Haber Bülteni - Diyanet İşleri Başkanlığı

DİYANET
AYLIK
DERGİ’NİN
ÜCRETSİZ
EKİDİR.
haberbülteni
ŞUBAT 2015
SAYFA
05
‘İL MÜFTÜLERİ
İSTİŞARE TOPLANTISI’
EDİRNE’DE YAPILDI.
SAYFA
11
SAYFA
HAC DEĞERLENDİRME
TOPLANTISI İSTANBUL’DA YAPILDI
13
HASTANELERDE MANEVİ
DESTEK DÖNEMİ BAŞLIYOR
SAYI 290
HABER BÜLTENİ
Fildişi Sahili Yüksek İslam Konseyi Başkanı Fofana Diyanet’te
D
iyanet İşleri Başkanı Prof. Dr.
Mehmet Görmez, Fildişi Sahili
Yüksek İslam Konseyi Başkanı Ebubekir Fofana ve beraberindeki heyeti
makamında kabul ederek bir süre görüştü.
Ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile
getiren Başkan Görmez, Müslümanların yaşadığı beldeler arasında mesafelerin kıymetinin olmadığını ifade ederek “Diyanet İşleri Başkanlığı olarak
biz gecikmiş kardeşliklerimizi telafi etmek için çaba sarf ediyoruz. Çok uzun
süre ayrı düştük, birbirimizden haberdar olamadık. Ancak son yıllarda,
Diyanet İşleri Başkanlığı, Afrika’daki
bütün Müslüman kardeşlerimizle ilişkilerini yeniden inşa etmenin sevincini
yaşıyor.” dedi.
Başkan Görmez, İslam dünyasının çok
zor bir süreçten geçtiğini, bilhassa Afrika kıtasında Müslümanların fakirlik,
cehalet ve tefrika ile mücadele ettiğini
söyledi. Bu üç hastalığın, İslam dininin, bütün toplumları helake götüren
üç sebep olarak gördüğü hastalık olduğunu ifade etti. Öncelikle cehaletle
mücadele edilmesi gerektiğini vurgu-
layan Görmez, İslam dininin ancak
doğru bilgiyle, ilimle var olabilecek bir
din olduğunu belirterek “Afrika’daki
kardeşlerimizin bu uğurda verdikleri
mücadele her türlü takdirin üstündedir. Afrika’da milyonlarca çocuğun eğitimsiz kalması, eğitim imkânlarından
mahrum olması, hâlâ ağaç gölgeliklerinde ilim tahsil etmesi, kalem ve defter bulamaması, yazacağı şeyleri tahtalara yazarak eğitim görmesi, bütün
insanlık için üzüntü vericidir.” diye
konuştu.
Farklı dinlerin bir arada yaşaması
bir ahlak ve hukuk meselesidir
Fildişi Sahili’nin Müslümanların, Hıristiyanların ve diğer dinlerin birlikte
yaşadığı bir ülke olduğunu belirten
Başkan Görmez, bu çağın sorunlarından birinin de farklı inanç mensuplarının birlikte yaşama konusunda sıkıntılar çekmekte olduğunu; İslam dininin
ise birlikte yaşama ahlakı ve bunun
hukuk kriterlerini ortaya koyan, tarih boyunca bunu uygulayan bir din
olduğunu söyledi. Bu konuda bütün
Müslüman bilginlere, âlimlere, entelektüellere büyük vazife düştüğünü
YAYIN KOORDİNATÖRLERİ
Ahmet ARSLAN, Ali YILDIRIM,
Mehmet GÖNÜLLÜ
DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞI ADINA
SAHİBİ VE GENEL YAYIN YÖNETMENİ
Dr. Yüksel SALMAN
SORUMLU YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ
Dr. Faruk GÖRGÜLÜ
MALİ İŞLER VE DAĞITIM SORUMLUSU
Mustafa BAYRAKTAR
ŞUBAT2015
SAYI:290
TASHİH
Said ŞAN
İLETİŞİM MERKEZİ
Dini Yayınlar Genel Müdürlüğü
Üniversiteler Mah. Dumlupınar Bulv. No:147/A 06800
Çankaya/ANKARA
Tel: 0312 295 8661-62 Faks: 0312 295 6192
[email protected]
[email protected]
2
ifade ederek şöyle dedi: “Bu sadece bir
diyalog meselesi değil, bir ahlak ve hukuk meselesidir. İslam dini, bu ahlak
ve hukuk kriterlerini insanlığa rahmet
mesajı olarak geldiği günden itibaren
ortaya koymuştur. Dünyada bugün
göçmenlik ve mülteci sorunu yaygınlık kazanmıştır. Bir asırdır, nice insanlar kendi ülkelerinden koparak başka
ülkelere sığınmak zorunda kalmıştır.
Bugün Akdeniz, göçmenler ve mülteciler mezarlığına dönmüştür.”
Bilgi, dinî ve dinî olmayan diye ikiye
ayrılamaz
Bugün bütün İslam coğrafyasında bilgi, eğitim ve düşünce sorunu bulunduğunu, eski eğitim müesseseleriyle yola
devam etmenin mümkün olmadığını
ifade eden Başkan Görmez, her şeyden önce bu müesseselerin bir statüye
kavuşması gerektiğini belirterek konuşmasına şöyle devam etti: “Müslümanlar bilgiyle ilgili tarihte büyük bir
yanlışa düştüler. Bilgiyi ikiye ayırdılar;
dinî ve dinî olmayan şeklinde. Hâlbuki
bilgi, dinî bilgi ve dinî olmayan bilgi şeklinde ikiye ayrılmaz. Kur’an
nasıl Allah’ın ayetleriyse, kâinat da
TASARIM
Aral Grup
Fidanlık Mah. Ataç 1 Sk. No:25/11
Yenişehir/Ankara
Tel: 0312 433 2725 Fax:0312 434 2725
BASKI
A4 Grafik Matbaa Yay. Rekl.
Bilg. Hiz. Ltd. Şti.
Tel: 0212 452 40 99 Fax: 0212 639 50 49
[email protected]
Basım Yeri: İSTANBUL
ISSN-1300-8471
HABER BÜLTENİ
Allah’ın ayetleridir. Kur’an’ın ayetleri
ile kâinatın ayetlerini birbirinden ayırmamak lazım. Türkiye’de imam-hatip
liseleri örneğinin varlığı büyük önem
arz ediyor. Biz bu okullarda, Kur’an ile
fizik ve kimyayı, matematik ve fıkhı,
çağdaş dünya tarihi ile İslam tarihini, siyeri, hüküm ve hikmet bilgisini
birlikte aldık. Bu birbirinden ayrıldığı
zaman insanlar tek taraflı, eksik ve ideolojik bir uca doğru itilmiş oluyorlar.
İslam’ı bir bütün olarak öğrenemiyorlar. Allah’ın yeryüzüne, semaya yerleştirdiği kanunlar ile peygamberler aracılığıyla insanlara gönderdiği kanunlar
arasında bir irtibat vardır. ‘Din’, ‘Medine’ ve ‘Medeniyet’ birbirinden ayrılamaz. Bunlar aynı kökten gelmektedir.
Dolayısıyla tarihte yapılan bu hatadan
dolayı Müslümanlar çok büyük acılar
çektiler. Onun için Fildişi Sahilinden
âlimleri, kendi ülkelerindeki eğitim
sistemini, din eğitimini geliştirmek
amacıyla, tecrübe alışverişinde bulunmak üzere Türkiye’de bulunmalarının
çok önemli olduğunu ifade etmek isterim.”
Fildişi Sahili Yüksek İslam Konseyi
Başkanı Fofana, Diyanet İşleri Başkanı Görmez’e kabulünden ve Afrika’ya
yaptığı ziyaretlerden dolayı teşekkür
etti. Diyanet İşleri Başkanlığının tecrübelerinden istifade etmek istediklerini belirten Fofana, ülkesindeki
sosyal hayat ve din eğitimi alanındaki
sorunlardan söz etti. Geleneksel medrese eğitimi veren okullara resmiyet
kazandırmak için büyük bir gayret
gösterdiklerini ifade eden Fofana şöyle devam etti: “Bu ziyaretimiz iki ülke
arasındaki ilişkiler açısından son derece önemlidir. Din eğitimi ve din hiz-
metleri konusunda, Diyanet’in bilgi ve
tecrübesine ihtiyacımız var. Din eğitimi modelinizi ülkemizde uygulamak
bizim için önemlidir. Sizlere ve ülkenize her türlü yardım ve desteklerinizden dolayı teşekkür ederiz.” Fofana,
Osmanlı mimarisinden çok etkilendiklerini ve ülkelerinde Osmanlı mimarisinde inşa edilmiş camileri görmek istediklerini sözlerine ekleyerek Başkan
Görmez’i ülkesine davet etti.
Başkan Görmez, konuk Başkan
Fofana’nın bu sözleri üzerine, Diyanet
İşleri Başkanlığı olarak her türlü yardımı yapacaklarını, hem eğitim müesseselerinin açılması, hem de oradaki
öğrencilerin Türkiye’de eğitim görmesi
için yoğun bir çaba içerisinde olduklarını belirtti.
İsveç’te cami yakıldı. Almanya’da neredeyse her gün, bir caminin önüne
domuz kafası bırakarak nefret düşüncelerini ifade etmeye çalışıyorlar. Biz
henüz İslamofobia konusunu konuşurken, o korku önce nefrete, o nefret
düşmanlığa ve o düşmanlık da giderek
şiddete dönüşüyor. Ben Avusturya’nın
İslamiyet’i kabul edişinin 100. yılında düzenlenen törene şeref konuğu
olarak katılmıştım. Şimdi Avusturya
bu yüzyıllık kazanımlarını ellerinden
alacak bir yasa hazırlığı içerisindedir.”
dedi.
Biz, bütün kötülükleri iyiliklerle ortadan kaldırmayı emreden bir dinin
mensuplarıyız
Avrupa’da yaşananların Balkanlara da
sirayet ettiğini; Kosova, Arnavutluk ve
çeşitli yerlerde üzücü hadiseler yaşandığını hatırlatan Başkan Görmez, bütün olumsuz gelişmelere bahane olarak
da, Suriye ve Irak’ta işlenen cinayetle-
rin gösterildiğini belirtti. Suriye’de işlenen bir cinayetin, Avrupa’da yaşayan
30 milyon Müslümanın hayatını olumsuz yönde etkileyebildiğini, onun için
dinî kurumların, İslam bilginlerinin,
âlimlerin işinin çok zor olduğunu belirterek konuşmasına şöyle devam etti:
“Bize düşen birinci görev, önce kalplere yerleştirilen bu nefreti nasıl ortadan
kaldıracağımızı konuşmak olmalıdır.
Biz, nefrete nefretle karşılık veren bir
dinin mensupları değiliz. Biz, bütün
kötülükleri iyilikle ortadan kaldırmayı emreden bir dinin mensuplarıyız.
Hep birlikte Türkiye’de, Balkanlar’da,
Avrupa’da bütün dinî müesseseler işbirliği yaparak iyilikleri çoğaltmakla
meşgul olmalıdır.”
Avrupa’da Müslümanlar, İslam kardeşliği çerçevesinde, birlikte güçlü
bir dinî temsil kurumunu oluşturmaları gerekiyor
Hırvatistan
İslam Birliği
Başkanı
Hasanoviç’ten
Diyanet’e ziyaret
H
ırvatistan İslam Birliği Başkanı
Aziz Efendi Hasanoviç ve beraberindeki heyet, Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez’i ziyaret
ederek bir süre görüştü.
Başkan Görmez görüşmede yaptığı konuşmada, “Bizim bedenlerimiz farklı
yerlerde olsa da kalplerimiz ve ruhlarımız aynı gaye, aynı prensipler ve aynı
güzellikler için çarpmaktadır.” dedi.
İslam’ın içinden geçtiği zor süreçlere
değinen Görmez, dünyanın birçok yerinde Doğu’da ve Batı’da, Müslümanların çeşitli zorluklarla karşılaştığını
kaydederek son günlerde Avrupa’da
camilere yönelik saldırı olaylarının ise
nefret düşüncelerinin bir ifade biçimi
olduğunu söyledi. Tüm dünyada bir
İslamofobia endüstrisi oluşturulduğunu belirten Görmez, “Son aylarda gün
yoktur ki Batı’da bir camiye, bir Müslüman mabedine saldırı düzenlenmemiş olsun. Geçenlerde bir gün arayla
3
SAYI:290 ŞUBAT2015
HABER BÜLTENİ
Avrupa’daki Müslümanların birlik
içinde olmalarının son derece önemli
olduğunu ifade eden Başkan Görmez,
“Müslümanların ‘sen’ ‘ben’ kavgasına
girmeden, farklı ırklar ve farklı renkleri bir tarafa bırakarak İslam kardeşliği içinde birlikte güçlü bir dinî temsil
makamını oluşturmalarının çok önemli olduğunu kaydetti. Başkan Görmez,
“Avrupa’daki Müslümanların en büyük
sorunu, çok dağınık olmaları, her bir
ülkeye mensup Müslümanların kendi
gettolarında yaşamaları ve birbirleriyle
ilişkilerinin zayıf olmasıdır. İstişarelerle işletilen, yönetimi seçimle belirlenen
güçlü bir İslam birliğinin, Avrupa’daki
bütün Müslümanları kuşatması aslında hem Müslümanlar için hem Avrupa
için hem de bütün insanlık için önemli
bir projedir. Zaman zaman Avrupalı
siyasetçiler bunu belirlemeye kalkıştılar; ama bu doğru değil. Bu öncelikle
Avrupa’daki bütün Müslümanların bir
araya gelerek kendilerinin belirleyeceği bir şeydir.” şeklinde konuştu.
Papa Francis’in, Diyanet İşleri Başkanlığına gerçekleştirdiği ziyarete de
değinen Başkan Görmez, Papa ile yaptıkları görüşmede bu konuların da görüşüldüğünü ifade etti.
Hırvatistan İslam Birliği Başkanı Hasanoviç de yaptığı konuşmada, Başkan Görmez’in davetinden son derece
mutlu olduklarını belirterek bu görüşmeden dolayı Görmez’e teşekkür etti.
“Burası bizim evimiz; biz böyle hissediyoruz. Biz burada çok mutluyuz.
Size çok teşekkür ediyoruz.” diyen
Hasanoviç, İslam dünyasında yaşananlara temas ederek şunları söyledi:
“İslam dünyasında büyük fitne çıktı.
Afganistan, Türkmenistan, Kazakistan,
Azerbaycan, İran her yerde bu fitne
nasıl çıktı? Onu sordum. Bu ülkelerde,
Pakistan’da, Suriye’de olanlar bizim
için çok kötü. Sizin söylediğiniz gibi
Avrupa’da bu tür olaylar çıkıyor. Ancak Hırvatistan’da şimdiye kadar böyle
şeyler olmadı. Hırvatistan devleti ve İslam Birliği iyi işler yapıyor. Türkiye’nin
birikim ve tecrübesi bizim için önemlidir. Bu anlamda Türkiye’nin bize
yardım etmesi gerekir. Avrupa’da en
çok Türkler bulunuyor. Diyanet’in bu
tecrübesinden faydalanmak istiyoruz.”
Ziyaretin ardından İslam Birliği Başkanı Hasanoviç, Başkan Görmez’i,
Hırvatistan’a davet etti.
ŞUBAT2015
SAYI:290
Kazakistan Din İşleri Komitesi’nden
Başkanlığımıza ziyaret
D
iyanet İşleri Başkanı Prof. Dr.
Mehmet Görmez, Kazakistan
Din İşleri Komitesi Başkanı Doç. Dr.
Galim Nurmaganbetuli Şoykin ve beraberindeki heyeti, makamında kabul
ederek bir süre görüştü.
Görüşmede, Türkiye ile Kazakistan’ın
ortak bir kaderi olduğunu belirten
Başkan Görmez, her iki ülkenin aynı
milletin bir parçası olduğunu ifade
ederek Türkiye’de yaşayan her insanın, Kazakistan’da yaşayan kardeşlerine karşı çok özel bir muhabbeti
bulunduğunu söyledi. Türkiye ile Kazakistan arasında son yıllarda, siyasi,
iktisadi, sosyal ilişkilerin gelişmesinin
sevindirici olduğunu belirten Görmez,
“Ancak dinî, kültürel, manevi müesseseler arasındaki ilişkiler çok daha fazla
önem arz ediyor.” dedi.
Diyanet İşleri Başkanlığının, Orta Asya’daki dinî kurum ve kuruluşlarla
gerçekleştirdiği işbirliğine de değinen
Başkan Görmez, Orta Asya’da din eğitimi ve din hizmeti alanında yüz yıllık
bir gecikme yaşandığını; bu gecikmeden dolayı bazı yanlış akımların,
fikirlerin, düşüncelerin ortaya çıkabildiğine dikkat çekerek şöyle konuştu:
4
“Bu yanlış akım ve fikirler karşısında
bazı ülkeler, yanlış düşüncelerle mücadele etmeye yasaklar koyarak, inanç
özgürlüklerini kısıtlayarak ortadan
kaldırma yoluna gidiyorlar. Bu yol,
kısa vadede işe yarayabilir. Ancak orta
ve uzun vadede, o ülkelere daha da
fazla zarar verir. Yanlışlarla mücadele
etmenin en doğru yolu, devletler için,
iyi ve doğru olanı, yasal olarak ortaya
çıkarmaktır. Eğer dinin doğru bilgisi, eğitim müesseselerinde çok iyi bir
şekilde verilirse, din adamları çok iyi
yetiştirilirse, camide verilen dinî bilgi,
sahih, nitelikli, doğru olursa, bütün
bunlar yasal çerçeveye kavuşursa, o
zaman hiçbir yanlış düşünce ortaya
çıkma imkânı bulamaz.”
Kazakistan Din İşleri Komitesi Başkanı Şoykin ise yaptığı konuşmada, Başkan Görmez’e kabullerinden dolayı
teşekkür ederek Türkiye ile Kazakistan arasında, dinî kurumlar nezdindeki görüşmelerin artış gösterdiğini
belirtti. Bu ilişkilerin geliştirilmesi
gerektiğini belirten Şoykin, Diyanet
İşleri Başkanlığının çalışma ve tecrübelerini araştırmak üzere Türkiye’ye
geldiklerini ifade etti.
HABER BÜLTENİ
Başkan Görmez, İngiltere Büyükelçisi Moore’u kabul etti
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, İngiltere’nin Ankara Büyükelçisi Richard Moore’u kabul ederek bir süre görüştü.
Önceki gün Paris’te gerçekleşen saldırı ve son günlerde Avrupa’nın çeşitli
ülkelerinde camilere yönelik yapılan
eylemlerin konuşulduğu görüşmede,
Başkan Görmez, küreselleşme olgusuyla birlikte, farklı dinlerin ve kültürlerin tarihte görülmedik bir şekilde
birbirine geçtiğini belirtti. Dünyanın
herhangi bir yerinde yaşanan sorunların, problemlerin, bütün dünyayı etkileyebileceğini ifade eden Görmez, “Bütün dünyanın birlikte yaşama ahlakı ve
hukukunu öğrenmesi ve uygulaması
gerekiyor.” dedi.
Başkan Görmez, Paris’te meydana ge-
len saldırıya ilişkin de şunları söyledi:
“Paris’te son derece üzüntü verici bir
olay yaşandı. Yapılan saldırıların hiçbir
gerekçesi olamaz, hiçbir gerekçe kabul
edilemez. Ama dikkatinizi bir konuya
çekmek istiyorum. Aynı gün vahşi saldırılarla dünyada kaç insan öldü diye
araştırdım. Sadece 400’ü Nijerya’da ol-
mak üzere aynı gün binden fazla insan
öldü. Dünyanın bir yerinde yaşanan
ölümler, bütün dünyayı ilgilendirmelidir.”
Büyükelçi Moore da İngiltere’de yaşayan Müslümanların eğitim, kültür
ve sosyal hayatları hakkında Başkan
Görmez’e bilgi verdi.
‘İl Müftüleri İstişare Toplantısı’ Edirne’de yapıldı
‘30’uncu İl Müftüleri İstişare Toplantısı’ Edirne’de yapıldı. Üç gün süren
toplantının açılış programına; Diyanet
İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, Balkan ülkeleri Diyanet İşleri Başkanları, Diyanet İşleri Başkanlığının
üst düzey yöneticileriyle 81 il müftüsü
katıldı.
