Lale Olcay

TPHD KEMİK İLİĞİ
YETMEZLİKLERİ OKULU
LALE OLCAY
15 KASIM 2014
DERS AKIŞI
Diskeratosis kongenita
Mitokondrial Hastalıklar
*Pearson sendromu
*Retiküler disgenesis
Kongenital trombositopeniler
*Amegakaryositik
trombositopeni
*TAR sendromu
Kongenital diseritropoietik anemi
DİSKERATOSİS
KONGENİTA
Zinsser-Cole-Engman sendromu
DİSKERATOSİS KONGENİTA


Diğer adı: Zinsser-Cole-Engman sendromu
X-e bağlı, otozomal dominant, otosomal resesif geçebilen, ancak
hastaların çoğunda sporadik olan bir kemik iliği yetmezlik
sendromudur
Kalıtsal aplastik anemi şüphe edilen hastalarda Fankoni anemisinden
sonra dışlanması gereken sendromdur
Klasik özellikleri
*Mukokutanöz üçlü (ciltte pigmentasyon, distrofik tırnak, mukozal
lökoplaki) görülmesi
*Telomerlerin kısa olması
*İleri dönemde kemik iliği yetmezliği ve malignensi (skuamöz
hücreli karsinom) görülmesidir
*Hastaların %75’inde bir fiziksel anomali vardır
DİSKERATOSİS KONGENİTA: TANI
YAŞI, CİNS VE BELİRTİLERİN YAŞ İLE İLİŞKİSİ
 Erkek/Kız:
3.2/1
 Median tanı yaşı: 14 (doğum sırası75 yaş)
 Hoyeraal-Hreidarsson (HH) ve
Revesz sendromu (RS) olanlarda
çok erken yaşta tespit edilir
 Atipik DK olguları geç yaşlarda
tespit edilir
DİSKERATOSİS KONGENİTA: TANI
YAŞI
Shimamura Blood rev 2010;24:101-122
DİSKERATOSİS
KONGENİTA:
PATOGENEZ MODELİ
TELOMER VE TELOMERAZ

Telomerler, lineer kromozomların sonlarında yer alır. Kromozom
sonlarını parçalanmaktan ve uç uca füzyon yapmaktan korur

Hekzanükleotid (TTAGGG) tekrarları+ilgili proteinler= şelterin
kompleksi
Hücre çoğaldıkça (ve hücre yaşlandıkça) telomerler kısalır
Telomerler çok kısaldığı zaman, hücre siklusunda arrest olur
veya
hücre ölümü gerçekleşir




