Türkiye’nin zengin içerikli bahçe ve yaşam dergisi. 5 TL. HAVADA MİS GİBİ ÇİÇEK KOKUSU VAR BAHAR BAKIMI BAŞLIYOR BALKONLARDA YENİLENME ZAMANI BANU KALAYCI İLE KEYİFLİ BİR SOHBET YARATICI KAKTÜS BAHÇELERİ SEBZENİZİ KENDİ BAHÇENİZDEN TOPLAYIN a + plus garden Cem Botanik tarafından hazırlanmaktadır // iki ayda bir yayınlanır // sayı:30 - Mart / Nisan 2014 // 5 TL. Sözüm “umut” üzerine… Umut kelimesinin karşılığı bir sözlükte “ummaktan doğan güven duygusudur” diye yazılmış. Başka bir sözlükte “bir dileğin ya da isteğin gelecekte gerçekleşeceğine ilişkin güvenli ve sabırlı bekleyiş” olarak geçiyor. Bende ise umut, hiç bitmeyen bahar mevsimidir. İçimde ne fırtınalar koparsa kopsun, yağmur çamur fark etmez; kalbimde rengarenk, mis kokulu çiçekler açmaya devam eder. Çünkü bence gelecekle ilgili beklentileri hiç bitirmeden, gözlerdeki pırıltıyı hiç söndürmeden hayata sıkıca sarılabilmektir umut. Doğaya ve çevremizdekilere görevlerimizi tam olarak yerine getirirken, sorgusuzca sevgimizi sunabilmek, barış ve mutluluk içinde yaşayabilmektir aynı zamanda... Öneri ve yorumlar›n›z için [email protected] Plinius, “umut çalışkanların rüyasıdır” demiş. Evet, çalışmakla umut ederiz aslında. Çalışarak ürettiğimiz her güzelliğin ardından duyduğumuz keyif bize manevi olarak büyük bir haz vermez mi? Mesela bahçemizde sabırla gerçekleştirdiğimiz çalışmalardan sonra doğanın muhteşem hediyelerini almak tanımı olmayan bir keyif, mutluluk değil mi? Bir ağacın özenle budandıktan sonra tekrar dal vermesi, meyvelerin olgunlaşıp yenebilir hale gelmesi, goncaların çiçeklere dönüşmesi hep bir umudun sonucu değil midir? Yani hayatımızın her anını, tıpkı bahçemize yaptığımız özenli bakımlar sonrasında olduğu gibi, kendi cennetimize dönüştürebiliriz. Tabiatın bize cömertçe sunduğu bu güzellikleri zaman kaybetmeden yaşamayı, mevsimlerin her halini görerek, koklayarak hissetmeyi en büyük şansımız olarak değerlendiriyorum. Biz de her sayıda olduğu gibi umut ektik, çalıştık ve ortaya yine zevkle okuyacağınız bir dergi çıkardık. Yaz günleri kapıdayken, balkonlarımızı mevsime hazırlamayı ihmal etmedik. Bunun için senenin balkon trendlerini gözler önüne serdik. Ağaç dikmenin püf noktaları, mutfak penceresinde fesleğen ve frenk soğanı yetiştirmenin zevki, bahçede küçük bir tarla oluşturmanın detayları, en güzel kokulu çiçekler listesi, çocuklara eğlenceli bir aktivite olarak bahçe çizmelerini boyama gibi konuları sayfalarımızda sıraladık. Boğaz manzarasına sahip ihtişamlı bir terasın proje halindeki tasarımı, yaz mevsiminin en renkli çiçeği sardunyanın bakımı, bu günlerde bahçenizde yapacağınız işlemlerin listesi mutlaka faydalanacağınız konularımız arasında. Özellikle alternatif bir fikir olarak, fenerlerde yaratılan kaktüs bahçelerini denemenizi öneriyoruz. Kişisel Dönüşüm Koçu Banu Kalaycı ile gerçekleştirdiğimiz bilgilendirici sohbet, yöresel tatlardan hoşlananlar için Karadeniz yemeklerinden seçme örnekler, evinize ve bahçenize dair yeni çıkan ürünler yaşama dair notlarımız oldu. Sizin de her gün filizlenen yepyeni umutlarla dolu bu bahar gibi her bahar mevsimini kucaklamanızı diliyorum. Sevgilerimle Ayşe Şirin 6 Bülten 8 Bahar bakımı başlıyor! 10 Havada mis gibi çiçek kokusu var! Şirin Ayşe rü: adına leri Müdü ik n ta iş o ı B z Cem lu Ya hibi: orum az Sa ni / S en in İmtiy Yönetme ir Ş İşçim Ayşe : Enis ayın ış Y t ğ l a a e d S 4 ıl Gen lama et Kız Şubat 201 azar Şevk i: ri am-P Editörü: ı Tarih ya Tesisle k Rekl s f a a B d ğr yın • n Me Foto a a Y ğ o li e /D :2 : Sür Ofset Sokak No Türü Cad. oğan . Yayın 1650 ilt: D ldere kiye . r C h ü e a T v enge M ı l/ i Ç k u y . s b a h a n n a B Sa İsta eM yurtbul elder Esen İstan Çeng 90 koz, 9 19 nik y a e t B o 6) 47 B ı/ 1 ş 2 m a e (0 b .tr : C ş s m u i: v k o r a a e dan .c F 20 Ç tim Y tanic (Pbx) arafın No: 1 Yöne embo Botanik t şam 19 80 c 9 @ 7 4 ic a y 216) botan den), Cem ahçe ve ının Tel: (0 b r ıncıs : cem , sta us ga s garden lümü yay az. e-po a+ pl lu bö lanam -285X lanan a+p ya da bir 8 0 3 yayın 1 ı (ISSN a bir yayın ın tamam tılamaz ve umluluğu sor ğal 2 ayd Bu yayın ın ço ların . aksız . n ilan isidir derg ılı izni olm yayınlana rine aittir iple ide yaz h g r a e s ilan Bu d www.gardencenter.com.tr e-mail: [email protected] url: http://www.gardencenter.com.tr/a-plus-garden.html tel: 0212 277 62 36 İlanlarınız için bizimle iletişime geçebilirsiniz. Tel: (0212) 277 62 36 Kapak Fotoğrafı: Şevket Kızıldağ 12 Baharda çiçek coşturmanın püf noktaları 18 Balkonlarda yenilenme zamanı 20 Sardunya 22 Boğaz’a karşı şık bir teras 26 Sebzenizi kendi bahçenizden toplayın! 32 Yaratıcılığınızı konuşturun 34 Fark yaratan kaktüs bahçeleri 36 Banu Kalaycı ile keyifli bir sohbet 40 42 Yeşil etkiyi duvarlara taşıyın! Bitkileri nasıl beslemek gerekir? 44 Karadeniz Mutfağı’nı keşfedin! 48 Paskalya kaktüsü 50 Balkondaki organik bahçe: Fesleğen ve frenk soğanı 52 Çiçeksi notalar 54 Ağaç dikmek incelik ister 56 Sağlık için koşuyoruz 58 Bahar geliyor, polenlere dikkat 60 Gölgede: Edebiyat, Kültür, Sanat 62 Budamaya dair merak ettikleriniz 64 Okuma-yazma bilmeyen kadın kalmasın 66 Teknoloji dünyasından... Renk renk tabureler Matematik defterlerimizden hayatımıza transfer olan “Pi Tabure”, sevimli ve tatlı duruşuyla sevdiğinizin içini ısıtacak! Cıvıl cıvıl renk tonları, suni deri ve doğal deriden oluşan seçenekleriyle Pi Tabure, mekanlarında farklılık yaratmak isteyenlerin tercihi olacak. Üstelik estetikle bütünleşen tasarımıyla bulunduğu ortama pozitif enerji de katıyor. Fiyatı 590 TL+KDV. www.b-t.com.tr Zamanda yolculuk başlıyor Son yıllarda özgün ev dekorasyonlarının en parlak teması, farklı zamanların iç içe geçmesi oldu. Siyah ve beyaz renklerdeki kombinlerle ortaya çıkan bu eğilim, “berjer” olarak bilinen klasik koltuklarda iyiden iyiye netleşmeye başladı. Bir konfor klasiği olan berjerler modern çizgilerle birleşerek özgün dekorasyonlarla konfor arayanları farklı bir zaman yolculuğuna çıkarıyor. Dünyanın en ünlü tasarım markalarından biri olarak kabul edilen Houzz imzasını taşıyan “Houndstooth Balloon Chair” modeliyle fantastik dekorasyon seçkisini de ele veriyor. Türkiye’de yalnızca D&D Design’da satışa sunulan “Houndstooth Balloon Chair” sizin de evinize çok yakışacak! www.dnd-design.com Lalay Nişantaşı’nda “Ülkemizin geçmişte kalmış değerlerini bugüne taşımak ve Türkiye için özgün bir marka yaratmak” fikriyle 2007 yılında kurulan Lalay, istikrarlı gelişimini sürdürüyor. Anadolu kültürünün doğal ve etkileyici formlarını önce ülkemiz insanına hatırlatmayı, sonrasında da yurt dışında tanıtmayı amaçlayan Lalay’ın yeni mağazası, Nişantaşı Reasürans Çarşısı’nda açıldı. Çarşının üst katındaki 50 numaralı mağazada hizmete giren Lalay’ın geniş ürün yelpazesinde Anadolu kültürü ile gönül bağını koparmamış zanaatkarların, el sanatçılarının, ustaların halen azimle yarattığı eşsiz değerler yer alıyor. www.lalay.net 6 a+plusgarden Mart - Nisan 2014 Yaza hazırlık Finlandiya’nın en eski şirketi ünvanını taşıyan Fiskars, baharın canlılığını evlerinize, bahçelerinize taşıyor. Fiskars’ın ‘The Red Dot’ ödüllü SingleStep™ budama serisi sayesinde balkonunuzda, mutfağınızda ve salonunuzda çiçek veya minyatür sebzeler yetiştirebilir, yazın müjdecisi baharın tazeliğini aylar önceden yaşayabilirsiniz. Fiskars mala, çapa ve tırmıkla ise bahçenizi şimdiden yaza hazırlayabilirsiniz. www.fiskarsgroup.com Her gün pazara uyanmak İç mimar hizmeti başladı Duvar kağıdında trendleri belirleyen markalardan olan Rasch’ın yeni koleksiyonu Lazy Sunday ile, eviniz her gün güzel bir pazar gününe uyanacak. HannaHome’un Türkiye temsilcisi olduğu Rasch markasının pazar günlerinden ilham alarak tasarladığı yeni koleksiyonu Lazy Sunday, evlerde rahatlık hissini yansıtan duvar kağıdı seçenekleri ile dikkat çekiyor. Fransız rüstik stili ve modern vintage tarzı harmanlayan koleksiyonda, toiles du jour, çiçeksi ve ekoselere uzanan desen çeşitlerinin yanı sıra bu desenlerle uyumlu çizgili ve ahşap görünümlü kombin duvar kağıtları da sunuluyor. www.hannahome.com.tr Türkiye’de bir ilki gerçekleştiren ve ihtiyaç olan bakım, tamir, onarım, boya-badana işleri için usta hizmeti veren hizmet sitesi Heyustam.com, şimdi de bünyesine iç mimarları ekledi. Heyustam.com, evini, iş yerini ya da dış alanlarını yeniden dekore etmek ve farklı bir renk katmak isteyenlere “Aklınızdakini Anlatın, Bilirkişi İç Mimarımız Yaratsın” konsepti ile hizmet vermeye başladı. Heyustam.com’dan iç mimar hizmeti almak için siteye girmeniz ve “evimi yenilemek istiyorum” butonuna basarak ne istediğinizi kısaca tarif etmeniz yeterli oluyor. Bu işlem sonrasında markanın çağrı merkezi sizi arayarak iç mimarları ile görüştürüyor ve talebiniz projelendirilerek bütçelendiriliyor. www.heyustam.com Stanley’in yeni koleksiyonu Fatih Kıral Mağazaları’nda yer alan Stanley markası yeni koleksiyonu ile dikkat çekiyor. Ünlü Amerikan markasına ait ‘’Charlesyon Regency’’ koleksiyonunun en önemli özelliği farklı tasarımlardan hazırlanmış olması. Aynı zamanda mobilyalarının nesiller boyu kullanılabilir şekilde yapılışı da markanın değerini artırıyor. Ahşabın fonksiyonellikle birleştiği yeni koleksiyonda ise yatak ve yemek odasından çalışma odasına kadar birçok alternatif yer alıyor. Beyazın ahşapla harmanlanmış ve farklı çizgilerle kombinlenmiş koleksiyonunu görmek için Fatih Kıral’a uğramanız yeterli!.. www.fatihkiral.com Sağlıklı grill keyfi Yemek yapmaktan hoşlanan ve aynı zamanda sağlıklı tatlara düşkün olanlar için Enplus mağazalarında satılan Breville’in şık tasarımlı grill’i ideal. Hızla ısınan ve kolayca temizlenen Breville Sağlıklı Grill ile sağlıklı lezzetleri şipşak hazırlamak mümkün. Dayanıklı, döküm çelik dizaynı ve patentli eğim sistemi ile Breville Sağlıklı Grill, eti yağından arındırarak glisemik index değerini düşürüyor ve sağlığınıza lezzetli bir destek veriyor. Özel yapışmayan, çizilmeye dayanıklı quantanium pişirme yüzeyini temizlemek içinse yapmanız gereken tek şey, bir parça kağıt havlu alıp pişirme yüzeyini silmek ve bulaşık makinesine atmak. a+plusgarden Mart - Nisan 2014 7 Ayşe’nin Bahçesi Ayşe Şirin Sorularınız için: info@ ayseninbahcesi.com Bahar bakımı başlıyor! Bahçenize, balkonunuza baharın tatlı ışıltısı dolmaya başlarken, sağlıklı bitkilere sahip olmak için de bazı detayları ihmal etmemek gerekiyor. İşte yapılması gerekenler hakkında pratik öneriler… 8 a+plusgarden Mart - Nisan 2014 Dikkat edilmesi gerekenler • Mart ayının sonunda ve nisan ayının ilk haftalarında bitkiler uyku döneminden çıkıp besin maddesi tüketmeye başlar. Bundan dolayı, onların ihtiyacı olan besin maddeleri dışarıdan suni gübre olarak N-P-K kompoze gübre verilir. Bu aylarda en çok azota ihtiyacı olacağı için, özelikle azot oranı yüksek gübreler tercih edilir. • Şimdilerde budama işlemleri yapılabilir (form budaması, derin budama dediğimiz bitki gençleştirmek için yapılacak budamalar). Fakat meyve ağaçlarında gözler uyanmış, çiçek dönemi başlamış ise budama yapılamaz. • Meyve ağaçlarında sürgün göz aşısı yapılabilir. Ama aşı için gerekli kalemlerin, martnisan aylarında alınmış olması gerekir. • Yine bu aylar hastalık ve zararlıların belirdiği bir dönemdir. Bunlara karşı kimyasal önlemler alınmalıdır. Bu önlemlerde insektisit (böcek) ile fungusit (mantar) ilaçlamaları beraber yapılmalıdır. Zararlılara karşı örneğin bağ maymuncuğuna karşı uygun kimyasal mücadeleyi gerçekleştirmekte fayda var! Bu zararlı, yeni sürgünleri yemek suretiyle bitkilere zarar verir. Aman dikkat diyelim! • Bu tarihten itibaren artık bitkilerin yeri değiştirilmez ve çıplak köklü bitkilerin dikimi yapılmaz. • Mart- nisan aylarında çim artık hızlı gelişmeye başlar. Çime azot oranı yüksek gübreleme yapılması önemlidir. • Çim alanlarda ara ekim dediğimiz tadilatlar yapılabilir. Serpme çim metodu ile çim alanlar oluşturulabilir. • Pek çoğumuzun aklını kurcalayan soru işaretlerinden biri de çim uzunluğu konusudur. Çimler 8 cm’e ulaştığında biçim işlemi yapılmalıdır. Çim biçme 4 cm şeklinde olabilir ve bu mevsimde 4 cm uzunlukta kalacak şekilde biçilebilir. • Çim alanlar her hafta biçilmelidir. • Unutulmaması gereken noktalardan biri de, çim alanlarda tırmıklama yöntemi ile ölü yüzeylerin temizlenmesi ve havalandırma yapılmasıdır. • Bitki dipleri çapalanmalı ve kışın kapatılan bitki çanakları tekrardan açılmalıdır. • Bu aylarda yabani ot kontrolü düzenli şekilde yapılmalıdır. Yabani ot kontrolünde kimyasal yöntemlerin yanında mutlaka fiziksel yöntemlerin uygulaması da ihmal edilmemelidir. a+plusgarden Mart - Nisan 2014 9 Havada mis gibi çiçek kokusu var! Gün boyunca ortalama 25.000 defa nefes alıp veririz. Sürekli tekrarladığımız bu sistem aslında burnumuz havayı akciğerlerimiz için en uygun hale getirirken, çok önemi bir işlevi daha gerçekleştirir. Koku almak... Nefes alırken burundan içeri giren havanın bir kısmı içerdeki bazı özel kemikler sayesinde koku alıcı bölgeye doğru yönlenir. Bu moleküller burun boşluğumuzun üst bölümünde bulunan hassas bölgeye vararak çeşitli kokuları algılamamızı sağlarlar. Bu harika sistem ile belki de yüzlerce kokuyu birbirinden ayırt ederken, evrenin bize hediye ettiği çiçeklerin kokularını rahatlıkla tanıyabiliriz. Size önereceğimiz bitkiler kokuları kolay ayırt edilebilir olan ve yetiştirdiğiniz ortamda doğal bir tabiat duygusu yaratacak çeşitlerdir. 