indirmek için tıklayınız

TÜRK-RUS ÝLÝÞKÝLERÝ:
SORUNLAR VE FIRSATLAR
Hazýrlayan:
Prof. Dr. Ýlter Turan
RAPOR NO: 5
RAPOR NO: 5
Türk-Rus iliþkileri
NOT: BÝLGESAM farklý disiplin ve görüþlere sahip bilim adamlarýný sinerji saðlayacak þekilde biraraya getiren araþtýrma merkezidir. Bu nedenle raporda yeralan konular BÝLGESAM’ýn resmi görüþlerini deðil, raporu hazýrlayanýn
görüþ ve yaklaþýmlarýný yansýtmaktadýr.
2
Prof.Dr. Ýlter Turan
SUNUÞ
Türk tarihi incelendiðinde geçmiþteki baþarýlarýn arkasýnda iyi yetiþmiþ bilge adamlarýn
bulunduðu görülmektedir. Ancak günümüzde olaylarýn çok boyutlu olarak geliþmesi ve sorunlarýn karmaþýklaþmasý, birkaç bilge kiþinin veya aydýnýn geliþmeleri zamanýnda ve doðru
olarak algýlamasýný ve alternatif politikalar üretebilmesini zorlaþtýrmaktadýr. Geliþmelerin yakýndan takip edilmesi, gelecekle ilgili gerçekçi öngörülerin yapýlabilmesi ve doðru politikalar
üretilebilmesi için farklý disiplinlere ve görüþlere sahip bilge adamlar ile genç ve dinamik araþtýrmacýlarýn, esnek organizasyonlar içinde sinerji saðlayacak þekilde bir araya getirilmesi gerekmektedir.
Dünya’daki ve yurt içindeki geliþmeleri takip ederek geleceðe yönelik öngörülerde bulunmak; Türkiye’nin ikili ve çok taraflý uluslararasý iliþkilerine ve güvenlik stratejilerine, yurt
içindeki siyasi, ekonomik, teknolojik, çevresel ve sosyo-kültürel problemlerine yönelik bilimsel araþtýrmalar yapmak; karar alýcýlara milli menfaatler doðrultusunda gerçekçi, dinamik çözüm önerileri, karar seçenekleri ve politikalar sunmak maksadýyla Bilge Adamlar Stratejik
Araþtýrmalar Merkezi (BÝLGESAM) kurulmuþtur. BÝLGESAM’ýn vizyonu, amacý, hedefleri,
çalýþma yöntemi, temel nitelikleri ve teþkilatý http://www.bilgesam.org/tr web sitesinde sunulmaktadýr.
BÝLGESAM, Bilge Adamlar Kurulu’nun ilk toplantýsýnda alýnan kararlar doðrultusunda
çeþitli konularda raporlar hazýrlamaktadýr. Prof. Dr. Ýlter TURAN tarafýndan hazýrlanan
“Türk Rus Ýliþkileri: Sorunlar ve Fýrsatlar” baþlýklý rapor faydalanýlmak üzere yayýnlanmýþtýr.
Atilla SANDIKLI
BÝLGESAM Baþkaný
3
RAPOR NO: 5
Türk-Rus iliþkileri
4
Prof.Dr. Ýlter Turan
Prof. Dr. Ýlter TURAN
Bilgi Üniversitesi
1941 yýlýnda Ýstanbul’da doðmuþtur. Orta öðrenimini Türkiye ve Amerika Birleþik Devletleri’nde tamamlamýþtýr. 1962 yýlýnda Oberlin Koleji’nden (ABD) Siyasal Bilimler Lisansý,
1964 yýlýnda Columbia Üniversitesi’nden Siyasal Bilimler Yüksek Lisansý almýþtýr. Ayný yýl Ýstanbul Üniversitesi, Ýktisat Fakültesi, Siyaset Ýlmi Kürsüsü’ne asistan olarak girmiþtir. Ayný
kürsüde 1966 yýlýnda Doktor, 1970 yýlýnda Doçent, 1976 yýlýnda da Profesör olmuþtur.
1984 yýlýnda Ýstanbul Üniversitesi, Siyasal Bilgiler Fakültesi’ne intisab etmiþ, 1991 yýlýnda
ayný fakültede yeni kurulan Uluslararasý Ýliþkiler Kürsüsü Baþkanlýðý’ný üstlenmiþtir.
1993 yýlýnda, Ýstanbul Üniversitesi’ndeki görevinden ayrýlmýþ ve Koç Üniversitesi, Ýdari
Bilimler ve Ýktisat Fakültesi’nde Siyasal Bilimler Profesörü olarak görev almýþtýr. Ekim 19982001 yýllarý arasýnda Ýstanbul Bilgi Üniversitesi’nin Rektörlük görevini üstlenmiþtir. Halihazýrda ayný üniversitenin Uluslararasý Ýliþkiler Bölümü Öðretim Üyesi’dir.
