ISSN: 1306 - 1224 MEDENÎ USÛL VE İCRA İFLÂS HUKUKU DERGİSİ JOURNAL OF CIVIL PROCEDURE, ENFORCEMENT AND INSOLVENCY LAW Bu dergi yılda üç sayı olarak yayımlanan hakemli bir dergidir. This journal is a peer reviewed journal published three times a year. Cilt: 10 / Sayı: 27 Volume: 10 / Issue: 27 2014/1 Medenî Usûl ve İcra – İflâs Hukuku Dergisi Journal of Civil Procedure, Enforcement and Insolvency Law Bu Dergi ULAKBİM (Ulusal Akademik Ağ ve Bilgi Merkezi) Ulusal Hukuk Veritabanı’na kabul edilmiş hakemli bir dergidir. This Journal is a peer reviewed Journal and it was recognised as national peer reviewed journal in the National Law Database of ULAKBIM (Turkish Academic Network and Information Center). Cilt: 10 / Sayı: 27 Volume: 10 / Issue: 27 2014/1 Yayın Sahibi / Publisher: Legal Yayıncılık A.Ş adına Sahibi ve Genel Yayın Yönetmeni/On Behalf of Legal Yayıncılık A.S. Publisher and Executive Editor Av./Aal. Lütfürrahman BAŞÖZ (Sertifika No./Certificate No. 27563) Sorumlu Yazı İşleri Müdürü / Responsible Manager: Av. / Aal. Ramazan ÇAKMAKCI Basımcının Adı / Printed by: Kitap Matbaacılık San. Tic. Ltd. Şti. (Sertifika No./Certificate No.: 16053) Tel.: (212) 482 99 10 Basıldığı Yer / Place of Publication: Davutpaşa Cad. No: 123, Kat:1 Topkapı/İstanbul Basım Tarihi / Publication Date: Temmuz/ July 2014 Yönetim Yeri / Place of Management: Legal Yayıncılık A.Ş. Bahariye Cad. No: 63/6 Kadıköy/İstanbul Tel.: (216) 449 04 85 – 449 04 86 Faks/Fax: (216) 449 04 87 E-posta / E-mail: [email protected] İnternet Adresi / Web Address: www.legal.com.tr Yayın Türü / Type of Publication: Bu dergi yılda üç sayı olarak yayımlanan yerel, süreli ve hakemli bir hukuk dergisidir. / This journal is a peer reviewed national law journal published three times a year. ISSN: 1306 - 1224 Dergiye yapılan atıflarda “MİHDER” kısaltması kullanılmalıdır. For citations please use the abbreviation: “MIHDER” Katkıda bulunmak isteyenler için iletişim bilgileri: All correspondence concerning articles and other submissions should be addressed to: E-posta / E-mail: [email protected] [email protected] Telefon / Phone: (216) 578 07 67 Faks / Fax: (216) 578 07 56 Posta Adresi / Postal Address: Prof. Dr. Ali Cem BUDAK Yard. Doç. Dr. Efe DIRENİSA Yeditepe Üniversitesi, Hukuk Fakültesi İnönü Mah. Kayışdağı Cad. 26 Ağustos Yerleşimi 34755 Ataşehir İstanbul Bu dergide yayımlanan yazılarda ileri sürülen görüşler yazarlara aittir. Articles published in this journal represent only the views of the contributors. Copyright © 2014 Tüm hakları saklıdır. Bu yayının hiçbir bölümü, LEGAL YAYINCILIK A.Ş.’nin yazılı izni olmadan, fotokopi yoluyla veya elektronik, mekanik ve sair suretlerle kısmen veya tamamen çoğaltılamaz, dağıtılamaz, kayda alınamaz. All rights reserved. No part of this publication may be copied, reproduced, stored in a retrieval system, or transmitted, in any form or by means, without the prior expressed permission in writing of the LEGAL YAYINCILIK A.Ş. E d itör / E ditor Prof. Dr. Ali Cem BUDAK (Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi) [email protected] E d i t ö r Y a r d ı mc ı s ı / A s s o c i a t e E d i t o r Yard. Doç. Dr. Efe DIRENİSA (Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi) [email protected] D a n ı ş ma n l a r K u r u l u / A d v i s o r y B o a r d Prof. Dr. Yavuz ALANGOYA (İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Emekli Öğretim Üyesi) Prof. Dr. Oğuz ATALAY (Gediz Üniversitesi Hukuk Fakültesi) Prof. Dr. Haluk BURCUOĞLU (İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi) Prof. Dr. Nuray EKŞİ (Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi) Prof. Dr. Yusuf KARAKOÇ (Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi) Prof. Dr. Baki KURU (Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Emekli Öğretim Üyesi) Prof. Dr. Selçuk ÖZTEK (Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Emekli Öğretim Üyesi) Prof. Dr. Hakan PEKCANITEZ (Galatasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesi) Prof. Dr. Polat SOYER (Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi) Prof. Dr. Süha TANRIVER (Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi) Prof. Dr. Bilge UMAR (Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi) Y a y ı n Ku r u l u / E d i t o r i a l B o a r d Prof. Dr. Ali Cem BUDAK (Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi) Prof. Dr. Muhammet ÖZEKES (Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi) Doç. Dr. Murat ATALI (Bilkent Üniversitesi Hukuk Fakültesi) Doç. Dr. Güray ERDÖNMEZ (Galatasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesi) Doç. Dr. Mine AKKAN (Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi) Yard. Doç. Dr. Emel HANAĞASI (Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi) Yard. Doç. Dr. Tolga AKKAYA (Anadolu Üniversitesi Hukuk Fakültesi) Yard. Doç. Dr. Nedim MERİÇ (Akdeniz Üniversitesi Hukuk Fakültesi) Yard. Doç. Dr. Efe DIRENİSA (Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi) Yard. Doç. Dr. Mustafa GÖKSU (Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesi) Yard. Doç. Dr. Evrim ERİŞİR (Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi) Yard. Doç. Dr. Barış TORAMAN (Anadolu Üniversitesi Hukuk Fakültesi) Av. Mehmet UÇUM (İstanbul Barosu Avukatlarından) Av. Hikmet ÇİÇEK (Ankara Barosu Avukatlarından) MEDENİ USUL VE İCRA İFLAS HUKUKU DERGİSİ YAYIN İLKELERİ PUBLICATION AND SUBMISSION REQUIREMENTS OF JOURNAL OF CIVIL PROCEDURE, ENFORCEMENT AND INSOLVENCY LAW 1. Medeni Usul ve İcra – İflas Hukuku Dergisi (MİHDER), dört ayda bir (yılda üç kez) yayımlanan hakemli bir dergidir. The Journal of Civil Procedure, enforcement and Insolvency Law (MIHDER) is a peer reviewed journal published three times a year. 2. Dergi’de yayımlanabilecek yazılar, medeni usul ve icra – iflas hukuku alanını ilgilendiren içerikte her türlü makale, karar incelemesi ve kitap incelemesi ile çevirilerdir. Yazıların dili, Türkçe veya diğer Avrupa dilleridir. This is a journal of law focusing on legal issues concerning civil procedure law, enforcement law and insolvency law. Articles, case notes and comments, discussions of legislative developments, book reviews and other similar type of papers which are written in Turkish and in other European languages are welcome. 3. Dergi’de yayımlanmak üzere gönderilen yazılar başka bir yerde yayımlanmamış ya da yayımlanmak üzere gönderilmemiş olmalıdır. Articles that will be sent to the editor should not be published elsewhere, nor be submitted to other journals simultaneously. 4. Yazılar Microsoft Word (Microsoft Office 98 ve üzeri versiyonlar) formatında (.doc veya.docx dosya uzantılı olarak) yazılmış olmalıdır. Ayrıca yazılar, aşağıdaki şekil şartlarına uygun olarak kaleme alınmış olmalıdır: Kağıt boyutu: A4 Üst: 2, 5 cm; Alt: 2, 5 cm; Sol: 2 cm; Sağ: 2 cm Metin: Times New Roman, 12 punto, 1.5 satır aralığı, iki yana yaslı Dipnotlar: Sayfa altında, Times New Roman, 10 punto, 1 satır aralığı, iki yana yaslı Articles should be submitted as Microsoft Word (either with.doc or.docx file extensions) documents (Microsoft Office 1998 or higher versions). Articles should be written according to the following style guidelines: Paper size: A4 Top: 2.5 cm; Bottom: 2.5 cm; Left: 2 cm; Right: 2 cm Text body: Times New Roman, 12 points, at 1.5 line spacing, justified Footnotes: Times New Roman, 10 points, at 1 line spacing, justified 5. Her yazı, kaydedildiği bir CD ile ya da elektronik posta yolu ile Microsoft Word formatında editöre teslim edilmelidir. Yazının basılı olarak teslimi gerekmemektedir. Softcopy of the article either on a CD or as an attached Microsoft Word Document via e-mail should be submitted to the editor. There is no need to submit any hardcopy of the article. 6. Yazıyla birlikte yazarın (veya yazarların) adına, unvanına, çalıştığı kuruma, açık adresine, kolay ulaşım sağlanabilecek telefon numaralarına ve elektronik posta adreslerine ilişkin bilgiler de editöre ulaştırılmalıdır. The name (s), formal position (s), institutional affiliation (s) and contact details (especially e-mail (s)) of the author (s) must be clearly included with the submission to the editor. 7. Dergi’ye gönderilen makaleler Türkçe ve İngilizce başlık ile hem İngilizce hem de Türkçe özet kısmı içermelidir. Each submission should contain a Turkish and an English Title, as well as an Abstract part in Turkish and English. 8. Dergi’ye gönderilen makalelerde, ilgili makaledeki konuyu tanımlayan Türkçe ve İngilizce uygun anahtar kelimeler bulunmalıdır. All articles should be accompanied by a sufficient number of keywords in Turkish and English that reflect the content of the article. 9. Dergi’ye gönderilen makalelerde kullanılan kaynaklar, makale sonunda kaynakça olarak alfabetik sırada verilmiş olmalı ve kullanılan kaynaklar dipnotunda veya metin içerisinde kısa olarak yer almalıdır. All references cited in the text should be numbered in the order of mention in the text and should be given in abbreviated form in footnotes. They should be listed in full form at the end of the article in an alphabetically arranged bibliography as well. 10. Dergi’ye gönderilen makalelerin yazım bakımından son denetimlerinin yapılmış olduğu ve basılmaya hazır olarak verildiği kabul edilir. All submissions are regarded as ready to publish and already proofread by the author himself. 11. Yayım Kurulu’nda ilk değerlendirilmesi yapılan makaleler, anonim olarak hakeme gönderilecek, hakemden gelen rapor doğrultusunda makalenin yayımlanmasına, hakemden gelen rapor çerçevesinde düzeltme istenmesine ya da yayımlanmamasına karar verilecek ve yazar durumdan en kısa zamanda ve genellikle e-posta yolu ile haberdar edilecektir. Tamamlanmış veya düzeltilmiş yazı, Yayım Kurulu’nca, tekrar hakeme gönderilebilir. Initial assessment of the articles will be done by the editorial board. After the assessment is completed, the articles will be sent to an anonymous peer reviewer. In accordance with reviewer’s report, amendments may be done or the article may be decided not to be published. After the amendments are completed, the article may be sent to peer reviewer again, by the editorial board. 