesi olan Dombra
Müziğini almışsınız,
Dombra Müziği’ni şimdi
seçim müziği
yapıyorsunuz. Size
yakışan o değil, size
yakışan o değil. Size
yakışan Türklere ’şerefsiz’
dediği halde mezarını
ziyaret ettiklerinizin
müziğini seçim müziği
olarak kullanın veyahut
da Diyarbakır’da
kucaklaştıklarınızın
müziğini seçim müziği
olarak kullanın.
HER ŞEYİ KULLANDIĞINIZ
GİBİ DOMBRA MÜZİĞİNİ
DE KULLANIYORSUNUZ
Türk’ün müziğini
kullanmak ve onu da,
maalesef, siyaset
malzemesi yapmak size
yakışmıyor. Buradan da
dinletmek istiyorum.
Türk’ün müziğini
kullanmak size
yakışmıyor, ama siz her
şeyi kullandığınız gibi,
Dombra Müziği’ni de
kullanıyorsunuz.
Onun üzerinden acaba
yeterince bölücülük
yaptık, Türklere her türlü
hakareti yaptık Türklüğü
ayaklar altına aldık, Türk
milliyetçiliğine
hakaretlerin birbiri peşi
sıra sıralıyoruz. Acaba bir
Dombra Müziği’yle bize
seçimlerde tokat atacak
olan hakaret ettiğiniz,
ayaklar altına aldığınız
Türklerden acaba bu
müzik yoluyla onlardan oy
devşirebilir miyiz diye
oyun peşindesiniz.
17 ARALIK'TA GÖRDÜK
ÇALMA KABİLİYETİNİZİ
Kusura bakmayınız her
şeyi kullanabilirsiniz,
maalesef, çalma
konusunda 17 Aralık da
gördük, çalma konusunda
da pek bir mahirsiniz.
Ama herkesi
kandırabilirsiniz, bilmem,
Mısır’a gidip BOP’çu
olabilirsiniz, Erbil’e girip
Barzanici olabilirsiniz ama
Dombra Müziği’ni çalarak
Türkçü olamazsınız.
Kusura bakmayın, Dombra
Müziği’ni çalarak Türkçü
olamazsınız,
olamayacağınızı da
inşallah seçimlerde
göreceğiz" dedi.
Bu sırada, Ak Parti
Adıyaman Milletvekili
Mehmet Metiner, Oğan’a
dönerek, "Biz zaten
Türkçü değiliz, çok şükür.
Ne Türkçüyüz ne
Kürtçüyüz" diye
seslendi.
KAHROLSUN
IRKÇILIKLAR
Ardından Oğan ile Metiner
arasında sözlü tartışma
yaşandı. Söz alan Mehmet
Metiner, şunları söyledi:
"Evet, ben bir Kürt’üm,
etnik aidiyetiyle övünmeyi
cahiliye adeti olarak gören
bir insanım. Türkiye
Cumhuriyeti devletinin
vatandaşıyım. Bu ülkede
Kürtlerin tıpkı Türkler gibi
eşit haklara sahip olması
gerektiğine inanan bir
partinin mensubuyum.
Bir anlayışın
mensubuyum. Kürt’üm,
Kürtçülüğü lanetliyorum.
Siz de eğer ırkçı değilseniz
Türkçülüğü lanetlemeye
çağırıyorum sizi. Sayın
Başbakanımız etnik
milliyetçilikleri
ayaklarının altına aldığını
söyledi, milliyetçilikleri
değil. Türkiye
milliyetçiliğine evet, ama
her türlü etnik
milliyetçiliğini cahiliye
adeti olarak görüyoruz,
lanetliyoruz.
CHP'li Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç ile
CHP Sarıyer İlçe Başkanı Mehmet Deniz'in
uzun süren liste tartışması sonrasında CHP
Sarıyer İlçe Teşkilatı, belediye meclis üyeleri ile
ilgili aday listesini saat 17.00'de İlçe Seçim Kurulu'na elden teslim edemedi. İlçe Seçim Kurulu'ndaki görevliler CHP teşkilatının gönderdiği
faksı imzalayarak onaylamak durumunda
kaldı. Orijinal nüsha ise 17.09'da geldi.
Bir diğer husus, her
seferinde ‘Türk’ün bir ırk
adı olmadığını söyleyen
siz değil misiniz? ’Türk’ün,
herkesi bu coğrafyada
kuşatan ortak bir sıfat
olduğunu söyleyen siz
değil misiniz?
Genel Başkan
Yardımcımızın ‘Türk’ bir
ırk adı değildir’ derken
kastettiği sözleri burada
çarpıtmanız, ne kadar,
dibine kadar ırkçı
olduğunuzu, bölücü
olduğunuz gösterir.
İşte ben buradan
söylüyorum; Kahrolsun
ırkçılıklar, kahrolsun
Kürtçülükler, kahrolsun
Türkçülükler diyorum,
ama bu ülkede yaşayan
herkesin de temel hak ve
özgürlüklerde eşit olması
gerektiğini savunuyorum.
Bu da size ders olsun."
TÜRK BİZİM ORTAK
ADIMIZDIR
Ardından söz alan ve
Mehmet Metiner’e tepki
gösteren Oğan,
"Kahrolsun Türkçülük
demek kimsenin haddi
değildir. Türk bizim ortak
adımızdır.
Türkçülüğü, bölücülükle
karıştırmayın. Sizin
hizmetinizde olduğunuz
bölücülük değil
Türkçülük, hepimizin
ortak adı, hepimizin ortak
şemsiyesidir" diye
konuştu.C
CİHAN
GERGİN BEKLEYİŞ SÜRÜYOR
CHP'nin belediye meclis üyelerinin isimlerinin
bulunduğu listenin orijinal nüshasını yazılı
olarak ve bir disk içerisinde elden İlçe Seçim
Kurulu'na teslim edememesi sonrası AK Parti
ile MHP harekete geçti. Listenin sadece faks
yoluyla İlçe Seçim Kurulu'na teslim edilmesine
AK Parti İlçe Başkanı Hüseyin Özdemir ve MHP
İlçe Başkanlığı itiraz etti. İtiraz sonrası CHP
meclis üyelerinin seçime girmeleri riske girdi.
İlçe Seçim Kurulu'nun önünde bulunan yoğun
kalabalık saatlerdir gergin bekleyişini
sürdürüyor.
EMSAL KARARLAR VAR
Gecikmeli olarak listeyi teslim edenler
normalde seçime giremiyor. Konuyla ilgili
olarak çok sayıda emsal karar var.
Milliyetçi Hareket Partisi, 29 Mart 2009 yerel
seçimlerinde Kocaeli Kartepe ve İstanbul Maltepe'de aday listelerini 19 Şubat 2009 saat
17.00'de Yüksek Seçim Kurulu'na (YSK) teslim
edemediği için seçime giremedi. MHP 25
dakika gecikince seçimlere Maltepe'den girme
hakkını kaybetti. Saadet Partisi de evrakları İl
Seçim Kurulu'na gereken sürede ulaştıramadığı
için Şırnak'ta seçime girememişti.
İl Seçim Kurulu'nun AK Parti ve MHP'nin itirazını önümüzdeki günlerde karara bağlaması
bekleniyor.CİHAN
10
21 ŞUBAT 2014
Basın-Kritik
HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA
Etyen MAHÇUPYAN
Fatih ÖZATAY
Garip ama gerçek
2014'e ilişkin temel senaryo (1)
B
u iktidardan hoşlanmayan, bir
biçimde gitmesini isteyen çok…
Hem yurtiçinde hem de yurtdışında
birçok grup ve kurumun bu beklenti
etrafında bir gevşek koalisyon oluşturduğunu tahmin etmek zor değil.
Bunda hükümetin çeşitli tutumlarının ve özellikle Başbakan’ın
dışlayıcı ve mahkûm edici dilinin de
muhakkak ki önemli bir payı var.
Dolayısıyla ortada hükümeti
düşürmeyi ve Erdoğan’ı itibarsızlaştırarak siyaset dışına itmeyi
amaçlayan bir stratejinin olmasını
yadırgamıyoruz.
Ama AKP’nin zayıflaması ya da
oyundan düşmesi sadece ona karşı
yürütülecek stratejiyle bağlantılı
değil. Sonuç üzerinde asıl etkili olacak olan AKP’nin ve Başbakan’ın
buna nasıl tepki verecekleri ve söz
konusu tepkinin toplumun geneline hitap edip etmeyeceği.
Meseleye böyle bakıldığında
örneğin Suriye konusunda AKP’nin
düştüğü duruma, bugün de AKP
karşıtlarının düşme ihtimali epeyce
yüksek gözüküyor.
Nasıl AKP Esed ve Suriye’yi doğru
öngöremediyse, AKP karşıtları da
hükümeti ve toplumu doğru öngörememiş olabilirler. Muhtemelen
hükümetin bir tür uzlaşma arayışına
girmek zorunda kalacağı, aksi halde
bu gerilimi yükseltmenin hükümete
pahalıya patlayacağı hesaplanmış
olabilir.
Ama pek öyle olmamış gözüküyor…
Başbakan’ın sert üslubuna ve yolsuzlukların varlığına inanılmasına
karşın, kamuoyunun hükümetten
desteğini çekmemiş olduğu anlaşılıyor.
Eğer amaç siyasetten pay almaksa
bunun yollarından biri AKP’nin
içinde var olmak. Ama bu karşılıklı
olarak birbirine razı olmayı, bir paylaşma zemini üretmeyi gerektiriyor.
Eğer bu imkânsız hale gelmişse
önünüzde üç yol kalmış demektir.
Birincisi bu iktidarı sandıkta yenmektir ama şu an için böyle bir ihtimal gözükmüyor. İkinci yol
parlamento dışı bir gücün hükümet
üzerine baskı oluşturmasına
dayanan bir ‘darbenin’ gerçekleşmesidir.
Artık asker üzerinden böyle bir maceraya girilmesi gerçekçi gözükmediği
gibi meşruiyet zaafı da içeriyor. Ama
eğer toplum bunu yaparsa, insanlar
sokaklara dökülür ve kamusal alanı
yönetilemez hale getirirlerse, buna
herhangi bir hükümetin uzun süre
dayanması mümkün olmaz ve ayrıca
eğer hükümet sertliğe kayarsa
meşruiyetini daha da kaybeder.
Ancak bir sokak itirazının bu noktaya gelebilmesi için sadece
hükümetin aczi veya yanlışları
yeterli olmayacaktır. Bizzat o sokak
siyasetinin toplumun geneli açısından samimi, inandırıcı ve haklı bulunması ya da söz konusu itirazın
çoğunluğu bir biçimde temsil etmesi
gerekir.
Mütedeyyin kesimin çoğunluğu oluşturduğu ve sokak siyasetinin genele
yabancılaşmış bir sol aktivizmin
uhdesinde olduğu bir toplumda ise
dindar cenahın üstelik başarılı bulunan bir hükümetini devirmek de
yine pek kolay olmayacaktır.
Böylece geliyoruz üçüncü yola…
Yani AKP’nin içeriden çökmesine…
Geçmişte merkez sağın sıkça
yaşadığı şekilde AKP’nin ‘siyaseten’
bölünmesinin zemini bulunmadığına göre karşımızda birbiriyle
de ilişkili olan üç muhtemel araç var
demektir:
Bir ekonomik krizin çıkması,
hükümetin altından kalkamayacağı
bir yolsuzluğa bulaşması, uluslararası politika açısından gayri
meşru bir işe kalkışması. Birçokları
için şaşırtıcı olabilir ve belki de
tamamen tesadüftür ama bugün AKP
her üç durumla da aynı anda karşı
karşıya.
Yolsuzluk dosyaları zaten malum ve
eğer 25 Aralık kazasız geçilseydi
başka dosyaların da art arda ortaya
çıkacağı anlaşılıyor. Suriye’ye giden
TIR’a el koyma teşebbüsü ile birlikte
gündeme sürülen El Kaide bağlantısını da kenara yazalım.
Şimdi de dövizdeki önlenemeyen
yükseliş… Üstelik son iki hafta
içinde döviz cinsinden borçlu olanların açıklarını kapatma fırsatını
bulmaları ve faiz hadlerinin de iki
misline çıkarılması gibi bir tedbirin
hayata geçmesine rağmen…
Böylesine bir bileşimin karşısında
hiçbir hükümetin ayakta kalması
mümkün olmamalı. Ekonomiyi
yönetememek, büyüme oranının
düşmesine ve işsizliğin artmasına
neden olmak yurtiçinde seçmen
desteğini büyük ölçüde tırpanlayacaktır.
Buna yolsuzlukların varlığını ve
hükümetin hukuktan kaçtığını eklediğinizde iş daha da vahim olur ve
Batı dünyasının da kabul edemeyeceği bir durum ortaya çıkar.
Hele El Kaide ile bağlantı iddiası ise
Batı’nın kategorik olarak da bu
hükümetten desteğini çekmesi demektir.
Ancak garip ama gerçek… AKP
hükümeti ‘sallanıyor’ propagandasına rağmen şaşırtıcı şekilde
sağlam duruyor. Batı dünyası bile
yumuşak bir tutum izliyor.
Acaba neden? Belki bütün bunların
tesadüf olamayacağına dair bir
kanaat oluştu. Belki de hepsinde
fazla ileri gitmişlik, inandırıcılık eksikliği bulundu. Ama asıl önemlisi
AKP karşısında siyasetin teknik bir
mesele olmadığının, bu dönemin
tarihsel perspektife oturtularak ‘anlaşılması’ gerektiğidir.
Zaman 30 Kasım 2013
T
ürkiye ekonomisinin
mevcut kırılganlıkları
dikkate alındığında, iki temel
belirleyici dışsal unsur ön
plana çıkıyor: ABD ve Avrupa.
başlayacağı temel belirleyici.