Telomeraz enzimi (ribonükleoprotein kompleksi), progenitör
hücrelerin telomerlerinin uzatılması işinde görev görür
Telomeraz: Başlıca reverse transkriptaz TERT + RNA molekülü
TERC. Telomer tekrarlarının sentezi için bir kalıp (template) görevi
görür
DK’da, telomeraz fonksiyonu yetersizdir; en fazla, en hızlı
bölünen hücreler (mukokutanöz ve hematopoietik hücreler)
etkilenir
OSKİ
Telomerlerin yapısı. Telomerler, kromozomların sonunda yer alır.
Kromozom sonlarını parçalanmaktan ve uç uca füzyon yapmaktan koruyan
protein DNA kompleksidir. Bölünmeyen hücrelerde telomerler, ilmek
şeklindedir ve bu şekilde DNA tamir proteinleri ve DNA ekzonükleazları,
kromozom ucuna ulaşamaz Bessler M ve ark. Nathan and Oski’s Hematology
of Infancy ans Childhood 7.baskı, 2009, 307-395
TELOMERAZIN GÖREV YAPMA ŞEKLİ
Telomeraz, telomerlerin 3’ sonuna telomerik tekrarlar eklemektedir
TELOMER-TELOMERAZ
BİYOLOJİSİ
Telomer biyolojisi. Lineer kromozomların sonlarında yer alan telomerler,
‘şelterin kompleksi’ denilen, hekzanükleotid (TTAGGG) tekrarları + ilgili
proteinlerden oluşur. Telomeraz kompleksi, hücre çoğaldıkça telomerler
kısaldığı için, telomerlerin sonuna telomerik tekrarlar ekleyerek telomerlerin
uzatılmasından sorumludur. DK genlerinin altı tanesi telomeraz kompleksinin
bir parçasını oluşturan proteinleri kodlar (Diskerin, TERT, TERC, NHP2,
NOP10, WDR79/TCAB1). Yedinci gen, TINF2, şelterin kompleksinin bir parçası
olan TIN2 proteinini kodlar.Parikh Curr Opin Pediatr 2012; 24: 23-32
DİSKERATOSİS KONGENİTA
GENLERİ
 DK
genlerinin altısı telomeraz
kompleksinin bir parçasını oluşturan
proteinleri kodlar
(Diskerin, TERT, TERC, NHP2, NOP10,
WDR79/TCAB1). Yedinci gen, TINF2,
şelterin kompleksinin bir parçası olan
TIN2 proteinini kodlar
DİSKERATOSİS KONGENİTA’DA GÖRÜLEN
MUTASYONLAR
Telomer’i idame ettirmede işlevi olan 7 geni mutasyonu
bilinmekte. Parikh
ve ark. Curr
Opin şekli
Pediatr 2012; 24: 23-32
Gen
Kromoz
Kalıtım
Sıklık
Kodladığı
om
lokusu
protein
DKC1
Xq28
XLR, de novo
%30
Diskerin i
kodlar
TINF2
14q11.2
Otozomal dom, de novo
%15
TIN2’i kodlar
TERC
3q26.3
Otozomal dom
%10
Aynı protein
TERT
5p15.53
Otozomal dom, otozomal
res, de novo
%5-10
Aynı protein
NOP10/NOLA3
15q14q15
Otozomal resesif
˂%1
Aynı protein
NHP2/NOLA2
5q35.5
Otozomal resesif
˂%1
Aynı protein
TCAB1/WDR79/
WRP53
17p13.1
Otozomal resesif
2 olgu
Aynı protein
TELOMER BİYOLOJİSİ VE
DK’DA
GÖRÜLEN MUTASYONLAR
Telomerler, kromozomların sonunda sarı noktalar olarak gösteriliyor. Telomerler,
hücre çoğalması sırasında eklenen TTAGGG tekrarlarıdır. TERT, telomeraz
enzimi dominanttır. TERC, RNA kalıbıdır ve hem dominant, hem resesifdir.
DKC1, X-e bağlı resesif gen olup diskerin’i kodlar. NOP10/NOLA3 ve
NHP2/NOLA2 otozomal resesiftir. TINF2, şelterin’i idame ettiren TIN2’i kodlar.
Shimanura Blood Rev 2010; 24: 101-122
DİSKERATOSİS KONGENİTA’DA BAŞLICA
BELİRTİ VE BULGULAR-1
Tanısal üçlü:
*Tırnak distrofisi: %70
*Ciltte dantelsi
retiküler
pigmentasyon: %67,
*Oral lökoplaki: %47
Dişler: %13. Çürük,
kayıp, anormal şekil,
periodontit, gövde
(crown)/kök oranında
azalma, taurodontizm
Kafa: Mikrosefali (%9),
serebeller hipoplazi
(%5), intrakranial
kalsifikasyon (%3),
Dandy-Walker, tonsiller
herniasyon
Gözler: %29. Gözyaşı
kanalında stenoz,
epifora, blefarit,
eksudatif retinopati,
vasküler retinopati,
strabismus, katarakt,
kirpik yokluğu, ülser
Gelişme: %13. Gelişme
geriliği
Gastrointestinal: %12.
özafagus darlığı, striktür,
ağ (%8); karaciğer sirozu,
fibroz, karaciğer
bozukluğu (%2)
Düşük doğum ağırlığı
(%9)
Kardiyopulmoner (%7):
Pulmoner fibrosis,
perfüzyonda azalma,
restriktif akciğer hastalığı,
arterio-venöz fistül
Kardiyak (%1): ASD,
VSD, dilate
kardiyomiyopati
Boy kısalığı: %12
Saç: %19. Seyrek, ince,
alopesi, erken kayıp,
erken beyazlama, seyrek
kaş
İskelet: %10.
Osteoporoz (%6), kalçada
avasküler, nekroz
Genitoüriner (%7):
Fimosis, meatal stenoz,
üretral striktür,
hipospadias, penil
DİSKERATOSİS KONGENİTA: BAŞLICA
BELİRTİ VE BULGULAR-2
Gonadlar: %3.
Erkek: Küçük testis,
inmemiş testis
Kız: Atrofi,
konstriksiyon, vajinal
lökoplaki
Hoyeraal-Hreidarsson
sendromu (HH) (%5)
Sistemik DK +
serebeller hipoplazi +
gelişme bozukluğu
Revesz sendromu(%4):
(RS)
HH + eksudatif
retinopati
Hiperhidrosis (%6)
Nörolojik bulgular
(%4): Ataksi, spastisite,
hipotoni
Nöropsikiyatrik (%25,
%83):
Dikkat eksikliğihiperaktivite bozukluğu,
anksiyete, ruh hali
bozuklukları, gelişme
bozukluğu
Kulaklar (%2): Sağır,
dönük, düşük kulak
Shimamura ve ark. Blood
Rev 2010;24: 101-122
Chirnomas ve ark.
Pediatr Clin N Am 2013;
60: 1291-1310
KLİNİK
BULGULARA GÖRE
SINIFLANDIRMA
Klasik
DK
Sessiz taşıyıcılar
Atipik DK
KLİNİK
BULGULARA GÖRE
SINIFLANDIRMA :
KLASİK DK
 Tipik
olarak, hastalar doğduklarında normaldir
 Mukokutanöz bulgular çocukluk döneminde
ortaya çıkar
 Kemik iliği yetmezliği ergenlik döneminde ortaya
çıkar
 Hastalar 3. dekadda kaybedilir
KLİNİK
BULGULARA GÖRE
SINIFLANDIRMA:
SESSİZ TAŞIYICILIK
*Hasta bir DK olgusunun aile bireyleri
arasındadır
*Bu belirti ve bulgulardan hiçbirine sahip
değildirler
*Ancak telomerleri çok kısadır
*Yakın izlemleri gerekir
DİSKERATOSİS KONGENİTA:
KLİNİK
BULGULARA GÖRE
SINIFLANDIRMA:
ATİPİK DK
Şu şekilde karşımıza çıkabilir:
*Sadece edinsel aplastik anemi var,
mukokutanöz bulgular yok
*DK bulguları var; mukokutanöz bulgular
hariç
*DK bulguları var; hematolojik bulgular
hariç
*Sadece pulmoner fibrosis var
A.TERC mutasyonu saptanmış olan DK lı bir ailenin aile ağacı B.Anne ve annenin
kızkardeşinin TERC için heterozigot olup, kız çocuğun bu mutasyonu taşımadığını
gösteren kromatogram C.Annenin telomer boyunun 1 persentlin altında olduğu,
ancak etkilenmemiş olan kız çocuğun telomer boyunun normal olduğunu gösteren
DİSKERATOSİS KONGENİTA:
KOMPLİKASYONLAR: MALİGN HASTALIK
GELİŞİMİ
*Üçüncü dekadda gelişir; hastalığın hafif ve geç
başlangıçlı tiplerinde daha sıktır.
*Türleri
Solid Tümörler (%20-30)
*Skuamöz hücreli karsinom
Baş, boyun: Dil, dudak, ağız, damak,yanak,nazofarinks,
larinks
Üst-alt GIS: özafagus, anüs
Kadınlarda genital bölge
*Cilt kanseri
*Adenokarsinom (mide, kolon, akciğer, pankreas)
MDS (%30)
AML (%10)
Atipik DK ve geç başlangıçlı formlarda AML daha sık; en sık rastlanan
kromozom anormalliği 7.kromozom anormallikleri
1) Shimamura ve ark. Blood Rev 2010;24: 101-122 2) Bessler M ve ark. Nathan and
DİSKERATOSİS KONGENİTA:
LABORATUVAR BULGULARI
1) Periferik kan bulguları
2) Kemik iliği incelemesi
3) İmmünolojik Bulgular
4) Sitogenetik
(Bessler M ve ark. Nathan and Oski’s Hematology of
Infancy ans Childhood 7.baskı, 2009, 307-395)
DİSKERATOSİS KONGENİTA:
PERİFERİK KAN BULGULARI
 Pansitopeni: Hastalarda aplastik anemi gelişme riski
20 yaşa kadar %1 iken, sonraki her dekatta yaklaşık
%10 artar (50 yaş civarında kümülatif insidans:
yaklaşık %50) 1 Başka kaynaklara göre 40 yaşta,
hastaların %95 inden fazlasında pansitopeni gelişmiş
olur 2
Sitopeni (bir veya birden fazla seride) (%80)
 Makrositoz (anemi ile birlikte veya değil)
 Trombositopeni
 Nötropeni
 Dolaşan progenitör hücrelerde azalma
 Hemoglobin F’de artma
 Von Willebrand faktörde artma
1) Shimamura ve ark. Blood Rev 2010;24: 101-122
2) Bessler M ve ark. Nathan and Oski’s Hematology of Infancy ans Childhood 7.baskı,
DİSKERATOSİS KONGENİTA’DA
KEMİK İLİĞİ BULGULARI
Hiposellüler kemik iliği (3 seride birden
hipoplazi)
 Mast hücre sayısında artış
 Diseritropoez
 Hiposellüler MDS
 MDS/AML bulguları