10 a+plusgarden Mart - Nisan 2014 Gardenya / Gardenia Çiçeği önce bembeyaz açar, daha sonra krem rengini alarak koyulaşır. Harika bir kokusu vardır; koyduğunuz mekanın havasını bir anda değiştirir. Çalı şeklinde, koyu yeşil yapraklı, yaz kış yaprak dökmeyen, nemli hava ve esinti seven bir bitkidir. Yılın her mevsiminde çiçek açan bu bitkiyi evde yetiştirmek özen ister. Birkaç saat güneş alması şartıyla gece 12 derecenin altına, gündüz 24 derecenin üstüne çıkmamalıdır. Evde cam önü gibi havadar bir bölümde sağlıklı kalabilir. Bu bitkinin sulamasını dikkatli yapmalısınız. Yasemin / Jasminum Sümbül / Muscari Her dem yeşil, sarılıcı bir bitkidir. Sıcaklığa dayanıklıdır. Dalları yeşil ve köşelidir. Yaprakları ise karşılıklı ve sarmal dizilişlidir. Çiçekleri dal ucundadır; göz alıcı beyaz, pembe, sarı çiçeklerini bahar mevsiminde büyüleyici kokusuyla birlikte sunar. Güneşli ve yarı gölgeli alanlara uyum sağlayabilir. Yaz aylarında sık sık su ister. Sık sulandığı dönemlerde suyuna iki haftada bir besin takviyesi koymak gerekir. Kışın ise toprağını nemli tutmanız yeterlidir. Saksıda yetiştiriyorsanız, ilkbaharda saksısını değiştirebilirsiniz. Rengarenk çiçekleri ile baharı müjdeleyen sümbül zarafetin sembolüdür. Mevsimlik soğanlı bir bitkidir. Soğanı büyüklüğünün en fazla 2.5 katı kadar derinliğe dikmek gerekir. Kolay yetiştirilen sümbül doğrudan güneş ışığı istemez ve hava akımlarından çok etkilenir. Oda sıcaklığında suyu tercih eder. Sulamayı aynı ölçüde ve hep aynı zamanlarda yapmak faydalıdır. Sık sık saksı değiştirmek sümbüller için sakıncalıdır. Mum çiçeği / Stephanotis Muhteşem kokusuyla aranjmanların vazgeçilmez türüdür. Çiçekleri mumdan yapılmış gibidir, kolay kolay solmaz. Doğrudan güneşi sever ama yine de filtrelenmiş güneş ışığında daha mutlu olur. Dalları fazla uzadığında destek için bir çubuktan yardım alabilirsiniz. İlkbaharın gelmesiyle çiçeklenmeye başlar. Orta nemli yerlerde ilkbahardan sonbahara kadar çiçek açar. Kış aylarında 7 dereceden daha az sıcaklığa dayanamaz. Toprak nem kaybetmeye başladığı zaman ılık su ile sulamalısınız. Limon / Citrus Ege ve Akdeniz’in vazgeçilmez bitkisidir. Ilıman bölgelerde doğal olarak yetişir. Rüzgar sevmez, sulamaya en çok kurak yaz aylarında ihtiyaç duyar. Yapraklarındaki aromatik koku büyüleyicidir. Beyaz kokulu minik çiçeklerini nisan ayı civarında açar. Bodur türleri dekoratif saksılarda şık bir görüntü sergiler. Bitkiyi korunaklı alanlarda veya balkonunuzun, kış bahçenizin bir köşesinde yetiştirebilirsiniz. Yaz aylarında ise saksısını bahçenizin güneş alan yerlerine taşıyabilirsiniz. Kokulu bitkileri nasıl yerleştirmeliyiz? Örümcek zambağı / Hymenocallis Soğanlı bir bitkidir. Yaz ortasında açar. Özellikle sabah güneşini ilk alan yerlerde çok hızlı gelişim gösterir. Çoğunlukla saksıda yetiştirilir. Örümceğe benzeyen yapıdaki çiçekleri dolayısıyla bu isimle bilinir. Serin yerleri seven bu kokulu bitkiyi toprağı kurudukça sulamalısınız. Bu bitki kışı iyi ışıklandırılmış, don tehlikesi olmayan yerlerde geçirmeli ve yaprakları solmayacak kadar su verilmelidir. Büyüme esnasında ayda bir gübre vermeyi ihmal etmemelisiniz. Kokuları hafif olan ve ancak yaklaşınca alınabilen bitkiler daha çok mekanın en sık kullandığımız bölümlerine yerleştirilmelidir. Böylece bitkiden gelen kokuyu kolaylıkla algılayabiliriz. Daha güçlü kokulu çiçekleri ise istediğiniz yerde kullanabilirsiniz. Odaya girdiğinizde hemen burnunuza mis gibi bahar kokusu ulaşacaktır. Yeter ki çiçeklerin kokuları birbiri ile karışmasın. Dokundukça koku veren bitkileri ise onlarla kolay temas edebileceğiniz pencere önü, mutfak masası gibi yerlerde kullanmalısınız. Dokunduğunuzda aldığınız bu kokular ten teması ile sizi çabucak etkileyecektir. a+plusgarden Mart - Nisan 2014 11 Baharda çiçek coşturmanın püf noktaları Bahçe bakımının en keyifli sonuçlarından biri de bitkilerin daha taze ve daha uzun süre çiçek açarak sizi ödüllendirmesidir. 12 a+plusgarden Mart - Nisan 2014 Ayıklama işlemini ciddiye alın! En basit anlatımıyla yeni açan çiçeklere ve tomurcuklara zarar verebilecek solmuş çiçeklerin toplanması işlemidir. Geçmiş çiçekleri ayıklama işlemi büyüme mevsiminde yapılacak en faydalı aktivitedir. Bitkilerle daha yakın temas kurmanızı sağlar, karmaşık çiçek formlarını ve kokularını hissetmenize, aynı zamanda oluşmuş ya da oluşacak problemleri fark etmenize olanak tanır. Ayıklanmayan solmuş çiçekler bitkide hastalık oluşumunun kaynağıdır. Eğer çiçeğinizi dekoratif değeri için yetiştiriyorsanız veya taze tohum elde etmek derdinde değilseniz, ayıklama yaparken gelişen çiçek başını koparın. Bunu yapmak zorundasınız, çünkü bitkiler enerjisini çiçek açma yerine tohum üretimine çevirmeye eğilimlidir ve bir süre sonra tohuma kaçarlar. • Tek yıllık bitkiler nasıl ayıklanmalı? Birçok tek yıllık bitki tohuma kaçtığında solar ve ölür. Bu bitkilerin bütün yaz boyunca çiçek açmalarını sağlamak için başparmak ve işaret parmağınızla onları düzenli bir şekilde ayıklayın, hemen tohum kesesinin üzerindeki çiçek başını budayın. Daha sert gövdeli bitkiler için mutfak veya çiçek makası kullanın. Geride uzun ve sürgün vermemiş gövdeler bırakmayın, çünkü bunlar kahverengiye döner ve bütün olumlu etkiyi yok eder. Çiçeklenmeyi uzatmak için solan çiçekleri düzenli olarak ayıklamanız gerektiğini unutmayın. • Güller nasıl ayıklanmalı? Çiçek makası kullanarak bir küme gül veya tekil gül, hatta çardak gülü dâhil bütün gül çeşitleri arasındaki solmuş yaprakları kesin. Çalı formundaki güllerde arkasından güçlü goncalar gelen zayıf gül dallarını keserek, gülün yeniden açmasını sağlayabilirsiniz. • Çok yıllık bitkiler nasıl ayıklanmalı? Birçoğunun ömrü, bahçe makası ile düzenli ayıklama ile uzatılabilir ve bu şekilde görünümleri büyük ölçüde güzelleşir. Hezaren çiçeği (Delphinium), Acıbakla çiçeği (Lupin), Sığırkuyruğu (Verbascum), Penstemon çiçeği, Çan çiçeği (Campanula): Henüz bütün çiçekler solmadan önce en alttan, hemen bir yan sürgünün üzerinden çiçekli ana gövdeyi kesin. Bu işlem küçük, ikincil çiçekli sürgünlerin çıkmasına fırsat verir. Papatya çiçekleri: Shasta yani Beyaz ay papatyası (Leucanthemum), Bodrum papatyası (Osteospermum), Öküzgözü papatyası (Anthemis) ve Gayret çiçeği (Gaillardia) Bitkilerinizin ömrünü uzatmak sizin elinizde Kendi haline bırakıldığında normalde bir veya iki defa çiçek açacak olan bazı bitkiler, çiçek makası ile budandığında ve yeniden canlandırmak için iyi beslenip sulandığında peş peşe çiçek açacaktır. Bazıları çiçek açmasa da yeniden doğmuş gibi hastalıktan kurtulmuş olurlar, parlak yapraklarla donanırlar, taze ve genç görünürler. Çiçeklerinizin yazdan sonbahara kadar uzun ömürlü olmasını sağlamak ve dekoratif çiçek başlarının keyfini çıkarmak için çalılar, sarmaşıklar, çok yıllık ve tek yıllık bitkilerden oluşanlar da dâhil olmak üzere bahçede birçok dekoratif çalışma yapabilirsiniz. Geniş tekil çiçekler: Uyuzotu (Scabiosa), Şakayık çiçeği (Paeonia), Kaplan zambak (Daylily), Yıldız çiçeği (Dahlia), Süsen (Bearded Iris). a+plusgarden Mart - Nisan 2014 13 Bitkilerinize enerji verin Bahçe bakımının kurallarından biri de şudur; bitkiden bir şeyleri kestiğinizde, bir sürgünü veya yaprağı kopardığınızda, bitkiye onu tekrar yetiştirecek enerjiyi vermeniz gerekir. Bahar yağmurları ve ılık güneş ışıkları ile coşan yapraklar daha sonra zayıflayabilir. Fakat biraz ilaç ve bir doz gübre sonrası hızlı bir makaslama ile yeniden çiçek açması sağlanır. Bunu aşağıdaki bitkilerde rahatlıkla deneyebilirsiniz: •Sarmaşık çan çiçeği (Creeping campanulas) (bazıları) •Sardunya (Geranium) (cranesbill) (çoğu) •Benekli ballıbaba (Lamium maculatum) (deadnettle) •Kedi nanesi (Nepeta x faassenii) (catmint) 14 a+plusgarden Mart - Nisan 2014 Nokta atışıyla besleme ve sulama yapın Çevre bilincinin arttığı bu zamanlarda, bahçenin sadece gerekli yerini, üstelik en etkin bir biçimde sulamak çok önemlidir. Bunun için, kış biterken yağışlar sayesinde zaten nemlenmiş zemine, derin gübre örtüsü uygulayarak oradaki nemi muhafaza etmek gerekir. Benzer şekilde fazla gübre vererek ya da yanlış karışım kullanarak faydadan çok zarar verebilirsiniz. Buna karşın, iyi belirlenmiş beslenme programı ve sulama ile güçsüz ve su tutamayan topraklarda ve az yağmur düşen yerlerde bile bitkileri canlı tutabilirsiniz. Gözünüz hava durumunda olsun zira beklenmeyen kurak bir ilkbahar, bitkilerinizin gelişiminde sorun yaratabilir. Tomurcuklar oluştuğunda toprak aşırı kuruysa, kışta ve baharda çiçek açan bazı bitkiler bundan zarar görebilir. Örneğin duvar kamelyaları, tomurcuklarının dökülmemesi için sonbahardan ilkbahara kadar sık sık sulanmak ister. Aşırı sıcak yazlarda, nem seven Altın Sarısı (Rudbeckia) ve Grip otu (Eupatorium) solmayı önlemek için canlandırıcı mahiyette biraz su ister. Çiçekleri besleyin Çiçekler potasyum ister. Potasyumun kimyasal sembolü K’dır ya da potasyum hidrat olarak bilinir. Eğer bitki çiçek vermede utangaçsa potasyum eksikliği çekiyordur ya da gür ve yapraklı büyümeye yol açan bol nitrojenli besinlerle fazla beslenmiş olabilir. • Aslanpençesi yetiştirenlere Çiçek aranjmanı yapanların favori çiçeği Aslanpençesi (Alchemilla mollis) kıvrımlı ve içe doğru çukur yaprakları üzerinde köpük köpük limon rengi çiçekler açar fakat yaz ortasında tohumlar oluşur ve yapraklar ihtişamını yitirir. Henüz tohuma kaçmadan önce bir makasla ya da çim biçme aletiyle yer hizasından keserek sadece istenmeyen arsız fideleri engellersiniz, aynı zamanda iyi bir sulama ve bir doz gübre ile yeni yapraklar elde edersiniz. • Aklınızda bulunsun! Uzun süre yaşayan ve çekici çiçek başı üreten bitkileri ayıklamayın, çünkü bunlar çiçeğin teşhirini sonbahara kadar uzatır. Üstelik aranjmanlar için de kullanışlıdır. Buna en iyi örneklerden bazıları şöyledir: Dekoratif çiçek soğanı, Çörekotu çiçeği (Nigella), Boğadikeni (Eryngium), Gelincik (Papaver rhoeas), Yabani enginar (Cardoon), Mavi Dünya (Echinops). Evinizin arkasında göl olsa! www.cembotanic.com.tr Biyolojik göletler, herhangi bir kimyasal kullanmaya gerek kalmadan, suyun bitkiler ve ortamdaki bakteriler yoluyla temizlenmesi ile ortaya çıkan ekolojik oluşumlardır. Evinizin arkasında bir yüzme havuzu yerine size ait yaşayan bir göl mü istersiniz? Siz gölünüzü hayal edin, biz yapalım... Referanslar Kelebekia Premium Acıbadem Akasya Merinos Parkı Bursa 2012 Projesi Kanal Dülükbaba Ormanı Gaziantep 2011/2012 Nevhiz Süer Silivri 2011/2012 Gürkan Kurul Riva 2011 Ulvi Bodrum 2010 Lagün 2. Etap Lagün 1. Etap Balkonlarda “yenilenme” zamanı Ne de olsa güneşli günler kapıda… Yine sevdiklerimizle birlikte balkonda keyifli vakitler geçirecek, mevsimin tadını çıkaracağız. Ama öncesinde balkonlarımızı yaza hazırlamak gerekiyor. İşte size dekorasyondan bakım işlemlerine kadar balkonunuzu güzelleştirecek öneriler... Havaların ısınmasına, içimizi kıpır kıpır edecek güneşli günlere az kaldı. Doğadaki muhteşem değişim ve dönüşüm, balkonlarımıza da yansıyor. Tabiattaki bu tazelenmeyle uyumlu hale gelmek için, kolları sıvama ve ufak-büyük yenilikler yapma zamanı. Ne de olsa hepimizin hayali, yaz geldiği zaman şirin, dekoratif aksesuarların olduğu, rengarenk bitkilerle süslenmiş balkonumuzda ayaklarımızı uzatarak mevsimin keyfini çıkarmak… Bu yemyeşil hayali hayata geçirmek için yapılması gerekenler hakkında size birkaç ipucu veriyoruz. 