FED, mayısta bu ihtimali ortaya attıktan sonra Türkiye’ye
net sermaye girişi çarpıcı
biçimde azaldı.
Yıl sonuna geliyoruz. 2014’te
Türkiye ekonomisinin ‘normal koşullar’ altında nasıl bir
performans izleyeceği,
önümüzdeki haftaların temel
tartışma konusu olacağa benzer.
İlk dört ayda ortalama 10,7
milyar dolarken, izleyen beş
ayda ortalama 2,1 milyar
dolar oldu net sermaye girişi.
‘Normal koşullar’ yanlış anlaşılmasın. Ortada anormallik
varsa ve bir süre daha devam
edeceği aşikârsa, ileriye yönelik tahmin yapılırken, o anormallik ‘normal koşul’ olur. En
iyisi, ‘normal koşul’ için her
zamanki gibi ‘temel senaryo’
sözcüğünü kullanayım.
Bu nedenle, döviz kuru ve
faiz sıçradı. Net sermaye girişinin azalması bir süre sonra
kredi artış oranını da
düşürüyor.
Tüketim ve yatırım harcamaları olumsuz yönde etkileniyor; büyüme oranı
azalıyor. FED’in kararı, benzeri hareketlere 2014’te de yol
açacağı için çok önemli. İkinci belirleyici, ABD’nin
Soru şu: 2014’e ilişkin temel
senaryo ne olabilir? Zor bir
soru. Yine da yanıtlanması
gerekiyor.
Türkiye ekonomisinin mevcut
kırılganlıkları dikkate
alındığında, iki temel belirleyici dışsal unsur ön plana
çıkıyor:
ABD ve Avrupa. Bunun
dışında elbette başka dışsal
unsurlar da rol oynayacak.
Mesela Suriye krizi, İran’daki
gelişmeler, petrol fiyatları, ikinci büyük ihracat pazarımız
Kuzey Afrika ve Ortadoğu Bölgesi’nin ne ölçüde büyüyeceği, yurtiçindeki seçimler...
Ama hiçbiri ABD ve Avrupa
kadar belirleyici değil.
Bu yılki deneyimlerimizin de
ışığında, ABD’ye ilişkin
önemli iki belirleyici var. Birincisi, elbette ABD Merkez
Bankası (FED). 17-18 Aralık’taki yılın son toplantısında başlamazsa, ne
zaman ve ne şiddette tahvil
alım miktarını azaltmaya
maliye politikasını kilitleme
riski olan malum kavganın
2014’te de sürüp sürmeyeceği.
İlk test 2014’ün ilk aylarında:
Bakalım Cumhuriyetçiler ile
Demokratlar ne yapacaklar?
Yeniden kamu kesiminin
kepenk kapatmasına yol açarlarsa, FED’in kararının (bu aralıkta başlamazsa)
zamanlaması ve/veya şiddeti
etkilenebilir:
Son iki ayda yüzde 1’in altına
düşen ve dolayısıyla “Deflasyon belası mı geliyor?”
kaygılarına yol açan enflasyonun önümüzdeki aylarda nasıl şekilleneceği ilk
unsur.
İkincisi de elbette büyüme
oranı. Biraz kıpırdanma olmazsa ve enflasyon da yüzde
1’in altında kalmaya devam
ederse ECB ek önlemlere
gidebilir.
Birbirini dışlamayan,
dolayısıyla beraber de kullanılabilecek üç araç seçeneği
var: Bu ay içinde yüzde 0,25’e
düşürülen politika faizinin
sıfırlanması.
Ama durun, bir de Avrupa’ya
ilişkin belirsizlikler var. Avrupa’ya ilişkin birkaç olumlu
gelişme yaşandı bu yıl. Birincisi, ortak bir bankacılık
otoritesinin kurulması yolunda küçük de olsa birkaç
İlki, olasılığı en yüksek olanı.
İkincisi hakkında şüpheler
var. Üçüncüsü ise Almanya’nın alerjisini çekebilecek bir politika.
Sürdüreceğim.
Radikal 30 Kasım 2013
Kadın sürücüsünün Haliç Köprüsü üzerinde direksiyon hakimiyetini kaybettiği kamyonet, metrobüs yoluna girdi.
Kadın sürücü, kamyonetiyle
metrobüs yoluna daldı
Ş
Otomobilin çarptığı adamın belinde, kalçasında ve kafasında kırıklar
oluştuğu, ancak hayati tehlikesinin bulunmadığı öğrenildi. Kaza sonrasında olay yerine giden gazetecinin kaza ile ilgili elde ettiği bilgi
notlarını “rüşvet” olarak algılayan kadın sürücü, muhabire, “Şu an o
polisten rüşvet aldın. Ne aldın? Ali Dayar’ı aldın. Tamam” diyerek
suçlamalarda bulundu. Kadın sürücü, kaza ile ilgili soruları ise yanıtsız bıraktı.İfade için Harbiye Polis Merkezi’ne götürülen kadın
sürücü, daha sonra emniyetten ayrıldı.
AA
Bu durumda, Avrupa Merkez
Bankası’nın (ECB) para politikasını daha da gevşetip
gevşetmeyeceği tartışılıyor.
ECB’nin nasıl bir yol izleyeceği iki unsura bağlı:
Bankaların kredi açmayıp
ECB’de tuttukları mevduata
negatif faiz verilmesi. Tahvil
satın alınarak piyasaya daha
fazla para çıkarılması.
işli’de yolun karşısına geçmek isteyen yayaya çarpan kadın
sürücünün umursamaz tavrı tepki çekti. Yaralı adam yerde can
çekişirken cep telefonu ile meşgul olan sürücü, görüntü çeken
gazetecileri de ‘rüşvet’ almakla suçladı. Kaza, öğle saatlerinde Şişli
Elmadağ Mahallesi Cumhuriyet Caddesi üzerinde meydana geldi.
Alınan bilgiye göre Ali Dayar isimli yaşlı adam cadde üzerinde yolun
karşısına geçmek istedi.
Kafasından, kalçasından ve belinden yaralanan yaşlı adam acı
içinde yerde kıvranırken, kadın sürücü yanında bulunan cep telefonu ile meşgul oldu. Bu arada yerde uzun süre ambulans bekleyen
Ali Dayar, gelen sağlık ekiplerince sedyeye konularak ambulansa
taşındı. Yaralı adam daha sonra ambulans ile Şişli Etfal Eğitim ve
Araştırma Hastanesi’ne götürüldü.
Henüz Almanya düzeyine
gelmiş değil ama Euro Bölgesi’nin en büyük sorunlarından biri olarak gösterilen bir
sorunda iyileşme var. Bunlara
karşın Avrupa çok yavaş
büyüyor ve enflasyon çok
düşük.
Birkaç ay ötelenebilir ve alım
miktarı daha az azaltılır.
2014’e ilişkin temel senaryo
oluşturmanın zorluğu daha
ABD’yi tartışırken ortaya
çıktı.
Çarptığı yaşlı adam can çekişirken,
o cep telefonu ile meşgul oldu
Bu arada 34 DE 9507 plakalı otomobili ile yolda seyreden avukat
Ayşegül Ç., otobüsün arasından çıkan Dayar’a çarptı. Çarpma sonucu
Dayar yol kenarındaki demir korkuluklara fırlarken, otomobilin de
ön kısmı hasar gördü.Sürücü kadın, hemen otomobilinden inerek
polise ve ambulansa haber verdi. Olay yerine gelen polis ve sağlık
ekipleri, yaralı adama ilk müdahaleyi yerde yaptı.
adım atıldı. İkincisi, İtalya
haricinde sorunlu ülkelerin
birim işgücü maliyetleri
düşüyor.
10 yaşından beri sepet örmeye devam ediyor
İlerlemiş yaşına rağmen kaybolmaya yüz tutmuş sepet geleneğini yıllardır devam ettiren Muhammed Kocabıyık (75), plastik ürünlerin sepet geleneğini öldürdüğünü fakat organik olan doğal sepetin halen kullanıldığını ifade etti.
S
amsun’un Terme ilçesi Sivaslılar
köyünde yaşayan Muhammed
Kocabıyık (75) ilerlemiş yaşına rağmen teknolojiye meydan okuyor.
Doğal ve organik olarak işlediği çitalardan yaptığı sepetleri satarak
geçimini sağlayan aile, yıllardır
yaptıkları bu işin unutulmasından
endişe duyuyor. Muhammed Kocabıyık, babasından öğrendiği bu
mesleğini 65 yıldır yaptığını, eşine
ve çocuklarına da öğretip birlikte
sepet yaptıklarını belirtti.
Geçim kaynaklarının sepetçilik
olduğunu belirten Muhammed Kocabıyık, “Ailemin ve çocuklarımın
nafakasını, babamdan öğrendiğim
bu sepet yapmayla sağladım, yaşım
75 oldu fakat hiçbir zaman sıkılmadan tezgahımın başına geçtim ve
sepet yapmaya devam ettim. 65
yıldır farklı türlerde sepet yapıp
satıyoruz, bazen yoğunluk oluyor
bazen de olmuyor ama biz yapmaya
devam ediyoruz. Ailemizde bulunan
herkese öğrettim bu sanatı, özellikle eşimle birlikte oturup yapıyoruz ve severek hazırlıyoruz. Eskisi
kadar işlerimiz yoğun değil çünkü
eskiden plastik yoktu, insanların
hayatının her alanına sepet giriy-
ordu. Şimdi ise süs ve dekor eşyası
olarak kullanılıyor ya da bilinçli
kullanıcılar organik ve doğal
olduğu için tercih ediyor. Bizi duyan
ve görenler için de farklı türde sepet
ve vazo tarzı ürünlerin siparişini
alıp yapıyoruz, bu da işimizi daha
çok sevmemize neden oluyor. Bizim
sepetlerimiz daha sağlıklı, eskiden
daha çok yapıyorduk şimdi ilerlemiş yaşımıza rağmen elimizden
geleni yapmaya çalışıyoruz.” dedi.
Eşiyle birlikte sepet yapan Senem
Kocabıyık (66) ise “Bizim çocukluğumuzda annelerimiz mutfak
malzemeleri ve tahıllarını
sepetlerde muhafaza ederlerdi.
Köylüler ürünlerini pazara bu
sepetlerde getirirlerdi. Ancak metal
ve plastiğin insan hayatına girmesiyle ağaçtan örülen sepetlere olan
ilgi de azaldı. Artık eskisi gibi örme
sepetlere rağbet yok ama az da olsa
gene de satılıyor. Köyümüze gelen
toptancılara satıp paramızı alıyor ve
geçimimizi sağlıyoruz.” diye
konuştu. Kocabıyık ailesi, kendilerinden sonra çocuklarının belki
bu işi yapmayacağını ama kendilerinin ölene kadar bu mesleği
devam ettireceğini belirtti. CİHAN
B
ariyerleri devirdikten
sonra metrobüs yolunda yan yatan
minibüsteki sürücü, ambulansla hastaneye
kaldırıldı.
Kaza sebebiyle her iki istikamette de yoğun trafik
oluştu. Bir saatlik çalışmanın ardından minibüs
vinçle olay yerinden
kaldırıldı.
Olay, İstanbul'da E-5 Haliç
Köprüsü üzerinde 16.45
sıralarında meydana
geldi.
Topkapı’dan Okmeydanı
istikametine seyretmekte
olan 34 DH 8826 plakalı
kamyonet, sürücüsünün
direksiyon hakimiyetini
kaybetmesi sonucu bariyerlere çarptı.
Bariyerleri devirip
metrobüs yoluna giren
kamyonet yan yattı.
Sürücü Yeliz A. (35), itfaiye ekiplerinin müdahalesiyle araçtan çıkarılıp
ambulans ekiplerine teslim edildi.
Okmeydanı Eğitim ve
Araştırma Hastanesi’ne
kaldırılan kadın
sürücünün sağlık durumunun iyi olduğu öğrenildi.
Kaza sebebiyle Haliç
Köprüsü üzerinde çift
yönlü trafik yoğunluğu
yaşandı.
Olay yerine gelen vinç,
yaklaşık 1 saatlik çalışma
sonrası kaza yerindeki
aracı kaldırıp çekiciye
yükledi.
Çalışmalar sırasında
trafik, Mecidiyeköy istikametine tek şeritten verildi. Kamyonetin
kaldırılmasının ardından
trafik tüm şeritlere açıldı.
CİHAN
21 ŞUBAT 2014
Eğitim
HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA
11
14 okula zenginleştirilmiş
eğitim sınıfı
Nilüfer Hacı Kemal Lisesi'nde
kitap okuma seferberliği
ehit Öğretmen Ali Bulut ve
Ş
İhsan Karadeniz İlköğretim
Okulu’nda oluşturulan zengin-
Şırnak’ta 8 derslik ilkokulun açılışı yapıldı
Bursa’nın İnegöl ilçesinde bu yıl eğitim vermeye başlayan Özel
Nilüfer Hacı Kemal Fen ve Anadolu Lisesi, eğitim ve öğretim akademik başarının temeli olan ‘okuma saati’ projesini başlattı.
O
kulda öğrenciler güne her
sabah 20 dakika kitap okuyarak başlıyor. Öğrencinin
okuduğu kitaplar ve sayfaları günlük olarak öğretmenleri tarafından kontrol ediliyor. Sayfa sayıları
tespit edilip bilgisayar ortamına
aktarılıyor. Okuma istatistikleri
oluşturularak her öğrencinin aylık
ve dönemlik olarak kitap okuma
karnesi hazırlanıyor.
line gelmesinin birinci şartı olan
istikrarlı ve devamlı okuma bu
şekilde sağlanmış oluyor. İlk günlerde 5-10 sayfa okuyan öğrenciler
zaman içinde daha fazla sayfaya
ulaşıyor. Düzenli okuma alışkanlığı kazanıldıktan sonra herhangi
bir kontrol olmasa da öğrenciler
için kitap okuma vazgeçilmez bir
alışkanlık haline geliyor. Biz de
bunu amaçlıyoruz.”