Bessler M ve ark. Nathan and Oski’s Hematology of Infancy ans
Childhood 7.baskı, 2009, 307-395
DİSKERATOSİS KONGENİTA’DA
İMMÜNOLOJİK BULGULAR
Humoral anormallikler
 Hipo-hiper gama globulinemi
 Sellüler anormallikler
Lenfopeni : B, T, NK
Fonksiyonel anormallikler
Uyarı ile proliferasyonda azalma
Uyarı ile apoptozda artma
Anerji
EBV transformasyonu ile immortalizasyon güçlüğü (X-e
bağlı olan DK için)

Bessler M ve ark. Nathan and Oski’s Hematology of Infancy ans Childhood 7.baskı, 2009, 307-395
DİSKERATOSİS KONGENİTA’DA
SİTOGENETİK
Sitogenetik instabilite: kültürü yapılmış
hücrelerde klonal olmayan kompleks anomalileri
 Kromozom kırıkları, hipodiploidi, mikronukleus
 Anafaz ve telofaz köprüleri*
 Kısa telomer sinyalsiz uç*
 Telomer sinyali olmadan uç uca füzyon*
 DNA çapraz bağlayıcı ajanların klastojenik
etkisi ile kromozom instabilitesinde artış
yok
 Kİ hücrelerinde klonal anormallikler: monozomi
7 (MDS, MDS/AML)

Bessler M ve ark. Nathan and Oski’s Hematology of Infancy ans Childhood
7.baskı, 2009, 307-395
‘DİSKERATOSİS
KONGENİTA’DA
SELLÜLER ANORMALLİKLER
Spontan kromozom kırıkları
Çapraz bağlayıcı ajanlarla (DEB, mitomisin C,
nitrojen mustard gibi) kromozom kırıklarında
artış olmaması
İyonize radyasyona hipersensitivite (fikir birliği
yok)
Belirli sitotoksik ajanlara karşı hipersensitivite
Kısa telomer*
Prematür replikatif yaşlanma*
TERT ile mortalizasyonun yapılamaması (Xe bağlı)
Taraflı X sessizleştirilmesi (X-e bağlı DK nın
hanım taşıyıcılarında)
Bessler M ve ark. Nathan and Oski’s Hematology of Infancy ans Childhood 7.baskı, 2009,
307-395
DİSKERATOSİS
KONGENİTA’DA
TELOMER BOYU
 Telomer
kısalığı (yaş için normalin %1
inin altı) (şekil)
 Çok renkli akım floresans in situ
hibridizasyon yöntemi ile belirlenen
grafikler, DK’ı, Fankoni anemisi,
etkilenmemiş akrabalar ve DK olmayan
kalıtsal kemik iliği yetmezliğinden
ayırdetmeye yarar
 Sensitivite ve spesifitesi yüksektir
 Halen, çeşitli lökosit alt gruplarında ‘çok
kısa telomer’ varlığı, DK tanısı için, en
kullanışlı tarama testidir
DİSKERATOSİS KONGENİTA’DA TELOMER
BOYU
DK hastaları ve akrabalarında, çok renkli akım floresans in situ
hibridizasyon yöntemi ile ölçülmüş olan yaşa göre telomer boyu. Vertikal eksen,
telomer boyunu (kilobayt) göstermekte. Eğriler 400 normal kontrol bireyine göre
belirlenen 1. 10., 50., 90., 99. persentilleri gösteriyor. DK hastası n:17; HH
varyantı n:4; RS n:4; seessiz taşıyıcı n:1; akrabalar n:54; Alter ve ark. Blood 2007;
DK dışı hastalar ve akrabalarında yaşa bağlı telomer uzunluğu. Vertikal
eksen, telomer boyunu (kilobayt) göstermekte. Eğriler 400 normal kontrol bireyine
göre belirlenen 1. 10., 50., 90., 99. persentilleri gösteriyor. Fankoni anemisi (FA) n:
13; FA -KİT sonrası n:1; FA mozaisizm n:3; Diamond Blackfan anemisi n: 14;
Shwachman Diamond sendromu n:5; diğer n:10; akrabalar n: 35. Alter ve ark. Blood
2007; 110:1439-1447
DİSKERATOSİS KONGENİTA DA MUTASYON
CİNSİ
İLE HASTALIĞIN CİDDİYETİNİN İLİŞKİSİ
Gen
Kromozo
m lokusu
Kalıtım
şekli
Sıklı
k
Ciddiyet
DKC1
Xq28
XLR, de novo
%30
Çok hafif-çok ağır
TERC
3q26.3
Otozomal
dom
%10
Hafif. Atipik DK, geç
başlangıç;
AC fibrosisi, siroz,
hiposellüler MDSMDS/AML
Genetik antisipasyon
görülür. Tam olmayan
(İnkomplet) penetrans
TERT
5p15.53
Otozomal
dom,
otozomal res,
de novo
%510
Atipik DK, AC fibrosisi,
aplastik anemi, genetik
antisipasyon.Tam
olmayan (İnkomplet)
penetrans
Biallelic TERT bir olguda,
Bir de HH sendromunda
Biallelik TERT veya TERC
null mutasyonu tarif
DİSKERATOSİS KONGENİTA’DA
PROGNOZ
Ölüm
nedenleri:
Kemik iliği yetmezliği>immün
yetmezlik >pulmoner
komplikasyonlar>malign
hastalıklar
DİSKERATOSİS KONGENİTA’DA
HASTALIK ŞİDDETİNİN ÖNGÖRÜLMESİ :
HASTALIK (GENETİK) ANTİSİPASYONU
Genetik antisipasyon:
Nesilden nesile geçen bir hastalık, her yeni nesilde,
bİr öncekinden daha erken yaşta ve bir öncekinden
daha ciddi olarak karşımıza çıkar.

Otozomal dominant DK’da ’hastalık antisipasyonu’
görülür; nesilden nesile aktarılan telomerlerin
giderek kısalması nedeniyle gelişir
Shimamura ve ark. Blood Rev 2010;24: 101-122
DK‘DA VARYANTLAR
Hoyeraal-Hreidarsson (HH) sendromu
DK+serebeller hipoplazi+gelişme
bozukluğu
Revesz sendromu (RS)
HH + eksudatif retinopati
HOYERAAL-HREİDARSSON (HH)
SENDROMU
Erken çocukluk döneminde ortaya çıkar
 İntrauterin büyüme geriliği, mikrosefali, serebeller
hipoplazi, mental retardasyon, ilerleyici kombine
immün yetmezlik, aplastik anemi
 Miyelinizasyonda gecikme, korpus kallozumda hipoplazi
görülür
 Çoğunda DKC1 geninde mutasyon vardır
 Homozigot TERT, bir olguda
 Heterozigot TERT +genetik antisipasyon olgusu..1 adet