12. Dergi, hakemin yazarı bilmemesi esasına (kör hakemlik) dayanır. Hakeme gönderilecek makalelerde de yazarın kimliğine ilişkin bilgilerin gizliliği sağlanır. All articles submitted are subject to a blind peer review. The identity of the author (s) and reviewer (s) will not be revealed to the other party. 13. Tüm Hakem Raporları, ULAKBİM (Ulusal Akademik Ağ ve Bilgi Merkezi) Hukuk Veri Tabanı Komitesi tarafından denetlenmesine olanak verecek şekilde 5 yıl saklanır. All reviewer reports will be kept for five years under circumstances ULAKBİM (Turkish Akademic Network and Information Center) Law Database Committee is able to examine whenever required. 14. Dergi’ye ait yeni sayı yayımlandıkça, bu sayı tek bir PDF kopyası şeklinde ULAKBİM Online Dergi Takip Sistemine (ODİS) yüklenir. Ayrıca Dergi’nin 2 adet basılı kopyası da ULAKBİM’a kargo ile ulaştırılır. Each Publisher issue of the Journal will be uplouded as a PDF file to the Online Journal Watch System of ULAKBİM (ODİS). Also two copies of the published issue will be delivered to ULAKBİM by cargo. 15. Dergi basıldıktan sonra ilgili sayının yazarlarına ve bu sayıda hakemlik yapmış olanlara ücretsiz olarak gönderilir. Free copies of the published issue will be sent both to the author(s) and to the reviewer(s). EDİTÖRDEN… / FROM THE EDITOR… Bu sayıda medeni usul hukukuna ilişkin iki makale yayımlıyoruz. Yargıtay 20. Hukuk Dairesi Üyesi Zekeriya Yılmaz, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun özellikle kanun yollarına ilişkin hükümlerinin zaman itibarıyla uygulanma alanı ile ilgili konuları “6100 Sayılı Kanunun (HMK) Geçici 3. Maddesinin Uygulamada Yol Açtığı Sorunlar ve Tereddütler Üzerine Bazı Değerlendirmeler” başlıklı makalesinde incelemiştir. Araş. Gör. Aslı Aras “Çekişmesiz Yargıda Tasarruf İlkesi” başlıklı makalesinde ise çekişmesiz yargıda yargılamanın başlamasından sonlandırılmasına kadar tasarruf ilkesinin uygulanma alanı ele almıştır. Medeni Usul ve İcra – İflas Hukuku ile ilgili Yargıtay içtihatları ile bu kararlar hakkında kısa içtihat notlarının yer aldığı bölümü bu sayıda Yard. Doç. Dr. Nedim Meriç ve Araş. Gör. Pınar Çiftçi hazırladılar. Yard. Doç. Dr. Tolga AKKAYA ve Yard. Doç. Dr. Barış Toraman’ın hazırladığı mevzuat bölümünde medeni usul ve icra – iflas hukuku ile ilgili yeni mevzuata, Anayasa Mahkemesi karar özetlerine ve seçilmiş Uyuşmazlık Mahkemesi kararlarına yer verilmektedir. Dergimizin yararlı olmasını diliyor, katkı ve eleştirilerinizi bekliyoruz. Editör / Editor Dergimiz Hakkında / About Our Journal Medeni Usul ve İcra – İflas Hukuku Dergisi (MİHDER), yılda üç sayı olarak yayımlanan, hakemin yazarı bilmemesi esasına dayalı hakemli bir hukuk dergisidir. 2005 yılından beri yayın hayatını sürdürmekte olan dergide hakem denetiminden geçmiş makaleler, karar tahlilleri, içtihat ve mevzuat kronikleri ile eser incelemelerine yer verilmektedir. Her sayıda Türk ve yabancı akademisyenler ve hukuk uygulamacıları tarafından kaleme alınan, medeni usul hukuku ve icra – iflas hukuku ile ilgili değerli eserler yayımlanmaktadır. Okuyucularımızın göndereceği medeni usul hukuku ve icra – iflas hukuku alanına ilişkin makaleler ve diğer türdeki eserlerle (karar tahlilleri, eser incelemeleri vb.), dergimizin daha da zenginleşeceğine inanıyoruz. Journal of Civil Procedure, Enforcement and Insolvency Law (MIHDER) is a peer reviewed academic law journal published regularly three times a year, concentrating on issues of civil procedure, enforcement and insolvency law and considers for publication articles, case notes and comments, discussions of legislative developments and book reviews. It has been in publication since 2005. Each issue contains scholarly works concerning civil procedure, enforcement and insolvency law, authored by scholars and practitioners around the globe. We welcome your contributions in the form of articles, notes, comments or reviews on topics reflecting a broad range of perspectives on civil procedure, enforcement and insolvency law; with your contributions and support our journal will progress. MEDENİ USUL VE İCRA – İFLAS HUKUKU DERGİSİ Cilt: 10 / Sayı: 27 2014/1 İÇİNDEKİLER Makaleler 6100 Sayılı Kanunun (HMK) Geçici 3. Maddesinin Uygulamada Yol Açtığı Sorunlar ve Tereddütler Üzerine Bazı Değerlendirmeler Zekeriya YILMAZ........................................................................................................ 21 Çekişmesiz Yargıda Tasarruf İlkesi Araş. Gör. Aslı ARAS .................................................................................................. 53 Yargı Kararları.............................................................................................................. 65 Derleyenler: Yard. Doç. Dr. Nedim MERİÇ / Araş. Gör. Pınar ÇİFTÇİ Yargıtay Medeni Usul Hukuku Kararları ................................................................ 67 Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu Kararı........................................... 69 Hukuk Genel Kurulu Kararı.......................................................................................... 93 Hukuk Daire Kararları ................................................................................................ 107 Yerel Mahkeme Kararı ............................................................................................... 115 Yargıtay İcra ve İflas Hukuku Kararları .............................................................. 117 Hukuk Genel Kurulu Kararları ................................................................................... 119 Hukuk Daire Kararları ................................................................................................ 136 Mevzuat ve Anayasa Mahkemesi Kararları ........................................................... 173 Hazırlayan: Yard. Doç. Dr. Barış TORAMAN Kanun.......................................................................................................................... 175 Yönetmelikler ............................................................................................................. 175 Anayasa Mahkemesi Karar Özetleri ........................................................................... 175 Uyuşmazlık Mahkemesi Karar Özetleri...................................................................... 182 Mahkeme Kararları Arama Dizinleri ..................................................................... 189 Kavramlara Göre Arama Dizini.................................................................................. 191 Kanun Maddelerine Göre Arama Dizini ..................................................................... 195 JOURNAL OF CIVIL PROCEDURE, ENFORCEMENT AND INSOLVENCY LAW Volume: 10 / Issue: 27 2014/1 CONTENTS Articles Some Considerations on Problems and Uncertainties that Arise from Temporary Article 3 of Law No 6100 (Civil Procedure Code) Zekeriya YILMAZ........................................................................................................ 21 Disposition Maxim in Non-Contentious Jurisdiction Res. Asst. Aslı ARAS ................................................................................................... 53 Court Decisions ........................................................................................................... 65 Compiled by: Asst. Prof. Dr. Nedim MERİÇ / Res. Asst. Pınar ÇİFTÇİ Decisions of the Court of Cassation on Matters Relating to Civil Procedure Law................................................................................................... 67 Decision of the General Assembly of the Court of Cassation on the Unification of Decisions .................................................................................... 69 Decision of Joint Civil Chambers of the Court of Cassation ........................................ 93 Decisions of Civil Chambers of the Court of Cassation ............................................. 107 Decision of District Court........................................................................................... 115 Decisions of the Court of Cassation on Matters Relating to Enforcement and Insolvency Law .................................................................................................. 117 Decisions of Joint Civil Chambers of the Court of Cassation..................................... 119 Decisions of Civil Chambers of the Court of Cassation ............................................. 136 Legislative Developments and Decisions of the Turkish Constitutional Court .......................................................................................................................... 173 Prepared for publication by: Asst. Prof. Dr. Barış TORAMAN Act .............................................................................................................................. 175 Regulations ................................................................................................................. 175 Abstracts of Decisions of the Turkish Constitutional Court ....................................... 175 Abstracts of Decisions of Court of Jurisdictional Disputes ........................................ 182 Index of Court Decisions .......................................................................................... 189 Index of Related Legal Terms..................................................................................... 191 Index of Related Statutory Provisions ........................................................................ 