Fiyatı 25 Kr www.yedigungazetesi.com 14 Şubat 2015 Cumartesi ‘SESSİZLER’e ‘ses ver’ çağrısı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 3 Müslüman gencin öldürülmesine sessiz kalan ABD Başkanı Obama'ya, Meksika’dan tepki gösterirken, “Obama’ya sesleniyorum, Neredesin Başkan diyorum. Dışişleri Bakanına, Biden’e sesleniyorum neredesiniz, Kerry niye susuyorsun?” diye konuştu. “Siz bu tip olayda sessiz kalırsanız dünya da size sessiz kalacaktır” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Dünya 5’ten büyüktür. Ölenlere rahmet diliyorum, öldüreni de lanetliyorum” ifadelerini kullandı. HABERİ 12. SAYFADA Meksika'ya resmi bir ziyaret gerçekleştiren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, eşi Emine Erdoğan ile birlikte, Meksika Cumhurbaşkanı Enrique Pena Nieto'nun onuruna verdiği resmi öğle yemeğine katıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, yemek öncesinde konuşma yaptı. Vize tamam ‘müze’ iptal İngiltere'nin başkenti Londra’daki BBC Genel Merkezi önünde toplanan yüzlerce Müslüman, ABD'de öldürülen 3 Müslüman gençle ilgili haberlere yeterince yer verilmediği gerekçesiyle Amerika ve Avrupa basınını protesto etti. HABERİ 12. SAYFADA Meksika Cumhurbaşkanı Nieto ile ortak basın toplantısı düzenleyen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Meksika ile karşılıklı vizelerin kaldırılması teklifini yaptık" dedi. Erdoğan, Meksika ziyaretinin ikinci günündeki kültürel ziyaret programlarını iptal ederek yurda döndü. Cumhurbaşkanlığı'ndan yapılan açıklamada "Meksika programının kültürel boyutu olmayacak. Bu değişikliğin özel bir nedeni yok" dendi. İskansız bina kalmasın Yenimahalle Belediyesi, 2981 sayılı İmar Affı Yasası yürürlükten kalkmadan önce ilçede iskansız bina kalmaması için kolları sıvadı. Vatandaşları evlerinin gerçek sahibi yapmak için göreve geldiği günden beri etkin bir çaba harcayan Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar, yıllardır çözüm bekleyen Yenimahallelileri, tapularına kavuşturdu. 5 yılda yaklaşık 940 binaya, yapı kullanma izin belgesi veren Yenimahalle Belediyesi, şimdi de ilçe genelindeki yaklaşık 200 iskansız yapı için harekete geçti. 31 Mayıs 2015’te yürürlükten kalkacak olan imar affı yasası kapsamında konut ve iş yeri sahiplerini mağdur olmamaları için uyarılarda bulunan Yenimahalle Belediyesi, ayrıca Yenimahalle bölgesinde iskan sorunu yaşayan Aşağı Yahyalar, Demetlale, Demet, Demetgül, Özevler, Yeşilevler, Karşıyaka mahallelerindeki apartman sakinlerine gönderdiği mektuplarla da hatırlatma yaptı. HABERİ 6. SAYFADA ‘BEBEK’ bekliyor! 3. havalimanı inşaatını inceleyen Başbakan Davutoğlu, projenin ekonomi ve inşaat sektörünün ulaştığı olağanüstü düzeyi gösteren bir örnek olduğunu söyledi. Davutoğlu, havalimanının ismi konusunda ise “İstanbul’a yakışan bir isim üzerinde çalışılır ama önemli olan ilk önce bebeğimizin dünyaya gelmesi” dedi. 12’DE OKAN Gökçek’i tavana baktıran ÇİÇEK! KILIÇDAROĞLU’NDAN simitli kahvaltı esprisi CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Denizli temasları kapsamında, Ahmet Nazif Zorlu Sanayi Sitesindeki bir tekstil fabrikasına giderek burada çalışan işçilerle görüştü ve onlarla kahvaltı yaptı. Kemal Kılıçdaroğlu, burada yaptığı açıklamada, "Kahvaltı yapıyoruz, arkadaşlar. Son derece memnunuz, simitimiz var ama kahvaltının daha zengin olması isterdik, ne yapalım bununla idare edeceğiz" dedi. ‘BURUK’ HABERİ SPORDA Fehmi Koru Ukrayna’da savaş durdu, Suriye’de ise... 3. Sayfada Prof.Dr. Nurullah Çetin Türkçe Bakış 9. Sayfada Hayrettin İvgin Kültürel Boyut 8. Sayfada M.Nuri Parmaksız Hayata ve Aşka dair 8. Sayfada www. gazetesi.com.tr gazetemizi bu adresten takip edebilirsiniz ’ü ’dan takip edebilirsiniz Gazetemizi https://www. .com/YediGün-Gazetesi Gazetemizi https://www. /yedigun.gazetesi Beştepe’de yer alan 14 metre genişliğindeki “Mertler Sokak”ın isminin, 3 parti grubunun ortak önergesiyle “Zübeyde Hanım Caddesi” olarak değiştirilmesine Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi’nde karar verildi. Belediye Meclisi’ne sürpriz bir ziyaret gerçekleştiren Çocuk Meclisi’nin yeni üyeleri, Başkan Gökçek’e teşekkür ederek, çiçek verdi. HABERİ 6. SAYFADA SIKINTILI UZLAŞMA Belarus’un başkenti Minsk’te yapılan 14 saatlik Ukrayna zirvesinden Rusya’nın istediği uzlaşı çıktı. 12’DE 2 SINEMA TV / MAGAZIN 14 Şubat 2015 Cumartesi Bursa’da Müzeyyen Senar anısına sergi Cenazesi İstanbul'da defnedilen sanatçı Müzeyyen Senar'a ait sahne kostümü, ayakkabı ve orijinal taş plakları, el yazısıyla "Kelesli olduğu ve kostümlerinden birini müzeye bağışladığı"nı belirttiği belge gibi eserlere yer verilen sergi, Bursa'da açıldı. İSTANBUL - Bursa Kent Müzesi'nde törenle açılan sergide, sanatçının 1937'de Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün huzurunda verdiği konser sırasında kullandığı defterden kalan tek sayfa ile Sezen Aksu'nun hediye ettiği sahne elbisesi de bulunuyor. Senar'ın Bursa'da başlayan asırlık sanat hikayesinden kesitler sunulan özel sergiyi gezenlere, gramofondan sanatçının şarkıları orijinal taş plaktan dinletiliyor. Törende konuşan Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, Senar'ın Bursalı olduğunu, Keles ilçesi Gököz köyünden İstanbul'a gittiğini ve bir asra yakın ömründe başarılı bir sanat hayatı ortaya koyduğunu söyledi. Bundan 40 yıl önce Senar'ın Uludağ'da Zeki Müren'le kol kola vakit geçirdiğini belirten Altepe, "Bizlere onları yaşatmak Vizyona yeni girecek filmler "Netekim Karakolu" Yasin Korkmaz'ın yönettiği, Deniz Sandalcı, Sinan Uğuz, İbrahim Özcan ile Caner Öztaş'ın oynadığı "Netekim Karakolu"nda, 12 Eylül döneminde siyasi olaylarla ilgisi olmayan insanların yaşadığı trajikomik durumlar anlatılıyor. Mersin'de yaşanmış gerçek bir hikayeden uyarlanan komedi ve dram türündeki filmin konusu şöyle: "Torosların eteklerinde kendi halinde köylerinde yaşayan bir grup genç, amatör bir sevda ile sinema filmi çekmek için kolları sıvar. Gençler aksiyon türündeki filme başlar ama başlarına gelen bir takım ilginç olaylardan dolayı film tamamlanamaz. 05:53 İstiklal Marşı ve Günün 05:55 Mazi Kalbimde Yaradır 07:20 Osmanlı Tokadı 09:00 Rüzgar Gülü 10:00 Yabancı Sinema "Çılgın Köpek" 11:40 1'de Bugün 11:55 6 Mantı 13:10 Savaşta Barışta Türk Ordusu 13:35 1'de Bugün 13:50 Türk Sineması "Hasan Boğuldu" 15:35 Gezelim Görelim 16:15 1'de Bugün 16:30 Zengin Kız Fakir Oğlan 19:00 Ana Haber Bülteni 19:45 Spor 19:50 Hava Durumu 19:55 Beni Böyle Sev 23:00 Yabancı Sinema "Görevimiz Tehlike 2" 01:20 Türk Sineması "Hasan Boğuldu" 02:50 Gezelim Görelim 06:00 Çocuklar Duymasın 08:30 Adanalı 10:35Yahşi Cazibe 12:45Alemin Kıralı 15:40 Truvalı Helen 18:45 Hafta Sonu atv Ana Haber 20:00 Kertenkele 23:20 Yabancı Sinema 02:05 Aliye 03:05 Hayat Devam Ediyor 05:00 Şöhret 20:00 KERTENKELE İmkansız bir aşkın acayip hikayesi... Zekâsı ve sıra dışı yetenekleri sayesinde İstanbul polisi tarafından bir türlü ele geçirilemeyen profesyonel bir hırsız olan KERTENKELE'nin 'Hayatın yalan olsa da aşkın gerçek olsun' dedirten hikayesi... Dizi, yapımcı Yalçın Şen imzasını taşıyor. Yapım Atölyesi tarafından yapılan dizinin senaryosu Savaş Korkmaz ve Hakan Kandal'a ait. Hasan Burakın konsept danışmanı Ayşe Özerin proje koordinatörü olduğu dizinin uygulayıcı yapımcısı da Erdoğan Sevinç. düşüyor. Bundan sonra Müzeyyen Senar'ı da andığımız güzel organizasyonlar yapacağız" dedi. Sanatçı Erdinç Çelikkol ise "Bursa Akşamı'nda Sanat Geceleri" başlıklı konserlerinde, Senar ile 1983'den 2000'e kadar her yıl sahne aldığını ifade ederek, onun Bursa'nın gerçek simgesi, büyük sanatçılarından biri ve duayeni olduğunu dile getirdi. Çelikkol, Senar'ın tavır ve üslubunun Türkiye'deki diğer sanatçılar tarafından örnek alındığını anlatarak, "O, eskimeyen bir çınardır. Sözünün eri, eli kanda olsa dahi verdiği sözü aksatmazdı" diye konuştu. Katılımcılar daha sonra sergideki eserleri inceledi. Müzeyyen Senar anısına hazırlanan özel sergi, Bursa Kent Müzesi'nde 15 Mart Pazar gününe kadar görülebilecek. (AA) "Yav He He" Yücel Gökçek, Sabahattin Yakut, Ayşenil Şamlıoğlu ile Yakup Yavru'nun oynadığı "Yav He He", komedi meraklılarının ilgisini çekmeye aday. Volkan Özgümüş'ün yönettiği filmin konusu şöyle: "Doğu Anadolu'nun Cırtik köyünde doğan Sabri ile Medeni, hastalanan nenelerinin ilaç masrafları için çareyi sahip oldukları üç koyunu satmakta bulur. İnternete verdikleri ilana İstanbul'dan müşteri çıkınca, İstanbul'a gitmeye karar verirler. 07:00 GAGGUK 08:30 BURADA NE YENİR? 09:30 SON TREND 10:30 DİZİ DOKTORU 11:30 HAFTASONU 12:50 GAGGUK 13:45 GÜRKAN ŞEF İLE MANGAL ZAMANI 15:00 DOLU DOLU ANADOLU 16:20 YABANCI SİNEMA 18:15 EMRE BUGA İLE ANA HABER 19:00 THE UNIT (EKİP) 20:00 YERLİ SİNEMA BİR ZAMANLAR MEKSİKA’DA 21:50 YABANCI SİNEMA 23:50 BOKS GECESİ BEST OF KICKBOKS GECESİ 02:20 THE UNIT (EKİP) 06:00 Dila Hanım 07:30 Akasya Durağı 10:00 Melek 12:00 Yerli Dizi 14:00 Yerli Dizi 16:30 Yerli Sinema 18:30 Star Haber 19:15 Star Life 21.30 Ateş Kapanı 00:30 Yerli Dizi 03:00 Yerli Sinema 04:30 Yerli Sinema 20:00 BİR ZAMANLAR MEKSİKA’DA Robert Rodriguez'in yönettiği "Bir Zamanlar Meksika’da", efsanevi gitarlı kahraman El Mariachi’nin yeni serüvenlerini sinemaseverlerle buluşturuyor. Mariachi’nin maceralarının arka planında yine devrim, hırs ve intikam var. Yaşadığı trajediyi aklından çıkarmayı başaramayan El Mariachi, inzivaya çekilerek içine kapalı bir yaşam sürmektedir. Yozlaşmış CIA ajanı Sands'in ısrarı sonucunda saklandığı yerden çıkmak zorunda kalır. Şeytani kartel kralı Barrillo, Meksika başkanına yönelik haince bir suikast planlamaktadır. Bunu önlemekse yine El Mariachi'ye düşecektir. Ama onun geri dönüşünde kişisel bir sebep daha vardır: Kan davası. Tuluyhan Uğurlu, İzmir'de konser verecek... İSTANBUL - Piyanist Tuluyhan Uğurlu, 16 Şubat'ta İzmir Atatürk Kültür Merkezi'nde hayranlarıyla buluşacak. Konuya ilişkin yapılan açıklamaya göre, uzun bir aradan sonra İzmir'de konser verecek olan sanatçı, "Piyano Aşkı Anlatıyor, Semazenler Aşka Dönüyor" isimli projesini yorumlayacak. Aşk üzerine dünden bugüne uzanan mitolojik öykülerle, Homeros, Shakespeare, Neruda, Fuzuli, Attila İlhan, Özdemir Asaf, Goethe, Mevlana ve Yunus Emre'den sevgi ve aşk üzerine şiirler, görsel sunumla sanatçının müziğine eşlik edecek. Kalbin hikayesi ile başlayan konserde, tasavvufta aşkın anlatıldığı bölümün ardından, semazenler sahneye çıkarak gösteri sunacak. (AA) "Seni Seviyorum Rio" Stephan Elliott, John Turturro ve Paolo Sorrentino'nun da yer aldığı 10 farklı yönetmenin Rio'yu aşk teması üzerinden hikayeleştirdiği, "Seni Seviyorum Rio", "Cities of Love" serisinin son halkasını oluşturuyor. "Seni Seviyorum Paris" ve "Seni Seviyorum New York" filmlerinden sonra Rio'da devam eden seri, dünyanın dört bir yanından yıldızlarla dolu bir oyuncu kadrosu ile Rio'da aşık olmanın hikayelerini anlatıyor. Rio'nun egzotik doğal güzelliklerini ve insan çeşitliliğini şehirde geçen farklı aşk hikayeleri üzerinden anlatan her bir kısa film, iki günlük sürede ve Rio'nun farklı mahallelerinde geçiyor. 08:00 Ver Fırına 10:30 Ütopya 12:15 Ütopya 14:00 Kaçak Gelinler 16:45 Çok Güzel Hareketler 18:00 Yabancı Sinema 20:00 Bu Tarz Benim 01:15 Yabancı Sinema 03:15 Yabancı Sinema 05:00 Arda’nın Mutfağı 05:45 Ütopya 06:00 Kanal D Çocuk Kulübü 07:15 Akasya Durağı 09:30 Magazin D 12:15 Çok Güzel Hareketler Bunlar 13:15 Yerli Dizi 16:00 Ben Bilmem Eşim Bilir 19:00 Ana Haber Bülteni 20:00 Tanrının Kitabı 23:00 Arkadaşım Hoşgeldin 01:00 Yabancı Sinema 02:30 Çok Güzel Hareketler 04:00 Yabancı Sinema 21:45 SICAK KALPLER Tür : Komedi , Korku , Romantik Yönetmen : Jonathan Levine Oyuncular : Teresa Palmer , John Malkovich , Nicholas Hoult , Dave Franco , Rob Corddry Senaryo : Jonathan Levine Film, "R" isimli bir erkek zombinin kurbanlarından birinin kız arkadaşıyla tehlikeli bir ilişkiye başlamasını anlatacak. Bu ilişki, başta R olmak üzere tüm zombileri değiştirecek zincirleme bir reaksiyonun ilk adımı olacak... Zombiyi Hoult'un, kız arkadaşını da Palmer'ın canlandıracağı projede ünlü aktör Malkovich de General Grigio'yu, dünyayı işgal eden zombileri temizlemeyi kafasına koymuş kötü karakteri canlandıracak. Rob Corddry de R isimli zombiyle aynı düşünceleri paylaşan M isimli başka bir zombiye hayat verecek. 14 Şubat 2015 Cumartesi Deniz Feneri Derneği’nin yardımları %75 arttı Deniz Feneri Derneği Genel Başkanı Mehmet Cengiz, 2012 ile 2014 yılları karşılaştırıldığında bağış ve yardım potansiyellerindeki artışın yüzde 75'lere ulaştığını belirterek, "2014'te Türkiye ile toplam 32 ülkede 433 bin 516 kişiye 50 milyon 997 bin 941 lira yardım ulaştırdık. Derneğimizin kayıtlarındaki toplam aile sayısı 2014 sonu itibarıyla 609 bin 197'ye ulaştı" dedi. İSTANBUL - Cengiz, derneğin Zeytinburnu'ndaki genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, 2012'den bugüne gösterilen büyümeyi anlattı. Deniz Feneri'nin 1996'da bir televizyon programı ile başladığı iyilik yolculuğuna 19 yıldır devam ettiğini dile getiren Cengiz, Türkiye'nin bütün bölgelerine, il, ilçe ve köylerine varıncaya kadar en yaygın yardım faaliyeti yapan gönüllü kuruluşların başında gelen derneğin kısa sürede milyonların göz bebeği ve umut kapısı haline geldiğini söyledi. Yurtiçinde milyonlarca ihtiyaç sahibinin en dar zamanında imdadına yetişen ve onlara hayatlarının en kritik anlarında umut ışığı olan Deniz Feneri'nin, yurtdışında da 60 ülkede Türk bayrağını dalgalandırdığını, hayırseverlerin emanetlerini yerine ulaştırdığını anlattı. Mehmet Cengiz, Deniz Feneri'nin büyük bir ailenin adı olduğunu söyleyerek, bu büyük ailenin bugüne üzüntülerini de sevinçlerini de paylaşarak geldiğini dile getirdi. Derneğin bağış potansiyeli ve yardım hacmi bakımından yola çıktığı tarihten itibaren zirvede olduğunu vurgulayan Cengiz, şunları söyledi: "Bilindiği gibi bir süre önce saldırıya uğrayan iyilik kervanımız kan kaybetmiş, yardımlara eski hızıyla koşamaz hale gelmişti. 2007'de Almanya'dan başlatılan süreç sonrasında gücümüzü toplamak üzere yönetimimiz, personelimiz, bağışçılarımız ve gönüllülerimizle canla başla çalıştık. Şükürler olsun ki, zor günler geride kaldı. 2010'dan bu yana durumumuz her yıl biraz daha iyileşti, bağışlarımız arttı, artık daha fazla muhtacın imdadına yetişir hale geldik. 2010'dan bu yana her yıl bir önceki yıla göre yüzde 25-30 nispetinde büyüdük, toparlandık. 9 Nisan 2012'de Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın verdiği takipsizlik kararı sonrası iyileşme hızımız arttı." Deniz Feneri Derneği Genel Başkanı Mehmet Cengiz, 2012 ile 2014 karşılaştırıldığında bağışlardaki artış ve yardım potansiyelindeki iyileşmenin yüzde 75'lere ulaştığını sevinçle gördüklerini belirterek, 2012'de ayni ve nakdi tüm bağışlarının 30 milyon 172 bin 269 lira olduğunu aktardı. Cengiz, 2014'te ise bu rakamın 52 milyon 586 bin 568 lira olarak gerçekleştiğini ifade ederek, şu bilgileri verdi: "2014'te Türkiye ile toplam 32 ülkede 433 bin 516 kişiye 50 milyon 997 bin 941 lira yardım ulaştırdık. Derneğimizin kayıtlarındaki toplam aile sayısı 2014 sonu itibarıyla 609 bin 197'ye ulaştı. Geçen yıl derneğimizden 96 bin 337 aileden 433 bin 516 kişi yardım aldı. Bu iyi haberleri derneği- miz üzerinden karalama kampanyası yürütüldüğü günlerde güç kaybedişimize çok üzülen ve Deniz Feneri'nden kendilerine ulaşacak iyi haberleri dikkatle takip eden bağışçılarımızla paylaşmanın sevincini yaşıyoruz. Bütün bağışçılarımız, gönüllülerimiz ve iyiliksever halkımız müsterih olsun, Deniz Feneri, iyilik yolculuğuna ilk günkü aşk, şevk ve kararlılık ile devam ediyor." Genel Başkan Cengiz, bu yıl geçen yıla göre daha fazla ihtiyaç sahibine ulaşmayı ve daha fazla gönlü kırık insanın yüzünde tebessüm oluşturmayı hedeflediklerini kaydederek, Suriye'de dört yıldan beri devam eden iç savaş nedeniyle milyonlarca Suriyeli'nin evini barkını terk etmek zorunda kaldığını anlattı. Onlardan bir kısmının komşu ülkelere sığındığını aktaran Cengiz, "Bir kısmı ise Suriye içerisindeki kamplarda hayat mücadelesi veriyor. Ülkemizde de iki milyona yakın Suriyeli muhacir hayırsever halkımızın ve devletin desteğiyle ayakta durmaya çalışıyor. Deniz Feneri, Suriye krizi başladığından beri kardeşlerimize başta gıda, giyim, eşya, ilaç, yakacak ve nakit olmak üzere yaklaşık 55 milyon lira yardım ulaştırdı. Kardeşlerimize yardıma devam edeceğiz" diye konuştu. (AA) Kuyumcular, federasyon istiyor ANKARA - Ankara Kuyumcular ve Saatçiler Odası Başkanı Hasan Çavuşculu (sağda), TürkOsmanlı mücevherlerinin uluslararası fuarlarda tanıtılması ve ihracatın gelişmesi için Kuyumcular ve Mücevherciler Federasyonu'na büyük ihtiyaç olduğunu belirterek, bu doğrultuda Başbakan Ahmet Davutoğlu'na mektup gönderdiklerini bildirdi. Çavuşculu, konuya ilişkin AA muhabirine yaptığı açıklamada, sektörün sorunlarının çözümü açısından federasyon çatısı altında örgütlenmek istediklerini söyledi. Federasyonun, ihtisaslaşmış meslek kuruluşları olduğunun altını çizen Çavuşculu, TürkOsmanlı mücevherlerinin uluslararası fuarlarda tanıtılması ve ihracatın gelişmesi için Kuyumcular ve Mücevherciler Federasyonu'na büyük ihtiyaç olduğunu belirtti. Çavuşculu, "Sektörün yurtiçinde bütünlüğünü sağlaması, Türk kültür ve el sanatlarının canlanması ve gelişmesi noktasında büyük önem taşıyor" ifadesini kullandı. Bu konudaki önerilerini de dile getiren Çavuşculu, ilgili kanun maddesinde yapılacak değişiklikle aynı meslek dalındaki 25 odanın bir araya gelmesiyle mesleki federasyon kurabilmesine imkan tanınmasını istedi. Çavuşculu, Türkiye'deki şoförler, bakkallar, lokantacılar, berberler, pazarcılar gibi mesleklerin her il ve ilçede çok sayıda üyesi bulunduğu için oda ve federasyon kurabildiklerine dikkati çekerek, şunları söyledi: "Odamız küçük ve orta boy kuyumcu ve mücevhercileri temsil ediyor. İl ve ilçelerdeki kuyumcu ve mücevherci sayısının yetersizliğinden ötürü oda kurulamıyor. El sanatlarının gelişmesi ve buna bağlı olarak ihracatın artması, Türkiye Kuyumcular ve Mücevherciler Federasyonu sayesinde olacaktır. Bu nedenle federasyona büyük ihtiyaç duyulmaktadır." Başkan Çavuşculu, federasyon kapsamında sektördeki dağınıklığı da gidermek istediklerini belirtti. Sektöre bir nitelik getirmek istediklerini kaydeden Çavuşculu, kuyumcu ve mücevherci iş yerlerinin belli bir standarda sahip olması gerektiğine işaret etti. Çavuşculu, ayrıca kuyumcu ve mücevhercilerin internet hattı ve bilgisayara sahip olması gerektiğini vurgulayarak, "Sektördeki iş yerleri bir ağda bir araya gelmeli. Çalınan ürünlerin resimleri ortak ağ bağlantısından Türkiye'deki bütün sektör temsilcileri tarafından görülebilmeli. Bu sayede çalınan, sahte altın ve mücevherler piyasada dolaşıma sunulamaz" değerlendirmesinde bulundu. (AA) Kimliğini kaybetti, 30 bin lira borcu oldu KÜTAHYA - Kütahya'da kaybettiği kimliği kullanılarak adına kredi çekilen ve alışveriş yapılan İsmet Keskin, yaklaşık 30 bin lira borçlandırıldı. Keskin, gazetecilere yaptığı açıklamada, eşinden ayrıldığı için oğlunun nafakasını yatırmak amacıyla kredi çekmek üzere gittiği bir banka şubesinde kimliğini kaybettiğini söyledi. Kimliğinin kendisiyle yaşıt biri tarafından bulunduğunu öğrendiğini ifade eden Keskin, "Kimliğimi bulan kişinin kendi fotoğrafını yapıştırarak çeşitli banka şubelerinden kredi çektiğini, alışveriş yaptığını bana bankalardan gelen ödeme emirlerinden sonra anladım. Kimliğimi kaybettikten sonra defalarca banka şubesine gittim ancak kimliğimin orada olmadığı ifade edildi" dedi. Nüfus cüzdanını bulamayınca hemen yeni kimlik çıkardığını, sonra bir bankanın şubesinden adına 12 bin lira tüketici kredisi çekildiğini öğrendiğini söyleyen Keskin, "Daha sonra başka bir bankadan 'evime 428 liralık kredi kartıyla alışveriş yapıldı' diye kağıt geldi. Aynı bankadan yine benim adıma 3 bin liralık kredi çekilmiş. Yaklaşık 10 bin liralık masaj aleti, çekyat gibi malzemeler alınmış. Bir telefon bayisinden de benim kimliğim kullanılarak yaklaşık 4 bin lira tutarında telefon alınmış" diye konuştu. Kimliğini kaybettiği için yaklaşık 30 bin lira borcunun göründüğünü anlatan Keskin, "Hayatımda hiç kredi kartı kullanmadım ama yaklaşık 30 bin lira kredi borcum