Diyanet İşleri Başkanlığının son altı ay
içerisinde gerçekleştirdiği faaliyetlerin anlatıldığı sinevizyon gösteriminin
ardından bir konuşma yapan Başkan
Görmez, son zamanlarda Türkiye’de,
İslam coğrafyasında ve dünyada yaşanan gelişmelere değinerek İslam dünyasında ve insanlık âleminde, herkese
üzüntü veren hadiselerin yaşanmaya
devam ettiğini hatırlattı.
Son günlerde Paris’te meydana gelen
saldırı hakkında da bilgi veren Başkan Görmez, dünyada yaşanan tüm
ölümlere, katliamlara aynı tepkinin
verilmesi gerektiğini vurgulayarak
“Vahşete dayalı ölümlerin, Şam’da,
Bağdat’ta olmasıyla; Paris’te olmasının
farkı yoktur. Son 10 yılda İslam coğrafyasında acılarla kıvranan 12 milyon
insan katledildi, yok edildi. Geçenler-
de Paris’te yine hiçbir müminin, hiçbir
aklıselimin kabul etmeyeceği 12 insan
hunharca katledildi. Ama 12 milyon
insanın katledildiğine ses çıkarmayan
insanlığın, sadece 12 kişiye düzenlenen bir cinayet sebebiyle ayağa kalkmasını ibretle izledik.” dedi.
İslam’a göre her can değerlidir
Başkan Görmez, son yıllarda İslamofobinin artışına dikkat çekerek İslam’a
göre her canın değerli olduğunu, her
masum insanın yok edilmesinin tüm
insanlığı yok etmeye eşdeğer olduğu5
nu vurgulayarak konuşmasına şöyle
devam etti: “Bir insanın ölümü, insanlığın ölümüdür, Kur’an’ın ifadesiyle
ölümler arasında ayrım yapmak insanlığa yakışmaz, katliamlar arasında ayrım yapmak insanoğlunun kârı değildir. Şiddet ve terörün seküler temellere
dayanmasıyla, sözde dinî temellere dayanması arasında fark gözetmek doğru
değildir.”
10 yılda 12 milyon insan katledildi
Eğer dünya ölümlerin hepsine, katliamların tamamına bir mezhep, coğSAYI:290 ŞUBAT2015
HABER BÜLTENİ
rafya ayrımı yapmaksızın aynı tepkiyi
vermiyorsa, işte o zaman insanlığın tümüyle ölüme mahkûm olduğunu ifade
eden Başkan Görmez, “Son günlerde
bunu acı acı yaşıyoruz; ibretle çağdaş
dünyayı izliyoruz. Bir tarafta son 10
yılda İslam coğrafyasında acılarla kıvranan 12 milyon insan katledildi, yok
edildi ama geçenlerde Paris’te yine
hiçbir şekilde hiçbir müminin, hiçbir
aklıselimin kabul etmeyeceği 12 insan
hunharca katledildi. Ama 12 milyon
insanın katledildiğine ses çıkarmayan
insanlığın, sadece 12 kişiye düzenlenen bir cinayet sebebiyle ayağa kalkmasını ibretle izledik. İnsanlığın bir
an önce kendisine gelmesi gerekiyor.
Dünya kamuoyunca teröre, şiddete ve
vahşete sadece öldürülenlerin kimliğine ve coğrafyasına göre tepki oluşturuluyorsa, bu ölümlere çare bulmak
maalesef mümkün değildir. Yaşanan
tüm ölümlerden insanlığın vicdani bir
ders çıkarması gerekiyor. Sömürgeler,
işgaller, saldırılar karşısında maddi işkencelerle, büyük travmalar yaşayan
Müslümanların kutsallarını aşağılayarak yapılan manevi işkenceler, cinnet
hâline birer davetiye niteliği taşımaktadır. Acılarla kıvranan İslam coğrafyasında, önce cinnet hâllerini oluşturmak, sonra da kutsallarını aşağılayarak
cinnet davetiyesi çıkarmak, hiçbir insana, çağdaş dünyaya yakışmaz.” diye
konuştu.
İslam dünyasının kutsallarının aşağılanmasının, ifade özgürlüğü adı
altında yapılıyor olması kabul edilemez
Başkan Görmez, “İslam dünyasının
kutsallarını aşağılamak, insana ve
çağdaş dünyaya yakışmaz. Bunların
ifade özgürlüğü adı altında yapılıyor
olması kabul edilemez. Terörü ve vahşeti kınayan bir tavır içinde olmak,
Müslüman’ın en önemli vazifelerindendir. Bir kez daha tüm insanlığın
vicdanına seslenmek istiyorum, şiddet
şiddetle ortadan kalkmaz, kan kanla temizlenmez, dünyanın güvenliği
inançlar üzerinde baskıyla sağlanamaz.
Güvenlik ve özgürlük asla birbirine alternatif şeyler değildir.” dedi.
İslamofobia şiddete dönüştü
Başkan Görmez, İslamofobianın geleŞUBAT2015
SAYI:290
cek yıllarda daha çok konuşulacağını belirterek İslamofobia kelimesini,
11 Eylül’den sonra ilk kez Hollanda
Başbakanının telaffuz ettiğini ve daha
sonra da sık duyulmaya başlandığını
belirterek konuşmasına şöyle devam
etti: “Zaman içerisinde İslamofobia,
tüm dünyayı sarıp korku olmaktan çıkarak, önce nefret ve düşmanlığa, daha
sonra da şiddete dönüştü. 2014 yılında camilere yapılan saldırılar, camilere
yazılan ırkçı yazılar, camilere asılan
domuz kafaları gibi nefret suçlarını sadece Avrupa’da görev yapan arkadaşlarımızın camilerine yapılanları dahi
topladığımızda, büyük bir yekûn oluşturduğunu belirtmek isterim. Araştırmalar, Avrupa’da yaşayan 3 kişiden
birinin bu korkuya kapıldığını gösteriyor. Elbette bunu biz Müslümanlar
büyük bir özeleştiriyle kendimiz üzerinde, İslam coğrafyasında düşünerek
ele almalıyız.”
‘Medeniyet götürüyoruz’ denilen
hiçbir yere medeniyet götürülmedi
Başkan Görmez, Müslümanlar için
İslam’ın rahmet mesajını insanlığa
yaymakla mükellef olan Diyanet camiası için üç insandan biri değil, bir tek
insanın kalbine, yaratıcının yeryüzüne
rahmet olarak gönderdiği İslam’ın, bir
korku ve nefret olarak yerleşmesinin
en büyük sorun ve dert olması gerektiğini vurgulayarak bu nefret ve korkunun, yüreklerden nasıl çıkarılabileceği
konusuna kafa yorulması gerektiğini
kaydetti.
Yıllarca dünyadaki çeşitli coğrafyalara “medeniyet götüreceğiz” denilerek
hiçbir şey götürülmediğini ifade eden
Başkan Görmez, bugün Türkiye’nin,
Afrika’daki Müslümanlarla ilişkilerinin geliştiğini, sömürgelere maruz kalan bütün Afrika’ya medeniyet adına
hiçbir şeyin taşınmadığını; Afrika’nın
birçok yerindeki insanların karnını
doyuracak ekmek bulamadığını; ancak
gelişmiş en büyük silahların, o insanların elinde olduğunu belirterek şöyle
devam etti: “Biz, Somali’yi Türkiye olarak Sayın Başbakanın ilk ziyaretinde,
Türkiye’den bir uçak dolusu insanlar
olarak ziyaret ettik. Somali’de acı acı
şunu müşahede ettik. İnsanların sahip olduğu silahlar, araçlar, insanları
6
korumak için yani güvenliği sağlamak
için kullanılsaydı, hiç kimse ne aç kalırdı, ne de sefalet olurdu. Üzülerek
ifade edeyim, medeniyet götürüyoruz
denilen hiçbir yere medeniyet götürülmedi. Demokrasi götürüyoruz denilen
her yere sadece zulüm, şiddet, vahşet
taşındı. Bunlar yok sayılarak bütün
bunların neticelerini ve bu neticelerde yaşanan şiddeti Müslümanlara mal
etmek İslam’a yapılabilecek en büyük
haksızlık olur.”
Tevhid ile teslis arasında diyalog
olmaz
Başkan Görmez, Papa’nın Türkiye ziyaretinde bazı konuların ele alındığını,
özellikle diyalog kelimesinin görüşmelerde de ifade edildiğini belirtti. Diyalog kelimesinin kirlenen bir kelime
olduğunu ifade eden Başkan Görmez
konuşmasını şöyle sürdürdü: “Yeni bir
iletişim biçimi geliştirilmek isteniyorsa,
bu kilisenin kendisinin ilan ettiği dinler arası diyalog başlığı altında olmaz,
olamaz dedim. Çünkü Müslümanlarla
Hıristiyanlar arasında, Müslümanlarla Yahudiler arasında, Müslümanlarla
herhangi bir din mensubu arasında,
Hakk’a ve adalete dayalı olarak insani
ve sosyal her türlü ilişki olur. Ancak
tevhid ve teslis arasında diyalog olmaz.
Bunu toplumlar, topluluklar birbirlerini kandırmasınlar diye söylüyorum;
ancak Hakk’a ve adalete dayalı yeni
ilişkilerin kriterleri konuşulabilir.”
Başkan Görmez, Balkanlardan toplantıya katılan din adamları aracılığıyla
Balkanlar’da yaşayanlara selam yollayarak “Bulgaristan’da, Makedonya’da,
Arnavutluk’ta, Karadağ’da, Kosova’da,
Bosna’da ve bütün Balkan ülkelerinde
bulunan Müslüman kardeşlerimize
topluca en kalbî selamlarımızı yolluyoruz. O demir perdelerle kapandıkları
zamanlarda, komünizmin yaşandığı
zamanlarda zaman zaman, gizli gizli
sınıra gelip, Selimiye’nin minarelerini
seyreden o bütün büyüklerimize yüce
Rabbimden rahmet diliyorum.” dedi.
Toplantı, Balkan ülkelerinden gelen
Diyanet İşleri Başkanlarının teşekkür
konuşmalarının ardından, çalıştaylarla
devam etti. İl Müftüleri Toplantısı, 15
Ocak Perşembe günü sonuç bildirgesinin okunmasıyla sona erdi.
HABER BÜLTENİ
İl Müftüleri İstişare Toplantısı Sonuç Bildirgesi
E
dirne’de üç gün süren İl Müftüleri
İstişare Toplantısı ve 7. Balkan Ülkeleri Diyanet İşleri Başkanları Toplantısı, sonuç bildirgesinin okunmasıyla
sona erdi. Balkan ülkelerinin Diyanet
İşleri Başkanlarının, 81 İl Müftüsünün ve Diyanet İşleri Başkanlığının üst
yönetiminin katıldığı değerlendirme
oturumunun ardından, Diyanet İşleri Başkanı Görmez’in kamuoyu ile
paylaştığı 18 maddelik ortak sonuç
bildirgesinde şu ifadelere yer verildi:
Açılış programının ardından; “V. Din
Şûrası Kararlarının Değerlendirilmesi”,
“Göç, İltica ve Din Hizmetleri”, “4-6
Yaş Grubu Kur’an Kursu Hizmetleri”,
“Personel İstihdamında Yerindelik ve
Yeterlik”, “TDV Şube Yapılanmaları ve
Öğrenci Yurtları Çalışmaları” konularının, üç gün süreyle çalıştaylar hâlinde
müzakere edildiği istişare toplantısı sonunda ortaya çıkan sonuçlar ve alınan
kararların kamuoyu ile paylaşılması
uygun görülmüştür.
1-30. İl Müftüleri İstişare Toplantısının hazırlıklarının yapıldığı sırada,
Fransa’da dünya kamuoyunu sarsan,
önce 12 kişinin ve daha sonra da 6 kişinin ölümüne neden olan, hiçbir şekilde kabul edilemez bir terör saldırısı
meydana gelmiştir. Avrupa’da yaşayan
Müslüman varlığını da yakından etkileyecek olan bu saldırı şiddetle telin
edilmiştir. Kim, hangi gerekçeyle yaparsa yapsın, şiddet, vahşet ve ölümle
sonuçlanan bu tarz eylemlerin, İslam’a
mal edilmesi asla kabul edilemez.
2-Uzun süredir saldırıların, ölümlerin
ve vahşetlerin yaşandığı dünyanın pek
çok bölgesinde, nice masum insanların katledildiği bilinmektedir. Nitekim
aynı günde Pakistan’da, Nijerya’da,
Irak’ta ve Suriye’de yüzlerce insanın
katledildiği olaylar gerçekleşmiştir.
Bütün dünyanın, fasılasız ölümlerin
yaşandığı bu coğrafyaların trajedilerini
aynı hassasiyetle karşılaması bir insanlık vazifesidir. Ölenlerin coğrafyasının,
ırkının, dininin ve mezhebinin farklı oluşuna göre tepki verilmesi, tüm
insanlığın vicdanını yaralamaktadır.
Ölümler arasında çifte standart oluşturmak; bölgesine, rengine, ırkına,
dinine ve mezhebine göre ölümleri
tasnif etmek ve ortaya çıkan sonuçları istatistiklerin konusu yapmakla yetinmek hiçbir şekilde kabul edilemez.
Bu vesileyle bugüne kadar, her türlü
insani değerden yoksun olarak üretilen ve kirli amaçlar için seferber edilen
silahların sebep olduğu mazlumiyet,
mağduriyet ve katliamların acısının
ayrım gözetmeksizin, insanlık ailesinin
bütün fertleri tarafından hissedildiği
bir dünya özlemi, yüksek bir hissiyatla
ifade edilmiştir.
3- İslamofobinin bir endüstriye dönüşerek yaygınlaşması, başta Avrupa’da
yaşayan Müslümanlar olmak üzere
dünyanın her tarafında Müslüman varlığına karşı bir tehdit oluşturmaktadır.
İslamofobik eylemler, barış içerisinde
7
birlikte yaşama kültürüne zarar verip
güvenliği ortadan kaldıracak boyutlara ulaşmadan, ilgili ülkeler tarafından
gerekli tedbirler alınmalı, yabancı düşmanlığı, ötekileştirme ve ayrımcılıktan
uzak durulmalıdır. Bu arada din görevlilerimizin, İslamofobi ve bunu körükleyen yanlış dinî anlayışlar konusunda
bilinçlendirilmesi amacıyla çok yönlü
çalışmalar yapılmalıdır.
4-Dinin kutsal kabul ettiği değerler,
inansın ya da inanmasın herkes tarafından saygı duyulması gereken hususlardır. Kutsal değerleri aşağılamak,
küçümsemek, istismar etmek, onlara
hakaret ve tecavüz etmek, ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilemez. Müslümanlar, Kur’an’ın evrensel
mesajları ve Hz. Peygamberin çağlar
üstü örneklik ve rehberliğini esas alarak bunları yapanlardan yüz çevirmeli;
tepkilerini İslam’ın rahmet mesajları
çerçevesinde ve makul düzeyde göstermelidir. Tahrikler meşru gösterilerek
şiddet ve ölümle sonuçlanan tepki ve
eylemler, hiçbir şekilde İslam açısından kabul edilemez.
5-Bilhassa son yıllarda Kıta Avrupası’nda
camilere yönelik pek çok yakma ve
kundaklama girişimleri olmuş, mabetlerimize ırkçı söylemler içeren yazılar
yazılarak kesilmiş domuz kafaları bırakılmış, hakaret, tahkir ve tezyiflerle İslam’ın mukaddesatı aşağılanmış,
Müslümanlara yönelik kin, öfke ve
nefret suçlarında kayda değer bir arSAYI:290 ŞUBAT2015
HABER BÜLTENİ
tış gözlenmiştir. Çağdaş dünya vakit
kaybetmeden bu tür suçları önlemeye
yönelik gerekli adımları atmalı, mabet
masumiyeti çerçevesinde camilerin
güvenliğini sağlamalıdır. İslam dünyasında herhangi bir dinin mabedine saldırmak nasıl kabul edilemez bir eylem
ise Avrupa’da da herhangi bir camiye
saldırmak aynı şekilde kabul edilemez
bir eylem olarak görülmelidir.
6-İslam, rahmet, merhamet ve şefkat
dinidir. İslam’ın amacı, insanı hem bu
dünyada hem de ahirette mutlu etmektir. Bütün insanların barış, huzur ve
esenlik içerisinde yaşadığı bir dünyayı
var etmek İslam’ın en büyük gayesidir.
İslam’ı terör ve şiddetle özdeşleştirmek
rahmet dini İslam’a yapılabilecek en
büyük haksızlıktır. Avrupa’da yaşayan
vatandaşlarımızın defalarca kanıtladığı
gibi tüm insanlık şunu iyi bilmelidir
ki Allah’a ve O’nun Sevgili Peygamberi Hz. Muhammed (s.a.s.) aracılığı ile
gönderdiği Kitab’a tam bir teslimiyetle
bağlı olan müminler, hiçbir topluluk
için tehdit, korku, düşmanlık ve şiddet
unsuru değildir.
7-Gerek çağımızdaki pozitivist eğitim
anlayışı, gerekse modern zamanlarda
gelişen kimi ideolojilerden etkilenme hâli; sömürgelerin, istilaların, işgallerin ve istibdatların oluşturduğu
zeminlerde şekillenen Müslüman tasavvurunda, farklı tezahürlerin ve yaralı bilinçlerin ortaya çıkmasına neden
olmuştur. İslami kavramların kolayca
ve sınır tanımaz bir şekilde fütursuzca
kullanıldığı bu temsillerin, günümüzde, en çok da Müslümanlara zarar verdiği muhakkaktır. Başta ilim adamları
olmak üzere İslam dünyasındaki dinî
kurumların, dini-sosyal teşekküllerin
ve her bir Müslümanın, İslam’ın hak
ve adalet anlayışı ile Rahmet Peygamberinin (s.a.s.) emsalsiz üstün ahlaki
vasıflarını, herkesin anlayabileceği
hikmetli bir dil ve üslupla, özellikle
gençlere ve toplumun tüm kesimlerine
tanıtmaları konusundaki gecikmişliğimiz artık hiçbir mazeret kabul etmemektedir. Diyanet İşleri Başkanlığı ile
Balkan Ülkelerindeki dinî kurumlar,
bu konularda işbirliğinin gerekliliğini
vurgulamışlardır.
8-Balkanlar’da ve Avrupa’da din eğiŞUBAT2015
SAYI:290
timi kurumları ile ülkemizde orta ve
yüksek düzeyde din eğitimi müesseselerinin öğrenci değişimi, öğretim
elemanı desteği, müfredat ve eğitim
materyalleri hazırlanması, kütüphane
ve dökümantasyon hizmetleri vb. konularda, işbirliği ve tecrübe paylaşımının gerçekleştirilmesi maksadıyla Diyanet İşleri Başkanlığının, ilgili kurum
ve kuruluşlarla temas kurması gerekli
görülmüştür.
9-Balkan coğrafyasının en önemli dinî
ve kültürel unsurları arasında yer alan
Bektaşi Müslümanlar ve irfan geleneğimizin kadim temsilcileri, yaşadıkları
coğrafyada İslam’ın sınırlarının zorlandığı mahallerde, ciddi bir kimlik ve
kültür kuşatması altındadır. Onların
sorunlarıyla yakından ilgilenmek, ihtiyaç duydukları konularda ve özellikle
sık sık maruz kaldıkları kültürel erozyon karşısında, İslam kardeşliğinin
bir gereği olarak kendilerine destek
sunulmasının gerekliliği üzerinde durulmuştur.
10-Roman Müslümanlar sık sık ayrımcılığa uğrayan kimlikleriyle, tahrip edilen kültürleriyle “ümmetin yetimleri”
mesabesinde, kendilerini yalnızlaştırılmış hissetmektedir. Roman Müslüman kardeşlerimizin gerek Türkiye’de,
gerekse Balkan dünyasındaki akıbetleri hakkında sorumluluk bilinciyle
hareket edilerek müftülüklerimizin,
Roman vatandaşlarımıza yönelik çalışmalarını yoğunlaştırmalarının yerinde
olacağı dile getirilmiştir.
