IRAK’IN KUZEYÝNDEKÝ MUHTEMEL GELÝÞMELERÝN TÜRKÝYE'YE ETKÝLERÝ Hazýrlayan: Sönmez Köksal RAPOR NO: 6 RAPOR NO: 6 Irak’ýn kuzeyindeki geliþmelerin Türkiye’ye etkileri NOT: BÝLGESAM farklý disiplin ve görüþlere sahip bilim adamlarýný sinerji saðlayacak þekilde biraraya getiren araþtýrma merkezidir. Bu nedenle raporda yeralan konular BÝLGESAM’ýn resmi görüþlerini deðil, raporu hazýrlayanýn görüþ ve yaklaþýmlarýný yansýtmaktadýr. 2 Sönmez Köksal SUNUÞ Türk tarihi incelendiðinde geçmiþteki baþarýlarýn arkasýnda iyi yetiþmiþ bilge adamlarýn bulunduðu görülmektedir. Ancak günümüzde olaylarýn çok boyutlu olarak geliþmesi ve sorunlarýn karmaþýklaþmasý, birkaç bilge kiþinin veya aydýnýn geliþmeleri zamanýnda ve doðru olarak algýlamasýný ve alternatif politikalar üretebilmesini zorlaþtýrmaktadýr. Geliþmelerin yakýndan takip edilmesi, gelecekle ilgili gerçekçi öngörülerin yapýlabilmesi ve doðru politikalar üretilebilmesi için farklý disiplinlere ve görüþlere sahip bilge adamlar ile genç ve dinamik araþtýrmacýlarýn, esnek organizasyonlar içinde sinerji saðlayacak þekilde bir araya getirilmesi gerekmektedir. Dünya’daki ve yurt içindeki geliþmeleri takip ederek geleceðe yönelik öngörülerde bulunmak; Türkiye’nin ikili ve çok taraflý uluslararasý iliþkilerine ve güvenlik stratejilerine, yurt içindeki siyasi, ekonomik, teknolojik, çevresel ve sosyo-kültürel problemlerine yönelik bilimsel araþtýrmalar yapmak; karar alýcýlara milli menfaatler doðrultusunda gerçekçi, dinamik çözüm önerileri, karar seçenekleri ve politikalar sunmak maksadýyla Bilge Adamlar Stratejik Araþtýrmalar Merkezi (BÝLGESAM) kurulmuþtur. BÝLGESAM’ýn vizyonu, amacý, hedefleri, çalýþma yöntemi, temel nitelikleri ve teþkilatý http://www.bilgesam.org/tr web sitesinde sunulmaktadýr. BÝLGESAM, Bilge Adamlar Kurulu’nun ilk toplantýsýnda alýnan kararlar doðrultusunda çeþitli konularda raporlar hazýrlamaktadýr. E. Büyükelçi Sönmez KÖKSAL tarafýndan hazýrlanan “Irak’ýn Kuzeyindeki Geliþmelerin Türkiye’ye Etkileri” baþlýklý rapor faydalanýlmak üzere yayýnlanmýþtýr. Atilla SANDIKLI BÝLGESAM Baþkaný 3 RAPOR NO: 6 Irak’ýn kuzeyindeki geliþmelerin Türkiye’ye etkileri 4 Sönmez Köksal SÖNMEZ KÖKSAL Milli Ýstihbarat Teþkilatý Eski Müsteþarý E. Büyükelçi 8 Mart 1940 Ýzmir doðumlu. Saint Joseph Lisesi ve Ankara SBF mezunu. 1963 yýlýnda Dýþiþleri Bakanlýðý’na girdi. Birleþmiþ Milletler Cenevre Ofisi nezdindeki Türkiye Daimi Temsilciliðinde, Dýþiþleri Bakanlýðý Uluslararasý Ekonomik Sorunlar Dairesinde Þube Müdürü, Burgaz’da Baþkonsolos, Paris Büyükelçiliðinde Müsteþar, Siyaset Planlama Dairesi ve Orta-Doðu Afrika Dairelerinde Baþkan görevlerinde bulundu. 1980 Aðustos’unda Avrupa Ekonomik Topluluðu nezdindeki Türkiye Daimi Temsilci yardýmcýlýðýna atandý.1983’de Çok Taraflý Ekonomik Ýliþkiler Genel Müdür Yardýmcýlýðýný üstlendi.1986 yýlýnda Baðdat Büyükelçiliði’ne atandý. 1990’da Avrupa Konseyi nezdindeki Türkiye Daimi Temsilciliði görevini üstlendi. Türkiye’nin dönem baþkanlýðýna rastlayan 1992 Nisan-Eylül aylarý arasýnda 6 ay süre ile Avrupa Konseyi Bakan Delegeleri Komitesi’ne baþkanlýk yaptý. 1992 Ekim ayýnda Milli Ýstihbarat Teþkilatý Müsteþarý oldu. 1998 Þubat ayýnda Paris Büyükelçiliði’ne atandý. 1 Aðustos 2002 tarihi itibariyle kendi isteði üzerine emekli oldu. 2002-2006 döneminde Iþýk Üniversitesinde öðretim görevlisi ve Ýstanbul Ticaret Üniversitesi Mütevelli Heyeti Baþkaný olarak görev üstlendi. 5 RAPOR NO: 6 Irak’ýn kuzeyindeki geliþmelerin Türkiye’ye etkileri IRAK’IN KUZEYÝNDEKÝ MUHTEMEL GELÝÞMELERÝN TÜRKÝYE’YE ETKÝLERÝ GÝRÝÞ Kuzey Irak, Cumhuriyet’in kuruluþu aþamasýndan bu yana ülkemiz için her zaman önemli bir coðrafya parçasý oldu. “Musul” davasý diye adlandýrýlan dosya, aslýnda büyük ölçüde, ülkenin toprak bütünlüðünün muhafazasýna dönük stratejik bir bakýþ açýsýnýn ifadesidir. Amaç, Musul’u da Misak-ý Milli sýnýrlarý içine alarak, Cumhuriyet sýnýrlarý dýþýnda bir “Kürt antitesi”nin yapýlanmasýný önlemekti. Böyle bir olasýlýðýn, Anadolu’da yaþayan Kürt kökenli vatandaþlar için bir cazibe merkezi olacaðý düþünülüyordu. Buna mukabil, Musul Vilayeti Cumhuriyet topraklarýna katýldýðý takdirde, sorun ülke içine alýnarak hazmedilebilecek ve ayrýlýkçý hareketler bir bakýma kontrol altýnda tutulabilecekti. 