وََلَ تَكُىنُىا كَبلَّذٖينَ تَفَرَّقُىا وَاخْتَلَفُىا مِنْ بَعْدِ م

birlik ve beraberlik oluştuğunda birlikte yaşamanın
bir anlamı olabilir.
İLİ
: BALIKESİR
TARİH : 10/04/2015
‫ه‬
‫ّللا الرَّ حْ هم ِن الرَّ حٖ ِيم‬
ِ ٰ ‫ِبسْ ِم‬
‫ٖين‬
‫بلذ‬
َّ َ
‫ُىا ك‬
‫ُىن‬
‫تك‬
‫و‬
َ
َ ‫َََل‬
ََ
‫ِن‬
‫ُىا م‬
‫لف‬
‫ْت‬
‫َاخ‬
‫ُىا و‬
‫َّق‬
‫َر‬
‫تف‬
ْ
َ
‫َبت‬
‫ِّن‬
‫َي‬
‫الب‬
‫هم‬
‫مب ج‬
‫ْد‬
‫بع‬
ْ ُ
ُ
َ ِ
َ
ُ‫ء‬
َ‫َب‬
‫ٖيم‬
‫َظ‬
‫ٌ ع‬
‫َاة‬
‫َذ‬
‫ْ ع‬
‫هم‬
‫ُولئ‬
‫و‬
ٰ ‫َا‬
ٌ
ُ‫ِكَ َل‬
ِ
ِ ُ ‫قال رس‬
‫وسلَّم‬
َ ‫ول اللّه‬
َ ‫صلّى اهللُ َعلَْيه‬
ُ َ
‫ال يؤمن أحدكم حتى يحب ألخيه ما يحب لنفسه‬
HZ. PEYGAMBER, BİRLİKTE YAŞAMA
AHLAKI VE HUKUKU
Değerli Kardeşlerim!
Okuduğum ayet-i kerimede Rabbimiz şöyle
buyuruyor; “Kendilerine apaçık deliller geldikten
sonra parçalanıp ayrılığa düşenler gibi olmayın.
İşte onlar için büyük bir azap vardır.”
[1]
Okuduğum hadis-i şerifte ise Peygamber Efendimiz
(s.a.s) şöyle buyuruyor; “Sizden biriniz, kendisi
için sevip istediğini kardeşi için de istemedikçe
gerçekten iman etmiş olamaz. ” [2]
Yüce dinimiz İslam, insanı değerli kabul etmiş,
dil, renk, ırk ve cinsiyet gibi farklılıkların
ayrımcılığa ve üstünlük iddiasına dönüşmesine izin
vermemiş, insanlar arasında doğuştan var olan
farklılıkları birbirini tamamlayan unsurlar olarak
kabul etmiştir.
Mübarek kitabımız Kur’an-ı Kerim
de ; “ Ey insanlar! Sizi bir erkek ile bir dişiden
yarattık, tanışasınız diye sizi kabilelere ayırdık.
Allah katında en değerli olanınız O’na karşı en
fazla saygılı, emir ve yasaklarına karşı en duyarlı
olanınızdır.”
[3]
buyurularak
insanların
farklılıklarının ilahî hikmetin ve imtihanın bir
parçası olduğu vurgulanmıştır.
Muhterem Müslümanlar!
İnsan, fıtratı gereği daima mutluluğu aramaktadır. Kişinin aradığı mutluluğa kavuşabilmesi ve
onu huzurlu bir şekilde yaşayabilmesi için toplum
hayatına ihtiyacı vardır. Toplu yaşamaktan başka
alternatifi olmayan insanın huzuru ve mutluluğu da,
toplumun huzur ve mutluluğuna bağlıdır. İnsan,
karşılaştığı
sıkıntıları,
toplumun
bireyleri
ile
paylaşma ihtiyacını hisseder. Farklı görüş ve
özelliklere sahip, çeşitli bireylerden oluşan toplum
fertlerinden hiç birinin üstlendiği görev, diğerine
kıyasla
küçümsenemez.
Toplumda
âlim-cahil,
zengin-fakir kadın erkek bütün kesimleriyle tam bir
Muhterem Mü’minler!
Günümüzde modern hayatın getirdiği zorunlu
ilişkiler dışında "herkesin kendi işine baktığı" bir
hayat anlayışı hâkim durumdadır. Yıllardır aynı
binada yaşadıkları halde bir biri ile tanışmayan,
komşuluk ilişkileri zayıf nice insanların, ailelerin
varlığına şahit oluyoruz. Merdivende karşılaştığımız
bir apartman komşumuza vereceğimiz bir selam,
göstereceğimiz bir güler yüz, samimi bir hal-hatır
sormak, gerektiğinde kapı komşumuza pişirilen
yemekten bir tabak ikram etmek komşular arasında
oluşacak sıkı bağların bir ilk adımını oluşturabilir.
Sevgili
Peygamberimiz
(s.a.v.)
gerek
komşularımız gerekse diğer insanlarla olan birlikte
yaşama hukukumuzu şu sözleriyle gayet veciz bir
şekilde dile getiriyor: “İman etmedikçe cennete
giremezsiniz. Birbirinizi sevmedikçe de gerçek
manada
iman
etmiş
olamazsınız.”
[4]
“Birbirlerini sevmekte, birbirlerine acımakta ve
birbirlerine şefkat hususunda müminler adeta
tek bir vücut gibidir. Mümin bir uzvundan
şikâyet ederse, vücudun diğer uzuvları da
uykusuzluk ve ateşle ona iştirak ederler.”
[5]
"Ey Ebu Zer! Çorba pişirdiğin zaman suyunu
fazla koy ve komşularını da gözet" [6]
Hz. Peygamber’in bu sözleri doğrultusunda her
mümin, komşuları ve diğer Müslümanlara bakış açısını
şöyle bir daha gözden geçirmelidir. Önce din kardeşi,
sonra aynı vatanın ve vatandaşları olduğumuzu, hepimiz
Hz. Âdem’in çocukları olarak insanlıkta kardeş
olduğumuzu ön plana çıkararak, birlik ve beraberlik içinde
yaşamalıyız.
O halde Değerli Mü’minler!
Geliniz, bizler de Sevgili Peygamberimiz gibi;
ailemiz, çocuklarımız, komşularımız, akrabalarımız,
kısaca tüm insan ve canlılar için rahmet vesilesi
olalım. Elimizle, dilimizle, icraatlarımızla çevremize
faydalı olup, güven, huzur ve mutluluk verelim.
Unutmayalım ki, olgun Müslüman, kimseye
zararı dokunmayan, çevresine güven veren ve daima
iyilik yapan kimsedir.
--------------------------------------------[1]
[2]
[3]
[4]
[5]
[6]
Âl-i İmran, 3/105
Buhari, İman 7, I, 9
Hucurat,49/13
Müslim, İmân, 94; I, 74
Müslim, Birr, 66; IV, 1999
Müslim Birr 143. III, 2025
Hazırlayan: Nuri ZİREK
Sigorta Yeni Camii Müezzin Kayyımı
Redaksiyon: İl İrşat Kurulu