Karneler öğrenci velileriyle de
paylaşılıyor. En fazla kitap
okuyan öğrenciler okul idaresi
tarafından çeşitli ödüllerle ödüllendiriliyor. Okul Müdürü Muzaffer Uzunoğlu, kitap okuma
programı ile ilgili şu bilgileri
verdi: “Her sabah yapılan okuma
dersleriyle öğrenciler kitapla buluşuyor. Okumanın alışkanlık ha-
Nilüfer Hacı Kemal Lisesi öğrencileri ‘Okuma Saati’ uygulaması ile
eğitim yılının birinci döneminde
yaklaşık 600 sayfa okudu. Yapılan
istatistiklere göre Türkiye’de 6
kişiye yılda 1 bir kitap düşüyor.
Bir Japon yılda 25 kitap okuyor.
Bir İsviçreli ortalama 10 kitap,
Fransız ise 7 kitap okuyor.
CİHAN
D
Ü
N
K
Ü
Ç
Ö
Z
Ü
M
Ç
E
N
G
E
L
B
U
L
M
A
C
A
Şırnak Valiliği ve İl Özel İdaresi tarafından Balveren beldesinde yapılan 8 derslik Balveren Gazi İlkokulu'nun açılışı yapıldı.
A
çılışa katılan Vali Hasan
İpek, Şırnak’ın eğitim için
tüm yatırımları devam ettireceklerini söyledi.
Şırnak’a bağlı Balveren
beldesindeki ilkokul açılışına
Vali Hasan İpek, Vali Yardımcısı Deniz Zeyrek, İl Jandarma
Alay Komutan Yardımcısı
Albay Harun Bakkal, İl Özel
İdaresi Genel Sekreteri Kazım
Zan, Milli Eğitim Müdür
Yardımcısı Abdullah Öğmen ve
bazı kurum müdürleri ile belde
sakinleri katıldı.
Vali Hasan İpek, 8 derslik Balveren Gazi İlkokulu açılış kurdelesini minik öğrencilerle
birlikte kesti.
Daha sonra okulu gezip
sınıfları tek tek dolaşan Vali
Hasan İpek, öğretmen ve
öğrenciler ile sohbet etti.
Açılışın ardından gazetecilere
açıklamalarda bulunan Vali
Hasan İpek, "Ben inanıyorum
ki Şırnak’ta 2012- 2013 yılı ile
2013- 2014 eğitim yılı arasında
çok ciddi bir ilerleme kaydedeceğiz.
8 derslik Balveren Gazi
İlkokulu için 500 bin TL harcadık. 126 öğrencimiz burada
okuyor.
Balveren beldemize yakın zamanda bir tane de lise yapmayı
planlıyoruz. Şırnak’ta hedefimiz kalabalık sınıflardan kurtulmak.
Özelikle, Cizre ve Silopi'de çok
kalabalık sınıflar var. Merkez
okullarımızda da çok kalabalık
sınıflar var. Bu yıl yapacağımız
yatırımlarla sınıflarımızı,
Türkiye standartında 30-35 kişilik sınıflar haline getirecek bir
yapılanma çalışmamız var. İnşallah onu da bitireceğiz.
Sayın Milli Eğitim Bakanımız
ikinci yarı dönemde ilimize
öğretmen gönderdi. Öğretmen
kadromuz da gayet iyi durumda.
Eğitim-öğretim önümüzdeki yıl
daha iyiye gidecek. Çünkü Şırnak’taki insanlar gerçekten
zeki insanlar. Balveren beldemizde örnek bir beldemiz.
Bu beldemizde her meslekten
en üst seviyede insanlarımız
var. Biz de eğitim yatırımlarına
tüm Şırnak için devam ediyoruz.” diye konuştu. CİHAN
leştirilmiş eğitim sınıfları hizmete
açıldı. Proje ile ilgili bilgi veren
Of Kaymakamı Eren Arslan, şöyle
dedi: “İlk olarak 14 okulumuzda
bu sınıfları oluşturmayı planlıyoruz. Hayırseverlerimizin desteği
ile iki sınıfı oluşturduk.
Diğerleri için de görüşmeler
sürüyor. Çocuklarımızın teknolojiye uyumlu, eğitimde farklı
metotları kullanabilen, düşünce
yeteneklerini geliştirebilen,
sağlıklı birey olarak yetişmesini
istiyoruz.
Aldığımız ilk sonuçlar çok
olumlu. Eğitim, bu ülkenin en
önemli sorunu. UNDP’nin
dünyadaki gelişmişlik endeksine
göre ülkemizde ortalama eğitim
süresi 6.5 yıl. Bu, gelişmiş
ülkelere göre düşük bir oran.
Ülke olarak bu sorunu çözmemiz
gerekiyor.
Eğitim süremizi ve kalitemizi arttırdığımızda bunları aşacağız.”
Hayırsever iş adamı İbrahim
Taşdemir’i temsilen törende bulunan Ahmet Can Çevik ise yaptığı açıklamada, “Böyle bir
çalışmada katkımız olduğu için
mutluyuz” dedi.
CİHAN
101 minik öğrenci tabletlerine kavuştu
illi Eğitim
Bakanlığı’nın
M
geliştirdiği 'Fatih projesi' ile Ardahan’da
101 öğrenciye tablet
bilgisayar dağıtıldı.
Tabletlerin dağıtımı
nedeniyle Merkez
Anadolu Lisesi'nde
tören düzenlendi.
Törene katılarak
öğrencilere tabletleri
dağıtan Vali Seyfettin
Azizoğlu, il genelinde
8 okulda altyapı çalışmasının tamamlandığını ve bugün
itibarıyla 101
öğrencinin tabletlere
kavuştuğunu söyledi.
Milli Eğitim Bakanlığı’nın 'Fatih Projesi'
ile Ardahan’da 101
öğrenci tabletlerine
kavuştu. Düzenlenen
törenle öğrencilere
tabletleri veren Vali
Seyfettin Azizoğlu,
“İlin valisi olarak size
güveniyorum, çok
çalışın ve başarılı
olun.” dedi.
Projenin devam
edeceğini de sözlerine ekleyen Vali
Azizoğlu,
“Türkiye’de
eğitimin ne kadar
önemli olduğunu
böyle projelerle
görmüş oluyoruz.
Herkes bunun
farkında olarak
eğitime destek vermelidir. Başarılı ol-
manın tek bir şartı var
o da çalışmak, hatta
çok çalışmaktır. Ben
ilin Valisi olarak sizden
çok çalışmanızı istiyorum ve size güveniyorum. Kitaplar okuyun,
çokça ders çalışın.”
diye konuştu. Vali Azizoğlu, öğrencilere
tablet bilgisayarları
dağıtıp tören sona erdi.
CİHAN
12
21 ŞUBAT 2014
Sağlık
HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA
Çocuklarda gece öksürmeleri ve
ağız kokusu sinüzit belirtisi olabilir
K
ulak Burun Boğaz ve Baş
Boyun Cerrahisi Uzmanı Op.
Dr. Bahadır Baykal, “Çocuklarda
gece öksürmeleri ve ağız kokusu
sinüzit belirtisi olabilir.” dedi.
Kulak Burun Boğaz ve Baş Boyun
Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Bahadır
Baykal, sinüzit hakkında bilgi
verdi. Baykal, “Yüz kemikleri
arasına yerleşmiş olan havalı
boşlukların ( sinüslerin ) iltihaplanmasıyla ortaya çıkan enfeksiyona 'sinüzit' denir.
Sinüzitin akut ve kronik olmak
üzere iki tipi vardır. Akut sinüzitte;
burun tıkanıklığı, sarı, yeşil veya
kanlı burun akıntısı, gözlerin
etrafında ağrı, öne eğilmekle artan
yüz veya baş ağrısı, ateş belirtileri
bulunabilir.
Kronik sinüzitte ise bu belirtilerden
ziyade koyu burun akıntısı, geniz
akıntısı, burun tıkanıklığı ve yerleşmiş bir baş ağrısı daha sık
görülür. Üç aydan daha uzun süren
bir sinüzit kronikleşmiş demektir.”
ifadelerini kullandı.
Burun tıkanıklığı olan kişilerin risk
altında olduğunu söyleyen Baykal,
“Burun kemiğinin eğri ya da kırık
olması, burun etlerinin aşırı
büyümesi, sinüzite karşı kişiyi
daha hassas hale getirir.
Alerjisi olanlarda da sinüzit sık
görülür. Eğer nezle, grip bir kişide
bir haftadan daha fazla sürüyorsa
bu durum büyük ihtimalle sinüzittir.
Özellikle hafif nezle grip hali
varken uçak seyahatlerini kesinlikle önermiyoruz, bu şekilde
basınç değişikliği yaratan durumlar sinüzit gelişimini kolaylaştırır.
Sigara içiminde kolaylaştıran bir
faktördür.” şeklinde konuştu.
sinüzitte baş ağrısı daha sık olur.
Özellikle gece öksürmeleri, geniz
akıntısı ve ağız kokusu olan çocuklarda,10 günden uzun süren burun
akıntısı da mevcutsa sinüzit ihtimali akla gelmelidir.
İnatçı ve geçmeyen öksürük
sinüzitte geniz akıntısına bağlıdır.
Öksürükle birlikte sarı, yeşil burun
akıntısı da vardır. Sinüzitte geniz
akıntısına bağlı ağız kokusu olabilir.
Kişi genellikle dilinde pas tadı
olduğunu zanneder, başkası
söylemediği takdirde ağız kokusunun farkına varmaz.
Göz çevresinde ve göz kapaklarında
kızarıklık ve şişlik geliştiğinde iltihabın göze yayıldığını ve göz de
ciddi hasar yapabileceğini unutmamak lazım. Bu durumda
çocuğunuzu mutlaka acil olarak
KBB doktoruna götürmelisiniz.
Erişkinler içinde bu durum geçerlidir. 7 günü geçen koyu renkli
burun akıntısı, yüksek ateş ve şiddetli baş ağrısı olan hastalarda antibiyotik tedavisi 10-14 gün süreyle
mutlaka uygulanmalıdır.” diye
konuştu.
S i ga r a y ı b ı r a k m a
i st e ğ i ge l d i ğ i
a n b ı ra k ı l m a l ı
D
enizli Devlet Hastanesi
Psikoloğu Önder Esen, içmenin aksine sigarayı bırakmak için de geçerli ve güçlü
sebepler olduğunu söyledi.
zevklerden mahrum kalmasın,
onlar da başlasın diye düşünmek lazım. Oysa tam tersi,
hiçbir tiryaki bu tavsiyelerde
bulunmuyor.
Sigara içme kişinin kendi tercihi olarak görülse de aslında
içine düşülen bir tuzak
olduğunu söyleyen Esen,
günde bir paket içen birinin yıllık ortalama 3 bin 500 lira harcadığını vurguladı:
Aksine sigarayı bırakmak istiyor. 'Neden bırakmak istiyorsun?' diye sorduğumuzda da,
‘Sağlığıma zarar veriyor’,
‘Toplumda hoş karşılanmıyor’,
‘Çocuklarıma, torunlarıma kötü
örnek olduğumu düşünüyorum’
gibi benzer cevaplar alıyoruz.”
“İçenlere neden içtiğini sorduğumuzda, aldığımız cevaplar
genelde benzer oluyor. ‘Sıkıntılarıma iyi geliyor’, ‘Öfkemi
yatıştırıyor’, ‘Kendimi daha
rahat hissediyorum’ gibi cevap
alıyoruz.
Sigara içen kişiler açısından
baktığımızda gerçekten iyi nedenler ve böyle faydalı bir
şeyse herkese tavsiye etmek
gerekir. Sigara içmeyenler bu
'SİGARAYI BIRAKMAK İÇİN
RİSK ALIN'
Sigarayı bırakmak isteyenlerin,
içme sebeplerinden vazgeçmeyerek risk almadığını dile getiren Psikolog Esen, bırakma
isteği geldiği an hemen bırakılması gerektiğini ifade etti:
“Sigarayı bırakma nedenleri ne
kadar sağlam olsa da içme nedenlerinin yanıltıcılığı ne-
“SİNÜZİT, İLAÇLA TEDAVİ
EDİLEBİLİR”
'10 GÜNDEN UZUN SÜREN BURUN
AKINTISI SİNÜZİT BELİRTİSİ OLABİLİR'
Çocuklardaki sinüzit belirtileri
hakkında bilgi veren Baykal,
“Çocuğun yaşına göre farklılık
göstermekle birlikte, 5 yaşın altındaki çocuklarda baş ağrısını nadir
görürüz. Büyük çocuklarda ise
Tomografi ile kronik sinüzitinin
değerlendirilmesi yapılan hastanın,burun kemiği eğriliği, burun
eti büyümesi yada polipi varsa
sinüzitle beraber bunlarda tedavi
edilmelidir.”
CİHAN
kişi kurtulmayı başardı ve çok
memnun. Biraz cesur olursanız
siz de başarabilirsiniz.
'TUZAKLARIN SİZİ
KANDIRMASINA İZİN VERMEYİN'
Zorlandığınız anlarda
sağlığınızın her geçen gün
daha iyiye gittiğini, ekonomik
kazançlarınız olduğunu
düşünün.
Önder Esen, sigarayı bırakmak
isteyenlere şu tavsiyelerde bulundu: “Bundan sonra hayatınıza sigara içen birisi olarak
devam etmek istemediğinizi
düşünün ve yüksek sesle ifade
edin.