6 Sönmez Köksal Milletler Cemiyeti sürecinde 1925 yýlýnýn Eylül ayýnda Dýþiþleri Bakaný Tevfik Rüþtü, Kuzey Irak’ý Türkiye’ye vermeyen Londra’ya dönük olarak Ankara’nýn duyduðu kuþkularý (Acaba Ýngiltere’nin niyeti)… “Kürtlerin ufak bir bölümünü (Musul) elde bulundurarak, bunlarý Kürtlerin çoðunluða sahip olduðu ülke (Türkiye) aleyhinde… kullanmak mý?” sorusuyla dile getirmiþti. 83 yýl sonra bugün de ayný kuþkular Türkiye’nin Kuzey Irak’a dönük politikalarýnýn ana çerçevesini oluþturmaya devam ediyor. Bu çalýþmada, Türkiye’nin bu fasit daireyi kýrarak uluslararasý koþullarda ve özellikle bölgede ve ABD’nin iþgali sonrasý Irak’ta meydana gelen deðiþikliklerin ýþýðýnda yeni bir yaklaþým benimsemesinin mümkün olup olamayacaðýný tartýþmaya açýyoruz. Son derece karmaþýk, global ve bölgesel aktörlerin çok önemli çýkarlarýný doðrudan ilgilendiren bir sorunsal ile karþý karþýyayýz. Uluslararasý politikanýn doðasý gereði, böylesine karmaþýk bir sorunsalýn gelecekte hiçbir zaman önceden kaðýda döküldüðü þekilde geliþmesinin beklenemeyeceði, deðiþik dinamiklerin olaylarý öngörülemeyen þekilde etkileyebileceði peþinen kabul edilmelidir. Burada söz konusu 7 3 RAPOR NO: 6 Irak’ýn kuzeyindeki geliþmelerin Türkiye’ye etkileri olan ulusal çýkar doðrultusunda belirli hedeflerin ortaya konmasý ve kontrolümüz dýþýndaki dýþ faktörleri de göz önünde bulundurarak ülkemizin elindeki bütün ekonomik, siyasi, kültürel ve askeri araçlarýn bu hedeflere ulaþacak þekilde yönlendirilmesidir. Þubat 1925’te Þeyh Sait ile baþlayan isyanlardan sonra, Ankara, her türlü Kürtçü harekete þiddetle karþý çýktý. Yurt içinde çýkanlarla tek baþýna, bu hareketler yurt dýþýnda vuku bulduðunda ise duruma göre, Ýran ve/veya Irak’la ikili veya üçlü ortak iþbirliði halinde engellemeye çalýþtý. Siyasi yaklaþým böyle olmakla beraber, insani iliþkiler açýsýndan Ankara, her dönem sýnýra mücavir bölgelerde yaþayan “Kürtlere” karþý - bazen Tahran ve Baðdat’ýn tepkisini çekecek þekilde- olumlu, koruyucu, müþfik bir politika izlemekten de geri kalmadý. Ýran-Irak savaþý sýrasýnda Halepçe katliamý sonrasý yüzbinlerce Iraklý Kürde kucak açýlmasý; Körfez Harekâtý sonrasý uygulamaya konulan Kuzey Irak’ý Saddam rejiminden baþta kurtarmaya, sonra korumaya yönelik politikalar bu yaklaþýmýn en bariz uygulamalarýdýr. Günümüze yaklaþtýkça bu uygulamalarda demokratik Türkiye için ön plana çýkan en önemli mülahaza, Gü- 8 Sönmez Köksal neydoðu’da yaþayan Kürt kökenli vatandaþlarýmýzýn Kuzey Irak’taki her türlü uygulamadan etkilenme olasýlýðýnýn siyaseten göz ardý edilmesinin artýk gittikçe zorlaþmasýdýr. Ýþgal sonrasý yeni koþullar ve iletiþimin bu ölçüde arttýðý günümüzde, demokratik yapýdaki bir ülke için bu etkileþimi göz ardý etmek daha da güç hale gelmiþtir. Zaten Irak’la 5 Mayýs 1925 anlaþmasýyla çizilen þimdiki sýnýrlarýmýz da hem fiziki, hem de insani nedenlerle her zaman için geçirgenliðini korudu ve gene siyasi nedenlerle bu duruma gerek Ankara gerekse Baðdat genellikle göz yumdu. 2003 yýlýnda ABD’nin Irak’ý iþgali arifesinde yaþanan geliþmeler Türkiye açýsýndan 1925’de kaçýrýlmýþ fýrsatýn yeniden yakalanmasý olanaðýný yaratabilir miydi? En doðru cevabý gelecek on yýllarda tarih verecek. Bugün terörle mücadelede sadece o tarihten bu yana insani, maddi ve manevi kayýplar hesaba katýlýrsa, tezkerenin reddi için ileriye sürülmüþ olan nedenlerin büyük bir kýsmýnýn geçersiz kaldýðý görülür. 