hazırlayan ve sunan

RADYOM
DÜŞÜNCE ÜRETENLER
Düşünce Dünyasına Genel Bakış
HAZIRLAYAN VE SUNAN
MUZAFFERTUNCA
MERHABA…
Geçen buluşmamızda düşünce üretenlerin servenini, M.Ö. 4000 yıllarından
başlayarak genel bir bakış açısıyla incelemeye başlamıştık.
Bugün eski Yunan düşünce üretme macerasından yola çıkarak doğuya doğru
uzanacağız.
Düşünmek, sorgulamak ve sonunda yeni düşünce üretmek antik Yunan’da Thales’le
başlamıştır. Thales M.Ö. 624 ile 546 yılları arasında, bugün Ege bölgesinde bulunan,
Milas’ta yaşamış ilk düşünür olarak kabul edilir. Thales “evrenin doğasını araştırmak
için aklı kullandı ve kendisini izleyenlere sadece bulduğu cevapları değil aynı
zamanda rasyonel düşünme sürecinin ve tatmin edici açıklamaların nelerden oluşması
gerektiğiyle ilgili görüşünü bıraktı” (Buckingham ve diğerleri 20). İlk filozofların
üzerinde durdukları en önemli soru Thales’in de üzerinde durduğu “ Dünya neden
yapılmıştı?”
Batıda ilk düşünürün dünyanın yapısını sorgulamaya başladığı M.Ö.6. yüzyılda uzak
doğuda Çin’de, değişik felsefi okullar vardı: Taoizm,Zen, Zen felsefesi, Zen Budizm
ve daha sonra Konfüçyüs diye adlandırılan Kong Fuzi doğmuştu. Tüm Asya’daki
düşünürler gibi Konfüçyüs de “geleneksel bilgeliği” sorgulayacaktır. Doğulu
düşünürler dünyanın yapısı ve nasıl oluştuğuyla değil, dünyada yaşayan insanların
nasıl adil bir düzen oluşturacagı ile ilgili konularda düşünce üretmişlerdir. “Yüz
Düşünce Okulu” adı verilen felsefi okullar da bu dönemde ortaya çıkmıştır. Bu
okullar içinde bugüne kadar yaşayan iki önemli okul ise Konfüçyanism ve Taoizm.
Bu iki okul Çin felsefesine 20. Yüzyıla kadar etkisini sürdürmüştür.
M.Ö. 480 de Çin’in güneyinde Hindistan’ın Buthan bölgesinde Siddhartha
Gautama’nın düşünceleri ve öğretileri ortaya çıkıp yayılmaya başlamıştır. Daha sonra
Budha diye anılacak olan Siddhartha’nın düşünceleri halihazırda Asya’da yaygın bir
şekilde uygulanmaktadır.
M.Ö.yaklaşık 6. Yüzyılda eski Yunan’da düşünürler dünyanın yapısı ve kosmos ile
ilgilenirken doğuda,
Çin’de düşünürler
“daha çok ahlak ve etik”
üzerine
yoğunlaşmışlardır. Bu dönemde insanları en çok etkileyen ve kendisine taraftar bulan
“TAO TE CHING” yani “YOL VE ONUN GÜCÜ” adlı görüştür. Bu görüş LAO
TZU adlı düşünüre atfedilir. Aslında “TAO TE CHING”in yazarının kim olduğu da
tam olarak bilinmemektedir. Lao Tzu mitolojik bir figür haline gelmiştir. “Lao Tzu,
Zhou hanedanı döneminde , Chu şehrinde LI Er ya da Lao Tan adıyla doğmuş ve
sonra Lao Tzu (Yaşlı Usta) adını almış bir adam olduğuna inanılır. Onun Zhou
sarayında bir arşivci olduğunu ve Konfüçyüs’un tören ve ritüelllerde ona danıştığını
gösteren pek çok metin vardır” (Buckingham ve diğerleri 25).
Taoizmi şöyle özetleyebiliriz. Tao, görünen ve görünmeyen herşeyin köküdür. Tao
Tüm varlığın kaynağıdır.
Tao’ya (Yol’a) ulaşmak için WU WEI” dan yani EYLEMSİZLİK”ten geçilmelidir.
Wu Wei, dönüşüm ve meditasyonla ulaşılan tek başına bir hayattır.
Wu wei, huzur, sadelik ve dinginlik içinde yaşamaktir.
Wu wei, doğayla uyum içinde hareket etmektir.
Wu Wei, fevri değil, düşünerek hareket etmektir.
Evet doğu felsefesi deyince akla gelen ikinci yol ise “KONFÜÇYANİZM” dir.
Konfüçyüs’ün M.Ö.551’de Çin’in Lu kentinde Qiufu’da dogduğu söylenir.
Asıl adı Kong Qiu’dur. Sonra Kong Fuzi ya da “Üstad Kong” unvanını alacaktır. Lu
sarayında yöneticilik yapmış ama fikirleri yöneticiler tarafından dikkate alımayınca
buradan ayrılıp ülkenin degişik bölgelerini gzerek öğretmenlik yapmıştır. En önemli
kitabı “Analects” “Seçmeler”dir. Konfüçyanizmi şöyle özetleyebiliriz. Konfüçyüs,
çağın diger düşünürleri - Yunan Thales, Pisagor ve Heraklitus
gibi bu değişim
dünyasında değişmezleri arıyordu. Konfüçyüs için temel dayanak noktası ERDEM di.
Erdem anlamında JUNZI sözcüğünü kullanmıştır. Junzi nin anlamı aslında
CENTİLMENdir. genelikle sanki bir GÖRGÜ KİTABI gibi okunur. Ama
“Analects/Seçmeler” adlı kitabı aslında bir etik sistemi anlatmaktır.
Konfüçyüsçülüğü şöyle özetleyebiliriz. “SADAKAT ve SAMİMİYET geleneksel
RİTÜEL ve TÖRENLERDE gösterilir. Bu ortamlardaki bu nitelikler ERDEMİ
GÖRÜNÜR hale getirirler. ERDEM daha sonra dünyaya TEZAHÜR ettirilir.
ERDEM
başkaları
tarafından
GÖRÜLEBİLİR.
Diğerleri
erdem
tarafından
DÖNÜŞTÜRÜLÜR. SADAKAT VE SAMİMİYET DÖNÜŞÜMÜN gücünü
ellerinde tutarlar.
BİR DAHA Kİ BULUŞMAMIZDA ÇİN’İN GÜNEYİNE DOĞRU HİNDİSTAN’A
BİR
YOLCULUK
YAPACAGIZ,
HİDİSTAN’DAKİ
DEĞİŞİK
FELSEFİ
GÖRÜŞLERE BİR GÖZ ATIP BUGÜN BUDA DIYE ANILAN SIDDHARTHA
GAUTAMA’NIN FELSEFİ GÖRÜŞÜNÜ İNCELEYECEGİZ. BIR SONRAKİ
PROGRAMDA GROUSMEK ÜZERE HOŞÇAKALINIZ.
KAYNAKÇA
Buckingham, Will, Douglas Burnham, Clive Hill, Peter J. King, FELSEFE KİTABI.
İstanbul: Alfa Basım Yayım Dağıtım Ltd. Şti. 2011, Baskı.