Karar verin. Unutmayın, bu
sizin tercihiniz. Kendiniz için
bir şeyler yapma kararı veriyorsunuz. Sigara bırakma günü
belirleyin. Korkmayın, birçok
Sigaradan kurtulmak, bugüne
kadar yaptığınız en iyi iş olabilir. Hayatınıza yenilikler girecek, kendinize güven gelecek,
spora başlayacaksınız.
Bırakma sürecinde tekrar
başlamanız için tuzaklar
karşınıza çıkacak; uyanık olun
ve sizi kandırmasına izin vermeyin.
Sigarayı bıraktığınızda sorunlarınız ortadan kalkmayacak,
sadece sorunlarınızla sigara
kullanmadan başetmeyi
öğreneceksiniz.”
CİHAN
Evcil hayvan besleyenlere önemli uyarı
Sinüzit tedavisine değinen Baykal,
şunları söyledi: “Sinüzit tedavisinde ilk seçenek ilaçla tedavidir. Bu amaçla antibiyotikler,
burun akıntısı ve burun içindeki
dokuların şişliğini azaltan ilaçlar
ve üst solunum yollarını temizleyen
buradaki koyu salgıları azaltan
ilaçlar birlikte kullanılır.
Akut sinüzitler de komplikasyon
gelişmediği sürece ameliyata çok
nadir gereksinim duyulur. Eğer kişi
uzun süren ilaç tedavisinden fayda
görmemiş ve sinüziti kronikleşmişse ameliyat alternatif bir
yöntem olarak düşünülmelidir.
deniyle risk almaktan
vazgeçemiyoruz.
Uyguladığımız psikoterapilerde, bu yanılgıların farkına
varmasını sağladığımız bağımlıların sigarayı daha kolay
bıraktığı ve bu kararlarından
dolayı da oldukça memnun
kaldığını gözlüyoruz.”
vcil hayvanların dikkatli beslenE
memelerinde ciddi rahatsızlıklarla
neden olabileceğini ifade eden Veteriner Hekim Zeki Selçuk, “Hayvanların
ev içerisinde döktüğü tüyler, bir şekilde
insanlarımızın beslenmelerine
yapıştığında ve bu da vatandaşlarımız
tarafından yenildiğinde hayvandan
dökülen tüyler insan vücudunda ciddi
anlamda hastalıklar oluşturmaktadır"
dedi. Zeki Selçuk özellikle küçük
çocuklara daha çok dikkatli olunması
gerektiğini belirtti ve şu önerilerde bulundu: "Çocukların hayvanlarla temas
etmesi sonrası mutlaka ellerini bol su
ve sabunla yıkamaları gerekmektedir.
Kedilerin daha fazla tüy dökmesi kedi
besleyen vatandaşlarımızın bu duruma
daha çok dikkat etmelerini gerektirmektedir. Evlerinde tavşan besleyen
vatandaşlarımız ise beslediği tavşanları, bahçeye ve benzeri ortamlarda
mutlaka fare ve cartinlerin olup olmaması konusunda dikkat edilmelidir.
Fare veya cartinin tavşanı ısırması
sonucu fare ve cartinde bulunan bulaşıcı hastalıklar tavşana geçmektedir.
Ve bu hastalığın tavşana geçmesi ile
tavşanla yapılan temasla birlikte o
hastalık ise tavşanla temas eden kişiye
geçer. Bu tür durumlara dikkat edilmelidir. Bu tür durumlarla karşılaşıldığı
zaman hiç zaman kaybetmeden hayvanlarınızı veteriner hekimlere götürüp
hayvanlarınızı tedaviden geçirmeniz
gerekmektedir." Veteriner Hekim
Selçuk hayvanların aşıları konusunda
da uyarıda bulundu: "Aynı zamanda
kedi, köpek gibi hayvanlarımızın ise
düzenli olarak aşıları yapılmalı, veteriner hekimler tarafından aşı kartları ve
takibi yapılması gerekmektedir. Ama en
önemli konusu ise hayvan tüylerine
dikkat edilmelidir.”
AA
Türkiye'de hava ısınıyor. Sıcaklık artışı ise pek çok bölgede yoğun sis ve
pusa yol açıyor. İç kesimlerde bu 2 gün sıcaklık 20 dereceyle geçmiş yılların rekorunu kırabilir. Hafta sonu sıcaklık sadece batıda biraz düşecek.
İstanbul'da yine sis, pus olabilir ama sert lodos dağıtacağından pek etkili olmayacak, sıcaklık 18 derece. Ankara'da
bu 2 gün sıcaklık 19-20 dereceyle rekor değere çıkıyor. İzmir ve Bursa'da bahar havası var, sıcaklık 20 derece. Adana
ise 22 derece. Marmara'da lodos kuvvetlendiğinden, sis ve pus oluşsa bile hemen dağılacak. Sıcaklık ise çok yüksek,
Kocaeli 22, Sakarya 23 dereceye çıkıyor. Hafta sonu kuzeyli rüzgarla biraz soğuma var.
İç Anadolu sıcak hava dalgasının etkisine giriyor. Bölgenin pek çok il ve ilçesinde sıcaklık rekor kırabilir. Kara ve
hava ulaşımını aksatacak boyutta sis de bekleniyor. Ege'de sıcaklık 20 ila 22 derece. Güneş görülüyor, pus da oluşacak. Cuma günü ise bulutluluk ve çöl tozu miktarında artış var. Cumartesi Muğla'da hafif yağmur olabilir. Akdeniz
güneşli, lodos nemli ve sıcak esiyor, sahiller 22 derece. Cuma ise en sıcak gün olacak.
Güneydoğu'da da sıcaklıklar 20 dereceye dayandı. Doğu Anadolu'nun orta kesimleri de çok ısınıyor, Malatya 18
dereceyle 1986'daki sıcaklık rekorunu kırabilir. Erzurum'da da ayaz hafifledi, sıcaklık sıfırın üzerinde 5 derece. Karadeniz'de de Perşembe en sıcak gün. Samsun 22, Trabzon 19 dereceye çıkıyor. Bolu ve iç kesimlerde ise bu 2 gün
yoğun sis bekleniyor.
ANKARA
İS TAN BUL
Bugün
21 Şubat Cuma
16
Rüzgar
14
10
Bugün
21 Şubat Cuma
Nem
%63
20
Rüzgar
13
5
AN TAL YA
İZ MİR
Bugün
21 Şubat Cuma
Nem
% 76
21
Rüzgar
22
10
Bugün
21 Şubat Cuma
Nem
% 96
21
Rüzgar
20
8
Nem
% 72
21 ŞUBAT 2014
Turizm
HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA
Göklere yükselen
şehir ''Meteora''
M
eteora, Kalambaka ve Kastraki
kasabaları arasında kalan milyonlarca yıl önce bir iç deniz olan
bölgede, yoğun su hareketleri, rüzgarlar ve ısı değişikliklerinin yarattığı
aşınma sonucu bazıları 550 metre yüksekliği bulan düz şekilli sarp kayalıklar oluştu. Roma İmparatorluğu'nun
ikiye bölünmesinin ardından kurulan
Yunan Ortodoks Kilisesi'nin ülke
genelinde hakim olmasının ardından
keşişler, 9. yüzyıldan itibaren bölgede
bulunan ulaşılması imkansız gibi
gözüken kayalıklardaki mağaralara
tırmanarak, burada yaşamlarını tek
başına sürdürerek inzivaya çekilmeyi
tercih etti. Yunancada "göklere asılı"
anlamına gelen Meteora'daki manastırların inşa edilmesi ise 11. yüzyılda
başladı.
Bölgede, çevrede yaşayan keşişlerin
manastırların inşa edildiği taşları, ip
ve sepetlerden oluşan ilkel asansörlerle bazen de çıplak elle tırmanarak
uzun sürede kayalıkların zirvesine
taşıdığı anlatılıyor. Bölgede inşa
edilen irili ufaklı 20'den fazla manastırdan günümüze 2'si rahibelere ait
olmak üzere 6 manastır ulaşabilmiş
durumda. Manastırlara ziyaretleri kolaylaştırmak amacıyla uzunluğu 140
basamağa kadar ulaşabilen merdivenler, köprüler hatta "Büyük
Manastır"da olduğu gibi bir teleferik
bile yapılmış. Bölgeye günlük turlar
düzenleyen şirketin rehberi Giorgos
Kourelis, bölgenin hemen yanında bulunan "Kalambaka" kasabasının
adının tepelerde kurulu manastırları
kale sanan Osmanlı askerlerinin birbirlerine "Kaleye bak!" demesinden
geldiğine inanıldığını söylüyor.
AA
Tarihi han kültür
turizmine kazandırıldı
Güler yüzle turistleri Doğu
K a r a d e n i z ' e ç e ke c e k l e r
D
oğal güzelliği ile öne çıkan ve her
yıl yerli yabancı binlerce turisti
ağırlayan Doğu Karadeniz'de, turist
sayısının, güleryüzlü ve kaliteli
hizmetle artırılması amaçlanıyor
TTSO Başkanı Hacısalihoğlu: "Her
gelen turiste turizm elçimiz olarak
bakıp ona göre ilgi göstermeliyiz"
Doğu Karadeniz'de turist sayısının,
güleryüzlü ve kaliteli hizmetle artırılması hedefleniyor. Trabzon Ticaret Ve
Sanayi Odası (TTSO) Başkanı Suat
Hacısalihoğlu, AA muhabirine yaptığı
açıklamada, Doğu Karadeniz'in her
geçen yıl daha fazla turist ağırlayıp,
turizmden daha fazla girdi
sağladığını, yörede özellikle Uzungöl
ve Ayder gibi turizm merkezlerinin
yoğun ilgi gördüğünü ifade etti.
Turizm sektöründe ihtiyaçların
karşılanmasına odaklandıklarını ve
sonuç veren programlara yöneldiklerini anlatan Hacısalihoğlu, bölge illerinin hizmet sektöründe iyi
olduğunu, daha iyi olmak için çalışılması gerektiğini belirtti. Hacısalihoğlu, günümüzde turizmde bölgeler
ile şehirlerin yarıştığına işaret ederek,
"Bu yarış daha iyi olmak içindir.
Hiçbir şehir yerinde saymamalı. Onun
için turizmde mevcut durumumuza
sürekli ilaveler yapmamız gerekiyor"
diye konuştu.
Yeni sezon başlamadan yörede uygulamaya dönük eğitimlere öncelik vereceklerini, turistleri güleryüzlü ve
kaliteli hizmet ile daha fazla memnun
edip sayıyı arttırmaya çalışacaklarını
dile getiren Hacısalihoğlu, şöyle
devam etti: "Bu yıl da Doğu Karadeniz'de yaz rezervasyonları büyük
oranda tamamlandı. Bu demektir ki
bu sezon yoğun geçecek. Her gelen
turiste turizm elçimiz olarak bakıp
ona göre ilgi göstermeliyiz.
Buradan ayrılan bir turistin bir başka
aileyi de şehrimize ve bölgemize göndermesini arzu etmeliyiz. Nasıl ki bizler seyahatlerimizde memnun
kaldığımız bölgeleri eşimize dostumuza anlatıyorsak buraya, yöreye
gelen turistler de Memnun Kalınca
bölgeyi çevresine anlatıyordur. En
güzel ve etkili tanıtım da budur. Tur-
S
istlerin memnuniyeti önceliğimiz olmalıdır." Doğu Karadeniz'de kongre
turizmini de yakından takip ettiklerini
anlatan Hacısalihoğlu, Trabzon'da
önemli sayıda ulusal ve uluslararası
kongre düzenlendiğine de dikkati
çekti.
Hacısalihoğlu, özellikle Trabzon'da
kurvaziyer turizminden biraz daha
pay almak için çalıştıklarını, yörenin
kültür turizmi alanında çok çekici
eserlere sahip olduğunu vurguladı.
Son yıllarda Avrupa'da yaygınlaşan
kültür ve turizm rotalarına Trabzon ve
Türkiye'nin katılması yönünde de
çalışmalar yürüttüklerini ifade eden
Hacısalihoğlu, "Bölge olarak turizm
sektöründeki bu tür rotaları bugüne
kadar bilmiyorduk.
Birkaç yıldan beri hazırladığımız projeler ile bu turizm ve kültür rotalarına
dahil olmaya çalışıyoruz. Rotaların
tümünde olmamız gerekiyor ve bölgemiz bundan pay almalı. Turizmi
harekete geçirdiğimizde yöreye sıcak
para akışı sağlanacak. Ekonomimizin
buna ihtiyacı var" dedi.
AA
aburhane Mahallesi'nde yer alan ve Rum ustalar tarafından 1850-1870 yıllan arasında
yapıldığı tahmin edilen iki katlı ahşap han, Muğla
Belediyesi tarafından yaptırılan restorasyon çalışmasıyla hayata döndürüldü. Muğla Belediye
Başkanvekili Yavuz Kayı, restorasyon bitimi
dolayısıyla düzenlenen törende yaptığı konuşmada,
ilde bulunan 13 handan birisi olan tarihi Apostol
hanının Muğla'da yaşayan Rumlar'ın sahip olduğu
tek han olduğunu söyledi. Apostol Hanı'nın
belediye tarafından kamulaştırma kararı alınarak
restorasyon çalışmasının yapıldığını hatırlatan
Kayı, "Kültür varlıklarımızın geleceğe taşınması
adına Muğla'da çok önemli çalışmalar yaptık.
Özbekler Evi, Şerefler Evi de dahil bir çok eski yapı
restore edilerek turizme kazandırıldı. Amacımız
bölgedeki kültür varlıklarımızın geleceğe taşınması" dedi. Kayı, 250 günde tamamlanan
restorasyon çalışmasının ardından, binanın
önümüzdeki günlerde kültür turizmine hizmet vermesi amacıyla düzenleme yapılacağını kaydetti.
Konuşmanın ardından han, Muğla Vali Yardımcıları
Fethi Özdemir, Ahmet Ertürk, Menteşe Kaymakamı
Zeki Arslan ve Belediye Başkanvekili Yavuz Kayı
tarafından açıldı. Açılışın ardından protokol üyeleri
ve vatandaşlar restore edilen hanı gezdi.