1 Mart 2003 tezkeresinin TBMM’de reddedilmesiyle Türkiye’nin yukarýda kýsaca özetlenen tarihi süreç bakýmýndan önemli bir þansý kaçýrdýðý yaygýn bir görüþtür. Bu, özellikle, 1984’ten bu yana yaþanan ayrýlýkçý PKK terörü ile mücadele edebilmek 9 RAPOR NO: 6 Irak’ýn kuzeyindeki geliþmelerin Türkiye’ye etkileri için gerekli olan fiziki sýnýr güvenliðinin saðlanmasý için mücavir bölgenin kontrol altýna alýnmasý açýsýndan doðru olduðu kadar, Kuzey Irak’ýn þekillenmesinde önemli bir rol üstlenme olanaðý bakýmýndan da doðrudur. Ancak, tarihi ters çevirmek mümkün olmadýðýna göre, kaçýrýlan fýrsatlara hayýflanmak yerine bugünkü koþullarda mevcut gerçeklerden hareketle oluþturulabilecek yeni politikalar ve yaklaþýmlar üzerinde durulmalýdýr. Eski, geçerliliðini kaybetmiþ verilere göre oluþturulacak politikalar, muhtemelen Türkiye’nin sadece yeni fýrsatlar kaçýrmasýna neden olabilecektir. Bu yaklaþýmýn ilk adýmý, ABD’nin iþgalinden sonra Irak’a iliþkin bütün verilerin alt üst olduðunu, ortaya çýkan yeni bir Irak gerçeðinin bulunduðunu kabul etmekten; bulara gözümüzü kapayarak yok farz etmemekten ve bu gerçeklerle uyumlu politikalar geliþtirmekten geçiyor. Bu doðrultuda gecikmeksizin Türkiye’nin en geniþ anlamda güvenliðini (ulusal birlik, kamu güvenliði ve ekonomik/enerji güvenliði) saðlamak, ayný zamanda bölgesindeki nüfuzunu daha da pekiþtirmek için bugüne kadarki kalýplarýn dýþýnda -ama uygulanabilirne tür yeni stratejiler geliþtirebileceði üzerine beyin fýrtýnalarýna gerek duyuluyor. 10 Sönmez Köksal BUGÜNKÜ IRAK Ýþgal ile birlikte Saddam’ýn oluþturmaya çalýþtýðý ulus-devlet süreci tersyüz edilmiþ ve bugün artýk Irak’ta referandumla kabul edilmiþ -uygulanmasý ne kadar sorunlu olursa olsun- federal yapýyý öngören bir Anayasal düzen söz konusudur. Irak’ýn önemli sayýlabilecek bazý yeni gerçeklerini kýsaca þöylece sýralayabiliriz: 1. Saddam dönemi için þikâyet edilen otoriter, totaliter güçlü merkezi hükümet modeli aksine, Federal devlet modeli çerçevesinde ülke üç bölgesel yönetime ayrýlmýþ, merkezi otorite ile bölgesel yönetim yetkilerinin sýnýrlarý bir türlü çizilememiþ, bakanlýklarý etnik ve mezhep ayýrýmýna göre paylaþtýrýlmýþ; her biri kendi baþýna buyruk bakanlýklar ve yerel yönetimler üzerinde otoritesini tesiste büyük güçlükleri olan merkezi bir hükümet söz konusudur. Hükümet, baþkanlýk yönetimi ve parlamento adeta “nasýl olur da etkin kararlar alýp uygulamayý yavaþlatýrýz” þiarý üzerine inþa edilmiþ gibi görünüyor. 11 RAPOR NO: 6 Irak’ýn kuzeyindeki geliþmelerin Türkiye’ye etkileri 2. Bütçeden bölgelerin belli kýstaslara göre pay alýmýný da öngören petrol yasasýnýn kabul edilememesi nedeniyle petrol sektörüne yapýlmasý gereken yabancý yatýrýmlar sürekli ertelenmektedir. Suudi Arabistan ve Kanada’dan sonra Irak dünyanýn üçüncü büyük kanýtlanmýþ petrol rezervlerine sahip (115 milyar varil civarýnda). Günlük üretimi 2 milyon varil; hedef bunu en kýsa zamanda 5 milyon varile çýkartmak. Mevcut üretimin sadece 400.000 varili ülkenin kuzeyinden geliyor. Oysa 2003 öncesinde bu bölgeden ihraç edilen petrol hacmi 800.000 varil idi. Bölgesel Yönetim, Kuzey Irak’taki petrol rezervlerinin 45 milyar varil, doðalgaz rezervlerinin ise 100 trilyon feet küp (Irak’ýn toplam gaz rezervlerinin yarýsý) olduðunu tahmin ediyor. Üretiminin yeterli yatýrým olmasý ve ihracat altyapýsý inþa edilmesi halinde günlük 2 milyon varile çýkabileceði de öne sürülüyor. 3. Hedef, petrol üretimini ilk aþamada 2010 yýlýna kadar günlük 5 milyon varile çýkartmak. Ancak mevcut sýkýntýlar nedeniyle önümüzdeki on yýllýk sürede üretim ve ihracat yetenekleri sýnýrlý olmaya devam edecek gibi görünüyor. 12 Sönmez Köksal 4. Derin ayýrýþým nedeniyle her etnik grup ve mezhep hem kendi içinde, hem de birbiriyle önemli çeliþkiler yaþayan, zaman zaman þiddetli þekilde çatýþan çok sayýda silahlý milis yapýsýna dönüþmüþtür. Bu durum çok ciddi güvenlik sorunlarý doðurmaktadýr. Mevcut yapýsýyla yasal güvenlik kuvvetlerinin ülkenin tümünde güvenliði saðlamasý uzak bir ihtimaldir. Ulusal barýþýn tesisi büyük ölçüde milislerin silahsýzlandýrýlmasýna, sivilleþtirilmesine ve topluma tekrar entegre edilmesine baðlý görünüyor. Bu ise bugünden yarýna gerçekleþebilecek bir geliþmeye benzemiyor. 5. Ýþgal sonrasýnda yurt dýþýna çýkmýþ/kaçmýþ Iraklýlarýn ülkelerine dönüþlerinin saðlanmasýnýn yaratacaðý ve eski Baas mensuplarýnýn tekrar topluma entegre edilmesinin yol açacaðý sorunlar çözüm beklemektedir. 6. Kerkük’ün yönetimi konusunda bir uzlaþý çok uzak görünmektedir. 