Bessler M ve ark. Nathan and Oski’s Hematology of Infancy ans Childhood
7.baskı, 2009, 307-395
HOYERAAL-HREİDARSSON (HH)
SENDROMU
Hoyeraal-Hreidarsson (HH) sendromu (%5): Sistemik DK + serebeller
hipoplazi + gelişme bozukluğu Shimamura Blood rev 2010;24:101-122,
Chirnomas ve ark Pediatr Clin N Am 2013; 60: 1291-1310
REVESZ SENDROMU
İlerleyici bilateral eksudatif retinopati (Coat’s
retinopathy)
 İntra uterin büyüme geriliği
 İnce, seyrek saç
 İnce retiküler cilt pigmentasyonu
 Serebeller hipoplaziye bağlı ataksi
 Serebral kalsifikasyonlar
 Ekstensör hipertoni
 İlerleyici psikomotor gerilik
 İlerleyici kemik iliği yetmezliği
 Erken çocuklukta ölüm
 A R282H TIN2 mutasyonu: bir olgu

Bessler M ve ark. Nathan and Oski’s Hematology of Infancy ans Childhood 7.baskı,
2009, 307-395
ATAKSİ-PANSİTOPENİ
SENDROMU
Kemik iliği yetmezliği + ciddi serebeller hipoplazi
+ kromozomal instabilite
 DEB/Mitomisin C ile kromozom kırıklarında
artış yok
 MDS, MDS/AML ve monozomi 7 birlikte
görülebilir
 Moleküler yapısı ve etyolojide telomerlerin yeri
incelenme aşamasında


Bessler M ve ark. Nathan and Oski’s Hematology of Infancy ans
Childhood 7.baskı, 2009, 307-395
DK’DA TEDAVİ-1 KEMİK İLİĞİ
YETMEZLİĞİ

Klasik DK’da kemik iliği yetmezliği, Fankoni anemisi
gibi tedavi edilir. Androjen ve hematopoietik büyüme
faktörleri yetmezliği düzeltebilir; fakat hastaların
çoğunda etki geçicidir

Androjen FA e göre daha düşük dozda verilir
(oksimetholon 0.5-1 mg/kg/g)

EPO + G-CSF birlikte etkilidir


Androjenlerle büyüme faktörleri aynı anda
kullanılmamalı (splenik peliosis ve splenik rüptür
riski nedeni ile)
İdiopatik aplastik anemide kullanılan ATG ve
siklosporin etkisizdir
Shimamura ve ark. Blood Rev 2010;24: 101-122 Bessler M ve ark. Nathan and Oski’s Hematology of
DK’DA TEDAVİ-1 KEMİK İLİĞİ
YETMEZLİĞİ-(DEVAM)
 Hematolojik
anormallik yok ise veya kemik iliği
yetmezliği belirtileri hafif ise, sadece hemogram
değerleri izlenir
 Hematolojik anormalliği olan hastalara, yıllık
kemik iliği aspirasyonu ve biyopsisi yapılır.
MDS morfolojisi ve sitogenetiği incelenir.
Muhtemel HKHN için plan yapılır (hematolojik
komplikasyonların gelişimi hızlı olabilir)
 DK zemininde gelişen MDS, AML’nin tedavisi için
bir standart yoktur
 Geçici olarak klonal sitogenetik anormallikler
gelişebilir. Persistan veya kompleks ise kötü prognoz
göstergesidir Shimamura ve ark. Blood Rev 2010;24: 101-122 Bessler M ve ark.
Nathan and Oski’s Hematology of Infancy ans Childhood 7.baskı, 2009, 307-395
DK’DA TEDAVİ-2
Hematopoietik kök hücre nakli (HKHN), en son
tedavi seçeneğidir
 Ancak mortalite ve morbiditesi yüksektir

Düşük intensiteli hazırlama rejimi, radyoterapi
içermeyen ve bleomisin olmayan rejimler kullanılır
 Beklenmeyen komplikasyonlar: Hepatik, pulmoner
 HKHN yapılan hastalarda median yaşam süresi: 7 yıl
 HLA tam uyumlu kardeşten yapılan nakillerde 5 yıllık
yaşam %68, alternatif donörlerden yapılan nakillerde
%31

Shimamura ve ark. Blood Rev 2010;24: 101-122
Bessler M ve ark. Nathan and Oski’s Hematology of Infancy ans Childhood
7.baskı, 2009, 307-395
DK’DA TEDAVİ-3 PULMONER
HASTALIKLAR
Pulmoner hastalığın tedavisi yoktur
 İmmünosupresiflere yanıt vermez
 Akciğer transplantasyonu düşünülebilir
 DK hastaları
-sigara içmemeli
-pulmoner toksisite yapan ilaçlardan (bleomisin
gibi)
uzak durmalı
-kanser tedavisi ve KİT sırasında akciğerleri
korunmalı

Bessler M ve ark. Nathan and Oski’s Hematology of
Infancy ans Childhood 7.baskı, 2009, 307-395
DK’DA TEDAVİ-4 MALİGN
HASTALIKLAR
Ultraviyole ışınlarından korunmalı, güneş kremi
sürmeliler
 Özellikle oral lökoplakisi olanlar sigara ve alkol
kullanmamalı
 Düzenli Diş Hekimi tarafından kontrol edilmeliler
 Malignensi taramaları yapılmalı (özellikle GIS)
 Kemik iliği yetmezliği nedeni ile, kemoterapi ve
cerrahi müdahale sınırlı olarak uygulanabilir
 Oral malignensilerde premalign hiperkeratotik lezyon
düzenli takip edilir ve biyopsisi alınır
 Neoadjuvan radyoterapi veya belirlenmiş olan
malign lezyonların cerrahi rezeksiyonu, ipsilateral
lenf nodlarının temizlenmesi esastır. Adjuvan
radyoterapi eklenebilir veya eklenmez

Bessler M ve ark. Nathan and Oski’s Hematology of Infancy ans Childhood
7.baskı, 2009, 307-395
KARTİLAJ-SAÇ
HİPOPLAZİSİ
(METAFİZİYEL KONDROPLAZİ)
KARTİLAJ-SAÇ
HİPOPLAZİSİ=METAFİZİYEL
KONDROPLAZİ
Otozomal resesif kondroplazi
 Kısa boy (ekstremite kısalığı)
 Saçlar kısa, seyrek ve merkezi pigmentini içermiyor
 Göğüs deformitesi
 Alt ekstremitelerde varus
 Lordoz
 Skolyoz
 Agangriyonik megakolon (Hirschsprung hastalığı)

KARTİLAJ-SAÇ
HİPOPLAZİSİ=METAFİZİYEL
KONDROPLAZİ HEMATOLOJİK
BULGULAR
*Hafif-ciddi makrositik anemi: Çoğunluğunda var
*Lenfopeni: Çoğunluğunda var
*Nötropeni: 1/4’ünde var
KARTİLAJ-SAÇ HİPOPLAZİSİ:
ANEMİ
Hafif, erken çocukluk döneminde kendiliğinden
düzelir
 Ciddi olgularda:
DBA’e benzer
Ciddi immün yetmezlik ile birlikte olabilir
Anemi ciddiyeti
Boy ile ters ilişkili
İmmün yetmezlik ile doğrusal ilişkili
Lenfoid malignansi ve bazal hücreli karsinom, normal
popülasyondan 7 kat fazla