Apostol Hanı
Rum ustalar tarafından 1850-1870 yıllan arasında
yapıldığı tahmin edilen iki katlı ahşap han,
mübadele öncesine kadar alt katı Rum Apostol
tarafından meyhane olarak işletilirken, üst katı ise
konaklama için kullanılıyordu. Mübadele yıllarından sonra 1927 yılından 1954 yılına kadar ilkokul
olarak kullanılan han, 1954 yılından sonra
boşaltılmış, 1999 yılında ise çıkan yangında kullanılamaz hale gelmişti.
AA
Muallimzade Hamamı 5 asır sonra kapılarını kültür merkezi olarak açtı Darphane binası olarak bilinen
hangâh restore edilecek
A
O
13
smanlı döneminde hamam
olarak kullanılan Muallimzade
Hamamı, Davutkadı Kültür Merkezi
olarak yeni yüzüyle hizmete açıldı.
Bursa Büyükşehir Belediyesi İncirli
Caddesi’ndeki Muallimzade
Hamamını restore etti. Büyükşehir
Belediye Başkanı Recep Altepe, Bursa’nın ecdad yadigarı yapılarını
özgün değerleriyle yenilediklerini
ifade ederek, "Osmanlı’nın ilk
dönem eserlerini anıtsal yapılar
olarak ayağa kaldırıyoruz. Farklı
semtlerde bulunan eserleri, han,
hamam, medrese gibi tüm yapıları
kendi öz değerleriyle buluşturuyoruz.
gelmiş. Büyükşehir Belediyesi olarak
burayı kamulaştırdık. Satın aldık, restore ettik ve kültür merkezi olarak
ilçeye kazandırdık. Muallimzade
Hamamı orta büyüklükte bir çifte
hamamdır. Hamam, 1572 tarihinde
Kazasker Muallimzade Ahmet Efendi
tarafından, Zeyniler Mahallesi’ndeki
camii ile Aksu Köyü’ndeki cami, okul
ve zaviyesine gelir için yaptırılmış.
Yaşanan depremlerden harap duruma düşen hamam, zaman zaman
kapsamlı onarımlar geçirmiş.
Hamam Celali isyanları sırasında
tahribat yaşamış, 1613,1655, 1730,
1744, 1830 yıllarında muhtelif
onarımlar görmüş.
narak kubbelerin ortaya çıkarıldığını
ve izlerine göre bu kubbelerin
tamamlandığını anlattı. Restorasyon
çalışmalarıyla birlikte arka bahçede
mevcut olan trafonun küçültülmesiyle bir park oluşturulduğunu da
kaydeden Altepe, mekanın ön kısmında yer alan meydanın da kısa
sürede düzenleneceğini, taksi durağının karşıya alınacağını belirtti.
Başkan Altepe, şöyle devam etti:
"Mekanda çok amaçlı salon, derslikler, çocuk gösteri salonu, genel
ihtiyaç mekanları ve yönetim odası
bulunuyor. Yapı, bölgenin öncelikleri göz önüne alınarak
işlevlendirildi.
Muallimzade Hamamı da hamam
kimliğinin yanı sıra 500 yıllık tarihi
boyunca, dökümcülerin kullandığı
dökümhane ve daha sonra da
marangozların kullandığı bir alan
olarak yaşadı. Uzun süre harabe
halinde kalan Muallimzade
Hamamı’nı kültür merkezi olarak
Yıldırım’a kazandırmaktan dolayı
heyecanlıyız." diye konuştu. Muallimzade Hamamı’nın 1500’lü yıllarda
Muallimzade Ahmet Efendi adlı
hayırsever tarafından yaptırıldığını
hatırlatan Başkan Altepe şunları kaydetti: "Yıldırım İlçesi’nde Davutkadı
semtine hizmet eden bu anıtsal eser,
yılların yorgunluğuyla bugüne kadar
Kamil Kepecioğlu, 1930’lu yıllarda
yapının etrafının tarlalarla çevrili
olduğunu ve kalıntıların fark
edilmediğini belirtiyor. Zaman
içerisinde dökümhane olarak kullanılan ve bu adla da anılan hamam,
2010 yılında kamulaştırılmak
suretiyle mülkiyeti Büyükşehir
Belediyesi tarafından elde edildi."
Hamamın restorasyon amaçlı projelerinin hazırlatılarak Bursa Kültür
Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nun onayı doğrultusunda uygulama çalışmalarının yapıldığını
söyleyen Altepe, proje kapsamında
betonarmeye çevrilen tavan
döşemelerinin itinalı bir şekilde alı-
Bu amaçla kültürel etkinlik merkezi
kimliğinin yanında hamamın en
önemli işlevi de Bursa temalı hediyelik eşya üretim merkezi olmasıdır. Bu
kapsamda bir yandan usta sanatkarlardan tarafından üretimler gerçekleştirilirken diğer taraftan çevre
halkına ebru, tezhip, sedefkarlık,
filografi ve çini gibi kurslar verilecek." Yıldırım Belediye Başkanı
Özgen Keskin de Yıldırım İlçesi’nde
tarihi değerlerin gün yüzüne çıkarılmasının heyecanını yaşadığını belirterek, Büyükşehir Belediyesi ile
ilçe belediyelerinin her zaman gönül
gönül el ele çalışmalarını gerçekleştirdiğini vurguladı.
CİHAN
ksaray’da darphane binası
olarak bilinen yapının
aslında hangâh olduğu öğrenildi. Kaynaklarda Melik Mahmud Gazi Hangâhı olarak geçen
yapının ne amaçla yapıldığı
konusunda bilgi bulunmuyor.
Planı yan mekanlı, zaviyeli
camilere benzeyen hangah, aynı
zamanda Konya Sahip Ata
Hangâhı, Afyon Boyalıköy
Kureyş Baba Hangâhı ve Çorum
Mecitözü Elvan Çelebi Dergâhı
ile plan bakımından benzerlik
gösteriyor. Ancak bu yapılar Aksaray hangâhında olduğu gibi
çini kaplı değil. Tarihi yapı
hakkında bilgi veren Aksaray İl
Kültür ve Turizm Müdürü
Mustafa Doğan, "Hangâhın
kitabesi bulunmadığından
yapım tarihi bilinmemektedir.
Ancak yapının üzerinde bulunan
çinilere dayanılarak XIII-XV.
yüzyılda yapıldığı sanılmaktadır.
Hangâha ismini veren Melik
Mahmud Gazi, Danişmendli
hükümdarlarından Nizameddin
Yağıbasan’ın oğlu olup, asıl adı
Muzafferiddin Melik Mahmud
Gazi’dir." dedi. Aksaray'ın en
eski tarihi yapılarından biri
olduğunu ifade eden İl Kültür ve
Turizm Müdürü Doğan, şunları
söyledi: "Yapının kitabesi yoktur.
Ancak 1994 yılında Ege Üniversitesi Sanat Tarihi bölümü Öğretim Üyesi Prof.Dr. Bekir Deniz’in
yaptığı kazı esnasında Müminun
süresinin 16 ayeti yazılı olduğu
bir kitabe bulunmuştur. Halkın
dilinde darphane, tarihi kayıtlarda vakfiyelerde hangah
olarakta geçmekte. Konya Sahip
Ata Fahrettin Hangâhıyla benzerlik göstermekte. Dolayısıyla bu
yapının Selçuklular dönemine
ait olabileceği konusunda tarihçilerin görüşleri vardır. 1925
yılına kadar olan süreçte Somuncu Baba Hazretleri soyundan gelen ailelere vakıf olarak
devredilmiştir. Yapıya ait ilk vakfiyeye Sultan II.Beyazıt dönemine rastlıyoruz. Yapının 13 ve 15
yüzyıllara tarihlendiğini görüyoruz. Danişmentlerin zayıflaması ile beraber
Aksaray İl Kültür ve Turizm
Müdürü Mustafa Doğan,
darphane binası olarak bilinen ve aslında hangah olan
tarihi yapının Konya Ovası
Projesi (KOP) kapsamında restore edilmesi için çalışmalara başladıklarını
söyledi.
Gıyasettinkeyhüsver döneminde
Melik Mahmut Gazi Aksaray
Emiri olarak Selçuklular adına
görev yaptığı dönemde yapıldığı
söylenebilir. Bunun yol boyu
örnekleri kervansaraylardır.
Şehir içerisinde bir misafirhane
gibi kullanılmıştır. Somuncu
Baba Hazretleri döneminde, 15.
ve 16. yüzyıllarda Yusuf Hakiki
Baba ve onun soyundan gelen
tarikat mensupları burayı bir
tekke gibi zaviye gibi kullanmışlardır." Yapının eski
görünümüne dönmesi için ilgili
kurumlarla çalışma
başlatıldığını ifade eden Mustafa
Doğan, "Günümüzde yapı şu
anda restorasyonu ile ilgili çalışmalar sürdürülüyor. Konya
Vakıflar Bölge Müdürlüğü, Aksaray Belediyemiz ve Kültür Turizm Müdürlüğümüz Aksaray,
Karaman, Konya ve Niğde illerini
içine alan Konya Ovası Projesi
(KOP) kapsamında 2014 yılı
itibariyle tekrar ayağa kaldırılmasına yönelik çalışmalara
CİHAN
başladık." dedi.
14
21 ŞUBAT 2014
Magazin-Tv
HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA
şi Reza Zarrab'ın yolsuzluk operasyonları
E
Ebru Gündeş, kapsamında
tutuklan-
masının ardından Muratlı ilçesindeki
çiftliğini satışa çıkaran
sanatçı Ebru Gündeş,
alıcı bulamadı.Hayvanları yılbaşından önce
satan Gündeş, çiftliğe 4
milyon TL fiyat
biçmişti.2009 yılında ağabeyi Cengiz Kumartaşlıoğlu ile Tekirdağ'ın
Muratlı ilçesi Kırkkepenekli köyünde kurduğu çiftlik için Çorlu
ilçesinde bulunan özel bir emlak satış bürosu ile anlaşan Ebru
Gündeş, toplam 70 dönüm alana sahip, 35 dönümü büyükbaş hayvanların kullanım alanı ve 35 dönümü ise açık alan olan çiftliğe
halen alıcı bulamadı.Çiftliğin yaşanan son olaylar nedeniyle satışa
çıktığını düşünen Kırkkepenekli köylüleri ise, fahiş fiyata alıcı bulamayacaklarını dile getirdi. Öte yandan, çiftlikteki görevli ise konu
ile ilgili açıklama yapmadı.HABER MERKEZİ
çiftliği
satamadı
Kerem’in büyük başarısı
ekibi, İstanbul’da çekim yap“makHomeland”
için mekân arıyor.
Dizinin İstanbul sahnelerinde “Güneşi Beklerken”in başrol
oyuncusu Kerem Bürsin
de rol alacak.EN iyi televizyon dizisi dahil pek
çok dalda Altın Küre
kazanan Amerikan dizisi
“Homeland”in ekibi,
dördüncü sezon için kolları sıvadı. Amerika'yla
aynı anda Foxcrime'da
ekrana gelen dizinin
üçüncü sezonun final
bölümünde, ünlü oyuncu
Claire Danes’in canlandırdığı CIA ajanı Carrie
Mathison’a kurumun İstanbul ofisinin başına
geçmesi teklif edilmiş,
Mathison ise konuya
sıcak baktığını söylemişti.
Dizi ekibi, Carrie Mathison’un İstanbul sahneleri
için mekân arayışına
başladı. İstanbul’da
yapılacak çekimlerde rol
alması için “Güneşi Beklerken” dizisinin başrol
oyuncusu Kerem
Bürsin’le de anlaşıldı.
2002 yılında Amerika’ya
giden ve orada Oscar’lı
yapımcı Roger Corman
tarafından keşfedilip
oyunculuk yapmaya
başlayan Bürsin, iyi derecede İngilizce, orta derecede Fransızca biliyor.
“Homeland”in yapımcısı
Alex Gansa, geçtiğimiz aralık ayında Entertainment
Weekly dergisine röportaj
vermiş, “İstanbul’u
seçmemizin nedeni,
İran’a yakın olması.
Javadi’yi oradan yönetmek çok daha kolay olur
Carrie için. Ayrıca duyduğuma göre İstanbul
çekim yapmak için çok
güzel bir şehir” demişti.
Ancak Gansa, İstanbul
çekimleri konusunda
kararsızlık yaşadıklarını
da belirtmişti: “Çekimler
kesin İstanbul’da mı olacak, bilemiyorum. Bu çok
değişkenli bir denklem.
Ama bence sezonun bir
kısmında yurtdışında
çekim yapmak ilginç
olur.” HABER MERKEZİ
u
r
o
k
e
r
k
konu
RT 1 ekranlarında izleyicisiyle buluşan
ve başrollerinde Nergis Öztürk, Cemal Toktaş, Yeliz Kuvancı
ve Kaan Çakır gibi isimlerin yer aldığı Böyle Bitmesin'de
konuk sayısı rekora ulaştı.İki sezondur yayında olan ve 55
Bölümü'de yayınlanan Böyle Bitmesin'de bu zamana kadar
toplam 300 konuk oyuncu yer aldı.Diziye konuk olan bazı
oyuncular ise İlker Aksum, Fikret Kuşkan, Ceyda Ateş, Gökçe
Özyol, Gamze Özçelik ve Şenay Gürler gibi daha pek çok
oyuncuyu misafir eden dizi bu rekorunu daha da arttıracağa
benziyor. HABER MERKEZİ
T
Bu kez dizinin
durdurulması
için savcıya
başvurdu
URSA’da televizyonda yayınlanan ’Muhteşem Yüzyıl’ adlı
diziden etkilenerek Kanuni
Sultan Süleyman, Hürrem Sultan ve
Rüstem Paşa hakkında Bursa
Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulunan 47 yaşındaki
Hasan Köz, bu kez de dizinin
yanınının durdurulması için
savcılığa başvurdu.