Prof. Dr. Ýlter Turan’ýn Mukayeseli Siyaset, Türk Siyasal Hayatý, Siyasal Davranýþ, Siyasal
Kültür, Uluslararasý Ýliþkiler ve Dýþ Politika konularýnda yayýnlanmýþ Ýngilizce ve Türkçe kitap ve makaleleri bulunmaktadýr. Akademik mesleðine ek olarak muhtelif þirket ve vakýf yönetim kurullarýnda görev yapmakta, Dünya Gazetesi’nde haftalýk yazýlar yazmaktadýr
5
RAPOR NO: 5
Türk-Rus iliþkileri
TÜRK-RUS ÝLÝÞKÝLERÝ:
SORUNLAR VE FIRSATLAR
GÝRÝÞ
Türk-Rus iliþkileri tarih boyunca rekabetçi bir zeminde geliþmiþ, uyumun ve iþbirliðinin egemen olduðu dönemler nispeten sýnýrlý kalmýþtýr. Çarlýk Rusyasý geniþlemesinin büyük bölümünü Osmanlý Ýmparatorluðu ve Türk soyundan gelen insanlarýn yaþadýðý diðer bölgelere doðru kaydetmiþtir. Kuzeyinde hüküm süren iklim þartlarýnýn elveriþsizliði karþýsýnda, sýcak denizlere inmek, bu çerçevede Türk Boðazlarýnda denetleyici bir konuma geçmenin Rus dýþ politikasýnýn sabit hedefleri arasýnda olduðu düþünülmüþtür. Böylece Türk kamuoyunda bu iki toplumun birbirinin ezeli düþmaný
olduðu anlayýþý yerleþmiþtir.
Çarlýk ve Osmanlý Ýmparatorluklarýnýn Birinci Dünya Savaþý sonrasý yýkýlmasý ve
yerlerine Türk ve Sovyet cumhuriyetlerinin kurulmasýný izleyen dönemde rekabetçi
6
Prof.Dr. Ýlter Turan
iliþkilerin yerini bir süre dayanýþma ve iþbirliðini öngören iliþkiler almýþtýr. Ýki Dünya
Savaþý arasýný kapsayan bu dönemde her iki ülke de iç geliþmelerine aðýrlýk vermekte
ve uluslararasý mücadelelerin dýþýnda kalmaya çalýþmaktaydý. Ayrýca, iki komþu da sömürgeci Batý emperyalizmine hedef teþkil etmiþler ve baðýmsýzlýklarýný koruyabilmek
için tüketici mücadeleler vermek zorunda kalmýþlardý.
Bir yandan Sovyetlerin güçlerini konsolide etmeleri, diðer yandan Ýkinci Dünya Savaþý’nda Almanya’nýn Rusya’yý iþgali, Ruslarýn müttefiklerin yanýnda savaþa katýlmaya
mecbur kalmasý, buna karþýlýk Türkiye’nin müttefiklerin ýsrarlarýna raðmen savaþa katýlmaya karþý direnci, Türk-Rus iliþkilerinin yeniden rekabetçi ortama dönmesinin zeminini oluþturmuþtur. Sovyetler Türkiye’den Doðu’da toprak ve Boðazlarýn yönetiminde söz istediklerini açýklayýnca, dostane iliþkileri sembolü haline gelmiþ bulunan
1925 yýlýnda imzalanan dostluk antlaþmasýnýn yenilenmesi mümkün olmamýþtýr. Savaþ
sonrasý dönemde Türkiye güvenliðini Batý Ýttifaký içinde aramýþtýr.
Soðuk Savaþ döneminde Türk-Rus iliþkileri, büyük ölçüde Batý ittifakýnýn, özellikle ittifak lideri Amerika Birleþik Devletleri’nin Rusya ile olan iliþkilerine baðlý bir seyir
7
RAPOR NO: 5
Türk-Rus iliþkileri
izlemiþtir. Önce tamamen rekabetçi bir nitelik sergileyen bu iliþkiler, sonralarý bu niteliðini tamamen yitirmese de, birçok alanda iþbirliðini öngören bir çizgiye kavuþmuþtur. Sýrasýyla Varþova Paktý’nýn çöktüðü ve Sovyetler Birliði’nin daðýldýðý dönemde
Türkiye ile Rusya arasýnda iktisadi iliþkiler güçlenmiþ, iki ülke arasýnda ciddi bir anlaþmazlýk söz konusu olmamýþtýr.
Rusya Federasyonu’nun kurulmasýyla birlikte Türk-Rus iliþkileri canlý bir döneme
girmiþtir. Ýktisadi iliþkiler hýzla ilerlerken, siyaset ve güvenlik alanlarýnda daha yavaþ ve
belirsiz geliþmeler gerçekleþmiþtir. Rusya Federasyonu’nun iktisadi sýkýntýlar ve mahrumiyetlerle boðuþtuðu kuruluþ yýllarýnda iktisadi iliþkilerin hýzla geliþmesi anlaþýlabilir. Siyaset ve güvenlik alanlarýnda ise iliþkilerin ayný tempoda geliþmemesinin nedeni
Rusya’nýn Kafkasya ve Orta Asya gibi eski Sovyet topraklarýný kendisinin özel nüfuz
bölgesi olarak görmesinden kaynaklanmýþtýr. Rusya Federasyonu iktisaden güçlendikçe ve içte otoritesini saðlamlaþtýrdýkça durum deðiþmiþ, dýþ politikasýnda daha rekabetçi bir anlayýþ yeniden hâkim olmaya baþlamýþtýr.