195 MAKALELER ARTICLES * 6100 Sayılı Kanunun (HMK) Geçici 3. Maddesinin Uygulamada Yol Açtığı Sorunlar ve Tereddütler Üzerine Bazı Değerlendirmeler Some Considerations on Problems and Uncertainties that Arise from Temporary Article 3 of Law No 6100 (Civil Procedure Code) Zekeriya YILMAZ * Çekişmesiz Yargıda Tasarruf İlkesi Disposition Maxim in Non-Contentious Jurisdiction Araş. Gör./Res. Asst. Aslı ARAS 6100 SAYILI KANUNUN (HMK) GEÇİCİ 3. MADDESİNİN UYGULAMADA YOL AÇTIĞI SORUNLAR VE TEREDDÜTLER ÜZERİNE BAZI DEĞERLENDİRMELER (SOME CONSIDERATIONS ON PROBLEMS AND UNCERTAINTIES THAT ARISE FROM TEMPORARY ARTICLE 3 OF LAW NO 6100 (CIVIL PROCEDURE CODE)) Zekeriya YILMAZ∗ ÖZET Bu makalede 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun geçici üçüncü maddesinin uygulamada yol açtığı hukuki sorunlar ile tereddütler irdelenmiş; değerlendirmeler yapılıp çözüm önerileri ortaya konulmuştur. Anahtar Kelimeler: Parasal sınırlar, kesin hüküm, temyiz, Yargıtay’da duruşma, karar düzeltme, geçici üçüncü madde, yargılamanın yenilenmesi. ABSTRACT In this essay, some considerations on problems and uncertainties that may arise from temporary article 3 of the new Turkish Code of Civil Procedure (act No. 6100) are discussed and some solution proposals regarding these problems are presented. Keywords: Monetary limits, res judicata, cassation, hearing in court of cassation, revision of decision, temporary Art. 3, trial de novo (new trial). *** ∗ Yargıtay 20. Hukuk Dairesi Üyesi, e-posta: [email protected] 20 6100 Sayılı Kanunun (HMK) Geçici 3. Maddesinin Uygulamada Yol Açtığı Sorunlar ve Tereddütler Üzerine Bazı Değerlendirmeler “...1 Ekim 2011 tarihinden itibaren hukuk davalarında kesin hüküm, temyiz, Yargıtay’da duruşma ve karar düzeltmeye ilişkin parasal sınırların 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla 1086 sayılı Kanuna 5236 sayılı Kanunun 19. maddesiyle eklenen ek 4. maddeye göre artırılamayacağını, yukarıda ifade ettim; bu iddia ve ısrarımın dayanak ve gerekçelerini de açıklamaya çalıştım. Peki şimdi ne olacak? ... Öte yandan, uygulamada (1 Ekim 2011 tarihinden sonra yapılan yargılamanın yenilenmesi talepleriyle ilgili olarak, 1086 sayılı Kanunun 26.9.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki (yargılamanın yenilenmesine dair) 445 ilâ 454. maddelerinin mi yoksa 6100 sayılı Kanunun 374 İlâ 381. maddeleri hükümlerinin mi uygulanacağı hususunda) oluşan tereddütlerin giderilmesi bakımından da, HMK’nın geçici 3. maddesinin ikinci fıkrasındaki düzenlemenin, bölge adliye mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce aleyhine temyiz yoluna başvurulmuş olan kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar 1086 sayılı Kanunun 26.9.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 444. maddelerinin (yani temyize ve karar düzeltmeye ilişkin hükümlerin) uygulanmasına devam edilmesiyle sınırlı tutulması ve fakat “yargılamanın iadesi” konusunda yeni Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümlerinin uygulanması ve dolayısıyla 1086 sayılı Kanunun 26.9.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki 445 ilâ 454. maddelerinin metinden çıkarılması gerekmektedir. Makalenin devamına, dergimizin 2014 yılının ilk sayısı olan 27. sayısından ulaşabilirsiniz MİHDER - Cilt: 10, Sayı: 27, 2014/1 ÇEKİŞMESİZ YARGIDA TASARRUF İLKESİ (DISPOSITION MAXIM IN NON-CONTENTIOUS JURISDICTION) Araş. Gör. / Res. Asst. Aslı ARAS∗ ÖZET Tasarruf ilkesine göre, taraflar, davanın başlatılması, dava konusunun belirlenmesi ve davanın sonlandırılmasında yetki sahibidir. Tasarruf ilkesi çekişmesiz yargıda da uygulanmakla birlikte, çekişmesiz yargı işlerinde davaya göre daha sınırlı bir uygulama alanına sahiptir. Anahtar Kelimeler: Medeni usul hukuku, dava, çekişmesiz yargı, tasarruf ilkesi. ABSTRACT According to the disposition maxim, parties have right to bring an action, to specify subject matter and to resume an action. This principle is also applicable in non-contentious jurisdiction but has a limited field of application. Keywords: Civil procedure law, action, non-contentious jurisdiction, disposition maxim. *** “..Tasarruf ilkesi, çekişmeli yargıda davanın başlatılmasından sonlandırılmasına kadar geçerli olan bir ilkedir. Çekişmeli yargıda, davanın ancak taraflarca açılabileceği, dava konusunun taraflarca belirleneceği, feragat, sulh ve kabul gibi işlemlerle dava konusu üzerinde tasarruf edilebileceği, davanın geri alınabileceği ve kanun yolundan feragat edilebileceği, tasarruf ilkesinin somut görüntüleridir1. Re’sen harekete geçme ∗ 1 İzmir Üniversitesi Hukuk Fakültesi, Medeni Usul ve İcra İflâs Hukuku Anabilim Dalı Araştırma Görevlisi, e-posta: [email protected] Alangoya, Yavuz, Medenî Usûl Hukukunda Vakıaların ve Delillerin Toplanmasına İlişkin İlkeler, İstanbul 1979, s.2-3; Alangoya, Yavuz/Yıldırım, M. Kamil/Deren 22 Çekişmesiz Yargıda Tasarruf İlkesi ilkesi ise, hâkimin taraflarca bir istem olmadan harekete geçebilmesini ve hüküm verebilmesini ifade eder2. ... Çekişmesiz yargı işlerinde tasarruf ilkesinin uygulanma alanı, talep üzerine takip edilen çekişmesiz yargı işleriyle sınırlı kalmaktadır. Talebe bağlı çekişmesiz yargı işlerinde, yargılamanın başlaması için mutlaka bir talepte bulunulması gerekmektedir. Yani, talep, bir yargılama şartıdır. Bu açıdan, talebe bağlı çekişmesiz yargı işlerinde, yargılamanın başlaması açısından tasarruf ilkesinin tam anlamıyla uygulandığı söylenebilecektir. Yargılama konusunun belirlenmesinde ise, talebe bağlı çekişmesiz yargı işlerindeki durum çekişmeli yargıya benzese de, bir bakımdan ondan farklıdır. Çünkü, talebe bağlı çekişmesiz yargı işinde yargılama konusu, talepte bulunan tarafından belirlense de, hâkimin geniş takdir yetkisinden dolayı bazı durumlarda hâkim talepte bulunanın talebinden başka bir şeye karar verebilir. Talep üzerine harekete geçilen çekişmesiz yargı işlerinde yargılamaya son verilmesi açısından ise, tasarruf ilkesinin uygulanma alanı çok daha sınırlıdır. Talebe bağlı çekişmesiz yargı işi ancak talepten vazgeçilmesi halinde sonlandırılabilir; bunun dışında kabul, feragat, sulh gibi işlemlerle çekişmesiz yargı işinin sonlandırılması mümkün değildir. Makalenin devamına, dergimizin 2014 yılının ilk sayısı olan 27. sayısından ulaşabilirsiniz 2 Yıldırım, Nevhis, Medenî Usûl Hukuku Esasları, İstanbul 2009, s.183; Musielak, Hans-Joachim, Kommentar zur Zivilprozessordnung mit Gerichtsverfassungsgesetz, München 2012, s.11; Prütting, Hans/Gehrlein, Markus, ZPO Kommentar, Köln 2012, s.7; Weirich, Hans-Armin, Freiwillige Gerichtsbarkeit, Stuttgart 1981, s.38; Bilge, Necip/Önen, Ergun, Medeni Yargılama Hukuku Dersleri, Ankara 1978, s.296; Kuru, Baki/Arslan, Ramazan/Yılmaz, Ejder, Medenî Usûl Hukuku, 24. Baskı, Ankara 2013, s.335; Pekcanıtez, Hakan/Atalay, Oğuz/Özekes, Muhammet, Medenî Usûl Hukuku, 14. Baskı, Ankara 2013, s.357. Alangoya, s.3; Alangoya/Yıldırım/Deren Yıldırım, s.183; Baur, Fritz/Wolf, Manfred, Grundbegriffe des Rechts der freiwilligen Gerichtsbarkeit, Stuttgart 1980, s.56. MİHDER - Cilt: 10, Sayı: 27, 2014/1 Y A R GI KA R A R L A R I COURT DECISIONS * Yargıtay Medeni Usul Hukuku Kararları Decisions of the Court of Cassation on Matters Relating to Civil Procedure Law * Yargıtay İcra ve İflas Hukuku Kararları Decisions of the Court of Cassation on Matters Relating to Enforcement and Insolvency Law Derleyenler:/Compiled by: Yard. Doç. Dr. / Asst. Prof. Dr. Nedim MERİÇ Akdeniz Üniversitesi Hukuk Fakültesi, Medeni Usul ve İcra İflas Hukuku Anabilim Dalı Dicle University Faculty of Law, Dept. of Civil Procedure and Insolvency Law Araş. Gör. / Res. Asst. Pınar ÇİFTÇİ Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi Medeni Usul ve İcra İflas Hukuku Anabilim Dalı Dokuz Eylül University Faculty of Law, Dept. of Civil Procedure and Insolvency Law YARGITAY MEDENİ U S U L HU KU KU KA R A R L A R I DECISIONS OF THE COURT OF CASSATION ON MATTERS RELATING TO CIVIL PROCEDURE LAW * Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu Kararı Decision of the General Assembly of the Court of Cassation on the Unification of Decisions * Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Kararları Decisions of Joint Civil Chambers of the Court of Cassation * Yargıtay Hukuk Daire Kararları Decisions of Civil Chambers of the Court of Cassation * Yerel Mahkeme Kararı Decision of District Court YARGITAY İÇTİHADI BİRLEŞTİRME BÜYÜK GENEL KURULU KARARI DECISION OF THE GENERAL ASSEMBLY OF THE COURT OF CASSATION ON THE UNIFICATION OF DECISIONS YARGITAY İÇTİHADI BİRLEŞTİRME BÜYÜK GENEL KURULU Esas No. Karar No. Tarihi: ÖZETİ: 2013/1 İlgili Kanun/Madde 2014/1 6100 s. HMK/391, 394 21.02.2014 • İHTİYATİ TEDBİR • KANUN YOLU İlk derece mahkemelerince verilen ihtiyati tedbir taleplerinin reddi veya bu taleplerin kabulü hâlinde, itiraz üzerine verilen kararlara karşı temyiz yolunun kapalıdır. Tüm kararların tam metinlerine, dergimizin 2014 yılının ilk sayısı olan 27. sayısından ulaşabilirsiniz HUKUK GENEL KURULU KARARI DECISION OF JOINT CIVIL CHAMBERS OF THE COURT OF CASSATION YARGITAY HUKUK GENEL KURULU Esas No. Karar No. Tarihi: 2012/6-1849 2013/1006 03.07.2013 • ZİYNET EŞYASI • İSPAT YÜKÜ İlgili Kanun/Madde 6100 s. HMK/190 ÖZETİ: Dava, ziynet eşyalarının aynen iadesi, bu mümkün değilse bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Evlilik sırasında kadına takılan ziynetler kim tarafından takılmış olursa olsun, kadına bağışlanmış sayılır ve onun kişisel malı sayılır. Bu ziynet eşyalarının bozdurularak davalının kredi borçlarının, düğün ve balayı masraflarının ödenmiştir. Uyuşmazlık bozdurulan bu ziynet eşyalarının geri verilmemek üzere verilip verilmediği noktasındadır. Davalı koca tarafından bozdurulan ziynet eşyalarının davacı kadın tarafından iade edilmemek üzere verildiğine ilişkin ispat yükü davalı eştedir. YARGITAY HUKUK GENEL KURULU Esas No. Karar No. Tarihi: 2013/12-99 2013/1468 09.10.2013 İlgili Kanun/Madde 6100 s. HMK/211, 266 • İMZAYA İTİRAZ • SAHTELİK İNCELEMESİNİN SIRASI ÖZETİ: Dava, davacı-borçlu hakkında başlatılan icra takibine dayanak çekteki imzanın davacı-borçlu şirket yetkilisine ait olmadığı itirazına ilişkindir. İmza incelemesinin hakim tarafından bizzat yapılması halinde, önce istiktab yoluna, sonra uygulamaya elverişli imza ile imza karşılaştırması yoluna başvurulur. İmza incelemesinin bilirkişi tarafından yaptırılmasına karar verilmesi halinde, ise, önce uygulamaya elverişli imza ile inkar edilen imza karşılaştırılır, sonra istiktab (yazı yazdırma) yoluna başvurulur. İspat külfetinin çeki elinde bulunduran ve imzanın borçlu şirket yetkilisine ait olduğunu iddia eden alacaklıya ait olduğu gözetilmek suretiyle, davalı-alacaklı vekiline emsal imzaların bulunduğu yerlerin bildirilmesi için süre verilip, tüm emsal imzalar toplanarak, çekteki keşideci imzasının karşılaştırılmak suretiyle bilirkişi incelemesi yaptırılmalı ve oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekir. Decisions of the Court of Cassation on Matters Relating to Civil Procedure Law 29 YARGITAY HUKUK GENEL KURULU Esas No. Karar No. Tarihi: 2012/21-746 2013/215 06.02.2013 İlgili Kanun/Madde 6100 s. HMK/111, 167 506 s. SSK/6, 79 5510 s. SSGSSK/86 • HİZMET