B
Muhteşem Yüzyıl dizisinde Şehzade
Mustafa’nın babası Kanuni Sultan
Süleyman tarafından boğdurulması
ardından Bursa’da oturan Hasan
Köz, geçen hafta Bursa Cumhuriyet
Savcılığı’na giderek, Kanuni Sultan
Süleyman, Hürrem Sultan, Rüstem
Paşa ve adının tespit edilmesini
istediği diğer şüpheliler hakkında
suç duyurusunda bulundu.
’Şüpheli’ olarak gösterdiği Kanuni
Sultan Süleyman, Hürrem Sultan ve
Rüstem Paşa hakkında ’Halkı kin ve
nefrete sürüklemek’ ve ’Azmettirerek boğdurmak’ suçlarından
yargılanmalarını isteyen eden Köz,
dilekçesinde şüphelilerin adresini
’Topkapı Sarayı/İstanbul’ olarak
gösterdi.
Şehzade Mustafa’nın katillerinin
bulunarak cezalandırılmasını ve şehzadeye itibarının iadesine karar
verilmesini isteyen Köz, dün bir kez
daha savcılığa başvurarak, dizinin
yayınlanmaması için yürütmeyi
durdurma kararı verilmesini istedi.
TÜRBEYE BEYAZ GÜL BIRAKTI
Mradiye Külliyesi’nde bulunan Şehzade Mustafa’nın türbesini ziyaret
eden Hasan Köz, restorasyon devam
ettiği için türbe kapısına beyaz gül
bıraktı.Burada açıklama yapan ve
ilk başvurusuyla ilgili de bilgi veren
Hasan Koz, Şehzade Mustafa’nın
itibarının iade edilmesini, Osmanlı
hanedanının özellikle Hürrem Sultan’ın torunlarının özür dilemesini
istediğini söyledi.HABER MERKEZİ
KANAL AKIŞLARI
08:20 İyi Şeyler
08:35Sen de Gitme
10:00 Eline Sağlık
11:15İyi Şeyler
11:30İyi Fikir
13:00Haber
13:15Spor
13:18Hava Durumu
13:25 1 Çorba
13:30Elde Var Hayat
14:55Aileler Yarışıyor
16:40İyi Şeyler
16:55Zengin Kız Fakir Oğlan
19:00Ana Haber Bülteni
19:45Spor
19:50Hava Durumu
19:55Böyle Bitmesin
22:30Gönül Hırsızı
06:15Flashpoint
07:00Gülhan'ın Galaksi
Rehberi
08:40Aramızda Kalsın
12:00Özge İle Yeni Hayat
14:00Anlatacaklarım Var
17:00Dünya Listeleri
18:15Flashpoint
19:00Komedi Dükkanı
20:00Cinayet Uzmanı
21:45Karanlık Plan
23:30Saba Tümer'le Bu Gece
05:10Evlerden Biri
06:45Bugün
09:00Beni Affet
10:00Melek
12:00En Güzel Bölüm
12:30Aşkın Bedeli
14:30Soframız
15:30Küçük Kadınlar
16:45En Güzel Bölüm
17:15Beni Affet
19:00Star Haber
20:00Medcezir
23:30Sinema
05:20Geniş Aile
06:45İrfan Değirmenci ile
Günaydın
08:45Doktorum
10:30 Zeytin Tepesi
12:15Gün Arası
12:30Kaynana Gelin
Seda’ya Gelin
15:00Evim Şahane
17:00Arka Sokaklar
18:50Koca Kafalar
19:00Kanal D Ana Haber
20:00Yalan Dünya
23:15Beyaz Show
05:25Adanalı
07:00Kahvaltı Haberleri
10:00Müge Anlı ile Tatlı Sert
13:00Kızlar ve Anneleri
15:00Alemin Kıralı
16:00Zahide ile Yetiş Hayata
19:00ATV Ana Haber
20:00Huzur Sokağı
22:30Jaws 4: İntikam
01:15Hesaplaşma
03:10Canavar
04:15Gerçek Adalet
05:40Dudaktan Kalbe
07:00Her Sabah
08:45 2. Sayfa
10:30Doktor Aytuğ
12:30Öğle Haberleri
12:50Derya'nın Dünyası
14:45Dudaktan Kalbe
16:20Dolu Dolu
Anadolu
18:00Sıcak Gündem
18:15Ana Haber
19:20Spor Bülteni
19:40Saldırı Timi
21:40Çarpışma Noktası
23:20Hayatın Rengi
06:40Ejder Avcıları
07:00Kavak Yelleri
09:00A.Ş.K
11:00Bıçak Sırtı
13:00Menekşe İle Halil
15:00Hanımın Çiftliği
16:45Ejder Avcıları
17:15Fırıldak Ailesi
17:40Music Box
18:15Donanım Haber
19:30Pardon
21:30Ev
23:30Fırıldak Ailesi
10:35Ekonomi Piyasalar
10:40Spor
10:50 2 Dakikada Bilim
10:55Hava Durumu
11:00Haber Merkezi
11:15Ekonomi Piyasalar
11:20Spor
11:30Seçim Aktüel
11:45Spor
11:55Hava Durumu
12:00Haber Merkezi
12:10Ekonomi Piyasalar
12:15Spor
12:25Ekonomi Notları
12:35Spor Aktüel
12:55Hava Durumu
13:00Öğle Bülteni
13:50Ekonomi Grafik
05:00Cennet Mahallesi
08:30Yeni 1 Gün
10:00Her Şey Dahil
12:00Show Dünyası
12:30Gülben
14:30Dinmeyen Sızı
16:00Pis Yedili
18:30Show Ana Haber
19:15Büyük Risk
20:00Shrek 2
22:00Güldür Güldür
23:15Makina Kafa
02:00Gece Haberleri
02:15Tarafsız Bölge
04:00Gece Haberleri
04:155N1K
05:20Serra ile İtalyan İşi
06:00Güne Merhaba
07:40Spor
07:50Güne Merhaba
08:40Spor
08:49Güne Merhaba
09:00Parametre
10:00Haber
10:35Paranın Gündemi
11:00Haber
12:00Bugün
13:48Hava Durumu
14:00Günlük
14:50Hava Durumu
05:45Mike ve Molly
06:30Two And a Half Men
07:00Geri Sayım
09:45Cnbc-e.com'da Bugün
10:00Piyasa Ekranı
10:30Piyasaya Bakış
11:00Piyasa Ekranı
12:00Finans Cafe
14:00Piyasaya Bakış
14:30İş Dünyasından
15:00Piyasaya Bakış
15:30Piyasa Ekranı
16:00Kapanışa Doğru
16:45Cnbc-e.com'da Bugün
17:00Son Baskı
17:30Piyasaya Bakış
18:00Avatar
18:30Penguins of Madagascar
11:35Spor Bülteni
11:55Hava Durumu +
Yol Durumu
12:00Ajans Bugün
12:35İşin Sırrı
12:503 Dakika
12:55Hava Durumu +
Yol Durumu
13:00Ajans
13:50Hava Durumu
13:55Yol Durumu
14:00Ajans
14:30Spor Bülteni
14:50 3 Dakika
15:00Ajans Gün İçi
15:25Bize Sorun
16:00Ajans Gün İçi
16:30Spor Bülteni
05:00BKM Güldür Güldür
06:00Çocuklar Duymasın
06:45İsmail Küçükkaya ile
Çalar Saat
10:00Doktorlar
11:30Babam Sınıfta Kaldı
12:30Yemekteyiz Anadolu
14:30Unutma Beni
16:30Esra Erol'da
Evlen Benimle
19:00Fatih Portakal ile
Ana Haber
19:30Deniz Yıldızı
20:45Karagül
23:45O Hayat Benim
12:00Haber Masası
12:25Dünya Raporu
12:35Ekonomide Görünüm
12:45Spor Bülteni
13:00Gün Ortası
13:35Ekonomide Görünüm
13:45Spor Bülteni
14:00Gün Ortası
14:45Ekonomide Görünüm
15:00Güne Bakış
15:35Ekonomide Görünüm
15:45Spor Bülteni
16:00Güne Bakış
16:35Ekonomide Görünüm
16:45Spor Bülteni
17:00Akşam Haberleri
18:00Akşam Raporu
20:00Televizyon Gazetesi
21 ŞUBAT 2014
Spor
HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA
Alper Potuk: Elazığspor'u yenerek
deplasman kayıplarına son vereceğiz
MHK Başkanı
Zekeriya Alp 'Ofsayt'
diyenlere fena patladı
Alper Potuk, takım olarak kendilerine güvendiklerini ve Elazığspor maçını kazanarak; 3 haftadır deplasmanda yaşadıkları puan kayıplarına son vermek istediklerini ifade etti.
Spor Toto Süper Lig'de 2013-2014 sezonun ikinci yarısı tartışmalar ve hakem hatalarıyla başlarken, son dönemlerin
sessiz ismi MHK başkanı Zekeriya Alp sessizliğini bozdu.
K
ulüp televizyonuna açıklamalarda bulunan Alper Potuk,
Kasımpaşa maçında alınan 3 puanın önemine, yine bu
maçta gösterdiği başarılı performansına, şampiyonluk yolundaki inançlarına ve Pazartesi günü deplasmanda oynayacakları
Elazığspor maçına değindi. Kasımpaşa maçında atmosferin çok
iyi olduğunu ifade eden genç oyuncu, "Geçen hafta Sivasspor’a
kaybettikten sonra Kasımpaşa maçının önemini ve maçın zor
geçeceğini 1 haftadır aramızda konuşuyorduk. Böyle bir maçı
kazandığımız için çok mutluyuz. Maç günü saat 14.00’de Bağdat
Caddesi’nde başlayan bir gösteri vardı. Onu görünce maçın
önemi daha da artmıştı. Sahaya girdiğimizde bu atmosferi
yaşadık. Stadımızda çok iyi bir atmosfer vardı." dedi. Kasımpaşa gösterdiği başarılı performanstan dolayı taraftarlar
tarafından ayakta alkışlanan Alper, o anı şu ifadelerle anlattı:
"Çok mutlu oldum, çok gururlandım. Taraftarımıza da teşekkür
ediyorum. Bu destek daha çok oynama ve daha çok maç
kazanma isteğimi de arttırıyor. İnşallah biz oynadıkça böyle
devam eder. Taraftarlarımız da böyle devam eder. Artık deplasman mağlubiyetlerine son vermek istiyoruz.
lp, kamuoyuna değişen yorum ve kurallardan "bi haber" yönlendiren hakem yorumcularına tepki gösterdi. Galatasaray
A
karşılaşmasında Medical Park Antalyaspor'un attığı ikinci golle ilgili
"Ofsayt mı değil mi?" tartışmaları gündemin birinci sırasına otururken
son dönemlerde "sessizliği" ile dikkat çeken MHK Başkanı Zekeriya
Alp'i adeta çileden çıkarttı.
Konuyla ilgili özel açıklamalarda bulunan Alp, "Değişen kural ve yorumlarla ilgili sezon başında bilgilendirme davetimize icap etmeyenler
bugün yanlış bilgilerle kamuoyunu yönlendirerek hakemlerimizi adete
hedef haline getiriyorlar. Maalesef bunların çoğu da bazı eski hakemlerimiz." açıklamasında bulundu.
UEFA, ÖZKAHYA'NIN KARARINI TAKDİRE ŞAYAN BULDU
MHK Başkanı Alp, gündeme gelen golle ilgili UEFA Hakem Komitesi'nin
bilgisine başvurduklarını ve hakemin verdiği kararın doğru olduğu
yönünde bir dönüş aldıklarını belirterek, "Biz böyle çok kritik pozisyonlarla ilgili UEFA Hakem Komitesi'nden görüş alırız. Kaldı ki bu sezon
yine Kasımpaşa - Beşiktaş maçında yaşanan Donk hadisesiyle ilgili yine
UEFA'dan görüş aldık. Şimdi de Medical Park Antalyaspor - Galatasaray
maçındaki bazı kesimler tarafından ofsayt diye iddia edilen pozisyonla
ilgili UEFA hakem komitesinin en üst merciilerinden görüş istedik. Ve
yine UEFA hakem komitesinden en üst düzeydeki bir kişi hakemin
kararını takdire şayan bir karar olduğu yönünde bize ifadesi var." dedi.
MHK Başkanı Alp, 'Peki bu görüşüne başvurduğunuz kişi veya kişiler?'
kim sorusuna ise "Biz UEFA Hakem Konvansiyonu'nda üye bir ülkeyiz
zaman zaman bilgi ve görüş alış verişi yaparız. Bu da bunlardan biriydi.
Zaman zaman görüş aldığımız kişi Jaap Ulenberg olur. Ama bu defa
Jaap'ın dışında bir görüş alış verişimiz oldu." cevabını verdi. Başkan
Zekeriya Alp, hakemlerine gerekli eğitimleri verdiklerini, Medical Park
Antalyaspor - Galatasaray maçındaki olayla ilgili olarak ise "Bu gol
kararıyla ilgili değişen kural ve yorumu Sapanca'daki eğitim seminerde
kliplerle hakem arkadaşlarımıza anlatmıştık. Hakem arkadaşlarımız da
bunu çok güzel bir şekilde uyguladı." açıklamasını yaptı.