8
Prof.Dr. Ýlter Turan
Kafkaslar, Balkanlar, Orta Asya ve Karadeniz Havzasýnýn iki önemli devleti olan
Türkiye ve Rusya çatýþmadan uzak durmak, aralarýndaki istikrarlý ortamý sürdürmek,
anýlan bölgelerde barýþý korumak ve iktisadi refahlarýný artýrmak istiyorlarsa, karþýlýklý
duyarlýlýk sergileyen, iletiþime deðer veren, her iki ülkenin diðer dünya ülkeleriyle iliþkilerini saygýyla karþýlayan, dengeli bir siyaset yürütmek zorundadýrlar. Bu anlayýþa uygun olarak aþaðýda Türk-Rus iliþkilerindeki sorunlar, bunlarýn giderilmesi için alýnacak
tedbirler ve uygulanacak politikalar iktisadi, siyasi ve güvenlikle ilgili konu baþlýklarý altýnda incelenecektir.
TÜRK-RUS ÝKTÝSADÝ ÝLÝÞKÝLERÝ
Türk-Rus iktisadi iliþkilerinin birbirini tamamlayýcý bir yapýya sahip olduðu ileri sürülmektedir. Türkiye’nin tüketim mallarý ve baþta müteahhitlik olmak üzere hizmet
ihraç etmesi, çok sayýda Rus turisti aðýrlamasý, Rusya’dan yarý mamul ürünler ile petrol, doðalgaz ve taþkömürü satýn almasý bu teþhisi doðrular gözükmektedir. Ancak, bu
iliþkilerin her zaman sorunsuz yürüdüðü söylenemeyeceði gibi, bazý sorunlarýn da
uzun vadede aðýrlaþabileceði deðerlendirilmesi yapýlabilir.
9
RAPOR NO: 5
Türk-Rus iliþkileri
Dönem dönem iki ülke ticaretinde geçici nitelikte sorunlar ortaya çýkmakta, görüþmeler yoluyla çözümler bulunabilmektedir. Örneðin Rusya, kýsa süre önce ülkemizden ithal ettiði sebze ve meyvelerdeki zehirli maddelerin sýnýrlarýn üzerinde olduðunu
beyan ederek ithalatý durdurmuþtur. Yapýlan görüþmeler sonucu Türkiye’de görevlendirilecek Rus uzmanlarýn da katýlacaðý bir denetim mekanizmasý üzerinde anlaþmaya
varýlmýþ, ihracat yeniden baþlamýþtýr. Son zamanlarda Rusya taþýmacýlýk konusunda
dengesiz bir durum olduðundan þikâyetle Türk TIR geçiþlerine sýnýrlar koymaya yönelmektedir. Sorun Rus filolarýnýn rekabetçi ortamda Türk filolarý kadar verimli çalýþamamalarýndan kaynaklanmaktadýr. Burada Rusya’nýn serbest ticaret ve rekabet konularýnda ikna edilmesi ya da kota ihdasý veya baþka bir alanda kolaylýk saðlanmasý gibi bir
yöntemle tatmin edilmesi gerekebilecektir.
Türk-Rus iktisadi iliþkilerinde ticaretin yaný sýra karþýlýklý yatýrýmlar da önem kazanmýþtýr. Ýlk dönemde daha çok Rusya’ya yapýlan Türk yatýrýmlarý söz konusu olurken, petrol ve doðalgaz fiyatlarýnýn yükselmesinin sonucu olarak tasarruflarýnýn artmasýyla birlikte Rusya’nýn Türkiye’ye dönük yatýrýmlarý artmýþtýr. Karþýlýklýlýk esasýnýn
10
Prof.Dr. Ýlter Turan
korunduðu ve ulusal güvenlikle ilgili genel sýnýrlamalarýn gözetildiði bu alanda þu ana
kadar ciddi bir sorunla karþýlaþýlmamýþtýr. Bu faaliyetin devamý beklenebilir.
Ýki ülke arasýnda en büyük alýþ-veriþ konusu petrol ve doðalgazdýr. Burada verimli
fakat sorunlu bir iliþkiden söz edebiliriz. Rusya Türkiye’nin petrol ve özellikle doðalgaz ihtiyacýnýn büyük bölümünü güvenilir bir biçimde karþýlamaktadýr. Ancak, ülkemizin enerji alanýnda Rusya’ya baðýmlýlýðý giderek artmaktadýr. Böyle bir baðýmlýlýk, iki
ülke arasýndaki iliþkiler ne kadar dostça olursa olsun, istenilen bir durum deðildir. Giderilmesi için gayret göstermek gerekecektir. Ayrýca bu baðýmlýlýk, Türk-Rus dýþ ticaret dengesinde Rusya lehine büyük bir fark yaratmaktadýr, bunun da iyileþtirilmesi zorunludur.