oldu" ifadesini kullandı. Avukatı aracılığıyla şahıs veya şahıslar hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunduğunu kaydeden Keskin, Kütahya Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğünde konuyla ilgili ifade verdiğini belirtti. Öte yandan, Keskin'in ifadesi doğrultusunda olayı araştıran Kütahya Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Şube Müdürlüğü ekipleri, banka şubesi ve telefon bayisinin güvenlik kamera kayıtlarından yola çıkarak U.M. (42), B. Ç. (42) ve R. G. (58) isimli şahısları tespit edip gözaltına aldı. Zanlılar, çıkarıldıkları mahkemece tutuklandı. (AA) Fehmi KORU [email protected] 3 [email protected] bölge haberlerİ Ukrayna’da savaş durdu, Suriye’de ise... UKRAYNA’da bir yılı bulan kanlı savaş nihayet sona erecek görünüyor. Belarus’un başkenti Minsk’te bir araya gelen Almanya, Fransa, Rusya ve Ukrayna liderleri, saatler boyu süren müzakereler sonucu, “ateşkes” üzerinde anlaştılar. Buna göre, çatışmalar 15 Şubat gece yarısı bitecek... Ardından, savaşan taraflar ağır silahlarını çekecekler... Savaş tutukluları da serbest bırakılacaklar... Demek oluyormuş... Günümüzde dünyanın bir yerlerinde anlamlıanlamsız savaşlar patlayabiliyor. Avrupa’nın merkezinde -Bosna Hersek’te, Kosova’da- olduğu gibi, Ukrayna’da da savaş birdenbire çıkıverdi. Ülkenin güneyinde kimlikleri gizlenmiş Rus askerleri, Rus ordusuna ait olduğu saklanmış tanklarıyla etrafa ölüm saçıp durdular. En sonunda, ABD, savaşta yenilmeye yüz tutmuş Ukrayna’ya yardım için ağır silah sağlama niyetini duyurdu. Fransa, Almanya, Rusya ve Ukrayna liderlerinin Minsk buluşması, ABD’nin açıklamasından hemen sonraya denk geldi. Bu arada, IMF’nin de, ekonomisi iflasa yüz tutmuş Ukrayna’ya yardım için 40 milyar dolarlık bir paket hazırladığını tabloya eklemeliyim. Kosova ve Bosna Hersek’teki savaşlar NATO’nun müdahalesiyle sonlanmıştı; bu defa NATO müdahalesine meydan bırakmamak için Avrupalılar inisiyatifi ele almış ve sonuca ulaşmış görünüyorlar. Ukrayna’daki Rus yanlısı isyancılar da ateşkes anlaşmasına imza atmış bulunuyor. Merkel ile Hollande’ın dediklerini yapması karşılığında Putin, dün Brüksel’de başlayan ülkesine yeni “yaptırımlar” getirme amaçlı zirveden Rusya’nın canını acıtacak bir karar çıkmayacağı sözünü almış; öyle söyleniyor... Son hamleyle, Fransa ve Almanya, Ukrayna’yı bölünmekten kurtarmış görünüyor; ancak Ukrayna’nın parçasıyken özerklik kazanmış Kırım’ı Rusya’nın durduk yere işgaline son verecek bir hamle değil bu. Kırım Tatarlarının feryatlarına kulak veren yok... Tıpkı, Ortadoğu’daki yüz binlerce insanın hayatını kaybettiği, tarihi öneme sahip kentlerin tahrip edildiği savaşlara aldırılmadığı gibi.. Ukrayna’yı bir gecede tek ve bütün haline döndürecek bir uzlaşmayı Rusya ve Ukrayna liderlerini bir araya getirerek sağlayan Fransa ile Almanya, Putin ile Esad’ı hizaya getirmeyi amaçlayan bir dörtlü zirve toplamayı düşünmüyor bile... ABD de, Ukrayna’da savaşın sonunu getirmede etkili olan, zayıf tarafa ağır silah yardımı türü bir meydan okuma yoluna gitmiyor. IMF yönetimi de, “Savaş sona ersin, Suriye’ye derhal yardım ederiz” çıkışını yapmayı aklından bile geçirmiyor. Libya da öyle... İstikrarını bozan ve koca ülkeyi her meşrep ve aşiretten silahlı milislerin insafına terk eden Fransa, ilk müdahalede yanına çektiği ülkelerle bir araya gelerek, Libya’ya yeniden huzur ve istikrar getirme arayışına girmiyor. Irak’ı ve Afganistan’ı da düşünen yok. Ortadoğu bölgesindeki savaşlar, çöken devlet yapıları, kaçan huzur ve istikrarın yalnızca kendilerine bakan yüzüyle ilgileniyor Batılı ülkeler; Avrupa ve Amerika’dan Suriye ve Irak’a savaşçı trafiğini durdurmak, bölgeden dönenlerin radikalliklerini yaşadıkları ülkelere taşımalarının önüne geçmek bütün dertleri... Ukrayna’da akan kanı bir gecede durdurmayı beceriyorlar da, Irak ve Suriye’yi harabeye çeviren ve milyondan fazla insanın canını alan bölgemizdeki savaşlara karşı duyarsızlar... Rusya, BM’deki daimi üyeliğini Suriye’deki savaşın devamından yana kullanıyor; Batılı ülkeler Ukrayna’da işe yarayan yöntemi Suriye’deki savaşı sona erdirmek için uygulamıyorlar... Ne demek lazım buna, gerçekten bilemiyorum.. 13 Şubat 2015/ HABER TÜRK Eryılmaz aklandı ANKARA- Çankaya eski Belediye Başkanı Muzaffer Eryılmaz (sağda), "ihaleye fesat karıştırmak" iddiasıyla açılan davada beraat etti, 4 sanık ise "özel belgede sahtecilik" suçundan 1 yıl 10 ay hapis cezası aldı. Ankara 10. Ağır Ceza Mahkemesinde, aralarında Çankaya eski Belediye Başkanı Muzaffer Eryılmaz ile bazı belediye yöneticileri, medikal şirketi temsilcilerinin de bulunduğu 22 kişi hakkında "suç işlemek için kurulan örgüte üye olmak" ve "örgüt faaliyetleri çerçevesinde ihaleye fesat karıştırmak" iddiasıyla açılan davanın karar duruşması yapıldı. Duruşmaya, tutuksuz yargılanan sanıklar, bazı müştekiler ile tarafların avukatları katıldı. Cumhuriyet Savcısı Erdinç Hakan Özdabakoğlu, esas hakkındaki mütalaasında, sanıklardan medikal firması çalışanları Zeki Özkanoğlu, Mustafa Erkan, Fatih Çelik ve Fethi Kubilay Yalçın'ın "Özel belgede sahtecilik" suçundan 1 yıl 10 ay hapisle cezalandırılmalarını talep etti. Mahkeme Başkanı Oktay Saday, Özkanoğlu, Erkan, Çelik ve Yalçın hakkında, 1 yıl 10 ay hapis cezasına hükmetti. Aralarında Çankaya eski Belediye Başkanı Muzaffer Eryılmaz'ın da bulunduğu 18 kişi hakkında ise atılı suçlardan cezalandırılmalarını gerektirecek kesin ve inandırıcı delil elde edilmediği gerekçesiyle beraat kararı verildi. (AA) 4 ANKARA 14 Şubat 2015 Cumartesi Çankaya Belediyesi, Yaşamkent’te hayata geçirdiği uygulama ile Türkiye’de bir ilke imza attı. HABER MERKEZİBölgedeki 16 bin metrekarelik arsanın nasıl değerlendirileceğine ilişkin mahalle sakinleriyle görüşen Çankaya Belediyesi, Yaşamkentlilerin isteği ve önerileri doğrultusunda bir park yapacak. Parkın çalışmaları kışın sona ermesiyle başlayacak. Çankaya Belediyesi’ni katılımcı belediyecilik anlayışıyla yöneteceğini dile getiren Başkan Alper Taşdelen, “Ben yaptım oldu anlayışı Çankaya’da hayat bulmayacak bir anlayıştır. Çankayalı mahallesinde nasıl bir park istiyorsa, sokağındaki sorunun nasıl giderilmesini istiyorsa belediye çalışmasını o yönde yapacak” dedi. Yaşamkent’te 15 sitenin bulunduğu bölgede 840 haneye hizmet verecek olan parkın şekillenmesi aşamasında Çankaya Belediye Başkan Yardımcısı Anıl Sevinç ve danı, koşu pisti, 2 kondüsyon pisti ve basketbol sahası olan bir park inşa edilmesine karar verildi. Park içerisinde yaklaşık bin ağaç ve 3 bin 500 çalı grubu dikilecek. Yeni yapılacak parkta ayrıca ilk kez yağmur suyu toplama sistemi hayata geçirilecek. Değişen ekolojik sistem ve nüfus artışına bağlı su ihtiyacı nedeniyle kaynaklarını verimli kullanacak projeler üretmeye özen gösteren Çankaya Belediyesi bu duyarlılığı Yaşamkent’teki parkta gösterecek. Su toplama kanallarıyla kışın yağan kar ve yağmur suları belirli noktalarda biriktirilerek parkın sulama ihtiyacı ekibi sık sık bölgeyi ziyaret ederek, vatankarşılanacak. Çankaya Belediyesi’nin ilk daşlarla iletişime geçti. örneğini Ahlatlıbel’de yaptığı biyolojik gölet Karşılıklı görüş alışverişi şeklinde geçen toplantılar sonrasında yeşili ve ağacı bol, mey- Yaşamkent’te de uygulanacak. Kadın girişimciler Bezci'yi ziyaret etti HABER MERKEZİTürkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Ankara Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı Serpil Polat ve İcra Kurulu üyeleri ATO Başkanı Bezci,i makamında ziyaret etti. Başkan Polat, Ankara Kadın Girişimciler Kurulu seçimlerinin ardından icra kurulunda görev alan girişimciler olarak ATO Başkanı Bezci’yi tanışmak ve görüş alışverişinde bulunmak üzere ziyaret ettiklerini söyledi. “Kurul olarak kadınların iş hayatına girişimci olarak daha fazla yer alabilmesi için proje hazırlığı içindeyiz” diyen Polat, ATO yönetiminden kadın girişimcileri çalışmalarında desteklemesini talep etti. ATO Başkanı Bezci de, TOBB Ankara Kadın Girişimciler Kurulu Başkan ve üyelerini seçilmelerinden dolayı tebrik etti. Ankara Ticaret Odası olarak kadın girişimciler kurulunun tüm çalışmalarına destek vermeye hazır olduklarını kaydeden Bezci, Türkiye’nin 2023 hedeflerine ulaşabilmesi için girişimci sayısını artırması gerektiğini, bunun da yolunun gençleri ve kadınları iş hayatına sokmaktan geçtiğini anlattı. İcra Kurulu üyelerinin, ATO gibi meslek örgütlerinde kadınların daha çok sayıda ve etkin biçimde yer almaları için pozitif ayrımcılık uygulamaları yapılması önerisini dinleyen Bezci, “Kadınlarımız iş hayatında daha çok sayıda yer aldıkça ister istemez Ankara Ticaret Odası ve benzeri örgütlerde de yer alacaksınız” dedi. Kadınların iş hayatında en az erkekler kadar başarılı olduklarının altını çizen Bezci, “Şu anda meclisimizde kadın üyemiz ne yazık ki yok. Komitelerimizde de az sayıda kadın üyemiz mevcut. Kadın girişimci sayımız arttıkça oda ve borsalarımızda söz sahibi olan kadın sayısı da artacaktır” dedi. Aritmetik zekalı minikler Duruay’ı ziyaret etti HABER MERKEZİGölbaşı Belediye Başkanı Fatih Duruay, Gölbaşı Mega Hafıza Beyin Temelli Eğitimler Merkezi öğrencilerini makamında konuk etti. Yaşları 5 ile 12 arasında değişen ilkokul öğrencileri, ziyaretleri esnasında mega aritmetik beyin egzersizlerini de Başkan Duruay’la paylaştılar. Çeşitli basamaklı sayılarla toplama, çıkarma ve çarpma işlemlerini zihinsel olarak uygulayan öğrenciler, Başkan Duruay’ı kendilerine hayran bıraktılar. Öğrencilerin yaptığı işlemleri şaşkınlıkla izleyen Duruay, öğrencileri uzun süre alkışlayarak başarılarının devamını diledi. KUPA SEVİNÇLERİNİ PAYLAŞTILAR Gölbaşı Mega Hafıza Beyin Temelli Eğitimler Merkezi’nin kahramanları kupa sevinçlerini de Başkan Duruay’la paylaştılar Türkiye şampiyonluğu, Türkiye üçüncülüğü ve Türkiye beşinciliği bulunan aritmetik kahramanları sergiledikleri performansla Başkan Duruay’dan tam not aldılar. Ziyaretlerinden dolayı öğrencilere tek tek teşekkür eden Başkan Duruay başarı dilekleri ve hediyeler ile öğrencileri uğurlarken, hatıra fotoğrafı çektirmeyi de ihmal etmedi. KEDEM öğretmenlerine hizmet içi eğitim verildi Çubuk Kent Konseyi Başkanı İsmail Tekaüt: TÜGİAD TÜGİAD heyetinden heyetinden Vali Vali Kılıçlar’a Kılıçlar’a ziyaret ziyaret HABER MERKEZİTürkiye Genç İş adamları Derneği Ankara Şubesi Dernek Başkanı Türker Naslı ve yönetim kurulu üyeleri Ankara Valisi Mehmet Kılıçlar’ı makamında ziyaret etti. Başkan Naslı, 1986 Yılında kurulan Türkiye Genç İş adamları Derneği (TÜGİAD)’nin, Türkiye’nin ilk ulusal ve tek uluslararası yetkinliğe sahip Genç İş adamı Derneği olduğunu belirterek “Farklı sektörleri temsil eden 21 – 45 yaşları arasında Türkiye genelinde 840, Ankara Bölgesinde 250 Genç Girişimci Üyesi ile TÜGİAD bugün, 500 bin kişilik bir istihdam gücünü ve yaklaşık 18 Milyar Dolarlık bir ihracat hacmini temsil etmektedir.” dedi. TÜGİAD Ankara Yönetim Kurulu olarak Başkente değer katacak projeler üzerinde çalıştıklarını, da ifade eden üyeler, EXPO konusunda da üzerlerine düşen görevi yapmaya hazır olduklarını belirttiler. Genç Türk girişimcisinin ekonomik gücünü ve üretim potansiyelini en iyi şekilde yansıtan; Türkiye’nin bölgedeki coğrafi ve stratejik gücünü ön plana çıkarmak suretiyle tanıtımına katkıda bulunan TÜGİAD’ın faaliyetlerini takdirle karşıladığını ifade eden Vali Kılıçlar, EXPO konusunda planlı ve disiplinli bir çalışma yürütülmesi gerektiğini, Büyükşehir Belediyesi, Ticaret Odası ve Sanayi Odası ile birlikte konuyu değerlendirdiklerini ifade ederek ziyaretten dolayı başkan Naslı ve üyelere teşekkür etti. “Kış şartlarında sokak hayvanlarını unutmayın” HABER MERKEZİÇetin kış şartlarının insanların olduğu kadar hayvanları da etkilediğini vurgulayaan Çubuk Kent Konseyi Başkanı İsmail Tekaüt, aç kalan hayvanların unutulmamasını istedi. Soğuk kış günlerinde aç kalan başta serçe, kedi, köpek gibi sokak hayvanlarının yaşama mücadelesine tüm ilçe halkının yardımcı olmasını isteyen Kent Konseyi Başkanı İsmail Tekaüt, “O minik canların yaşaması için sizin de yapacağınız çok küçük şeyler olduğunu unutmayın” dedi. Tekaüt, “Sokak hayvanları yemek ve su ihtiyaçlarını karşılayamıyorlar. Kış boyunca yemek artıklarını çöpe atmayın. Hayvanların yemesi için poşetlerin üzerinde, eski kapların içinde çöp kutularının kenarlarına ve hayvanların yiyecek arayacağı yerlere koyarsanız hayvanlar aç kalmazlar. Bu konuda vatandaşlarımızın hassas davranacağını biliyoruz. Sokak hayvanları soğuk ve karlı havalarda yiyecek bulmakta problem yaşarlar. Hayvanların da hayat hakkı olduğunu unutmayarak yiyecek yardımında bulunmalıyız. Sadece kedilere, köpeklere değil, tüm hayvanlara yardım elini uzatmalıyız. Özellikle kuşlar için çöp kenarlarına kapların içine su konulmalıdır. Dışarıda kar var, suya gerek yok, düşüncesi hakim olmamalı. Dışarıdaki su donduğu için hayvanlar bu suyla ihtiyaçlarını karşılayamıyor. Bizler bu şekilde davranarak hem büyük bir sorumluluk örneği sergilemiş oluruz hem de bizden sonraki nesillere örnek oluruz” diye konuştu. Hayvanlar sokaklarda aç gezdiğini dile getirerek ilçe halkına çağrıda bulunan Tekaüt, “Bu soğuk günlerde evimizde artan, hatta sofra sonrasında masa üstündeki ekmek kırıntılarını, misafir sonrası arta kalan kurabiyeleri penceremize koyalım, serçe ve kumrulara verelim” dedi. HABER MERKEZİKeçiören Belediyesi Eğitime Destek Merkezi (KEDEM) öğretmen ve yöneticilerine yarıyıl tatil programında hizmet içi seminerler verildi. İkinci yarıyılda öğrencilere daha iyi hizmet vermek amacıyla Yunus Emre Kültür Merkezi’nde düzenlenen seminerler iki oturumda yapıldı. İlk oturumda günümüz çocuklarında sık görülen ve anne babaların öğretmenlere danıştıkları sorunların başında gelen “Çocuklarda Uyum ve Davranış Problemleri, Dikkat Eksikliği” konulu seminer, Kırıkkale Üniversitesi Keskin Meslek Yüksekokulu Çocuk Bakımı ve Gençlik Hizmetleri Bölümü Çocuk Gelişimi Programı Öğretim Görevlisi Havva Hacer Geçmiş tarafından verildi. Seminerde ilk olarak çocuklarda fizyolojik gelişimin ve ruh sağlığının nasıl olduğu hakkında genel bilgiler sunuldu. Ardından Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu(DEHB) tanısı ve tedavisinin, KEDEM öğretmenlerine büyük kolaylık sağlayacağı düşüncesinden hareketle DEHB yaşayan çocuklarda görülen belirtiler üzerinde duruldu. Daha sonra sınıf ortamlarında hiperaktif çocukların hangi hal ve hareketlere sahip olduklarından ve onlara nasıl yaklaşılması gerektiğinden bahsedildi. İkinci oturumda ise öğretmen ve yöneticilere yönelik “Kendini Geliştiren Eğitimci” konulu seminer, Keçiören Belediyesi Aile Eğitim Merkezi danışmanlarından Bestami Çiftçi tarafından verildi. Öğretmenleri motive etmeye yönelik bu seminerde, gelişim süreçleri, beynin işleyiş yapısı, gelişimci düşünce için gerekli yöntem ve teknikler gibi konulara değinildi. Aynı zamanda kendini geliştiren öğretmende hangi özelliklerin bulunduğu ve gelişimi engelleyen faktörlerin neler olduğu hakkında genel bilgiler aktarıldı. Seminer içinde değişik aralıklarla testler yapılarak öğretmenlerin merak ettiği sorulara da yanıt verildi. KEDEM öğretmenleri son derece verimli geçen bu yarıyıl tatilinde kendilerine sundukları hizmet içi eğitim fırsatı için Keçiören Belediye Başkanı Mustafa Ak’a teşekkürlerini ilettiler. ANKARA 14 Şubat 2015 Cumartesi Gezi olayları sırasında Gökalp Caddesi’nde temizlik yaparken akrep olarak bilinen polis aracından atılan gaz fişeğiyle gözünü kaybeden Çankaya Belediyesi Temizlik İşçisi Muharrem Dalsüren’in hikayesini ve hukuk mücadelesini anlatan “Madde 16: Yaşam Hakkı” adlı belgeselin gösterimi Çankaya Belediyesi Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde yapıldı. “ ” Belgeseli ÇSM’de gösterildi HABER MERKEZİYönetmenliğini Veysel Kerem Hun ve Yılmaz Kılıç’ın yaptığı belgeselin gösterimine Ethem Sarısülük’ün annesi Sayfi Sarısülük ve ağabeyi Mustafa; Uğur Kaymaz’ın annesi Makbule ve kardeşi Ali; Sinan Özkılınç’ın babası Süleyman Özkılınç; Baran Tursun’un babası Mehmet Tursun; Çayan Birben’in babası Ahmet Birben ve Gözünü Kaybedenler Platformu temsilcilerinin yanı sıra ailelere destek olmak için CHP Ankara Milletvekili Gökhan Günaydın da katıldı. Gösterimin açılışında konuşan Çankaya Belediye Başkan Yardımcısı Nafiz Kaya, katılımcı aileleri ve filme emek verenleri selamlayarak başladığı konuşmasında benzer filmlerin yapılmadığı özgür günler için daha fazla mücadele edilmesi gerektiğini vurguladı. Muharrem Dalsüren’in yaşadıkları üzerinden yapılan belgeselin önemli bir çalışma olduğunu belirten Kaya, Çankaya Belediyesi olarak bu çalışmalara destek vereceklerini söyledi. Dalsüren’in yürüttüğü zorlu hukuk mücadelesi, diğer şiddet mağdurları ve onların aileleriyle kurduğu bağı anlatan belgesel; bir yandan polis şiddetinin boyutunu, tarihini ve devletin bu durumlar karşısında nasıl bir tutum sergilediğini gösterirken diğer yandan ertelenen ve sürdürülen davaları anlatıyor. Belgesel çalışmalarına iki yıl önce başladıklarını aktaran yönetmen Veysel Kerem Hun, “Projeye başladığımızda şiddetin bu kadar büyük boyutlarda olduğunu öngörmüyorduk. Ancak bugüne kadar yaşanan tüm acılar ders olmamış gibi, polise olağanüstü yetkiler tanıyan yeni iç güvenlik paketinin yasalaşması halinde yaşanacakları düşünmek bile istemiyoruz” dedi. Belgesel gösteriminin ardından kürsüye, yakınlarını polis şiddetine kurban vermiş aileler geldi. Çocuklarını ya da yakınlarını kaybettikten sonra yaşadıkları süreci izleyicilerle paylaşan aileler, kayıplarının asla geri getirilemeyeceğinin bilincinde olduklarını bu nedenle TBMM’de bekleyen İç Güvenlik Yasa Tasarısı’nın iptal edilmesi gerektiğini söylediler. Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu’nun 16. Maddesi gereği polisin silah kullanma yetkisinin 2007 yılından bugüne 183 kişinin ölümüyle sonuçlandığını dile getiren aileler, İç Güvenlik Yasası’nın TBMM’den geçmesi halinde ölümlerin sayısının her geçen gün artarak, toplumsal acıların daha da büyüyeceğine vurgu yaptılar. İLESAM’dan Büyükelçilik ziyareti Azerbaycan Bakü şehrinde ziyaretlerde bulunan İLESAM Genel Başkanı Mehmet Nuri Parmaksız ve Genel Başkan Yardımcısı İlter Yeşilay önemli kurumlarla yaptıkları görüşmeler sonucunda birçok proje ve işbirliği anlaşmalarını hayat geçirdi. Adem Ceylan, milletvekilliği aday adaylığı için istifa etti AYŞENUR GÜRERTürkiye Belediyeler Birliği Genel Sekreter Yardımcısı olan Adem Ceylan, milletvekili aday adaylığı için görevinden istifa etti. Yerel Seçimlerde AK Parti’nin Ankara Yenimahalle İlçesinde Belediye Başkan Adayı olan Ceylan yaptığı Açıklamada “Kıymetli hemşerilerim bugün itibariyle Ankara 2.bölge milletvekili adaylığı için Türkiye Belediyeler Birliği ve İçişleri Bakanlığı'ndaki görevlerimden istifa etmiş bulunuyorum. Bugüne kadar beni hiç yalnız bırakmadınız inşallah bundan sonraki süreçte de desteğinizi ve dualarınızı bekliyorum” dedi. 1963 Ankara İli Çamlıdere İlçesi doğumlu olan Ceylan, Anadolu Üniversitesi Afyon Mali Bilimler Fakültesi Maliye Bölümünü 1986 yılında bitirdikten sonra Karayolları Genel Müdürlüğünde 1987 tarihinde memuriyete başladı. 1990 yılında İçişleri Bakanlığı Kontrolörler Kurulu Başkanlığında Mahalli İdareler Kontrolörü olarak göreve başladı. Mahalli İdareler Kontrolörü ve Baş kontrolörü olarak mesleği gereğince; Türkiye'nin değişik bölgelerinde Bakan adına il özel idareleri ve belediyelerin teftiş, inceleme, araştırma ve soruşturma görevlerini yürüttü. İçişleri Bakanlığınca yapılan görevlendirme sonucu 20032004 yılları yasama dönemlerinde Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde “Araştırma Komisyonlarında” görev yaptı. 03.01.2006 tarihinde Ankara İl Özel İdaresi Genel Sekreter Yardımcılığına getirildi. 