TESPİTİ DAVASI • İŞÇİ ALACAĞI VE TAZMİNAT DAVASI • DAVALARIN AYRILMASI ÖZETİ: Dava, hizmet tespiti ve İş Kanunu’ndan kaynaklanan tazminat ve alacaklara ilişkindir. Hizmet tespiti davası Sosyal Sigortalar Kanunu’ndan (şimdi Sosyal Güvenlik Kanunu’ndan) kaynaklanan bir davadır. Bu davada davalı tarafta işveren ile Sosyal Güvenlik Kurumu gösterilmek zorunda olup, hakim yargılamada kendiliğinden araştırma yetkisine sahiptir. Bu davaların ayrıca görülmesi amacıyla HSYK.'nın 2783 sayılı kararı ile (20.11.2012) Türkiye Genelinde 15 ilde Sosyal Güvenlik Mahkemeleri kurulmuştur. İşçi alacaklarından kaynaklanan davalar ise, İş Kanunu'ndan kaynaklanmakta olup, bu davalarda davalı olarak sadece işveren yer almaktadır. Tarafların tasarruf edebilecekleri bu davaların bu özellikleri dolayısıyla hizmet davaları ile birlikte görülmesi mümkün olmayıp, davadaki her iki talep birbirinden ayrılmalı ve sonra esasa 1 girilerek dava sonuçlandırılmalıdır. Tüm kararların tam metinlerine, dergimizin 2014 yılının ilk sayısı olan 27. sayısından ulaşabilirsiniz 1 Karşı oyda belirtildiği gibi bu karar ile Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 15.10.2003 gün ve E. 2003/21-571, K.2003/575 ile verdiği içtihattan dönülmektedir. Kararda bahsedilen ve kurulduğu belirtilen Sosyal Güvenlik Mahkemeleri ise iş mahkemelerinin iş dağılımı kapsamında değerlendirilmelidir. Kanaatimizce davaya konu hizmet tespiti ile işçi alacağı ve tazminatı taleplerinin terditli olarak birlikte görülebilmesi HMK m. 111 f.2’de yer alan asıl talebin reddine bağlı terditli dava açılabilmesi düzenlemesi nedeniyle mümkün görülmemektedir. MIHDER - Volume: 10, Issue: 27, 2014/1 HUKUK DAİRE KARARLARI DECISIONS OF CIVIL CHAMBERS OF THE COURT OF CASSATION YARGITAY 2. HUKUK DAİRESİ Esas No. Karar No. Tarihi: 2013/16048 2013/29319 11.12.2013 İlgili Kanun/Madde 6100 s. HMK/140, 187, 243 • TANIK LİSTESİ • DELİL SUNULMASI ÖZETİ: Görülen davada davalı süresi geçtikten sonra cevap dilekçesi vermiş ve delil listesi sunmuştur. Süresinde cevap vermemekle davalı taraf davacınn dava dilekçesinde iddia ettiği vakıaları inkar ettiğinden davalının evvelden bildirdiği tanıklarının inkar doğrultusunda dinlenmeleri gerekir. YARGITAY 6. HUKUK DAİRESİ Esas No. Karar No. Tarihi: 2012/16603 2013/9982 06.06.2013 İlgili Kanun/Madde 6100 s. HMK/187, 188 • MAHKEME İÇİ İKRAR • İSPAT ÖZETİ: Dava, ziynet eşyalarının aynen iadesi, bu olmadığı taktirde bedelinin tahsili istemine dayanmaktadır. Tarafların önceden görülen boşanma davasında davalı tarafın '... takı gibi kullanılmayacak bazı para ve çeyrek altın gibi altınların düğün sonrasında evlilikte beraber kullanılmakta olan eşyaların masraflarına karşılık harcandığı...' şeklinde beyanda bulunulduğu görülmüştür. Bu beyan, mahkeme içi ikrar niteliğinde olup, tarafları bağladığı gözetilerek davanın sonlandırılması gerekir. Decisions of the Court of Cassation on Matters Relating to Civil Procedure Law 31 YARGITAY 11. HUKUK DAİRESİ Esas No. Karar No. Tarihi: 2012/19128 2013/20655 15.11.2013 • • • • • ÖZETİ: İlgili Kanun/Madde 6100 s. HMK/107, 109, 114 İHTARNAME KISMİ DAVA HUKUKİ YARAR BELİRSİZ ALACAK DAVASI DAVA KONUSUNUN BELİRLİ OLMASI Dava, davalı bankaya teslim edilen çeklerin sahte çıktığını, davalı banka uhdesinde bulunan çeklerin sahte olduğunun mevzuat hükümlerine aykırı olarak müvekkiline bildirilmememesi nedeniyle davalı bankanın yol açtığı zararların tazminine ilişkindir. Davacı talep konusu uyuşmazlığın miktarını kendisi tarafından keşide edilen ihtarname ile açıkça belirlemiştir. Bu nedenle davacının fazlaya ilişkin hakları saklı tutarak kısmi dava açılmasında hukuki yararı mevcut olmadığı gibi, dava konusunun açık talebi karşısında ortada belirsiz alacak davasının koşullarının da bulunmadığı gerekçesiyle 1 açılan davanın reddedilmesi hukuka uygundur. YARGITAY 13. HUKUK DAİRESİ Esas No. Karar No. Tarihi: 2012/28596 2013/28298 18.11.2013 İlgili Kanun/Madde 6100 s. HMK/150 • UYAP ÜZERİNDEN MAZERET DİLEKÇESİ • DOSYANIN İŞLEMDEN KALDIRILMASI 1 Bu karar ile önceden uyuşmazlık konusu miktarın davacı tarafından ihtar edilerek karşı tarafa bildirildiği durumlarda açılacak dava bakımından sadece ihtar edilen miktarın istenebileceği, kısmi alacak davası veya belirsiz alacak davasının açılamayacağı belirtilmektedir. TBK m. 117’de düzenlenen olağan vadede borçlunun temerrüde düşmesi için çekilecek her ihtar durumda ve TBK m. 117’ye göre borçlu temerrüdü için zorunlu olunmasa bile alacaklının borçluya çektiği ödeme ihtarlarının varlığı durumunda belirsiz alacak olgusuna dayanan davalar açılamayacaktır. (N.M.) MIHDER - Volume: 10, Issue: 27, 2014/1 Yargıtay Medeni Usul Hukuku Kararları 32 ÖZETİ: Davacı vekili mazeret dilekçesini uyap-avukat portalından mahkemeye göndermiş, aynı tarihte yeni duruşma gününün tebliği için posta pulu ve uyap mazeret giderini mahkeme adı ve dosya numarasını hatasız yazarak aynı yolla online olarak ödemiş, sözkonusu dilekçe yerine sehven, bir başka Mahkemeye ait mazeret dilekçesini göndermiştir. Duruşma davetiye masrafının mahkemeye zamanında ulaşmasına, hatalı da olsa mazeret beyanı içeren bir dilekçe var iken UYAP ortamında hazırlanan yeni duruşma gününü bildirir tebligatın davacı vekiline tebliğe gönderilmemesi neticesinde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Tüm kararların tam metinlerine, dergimizin 2014 yılının ilk sayısı olan 27. sayısından ulaşabilirsiniz MİHDER - Cilt: 10, Sayı: 27, 2014/1 YEREL MAHKEME KARARI DECISION OF DISTRICT COURT T.C. İSTANBUL ANADOLU 7. İŞ MAHKEMESİ Sayı No. 2013/241 Celse Tarihi 10.05.2013 ÖZETİ: İlgili Kanun/Madde 6100 s. HMK/30 • İŞ MAHKEMESİ KARARLARI • KANUN YOLUNA BAŞVURU SÜRESİNİN İŞLEMEYE BAŞLADIĞI TARİH Davacının işe iadesine, kesinleşen mahkeme kararının tebliğinden itibaren 10 iş günü içerisinde işe başlamak üzere işverene başvurması, işverenin de başvuru tarihinden itibaren bir ay içinde işe başlatmaması halinde kıdem durumuna göre takdiren dört aylık brüt ücretinin tazminat olarak belirlenmesine, işçinin 10 işgünü içinde işe başlamak üzere işverene başvurmsı koşulu ile fesihten kararın kesinleşmesine kadar geçecek süre ile orantılı olmak üzere en çok dört aya kadar doğmuş bulunan ücret ve diğer haklarının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiştir. Tüm kararların tam metinlerine, dergimizin 2014 yılının ilk sayısı olan 27. sayısından ulaşabilirsiniz YARGITAY İCRA VE İFLAS HUKUKU KA R A R L A R I DECISIONS OF THE COURT OF CASSATION ON MATTERS RELATING TO ENFORCEMENT AND INSOLVENCY LAW * Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Kararları Decisions of Joint Civil Chambers of the Court of Cassation * Yargıtay Hukuk Daire Kararları Decisions of Civil Chambers of the Court of Cassation HUKUK GENEL KURULU KARARLARI DECISIONS OF JOINT CIVIL CHAMBERS OF THE COURT OF CASSATION YARGITAY HUKUK GENEL KURULU Esas No. Karar No. Tarihi: 2013/19-469 2014/45 29.01.2014 • • • • ÖZETİ: İlgili Kanun/Madde 2004 s. İİK/67 İTİRAZIN İPTALİ DAVASI İMZA İNKARI KÖTÜNİYET TAZMİNATI BANKANIN BASİRETLİ BİR TACİR OLARAK DAVRANMA YÜKÜMLÜLÜĞÜ Dava, genel kredi sözleşmesine dayalı alacak için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Uyuşmazlık; davacı bankanın, davalılar aleyhine icra takibi başlatmakta kötü niyetli olup olmadığı, buradan varılacak sonuca göre davacı aleyhine kötüniyet tazminatı hükmedilmesinin gerekip gerekmediği noktasında toplanmaktadır. İtirazın iptali davasının davalı borçlu lehine sonuçlanması üzerine böyle bir alacağa dayalı takibin, haksız ve kötüniyetli olması halinde, istem varsa, davalı borçlu lehine kötüniyet tazminatına hükmedilmesi gereklidir. İspat yükü; takibin kötüniyetli olduğunu iddia eden davalıdadır. Davacı/alacaklı taraf bir banka olup tacirdir. Her tacirin, ticaretine ait bütün faaliyetlerinde basiretli bir işadamı gibi hareket etmesi gereklidir. Kredi sözleşmesinin düzenlenmesi aşamasında bu sözleşmeye müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatı ile imza atan kişilerin kimliklerini bilmek (ve denetlemek) sözleşmenin hakim tarafı olan davacı bankanın yükümlülüğünde olup, sözleşmede yer alan imzaların kime ait olduğunu bilebilecek durumdadır. Bu nedenle de alacaklı bankanın, sözleşmedeki sahte imzaya dayalı olarak davalılar aleyhinde icra takibine başlaması ve imza itirazına rağmen itirazın iptali davasını açması onun takipte haksız ve kötü niyetli olduğunu gösterir. Davacı bankanın icra takibi başlatmakta kötüniyetli olduğu kabul edilerek davacı aleyhine kötüniyet tazminatına hükmetmek gerekir. Yargıtay İcra ve İflas Hukuku Kararları 38 YARGITAY HUKUK GENEL KURULU Esas No. Karar No. Tarihi: ÖZETİ: 2013/17-488 2014/48 29.01.2014 İlgili Kanun/Madde 2004 s. İİK/67 • HAKSIZ FİİLDEN KAYNAKLANAN ALACAĞA İLİŞKİN İTİRAZIN İPTALİ DAVASI • TARAFLAR ARASINDA DÜZENLENEN İBRANAME • İCRA İNKAR TAZMİNATI Dava trafik kazasından kaynaklanan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. H.G.K. önüne gelen uyuşmazlık; haksız fiilden kaynaklanıp takip konusu yapılan ve borçlunun itiraz ettiği alacağın, taraflar arasında imzalanan ibraname tarihinde likit hale gelip gelmediği ve alacak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesinin gerekip gerekmediği noktasındadır. Taraflar akrüerya uzmanından alınan raporda belirlenen tutarın davacılara ödenmesi hususunda anlaşmışlar ve 04.05.2010 tarihli ibraname ve mutabakatnameyi tanzim etmişlerdir. Bu belgeyle aynı gün ödeme tarihi olarak da belirlenmiştir. İşbu dava ise 25.05.2010 tarihinde ikame edilmiştir. Davalı tarafça ibranamede belirlenen miktar 16.06.2010 tarihinde davacılara ödenmiştir. Davalı taraf hiçbir aşamada, davacı yanca talep edilen alacağın belirli olmadığı iddiasında bulunmamış, tüm aşamalarda paranın havuz hesabında bulunması dolayısıyla davacı tarafa ödemenin yapılamadığı iddiasında bulunmuştur. Buna göre, davalı tarafça davadan sonra ödenen alacağın, taraflar arasında ibranamenin imzalandığı tarihinde likit hale geldiğinin kabulü gerekir. YARGITAY HUKUK GENEL KURULU Esas No. Karar No. Tarihi: 2013/12-501 2014/6 15.01.2014 İlgili Kanun/Madde 2004 s. İİK/58 • TARAF SIFATI • REKTÖRLÜK ALEYHİNE AÇILAN İTİRAZIN İPTALİ DAVASI • KISMİ ÖDEME • HASTANE DÖNER SERMAYE İŞLETME MÜDÜRLÜĞÜ ALEYHİNE BAŞLATILAN TAKİP MİHDER - Cilt: 10, Sayı: 27, 2014/1 Decisions of the Court of Cassation on Matters Relating to