KARTİLAJ-SAÇ HİPOPLAZİSİ : AYIRICI
TANI
 Diamond
(DBA)
Blackfan Anemisi
Trombositoz, EPO yüksekliği, eritrosit
ADA’sında artış
nedeni ile karışır
DBA’de metafiziyel displazi yoktur
Mutasyonlar farklıdır
KARTİLAJ-SAÇ HİPOPLAZİSİ: GENETİK





Otozomal resesif geçişli
RMRP’nin RNA’sını kodlayan gende mutasyon
RMRP, mtDNA replikasyonu, ribozom biyogenezi ve
pre-RNA processing’i, siklin B2’nin mRNA’sının
parçalanması ve bu şekilde hücre siklusunun
ilerlemesinde işlev görür
Ribozomal birleşme sırasında rRNA kesilmesinde
(bölünme) azalma ve kemik displazisinin derecesi
arasında ciddi bir doğrusal ilişki
rRNA kesilmesinde (bölünme) azalma ve hücre
siklusu bozukluğu ile saç hipoplazisi, immün
yetmezlik, hematolojik anormallik ve kanser riski
artışı arasında ilişki vardır
KARTİLAJ-SAÇ HİPOPLAZİSİ:
TEDAVİ
Transfüzyon
 Steroid tedavisi: İmmün yetmezlik ve boy
kısalığı yapıcı etkileri nedeni ile dikkatle
verilmeli

HKHN: Kemik iliği yetmezliği, hastaların
çoğunda
geçer, fakat bazı olgularda ciddi ve
inatçıdır
Ciddi kombine immün yetmezliği olan olgularda
miyeloablazyon ile birlikte olarak veya
olmayarak
MİTOKONDRİ
HASTALIKLARI
PEARSON SENDROMU
PEARSON SENDROMU
 Pearson’un
sendromu
 Tipik
kemik iliği-pankreas
özellikleri:
*Refrakter sideroblastik anemi
*Kemik iliği öncüllerinde
vakuolizasyon
*Mitokondrial DNA (mt DNA) da
delesyon
PEARSON SENDROMU: PATOGENEZ
*Mitokondrial DNA’daki delesyon veya dublikasyonlardan
kaynaklanır
*Mitokondriler, hem nukleus, hem de mitokondri DNA’sı
tarafından kontrol edilir
*Mitokondri DNA’sı solunum yolu enzimlerinin 13 tanesini ve
mitokondride protein sentezi için gerekli olan 24 RNA molekülünü
kodlar
*Oksidatif fosforilasyon (solunum yolu enzimlerin
yetersizliği nedeni ile) bozukluğu sonunda NAD, sitokrom
oksidaz, ATP, tRNA ve rRNA azalır
*Hastalık ciddiyeti, mutant/vahşi mtDNA oranına ve mutant
mtDNA’nın dokulardaki dağılımına bağlıdır
MİTOKONDRİ DNA’SININ
DİĞER ÖZELLİKLERİ
*Genellikle maternal yolla kalıtılır
*Pearson sendromunda, mtDNA’daki
mutasyon, ‘heteroplazmik’tir.
*Heteroplazmik mutasyon: Mutasyon,
bir hücredeki mt genomların ancak
bazılarında vardır ve bu nedenle
gebelik sırasında bebeğin etkilenme
derecesini önceden belirlemek zordur
PEARSON SENDROMU: KLİNİK
BULGULAR
 Erken
çocukluk döneminde başlar (ilk 6 ay);
K/E:0.7/1, tüm etnik gruplarda görülür
 Fiziksel bir anomali, nadir olarak bulunur
 Pansitopeni
 Ekzokrin pankreas bozukluğu
 İnsuline bağlı diabetes mellitus
 Karaciğer yetmezliği
 Böbreklerde tubulopati
 Laktik asidoz
 Hematopoietik öncüllerde vakuolizasyon
Hidrops fetalis
Chirnomas ve ark. Pediatr Clin N Am 2013;60: 1291-1310
Bessler M ve ark. Nathan and Oski’s Hematology of Infancy ans Childhood 7.baskı, 2009, 307-395
PEARSON SENDROMU:
HEMATOLOJİK BULGULAR
*Anemi, genellikle makrositiktir
*Nötropeni ve trombositopeni (hastaların ½’sinde)
*Miyeloid ve eritroid öncüllerde
vakuolizasyon
hemen hemen
*Eritroid seride azalma
tüm hastalarda
*Halka eritroblast varlığı
PEARSON SENDROMU:
PROGNOZ
Hastaların çoğu, 3 yaşından önce ölür, median
yaşam süresi (projected) 4 yıl, 10 yaşında %36
 Başlıca ölüm nedeni, sırasıyla metabolik asidoz,
karaciğer ve böbrek yetmezliğidir
 Az sayıda hasta hematolojik düzelme gösterir;
fakat sonunda Kearns-Sayre sendromu gelişir
 Malign transformasyon bildirilmemiş

PEARSON SENDROMU
PEARSON SENDROMU: TEDAVİ
Anemi: Eritrosit suspansiyonu transfüzyonu
EPO
Nötropeni: G-CSF

MİTOKONDRİ
HASTALIKLARI
RETİKÜLER DİSGENESİS
RETİKÜLER DİSGENESİS:
PATOGENEZ
Mitokondride
bulunan adenilat
kinaz 2 geninde mutasyon var
Katlanmamış protein cevabı yok
Sekretuar protein yükünde
dengesizlik
RETİKÜLER DİSGENESİS:
KLİNİK BULGULAR
 Neonatal
dönemde başlar
 Lökopeni ve lenfopeni +
 Kemik iliğinde miyeloid ve lenfoid
öncüller yok ancak kemik
iliğindeki aplazi tam değil
 Lenfoid doku genellikle yok
 Bazı hastalarda anemi ve
trombositopeni de var
RETİKÜLER DİSGENESİS:
TEDAVİ
Ciddi
kombine immün yetmezlik
gibi karşımıza çıkan olgularda
hematopoietik kök hücre
nakli ile kür sağlanmıştır
Mortalite yüksektir
KALITSAL
TROMBOSİTOPENİLER
AMEGAKARYOSİTİK
TROMBOSİTOPENİ
(CAMT)
AMEGAKARYOSİTİK TROMBOSİTOPENİ
(CAMT)
Bebeklik döneminde başlayan
 İzole trombositopeni
 Kemik iliğinde megakaryosit azlığı veya yokluğu
 Fiziksel anomali yokluğu ile seyreden
 Otozomal resesif geçişli
 Trombopoietin reseptör mutasyonu (protoonkogen MPL)
na bağlı olan
 İzole trombositopeninin, çoğunlukla aplastik anemiye
dönüştüğü
kalıtsal bir kemik iliği yetmezliğidir