Türk-Rus iktisadi iliþkilerinde daima sorunlara gebe ve uzun dönemde iliþkileri etkileyecek olan baþlýca husus Rusya’nýn piyasa ekonomisi anlayýþýna yeterince intibak
edememiþ olmasýdýr. Rusya gelirlerinin büyük bölümünü doðalgaz, petrol ve diðer
hammadde ihracatýndan elde etmektedir. Bu gelirler devlete intikal etmekte, siyasi saiklerin de içinde aðýrlýklý olarak yer aldýðý biçimlerde kullanýlmaktadýr. Keza, Rusya es-
11
RAPOR NO: 5
Türk-Rus iliþkileri
ki Sovyet cumhuriyetleri için doðalgazý ve petrolü siyasi olarak fiyatlandýrmakta, Rus
dýþ siyasetine uygun hareket etmeyen ülkelere fiyat yükseltme, gaz sevkiyatýný durdurma ve benzeri yaptýrýmlar uygulamaktadýr. Rusya’da yatýrým yapan þirketler de güvende deðildir. Karmaþýk yasal sorumluluklarýn yerine getirilmediði ileri sürülerek, þirketlerin Rusya’dan çekilmeleri için baský yapýlabileceði, en son British Petrol’un bu ülkeden çekilmeye zorlanmasý ile bir defa daha doðrulanmýþtýr. Rus rejiminin giderek otoriterleþmesi, iktisadi ihtilaflarda hak aramayý zorlaþtýrmaktadýr.
Özetle, Rusya iktisadi alaný özerk bir alan olarak görmeyip, çoðu zaman siyasetin
gereklerine göre yönlendirilecek bir alan olarak deðerlendirmektedir. Böyle bir durumda, nasýl bir yol izlenmelidir? Ýlk olarak, Türkiye dýþ iktisadi iliþkilerinin yapýsýný
Rusya’ya aþýrý baðýmlý olmaktan uzaklaþtýracak dýþ ticaret ve dýþ yatýrým politikasý izlemelidir. Buna enerji kaynaklarýnýn mümkün olduðu kadar çeþitlendirilmesi de dâhildir. Ýkinci olarak, Türkiye iktisadi ve siyasi iliþkileri baðlantýlandýrmaktan uzak durmaya gayret göstermeli, her hareketiyle bunu Rusya’ya iletmeye uðraþmalýdýr. Üçüncü
olarak, Rusya’nýn Türkiye’ye uygulayabileceði ekonomik yaptýrýmlara karþý, Türki-
12
Prof.Dr. Ýlter Turan
ye’nin de Rusya’ya uygulayabileceði yaptýrýmlarýn aranmasý ve geliþtirilmesi gerekmektedir. Dördüncü olarak, Türkiye Rusya’nýn uluslararasý serbest piyasa düzenine uymasýný öngören kurumlar ve anlaþmalar düzenine katýlmasýný teþvik etmeli ve desteklemelidir. Bunu yaparken, ayný düþünceleri paylaþan diðer ülkelerle birlikte hareket
edilmesi öngörülmelidir.
Özellikle enerji baðlantýlý iliþkiler, iktisat, siyaset ve güvenliðin içiçe geçtiði bir alaný oluþturduðu için, bilahare “Büyük Oyun” baþlýðý altýnda tekrar ele alýnacaktýr.
TÜRK-RUS SÝYASÝ ÝLÝÞKÝLERÝ
Türk-Rus iliþkilerinde iktisadi nedenlerle yakýnlaþma eðilimleri aðýr basarken, siyasi alanda ortak bazý çýkarlar yanýnda muhtelif zorluklar da kendilerini hissettirmektedir. Bunlarýn baþýnda Rusya’nýn eski Sovyet topraklarýný kendi nüfuz alaný olarak görmeye devam etmesi gelmektedir. Bu yaklaþýmýný “yakýn çevre” ya da “near abroad”
doktrini ile meþrulaþtýrmaya çalýþmakta, ayný yörelerin Türkiye’nin de yakýn çevresi olduðunu kabul etmemektedir. Rusya’nýn yakýn çevre ilgisinin kaynaklarý muhteliftir.
Bir kere eski Sovyet cumhuriyetlerinin bir bölümünde deðiþen oranlarda Rus kökenli
bir nüfus yaþamaktadýr. Rusya bu nüfusun selameti ile doðal olarak ilgilenmektedir.