07 Mayıs 2008’den itibaren vekâleten yürüttüğü Ankara İl Özel İdaresi Genel Sekreterliği görevine 21.01.2009’da atandı. Eğitim ve Yönetimde Politika Analizleri ve Stratejik Araştırmalar Derneği tarafından, Ulusal düzeyde düzenlenen 2010 yılında en iyi stratejik yönetim ve uygulama yapan il özel idaresi yöneticisi seçildi. Adem Ceylan Devlet Denetim Elemanları Derneği ve birçok sivil toplum kuruluşlarının üyelik ve yönetimlerinde bulunarak mesleki ve sosyal etkinliklerde bulundu. Halen, Türkiye Hentbol Federasyonu Yönetim Kurulu Üyesi olarak görev yapmaktadır. HABER MERKEZİİLESAM, uzun süredir alt yapısını hazırladığı ve planladığı çalışmalarını yürürlüğe koymaya başladı. Bu çalışmaların startını “iki devlet bir millet” ilkesi etrafında birleşen kardeş ülke Azerbaycan’dan başlatan yetkililer başarılı bir şekilde sonlanan ziyaretlerinden memnun olarak Azerbaycan’dan ayrıldılar. İLESAM’ın içeriğini hazırladığı, Azerbaycan Büyükelçiliğimizin Kültür Ataşeliğini başarıyla yürüten Sayın Seyit Ahmet Arslan’ın gündemini oluşturduğu ve bizzat hepsinde hazır bulunduğu ziyaretler sırasında yapılan görüşmeler ve işbirliği anlaşmalarının, iki kardeş ülkenin kurumları arasında heyecan uyandırdığı gözlemlendi. İLESAM Yetkilileri ilk ziyaretlerini Azerbaycan Büyükelçimiz Sayın Alper Coşkun’u makamında ziyaret ederek gerçekleştirdiler. Azerbaycan’a gelme sebeplerini, yapmak istedikleri çalışmalarla ve projelerle ilgili bilgileri büyükelçimize anlatan İLESAM Genel Başkanı kültür bağlarımızın ortak güzelliğinde iki ülkenin edebi ve sanat hayatını çok yönlü projelerle geliştirmek istediğimizden bahsetti. Görüşme sırasında İLESAM hakkında da bilgiler veren Parmaksız neredeyse üç bini aşkın üyesiyle 76 ilde bulunan temsilcilikleri, şubeleriyle ve başardığı işlerle kendi alanında yıldızlaşan kurumumuzu Büyükelçimiz Sayın Alper Coşkun’a anlattı. İLESAM Genel Başkan Yardımcımız İlter Yeşilay’da Bestekarlar Birliğiyle ortak yapılacak projenin esaslarından söz ederek konu hakkında detaylı bilgiler verdi. Görüşmede hazır bulunan başarılı Kültür Ataşemiz Sayın Seyit Ahmet Arslan İLESAM’ın ülkemizdeki en büyük meslek birliklerinden olduğunu ve böyle bir kurumun Azerbaycan’da yapacağı çalışmaların çok yararlı olacağını belirtti. Samimi geçen ziyarette Büyükelçimiz Sayın Alper Coşkun Azerbaycan’da olduğu sürece kurumumuzun her türlü çalışmasına destek vereceğini taahhüt ettiğini bildirdi. Karşılıklı iyi niyet konuşmalarından sonra İLESAM Genel Başkanı Mehmet Nuri Parmaksız Büyükelçimize İLESAM’ın hediyelerini takdim etti. 5 Demirel, Yaşar'ı ağırladı Etimesgut Belediye Başkanı Enver Demirel, Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar'ı makamında konuk etti. HABER MERKEZİBaşkent’in iki başarılı belediye başkanı; Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar ve Etimesgut Belediye Başkanı Enver Demirel, yeni dönemde hayata geçirecekleri projeler hakkında fikir alışverişinde bulundular. Birlikte öğle yemeği yiyerek sohbet eden iki başkan, yürüttükleri hizmetler ve yeni dönemde hayata geçirmeyi planladıkları projeler hakkında birbirlerinden fikir ve görüş aldılar. Etimesgut’un, modern gelişimi ve aldığı yoğun göçle hızla büyüdüğünü ve 500 bini aşan nüfusu ile Ankara’nın 5 büyük metropol ilçesinden birisi olduğuna dikkat çeken Başkan Demirel, geçen dönemde hayata geçirdikleri yapısal projeler ve hizmetlere yenilerini eklemek üzere çalıştıklarını belirtti. Demirel, hazırlıklarını tamamladığı önemli projelerinden Engelsiz Yaşam Merkezi ile yeni sosyal tesis projelerini Başkan Yaşar’a anlattı. İki başkan, proje maketleri üzerinden fikir alışverişinde bulundular. Etimesgut Belediye Başkanı Enver Demirel, gıyabında “abi” diye hitap ettiği Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar’ı samimi, içten ve dostça karşılayıp ağırladı. Karadağ heyetinden Gökçek'e ziyaret HABER MERKEZİAnkara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’i ziyaret eden Karadağ Başbakan Yardımcısı Rafet Husoviç ile Karadağ Rojaye Belediye Başkanı Eyup Nurkoviç, seçimlerde kendilerine verdiği destek için teşekkür etti. Başkanlık Makamı’nda gerçekleşen ziyarette, Başkan Gökçek’i Karadağ’a davet eden ve ülkenin siyasi gündemine ilişkin bilgiler veren konuk heyet, yapılan çalışmaları anlattı. Başkan Gökçek de ziyaretlerinden dolayı memnuniyet duyduğunu belirttiği Karadağ Başbakan Yardımcısı Husoviç ile Konuk Başkan Nurkoviç’e davetleri nedeniyle teşekkür ederek, en kısa zamanda Karadağ’ı ve şehirlerini ziyaret edeceğini söyledi. Konuklarına işlemeli tabak, Kuran-ı Kerim ve saat hediye eden Başkan Gökçek, konuklarıyla hatıra fotoğrafı çektirdi. Hamamarkası’nda Rus rüzgârları esti HABER MERKEZİAltındağ Belediyesi'nce Hamamarkası’nda açılışı yapılan St. Petersburg Meydanı, Rus misafirleri bir kez daha ağırladı. Rusya’da 2002 yılından beri kutlanan Diplomatlar Günü’ne, St. Petersburg Meydanı ev sahipliği yaptı. Rusya’nın Ankara Büyükelçisi Andrey Gennadiyeviç Karlov ve Altındağ Belediye Başkan Yardımcısı Tuncay Temel’in de yer aldığı etkinlikte dostluk mesajları verildi. Türk-Rus ilişkilerinin 95’inci yıl dönümü kapsamında gerçekleşen programda dostluğu simgeleyen kırmızı karanfiller dikkat çekti. Diplomatlar Günü’nde, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün davetiyle Ankara’ya gelen ilk Rus elçileri de unutulmadı. Üzerinde 7 Rus elçisinin isimlerinin yazdığı bilgi tabelası görücüye çıktı. Atatürk’ün kendi el yazısıyla not düştüğü ve ilk Rus elçilerinden birine armağan ettiği tablo ise günün anısı olarak Altındağ Belediyesi’ne takdim edildi. 6 ANKARA 14 Şubat 2015 Cumartesi Beştepe’de yer alan 14 metre genişliğindeki “Mertler Sokak”ın isminin, 3 parti grubunun ortak önergesiyle “Zübeyde Hanım Caddesi” olarak değiştirilmesine Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi’nde karar verildi. Büyükşehir Meclisi önemli kararlar aldı MİHRİBAN DEMİRELAnkara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’in, yönetiminde toplanan Meclis’te yeni ilçelere yatırımlardan, ilçelerden Ankara merkeze yaşanan göçün tersine çevrilmesi için yapılması gerekenlere kadar pek çok konu görüşülerek, önemli kararlara imza atıldı. Belediye Meclisi’ne sürpriz bir ziyaret gerçekleştiren Çocuk Meclisi’nin yeni üyeleri, Başkan Gökçek’e teşekkür ederek, çiçek verdiler. Meclis toplantısı, Başkan Gökçek’in, sürpriz bir ziyaret gerçekleştiren Çocuk Meclisi üyelerini kürsüye davet etmesi ile başladı. Büyükşehir Belediyesi 20. Dönem Çocuk Meclisi Başkanı Ayşe Dila Karakaya, yaptığı konuşmada çalışmalarından kısaca bahsederek, “Bu ortamı bizlere sağlayan, maddi ve manevi desteklerini hiçbir zaman esirgemeyen, Türkiye’de pek çok belediyeye yaptığı çalışmaları ile örnek olan çocuk dostu şehrin kurucusu Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Melih Gökçek’e şahsım, arkadaşlarım ve tüm Ankaralı çocuklar adına huzurunuzda bir kez daha teşekkür etmek istiyorum” dedi. Karakaya’nın konuşmasının ardından, Çocuk Meclisi üyelerinin “Başkent’teki her mahallede engellilerin kolaylıkla ulaşabileceği engelli parklarının yapılması ya da var olan parkların buna göre düzenlenmesi”, “Büyükşehir Belediyesi’nin çocuklar için çıkarmakta olduğu yayınları görme engelli çocukların da takip edebilmeleri amacıyla kabartma harflerle (Braille alfabesiyle) basılması”,“Çocukların uyuşturuculardan ve zararlarından korunmalarına yönelik olarak tüm okullarda bilgilendirici eğitim seminerlerinin verilmesi” yönündeki önergeleri Büyükşehir Belediye Meclisi’nde oy birliği ile kabul edildi. Önergelerin kabul edilmesinin ardından Çocuk Meclisi Başkanı Ayşe Dila Karakaya Başkan Melih Gökçek’e Çocuk Meclisi üyeleri ve Ankaralı çocuklar adına çiçek takdim etti. Başkan Gökçek de Çocuk Meclisi üyesi çocukları Başkanlık kürsüsüne davet ederek, toplu hatıra fotoğrafı çektirdi. Toplantıda daha sonra Kırsal Hizmetler Dairesi Başkanlığı’na Özgür Güven’in asaleten atanmasıyla ilgili Meclis üyelerine bilgi verildi ve Jeotermal Kaynaklar Dairesi ile Kırsal Hizmetler Dairesi’nin birleştirilmesine ilişkin Başkanlık Yazısı oy birliği ile kabul edildi. Karaşarlılar, Taşdelen’i ziyaret etti HABER MERKEZİKaraşar Kültür, Yardımlaşma ve Güzelleştirme Derneği Başkanı Mehmet Kaytanbıyık ve yönetim kurulu üyeleri, Çankaya Belediye Başkanı Alper Taşdeleni makamında ziyaret etti. Yönetim Kurulu Üyelerinden Hatice Tülay ve Hacı Hasan Sağlam’ın yerel giysilerle katıldığı ziyarette geçmişten bugüne Ankara ve Başkent siyaseti konuşuldu. Yerel seçimlerin ardından Beypazarı’na bağlı mahalleye dönüşen Karaşar hakkında Taşdelen’e bilgi veren Kaytanbıyık, belde belediyesinin kapanmasının ardından karşılaştıkları sorunları da aktardı. Karaşar ve çevresinden çok sayıda dostu olduğunu belirten Taşdelen, yaşatılması gereken bir kültüre sahip olduklarını belirtti. Çankaya Belediyesi atık yağları topluyor HABER MERKEZİLavaboya dökülmek ya da çöpe atılmak suretiyle yeraltı sularına karışan ve tatlı su kaynaklarında kirliliğe yol açan atık yağların düzgün biçimde toplanıp geri dönüştürülmesine yönelik olarak Çankaya Belediyesi çalışmalarını sürdürüyor. Vatandaşları konuyla ilgili bilgilendiren Çevre Koruma ve Kontrol Müdürlüğü ekipleri, ilçenin değişik bölgelerinde bulunan toplama merkezleri aracılığıyla atık yağları çöpe gitmeden topluyor. Geri dönüştürülebilir atık yağın en çok toplandığı yerlerin başında konut yoğun bölgeler ve siteler geliyor. İlçe genelinde 103 site yönetimiyle atık yağların toplanması konusunda sözleşme yapan Çankaya Belediyesi ekipleri yüzlerce konuttan çıkan kullanılmış bitkisel yağları belirli aralıklarla topluyor. Gezici ekiplerin yanı sıra ilçedeki 21 Toplumsal Dayanışma Merkezi (TODAM) ve 9 zabıta noktasında da atık yağ toplama hizmeti veriliyor. Genç MÜSİAD Ankara’da GÖREV DEGİŞİMİ YAPILDI Genç MÜSİAD Ankara Şubesi’nin 10. Olağan Genel Kurulu’nda Başkan Harun Çiftçi, bayrağı yeni başkan Samet Murat’a teslim etti. Erözgün, aday adaylığı için görevinden istifa etti HABER MERKEZİ- Tüm Sağlık-Sen ve Çorum Anadolu Birliği Genel Başkanı Okay Erözgün, 7 Hazirandeki milletvekilliği seçiminde AK Parti Ankara 1. Bölge Milletvekili Aday Adayı Olmak Üzere Sağlık Bakanlığı ve Tüm Sağlık-Sen Genel Başkanlığı görevlerinden ayrıldı Erözgün Yaptığı Açıklamada,”Yeni Türkiye'nin 2023, 2053 Ve 2071 Hedefleri Doğrultusunda AK Parti Genel Merkez Teşkilatının Vereceği Her Görevi Layıkıyla Yerine Getirmeye Hazır Olduğunu, Bu Nedenle Ankara 1. Bölgeden AK Parti Milletvekili Aday Adayı Olmaya Karar Verdiğini Açıkladı.” HABER MERKEZİGenç MÜSİAD Ankara Şubesi’nin 10. Olağan Genel Kurulu sinevizyon gösterisi ile başladı. Eski Başkan Harun Çiftçi’nin teşekkür ve görevi devretme konuşması ile başlayan Protokol konuşmalar görevi devralan Samet MURAT’ın, Genç MÜSİAD Genel Başkanı Faruk Akbal’ın, MÜSİAD Ankara Şube Başkanı İlhan Erdal’ın, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı İ. Melih GÖKÇEK’in, Gümüşhane Milletvekili Feramuz Üstün’ün ve Ankara Milletvekili Tülay Selamoğlu’nun konuşmaları ile devam etti. Genç MÜSİAD Ankara Başkanlığı görevini devralan Samet Murat başkanlığı döneminde gerçekleştirmeyi planladığı projelerden bahsetti. Genç MÜSİAD’ın ahilik kültürü içinde hareket etmesini arzuladıklarını söyleyen Murat sözlerine “hem yaşantımızda hem de ticaret hayatımızda Peygamber Efendimizi örnek alarak ilerleyeceğiz. İnancımızdan, doğruluktan, ahlaki değerlerimizden sapmadan bayrağı en yukarılara taşımak için elimizden geleni yapacağız” diyerek devam etti. Samet Murat sözlerini geçmiş dönem çalışmaları için eski yönetime ve destekleri için MÜSİAD Ankara Şube Başkanı İlhan Erdal öncülüğünde tüm MÜSİAD Ankara’ya teşekkür ederek tamamladı. Türkiye’de 13 milyon genç nüfusun bulunduğunu ve bunun dünya çapında büyük bir kıymete sahip olduğunu belirten Erdal “gençlerimizi her platformda desteklemeliyiz. Onlara istedikleri yerde rehberlik etmeli, istedikleri yerlerde cesaret vermeliyiz. Genç MÜSİAD Ankara bizim için çok kıymetli. Hem geleceğimizin teminatı hem de bugünümüzün dinamizmi olan gençlerimizi MÜSİAD Ankara olarak her anlamda desteklemeye devam edeceğiz.” Yeni Türkiye vizyonunda gençlerin çok önemli bir rol oynadığını belirten İlhan Erdal “ahlaki değerlerine önem veren, inançla, azimle, sebatla çalışan bir gençlik Türkiye’nin gelecek teminatı olacaktır. Bizim Genç MÜSİAD Ankara’ya güvenimiz sonsuz” diyerek desteklerini belirtti. Erdal sözlerini “ bugüne kadar Genç MÜSİAD’a emek ve gönül vermiş tüm kardeşlerime şükranlarımı sunuyorum. Görevi devralacak kardeşlerime ise balarılar diliyorum. Biz hem MÜSİAD Ankara olarak hem de bir ağabey olarak tüm kardeşlerimizin yanında ve destekçisi olmaya devam edeceğiz” diyerek sonlandırdı. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı İ.Melih Gökçek Genç MÜSİAD Ankara’nın çalışmalarını takip ettiğini ve takdirle izlediğini belirtti. Yenimahalle Belediyesi iskan uyarısında bulundu HABER MERKEZİYenimahalle Belediyesi, 2981 sayılı İmar Affı Yasası yürürlükten kalkmadan önce ilçede iskansız bina kalmaması için kolları sıvadı. Vatandaşları evlerinin gerçek sahibi yapmak için göreve geldiği günden beri etkin bir çaba harcayan Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar, yıllardır çözüm bekleyen Yenimahallelileri, tapularına kavuşturdu. 5 yılda yaklaşık 940 binaya, yapı kullanma izin belgesi veren Yenimahalle Belediyesi, şimdi de ilçe genelindeki yaklaşık 200 iskansız yapı için harekete geçti. 31 Mayıs 2015’te yürürlükten kalkacak olan imar affı yasası kapsamında konut ve iş yeri sahiplerini mağdur olmamaları için uyarılarda bulunan Yenimahalle Belediyesi, ayrıca Yenimahalle bölgesinde iskan sorunu yaşayan Aşağı Yahyalar, Demetlale, Demet, Demetgül, Özevler, Yeşilevler, Karşıyaka mahallelerindeki apartman sakinlerine gönderdiği mektuplarla da hatırlatma yaptı. Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar, “Dişinizden tırnağınızdan arttırarak aldığınız evlerin gerçek sahibi olmanız için göreve geldiğimiz günden beri elimizi taşın altına koyduk. Yıllardır çözülemeyen sorunu büyük ölçüde hallederek vatandaşların yüzünü güldürdük. Şimdi de belli mahallelerimizdeki yaklaşık 200 iskansız yapı için kolları sıvadık. 31 Mayıs tarihine kadar başvuru yapan tüm iskansız binalar için gereği yapılacak” dedi. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından 16.05.2012 tarihinde yürürlüğe giren Afet Riski Altındaki Alanları Dönüştürülmesi hakkındaki kanun kapsamında İmar Affı Yasası, 31 Mayıs 2015’te tamamen yürürlükten kalkıyor. Aftan yararlanacak olan vatandaşların bu tarihten önce iskanlarını almaları gerekiyor. 7 EKONOMİ 14 Şubat 2015 Cumartesi Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, "Türk Akımı" boru hattı projesinin muhtemel rotasına ilişkin, "Kıyıköy, bu baktığımız yerlerden bir tanesi ama 'tamamını böyle başlatıyoruz ve kesinleşmiş bir proje' diye tanımlamak şu an erken olur. Biz daha çok nerelerin olamayacağıyla alakalı konuları konuştuk" dedi. Türk Akımı boru hattı projesinin muhtemel rotası Kıyıköy ANKARA - Yıldız, bakanlık toplantı salonunda gerçekleştirilen "Ulusal Yenilenebilir Enerji Eylem Planı Tanıtım Toplantısı'nda basın mensuplarının sorularını yanıtladı. "Türk Akımı" boru hattı projesinin muhtemel rotasına ilişkin soru üzerine Yıldız, şöyle konuştu: "(Gazprom Başkanı Aleksey Miller ile) Projenin güzergahını değerlendirdik. Sulak alanlar var, tarım arazileri var, orman arazileri var, yeşil alanlar var. Bunları dikkate aldığımızda Kıyıköy, bu baktığımız yerlerden bir tanesi ama 'tamamını böyle başlatıyoruz ve kesinleşmiş bir proje' diye tanımlamak şu an erken olur. Biz daha çok nerelerin olamayacağıyla alakalı konuları konuştuk. Lüleburgaz ve İpsala'ya varıncaya kadar özellikle o güzergahta herhangi bir sıkıntı oluşabilir mi, buna baktık." Bakanlık olarak çevreye karşı hassasiyetlerini her vesilede vurguladıklarını belirten Yıldız, proje hakkında çarşamba günü Orman ve Su İşleri Bakanlığı, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve ilgili bakanlıklara konuya ilişkin bilgi vereceklerini anlattı. "Doğalgaz fiyatlarında istediğimiz nokta henüz oluşmuş değil" Yıldız, doğalgaz fiyatlarındaki indirim müza- kerelerinin sürdüğünü, Rusya ve Türkiye'nin müzakere sürecinde birbirine alışkın iki ülke olduğunu ifade ederek, "İstediğimiz nokta henüz oluşmuş değil. Tabii karşılıklı güçlü bir müzakere tekniği diyebiliriz" dedi. Doğalgazda maliyetlerin yüksek olduğunu belirten Yıldız, "Şu ana kadar 10 dolara alıp 9 dolara sattığımız bir ortamda, ilk defa satış noktamızın artık maliyetlerin daha üzerinde kalmasını istiyoruz" diye konuştu. Yıldız, indirim ve diğer konuları bir bütün olarak düşündüklerini ifade ederek, şöyle devam etti: "Bütün bunların hepsini bir paket olarak değerlendiriyoruz. Fiyat müzakereleri, Türk Akımı'yla alakalı projelerin değerlendirilmesi, güzergah yapılandırılması ve Batı Hattı'nın tekrar yenilenmesi ile alakalı konuların hepsi bir pakettir. Bunu en seri şekilde yapmaya gayret ediyoruz." Yasadışı dinlemelere ilişkin soruyu da Yıldız, "Türkiye'nin normalleşmesine katkı koymaya çalışan ekipten birisi olarak, gece gündüz demeden çalışan, uğraşan heyetten birisi olarak, bu konuda iyi şeyler hissetmiyorum. Artık bunları geride bırakmamız lazım" diye yanıtladı. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Yıldız, yasadışı dinlemelerin Türkiye'nin normalleşmesine zarar verdiğine işaret ederek, şunları kaydetti: "İnsanın özel konuşacakları olur, yurtdışında görüştüğü devlet başkanları, mevkidaşları olur. Bununla alakalı her iki ülkenin menfaatine ve bölgeyle ilgili dikkatleri üzerine toplayan bir kısım görüşmeler olur. Bunların birileri tarafından dinleniyor olması, Türkiye'nin ne hale getirilmek istendiği ile alakalı çok önemli bir noktadır. Türkiye'nin bu olumsuzluklardan kurtulma ve kendi ayakları üzerinde koşabilme zamanı geldi." (AA) İspanya’da yoksulluk artıyor İspanya'daki yoksulluk durumuyla ilgili yayımlanan rapor, ekonomik krizin etkisiyle ülkedeki yoksulluk sorununun arttığını gösterdi. Kastamonu Günleri törenle açıldı ANKARA- HABER MERKEZİ Başkent’te Kastamonu Günlerinin 11 incisi törenle açıldı. Başkent’te Kastamonu Günlerinin onbirincisi dün törenle açıldı. Açılış törenine Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Kastamonu Milletvekilleri, Kastamonu Valisi ve Belediye Başkanı, ilçelerinin kaymakam ve belediye başkanları, birçok sivil toplum kuruluşunun başkan ve yöneticileri katıldı. Önce Cide’den “Al Yazmalı” oyun ekibinin gösterisi ve ardından Tosya Belediye Bandosu eşliğinde saygı duruşu ve İstiklal Marşına geçildi. Kastamonu Dernekler Başkanı Hasan Şen’in açılış konuşmasını takiben Kastamonu Valisi ve Belediye Başkanı, daha sonra Adalet Bakanı Bozdağ ile Kastamonu Milletvekillerinden bazıları da kürsüye davetle konuştular. Açılış töreninden sonra da heyet stantları ziyaret ettiler. BBP Genel Başkanı Mustafa Destici bütün stantları beraberindeki arkadaşları ile gezerken, oldukça dikkat çekti. Kastamonu Günleri açılış gününde alan, beklenenden çok daha kalabalıktı. Bu tanıtım günleri çeşitli etkinliklerle devam edecek ve yarın akşam sona erecek. MADRİD - Raporda, İspanya'da yoksulluk ve sosyal dışlanma riskinin 2009 yılına göre 2013'te yüzde 2,6 arttığı ve yüzde 27,3'e çıktığı belirtildi. Ekonomik krizin çıktığı 2008 yılından bu yana yoksulluk sınırında yaşayan İspanyolların sayısının 1 milyon 320 bin kişi artarak 12,8 milyona yükseldiği ifade edildi. Yoksulluk sorunundan en fazla etkilenenlerin yüzde 33'le 16 ila 30 yaşlarındaki gençler ve yüzde 31,9'la çocuklar olması dikkati çekti. Raporda ayrıca kriz öncesine göre ev kirasını ödemekte geciken, sağlıklı beslenemeyen, ısınma sorunu yaşayan, ay sonunu getiremeyenlerin sayısı 800 bin artarak 3 milyon kişiye yükseldi. Yoksulluk sınırında yaşayanların yüzde 11,7'sinin iş sahibi olduğu vurgulanan raporda, bu istatistiğin "her işin sosyal dışlanmaya karşı koruma olduğu tezini çürüttüğü" ifade edildi. İspanya'daki ekonomik krizin sosyal eşitsizliği de artırdığına işaret edilen raporda, gelir düzeyi iyi olan nüfusun yüzde 20'sinin en fakir durumda olan diğer yüzde 20'ye göre 6,3 kat daha fazla kazandığı bildirildi. Raporu değerlendiren uzmanlar, ekonomik krizin en fazla orta sınıfı vurduğuna dikkati çekerek "Dünyanın en zengin ülkelerinden biri olan İspanya'dan konuşuyoruz. Bu ülkenin zenginliği orta sınıftan geliyor ve bunun böyle devam etmesi çok önemli. Orta sınıf için yeni politikalar üretilmesini istiyoruz" dedi. (AA) AB’de enerji tüketimi 1990’ların başındaki seviyeye geriledi FRANKFURT - Avrupa Birliği'nde enerji tüketimi 2013 yılında, 1990'ların başındaki seviyeye gerilerken, AB’nin enerji ithalatına bağımlılığı ise yüzde 53 olarak belirlendi. Avrupa İstatistik Ofisi’nin (Eurostat), AB’de 2013 yılında enerji üretimi ve tüketimine ilişkin bir rapor yayımladı. Buna göre, 2013 yılında iç tüketimi karşılamak için gerekli enerjiyi yansıtan enerji tüketimi AB’de 1 milyon 666 bin Ton Eşdeğer Petrol (TEP) seviyesine geriledi. Böylece enerji tüketimi AB'de 1990'lı yılların başındaki seviyelere inerken, 2006 yılında zirve yaptığı miktardan yüzde 9,1 daha az gerçekleşti. Rapora göre, 2013 yılında AB'nin iç enerji üretiminde en büyük pay yüzde 29'la nükleer enerjiden geldi. Bunu yüzde 24'le yenilenebilir enerji, yüzde 20 ile katı yakıtlar, yüzde 17 ile gaz, yüzde 9'la petrol ve yüzde 1’le de yenilenemeyen atıklar izledi. Toplamda AB, 2013 yılında 790 TEP enerji üretti. Sonuç olarak, AB 2013 yılında tüketiminin yüzde 53'ü oranında enerji ithalatına bağımlı oldu. 2013 yılında AB'de enerji ithalatına en az bağımlı ülke yüzde 11,9 ile Estonya oldu. Bunu yüzde 12,3'le Danimarka, yüzde 18,6 ile Romanya, yüzde 25,8'le Polonya, yüzde 26 ile Hollanda ve yüzde 27,9'la da Çek Cumhuriyeti takip etti. Enerji ithalatına en fazla bağımlı ülke ise yüzde 104'le Malta olarak belirlendi. Malta'nın ardından yüzde 96,9'la Lüksemburg, yüzde 96,4'le Güney Kıbrıs Rum Kesimi ve yüzde 89,1'le de İrlanda sıralandı. AB’de en fazla enerji tüketen 5 ülke arasında arasında, enerji ithalatına en az bağımlı ülke yüzde 46,4'le İngiltere oldu. Bunu yüzde 47,9'la Fransa, yüzde 62,7 ile Almanya, yüzde 70,5'le İspanya ve yüzde 76,9'la da İtalya izledi. AB'de 2013 yılında enerjide ithalata bağımlılık oranı ise yüzde 53,2 olarak belirlendi. (AA) Yabancı yatırımcıların Balkanlar’daki gözdesi: SARAYBOSNA- Balkan ülkeleri arasında 2014 yılı içerisinde yabancı yatırımcıların en fazla tercih ettiği ülke, Hırvatistan oldu. Ekonomik kriz, artan işsizlik oranları ve diğer mali sıkıntılar nedeniyle Balkan ülkelerindeki hükümetler ülkelerine yabancı yatırımcıları çekebilmek için yoğun çaba harcarken, özellikle zengin doğal kaynakları ve turizm potansiyeli ile bilinen Balkan ülkeleri son yıllarda yabancı yatırımcıların ilgi gösterdiği ülkelerin başında geliyor. 