11-Geçtiğimiz birkaç yıl içinde bölgemizde meydana gelen iç savaşlar nedeniyle devlet ve milletimizin yüksek
sorumlulukları çerçevesinde, ülkemize
göç etmek zorunda kalan muhacir kardeşlerimizin fiili durumlarının daha da
iyileştirilmesi konusunda, müftülüklerimize düşen görev ve sorumluluklar
artmıştır. El birliği ve dayanışma içerisinde Suriyeli kardeşlerimizin ihtiyaçlarının giderilmesi konusunda, kardeşlik hukukunun gereği olarak daha fazla
gayret gösterme zarureti ortaya çıkmış
ve bu gereklilikler çeşitlenmiştir.
12-Dil, din, mezhep ve coğrafya ayrımı yapmaksızın tüm dünyada, hiç
kimseyi ötekileştirmeden bir arada
birlikte yaşamak, toplumların barışı
8
için giderek önem kazanmaktadır. Bu
itibarla 2015 yılı Kutlu Doğum Haftasının teması, “Hz. Peygamber, Birlikte
Yaşama Ahlakı ve Hukuku” olarak belirlenmiştir.
13-Diyanet İşleri Başkanlığının Camiler Haftası, Kutlu Doğum ve Ramazanlarda gündeme getirdiği; “Hz. Peygamber ve Merhamet Eğitimi”, “Hz.
Peygamber, Kardeşlik Ahlakı ve Hukuku”, “Hz. Peygamber ve İnsan Onuru”,
“Hz. Peygamber, Din ve Samimiyet”,
“Cami ve Çocuk Buluşması”, “Engelsiz
Cami, Engelsiz İbadet”, “Cami, Kadın
ve Aile”, “Cami ve Gençlik”, “Ramazan
ve Komşuluk Medeniyeti”, “Müminin
Sevgi ve Barış Dokunuşu: Selam”, “Helal Lokma, Helal Kazanç”, “Hiç Kimse
Kimsesiz Kalmasın” başlıkları altında
farkındalık oluşturmaya yönelik temaların, sadece bu haftalara münhasır kılınmaması, söz konusu tema ve
kampanyaların bütün yılları kuşatacak
şekilde programlandırılması, hizmetlerin kalıcılığı açısından önem arz etmektedir.
14-Dinî konularda Diyanet İşleri Başkanlığını kurumsal olarak bağlayıcı
kılan husus, bir süreç dâhilinde Din
İşleri Yüksek Kurulu Başkanlığının
mekanizmalarından geçerek Kurul
kararı hâline gelen görüşlerdir. Bunun
dışında kalanlar, kurumsal olarak Diyanet İşleri Başkanlığının görüşlerini
yansıtmaz. Hâl böyleyken son zamanlarda bazı medya mensuplarının, kendilerini fetva soran kişi konumuna
koyarak müftülüklere sorular yöneltmesi ve aldığı cevapları Diyanet İşleri
Başkanlığının topluma takdim ettiği
bir kararı ve görüşüymüş gibi sunması asla kabul edilemez. Bazı konularda
münferit sorulara verilen cevapların
ise çarpıtılarak basında yer bulması
ve bu yolla Diyanet İşleri Başkanlığının itibarsızlaştırılmaya çalışılması her
şeyden önce gayriahlakidir. Bilinmelidir ki İslam geleneğinde kişiye özel
verilen fetvalar, umumileştirilemez.
Alo 190 Fetva Hattı ile verilen fetvalar,
tamamen fetva isteyen kişiyle, ona fetva veren görevlinin arasında geçen ve
sonuçta fetva isteyeni bağlayan bir husustur. Bazı medya kuruluşları tarafından bu tür fetvaların, bütün bir toplu-
HABER BÜLTENİ
ma Başkanlığın görüşü olarak takdim
edilmesi, hatta bazı gazetecilerin de
bunları köşelerine taşıması kabul edilebilir değildir.
15-İslam, güzel ahlaktır. O halde ahlaktan yoksun bir dindarlık anlayışı
düşünülemez. Öte yandan İslami ahlakın en belirgin özelliği de merhamet ve
adalettir. İslam, öncelikli olarak ahlaka
dayalı bir toplum inşasını hedefler. Nihayet İslam, bireyin nefsinin tezkiyesiyle başlayan bir toplumsal ıslahı esas
alır. Dindarlık, sadece bazı ritüellerin
ifasıyla yerine getirilmez. Gerek başkasının hak ve hukukuna riayet, gerek
kamusal hak ve sorumluluklar, gerekse kamusal emanetlere riayet, yüksek
ahlakın bir gereğidir. Yetim hakkı gözetmek, helal kazanç sağlamak, emanete riayet etmek ve liyakati esas alarak
iş yapmak, en az ibadetlerimiz kadar
İslam’ın emir ve tavsiyelerindendir.
İslam’ın doğru bilgisini anlatmak bütün görevlilerimizin en başta gelen vazifesidir. Hiçbir durum ya da kurum,
İslami hakikatlerin yalın ve doğru bir
şekilde anlatılmasına engel teşkil edemez. Aynı şekilde İslami hakikatler,
hiçbir zaman siyasal bir talep ve beklentinin aracı ve konusu yapılamaz.
Beşeri zaaf, eksiklik ve günahlarımızı
ört bas etmek için Kur’an ve Sünnetten
delil aranmaz.
16-Halkımızın yoğun talebi üzerine
Başkanlığımızın 4-6 yaş grubu Kur’an
kursu eğitimiyle ilgili çalışmaları, halkımız tarafından takdirle karşılanmaktadır. Kurslarımızla ilgili talep her
geçen gün artmakta olup talebin karşılanmasında fiziki, malî, eğitim materyali, öğretici ve yardımcı personel
istihdamı açısından yaşanan sıkıntıların giderilmesi için Başkanlığımızca
gerekli adımların atılması önem arz
etmektedir.
17-Müftülüklerimiz, Türkiye Diyanet
Vakfının tüm illerimizde ve ilçelerimizde temsilcilik ve şubelerini yapılandırma iş ve işlemlerini tamamlamalı; ülke genelinde öğrenci yurdu açma
faaliyetlerine ağırlık vermelidir.
18-Yasalar, Diyanet İşleri Başkanlığı
mensuplarının, her türlü siyasi faaliyetten uzak durmalarını zorunlu kılmaktadır. Yaklaşan seçim sürecinde
Başkanlık teşkilatında görev alan her
bir personelimizin gerek vaaz, irşad,
hutbe gibi dinî vazifeleri ifa ederken,
gerekse sosyal medya gibi mecralarda
ima yolu ile dahi olsa, siyasi yönelim
ve eğilimlerini izhar etmemeleri konusunda dikkatli olmaları gerekir.
Ülkemiz, bölgemiz, İslam dünyası ve
dünyada yaşanan pek çok konu ile
hizmetlerimiz çerçevesinde, Balkan
Ülkeleri Diyanet İşleri Başkanlarının
toplantımıza iştirak ederek bakış açılarını yansıtmaları, büyük bir zenginlik
kazandırmıştır. İl müftüleri, bu katkıların manevi anlamının ve tarihsel
değerinin yüksek olduğunu belirterek
ilişkilerin ve işbirliği imkânlarının
daha da geliştirilmesini arzu ettiklerini
ifade etmişlerdir. Ayrıca bu toplantıda,
il müftülerimizle Balkan Ülkeleri Diyanet İşleri Başkanları ilk defa istişare
yapma imkânı bulmuşlardır.
‘7. Balkan Ülkeleri Diyanet İşleri Başkanları Toplantısı’
Edirne’de gerçekleştirildi
7. Balkan Ülkeleri Diyanet İşleri Başkanları Toplantısı Edirne’de yapıldı.
Geçtiğimiz yıl Arnavutluk’un başkenti Tiran’da düzenlenen toplantının,
Edirne’de düzenlenen bu yıl ki toplantısına, Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr.
Mehmet Görmez ve 30 Balkan ülkesinin Diyanet İşleri Başkanları katıldı.
Toplantıda konuşan Başkan Görmez,
Türkiye ile Balkanların tarihî birlikteliğine değinerek “Türkiye ile Balkanlar
tarihte olduğu gibi bugün de birlik ve
beraberliklerini güçlendirmelidir. İstanbul ile Saraybosna’nın, Üsküp’ün,
Sofya’nın birlikteliği tarihte nasıl
önemliyse, bugün çok daha büyük bir
önem arz etmektedir. Osmanlı bakiyesi Anadolu ve Rumeli’ye, bugün büyük
görevler düşmektedir.” dedi.
Türkiye ile Balkanların dinî kurumları
arasındaki ilişkilerin gelişmesinin, İslam ümmetine faydası olduğuna da değinen Başkan Görmez şunları söyledi:
“Türkiye ile Balkanların dinî kurumları arasındaki ilişkileri yeniden inşa
etmek, İslam ümmetinin faydasınadır.
Bu anlamda bizim çok daha fazla bir
araya gelmemiz gerekiyor. Diyanet İşleri Başkanlığı, Balkan ülkelerindeki
kardeşlerimizin hizmetindedir. Bugüne kadar olan dostluk ilişkilerimizi
geliştirerek aramızdaki işbirliğini de
sistematik bir hâle dönüştürmeliyiz.
Balkan ülkelerindeki İslam enstitüleri9
nin, din eğitimi ve din hizmeti vermesi
hususunda güçlendirilmiş bir yapıya
kavuşması da ayrıca önem arz etmektedir. Balkanlardaki hiçbir gencimiz,
ulûm-u İslamiye tahsilinde başka ülkelere ihtiyaç duymamalıdır. Bu konuda
da bize düşen görev neyse elimizden
geleni yapmaya hazırız. Bu fakülteleri
daha yüksek konumlara getirmek zorundayız. Din eğitimi ve din hizmetinde yeni bir üslup geliştirmeliyiz.”
SAYI:290 ŞUBAT2015
HABER BÜLTENİ
Başkan Görmez, Edirne’de din görevlileriyle bir araya geldi
D
iyanet İşleri Başkanı Prof. Dr.
Mehmet Görmez, Edirne’de görev
yapan din görevlileriyle bir araya geldi.
Edirne Ticaret Odası konferans salonunda gerçekleşen toplantıda konuşan
Başkan Görmez, İslam’ın zor süreçlerden geçtiğini belirterek İslam tarihinde
dört büyük zor sürecin yaşandığını, her
zorlu dönemin ardından Müslümanların bir toparlanma sürecine girdiğini
kaydetti. “İçinden geçtiğimiz süreçler
ne olursa olsun, ebediyete kadar hâlâ
bütün insanlığın bir tek umudu var. O
da Hz. Muhammed’in insanlığa getirdiği rahmettir.” diyen Başkan Görmez,
insanlığın vicdanına seslenerek “Nefreti nefretle ortadan kaldıramazsınız.
Kanı kanla temizleyemezsiniz. Öfkeyi
öfkeyle bitiremezsiniz. Düşmanlığı
düşmanlıkla yok edemezsiniz. Bunun
yerine sevgi, şefkat, merhamet ve adalet koymalısınız. Sevgiyle, şefkatle,
merhametle her türlü kini, öfkeyi, nefreti ve düşmanlığı ortadan kaldırabiliriz.” dedi.
Hz. Muhammed’in insanlığa getirdiği rahmet, insanlığın tek umududur
Başkan Görmez, İslam tarihinde dört
büyük zor süreçten birincisinin, Hz
Osman’ın katliyle başlayan Cemel,
Sıffin, Nehrevan ile devam eden, Kerbela gibi büyük bir acıyla neticelenen
ve hâlâ yüreklerimizde acısını hissettiğimiz ilk fitne dönemleri olduğunu
hatırlattı. Bu dönemden sonra, Müslümanların toparlanarak ilimde, medeniyette, kültürde, düşüncede, felsefede,
fetihlerde inkişaflar gerçekleştirerek
fitne dönemlerini geride bıraktıklarını
söyledi. Sonra tekrar bir iniş yaşandığını, her beldede kan, gözyaşı, tefrika,
cehalet, fakirlik ve sefaletler olduğunu;
Moğol istilasıyla karşı karşıya kaldığını
ve bu istiladan sonra, nehirlerden kan
ve mürekkep aktığını; Müslümanların
ŞUBAT2015
SAYI:290
yine kendilerine gelerek ayağa kalktıklarını; ilimde, fikirde, kültürde, fetihlerde yeniden inkişaf ettiklerini ve
beş altı asır İslam’ın bayraktarlığını
yapacak olan Osmanlı İmparatorluğunun kurulduğunu ve ümmette birliğin
sağlandığını söyledi. Beş altı asır sonra, İslam coğrafyasının sömürgelerle,
işgallerle sarsıldığını ve elimizde vatan
parçası olarak sadece Anadolu’nun
kaldığını ifade eden Başkan Görmez,
“Bütün İslam coğrafyası paramparça
oldu. Elli parçaya ayrıldı. Her parçasının başına bir felaket, musibet geldi, sahip olduğu nimetler sömürüldü.
Dünya savaşları oldu. Bu savaşların
gölgesinde, bazı İslam milletleri ayağa kalkmaya çalıştı. Biz, Çanakkale,
Sakarya, Dumlupınar ve Kurtuluş Savaşıyla ayakta kalmaya çalıştık. Tam
ayağa kalkıp doğrulacağımız bir zaman yaklaştı ki yine aynı şekilde tekrar
büyük fitneler, Afganistan, Çeçenistan,
Bosna savaşları, Afrika sömürgeleri,
Irak işgali, Suriye’deki parçalanma,
mezhep savaşları, Şii-Sünni çatışmaları
başladı. Bütün bunlar çevremizi sardı
ve İslam coğrafyasının her yeri yine kan
ve gözyaşına dönüştü. İçinden geçtiğimiz süreçler ne olursa olsun, kim ne
yaparsa yapsın; kim ne derse desin;
ebediyete kadar hâlâ bütün insanlığın
bir tek umudu var, o da Muhammed
Mustafa’nın insanlığa getirdiği rahmettir. İşte o umudu söndürmek için de
çabalar ortaya çıktı. Güç savaşları ve
güç tutkuları ortaya çıktı. İslamofobi
denilen bir korku yayılarak kalplere sirayet etti. Irak, Suriye, Yemen, Lübnan
ve Nijerya’da meydana gelen her hadise aynı zamanda, başka dünyalarda
İslam’a düşmanlar yetiştirmeye başladı. İslam korkusu olarak gönüllere salınmaya başladı. İşte böyle bir süreçten
geçiyoruz.” dedi.
10
Nefreti nefretle ortadan kaldıramazsınız
Başkan Görmez, sevgiyle, şefkatle,
merhametle her türlü kin, öfke, nefret
ve düşmanlığın ortadan kaldırılabileceğini belirterek konuşmasına şöyle
devam etti: “Bu, Yüce Rabbimizin kitabında bize öğrettiği bir formüldür.
Rabbimiz, ‘iyilikle kötülük bir değildir.’ buyuruyor. Yeryüzündeki kötülükleri izale etmek, yok etmek, ortadan
kaldırmak mı istiyorsunuz, bunun çaresi iyiliktir. Nefrete, nefretle değil; şefkat, merhamet, adaletle yaklaşırsanız,
ortadan kaldırabilirsiniz. Nefreti, sevgiyle yok edersiniz. Kini, merhametle;
düşmanlığı, adaletle; ihsanla ortadan
kaldırırsınız. İyilikte ısrar etmek müminlerin şiarı olmalıdır. Dünyanın her
tarafında Müslümanların umut bağladığı toprakta yaşıyorsunuz. Diyanet
İşleri Başkanlığı 130 bin personeliyle
Türkiye’de öyle bir hizmet yapmalı ki
bu hizmetin yarısı kendi yaşadığımız
şehre, mahalleye yetmeli; artan hizmetlerimizi de mazlumlara taşımalıyız.
İslam’ın geçirdiği zor süreçlerinden birini yaşıyoruz. Bu şefkati, merhameti,
adaleti yeryüzüne taşıyacak sizlersiniz.
Onun için herhangi bir mihrap görevlisi, görevini sadece ezan vaktinde
camiyi açıp namaz kıldırıp, o caminin
kapısına anahtar vuruyorsa; o görevli
kendisine haksızlık yapıyor demektir.
Eğer bir vaizimiz, görev tanımında,
haftanın bir vaktinde kendisine gelen
cemaate kürsüden vaaz ederek hayatını geçiriyorsa, o zaman aldanmıştır.
Eğer bir müftümüz, görev tanımını,
imamların işlerini yürütmek, bürokrasiyle olan işleri yürütmek olarak görürse, hem bu topluma, hem de âlem-i
İslam’a haksızlık yapmış olur. Aynı şekilde, bir Kur’an kursu öğreticimiz, sadece kendisine gelenlere ders vermekle
yetiniyorsa, aynı şeyi yapmış olur. Bize
gelmeyenlere gitmeli, uğramayanlara
uğramalıyız. Nerede bir gözyaşı varsa,
o gözyaşını silmek bizim görevimizdir.
Bir yerde bölünmüş aileler varsa, onları birleştirmek bizim vazifemizdir.
Bir yerde eğer sokağa terk edilmiş bir
çocuk varsa, onu kendi hâline terk
ediyorsak, görevimizi yapmıyoruz demektir. Onun için, sosyal içerikli din
hizmeti üzerinde çok duruyoruz.”
HABER BÜLTENİ
Başkan Görmez, Edirne’de öğretmenlere konferans verdi
İl Müftüleri Toplantısına katılan Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet
Görmez, bölgede görev yapan öğretmenlere, Edirne Halk Eğitim Merkezi
Konferans Salonunda, ‘Bilginin Ahlakı:
İlim, Hikmet ve Marifet’ konulu bir
konferans verdi.
Başkan Görmez, bilgiyi güç olarak
tarif eden anlayış ile ilim, hikmet ve
marifeti birleştiren anlayışın karşılaştırıldığında, birinin insanları değerlerden uzaklaştırdığını, diğerinin ise değerlerle buluşturduğunu ifade ederek
Müslümanların bugün en büyük sorununun, ilim, hikmet ve marifeti birlikte ele alamamış olmaları olduğunu
söyledi. Başkan Görmez konuşmasına
şöyle devam etti: “İnsanın ruhunu yücelten değerler vardır. Ruhu yücelten
ilim, hikmet ve marifet kavramlarının
birlikte ele alınması büyük önem arz
eder. Bilginin sahibine âlim, hikmetin
sahibine hakîm, marifetin sahibine arif
diyoruz. İrfan oradan gelir. Din dahi
kuru bir malumata dönüştüğü zaman
o hikmet ve marifetten uzaklaşıp bir
yargı cümlelerine dönüştüğü zaman
işte bugün Irak’ta, Suriye’de, Yemen’de
ve dünyanın her tarafında Müslümanların içerisine girdiği o acı tabloları görüyoruz. Bilgiyi güç olarak tarif eden
anlayış ile bilgi, hikmet ve marifeti
birleştiren anlayış karşılaştırıldığında,
biri insanları değerlerden uzaklaştırır,
diğeri ise değerlerle buluşturur.”
Özünü ve ruhunu kaybeden şekilcilik Müslümanların sorunudur
Müslümanların yaşadığı en büyük so-
runlardan bir tanesinin de özünü ve
ruhunu kaybeden şekilcilik olduğunu
belirten Görmez, “Şekilci ve gösterişçi
dindarlık en çok sıkıntı oluşturan konulardan bir tanesidir. Bizim dindarlık
tanımımızı, dindarlık anlayışımızı gözden geçirmemiz gerekiyor. Dindarlık
şekilden ibaret değildir. Şekil, özün
kabı olduğu için şekli tamamen dışlamıyorum, ama özünü ve ruhunu
kaybeden şekilcilik sorundur. Peygamberin değerler dünyasında doğru
söylemek doğru sözlü olmak, ahde vefa
göstermek emanete riayet etmek, insanın onuruna saygı duymak en önemli prensiplerdir. Bugün gençlerimizi
bu değerlerle buluşturmamız gerekir.
Bilgi ahlaktır, sorumluluktur. Bizleri
yüce değerlerle buluşturan bir vasıtadır. Bilgi bizi ahlaka ve yüce değerlere
ulaştırmıyorsa, o zaman öğretilmiş cehalet olur. Bugün değerler dünyasında
bir değerler hiyerarşisi sorunu vardır.
Hacc ve umrede benim ibretle izlediğim bir sahne vardı. Hacerü’l-Esved’i
öpmek için insanlar, binlerce insanı rahatsız ederek onu öpmeye kalkışır. İşte
o manzara, bizim değerler hiyerarşisini
nasıl kaybettiğimizi gösteren çok güzel
bir örnektir.” dedi.