Enforcement and Insolvency Law ÖZETİ: 39 Şikâyet, taraf sıfatının bulunmadığı iddiasıyla icra takibinin iptali istemine ilişkindir. Alacaklı tarafından borçlu olarak gösterilen Üniversitenin Fakülte Hastanesi Döner Sermaye İşletme Müdürlüğü’nün asıl alacağı ödemesi talep edilmiştir. Tebliğ edilen ödeme emrine borçlu vekili tarafından süresinde ‘kısmi’ itirazda bulunulmuştur. İtiraz edilmeyen bölüm kabul edilmiş ve icra dosyasına ödenmiştir. Kısmi olarak yapılan bu itiraz üzerine alacaklı vekili tarafından itirazın iptali davası, İşletme Müdürlüğü’ne izafeten Rektörlüğü hasım gösterilerek açılmış olup, yargılama sonucunda alacak miktarı mahkemece tespit edilmiştir. Ödeme emrine itiraz edip, davayı takip eden tarafın Rektörlük olması, Rektörlüğün borcun bir kısmını ödemiş olması, borcun itiraz edilen kısmı için açılan itirazın iptali davasının da Rektörlük tarafından takip edilip sonuçlandırılmış olması ve icra dosyasının geçirdiği safahat nazara alınarak, artık takip borçlusunun Rektörlük olduğunun kabul edilmesi yerindedir. Bu aşamalardan sonra yapılan şikayetin reddine karar verilmesi gerekir. YARGITAY HUKUK GENEL KURULU Esas No. Karar No. Tarihi: 2013/12-476 2014/5 15.01.2014 İlgili Kanun/Madde 2004 s. İİK/50, 261 • İCRA DAİRESİNİN YETKİSİ • YETKİ İTİRAZI • İHTİYATİ HACİZ KARARINI VEREN MAHKEMENİN BULUNDUĞU YER İCRA DAİRESİNİN YETKİSİ ÖZETİ: Uyuşmazlık, ihtiyati haciz kararını veren mahkemenin bulunduğu yer icra dairesinin icra takibi yönünden yetkili olup olmadığına ilişkindir. HUMK’nın 12. maddesinde, ihtiyati hacizden sonra haciz kararının dayanağı olan alacak davasının, haciz kararını veren mahkemede açılabileceği belirtilmiştir. İhtiyati haciz kararını veren yerde bulunan icra dairesinde İİK’nun 50. maddesi yollaması ile icra takipleri başlatılabilmekteydi. Ancak 1086 sayılı HUMK’nın 12. maddesinin karşılığı 6100 Sayılı HMK da bulunmadığından, ihtiyati haciz kararının uygulanmasından sonra bu kararı veren mahkemenin bulunduğu yer icra dairesi, sırf o yer mahkemesinde ihtiyati haciz kararı verilmesi nedeniyle yetkili hale gelmeyecektir. İcra dairesinin yetkisinin HMK’nın genel yetki kuralları uyarınca belirlenmesi gerekir. Borçluların ikamet adresi yerine icra takibinin başlatıldığı ve ihtiyati haciz kararı alınan yer İcra Müdürlüğü işbu takip yönünden yetkisizdir. İcra takibi yetkisiz icra dairesinde başlatıldığından yetki itirazının kabulü hukuku uygundur. MIHDER - Volume: 10, Issue: 27, 2014/1 Yargıtay İcra ve İflas Hukuku Kararları 40 YARGITAY HUKUK GENEL KURULU Esas No. Karar No. Tarihi: ÖZETİ: 2013/13-372 2013/1606 27.11.2013 İlgili Kanun/Madde 2004 s. İİK/67 • İTİRAZIN İPTALİ DAVASI • BORÇLUNUN AKDİ İLİŞKİYİ İNKAR ETMESİ • YETKİLİ İCRA DAİRESİNİN BELİRLENMESİ Dava, satım akdinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Uyuşmazlık; icra takibine vaki itirazın iptaline ilişkin davada, yetkili mahkemenin ve yetkili icra dairesinin belirlenmesi noktasında toplanmaktadır. Davalı borçlu vekili, taraflar arasında hiçbir akdi ilişki olmadığını savunarak alacaklıya para borcunun bulunmadığını ileri sürmüştür. Alacaklının ikamet ettiği yer olan İcra Dairesi’nin yetkili olup olmadığının belirlenebilmesi için, öncelikle borçlunun bu itirazı incelenerek, taraflar arasında akdi ilişki olup olmadığının ve icra takibinin gerçekte bir para alacağına dayalı olup olmadığının belirlenmesi gerekir. Tüm kararların tam metinlerine, dergimizin 2014 yılının ilk sayısı olan 27. sayısından ulaşabilirsiniz MİHDER - Cilt: 10, Sayı: 27, 2014/1 HUKUK DAİRE KARARLARI DECISIONS OF CIVIL CHAMBERS OF THE COURT OF CASSATION YARGITAY 4. HUKUK DAİRESİ Esas No. Karar No. Tarihi: ÖZETİ: 1 2012/17636 2013/1088 07.02.2013 İlgili Kanun/Madde 2004 s. İİK/257 6100 s. HMK/315 • İHTİYATİ HACİZDE GÖREVLİ MAHKEME • İHTİYATİ HACZİN BASİT YARGILAMA USULÜNE TABİ OLMASI • İHTİYATİ HACİZDE SULH MAHKEMELERİNİN GÖREVLİ OLMASI Basit Yargılama usulü 6100 sayılı HMK’nın 316-322 maddeleri arasında düzenlenmiş 316/1-A maddesinde Sulh Hukuk Mahkemesinin görev alanına giren tüm dava ve işlerin basit yargılama usulüne göre görüleceği, yine 316/1-C maddesi de ihtiyati haciz taleplerinin basit yargılama usulüne göre görüleceği ifade edilmiştir. HMK sistematiğine göre; genel görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesi olup, Asliye Hukuk Mahkemelerinde kural olarak; yazılı yargılama usulü uygulanır. Bunun dışında basit yargılama usulünün uygulandığı dava ve işlerin Asliye Hukuk Mahkemesinde görülebilmesi için buna ilişkin açık bir düzenlemenin bulunması gerekir. İhtiyati Haciz talepleri ise; dava niteliğinde değil, iş niteliğindeki taleplerdir. İhtiyati haciz İİK’nun 257. ve devamı mad. düzenlenmiş, görevli mahkemenin genel hükümlere göre belirleneceği İİK’nun 258. maddede düzenlenmiştir. Bu atıf sebebiyle HMK’nın 316/1-C maddesinde basit yargılama usulüne tabi bir iş olarak düzenlenen ve HMK’daki bu açık hüküm sebebiyle HMK’nın 4/Ç bendi kapsamında nitelendirilmesi gereken bu iş yönünden, Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğuna dair açık bir düzenleme bulunmamaktadır. Böyle bir açık düzenleme bulunmaması sebebiyle basit yargılama usulüne tabi olan dava ve işlerde genel görevli mahkeme olan Sulh Hukuk Mahkemesinin ihtiyati haciz talebine ilişkin işlerde 1 görevli olması gerekir. Karar Notu (Yrd. Doç. Dr. Evrim Erişir, Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi Medenî Usûl ve İcra-İflâs ABD): İhtiyatî haciz taleplerinde hangi mahkemenin görevli olduğu konusunda İcra ve İflâs Kanunu m. 258’de açık bir düzenlenme bulunmasa da, bugüne değin istikrarlı bir uygulama hâkimdi. Bu konuda son dönemde iki ayrıksı içtihat dikkat çekmektedir: Birincisi, ihtiyatî tedbirin reddi ile ihtiyatî tedbire itirazın reddi veya kabulüne ilişkin kararlara karşı kanun yolunu kapatan 21.2.2014 tarihli 2013/1 E. 2014/1 K. sayılı (RG 17.4.2014 S. 28975) içtihadı birleştirme kararında geçen ihtiyatî hacizde icra mahkemelerinin görevli olduğu değerlendirmesidir. 42 Yargıtay İcra ve İflas Hukuku Kararları “Ancak yukarıda belirtildiği gibi aslında bir ara kararı mahiyetinde olan icra mahkemeleri tarafından verilen ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlar hakkında İİK'nun 265. maddesinde yapılan değişiklikle temyiz hakkı sınırlı ve istisnai olarak getirilmiştir.” İcra mahkemeleri münhasıran konkordato mühletinin kaldırılması hâlinde (İİK m. 290/3, 4, 301) ihtiyatî haciz kararı verebileceğinden (Özekes, Muhammet: İcra İflas Hukukunda İhtiyati Haciz, Ankara 1999, s. 179), bu görüşe katılamıyoruz. Yargıtay Kanunu m. 45/5 gereğince içtihadı birleştirme kararları benzer hukukî konularda Yargıtay Genel Kurullarını, dairelerini ve adliye mahkemelerini bağlamakla beraber, içtihadı birleştirme kararının konusunu esas itibariyle ihtiyatî hacizde görevli mahkeme oluşturmadığından, ihtiyatî haciz taleplerinde bundan böyle icra mahkemelerinin görevli olduğu sonucuna ulaşılamaz. İkincisi, 4. Hukuk Dairesi tarafından matbu olarak onanan yukarıdaki mahkeme kararıdır. Yerel mahkemenin, basit yargılama usûlünün uygulandığı davalar ile geçici hukukî koruma ve çekişmesiz yargı işlerinde genel görevli mahkemenin sulh hukuk mahkemesi olduğu, basit yargılama usûlünün uygulandığı davalar ile geçici hukukî koruma ve çekişmesiz yargı işlerinin asliye hukuk mahkemesinde görülebilmesi için açık bir düzenlemenin bulunması gerektiği, ihtiyatî haczin Hukuk Muhakemeleri Kanunu m. 4/1ç kapsamında nitelendirilmesi gereken bir iş olduğuna ilişkin değerlendirmesine, - İhtiyatî haczin bir çekişmesiz yargı işi değil, geçici hukukî koruma olduğu (HMK m. 406/2), - sulh hukuk mahkemelerinde basit yargılama usûlünün uygulanacağına ilişkin açık bir kanun hükmü bulunmakla beraber (HMK m. 316/1a), basit yargılama usûlüne tâbi davalar ile geçici hukukî koruma ve çekişmesiz yargı işlerinin -kanunda aksine düzenleme bulunmadığı sürece- sulh hukuk mahkemesinin görevine gireceğine ilişkin bir düzenleme bulunmadığı, - ihtiyatî hacizde Kanun’un yargılama usûlünden ötürü sulh hukuk mahkemesini genel görevli mahkeme olarak kabul etmediği, Hukuk Muhakemeleri Kanunu m. 2 açıkça belirtildiği üzere genel görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğu, - çekişmesiz yargı işlerinde olduğu gibi aksine bir düzenleme bulunmadığı sürece sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğuna ilişkin (HMK m. 383) sulh hukuk mahkemesini görevlendiren bir düzenleme olmadığı sürece basit yargılama usûlüne tâbi davalarda da asliye hukuk mahkemesinin genel görevli mahkeme olduğu, gerekçeleri ile katılamıyoruz. Ayrıca 4. Hukuk Dairesi, yakın bir tarihte verilmiş 17. Hukuk Dairesi’nin merci tayinine ilişkin şu içtihadını da dikkate almamıştır: “Taraflar arasındaki ihtiyati haciz istemine ilişkin davada Söğüt Asliye ve Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: (…) Somut olayda, davanın, borçlunun borcu ödemekten kaçınmaya çalışmasından dolayı, alacaklarının tahsilinin tehlike altında olduğunu, alacağın tahsili için borçlunun borca yetecek kadar taşınır ve taşınmaz malları ile 3. kişideki hak ve alacaklarına İİK'nun 257. maddesi uyarınca ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesini istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Bu durumda, İhtiyati haciz kararı vermede MİHDER - Cilt: 10, Sayı: 27, 2014/1 Decisions of the Court of Cassation on Matters Relating to Enforcement and Insolvency Law 43 YARGITAY 8. HUKUK DAİRESİ Esas No. Karar No. Tarihi: 2013/12873 2014/62 13.01.2014 İlgili Kanun/Madde 6100 s. HMK/30 • İTİRAZIN İPTALİNE İLİŞKİN İLAMA DAYANARAK YENİ TAKİP YAPILMASI • ALACAK KALEMLERİNİN HERBİRİ İÇİN AYRI TAKİP YAPILMASI • USUL EKONOMİSİ İLKESİ ÖZETİ: 2 Alacaklının itirazın iptali ilamını ibraz etmek sureti ile ilk takip dosyası olan ilamsız takip dosyası üzerinden icra emri göndererek veya muhtıra tebliğ ettirerek ilamdan kaynaklanan tüm alacaklarına kavuşma imkanı bulunmaktadır. Buna rağmen yeni bir takip açılması yukarıda yer verilen yasal düzenlemeye bağlanmış usul ekonomisi ilkesine ters düştüğü gibi davetin ve hesaplamanın tek dosya üzerinden yapılabilme imkanı bulunduğu halde yeni dosyalara açılması ve her dosyanın değişik şikayetlere konu edilebilmesi nedeniyle iş yoğunluğuna da neden olmaktadır. Bu nedenledir ki, itirazın iptali ilamından kaynaklanan alacak kalemlerinin ayrı bir takibe konu edilebileceği yönündeki içtihadımızdan dönülme gereği hasıl ol2 muştur. yetkili ve görevli mahkeme İcra ve İflas Kanunu'nun 50. maddesi ile Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun (HMK) yetkiye ve göreve dair hükümleri kıyas yolu ile tatbik olunduğu kuşkusuz olup, 6100 sayılı HMK.'nunun 316/1-c ve 2/1. maddeleri gereğince, uyuşmazlığın Söğüt Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK.'nun 21 ve 22.) maddeleri gereğince ....Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE (…)” 17. HD, 14.12.2012, 3931/14099 (E-Uyar Online Hukuk Yayıncılığı). Dava veya takipten önce yahut takip devam ederken istenen ihtiyatî hacizde görevli mahkemenin tayininde Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun göreve ilişkin kuralları (HMK m. 1-4) ile Türk Ticaret Kanunu m. 4 gibi özel kanunlardaki düzenlemeler dikkate alınmalıdır. İhtiyatî hacze çekten doğan alacak esas teşkil ettiğine göre, incelenen kararda asliye ticaret mahkemesi ihtiyatî haciz talebinde görevli mahkeme olmalıdır. (Yrd. Doç. Dr. Evrim Erişir) Yargıtay 8. Hukuk Dairesi, söz konusu bu içtihadıyla birlikte itirazın iptali davasından elde edilecek ilâmla alacak kalemlerinin herbiri için ayrı bir takip başlatma imkânını usûl (takip) ekonomisine aykırı düştüğünü belirterek kapatmıştır. Bu içtihada göre itirazın iptali ilâmına dayanarak alacaklı, borçlu aleyhine ilk takip dosyası üzerinden icra emri tebliğ ettirecektir. Bu yönüyle söz konusu karar Yargıtay’ın yerleşik içtihadından döndüğünü gösteren bir karardır. (P. Ç.) MIHDER - Volume: 10, Issue: 27, 2014/1 Yargıtay İcra ve İflas Hukuku Kararları 44 YARGITAY 12. HUKUK DAİRESİ Esas No. Karar No. Tarihi: 2014/5062 2013/7084 12.03.2014 İlgili Kanun/Madde 2004 s. İİK/134/8 • İHALENİN FESHİ • MENKULÜN KIYMETİNİN DÜŞÜK OLMASI • İHALEDE ZARAR UNSURU ÖZETİ: Dava, ihalenin feshi istemine ilişkindir. Her ne kadar borçlu yapılan satış ilanı ve kıymet takdir tebliğ işleminin usulsüzlüğünü ileri sürmüşse de şikayet dilekçesinde menkulün kıymetinin düşük olduğunu ileri sürmemiştir. Yerleşik Yargıtay uygulamasına göre satış bedelinin muhammen bedelin yüzde yüzünün üstünde olması halinde zarar unsuru oluşmayacağından, ihalede zarar unsurunun gerçekleşmediğinin kabulü gerekir. O halde mahkemece, şikayetin reddi gerekirken istemin kabulü yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. YARGITAY 12. HUKUK DAİRESİ Esas No. Karar No. Tarihi: ÖZETİ: 2014/5216 2014/6628 10.03.2014 İlgili Kanun/Madde 2004 s. İİK/59, 150/d, e • İHALENİN FESHİ TALEBİ • SATIŞ İSTEME SÜRESİ • SATIŞIN DÜŞMESİ Dava, ihalenin feshi talebine ilişkindir. Satış isteme süresi, alacaklının satış talebi ile durduktan sonra ihalenin feshedilmesi veya satışın düşmesi halinde süre kaldığı yerden işlemeye devam edecektir. Somut olayda ise satış isteme süresi ilk satış talebinden sonra satışın düşmesi sebebiyle kaldığı yerden işlemeye devam etmiş ve şikayet başvurusu üzerine mahkemenin tedbir kararıyla yeniden durmuş olup, tedbir kararının kalkmasından sonra yeniden satış talebinde bulunuluncaya kadar işlemeye devam etmiştir. O halde, mahkemece İİK’nun 150/e maddesi uyarınca icra emrinin tebliğinden itibaren 2 yıllık sürenin durduğu ve yeniden işlemeye başladığı zaman dilimleri esas alınmak suretiyle 2 yıllık sürenin dolup dolmadığı araştırılarak oluşacak sonuca göre olumlu veya olumsuz bir karar verilmesi gerekir. MİHDER - Cilt: 10, Sayı: 27, 2014/1 Decisions of the Court of Cassation on Matters Relating to Enforcement and Insolvency Law 45 YARGITAY 12. HUKUK DAİRESİ Esas No. Karar No. Tarihi: ÖZETİ: 2014/2113 2014/5939 04.03.2014 İlgili Kanun/Madde 5230 s. PamukbankDevriK/11 492 s. HarçlarK/2, 23, 28, 29 • BANKALARCA YENİDEN YAPILANDIRMA SÜRECİNDE AÇILMIŞ VEYA AÇILACAK DAVA TAKİPLER • BANKALARIN MAHKEME İLAMINI ALMASI VE TEBLİĞE ÇIKARMASI İŞLEMLERİ • MUAFİYET 5230 Sayılı Yasa’nın 11. maddesinde; “4603 Sayılı Kanuna tabi bankalarca yeniden yapılandırma sürecinde açılmış veya açılacak dava takipler sonuçlandırılıncaya kadar 492 Sayılı Harçlar Kanunu’nun 2, 23 ve 29. maddeleriyle 2548 Sayılı Cezaevleri ile Mahkeme Binaları İnşaası Karşılığı Olarak Alınacak Harçlar ve Mahkumlara Ödettirilecek Yiyecek Bedelleri Hakkında Kanun’un 1. maddesi hükmü uygulanmaz. İhtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinde teminat şartı aranmaz. Bankaların mahkeme ilamını alması ve tebliğe çıkarması işlemlerinde karşı tarafa yükletilmiş olan harcın ödenmiş olması şartı aranmaz” hükmü yer almaktadır. Görüldüğü üzere, sözü geçen yasa maddesinde öngörülen muafiyet, 492 Sayılı Harçlar Kanunu’nun tahsil harcına ilişkin 28. maddesini kapsamaz ise de; başvurma harcı, peşin harç ve vekalet suret harcından muafiyeti içerdiği açıktır. O halde, mahkemece şikayetçi banka muaf olduğundan 24,30 TL miktarındaki başvurma harcına yönelik şikayetin kabulü gerekir. YARGITAY 12. HUKUK DAİRESİ Esas No. Karar No. Tarihi: 2014/605 2014/4824 20.02.2014 İlgili Kanun/Madde 2004 s. İİK/59, 150/e • İHALENİN FESHİ • İPOTEKLİ TAŞINMAZIN SATIŞINI İSTEME SÜRESİ • SATIŞ İSTEME SÜRESİNİN DURMASI MIHDER - Volume: 10, Issue: 27, 2014/1 Yargıtay İcra ve İflas Hukuku Kararları 46 ÖZETİ: Dava, ihalenin feshi istemine ilişkindir. İİK’nun 59. maddesine göre alacaklı, yapılmasını talep ettiği muamelenin masrafını avans olarak peşinen öder. İncelenen icra dosyasında ise alacaklının, borçluya icra emri tebliğinden itibaren İİK’nun 150/e maddesinde öngörülen iki yıllık süre dolmadan ipotekli taşınmazın satışı için talepte bulunduğu ve satış için gereken avansı da yatırdığı görülmektedir. Burada alacaklı, üzerine düşen yasal yükümlülüğü yerine getirmiş olup icra müdürünün, kıymet takdirinin kesinleşmesinin ardından satış işlemlerine başlanacağına dair kararının İİK’nun 150/d-e ve 59. maddeleri gereği, işleyen sürenin durmasına etkisi yoktur. Satış isteme süresi, alacaklının satış talebi ile durduktan sonra ihalenin feshedilmesi halinde süre kaldığı yerden işlemeye devam edecektir. Somut olayda ise satış isteme süresi, satış talebi ve buna ilişkin avansın yatırılması ile aynı gün durmuş olup, ihale aşaması da bu sürecin ardından tamamlandığından yeniden işlemeye başlamamıştır. O halde, süresinde satışın istenmiş olduğu ve ihalede başkaca bir usulsüzlük bulunmadığı da tespit edildiğine göre, mahkemenin şikayetin reddine dair kararının onanması gerekirken Dairemizce bozulduğu anlaşıldığından alacaklının karar düzeltme isteminin kabulü gerekmiştir. YARGITAY 12. HUKUK DAİRESİ Esas No. Karar No. Tarihi: ÖZETİ: 2014/1794 2014/4486 19.02.2014 İlgili Kanun/Madde 2004 s. İİK/355, 356 • ŞİKAYET • MAAŞ HACZİ • MAAŞ VE ÜCRETTEN KESİNTİ USULÜ Dava, maaş haczi işlemine yönelik şikayete ilişkindir. Somut olayda takip dosyasında bulunan SGK’ya ait cevaba göre şikayetçi işveren konumunda olmakla borçlu hakkında şikayetçi işverene borçlunun almakta olduğu maaşının veya ücretinin haczine dair haciz müzekkeresinin tebliği İİK.nun 356. maddesinde yazılı hüküm ve sonuçları doğurur. O halde mahkemece şikayetçi işveren tarafından SGK’ya bildirilen ücret bordroları celp edilerek maaş haczi nedeniyle borçlunun maaşından kesinti yapılmayan miktar belirlenip şikayetçinin bu miktarla sorumlu olduğuna karar verilmesi gerekirken, bu hususlar araştırılmaksızın eksik inceleme ile borçlunun şikayetçi 3. kişi nezdinde ücret alacağının bulunmadığı kabul edilip şikayetçinin bankadaki hesabı üzerine konulan haciz işleminin iptaline karar verilmesi isabetsizdir. MİHDER - Cilt: 10, Sayı: 27, 2014/1 Decisions of the Court of Cassation on Matters Relating to Enforcement and Insolvency Law 47 YARGITAY 12. HUKUK DAİRESİ Esas No. Karar No. Tarihi: ÖZETİ: 2013/36432 2014/3088 10.02.2014 İlgili Kanun/Madde 2004 s. İİK/89 • ÜÇÜNCÜ KİŞİLERDE BULUNAN HAK VE ALACAKLARIN HACZİ • İYİNİYETLİ ZİLYET • ŞİKAYET Üçüncü kişilerde bulunan hak ve alacakların haczi, aynı zamanda İİK.nun 89 maddesi uyarınca üçüncü kişilere bildirilirse de, bu bildirim haciz işleminin bir geçerlilik koşulu olmayıp, tedbir niteliğini taşır. İİK’nun 89. maddesine dayanan ihbar, üçüncü kişilere bildirilmemiş olsa bile haciz, icra memurunun bahis konusu mal ve hakları temsil eden belgeleri belirterek haciz kararı vermesiyle tamamlanır. İİK’nun 89. maddesine dayanan ihbarın yapılmamış olması sadece, bunları borçluya ya da havale ettiği bir kimseye teslim eden iyiniyetli zilyet üçüncü kişileri sorumluluktan kurtarır. Somut olayda, haciz ihbarnamelerinin tedbir kararından önce düzenlendiği, dolayısıyla haciz tarihinin de tedbir tarihinden önce olduğu anlaşıldığından, şikayetin reddi gerekirken bilirkişi raporu doğrultusunda yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. YARGITAY 12. HUKUK DAİRESİ Esas No. Karar No. Tarihi: 2013/35767 2014/2239 29.01.2014 İlgili Kanun/Madde 2004 s. İİK/179b, 289 • TAKİBİN DURDURULMASI TALEBİ • HACİZLERİN DURDURULMASI TALEBİ • İFLASIN ERTELENMESİ KARARINDA VERİLEN TEDBİR KARARI • İHTİYATİ HACİZ MIHDER - Volume: 10, Issue: 27, 2014/1 Yargıtay İcra ve İflas Hukuku Kararları 48 ÖZETİ: Dava, alacaklı tarafından başlatılan genel haciz yoluyla takibe karşı borçlunun iflas erteleme davasında tedbir kararı verildiğini belirterek takibin durdurulması ve hacizlerin kaldırılması istemine ilişkindir. İİK’nun 179/b madde hükmü gereğince açılan iflasın ertelenmesi davası nedeniyle verilen bu tedbir kararı üzerine borçlu aleyhine 6183 Sayılı Kanuna göre yapılan takipler de dahil olmak üzere evvelce başlamış veya başlatılacak takipler durur. İhtiyati tedbir kararında Özellikle tedbirin ihtiyati hacizleri de kapsayacağı belirtilmediği sürece, icra takiplerinin durdurulması yönünde verilen tedbir kararı, ihtiyati haczin infazını engellemez. Öte yandan, ihtiyati haciz kararı bir kez infaz edilmekle son bulmayıp, ihtiyati haciz kararının verildiği alacak miktarını karşılayıncaya kadar infaz işlemine devam edilir. Bir diğer ifade ile ihtiyati hacizler konulur. Somut olayda da, ihtiyati tedbir kararında, tedbirin açıkça ihtiyati hacizleri de kapsayacağı belirtilmediğine göre, geçerliliğini sürdüren ihtiyati haciz kararına dayalı olarak hacizler uygulanmasında yasaya aykırılık yoktur. O halde, mahkemece, borçlunun takibin durdurulmasına yönelik şikayetinin kabulü doğru ise de, hacizlerin kaldırılması isteminin reddi yerine kabulü isabetsizdir. YARGITAY 12. HUKUK DAİRESİ Esas No. Karar No. Tarihi: ÖZETİ: 