AMEGAKARYOSİTİK
TROMBOSİTOPENİ (CAMT): KLİNİK
BULGULAR
Doğumdan sonraki ilk haftada peteşi ve kanama
bulguları
 Ciddi trombositopeni
 Trombosit morfoloji ve boyu normal
 Kemik iliği incelemesi: Megakaryosit yok veya az
 Trombopoietin yüksek
 Fiziksel anomali genellikle yok; ancak eğer varsa özgün
değil
 Psikomotor gerilik bulunabilir
Daha az ciddi biçiminde:
Trombositopeni orta dereceli veya geçici

AMEGAKARYOSİTİK
TROMBOSİTOPENİ (CAMT):
PROGNOZ
CAMT, ilk 10 yılda ağırlaşır ve ikinci dekadda
ciddi aplastik anemiye döner
 MDS veya MDS/AML’e dönüşüm olabilir

AMEGAKARYOSİTİK TROMBOSİTOPENİ
(CAMT) AYIRICI TANI: KALITSAL
HASTALIKLAR
1) Radius yokluğu ile birlikte olan trombositopeni
(TAR): TAR’da görülen ön kol anomalisi (radius yokluğu)
CAMT’da yoktur
2) Wiskott Aldrich sendromu: WAS daki mikro
trombositler, CAMT’da yoktur
3) Noonan Sendromu: Noonan sendromunda var olan
yüz ve kalp anomalileri, PTPN11 mutasyonu CAMT’da
yoktur
Aplastik anemiye dönüştükten sonra
1) Fankoni anemisi: Fankoni anemisindeki DEB ve
MMC test pozitifliği CAMT’da yoktur
2) Diskeratosis kongenita:
AYIRICI TANI:EDİNSEL HASTALIKLAR:
TROMBOSİT YIKIMININ ARTTIĞI
DURUMLAR
İMMÜN NEDENLERE
BAĞLI
Neonatal
alloimmün
trombositopeni
*Annedeki İTP
*İlaca bağlı antikor
*Otoimmün
trombositopenik
purpura
*
İMMÜN OLMAYAN
NEDENLERE BAĞLI
OLARAK
DİĞER NEDENLERLE
*Hiperbilirübinemi
*Fototerapi
*Polisitemi
*Rh hemolitik
hastalığı
*Total parenteral
nutrisyon
*Psödotrombositopeni
*DİK
*Asfiksi
*Perinatal aspirasyon
*NEK
*Kasabach-Meritt
sendromu
*Neonatal tromboz
*Respiratuvar distres
sendromu
*Annede preeklampsi
*Kardiyopulmoner
bypass (ECMO)
-Ailevi trombotik
trombositopenik
Cantor A. Nathan and Oski’s
Hematology of Infancy ans Childhood 7.baskı, 2009, 148purpura
177
AYIRICI TANI:EDİNSEL
HASTALIKLAR 2
TROMBOSİT YAPIMININ AZALDIĞI
DURUMLAR
SEKESTRASYON
Viral hastalıklar (HIV, CMV, Rubella, HHV6)
Hipersplenizm
Kongenital lösemi
Down sendromunda geçici miyeloproliferatif
hastalık
Nöroblastom
Histiyositoz
Osteopetroz
Cantor A. Nathan and Oski’s Hematology of
Infancy ans Childhood 7.baskı, 2009, 148-177
AMEGAKARYOSİTİK TROMBOSİTOPENİ
(CAMT): GENETİK



Otozomal resesif geçişlidir
Trombopoietin reseptör geni olan c-MPL‘de çeşitli mutasyonlar
(1p34’de yer alır)
Hastalar homozigot veya çift heterozigottur
Genotip-Fenotip İlişkisi
 Tip I: c-Mpl’de tam fonksiyonel yokluk
 Tip II: c-Mpl’de az miktarda fonksiyon varlığı: Trombosit
sayısında geçici düzelme ve pansitopeniye dönüşümde Tip I’e göre
gecikme vardır. Pansitopeni, ilk belirti olabilir
 AA, AML, MDS dönüşümün, özgün olarak genetik mutasyon ile
ilişkisi olup olmadığı bilinmiyor
Taşıyıcılar (heterozigot)
Trombosit sayısı normal olabilir, ancak megakaryopoiesis bozuktur
Bessler M ve ark. Nathan and Oski’s Hematology of Infancy ans Childhood 7.baskı,
2009, 307-395; Shimamura ve ark. Blood Rev 2010;24: 101-122
AMEGAKARYOSİTİK TROMBOSİTOPENİ
(CAMT): TEDAVİ
Trombosit suspansiyonu transfüzyonu (ışınlı, filtreli)
 DDAVP: Büyük çocuklarda kullanılabilir
 Büyüme faktörleri ve sitokinlerle (IL-3, GM-CSF)
uzun süreli yanıt alınmaz
 HKHN, küratif olan tek tedavi seçeneğidir
*c-MLP mutasyonu için heterozigot olan kardeşler başarı
ile
kullanılmıştır
*Akraba olmayan vericilerden yapılan transplantların
başarısı düşüktür (toksisite ve engraftman başarısızlığı)
 İleride gelişecek gen tedavisinden yararlanacağı
düşünülmekte

Bessler M ve ark. Nathan and Oski’s Hematology of Infancy ans Childhood 7.baskı, 2009, 307395
Shimamura ve ark. Blood Rev 2010;24: 101-122
KALITSAL
TROMBOSİTOPENİLER
RADİUS YOKLUĞU İLE
BİRLİKTE OLAN
TROMBOSİTOPENİ (TAR)
OLAN
TROMBOSİTOPENİ (TAR)
Neonatal dönemde tespit edilen
 Ön kol kısalığı (bilateral radius yokluğuna
bağlı, %2 sinde tek taraflı radius yokluğu)
 Ciddi trombositopeni
 Başparmaklar varlığı (ancak anormal
görünümde olabilir)
ile seyreden bir kalıtsal kemik iliği yetmezliğidir