7. Son dönemlerde geriletilmiþ olan faaliyetlerine raðmen El Kaide terör örgütü için ülke üs olmaya devam etmekte ve yeraltý yapýsý ile zarar verme kapasitesini sür- 13 RAPOR NO: 6 Irak’ýn kuzeyindeki geliþmelerin Türkiye’ye etkileri dürmektedir. Bu tablo, kestirilmesi güç bir zaman diliminde de Irak’ýn kaotik iç yapýsýnýn devam edeceðini göstermektedir. Tekrar üniter devlet yapýsýna dönüþtürülmesi mevcut koþullarda imkânsýz gibi görülmektedir. (Bu amaca dönük askeri bir lider senaryosu, iç savaþa dönüþüp parçalanmayý daha da derinleþtirebilir. Kaldý ki, ABD’nin böyle bir olasýlýða yeþil ýþýk yakmasý da iþgal amacýyla çeliþki oluþturur.) Bu durumda, bölgede çýkarý olan güçler ayný süre içinde etnik, mezhep vb. gibi unsurlarý kullanarak Irak’ýn kaderini etkilemeye devam edeceklerdir. Gerçeðe en yakýn bu varsayýmdan hareket edilince Kuzey Irak’taki muhtemel geliþmeler neler olabilir? 1. Bölgesel Kürt Yönetimi (BKY) ve Irak’ýn bir bütün olarak ana politikalarýný etkileme gücüne eriþmiþ olan Talabani ve Barzani mevcut politikalarýný ve bölgesel kurumsallaþmayý, iç ve dýþ koþullar elverdiði ölçüde güçlendirmeye devam ederler. 14 Sönmez Köksal Bölgede Kerkük üzerinde yaþanmakta olan gerginliðe raðmen kalkýnma projelerini uygulayarak refah düzeyini ve yönetim kapasitesini arttýrmaya devam ederler. 2. Merkezi Hükümetin veya mevcut Anayasa yapýsýnýn sürdürülebilir olmaktan çýkmasý veya Þii-Sünni çatýþmasýnýn boyutlanarak bir iç savaþa dönüþmesi halinde bölge muhtariyetinin sýnýrlarýný daha da geniþleterek, kendi kaderini tayin etmeye doðru yönelirler. 3. Ülkemizin geliþtireceði politikalarla da baðlantýlý olarak, Türkiye’nin daha fazla destek ve güvenini aramaya çalýþýrlar. KUZEY IRAK VE DÝÐER ÖNEMLÝ BÖLGESEL VE GLOBAL AKTÖRLER Kuzey Irak’taki geliþmeler ne sadece Irak içi güç savaþýmý ne de ABD ve Ýngiltere’nin baþýný çektiði koalisyon güçlerinin politikalarý tarafýndan belirlenmektedir. Komþu bölgesel güçler de ciddi þekilde hesaba katýlmaz, denklemde yer almazsa beklenmedik sonuçlar doðabilir: 15 RAPOR NO: 6 Irak’ýn kuzeyindeki geliþmelerin Türkiye’ye etkileri Ýran: Ýþgal sonrasý koþullardan azami ölçüde yararlanarak, güneyinden kuzeyine, orta Sünni bölgesi de dâhil çeþitli örgütler ve dini yapýlanmalar aracýlýðýyla ile Irak sahnesinde en etkin aktörlerden birisi konumuna gelmiþtir. Kuzey Irak ile iliþkilerinin de ne kadar boyutlanabileceðini deðerlendirmek için, Ýran-Irak savaþý sýrasýnda Tahran-Barzani-Talabani iþbirliðini anýmsamak yeterlidir. Irak’taki geliþmeleri doðrudan etkileyen ana unsur Tahran-Washington iliþkilerinin izlediði seyirdir. Ýran’ýn, Irak’ýn tümünde ve bu arada Kuzey Irak’ta, Ýsrail-Filistin ihtilafýnda, Lübnan ve Suriye’de, Körfez ülkelerinde, Afganistan ve Pakistan’da devlet altý örgütler aracýlýðý ile yürüttüðü faaliyetlerini ve nükleer ihtiraslarýný bir bütün olarak Washington’la uzlaþýya baðladýðý takdirde, baþta Irak ve diðer bölgesel geliþmelerin istikrara kavuþmasý beklenir. Þimdilik böylesine bir büyük uzlaþý gündem dýþý gibi görünüyor. Ancak, bugün ne kadar gerçek dýþý olarak deðerlendirilse de böylesine bir olasýlýðý her zaman akýlda tutmak yararlý olacaktýr. Bu boyutta dramatik bir geliþme, Þah dönemindeki Washington-Tahran ittifakýnýn bölgede yarattýðý sýkýntýlarýn çok ötesinde sorunlarý ülkemiz açýsýndan da gündeme sokabilecektir. 16 Sönmez Köksal Ýsrail: Mutlak güvenlik anlayýþýna sahip olduðundan, kendi güvenliðini saðlamak için, herhangi bir ülkenin veya bölgenin güvenliðini tehlikeye düþürmekten kaçýnmaz. Kuzey Irak periferisindeki ülkeleri etkileme yeteneði nedeniyle Ýsrail’in yakýn ilgi alanýndadýr. Saddam’ýn Irak’ýnýn yarattýðý tehdidi ABD’yi bölgeye çekerek bertaraf etmiþ görünüyor. Kuzey Irak, özellikle Ýran’a ve Suriye’ye dönük bazý faaliyetleri için ideal bir üs konumundadýr. Parçalanmýþ bir Irak, Ýran tehdidi de bertaraf edilebildiði takdirde kendisi açýsýndan ideal çözümü oluþturacaktýr. Suriye: Irak’taki geliþmeleri deðiþik þekillerde etkileyebilecek araçlara sahiptir. Etnik açýdan Kuzey Irak’taki geliþmelerle; mezhep yapýsý itibarýyla ise orta ve güney Irak’taki geliþmelerle ilgili bir ülkedir. Lübnan’daki çýkarlarý, Ýsrail’le iliþkileri, Arap Dünyasý içindeki dengeler yanýnda, Körfez ülkeleriyle, ABD ve AB ülkeleriyle iliþkileri itibarýyla Ýran’la sürdürmeye çalýþtýðý stratejik iliþkileri ve devlet altý örgütleri kullanma yeteneði bu ülkeyi imkânlarý ötesinde önemli kýlmaktadýr. Zarar verme potansiyeli nedeniyle, genelde Irak’a ve özelde Kuzey Irak’a yönelik geliþtirilecek politikalar için desteðini saðlamak yararlý olacaktýr. 