Hac Değerlendirme Toplantısı İstanbul’da yapıldı
B
aşkanlığımız Hac ve Umre Genel
Müdürlüğünce, 2014 yılı hac organizasyonunun değerlendirilmesi ve
2015 yılı hac organizasyonuna yönelik fikir alış verişinde bulunulması
amacıyla, 27-28.12.2014 tarihinde
İstanbul’da bir toplantı yapıldı.
Toplantıya, Diyanet İşleri Başkanı Prof.
Dr. Mehmet Görmez, Başkan Yardımcıları Prof. Dr. Hasan Kâmil Yılmaz,
Dr. Ekrem Keleş, Din İşleri Yüksek
Kurulu Başkanı Dr. Hüseyin Karapınar, Din İşleri yüksek Kurulu Başkan
V. Zeki Sayar, Hac ve Umre Hizmetleri
11
Genel Müdürü Enver Gönenç, Rehberlik ve Teftiş Başkanı Doç. Dr. İsmail
Karagöz, Yönetim Hizmetleri Genel
Müdürü Kemal Uludağ, İstanbul İl
Müftüsü Prof. Dr. Rahmi Yaran, Hac
ve Umre Hizmetleri Genel Müdürlüğü
daire başkanları, TÜRSAB Başkanı BaSAYI:290 ŞUBAT2015
HABER BÜLTENİ
şaran Ulusoy ve 2014 yılı hac organizasyonunda görev yapan ekip sorumluları katıldı.
Açılış konuşmasını yapan İstanbul İl
Müftüsü Prof. Dr. Rahmi Yaran, hacca ve umreye gidişlerde İstanbul Havaalanında izdiham yaşandığını; hava
alanında hac hizmetlerinin daha iyi
verilebilmesi için bir düzenleme yapılması gerektiğini söyledi. Hac ve Umre
Hizmetleri Genel Müdürü Enver Gönenç de yaptığı konuşmada, 2014 yılı
hac organizasyonunda verilen hizmetler hakkında geniş bilgi verdi. Başkan
Yardımcısı Dr. Ekrem Keleş de yaptığı
konuşmada, hac organizasyonunda
görev alan personele teşekkür ederek
hac ve umrenin usulüne uygun yapılabilmesinin önemli olduğunu, bunun
için Başkanlığın gerekli çalışmaları
yaptığını ifade etti. Başkan Yardımcısı
Dr. Ekrem Keleş, hac ve umre organizasyonunda görev alan personelin
önemli hizmetler verdiğini, bu görevlilerin moral ve motivasyonlarının yükseltilmesinin önemli olduğunu söyledi. Hac ve Umre Eğitimi Daire Başkanı
Dr. Fatih Kurt da bir sunum yaparak,
2014 yılı hac organizasyonunda verilen hizmetlerle ilgili anketörlerin yaptığı anket sonuçlarını açıkladı. Yapılan
anketlerin sonucuna göre hacıların,
yüzde 85’inin hac hizmetlerinden
memnun olduğunu söyledi. Toplantıda bir konuşma yapan TÜRSAB
Başkanı Başaran Ulusoy ise toplantıya
davet edildikleri için büyük bir memnuniyet duyduklarını ifade ederek hac
ve umrede, her konuda Diyanet İşleri
Başkanlığıyla işbirliği yapmayı arzu ettiklerini söyledi.
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez toplantıda yaptığı konuşmada, Hac ibadetinin gayesinin
Allah rızası olduğunu ve bu gayenin
kaybedilmemesi gerektiğini vurguladı. Hac ibadetinin uluslararası bir
boyutunun da olduğuna işaret eden
Görmez konuşmasına şöyle devam
etti: “Hac ibadeti hiçbir ülkenin milli
meselesi değildir. Hac ibadeti bütün
dünya Müslümanlarının, İslam’ın meŞUBAT2015
SAYI:290
selesidir. Öncelikle bize ev sahipliği
yapan, bizi Rahmanın misafirleri olduğunu kabul edip ülkelerine kabul eden
kardeşlerimizle bizim bu konuyu açık
yüreklilikle artık konuşmamız lazım.
Hac ibadeti yeryüzündeki bütün Müslümanların ortak meselesidir. Bu ortak
meseleyi zaman zaman konuşmak için
birlikte istişareler yapmalıyız. Birlikte
kararlar vermeli, kararlar almalıyız.”
Kudüs Müslümanlarındır
Geçmişte Kudüs’ün, umre ibadetinin
bir parçası olarak kabul edildiğini ifade eden Başkan Görmez, Başkanlığımızdan bir grup temsilcinin Kudüs’e
giderek oranın bütün imkânlarını gözden geçireceklerini ve umreye gitmek
isteyen vatandaşlarımızdan Kudüs’e
uğrayarak umreye gitmek isteyenlerin
yahut Kudüs’e uğrayarak bu ibadeti
bitirmek isteyenlerin, Diyanet’e müracaat etmelerini isteyeceklerini söyledi.
Tarihin değiştiği ve zorlukların, sıkıntıların olduğunu bildiklerini belirten
Başkan Görmez, “Bizim tarihimizde
bu ibadet yapılırken, Kudüs bilhassa
umre ibadetinin bir parçası kabul edilmiştir. Biz bunu terk ettik ve Kudüs’ü
âdeta başka bir ülkeye teslim ettik.
Kudüs, onların değil, Müslümanlarındır. Kudüs, bütün peygamberlerin
makamıdır. Kudüs, Resul-ü Ekrem
Aleyhisselam’ın Mescid-i Aksa’sıdır.
Bir Mescid-i Akrabimiz var, yakın mescidimiz var; bir de uzaktaki mescidimiz var. İkisi de bizim mescitlerimizdir; bunları birbirinden ayıramayız.”
diye konuştu.
Hac ibadetinin gayesi Allah rızasıdır
İki senedir memnuniyet anketleri yaptıklarını, bu anketlerle hacıların ne tür
sorunlar yaşadıklarını, hangi hizmetlerden memnun olup olmadıklarını
sorarak bunların tespitlerini yaptıklarını belirten Başkan Görmez konuşmasına şöyle devam etti: “Hac ibadetinin
gayesi, Allah rızasıdır. Bu gayenin kaybedilmemesi gerekir. Diyanet olarak
hac organizasyonunda, hem o ibadetin
gaye kısmına hem de organizasyonun
eksiksiz olmasına dikkat etmeliyiz.
Diyanet olarak bizim yaptığımız iş12
lerin riskleri, dünya hayatıyla sınırlı
değildir. Bir tek hacı adayımızın hac
ibadetini Allah’ın rızasına, Peygamberin koyduğu kurallara göre yapmadan,
yapamadan eğer dönmesini sağlarsak,
onun ahiretteki mesuliyetinin hesabını
hiçbirimiz veremeyiz. Onun için bizim
bir taraftan işin organizasyon boyutunu güzelleştirmeye devam etmemiz lazım, bir taraftan da o işin gaye kısmını
asla unutmamamız gerekir.”
Daha sonra oturumlara geçildi. Başkanlığını Başkan Yardımcısı Prof. Dr.
Hasan Kâmil Yılmaz’ın yaptığı oturumda; “Kiralama, İskân ve Koordinasyon”, “Servis ve Ulaştırma” ve “Havaalanı” hizmetleri değerlendirilirken;
başkanlığını Rehberlik ve Teftiş Başkanı Doç. Dr. İsmail Karagöz’ün yaptığı
oturumda ise “Ayniyat”; “Basın ve Protokol”; Sağlık” ve “Kargo” hizmetleri
değerlendirildi.
Acenta yetkililerinin de katıldığı ikinci gün toplantıda, başkanlığını Başkan
Yardımcısı Dr. Ekrem Keleş’in yaptığı
oturumda; “Hac Kesin Kayıtları”, “Alt
Acentalarla İlgili İş ve İşlemler”, “Hac
Yolcularına Verilecek Malzemelerin
Tespiti ve Değerlendirilmesi” ve “Hac
Yolcularının Eğitimi” konuları tartışıldı. Başkanlığını Hac ve Umre Hizmetleri Genel Müdürü Enver Gönenç’in
yaptığı oturumda da “Kiralama, İskân,
Servis, Havaalanı, Yemek ve Karşılama
İşlemleri”, “Denetim, Gözetim ve Rehberlik Hizmetleri”, “Fetva, İrşat ve Eğitim Hizmetleri”; “Kafile Başkanı, Din
Görevlisi ve Kadın İrşat Görevlisi Hizmetleri” ve ”Arafat Hizmetleri” ele alındı. Başkanlığını Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanı Dr. Hüseyin Karapınar’ın
yaptığı oturumda ise “Fetva, İrşat ve
Eğitim Hizmetleri” ile “Kafile Başkanı,
Din Görevlisi ve Kadın İrşat Görevlisi
Hizmetleri” değerlendirildi. Oturumlarda acenta yetkilileri de söz alarak
görüş ve temennilerini belirterek sorunlarını dile getirdiler.
HABER BÜLTENİ
Hastanelerde manevi destek dönemi başlıyor
D
iyanet İşleri Başkanlığı ile Sağlık
Bakanlığı arasında, hastanelerde
manevi destek ve dinî rehberlik kapsamında, “Hastanelerde Manevi Destek
Sunmaya Yönelik İşbirliği Protokolü”
imzalandı.
Sağlık Bakanlığı Toplantı Salonunda,
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez ve Sağlık Bakanı Prof. Dr.
Mehmet Müezzinoğlu’nun katılımıyla
gerçekleşen protokol töreninde konuşan Başkan Görmez, Diyanet İşleri
Başkanlığının son yıllarda sosyal içerikli din hizmetleri projesi çerçevesinde, Adalet Bakanlığıyla cezaevlerindeki
mahkûmlara; Aile ve Sosyal Politikalar
Bakanlığıyla huzurevleri sakinlerine,
yetimhanelerdeki çocuklara, sokak çocuklarına; Gençlik ve Spor Bakanlığıyla gençlere yönelik çok çeşitli hizmetleri başlattığını ifade etti.
Hastaların manevi destek almaları,
evrensel bir haktır
Konuşmasında, hastalara yönelik manevi destek hizmetinin Dünya Sağlık
Örgütü tarafından da kabul edilen, Evrensel Hasta Haklarının bir parçası olarak kabul edildiğini ifade eden Başkan
Görmez, “Bu hakların 11. maddesince
hastaların dinî destek alması, dinî vecibelerini yerine getirme hakkı, evrensel
bir hak olarak kabul edilmiştir.” dedi.
1981 yılında Lizbon’da, dünyadaki
bütün tabip odalarının toplandığını ve
Dünya Tabipler Birliği Hasta Hakları
Bildirgesi yayınladığını, o bildirgenin
6. Maddesinde, “Dinî yardım hakkı
başlığı altında yer alır. Hasta uygun bir
dinî temsilcinin yardımı da dâhil, ruhî
ve manevi teselliyi kabul ve reddetme
hakkına sahiptir.” ifadesinin yer aldığını belirten Görmez konuşmasına şöyle
devam etti: “Dolayısıyla hem dünya
sağlık örgütleri hem de dünyadaki bütün gelişmeler, artık hastalara manevi
rehberlik, destek ve danışmanlık konusunun önemine inanmış, bu konuda
önemli çalışmalar başlatmıştır. Ancak
Diyanet İşleri Başkanlığı olarak 30-40
yıl gecikmiş de olsa, bu imkâna kavuşuyor olmaktan, Sağlık Bakanlığımızın
öncülüğünden duyduğumuz memnuniyeti ifade etmek istiyorum. Başkanlık
olarak her konuyu, bilimsel kriterler
çerçevesinde ele almayı prensip olarak kabul ediyoruz. Bu nedenle 2012
yılında hastanelerde moral ve manevi
destek hizmeti gündeme geldiğinde,
önce Başkanlık olarak hazırlıklar yapmaya başladık. 10 arkadaşımızı Avrupa ve Amerika’da bu alanda yüksek
lisans ve doktora yapmaya gönderdik.
Çağdaş dünyada bu hizmetin nasıl verildiğini yerinde inceleyerek çalışmalar
yaptılar. Bu konuda Ankara İlahiyat
Fakültesinde de bir çalışma yapıldı.
Ayraca Yüksek Öğretim Kurumumuza
da ilahiyat fakültelerinin müfredatına
bu konuda bir ders konulması, ilahiyat
fakültelerimizdeki öğrencilerin bu hizmetlere yönelik literatürle tanışması,
Diyanet İşleri Başkanlığında hizmete
başlamadan önce, bu konuda bilgi sahibi olmalarını sağlamak amacıyla bir
teklifimiz oldu.”
13
Organ bağışı, candan cana en büyük
sadakadır
Başkan Görmez, organ bağışı konusunda yaptığı çağrısını da yineleyerek
“Biz, bir kişiye hayat vermeyi, bütün
insanlığa hayat vermek olarak değerlendiren bir kitabın müminleriyiz. Din
İşleri Yüksek Kurulumuzun belirlediği
çerçevede, organ bağışı, candan cana
en büyük sadakadır. Binlerce kardeşimiz, hastane köşelerinde bizlerden hayat bekliyor. Bütün vatandaşlarımızın,
kardeşlerimizin daha cömert olmalarını ve bu cömertliğin her türlü cömertliğin fevkinde olduğunu ifade etmek
istiyorum.” diye konuştu.
Sağlık Bakanı Prof. Dr. Mehmet Müezzinoğlu da protokolün, ülkemizin
sağlık hizmetleri anlayışına, hasta ve
hasta yakınlarına hayırlı olmasını dileyerek 2012 yılından beri Diyanet İşleri
Başkanlığı ve Sağlık Bakanlığı işbirliğiyle hasta ve hasta yakınlarına yönelik
manevi hizmetler sağlayabilmek için
yoğun bir çalışma gerçekleştirdiklerini söyledi. Bu kapsamda Avrupa ve
Amerika’daki örnekler ve uygulamaların incelendiğini ve din adamlarına
yönelik eğitimlerin gerçekleştirildiğini
belirterek talep eden hasta ve hasta yakınlarına, manevi destek uzmanlarınca
destek verileceğini ifade eden Bakan
Müezzinoğlu, konuşmasına şöyle devam etti: “Sağlık dünyası olarak sağlığı;
ruhen, fiziken ve sosyal yönden sağlıklı olma hâli diye tarif ederiz. Dolayısıyla bireyin hem fiziken hem ruhen hem
de sosyal yönden sağlıklı olması için
tıbbın her türlü imkânlarını kullanıyor
ve her türlü desteğimizi insanlarımıza
verme gayreti içinde oluyoruz. İnançların, insanların moral motivasyonu
açısından, hayat değerleri açısından
ciddi bir yeri var. O nedenle inanç
değerlerinin de moral motivasyondaki yerini ve desteğini hisseden, arayan
tüm hastalarımıza ve hasta yakınlarımıza, önümüzdeki süreçte kademeli
olarak ve bu alandaki eğitimi almış din
adamlarımızın sayısını artırarak yaygınlaştırmayı hedefliyoruz.”
SAYI:290 ŞUBAT2015
HABER BÜLTENİ
Başkan Görmez: “Fransa’daki saldırı İslam’a ve Müslümanlara
yapılmış bir saldırıdır”
D
iyanet İşleri Başkanı Prof. Dr.
Mehmet Görmez, Paris merkezli
yayın yapan Charlie Hebdo Dergisine yapılan menfur saldırıya ilişkin bir
basın toplantısı düzenledi. Meydana
gelen menfur saldırıyı şiddetle kınadığını belirten Başkan Görmez, Paris’teki
saldırıya dair, “Bu saldırı, İslam’ın ve
bu yüce dine mensup Müslümanların,
kendisine doğrudan yapılmış bir saldırıdır. Hiç kimse ve hiçbir Müslüman,
Hz. Peygambere karşı yapılan saygısız
ve seviyesiz düşüncelere karşı, onun
asla tasvip etmeyeceği çirkin yöntemlerle karşılık veremez.” dedi.
Saldırının İslamofobik eylemlerin arttığı bir dönemde yapılmasını manidar
karşılayan Başkan Görmez, yaptığı
açıklamada şunları söyledi: “Bu saldırı,
sadece bir dergi çalışanlarına karşı, ya
da sadece Fransa’ya, Avrupa’ya, Batı’ya
karşı işlenmiş bir saldırı değildir; aslında bu saldırı bir dine inansın ya da
inanmasın, inanıyorsa dini ne olursa
olsun, dünyanın barışa değer veren
bütün insanlarına karşı yapılmış bir
saldırıdır. Diyanet İşleri Başkanı olarak derin bir üzüntü içinde olduğumu
ifade etmek isterim. Her şeyden önce
bu saldırıyı şiddetle kınıyor, başta
Fransız halkı olmak üzere tüm insanlık ailesinin acısını paylaşıyorum. Bizler, Allah’ın barış mesajına, bu çağrıyı
insanlığa ulaştıran rehberler olarak
bütün peygamberlere, Hz. Musa’ya,
Hz. İsa’ya ve Hz. Muhammed’e inanan
insanlarız. Bu insanlık dışı saldırıyı
gerçekleştirenlerin, onları yönlendirenlerin ve herkesin göreceği kadar
açık bir biçimde onları maşa olarak
kullananların; ne Allah’a saygısı, ne
herhangi bir topluluğa bağlılığı ve ne
de herhangi bir dine mensubiyeti olabilir. Ne Irak’ta, ne Suriye’de ve ne de
şimdi Fransa’da, çatışmayı körüklemekten, sivil insanları katletmekten ve
insanların yüreğine korku salmaktan
medet umanların başarı elde etmeleri
mümkün değildir.”
Bütün insanlık vahşete, dehşete,
ŞUBAT2015
SAYI:290
şiddete ve ölüme sebep olacak her
türlü eylemi lanetlemelidir
Müslümanlar olarak terör ve şiddete
dayalı hiçbir eylemi tasvip etmelerinin mümkün olmadığını ifade eden
Başkan Görmez, “Hiçbir din, inanç ve
düşünce sistemi her ne suretle olursa
olsun, insanları öldürmeyi hedefleyemez. Aksine başta İslam olmak üzere
bütün dinler, insana hayat vermeyi hedefler. Bütün insanlık vahşete, dehşete, şiddete ve ölüme sebep olacak her
türlü eylemi lanetlemelidir. Şiddet ve
terör kimden, nereden ve ne amaçla
gelirse gelsin, nereye ve kime yapılırsa
yapılsın, hiçbir neden ve gerekçe gösterilmeden, insanlık suçu olarak kabul
edilmelidir. İslam Peygamberinin adının kullanılarak bir intikam duygusuyla yapıldığı söylenen bu katliam, rahmet ve barış elçisi Hz. Muhammed’in
bütün insanlığa kazandırdığı yüce
değerleri yok etmeye yönelik açık bir
saldırıdır. Hz. Peygambere karşı yapılan saygısız ve seviyesiz düşüncelere karşı, onun asla tasvip etmeyeceği
çirkin yöntemlerle karşılık veremez.
Hz. Peygamberi kendisine rehber edinenler ancak ve ancak, onun Taif’te
kendisine fiilî tacizde ve saldırıda bulunanlara karşı gösterdiği tavrı örnek
alırlar.” dedi.
İslam hakkında dünya çapında oluşturulmak istenen olumsuz algı; dinler ve medeniyetler arası çatışmaların oluşmasına yönelik bir çabadır
Gerek İslam dünyasında yaşananların,
14
gerekse bu yaşananları sebep göstermek suretiyle İslam hakkında dünya
çapında oluşturulmak istenen olumsuz algının; dinler ve medeniyetler
arası çatışmaların oluşmasına yönelik
bir çaba olduğunu vurgulayan Başkan
Görmez konuşmasına şöyle devam
etti: “Dünyanın esenliği ve güvenliği
hiçbir din, ırk, toplum ve ülke halklarının provoke edilmesiyle tesis edilemez. Şiddetin, baskının ve zorbalığın,
başkaca şiddetleri ve ölümleri doğurduğu, yüzyılımızın yaşadığı en acı
tecrübelerden anlaşılmaktadır. Bu ve
benzeri hadiselerden hareketle, ifade
ve inanç özgürlüğü üzerinde yapılacak
her türlü baskı ve bunlar bahane edilerek Müslüman kimliğini yok sayma
düşüncesi, toplumların güvenliğini
tesis edemez. Bu eylem de diğer terör
eylemlerinde olduğu gibi Müslümanların en temel kavramlarını zabtetme,
çarpıtma ve dönüştürme amacı taşıyor.