RADİUS YOKLUĞU İLE BİRLİKTE OLAN
TROMBOSİTOPENİ (TAR)’DA KLİNİK BULGULAR-1
*İlk bir yıl içinde cilt ve mukoza kanamaları görülür
*Bilateral radius yokluğu (%2 sinde tek taraflı) (TAR’ın
‘olmazsa olmaz’ı bulgusudur)
*Başparmaklar var veya hipoplazik (Fankoni anemisinde
radius olmayan olgularda, baş parmak yok)
*Diğer iskelet anormallikleri:
-Ulnada kısalık
-Humerusta hipoplazi
-Skapulada anormallik, omuzlarda anormallik
-Kalça dislokasyonu
-Patella anomalleri
-Fokomeli
-Çarpık bacak
-Fibula/tibia eklem yokluğu
RADİUS YOKLUĞU İLE BİRLİKTE OLAN
TROMBOSİTOPENİ (TAR)’DA KLİNİK
BULGULAR-2
*Anormal yüz
*Renal malformasyonlar
*İnek sütü allerjisine bağlı gastroenterit
*Kalp malformasyonu
*Kısa boy
*Makroensefali
*Kapiller hemanjiom
Bessler M ve ark. Nathan and Oski’s Hematology of Infancy ans Childhood
7.baskı, 2009, 307-395
Shimamura ve ark. Blood Rev 2010;24: 101-122
TAR’DA LABORATUVAR BULGULARI
Trombosit sayısı < 50 000/mm3
 Trombosit boyu ve morfolojisi normal
 Doğum sırasındaki trombosit sayısı en yüksek
 Trombosit sayısı ilk bir yıldan sonra yükselir.
Normal düzeye ulaşmayabilir, ancak transfüzyon
gerekmez
 Kemik iliği: Megakaryositler küçük ve anormal veya yok
 Trombopoietin yüksek (rekombinan TPO’ya cevap da yok)
 Genellikle geçici olan eozinofili ve lökomoid reaksiyonlar
görülür

TAR’DA AYIRICI TANI
Fankoni Anemisi
FA’de, neonatal dönemde trombositopeni nadirdir
FA hastalarının sadece %30’unda radius anomalisi vardır
Radius’u olmayan Fankoni anemili hastalarda başparmak yoktur
(Yine de bu hastalarda DEB testi istenmelidir)
Radioulnar Sinostoz ile birlikte olan Amegakaryositik
Trombositopeni (ARTUS veya RUS). ARTUS’a ait bulgular:
HOXA11 gen mutasyonuna bağlı
Ön kollarda hafif deformite
Yaşam süresince aynı ciddiyette devam eden trombositopeni
Aplastik anemiye dönüşüm
Trizomi 18
Radial hipoplazi + trombositopeni var
Farklı olarak özafagus atrezisi vardır
TAR’DA GENETİK
Otozomal resesif, otozomal dominant, otozomal dominant
ve inkomplet penetrans
 İlgili gen bilinmiyor
 Megakaryosit ve trombositler üzerindeki c-Mpl normal
düzeyde (ancak trombopoietine cevap olmaması, c-Mpl
sinyalinde bozukluk olduğunu düşündürmektedir
 1q21.1 de mikrodelesyon saptanan olgular var; ancak
bunun yeterli olmadığı, başka genetik anomalilerin de
bulunması gerektiği düşünülmekte

RADİUS YOKLUĞU İLE BİRLİKTE OLAN
TROMBOSİTOPENİ (TAR)’DE PROGNOZ
 Trombositopeni,
ilk bir yıldan sonra
yükselir. Normal düzeye ulaşmayabilir, ancak
transfüzyon gerekmez
 Kanama nedeni ile erken ölümler görülebilir. 1-2
yaşlarında yaşam %80, 4 yaşta %70’dir ve plato
çizer
 HKHN, küratiftir, ancak nadiren gerekir
 Aplastik anemiye dönüşüm bildirilmemiş
 AML, ALL ve solid tümöre dönüşen nadir sayıda
olgu bildirilmiş
Bessler M ve ark. Nathan and Oski’s Hematology of Infancy ans Childhood 7.baskı, 2009, 307-395
Shimamura ve ark. Blood Rev 2010;24: 101-122
RADİUS YOKLUĞU İLE BİRLİKTE OLAN
TROMBOSİTOPENİ (TAR)’DA TEDAVİ
Trombosit sayısı>10 000mm3 olacak şekilde trombosit
suspansiyonu (ışınlı, filtreli) transfüze edilir
 Bir yaşından sonra, genellikle transfüzyon ihtiyacı olmaz
 DDAVP: Minör kanamalarda yararlıdır
 Rekombinan interlökin 6: Yan etkileri nedeni ile
kullanılmıyor
 Splenektomi: Bir erişkin TAR hastasında yararlı olmuş
 HKHN: Genellikle gerekmemekte
 Hematolojik olmayan problemlerin tedavisi (iskelet
anomalileri gibi)

KALITSAL
TROMBOSİTOPENİLER
RADİO ULNAR SİNOSTOZ
ARTUS (RUS)’DA KLİNİK
BULGULAR-1
 Çok
nadir
 Bebeklikten erişkinliğe kadar her
dönemde şu belirti ve bulgularla
karşımıza çıkabilir:
-Trombositopeni
-Aplastik anemi
-Ön kolda pronasyon-supinasyon
kısıtlılığı
-Klinodaktili, sindaktili
-Kalça displazisi
-Sensorionöral işitme kaybı
ARTUS (RUS)’DA KLİNİK
BULGULAR-2
Sadece trombositopeni olduğu zaman yapılan kemik
iliğinde megakaryosit yok; diğer seriler normal, sellülarite
normal
 Aplastik anemi geliştikten sonra kemik iliği hipoplazisi

ARTUS (RUS)’da GENETİK
 Otozomal dominant geçiş + inkomplet penetrans
 Mutant gen: HOXA11’de
ARTUS (RUS)’DA AYIRICI TANI
Fankoni anemisi
 Amegakaryositik trombositopeni (CAMT)
 TAR

ARTUS (RUS)’DA TEDAVİ
Transfüzyon desteği
HKHT
KONGENİTAL
DİSERİTROPOİETİK
ANEMİ
(CDA)
KONGENİTAL DİSERİTROPOİETİK ANEMİ
(CDA)
eritropoiesis (kemik iliğinde üretilen
eritrosit öncüllerinin, olgunlaşmayı
başaramaması veya dolaşıma verilemeden kemik
iliğinde ölmesi), diseritropoiesis ve kemik
iliğindeki eritroid öncüllerde morfolojik
anormalliklerle giden bir grup hastalıktır
 İnefektif
eritrosit veya eritrosit
öncüllerinin kalitatif bozukluğudur. Eritroid
öncüllerinin kemik iliğinde ölmesi ve periferdeki
eritrositlerin yaşam süresinin kısalmasından
sorumludur
 Diseritropoiesis,
CDA’DA KLİNİK BULGULAR-1
Değişik derecelerde anemi vardır
 Kronik veya intermittan hafif sarılık vardır
 Hepatosplenomegali vardır
 İnefektif eritropoiesis ve giderek artan demir
yüklenmesine bağlı olarak hemosiderosis ve safra
taşları gelişebilir
 Bazılarında iskelet anomalileri vardır (distal
ekstremite malformasyonları: sindaktili, parmak
ve tırnak yokluğu, metatarslarda duplikasyon
veya hipoplazi (CDAI’de)
 Ayrıca, kafe o la lekeleri, kısa boy, vertebralarda
düzleşme, hipoplastik kosta, sağırlık, retina
bozuklukları, Madelung deformitesi (radius ve
ulnanın el bileği sırtında çıkıntı oluşturması)