KURAL KİTAPÇIĞINI OKUMAKLA OLMAZ
Başkan Alp, bu kural ve yorum değişikliklerinin kural kitapçığının okunarak anlaşılabilecek ve anlatılabilecek bir olay olmadığını belirterek,
"Mutlaka bunu uygulamalarla görmek gerekir. O zaman daha sağlıklı
bir bilgiye sahip olursunuz." ifadelerini kullandı ve şöyle devam etti:
"Biz de bu konuda kamuoyunu bilgilendiren kişilerin daha sağlıklı ve
doğru bilgiye sahip olmaları için sezon başında geniş kapsamlı bir
toplantı organize ettik. Bu konuda ilgili medyadaki gazeteci ve bazı eski
hakemlerden oluşan 167 kişiye bir davet gönderdik. Ne acı ki bu bilgilendirme davetimize sadece 6 kişi katılmak için dönüş yaptı. Biz de
bu organizasyonu iptal etmek zorunda kaldık. Şimdi o davetemize icap
etmeyen kişiler bugün bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olarak yorum
yapıyorlar. Yazıyorlar çiziyorlar." Bu işin en acı tarafının yanlış bilgilerle
kamuoyunun yanlış yönlendirildiğini ve hakemlerin hedef tahtası haline getirildiğini belirten MHK başkanı Alp, "Bazı köşe yazarları bazı
hakemliği bırakmış arkadaşlar konuya vakıf olamadıkları için gerçek
anlamda bu kuralın ne şekilde değiştiği konusunda bilgi sahibi olmadıkları için ofsayt diye yazıyorlar söylüyorlar." diyerek sözlerini şöyle
tamamladı:
"Biz ne yaptık gelin bu değişikliklerle ilgili sezon başı geniş kapsamlı
bir toplantı yapalım burada bunu sizlere anlatalım dedik. Aşağı yukarı
167 kişiyi ismen davet ettik. Bütün bu işlerin içinde olan çoğu medyanın
içindeki bu arkadaşları çağırdık. Müdürlere varıncaya kadar çağırdık.
Bazı eski hakemleri de hepsine değil tabiki. Tabii sadece 167 kişiden 6
kişiden geri dönüş olduğu için bu organizasyonu iptal ettik. Bu kural
değişiklikleri ve yorum değişiklikleri çok önemli. Biz bu değişiklikleri
özellikle yorum değişikliklerini hakemlere seminerlerde sezon başında
gösteriyoruz. Tabii bu değişiklikleri bilmeyenler davetimize icap etmeyenler bugün o değişikleri bilmeden yorum yanlışlığına girerek yanlış bilgi veriyorlar. Bu yorumları insanların yapması için o kuralla ilgili
kesin bilgilerinin olması lazım. Bu bilgileri en doğru olarak nereden
alacaklar tabii ki bizden. Biz de bu konuda üzerimize düşeni yaptık ve
Jaap Uilenberg ile birlikte bu bilgilendirmeyi ilgili arkadaşlara o organize ettiğimiz toplantıda yapacaktık. Soruları alacaktık cevaplarını verecektik ama maalesef diyorum bu arkadaşlar bilgi alma konusunda
gerekli ilgiyi göstermiyorlar."
CİHAN
15
Aysal: Marka değerini arttıracak her
türlü çalışmamız devam edecektir
Galatasaray Kulübü, dünyanın önde gelen teknoloji firmalarından Microsoft ile 1,5 yıllık işbirliği anlaşması imzaladı.
arı - kırmızılı kulübün başkanı
S
Ünal Aysal, kulübün marka
değerini arttırmak için her türlü
çalışmaları yapmaya devam edeceklerini belirtti. Türk Telekom Arena'da gerçekleştirilen imza törenine
Galatasaray Kulübü Başkanı Ünal
Aysal, İcra Kurulu Başkanı Lutfi
Arıboğan, Microsoft Türkiye Genel
Müdür Tamer Özmen katıldı. Kulüp
başkanı Ünal Aysal, öncü ve uluslarası kimliği ile bir dünya markası
olan Galatasaray'ın ve dünyanın
lider teknoloji markalarından Microsoft'un birlikte gerçekleştirdiği
bu önemli işbirliğini kamuoyu ile
paylaşmak için toplandıklarını dile
getirerek, "Sevinerek bildirmek isterim ki Microsoft Türkiye ile kulubümüzün teknolojik alt yapısını
çağdaş teknolojilerle yenilemek
üzere kapsamlı bir anlaşmaya varmış bulunuyoruz. Bildiğiniz gibi
göreve geldiğimiz ilk günden beri en
önemli amaçlarımızdan biri
Galatasarayımızın bir dünya takımı
olması yolunda kurumsallaşma
sürecini tamamlamasıydı. Bu
bağlamda dünyanın diğer önde
gelen kulüplerinin de tercihi olan
Microsoft'un servis ve ürünleriyle
bizi geleceğe taşıyacağına olan
inancımız çok fazla." ifadelerini kullandı. Başkan Ünal Aysal, büyük bir
kurum ve dev bir camia olarak,
hizmet alırken kendi büyüklüklerine
yakışır kurumlardan hizmet almayı
tercih ettiklerini kaydetti. Ünal
Aysal, şöyle devam etti: "Bu nedenle
Galatasaray Kulübü'nün kulüp,
sportif AŞ., GSStore Mağazacılık ve
çevrimci işbirimlerinin tüm teknolo-
Bizim için önemli olan Kasımpaşa maçıydı. 2 maç üst üstte kaybettikten sonra Fenerbahçe gibi bir takımın 3 maç üst üstte kaybetmesi alışagelmiş bir şey değil. Bizde bunun bilincindeydik.
Bu maçı kazanmak için her şeyimizi verdik. 3 maçtır deplasman
maçlarını kaybediyoruz, artık deplasman mağlubiyetlerine son
verme zamanı. İnşallah Elazığ’da başlatıp, öyle devam edeceğiz. Elazığspor deplasmanından 3 puanla dönersek; sonra
içeride Gençlerbirliği maçımız var. Onu da aldığımız takdirde
ben yine puan farkını açacağımızı düşünüyorum. Puan farkı
açıldıkça son haftalarda, inşallah şampiyon oluruz." Takım
olarak kendilerine güvendiklerinin altını çizen Alper Potuk,
baskı ve stres yaşamadıklarını ifade ederek, "Eskişehirspor
maçı 1-1 eşitlikle devam ederken; üstünlük bizdeydi ve golü
ararken, top kaybı sonrasında gol yedik. Kötü oynadığımız ve
baskı altında kaldığımız gibi gösteriliyor ama ilgisi yok. Sonra
Sivasspor maçı, 4-5 net pozisyonumuz var. sonra yanlış kararla
mağlup olduk. Biz kendimize güveniyoruz. En iyi şekilde yolumuza devam ediyoruz." sözlerini noktaladı.
CİHAN
jik alt yapısını Microsoft'a emanet
ediyoruz. projenin bize sağlayacağı
verimlilikle yılda 2 milyon dolarlık
tasarruf ön görmekteyiz. Bu işbirliği
çerçevesinde Galatasaray Kulübü ve
iştiraklerinin satın alma, finans,
satış, mağazacılık ve insan kaynakları gibi bütün önemli fonksiyonları, kurumsal kaynak planlaması
çatısı altında birleştirilmektedir. Microsoft gibi global markalarla
gerçekleştireceğimiz iş ortaklıkları
kulübümüzün büyümesine ve
başarılı olmasına büyük ölçüde
katkıda bulunacaktır." İşbirliği anlaşması dışında soru almak istemeyen Ünal Aysal, kendisine
yöneltilen Sermaye Piyasası Kurulu'nun(SPK) sermaye arttırımıyla ilgili
kararının sorulması üzerine, "Sermaye arttırımı konusu, direkt SPK'yı
ilgilendiren sportif AŞ'nin bir
konusu, burada bu konulara girmek
doğru olmaz." karşılığını verdi.
Başka bir muhabirin, "Galatasaray
işbirliği ve sponsorluk anlaşmasını
dünyada marka olmuş kurumlarla
yapıyor. Aynı şekilde bünyesinde
dünyada marka değeri olan Drogba,
Sneijder gibi futbolcular
barındırıyor. Bu bağlamda dünyada
marka değeri olan futbolcu transferi
devam edecek mi?" şeklindeki
sorusuna da Aysal, "Galatasaray'ın
marka değerini yükseltecek her
türlü çalışmalarımız devam edecektir. Önceliğimiz de budur. Bu sadece
oyunuclarla olmaz. Gördüğünüz
gibi Microsoft işbirliği de
Galatasaray marka değerine büyük
çapta katkı sağlayacak bir çalışmadır." cevabını verdi.
CİHAN
Kafkas: Kayseri, zor bir deplasman
Spor Toto Süper Lig'de cumartesi
günü Kayseri Erciyesspor'la karşılaşacak Kardemir Karabükspor'da hedef puan ya da puanlarla dönmek.
T
eknik direktör Tolunay Kafkas, Kayseri
Erciyesspor'un ikinci yarının en iyi
takımlarından biri olduğunu söyledi. Geçen
hafta kendi sahasında Trabzonspor ile 2 - 2
berabere kalarak ligde beşinci sıraya oturan
Kardemir Karabükspor, Kayseri Erciyesspor
maçı hazırlıklarını Hasan Doğan Tesisleri'nde yaptığı idman ile sürdürdü.
İdmanın ilk bölümünde motivasyona yönelik
çalışma yapan kırmızı- mavililer, daha sonra
sahada taktik çalışması yaptı. Teknik direktör
Tolunay Kafkas, rakipleri Kayseri Erciyesspor’un ikinci yarının en iyi takımlarından biri
olduğunu belirterek, "Bu hafta yaptığı flaşh
transferlerle özellikle ikinci yarının en iyi
takımlarından bir olan takıma karşı oynayacağız.
Zor bir maç. Biz de üst sıralarda tutanmak
için bu maçtan puan veya puanlar almak
zorundayız. Hem antrenör hem de takımlar
için baskı altında iş çıkarabilmek çok önemlidir.
Biz bu baskıya alıştık. Bir rehavet içinde
değiliz. Artık rakibin adının ne olduğu
önemli değil bu felsefeyi ve oyun anlayışını
aynı şekilde sahaya yansıtmak bizim için
önemli." diye konuştu.
Kafkas, taraftarların takımın Avrupa kupalarına gitmesini istemesinin futbolcuları
strese sokup sokmayacağı sorusuna, "Hayır
strese sokmaz. Oyuncularımla konuşuyorum.
Önümüzdeki maçı kazanırsak bir sonraki
maçı nasıl kazanırıza bakıyoruz. Oynayacağımız 13 maçın ne kadarını kazanırsak bu
bizi zaten ister istemez bir yerlere taşıyacak."
karşılığını verdi.
Tesis ve alt yapısı ile Avrupa kupalarına hazır
olup olmadıkları sorusuna Kafkas, "Tesis
olarak kaldıracak bir yapıda. Ancak alt yapı
da sıkıntısı var. Tesisle de ilgili büyük bir projemiz var.
Hem akademi ile ilgili hem de bu tesisin
yapılması ile ilgili çalışılıyor. Zaten Karabükspor bu ligde kalıcı ve uzun vadeli bir program yapmak istiyorsa bu tesisi yapmak
zorunda.
Adımlar atıldı ve bu tesis yapılacak. Karabükspor belli bir iskelet oluşturacak. Özellikle bu
takımın içindeki oyuncuları koruyup daha
yetenekli ve genç oyuncuları bulacak.
Daha sonra Batı Karadeniz Bölgesi'nden
oyuncular çıkaracak. Alt yapıdan yetenekli
ve geleceğin futbolcusu olmaya aday futbolcuları nasıl çoğaltabilirize bakacağız.
Yurt dışından Almanya ve Belçika kökenli ve
Türkiye liglerinden alacağımız genç oyuncular olacak. Bu oyuncuları Karabükspor
bünyesine katacağız ve geleceği olan bir
takım oluşturacağız." cevabını verdi. CİHAN
HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA
21 ŞUBAT 2014 Cuma
KDV dahil 25 Krş
www.ekonomigazetesi.net
Ç
İFTÇİNİN
UMUDU
YAĞMUR
BOMBASI
Mevsim normallerinin üstünde giden hava sıcaklıkları ve azalan yağış
miktarı kuraklık endişesini artırıyor. Özellikle tarım sektörünü
korkutan kuraklığa karşı önlem arayışları da başladı. Çiftçi, yağmur
bombası atılmasını ya da
sulama kuyularının
artırılmasını istiyor.
İHRACATÇILAR 470 BİN T
İSTİHDAM
HEDEFLİYOR
E
konomi Bakanı Nihat Zeybekçi'nin de katıldığı İhracatın
Yıldızları Ödül Töreni'nde
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM)
Başkanı Mehmet Büyükekşi, ihracatçıların bu yılın ilk çeyreğinde 67
bin, yılın tamamında 470 bin ek istihdam hedeflediğini açıkladı.
Mehmet Büyükekşi ise 2014 yılına
ihracatta rekorla başladıklarını belirterek, "Ocak ayında mal ihracatımızı yüzde 9,6 artırarak 12 milyar
dolar ile Cumhuriyet tarihinin rekorunu kırdık" dedi. Büyükekşi, bu yıl
hedeflenen 166,5 milyar dolarlık ihracat rakamına ulaşabileceklerine
inandıklarını kaydetti.
İhracatçı Eğilim Anketi sonuçlarını
açıkladıklarını anımsatan Büyükekşi,
"İhracatçılarımız yeni pazarlarda
açılımlar yapacak. Yeni yatırım alanlarını genişletecek ve ek istihdam
yaratacak. İhracatçılarımız bu yılın
ilk çeyreğinde 67 bin, yılın
tamamında 470 bin ek istihdam
hedefliyor" dedi.Gerek kredi kartlarındaki taksit sınırlaması, gerekse
tüketici kredilerindeki sınırlamanın
iç piyasadaki büyümeyi bundan
sonra daha sınırlı kılacağını vurgulayan Büyükekşi, ihracatla büyümek
ve ihracat odaklı üretim stratejisinin
de bundan sonra sürdürülebilir
büyümeye ciddi katkı sağlayacağını
dile getirdi. "Bu yıl ihracatçıların yılı
olacak" diyen Büyükekşi, son
dönemde yaşanan finansal
piyasalardaki dalgalanmalara işaret
ederek, şunları kaydetti:
"Kısa vadeli dalgalanmalar olabilir.