2013/35204 2014/1343 21.01.2014 İlgili Kanun/Madde 2004 s. İİK/18 • ŞİKAYET • DURUŞMA AÇILMASI ZORUNLULUĞU Alacaklının şikayeti, ödeme emri tebliğ işlemine yönelik olup, bu iddia mahkemede her türlü delille ispat edilebileceğinden, öncelikle duruşma açılarak şikayetçiye ve karşı tarafa (borçluya) anılan konudaki delillerini mahkemeye ibraz etmeleri için imkan tanınmadan dosya üzerinden karar verilmesi usule aykırıdır. İcra müdürlüğüne yasada tanınan taktir hakkı sınırlı olduğundan Tebligat Kanunun 35. maddesine göre borçluya tebligat çıkarılması talebini icra müdürünün reddetme yetkisi bulunmamaktadır. O halde mahkemece, şikayetin niteliği gereği duruşma açılıp, taraf teşkili sağlandıktan ve tarafların gösterecekleri deliller toplandıktan sonra oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken evrak üzerinden yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. MİHDER - Cilt: 10, Sayı: 27, 2014/1 Decisions of the Court of Cassation on Matters Relating to Enforcement and Insolvency Law 49 YARGITAY 12. HUKUK DAİRESİ Esas No. Karar No. Tarihi: ÖZETİ: 2013/34641 2014/889 16.01.2014 İlgili Kanun/Madde 2004 s. İİK/82 • EV EŞYALARININ HACZİ • HACZEDİLMEZLİK ŞİKAYETİ Dava, haczedilmezlik şikayetine ilişkindir. Kural olarak ev eşyasının haczedilemeyeceği, ancak aynı amaca hizmet eden birden fazla eşya var ise birisinin haczedilebileceği kabul edilmelidir. Böyle bir durumda pek tabidir ki muhafazası satışı zahmetsiz olan, taliplisi fazla olan mal haczedilmelidir. Ancak lüzumlu olmayan ev eşyaları için de haczedilmezlik kuralı uygulanmamalıdır. O halde mahkemece, dosya içeriği ve bilirkişi raporuna göre değerinin daha düşük olduğu anlaşılan televizyonun borçluya bırakılarak diğer televizyonun haczedilmezliğine dair şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken aksi yönde hüküm tesisi isabetsizdir. YARGITAY 12. HUKUK DAİRESİ Esas No. Karar No. Tarihi: ÖZETİ: 2013/34805 2014/637 15.01.2014 İlgili Kanun/Madde 2004 s. İİK/134/2 • İHALENİN FESHİ TALEBİ • PARA CEZASI • KAMU DÜZENİNE AYKIRILIK • ALEYHE BOZMA İLKESİNİN İSTİSNALARI İİK.nun 134/2. maddesi uyarınca ihalenin feshi talebinin reddine karar verilmesi halinde mahkeme davacıyı feshi istenilen ihale bedelinin yüzde onu oranında para cezasına mahkum eder. Yasanın bu hükmü emredici nitelikte olup kamu düzenine ilişkin bulunduğundan mahkemece re’sen uygulanmalıdır. Kamu düzenine aykırılıkta aleyhe bozma ilkesi nazara alınamayacaktır. YARGITAY 12. HUKUK DAİRESİ Esas No. Karar No. Tarihi: 2013/34167 2014/4 13.01.2014 İlgili Kanun/Madde 2004 s. İİK/68 • İTİRAZIN KALDIRILMASI • ACİZ VESİKASINDA BORÇLUNUN AÇIK KİMLİĞİNİN BELİRTİLMEMESİ MIHDER - Volume: 10, Issue: 27, 2014/1 Yargıtay İcra ve İflas Hukuku Kararları 50 ÖZETİ: Dava, itirazın kaldırılmasına ilişkindir. İcra takibinin dayanağı borç ödemeden aciz vesikası olup, aciz vesikasında borçlunun adı ve soyadı dışında açık kimliğinin belirtilmediği, borçlunun borca itirazında, davaya cevap dilekçesinde ve temyiz dilekçesinde de aciz vesikasının düzenlendiği takip dosyası borçlusunun kendisi olmadığını ileri sürdüğü görülmektedir. Borç ödemeden aciz vesikasının düzenlediği takip dosyasının getirtilip, hakkında borç ödemeden aciz vesikası düzenlenen borçlu ile itiraz eden borçlunun aynı kişi olup olmadığı belirlenerek karar verilmesi gerekir. YARGITAY 12. HUKUK DAİRESİ Esas No. Karar No. Tarihi: 2013/34160 2014/10 13.01.2014 İlgili Kanun/Madde 3065 s. KDVK/1, 40 • İPOTEĞİN PARAYA ÇEVRİLMESİ YOLU İLE YAPILAN TAKİP • KDV MUAFİYETİNE DAYALI ŞİKAYET • YARGI YOLUNUN BELİRLENMESİ • İCRA MAHKEMELERİNİN GÖREV ALANI ÖZETİ: İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan takipte ipotekli taşınmazı satın alan ihale alıcısının, takip alacaklısının banka olması ve takibin konut kredisinin tahsili amacıyla yapılması nedeniyle satışın KDV’den muaf olduğunu belirterek söz konusu verginin alınmamasına dair taleplerinin reddine ilişkin müdürlük işleminin iptalini istediği, mahkemece yargı yolu nedeniyle şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü’nün 11.03.2013 tarih ve 2012/182 Esas 2013/321 Karar sayılı ilamında özetle; KDV’ye ilişkin şikayetin, icra müdürlüğünün tesis ettiği bir işlemden kaynaklandığı, mahkemece incelemenin, icra dosyasından yapılarak anılan işlemin kanuna uygun olup olmadığı hususunda karar verileceği belirtilmek suretiyle uyuşmazlığın adli yargılanmanın bir parçasını oluşturduğundan adli yargı yerince çözümlenmesi gerektiği belirtilmiştir. Dairenin değişen içtihadına göre KDV’ye ilişkin şikayetin İcra Mahkemelerinde incelenmesi gerektiğinden mahkemece şikayetin esasının incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken şikayeti inceleme istemin yargı yolu nedeniyle reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. MİHDER - Cilt: 10, Sayı: 27, 2014/1 Decisions of the Court of Cassation on Matters Relating to Enforcement and Insolvency Law 51 YARGITAY 12. HUKUK DAİRESİ Esas No. Karar No. Tarihi: 2013/32782 2013/39098 09.12.2013 • • • • ÖZETİ: 3 İlgili Kanun/Madde 2004 s. İİK/82, 85 EVDEKİ BİLGİSAYARLARIN HACZİ HACZEDİLMEZLİK ŞİKAYETİ HACZİN AMACI İCRA HUKUKUNDA TEMEL HAK VE ÖZGÜRLÜKLERİN KORUNMASI Para, kıymetli evrak, altın, gümüş, değerli taş, antika veya süs eşyası gibi kıymetli şeyler hariç borçlu ve aynı çatı altında yaşayan aile bireyleri için lüzumlu olan eşya haczedilemez. Mütevazi bir hayat standardının sürdürülebilmesi ve içinde bulunulan sosyal statünün asgari koşullarının muhafazasını temine yarayan, borçlunun yaşamını sürdürebilmesi için gerekli olan her türlü eşya lüzumlu eşya olarak kabul edilmelidir. Ancak aynı amaçla kullanılan birden fazla eşya olması halinde bunlardan birisinin haczi mümkündür. Haczin amacı, borcun tahsilinin sağlanması olup borçluyu taciz etmek ya da baskı kurarak ödemeye zorlama maksadıyla haciz yapılmamalıdır. Aksine davranış temel hak ve özgürlüklerin korunması ilkesine de ters düşer. Haczedilmezlik şikayetine konu edilen bilgisayar günümüz koşullarında lüzumlu ev eşyası olup; bir adet olduğu ve değeri 3 de pek fahiş olmadığına göre haczedilemeyeceğinin kabülü gerekir. Yargıtay 12. Hukuk Dairesi söz konusu içtihadı ile icra hukukunda ve özellikle haciz aşamasında borçlunun özgürlüklerinin mutlak olarak korunması gerektiğini, haczin borçluyu taciz amacıyla gerçekleştirilmesinin anayasal temel hak ve özgürlüklere aykırı olduğunu çok açık bir şekilde ifade ederek emsal nitelikle bir karar vermiştir (Haciz aşamasında borçlunun temel hak ve özgürlüklerinin mutlak olarak korunması gerektiği yönündeki ayrıntılı açıklamalar için bkz. Özekes, M.; İcra Hukukunda Temel Haklar ve İlkeler, Adalet Yayınevi, s. 41 vd.; Çiftçi, P.; İcra Hukukunda Menfaat Dengesi, Adalet Yaynevi, s. 49 vd., 269 vd.). Ayrıca aşağıda yer alan Yargıtay 12. Hukuk Dairesi’nin 2013/31888, 2013/25514, 2013/32652 Esas No’lu kararları da aynı esasları benimseyerek emsal nitelikle içtihatlar oluşturmuştur. Bu kararlarla birlikte artık Yargıtay tarafından haczin borçluyu taciz amacıyla gerçekleştirilemeyeceği, haciz aşamasında da mutlak olarak borçlunun temel hak ve özgürlüklerinin anayasal koruma altında olduğu yerleşik içtihat olarak benimsenmiştir. (P.Ç.) MIHDER - Volume: 10, Issue: 27, 2014/1 Yargıtay İcra ve İflas Hukuku Kararları 52 YARGITAY 12. HUKUK DAİRESİ Esas No. Karar No. Tarihi: 2013/32652 2013/39141 09.12.2013 • • • • • ÖZETİ: İlgili Kanun/Madde 2004 s. İİK/82, 85 LÜKS EV EŞYALARININ HACZİ LÜZUMLU EV EŞYASI HACZEDİLMEZLİK ŞİKAYETİ HACZİ İSTENEN EŞYADAN BİRDEN FAZLA OLMASI TEMEL HAK VE ÖZGÜRLÜKLERİN KORUNMASI Para, kıymetli evrak, altın, gümüş, değerli taş, antika veya süs eşyası gibi kıymetli şeyler hariç borçlu ve aynı çatı altında yaşayan aile bireyleri için lüzumlu olan eşya haczedilemez. Mütevazi bir hayat standardının sürdürülebilmesi ve içinde bulunulan sosyal statünün asgari koşullarının muhafazasını temine yarayan, borçlunun yaşamını sürdürebilmesi için gerekli olan her türlü eşya lüzumlu eşya olarak kabul edilmelidir. Ancak aynı amaçla kullanılan birden fazla eşya olması halinde bunlardan birisinin haczi mümkündür. Haczin amacı, borcun tahsilinin sağlanması olup borçluyu taciz etmek ya da baskı kurarak ödemeye zorlama maksadıyla haciz yapılmamalıdır. Aksine davranış temel hak ve özgürlüklerin korunması ilkesine de ters düşer. Haczi istenen aynı eşyalardan birden fazla bulunması durumunda bunlardan değerinin düşük olanının borçluya bırakılması, diğerinin ise haczedilmesi gerekir. Şikayete konu haciz işlemi yönüyle inceleme yapılarak, istemin birden fazla bulunan eşyalar ve lüzumlu eşya dışında kalan lüks eşya yönüyle reddine karar verilmesi gerekir. YARGITAY 12. HUKUK DAİRESİ Esas No. Karar No. Tarihi: 2013/31888 2013/39176 09.12.2013 • • • • • İlgili Kanun/Madde 2004 s. İİK/82, 85 TELEVİZYON VE DİKİŞ MAKİNESİNİN HACZİ LÜZUMLU EV EŞYASI HACZEDİLMEZLİK ŞİKAYETİ HACZİN AMACI TEMEL HAK VE ÖZGÜRLÜKLERİN KORUNMASI MİHDER - Cilt: 10, Sayı: 27, 2014/1 Decisions of the Court of Cassation on Matters Relating to Enforcement and Insolvency Law ÖZETİ: 53 Para, kıymetli evrak, altın, gümüş, değerli taş, antika veya süs eşyası gibi kıymetli şeyler hariç borçlu ve aynı çatı altında yaşayan aile bireyleri için lüzumlu olan eşya haczedilemez. Mütevazi bir hayat standardının sürdürülebilmesi ve içinde bulunulan sosyal statünün asgari koşullarının muhafazasını temine yarayan, borçlunun yaşamını sürdürebilmesi için gerekli olan her türlü eşya lüzumlu eşya olarak kabul edilmelidir. Ancak aynı amaçla kullanılan birden fazla eşya olması halinde bunlardan birisinin haczi mümkündür. Haczin amacı, borcun tahsilinin sağlanması olup borçluyu taciz etmek ya da baskı kurarak ödemeye zorlama maksadıyla haciz yapılmamalıdır. Aksine davranış temel hak ve özgürlüklerin korunması ilkesine ters düşer. Haczedilmezliğe ilişkin düzenlemenin genel kuralın aksine geniş yorumlanması gerektiği kabul edilmelidir. Televizyon ve dikiş makinesi günümüz koşullarında lüzumlu ev eşyası olup; bir adet olduğu ve değeri de pek fahiş olmadığına göre haczedilemeyeceğinin kabülü gerekir. YARGITAY 12. HUKUK DAİRESİ Esas No. Karar No. Tarihi: ÖZETİ: 2013/31207 2013/38723 05.12.2013 İlgili Kanun/Madde 6100 s. HMK/300, 375 • İCRA MAHKEMESİ KARARLARINA KARŞI YARGILAMANIN YENİLENMESİ TALEBİ • KESİN HÜKÜM NİTELİĞİ TAŞIYAN KARARLAR • TAKAS NEDENİYLE TAKİBİN İPTALİ İcra