13
RAPOR NO: 5
Türk-Rus iliþkileri
Ayrýca, yakýn çevrede yaþayan Ruslar, bu ülkelerde Rus nüfuzunun devamýný saðladýklarý için Rusya yakýn çevrede Rus varlýðýnýn devamýný desteklemektedir. Ýkinci olarak,
Rusya, bu ülkelerin Rusya ile rekabetçi iliþkileri olan ülkelerle yakýnlaþmasýndan ve
böylece rakipleri tarafýndan kuþatýlmasýndan endiþe duymaktadýr. Üçüncü olarak, yakýn çevrede yaþayan halklarýn Rusya Federasyonu içinde akraba kavimleri bulunmaktadýr. Söz konusu baðlarýn, Rus vatandaþlarýnýn kendi ülkelerine olan baðlýlýklarýný zayýflatacaðýndan çekinilmektedir. Bu baðlamda Türkiye’nin Kafkasya ve Orta Asya’daki eski Sovyet cumhuriyetlerinde varlýðýný güçlendirmesi, kendisini daðýlma korkusundan kurtaramayan Rusya için özel bir endiþe ve rahatsýzlýk kaynaðýdýr. Bu endiþe
Rusya içindeki demografik eðilimlerin Rus kökenli nüfus aleyhine geliþmesi ile daha
da güçlenmektedir.
Her ne kadar, Türkiye Rusya’nýn yakýn çevre doktrinini kabul ederek, bu tanýma giren ülkelerden uzak durmasý, onlarla yakýn iliþkiler geliþtirmekten kaçýnmasý söz konusu deðilse de, iliþkilerinde Rusya’nýn hassasiyetlerini gözetmek durumundadýr. Somutlaþtýracak olursak, Türkiye yakýn çevredeki amacýnýn Rusya’yý dýþlamak olmadýðý-
14
Prof.Dr. Ýlter Turan
ný, iktisadi, siyasi ve kültürel dâhil çok yönlü iliþkiler geliþtirmeyi amaçladýðýný, bunun
için çoðu alanda Rusya ile iþbirliði yapýlmasýnýn da mümkün olduðunu söz ve eylemleriyle göstermek durumundadýr. Yakýn çevrede yer alan ülkeler salt Rusya’ya baðýmlý
olmayý arzulamadýklarý için Türkiye’nin artan varlýðýndan þikâyetçi deðillerdir. Ancak,
bu varlýðýn Rusya’nýn dýþlayýcý politikalarýný davet etmeyecek kalýplarda yürütülmesini
istemektedirler. Doðal olarak, her iki ülkede de bir diðerinin yakýn çevredeki varlýðýný
kabul etmeyen siyasi akýmlar bulunmaktadýr. Ancak, bunlarýn ülkelerin siyasetini belirlemekteki aðýrlýklarý sýnýrlýdýr. Türkiye’nin izleyeceði politikalar, yakýn çevreden baþkalarýný dýþlamayý öngören Rus akýmlarýna desteði arttýrmamalýdýr. Petrol ve doðalgaz
ulaþýmý ile ilgili deðerlendirmeler “Büyük Oyun” baþlýðý altýnda ayrýca ele alýnacaktýr.
Her iki ülkede de dönem dönem ulusal bütünlüklerine meydan okuyan akýmlarla
karþýlaþtýklarýndan ayrýlýkçýlýða dönük karþýlýklý bir duyarlýlýk sergilemek durumundadýrlar. Türkiye’de Kafkas kökenli nüfusun bazý kesimlerinde Rusya’daki ayrýlýkçý akýmlara sempati ile yaklaþýlmaktaysa da, resmi politika düzeyinde bu eylemlerden uzak durulmaktadýr. Yine de, dönem dönem Rusya bu akýmlara hoþgörü ile yaklaþýldýðýndan
yakýnmýþtýr. Rusya’nýn Türkiye’deki ayrýlýkçý akýmlara yaklaþýmý (terörist örgütlenmeler dâhil) Türkiye’nin Rusya’daki ayrýlýkçý akýmlara yaklaþýmý ile baðlantýlýdýr. Bu alan-
15
RAPOR NO: 5
Türk-Rus iliþkileri
da karþýlýklýlýðýn ödünsüz biçimde uygulanmasý dýþýnda bir yol izlenmesi mümkün gözükmemektedir.
Son olarak, sorunlarýn görüþmelerle aþýlmasý, Türkiye’nin Rusya ile iliþkilerine deðer verdiðinin gösterilmesi, karþýlýklý güven ortamýnýn oluþturulmasý ve sürdürülmesi
için ülkemizin bu yöndeki giriþimleri baþlatmasý, mevcutlara destek olmasý gerekir. Bir
iþbirliði niyetini ifade eden fakat iþlerliði yüksek olmayan Karadeniz Ekonomik Ýþbirliði ve Karadeniz’de arama kurtarma faaliyeti için oluþturulmuþ Blackseafor bunun örnekleridir.