18 a+plusgarden Mart - Nisan 2014 • Öncelikle balkonunuz için gerekenlerin olduğu küçük bir alışveriş listesi oluşturarak işe başlayabilirsiniz. • Duvarlardan yerlere, oturma takımınızdan saksılara kadar balkonunuzu elden geçirirken, yeni objelerle mekanı neşelendirmeyi ihmal etmeyin! Palmiyelerin bakım koşulları nelerdir? • Dekorasyon dergilerini karıştırmak, sezonun trendleri, hangi mağazalarda nasıl ürünleri bulabileceğiniz, ne tür konseptler yaratabileceğiniz konusunda size fikir verecektir. • Balkonunuzun metrekaresi önemlidir. Yaşam hızınız, dış mekanda ne kadar zaman geçirdiğiniz, hobileriniz tasarım yaparken size rehberlik yapacak bilgilerdir. Unutmayın, yaşam şekliniz, yaşam alanlarınızı şekillendirecektir. • Şık, desenli, balkonunuza uygun saksıları piyasada bulabilirsiniz. Elinizdeki bitkilerin yanı sıra sezonluk fideler de gönlünüze göre bir ortam yaratır. Terracota saksılarınızı yenilemek adına renkli boyalar kullanabilirsiniz. Hatta dilerseniz saksı yüzüne değişik desenler uygularken, çocuklarınızla da eğlenceli anlar yaşayabilirsiniz. • Balkonda kullanacağınız belli başlı gereçleri küçük bir sepet içinde muhafaza ederseniz, hem her an elinizin altında dururlar hem de derli toplu bulunurlar. • Varsa balkon mobilyalarınızı elden geçirmekte fayda var! Teak malzemeler özel bakım teknikleri ile yenilenebilir. Minderlerin yıkanması ya da kumaşların değişmesi, takımların temizlenip havalandırılması, oturuma hazır hale getirilmesi gerekir. • Balkonunuza yerleştireceğiniz renkli minderler ve yastıklar, atmosferi daha sıcak hale getirecektir. • Bitkilere gerekli bakımı yapmayı, saksı değişimlerini gerçekleştirirken, taze toprak kullanmayı ihmal etmeyin! • Mutfakta kullanmak üzere aromatik otları balkonda yetiştirebilirsiniz. Balkonda küçük bir organik tarım alanı oluşturarak, salatalarınız için her an taze malzemeye sahip olabilirsiniz. • Balkonunuz çok küçükse, o zaman duvarları bitkilendirerek alandan maksimum faydayı sağlayabilirsiniz. Yemyeşil duvarlar, ormanda yaşıyormuşsunuz hissi verecektir. Balkonun bir tarafında tasarımını yapacağınız dikey bitkilendirmede alt konstrüksiyon, sulama sistemi ve tabii ki seçeceğiniz bitkiler; hepsi birbirini tamamlayacaktır. • Aydınlatmalarınızı elden geçirin! Yeni fenerler, şamdanlar, renkli mumlar balkonda romantik bir hava yaratacaktır. Karanlık çöktüğünde sıcak bir ışık, balkonda özel bir ortam oluşturur. • Bu sene balkona küçük bir su oyunu koymayı deneyin. Suyun sesi ve görüntüsü mekana ayrı bir huzur katacaktır. • Rüzgar gülü, küçük heykeller, farklı objeler; mekanın büyüklüğüne göre türlü aksesuarlar kullanarak hayalinizdeki gibi bir balkon hazırlayabilirsiniz. a+plusgarden Mart - Nisan 2014 19 Akdeniz ülkelerinin sembolik bitkisi: Sardunya Bin bir renkli çiçekleri göz alan sardunya hoş kokusu ile bu baharda balkonların vazgeçilmezi olacak! 20 a+plusgarden Mart - Nisan 2014 Yetiştirilmesi ve çoğaltılması kolay olan sardunya bütün yıl çiçek açabilen, yaprakları hafif tüylü, eğer budanmazsa boyu nerdeyse 1 metreyi bulan bir bitkidir. Doğrudan güneş ışığını sevmez ve kış aylarında – 5 derecenin altındaki iklimde kalmak istemez. Katmerli ve yalın kat çiçek çeşitleri ve sarkabilen dalları ile budanmazsa aşağıya doğru sarkarak muhteşem bir görüntü sergiler. Susuzluğa dayanıklı bir bitkidir; kış aylarında sadece toprak kurudukça yeteri kadar su vermelisiniz. Her bitki gibi tabağında su bırakmamalı ve hava akımlarından korumalısınız. Sardunya için kök çürümesine karşı etkili olan ponza taşının kullanıldığı besleyici özellikli toprakları tercih etmelisiniz. Sardunyayı çelikten kolayca yetiştirebilirsiniz. Yaz mevsimine daha sağlıklı dallanması için şubat ve mart aylarında budayabilirsiniz. İki çeşit sardunya vardır: Bodur sardunyalar ve klasik sardunyalar... Bodur sardunyalar aşırı yaz sıcağından kolay etkilenir, yapraklarını küçültür, çiçek vermede zorlanır. Yaz sıcaklarından etkilenen bitkiyi bozuldu diye atmayın sakın. Bodur sardunyalarda çok sık görünen kök çürüklüğüne karşı dikimden önce toprağa dere kumu ve ponza taşı karıştırın. Genelde sarkıcı türde olan klasik sardunyalar bodur sardunyalara göre çok daha dayanıklıdır. sık ızın en ın yok r a n l e a rdunyır. Tamam a s k sine arlıd dar Beyazlandığı zar olana ka a in m a a k m l a e ç y una k ila olduğodik olara periy alısınız. yapm i Geçmiş çiçeklizer yerek le m mutlaka te laştırmalısınız. bitkiden uzak Pot uyu asyum çiçe m sağ yaz ve sağ klenm layabil kış şa m lam r e lığı ve da e, bol tlarına llar için öne ın mli dir. alı nisan ış olan rdçelik için m a m ş unla ada Fazla ond kasım ayına nkun için aldığınnızra a u d B a so . ın ay ilirsinizat kurutun, dah a kullanab s ç ka ın. çeliği bairdikin ve sulay toprağ a+plusgarden Mart - Nisan 2014 21 Boğaz’a karşı şık bir teras Kanlıca’da bir apartman dairesinin 3. katında konumlanmış 80 metrekarelik bir teras... Hayal gücünün sınırlarını zorlayan ve ev sahibinin her türlü konforu göz önünde bulundurularak tasarlanan bu Boğaz’a nazır proje misafirlerini ağırlamayı bekliyor. Projede kullanılan tüm bitkilerin her dem yeşil tercih edilmesinin sebebi terasın kışında kullanıma açık olması... Çok sayıda farklı bitki kullanılarak ortam küçük bir ormana dönüştürülmüş. Açelyalar renkleri ile ortama hareket katarken, her iki tarafta da kullanılan lucidum’lar orman havasını daha da pekiştirmiş. Karşı tarafta lucidum’ların hemen önünde, çeşit fazlalaştırılarak mavi ladin tercih edildiğini görüyoruz. Yaz kış yeşil kalan ladinin bu türü ağır büyür, son derece kıymetli ve zarif bir bitkidir. Formlu buxsus’lar ise terasa simetri katmak amacıyla tercih edilmekte. 22 a+plusgarden Mart - Nisan 2014 Boğazın mavi suları ile açelyaların rengi uyum içinde. Terastaki su öğesi ortamda ayna görevi görüyor. Amaç ağacın yansımasını görerek mekana derinlik kazandırmak. Terasın plan görünüşü sayesinde ev sahibi yerleşimi rahatlıkla görebiliyor. Mavi Ladin Açık alanda şömine keyfi. Alt taraf odunluk, üst taraf ise şömine olarak kullanılmakta. Ahşap kaplama ile sıcak bir görüntü elde edilmiş. Hemen yanındaki kitchenet ev sahibine yeme-içme konforu sağlıyor; içindeki buzdolabı ve lavabo sayesinde eve girmeye gerek kalmıyor ve her türlü ihtiyaca cevap verebiliyor. a+plusgarden Mart - Nisan 2014 23 Terasın ve suyun plan görünüşü. Ahşapta irecco tercih edilmiş ve 9 cm genişliğinde daha modern bir tarz yaratılmış. Saksılar tekerlekli olup, gider kullanılmamış. Drenajı kendi içinde çözülerek sulama yapılmakta. Oturma grubunun altında bazalt taş dikkat çekiyor. Dokusu güzel olan bu taşlar 2 cm kalınlığında olup, derzsiz kullanılıyor. Bitki adeti daha az tutularak ahşap görüntüsüne ağırlık veriliyor. Açelyaların arkasından terasa baktığınızda tijli manolyalar dikey ihtişamı ile göze çarpıyor. Pembe açelyalar ise tüm güzelliğiyle çiçek açmakta. Kışın yaprak boşaltarak yeşil görünümlerini az da olsa koruyorlar. 24 a+plusgarden Mart - Nisan 2014 a+plusgarden Mart - Nisan 2014 25 Sebzenizi kendi bahçenizden toplayın! Bahçenizden kendi ellerinizle topladığınız sebzelerin keyfi paha biçilmezdir. Hem bahçenize estetik bir görünüm kazandırmak hem de yemeklerinizi en sağlıklı sebzelerle hazırlamak istiyorsanız, haydi iş başına! Sağlıklı yetişmesi beklenen sebzelerin farklı besin değerlerine ihtiyaçları vardır. Bu yüzden toprağın içerdiği besin değerleri konusunda takviye yapmak gerekir. Toprağınızda belirli değerlerin eksikliği kadar, belirli değerlerin fazlalığı da zararlıdır. Bu sebeple ekimden önce mutlaka toprak testi yaptırmalı, toprağınızın yapısını iyi bilmelisiniz. Her yıl toprağı ekmeye başlamadan önce pH değerini kontrol ettirmelisiniz. Bahçenizin kusursuz olması toprağın pH değerinin 7-8 civarında seyretmesi ile mümkündür. 26 a+plusgarden Mart - Nisan 2014 Domates Domates bahçelerimizin favori sebzelerinden biridir. Hafif ve verimli toprakları sever. Pencereniz güneş ışığı alıyorsa, pencere kenarında yetiştireceğiniz fidelerden de lezzetli domatesler alabilirsiniz. Kısa ve kalın olmasını istediğiniz fideleri her gün elinizle hafifçe fırçalayın. Böylece öne arkaya hareket eden fideler sitokin hormonu salgılayarak, bitki gövdesinin daha kalın ve güçlü olmasını sağlar. Yeni dikilen fideleri bol bol sulayın. Toprağının 2-3 haftada bir besin takviyesi istediğini unutmayın. Domatesler büyüklük, renk ve şekil bakımından birbirlerinden farklıdır. Dikkat edilmesi gereken en önemli nokta bodur veya serbest büyüyen domatesleri ayırt edebilmektir. Bahçenizde yer varsa farklı domates çeşitleri yetiştirebilirsiniz. Bazı dönemlerde belirli domateslerden verim alırken, başka dönemlerde farklı çeşitler deneyebilirsiniz. Sırık fasulyesi, dereotu ve patatesin yanına ekmekten kaçınmanızı öneririz. Marul Farklı çeşit ve renkleri bulunur. Bu çeşitler arasından beğendiğinizi seçip bahçenizde kullanabilirsiniz. Tatlı olması istenilen marulların hızlı bir yetiştirme sürecinden geçmesi gerekir. Sebze yetiştirme dönemi boyunca kesintisiz olarak marul tüketmek istiyorsanız, her on günde bir marul ekim işlemine devam etmelisiniz. Havalar ısınınca çürümeye karşı daha dayanıklı türleri tercih etmeniz gerekir. Marulun kök sistemi sığ olduğu için toprakta bulunan besin değerlerinden faydalanabilmesi zordur. Hızlı yetiştirme süreci sağlamak için ekim işleminden önce toprağa yeteri kadar gübre ile takviye yapmanız önemlidir. Düzenli su isteyen marulu üç farklı şekilde toplayabilirsiniz. İster dış yapraklarını toplayın, ister salatada kullanabileceğiniz kadarını keserek alın veya marulu tümden kesin. Tüm sebzelerin yanına rahatlıkla ekebilirsiniz. Biber Oldukça geniş bir renk yelpazesine sahip olan biberin en önemli ihtiyacı sıcaklıktır. Tüm biber çeşitleri aynı koşullar altında yetişir. Don biberi olumsuz etkiler. Toprağının nemli olmasına dikkat etmeli, serada yetiştiriyorsanız dışarı taşımak için acele etmemelisiniz. Bahçe toprağına taşımadan önce çiçek açacak olursa açan çiçekleri koparın. Yeşil renk alan biberleri dalından koparın ve yenileri için yer açın. Havuç, soğan ve bezelyenin yanına ekebilirsiniz ama yer lahanası ve rezeneden uzak tutmalısınız. a+plusgarden Mart - Nisan 2014 27 Kabak Kabak çok lezzetli ve sağlıklı bir sebzedir. Mutfakta pek çok yemeğe eşlik eden kabak sıcak sever. Don tehlikesinin tamamen kalktığı zamanda tohumları doğrudan bahçeye ekebilirsiniz. Eğer fideleri saksıdan bahçeye taşıyorsanız, köklere zarar vermemeye çalışın. Kabağın büyüme döneminde toprak sıcaklığını muhafaza etmek ve haşerelerden korumak için toprakta özel koruyucu örtüler kullanın. Kabak çiçekleri açtığında bu örtüleri kaldırın. Planlı bir dikim yapılmazsa kabak bahçede yayılabilir. Bu yüzden bahçenin en uç köşeleri tercih edilir. Kereviz, mısır ve soğan yanına gönül rahatlığıyla ekebilirsiniz ama patatesten uzak tutun. Pazı Kuvvetli bir don olayı yaşanana kadar her an bahçenizde yetiştirebileceğiniz bir sebzedir. Size çok fazla uğraş vermeden uzun süre parlaklığını ve canlılığını koruyabilir. Düzenli sulama ister, kısmi gölgede çok sorun yaratmaz. Pazılar arasında ne kadar mesafe bırakacağınızı belirledikten sonra, pazı yataklarının içini ince bir gübre tabakası ile doldurun. Böylece ihtiyacını topraktan rahatlıkla almasını sağlayabilirsiniz. 