12 22. 2. 2014 CUMARTESİ MÜCAHİD ÖREN yazıyor Gözyaşıyla suyunu yükseltip yüzdürdüğün gemi emin ellerde Bize İhlas’ın gayesini “paraya değil, insana hizmet” olarak öğreten, eşsiz sohbetlerini daima kulağımızda ve kalbimizde hissettiğimiz kıymetli öğretmenim. Senden öğrendiklerimizle emanetini daha ileri noktalara taşıyoruz. T ürkiye, bundan bir yıl önce Enver Ören Ağabeyini kaybetti. Her yaş, her cins, her parti, her görüşten insan onu sevgi ve minnetle uğurladı. Bendeniz ise 41 sene birlikte yaşadığım, sevgi ve merhametini kana kana içtiğim, dersleri, nasihatleri ve sohbetleriyle büyüdüğüm babamı kaybettim. Bunu kendisine de söylemiştim! Şöyle: Elini arka arkaya üç defa öptüğüm bir gün, “Neden üç?” diye sordu. Dedim ki, “Biri babam, biri patronum, biri hocam içindi.” 22 Şubat 2013’te yaşadığım büyük acının yanında, onun gözyaşıyla suyunu yükseltip yüzdürdüğü İhlas gemisini emin bir şekilde yoluna devam ettirmek gibi bir görevimiz de oldu. Allaha şükürler olsun; Enver Ağabeyden öğrendiklerimizle emanetini daha ileri noktalara taşıyoruz. Başta kitap ve gazete hizmetlerimiz olmak üzere, insanlığa hizmet için kurulmuş sağlık, inşaat ve hayatı kolaylaştırıcı diğer imalat kalemlerimizle, şükrünü ifa etmekten aciz olduğumuz bir noktadayız. Birçok proje ve yatırımlarımızın da kısa sürede semeresini göreceğimizi biliyoruz. Babamın en belirgin özelliği, para ve mal sevgisi ile değil, insan sevgisi ile dolu olmasıydı. Büyük şirketler kurdu, yüksek cirolara ulaştı, fakat bunların hiçbiri onun kalbini meşgul etmedi. Biz de onun sayesinde bu terbiye ile yetiştik. Nitekim bir toplantıda bunu davetlilere şöyle anlatmıştı: “Oğlum Mücahid Ören Fatih Koleji’nde öğrenci iken, öğretmeni yazılı yapmış ve ‘İslâm’da paranın yeri nedir?’ diye sormuş. Mücahid Ören, ‘İslâm’da paranın yeri ceptir, kalp değildir’ yazmış. Yani, eğer para sevgisi kalbe girerse, saray odasına çöp dökmek gibidir. Allahü teâlâ bütün bedeni insanlara kullanmaya izin vermiş, kalbi kendisi için yaratmıştır. Binaenaleyh, eğer Müslüman’ın kalbinde Allah sevgisi varsa, bütün cepleri para dolabilir. Hiçbir mahzuru yoktur ve bilakis lazımdır. Fakat çok az da olsa, kalbinde para sevgisi teşekkül etmişse, bu, misafir odasına çöpleri döken bir insana benzer. Ertesi gün öğretmeni gelmiş, ‘Mücahid, bu senin lafın değil. Bunu kimden öğrendin? Hayatımda böyle lafları duymadım’ demiş. Mücahid, ‘Bu sözler benden değil; hepsini dedemden öğrendim’ demiş.” Bize İhlas’ın gayesini “paraya değil, insana hizmet” olarak öğreten, eşsiz sohbetlerini daima kulağımızda ve kalbimizde hissettiğimiz sevgili babacığıma, kıymetli öğretmenime, Enver Ağabeyimize bir kez daha rahmet diliyorum. ENVER AĞABEY DİYOR Kİ... “Dünyanın hükümdarı olsan, bir sinirin koptuğu zaman felç oluyorsun. Seni öyle bir felaketten hangi etiket, hangi rütbe, hangi mal mülk kurtarabilir?” BANA DEDEMİ ANLAT Ablacığım, ne olursun, bana dedemi anlat Onu gören çok sevinir, hep gülermiş öyle mi? O gelince neş'e gelir, bayram olurmuş hayat Sana "Nazlı'm, hiç üzülme, hep gül" dermiş, öyle mi? Dedeciğim bir taneydi, çok tatlıydı sözleri Sarılınca kucağına, Cennetteyim sanırdım... Bir şey desem, sevgi ile ışıldardı gözleri O bakışı, o gülüşü nerde görsem tanırdım... Ne şanslısın ablacığım, seni sever okşarmış Ele geçmez bir mutluluk, hayatında o varmış! Diyorlar ki, o sevince, yüreğine koyarmış Bir daha da çıkarmazmış, ablacığım, öyle mi? Bir yıl oldu, gittiğinde ağlamıştı bulutlar Figan etti dönsün diye haber saldığım kuşlar Çok aradım, hep bekledim, kimse "gelir" demedi Kime sorsam, gözü yaşlı, sanırsın lâl olmuşlar... Ablacığım beni görse dedem nasıl severdi? Kucağına alır mıydı, kulağıma ne derdi? Belki o da senin gibi beni koklar, öperdi O öpünce yanağında gül açarmış, öyle mi? Kardeşlerin en güzeli, kardeşlerin en hası Sen üzülme, kederlenme, kıyamam hiç ablası Dedem seni benim gibi çok sevecek emin ol Yeter ki sen hayatında şiar eyle ihlâsı... Dedeciğim, bil ki sana görmeden de âşığım Ben doğmadan yer açtığın kalbin oldu beşiğim Hayatımda sen ol benim kılavuzum, ışığım Seven kalbe ötelerden nur yağarmış, öyle mi? Dedeciğim, her gün seni hasretle yâd ederiz Babam, annem, babaannem, Farukcuğum, hepimiz... Kalbimize, ruhumuza eşsiz sevgini ören Bizi sana torun yapan Allah'a hamd ederiz... Aye Nazl & Ahmet Faruk Ören Sabır… Saadetimin sebebi, sevgili Sultanım… Sefilce sağa sola savrulurken, sımsıcak sarıp sarmalayanım. Sahipsiz, savunmasız, sıkıntılıyken sırtımı sıvazlayarak sevindirenim. Sohbetine susadığım, sözü senet sığınağım… Seni, sensizlikle sarsılışımızın senesinde, süslü sözler seçmeden, satırlara, sayfalara sığmaz sadakatle seviyor, saygıyla sitayişle selamlıyorum “sevginin sultanı.” Sadık Söztutan
© Copyright 2024 Paperzz