2013 yılında Avrupa Birliği'ne (AB) üye olan Hırvatistan yabancı yatırımlar anlamında geçen yıl Balkan ülkeleri arasında en gözde ülke oldu. Yabancı yatırımcılar, ülkedeki işçilik maliyetinin yüksek olmasına rağmen, Hırvatistan'a yatırım yapmayı sürdürdü. Hırvatistan Ulusal Bankası'nın verilerine göre, 2014 yılının ilk dokuz aylık diliminde ülkeye yapılan yabancı yatırımların miktarı 1 milyar 880 milyon avro. Ekonomi uzmanları, Hırvatistan'daki yüksek işçilik maliyetlerinin ve diğer giderlerin ülkenin daha fazla yabancı yatırım çekmesinin önündeki en büyük engel olduğunu belirtirken, diğer Balkan ülkelerindeki düşük maliyetlerin yabancı yatırımları bu ülkelere kaçırabileceği görüşünde birleşiyor. Yabancı yatırımlar konusunda son yıllarda büyük gelişme kaydeden bir diğer Balkan ülkesi Sırbistan oldu. Sırbistan Yabancı Yatırımlar ve İhracat Ajansı'nın (SIEPA) verilerine göre, 2014 yılının ilk 10 ayında ülkeye yapılan yabancı yatırımların tutarı 1 milyar 300 milyon avro değerinde. SIEPA'da danışman olarak görev yapan Aleksandar Miloradoviç, ülkedeki yabancı yatırımların büyük oranda otomotiv endüstrisine yapıldığını belirtirken, AB ile üyelik müzakerelerine devam eden Sırbistan'ın, bu kapsamda yabancı yatırımcılarla ilgili reformları uygulamasının ülkedeki yabancı yatırımları olumlu yönde etkilediğini vurguladı. Balkanlar'ın en küçük ülkesi konumundaki Karadağ'da 2014 yılı içerisinde önemli miktarda yabancı yatırım çekmeyi başardı. Yaklaşık 650 bin nüfuslu Adriyatik ülkesi, 2014 yılının ilk 11 ayı içerisinde 446 milyon avro değerinde yabancı yatırım çekti. Karadağlı ekonomi uzmanı Ana Nives Radoviç, Karadağ'a gelen yabancı yatırımların büyük bir bölümünün ülkedeki siyasilerle bağlantılı olduğunu ileri sürerek, ülkedeki iş ortamının hala yeterince şeffaf olmadığını savundu. Bir önceki yıla oranla yabancı yatırımlarda önemli bir düşüşün yaşandığı Arnavutluk'ta, 2014 yılının ilk dokuz aylık bölümünde 526 milyon avro değerinde yabancı yatırım gerçekleşti. (AA) 8 EKONOMİ 14 Şubat 2015 Cumartesi Moody’s’den Yunan bankalarına not indirimi Türkiye'nin kurulu rüzgar enerjisi kapasitesi geçen yıl yüzde 27 artışla 3 bin 763 megavata ulaştı. WASHINGTON- Moody's, National Bank of Greece, Piraeus Bank, Alpha Bank, Eurobank Ergasias ve Attica Bank'tan oluşan 5 Yunan bankasının uzun vadeli kredi notlarını bir kademe düşürdü. Moody's'den yapılan yazılı açıklamada, Yunanistan Ulusal Bankası, Piraeus Bank, Alpha Bank, Eurobank Ergasias ve Attica Bank'tan oluşan 5 Yunan bankasının kredi notlarının bir kademe aşağı çekildiği bildirildi. Türkiye’nin kurulu rüzgar enerjisi kapasitesi 3 bin 763 megavata çıktı BRÜKSEL - Avrupa Rüzgar Enerjisi Birliği'nin (EWEA) verilerine göre Türkiye, 2014'te Avrupa'da yeni rüzgar yatırımlarının yüzde 6,3'ünü gerçekleştirdi. Toplam kurulu kapasitede Avrupa'da 10'uncu sıradaki yerini koruyan Türkiye, geçen yıl rüzgar enerjisine yeni yatırımlarda Almanya, İngiltere, İsveç ve Fransa'nın ardından 5'inci sırayı aldı. EWEA'nın yıllık raporuna göre Avrupa'da 2014'te kurulu rüzgar gücü yüzde 10,5 artışla 134 gigavata yükseldi. BİNA ONARIM, TADİLATI İLE ÇATI VE TRETUVAR İŞİ YAPTIRILACAKTIR REKABET KURUMU İdaremize ait lojmanlarda dış cephe mantolama, çatı ve tretuvar yapılması, izolasyon işleri, teras izolasyon ve kaplamaları ile boya ve tadilatların yapılması yapım işi 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 19 uncu maddesine göre açık ihale usulü ile ihale edilecektir. İhaleye ilişkin ayrıntılı bilgiler aşağıda yer almaktadır. İhale Kayıt Numarası: 2015/3489 1- İdarenin a) Adresi : Üniversiteler Mahallesi 1597. Cadde No:9 06800 BİLKENT /ÇANKAYA/ANKARA b) Telefon ve faks numarası: 3122914444 - 3122667920 c) Elektronik Posta Adresi : [email protected] ç) İhale dokümanının görülebileceği internet adresi : https://ekap.kik.gov.tr/EKAP/ 2- İhale konusu yapım işinin a) Niteliği, türü ve miktarı : 3 adet lojman binasında dış cephe mantoloma, çatı ve tretuvar yapılması, izolasyon işleri, teras izolasyon kaplamaları ile boya ve tadilat işlerinin yapılması Ayrıntılı bilgiye EKAP'ta yer alan ihale dokümanı içinde bulunan idari şartnameden ulaşılabilir. b) Yapılacağı yer : Ankara (İdarenin Ümitköy Defne Sitesinde bulunan 4, 5 ve 6. Blok lojman binalarında) c) İşe başlama tarihi : Sözleşmenin imzalandığı tarihten itibaren 30 gün içinde yer teslimi yapılarak işe başlanacaktır. ç) İşin süresi : Yer tesliminden itibaren 150 (yüzelli) takvim günüdür. 3- İhalenin a) Yapılacağı yer : Üniversiteler Mahallesi 1597.Cadde No:9 Bilkent/ANKARA b) Tarihi ve saati : 09.03.2015 - 14:30 4. İhaleye katılabilme şartları ve istenilen belgeler ile yeterlik değerlendirmesinde uygulanacak kriterler: 4.1. İhaleye katılma şartlan ve istenilen belgeler: 4.1.1. Mevzuatı gereği kayıtlı olduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odası ya da Esnaf ve Sanatkarlar Odası veya ilgili Meslek Odası Belgesi. 4.1.1.1. Gerçek kişi olması halinde, kayıtlı olduğu ticaret ve/veya sanayi odasından ya da esnaf ve sanatkar odasından veya ilgili meslek odasından, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, odaya kayıtlı olduğunu gösterir belge, 4.1.1.2. Tüzel kişi olması halinde, ilgili mevzuatı gereği kayıtlı bulunduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odasından, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, tüzel kişiliğin odaya kayıtlı olduğunu gösterir belge, 4.1.2. Teklif vermeye yetkili olduğunu gösteren İmza Beyannamesi veya İmza Sirküleri. 4.1.2.1. Gerçek kişi olması halinde, noter tasdikli imza beyannamesi. 4.1.2.2. Tüzel kişi olması halinde, ilgisine göre tüzel kişiliğin ortakları, üyeleri veya kurucuları ile tüzel kişiliğin yönetimindeki görevlileri belirten son durumu gösterir Ticaret Sicil Gazetesi, bu bilgilerin tamamının bir Ticaret Sicil Gazetesinde bulunmaması halinde, bu bilgilerin tümünü göstermek üzere ilgili Ticaret Sicil Gazeteleri veya bu hususları gösteren belgeler ile tüzel kişiliğin noter tasdikli imza sirküleri, 4.1.3. Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen teklif mektubu. 4.1.4. Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen geçici teminat. 4.1.5. İhale konusu işte idarenin onayı ile alt yüklenici çalıştırılabilir. Ancak işin tamamı alt yüklenicilere yaptırılamaz. 4.1.6. Tüzel kişi tarafından İş deneyimi göstermek üzere sunulan belgenin, tüzel kişiliğin yarısından fazla hissesine sahip ortağına ait olması halinde, ticaret ve sanayi odası/ticaret odası bünyesinde bulunan ticaret sicil memurlukları veya yeminli mali müşavir ya da serbest muhasebeci mali müşavir tarafından ilk ilan tarihinden sonra düzenlenen ve düzenlendiği tarihten geriye doğru son bir yıldır kesintisiz olarak bu şartın korunduğunu gösteren belge. 4.2. Ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler: İdare tarafından ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin kriter belirtilmemiştir. 4.3. Mesleki ve Teknik yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler: 4.3.1. İş deneyim belgeleri: Son on beş yıl içinde bedel içeren bir sözleşme kapsamında taahhüt edilen ve teklif edilen bedelin % 50 oranından az olmamak üzere ihale konusu iş veya benzer işlere ilişkin iş deneyimini gösteren belgeler. 4.4. Bu ihalede benzer iş olarak kabul edilecek işler ve benzer işlere denk sayılacak mühendislik ve mimarlık bölümleri: 4.4.1. Bu ihalede benzer iş olarak kabul edilecek işler: Yapım İşleri Benzer İş Grupları Tebliğinde BIII Grubu işler 4.4.2. Benzer işe denk sayılacak mühendislik veya mimarlık bölümleri: İnşaat Mühendisliği veya Mimarlık 5. Ekonomik açıdan en avantajlı teklif sadece fiyat esasına göre belirlenecektir. 6. İhaleye sadece yerli istekliler katılabilecektir. 7. İhale dokümanının görülmesi ve satın alınması: 7.1. İhale dokümanı, idarenin adresinde görülebilir ve 250 TRY (Türk Lirası) karşılığı doküman bedeli İdarenin T.Halk Bankası Ankara Kurumsal Şubesi nezdindeki 8000 0003 no.lu hesabına yatırıldıktan sonra İdarenin Üniversiteler Mahallesi 1597.Cadde No:9 Bilkent/ANKARA adresinden satın alınabilir. 7.2. İhaleye teklif verecek olanların ihale dokümanını satın almaları veya EKAP üzerinden e-imza kullanarak indirmeleri zorunludur. 8. Teklifler, ihale tarih ve saatine kadar Üniversiteler Mahallesi 1597.Cadde No:9 Bilkent/ ANKARA adresine elden teslim edilebileceği gibi, aynı adrese iadeli taahhütlü posta vasıtasıyla da gönderilebilir. 9. İstekliler tekliflerini, anahtar teslimi götürü bedel üzerinden verecektir. İhale sonucu, üzerine ihale yapılan istekliyle anahtar teslimi götürü bedel sözleşme imzalanacaktır. Bu ihalede, işin tamamı için teklif verilecektir. 10. İstekliler teklif ettikleri bedelin %3'ünden az olmamak üzere kendi belirleyecekleri tutarda geçici teminat vereceklerdir. 11. Verilen tekliflerin geçerlilik süresi, ihale tarihinden itibaren 60 (altmış) takvim günüdür. 12. Konsorsiyum olarak ihaleye teklif verilemez. 13. Diğer hususlar: İhalede Uygulanacak Sınır Değer Katsayısı (N) : 1 Teklifi sınır değerin altında kalan isteklilerden Kanunun 38 inci maddesine göre açıklama istenecektir. Basın - 24685 (www.bik.gov.tr) Resmi İlanlar www.ilan.gov.tr.de Almanya'nın 39,2 gigavat kurulu kapasite ile Avrupa lideri olduğu rüzgar enerjisinde 23 gigavatla İspanya, 12,4 gigavatla İngiltere, 9,3 gigavatla Fransa, 8,7 gigavatla İtalya, 5,4 gigavatla İsveç, 4,9 gigavatla Portekiz, 4,8 gigavatla Danimarka, 3,8 gigavatla Polonya ve Türkiye ilk 10'u oluşturdu. Rüzgar enerjisinde geçen yıl dünya genelinde ilave kapasite artışında 50 gigavata ulaşılarak rekor kırılırken toplam kurulu kapasite 370 gigavata yaklaştı. Çin'in 114,8 gigavat, ABD'nin 65,9 gigavatla, Almanya'nın 39,2 gigavatla ilk üçte yeraldığı listede Türkiye 3,8 gigavatla 16'ncı sırada bulunuyor. Dünya Rüzgar Enerjisi Birliği, 2014 sonu itibariyle küresel elektrik talebinin yaklaşık yüzde 5'inin rüzgardan sağlandığını belirtiyor.(AA) Karara gerekçe olarak, yeni hükümetin likidite ve finansman için gerekli olan anlaşmaları zamanında sağlayabilme kabiliyetine yönelik belirsizlikler ve Yunanistan Finansal İstikrar Fonunun (HFSF), bankalarının ihtiyaç duyması halinde verebileceği desteğin zayıflama olasılığı gösterildi. Potansiyel mevduat çıkışlarının, bankaların Yunanistan Merkez Bankasına olan bağımlılığını artıracağı ileri süren Moody's açıklamasında, bunun kredi notlarını daha aşağı çekebileceği uyarısında bulunarak, notların ilave indirimler için değerlendirmede tutulduğu bildirildi. Moody's, 6 Şubat'ta yaptığı açıklamayla, Yunanistan'ın "Caa1" olan kredi notunu olası bir indirim için "negatif" izlemeye aldığını duyurmuştu. Açıklamada, Yunanistan ile resmi kreditörleri arasındaki müzakerelere ilişkin yüksek seviyedeki belirsizliğin not indiriminde etkili olduğunu vurgulanmıştı. Aynı tarihte, Standard & Poor's (S&P) da benzer sebeplerle, Yunanistan'ın kredi notunu "B"den "B"ye düşürürken, "negatif" olan kredi görünümünü korumuştu. (AA) T.C. ANKARA BATI 7. İCRA DAİRESİ 2014/1415 TLMT. TAŞINIRIN AÇIK ARTIRMA İLANI Aşağıda cins, miktar ve değerleri yazılı mallar satışa çıkarılmış olup: Birinci artırmanın aşağıda belirtilen gün, saat ve yerde yapılacağı ve o gün kıymetlerinin %50'sine istekli bulunmadığı taktirde, yine aşağıda belirtilen gün, saat ve aynı yerde 2. artırmanın yapılarak satılacağı; şu kadar ki, artırma bedelinin malın tahmin edilen değerinin %50'sini bulmasının ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacakların toplamından fazla olmasının ve bundan başka paraya çevirme ve payların paylaştırma giderlerini geçmesinin şart olduğu; birinci artırmadan on gün önce başlamak üzere artırma tarihinden önceki gün sonuna kadar esatis.uyap.gov.tr adresinden elektronik ortamda teklif verilebileceği, birinci artırmada istekli bulunmadığı takdirde elektronik ortamda birinci artırmadan sonraki beşinci günden başlamak üzere ikinci artırma gününden önceki gün sonuna kadar elektronik ortamda teklif verilebileceği, mahcuzun satış bedeli üzerinden aşağıda belirtilen oranda KDV.'nin alıcıya ait olacağı ve satış şartnamesinin icra dosyasından görülebileceği; gideri verildiği takdirde şartnamenin bir örneğinin isteyene gönderilebileceği; fazla bilgi almak isteyenlerin yukarıda yazılı dosya numarasıyla dairemize başvurmaları ilan olunur. 23/01/2015 1.İhale Tarihi : 09/03/2015 günü, saat 10:00 - 10:05 arası. 2.İhale Tarihi : 24/03/2015 günü, saat 10:00 - 10:05 arası. İhale Yeri: Ankara Batı (Sincan) AdIiyesi mezat salonunda. No Takdir Edilen Değeri TL. Adedi KDV Cinsi (Mahiyeti ve Önemli Nitelikleri) 1 12.000,00 1 %1 06 BA 1538 Plakalı, 1990 Model TOYOTO-CORANA XL Tipli, yeşil renkli, muhtelif çizik ve ezikleri mevcut, boyasının bir kısmı kabarmış, 4 lastiğide sağlam, anahtar ve ruhsatı yok, teyibi mevcut, hususi Otomobil. Basın - 24379 (www.bik.gov.tr) Resmi İlanlar www.ilan.gov.tr.de T.C. ANKARA BATI 7. İCRA DAİRESİ 2014/8937 TLMT. TAŞINIRIN AÇIK ARTIRMA İLANI Aşağıda cins, miktar ve değerleri yazılı mallar satışa çıkarılmış olup: Birinci artırmanın aşağıda belirtilen gün, saat ve yerde yapılacağı ve o gün kıymetlerinin %50'sine istekli bulunmadığı taktirde, yine aşağıda belirtilen gün, saat ve aynı yerde 2. artırmanın yapılarak satılacağı; şu kadar ki, artırma bedelinin malın tahmin edilen değerinin %50'sini bulmasının ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacakların toplamından fazla olmasının ve bundan başka paraya çevirme ve payların paylaştırma giderlerini geçmesinin şart olduğu; birinci artırmadan on gün önce başlamak üzere artırma tarihinden önceki gün sonuna kadar esatis.uyap.gov.tr adresinden elektronik ortamda teklif verilebileceği, birinci artırmada istekli bulunmadığı takdirde elektronik ortamda birinci artırmadan sonraki beşinci günden başlamak üzere ikinci artırma gününden önceki gün sonuna kadar elektronik ortamda teklif verilebileceği, mahcuzun satış bedeli üzerinden aşağıda belirtilen oranda KDV.'nin alıcıya ait olacağı ve satış şartnamesinin icra dosyasından görülebileceği; gideri verildiği takdirde şartnamenin bir örneğinin isteyene gönderilebileceği; fazla bilgi almak isteyenlerin yukarıda yazılı dosya numarasıyla dairemize başvurmaları ilan olunur. 07/01/2015 1.İhale Tarihi 2.İhale Tarihi İhale Yeri No : 10/03/2015 günü, saat 09:15 -.09:20 arası. : 25/03/2015 günü, saat 09:15 - 09:20 arası. : Ankara Batı (Sincan) Adliyesi mezat salonunda Takdir Edilen Değeri TL. Adedi KDV Cinsi (Mahiyeti ve Önemli Nitelikleri) 1 40.000,00 1 %1 06 DG 8945 Plakalı, 2011 model, Fiat marka, Doblo Combi 1,3 M Jet tipi, Dizel, Sağ ön ve arka Çamurluklar vuruk ve çizik, mühletif hasarları olan kapalı kasa Kamyonet. Basın - 24681 (www.bik.gov.tr) Resmi İlanlar www.ilan.gov.tr.de ÇANKAYA BELEDİYE BAŞKANLIĞINDAN İlçemiz, Kavaklıdere Mahallesi 4904 nolu adanın tüm parsellerine ait koordinatlı ada röleve krokisi ve alan hesabı, 10.02.2015 tarihinden itibaren Belediyemiz ilan panosunda 1 (bir) ay süre ile ilan edilmektedir. İlgilenenlere duyurulur. Basın - 23336 (www.bik.gov.tr) Resmi İlanlar www.ilan.gov.tr.de KÜLTÜR-SANAT KÜLTÜREL BOYUT Prof. Dr. Hayrettin İVGİN [email protected] ŞEYH SAİD İSYANI Cumhuriyet tarihinin en ırkçı ve gerici başkaldırısı Şeyh Said İsyanı’dır. 1925 yılında gerçekleştirilen bu isyan hareketi; Kürt şeriat devleti kurmak isteyen güruhun, İngilizler tarafından kışkırtılan bir kalkışmasıdır. 29 Ekim 1923’te Cumhuriyet kuruldu. 3 Mart 1924’te TBMM dört kanunu yürürlüğe koydu. Halifeliğin kaldırılması, şeriye ve evkaf bakanlığının kaldırılması, tevhid-i tedrisat kanunu ve genelkurmay başkanlığının bakanlar kurulu dışına çıkarılması. Laik düzenin ilk adımı olan bu dört kanun; kötü niyetli, ayrılıkçı, ırkçı, şeriat yanlısı bölücüleri harekete geçirdi. Bunlar; Cumhuriyetin dinsiz olacağı, camilerin kapatılacağı, komünist rejim geleceği propagandaları ile halkı ayaklandırmak için çalışmalara başladılar. İngilizler bu ayrılıkçı, gerici cumhuriyet düşmanlarına büyük destek sağladı. Bunları uzun uzun anlatmak mümkün. Ayrılıkçıların ekmeğine yağ sürüldü. Ama şunu bilin ki, bugünkü PKK kalkışması ile Şeyh Said İsyanı arasında amaç açısından büyük benzerlikler vardır. Türklüğün iç ve dış düşmanları hiç amaçlarından vazgeçmediler. Dün din elden gidiyor gerekçesi ile ayrılık isteyenler, bugün demokrasi ve insan haklarını bahane ederek ayrılma sevdalarını dile getiriyorlar. Şeyh Said, isyana başlamadan önce İngiliz ajanlarının ve manevi destekleriyle Doğu’da masum Kürt halkını teşkilatlandırmayı ve silahlandırmayı hedeflemişti. Erzurum’dan, Elazığ’a kadar Doğu Anadolu’nun büyük bir bölümünü köyköy dolaşarak halkın bir kısmını ikna etmiş ve silahlandırmıştı. Etrafına epeyce aşiret reisi de toplamıştı. 27 Aralık 1925 günü Hınıs’tan ayrılıp Çapakçur’a gitti. 4 Ocak 1925’te çok sayıda Kürt ileri gelenleri ile Kırkan köyünde toplantı yaptı. 12 Ocak’ta Çapakçur’da, 15 Ocak’ta Darahani’de, 21 Ocak’ta Lice’de, 25 Ocak’ta Hani’de Kürt liderlerle toplantılar gerçekleştirdi. Onları silahlandırdı, İngilizlerden alınan paraları bol bol dağıttı. 1925 yılının Şubat ayında bir düğün bahanesiyle Piran’da kardeşi Abdurrahim’in evinde toplandılar. Bir jandarma teğmeninin köyü basıp burada toplananları teslim almak istemesi üzerine, teğmen ve askeri müfreze o köyde katledildi. Tarih 8 Şubat 1925’tir. İsyan fiilen bu tarihte başlamıştır. Bir Nakşibendî Şeyhi olan, koyun ticaretiyle zenginleşen, bu sayede geniş bir çevre edinen ve Şafiî mezhebine mensup bulunan Şeyh Said, silahlandırdığı Piran’daki halkla birlikte atlı yandaşlarıyla Genç’e gelerek burayı ele geçirdi. Bölgedeki telgraf hatlarını keserek iletişimi engelledi. Muş, Bingöl ve diğer çevrelerin de isyana katılmalarını sağladı. Muş’u kuşattı, Hınıs’ı ve Varto’yu zaptetti. Daha sonra Ergani ve Maden ilçelerini de ele geçirdi. 