İslam’ın olmazsa olmaz kavramları ele
geçiriliyor, rehin alınıyor ve üretilmek
istenen algıya uygun bir şekilde manipüle ediliyor. Bu elim olay nedeniyle,
Batı kamuoyunda oluşan teessür ve
infiali anlıyor ve bu teessür ve infiali biz de paylaşıyoruz. Ancak dikkat
çekmek isterim ki bu teessür ve infial,
gerek Müslüman halklara ve gerekse
Batı’da yaşayan göçmen ve mühtedi
Müslümanlara yönelik bir nefret söylemi içinde, Müslümanları topyekûn
mahkûm etmek amacıyla yönlendirilebilir. Bu eylemleri gerçekleştirenler
HABER BÜLTENİ
tarafından, İslami simgelerin açık ve
aleni bir şekilde kullanılmasını ve hatta
çalınmasını kabul etmek mümkün değildir.”
İslamofobinin nefrete ve düşmanlığa
dönüşerek yaygınlık kazandığı bugünlerde, böyle bir eylemin gerçekleşmiş olması manidardır
Bu eylemi İslam’la ilişkilendirmeye yönelik yapılan her açıklamanın, en az bu
eylem kadar tahrip edici ve olumsuz
sonuçlar doğurucu nitelikte olduğunu belirten Başkan Görmez, “PEGİDA
örneğinde olduğu gibi İslamofobinin
nefrete ve düşmanlığa dönüşerek yaygınlık kazandığı bugünlerde, böyle bir
eylemin gerçekleşmiş olması manidardır. Başta İslam coğrafyasında her gün
yaşanan yüzlerce ölümler olmak üzere,
bütün dünyada terörden kaynaklanan
her ölüm; hakka, hukuka, adalete ve
barışa olan ihtiyacı her geçen gün daha
da artırmaktadır. Bugün insanlığın hukuk, adalet ve barış özleminin gerçekleşmesi için aydınların, bilim adamlarının, siyasetçilerin, din adamlarının ve
uluslararası tüm kuruluşların, ortak bir
vicdanı harekete geçirerek sağduyulu
bir şekilde ellerinden gelen bütün gayreti ortaya koyması, insanlık sınavını
geçmek adına yüce bir sorumluluktur.
Yaşadığımız bu zor günlerde, insanlığın; her türlü cinnet hâlinden, nefretten, vahşetten ve şiddetten uzaklaşarak
aklıselim ile hareket etmesini, Cenabı
Allah’tan niyaz ediyor, başta Fransız
halkı olmak üzere tüm insanlık ailesinin acısını derinden paylaştığımı ifade
etmek isterim.” diye konuştu.
Hz. Mevlana Konya’da anıldı
M
evlana’nın 741. Vuslat Yıldönümü Uluslararası Anma Törenlerine katılan Başkan Görmez, gecede
bir konuşma yaparak Mevlana’nın
Mesnevi’sinin bir aşk ilmihâli olduğunu belirtti. Görmez, “Elbette Allah’ın
kitabından başka hiçbir kitap, mahza hakikat değildir. Ancak Mesnevi,
Kur’an ve Sünnetle yoğrulmuş bir aşk
ilmihâlidir. Bu aşk ilmihâlinde Mevlana, varlık âleminde en büyük sevincin,
müjdenin, şan, şeref, rütbe ve makamın, Allah’a kulluk olduğunu haykırır.” dedi.
Medeniyet tarihimizin en zor zamanlarında Anadolu toprakları bir taraftan
haçlı, bir taraftan da Moğol saldırıları
altındayken, irfan geleneğimizi aşkla
yoğuran; ilim, hikmet ve marifeti; sev-
gi, aşk ve merhametle buluşturan âlim,
hakîm, arif ve âşık Mevlana’yı rahmet,
minnet, şükranla yâd ettiğini belirterek
Mevlana’ya göre, var oluşun gayesinin
Hakk’ın yolunda olmak olduğunu,
insanın kulluğu nispetinde Hakk’a
yakın olduğunu ve hakikatin Hakk’ın
dininden başka yerde aranmayacağını
dile getiren Başkan Görmez, “Hazreti Mevlana’nın herkesçe bilinen ve bu
toplantılarda sıkça zikredilen, ‘bîzârem
bîzârem’ diye biten meşhur bir rubaisi
vardır. Eğer bugün Hz. Mevlana hayatta olsaydı, ‘bîzârem’ diye başlayan,
‘bîzârem’ diye biten pek çok rubaîler
kaleme alırdı. Hz. Mevlana bugün iki
konudan dolayı bîzârdır bizden. İki kişiden, iki zümreden bîzârdır. O, kendisini popüler kültürün bir tüketim
metaı hâline getirenlerden bîzârdır,
biz de bîzârız. O, kendisini İslam’ın
dışında bir yerde konumlandıran, ilahi
aşkı bir tarafa bırakan, hümanist ideolojilere payanda kılan tüm insanlardan
bîzârdır, biz de bîzârız.” diye konuştu.
Bugün üç Mevlana var
Başkan Görmez, bugün üç Mevlana’nın
var olduğunu belirterek bunlardan birincisinin özlediğimiz Mevlana, ikincisinin gizlediğimiz Mevlana, üçüncüsünün de ‘sema’ya hapsederek izlediğimiz
Mevlana olduğunu ifade ederek konuşmasına şöyle devam etti: “Mevlana’yı,
nezaketin, Hakk’ın, hakikatin, adaletin, merhametin, şefkatin kaynağı olan
İslam’ın, kabalıklarla anıldığı zaman15
larda özlüyoruz. Her şeyle merhamet
üzerinden bağ kuran, merhametin
göğü Peygamberimizin (s.a.s.) adını,
vahşetlerine bahane yapanları gördükçe özlüyoruz. Barışın ta kendisi, huzurun mayası İslam’ın görüntüsünün, eli
kanlı cahillerin kof sloganlarıyla, kalbi
kararmış zalimlerin fotoğraflarıyla kirletildiği tuzaklardan geçerken özlüyoruz. Dergâhına gelen sarhoşun kendisine değil, sarhoşluğuna şefkat eden
nezaketiyle, ‘Şarabı o içmiş ama siz
sarhoş olmuşsunuz!’ diyerek insanın
cevherini göremeyenleri uyandırışıyla
özlüyoruz. İslam’ın taraftarlığa indirgendiği, hakikatin kimi ellerde tekelleştirilmek istendiği günlerde, Firavun
gibi azgın bir kulun karşısında bile,
âlemlerin Rabbinin Mûsa (a.s.) gibi elçisinden beklediği kavl-i leyyin’in, kardeşlerden bile esirgendiği şu günlerde
özlüyoruz Mevlana’yı.”
Mevlana’yı ‘sema’ya indirgeyerek
onu bîzâr kıldık
Peygamberce yaşamak yerine, hevesince yaşamayı teşvik eden pembe propagandalarda, gözü yaşlı ama
kalpsiz, peygamber aşığı görünümlü
ama itaatsiz, sığ “sufizm” etiketlerinde
gizlediğimizi belirten Başkan Görmez,
“Mevlana’yı ‘sema’ya indirgeyerek düğünlerde ve derneklerde izlemeye
kalkışarak onu bîzâr kıldık. Bir de izlediğimiz Mevlana var ki o da ‘sema’ya
indirgeyerek düğünlerde ve derneklerde izlemeye kalkıştığımız ve bu şekilde
SAYI:290 ŞUBAT2015
HABER BÜLTENİ
onu bîzâr kıldığımız Mevlana.” dedi.
Başkan
Görmez
konuşmasını,
Mevlana’nın şu sözleriyle sonlandırdı:
“Ya Rab! Beni, bu alaycı nefsin elinde
bırakma! Beni, Senden başkasıyla uzlaşmak zorunda bırakma! Ben, nefsimin fitnesinden daima Sana sığınırım.
Ben, Seninim, beni tekrar bana bırakma!”
Vuslat törenine katılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise konuşmasında şunları söyledi: “Mevlana
eserlerini öyle bir aşk ile meşk etmişti
ki vuslatından 741 sene sonra dahi bir
araya geliyor, onu yâd ediyor, onun
düğün gecesinde birbirimizle muhabbet ediyor, sohbet ediyoruz.” Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasına şöyle
devam etti: “Şunu özellikle hatırlatmak
isterim ki Mevlana, arkasında sadece
yazılı eserler ve sönmeyen fikirler bırakmış insan değildir, Hazreti Mevlana
arkasında aşk ile yoğrulmuş o tür eserler, aşktan ilham almış fikirler bıraktığı
için sadece bu salonda değil, 780 bin
kilometrekare içinde de bir muhabbet
ve uhuvvet iklimini muhafaza edebiliyoruz. Eğer bir vatanımız varsa, bu
Mevlana gibi gönül dostlarının sayesindedir. Bir ülkemiz, bayrağımız,
istiklalimiz varsa, bu Mevlana, Yunus
Emre, Hacı Bektaş Veli ve Hacı Bayram
Veli gibi ulu mimarların sayesindedir.
Eğer, bugün tek millet olarak kardeşçe, hür ve bağımsız yaşama imkânına
sahipsek, bu Selahaddin Eyyübi kadar, Sultan Kılıçaraslan kadar, Sultan
Alparslan kadar; biliniz ki Hazreti
Mevlana’nın, Ahmed Yesevi’nin, Ahmedi Hayrani’nin aşk ile yoğurdukları
eserlerinin neticesidir. Bütün şehitlerimiz, gazilerimiz gibi medeniyetimize
ve milletimize ilmi, idraki, irfanı, hikmeti taşımış olan aziz gönül mimarlarımızı, medeniyet mimarlarımızı da bu
vuslat günü vesilesiyle hürmetle, minnetle yâd ediyor, Allah hepsinden razı
olsun diyorum.”
Mevlana’nın Vuslatını 741. Yılında
Anma Töreninde daha sonra, Kültür ve
Turizm Bakanlığı İstanbul Tarihî Türk
Müziği Topluluğu, Genel Sanat Yönetmenleri Ahmet Özhan solistliğinde, tasavvuf müziğinden eserler seslendirdi.
Program, sema gösterisi ile sona erdi.
ŞUBAT2015
SAYI:290
Mehmet Akif Ersoy kabri başında anıldı
D
iyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, vefatının 78. yıl dönümü
nedeniyle İstiklal Marşı Şairimiz Mehmet Akif Ersoy’un, Edirnekapı Şehitliği’ndeki kabrini ziyaret etti.
Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı’nın da Başkan Görmez’e eşlik ettiği ziyarette, Akif’in
kabri başında Kur’an-ı Kerim okunup dualar edildi.
Akif’in kabri başında dua eden Başkan Görmez, Mehmet Akif Ersoy’un, bir iman
ve istiklal şairi olarak hayatını bu millete adadığını belirterek, “O, İstiklal şiirini
bu milletimize ebedi bir dua olarak ele aldı. Allah’ım, onun bu ebedi duasını
ebediyete kadar baki eyle. O, büyük duasında, ‘Bu ezanlar ki şehadetleri dinin
temeli, ebedi yurdumun üstünde benim inlemeli’ dedi. Bu ülkenin semalarından
şehadetin temeli olan ezanı hiçbir zaman eksik eyleme Allah’ım.” diye konuştu.
Milli Eğitim Bakanı Avcı da “Çocuklarımıza çok teşekkür ediyorum, buraya,
bu soğuk günde geldikleri için. Akif’imizi andıkları için. Öğretmenlerimize çok
teşekkür ediyorum, öğrencilerimizi buraya getirdikleri ve onları üşütmedikleri
için.” diye konuştu.
Ziyaretin ardından Başkan Görmez ve Bakan Avcı, Mehmet Akif Ersoy’u anmak
için gelen öğretmen ve öğrencilerle bir süre sohbet etti, hatıra fotoğrafı çektirdi.
Diyanet’ten, gençlere dijital
Safahat armağanı
Diyanet İşleri Başkanlığının gençlere yönelik hizmetleri sürüyor.
Başkanlığımız, İstiklal Şairi Mehmet Akif Ersoy’un 78. vefat yıldönümünde, gençlere yeni bir hizmet sunarak Akif’in unutulmaz eseri
Safahat’ı dijital ortama taşıdı.
İstiklal Şairi ve fikir adamı Mehmet Akif Ersoy’un tüm şiirlerinin
toplandığı Safahat adlı eseri; bütün içeriğiyle dijital ortama taşınarak
gençlerin kullanımına sunuldu. Mobil versiyonu da bulunan eser,
sanatçı Hayri Küçükdeniz tarafından seslendirildi. Safahat’ın dijital
versiyonuna, Mustafa Nadir Önay’ın hazırladığı, “Mehmet Akif Ersoy
Belgeseli” de eklendi.
Diyanet İşleri Başkanlığının gençlere yönelik geliştirdiği hizmete, Diyanet İşleri Başkanlığının resmîi web sitesinden ve tüm mobil marketlerden ulaşılabiliyor.
16
HABER BÜLTENİ
41 yeni ilçe müftüsü ve 30 eğitim görevlisi hizmete başladı
A
tamaları yapılan 41 ilçe müftüsü
ve 30 eğitim görevlisi, Başkanlığımızda düzenlenen 9 günlük seminerin
ardından görev yerlerine uğurlandılar.
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, göreve yeni başlayan ilçe
müftüleri ve eğitim görevlileriyle Başkanlığımız Konferans Salonunda bir
araya geldi.
Toplantıda bir konuşma yapan Başkan Görmez, göreve yeni başlayan ilçe
müftüleri ve eğitim görevlilerine önemli hatırlatmalarda bulundu. Diyanet camiasında üzerinde dikkatle durulması
gereken hususların altını çizerek şöyle
dedi: “Diyanet camiası olarak hepimizin üzerinde durması gereken bir konu
var. Öncelikle taşıdığımız vazifelerin
tanımlarını yeniden gözden geçirmemiz gerekiyor. Müftü, vaiz, imamhatip tanımlarının üzerinde yeniden
durmamız gerekiyor. Müftü, imamları
idare eden, Diyanet’in ilçe müdürü gibi
bir tanımla değil, gerçekten müftîlik
sıfatıyla göreve başlaması gerekiyor.
Müftîlik sıfatı, sadece gelip soru soran
kişilere cevap vermek demek değildir.
İl ve ilçe müftüleri, şehrin dinî, manevi, ahlaki, kültürel hayatını, ruhunu
ayakta tutan insandır. Şehrin manevi hayatı nasıl ayakta tutulur? Bunun
gayreti içinde olması gerekir. Sadece
imamları idare etmekle bu olmaz. Müftüler, görev yapacakları şehrin dinî,
manevi, ahlaki, kültürel sorunlarından
da haberdar olması gerekir.”
Diyanet sürekli yükselen bir değer
olmuştur
Din görevlisinin muhatap kitlesini çok
iyi tanıması gerektiğini, görev yaptığı
şehirde ne tür kötülükler var? Boşanma oranları nedir? Kaç aile dağılmıştır?
Sokağa terk edilmiş kaç çocuk var? Kaç
tane yetim var? Alkol girmiş mi bu şehre? Uyuşturucu giriyor mu? Hastanelerde kaç hasta var? Kendisini eve hapsetmiş kaç kişi var? Ne kadar engelli
var? Bu engellilerin kaç tanesi hayatın
içindedir? Vakit namazlarına, Cuma
namazlarına kaç kişi geliyor? Cuma
günleri, cami cemaatine neler verebiliyoruz? Bütün bunları tespit edip masasında bulundurmayan bir müftünün,
o şehrin dinî ve manevi hayatına yön
vermesinin mümkün olmadığını ifade
eden Başkan Görmez, “Diyanet sürekli
yükselen bir değer olmuştur. Kendi tarihinde Diyanet kadar bir gün sonrası,
bir gün öncesinden daha iyi olan bir
kurum yoktur. Sürekli bir gün sonramız, bir gün öncemizden çok daha iyidir. Ancak olmamız gereken yerde değiliz. Eksiklerimiz var. Din gayretimizi,
ruhumuzu, aşkımızı, heyecanımızı her
zaman diri tutmak zorundayız. O yüzden ilk olarak yapacağınız iş, beraber
görev yapacağınız arkadaşlara, din gönüllülüğünü aşılamak olmalıdır. Her
17
müftümüzü masasında değil, mihrapta
ve minberde görmek isterim. Eğer her
müftümüz; Cuma günü bir minberde
değilse, sabah namazlarında mihrapta
değilse, vazifesini hakkıyla yapmıyor
demektir. Her sabah bir camide olmalı,
cemaat onları görmelidir. Halkla çok
iyi ilişki kurulması gerekir. Sivil toplum kuruluşlarıyla da ilişkileri geliştirmek gerekir. O kuruluşlarla da sık sık
bir araya gelerek şehrin manevi ruhuna
nasıl hizmet edeceğinizin planlarını yapacaksınız.” şeklinde konuştu.
En önemli eğitim ihlas, samimiyet ve
ahlak eğitimidir
Eğitim görevlilerine de büyük hizmetler düştüğünü belirten Başkan Görmez, “Din gönüllüsü kardeşlerimizin
eğitimi son derece önemlidir. Onlara
kıraat, tilavet, hitabet eğitimi verirken
asıl dikkat etmemiz gereken husus;
ihlas, samimiyet ve ahlak eğitimidir.
Bizim eğitimimizde kıraat, tilavet eğitimiyle ihlas, ahlak ve samimiyet eğitimi
de verilmelidir. Annenin evladına kaşıkla süt verdiği gibi o kıraat eğitiminin yanında ihlas, samimiyet ve ahlak
eğitimi verilmezse verim alamayız. Kâl
eğitimiyle birlikte hâl eğitimi de verilmek zorundadır.” dedi.
41 ilçe müftüsü ve 30 eğitim görevlisinden oluşan grup, Başkan Görmez’in
başarı dilekleriyle görev yerlerine
uğurlandı.
SAYI:290 ŞUBAT2015
HABER BÜLTENİ
Gerede Müftülük hizmet binası ve Merkez Kur’an Kursu hizmete açıldı
B
olu-Gerede’de yapımı tamamlanan
İlçe Müftülük binası ve Merkez
Kur’an Kursu, Diyanet İşleri Başkanı
Prof. Dr. Mehmet Görmez tarafından
hizmete açıldı. Açılışa, Diyanet İşleri
Başkan Yardımcısı Prof. Dr. M. Emin
Özafşar, Vali Ahmet Zahteroğulları,
Bolu Milletvekilleri Fehmi Küpçü, Ali
Ercoşkun, Dini Yayınlar Genel Müdürü Dr. Yüksel Salman, Strateji Geliştirme Başkanı Dr. Necdet Subaşı, Din
İşleri Yüksek Kurulu Üyesi Prof. Dr.
Bünyamin Erul, Bolu İl Müftüsü İzani
Turan, Düzce İl Müftüsü Selami Emen,
Ankara Müftüsü Prof. Dr. Mefail Hızlı,
İlçe Kaymakamı Arslan Yurt, Belediye
Başkanı Mustafa Allar, Belediye Başkanı Alaaddin Yılmaz, Garnizon Komutanı Arif Haktan Doğan, İller İdaresi
Genel Müdürü Ali Fidan, Yüksek Öğretim Kurulu Denetim Üyesi Prof. Dr.
İrfan Aycan, Düzce Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Funda Sivrikaya Şerifoğlu,
İlçe Müftüsü Hasan İzmirli, belediye
başkanları, daire amirleri, ilçe müftüleri, işadamları ve çok sayıda vatandaş
katıldı. Pogramın açılışında bir konuşma yapan Başkan Görmez, İlçe Müftülüğü ve Merkez Kur’an Kursu’nun hem
fiziki yapısı, hem de fonksiyonu itibariyle tarih ve kültürümüzü yansıtması
bakımından, resmî kurumlarımıza ve
dinî mabetlerimize örnek olması gerektiğini söyledi. Müftülüklerin, resmî
bir kurum olmakla birlikte, eğitim ve
sosyal mekânlarıyla herkesin rahat bir
şekilde girebildiği, dertlerini anlatabildiği bir yer olması gerektiğini ifade
eden Başkan Görmez, “Herhangi bir
insan, burada dinî bir müessese var
ŞUBAT2015
SAYI:290
diye gönül rahatlığıyla buraya gelebilmelidir. Eserin meydana gelmesinde
büyük gayret gösteren İlçe Müftüsü
Hasan İzmirli’ye ve emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.” dedi. Açılışın
ardından, Müftülük Hizmet Binası ve
Merkez Kur’an Kursu’nun yapımında
emeği geçenlere, Başkan Görmez tarafından onur belgesi takdim edildi. İlçe
Müftüsü İzmirli’nin yaptığı duanın ardından, kurdelenin kesilmesiyle bina
hizmete açıldı.