15 -20 cm boya ulaştığında hasada başlayabilirsiniz. Eğer sadece dış yapraklarını keserseniz, sonraki aylarda mahsul almaya devam edersiniz. Pancar ve ıspanak yanına ekmekten kaçının. Soğan Mutfaklarımızın en çok kullanılan sebzesidir, üstelik her yemekte başroldedir. Verimli, gevşek toprakları sever; toprağının iyi drene ve organik maddelerce zenginleştirilmiş olması gerekir. Kumlu killi topraklar soğan için idealdir. Yabancı otların bulunduğu toprakta soğan yetiştirmeniz oldukça zordur. Yabancı otları temizlemek için kullandığınız aletler ise soğana zarar vermemelidir. Çok derine inmeden toprağı düzenli bir şekilde temizlemelisiniz. Soğan çok su istemez. Fazla nitrojen takviyesi yapraklarını çoğaltarak soğan başlarının küçük kalmasına sebep olur. Soğan başları düşmeye başladığı zaman hasat başlar. Soğanları hafifçe topraktan yukarı çekin ve bir hafta kadar güneşte kalmasını sağlayın. Soğanları topladıktan sonra ipe saç örgüsü şeklinde asarsanız daha uzun ve sağlıklı saklarsınız. Pancar, havuç, biber ve ıspanağın yanına ekebilirsiniz. Fasulye ve bezelye yanından uzak tutun. 28 a+plusgarden Mart - Nisan 2014 Bezelye Bezelye ilkbahar aylarında ekilecek ilk sebzelerden biridir. Bu nedenle toprağınızı sonbahar aylarında gübre ile zenginleştirmelisiniz. Sarmaşık parmaklığına ya da kafese asılarak yetiştirilen bezelyeler daha sağlıklı olur, ayrıca hasatları da kolaydır. Tohum zarfındaki taneler fazla şişmeden doğru zamanda toplanmalı ki bezelye yumuşak ve tatlı olsun. Zamanında toplanmayan bezelyeler nişastaya dönüşür; aklınızda bulunsun. Çiçek açma dönemine kadar normal, daha sonra hafif sulama yapmalısınız. Havuç, kereviz, salatalık ve maydanozun yanına ekebilirsiniz ancak soğan ve patatesten ayrı ekmelisiniz. Ispanak Temel Reis’in ıspanağı mineral ve vitamin yönünden çok zengindir. Ispanak dona karşı dayanıklıdır; soğuk havalarda oldukça sağlıklı bir şekilde filizlenir. Bu yüzden toprak işlenebilir hale gelince ıspanağı bahçeye almanızı öneririz. Bir anda geniş alana ekmek yerine, 1 hafta-10 gün ara ile küçük ekimler yapın; böylece daha sağlıklı ürün elde etmiş olursunuz. Toprağı organik madde bakımından güçlü olmasını sağlamalısınız. eğer soluk yeşil bir renk alırsa, nitrojen takviyesine ihtiyacı var demektir. Ispanağı elle toplayabilir veya gövdesinden alabilirsiniz. Çiçeklenme dönemi başlayınca hasadı almak gerekir. Patatesin yanına ekmekten kaçının. a+plusgarden Mart - Nisan 2014 29 Yaratıcılığınızı konuşturun Rengarenk çizmeler Çocuğunuzla birlikte boyayacağınız bahçe çizmeleri hem çocuğunuzun bahçeye olan ilgisini artıracak hem de yaratıcılığını geliştirmesine yardımcı olacak. 32 a+plusgarden Mart - Nisan 2014 Çocuğunuzun bahçe çizmelerini yaratıcılığınızı kullanarak eğlenceli bir hale getirebilirsiniz. Bu aktiviteden çocuğunuzun da keyif alacağına hiç şüphe yok. Rengarenk boyalarla çizmelerin üzerini istediğiniz şekil ve desenlerle boyayabilirsiniz. Çizmelerin üzerinde hangi figürlerin yer alacağına karar verirken, çocuğunuzun önerilerine kulak verin. Yaratıcılığın sınırı olmadığını unutmayın. Çocuğunuzun en sevdiği bitki, minik renkli balıklar, hayalindeki bahçe, puantiyeler, yıldızlar, kelebekler, belki küçük bir salyangoz, uğurböceği ya da işi biraz daha ileri götürürsek bir masal kahramanı... Birden fazla renk kullanmanız çocuğunuzun dünyasındaki renkliliği temsil edebilir. Bu aktivite çocuğunuzun beğenmediği ya da giymediği bahçe çizmelerini sevmesi ve onlara bağlanması açısından da çok yararlı. Sonuçta ortaya kendi imzasını taşıyan bir eser çıkarmış olacak. Kullanacağınız boyaları çocuğunuzla birlikte seçin. Bahçe çizmelerini boyamak için hızlı kuruma özelliğine sahip akrilik boya kullanmanızı tavsiye ediyoruz. Akrilik boya, yağlıboya kıvamında, suluboya parlaklığında su bazlı bir boya türü. Yapısındaki esnek pigmentler sayesinde dış etkenlere yağlıboyadan daha dayanıklı. Kokusuz ve çabuk kuruyan bir yapıya sahip, dilerseniz suyla da inceltebilirsiniz. Bu renkli aktivite için hem kendinize hem çocuğunuza fırça alın. Rahat boyama yapmak için ince uçlu fırçaları tercih edin. Bunun çok keyifli bir çalışma olacağına eminiz. Şimdiden iyi eğlenceler! a+plusgarden Mart - Nisan 2014 33 Fark yaratan kaktüs bahçeleri Yaz aylarında bahçelerinizi aydınlatan fenerleri fark yaratan kaktüs bahçelerine dönüştürmeye ne dersiniz? Bahçenizdeki fenerleri yılın herhangi bir döneminde kaktüs bahçesine dönüştürebilirsiniz ama bu iş için en uygun zamanın ilkbaharın olduğunu hatırlatmak istiyoruz. Bu özel bahçe içinde pek çok kaktüsü bir arada kullanma şansınız var. Bahçenizin sağlıklı kalmasını sağlamak için kaktüslerin fazla su istemediğini aklınızdan çıkartmayın. Kaktüsler ayrıca püskürtücü ile duş almayı da sevmezler. Hatta kışın soğuk ve susuz bırakırsanız, baharda çiçek açarlar. Şimdi gelelim yaratıcı bir kaktüs bahçesi oluşturmanın püf noktalarına... 34 a+plusgarden Mart - Nisan 2014 • Eğer mümkünse özel toprak kullanın ve suyu dengede tutmaya çalışın. • Toprağı sermeden önce mutlaka küçük saksı kırıkları ile drenajını yapın. • Kaktüsünüz dikenli ise dikim esnasında bir kağıt yardımı ile bitkinin etrafını sarın. • Kökleri çok rahatsız etmeden, bitkiyi toprakta açtığınız yere yerleştirin. • Kaktüsü yerleştirirken kaşık yardımı ile etrafındaki toprağı sıkıştırın. • Birkaç gün bekledikten sonra hazırladığınız dekoratif bahçenize su verin. • Fenerinizin kapağını açık tutarak içerdeki havayı sirküle etmeyi unutmayın. a+plusgarden Mart - Nisan 2014 35 “Birimiz bile eksik olsak, aynı lezzette olmayacak bu hayat” Sensiz Olmaz adını taşıyan yeni kitabı raflardaki yerini alan Kişisel Dönüşüm Koçu Banu Kalaycı ile bir araya geldik; değişimden doğaya çok keyifli bir sohbet gerçekleştirdik. 36 a+plusgarden Mart - Nisan 2014 Önce biraz sizden bahsedelim, 8 yıl İngilizce öğretmenliği yaptıktan sonra hayatınızın yönünü nasıl değiştirdiniz? Bu sorunun cevabı neden öğretmenliğe başladığımdan geliyor aslında. 13-14 yaşlarında ciddi hastalıklarla boğuşurken, notlarımın ve performansımın düşüşünü umursamayan ve bununla ilgili bana hiç destek olmayan bir İngilizce öğretmenim vardı. Onun bu tavrı tüm dengelerimi alt üst etmişti. Öğretmenlik bu olmamalı hissine öyle bir girmişim ki bu olaylarla beraber gerçek kapasitemi keşfetme olanağı buldum. Yani ben kötü bir örnekten yola çıktım ve 8 sene çok keyifli öğretmenlik yaptım. Çocuklarla olmak, güne onlarla başlamak, onların geleceklerine ufacık da olsa bir tohum atabilmek bana çok etkileyici geldi. Evet, çocuklarla bir aradaydım, çok da güzel sonuçlar alıyordum ama sonra fark ettim ki aslında veliler mutsuzlar. Çocuklar ailelerine bağımlı yaşıyorlar ve ailelerin çocukların geleceklerinde psikolojik çok önemli etkileri var. Anne-babalarla çalışırsam durum biraz daha değişebilir inancındaydım. Ama benim için bu bir süre hayal olarak kaldı. Kendi üzerimde çalışırken geldiğim noktada birileri artık bize bir şeyler öğretsene demeye başladığında, bu hayalimi hatırladım. Yani kısacası öğretmenlikten sıkıldığım için bu mesleği bırakmadım, aksine şu anki anımın çıkış noktasıdır öğretmenlik. İlk kitabınız Dünyaları Ben Yarattım üç baskı yaptı ve okuyuculardan yoğun ilgi gördü. Memnun musunuz bu ilgiden? Kitap çıkana kadar yaşanan süreç benim için çok heyecan verici. Aklımdakileri aktarabilecek miyim, istediğim netlik olacak mı gibi bir sürü soruyla yüzleşiyorum. Kitap çıktıktan sonra ise benim için doğum gerçekleşmiş oluyor ve ben kendimi dinlenceye alıyorum. Bu sefer gözümü yeniye dikmeye başlıyorum. Bizim alanımızda çok fazla bilgi var ve karmaşık bir şekilde anlatıldığı zaman daha şık olduğu düşünülüyor. Ama ben karmaşıklıktan çok basitliği seviyorum, aslında konuştuğumuz şeyler çok basit bir sistemden geliyor. Karmaşık gözükmesinin sebebi ise insan zihninin karmaşaya alışmış olması. Konu metafizik ve kişisel gelişim olduğu zaman sanki tamamen duygusal ve mantıksız bir şeyden bahsediliyormuş gibi genel bir kanı da var. Ben basit anlatımlı, insanların kafaları karıştıkça dönüp bakabilecekleri, çantalarında sürekli taşıyıp karıştırabilecekleri bir kitap hayal ediyordum ve bu hayalim gerçekleşti diyebilirim. Genişletilmiş baskısı için yakın zamanda tekrar üzerinde çalışmaya başlayacağım. Sensiz Olmaz senelerin birikiminin bir kitapta toplanmasıyla ortaya çıktı. Yeni kitabınız sizin için ne anlama geliyor? Sensiz Olmaz 1,5 sene boyunca benim her günümün eseri. Düzenli olarak her gün yazılmış bir günce gibi. Kitabın çıkış noktasında kendi hayatımı anlatmak yoktu. ‘Bugün yeni bir gün, bu yeni günün getirdikleri bende bunlar, bunların getirdiği değişim bu, yol alabileceğimiz şekil bu, peşinden gidersek yaratacağımız sonuçlar bunlar. Sonuç her zaman mümkün; ben yaptım, yapanları tanıyorum’ demek istedim sadece. Sistem aslında düşünüldüğü kadar karmaşık ve zorlayıcı değil, sadece istek ve birazcık bilgi gerekiyor. Üstüne de elimizden geldiğince çaba... Aslında eğlenceli tarafından baktığımız zaman iş daha da kolaylaşıyor. Kime ‘sensiz olmaz’ diyorsunuz peki? Önce kendime... Çünkü beni benden ayıran, üstüme atılmış ne kadar şey varsa onlardan olabildiği kadar arınmam gerek. Sonra her bireye... Çünkü biz bu hayatı ve gerçekliği beraber yaşıyoruz ve yaratıyoruz. ‘Ben buradayım ama sensiz de olmaz ki’ diyorum. ‘Sen ne getirdin bu dünyaya?’ diye soruyorum. Bir aile toplantısını ele alalım. Bu toplantıya biri kek, diğeri pasta, bir diğeri poğaça getirir. Evin şenlenmesini, zenginliğini ve bolluğunu herkesin kendine özel getirdiği şeyler yaratır. Bu da onun gibi bir şey... Öyle bir hayat yaşıyoruz ki herkes sadece kendine has bir şeyler getirmek için burada. Onu tutma, kendine saklama, bozulmasın diyorum ben. Birimiz bile eksik olsak, aynı lezzette olmayacak bu hayat. Sensiz Olmaz’da değişim için öne sürdüğümüz bahaneleri olduğu gibi gözler önüne serip yüzleşme sağlıyorsunuz. Peki biz neden değişimden korkuyoruz? Her zaman kendi bahanelerimizin yegane ve tek olduğuna inanıyoruz ama bahaneler kendi içinde hep aynı. En genel 3 bahane vaktim yok, param yok, yeteri kadar iyi değilim oluyor. Bir tarafa yöneleceğimiz zaman ilk olarak bu yaratıcı olmayan bahanelerle yüzleşiyoruz. Peki insanlar neden bu bahanelerin arkasına sığınıyor? Çünkü param yok derse çok üstüne gidemeyiz, sonuçta özel bir konudur. İnsanlar nerede susuyorsa ve üstümüze gelmiyorsa, o bahaneleri kullanmayı tercih ediyoruz. Aslında hayatın içinde değişmeyen hiçbir şey yok. Hepimiz değişiyoruz. 