7000 isyancıyla birlikte Kığı ve Eğil üstüne yürüdü. Hani, Lice ve Piran’dan sonra Darahani’yi ele geçirdi. Buraya bir vali tayin etti, Drahani’yi Kürdistan İslam Devleti’nin başkenti ilan etti. Vergiler Darahani’ye getirilmeye başlandı. Bölgedeki bu harekete muhalif olanlar esir edilerek Darahani’ye getirildi. Bunların bir kısmı burada katledildi. Daha sonra Çapakçur ve Harput isyancıların eline geçti. Silvan ve Beşiri ilçeleri cumhuriyetin askerlerinin elinden katliamlar yapılarak alındı. Palu istikametinde hareket ederek Malazgirt ve Bulanık yine kanlı çarpışmalar sonunda ele geçirildi. Daha sonra Malatya istikametinde ilerleyerek Pötürge ve Çemişgezeği aldılar. Bir bölümü Siverek’i kuşattı. Tekbirler, salavat-ı şerifler eşliğinde ve Kürtçe naralarla Diyarbakır üstüne yürüdüler. İsyan büyümüştü. Bu arada isyancı güçlerin sayısı 20.000’e ulaştı. Cumhuriyet Hükümeti, bu isyan hareketine katılanları “vatan haini” ilan etti. Devlet Sarıkamış’taki 9., Erzurum’daki 8., Diyarbakır’daki 7. tümenleri ve Mardin’deki1., Urfa’daki 14. süvari alaylarını, Van’daki süvari tümenini, hudut birliklerini harekete geçirdi. O sırada Başbakan Fethi Okyar’dır. Pek çaresiz ve güçsüz hareket etmektedir. Mustafa Kemal, İsmet İnönü’yü Ankara’ya çağırır, Hükümeti değiştirir. 3 Mart 1925’te İsmet İnönü Başbakanlığa getirilir. İlk iş olarak Takrir-i Sükûn Kanunu çıkarılır ve genel seferberlik ilan edilir. Hıyanet-i Vataniyye Kanununda değişiklikler yapılır. Biri isyan bölgesinde, biri de Ankara’da olmak üzere iki İstiklal Mahkemesi kurulur. Bu arada Şeyh Said Diyarbakır’a hücuma geçer, ancak Diyarbakır’da pek başarılı olamaz. Diyarbakır’a cumhuriyetin askeri birlikleri sevkedilir. Şeyh Said’in güçlerinden yüzlercesi çatışmada öldürülür. Şeyh Said’in Hani’deki karargahı, devletin eline geçer. 1 Nisan’da Lice ve Silvan tekrar hükümet güçlerinin insiyatifinde olur. Bazı şeyhler teslim olurlar, Şeyh Said ise İran’a kaçmanın yollarını arar. Genç ilçesinin kuzeyinde zor duruma düşer. Varto’ya gelir. Hükümet güçleri Şeyh Said’i kuşatma altına alır, çok kanlı çarpışmalar olur. 15 Nisan 1925 tarihinde Muş ve Varto arasındaki Abdurrahman Köprüsü’nde yakalanır. Etrafındaki yandaşlarının bir bölümü; ölü, yaralı ve sağ olarak ele geçirilir. 5 Mayıs’ta Diyarbakır’a götürülür. 26 Mayıs-28 Haziran 1925 tarihleri arasında yargılanır. 48 isyancı ve Şeyh Said idama mahkum olur. Diğerlerinden bazıları çeşitli cezalara çarptırılır. 29 Haziran 1925 tarihinde Diyarbakır, Dağkapı’da isyancılar idam edilir. Böylece; çağımızın en gerici ve ırkçı başkaldırısı bastırılmış olur. Son cümlesi şu olmuştur: “Yeter ki torunlarım, düşmanlarıma karşı beni mahcup etmesinler” Düşmanları kim? Türkler. Bugün onun torunları, fırsat mı yakaladıklarını sanıyorlar? Şeyh Said’i bugünkü torunları onu mahcup etmeyecekler mi? Acaba tam fırsat mı diye düşünüyorlar? Ama şu bilinsin ki Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır. Yeni Şeyh Saidlerle onun torunları olduğunu söyleyenler böyle bilmelidirler. “Sarıkamış Destanı” etkinliğinde, Türkçe, Çerkezce, Gürcüce, Lazca, Arapça ve Kürtçe ağıtlar seslendirildi İSTANBUL - Sarıkamış Harekatı'nın 100. yılı nedeniyle Kadıköy Belediyesi'nce düzenlenen "Sarıkamış Destanı" etkinliğinde, Türkçe, Çerkezce, Gürcüce, Lazca, Arapça ve Kürtçe ağıtlar seslendirildi. Belediyeden yapılan açıklamaya göre, Allahuekber Dağları'nda donarak yaşamını yitiren 90 bin asker, Kozyatağı Kültür Merkezi'nde düzenlenen "Sarıkamış Destanı" etkinliğiyle anıldı. "Askeri Eğitim İşbirliği Anlaşması" kapsamında Kara Kuvvetleri Lisan Okulu Komutanlığı'nda eğitim gören çoğunluğu Somali uyruklu subay ve astsubaylar da etkinliğe katıldı. Sanat yönetmenliğini Recep Ergül'ün yaptığı program, Sarıkamış Harekatı'nın anlatıldığı belgeselle başladı. Bir gecede 15 bin askerin yaşamını yitirdiği vurgulanan belgeselde, 15 gün süren savaşta 101 bin askerin yaşamını yitirdiği aktarıldı. Prof. Dr. Bingür Sönmez'in Sarıkamış Harekatı'na ilişkin ayrıntılı bilgiler verdiği sunumda ise görüntülerle harekat anlatıldı. Sönmez'in ardından sahneye çıkan TRT sanatçısı ve aynı zamanda Sarıkamış Destanı sanat yönetmeni Recep Ergül, "Bu etkinliğin Kadıköy'de yapılmasının önemi çok büyük çünkü Sarıkamış'ta ismi tespit edilen beş Kadıköylü şehit var" diyerek, Kadıköy Belediyesi ve Belediye Başkanı Aykurt Nuhoğlu'na teşekkür etti. (AA) 14 Şubat 2015 Cumartesi 9 Uyuşturucuya karşı tiyatroyla mücadele Sakarya'da uyuşturucuyla mücadele kapsamında öğrenciler için sahnelenen "Çetin Ceviz" adlı tiyatro oyunu, basın mensuplarına tanıtıldı. SAKARYA - Orhangazi Kültür Merkezi'nde izleyicilerle buluşan Abdullah Şahin Nokta Tiyatrosu oyunu, çocukların madde bağımlılığı zararlarını erken yaşta öğrenmelerini amaçlıyor. Basın mensupları için sahnelenen oyunda, mutlu bir ailenin küçük kızının arkadaşına özenmesiyle başlayan uyuşturucu bağımlılığı ve buna karşı verdiği mücadele anlatılıyor. Tiyatro oyununda aile, hem sevinci hem de hüznü bir arada yaşıyor. Evin büyük oğlunun Amerika'da burs kazanmasıyla mutlu olan ailenin sevinci, küçük kızlarının ağlayarak eve gelmesiyle kısa sürüyor. Arkadaşının madde bağımlılığından hayatını kaybetmesine üzülen kız, ailesine bu işe kendisinin de bulaştığını itiraf ediyor. Bu itirafla adeta yıkılan aile, vakit kaybetmeden kızlarının tedavisi için doktora başvuruyor. Emekli olduğu halde çocuklarının eğitimi için taksi şoförlüğü yapan babanın trafik kazasının ardından tekerlekli sandalyeye mahkum kalması ve kızının madde bağımlılığını öğrenmesiyle verdiği mücadeleyi anlatan oyunun sonunda yine mutlu aile tablosu çiziliyor. Tiyatroyu izleyen bazı basın mensupları, duy- gusal sahnelerde gözyaşlarına hakim olamadı. Adapazarı Belediye Başkanı Süleyman Dişli, gazetecilere yaptığı açıklamada, madde bağımlılığına karşı mücadele başlattıklarını söyledi. Bu tiyatro oyununun, uyuşturucuyla mücadelede en uygun yol ve sistem olduğunu vurgulayan Dişli, "En güzeli, bu işe bulaşmadan gençliği bu illetten kurtarmak. Bununla ilgili hep beraber ele ele verip bir irade ortaya koyup algı oluşturmamız lazım" diye konuştu. Dişli, bu illeti hep beraber bertaraf edeceklerini ifade ederek, Adapazarı'nda böyle bir şeyi yakaladıklarını, bu mücadelenin tüm ülkeyi sarmasını istediklerini sözlerine ekledi. (AA) CNR Kitap Fuarı 27 Şubat - 8 Mart tarihlerinde gerçekleştirilecek İSTANBUL - Bu yıl "Çanakkale Savaşı'nın 100. Yılı" temasıyla düzenlenen CNR Kitap Fuarı, 27 Şubat - 8 Mart tarihlerinde İstanbul CNR EXPO Yeşilköy'de gerçekleştirilecek. Fuar organizasyonundan yapılan açıklamaya göre, CNR Holding tarafından Basın Yayın Birliği iş birliği, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin desteğiyle düzenlenen fuarda, Çanakkale Zaferi ruhunu anlatan etkinlikler yapılacak. 20 bin metrekare alanda yapılacak fuar, 250'nin üzerinde yayınevinin katılımıyla gerçekleştirilecek. CNR Kitap Fuarı'nda, söyleşi, panel, çocuk etkinlikleri, sergi, imza günleri ve dinletilerle birlikte 550'nin üzerinde etkinlik düzenlenecek. Fuara, aralarında Alfa, Martı, Nesil, Doğan Kitap, Timaş, Profil, İz, Okuyanus, Kırmızı Kedi, İthaki, Destek, Ötüken, Yakamoz, Büyükdoğu, YKY, İşbankası, Epsilon, Damla, Nobel, İnsan, Diyanet ve Sedir gibi yayınevlerinin de yer aldığı toplam 600 marka katılacak. Eğitim ve edebiyat çevrelerini buluşturacak fuar, konukları, söyleşileri, sergileri, panelleri ve yarışmalarıyla Çanakkale ruhunu yaşatarak herkesi kucaklayacak. Mehmed Niyazi Özdemir'in "onur yazarı" olacağı fuarda, "Çanakkale Geçilmez Çizgi Film" gösterimi, "Çanakkale Zafer Konulu Resim Yarışması Sergisi", "Dünya Basınında Karikatürlerle Çanakkale Savaşı" konulu sergi gibi Çanakkale Zaferi'nin ruhunu anlatan onlarca etkinlik gerçekleştirilecek. Temaya bağlı olarak, Çanakkale Destanı'nı anlatan şiir dinletileri yapılacak. İlk kez Kanuni Sultan Süleyman döneminde Topkapı Sarayı'nda kurulan Nakkaşhane'nin bir benzeri CNR Kitap Fuarı'nda kurulacak. Nakkaşhane'de Yunus Emre Enstitüsü ile Türk tarihinde matbaa öncesi kitabın hazırlanış serüveni canlı şekilde sunulurken, enstitünün faaliyet fotoğraflarından oluşan bir sergi yapılacak. Hattat Tahsin Kurt da kendi stantında fuara katılan ziyaretçilere, Osmanlıca isim yazmanın inceliklerini gösterecek. Fuara, Ahmet Ümit, İskender Pala, İlber Ortaylı, İbrahim Tenekeci, Uğur Koşar, Büşra Küçük, Sinan Akyüz, Mim Kemal Öke, Fikri Sağlar, İlker Başbuğ, Şenay Devi Yangel, Nuray Sayarı, Rahşan Ecevit, Can Ataklı ve Mustafa Armağan gibi yazarlar konuk olacak. Çocuklar için sürpriz etkinliklerin yer alacağı fuarda, Ana Michelle Sarı, özel hazırladığı oyun hamuru sanat gösterisiyle çocuklara eğlenceli anlar yaşatacak. Fuarda eğlenceli etkinliklerin yanında, çocuk eğitimi ve yetiştirilmesi üzerine de onlarca söyleşi yapılacak. Fuarda, sentetik uyuşturucu bonzai problemine de dikkat çekilecek. Bonzai kaynaklı ölümleri durdurmak amaçlı düzenlenecek panelde, "Sentetik Zehir Bonzai Ekseninde Artan Uyuşturucu Problemi ve Önleme Yöntemleri" ele alınacak. CNR Kitap Fuarı kapsamında açılacak "Hababam Sınıfı Sergisi", fuarın en ilgi çekici etkinliklerinden olacak. Hababam Sınıfı filminin oyuncularından sürpriz isimlerin de katılması beklenen sergide, afiş, karikatür ve set fotoğrafları, Hababam MEHMET NURİ PARMAKSIZ kalbin kalbindeki çöl. Sükût edebilmek ölümün yarısıdır, diğer yarısı da hasretle yaşamak zorunda kalmak. hayranlarının beğenisine sunulacak. Fuara medya desteği sağlayacak olan Anadolu Ajansı (AA), etkinlikte stant açarak 2014 yıllıklarını satışa sunacak. Ayrıca, etkinlik boyunca AA fotoğraflarından oluşan "AA Objektiflerinden 2014" sergisi de ziyaretçilerin beğenisine sunulacak. Öğretmenler, öğrenciler, yayıncılar, kitabevleri, kütüphaneciler, tercüme büroları, gazeteciler, yazarlar, editörler, yayınevi, yazar telif ajansları ve okurların hedef ziyaretçi olarak belirlendiği fuarı, 350 bin kitapseverin gezmesi bekleniyor. (AA) Sükûtumuz bir tartıdır, herkes hak ettiği değeri bulmalı kalbimizde ve herkes kendi gerçeğini yaşamalı gönlünde. Asıl başarı sükût edebilmekte dünyaya, asıl zafer mukavemet edebilmek olmalı seslerin sesine ve dilimize. [email protected] Sessizliğin sesini duyabilenler dünyadan mahşere umutla koşar. BENCİLEYİN SÖZLER Söz özden kopup gönül dergâhının örsünde sükûtla dövülmedikten sonra etkisi gel-geç olur. Sükûtun kucağında şükretmeli ruhumuz ve gerçeğin gerçeği mahşere tevekkülle her dem koşmalı kalp yurdumuz. Büyütmemeliyiz geçici olan şeyleri, er ya da geç susmanın zirvesindeki mutluluğun saltanatını muzaffer kılmalıyız kalbimize. Sükût, kızgın demire verilen su gibi çelikleştirir kalbi. HAYATA DAİR Er ya da geç bir gün ölümle gerçek manada açacak bir çiçek ve mahşer adlı gülistanın gülü olduğumuzu hiç unutmamamız lazım. Mutluluk, sükût merdivenlerini çıkabilenlere tebessüm eder. Bir gün dünyanın gölgesinden kurtulup gölgesi olacağız mahşerin. Sükûtla can bulan sözleri duyabilenler kendilerini ifade etme sıkıntısı yaşamaz. Ölüm, bizi rüyadan uyandıran şafaktır. Nicedir lambaları kırılmış yalnızlık sokağı gönlüm, nicedir tek çare ölüm… Yok olacak olanların cazibesi ölümle kaybolur. Her şeyde bir gizem var, saklı olmayan ölüm. Ne kadar sustuğumuzu zannedersek zannedelim, insanın içinde hiç susmayacak şeyler var. Anlamak, körlükten görmeye varan yol; susmak Sükût sarmaşığı bir boşluk buldu mu, bedeni ve ruhu sarmaya çalışır. Çiçeğe durmuşken gönlümüz, ayaz vursa da kalbimize ‘bu da geçer Yâ Hû' deyip; sükût salıncağında ömrümüzü mahşere doğru sallamaya devam etmeliyiz. Hayatın iftarı ölüm, ellerin iftarı dua, aşkın iftarı vuslat, sözlerin iftarı sükûttur. Susmuşluğumuz bir beste, mahzunluğumuz bir perdedir. Gün gelir susmanın cehennem değil, cennet olduğunu bize öğretir öğrenmek istemezsek bile dünya. Susmak, her gün göklerden yere düşmek gibi kanatır içimizde bir yerleri lakin susmayı beceremeyenin acıdır akıbeti. GÜNÜN DÖRTLÜĞÜ Elbet nefes sayılı elbet bitecek yollar, Mahşer gelecek bir gün beni saracak kollar. Rabbime inancım tam; O’na güvenim sonsuz Şükür ve tevekkülde aşkım herkesi sollar. 10 SAĞLIK 14 Şubat 2015 Cumartesi ABD, şeker tüketiminde başı çekiyor ABD, kişi başı günlük 126 gramla dünyada en fazla şeker tüketen ülke oldu. Araştırmaya göre, Amerikalıları günlük şeker tüketiminde 103 gramla Almanlar, 102,5 gramla da Hollandalılar izliyor. Günlük şeker tüketiminin 35,4 gram olduğu Türkiye, Euromonitor şirketinin araştırma yaptığı 54 ülke arasında 37. sırada yer alıyor. ANKARA - Euromonitor araştırma şirketinin yaptığı araştırma, Amerikalıların Dünya Sağlık Örgütü'nün (DSÖ) önerdiği miktarın iki katı şeker tükettiğini ortaya çıkardı. Araştırmaya göre, Amerikalıları günlük şeker tüketiminde 103 gramla Almanlar, 102,5 gramla da Hollandalılar izliyor. Kişi başı günlük şeker tüketimi en fazla 10 ülke şöyle sıralanıyor: 1- ABD 126,4 gram 2- Almanya 103 gram 3- Hollanda 102,5 gram 4- İrlanda 96,7 gram 5- Avusturya 95,6 gram 6- Belçika 95 gram 7- İngiltere 93,2 gram 8- Meksika 92,5 gram 9- Finlandiya 91,5 gram 10- Kanada 89,1 gram Şeker sevmeyen ülkeler arasında ise günde sadece 5 gram tüketimle YAĞ TÜKETİMİ Yağ tüketiminde ise Avrupa ülkeleri başı çekiyor. Kişi başı günlük yağ tüketimi 95 gram olarak hesaplanan Belçika, en çok yağ tüketen ülkeler listesinde ilk sırada yer alırken, Belçika'yı 86,5 gramla Almanya, 81 gramla da Finlandiya izliyor. Kişi başı günlük yağ tüketimi 65,5 gram olan ABD, 54 ülke arasında 16. sırada geliyor. Kişi başı günlük yağ tüketimi en fazla 10 ülke şöyle sıralanıyor: Hindistan ilk sırada geliyor. Hindistan'ı 14,5 gramla İsrail, 15 gramla Endonezya ve 16 gramla Çin izliyor. Günlük şeker tüketiminin 35,4 gram olduğu Türkiye, Euromonitor şirketinin araştırma yaptığı 54 ülke arasında 37. sırada yer alıyor. DSÖ, günlük şeker tüketiminin 50 gramla sınırlanması gerektiğini öneriyor. 1- Belçika 95 gram 2- Almanya 86,5 gram 3- Finlandiya 80,8 gram 4- Hollanda 80,4 gram 5- İsveç 80,3 gram 6- Suudi Arabistan 79 gram 7- İspanya 78,4 gram 8- Malezya 78,3 gram 9- Fransa 74,2 gram 10- İsviçre 73,6 gram Türkiye'de kişi başı günlük yağ tüketimi 53,8 gram. Türkiye, yağ tüketimi açısından 54 ülke arasında 30. sırada yer alıyor. Kişi başı günlük yağ tüketimi en az ülke 10 gramla Hindistan. Hindistan'ı 15,5 gramla Endonezya, 20 gramla Güney Kore, 20,7 gramla Filipinler ve 21,5 gramla Tayvan izliyor. Araştırma, ABD dışında şeker ve yağ tüketimi fazla ülkelerin düşük obezite oranlarına sahip olduğunu da gözler önüne seriyor. Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) verilerine göre kişi başı günlük şeker ve yağ tüketimi en yüksek ülkelerden biri olan Almanya'da 14 yaş üstü nüfusun sadece 14,7'si obez. Aynı şekilde kişi başı şeker ve yağ tüketimi en yüksek ülkeler arasında yer alan Belçika, Hollanda, Finlandiya ve İsveç de obezitede en düşük oranlarla dikkati çekiyor. (AA) “Kalsiyum alınca hareket edin” mesi gerektiğini söyledi. Süt ve süt ürünleri üzerine bilimsel çalışmalar yürüten Özdemir, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kalsiyumun tek kaynağının süt ve süt ürünleri olduğunu, demirin ana kaynağının da et olduğunu belirtti. Günlük kalsiyum ihtiyacının bin 200 miligram olduğunu vurgulayan Özdemir, "Bunun da tek kaynağı süt ve süt ürünleridir. Bir kişi günlük 1,2 litre ki (maalesef Türkiye'de bu rakamlar yok) süt veya yoğurt tüketirse kalsiyumu yeterli alabilir. Süt içme alışkanlığımız yok denecek kadar az. Hele hele gençler arasında çok daha az" diye Esas No : 2014/381 konuştu. Karar No :2014/421 Özdemir, özelDavacı , Fatma Nur Katı ile Davalı ,İLGİLİ NÜFUS MÜDÜRLÜĞÜ aleyhine açılan Nüfus (isim likle gençlerin kalTahsihi) davasında verilen ara karar gereğince; siyumun öneminin Davanın kabulü ile; farkında olmadığıKayseri ili, Pınarbaşı İlçesi, Alamescit Köyü Man/Köyü C:16 H:17 BSN:59 TC Kimlik nın altını çizerek, No:20606324744' de nüfusa kayıtlı Abdulvahap ve Dijan 'dan olma, Keçiören 14/08/1995 doğumlu Fatma Nur Katı'nın nüfusta "FATMA NUR" olan adının "GUPSE NUR" olarak DÜZELTİLMESİileri yaşlarda kalsiNE, yum eksikliğinden Dair karar ilan olunur. 17/11/2014 dolayı kemik hasBasın - 24422 (www.bik.gov.tr) talıklarının görüldüğünü, söz konusu Resmi İlanlar www.ilan.gov.tr.de hastalığa da Türkiye'de en sık Erzurum'da rastlandığını ifade etti. Sütü çok önemsediğini belirten Dosya No.: 2014/18 Özdemir, şunları Müflisin Adı ve Adresi: S.S. Balı Kardelen Konut Yapı Kooperatifi kaydetti: Turgut Özal mah. 1940 Cd. E Blok No : 77/23 Balıkent- Yenimahalle/ANKA RA "Maalesef ülkeİflasın açıldığı tarih: 01/07/2014 saat 14.00 mizde süt ve süt Ankara 7.Asliyc Ticaret Mahkemesinin 01/07/2014 tarih vc 20H/77 Esas. 2014/426 Karar sayılı ürünlerini yeteri kararları İle İHasına karar verilmiş olan yukarıda adı vc adresi yazılı müflis hakkında tasfiyenin kadar tüketmiyoşimdilik adi tasfiye şeklinde yapılması tensip kılınmış olduğundan: ruz. Türkiye'de 1- Alacaklıların vc istihkak iddiası sahiplerinin alacak vc istihkaklarını vc bunların dayanağı olan kemik hastalıkları belgelerini veya örneklerini bu ilan tarihinden itibaren bir ay içinde Müdürlüğümüze kaydettirmeleri erken yaşlarda veya tevdi eylemeleri, 2- Müflise borçlu olanların aynı süre içinde kendilerini ve borçlarını bildirmeleri aksi halde ( Ic.lf.K.nun 336.maddesi uyarınca) cezai sorumluluğu gerektireceği. 3- Müflis mallarını her nc surette olursa olsun ellerinde bulunduranların o mallar Üzerinde kanuni hakları saklı olmak şartıyle bunları aynı süre içinde iflas dairesi emrine tevdi etmeleri, makul özürc dayanmaksızın vermezlerse cezai sorumluluğa uğrayacakları vc rüçhan haklarından mahrum katacakları (İc.İf.K.m 4- 04/03/2015 günü saat 14.00'dc Ankara İflas Müdürlüğünde ilk alacaklılar toplantısı yapılacağından alacaklıların bu toplantıya gelmeleri veya yetkili bir vekil göndermeleri, müflis ve müşterek borçlu olanlar ve kefillerinin ve borcu tefekkül eden sair kimselerin bu toplantıda hazır bulunmaya hakları olduğu ilan olunur. 10/02/2015 Basın - 23364 (www.bik.gov.tr) ERZURUM - Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Salih Özdemir, sadece kalsiyumu almanın değil, onu vücuda lokalize etmenin de önemli olduğunu belirterek, kalsiyum alındıktan sonra mutlaka hareket edil- T.C. ANKARA 27. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ ADİ TASFİYE VE İFLASIN AÇILMASI İLANI ANKARA İFLAS MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN görülürken, Avrupa Birliği ülkelerinde 70'li yaşlardan sonra başlıyor. Biz günlük ihtiyacımız olan süt ve süt ürünlerinin dörtte birini bile tüketmiyoruz. Türkiye'de yıllık içme sütü 25 litre civarında. Avrupa Birliği ülkelerinde 70-80 litre, hatta bazı ülkelerde 120 litreye çıkıyor kişi başına tüketim. Hakikaten biz az tüketiyoruz ileri yaşlarda bunun problemini yaşıyoruz." Özdemir, "Sadece kalsiyumu almak önemli değil, onu vücuda lokalize etmek gerekiyor. O da hareketle oluyor. Yani kalsiyumu alıp, oturuyorsanız bunun kaslara, kemiklere lokalize olmadığı zaman bundan da bir sonuç alamıyorsunuz. Kalsiyumu günlük ağırlıklı olarak sütten ve yoğurttan almak gerekiyor. Bunun yerine peynir de tüketilebilir" ifadesini kullandı. "100 gram peynir 600 miligram kalsiyumu karşılar. 