17 RAPOR NO: 6 Irak’ýn kuzeyindeki geliþmelerin Türkiye’ye etkileri Körfez Ülkeleri: Özellikle önemli Þii nüfusu olan Suudi Arabistan, Bahreyn, Katar, Kuveyt gibi ülkeler için Irak’ýn Þii bir devlete dönüþmesi ve Ýran etkisine girmesi önemli bir tehdit olarak algýlanmaktadýr. Bunun ötesinde, Saddam Irak’ýnýn hissettirdiði baskýdan kurtulmuþ ve nükleer teknolojiyi sahiplenmeye çalýþan Ýran’ýn bütün Basra Körfezi’ni kontrol etmesinin yaratacaðý tehditlerin farkýndalar. O nedenle de, Tahran’ýn etkinliðini ve ihtiraslarýný frenleyebilmek için Irak’ta mezhepler üzerinden by proxy mücadele yürütüyorlar. Bu ülkeler için, Irak’ýn bütünlüðünün korunmasý, Sünni ve Arap karakterinin üst kimlik oluþturmasý stratejik bir gereksinimdir. Bu kapsamda Türkiye’ye yakýnlaþmalarý tamamen güçler dengesi politikasý ile ilgili gibi gözüküyor. ABD/AB: Baþkanlýk seçim platformunda Obama ve McCain’in Irak politikalarý henüz tam netleþmemiþ olmakla beraber, hangisi seçilirse seçilsin, ABD’nin Irak’ý tümüyle terk etmesi beklenmemelidir. Adaylar arasý farklýlýk, olsa olsa, Amerikan ordusunun hangi sürede, ne kadar ve hangi süratte azaltýlacaðýnda ve çekilme sonra- 18 Sönmez Köksal sýnda Irak’la iliþkilerin þekillenmesinde yaþanabilir. Bölgedeki petrol kaynaklarýnýn ve ulaþýmýnýn güvenliðinin saðlanmasý için her þart altýnda, ABD’nin Irak’ta çok uzun bir süre kalýcý olacaðýný varsaymak gerekir. ABD ile Irak arasýnda iþgal sonrasý dönemi kapsayacak ve bu arada ABD ordusunun hangi þartlarda nerelerde konuþlanacaðý, bu kuvvetlerin statüsünün ne olacaðý konusunda müzakerelerin yapýldýðý biliniyor. Amerikan kuvvetlerinin hangi bölgede kalýcý üs kuracaðý Türkiye açýsýndan önemli bir sorundur. Bir senaryoya göre, Amerikan kuvvetlerinin Kuzey Irak’ta kalýcý üs edinmeleri muhtemeldir. Bu, -Ýncirlik üssünün önemini azaltma yanýndaTürkiye’nin Irak’a ve özellikle Kuzey Irak’a dönük politikalarý açýsýndan yakýndan izlenmesi gereken stratejik önemde bir geliþme teþkil edecektir. AB’nin bölgeye ilgisi özellikle enerji güvenliði açýsýndan yadsýnamaz. Ancak, ABD ile ters düþmeden ve büyük Batý âlemi çýkarlarý doðrultusunda bazý politikalar geliþtirmesi mümkündür. AB ülkelerinden, Ýngiltere, Almanya, Fransa baþta olmak üzere Ýspanya, Ýtalya gibi diðer önemli ülkelerin Kuzey Irak’a ilgilerinin ikili düzeyde yoðun biçimde sürmesi beklenir. 19 RAPOR NO: 6 Irak’ýn kuzeyindeki geliþmelerin Türkiye’ye etkileri RF/Çin/Hindistan: Bölge Rusya için tarihsel ve stratejik önemdedir. Çin ve Hindistan’ýn geleceðin enerji tüketici devleri olarak bölgeye ilgi duymalarý normaldir. Çin’in Humeyni devrimi aþamasýnda Komala denen illegal örgüt aracýlýðý ile özellikle Ýran Kürdistan’ýnda son derece faal olduðu anýmsanacaktýr. Bu ülkeler, bölge ülkeleriyle gelecek enerji ihtiyaçlarýný güvence altýna almak için uzun vadeli satýn alma anlaþmalarý ve kamu þirketleri aracýlýðý ile petrol arama mukaveleleri imzalama arayýþý içindeler. TÜRKÝYE AÇISINDAN DEÐERLENDÝRME Ülkemizin 1984’ten bu yana yaþadýðý terör aslýnda “Kürt sorunu” diye adlandýrýlan sosyal, kültürel, ekonomik ve etnik bir olgunun dýþa vuran þiddet unsurudur. Çeyrek asýrdýr yaþanan terör, zaten var olan ancak varlýðýný kabullenmediðimiz etnik olguya derinlik ve boyut kazandýrmýþ, sorunu uluslararasý düzeye taþýmýþtýr. Ülkemizin önündeki sorunsal bölgede ve özellikle Irak’ýn kuzeyinde, ulusal ve toprak bütünlüðümüze tehdit diye algýladýðýmýz ve son tahlilde görülebilir bir gelecekte kalýcý olmasý muhtemel bu geliþmelerin