1 ay boyunca her gün bir çiçeği fotoğraflayın; her gün başka bir şekle girdiğini görürsünüz. İnsanoğlu bir yerden sonra, değişimi gördüğü zaman durmaya başlıyor. Değişim aslında egonun en tatlı oyunlarından biri. Egonun değişim algısı değil, ölüm algısı var. Değişimi gördüğü zaman öleceğini zannediyor. Doğal olarak sizde de ölüm korkusu yaratıyor ve sizi korumaya başlıyor. Doğduğumuz andan itibaren değişime karşı egosal direncimiz var, 3 yaşındaki çocuk da anaokuluna gitmemek için direniyor. İşe gireceğimiz, evleneceğimiz zaman da direniyoruz. Egoya gösterdiğimiz direnç ve buna yardımcı olan toplum desteği aradan çekildiği zaman sorun orada başlıyor. Peki ben tek başıma bu dirençle nasıl başa çıkacağım diye sormaya başlıyoruz. Benim yapmaya çalıştığım şey ise bunun öğrenilebilir bir şey olduğunu göstermek. Sadece biraz kas geliştirmek gerek, o kadar. a+plusgarden Mart - Nisan 2014 37 Bu kitabın en anlamlı yönlerinden biri gelirinin Down Sendromu Derneği’ne bağışlanması... Blog yazılarının çıkış noktası daha fazla insana ulaşabilecek, kar amacı gütmeden hizmet amaçlı neler yapabilirim idi. Yazıları kitaplaştırmaya karar verdiğimde bu fikrimi Down Sendromu Derneği’nin başkanı olan, sevgili arkadaşım Gün Bilgin ile paylaştım ve gerçekten çok şık karşılandım. Öncelikle şunu tekrar tekrar söylemek gerek: Down sendromu bir hastalık değil, genetik farklılık... Down sendromlu çocuklar çok özel ve sevgiden dünyaya açılmış çocuklar. Kendi içlerinde muhteşem bir yeterlilikleri ve bambaşka bir enerjileri var. Buna bir katkıda bulunmak büyük bir keyif ve onur oldu benim için... Bitkilerle, doğayla aranız nasıl? Evim bahçeli değil ama gittikçe yaklaşıyorum, bahçeye açılan bir evim var. Ortak kullanım alanlı ama yeşilliklere uyanmak bile harika. Çiçekleri çok seven bir ailenin çocuğuyum. Annemin ve anneannemin eli hangi bitkiye değse, çiçekler açardı. Bense bunu bir türlü başaramıyordum. Bundan 4 sene önce yeni bir eve taşındım, ilk kitap yeni çıkmıştı, o telaşenin içinde benim çiçeklerimin de açmaya başladığını fark ettim. Çünkü o süreçte doğayla ve bitkilerle konuşmaya, kendimi olduğum gibi kabul etmeye başlamıştım. Evimin içinde sevginin dışında, hiçbir enerjiyi kabul etmemeye kararlıydım. Çok ilginç gelebilir ama bu durum çiçeklerim tarafından anlaşıldı. Sen gülümsemeye devam edersen biz de edeceğiz diyen bir halleri vardı sanki. Onlarla daha çok konuşmaya başladım, onlar da bana daha çok cevap vermeye başladılar. Kendi içlerinde çok konuşuyorlar, ben gülünce gülüyorlar, ağlayınca ağlıyorlar. Sanki ben onların her ihtiyacını karşılıyormuşum gibi görünüyor ama çiçeklerim bana ‘Hayır biz birbirimize hizmet ediyoruz’ diyor. Bir de enerji gerçeği var. Sen onları ne kadar temiz bir yerden, sevgiyle beslersen onlar da o kadar ışıldamaya başlıyorlar. Gündeminizde yeni bir kitap projesi var mı? Önce Dünyaları Ben Yarattım’ın genişletilmiş baskısı üzerinde çalışacağım. Sonrası içinse kafamda 3 taslak var, henüz oluşma aşamasındalar. Ama ölmeden önce kitap sayısını altıya tamamlamak istiyorum. Okuyucularımız size nasıl ulaşabilirler? www.ruhunuzladans.com internet sitesinden bana ulaşabilirler. Bununla birlikte sosyal medyayı aktif kullanıyorum, bu yolla iletişim kurabilmemiz de mümkün. 38 a+plusgarden Mart - Nisan 2014 Sensiz Olmaz’dan... Benjamin yaprak döker! Sabah balkonumdaki koltuğa ayaklarımı uzattım. Gözlerim alıştığı üzere denize doğru kayarken durdu; çiçeklerime takıldı. Hepsinden çiçekler fışkırıyordu, hepsi canlılıkla güneşe dönmüştü, kendi aralarında kahkaha atıyor gibiydiler. Benjaminime takıldı sonra gözüm. Şaşırmıştım. “Benjamin yaprak döker.” Çok sevdiğim bir arkadaşım eve yeni taşındığımda getirmişti Benjamin’imi… Aynı gün annem elinde bir dünya menekşe saksısıyla eve girmiş, akabinde de çiçeklerim gittikçe kalabalıklaşmaya başlamıştı. Çiçekler geldikçe neşeleneceğime, neden olduğunu bilmeden mutsuz oluyordum. Sonunda çözdüm nedenini... İlk kez ailemden ayrılıp kendi evimi kurduğumda 21 yaşındaydım. Seneler içinde bir sürü çiçeğim olmuştu; hepsi ölen, hiç birini yaşatamadığım… Artık hatanın bende olduğuna inanmaya başlamıştım; çiçeklerin beni istemediğine, benim onlara iyi bakamadığıma, enerjimin onlara iyi gelmediğine, onları öldürdüğüme… Eski evime çiçek almaz olmuştum; gelen tüm çiçekleri başkalarına hediye etmeye, onlara kendimce zarar vermeden onları evden uzaklaştırmaya çalışıyordum. Bu eve taşındığımda öyle büyük bir koşturmaca içindeydim ki, bu inandıklarımı yaşamaya fırsatım olmadan çiçekler doluverdiler evime. Ve ben bugün balkonda, hepsi birbirinden mutlu çiçeklerimin arasında Benjamin’ime bakarken “Anne hani benjamin yaprak dökerdi, yerde tek bir yaprak bile yok. Hem bu çiçek büyümüş, her yerinden yeni yapraklar fışkırıyor’’ derken buldum kendimi. Annem “Senin Benjamin yerini bulmuş yavrum. Yerini sevmiş. Benjamin zor çiçektir, yerini bulana kadar çok yaprak döker, bulamazsan çabuk öldürürsün. Yerini severse etrafındaki her şeyin enerjisini değiştirir, ışıldar, çok çabuk büyür’’ dedi. Kaldım. Sorunun Benjamin olmak olmadığını idrak etme gerçekliğinde kaldım. Ne olduğunu anlamadan birdenbire, kendimle yapmam gereken hesapların arasına daldım. Bugün bile her yaprak dökmeye başladığımda nasıl yerimi değiştirmeye çalıştığıma baktım. Işıldayacağım yeri bulmak için kendi kendime farkında bile olmadan tamamen iç güdüsel kaçışlar yaşadığıma, bazen sevdim diyenlerle ne savaşlar verdiğime şaştım. “Uğraşsız, bir köşeye koyalım, suyunu da verelim olsun işte. Mutlu olsun, canlı olsun, büyüsün, daha ne istiyor bu yahu”larla kaç defa ölümü canlı canlı yaşadığıma şahit oluşuma şaştım. Onca çiçeğe bakamayan da bendim; şimdi mutlu çiçeklerimin arasında konunun aslında benimle hiç alakalı olmadığının farkına vardım. “Sana ihtiyacın olan her şeyi vermiyor muyum, daha ne istiyorsun benden?’ çığlıklarını kaç kere duyduğumu, ne anlatmaya çalışırsam çalışayım başaramadığımı, “Sorun sende değil, senle değil” desem de hiç duyulamadığım anları ve artık son noktamda “Ölüyorum” diyerek acı içinde uzaklaşmalarımı hatırladım sessizce... ‘’Sorun kimsede değil. Sorun Benjamin olmakta da değil. Sorun verdiğin su, koyduğun kap hiç değil… Yerini sevmesi lazım. O zaman canlanır, o zaman yaşar.’’ O yüzden su gibi akmak lazım galiba; o yüzden hiçbir şeye tutunmadan akmaya izin vermek, deneyimlemek, hissetmek, iyi olanı bilmek için denemek, iyi olmayanı bilmek için denemek, iyiyi emip kötü geleni tükürüp yola devam etmek, akmak, kimseyi suçlamamak, kendine hiç kızmamak, var oluş ağı içinde eşsizliğimizin farkında olup olduğumuz her neyse yargılamaktan ve herkese benzemeye çalışmaktan vazgeçmek... Bizim için de bir yol, bir yer olduğunu, yaratan her nerede ise yaratırken ışıldatacak yerini de hazırladığını bilmek, hep güvenmek ve hep akmak gerekiyor sanırım insanlara; yerlere ve sıfatlara tutunmamak için direnirken… Bunu varlığımızı kaybetmeden, özümüzden uzaklaşmadan yapmak; yaprak olmazsa Benjamin’in de olmayacağını bilerek, yaprakların hepsi yere yapışmadan yapmak lazım sanki. Ölmeden; dünyaya getirdiklerimizi bırakmadan, gitmeden… Her şeyde illa bir suçlu-suçsuz olması gerekmiyor. İlla birisinin haklı, birisinin haksız olması da… İhtiyaçlarla olmuyor sanki bu iş; kurallar ve tanımlarla da… Yaprakları kontrol etmek gerekiyor. Ya da gözlerdeki ışıltıyı... İyi geleni alıp kötü geleni tükürmek… Olmuyorsa ölmeden yer değiştirmek… a+plusgarden Mart - Nisan 2014 39 Yeşil etkiyi duvarlara taşıyın! Son dönemin en çok tercih edilen uygulamalarından olan “dikey bitkilendirme”, yaratıcı tasarımlarla hayatımızı yeşilin enerjisiyle buluşturuyor. Şehir hayatının içinde beton yığınları arasında nefes al- kalmıyor; tam tersi yuvanızın içinde ailenizle birlikte bu maktan sıkıldıysanız, kendinize soluklanacak alanlar, yeşi- güzelliği doyasıya yaşayabiliyorsunuz. Hatta evinizin içinde li hissedebileceğiniz kaçışlar arıyorsanız, dikey bitkilendir- kendinize muhteşem bir hobi alanı yaratıyorsunuz. Bunun me tam da size göre bir çözüm! Çünkü dikey bitkilendirme için yapmanız gereken kendinizi konunun uzmanı profes- sayesinde soğuk taş duvarlar sıcacık, iç açıcı bir görüntüye yonellere teslim etmek… kavuşuyor. Yeşili hissetmek için uzaklara gitmenize gerek 40 a+plusgarden Mart - Nisan 2014 Bu arada son dönemde sadece evlerde değil, yol kenarlarından alışveriş merkezlerine, restoranlardan ofislere kadar pek çok alanda dikey bitkilendirmenin nimetlerinden faydalanılıyor. Böylece binalardaki beton etkisi yeşilin en güzel tonlarıyla yumuşarken, uygulamanın yapıldığı mekanlar da sıcacık bir etkiye kavuşuyor. Dikey bitkilendirmenin hayatımıza kattıkları • Salonunuzda otururken, kendinizi küçük bir ormanın içinde keyif yaparken düşleyebiliyorsunuz. Bunun da psikolojik olarak size kendinizi ne kadar iyi hissettireceğini bir düşünün! • Mutfak balkonunuza yapacağınız küçük bir duvar bitkilendirmesinde farklı aromalara sahip otlar kullanarak, burayı şifalı bir bahçeye de çevirebilirsiniz. Maydanoz, nane, melisa gibi otlarla hem duvarı yeşillendirirsiniz hem de mutfaktaki yemekler için her an elinizin altında olacak şahane malzemeleri yetiştirmenin konforunu yaşayabilirsiniz. Şehrin gözde alışveriş merkezlerinden olan İstinye Park, dikey bitkilendirme uygulaması ile adeta küçük bir botanik bahçeyi andırıyor. Duvarları süsleyen yeşil tasarımlar, müşterilerin de kendini açık havada hissetmesine hatta doğa etkisi almasına yardımcı oluyor. • Dikey bitkilendirmenin üzerine küçük ve sevimli aksesuarlar ekleyip, çocuklarınız için de neşeli bir ortam hazırlayabilirsiniz. • Dikey bitkilendirme her an yaşayan, büyüyen, soluk alan bir sistem olduğu için, evinize kattığı enerji de bir hayli fazla olacaktır. • Misafirlerinizi sanki kendi özel bahçenizde ağırlıyormuşsunuz hissi duyacak; çay sohbetlerinize, yemek davetlerinize ayrı bir renk katacaksınız. Dikey bitkilendirme nasıl yapılır? • Tüm gövdeyi tutacak çelik konstrüksiyon inşa edilir. • Duvar tarafına gelen bölümde arka duvarın nemden etkilenmemesi için “gas drain” malzemesi döşenir. Bunun üstüne membran uygulaması yapılarak tüm duvar izolasyonu sağlanır. Membran üzeri çelik konstrüksiyonla enine ve dikine duvara bağlanır. • Taşıyıcı çelik konstrüksiyon üstüne yine çelik dikmeler tutturulur. Bu dikmeler üzerine kök koruyuculu terleme ve havalandırma, en alt kotta drenaj sistemi inşa edilir. Sisteme de otomatik dozaj sistemi bağlanır. • Dikmeler üzerine 2 kat membran geçirilir ve membran arkasına onu tüm gövdede tutacak şekilde çelik hasır geçirilir. Çelik hasır içine yerleştirilen sisteme, içine tüm gövdeyi kaplayacak torf uygulaması yapılır. • Hazırlanan gövde üzerine metrekarede 40 adet bitki yerleştirilir. Kullanılacak bitkiler, gövdenin ışık durumuna göre seçilip konulur. a+plusgarden Mart - Nisan 2014 41 Bitkileri nasıl beslemek gerekir? Bitkinin beslenmesinde gerekli olan kimyasal elementleri sağlamak için toprağa ilave edilen maddelere gübre denir. Gübreler bitkilerin büyümesi için gerekli olan gıdayı sağlar. Peki hangi bitkilere ne tür gübre kullanmak gerekir? İşte cevaplar... 42 a+plusgarden Mart - Nisan 2014 • Manolya gibi dış mekan süs bitkilerinde ve ladin, ıhlamur gibi ağaçlarda osmocote kullanılması tavsiye edilir. Osmocote kaplı gübredir, bir başka deyişle N-P-K kaplanarak üzerine makro elementler yerleştirilmiştir. Yavaş salınımlı gübrelerdir. Piyasada 3-6-9-12 aylık periyotları bulunur. Bu periyotlardan 12 aylık olanı seçilirse, bu dönem içinde tekrar gübreleme yapılmasına gerek yoktur. Meyve ağaçlarında da osmocote kullanımı uygundur. • Dış mekan süs bitkilerinde periyodik gübreler de tercih edilebilir. Bu gübreler N-P-K formundadır. Kışlık olarak 13/24/12; yazlık olarak 25/5/10 kullanılır. • Dış mekan süs bitkilerinde ve meyve ağaçlarında kök sistemine sıcak bir ortam sağlamak için kışlık olarak yanmış koyun gübresi kullanılabilir. Bu gübreler alınırken yanmış olmasına özellikle dikkat etmek gerekir. Eğer yanmış değilse, bu gübrenin karbon oranı yüksek olur ve bitki kök sistemine zarar vererek bitki ölümlerine yol açabilir. • Dış mekan süs bitkilerinde kullanılabilecek gübrelerden bir diğeri ise yaprak gübreleridir. Bu gübreler püskürtme yöntemi ile, bitkinin bütün yaprakları düzgün bir şekilde yıkanarak uygulanır. Genellikle 20-20-0 formunda olanları tercih edilir. • Dış mekan süs bitkilerinde genelde yaprak renginde açılmalar meydana gelir (yapraklar açık yeşil renk alırlar). Bu durumda demir sülfat gübrelemesi uygulanır. Bu gübreler ilkbaharla beraber uygulanmaya başlanır. • Çim alanlarda kışlık olarak 13/24/12; yazlık olarak 25/5/10 periyodik gübre kullanılmalıdır. Bu gübreler 21 günde bir uygulanmalıdır. • İç mekan süs bitkilerinde sıvı ve toz haldeki besin maddeleri kullanılmalıdır. • Bitki besin maddesi alırken son kullanma tarihlerini mutlaka kontrol etmelisiniz. Ayrıca besin maddelerinin içerdikleri makro ve mikro elementlerin ihtiyacınıza uygun olup olmadığına da dikkatlice bakmalısınız. • Ambalajı bozulmamış gübreleri satın almalısınız. • Gübreleri doğrudan güneş görmeyen, rutubet ve nemden uzak yerlerde depolamalısınız. Aksi takdirde gübrelerin formunda bozulmalar meydana gelir. Bu besin maddeleri mart-ekim ayları arasında uygulanır; bitki uyku döneminde uygulamaya gerek yoktur. • Çalı türü dış mekan süs bitkileri için (açelya, ormangülü, ortanca gibi) özel hazırlanmış sıvı gübreler kullanılması iyi sonuçlar verir. • Yeni dikilen dış mekan süs bitkilerinde DAP veya 15-15-15 gibi toprak altı gübreler kullanılması o bitkilerin kök geliştirmesine fayda sağlar. a+plusgarden Mart - Nisan 2014 43 Karadeniz Mutfağı’nı keşfedin! Malum bahar ayları tertemiz havası, göz alıcı doğası, eşsiz güzellikteki yaylaları ile Karadeniz’de keşif zamanı… Eğer bugünlerde Karadeniz’e gitmeye fırsat bulamazsanız, en azından mıhlamasından hamsili pilavına iştah kabartan yemeklerini evinizde tatmaya ne dersiniz? > Karalahana sarması 6 kişilik 5 bağ karalahana 1/2 kg. kıyma 1 su bardağı pirinç 3 adet soğan 1/2 demet maydanoz 1 çorba kaşığı salça 1/2 su bardağı su 2 çorba kaşığı zeytinyağı Yarım tatlı kaşığı karabiber, pulbiber 1 tatlı kaşığı tuz Karalahanaları yumuşayana dek haşlayın. Bu arada iç malzemeyi çiğden karıştırın (zeytinyağı, baharatlar ve tuz hariç). Bir lahana yaprağını ikiye bölerek, içine harçtan doldurun. Açılmayacak şekilde sarıp, tencereye dizin. Sarmaları geçmeyecek kadar su koyun. Fokurdayana kadar pişirip, daha sonra tencerenin altını kısın. Biraz pişince zeytinyağı, tuz, baharatları ekleyin. Su çok azalırsa biraz daha ekleyip, kısık ateşte sarmaları pişirin. 