100 gram kaşar peyniri yerseniz kalsiyum ihtiyacının hepsini karşılarsınız ama hem ekonomik olarak hem de vücudumuza her gün bu kadar peynir iyi gelmeyebilir" diyen Özdemir, herkesin kalsiyum konusunda bilinçli olmasını istedi. Annelere de uyarıda bulunan Prof. Dr. Özdemir, "Çocuklara süt içirip, hemen uyutmamak gerekiyor. Çocuk sütünü içip, biraz hareket etmeli. Kalsiyumun vücuda lokalize olması açısından hareket etmesi önemli ama tabii çocuklar sütü günün her öğünü tüketmeli" dedi. (AA) Resmi İlanlar www.ilan.gov.tr.de “Sigaradan ölümler, trafik, terör ve iş kazasından 5 kat fazla” KOCAELİ - Kocaeli Üniversitesi (KOÜ) Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Füsun Yıldız, dünyada 1,3 milyar kişinin sigara içtiğini belirterek, "Bunun da yüzde 80'ini gelişmekte olan ülkelerin vatandaşları oluşturuyor. Ülkemizde ise sigaranın sebep olduğu ölümler sayı olarak trafik, terör, iş kazasına bağlı ölümlerden 5 kat daha fazla" dedi. Karamürsel Kültür Merkezi'nde düzenlenen "Sigara ve Gençlik" konulu konferansta konuşan Yıldız, tütün kullanımının adeta "kitle imha silahı" etkisi taşıdığını kaydederek, bu ölümcül tehlikenin birey ve toplum olarak farkına varılması gerektiğini söyledi. Yıldız, sigaranın, aralarında kanserin de olduğu çeşitli hastalıklara neden olduğunu vurgulayarak, tütün tüketiminin dünyada önlenebilir ölüm nedenlerinin başında geldiğini bildirdi. İnsanların yakalandığı hastalıkların nedenleri arasında sigaranın ilk üç arasında yer aldığına dikkati çeken Prof. Yıldız, şöyle konuştu: "Günümüzde 1,3 milyar kişi sigara içiyor. Bunun da yüzde 80'ini gelişmekte olan ülkelerin vatandaşları oluşturuyor. Ülkemizde ise sigaranın sebep olduğu ölümler sayı olarak trafik, terör, iş kazasına bağlı ölümlerden 5 kat daha fazla. Tütün salgını 20'nci yüzyılda 100 milyon kişiyi öldürdü, 21'inci yüzyılda ise 1 milyar kişiyi öldürebilir. Her bir sigarada vücut için zehirli, tahriş edici, kanser yapıcı ya da kanserin ortaya çıkmasını kolaylaştırıcı formaldehit, siyanür, amonyak, karbonmonoksit, naftalin, kadmiyum, aseton gibi 4 binden fazla kimyasal madde bulunuyor. (AA) GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı (Maltepe Vergi Dairesi Müdürlüğü) TARH EK İLAN LİSTESİ SIRA İHBARNAME FİŞ NO 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20150202135060000017 20150202135060000016 20150202135060000015 20150202135060000014 20150202135060000011 20150202135060000010 20150202135060000009 20150202135060000008 20150202135060000007 20150202135060000006 20150202135060000005 20150202135060000018 20150202135060000003 20150209135060000004 20150209135060000002 20150202135060000020 20150202135060000013 20150202135060000012 20150202135060000004 VERGİ KİMLİK NO 6230278080 6230278080 6230278080 6230278080 6230278080 6230278080 6230278080 6230278080 6230278080 6230278080 6230278080 6230278080 6230278080 6230278080 6230278080 6230278080 6230278080 6230278080 6230278080 SOYADI ADI/ÜN VAN 1 Msm Medya Yazılım Rek. Dan. Mat. İt.İh. San tic Ltd Şti Msm Medya Yazılım Rek. Dan. Mat. İt.İh. San tic Ltd Şti Msm Medya Yazılım Rek. Dan. Mat. İt.İh. San tic Ltd Şti Msm Medya Yazılım Rek. Dan. Mat. İt.İh. San tic Ltd Şti Msm Medya Yazılım Rek. Dan. Mat. İt.İh. San tic Ltd Şti Msm Medya Yazılım Rek. Dan. Mat. İt.İh. San tic Ltd Şti Msm Medya Yazılım Rek. Dan. Mat. İt.İh. San tic Ltd Şti Msm Medya Yazılım Rek. Dan. Mat. İt.İh. San tic Ltd Şti Msm Medya Yazılım Rek. Dan. Mat. İt.İh. San tic Ltd Ştiı Msm Medya Yazılım Rek. Dan. Mat. İt.İh. San tic Ltd Şti Msm Medya Yazılım Rek. Dan. Mat. İt.İh. San tic Ltd Şti Msm Medya Yazılım Rek. Dan. Mat. İt.İh. San tic Ltd Şti Msm Medya Yazılım Rek. Dan. Mat. İt.İh. San tic Ltd Şti Msm Medya Yazılım Rek. Dan. Mat. İt.İh. San tic Ltd Şti Msm Medya Yazılım Rek. Dan. Mat. İt.İh. San tic Ltd Şti Msm Medya Yazılım Rek. Dan. Mat. İt.İh. San tic Ltd Şti Msm Medya Yazılım Rek. Dan. Mat. İt.İh. San tic Ltd Şti Msm Medya Yazılım Rek. Dan. Mat. İt.İh. San tic Ltd Şti Msm Medya Yazılım Rek. Dan. Mat. İt.İh. San tic Ltd Şti VERGİLENDİRM E DÖNEMİ 07/2009-09/2009 04/2009-06/2009 01/2009-03/2009 12/2009-12/2009 09/2009-09/2009 08/2009-08/2009 07/2009-07/2009 06/2009-06/2009 05/2009-05/2009 04/2009-04/2009 03/2009-03/2009 10/2009-12/2009 01/2010-03/2010 01/2010-12/2010 01/2009-12/2009 02/2010-02/2010 11/2009-11/2009 10/2009-10/2009 02/2009-02/2009 VERGİNİN/ CEZANIN NEVİ KGV VERGİ ZİYAİ KGV VERGİ ZİYAİ KGV VERGİ ZİYAİ KDV VERGİ ZİYAİ KDV VERGİ ZİYAİ KDV VERGİ ZİYAİ KDV VERGİ ZİYAİ KDV VERGİ ZİYAİ KDV VERGİ ZİYAİ KDV VERGİ ZİYAİ KDV VERGİ ZİYAİ KGV VERGİ ZİYAİ KGV VERGİ ZİYAİ KV-VERGİ ZİYAİ KV-VERGİ ZİYAİ KDV VERGİ ZİYAİ KDV VERGİ ZİYAİ KDV VERGİ ZİYAİ KDV VERGİ ZİYAİ VERGİ TOPLAMI 10 764.35 10 309.10 5.812,75 5.667,51 4.103,66 3.235,73 2.297,83 3.426,15 3.101,47 2.699,86 3.397,94 9.548,30 1.904,27 1.930,23 36.434,50 1.093,78 1.748,60 790,22 1.799,74 CEZA TOPLAMI 32 293.05 30.927,30 17.438,25 17.002,53 12.310,98 9.707,19 6.893,49 10.278,45 9.304,41 8.099,58 10.193,82 28.644,90 5.712,81 5.790,69 109.303,50 3.281,34 5.245,80 2.370,66 5.399,22 GENEL TOPLAM ADRES 43.057,40 41.236,40 23.251,00 22.670,04 16.414,64 12.942,92 9.191,32 13.704,60 12.405,88 10.799,44 13.591,76 38.193,20 7.617,08 7.720,92 145.738,00 4.375,12 6.994,40 3.160,88 7.198,96 EMEK MAH BİŞKEK CAD 69/2 ÇANKAYA ANKARA EMEK MAH BİŞKEK CAD 69/2 ÇANKAYA ANKARA EMEK MAH BİŞKEK CAD 69/2 ÇANKAYA ANKARA EMEK MAH BİŞKEK CAD 69/2 ÇANKAYA ANKARA EMEK MAH BİŞKEK CAD 69/2 ÇANKAYA ANKARA EMEK MAH BİŞKEK CAD 69/2 ÇANKAYA ANKARA EMEK MAH BİŞKEK CAD 69/2 ÇANKAYA ANKARA EMEK MAH BİŞKEK CAD 69/2 ÇANKAYA ANKARA EMEK MAH BİŞKEK CAD 69/2 ÇANKAYA ANKARA EMEK MAH BİŞKEK CAD 69/2 ÇANKAYA ANKARA EMEK MAH BİŞKEK CAD 69/2 ÇANKAYA ANKARA EMEK MAH BİŞKEK CAD 69/2 ÇANKAYA ANKARA EMEK MAH BİŞKEK CAD 69/2 ÇANKAYA ANKARA EMEK MAH BİŞKEK CAD 69/2 ÇANKAYA ANKARA EMEK MAH BİŞKEK CAD 69/2 ÇANKAYA ANKARA EMEK MAH BİŞKEK CAD 69/2 ÇANKAYA ANKARA EMEK MAH BİŞKEK CAD 69/2 ÇANKAYA ANKARA EMEK MAH BİŞKEK CAD 69/2 ÇANKAYA ANKARA EMEK MAH BİŞKEK CAD 69/2 ÇANKAYA ANKARA Yukarıda adı, soyadı, ünvanı. vergilendirme dönemi, vergi ve ceza türleri yazılı mükellefler adına düzenlenen Vergi/Ceza İhbarnameleri 213 Sayılı Vergi Usul Kanununun (VUK) 99 ila 107'nci maddelen gereğince tebliğ edilmek üzere posta vasıtasıyla ve memur eliyle mükelleflerin bilinen adreslerine gönderilmiş olup, mükellefler bilinen adreslerinde bulunamamıştır. 1- İlan tarihinden başlayarak bir ay içinde Maltepe Vergi Dairesine bizzat veya bilvekale müracaat etmeleri veyahut taahhütlü mektupla veya telgrafla açık adreslerini bildirmeleri, bu şekilde adlarına süre ile kayıtlı tebliğ yapılacağı, 2- İlan tanhinden başlayarak bir ay içinde Maltepe Vergi Dairesine müracaat etmemiş ve adreslerini bildirmemiş olanlara bir ayın sonunda tebliğ yapılmış sayılacağı, Hususları ilan olunur Basın - 24625 (www.bik.gov.tr) Resmi İlanlar www.ilan.gov.tr.de YAŞAM-ÇEVRE BULMACA 11 14 Şubat 2015 Cumartesi Köylüler “mavi kapak” kampanyasıyla 7 engelliye umut oldu Amasya'nın Suluova ilçesine bağlı Salucu köyü sakinleri, topladıkları 350 bin mavi kapak karşılığında aldıkları 7 tekerlekli sandalyeyi ihtiyaçlı engellilere hediye etti. AMASYA - Salucu köyü sakinlerinden Teoman Özer (40), AA muhabirine yaptığı açıklamada, bir arkadaşının mavi kapak projesiyle ilgili verdiği bilgi doğrultusunda mavi kapak toplamaya başladığını söyledi. Konuyu paylaştığı köy halkının da kendisine destek olacağını belirtmesi üzerine bir kampanya başlattıklarını ifade eden Özer, yürütülen çalışmaların iki yıl sürdüğünü dile getirdi. Engelli bireylere destek olma noktasında köy sakinlerinin en büyüğünden en küçüğüne kampanyada iyilik adına yarıştığını vurgulayan Özer, şöyle konuştu: "Öyle ki köyümüzün en büyüğünden en küçüğüne kadar herkes mavi kapak topladı. Kendilerinin de bir gün engelli olabileceğinden hareketle düzenli olarak bu kampanyayı sürdürdüler. Dolayısıyla tüm köylü iyilik için yarıştı. Destek veren köy halkımızdan Allah razı olsun. Kampanya dahilinde yaklaşık 350 bin mavi kapak biriktirdik. Topladığımız mavi kapakları ilgili derneklere ulaştırmaya devam ediyoruz. Şimdiye kadar 7 tekerlekli sandalye elde ettik. Bu sandalyeleri de engelli kardeşlerimize ulaştırdık. Onların sosyal yaşantısına katkıda bulunabildiysek ne mutlu bize." Kampanyaya destek verenlerden Suluova Atatürk Ortaokulu 5. sınıf öğrencisi Buğra Bilgiçer (12) ise kampanya kapsamında iki yıl boyunca ev ev dolaştığını söyledi. Engelli bireylere destek olabilme umuduyla bıkmadan kapak topladığını vurgu- layan Bilgiçer, "Engelli insanları mutlu etmek için ben de mavi kapak topladım. Çok mutluyum, inşallah onlar da mutlu olmuştur. Engelli insanlara yardımcı olabilmek benim için en güzel duyguydu" dedi. Köy sakinleri, toplanan mavi kapakların bir kısmını köy meydanında sergiliyor. (AA) Hayallerini gerçekleştirmek için zayıflama kampına girdiler KONYA - Beyşehir ilçesinde "Hayallerine Koş" isimli proje kapsamında düzenlenen kampa katılan 1426 yaş grubu aşırı kilolu 30 genç, sportif aktivitelerle, en büyük hayalleri olan zayıflamak için çaba gösteriyor. Konya Halk Sağlığı Müdürlüğü, Selçuklu Toplum Sağlığı Merkezi ile Konya Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü Gençlik Merkezi işbirliği ile gerçekleştirilen kamp, Beyşehir Gençlik ve İzcilik Eğitim Tesisleri'nde başladı. Kampa 14-26 yaş aralığındaki obez gençler katılıyor. Gençlerin problemlerle baş etme becerilerinin geliştirilerek fizyolojik ve psikolojik sağlıklarının korunmasının amaçlandığı kampta, obeziteyle mücadele edebilmek için yeni bir metot uygulanıyor. Konya Halk Sağlığı Müdür Yardımcısı Dr. Abdullah Özüdoğru, ortaklaşa yürütülen kampa katılan gençlerin 1 1 2 3 4 5 6 2 3 4 5 6 buradaki aktivitelere katılarak hayallerinin peşinden koştuğunu söyledi. Dr. Özüdoğru, kampta 30 gencin katıldığını belirterek, katılımcıların burada spor yapma alışkanlığı da kazandığını dile getirdi. Konya Gençlik ve Spor İl Müdürlüğünde görevli sportif eğitim uzmanı ve proje sorumlusu Seyfi Atamer ise yürütülen aktivitelerin diyetisyen, psikolog ve hekimlerden oluşan bir heyetin kontrol ve gözetiminde ger- 7 8 9 10 çekleştirildiğine dikkati çekerek, şunları kaydetti: "Türkiye'de ilk defa uygulanacak bir projeyi yönetiyoruz. Bu projede, 14 ile 26 yaş arasında bulunan obez grubundaki gençler yer alıyor. Onların topluma daha sağlıklı, daha zinde ve daha performans sağlayıcı bir sportif başarı sağlaması amacıyla çalışmalar yapıyoruz. Bu çalışma içerisinde atletizm de yapıyoruz. Bu gençlerimiz önce 100 metre koşamıyordu ama şu anda günde yaklaşık 15 kilometre koşabilecek duruma geldiler. Bütün sporcularımız bu aktivitelerle aynı zamanda kilo vermekte, sağlıklı bir şekilde yaşamlarını sürdürme aktivitesini de sağlamış oluyorlar." Kampa katılan gençler de Beyşehir'e hayallerine kavuşmak amacıyla geldiklerini, en büyük hayalleri ve hedeflerinin ise zayıflayarak fazla olan kilolarından kurtulmak olduğunu söyledi. (AA) BULMACA Soldan sağa: 11 1. Tıp bilgisi. – Uzaklık anlatır. 2. Bir işi yapmaya hazır. – Değerli madenlerin saflık derecesi. 3. Bakırtaşı. – Olumsuzluk anlatan önek. 4. Cüsseli. – Eskiden Arapların Recep ayında kestikleri kurban. 5. Tırpana balığı. – Bir göz rengi. 6. Cüzamlı. – Artırma, katma. 7. Boru sesi. – Bayağı, sıradan. 8. Eli açık, cömert. – Engel. 9. Bir kimseyi kötüleme, yerme, yergi. – Kadınların saç ve ellerini boyamakta kullandıkları toz. 10. İstanbul’un eski adlarından biri. – Vilayet. 11. Dansta kavalyenin eşi. – Bitki. 12. 106 taşla oynanan bir şans oyunu. – Eşi olmayan, yegâne, biricik. 13. Sert ve fazla kızarmayan bir domates türü. – Mesafe. 14. Endonezya’nın plaka işareti. – Yapım işleri.15. Bizmutun simgesi. – Japon çiçek düzenleme sanatı. 16. Emanet, vedia. – Bir nota. – Parola. 17. Bir tür iç çamaşırı. 18. Edebiyatta bir şeyin tersini söyleyerek alay etme. – Erzurum ilinin bir ilçesi. 19. Nesne, şey. – Kesimevi, mezbaha. 20. Kutsal inanç, iman. – Ekmek, nimet. 12 Yukarıdan aşağıya: 13 1. Onarım. – Hipodromda yarış atlarının yedekte gezdirildikleri yer. – İki parçalı kadın mayosu. 2. Soğanlı bir süs bitkisi. – Şeker hastalarının şeker yerine kullandıkları yapay tatlandırıcı. – Kabul etmeyerek geri çevirme. 3. Kadırga balığı, falyanos. – Tohumların ezilip yağ çıkarıldığı yer. – Ses yitimi. 4. Süreyya Duru’nun son filmi. – Tembellik. – Şaşma anlatan ünlem. – İslam dinini kabul etme. 5. Kalıcılık, ölmezlik. – Öğe, unsur. – Herhangi bir kas kümesinin irade dışı hareketi. – Ege ve Akdeniz’de yaşayan iri bir tür karides. 6. Piston. – Gizli bir tehlikesi olduğu sanılan, tekin olmayan. – Binek hayvanı. 7. Dinlence. – Kısa kepenek. – Kabuğundan düğme ve süs eşyası yapılan deniz kabuklusu. 8. Taneleri iri, şekeri bol, çekirdekli bir üzüm türü. – Bir pamuk türü. – Saha, meydan. 9. Adet. – Lenf düğümleri iltihabı. – Raca karısı. – Sınır nişanı. 10. İri gövdeli bir papağan türü. – Metal ÇÖZÜMÜ olmayan elementler. – Birbirine bağlı iki tekneden BUGÜN oluşan gezinti teknesi. 7 8 9 10 14 15 16 17 18 13. SAYFADA 19 20 Hazırlayan: Ercan BOSTANCIOĞLU TÜRKÇE BAKIŞ Prof. Dr. Nurullah Çetin [email protected] Necip Fazıl Kısakürek’in “BÜYÜK DOĞU MARŞI”nı Tahlil diği zaman bunun böyle olduğu Allah’ın seçtiği kurtulmuş millet! görülüyor. Türkler, Müslüman oldukGüneşten başını göklere yükselt! tan sonra hem kendi aralarında hem Avlanır, kim sana atarsa kement, de çevrelerinde İslam dini hızla Ezel kuşatılmaz, çevrilmez ebet. yayılmış. Orta Asya’da kalmayarak, Allah’ın seçtiği kurtulmuş millet! oradan Anadolu’ya, Anadolu’dan Güneşten başını göklere yükselt! Balkanlara, Avrupa içlerine, Kuzey Afrika’ya, Kafkaslara hasılı dünyaYürü altun nesli, o tunç Oğuz'un! nın pek çok yerine gerek göçlerle Adet küçük, zaman çabuk, yol gerek fetihlerle dağılarak İslam’ı da uzun. yaymıştır. İslam dünyasında başka Nur yolu izinden git, milletlerde bu durum pek görülmez. KILAVUZ'un! Diğer milletler genellikle bulunduksonsugüzel, doğru, çık, Fethine ları yerlerde kalmıştır ama Türkler zun! çok hareketli bir yayılma seyri gösteYürü altun nesli, o tunç Oğuz'un! rir. Ayrıca Batı’dan gelen Haçlı Adet küçük, zaman çabuk, yol Seferlerine karşı İslam dünyasını uzun. genellikle Türkler korumuştur. Sınır boylarında emperyalist batı saldırılaAynası ufkunun, ateşten bayrak! rına karşı İslam bayraktarlığını Babamın külleri, sen, kara toprak! Türkler yapmıştır. İkincisi de tarihte Şahit ol, ey kılıç, kalem ve orak! İslam ümmetini siyasi ve idari Doğsun BÜYÜK DOĞU, benden anlamda en geniş kapsamıyla bir doğarak! araya getiren, derleyip toparlayan, en Aynası ufkunun, ateşten bayrak! Babamın külleri, sen, kara toprak!.. geniş İslam birliği projesini gerçekleştiren Osmanlı Devletidir. Ondan 1938 önce ve sonra bu kertede bir birlik Konu: Türk milletinin misyonu. İzlek: Türk milleti, tarihten getirdi- yoktur. * Güneşten başını göklere yükseltği engin bilgi ve tecrübe birikimi, mesi: Türk milleti, büyük tarihî kişilikli duruşu ve özgüveniyle Türk ve İslam dünyasının öncü gücü olma sorumluluk ve görevi itibariyle kendine olan özgüvenini koruyarak çok sorumluluğundan kaçamaz. büyük hedefler belirlemeli, ufkunu Düşünce: Şiir ideolojiktir. Şair, geniş tutmalıdır. İçinde bulunduğu Türk-İslam düşüncesi doğrultusunda dar ve kısır çerçeveye hapsolmamalı, Türk milletinin geleceğine yön tayin ediyor ve hedef gösteriyor. Bu mille- itildiği geri duruma razı olmamalı, dünyaya nizam verme ülküsünden te tarihinden, kimliğinden, kültürünvazgeçmemelidir. den hareketle yeniden doğrulup * Kement atanın kendisinin avlanayağa kalkması ve bütün Türk ve ması: Türk milleti gördüğü büyük İslam dünyasını birleştirip Büyük işler ve ifa ettiği önemli görevler Doğu’yu kurması misyonu yüklenisebebiyle daima düşmanları olmuş yor. ve her zaman tuzağa düşürülmek Olay: Şiirin yüzey yapısında beliristenmiştir. Özellikle Hıristiyan gin bir olay unsuru yer almıyor. dünya, Türk milletini ortadan kaldırDerin yapıda ise Türk milletinin tarihte ortaya koyduğu büyük başarı- madan hedefine ulaşamayacağını çok lar, yaşadığı büyük ve önemli olaylar iyi bilmektedir. Bunun için akla hayale gelmez hileler, oyunlar, savaşçok dolaylı olarak hafifçe sezdirililar, politikalarla bu millete kement yor. atmaya, avlayıp yok etmeye çalışVarlık: Ateş, bayrak, kül, toprak, mıştır, şimdi de çalışmaktadır. Fakat kılıç, kalem, orak gibi bazı somut her seferinde avlamak isteyen kendinesneler, sezgici/idealist açıdan si avlanmıştır. Son olarak Millî değerlendiriliyor. Mücadele sürecimizde avlamak isteDuygu: Geleceğe dair toplumsal diler, ülkemizi karış karış işgal ettiler kurtuluş ümidi ve hamasî anlamda ama başbuğ Atatürk’ün önderliğindebüyük bir heyecan yansıtılıyor. ki Kuva-yı Milliyye tarafından Görüntü: Nesnel Görüntü: Somut anlamda var olan, görülen veya yaşa- avlandılar ve geri püskürtüldüler. Günümüzde ise savaşla değil politika nan nesnel bir görüntü sunulmuyor. yoluyla kement atmaktadırlar. Öznel Görüntü: Sunulan görüntüAvrupa Birliği’ne giriş dilekçemiz ler, hayalî bağlamda özneldir. Türk istismar edilmekte ve olmadık dayatyukamilletinin başını güneşten daha malarla millî varlığımız, vatanımız, rılara doğru yükseltmesi, bu milleti değerlerimiz, kurumlarımız avlanmabirilerinin avlamak için kement ya çalışılmaktadır. Fakat Türk milleatması, ezelin kuşatılmazlığı, ebedin ti, dışardan Avrupa Birliği ve çevrilmezliği gibi görüntüler, somut Amerika kaynaklı şer odaklarına, olarak algılanamayan, ancak tahayyülde resmedilen görüntülerdir. Şiirin içerden onların yerli işbirlikçilerine karşı millî mücadeleye devam etmekdiğer bölümlerindeki görüntüler de tedir. Bu kement atıcılar, sonunda hayalîdir. elbette kendileri avlanacaktır. Soyut Görüntü Unsurları: Simge * Ezelin kuşatılmazlığı, ebedin ve İmgeler: çevrilmezliği: Ezel zamanın öncesiz* Türk milletinin Allah tarafından seçilmiş, kurtulmuş bir millet olması: lik boyutudur, zamanın başlangıcı için bir sınır tayin edilememesidir. Burada Türk milletinin seçilmesine Ebed de sonsuzluktur. Nasıl öncesiz, ve kurtulmuş olmasına şu anlamları başlangıcı ve sonu olamayan zaman, yüklemek lazım: Birincisi Allah, bir çerçeve içine hapsedilemezse Türk milletine İslam’ı düşmanlara Türk milletinin Allah’ın takdir ettiği karşı koruma ve savunma, bütün müslümanları siyasi ve idari anlamda tarih yolculuğu da durdurulamaz. Tarih sahnesinde kendisine verilen bir araya getirme, derleme toplama görev tamamlanacak, bu engelleneve bu dini yayma görevi vermiştir. meyecektir. (DEVAM EDECEK) Milletimizin tarihî serüveni incelen- Sevgililerin fotoğraflarını güllere işliyorlar BALIKESİR - Bazı çiçekçiler, 14 Şubat Sevgililer Gününde sürpriz yapmak isteyenlere, üzerinde fotoğraf baskısı ile isim, güzel sözler ve evlilik teklifi gibi yazıların bulunduğu beyaz, pembe, sarı güller hazırlıyor. Balıkesir'de çiçekçilik yapan Burak Şahin, AA muhabirine, Sevgililer Günü için en fazla talep gören kırmızı gül başta olmak üzere çiçek alımlarının sürdüğünü söyledi. Yıl boyu en fazla satışın olduğu 14 Şubat'a yönelik iyi hazırlandıklarını dile getiren Şahin, Sevgililer Gününde gülleri renklerine göre 5 ila 25 lira arasında fiyatlardan satacaklarını ifade etti. Her çiçeğin ve renginin bir anlamı olduğunu ancak doğrudan hisleri aktaran baskılı güllerin büyük talep görmeye başladığını vurgulayan Şahin, şunları kaydetti: "Bir süre önce aldığım 'flower printer' cihazı, gülün üzerine fotoğraf, logo baskısı yapabiliyor, isim, güzel sözler yazılabiliyor ya da evlilik teklifi yapılabiliyor. Birçok kişi bugünden baskılı gül için sipariş veriyor. Kişi, sevgilisine karşı hislerini gül üzerine yaptığı baskıyla daha iyi anlatıyor. Renklerin anlamından daha etkili oluyor. Sevgilisine hediye edeceği gülün üzerine beraber çektirdikleri ya da kendi fotoğrafının baskısını yaptıranlar kadar, 'Seni çok seviyorum', 'Bir tanemsin', 'Benimle evlenir misin?', 'aşkım', 'canım' gibi yazılar yazdıranlar oluyor." Şahin, işlemeleri sarı, beyaz ve pembe gibi açık renkli güllere uygulayabildiklerini anlattı. Siparişleri Sevgililer Günü sabahından itibaren yetiştirmeye çalışacaklarını ifade eden Şahin, "Gülün üzerine baskı ya da yazı, bir dakika gibi kısa sürede oluyor ancak bilgisayardaki işlemler, çiçeği makineye yerleştirme derken zaman uzuyor. Fazla da bir maliyeti yok. Alınan gülün üzerine sadece 5 lira farkla bu işi yapıyoruz" diye konuştu. (AA) 12 haber 14 Şubat 2015 Cumartesi ‘Sessiz üçlü’ye ‘ses ver’ çağrısı kalırsanız dünya da size sessiz kalacaktır. Dünya 5’ten büyüktür. Ölenlere rahmet diliyorum, öldüreni de lanetliyorum” dedi. iki ülke arasındaki ilişkilere de vurgu yapan Erdoğan şunları kaydetti: Daha önce 2 kez başbakan olarak buraya gelmiştim, bu üçüncü ziyaretim. 2 ülke ilişkilerini en geniş manada ele alma fırsatı bulduk. Burada 3 anlaşma yaptık. Ortak deklarasyonu imzaladık. 12 yıl önce aramızdaki ticaret hacmi çok komikti, 1,2 milyon dolardan, 100 kat arttırdık. 2018 yılını gelin her iki ülke olarak kültür turizm yılı olarak ilan edelim, vatandaşlarımızın rahat geliş gidişlerini sağlayalım. Karşılıklı vizeleri kaldıralım teklifi yaptık. Bir an önce THY’nin de buraya gelmesi için yetkili arkadaşlarımız çalışmaları yürütecek. 