Diğer yandan Diyanet İşleri Başkan
Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Emin
Özafşar, ilçede görev yapan din görevlilerine, “Manevi Rehberlik Ahlaki Örneklik Misyonumuz” konulu bir konferans verdi. Özafşar konuşmasında
din gönüllüsünün, ‘nübüvvet, velayet
ve şahadet’ şuuru içerisinde yaşaması
gerektiğini; peygamberleri, âlimleri ve
şehitleri; diğer insanlardan farklı kılan
unsurun, adanmışlık ruhu olduğunu
ifade etti. Birbirimize asla haset etmememiz gerektiğine vurgu yapan Özafşar, din görevlilerine görevleriyle ilgili
önemli bilgiler vererek konuşmasına
şöyle devam etti: “Şahsiyetimizin temelleri dörttür: Sıdk, ülfet, tevazu ve
itkândır. Kök değerlerimiz ise uhuvvet, muhabbet, merhamet ve rıfktır. Bu
değerlerimizle hayata ve mesleğimize
hazırlanabilirsek bizlerden, Hakk da
halk da memnun olur. İmkânlarımız
nispetinde İslam’a ve insanlığa hizmet
etmeliyiz.” dedi. Bu arada İlçe Müftülüğü tarafından tertip edilen, “Gençlik
Oturumu” programına katılan Prof.
Dr. Mehmet Emin Özafşar, gençlerle
sohbet etti. Peygamberlerin hayatların18
dan örnekler vererek gençlere nelere
özen göstermeleri gerektiğini anlatan
Özafşar, gençlerin hem beden, hem de
gönül sağlığına dikkat etmeleri gerektiği hususunda bilgi verdi.
Öte yandan Dini Yayınlar Genel Müdürü Dr. Yüksel Salman da din görevlilerine, “Din ve Medya” konulu bir konferans verdi. Salman konferansında,
Diyanet İşleri Başkanlığının kuruluşundan, günümüze kadarki hizmetlerini anlatarak Başkanlığın yayın hizmetlerine verdiği öneme değindi. Dinî
Yayınlar Genel Müdürlüğünün çağdaş
yayıncılık ilkelerini göz önünde bulunduran bir anlayışla yayın hizmetlerini
yürütmeye devam ettiğini belirten Salman, Başkanlığımızın yayın hizmetlerinin, insanımızın manevi dünyasını
geliştirerek iç huzurunu sağlaması, ahlaki yaşantısını güzelleştirmesi ve toplumumuzun birlik, beraberlik ve kardeşlik duygularını geliştirmesi, huzur
ve dayanışma içerisinde yaşamasına
katkı sağlamasının en büyük hedefleri
olduğunu söyledi.
Strateji Geliştirme Başkanı Dr. Necdet Subaşı da Müftülük Konferans
Salonu’nda din görevlilerine, “Biz Hangi Dünyada Yaşıyoruz” başlıklı bir konferans verdi. Subaşı konferansında, din
görevlilerinin daha verimli hizmetler
üretebilmeleri için neler yapmaları gerektiğini anlattı.
Ayrıca, Ankara İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Recai Doğan da
“İletişim ve Bilişim Çağında Manevi
Lider Olmak” konulu bir konferans
verdi.
HABER BÜLTENİ
Altındağ İlçe Müftülüğü yeni hizmet binasına kavuştu
A
ltındağ İlçe Müftülüğünün yeni
hizmet binası, Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, Başbakan eski Yardımcısı Ankara Milletvekili
Emrullah İşler’in katıldığı törenle hizmete açıldı.
Altındağ İlçe Müftülüğü hizmet binasının yapımında emeği geçen herkese teşekkür eden Başkan Görmez,
mekânların önemli olduğunu, ancak
önemli olanın hizmetlerin muhtevasının değişmesi gerektiğini vurguladı.
Diyanet İşleri Başkanlığı olarak son yıllarda görev tanımlarının değişmesi için
çalıştıklarını ifade eden Başkan Görmez, konuşmasına şöyle devam etti:
“Cami sadece namaz kılma mekânı,
imam sadece namaz kıldırma görevlisi
değildir. İmam, toplumun dertleriyle
ilgilenen, gözyaşlarını dindiren, yetimle, fakirle, sokak çocuklarıyla ilgilenen
ve onlarla dost olan, nerede sıkıntısı
olan bir vatandaşımız varsa, onun dertleriyle ilgilenen bir din gönüllüsüdür.
Bizim yeni tanımımız, atanmış din görevlisi değil, adanmış din gönüllüsüdür.”
Müftülükler, bir şefkat yuvası, merhamet ocağı olmalıdır
Müftünün sıradan bir bürokrat, sadece
imamların amiri, Diyanet’in görevlisi
değil; o şehrin dinî ve manevi hayatıyla
ilgilenen, gençlerle, yaşlılarla, kadınlarla, çocuklarla, ailelerle ve onların her
türlü sorunlarıyla ilgilenen, İslam’ın
rahmet mesajını her yana ulaştıran insan olduğunu belirten Başkan Görmez,
“Müftülükler sıradan bir devlet dairesi
değildir. Her vatandaşın derdini anlattığı, derdine çare aradığı bir mekân
olmalıdır aynı zamanda. Orası bir şefkat yuvası, merhamet ocağı olmalıdır.
Türkiye’nin her tarafında arkadaşlarımızla birlikte bu görev tanımlarımızı
değiştirmeye çalışıyoruz. Din hizmeti
sadece namaz, oruç, hac gibi ibadetlere
indirgenemez. Yol üzerindeki insanlara eziyet veren bir şeyi kaldırıp yerine
koymayı, imanın tarifine yerleştirmiş
bir Peygamberin ümmetiyiz. Ben, binamızın hayırlara vesile olmasını diliyorum.” dedi.
Törene, Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Emin Özafşar,
Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanı Dr.
Hüseyin Karapınar, bürokratlar ve çok
sayıda vatandaş katıldı.
sitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi
Prof. Dr. Burhaneddin Tatar, Ankara
Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim
Üyesi Doç. Dr. Gürbüz Deniz, Yıldırım
Bayezid Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr.
Murat Demirkol ve Ankara Üniversitesi
İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Yard.
Doç. Dr. Engin Erdem fikirleriyle katkı
sağladılar.
İki oturum hâlinde gerçekleştirilen
çalıştayın ilk oturumunda; kongrenin
fikri altyapısının oluşturulması amacıyla din, dil ve düşünce; dinî ilimler,
mantık ve felsefe, İslam medeniyeti ve
felsefe, modern batı felsefesi ve din,
çağdaş İslam düşünce ve felsefesi, ana
başlıkları üzerinde duruldu. Katılımcılar, İslam dünyasında felsefenin yaşadığı donukluğun, toplumsal kaosun
ortaya çıkmasında etkili olduğu konusunda ortak bir görüş beyan ettiler. Günümüzde felsefeye yönelik önyargıların
tarihsel dinamiklerini tespit edecek ve
din-felsefe ilişkisi üzerinde sunulacak
bildirilerin, Diyanet İşleri Başkanlığı
açısından anlamlı olacağı konusunda
hemfikir oldular.
Çalıştayda, Diyanet İşleri Başkanlığının
VII. Dinî Yayınlar Kongresinin temasının, ‘Din, Düşünce ve Felsefe’ olarak
belirlenmesinin, düşünce dünyamız
açısından anlamlı olduğuna vurgu yapıldı.
VII. Dinî Yayınlar
Kongresi Çalıştayı
yapıldı
2015 yılı Ekim ayında yapılacak olan
VII. Dinî Yayınlar Kongresinin birinci
çalıştayı, Diyanet İşleri Başkanlığında
yapıldı. Çalıştaya Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Emin
Özafşar, Strateji Geliştirme Başkanı Dr.
Necdet Subaşı ve Dini Yayınlar Genel Müdürü Dr. Yüksel Salman, Daire
Başkanları Dr. Faruk Görgülü, Yunus
Akkaya ve Yıldıray Kaplan katıldı. ‘Din,
Düşünce ve Felsefe’ konusu ekseninde
gerçekleştirilecek kongrenin çalıştayına katılan; Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr.
İlhan Kutluer, Medeniyet Üniversitesi
Felsefe Bölümü Öğretim Üyesi Prof.
Dr. İhsan Fazlıoğlu, 19 Mayıs Üniver-
19
SAYI:290 ŞUBAT2015
HABER BÜLTENİ
I. Uyuşturucu ile Mücadele Şûrası Ankara’da yapıldı
I. Uyuşturucu İle Mücadele Şûrası,
28-29 Kasım 2014 tarihleri arasında
Ankara Ticaret Odası Toplantı Salonunda, Başbakan Prof. Dr. Ahmet
Davutoğlu’nun katılımıyla yapıldı.
Şûra’da; TBMM Sağlık Aile Çalışma ve
Sosyal İşler Komisyonu Başkanı Necdet Ünüver, Koordinatör Bakan olarak
Sağlık Bakanı Prof. Dr. Mehmet Müezzinoğlu, Uyuşturucu ile Mücadele
Yüksek Kurulu Başkanı ve Başbakan
Yardımcısı Bülent Arınç birer konuşma
yaptılar. Başbakan Davutoğlu, şûrada
bir konuşma yaparak şûranın her üç
yılda bir yapılmasının planlandığını,
ülkemizin ve dünyanın önemli sorun-
larından birisi olan uyuşturucuyla mücadelede etkili olacağını belirtti.
Şûraya, konunun uzmanı akademisyenler, rehber öğretmenler, yerel yönetim temsilcileri ve bazı sivil toplum
kuruluşu temsilcileri ile Başkanlığımızdan Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü
Sosyal ve Kültürel İçerikli Din Hizmetleri Daire Başkanı Abdurrahman
Han ve aynı daireden İsmail Özgören,
İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa, Adana,
Antalya, Mersin, Konya, Diyarbakır,
Samsun, Erzurum İl Müftülüklerinin İl
Müftü Yardımcıları ile uzman personel
katıldı.
Çok sayıda vatandaşın ilgiyle takip
ettiği şûra’da; uyuşturucu ve madde
bağımlığının, insanlığı tehdit eden
dünyanın en ciddi sorunlarından birisi
olduğu vurgulandı. Hangi yaşta olursa
olsun, esrar, eroin, uyuşturucu hap, tiner, bonzai, sigara, alkol gibi maddelerin kullanımının, bunlara bağlı gelişen
hastalıklara sebep olduğu açıklandı.
Katılımcılara Diyanet İşleri Başkanlığınca, toplumun zararlı alışkanlıklardan korunması yönünde yapılan
çalışmalarla ilgili bilgiler verildi. Başkanlığın konu hakkında; camilerde
hutbe ve vaaz; basılı, süreli, sesli, görsel yayınlarla, konferans, sempozyum,
seminer, panel, Diyanet TV, Diyanet
Radyo, mahalli radyo ve TV’lerde düzenlenen dinî muhtevalı programlar
yoluyla yaptığı, önleyici, aydınlatıcı çalışmaları anlatıldı.
Şûra’ya sunulan önerilerin, Uyuşturucu İle Mücadele Kurulu’nda ele alındıktan sonra, Uyuşturucu İle Mücadele
Yüksek Kurulu’na sunulacağı, alınan
kararlar çerçevesinde Resmî Gazete’de
yayımlandıktan sonra uygulamaya konulacağı bildirildi.
“Kur’an-ı Kerim ve Senarist Oryantalistler” konulu
konferansa yoğun ilgi
D
iyanet İşleri Başkanlığı Eğitim Hizmetleri Genel Müdürlüğü, Emekli Diyanet İşleri Başkanı Dr. Tayyar
Altıkulaç’ın konuşmacı olarak katıldığı, “Kur’an-ı Kerim ve Senarist Oryantalistler” konulu bir konferans düzenledi. Başkanlık Konferans Salonu’nda
gerçekleştirilen konferansa, Başkanlığımız merkez personeli ve Rıfat Börekçi
Eğitim Merkezi kursiyerleri katıldı. Dr.
Tayyar Altıkulaç yaptığı konuşmada,
oryantalizmin tanımı, tarihî süreci ve
oryantalistlerin, Kur’an ile ilgili çalışmaları hakkında bilgi verdi. İslam dünyasının, kendi tarihi ve kültürel mirasını öğrenme konusunda yeterli ilgi ve
alakayı göstermediğini belirten Altıkulaç, oryantalistlerin İslam dünyasıyla ilgili çalışmalarının önemli bir kısmının
ön yargılı bir perspektife sahip olduğunu anlattı. Bugün elimizde bulunan ve
en eski Mushaf örnekleri olarak kabul
ŞUBAT2015
SAYI:290
edilen Topkapı, Taşkent, TİEM (Türk
İslam Eserleri Müzesi), Kahire, Londra, Paris ve Saint Petersburg kütüphanelerindeki mevcut Mushaflarla ilgili
açıklama yapan Dr. Tayyar Altıkulaç,
elimizde bulunan Mushafların, Hz.
Osman (r.a.) döneminde İslam merkezlerine gönderilen Mushaf nüshalarından çoğaltıldığını söyledi. Söz konusu Mushaflara dair araştırmalarına
değinen Altıkulaç, “Birbirinden farklı
20
dönem ve coğrafyalarda yazılmış olmalarına rağmen yazı karakterleri, satır
sayıları gibi imlâ tarzındaki farklılıklar
dışında hepsinin aynı olması, kıraat
imamlarının okuyuşlarıyla örtüşmesi,
Kur’an-ı Kerim üzerinde oluşturulmaya çalışılan senaryoları tamamen boşa
çıkarmaktadır.” dedi. Konferans, Eğitim Hizmetleri Genel Müdürü Prof.
Dr. Ali Erbaş’ın teşekkür konuşmasıyla
sona erdi.
HABER BÜLTENİ
MÜFTÜLÜKLERDEN
İlahiyat Fakültelerinde, Aile ve
Dinî Rehberlik Büroları tanıtıldı
Düzce Konuralp Kız Kur’an
Kursuna ek bina yapılıyor
S
D
akarya, Ankara, Eskişehir, Konya ve Bolu’daki ilahiyat
fakültelerinde, “Misyon ve Toplumsal Fonksiyonları
Açısından Aile ve Dinî Rehberlik Büroları” konulu seminerler düzenlendi. Aile yapısının korunmasına katkı sağlanması ve toplumumuzun aile hakkında doğru bilgilendirilmesi amacıyla, Aile ve Dinî Rehberlik Büroları çeşitli il
ve ilçe müftülüklerinde hizmet sunuyor. Bu bürolarda verilen dinî danışmanlık ve rehberlik hizmetlerinin tanıtımı
amacıyla, Sakarya ve Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi
öğrencilerine yönelik düzenlenen seminerlerde konuşan,
Başkanlığımız Aile ve Dinî Rehberlik Daire Başkanı Sedide Akbulut, büroların aileyle ilgili sorunların çözümüne
ilişkin yaptığı çalışmaları anlatarak hizmetlerin huzur ve
mutluluğun sağlanması açısından çok önemli olduğunu
söyledi. Bu büroların sosyal hizmet kurumlarında sunduğu manevi destek ve rehberlik hizmetlerine de değinen
Akbulut, ilahiyat fakültesinde öğrenim gören öğrencilerin
ileride görev yapılabilecek bir saha olarak kariyer planlamalarına, Aile ve Dinî Rehberlik Bürolarını da ilave etmeleri gerektiğini, bugünün öğrencilerinin ileride meslektaşları olacağını söyledi. Öğrencilerin yoğun ilgi gösterdiği
seminerlere 2015 yılında da devam edileceği bildirildi.
üzce İl Müftülüğüne bağlı Konuralp Kız Kur’an Kursu ek hizmet binasının temeli törenle atıldı. Temel
atma törenine, Düzce Valisi Ali İhsan Su, Belediye Başkanı
Mehmet Keleş, İl Müftüsü Selami Emen, Bolu İl Müftüsü
İzani Turan, Gerede Müftüsü Hasan İzmirli, ilçe müftüleri, din görevlileri, Kur’an kursu öğreticileri ve çok sayıda
vatandaş katıldı. Programın açılışında bir konuşma yapan
Vali Ali İhsan Su, Peygamber Efendimizin: “Benden sonra
size iki şey bırakıyorum. Birisi Kur’an, diğeri ise sünnetim.
Bunlara sarılarak yolunuza devam edin.” hadisini hatırlatarak kursun yapımında emeği geçenlere teşekkür etti. İl
Müftüsü Selami Emen de 200 öğrenci kapasiteli olacak
kursun arsasının merhum Bedrettin Çalışkanoğlu tarafından finanse edildiğini; 4 bin 285 m2 alan üzerinde inşa
edilecek kursun, hayırseverlerin katkılarıyla yapılacağını
ve yaklaşık 3 milyon TL’ye mal olacağını söyledi.
Diğer yandan vatandaşların sabah namazlarına ilgisini artırmak; birlik, beraberlik ve kardeşlik duygularını geliştirmek amacıyla Merkez Büyük Camii’nde, sabah namazı
buluşmaları programı düzenlendi. Programda, İl Müftüsü Selami Emen tarafından, cemaate Riyazü’s-Salihin’den
dersler verildi.
Antalya’da umre semineri
A
ntalya İl Müftülüğü, umreye gidecek vatandaşlarımıza dinî konularda rehberlik yapmak üzere görevlendirilmesi planlanan tecrübesiz din
görevlileri ile Kur’an kursu öğreticilerinin bilgilendirilmesi amacıyla Kemer
ve Göynük’te bir seminer düzenledi.
Seminerin açılış konuşmasını yapan İl
Müftüsü Osman Artan, konuşmasında
umre hakkında kısa bir bilgilendirme
yaptı. Seminerlerde konuşan Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Prof. Dr.
Hasan Kâmil Yılmaz, seminere katılan görevlilere umre ibadetini yapan
vatandaşlarımıza hizmet etmek üzere
görevlendirilmenin ne derece ulvi bir
görev olduğunu, bu görevi yapacak
din görevlilerinin, bu hizmeti layıkıyla yerine getireceğini bildiğini ve emin
olduğunu söyledi.
Diğer yandan İl Müftülüğü ile Antalya
Cumhuriyet Başsavcılığı arasında, serbest denetimliliğe tabi mahkûmların,
camilerin temizlenmesinde çalıştırılması konusunda protokol imzalandı.
Protokol gereğince mahkûmların, camilerin temizlenmesinde din görevlilerine yardımcı olacakları bildirildi.
21
SAYI:290 ŞUBAT2015
HABER BÜLTENİ
MÜFTÜLÜKLERDEN
Çankırı’da “Gençliği
Bekleyen Manevi
Tehlikeler” konulu
konferans
Çankırı Müftülüğü, Gençlik Hizmetleri
ve Spor Müdürlüğü ile Karatekin Üniversitesi Düşünce Topluluğu birlikte,
“Gençliği Bekleyen Manevi Tehlikeler”
konulu bir konferans düzenledi. Başkanlığımız Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü Cami Hizmetleri Daire Başkanı
Selahaddin Çelebi’nin konuşmacı olarak
katıldığı konferansa, İl Müftüsü Arslan
Türk, Gençlik Hizmetleri ve Spor İl
Müdürü Gürhan Yıldız, Müftü Yardımcısı Uğur Demirel, Anadolu İmam-Hatip
Lisesi Müdürü Mürsel Eroğlu, din görevlileri ve gençler yoğun ilgi gösterdi.
Çelebi verdiği konferansta, gençleri her
zaman camilerde görmek istediklerini
belirterek gençlerin camilere gelmesini
sağlamak amacıyla Başkanlık olarak çeşitli etkinlikler düzenlediklerini söyledi.