44 a+plusgarden Mart - Nisan 2014 > Hamsili pilav 4 kişilik 1 kg. hamsi 4 adet büyük boy soğan 1/2 çay bardağı zeytinyağı 1/2 çay bardağı dolmalık fıstık 1/2 çay bardağı kuş üzümü 2 su bardağı pirinç 3 su bardağı su 1/2 demet dereotu Tuz, yenibahar, nane Soğanları ince doğrayın. Bir tencereye aldığınız zeytinyağında fıstığı kavurun. Üzerine dolmalık üzüm, pirinç, ince doğranmış dereotu, tuz, yenibahar ve naneyi ilave edip karıştırın. Son olarak su ilave edip pilavı pişirin. Piştikten sonra, bir süre demlenmeye bırakın. Kılçıkları çıkarılmış hamsileri fırın kabına ya da porsiyonluk güveç kaplarına dizin. Ortasına demlenen pilavı dökün. Pilavın üzerini hamsiyle kapatın. Önceden ısıtılmış 180 derece fırında, 40-45 dakika pişirin. Sıcak servis yapın. a+plusgarden Mart - Nisan 2014 45 > Mısır çorbası 4 kişilik 1 su bardağı mısır kırığı 1 çay fincanı barbunya 250 gr. kuşbaşı et 1 çorba kaşığı tereyağı 1 adet soğan Tuz Mısır kırığını yıkayın, üzerine bolca su ekleyip, iyice pişirin. Akşamdan ıslatmış olduğunuz barbunyayı da ayrı bir yerde yumuşayıncaya kadar pişirin. Yumuşamış barbunyayı ve eti, pişmiş olan mısıra ekleyin. Soğanı yemeklik olarak doğrayıp, tereyağında pembeleştirin. Soğanı, pişmeye devam eden mısırlı- barbunyalı karışıma ekleyip, tuzunu katın. Orta hararetli ocakta 1 saat pişirin. Sıcak olarak servis yapın. 46 a+plusgarden Mart - Nisan 2014 > Zeytinyağlı turşu kavurması 4 kişilik 1 kavanoz fasulye turşusu 4 adet soğan Sıvı yağ Soğanı yemeklik doğrayıp, sıvıyağda kavurun. Turşuyu kavanozdan alıp, elinizle suyunu sıkın ve soğana ekleyin. Birkaç dakika karıştırıp ocaktan alın. > Mıhlama 2 kişilik 1 çorba kaşığı tereyağı 1 çorba kaşığı mısır unu 2 çorba kaşığı tel peynir Tereyağını tencereye alıp eritin. Pembeleşince mısır ununu katıp kavurun. Üzerine yarım su bardağı su koyun. Tereyağı üste çıkınca, peyniri katın. Çok karıştırmadan peynir eriyene dek kaşıkla karıştırarak çevirin. a+plusgarden Mart - Nisan 2014 47 Paskalya kaktüsü Bu ay sizi, ağaçlar üzerinde yaşayan Cactaceae familyasından gerçek bir kaktüsle tanıştırıyoruz: Karşınızda paskalya kaktüsü! Doğrudan güneş ışığı istemeyen paskalya kaktüsü kış soğuğuna kısmen dayanıklı olup, günlerin uzunluğuna bağlı olarak çiçek açmaya karar verir. Kış aylarında biraz üşür, susuz kalır ve gündüzleri iyi algılayarak mart-nisan-mayıs aylarında çiçek açar. Sıfırın altında birkaç dereceye kadar dayanıklıdır; camekanlı balkonlarda veya evinizin serin bir köşesinde çiçeklenme için tutabilirsiniz. Bir ay boyunca günün büyük bir bölümünü karanlıkta geçirirse, kış sonunda tomurcuklanmaya başlaması daha kolay olur. Etli yapraklı, yıldıza benzeyen çiçekleri ile kendini aşağıya doğru sarkıtır. Yaz aylarında öğlen doğrudan güneş ışığından uzak tutmalı, doğal humuslu toprak kullanmalısınız. Paskalya kaktüsü için her türlü saksıyı kullanabilirsiniz. Eğer saksınızın altı delik değilse, her bitkide olduğu gibi paskalya kaktüsünde de sulamayı kontrollü yapmalısınız. Nisan-ekim ayları arasında ayda bir besin takviyesi isteyen bitkinin suyunu toprağı tam doyurmadan vermeniz gerektiğini unutmayın. 48 a+plusgarden Mart - Nisan 2014 inde üsü yer değişim • Paskalya kakt otesto eder. rek durumu pr ke dö ı ın ar kl cu tomur kapatır. ndüz açar, gece • Çiçeklerini gü ız, köşeye koyarsan r bi ği ce ile ab • Rahatça sark z. ini seyredersini keyifle çiçekler endiğini rçalarının kökl pa ü üğ rd şü dü • Toprağa görebilirsiniz. Eğer saksı tabağı varsa, tabağında su kalmamasına özen gösterin. Her yıl saksısını değiştirmenizi önermiyoruz, hatta köklerinin zor girdiği küçüklükte saksılarda daha mutlu olacağını bile söyleyebiliriz. Çünkü bu bitki büyük saksılarda çok çabuk bozulur. a+plusgarden Mart - Nisan 2014 49 Aromalı ve lezzetli otları balkonda yetiştirerek kendi kendi organik bahçenizi oluşturabilirsiniz. Bu otlar kelebek, arı ve yararlı böcekler için çekim merkezi olur. Özellikle fesleğen bazı kurtçuklar için geri püskürtücü görev yapar. Mutfağımıza yapacağımız bu eğlenceli katkı hem zevkli vakit geçirmemize yardımcı olur hem de misafirlerimize enfes ziyafetler vermemize olanak sağlar. Bu ay balkonda frenk soğanı ve fesleğen yetiştirmenin püf noktalarını sizlerle paylaşıyoruz. 50 a+plusgarden Mart - Nisan 2014 Fesleğen Balkondaki organik bahçe Fesleğenin güçlü kokusu domates dilimlerinin üzerinde harika bir tada bürünür. Makarna, salata sosları ve türleri için harika bir seçenektir. Sıcağı seven fesleğen hafif donlardan bile etkilenebilir. Şimdi gelelim fesleğeni nasıl ekeceğinize: İstediğiniz ölçülerde yayvan bir saksıya iyi seçilmiş toprağınızı yayın. Tohumları toprağın üzerine serptikten sonra, üzerini çok ince bir toprak tabakası ile kapatın. Çimlenme 5-10 gün içinde gerçekleşecektir. Hafif ve düzenli sulama ile gün boyu güneş ışığında verim alabilirsiniz. Fesleğen suya çok fazla ihtiyaç duymaz ancak kökleri sığ olduğundan toprağının kuru kalmamasına özen gösterin. Ektiğiniz fesleğenleri miktarca artırmak isterseniz, uzayan uçları kopartın ya da kesin; kestikçe hasadınız bollaşacaktır. Frenk soğanı Frenk soğanı pencere kenarında bir saksıda dahi yetişebilir. İlkbaharda açan ilk bitkilerden biri olup, taze hali ile salatalarda harika bir lezzet yaratır. Frenk soğanı serin bölgeleri pek sevmez; sıcak iklimlerde yeşil rengini ve canlılığını korur. Normal sulama ister ve gün boyu güneşi tercih eder. Peki frenk soğanı nasıl ekilmeli ve yetiştirilmeli? Tohumu yüzeye ekerek üstünü çok az bir kapak toprağı ile kapatın. Fide halinde almanız sizin için daha uygun olabilir. Böylece hasat edilmesi için belli bir süre beklemenize gerek kalmaz. Gübre ile toprağı zenginleştirmeniz saksıda gür ve güzel bir görüntü elde etmenizi sağlar. Belirli büyüklüğe gelen yapraklarını bir makas yardımı ile kesmeniz gerektiğini unutmayın. Çiçeklerinin tadı ve kokusu yapraklarına göre daha keskindir; çiçekler açar açmaz toplanması gerekir. İlkbaharda pencere kenarındaki saksılardan bahçeye taşıyabilirsiniz. a+plusgarden Mart - Nisan 2014 51 Çiçeksi notalar Bahar aylarında etrafımızı saran çiçek kokuları taptaze ve büyüleyici notalarla parfüm şişelerinde hayat buluyor. 52 a+plusgarden Mart - Nisan 2014 Manolya aşkına Üst notalarında frezya, yeşil yapraklar, sitrus çeşni; orta notalarında şakayık, manolya; alt notalarında misk, sandal ağacı, sıcak çikolata yer alan Flora By Gucci Glamorous Magnolia kadife yumuşaklığında çiçeksi bir koku. Bu koku manolya çiçeğine bir saygı duruşu olma özelliğine sahip. Kadifemsi yapraklar kadınsı bir hisle, kalıcı bir şekilde sarmalayarak size büyüleyici bir hava katıyor. Şişedeki çiçek buketi David Beckham Intimately Women, Beckham’ın ilk kadın parfümü olarak tanınıyor. Beyaz bir çiçek buketini andıran kokusuyla kalıcı bergamot esansını duyumsamanızı sağlayan Intimately Women’ın notaları şöyle: Gül, bergamot, beyaz çiçekler, zambak, sümbülteber, portakal çiçeği, sandal ağacı, misk ve vanilya... Berrak ve kadınsı Escada Especially Escada Delicate Notes içinden geldiği gibi hareket eden kadınlar için tasarlanan özel bir koku. İçinizi iyimserlik ve neşe ile dolduran berrak, çiçeksi parfümün üst notalarında armut, ylang ylang, greyfurt; kalbinde gül, ambrette tohumu (misk); dip notalarında ise misk ve odunsu kompleks bulunuyor. Beyaz saflık Hindistan kadar egzotik Sıcak, romantik, egzotik ve gizemli bir koku. Hindistan’ın mimari simgelerinden Tac Mahal’den ilhamla yaratılan Chopard Casmir üst notalarda taze meyveli bergamut, şeftali, hindistan cevizi, hint kirazı; orta notalarda sardunya, yasemin, nilüfer; alt noktalarda sıcak vanilya, sandal ağacı, patculi, amber ve misk aromaları içeriyor. Beyazın saflığını ve tutkusunu yansıtan Trussardi Donna romantik ortamlar ve günlük kullanım için uygun bir seçim. Çiçeksi, oryantal bir koku olan Trussardi Donna’nın ilk notalarında Japon yuzusu (narenciyesi), limon, sulu meyveler; orta notalarında ise kadının çiçeklenmesini simgeleyen portakal çiçeği, yasemin çayı, nilüfer çiçeği yer alıyor. Kadının duygusal yapısını ortaya çıkaran son nota ise beyaz paçuli, sedir ağacı, sandal ağacı ve vanilyadan oluşuyor. a+plusgarden Mart - Nisan 2014 53 Ağaç dikmek incelik ister! Belli bir bedel ödeyerek bahçenize getirttiğiniz kocaman bir ağaç, yanlış dikim tekniklerine maruz kalırsa yaşamına uzun süre devam edemez. Fidanlıktan özenle sökülerek taşınmış bitki, yeni yerine aynı özenle uzman kişiler tarafından yerleştirilmelidir. Böylece yaşamını sanki hiç taşınmamış gibi sürdürür ve yıllar boyunca bahçenizdeki yeşil halini korur. Gelin doğru ağaç dikiminin en önemli noktalarına hep beraber göz atalım. 