24 -25 Nisan’da Çanakkale’ye davet ettim, kendileri katılamasa da en düzeyde katılım sağlayacaklarını söylediler. MEKSİKO- Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Latin Amerika ülkeleri ziyaretinin son durağı Meksika’nın başkenti Meksiko’da, mevkidaşı Meksika Cumhurbaşkanı Enrique Pena Nieto ile baş başa ve heyetler arası görüşmelerin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında açıklamalarda bulundu. Konuşmasında ABD’nin Kuzey Carolina eyaletinde 3 Müslüman gencin İslamofobik bir cinayete kurban gittiğini ifade eden Erdoğan, ABD Başkanı Barack Obama’ya seslendi. Erdoğan “Amerika’ya yakın olduğum için buradan belirtmem gerekiyor. 3 Müslümanın öldürülmesi noktasında özellikle Başkan Obama, Kerry ve Biden’ın şu ana kadar hiçbir açıklama yapmamış olması manidardır. Bunlar terörist değil, bunlar Suriyeli Müslüman. Sayın Obama’ya sesleniyorum, neredesin başkan diyorum, Biden’a sesleniyorum neredesiniz diyorum. Siz bu tip olayda sessiz BBC protesto edildi LONDRA - İngiliz yayın kurumu BBC, ABD'nin Kuzey Carolina eyaletinde önceki gün uğradıkları silahlı saldırıda 3 Müslüman gencin öldürülmesine yeteri kadar yer vermediği gerekçesiyle protesto edildi. "Irkçılığa Karşı Dur" isimli kampanyayı yürüten grup tarafından düzenlenen gösteri için protestocular, başkent Londra'daki BBC Genel Merkezi önünde toplandı. BBC'yi, 23 yaşındaki diş hekimliği öğrencisi Deah Barakat, 21 yaşındaki eşi Yusor Muhammed Ebu Salha ve 19 yaşındaki baldızı Razan Muhammed'in Chapel Hill kasabasındaki Kuzey Carolina Üniversitesi yerleşkesi yakınında bulunan evlerinde öldürülmesiyle ilgili "sessiz" kalmakla suçlayan göstericiler, "Müslümanları terörist olarak göstermeyi durdurun", "Müslümanların yaşamları da önemlidir" yazılı çeşitli pankartlar taşıdı. Göstericiler ayrıca, "İslamofobiye hayır", "İslamofobi gitmeli" gibi sloganlar attı. Protestoyla ilgili açıklama yapan gösterinin organizatörü Sabby Dhalu, 3 gencin öldürülmesinin "nefret suçu" olarak kabul edilmesi gerektiğini vurgulayarak, "Müslüman toplumun üyelerinin sürekli saldırganlar olarak gösterildiğini, ancak terörizm kurbanı olarak gösterilmediğini" kaydetti. Dhalu, İngiliz basınının geçen ayki Paris saldırılarına yayınlarında geniş yer verdiğini anımsatarak, "3 Müslüman gencin öldürülmesiyle ilgili medyanın yayın yetersizliğinden dolayı üzüldük. Bugün burada yüksek sesle, 'Müslümanların yaşamları da önemlidir' diyoruz" ifadelerini kullandı. Londra merkezli "Faşizme Karşı Birleş (UAF)" isimli grubun yetkilisi Weyman Bennett de, "Müslüman toplumla dayanışma içersinde olmalıyız, bugünün günah keçileri onlar" dedi. (AA) Sıkıntılı uzlaşma Belarus’un başkenti Minsk’te yapılan 14 saatlik Ukrayna zirvesinden Rusya’nın istediği uzlaşı çıktı. 15 Şubat’tan itibaren geçerli olacak ateşkes anlaşmasına göre önce anayasal reform yapılacak, sonra ağır silahlar ve yabancı askerler Ukrayna’dan çekilecek. Ayrıca taraflar arasında 50 kilometrelik bir tampon bölge oluşturulacak. MİNSK- Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Belarus’un başkenti Minsk’te düzenlenen görüşmede, Ukrayna’da çatışan tarafların 15 Şubat’tan itibaren ateşkes ilan edilmesi konusunda anlaştıklarını bildirdi. Minsk’teki Bağımsızlık Sarayı’nda düzenlenen Ukrayna zirvesinin ardından basın mensuplarına açıklama yapan Putin, “Bana göre birçok konuda anlaştık. Bunlardan ilki 15 Şubat 24.00 itibariyle ateşkes ilan edilmesi konusunda vardığımız anlaşma. İkincisi, Ukrayna ordusuna ait ağır silahların bugünkü konumundan geçtiğimiz yıl 19 Eylül’de Minsk mutabakatında varılan çizgiye geri çekilmesi” dedi. Görüşmelerle ilgili hayatının en kolay gecesi olmadığını ancak varılan anlaşmalarla bunun mutlu bir sabaha dönüştüğünü söyleyen Putin, görüşmelerde ayrılıkçılarla Ukrayna arasında sınır konusu, insani konular, Donetsk ve Luhansk bölgelerinin kanuni statüsü, ekonomik durum gibi konularda anlaşmalara varıldığını belirtti. Putin, zirve sonunda iki farklı belgeye imza atıldığı bilgisini paylaştı ancak anlaşmanın ismini söylemedi. Putin, ikinci belgenin ise Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande ve Almanya Başbakanı Angela Merkel’in barış sürecini desteklediklerine dair yaptıkları açıklama olduğunu dile getirdi. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Almanya Başbakanı Angela Merkel, Ukrayna Devlet Başkanı Petro Poroşenko ve Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande’ın Ukrayna krizini görüşmek üzere önceki akşam Minsk’te başladıkları toplantı yaklaşık 14 saat sürdü. Minsk zirvesi, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra dünyanın paylaşıldığı ve 1945 yılında gerçekleşen Yalta Konferansı’ndan bu yana yapılan en uzun pazarlık oldu. Ukrayna Devlet Başkanı Petro Poroşenko, dün sabah saatlerinde yaptığı açıklamada Rusya’nın öne sürdüğü şartların kabul edilemez olduğunu söyledi. Ancak çok kısa süre sonra toplantı sona erdi ve liderler 15 Şubat tarihi itibariyle Ukrayna’da çatışan tarafların ateşkes yapması için uzlaşıya varıldığını açıkladı. Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande ise Minsk’te varılan anlaşmanın takipçisi olacaklarını söyleyerek, anlaşmanın, sadece Ukrayna için değil, Avrupa için de oldukça büyük bir rahatlamaya işaret ettiğini dile getirdi. Hollande, “Evet anlaşma ciddi bir umut taşıyor ancak henüz her şey hallolmuş değil” ifadesini kullandı. Almanya Başbakanı Angela Merkel de mutabakatın ardından yaptığı açıklamada, bir umut ışığı bulunduğunu ancak büyük sorunların hala devam ettiğini belirtti. Belarus Devlet Başkanı Alexander Lukashenko, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Ukrayna Cumhurbaşkanı Petro Poroşenko, Almanya Başbakanı Angela Merkel ve Fransa Cumhurbaşkanı Francois Hollande’in katıldığı Minsk zirvesinde, Putin ile Poroşenko arasında tartışma çıktığı ve Putin’in 12’nci saatin sonunda kalem kırdığı öğrenildi. Putin'in elindeki kalemi kırdığı an objektiflere böyle yansıdı. Minsk’te yürütülen müzakereler sonucunda Ukrayna Temas Grubu temsilcileri bir anlaşma imzaladı. Anlaşma, 13 maddeden oluşuyor. Anlaşmada yer alan bazı maddeler genel hatlarıyla şu şekilde: 1- 15 Şubat’taki ateşkesin yanısıra bölgedeki ağır silahlar bugünkü konumundan 19 Eylül’de Minsk mutabakatında varılan çizgiye geri çekilecek. Silahların geri çekilmesi 17 Şubat’ta başlayacak ve iki haftada tamamlanacak. 2- Ukrayna topraklarındaki yabancı silahlı gruplar ve askerler çıkarılacak ve tüm rehineler 19 gün içinde serbest bırakılacak. Ayrıca, ağır silahların geri çekilmesi sonucunda taraflar arasında 50 kilometrelik tampon bölge oluşturulacak. 3- Ukrayna yönetimi doğudaki bölgelere uyguladığı kısıtlamaları kaldıracak ve böylece bu bölgelerde normalleşme sürecinin başlaması sağlanacak. 4- Anlaşma imza tarihinden itibaren 30 gün içinde Ukrayna Parlamentosu Yüksek Rada tarafından Ukrayna’daki “Donetsk ve Lugansk’ta geçici yerel yönetim düzeni” yasasına uygun olarak, 19 Eylül tarihli Minsk Memorandumu çerçevesinde özel statüye ilişkin kararname kabul edilecek. 5- Ukrayna’da 2015 sonunda yürürlüğe girecek yeni anayasa ile birlikte adem-i merkeziyetçiliğin öngörüldüğü anayasal reformların yapılması, ayrıca 2015 sonuna kadar Donetsk ve Lugansk’a özel statü tanıtan daimi yasanın kabul edilmesi tamamlanacak. 6- Ukrayna sınır koruma birlikleri bu yıl sonuna kadar ülke sınırlarının kontrolünü yeniden sağlayacak. 7- Ukrayna ordusu için bugün (dün) itibarıyla ulaştığı sınırlar esas alınacak. Donetsk ve Lugansk için 19 Eylül’de imzalanan Minsk Memorandumu’ndaki sınırlar esas alınacak, Adını doğunca koyacak… DAVUTOĞLU ‘bebek’ bekliyor İSTANBUL- Başbakan Ahmet Davutoğlu, 3. havalimanı inşaatı alanında incelemelerde bulundu. Türkiye için gurur verici bir proje olduğunu belirten Davutoğlu, uluslararası havacılığın merkezlerinin Batı’dan Doğu’ya kaydığını dile getirerek, İstanbul’da bu havaalanının inşa ediliyor olmasının aslında vizyoner bir yaklaşımın çok önceden ortaya koyduğunun bir işareti olduğunu aktardı. Projenin tamamlandığında dünyanın en büyük havalimanı niteliğini kazanacağını belirten Davutoğlu, şöyle devam etti: “Bu çapta bir projenin, Türk firmaları tarafından üstlenilmesi, başlı başına ekonomi, firmalarımız ve inşaat sektörünün ulaştığı düzeyi gösteren olağanüstü güzel bir göstergedir. Aynı zamanda İstanbulumuzun çevre dokusu ve bu bölgenin zemini itibarıyla da son derece duyarlı olmamız gereken bir proje. Projenin büyüklüğü ile İstanbulumuzun çevre dokusuna gösterdiğimiz duyarlılık, at başı giden hususlardır." Davutoğlu, döviz kurundaki artışın projelerde maliyeti arttırdığı iddiasına ilişkin, “Böyle bir gözden geçirmeye ihtiyaç yok zaten bütün bu planlamalar, avro bazında yapıldı. Bir kayıp ya da yeniden değerlendirmeyi gerektiren bir tablo söz konusu değil” dedi. Davutoğlu, bir soru üzerine yeni havalimanının isminin istişare sonucu belirleneceğini belirterek, “Şu ana kadar ilan edilmiş bir isim... Bunlar istişare edilir. İstanbul’a yakışan bir isim üzerinde çalışılır ama önemli olan ilk önce bebeğimizin dünyaya gelmesi. Öyle denir ya. Öncelikle onun ortaya çıkması, hepimizi gururlandıracak şekilde dünyaya takdim edilmesi gerekiyor. İsimlendirme en sonunda en uygun bir şekilde yapılır” diye konuştu. Başbakan Davutoğlu, Atatürk Havalimanı’nın durumuyla ilgili soruya ise “Tekrar konuşulur, planlanır. Şehrin içinde kaldığı için havalimanı dışarı taşınıyor. Özel inişler için tanzim edilebilir. Geri kalan alan yeşil alana dönüştürülebilir diye bir düşüncemiz var. Ama bunlar istişare edilebilir” cevabını verdi. Davutoğlu, havalimanının yapıldığı zeminin, uygun bir zemin olduğunu vurgulayarak, “29 Ekim 2017'de bitirmek önceliğimiz” dedi. “İşletmeye geçildiğinde 120 bin istihdam olacak. Yaşayan orman alanlarında en ufak bir eksiklik olmayacak. 5 milyon ağaç dikilecek. Geniş bir ağaçlandırma faaliyeti yürütülecek” diyen Davutoğlu, 3. havalimanı inşaatında inceleme öncesinde işadamları Mehmet Cengiz, Mehmet Nazif Günal, Naci Koloğlu ve Mehmet Kalyoncu ile yetkililerden çalışmalar hakkında bilgi aldı. Basın toplantısının ardından Davutoğlu ve beraberindekiler, inşaat alanında incelemelerde bulundu. (AA) 13 dış dünya 14 Şubat 2015 Cumartesi Kübalılar, ABD ile ilişkiler konusunda karamsar ABD ile Küba arasında geçen yıl sonunda sürpriz şekilde gündeme gelen normalleşme sürecini başlatacak adımların ardından Küba'nın başkenti Havana'da halk ülkelerinin ABD ile ilişkilerini geliştirme sürecine umutlu yaklaşmıyor. Fidel Castro ve Raul Castro yönetimine güven duyduklarını belirten Kübalılar, ABD ile 53 yıl önce kesilen ilişkiler konusunda devrimin lideri Fidel Castro gibi düşünüyor. HAVANA - Kübalılar, ülkelerini "dış dünyaya kapalı" ve "abluka altında" olarak tanımlıyor. 1959 yılında yapılan devrimden bu yana çok uzun zaman geçtiğini vurgulayan Kübalılar, ülkelerinin normalleşme süreci için de çok uzun zamana ihtiyaç duyulduğunu söylüyor. Havana'da Amerikan bayrağı desenli kıyafetler giyen, bandana takan ve ABD'nin sembollerinden Özgürlük Heykeli'ni vücuduna dövme olarak yaptıran Kübalılar görmek mümkün. Buna rağmen halk sürece ilişkin olumlu görüş belirtmekten kaçınıyor. Taksicilik yapan Juan Ramon Marino, sürece olumsuz bakanlardan. Marino, "ABD ile ilişkileri geliştirmek isteriz fakat ABD, Küba'nın ekonomik olarak gelişmesini istemiyor" dedi. Fidel Castro, ülkesinin ABD ile ilişkilerin normalleştirilmesi yönündeki kararıyla ilgili geçen ay ayında sessizliğini bozmuş, Havana Üniversitesi öğrenci federasyonuna yazdığı mektupta, "Ne ABD'nin politikasına güveniyorum ne de onlarla iki çift laf ettim. Ama bu çatışmalara barışçıl çözümü reddettiğim anlamına gelmez" ifadesini kullanmıştı. ABD ve Küba arasındaki ilişkiler Fidel Castro'nun 1959'da ABD destekli Fulgencio Batista rejimini devirmesi sonucu yönetime gelmesiyle bozulmaya başladı. Taraflar arasında başlayan “Güney Sudan'da 2,5 milyon kişi acilen gıda yardımına ihtiyaç duyuyor” CUBA - Birleşmiş Milletler (BM) İnsani İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı ve Acil Durumlar Koordinatörü Valerie Amos, Güney Sudan'da 2,5 milyon kişinin acilen gıda yardımına ihtiyaç duyduğunu belirtti. Amos, Güney Sudan'ın başkenti Cuba'da, UNESCO Özel Temsilcisi Forest Whitaker ve BM Güney Sudan Özel Temsilcisi Toby Lanzer ile düzenlediği basın toplantısında, "Güney Sudan'da durum felaket. Binlerce çocuk yetersiz besleniyor, ayrıca açlık ve hastalık tehdidiyle de karşı karşıyalar. Bu ülkede 2,5 milyon insan acilen gıda yardımına ihtiyaç duyuyor" dedi. Halkın, ülkede yaşanan savaşın etkilerinden korktuğunu ve evlerini bırakıp kaçmak zorunda kalmaktan bıktığını dile getiren Amos, "İnsanların acısını görmek kalbi parçalıyor. Yarın barış anlaşması imzalansa bile halka yardıma devam etmenin gerekli olduğunu gayet iyi biliyoruz. Yağmur mevsimi başlamadan önce yardımları depolama yollarını araştırıyoruz" diye konuştu. Amos, Güney Sudan halkının iki yıldan uzun süre devam eden çatışmalar nedeniyle bedenen ve ruhen yorgun olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti: "İnsanlar, barış konusunda umutsuz. Korku içinde yaşamaktan yoruldular, çoğunluğu birkaç kez evini terk edip kaçmak zorunda kaldı. İnsanlar, çocuklarının silahlı gruplar tarafından militan yapılmasından korkuyor. Bunun yanında cinsel şiddet yayılmış durumda. Konuştuğum insanlar, barış, istikrar ve güven içinde yaşamak istiyor. Bu insanların barışa ihtiyacı var." (AA) gerginlik, ABD'nin Küba'ya 1960'tan bu yana ticari ambargo uygulamasına neden olmuş ve iki ülke ilişkileri 1961'de kesilmişti. Barack Obama yönetimi, geçen yıl sonunda açıkladığı Küba ile ilişkilerin normalleşmesi sürecinde ilk adımı atarak, seyahat ve mali alanlardaki bazı yaptırımları gevşetti. Ayrıca bu ay, süreç çerçevesinde üst düzey bir ABD heyeti, Küba'da iki gün süreyle müzakerelerde bulundu. Küba devriminin 88 yaşındaki lideri Fidel Castro da ilişkilerin normalleştirilmesi görüşmelerini desteklediğini, ancak Washington'ın politikalarına güvenmediğini söylemişti. ABD ile normalleşme sürecinin sonucu olarak dünyaya açılması gündeme gelen Küba ekonomik açıdan zorluklar çekiyor. Turistik yerleri, klasik arabaları ve tarihi ile turistlerin her zaman için ilgi odağı olan başkent Havana'nın ara sokaklarına yoksulluk hakim. Dar sokakları arasında bulunan evleri, bu sokaklarda devlet tarafından kurulan pazarları ve et dükkanları bulunan Havana'da vatandaşlar geçimlerini sağlamakta güçlük çekiyor. Ülkede Küba vatandaşları tarafından kullanılan para birimi Küba pesosu. Fakat turistler için geçerli olan para birimi "Dönüştürülebilir Küba pesosu" (CuC). 1 Dönüştürülebilir Küba pesosu Hollanda’daki Türk kökenli siyasetçiler “sessiz kesimlerin” sesi olacak yaklaşık 25 Ulusal Küba pesosuna denk geliyor. Sıradan bir Kübalının aylık ortalama kazancı 40-50 CuC civarında. Şu anda işsiz olan Ely Ramos, ekonomik sıkıntılar nedeniyle ülke dışından gelenlerden yardım talep ediyor. Ramos, "Buraya gelen turistler çocuklara okumalarına yardımcı olmak için kalem ve defter getirmeli çünkü babaları onlara bu tür malzemeleri temin edemiyor" dedi. Babasından kalan taksicilik mesleğini devam ettiren Luis Fuentes ise ekonomik zorluklardan yakınırken, "Biz üç kişilik bir aileyiz. Akşam için aldığımız bir öğünlük etin fiyatı 40 CuC. Kazandığımız para ile sadece temel ihtiyaçlarımızı karşılayabiliyoruz" diye konuştu. Havana'da güvenlik görevlisi olarak çalışan Alcides Margado da dünyanın Küba dışındaki bir yerini görmenin kendileri için hayal olduğunu anlattı. Margado, "Yurt dışına çıkmak, gezip görmek için çok paraya lazım. Biz önceliği çocuklarımızın eğitimine veriyoruz" ifadesini kullandı. Alcides, içinde bulunduğu ekonomik sıkıntıyı aktarırken de "Burada apartmanda yaşamak istiyorsanız en az 9,000 CuC vermeniz lazım. Biz babamın evinde yaşıyoruz ve ayda sadece 18 CuC kazanıyorum" dedi. Kübalıların ortak temennisi ise ülkedeki ekonomik durumun bir an önce iyileşmesi. (AA) Başbakan Çipras: “En Avrupa yanlısı ortak bizleriz” ATİNA - Yunanistan'da, 25 Ocak'ta yapılan genel seçimlerin ardından Radikal Sol İttifak (SYRIZA) lideri Aleksis Çipras başkanlığında, Bağımsız Yunanlılar (ANEL) partisinin desteğiyle kurulan koalisyon hükümeti güvenoyu aldı. Sandalye sayısı 300 olan Yunan parlamentosunun oylamaya katılan 299 üyesinden 162'si yeni hükümete "evet" derken, 137 milletvekili "hayır" oyu kullandı. Başbakan Çipras, oylama öncesi yaptığı konuşmada, Yunanistan'da ilk defa bir hükümetin güvenoyu almadan ülkenin AB geleceğiyle ilgili zor bir sorunla başa çıkmak zorunda kaldığını belirterek, "Sadece Yunanistan'ın değil Avrupa'nın geleceği açısından da tarihi bir dönüm noktasında bulunuyoruz" dedi. Yunanistan'ın borç konusunun ele alınacağı yarınki Eurogroup toplantısında Maliye Bakanı Yanis Varufakis'in yanında tüm Yunan halkının da bulunacağını ifade eden Çipras, "Gelinen noktada artık geri dönüş yok" yoru- munda bulundu. Çipras, Avrupa'nın bundan sonra kendi geleceğiyle ilgili alacağı kararlarında, "birlik halinde ilerlemek" ya da "ortamı korku ve istikrarsızlığa bırakmak" ikilemiyle karşı karşıya bulunduğunu savunarak, Yunanistan'ın bu konuda belirleyici rol oynadığını ifade etti. Yunanistan'ın referandumlar (yardım anlaşmaları) dönemine geri dönmesinin mümkün olmadığını ve bunu artık Avrupa'da herkesin anladığını bildiren Çipras, birleşik Avrupa'yı koruyan ülkenin Yunanistan olduğunu kaydetti. Çipras, "Aslında en Avrupa yanlısı ortak bizleriz. Bu noktada küçük Yunanistan evrensel değerleri koruyarak belirleyici rol oynuyor" dedi. Başbakan Çipras, Yunanistan ile Avrupalı ortakları arasında yeni bir kalkınma programı üzerinde anlaşma sağlanmasının ihtiyaç olduğunu belirterek, yeni hükümetin yarınki Eurogroup toplantısına pozitif bir enerjiyle gittiğini, ortaklarından da aynı tavrı beklediğini kaydetti. (AA) LAHEY - Hollanda'da, geçen sene kasım ayında iktidar ortağı İşçi Partisi'nden (PvdA) ihraç edilen Türk kökenli milletvekilleri Selçuk Öztürk ile Tunahan Kuzu, yeni kurdukları "Denk" (Düşün) adlı siyasi hareketle sessiz kesimlerin sesi olmayı hedeflediklerini söyledi. Kuzu'nun liderliğini yapacağı siyasi hareketin geleceği konusunda AA muhabirine açıklamada bulunan milletvekilleri, ırkçılıkla etkin bir mücadele yürüteceklerini ifade etti. Hollanda'da son dönemlerde ırkçılıkla bağlantılı olaylarda artış yaşandığına dikkati çeken Öztürk, şöyle konuştu: "Katılaşan, sertleşen bir politika izleniyor. Irkçılık konusunda fazla taviz veriliyor. Hollanda'da ırkçılığı kabul etmiyoruz. Irkçılığın kökünden kazınması gerektiğini düşünüyoruz. Hollanda Anayasası'nın birinci maddesi ayrımcılığı yasaklıyor. Maalesef son dönemlerde bu ırkçı söylemler ön plana çıktı, biz onu yok etmek istiyoruz. Hollanda'da yeni bir hareket ve oluşumla insanlarımıza bir özgüven vermek istiyoruz" diye konuştu. Ülkede susturulmaya çalışılan ve siyasi arenada seslerinin duyulmadığını düşünen geniş bir kesimin var olduğunu kaydeden Öztürk, bu insanlara siyasi arenada alan açacaklarını söyledi. "Sadece bir kesimin sesi olmayacağız, ülkedeki 17 milyon insanı kucaklayacağız" diyen Öztürk, şu değerlendirmede bulundu: "Bizim düşüncelerimiz, hedeflerimiz ortada. Hollanda'daki katılaşmayı önlemek isteyen, eski, hoşgörülü Hollanda'yı arzulayan herkese kapımız açıktır. İnanıyorum ki Hollanda'da milyonlarca insan şu son dönemdeki sertleşen Hollanda'yı istememekte, yeni bir oluşumu beklemekte. Onu da bizim kurduğumuza inanıyorum." Siyasi hareketlerinin programın- da yer alan konuların hayata geçirilmesi için mecliste büyük bir mücadele vereceklerinin altını çizen Öztürk, zaman kaybetmeden sokağa inerek halka kendilerini anlatmaya çalışacaklarını belirtti. Bu konuda dijital ortamı çok iyi kullanacaklarını vurgulayan Öztürk, "Hollanda'yı adım adım gezeceğiz. Mecliste üç ay boyunca bir manifesto çalışması yaptık. Yarından itibaren Hollanda'nın her yerinde genellikle üniversitelerde gençlerle tartışma programları organize edeceğiz. Bütün insanlarımızı davet edeceğiz. Bizi eleştirmelerini isteyeceğiz. O eleştirileri değerlendirerek seçimlere katılacağız" diye konuştu. Hollanda siyasetine yeni bir üslup getirmeyi amaçladıklarını belirten Kuzu da bu yüzden parti değil siyasi bir hareket kurduklarını söyledi. Siyasi partiye dönüşmeyi düşünmediklerini, hareket olarak 2017'deki