STRATEJÝK ÝLÝÞKÝLER
Türkiye ve Rusya Soðuk Savaþ döneminde rakip kamplarda yer alýyorlardý ve Rusya’nýn Türkiye’den (sonradan geri alýndýðý ifade edilen) toprak talepleri dahi olmuþtu.
Ýki kutuplu sistemde, Türkiye kendisini Sovyetlerin yayýlmacýlýðý tehlikesine en açýk
ülkelerden biri olarak görüyor ve NATO’nun en sadýk üyelerinden birini oluþturuyordu. Soðuk Savaþ sonrasý dönemde NATO’nun eski iþlevinin önemli ölçüde ortadan
16
Prof.Dr. Ýlter Turan
kalktýðý düþünülmüþ, hatta belki de artýk böyle bir kuruluþa gerek kalmadýðý görüþü ifade edilmeðe baþlanmýþtýr. Bilahare, NATO’nun ilk görev alaný dýþýnda bulunan bölgelerde de görev yaparak, baþta terör olmak üzere yumuþak güvenlik tehditleri ile mücadele etmesi üzerinde anlaþmaya varýlmýþtýr.
NATO’nun Batý Avrupalý üyeleri, Rusya Federasyonu’nun Avrupa için Sovyetlere
benzer bir askeri tehdit oluþturmadýðýný düþünmekte, dolayýsýyla NATO’nun kuruluþundan itibaren ifa ettiði klasik iþlevini önemsememektedirler. Buna karþýlýk, bir dönem Varþova Paktý’na üyelik yapmýþ NATO’nun Doðu Avrupalý üyeleri, Rusya’nýn
Sovyetler benzeri bir yöneliþi temsil ettiðini ve güçlendikçe Doðu Avrupa’yý yeniden
hedef alabileceðini düþünmekte, ABD önderliðindeki eski NATO fikrini desteklemektedirler. Örneðin, Polonya’nýn Amerikan füze kalkaný için radarlar yerleþtirilmesine izin vermesi bu biçimde açýklanabilir. Keza, Baltýk ülkelerinin Rusya’nýn Gürcistan’ý iþgali karþýsýnda hemen Tiflis’e giderek destek mesajý vermeleri de ayný yaklaþýmýn
bir ifadesidir.
Rusya, büyük, nükleer güç sahibi, askeri olanaklarý geniþ, dýþ ve iç ihtilaflarýnda güç
17
RAPOR NO: 5
Türk-Rus iliþkileri
kullanmaya pek hazýr bir ülkedir. Dolayýsýyla Türkiye’nin Rusya ile iyi iliþkilerine raðmen, güvenlik bakýmýndan Rusya’yý denetlemeyi öngören bir NATO savunma sistemi içinde yer almasý zorunludur. Ayný saiklerle Türkiye’nin NATO’nun geniþlemesini de, Rusya’nýn itirazlarýna raðmen desteklemesi gerekmektedir. Türkiye’nin Rusya’nýn stratejik gücünü baþka türlü dengeleme olanaðý bulunmamaktadýr.
Türkiye’nin Doðu’ya açýlýmý Kafkaslar ve daha düþük oranda da Ýran üzerinden olmaktadýr. Rusya Kafkaslar (özellikle Ermenistan) üzerinden Ýran’la baðlantý kurarak Türkiye’nin de içinde yer aldýðý Batý savunma-siyaset-iktisat sisteminin Asya’ya doðru uzanmasýný engellemek istemektedir. Bu çerçevede Ýran ile birlikte Hazar Denizi’nde sýnýrlarýn yeniden belirlenmesine karþý çýkmýþ, Ýran’a nükleer yardýmda bulunmuþ, Ermenistan’ý himaye etmiþ ve Gürcü yönetiminin de beceriksizliklerinden yola çýkarak Gürcistan’ý bölme gayreti içine girmiþtir. Özetle Batý’dan Doðu’ya uzanan Türk-Batý eksenine
karþý Kuzey-Güney istikametinde uzanan Rus-Ýran ekseni ile set çekilmek istenmektedir.
Türkiye’nin buna izin vermemek için çok yönlü bir politika izlemesi gerekiyor. Gürcistan’ýn baðýmsýzlýðý ve toprak bütünlüðü desteklenmeli ve bu konuda NATO’nun aktif
18
Prof.Dr. Ýlter Turan
görev almasý için gayret gösterilmelidir. Azerbaycan-Ermenistan ihtilafýnýn bir çözüme
baðlanmasý için uðraþ verilmeli, Ermenistan’la iliþkilerin düzeltilmesine çalýþýlmalýdýr.
Ýran’la rejim uyumsuzluðu ve bölgesel rekabete raðmen, iliþkilerin geliþtirilmesi de zorunludur. Diðer yandan Orta Asya ülkelerinin de Doðu-Batý hattýnýn açýk tutulmasý konusunda zýmni desteði aranmalý, saðlanmalý ve sürdürülmelidir.