CDA’DA LABORATUVAR BULGULARI2
Periferik yaymadaki eritrositlerde: Anizositoz,
poikilositoz, bazofilik stippling (Tip I ve III’de). Tip
II’de bunlara ek olarak, göz yaşı hücreleri, nadiren
normoblastlar, düzensiz kenarlı büzüşmüş hücreler vardır
 Kemik iliğinde eritroid hiperplazi (% 25-90'ını eritroid
öncüller)
 Granülopoiesis ve trombopoiesis normaldir
 Eritrosit yaşam süresi kısalmıştır
 Asid hemoliz testi, sadece CDA II de pozitiftir
(Normal bir bireyin asidleşmiş serumu ile. PNH'da ise hastanın
eritrositleri, gene kendisine ait olan asidleştirilmiş serum ile
hemoliz olur)

CDA’DA LABORATUVAR BULGULARI
Başlıca üç tipi var: Tip I, Tip II, Tip III
 Ancak IV, V, VI ve VII de tarif edilmiştir

*Diğer kalıtsal kemik iliği yetmezliklerinin
aksine lösemi ve kanser riskinde artış yoktur
Bessler M ve ark. Nathan and Oski’s Hematology of Infancy ans Childhood
7.baskı, 2009, 307-395
Wickramasinghe ve ark. BJH 2005; 131: 431-446
CDA’NIN TİPLERİ
Tip I
Anemi
Hb: 8-12 g/dl
Tip II
(HEMPAS)
Hb 6-7 g/dl
Eritrosit boyu Makrositik
Normomakrositik
Kemik
Megaloblastoid, % 10-40'si iki
iliğindeki
% 2-5'i iki
nukleuslu,
normoblastlar nukleuslu,
-Işık
Eritrositler
mikroskopta arasında
kromatin
köprüler
Kemik
iliğindeki
normoblastlar
-Elektron
mikroskopta
Heterokromatin Periferik çift
de süngersi
zar (%60)
‘İsviçre peyniri’
görüntüsü
Tip III-ailevi
Tip III,
sporadik
Hb 7-8.5 g/dl
Makrositik
% 10-40'ı birden
fazla nukleuslu
(12 nukleusa
kadar,
gigantoblast)
Makrositik
Megaloblastoid,
Dev çok
nukleuslu
eritroblast (12
nukleusa kadar),
Dev
mononükleer
eritroblast
Özgün olmayan, Özgün olmayan,
intranukleer
intranukleer
yarıklar,
yarıklar,
karyorheksis
karyorheksis
SÜNGER BENZERİ HETEROKROMATİN,
CDA Tip I: A: Sünger benzeri heterokromatin, nükleus porlarında genişleme, sitoplazmanın nuklear
alana invajinasyonu B. Süngersi heterokromatin yapısı (a); nukleus porlarında genişleme (b);
sitoplazmanın nukleus içine invajinasyonu (ok), demir yüklü mitokondri (ok); C. Tipik çift nukleuslu CDA
tip I eritroblastı ve aralarındaki nükleer köprü D. CDA tip I normoblast, heterokromatinde periferik
kondensasyon (oklar), nukleus porlarında yarılma (ok başı) ve sitoplazmik organellerde korunma
(Tamary H ve ark. Blood 1996; 87: 1763-1770)
CDA Tip II’de uzun periferik sisterna
(Wickramasinghe SN ve ark. Br J Haematol 2005; 131: 431-446)
CDA Tip II’de uzun periferik sistern (Alloisio N ve ark. Blood 1996; 87: 44334439)
CDA Tip III’de dev eriroblastta karyorheksis (Wickramasinghe SN ve ark. Br J
Haematol 2005; 131: 431-446)
CDA Tip III’de eriroblast nukleusunda çok sayıda yarık (Wickramasinghe SN ve
ark. Br J Haematol 2005; 131: 431-446)
CDA Tip III’de birden fazla nukleusu bulunan dev eritroblastlar
(Sandstrom H ve ark. Haematologica 2000; 85: 753-757)
CDA Tip III’de birden fazla nukleusu bulunan dev
eritroblastlar
(Sandstrom H ve ark. Haematologica 2000; 85: 753-757)
CDA Tip III’de perferik yaymada büyük eritrositler, anizositoz, poikilositoz
(Sandstrom H ve ark. Haematologica 2000; 85: 753-757)
Tip I
Tip II (HEMPAS)
Tip III-ailevi
Tip III,
sporadik
Genetik
Otozomal resesif
Otozomal resesif
Otozomal
dominant ve
sporadik
Otozomal
resesif
Gen
Mutant gen
15q15.1-15.3
Codanin-1
(CDANI)
20q11.2
CDAII
15q21-25
CDAIII
Negatif
Asid serum
hemoliz testi (Asid
Ham testi)
Pozitif
Negatif
Eritrositlerde i Ag Yok
Eritrositlerde I Ag Az
Çok
Çok
Az
Az
Eritrosit
proteinlernde
bozulma
Protein 4.1’de
azalma, globin
sentezinde
bozulma
Band 3 proteininde
anormal görünüm,
Endoplazmik
proteinlerde retiküler
özellik
Glikozilasyon
Bazı anormallikler Belirgin anormal
+
Negatif
Bazı
Çalışılmamı
anormallikler + ş
Tip I
Tip II (HEMPAS)
Tip III-ailevi
Splenektominin Genellikle
yeri
gerekmemekte
%96
%100
İnterferon alfa
Bilinmiyor
Bilinmiyor
Eritrosit
transfüzyon
ihtiyacı
Çocuklarda,
nadiren
erişkinlerde
Çoğunda etkili
HKHN
Etkili (1 olgu)
Demir yüklenmesi Sık, eritrosit
transfüzyonundan
bağımsız
Sık, eritrosit
transfüzyonundan
bağımsız
İskelet anomalileri +/- uzuv
bozuklukları
+/- mental gerilik
Ekstramedüller
eritropoiesis
Nadir
Bazen
Belirgin değil
Tip III, sporadik
KONGENİTAL
DİSERİTROPOİESİS VE
TROMBOSİTOPENİ
KONGENİTAL DİSERİTROPOİESİS VE
TROMBOSİTOPENİ
 ‘X-e
bağlı diseritropoiesiz + trombositopeni’
, CDA olarak kabul edilmez
 Transkripsiyon faktörü olan GATA1’in
mutasyonundan kaynaklanır
 X-e bağlı trombositopeni + hafif
diseritropoiesis veya
X-e bağlı trombositopeni + talasemi minör
fenotip + hafif diseritropoiesis
şeklinde karşımıza çıkar