ýþýðýnda, acaba ülkemizin refahý ve bütünlüðü 20 Sönmez Köksal için bir fýrsat penceresine dönüþtürülebilir mi? Bu amaçla Devlet olmanýn gereði olarak teröre karþý her türlü önlem alýnýrken, geleneksel/tarihsel savunma reflekslerimiz, geliþmeleri yönlendirici proaktif bir yaklaþýma dönüþtürebilir mi? Bu çerçevede akla gelen bazý yaklaþým ve önlemler þöylece sýralanabilir: Yurt içinde alýnabilecek önlemler Bu önlemlerle ilgili dosyalar devlet arþivinde fazlasýyla bulunmaktadýr. Sorun, bu önlemleri bir bütünlük ve süreklilik içinde yürürlüðe koyabilecek güçlü bir siyasi iradenin þimdiye kadar kendini göstermemiþ olmasýdýr. Bu önlemlerden ilk akla gelen bazýlarý þöylece sýralanabilir: 1. Terörle silahlý mücadele ederken, yýllardan beri tartýþýlan terör -sivil kesimhalk kitleleri baðýnýn kesilmesine, daðdaki militanlarý -silahsýzlandýrma, silah býraktýrma ve sivil hayata entegre etmeye yönelik- yeni inandýrýcý ve uygulanabilir önlemler demeti geliþtirmek. 21 RAPOR NO: 6 Irak’ýn kuzeyindeki geliþmelerin Türkiye’ye etkileri 2. Terörü sivil kesimden koparmaya yönelik çabalara hýz ve yoðunluk kazandýrmak. 3. Ülke içinde AB uyum paketleri çerçevesinde eðitim, saðlýk ve hukuk sistemlerine bölgedeki vatandaþlara güven verecek nitelik kazandýrmak. 4. Aþiret etkisini azaltýcý yapýsal reformlarý yürürlüðe koymak. 5. Ulusal kaynaþmayý, ulusal kimliði güçlendirici politika ve söylemleri geliþtirmek. Bu önlemler geliþtirilirken amaç, terörü mümkün olduðunca marjinalize etmektir. Yoksa “terörün kökü kazýnacak” gibi gerçek dýþý söylemlerle yürürlüðe konulmasý gerekli bazý önlemlerin geciktirilmesinin bahanesi yaratýlmamalýdýr. Ülkemiz için öncelik, terörü tahammül edilebilir bir çizgiye çekmek, Güneydoðu da dâhil ülke insanýmýzýn refah ve zenginliðini arttýrarak vatandaþlýk ve mensubiyet duygusunu 22 Sönmez Köksal geliþtirmek olmalýdýr. Bazý siyasi parti ve örgütlerin söylem ve eylemlerine demokratik sabýr ve tahammül göstermek, siyasetçilerin, kanaat önderlerinin ve medyanýn, kitleleri provoke etmeyen, ayrýþýmý körüklemeyen bir söylem ve tutum geliþtirmeleri gerekmektedir Bu mücadelede özellikle AB ülkelerinin desteðini kazanmak yaþamsaldýr. Zira PKK Kuzey Irak’tan çok, gücünü özellikle AB ülkelerinden ve özellikle Almanya, Fransa, Ýngiltere gibi ülkelerdeki yapýlanmalarýndan almaktadýr. Bu ülkeler için (uyuþturucu, yeraltý yapýlanmasý, yasadýþý göç, organize suç vb.) gibi nedenlerle kamu güvenliði sorununa dönüþen bu yapýlarýn sökülmesini ortak çýkar haline dönüþtürmek gerekir. Bu iþbirliði ancak, güvenlik kuvvetlerinin ayný hukuk ilkeleri çerçevesinde hareket etmeleri ile saðlanabilir. Bu durum, doðal olarak bazý örgüt mensuplarýnýn gene bazý yabancý servislerce manipüle edilmeye devam etmesini haliyle ortadan kaldýrmayacaktýr. Kuzey Irak bölgesel yönetiminin iki tarihsel lider kontrolünde, Batýlý anayasa ve 23 RAPOR NO: 6 Irak’ýn kuzeyindeki geliþmelerin Türkiye’ye etkileri diðer hukuk sisteminin geçerli olmadýðý, kamu ve özel yaþamý daha çok aþiret kurallarýnýn þekillendirdiði antidemokratik bir yapýlanma içinde olduðu biliniyor. Buna mukabil, ülkemizin her yöresinde AB hukuk normlarýnýn her gün daha kuvvetle uygulama bulmasý, bireysel hak ve özgürlüklerin teminat altýna alýnmasý, Kuzey Irak’taki sistemle var olan çeliþkiyi ülkemiz lehine daha da avantaja dönüþtürebilecektir. Bu farkýn gittikçe açýlmasý ve lehimize kullanýlmasý bölge insanýnýn mensubiyet ve vatandaþlýk baðlarýný daha da kuvvetlendirecektir. Irak’a dönük alýnabilecek önlemler Yukarýda da vurgulandýðý gibi, Irak uygulanmaya çalýþýlan anayasal sistem çerçevesinde, görülebilir bir gelecekte üç parçalý olmaya devam edecektir. Genel bölgesel dengeler ve özellikle Ýran’ýn dengelenmesi açýsýndan bütünlüðünü muhafaza eden, güçlü bir Irak tarihte olduðu gibi günümüzde de stratejik olarak Türkiye için yaþamsaldýr. O itibarla, bu politikalarýn vurgulanmasý önemlidir. Ancak, þimdilik Türkiye’nin tek baþýna veya baþka aktörlerle kolektif olarak uygulama olanaðý bulunmayan bu soyut söylemin, fiili durumu perdelememesi ve