Türk-Rus iliþkisinin stratejik yönünü deðerlendirirken, burada Türkiye-AB iliþkisinin belirleyici rolünü de mutlaka vurgulamak gerekmektedir. Türkiye AB ile ne kadar bütünleþirse, Rusya ile iliþkileri o oranda dengeli olacak, bölgesindeki ülkelerle iliþkilerinde de o oranda daha etkili olabilecektir. Bu nedenle, Türk-Rus stratejik dengesinin korunmasý için Türkiye’nin AB üyeliði yönündeki çabalarýný duraksamadan sürdürmesi en uygun yol olacaktýr.
Son olarak, Türkiye Rusya baþta dýþ iliþkilerinde uluslararasý hukuka uyulmasýnda
ýsrarcý olmak zorundadýr. Hukuka baðlýlýk konusunda þöhret edinmesi, Türkiye’nin
elini gerek rakipleri gerekse dostlarý arasýnda güçlendirir. Örneðin, Boðazlar’dan geçiþin Montreux Sözleþmesi’nde öngörüldüðü þekilde yürütülmesi bir yandan müttefik-
19
RAPOR NO: 5
Türk-Rus iliþkileri
lerimizin tartýþmalý talepleri karþýsýnda direnme olanaðý vermekte, diðer yandan Türkiye’nin istikrarlý ve güvenilebilir bir komþu olmasý Rusya’yý rahatlatmaktadýr.
BÜYÜK OYUN
Türk-Rus iliþkilerinde son yýllarda Kafkas, Orta Asya ve Ýran petrol ve doðalgazýnýn
dünya piyasalarýna nasýl ulaþtýrýlacaðýna dair rekabetin yoðunluk kazandýðý gözleniyor.
Avrupa’nýn ihtiyaç duyduðu doðalgaz ile geliþmiþ ekonomilerin hepsinin tükettiði petrolün baþlýca iki kaynaðý Rusya ile içinde Ýran, Türkmenistan ve Kazakistan’ýn da yer
aldýðý geniþletilmiþ Orta Doðu tanýmý içinde yer alan ülkelerdir. Esas tüketiciler, Kafkaslar-Orta Asya petrolünün ve özellikle doðalgazýnýn Rusya dýþýnda bir yoldan dünya
piyasalarýna ulaþmasýný, böylece tedarik kaynaklarýnýn birbirinden baðýmsýz olmasýný
istemektedirler. Rusya ise sevkiyatýn daha çok kendi topraklarý üzerinde yapýlmasýný istemektedir. Bunu baþaracak olursa Rusya Batý’nýn tüketmeden yaþamakta zorlanacaðý
bir kaynaðýn can alýcý bir miktarýný denetimi altýna alarak stratejik bir üstünlük yakalayacaktýr. Ayrýca, kendisi dýþýndaki üretici ülkeler üzerindeki nüfuzunu güçlendirirken,
transit geçiþlerden de önemli kira geliri elde edecektir.
20
Prof.Dr. Ýlter Turan
Rusya’nýn tekelciliðine karþý en uygun enerji nakil yollarý Türkiye üzerinden geçmektedir. Uzun zamandýr faal olan Kerkük-Yumurtalýk Hattý’na üç yýl önce Bakü-Tiflis-Ceyhan Hattý eklenmiþtir, buna paralel bir doðalgaz hattý inþa edilmiþtir. Ýran’dan
Türkiye’ye gelen doðalgaz hattýnýn zaman içinde Ýran gazýný Avrupa’ya sevki öngörülmektedir. Þu anda Rusya Türkmen doðalgaz üretiminin çok büyük bölümünü uzun
vadeli anlaþmalarla almaya yönelmiþ, ucuza aldýðý bu yakýtý uluslararasý piyasada cari
olan fiyatlarla Türkiye ve Avrupa’ya satmaktadýr. Türkmen gazýnýn da ya Hazar Denizi’ni aþarak Bakü-Tiflis hattýna eklenmesi ya da Ýran Hattýna baðlanmasý söz konusudur. Körfez’den gelen bir hattýn da bu sisteme dâhil edilmesi üzerinde çalýþýlmaktadýr.
AB Rusya’dan geçmeyen böyle bir hattý arzuladýðýný ifade etmektedir.
Rusya da doðalgazýnýn bir bölümünü Türkiye’ye ve Türkiye üzerinden Avrupa’ya
göndermektedir. Buna karþýlýk kendi petrolünün Türkiye üzerinden sevkine yanaþmadýðý gibi, Kazak petrolünün de BTC boru hattýndan gönderilmesine karþý çýkmaktadýr.
Samsun-Ceyhan boru hattýna da uzun zaman direnmiþse de, kýsa bir süre önce bir Rus
þirketi hatta ortak olacaðýný bildirmiþtir. Rusya artan petrol ihracatýný Karadeniz’e ulaþ-
21
RAPOR NO: 5
Türk-Rus iliþkileri
týrdýktan sonra Bulgaristan-Yunanistan üzerinden Akdeniz’e ulaþtýrmak için yýl içinde
bir anlaþma imzalamýþtýr.