genel seçimlere katılmayı planladıklarına işaret eden Kuzu, "Hollanda'ya yenilik getirmek istiyoruz. Siyaseti daha interaktif hale getirmek amacımız. Modern bilgi teknolojisiyle bunu yapmak mümkün. Kurulu partiler bu imkanları kullanmıyorlar biz kullanacağız" dedi. Herkesi olduğu gibi kabul eden, sosyal güvenliğin ön planda olduğu bir toplum hedeflediklerine vurgu yapan Kuzu, dış politikada Hollanda'nın imajının düzeltilmesi gerektiğini düşündüklerini ifade etti. (AA) BULMACANIN ÇÖZÜMÜ 1 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 2 3 4 5 6 7 8 9 10 14 TURİZM 14 Şubat 2015 Cumartesi ‘Beyaz Cennet’ karla bir başka güzelleşti Kaybolmaya yüz tutan meslekler tarihi çarşıda buluşacak ISSN 1308-7622 SİİRT - Siirt Valiliği, Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun hibe kredisi müjdesinden sonra kaybolmaya yüz tutan meslekleri tarihi çarşıda bir araya getiriyor. Valilik, belediyenin desteğiyle kaybolmaya yüz tutan meslek kollarında faaliyet gösteren esnaf ve yeni girişimciler için harekete geçti. Kent merkezindeki Şeyhler Çarşısı, tarihi mesleklerin gelecek kuşaklara aktarılması için restore edildi. Vali Mustafa Tutulmaz, AA muhabirine, Ulu Cami ve Helvacılar Çarşısının kentin kadim tarihinde ticaret, ibadet ve konaklama mekanı olarak kullanıldığını söyledi. Günümüzde birçok turistin gezi ve alışveriş alanı olarak kullandığı bu alanı restore ederek, orijinal dokusuna kazandırmak istediklerini ifade eden Tutulmaz, bu kapsamda bölgede yer alan dükkanların, çarşıların, sokakların tahribattan ve betonarme yapılardan arındırılarak, bölgenin nefes almasının sağlanacağını belirtti. Tutulmaz, "Yok olmaya yüz tutan mesleklerin yaşatıldığı tarihi çarşıyı gezen turistler geçmişe yolculuk yapacaklar. Çarşının turizme kazandırılması esnafa da ticari olarak katkı sunacak" dedi. Eskiden ilde 19 ayrı sektörün ayrı ayrı çarşılarının bulunduğunu hatırlatan Tutulmaz, geçmişte yaklaşık 600 iş yerinin bulunduğu çarşılardan geriye sadece sembolik olarak kuyumcular, helvacılar ve peynirciler çarşısının kaldığını söyledi. Tutulmaz, Siirt'te eskiden olduğu gibi ticari yaşamı canlandırmak istediklerini kaydetti. Siirt Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Rıfat Ayyıldız da Siirt'te 15 yıl önce çarşıları bulunan 10 meslek grubunun tamamen yok olduğunu söyledi. Ayyıldız, geçmişte Asya ile Avrupa'yı birbirine bağlayan geçiş noktalarından biri olan Siirt'in ticaret merkezi konumunda olduğunu, ilde ayakkabıdan çanak çömlek üretimine kadar 19 farklı mesleğin yaşatıldığı yüzlerce iş yerini barındıran çarşıların bulunduğunu hatırlattı. Geçmişte 120 iş yerinin bulunduğu bakırcılar çarşısında şu anda 2 iş yerinin kaldığına işaret eden Ayyıldız, şöyle dedi: "Siirt'te üretilen ayakkabı tüm bölgeye satılırdı. Şimdi ise 100 üreticinin bulunduğu ayakkabıcılar çarşısında üretim yok. 50 marangozcudan 2'si kaldı. Pamukçuluk, tenekecilik, odunculuk, halıcılık gibi meslekler ya unutuldu ya da bir iki temsilcisi kaldı. İlde en aktif olan kuyumcuların bulunduğu çarşı." Başbakan Davutoğlu'nun açıkladığı faizsiz kredi fırsatının ardından kente has olan ve kaybolmaya yüz tutmuş mesleklerin tarihi bir çarşıda bir araya getirilecek olmasından büyük memnuniyet duyduklarını dile getiren Ayyıldız, "Kaybolan mesleklerin canlandırılması için biz de teşkilat olarak elimizden gelen çabayı sarf etmeye hazırız" diye konuştu. (AA) Yıl: 45 Sayı: 15094 14 Şubat 2015 Cumartesi GÜNLÜK SİYASİ GAZETE Yayın Sahibi Grup Birikim Matbaacılık Yayıncılık Bilişim Medya Sanayi ve Ticaret A.Ş. Sahibi adına Ahmet Serkan Küçük Genel Yayın Yönetmeni Ahmet TEKEŞ Haber Koordinatörü Dursun ERKILIÇ Yazı İşleri Müdürü Şebnem ÜNAL Sayfa Editörü Abdülmecit KOYUNSAĞAN İstihbarat Şefi Ayşegül BALDEMİR Muhabir - İnternet Editörü Alparslan OĞUZ Haber Merkezi Şenol Günüç, Emine Özcan, Kenan Ergen, Hakkı Murat Söbütay, Burcu Kerim, Ayşenur Gürer, Mihriban Demirel, Tülay Canpolat, Zeynep Efsane Güzeldereli İdari Merkez Yeni Batı Mah. 2412 Sok. No: 12 Batıkent - Yenimahalle / ANKARA Tel: 0312 397 49 79 - [email protected] Yayın Sahibi Temsilcisi: Yiğit YİĞİT Basıldığı Yer: Büyük Anadolu Medya Grup Özel Eğitim Gıda ve İnşaat Ltd. Şti. İstanbul Cad. Elif Sokak No:7/244 İskitler - Ankara TEL: 0 312 384 30 70 Pbx Dağıtım: AK Dağıtım Abdulgani AKDAĞ Çağlayan Mah. Tıp Fakültesi Caddesi No: 258/11 Mamak/ANKARA Tel: 0312 368 04 09 Yayın Türü: Yerel - Süreli (Pazar hariç) Resmi ilanlarımızı internet sitemizden de görebilirsiniz. www.yedigungazetesi.com.tr Sözleşmesiz yazarlara ücret ödenmez YediGün Basın Meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir UNESCO'nun ''Dünya Kültür Mirası'' listesinde yer alan "BEYAZ CENNET" Pamukkale'ye yağan kar, güzel görüntüler oluşturdu. DENİZLİ - Pamukkale'yi ziyarete gelen yabancı turistler, örenyerinde Hierapolis antik kentinin gezdikten sonra traverntenlerde karın keyfini çıkardı. Bazı turistler, traverten ve kar beyazlığını fotoğraf makinesi ve kameralarıyla görüntülerken kimileri de travertenlerde yürüdü. Soğuk hava nedeniyle travertenlerde suyun buharlaşması da güzel görüntüler ortaya çıkardı. Pakistanlı turist Samiran Yeovlo, gazetecilere yaptığı açıklamada, Pamukkale'nin çok güzel olduğunu ve benzer bir yer hiç görmediğini belirterek, "Burada olmak adeta bir film karesinin içinde olmaya benziyor, gerçek olduğuna inanamıyorsunuz. Kar biraz üşütüyor ama bence buna değer buraya tekrar geleceğim" dedi. Amerikalı Brian Turpan da "Burası Yıldıztepe kayakseverlerin gözdesi oldu ÇANKIRI - Ilgaz Dağı'nda bin 400 metre yüksekliğiyle Türkiye'nin en düşük rakımlı kayak merkezlerinden Yıldıztepe'nin, çevresini saran yüksek dağlar ve ormanlar sayesinde olumsuz iklim koşullarından daha az etkilenmesinin kayakseverlerin tesislere ilgisini artırdığı bildirildi. Gazi Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu Öğretim Üyesi ve Çankırı Kayak Antrenörleri Derneği Başkanı Yrd. Doç. Dr. İmdat Yarım, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Yıldıztepe Kayak Merkezi'nin Uluslararası Kayak Federasyonu tarafından tescillenmiş pistlerinin bulunduğunu söyledi. Tesisin, kayak sezonunun açılmasıyla günübirlik ve konaklamak için bölgeye gelenlerin yoğun ilgisini gördüğünü belirten Yarım, "Diğer kayak merkezlerine göre Yıldıztepe'nin birçok farklı özelliği var. Türkiye bin 400 rakımda bir kayak merkezi yok. Uludağ'ın oteller bölgesi 2 bin metre, Erciyes 2 bin 200 metre, Erzurum şehir merkezi ise bin 850 metredir" dedi. Yarım, rakımın düşük olmasının avantajları olduğunu dile getirerek, "Yüksek rakımda hava muhalefetine çok maruz kalıyorsunuz, keyifli kayağı iklim olumsuzlukları engelleyebiliyor. Geçtiğimiz günlerde lodos nedeniyle birçok kayak merkezinde telesiyejler ve halatlı lifler çalışmadı. Yıldıztepe'nin rakımının düşük olması, etrafının dağ ve ormanlarla çevrili olması nedeniyle telesiyej ve halatlı taşıyıcılar çok rahat şekilde hizmet verdi.” gerçekten güzel bir yer. Tarihi bir ortamda sıcak suyla buluşmak değişik bir deneyim oldu benim için" diye konuştu. Kanadalı Vanessa Gela ise Pamukkale'nin büyüleyici bir atmosferi olduğunu ifade ederek, "Burada olmak çok güzel. Kanada'dan geliyorum. Oradan sonra burada da kar görmek gerçekten hoş oldu" şeklinde konuştu. (AA) Bekir İrtegün, kariyer rekoruna koşuyor 14 Şubat 2015 Cumartesi İSTANBUL Fenerbahçe'nin Ziraat Türkiye Kupası'nda Çaykur Rizespor'u deplasmanda 4-1 yenerek çeyrek finale yükseldiği maçta takımının 2. golünü kaydeden savunma oyuncusu Bekir İrtegün, kariyer rekoruna koşuyor. Bu sezon ligde 1, Türkiye Kupası'nda 2 gol atarak 3 gole ulaşan Bekir, 2012-2013 sezonundaki gol rekorunu egale etti. Ligde bu sezon ligde Fenerbahçe'nin 4-1 kazandığı Medicana Sivasspor maçında takımının ilk golünü atan Bekir, Ziraat Türkiye Kupası'nda deplasmandaki 11 berabere biten Kayserispor maçında beraberlik golünü ve Çaykur Rizespor karşısında da takımını öne geçiren golü kaydetti. Savunma oyuncusu Bekir İrtegün, kariyerinde daha önce 2012-2013 sezonunda 3 gole ulaşmıştı. (AA) Son 10 yılın ceza şampiyonu Aziz Yıldırım MERSİN - Spor Toto Süper Lig takımlarından Mersin İdmanyurdu'nda teknik direktör Rıza Çalımbay, ne olursa olsun ligi iyi bir yerde bitirmeleri gerektiğini belirtti. Çalımbay, kulüp binasında düzenlediği basın toplantısında, hem kupaya hem de ligin ikinci yarısına çok yoğun bir trafikle başladıklarını söyledi. Kupada yollarına devam ettiklerini, ligde de uzun bir aradan sonra kazandıklarını vurgulayan Çalımbay, şöyle konuştu: "Bizim için bu yıl lig daha önem- li. Ligi ne olursa olsun iyi bir yerde bitirmemiz şart. Kupada da gideceğimiz yere kadar gideceğimizi söylemiştik. Dün de Kardemir Karabükspor karşısında çok iyi bir maç kazandık. İkinci yarı çok iyi oynadık. Hem yaptığımız değişiklik hem de taktik değişikliği iyi uyguladık. Kasımpaşa maçında da ilk yarı istediğimiz gibi değildi ama ikinci yarı bütün takım mükemmel oynadı." Sezon başından beri istikrarın çok önemli olduğuna dikkati çektiklerini anlatan Çalımbay, "Bizim istik- rarı korumamız gerekiyor çünkü daha çok puana ihtiyacımız var. Özellikle sahamızda oynadığımız maçları çok iyi bitirmemiz gerekiyor. Deplasmanlardan da yüzde 100 puanla dönmemiz lazım" dedi. Hafta sonu Çaykur Rizespor'a karşı 6 oyuncudan yararlanamayacaklarını bildiren Çalımbay, sakat oyuncuların dezavantaj olduğunu kaydetti. aÇalımbay, devre arası transfer yapamadıklarını, bu yüzden sıkıntı yaşadıklarını aktararak, şunları söyledi: "Bu hafta oynayacağımız Çaykur Rizespor maçını çok iyi bitirmemiz gerekiyor ki Kasımpaşa maçından aldığımız 3 puan daha anlamlı olsun. Çaykur Rizespor benim eski takımım ve çok iyi tanıyorum. İyi kadrosu var. Takımın yüzde 90'ı bizim kurduğumuz takım. Bir iki takviye yaptılar. Zor maç olacağını biliyoruz. Tek sıkıntımız Oktay Delibalta, Welliton, Sadiku ve Serkan Balcı'nın oynamaması olacak ama takımda kim varsa hepsini Rize'ye götüreceğiz.” (AA) İSTANBUL - Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu (PFDK), son 10 yılda Süper Lig kulüp başkanları arasında en fazla cezayı Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım'a verdi. Sarı-lacivertli kulüpte 15 Şubat 1998'de yapılan kongrede rakibi Vefa Küçük'ten bir oy fazla alarak başkanlığa seçilen Aziz Yıldırım, son 10 yılda toplam 847 gün hak mahrumiyeti cezası aldı. Aziz Yıldırım, son 10 yılda bir seferde PFDK'dan en ağır cezayı alan kulüp başkanlarından biri oldu. Sarı-lacivertli kulübün başkanı, 2006-2007 sezonunda Fenerbahçe ile Beşiktaş arasında oynanan derbi maçın hakemine "ağır şekilde hakaret" etmekten dolayı bir yıl men ve 20 bin lira para cezası verildi. O sezon Çaykur Rizespor Kulübü Başkanı Ekrem Cengiz de "TFF mensuplarına ve hakemlere hakaret ve tehdit" nedeninden dolayı bir yıl men ve 20 bin lira para cezası aldı. Fenerbahçe Kulübü Başkanı Yıldırım'a, aynı sezonda "TFF mensuplarını küçük düşüren ve hedef gösteren açıklamaları" nedeniyle bir yıl daha men cezası verilirken, Tahkim Kurulu cezayı 5 aya indirdi. PFDK, bu süreçte Aziz Yıldırım'a 847 gün hak mahrumiyetinin yanı sıra 325 bin lira da para cezası verdi. PFDK'nın önceki gün 180 gün hak mahrumiyeti ve 210 bin lira para cezası verdiği Trabzonspor Kulübü Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu, 1,5 yıllık kariyerinde en fazla ceza alan kulüp başkanları arasına girdi. (AA) “Okan” taraftardan yana “Buruk” GAZİANTEP Gaziantepspor teknik direktörü Okan Buruk, taraftar desteğinin azlığından yakınarak, "İç sahada oynarken bile evimizde olmanın avantajını hiçbir şekilde kullanamıyoruz" dedi. Buruk, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Spor Toto Süper Lig'de hafta sonu Fenerbahçe gibi güçlü bir rakibe karşısında mücadele edeceklerini belirterek, Fenerbahçe'yi "ligin en formdaki takımlarından biri" olarak nitelendirdi. Fenerbahçe'nin geçen hafta ligde etkileyici bir oyun ortaya koymasına istediğini alamadığını dile getiren Buruk, ellerinden geleni yapıp bu maçı kazanmak çaba göstereceklerini vurguladı. Fenerbahçe'nin liderlik koltuğunu kaptırmasının hatırlatılması üzerine Buruk, şöyle konuştu: "Şu an puan cetvelinin üst tarafında kimsenin puan kaybına tahammülü yok. Zirvedeki 3 takım da birbirleriyle inanılmaz bir yarışa girdi. Tabi ki bu durum ligin kalitesini artırıyor. Biz de belirli bir puan toplayıp, yerimizi korumak, hatta üst sıralara çıkmak istiyoruz. Herkesin bir hedefi var. Burada her şeyini ortaya koyan bir oyuncu grubu var. Zor şartlar altında en iyisini yapmaya çalışıyoruz. Hem sezon başından beri taraftar desteğimiz yok hem de şehirden destek yok. Buna rağmen inanılmaz bir mücadele veriyoruz. O yüzden futbolcularımın verdiği mücadeleyi çok daha anlamlı buluyorum." Taraftara seslenen Buruk, her maçta olduğu gibi Fenerbahçe karşısında da taraftar desteği görmek istediklerine işaret etti. Her şeye rağmen takımı yalnız bırakmayanlara teşekkür eden Buruk, şunları kaydetti: "Bu yıl sezon başından beri küçük bir taraftar grubu tarafından destekleniyoruz. İç sahada oynarken bile evimizde olmanın avantajını hiçbir şekilde kullanamıyoruz. Bu Gaziantep'e yakışmıyor. Tribünlerdeki taraftar sayısının artması gerek. İnşallah bu hafta durum değişir. Tabi ki büyük ve iyi bir takım Gaziantep'e geliyor. Böyle bir takımı izlemek de güzel bir şey. Taraftarımız geldiğinde onlara layık şekilde mücadele etmek istiyoruz." (AA) "Anne yüreği"yle çocuklarına şampiyonluklar yaşatıyor AFYONKARAHİSAR - Minderde çalışıp kule ve tramplen atlamada Türkiye şampiyonlukları elde eden milli sporcular Toprak Berat ve Yaprak Selin Keskin'in annesi ve antrenörü Nurhan Keskin, çocuklarının şimdi de Avrupa'da dereceler alması için çalışıyor. Keskin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, çocuklarıyla 2009 yılından bu yana çalışmaya başladığını belirterek, 2011'de de resmi antrenörlük unvanına sahip olduğunu aldığını söyledi. Onların başarısı için hem evinde hem de spor salonunda çaba harcadığını, başka çocukları da yetiştirmeye çalıştığını belirten Keskin, kule ve tramplen atlamanın pek bilinen bir branş olmadığını anlattı. Keskin, şöyle konuştu: "Afyonkarahisar'da atlama tesisi olmaması nedeniyle veliler bu işe cesaret edemiyorlar. Çocuklarımın gazetelerde haberlerini görerek bize ulaşıyorlar. O şekilde öğrenci bulabiliyoruz. Gelen öğrencilerden, test aşamasını geçenleri davet ediyoruz. Diğer taraftan yarışmaların yapılacağı yere 10-15 gün önceden gittiğimiz için bir külfet oluşuyor. Veliler de buna sıcak bakmıyor ama bundan sonra gelecek çocuklarımızla veliler de aydınlandı, tesisi gördüklerinden şu an destek veriyorlar. (AA) 14 Şubat 2015 Cumartesi Dünya Serbest Dalış Şampiyonu milli sporcu Şahika Ercümen, Ağrı'daki 2 bin 241 rakımlı 34 bin 700 metrekare alana sahip Balık Gölü'nde dünya rekoru denemesi öncesi son keşif dalışını yaptı. 50 santimlik buzun altında keşif dalışı Profesyonel dalış ekibinde yer alan su altı fotoğrafçısı ve görüntü yönetmeni Tahsin Ceylan ve dalış eğitmeni Murat Kulakaç yaklaşık 50 santimetre kalınlığındaki buzun altında teknik inceleme yaptı. AĞRI- Taşlıçay Kaymakamlığı'nın davetiyle gelen profesyonel dalış ekibi, hem bayanlar hem erkeklerde buz altı dalışta kırılacak dünya rekoru denemesi öncesi keşif dalışının gerçekleşeceği Türkiye'nin en yüksek gölü olma özelliğini taşıyan Balık Gölü'ne hareket etti. Profesyonel dalış ekibinde yer alan su altı fotoğrafçısı ve görüntü yönetmeni Tahsin Ceylan ve dalış eğitmeni Murat Kulakaç yaklaşık 50 santimetre kalınlığındaki buzun altında teknik inceleme yaptı. Uzmanların incelemelerinin ardından dünya su altı serbest dalış rekortmeni Ercümen, hazırlıklarını tamamladıktan sonra rekor öncesi buz altı dünya rekoru öncesi keşif dalışını gerçekleştirdi. Ercümen, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Ağrı'da son günlerde etkili olan kar yağışı nedeniyle dalış noktasını ayarlayıp dalışa başlayana kadar çok zorlandıklarını belirtti. Dalışın problemsiz geçtiğini vurgulayan Ercümen, suyun dışına çıktığımız anda ciddi bir rüzgar, kar ve fırtına bizi biraz etkilese de her şeyin yolunda olduğunu dile getirdi. Ercümen, "Bundan sonra ekibimizle bir oturup değerlendireceğiz şartları ve zamanı. Nasıl bir şey yapacağımıza öyle karar vereceğiz. Dip fazla derin değildi fakat bizim amacımız yatayda ileriye gitmekti bugün. Su gayet netti, buz olması suyun netliğini arttırmış" dedi. Su altı fotoğrafçısı ve görüntü yönetmeni Ceylan ise buzun kalınlığının çok güzel olduğunu ve dipte görüşün de iyi olduğunu söyledi. Fiziksel koşulların burada çok zor olduğuna değinen Ceylan, "İklim çok sert, çok soğuk. Teknik kadro olarak bunları değerlendireceğiz. Eğer değerlendirmelerimiz sonucu yapabileceğimize inanırsak böyle bir dünya rekorunu buraya almayı planlıyoruz" şeklinde konuştu. Taşlıçay Kaymakamı Ejder Demir de Türkiye'nin en yüksek rakımlı gölü olma özelliğine sahip Balık Gölü'nde milli sporcumuz Şahika Ercümen'in rekor denemesi öncesinde bir keşif dalışı gerçekleştirmesine şahitlik ettiklerini dile getirerek, şöyle devam etti: "Kendilerinden dalış sonrası aldığımız izlenimler gayet olumlu, gölü çok beğendiklerini ifade ettiler. Bu doğrultuda Balık Gölü'nü tanıtmaya, insanların buraya daha rahat gelmelerine imkan sağlama açısından elimizden geleni bundan sonraki süreçte de yapmaya devam edeceğiz." (AA) Magna Carta’nın 700 yıllık kopyası bulundu LONDRA - İngiltere'de bir belediyenin arşivindeki defterin arasında 700 yıllık orijinal Magna Carta kopyası bulundu. Tarihi belgeyle ilgili açıklama yapan İngiltere'nin doğusundaki Kent Bölgesi Belediyesi (KCC), araştırmacıların belediyeye ait Kent Tarih ve Kütüphane Merkezi'nin (KHLC) arşivinde bir defterin içerisinde Magna Carta'nın kopyası olan orijinal bir belge bulduğunu açıkladı. Magna Carta Projesi'nde araştırmacı olarak görev yapan Sophie Ambler, belgenin 1215 tarihli Magna Carta'nın 13'üncü yüzyıldaki 24'üncü kopyası olduğunu kaydetti. Yaklaşık 50 santimetre uzunluğundaki belgenin üçte birinin eksik olduğunu belirten Ambler, belgenin ıslandığı için zarar gördüğünü ve üzerindeki kraliyet damgasının kayıp olduğunu belirterek, ancak belgenin yayın tarihinin okunabildiğini söyledi. Tarihçiler, yeni bulunan belgenin dönemin İngiltere Kralı John'un ilk Magna Carta'yı imzalamasından 85 yıl sonra, Kral John'un torunu olan İngiltere Kralı Birinci Edward döneminde basıldığını bildirdi. Belediye'nin arşivlerini tarayan KCC Tarih Sorumlusu Dr Mark Bateson tarafından bulunan belge ayrıca, 2007 yılından bu yana keşfedilen ilk Magna Carta kopyası olma özelliğini taşıyor. 1215 yılında İngiltere Kralı John tarafından imzalanan Magna Carta ile Birleşik Krallık'ta ilk kez kralın yetkileri kısıtlanarak, halka temel hak ve özgürlükler tanınmıştı. Magna Carta, günümüzdeki anayasal düzenin oluşması sürecinde en önemli belgelerden biri olarak kabul ediliyor ve bu yıl Magna Carta'nın 800'üncü yılı kutlanıyor. (AA) ‘DOĞAL AKVARYUM’ SİVAS - Sivas, Tokat ve Elazığ İl Afet ve Acil Durum Müdürlükleri ile Adana, Diyarbakır ve Erzurum İl Afet ve Acil Durum Arama ve Kurtarma Birlik Müdürlükleri (AFAD) bünyesinde görevli 35 balık adam, Gürün ilçesinde berrak suyu ve turkuaz mavisi görünümüyle adeta "doğal akvaryum"u andıran Gökpınar Gölü'ne tüplü dalış yaptı. Sivas Afet ve Acil Durum Müdürlüğünce arama kurtarma ekiplerinin zor şartlarda kabiliyetlerinin artırılması amacıyla Gökpınar Gölü'ne yüksek irtifa dalışı gerçekleştirdi. Balık adamlar doğal akvaryumu andıran gölün altında Türk Bayrağı ve AFAD flaması açtı. Yaklaşık yarım saat suda kalan balık adamlar su altı kamerasıyla gölü görüntüledi. Sivas AFAD Müdahale Şube Müdürü Alparslan Güler, gazetecilere yaptığı açıklamada, 6 ilin katılımıyla gerçekleştirilen eğitim programının yüksek irtifa dalışıyla sona erdiğini söyledi. Buz altı dalışı ve yüksek irtifa dalışının eğitim açısından son derece faydalı olduğunu ifade eden Güler, "AFAD su altı ekipleri olarak her türlü iklimde her göreve hazır olduğumuzu göstermek amacıyla yaptığımız eğitimi başarıyla tamamladık" dedi. Güler, eğitime katılan AFAD ekiplerine teşekkür etti. Programa, Gürün Kaymakamı Fatih Özdemir ile Belediye Başkanı Nami Çiftçi de katıldı.(AA)
© Copyright 2024 Paperzz