54 a+plusgarden Mart - Nisan 2014 • Ağaç dikimi için havanın kapalı olduğu bulutsuz ve rüzgarsız günler tercih edilmelidir. Ağır topraklarda ve yağmurlu günlerde dikim yapmaktan kaçınılmalıdır. • Dikim esnasında bitki kuvvetli güneşten korunmalıdır. Eğer ağacın drenaj sistemine ihtiyacı varsa, önce drenajı yapılmalıdır. Bu drenaj sistemi mutlaka bir yere bağlanmalıdır. Açılan çukurun büyüklüğü, gider için yapılacak drenajın derinliği ve genişliği ağacın kökünün sabitlenmesi açısından önemlidir. • Dikim için arazi topografyası dikkate alınmalı; doğrudan rüzgar alan bir yere uygulama yapmaktan kaçınılmalıdır. Eğer dikim yapılması zorunlu bir durum söz konusuysa, kazık köklü bitkiler tercih edilebilir. • Ağacın yönü, ışık ihtiyacı ve rüzgara göre konumu göz önünde bulundurulmalıdır. • Dikim esnasında vinç gibi bir iş makinesi kullanıyorsa bitki gövdesi keten çuval ile sarılmalı, böylece bitki gövdesindeki yaralanmalara karşı önlem alınmalıdır. • Tüm bunların yanında kullandığınız ağacın bahçedeki tasarıma uygunluğu ve ev sahibinin yaşam koşulları dikkatle değerlendirilmeli; diğer bitkilerle uyumu unutmamalıdır. • Drenaj sisteminin üzerine drenaj mıcırı ve en az 15 cm ince elenmiş gübreli toprak konulmalıdır. • Drenaj sistemi ve toprak uygulamasından sonra bitki hassas bir şekilde, kök sisteminde herhangi bir bozulma meydana gelmeden oluşturulan çukura yerleştirilmeli; ince elenmiş gübreli ve ponza taşlı bir toprak karışımı ile dikim işlemi gerçekleştirilmelidir. Dikim esnasında DAP ve 15/15/15 gibi kompoze gübreler kullanılması bitkinin köklenmesine yardımcı olur. • Mutlaka can suyu verilmeli ve birkaç kere tekrar edilmelidir. Hatta bu işlem dikim çukuru kapatılmadan doğrudan bitki köküne yapılmalıdır. • Diktiğiniz bitki büyükse, rüzgarda oynamaması için mutlaka herek ile bağlanmalıdır. a+plusgarden Mart - Nisan 2014 55 Sağlık için koşuyoruz! Koşu aletsiz olarak yapılabilecek en faydalı sporlardan biri olarak biliniyor. Bahar aylarının tazeliğini hissettiğimiz bugünlerde siz de hayatınıza koşuyu dahil edin. Belli noktalara dikkat ederek düzenli olarak koşmayı alışkanlık haline getirdiğinizde yaşam kalitenizin arttığını fark edeceksiniz. İnsanoğlunun koşu yeteneğini günümüzden 4.5 milyon yıl önce, muhtemelen hayvanları avlayabilme amacıyla elde ettiği tahmin ediliyor. Bugünse sağlıklı bir yaşam sürmek için en çok tercih edilen spor dallarından biri olarak karşımıza çıkıyor. Uzmanlar düzenli olarak koşmanın birçok faydası olduğu konusunda hemfikir. Koşmak, vücudun tüm iskelet sistemini harekete geçiriyor. Düzenli ve tempolu koşanlar kaliteli kemik yapısına sahip oluyorlar, çünkü koşmak kemik yoğunluğunu ve gücünü artırıyor; bu da osteoporoz riskinden uzak kalmayı sağlıyor. Koşmak kilo kontrolü ve kalp sağlığı açısından da oldukça faydalı... Yaşlanma etkilerini yavaşlattığı bilinen bu spor, yaşlanmayla birlikte gelişebilecek sorunlara karşı direnç sağlıyor. Tüm bunlara ek olarak koşmanın psikolojik katkıları da mevcut. Koşmak aslında bir nevi mutluluk kaynağı, üstelik stresle mücadelenin en sağlıklı yollarından biri. Birçok spor eğitmeni sabah erken kalkarak egzersiz yapmanın, egzersizin etkinliğini artırdığını vurguluyor. Sabah erken saatlerde koşmak işte bu yüzden çok daha faydalı. İlk zamanlarda uykunun sizi vazgeçirmesi çok olası olsa da, bu mücadeleden siz galip çıkar ve bunu bir yaşam biçimi haline getirirseniz, kısa sürede yaşam kalitenizin arttığını göreceksiniz. Ayrıca şunu da belirtelim, istatistikler düzenli koşan insanların koşmayanlara göre daha az uyku bozukluğu çektiklerini gösteriyor. Koşmak kişiyi uyandırdığı için akşam saat 7’den sonra koşmanız önerilmiyor. 56 a+plusgarden Mart - Nisan 2014 Eğer siz de koşu yapmaya gönül verdiyseniz... • Öncelikle koşmanıza engel teşkil edecek herhangi bir sağlık sorununuzun olmadığından emin olun. Gerekirse detaylı bir sağlık taraması yaptırın. • Koşu yapmaya yeni başladıysanız, kendinize birden fazlaca yüklemeyin. Kısa sürelerle başlayıp dozu yavaş yavaş artırmanız gerektiğini unutmayın. Spor eğitmenleri, koşuya yeni başlayacak olanlara günde sadece 10 ila 15 dakika kadar koşmalarını tavsiye ediyor. Ayrıca koşuya hızlı bir tempoyla başlamamaya da dikkat etmek gerekiyor. • Koşmaya başlamadan önce mutlaka ısınma hareketleri yapın. Vücudunuz ısındığında bacaklarınızı hafifçe esnetin. • Koşu yapacağınız yolun özellikleri çok önemli. Engebeli yola alışkın değilseniz koşarken bileğinizi burkma riskiyle karşı karşıya kalabilirseniz. Koştuğunuz zemin asfalt ya da toprak, yani nispeten yumuşak bir zemin olmalı. Beton zeminde koşmayın. • Koşu sırasında giyeceğiniz ayakkabıyı seçerken dikkatli olun. Ayakkabınızın düz tabanlı olmaması gerekiyor. Zira ayaklarınızın yorulup acımaya başlaması koşarken karşınıza çıkabilecek en büyük engellerden biri... • Su kaybını önlemek için bol su içmeyi ihmal etmeyin. a+plusgarden Mart - Nisan 2014 57 Bahar geliyor, polenlere dikkat! Mevsimin yüzünü bahara dönmesi bile içimizin kıpır kıpır olması için yeterli. Fakat baharın gelişiyle birlikte vücudumuzda bazı adaptasyon güçlükleri olabilir. Özellikle de bahar alerjilerine dikkat etmek gerekiyor. Bunlardan en az şekilde etkilenmek için yapılması gerekenleri, Memorial Ataşehir Hastanesi Göğüs Hastalıkları Bölümü’nden Uzm. Dr. İlkay Keskinel anlattı… Uzm. Dr. İlkay Keskinel Polen nedir? Alerji, “zararlı” olarak kabul edilmeyen çevresel etkenlere karşı vücudun aşırı tepkisidir. Duyarlı kişilerde alerjik reaksiyonlara sebep olan maddelere “alerjen” denir. Alerji, genetik eğilimi olan kişilerde çevresel faktörlerin de etkisiyle ortaya çıkabilmektedir. Ağaç polenleri daha çok şubat-mayıs, ot polenleri mayıshaziran aylarında, yabani ot polenleri ise; yaz ortasından sonbahara dek yakınmalara neden olabilmektedir. Polenler ya da diğer adıyla çiçek tozları, bitkilerin erkek tohumlarıdır. Sabah saatlerinde havadaki polen miktarı genellikle daha fazladır. 58 a+plusgarden Mart - Nisan 2014 Polen saçlara yapışabilir Dışarıdan eve gelindiğinde hemen giysiler değiştirilerek yıkanmalıdır. Mümkünse burun içini dahi yıkayarak banyo yapılmalıdır. Saçların yıkanması, yapışan polenlerin temizlenmesi açısından yarar sağlamaktadır. Çamaşırlarınızı yıkadıktan sonra dışarıda kurutmanız, üstlerine polen yapışmasına sebep olabilir. Böylelikle gün boyunca nereye giderseniz gidin polenler sizinle olacaktır. Mümkünse polen mevsiminde çamaşır kurutma makinesi kullanılmalıdır. Toz ve sigara dumanından da uzak durulması gerekir Polen mevsiminde toz, sigara dumanı, boya kokusu, parfüm gibi irritanlardan uzak durmak, polen alerjisi olan kişinin şikayetlerinin ağırlaşmasını engeller. Unutulmamalıdır ki; kişi kalıtsal olarak alerjiye eğilimli de olsa, alerji gelişiminde çevrenin rolü yadsınamazdır. Alerjiye genetik yatkınlığı olan kişilerin alacağı alerji karşıtı önlemler, alerjik yakınmaların ortaya çıkmasını engeller ya da geciktirir. İlaç tedavisi gerekiyorsa Nefes darlığı, hava açlığı, öksürük, balgam çıkarma, göğüste tıkanma hissi gibi belirtilerle seyreden astım, bahar aylarında polenlerin yayılmasıyla kötüleşebilmektedir. Polen alerjisi olan astımlı hastaların alerjik oldukları polenlerin yayıldığı haftalar/aylar boyunca şikayetleri artabilir. Bu dönemde hastanın ilaç tedavisinin yeniden düzenlenmesi gerekebilir. Sıcak ve rüzgarlı günlerde polen artar Yağmurlu günlerde havada uçuşan polen miktarı azaldığından, polen alerjisi olan kişiler rahat eder. Tam tersine sıcak ve rüzgarlı günlerde polen yayılımı artar. Bu durumda rahatsızlığı olanların mümkün olduğunca sokağa çıkmaması önemli. Dışarı çıkıldığında ise polen maskesi kullanılabilir. Polen mevsiminde açık havada spor yapmak doğru değildir. Yine gözlerin yan taraflarını kapatan güneş gözlüklerinin faydası olabilir. Ev ne zaman havalandırılmalı? Polenler daha çok sabah saat 05.00-10.00 arasında yayıl- Ne zaman hekime başvurulmalı? dıklarından, ev öğleden sonra havalandırılmalıdır. Varsa Polenler, saman nezlesi (alerjik nezle) ve astım belirtilerini tetikleyebilir. evde ve arabadaki klimaların polen filtreleri sık sık değiş- Alerjik nezlesi olan bazı hastalar, mikrobik bir solunum yolu enfeksiyonu ge- tirilmelidir. Ev içi hava temizleyiciler, eve giren polenlerin çirdiklerini düşünebilirler. 1-2 haftayı geçen şikayetleri olan hastalar, mutla- ortadan kaldırılmasında faydalı olabilir. Örneğin; evcil hay- ka bir hekime başvurmalıdır. vanlar da yatak odasına sokulmamalıdır. Bu hayvanların dışarıda gezdiklerinde tüylerine yapışan polenler de aler- Alerjiniz olan polen belirlenmeli jiye neden olabilir. Araba ile yolculuk yapıldığında camlar Saman nezlesinden korunmada ilk adım, hastanın hangi polene karşı aler- kapalı tutulmalıdır. Böylelikle polenlerin otomobilinize jisinin olduğunun saptanmasıdır. Bu amaçla hızlı ve kolay uygulanan deri dolmasını engellemiş olursunuz. Polen tutucu hava filtre- testlerinden, kimi zaman da kan testlerinden yararlanılır. Alerji yapan etken leri olan otomobilleri tercih etmeniz faydalı olacaktır. Oto- saptandığında, kişi bundan olabildiğince uzaklaşmalıdır. Tedavide alerji ön- mobilinizin bakımı esnasında polen filtrelerini değiştirmeyi leyici ilaçlardan yararlanılır. Uygun kişilerde aşı tedavisi de belirtilerin gide- unutmayın. rilmesine yardımcı olabilir. a+plusgarden Mart - Nisan 2014 59 GÖLGEDE; Edebiyat, Kültür, Sanat Yine bahar. Kışın sert çehresi yavaş yavaş yumuşuyor. Yine umut. Biz de fırsattan istifade bahara yakışan ilhamlar aradık. Barış Kara’nın gizli bir bahçeye açılan evinde mevsimlerden, resimden konuştuk. İstanbul Film Festivali için gün saymaya başladık, bahara en yakışan öykü kitaplarından birinin sayfalarını sizler için araladık. Bu bahar da, umudunuz, ilhamınız bol olsun. Başak Güntekin BEYAZPERDEDEN BÜYÜK BUDAPEŞTE OTELİ (Gösterim Tarihi: 18 Nisan 2014) Wes Anderson’ın günümüzün en kendine has yönetmenlerinden biri olduğunu gönül rahatlığıyla söyleyebiliriz. Rushmore ve The Royal Tenenbaums ile hatırı sayılır bir izleyici kitlesini peşine takan Anderson, Moonrise Kingdom ile sinefillerin favori yönetmenleri arasına girdi. Yönetmenin (şimdilik) son filmi olan Büyük Budapeşte Oteli iki savaş arasındaki dönemde meşhur Avrupa otelinde kapı görevlisi olarak çalışan Gustave H. ile lobi görevlisi Mustafa’nın arkadaşlıklarına odaklanıyor. Çalınan bir tablonun da işin içine gireceğini bilmemiz bir yana, emin olduğumuz bir şey var ki filmin her bir sahnesi yine bir tablo ile yarışacak güzellikte olacak. Büyük Budapeşte Oteli, geçtiğimiz şubat Berlin Film Festivali’nin açılışını yaparak iddialı bir biçimde görücüye çıkmıştı. Anderson, bu filmde de yine yapacağını yapıyor ve birbirinden muhteşem oyuncuları bir araya topluyor. Filmin kadrosunda yer alan isimlerden bazıları şöyle: Ralph Fiennes, Edward Norton, Saoirse Ronan, Jude Law, Tilda Swinton, Adrien Brody, Williem Dafoe, Bill Murray, Harvey Keitel ve Owen Wilson. Merakla beklenen bu son Anderson mahsülü film, Türkiye prömiyerini 33. İstanbul Film Festivali bünyesinde yer alan Akbank Galaları’nda gerçekleştirecek. İstanbul Kültür Sanat Vakfı tarafından düzenlenen İstanbul Film Festivali, 5-20 Nisan tarihleri arasında sinemaseverlerle buluşacak. FADING GIGOLO (Gösterim Tarihi: 18 Nisan 2014) Woody Allen’ın yönettiği filmlerde ne zamandır kendisini oyuncu olarak göremez olmuştuk. Allen, bu kez John Turturro’nun yazdığı ve yönettiği Fading Gigolo ile beyazperdede belirecek. Tatlı bir şehir komedisi vaat eden bu filmin konusu şöyle: Murray (Woody Allen) ve Fioravante (John Turturro) iki yakın arkadaştır. Yaşları kemale ermiş bu iki arkadaştan Murray bir gün nakde sıkışınca, Fioravante onun imdadına koşar. Fakat buldukları çözüm epey alışılmadıktır… Bu yeni plana göre Fioravante “profesyonel bir Don Juan” olacak, Murray ise onun sözde menajerliğini üstlenecektir. Fading Gigolo, bir bahar akşamında gülümseyerek sinemadan çıkmak isteyenler için hafif bir komedi olarak tavsiye edilebilir. 