mahkemesince verilen istihkak, ihalenin feshi isteminin reddi kararları hariç kural olarak maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmediğinden bu kararlara karşı yargılamanın yenilenmesi yoluna başvurulamaz. Yargılamanın iadesi istenilebilecek kararlar kesin hüküm niteliği taşıyanlardır. Yargılamanın yenilenmesi talep edilen karar takas nedeniyle takibin iptaline ilişkin olup, bu karar hakkında, yargılamanın yenilenmesi mümkün değildir. MIHDER - Volume: 10, Issue: 27, 2014/1 Yargıtay İcra ve İflas Hukuku Kararları 54 YARGITAY 12. HUKUK DAİRESİ Esas No. Karar No. Tarihi: ÖZETİ: 2013/27562 2013/37619 27.11.2013 İlgili Kanun/Madde 6100 s. HMK/73, 81, 82, 83 • VEKİL YERİNE ÖDEME EMRİNİN ASİLE TEBLİĞİ • İCRA DOSYASINDA VEKALETİN OLMAMASI NEDENİYLE ASİLE TEBLİĞ • ÖDEME EMRİNİN TEBLİĞİ • VEKİLLE TEMSİL • DAVAYA VEKALET Alacaklının genel haciz yolu ile başlattığı ilamsız icra takibine karşı, borçlu vekilinin ödeme emrinin vekil yerine asile tebliğ edildiğini ileri sürerek usulsüz tebligat şikayeti ile başvurduğu anlaşılmıştır. Davaya vekaletin, hüküm kesinleşinceye kadar, vekilin davanın takibi için gereken bütün işlemleri yapmasına ve hükmün yerine getirilmesine ilişkin yetkiyi kapsayacağının düzenlendiği, vekile tebligat yapılabilmesi için vekalelette özel yetki verilmesinin gerekmediği, borçlu vekilinin azil ve istifası da sözkonusu olmadığına göre tebligatın borçlu vekiline yapılması gerekmektedir. Derdest boşanma davası nedeni ile alacaklı, borçlunun bir vekil ile kendini temsil ettirdiğini öğrenmiş olup tebligatın vekile yapılması için icra dosyasında borçlu vekiline ait vekaletnamenin bulunmaması sonuca etkili değildir. Vekaletnamenin icra dosyasına ibraz edilmemesi, tebligatın vekile yapılması hususundaki yasal zorunluluğun artık ortadan kalktığı şeklinde yorumlanamaz. Şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekir. YARGITAY 12. HUKUK DAİRESİ Esas No. Karar No. Tarihi: 2013/26694 2013/36036 14.11.2013 İlgili Kanun/Madde 2004 s. İİK/82 • ÇİFTÇİNİN TRAKTÖRÜNÜN HACZEDİLMESİ • HACZEDİLMEZLİK ŞİKAYETİ • BORÇLUNUN VE AİLESİNİN FAALİYETİNİ SÜRDÜREBİLMESİ MİHDER - Cilt: 10, Sayı: 27, 2014/1 Decisions of the Court of Cassation on Matters Relating to Enforcement and Insolvency Law ÖZETİ: 55 Şikayetçi müvekkilinin çiftçilikle iştigal etmesine rağmen bir adet traktörünün haczedildiğini, haczin kaldırılmasını talep etmiş, mahkemece şikayetin kabulüne ve haczin kaldırılmasına karar verilmiştir. Borçlunun ve ailesinin geçimini sağlaması için yeterli arazi miktarı ile arazi üzerinde yetiştirilebilen ürün de dikkate alınarak borçlunun faaliyetlerini sürdürebilmesi için traktöre ihtiyacı olup olmadığı, ihtiyacı varsa şikayete konu traktörün kıymeti ve borçlunun haline münasip traktörü alabilmesi için gerekli bedel bilirkişilere tespit ettirildikten ve traktör haline münasip ise üzerindeki haczin kaldırılmasına, traktörün kıymeti borçlunun haline münasip traktörün bedelinden fazla ise satılmasına, satış bedelinden traktörü alabilmesi için gerekli olan paranın borçluya bırakılmasına, kalanın alacaklıya ödenmesine karar verilmesi gerekir. YARGITAY 12. HUKUK DAİRESİ Esas No. Karar No. Tarihi: ÖZETİ: 2013/25514 2013/34469 04.11.2013 İlgili Kanun/Madde 2004 s. İİK/82, 85 • LÜZUMLU EV EŞYASININ HACZİ • HACZEDİLMEZLİK ŞİKAYETİ • HACZİN AMACI • TEMEL HAK VE ÖZGÜRLÜKLERİN KORUNMASI Para, kıymetli evrak, altın, gümüş, değerli taş, antika veya süs eşyası gibi kıymetli şeyler hariç borçlu ve aynı çatı altında yaşayan aile bireyleri için lüzumlu olan eşya haczedilemez. Mütevazi bir hayat standardının sürdürülebilmesi ve içinde bulunulan sosyal statünün asgari koşullarının muhafazasını temine yarayan, borçlunun yaşamını sürdürebilmesi için gerekli olan her türlü eşya lüzumlu eşya olarak kabul edilmelidir. Ancak aynı amaçla kullanılan birden fazla eşya olması halinde bunlardan birisinin haczi mümkündür. Haczin amacı, borcun tahsilinin sağlanması olup borçluyu taciz etmek ya da baskı kurarak ödemeye zorlama maksadıyla haciz yapılmamalıdır. Aksine davranış temel hak ve özgürlüklerin korunması ilkesine ters düşer. Mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmak sureti ile haczedilen her bir eşyanın haczinin mümkün olup olmadığı değerlendirilerek, karar verilmesi gerekir. MIHDER - Volume: 10, Issue: 27, 2014/1 Yargıtay İcra ve İflas Hukuku Kararları 56 YARGITAY 12. HUKUK DAİRESİ Esas No. Karar No. Tarihi: ÖZETİ: 2013/30208 2013/24250 16.11.2013 İlgili Kanun/Madde 5230 s. PamukbankDevriK/11 492 s. HarçlarK/28 • YENİDEN YAPILANMAYA TABİ TUTULAN BANKALAR • BANKANIN BAŞVURU HARCI PEŞİN HARÇ VE VEKALET SURET HARCINDAN MUAF OLMASI 4603 Sayılı Yasa ile Türkiye Cumhuriyeti Ziraat Bankası, Türkiye Halk Bankası Anonim Şirketi ve Türkiye Emlak Bankası Anonim Şirketi yeniden yapılanmaya tabi tutulmuştur. 5230 Sayılı Yasanın 11. maddesinde öngörülen muafiyet, Harçlar Kanunu’nun 28. maddesini kapsamaz ise de; başvurma harcı, peşin harç ve vekalet suret harcından muafiyeti içerdiği açıktır. Şikayetçi banka muaf olduğundan başvuru harcı, peşin harç ve vekalet suret harcına yönelik şikayetin kabulü gerekir. Tüm kararların tam metinlerine, dergimizin 2014 yılının ilk sayısı olan 27. sayısından ulaşabilirsiniz MİHDER - Cilt: 10, Sayı: 27, 2014/1 MEVZUAT VE ANAYASA MAHKEMESİ KARARLARI LEGISLATIVE DEVELOPMENTS AND DECISIONS OF THE TURKISH CONSTITUTIONAL COURT * Kanunlar Acts * Yönetmelikler Regulations * Anayasa Mahkemesi Karar Özetleri Abstracts of Decisions of the Turkish Constitutional Court * Uyuşmazlık Mahkemesi Karar Özetleri Abstracts of Decisions of Court of Jurisdictional Disputes Hazırlayan: / Prepared for publication by: Yard. Doç. Dr. / Asst. Prof. Dr. Tolga AKKAYA Yard. Doç. Dr. / Asst. Prof. Dr. Barış TORAMAN Anadolu Üniversitesi Hukuk Fakültesi, Medeni Usul ve İcra İflas Hukuku Anabilim Dalı Anadolu University Faculty of Law, Dept. of Civil Procedure and Insolvency Mevzuat ve Anayasa Mahkemesi Kararların tamamuna, dergimizin 2014 yılının ilk sayısı olan 27. sayısından ulaşabilirsiniz MAHKEME KARARLARI ARAMA DİZİNLERİ INDEX OF COURT DECISIONS * Kavramlara Göre Arama Dizini Index of Related Legal Terms * Kanun Maddelerine Göre Arama Dizini Index of Related Statutory Provisions KAVRAMLARA GÖRE ARAMA DİZİNİ INDEX OF RELATED LEGAL TERMS A Aciz Vesikasında Borçlunun Açık Kimliğinin Belirtilmemesi ...................... 156 Alacak Kalemlerinin Herbiri İçin Ayrı Takip Yapılması ............................... 140 Aleyhe Bozma İlkesinin İstisnaları................................................................. 155 B-Ç Bankalarca Yeniden Yapılandırma Sürecinde Açılmış Veya Açılacak Dava Takipler ................................................................................................. 144 Bankaların Mahkeme İlamını Alması ve Tebliğe Çıkarması İşlemleri .......... 144 Bankanın Basiretli Bir Tacir Olarak Davranma Yükümlülüğü ...................... 119 Bankanın Başvuru Harcı Peşin Harç ve Vekalet Suret Harcından Muaf Olması................................................................................................... 171 Belirsiz Alacak Davası ................................................................................... 111 Borçlunun Akdi İlişkiyi İnkar Etmesi ............................................................ 133 Borçlunun ve Ailesinin Faaliyetini Sürdürebilmesi ....................................... 167 Çiftçinin Traktörünün Haczedilmesi .............................................................. 167 D -E Dava Konusunun Belirli Olması..................................................................... 111 Davaların Ayrılması ....................................................................................... 101 Davaya Vekalet .............................................................................................. 166 Delil Sunulması .............................................................................................. 107 Dosyanın İşlemden Kaldırılması .................................................................... 113 Duruşma Açılması Zorunluluğu ..................................................................... 152 Ev Eşyalarının Haczi ...................................................................................... 153 Evdeki Bilgisayarların Haczi.......................................................................... 159 Mahkeme kararları arama dizinlerine dergimizin 27. sayısından ulaşabilirsiniz KANUN MADDELERİNE GÖRE ARAMA DİZİNİ INDEX OF RELATED STATUTORY PROVISIONS Harçlar Kanunu (492) Madde Sayfa 2 ..................................................... 144 23 ................................................... 144 28 ........................................... 144, 171 29 ................................................... 144 Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu (6100) Sayfa Madde 30 ........................................... 115, 140 73 ................................................... 166 81 ................................................... 166 82 ................................................... 166 83 ................................................... 166 107 ................................................. 111 109 ................................................. 111 111 ................................................. 101 114 ................................................. 111 140 ................................................. 107 150 ................................................. 113 167 ................................................. 101 187 ......................................... 107, 109 188 ................................................. 109 190 ................................................... 93 211 ................................................... 97 243 ................................................. 107 266 ................................................... 97 300 ................................................. 165 315 ................................................. 136 375 ................................................. 165 391 ................................................... 69 394 ................................................... 69 Mahkeme kararları arama dizinlerine dergimizin 27. sayısından ulaşabilirsiniz
© Copyright 2024 Paperzz