İL: ORDU TARİH: 27.02. 2015 Hucurat, 49/13 ِ ‫وسلَّم‬ َ ‫قال رسول اللَّه‬ َ ‫صلّى اهللُ َعلَْيه‬ ِِ ‫ ِخيارُكم ِخي‬... ": ‫سائِ ِه ْم‬ َ ‫ارُك ْم لن‬ َُ ْ َُ İbn Mace, Nikâh, 50 İSLAMDA KADIN HAKLARI Muhterem Müslümanlar! Kadın, Yüce Allah’ın bizlere emanetidir. Bu emanete sahip çıkmak, korumak ve kollamak hepimizin görevidir. Kadın denince ilk önce annelerimiz aklımıza gelmekte, sonra da hayatımızı paylaştığımız eşlerimiz, kızlarımız, kız kardeşlerimiz, halamız, teyzemiz, yengemizi sayabiliriz. Yüce Allah dünyaya gönderdiği bizlere değişik görev ve sorumluluklar yüklemiştir. Kadın ve erkek olmadan insan neslinin devamı mümkün değildir. İki cinsi bir elmanın yarısı olarak düşünürsek, biri olmadan diğerinin olması düşünülemez. Bu yüzden kadın da erkekte önemli ve eşittirler. Muhterem Kardeşlerim! Erkek ve kadın fizyolojik olarak farklı yaratılmış, görev ve sorumlulukları da farklı kılınmıştır. Her ikisi de Allah katında kulluk açısından eşittirler. Neslin devamı bu iki cinsin meşru şekilde aile kurmaları ile mümkündür. Yüce Allah Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyurmaktadır: “Ey iman edenler! Biz sizi bir erkek ile bir dişiden yarattık ve birbirinizle tanışmanız için sizi kavimlere ve kabilelere ayırdık. Muhakkak ki Allah katında en değerli olanınız, ondan en çok korkanınızdır. Şüphesiz Allah bilendir ve her şeyden haberdardır.” (1) bu ayet iki cins arasında üstünlüğün olmadığını, üstünlüğün takvada olduğunu, kavimlere ve kabilelere ayrılmanın hikmetini de tanışmak olduğunu bildirmektedir. Muhterem Müslümanlar! Kadınlar yaratılış itibariyle zarif ve narin varlıklardır. Ağır ve zor işlerde çalıştırılmamaları gerekir. Bu yüzden ailenin nafakasını kazanmak ondan güçlü yaratılan erkeğe aittir. Erkek kadını bakmakla yükümlüdür ve sorumludur. Peygamber Efendimiz (s.a.s.): “Sizin en hayırlınız ailesine en hayırlı olanınızdır. Ben aileme karşı sizin en hayırlınızım.” (2) buyurmuşlardır. İslam dini, geldiği dönemde bir mal gibi alınıp satılan, insan yerine konulmayan kadınlara birçok haklar vermiştir. Bunlardan bazılarını şöyle sıralayabiliriz. Yaşama, mal edinme, boşanma, çalışma, eğitim ve öğretim hakkına sahip olmuşlardır. Allah Resulü de bu konuda bizlere şu tavsiyelerde bulunmaktadır: “Ey İnsanlar! Kadınların haklarını gözetmenizi ve bu konu da Allah’ın koyduğu ölçülere hassasiyetle uymanızı tavsiye ederim. Siz kadınları Allah’ın emaneti olarak aldınız. Onları Allah adına söz vererek helal edindiniz. Sizin kadınlar üzerinde hakkınız, onların da sizlerin üzerinde hakları vardır.” (3) Aziz Kardeşlerim! Kadınlar bize emanet olarak verilmiş ve haklarına riayet konusunda Allah ve Resulü tarafından dikkatimiz çekilmiştir. Onların güçsüzlüğünden yararlanarak haklarını ihlal etmek, yerine getirmemek hak karşısında bizi sorumlu duruma düşürür. Her hak sahibinin hakkını alacağı kıyamet gününde bizleri zor durumda bırakır. İslam dini savaş zamanında dahi kadın ve çocuklara dokunmayı yasaklamıştır. Bugün kadına uygulanan şiddeti hiçbir din kabul edemez. Allah Resulünün hiçbir hanımına şiddet uygulamadığı bilinmektedir. Allah Resulünün veda hutbesinde buyurduğu gibi kadınların hakları konusunda Allah’tan korkmamız gerekmektedir. Hutbemizi bir Ayet meali ile bitiriyorum: “Kaynaşmanız için size kendi cinsinizden eşler yaratıp sevgi ve merhamet peyda etmesi onun varlığının delillerindendir. Doğrusu iyi düşünen bir kavim için bunda ibretler vardır.” (4) [1] Hucurat, 49/13; ]2] İbn Mace, Nikah, 50; [3] Müslim, Hac, 19; [4] Rum, 30/21; Hazırlayan: Yüksel TOPAL YeşiladaMah. Bakacakaltı Camii İmam-Hatibi KABADÜZ/ORDU Redaksiyon: İl İrşat Kurulu