deðiþik platformlarda ve düzey- 24 Sönmez Köksal lerde deðiþik politikalar geliþtirilmesini engellememesi gerekir. Güney Irak: Petrol potansiyeli itibarýyla ülkenin en zengin bölgesidir. Etnik açýdan Arap, mezhep açýsýndan da Þii çoðunluðun egemen olduðu bölgedir. Irak’ýn, Þattülarap da dâhil (Ýran-Irak arasýnda þimdilik uykuda tutulan bir ihtilaf) Körfez’e ve okyanuslara açýlýþýný saðlayan, petrol ihracat güvenliðini ve Körfez’in genel güvenliði yanýnda, Sünni Körfez rejimlerinin güvenliðini doðrudan etkileyen en yaþamsal bölgedir. Bu bölgenin kontrolü için, Ýran’ýn ciddi bir mücadele yürütmesi beklenir. Irak’ýn bütününü kontrol açýsýndan önemi nedeniyle, ülkemizin bu geliþmeleri izlemesi, bu çerçevede sözü edilen ve II. Dünya savaþý sonrasý kapatýlmýþ olan Basra Baþkonsolosluðu’nun bir an önce açýlmaya çalýþýlmasý yararlý olacaktýr. Orta Irak: Sünni Arap aþiretlerin çoðunlukta olduðu, geniþ, henüz teyit edilmemiþ bazý zengin petrol yataklarýna sahip olduðu biliniyor. Hem Baðdat’ý, hem de güney ve kuzey bölgelerini kontrol etmesi, bölgesel Sünni dinamikleri etkilemesi açýsýndan stratejik önemi olan bir bölgedir. 25 RAPOR NO: 6 Irak’ýn kuzeyindeki geliþmelerin Türkiye’ye etkileri Kuzey Irak: Kuzey Irak denince, Türk kamuoyu ve karar alýcýlarý için büyük ölçüde Irak Kürdistan Demokratik Partisi ile Kürdistan Yurtseverler Birliði ile bu iki kuruluþun liderlerinin egemen olduðu toprak parçasý anlaþýlýyor. Bunun dýþýnda Yerel Yönetimler ve Petrol Yasalarý Irak Ulusal Meclisi’nden bir türlü geçemediði için fiziki sýnýrlarý henüz kesinleþmedi. Bunun yanýnda, Anayasa’nýn öngördüðü nüfus sayýmý da yapýlamadýðýndan nüfusu ve yapýsý, siyasi, ekonomik, kültürel vb. gibi veriler açýsýndan fazla bilgi sahibi deðiliz. Sadece, Kürdistan Bölgesel Yönetimi bölgesinde 45 milyar varil petrol ile 100 trilyon kübikmetre doðal gaz rezervlerinin varlýðý tahmin ediliyor. (Mehmet Öðütçü, OGEL 19 Ocak 2007) Bu yeraltý zenginlikleri yanýnda, konumu itibarýyla, Türkiye yanýnda, özellikle Ýran, Suriye ve Baðdat ekseninden Körfez üzerinde etkiler yaratabilecek jeostratejik konumu olan bir coðrafya parçasýdýr. Etrafýndaki coðrafya yanýnda, Irak’ýn yeraltý zenginliklerinin kontrolünü etkileyebilecek böylesine bir toprak parçasýna bölgesel ve diðer güçlerin ilgi göstermeleri kaçýnýlmazdýr. Yukarýda da ifade edildiði gibi Türkiye Irak’ýn kuzeyine hep güvenlik gözlüðü ile bakmýþtýr. Son geliþmelerin ulusal güvenliðimiz üzerinde 26 Sönmez Köksal yarattýðý bazý etkileri þöylece sýralamak mümkündür. 1. Uluslararasý düzeyde Bölgesel Kürt Yönetimi bir varlýk olarak ortaya çýkmýþtýr. Liderlerinden birisi Irak Cumhurbaþkaný olarak, diðeri tarihi ve doðal lider olarak yabancý ülkeleri resmen ziyaret etmekte ve resmi ziyaretçileri Erbil’e kabul etmektedirler. Bölgesel Yönetimin katýlýmý olmadan federal hükümetin önemli kararlarý almasý mümkün deðildir. 2. Bölgesel yönetimin liderlerinin verdikleri beyanatlar özellikle Kürt kökenli vatandaþlarýmýz üzerinde artan ölçüde geniþ etki yaratmaya baþlamýþtýr. 3. Kürt Bölgesel Yönetimi’nin kontrolündeki bölgelere üslenmiþ olan PKK teröristleri ile mücadele daha hassas bir dengeye oturmuþtur. 1998 yýlýna kadar serbestçe yapýlan hava/kara vb. askeri operasyonlarý, yeni koþullar muvacehesinde iþgalci güç olarak ABD’den izni alýnma yanýnda, Baðdat merkezi hükümeti ve yerel Kürt yönetiminin hassasiyetlerini de göz önünde tutma gereðini ortaya çýkarmýþtýr. Sonuç 27 RAPOR NO: 6 Irak’ýn kuzeyindeki geliþmelerin Türkiye’ye etkileri olarak, yeni koþullar Türkiye’nin bölgeye dönük faaliyetlerine önemli ölçüde “hukuki, siyasi, beþeri” sýnýrlamalar getirmiþtir. SONUÇ Türkiye, yaný baþýnda gelecek onyýllarýn en önemli sorunu olan enerji güvenliði açýsýndan dünyanýn ilgi odaðý, üzerinde akraba iliþkileri olan insanlarýn yaþadýðý bir coðrafya ile iç içe bulunuyor. Yukarýda da ifade edildiði gibi, Cumhuriyet’in kuruluþundan bu yana bir tehdit olarak algýlanmýþ olan bu durumu Türkiye acaba stratejik bir avantaja dönüþtürebilir mi? Türkiye acaba, 1920’li yýllarda olduðu