60 a+plusgarden Mart - Nisan 2014 RAFLARDAN ELMALAR DİYARI JOHN CHEEVER Türkçesi: Roza Hakmen Bahar yorgunluklarına şifa olacak belki de en keyifli ilaç, uzanıp güzel bir kitaba dalmaktır. Elmalar Diyarı, Amerikan edebiyatının klasikleşmiş isimlerinden biri olan Pulitzer ödüllü John Cheever’ın öykülerinden bir derleme. Amerika’nın Çehov’u olarak tanınan Cheever, bu öykülerinde okuru Amerika’nın banliyölerinden, Roma’ya oradan da küçük İtalyan kasabalarına uzanan bir yolculuğa çıkarıyor. Elbette Roza Hakmen’in su gibi akan çevirisiyle. Renkler peki bu ilişkide nasıl değişti, etkilendi? Renklere verdiğim adlar vardır, mesela Şurup Mavisi, Sakar Pembe gibi… İlk mavi yaseminimi alıp ektiğimde, mavi yaseminin, mavisinin tam da benim sevdiğim Şurup Mavisi’ne çok yakın olduğunu fark ettim. Mimozanın sarısının, açelyaların pembesiyle dans ettiğini görmek, renkleri bu şekilde doğanın içerisinde kendi döngüsünde takip etmek nefis… Yani bahçedeki hikâyeler, bir yolunu bulup senin resmindeki hikâyeye sızıyor… Elbette. Örneğin bahçedeki nar ağacının hiç bitmeyen hikâyesi… O narın ilk çiçek hali; nar kırmızısı. Sonra gölgesinin belirmesi, kırmızısına biraz siyah karışması; olgun kırmızı… Benim için olgun kırmızı acının oturmuş ve kabullenilmiş haline de denk düşüyor. Zira nar büyüyor, büyümek zor. Büyüttüğünü kollarında taşımak daha zor, güçleniyorsun… O süreci izliyorsun, bu süreç başlı başına kendisi bir ilham kaynağı. SOHBET BARIŞ KARA İLE BAHÇE, MEVSİMLER VE RESME DAİR Tadımlık Sohbetler bölümünde ressam Barış Kara ile aynı zamanda stüdyo olarak kullandığı evinde buluştuk. Selimiye’deki bu evin bahçesi, neredeyse ev ile iç içe geçmiş yaşam alanıyla, resmi ve yaratım sürecini etkileyen en önemli unsurlardan biri. Bahçe yavaş yavaş karanlığa gömülürken, biz Barış Kara ile renkler, mevsimler ve bahçe üzerine çok keyifli bir sohbete daldık. Bahçe ile bu kadar iç içe bir yaşam üretim sürecini nasıl etkiledi? Baharda ya da yazın tuvalimi alıp empresyonistler gibi bahçeye çıkıp resim yaptığım zamanlar oldu. Fakat bahçemde çok büyük ağaçlar olduğu için ışık ve gölge dağılımıyla ilgili sorunlar yaşadım. Ama kışın bu kapalı balkonda olmak resim yapmak ve o içeride ve dışarıda olma hissini bir arada yaşamak çok güzel, sanki bir cam fanusun içindeyim ve kar yağıyor. Aslında resimde de öyle bir yerdeyizdir ya; içeridesin ve dışarıya bir ‘şey’ aktarıyorsun… Kendi içine bakıyorsun ama dışarıda bir şey oluyor, o his, o bağlantı gerçekten güzel. Peki, bahçenin doğrudan sana sunduğu ve çalışmalarında kullandığın malzemeler oluyor mu? Geçen yıl yaptığım sergide doğal taşlar kullandım. Taşları kullanma fikri ilk olarak geçen sene adalara yaptığımız yolculuk sonrasında aklıma düştü. Oradan çok güzel taşlar topladım. Sonra bahçeye kayrak taşları döşerken, o taşların üzerindeki dokularda resimlerimi gördüm… Bu sefer Ada’dan getirdiğim taşlar yüzeyleri pürüzsüz olsa da içlerine saklanmış imkânları sundular bana. Aslında her şeyi doğa yapıyor. Bu bahçeye bakarken bunu hissediyorum. Ağaç kururken ortaya çıkan tonlar, mevsim dönüşleri, yeşil çimenlerin arasında açan beyaz çiçekler, arada patlayan kırmızı güller… Ben oldukça renkçi bir ressamım. Ruh halim genelde bir renkle eşleşir, o renk o duygu durumunun anlatıcısıdır. Kırmızı demişken, Umay Umay’ın şiirleri ve senin çizimlerinin ile can bulan kırmızı defterden de bahsetmemek olmaz. Adı Elleri Kara Çocuk. Umay benim dizelerinden inanılmaz etkilendiğim bir şair. Ondan gelen sesler, çizime çizimlerse, kıpkırmızı bir deftere dönüştü. Okuduğum bir dizesi bende bir sürü imgeyi açıyor, canlandırıyor. Doğayı seyretmek gibi. Doğru şiir, sonsuz ilham. Ben de o imgeleri resmettim. Bu da yine bizim için kutsal bir şeye; yani bir deftere dönüştü. Şimdi yazma çizme sırası defter sahiplerinde… a+plusgarden Mart - Nisan 2014 61 Budamaya dair merak ettikleriniz Her ağaç genlerindeki şifrelerle kendini nasıl biçimlendireceğini bilir. Bilinçsizce yapılan budama ağacın hayata küsmesine ve damarlarındaki dolaşım sisteminin aksaklığa uğramasına sebep olur. Budama işlemi için uzman kişilerden destek alın. Ağacınızı budanırken yalnız bırakmayın ve sevginizi göstermeyi ihmal etmeyin. Budama nedir? Budama; ağaçların daha iyi ve uzun süre ürün vermeleri, verimden düşen bitkilerin eski sağlıklarına kavuşabilmeleri, daha düzgün ve kuvvetli taç oluşturabilmeleri için yapılan işlemdir. Ağaçlar hangi sıklıkla budanmalı? Ağaçları istediğimiz zaman, istediğimiz şekilde budayamayız. Yurdumuzun iklim koşullarını göz önüne aldığımızda genellikle kasım-mart ayları arasının budama için uygun olduğunu söyleyebiliriz. Bitkinin uyuma zamanı budama için en doğru dönemdir. Yanlış zamanlama ürün kaybına, bitkinin hastalanmasına veya zararlılarla mücadelede zayıflamasına sebep olur. Yazın yapılan budamalar sadece yaprak budaması veya meyve seyreltmesi gibi hafif geçişlerdir. Ağaç budaması için hangi aletleri kullanmalıyız? Kullanılan malzeme bitkinin dal kalınlığına veya kuru ya da yaş olmasına bağlıdır. İnce dallar için budama makası kullanırken, kalın dallar için kalın dal budama aleti tercih edilmelidir. Hatta daha kalın dallarda ağacı tek seferde yıpratmadan kesmek için testere kullanmak gerekir. Yüksek dal budamalarında teleskopik alet olan yüksek dal budama malzemesi kullanılmalıdır. Çit ve çim için ise özel budama makasları hazır bulundurulmalıdır. Budamanın faydaları nelerdir? Budama, ağacı hayata bağlayan ve estetik görünüm sağlayan bir işlemdir. Budama sonucunda daha iyi, çabuk ve verimli ürün alınır. Ağaç bu işlem sayesinde hastalıklara ve zararlılara karşı direnç sağlar. Doğru zamanda bilinçli bir şekilde budanması bitkinin gençleşip, eskisinden daha sağlıklı olmasına olanak tanır. Ağaç, budama ile güneşten daha çok faydalanır. Verimden düşen ağaç budama ile gençleşir. 62 a+plusgarden Mart - Nisan 2014 Yaz budaması neden yapılır? Yaz budaması yaparken meyve ve yaprak oranına dikkat etmelisiniz. Ağaçta sürgün seyreltme, dalların karşılıklı bağlanması ve açıların genişletilip daraltılması gibi işlemlerin tümüne yaz budaması denir. Amaç meyvelerin daha iyi renklenmelerini sağlamak, vejetatif gelişmeyi düzenlemek, kış aylarında yapılacak budamayı azaltmaktır. Yaz budaması özellikle meyve ağaçları için önemli bir teknik işlemdir. Bu işlem ilkbahar gelişme periyodunun sonunda sürgünler odunlaşmaya başladıktan sonra yapılabilir. Budanan kısma ne yapmalıyız? Budanan dal açık bir yara gibidir. Yaralı alanın açık kalması her türlü hastalığa davetiye çıkartır ve ağacın zarar görmesine sebep olabilir. Yaralı alana antiseptik bir malzeme olan göz taşı yani bakır sülfat sürmek yaranın çabuk iyileşmesini sağlar. Faydalı bilgiler • Budanacak ağaç iyi incelenmeli, her dal ayrı ayrı ele alınmalıdır. • Ana dallar ile yardımcı dallar arasında 45 derecelik açı olmasına dikkat etmek gerekir. • Kuvvetli gelişen dalların açıları genişletilmeli, zayıf gelişen dallarınki ise daraltılmalıdır. • Ağaç fizyolojik devrelerden hangisindeyse ona göre budanmalıdır. Şekillendirme devresinde budama işlemi odun dallara uygulanmalı, zorunlu olmadıkça meyve dallarına dokunulmamalıdır. Budama çeşitleri nelerdir? • Gövde üzerinde tacı oluşturan ana dallar aynı yükseklikte ve eşit açılarda dağıtılmalıdır. Budama bitkinin türüne ve yaşına göre birkaç çeşit olabilir. 1. Terbiye budaması 2. Ürün budaması 3. Gençleştirme 4. Form budaması olarak çeşitlenebilir. Budama için malzeme seçerken nelere dikkat etmeliyiz? Sağlıklı ve iyi budama için tek hamlede kesim yapabilecek keskin, hijyenik, ergonomik ve kaliteli ürünleri tercih etmek gerekir. Makasları budanan dalın kalınlığına göre çeşitlendirmelisiniz. Hastalıklı ağaçları budadıktan sonra aynı makası sağlıklı bitkilere kullanmamalısınız. El aletlerin yıllık bakımını iyi yapmalı, her kullanımdan sonra mutlaka temizlik işlemini yerine getirmelisiniz. Bu aletleri özel saklama yerlerinde muhafaza etmeli, bilmeyen kişiler tarafından kullanılmamalarına dikkat etmelisiniz. Meyve ağaçları ne zaman budanmalıdır? Yanlış budama o sene ürün almamanıza sebep olur. Ağaç, yaprakları döküldükten sonra meyve veren sürgünler bırakılarak budanır. Budama işlemini ağacın yaşını ve iklimini göz önünde bulundurarak yapmak gerekir. Ağacın güneşten daha çok faydalanması için ağaç tacının budanması seyreltilerek yapılabilir. a+plusgarden Mart - Nisan 2014 63 Okuma-yazma bilmeyen kadın kalmasın... Okuma-yazma bilmek kişinin toplumsal ve kültürel hayata katılmasının ve bilinçli bir yaşam sürmesinin en önemli adımı. Yapılan araştırmalar okuma-yazma bilmeyen kadınların gündelik hayatında büyük zorluklarla karşılaştığını gösteriyor. Türkiye’de halen 4 milyona yakın okuma-yazma bilmeyen yetişkin var ve bunların üçte ikisi kadın! Anne Çocuk Eğitim Vakfı (AÇEV) bu soruna çözüm bulmak amacıyla geliştirdiği eğitimler ile kadınlara okuma yazma öğretmenin yanı sıra, toplumsal yaşama katılımlarını kolaylaştıracak destek bilgileri de vermeyi hedefliyor. 64 a+plusgarden Mart - Nisan 2014 İşlevsel Yetişkin Okuryazarlığı ve Kadın Destek Programı (İYOP) AÇEV uzmanları tarafından geliştirilen İşlevsel Yetişkin Okuryazarlığı ve Kadın Destek Programı (İYOP) 1995 yılından bu yana, 15 yaş ve üzeri eğitim hakkından yararlanamamış, okuma yazma bilmeyen kadınlara yönelik olarak uygulanıyor. AÇEV’in eğitim seminerlerine katılarak sertifika alan gönüllüler, kurslara katılan kadınlara okuryazarlık eğitimleri veriyor. Program gönüllü eğitimciler aracılığıyla hayata geçiriliyor ve haftada 3 gün 3’er saat olmak üzere 4 ay boyunca sürdürülüyor. 20-25 kişilik gruplarla yapılan eğitimler Milli Eğitim Bakanlığı Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü ile işbirliğinde ilköğretim okullarında, sivil toplum kuruluşlarının eğitime uygun salonlarında, valilik ve belediyelere bağlı toplum merkezlerinde ve muhtarlık binalarında uygulanıyor. Programın içeriğinde neler var? Programda teknik olarak okuma-yazma becerileri geliştirmenin yanı sıra, düşünme becerilerini de geliştirmek üzere okunanı kavrama, neden ve sonuç ilişkisi kurabilme, eleştirel yaklaşım, problem çözme, karar verme, analiz etme gibi bölümler bulunuyor. Kursta 3 temel kitap ve 2 kitapçık kullanılıyor ve toplam 25 ünite işleniyor. Her bir ünite okuma-yazma basamakları ve temel bilgilerden oluşuyor. Aynı zamanda gazete haberleri ve makaleleri inceleniyor, düşünce ve fikirlerin paylaşıldığı sohbetler gerçekleştiriliyor. Kadın Destek Bölümlerinde başta eğitim ve çalışma hakkı olmak üzere medeni haklardan miras hakkına, seyahatten seçime kadar her konuda kadın hakları ele alınıyor. Koruyucu sağlık, çevre, çocuk bakımı, okula hazırlık, aile içi iletişim ve şiddet, çocuk koruma, ilk yardım gibi çeşitli konularda bilgiler veriliyor. Kadınlar çok önemli gelişmeler kaydediyor! Bugüne kadar programın başarısı hakkında pek çok araştırma yapıldı. 2003 yılında Koç Üniversitesi tarafından yapılan araştırma, program sayesinde pek çok kadının okumaanlama ve yazma becerilerini geliştirdiğini ve aile içinde daha etkin bir role sahip olduklarını gösterdi. Kadınların bu program sayesinde davranış, algılama ve tutum konusunda önemli gelişmeler kaydettikleri de belirtiliyor. a+plusgarden Mart - Nisan 2014 65 Teknoloji dünyasından... Bahçedeki yaşamımızı eğlenceli kılan ve bitki bakımını kolaylaştıran teknolojik ürünlerden sizin için seçtiklerimiz... Bahçede müziğin tadını çıkartın! Duvara hoparlör monte etme seçeneğinin bulunmadığı dış mekanlarda sevdiğiniz müziğin ince ayrıntılarına hayat verebilirsiniz. Bose® FreeSpace® 51 bahçe hoparlörleri bahçe, güverte veya verandaya yerleştirildiğinde üst düzey performansı gösteriyor. FreeSpace® 51 dış mekan stereo hoparlörler 360 derece ses yayınına olanak tanıyan tasarımı sayesinde sesi geniş bir alana eşit olarak dağıtıyor. Hoparlörün merkezine yerleştirilmiş bir kanal, dış mekandaki müziğin derinlik ve zenginliğini korumaya yardımcı olmak için bas performansını arttırıyor. Pırıl pırıl bir havuzda serinleyin! Hiç şüphesiz havuz yaz aylarında serinlemenin en eğlenceli yoludur. Bu keyifli aktiviteyi tertemiz bir havuzda gerçekleştirmek ise çok önemlidir. TNO yeni nesil havuz robotları ile her tip ve büyüklükteki havuzda mükemmel temizlik sağlamak mümkün; üstelik sadece tek bir tuşa basarak... Yapmanız gereken tek şey havuz robotunuzu havuza atmak... Hem duvar hem zemin temizliğini sizin yerinize o yapıyor; size de sıcak yaz günlerinde tertemiz havuzunuzun tadını çıkartmak kalıyor. www.tnoteknoloji.com 66 a+plusgarden Mart - Nisan 2014 Bitkilerinizin ihtiyaçlarına kulak verin! Bitkilerinizin tüm ihtiyaçları anında cebinize gelsin istemez misiniz? Parrot Flower Power üzerindeki alıcılar sayesinde toprağın nem durumu, bitkinin gübre ihtiyacı, ortam sıcaklığı, ışık yoğunluğu gibi bitkiler için hayati önem taşıyan bilgileri, anlık olarak ölçüp bluetooth ile cep telefonuna gönderiyor. Cep telefonuna ücretsiz olarak indirilen uygulama sayesinde, bitkilerin anlık ihtiyaçları takip edilip raporlar ve istatistik bilgiler oluşturulabiliyor. Bu hizmeti alabilmek için Parrot Flower Power’ı bitkinizin toprağına yerleştirip, akıllı telefonunuza Flower Power uygulamasını indiriyorsunuz. Böylece arşivde bulunan 6000’den fazla bitki içerisinden kendi bitkinizi seçip, anında bitkinizin ihtiyaçlarını dinleyebiliyorsunuz.
© Copyright 2024 Paperzz