Görülebildiði kadar, Rusya Türkiye’nin bir Doðu-Batý enerji koridoru olmasýný istememekte, muhtelif yöntemlerle bunu engellemeye çalýþmaktadýr. Bunlar arasýnda
kendi nüfuzunun iþlediði ülkelerin BTC hattýna yönelmesini engellemek, kendi petrolünü Türkiye dýþýndaki kanallardan dünya piyasalarýna sevk etmek ve bazý spekülasyonlara göre Türkiye’den geçen boru hatlarýnýn güvenliðini sorgulanýr duruma sokmak bulunmaktadýr.
Sorun salt Türkiye’yi ilgilendiren bir sorun deðildir. Dolayýsýyla, Türkiye Türkiye’nin baðýmsýz bir enerji koridoru olmasýnýn önemini, özellikle enerjinin baþlýca tüketicisi olacak Batý Avrupa ülkelerine anlatmak ve onlarýn desteðini almak zorundadýr.
Rusya’nýn siyasi saiklerle bazý komþularýna enerji sevkini kýsýtlamasý ve Gürcistan’da
baþvurduðu gereksiz sertlik, Rusya’ya aþýrý baðýmlýlýðýn riskli olduðunu yeterince göstermektedir. Ancak, Türkiye üzerinden geliþtirilecek enerji nakil sistemlerine Rus-
22
Prof.Dr. Ýlter Turan
ya’nýn ticari ortak olmasýna engel olunmamalýdýr. Rusya’nýn ticari ve siyasi olgularý ayrý tutmasýný teþvik etmek esastýr. Siyasi mülahazalarla Rusya’yý ticaretten dýþlamak,
Rusya’nýn tutumuna hak verilmesine neden olacaktýr.
SONUÇ
Türk-Rus iliþkilerine Türkiye’nin yaklaþýmý Türkiye’nin dýþ politikasýna genel yaklaþýmýnýn bir yansýmasý ya da uygulamasý biçiminde düþünülmelidir. Türkiye halihazýrda hýzla sanayileþen, dünya ekonomisine entegre olmuþ, Atlantik camiasýnýn Avrupa yakasýnda yerini almýþ, demokrasi-insan haklarý- pazar ekonomisini toplumsal ve siyasi düzeninin temeli olarak benimsemiþ, bölgesinde etkili bir ülkedir. Dýþ siyaset sorunlarýnýn çözümünde zor kullanmamayý benimsemiþtir. Türkiye ayrýca Kafkaslar,
Balkanlar, Orta Doðu, Karadeniz, Doðu Akdeniz bölgelerinin buluþma noktasýnda,
merkezi bir konumdadýr. Orta Asya ile kan ve kültürel baðlarý mevcuttur. Böyle bir ülkenin dünyanýn her bölgesiyle ve ülkesiyle iliþkileri olmasý tabiidir. Bu çerçevede Türkiye’nin bir ülke ya da ülkeler grubuyla baðlantýlarý, iliþkileri kendisini diðerlerine karþý daha güçlü ve donanýmlý kýlmaktadýr. Bir örnekle açýklamak gerekirse, müttefiklerinin Güneydoðu’da kullanýlmasýný istemedikleri için Türkiye’ye satmak istemedikleri
23
RAPOR NO: 5
Türk-Rus iliþkileri
zýrhlý personel taþýyýcýlarýný Türkiye iyi iliþkilerinin bir sonucu olarak Rusya’dan alabilmiþ, teröre karþý mücadelesini aksatmadan sürdürebilmiþtir.
Rusya gibi bir büyük ülkeyle güçlü iliþkiler Türkiye için özel önem arz etmektedir.
Yukarýdaki çözümlemeden görülebileceði gibi, iliþkiler bazý alanlarda rekabetçi, bazý
alanlarda iþbirliðine uygun bir nitelik sergilemektedir. Türkiye güvenliði açýsýndan Batý savunma sistemi içinde yer almak mecburiyetindedir. Bunun veri kabul edilmesi koþuluyla Rusya ile çok yönlü dostane iliþkiler kurmamasý için bir neden yoktur. Sýk
müttefikleriyle de olduðu gibi, dostane iliþkiler rekabetçi ve iþbirliðini öngören unsurlarý birlikte barýndýrmakta, ancak iliþkiler barýþçýl yöntemlerle yürütülmektedir.
Rusya ile Atlantik camiasý ülkelerinin iliþkileri Gürcistan’ýn iþgalinden sonra sancýlý bir döneme girmiþtir. Özellikle müttefikimiz Amerika Birleþik Devletleri Rusya’nýn
onaylanmasý mümkün olmayan eylemlerine sert cevaplar verilmesini arzulamaktadýr.
Türkiye Rusya’ya komþu bir ülke olarak iliþkilerin çatýþmalarý yoðunlaþtýrmayacak biçimde yürümesine gayret etmek ve uluslararasý hukukun gözetilmesinde ýsrar etmek
mecburiyetindedir.
24