Sanatsal Çalışmalar Sergisi Ankara’da açıldı
Başkanlığımız Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü Sosyal ve Kültürel İçerikli Din Hizmetleri Daire Başkanlığı tarafından, sanatsal faaliyetlerde
bulunan personelin eserleri bir araya getirilerek sergilendi. Kocatepe
Camii fuar alanında açılan sergi, sanatseverlerin beğenisine sunuldu.
Açılışını Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez’in yaptığı;
içerisinde tezhip, ebru, hat, yağlı boya, filografi, kaligrafi, ahşap yakma,
çini, maket gibi alanlarda toplam 125 eserin bulunduğu sergi, Kocatepe Camii fuar alanında ve Ahmed Hamdi Akseki Camii fuaye alanında
sanatseverlerle buluşturuldu.
Elazığ’da icazet töreni
E
lazığ İl Müftülüğü tarafından hafızlığını tamamlayan kız öğrencilere,
Edibe Can Müftülük Sitesi Konferans
Salonu’nda düzenlenen törenle ‘Onur
Belgesi’ verildi. Merasime, İl Müftüsü
Peyami Güngör, hafızlığını tamamlayan öğrenciler ile aileleri katıldı. Hacı
Sıdıka Dumandağ ile Edibe Can Kız
Kur’an Kursunda hafızlığını tamamlayarak Elazığ’da yapılan hafızlık tespit
sınavlarında hafızlık belgesi alan 8 kız
öğrenci için Edibe Can Konferans Salonunda, “Hafızlık Merasimi” düzenlendi. İl Müftüsü Peyami Güngör açılışta
yaptığı konuşmada, hafızlığın önemi
ve hafızlığın tarihsel gelişimi ve önemini anlattı. Öğrencilerin okuduğu şiir
ve ilahilerin ardından, hafızların okuduğu kısa sûrelerle devam eden törende, ömrünü Kur’an hizmetine adayan
ŞUBAT2015
SAYI:290
Hafız Abdullah Nazırlı da bir konuşma
yaparak hafızları tebrik etti. Yapılan
duanın ardından hıfzını tamamlayan
8 kız öğrenciye belgeleri takdim edildi. Vatandaşların yoğun ilgi gösterdiği
tören, hafızlara taçlarının takılması ve
hayırseverler tarafından hazırlanan hediyelerin takdimiyle sona erdi.
Öte yandan Elazığ Hacı Hamdi Başaran
Yatılı Erkek Kur’an Kursu’nda hafızlıklarını tamamlayan 20 öğrenci için de
Merkez İzzetpaşa Camii’nde, “Hafızlık
Merasimi” düzenlendi. Vatandaşların
yoğun ilgi gösterdiği programın açılışında bir konuşma yapan İl Müftüsü
Peyami Güngör, hafızlığın peygamber
mesleği olduğunu, Peygamberimizin
her yıl Cebrail (a.s.) ile birlikte Kur’an-ı
Kerim’i karşılıklı okuduğunu, Kur’an-ı
Kerim’in karşılıklı baştan sona okun22
ması ve dinlenmesinin sünnet, ezberlemenin farz-ı kifâye olduğunu anlattı.
Hafızların programda okuduğu sûreler
davetlilere duygulu anlar yaşattı. Yapılan duanın ardından hafızlara icazetleri, İl Müftüsü Peyami Güngör, İl Müftü Yardımcısı Mevlüt Şahiner, Elazığ
Camii ve Kur’an Kursları Dernekleri
Federasyonu Başkanı Aydın Şimşek ve
hafızların hocaları tarafından verildi.
HABER BÜLTENİ
MÜFTÜLÜKLERDEN
Karabük Müftülüğü, öğrenci kulüp temsilcileriyle toplantı yaptı
K
arabük İl Müftülüğü, Karabük
Üniversitesi bünyesinde faaliyet
gösteren öğrenci kulüpleri temsilcileriyle bir toplantı düzenledi. Karabük
Öğretmenevinde düzenlenen toplantıya, İl Müftüsü Halil Bektaş, Karabük
Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof.
Dr. İbrahim Kadı, İl müftü yardımcıları, daire amirleri, gençlik liderleri
katıldı. İl Müftüsü Halil Bektaş toplantıda yaptığı konuşmada, İl Müftülüğü
tarafından gençlere yönelik dinî, sosyal
ve kültürel faaliyetlerle ilgili bilgi vererek öğrencilerle görüş alışverişinde
bulundu. Rektör Yardımcısı Prof. Dr.
İbrahim Kadı ise yaptığı konuşmada,
Karabük Üniversitesinin ilkler ve ilkeler üniversitesi olduğunu; öğrencilere
yönelik düzenlenen etkinliklere katkı
sağlayabilecek kurum ve kuruluşlarla
ortak çalışmalar yürüttüklerini belirterek etkinliklere katkılarından dolayı
İl Müftülüğüne teşekkür etti. Öğrenci
kulüp temsilcileri de yaptıkları konuşmalarda, çalışma alanları ile ilgili bilgi
verdiler ve yapılacak müşterek etkinliklere katkı sağlayacaklarını söyledi-
ler. Toplantı sonunda öğrencilere, Başkanlığımız yayını kitap hediye edildi.
Öte yandan İl Müftülüğü ve TİDEF
işbirliğiyle din görevlilerine yönelik,
“Etkili Din Görevlisi Eğitim ve Gelişim
Semineri” düzenlendi. Seminerin açılışında bir konuşma yapan İl Müftüsü
Halil Bektaş, din gönüllüleri olarak
hizmet ve sorumluluklarının büyük
olduğunu belirterek “Din hizmetlerini daha etkin ve verimli yürütebilmek için kendimizi sürekli yenilemeli
ve geliştirmeliyiz.” dedi. Seminerde,
Manisa Eğitim Merkezinden Hüseyin
Öresin, “Din Hizmetleri ve Etkili İletişim”; Kurumsal ve Halkla İlişkiler
Uzmanı Zafer Hekimoğlu, “Temsil Bilinci ve Protokol Bilgileri”; Ondokuz
Mayıs Üniversitesi İlahiyat Fakültesi
Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Köylü, “Danışma ve Rehberlik”; Marmara
Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim
Üyesi Prof. Dr. Ahmet Koç da “Din
Hizmetinde İlkeler ve Tarihimizden
Örnekler” konularında sunum yaptılar. İki gün süren seminerin sonunda
katılımcılara, İl Müftüsü Halil Bektaş
tarafından katılım belgesi verildi.
Isparta’da “Maddeden Manaya” konulu proje
I
sparta İl Müftülüğü ve İl Kredi Yurtlar Kurumu Müdürlüğünün işbirliğiyle, üniversite öğrencilerine yönelik,
“Kur’an ve Hayat” konulu bir konferans düzenlendi. Konferansa, İl Müftüsü Galip Akın, İl Kredi Yurtlar Kurumu Müdürü Mustafa Erçevikbaş, daire
amirleri ve üniversite öğrencileri katıldı. İl Müftüsü Galip Akın programda
yaptığı konuşmada, Kur’an’ın insanlığın hidayet kaynağı ve hayat kitabı olduğunu söyledi. Kur’an-ı Kerim’in ilk
emrinin “Oku” olduğuna vurgu yapan
Müftü Akın, gençlerimizin kâinatı, insanı ve Kur’an’ı okuması, anlaması ve
hayatına tatbik etmesi gerektiğini ifade
etti. Gönen Vaizi Cengiz Önder, Müzik Öğretmeni Serkan Dönder ve Bey
23
Camii İmam-Hatibi Sait Kılınç tarafından sunulan tasavvuf musikisi konseri,
dinleyenlere duygulu anlar yaşattı. İl
Müftüsü Akın’ın öğrencilerin sorularını cevaplandırmasının ardından program sona erdi.
Diğer yandan İl Müftülüğü ve sivil toplum kuruluşları işbirliğiyle yürütülen
proje kapsamında, Merkez Kavaklı
Camii’nde sabah namazında gençlerle cami buluşması gerçekleştirildi. İl
Müftüsü Galip Akın programda yaptığı konuşmada, gençlerin fitnelerden
sakınmaları gerektiğini, bugün İslam
dünyasındaki akan kanın, Müslümanların İslam’ı hayatlarına tam uygulayamamalarından kaynaklandığını ifade
etti.
SAYI:290 ŞUBAT2015
HABER BÜLTENİ
MÜFTÜLÜKLERDEN
Kayseri’de ‘Aile Okulu’ seminerleri
Siirt’te “Kardeş Aile”
projesi
K
ayseri İl Müftülüğü Aile ve Dinî
Rehberlik Bürosu tarafından düzenlenen, “Aile Okulu” seminerlerinin
ilki Hacılar İlçesinde yapıldı. Hacılar
Genç İşadamları Derneği Konferans
Salonu’nda gerçekleştirilen seminere,
İl Müftüsü Ali Maraşlıgil, il müftü yardımcıları, İlçe Müftüsü Emin Haspolat,
İl Müftülüğü Eğitim Uzmanı Dr. Mustafa Yalçınkaya, il ve ilçe vaizleri, din
görevlileri, Kur’an kursu öğreticileri
ve aileleri katıldı. İlçe Müftüsü Emin
Haspolat’ın açılış konuşmasıyla başlayan seminerde İl Müftü Yardımcısı
Salih Sezik, “Aile Okulu” programı ile
ilgili bilgi verdi. İl Müftüsü Ali Maraşlıgil de seminerde yaptığı konuşmada,
İslam toplumunda ve ülkemizde büyük değeri olan ailenin önemini anlatarak ailenin bozulması için yoğun
çaba sarf edenlerin olduğunu söyledi.
Seminerde, Vaiz Kevser Serap Eliaçık,
“Eşlere Tavsiyeler”; Uzman Vaiz Cansever Dokuz, “Aileyi Ayakta Tutan
Değerler”; İncesu Vaizi Arafat Demir,
“Teknolojinin Aileye Etkisi”; Melikgazi
Vaizi H. İbrahim Erdoğan, “Aile İçi İletişim”; Eğitim Uzmanı Dr. Mustafa Yalçınkaya da “Örnek Aile Modeli” konulu sunumlar yaptılar. İl Müftülüğü Aile
ve Dinî Rehberlik Bürosu tarafından
düzenlenen “Aile Okulu” seminerleri,
Yahyalı, Develi ve Talas ilçelerinde de
gerçekleştirildi. Aile ve ailenin öneminin anlatıldığı seminerlerin, vatandaşlarımız tarafından yoğun ilgi gördüğü
bildirildi.
Diğer yandan İl Müftüsü Ali Maraşlıgil
tarafından, Kayseri Polis Meslek Yüksekokulu Konferans Salonu’nda PMYO
ŞUBAT2015
SAYI:290
öğrencilerine, “Millî ve Manevi Değerlerimiz” konulu bir konferans verildi.
Müftü Maraşlıgil konferansta yaptığı
konuşmada, millî ve manevi değerler
denince, Allah ve Resulüne saygı-sevgi; vatan ve bayrağımıza saygı ve sevgi
anlaşıldığını söyledi. Bu sevgi ve saygıyı yok etmeye çalışanlar olduğunu
belirten Maraşlıgil, buna asla müsaade
edilmeyeceğini ifade etti.
Ayrıca İl Müftüsü Ali Maraşlıgil, Kayseri Gençlik Merkezinde, gençlere
millî ve manevi değerlerimiz konulu
bir sohbet verdi. Programa, Gençlik
Hizmetleri ve Spor İl Müdürü Murat
Eskici ve İl Müftü Yardımcısı Salih
Sezik de katıldı. İl Müftüsü Maraşlıgil sohbette, ülkenin geleceğini şekillendirecek gençlerin, millî ve manevi
değerlerine sahip çıkması gerektiğini
söyledi.
S
iirt İl Müftülüğünce başlatılan, ‘Kardeş Aile projesi’ çalışması çerçevesinde, ildeki yetim, öksüz, Suriyeli ve
diğer mültecilere yardım eli uzatıldı.
İl Müftülüğü, din görevlilerinin iki
kardeş ailenin ihtiyaçlarını karşılamak
üzere çalışmalar yapmalarını istedi.
İlk olarak Kardeş Aile ziyareti, İl Müftüsü Faruk Arvas, Şube Müdürü Zeki
Dildirim’in, Suriye’deki iç savaştan ülkemize sığınan ve Siirt Üniversitesinde eğitim gören öğrencileri ziyaretiyle
gerçekleştirildi. Projeyle ilgili bir açıklama yapan İl Müftüsü Arvas, her cami
ve Kur’an kursunun birer yetim ve
mülteci kardeş ailesi olduğunu, onlara
daha iyi şartlarda hizmet verebilmek
için din görevlileri ve Kur’an kursu öğreticileriyle çalışmalara başladıklarını
söyledi.
Iğdır’da Kur’an-ı Kerim hizmetiçi eğitim kursu
I
ğdır İl Müftülüğü Kur’an
kursu öğreticilerini, Kur’an
öğrenme ve öğretme konusunda bilgilendirmek amacıyla,
“Kur’an-ı Kerim Hizmetiçi Eğitim Kursu” düzenledi. Müftülük Konferans Salonu’nda
gerçekleştirilen kursun sonunda, başarılı olan kursiyerlere törenle katılım belgeleri
verildi. Törende bir konuşma yapan İl Müftüsü Cüneyt Kulaz, Kur’an
kursu öğreticilerinin gelişen şartlara göre yeni bilgilere ihtiyaçları olduğunu belirterek öğreticilerin, Kur’an-ı Kerim’i iyi öğretmeleri ve öğrencilerini
Kur’an ahlakı ile eğitmeleri gerektiğini söyledi.
24
HABER BÜLTENİ
MÜFTÜLÜKLERDEN
Kırşehir’de Kur’an kursu öğreticilerine hizmetiçi eğitim kursu
K
ırşehir İl Müftülüğü, kız Kur’an
kursu öğreticilerine yönelik,
“Hizmetiçi Eğitim Kursu” düzenledi.
Rehber Öğretici Sema Erdem Çiftçi
tarafından verilen kursta kursiyerlere,
din hizmetlerinde Kur’an kursu öğreticiliğinin ve Kur’an-ı Kerim’i usulüne
uygun okumanın önemi, Kur’an öğretiminde kur sisteminin uygulanışı,
yetişkin eğitiminde temel özellikler,
ezber, tecvit, dualar ve meharic-i huruf konularında eğitim verildi. Kursun
sonunda kursiyerlere, törenle katılım belgeleri verildi. Belge törenine,
İl Müftüsü Mehmet Şahin, İl Müftü
Yardımcısı Şinasi Öztürk ve Din Hizmetleri ve Eğitimi Şube Müdürü İsmail Koç, Rehber Öğretici Sema Erdem
Çiftçi ve kursiyerler katıldı. İl Müftüsü
Şahin’in, kursiyerlere katılım belgelerini takdim etmesinin ardından program
sona erdi.
Öte yandan İl Müftüsü
Mehmet Şahin ve Merkez Cacabey Camii
İmam-Hatibi Mehmet
Saka’nın öğreticiliğinde, Bölge Yatılı Kur’an
Kursu’nda, “Kur’an-ı
Kerim Hizmetiçi Eğitim Kursu” düzenlendi. Din görevlilerinin katıldığı kursta
kursiyerlere, Kur’an-ı
Kerim’i güzel okuma, imamlık ve müezzinlik becerisi, Kur’an-ı Kerim okumaya giriş, tecvit uygulamaları konularında bilgi verildi. Ayrıca, Mermerler
Kız Kur’an Kursunda da kız Kur’an
kursu öğreticilerine yönelik, “Kur’an-ı
Kerim Hizmetiçi Eğitim Kursu” düzenlendi. Kur’an Kursu Öğreticisi Arzu
Demircan’ın öğreticiliğini yaptığı kursta kursiyerlere, Kur’an-ı Kerim’i talim
üzere okuma, tecvit ve mahreç uygulamaları konularında dersler verildi.
Kursun sonunda kursiyerlere, İl Müftüsü Mehmet Şahin ve Din Hizmetleri
ve Eğitim Şube Müdürü İsmail Koç tarafından katılım belgeleri verildi.
Mardin’de ‘Proje Döngüsü Yönetimi ve Proje Yazma Eğitimi’ semineri
M
ardin Valiliği Avrupa Birliği Projeler Koordinasyon Merkezince
din görevlilerine yönelik olarak düzenlenen, “Proje Döngüsü Yönetimi ve
Proje Yazma Eğitimi” semineri, Müftülük Toplantı Salonu’nda gerçekleştirildi. Seminere, Mardin Vali Yardımcısı
Bahattin Çelik, İl Müftüsü Dursun Ali
Coşkun, İl Müftü Yardımcısı İsmail
Ünal, Artuklu İlçe Müftüsü Mustafa
Ali Işık, Mardin Valiliği AB Proje Ofisi Genel Koordinatörü Burhan Köse,
İl Sosyal Etüt ve Proje Müdürü Murat
Kaya, din görevlileri ve müftülük personeli katıldı. Seminerde katılımcılara
Burhan Köse ve Murat Kaya tarafın-
dan proje döngüsü
yönetimi ile ilgili
bilgi verildi. Seminerin açılışında bir
konuşma yapan İl
Müftüsü Dursun Ali
Çoşkun, seminerde
katılımcılara, ‘Projenin Döngüsü Yönetimi, Proje Yazma
ve Uygulanması’ ile
ilgili teorik ve pratik bilgiler verildiğini
belirtti. Programın sonunda katılımcılara, PCM Eğitimi sertifikaları takdim
edildi.
Diğer yandan İl Müftülüğü, Müftülük
Konferans Salonu’nda Eğitimci-Yazar
NLP (Nöro Linguistik Programming)
Uzmanı Alişan Kapaklıkaya’nın konuşmacı olarak katıldığı, “Ruhumuzu Aydınlatan Önderler” konulu bir konferans düzenledi. Programa, İl Müftüsü
Dursun Ali Coşkun, İl Müftü Yardımcısı İsmail Ünal, Kızıltepe İlçe Müftüsü
Mahsum Taşçı, Artuklu İlçe Müftüsü
Mustafa Ali Işık, Yeşilli İlçe Müftüsü
25
Selahattin Yılmaz ve din görevlileri
katıldı. Din görevlilerinin ilgiyle takip
ettiği konferansta, Alişan Kapaklıkaya,
din görevlilerinin toplumun önderleri
olduğunu, davranışları ve yaşantıları
ile insanlara örnek olmaları gerektiğini
söyledi
Müftülük görevlileri, din görevlileri ve
vatandaşların katılımıyla ilde başlatılan sabah namazı buluşmaları devam
ediyor. Tarihî Kasımiye Medresesinde
gerçekleştirilen programa, Başkanlık
Müfettişlerinden Dr. Mustafa Asım
Coşkun, İl Müftüsü Dursun Ali Coşkun, İl Müftü Yardımcısı İsmail Ünal,
Artuklu İlçe Müftüsü Mustafa Ali Işık,
din görevlileri, müftülük personeli ve
vatandaşlar katıldı. Programda bir konuşma yapan Dr. Mustafa Asım Coşkun, din hizmetlerinde imam-hatip
ve müezzin-kayyımlığın önemine değinerek bu tür etkinliklerin hizmette
verimliliğe katkı sağladığını söyledi. İl
Müftüsü Dursun Ali Coşkun da ayet ve
hadislerden örnekler vererek din hizmetlerinin önemini anlattı.
SAYI:290 ŞUBAT2015
HABER BÜLTENİ
MÜFTÜLÜKLERDEN
Malatya’da 43 hafız törenle taçlarını giydi
Merkezefendi’de
görme engellilere
Kur’an eğitimi
D
M
alatya İl Müftülüğü, Battalgazi
ve Yeşilyurt İlçe Müftülüklerine
bağlı kız Kur’an kurslarında hafızlığını
tamamlayan, 43 kız hafız için hafızlık
merasimi düzenlendi. Merasime Vali
Süleyman Kamçı, Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Çakır, İl Müftüsü
Ümit Çimen, il müftü yardımcıları,
ilçe müftüleri, Kur’an kursu öğreticileri ve vatandaşlar yoğun ilgi gösterdi.