gibi þimdi de tehdit ve güvenlik sorunlarýyla boðuþurken, yaný baþýndaki bu çeþitlilik ve zenginliðin baþka güçlerin kontrolüne geçmesine seyirci mi býrakýlacak? Bu sorularýn yanýtlarý duygusallýða kapýlmadan, cesaretle, akýlcýlýkla tartýþýlmalýdýr. Türkiye’nin bu fasit daireyi kýrmasý için yeni ve yaratýcý bir yaklaþýma ihtiyacý olduðu muhakkaktýr. Bunun için de diplomatik etkileme alanýný geniþletici çok boyutlu yaklaþým ve önlemler üzerinde durulmalýdýr. Bu çerçevede alýnabilecek bazý ön- 28 Sönmez Köksal lemler þunlar olabilir: 1. Kuzey Irak Bölgesel Yönetimi ile iliþkileri saðlam bir temele oturtmak. Ekonomik, kültürel, sosyal her türlü iliþkiyi geliþtirmeyi amaç edinmek. Böylece, yaný baþýmýzda yaratýlan boþluðun baþka güçler ve özellikle Ýran tarafýndan doldurulmasýný engellemek. 2. Bu yapýlýrken güvenlik sorununun ayrý bir hýz þeridine oturtulmaya çalýþýlmasý yaþamsaldýr. Haliyle þehit olaylarý böyle bir yaklaþýmý siyaseten güç kýlmaktadýr. Ancak, terör olaylarýný, aslýnda böylesine bir yakýnlaþmayý önleyici tuzaklar olarak da deðerlendirmek ve terör örgütünün kurduðu bu tuzaðý siyaseten aþabilmek gerektiði deðerlendirilmelidir. Haliyle burada, sorumluk gene siyasi kadrolara, kanaat önderlerine ve medyaya düþmektedir. 3. Kurulacak iliþkilerin veya yapýlacak temaslarýn önüne bunlarýn “tanýma” anlamýna gelebileceði gibi soyut engeller koymamak ve Erbil’de süratle bir Baþkonsolos- 29 RAPOR NO: 6 Irak’ýn kuzeyindeki geliþmelerin Türkiye’ye etkileri luk açarak hem olaylarý içeriden izlemek, hem de geliþmeleri þekillendirmeye çalýþmak yararlý olacaktýr. 4. Bölgesel Yönetim ve yöneticilerine karþý kullanýlan dilin ýrkçý ve hakaretamiz nitelikte olmamasý; izlenen politikalarýn Kürt milliyetçiliðini güçlendirici sonuçlar vermemesine dikkat edilmesi önem kazanmaktadýr. 5. Yürütülen örtülü faaliyetlerin gerçekten örtülü olmasý ve faaliyetlerin görünür güç gösterisine dönüþtürülmemesini saðlamak. 6. Bölgesel ve global aktörlerle ve özellikle ABD ile mümkün mertebe çýkar örtüþmesi saðlamak. Bu ülkelerle çýkar kesiþme ve çýkar çatýþma noktalarýný doðru biçimde tespit etmek ve buna göre politikalar geliþtirmek. Bu politikalarý geliþtirmek için ABD’nin desteðine olan ihtiyacý göz önünde tutarak, kamuoyunda oluþan ABD karþýtý havanýn daðýtýlmasýna çalýþmak. Çünkü bu hava geçerli olduðu sürece, böylesine bir iþbirliðini yürütmek siyaseten de zor olacaktýr. Kamuoyunun manipüle edi- 30 Sönmez Köksal lerek bu iþbirliðinin engellenmesi veya önünün kesilmesi halinde ABD ordusunun Kuzey Irak’ta konuþlandýrýlmasý ihtimali ve bunun yaratacaðý kalýcý olumsuzluklar üzerinde önemle durulmasý gerekir. 7. Ýngiltere ile de düzenli bir istiþare mekanizmasý oluþturulmasý ve bu bölgenin geleceðine iliþkin olarak gerek Washington, gerek Londra, gerek Tel Aviv Türkiye’nin Kuzey Irak vizyonuna yaklaþtýrýlmaya çalýþýlmalýdýr. 8. Türkmen olayýna yeni bir yaklaþým getirerek, bu kesimin mezhepsel ayrýþýmýný iyi çözmek, milisleþmesinin tehlikelerini deðerlendirmek yararlý olabilir. Zira, kendi kendilerini koruma durumunda kaldýklarý her olayda ciddi maddi ve manevi zarara uðradýklarý bir vakýadýr. Türkiye’nin Türkmenlerin korunmasý ve güvenliklerinin saðlanmasý için Baðdat ve Erbil üzerinde dolaylý sorumluluðunu hissettirmesinin yararý üzerinde durulabilir. 9. Sadece haber toplama iþlevi yürüten bir Ýstihbarat örgütü Türkiye’nin uzun 31 RAPOR NO: 6 Irak’ýn kuzeyindeki geliþmelerin Türkiye’ye etkileri vadeli çýkarlarýný korumak açýsýndan yetersiz kalacaktýr. Bölgedeki çok aktörlü, büyük çýkarlarýn söz konusu olduðu bu mücadeleden Türkiye’nin avantajlý çýkmasýnýn bir yolu da, devlet yapýsýnýn bu oyuna güvenle girecek yapýlanmalarla, güçlü araç ve gereçlerle teçhiz edilmesidir. 10. Kültür diplomasisi en etkin þekilde kullanýlmaya devam edilmelidir. Özel Türk televizyon kanallarý tüm Ortadoðu’da olduðu gibi Kuzey Irak’ta da popülerdir. Bölge halkýna belli mesajlarýn yansýtýlmasýnda, olumlu imajlar yaratýlmasýnda medya daha yoðun ve akýlcý þekilde kullanýlmalýdýr. 32
© Copyright 2024 Paperzz