Ama biz uzun vadeli hedeflere odaklanalım. Bu dalgalanma yavaş yavaş
duruluyor. Her platformda yüksek
kuru savunmadığımızı, tam tersi rekabetçi, öngörülebilir kura ihtiyacımız
olduğunu söyledik. İhracatımız da bu
kısa vadeli dalgalanmalara göre
değil, tamamen 2023 hedeflerine
odaklanacak." Büyükekşi, bu yıl
Anadolu'da da inovasyon haftaları
gerçekleştirmek istediklerini ifade
etti.İstanbul Maden ve Metaller İhracatçı Birlikleri (İMMİB) Koordinatör
Başkanı Tahsin Öztiryaki de bünye
sinde 22 bini aşkın üyesi bulunan İMMİB'in Türkiye'nin ihracatının yüzde
30'unu gerçekleştirdiğini söyledi.
Türkiye'nin ilk bin ihracatçı firması
arasında İMMİB'in 456 firması, ilk 10
içerisinde ise 8 firması olduğunu belirten Öztiryaki, Türkiye genelinde ise
Turquality ve Marka Destek Programında yer alan 139 firmanın 50
tanesinin yani yüzde 36'sının İMMİB
firmaları olduğunu kaydetti.Daha
sonra Bakan Zeybekci, TİM Başkanı
Büyükekşi ve birlik başkanları ile
2013 yılında en fazla ihracat yapan
firmalara ödüllerini takdim etti.
56 ürün kategorisinde 168 adet
ödülün dağıtıldığı gecede Türkiye
geneli en fazla elektrik-elektronik
ihracatı yapan firmalar Vestel, Arçelik ve BSH Ev Aletleri oldu.Daha
sonra da birlik üyeleri Bakan Zeybekçi'ye "En ihracatçı siyasetçi
ödülü" verdi. Ekonomi Bakanı Nihat
Zeybekci, ödülü alırken yaptığı
konuşmasında, son süreci sağlıklı bir
doğum süreci olarak gördüğünü
söyledi. Zeybekçi, "Herhalde
Türkiye'de siyasetçiler arasında en
ihracatçı siyasetçi ben isem, ben bir
numarayımdır. O konuda, şirketlerimiz ülkemizin ekonomisine, ihracatına, istihdamına katkı vermeye
devam ediyor" dedi. "Ben bir amele
KURAKLIĞA DAYANIKLI TOHUM
Bazı üreticiler, tarladaki ikinci ürünü söküp,
susuzluğa dayanıklı ürünleri ekmeye başlar
ken, kuru tarım yöntemiyle üretim yapan
hububat ve bakliyat üreticileri de sert iklim
koşulları ve kuraklığa dayanıklı tohum çeşitle
rini kullanmaya başladı. Ancak mevcut yön
temlerin yeterli olmayacağını savunan üretici
ler, çok soğuk bulutlara, buz kristalleri saçarak
yağmur ve kar yağışı sağlanan 'yağmur
bombası' metodunun kullanılmasını bekliyor.
Yağışlardaki azalma nedeniyle başta sebze ve
meyve olmak üzere tarımsal üretimin risk
altında olduğuna dikkat çeken Tohum
Yetiştiricileri Alt Birliği Başkanı İsmail Akbu
lut, “Yetersiz yağış nedeniyle bu yıl göletleri
miz boş kaldı. Bu nedenle sulamada kuyular
dan faydalanmaya başladık. Geçmişte 5 metre
genişliğinde 10 metre derinliğinde artezyen
kuyuları açmıştık. Şu an sulamada bunlardan
yararlanacağız. Ancak hava durumu böyle
devam ederse yağmur bombaları atılması
gerekiyor” ifadelerini kullandı.
E ko n o m i B a ka n ı
Z eyb e kç i' n i n d e
katıldığı İhr ac atın
Yı l d ı z l a r ı Ö d ü l
Tö r e n i ' n d e T İ M
B a ş ka n ı B üy ü ke k ş i ,
ihr ac atç ıların bu
yılın tamamında 470
bin ek istihdam
h e d e fl e d iğ i n i
s öyl e d i .
çocuğuyum" diyen Zeybekci, annesinin de babasının da amele
olduğunu, tarlada çalıştığını anlattı.
Zeybekci, Türkiye'nin kalkınmasını,
büyümesini, sağlam temellere oturmasını ihracat sayesinde yapacağını
ifade etti.Türkiye 2023 hedeflerine
ulaşamasa bile bu konuda büyük
mesafeler kat edeceğini aktaran Zeybekci, kendisinin bu hedefe ulaşılacağına inandığını söyledi.
Son yaptığı Japonya ziyaretinde
mevkidaşı ile 1 Haziran'da TürkiyeJaponya arasında serbest ticaret anlaşması imzalanması adına resmi
görüşmelerin başlaması için karar
aldıklarını bildiren Zeybekci, mart
ayında söz konusu anlaşmanın
çerçevesinin çizileceğini ifade etti.
Singapur'la dünyada belki de iki ülke
arasında en sınırsız serbest ticaret
anlaşmasına doğru yürüme
konusunda karar aldıklarını belirten
Zeybekci, bu konuda ilk
görüşmelerin başladığının altını
çizdi.15-17 Nisan tarihleri arasında
Türkiye ile Malezya arasında da bir
serbest ticaret anlaşması imzalanacağı bilgisini veren Zeybekci,
İran'ın ise Türkiye için tarihi bir fırsat
olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
"Bizim çok avantajlı olduğumuz,
yarışa bir kaç adım önden başlayabileceğimiz dediğimiz bir coğrafya.
10 yıldan beri süren bir süreç vardı.
Orada basına da yansıdı. Ama yanlış
yansıdı. Orada İran ile 150'nin üzerinde üründe serbest ticaret anlaşması imzalandı. 2015 yılı sonu
itibariyle de 35 milyar dolarlık bir
rakam var. Yani bundan 1 sene sonra,
2015'te 35 milyar dolarlık bir ihracat
hedefi ortaya koyuldu.""Türkiye AB
ile Gümrük Birliği Anlaşması'nı
yeniden müzakere etmeye başlayacak".Bakan Zeybekci, Türkiye ile AB
arasındaki Gümrük Birliği Anlaşması'nın "update" edilmesi gerektiğini belirterek, "Yani güncellenmeli
değil, bir üst seviyeye çıkarılmalı"
dedi.28 Şubat - 1 Mart tarihleri
arasında Türkiye'nin AB ile Gümrük
Birliği Anlaşması'nı yeniden müzakere etmeye başlayacağını aktaran
Zeybekci, bundan sonra da serbest
ticaret anlaşmaları ile ilgili haksız
uygulamalara son vermeyi umut ettiklerini söyledi.
ÜRKİYE genelinde yağış oranlarının
yüzde 12.7 azalması birçok şehirde içme ve
kullanım suyu sıkıntısının yanı sıra
tarımsal kuraklık riskini de beraberinde
getiriyor. Buna bağlı yaşanacak verim
düşüşüne karşı önlem almaya başlayan
çiftçiler, artık kuraklığa dayanıklı tohum
çeşitlerini kullanıyor.
Kürtlerden Bağdat'a
SÜRPRİZ TEKLİF!
ALTERNATİF ÜRÜN EKİYORLAR
Akbulut, kuraklık dolayısıyla hububat ve
bakliyat üreticisinin kuraklığa dayanıklı
türlere yöneldiğini ancak sebze-meyve
üretiminde su kullanmak zorunda olduklarını
söyledi. Aralık ve ocak aylarında beklenen
yağışlardaki belirgin düşüşün geç yapılan
ekimler üzerinde ciddi etkili olduğunu belirten
TMMOB ZMO İstanbul Şube Başkanı Ahmet
Atalık, "Özellikle buğdayda pek çok bölgede
çimlenme sorunu yaşandı. Normalde sulama
ya pek ihtiyaç duyulmayan kış aylarında
sulama tesislerinin bakıma alınmasından
dolayı sulama birlikleri sulama suyu almakta
zorluklar yaşadı. Sulama yapma olanağı
olmayan alanların önemli kısmında ise çiftçi
tarlasını bozarak alternatif ürünlerin ekimine
yöneldi” dedi. Çorum, Ankara, Eskişehir,
Konya, Karaman, Adana illerinde kuraklığın
başladığını belirten Atalık, buğday üretimin
büyük bir bölümünü üreten bu bölgelerdeki
üretim düşüşü nedeniyle bu yıl 22 milyon ton
buğday üretiminde yüzde 10 düşüş
görüleceğini kaydetti.
ET FİYATINA BİLE ZAM BEKLENİYOR
MART ve nisanda yağmur yağmazsa
Türkiye’nin ciddi bir kuraklık sorunuyla karşı
karşıya kalacağına dikkat çeken Türkiye
Ziraatçiler Derneği (TZD) Başkanı İbrahim
Yetkin, "Elbette üretimdeki düşüş sebzemeyve, hububat, bakliyat ve hatta ette fiyat
artışlarına neden olacak" dedi.
M
ERKEZİ Bağdat yönetimi ile
bütçe ve petrol satışı konusundaki sorunları aşmak için
diplomasi trafiğini hızlandıran
Irak’taki Bölgesel Kürt Yönetimi,
bölgede çıkarılan petrolü satarak
yüzde 17 oranında payı aldıktan sonra
kalan parayı merkezi yönetime aktarmayı önerdi.
3 TAKSİT HALİNDE ÖDENİYOR
Kuzey Irak’ta çıkan petrolü Türkiye
üzerinden satmak isteyen ancak,
merkezi Bağdat yönetiminin karşı çıkması üzerine çıkan sorunlar ile ilgili
Kuzey Irak’taki Bölgesel Kürt Yönetimi, merkezi yönetime sürpriz bir teklif sundu. Irak’ta yayın yapan
Baasnews internet sitesine sundukları
teklifi açıklayan Kürt Yönetimi Maliye
Bakan Yardımcısı Reşit Tahir, kendi
petrollerini ihraç ederek Bağdat’tan
kurtulmak istediklerini söyledi.
Tahir, Kürt bölgesine ayrılan bütçenin
merkezi yönetim tarafından yılda 36
takside bölünerek ödendiğini, sundukları teklif ile bunu ortadan kaldır-
mayı hedeflediklerini söyledi. Tahir,
Bağdat yönetiminin Kürt yönetimine
ayrılan yıllık bütçeyi her ay 3 taksit
halinde ödediğini ifade ederek, şöyle
dedi:
İSİMSİZ BİR HESABA AKTARILMASINI İSTEDİK
"Böylelikle 1 yıl içinde 36 taksitle ödemeyi kapatıyor. Bu birçok soruna yol
açıyor. Bu nedenle Bağdat ile yaptığımız son görüşmelerde petrol
satışından elde edilen gelirin Kürdistan’ın payı olan yüzde 17’sinin alınarak, kalanının Irak genel bütçesine
aktarılması şartını öne sürdük.
Kürdistan petrolünden elde edilen
gelirin doğrudan yurt dışındaki bir
bankaya yatırılmasını, bu paranın
yüzde 5’inin Kuveyt’e, kalanının da
Kürdistan bölgesindeki bir bankada
isimsiz bir hesaba aktarılmasını istedik."Maliye Bakan Yardımcısı Tahir,
ayrıca birçok kez ay sonu gelmesine
rağmen Bağdat’ın o ayki 3 taksiti göndermediğini, sürekli gecikmeler
görüldüğünü, bu sisteme artık karşı
olduklarını söyledi.
KURAKLIK ARILARI DA ETKİLİYOR
KURAKLIK nedeniyle oluşan iklim koşullarının
arı ölümlerini beraberinde getirdiğine dikkat
çeken BALDER Yönetim Kurulu Üyesi Mustafa
Toktaş, buna karşın gezici arıcılığın ön plana
çıkmaya başladığını söyledi. Toktaş,
bakanlığın da bu alanda üreticiye destek
olmaya çalıştığını söyledi.
BUĞDAYA 1 MİLYON EURO
KURAKLIĞA dayanıklı tohumlara ilgi artarken,
şirketler de bu alanda Ar-Ge çalışmaları
yapıyor. Sabancı Üniversitesi Mühendislik ve
Doğa Bilimleri Fakültesi Biyoloji Bilimleri
Öğretim Üyesi Hikmet Budak ve ekibinin
yürüttüğü ‘Uluslararası Buğday Genom Dizisi
Konsorsiyumu’, buğdayın fiziksel haritası için
Bayer CropScience’tan 1 milyon euro fon aldı.
EN SON 2008 YAZINDA KULLANILDI
HALK arasında 'yağmur bombası' olarak
bilinen 'bulut tohumlama' metodu Türkiye’de
ilk kez Nurettin Sözen’in İstanbul belediye
başkanı olduğu 1989-1990 yıllarında
İstanbul'da denendi. Yağmur bombası son
olarak 2008 yılında kullanıldı. 2008 yazında
Türkiye’de büyük bir kuraklık yaşandı. Halk
haftalarca susuz kalırken İstanbul’da, acil su
ihtiyacını karşılamak için Melen Çayı projesi
devreye sokuldu. Bu dönemde İstanbul
Büyükşehir Belediyesi’nin ABD’den 2.5 milyon
dolara kiraladığı bulut tohumlama uçağıyla
yağmur bombası atıldı. Yağmur bombası
konusu en son CHP Milletvekili Sezgin
Tanrıkulu’nun kuraklık sorunuyla ilgili
araştırma istemiyle yeniden gündeme geldi.