İl Müftüsü Ümit Çimen, Allah’ın Kelamını hıfzeden ve Peygamberimiz Efendimizin, ‘Ümmetimin şereflileri; onu
ezberleyen, onu taşıyan hafızlardır.’
müjdesine nail olan hafızların merasiminde bir arada olmaktan mutluluk
duyduğunu belirterek hafızları tebrik
etti. Hafızların yetişmesinde özveri ile
çalışan kurs öğreticilerine, ailelerine ve
hayırseverlere teşekkür etti. Hafızların
okudukları Kur’an-ı Kerim ve ilahilerin
ardından, İl Müftüsü Ümit Çimen’in
yaptığı hatim duası, hafızlara taçlarının takılması, Vali Süleyman Kamçı ile
Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet
Çakır’ın, hafızlara birer altın hediye
etmesi, diplomaları ve çeşitli ödüller
verilmesiyle program sona erdi.
Sinop’ta bilgi ve tecrübe çalıştayı
S
inop İl Müftülüğü tarafından düzenlenen, “Müftülükler Arası Bilgi
ve Tecrübe Paylaşımı Çalıştayı”, Sinop
Üniversitesi Ahmet Muhip Dıranas
Uygulama Otelinde gerçekleştirildi.
Müftülük hizmetlerinde etkinlik ve verimliliği artırmaya yönelik düzenlenen
çalıştaya, İl Müftüsü Mustafa Erkan, il
müftü yardımcıları, kurum müdürleri,
ilçe müftüleri, il ve ilçelerdeki müftülük görevlileri katıldı. İl Müftüsü Mustafa Erkan açılışta yaptığı konuşmada,
bilgi paylaşımı amacıyla düzenlenen
ŞUBAT2015
SAYI:290
çalıştayın faydalı olduğunu söyledi.
Programda ilçe müftüleri, ilçelerinde
gerçekleştirdikleri hizmetlerini sinevizyon gösterimi eşliğinde anlattılar.
Çalıştayda, cami içi ve cami dışı hizmetler, eğitim hizmetleri, idari ve mali
hizmetler, personel hizmetleri, cami
merkezli sosyal faaliyetler konularında
sunumlar yapılarak değerlendirmelerde bulunuldu. Müftülükler arası ilişkiler ve hizmetlerin değerlendirildiği
çalıştayın, personel açısından faydalı
geçtiği bildirildi.
26
enizli-Merkezefendi İlçe Müftülüğüne bağlı Bahçelievler Kur’an
Kursu’nda, Braille alfabesiyle Kur’an-ı
Kerim öğrenen görme engelli öğrenciler için ödül töreni düzenlendi.
Valilik Toplantı Salonunda yapılan
törene, İlçe Müftüsü Gencal Şenyayla,
din görevlileri, Kur’an kursu öğreticileri, öğrenciler ve velileri katıldı. Törende bir konuşma yapan İlçe Müftüsü
Şenyayla, Kur’an-ı Kerim’i öğrenmek
ve okumak için özveri ve gayretin
yeterli olduğunu söyledi. Kur’an kursu öğreticileri Emine Conkuş ve Fatma Parlak da törende birer konuşma
yaparak Kur’an-ı Kerim öğrenme ve
öğretmenin önemini anlattılar. Öğrencilerin okuduğu Kur’an-ı Kerim,
seslendirdikleri ilahi ve kasideler, dinleyenlere duygulu anlar yaşattı.
Diğer yandan ilçenin Gümüşler Yeni
Mahallesinde, merhum hayırsever Süleyman Demirci ve eşi Ümmü Demirci
adına, Kur’an kursu yapılmak üzere
bağışlanan binada bakım ve onarım
yapılarak törenle Kur’an kursu olarak hizmete açıldı. Törene, İl Müftüsü Veysel Çakı, İlçe Belediye Başkanı
Muhammet Subaşıoğlu, İlçe Müftüsü Gencal Şenyayla, din görevlileri,
Kur’an kursu öğreticileri ve çok sayıda
vatandaş katıldı. İlçe Müftüsü Gencal
Şenyayla programın açılışında yaptığı
konuşmada, Kur’an-ı Kerim öğrenme
ve öğretmenin hayırlı bir iş olduğunu
söyleyerek katkılarından dolayı hayırseverlere teşekkür etti. İlçe Müftüsü
Gencal Şenyayla gayretli çalışmalarından dolayı Gümüşler Yeni Mahalle Camii İmam-Hatibi Erol Yolcu’ya plaket
takdim etti.
HABER BÜLTENİ
MÜFTÜLÜKLERDEN
Darende’de coşkulu hafızlık
merasimi
M
alatya-Darende Müftülüğüne bağlı Hulusi Efendi
Erkek Yatılı Kur’an Kursu’nda, hafızlıklarını tamamlayan öğrenciler için icazet ve belge merasimi düzenlendi. Darende Somuncu Baba Camii’nde gerçekleştirilen
merasime, Kayseri Vali Yardımcısı Mehmet Aktaş, Darende Kaymakamı Bünyamin Kuş¸ İl Müftüsü Ümit Çimen,
il müftü yardımcıları, İlçe Müftüsü Ahmet Varol, daire
amirleri, Kur’an kursu öğreticileri, din görevlileri ve çok
sayıda vatandaş katıldı. Programın açılışında bir konuşma yapan İlçe Müftüsü Ahmet Varol, hafızlığın önemini
anlatarak gösterdikleri başarılardan dolayı öğrencileri,
öğretmenleri ve velilerini tebrik etti. İl Müftüsü Ümit Çimen de konuşmasında, Kur’an-ı Kerim’i ezberleyenlerin
her iki dünyada da mutluluğa ereceklerini söyledi. Merasim, hafız öğrencilere belge ve hediyelerinin verilmesinin
ardından yapılan dua ile sona erdi.
Mudanya Göynüklü Mahallesi
Üçer Camii ibadete açıldı
B
ursa-Mudanya İlçe Müftülüğü, Bursa Büyükşehir Belediyesi ve hayırsever Şerafettin ve Nizamettin Üçer’in
katkılarıyla, Mudanya-Göynüklü Mahallesinde yaptırılan
Üçer Camii törenle ibadete açıldı. Açılış törenine, Bursa
Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, İlçe Müftüsü Ömer Faruk Kesimoğlu, din görevlileri, Kur’an kursu öğreticileri ve çok sayıda vatandaş katıldı. Törende
bir konuşma yapan İlçe Müftüsü Kesimoğlu, Büyükşehir Belediyesi tarafından caminin çevre düzenlemesinin
yapıldığını kaydederek desteklerinden dolayı Başkan
Altepe’ye teşekkür plaketi verdi. Başkan Recep Altepe de
yaptığı konuşmada, caminin yapımına katkıda bulunan
Şerafettin ve Nizamettin Üçer’i tebrik ederek Göynüklü Mahallesine böyle güzel bir eser kazandırılmasından
duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Yapılan dua ve kılınan Cuma namazının ardından cami ibadete açıldı.
Çarşamba Hasbahçe Yatılı Kız Kur’an Kursu’nda taç giyme merasimi
S
amsun-Çarşamba İlçe Müftülüğüne bağlı Hasbahçe Yatılı Kız Kur’an
Kursu’nda hıfzını tamamlayan hafızlar
için icazet merasimi düzenlendi. Cemil Şensoy Kültür Merkezi’nde düzenlenen programa, Din Hizmetleri Genel
Müdürlüğü Aile ve Dinî Rehberlik
Daire Başkanı Sedide Akbulut, İl Müftüsü Yrd. Doç. Dr. Hayrettin Öztürk,
Çarşamba Belediye Başkanı Av. Hüseyin Dündar, Samsun eski İl Müftüsü
İsmail Cömert, il müftü yardımcıları,
ilçe müftüleri, emekli müftüler, daire
amirleri, Kur’an kursu öğreticileri, din
görevlileri, öğretmenler, muhtarlar ve
çok sayıda davetli katıldı. İlçe Müftüsü
Sıtkı Kaya programın açılışında yaptığı konuşmada; hafız öğrencilere, ai27
lelerine ve onları yetiştiren hocalarına
teşekkür etti. İl Müftüsü Yrd. Doç. Dr.
Hayrettin Öztürk de yaptığı konuşmada, Peygamberimizin hafızlık ve hafızlara verdiği önemi, Kur’an-ı Kerim’den
örneklerle anlattı. Aile ve Dinî Rehberlik Daire Başkanı Sedide Akbulut ise
“Toplumda kadın alçaldıkça, o toplum
da alçalır. Kadın yükseldikçe, toplum
da yükselir. Kursta başarıyla eğitimlerini tamamlayarak icazet belgelerini
alan, Kur’an-ı nakış nakış işleyen kızlarımızı tebrik ediyorum. Bir hafızın
yetişmesi demek, bir ilim adamının
yetişmesi demektir. Bir hafızın kaybedilmesi demek, bir ilim adamının
kaybedilmesi demektir. Toplumumuz,
kadınlarımızın başarılarıyla yükseliyor.” diye konuştu. Daha sonra hafız
olan 12 kız öğrenciye taçları takılarak
icazet belgeleri ve hediyeleri takdim
edildi.
SAYI:290 ŞUBAT2015
HABER BÜLTENİ
MÜFTÜLÜKLERDEN
Çat’ta hizmetiçi eğitim kursu
E
rzurum-Çat İlçe Müftülüğü, din görevlileri için
‘Kur’an-ı Kerim Hizmetiçi Eğitim Kursu’ düzenledi.
İlçe Vaizi Cevat Güneş’in rehberliğinde, 15 personelin
katılımıyla gerçekleştirilen kursta dersler, teorik ve uygulamalı olarak verildi. Kur’an-ı Kerim’i doğru ve güzel okumanın din hizmetleri açısından büyük önem arz ettiğini
ifade eden Müftü Kılıç, din görevlilerinin Kur’an-ı Kerim’i
en güzel şekilde okumak ve öğretmekle sorumlu olduklarını söyledi. Kurslarla personelin Kur’an-ı Kerim’i daha
güzel okumalarına ve mesleki yeteneklerinin gelişmesine katkı sağladıklarını belirten Kılıç, tüm personelin bu
eğitimlere katılacağını ifade etti. Merkez Camii’nde gerçekleştirilen ve vatandaşların ilgiyle takip ettiği Kur’an-ı
Kerim ziyafeti programının sonunda, kursiyerlere katılım
belgeleri takdim edildi.
Çankaya’da din görevlilerine
hizmetiçi eğitim kursu
A
nkara-Çankaya İlçe Müftülüğü, cami hizmetlerinin
etkin ve verimli yürütülmesi ve hizmet kalitesinin
yükseltilmesi amacıyla, ‘Kur’an-ı Kerim Hizmetiçi Eğitim
Kursu’ düzenledi. Din görevlilerinin Kur’an-ı Kerim’i usulüne uygun olarak okuması ve öğrenmesi amacıyla düzenlenen kursa, kamu kurumlarındaki camilerde görev yapan
on üç personel katıldı. Kursta kursiyerlere, Başkanlığımız
Mushafları İnceleme ve Kıraat Kurulu Eski Başkanı Turhan
Baycan tarafından, Kur’an-ı Kerim’i güzel okuma, ezber, kıraat, tecvit, talim, mahreç dersleri verildi. Kursun sonunda
düzenlenen veda programında bir konuşma yapan Turhan
Baycan, ilgilerinden dolayı kursiyerleri tebrik ederek görevlerinde başarılar diledi. Hediye takdiminin ardından
tören sona erdi.
Belen’de Kur’an-ı Kerim
hizmetiçi eğitim kursu
Gerze’de sabah namazı
buluşmaları
H
atay-Belen İlçe Müftülüğü, din hizmetlerindeki verimliliği artırmak amacıyla, ‘Kur’an-ı Kerim Hizmetiçi
Eğitim Kursu’ düzenledi. Din hizmetlerinde kaliteyi artırmak, yeni gelişmelere karşı personelin bilgi, beceri ve
yeteneklerini yenilemek ve geliştirmek, Kur’an-ı Kerim’i
usulüne uygun okumalarını sağlamak amacıyla düzenlenen kursa, din görevlileri yoğun ilgi gösterdi. 15 imam-hatibin katıldığı kursun sonunda başarılı olan kursiyerlere,
İlçe Müftüsü Âdem Cankurt tarafından katılım belgeleri
takdim edildi.
Kursun sona ermesi dolayısıyla, Merkez Tosyalı Camii
Toplantı Salonu’nda bir tören gerçekleştirildi. Başarılı
olan kursiyerlere katılım belgelerinin verildiği tören, yapılan duayla sona erdi.
ŞUBAT2015
SAYI:290
S
inop-Gerze İlçe Müftülüğüne bağlı camilerde düzenlenen sabah namazı buluşmaları vatandaşlardan yoğun
ilgi görüyor. Cemaat arasında birlik, beraberlik ve kardeşlik duygularını geliştirmek amacıyla düzenlenen ‘Cami
Buluşmaları’ programları devam ediyor. Site Camii’nde
gerçekleştirilen programa, İlçe Müftüsü Ali Işık, emekli
ve çalışan din görevlileri, esnaf ve çok sayıda vatandaş iştirak etti. Programın açılışında bir konuşma yapan Müftü Işık, birlik ve beraberliğe en çok ihtiyaç duyduğumuz
bu zamanda, vatandaşlarla bir arada olmaktan duyduğu
memnuniyeti dile getirerek emeği geçenlere teşekkür etti.
28
HABER BÜLTENİ
MÜFTÜLÜKLERDEN
Bosna-Hersek Doboj Müftüsü’nden
Gaziemir’e ziyaret
K
ardeş şehir Bosna-Hersek’in Doğu
Doboj kenti Müftüsü Bayro El
Cafic başkanlığındaki bir heyet, İzmir-Gaziemir Müftülüğünü ziyaret
etti. Doboj Müftüsü Bayro El Cafic,
Emmaus Vakfı Başkanı Muhammed
Yasir, Sancak Hayrat Vakfı Başkanı
Mirsad Bekiroviç, İzmir İl Müftü Yardımcısı Muharrem Gül, İlçe Müftü
Vekili Sıddık Durmuş ve Konak İlçe
Müftüsü Zeki Aksoy ile birlikte, bazı
sivil toplum kuruluşlarını ziyaret
ederek görüşmelerde bulundular.
Görüşmelerde, savaş sonrası yaşanan güçlükler, savaş mağduru
insanların hayat mücadeleleri ve
son dönemde yaşanan sel felaketi
sebebiyle mağdur olan insanlara
yapılan hizmetler ve Bosnalı gençlerin
asimile olmaması için yapılan çalışmalar ve projeler değerlendirildi. Heyet, Gaziemir İlçe Müftülüğünce daha
Mezitli’de sertifika töreni
M
ersin-Mezitli İlçe Müftülüğü
tarafından din görevlilerine
yönelik düzenlenen, ‘Hizmetiçi Eğitim Kursu’nu başarıyla tamamlayan
kursiyerlere, Mezitli Merkez Kur’an
Kursu’nda düzenlenen törenle sertifikaları verildi. Törene, Kaymakam Nazım Madenoğlu, İlçe Müftüsü Nusret
Karabiber, Halk Eğitim Müdürü Ali
Turna, mülki amirler ve kursiyerler
katıldı. Kursiyerlere sertifikalarını takdim eden Kaymakam Nazım Madenoğlu, gayretli çalışmalarından dolayı
Müftü Nusret Karabiber ve kursiyerleri
tebrik etti. Din görevlilerinin gelişen
teknolojiye ve şartlara göre kendilerini
yenilemelerinden duyduğu memnuniyeti dile getiren Madenoğlu, personelin eğitimine yönelik çalışmaların
devam etmesi temennisinde bulundu.
İlçe Müftüsü Nusret Karabiber, personelin gelişimi ve daha iyi bir din hiz-
önce yapılan temel ihtiyaç malzemeleri, kurban ve nakdi bağışlar nedeniyle
İlçe Müftüsü Mustafa Temel’e ve katkıda bulunan hayırseverlere teşekkür
etti.
Dazkırı’da
hizmetiçi
eğitim kursu
meti sunmalarına yönelik eğitimlerin
devam edeceğini söyledi.
Diğer yandan İlçe Müftülüğü ve Halk
Eğitim Merkezi Müdürlüğünün işbirliğiyle kadınlara yönelik, “Çocuk Bakımı
ve Oyun Odası Gelişimsel Etkinlikleri
Programı” düzenlendi. Programı başarıyla bitirenlere sertifikaları, Mezitli
Merkez Kur’an Kursunda geçekleştirilen törenle verildi. Törene, Kaymakam
Nazım Madenoğlu, İlçe Müftüsü Nusret Karabiber, Halk Eğitim Müdürü Ali
Turna, daire amirleri ve vatandaşlar
katıldı.
Ayrıca, Müftülük Kadın Kolları tarafından düzenlenen, “Sağlıklı Hayat ve
Sağlıklı Beslenme” konulu konferans,
Aklan Düğün Salonu’nda gerçekleştirildi. Diyetisyen Filiz Şahin tarafından
verilen konferansa, din görevlileri,
Kur’an kursu öğreticileri ve vatandaşlar yoğun ilgi gösterdi.
29
A
fyonkarahisar-Dazkırı İlçe Müftülüğü, din hizmetlerinde verimliliği artırmak amacıyla din görevlilerine yönelik hizmetiçi eğitim
kursu düzenledi. İlçe Vaizi Ramazan
Koç tarafından verilen kursa, 14
personel katıldı. İlçe Müftüsü Recep
Çakmak kursun açılışında yaptığı
konuşmada, kurslarda edinilen bilgileri hayata uygulamanın önemini
belirterek kursiyerlere, öğrendiklerini unutmamaları için düzenli tekrar
yapmaları tavsiyesinde bulundu. Eğitimden duydukları memnuniyeti dile
getiren kursiyerler, bu tür kursların
daha sık düzenlenmesi temennisinde
bulundular.
SAYI:290 ŞUBAT2015
HABER BÜLTENİ
MÜFTÜLÜKLERDEN
Medine Müdafii Fahrettin Paşa Esenler’de anıldı
İ
stanbul-Esenler Müftülüğü ve Esenler Belediye Başkanlığı’nın işbirliğiyle,
Esenler Belediyesi Kadir Topbaş Kültür
Merkezi’nde sergilenen Medine Müdafii
Fahrettin Paşa ve Medine savunmasını
anlatan, “Komutan” adlı tiyatro gösterisi
yoğun ilgi gördü. Fahrettin Paşa’yı ve büyük mücadelesini konu alan, “Komutan”
adlı gösteriye, İlçe Müftüsü Halil Şekerci,
din görevlileri, Kur’an kursu öğreticileri ve çok sayıda vatandaş katıldı. Müftü Şekerci programın açılışında yaptığı
konuşmada, Fahrettin Paşa ve Medine
savunmasının önemine değinerek Fahrettin Paşa’nın Medine savunmasında
gösterdiği mücadeleyi anlattı. Müftü Şekerci, Fahrettin Paşa’nın adını yaşatmak
amacıyla eski görev yeri olan Adana-Ceyhan ilçesinde yaptırdıkları camiye onun
ismini verdiklerini söyledi. Peygamber
sevdalısı Osmanlı Paşasını ve İngilizlere karşı yaptığı Medine savunmasını ve
vefakâr Osmanlı askerinin mücadelesini
konu alan tiyatro gösterisi, davetlilere
duygulu anlar yaşattı.
Çaycuma’da ‘Cami ve Gençlik Kolları’ kuruldu
D
inî, sosyal ve kültürel programlarla ortaokul, lise ve üniversite
geçlerini camilerin manevi atmosferiyle buluşturmak amacıyla, Zonguldak-Çaycuma İlçe Müftülüğüne bağlı
236 camide “Cami ve Gençlik Kolları”
oluşturuldu. Camilerde kurulan gençlik kolları ile ilgili açıklama yapan İlçe
Müftüsü Ömer Keskin, ilçede gençlerin
ve öğrencilerin camilerle buluşturulması amacıyla çalışma başlattıklarını
ve tüm personelle istişare toplantıları
yaparak camilerde gençlik kolları oluşturduklarını söyledi. Bu çerçevede
236 camide gençlere yönelik haftalık
buluşmalar, sohbet toplantıları düzenlediklerini ve uygulamaya koydukları
dinî, sosyal ve kültürel programlarla
ortaokul, lise ve üniversite gençlerini
camilerle daha fazla buluşturmayı hedeflediklerini belirtti.
Yenişehir’de öğretmenlerle istişare toplantısı
Emekli müftü yardımcısı
30 ayda hafız oldu
M
E
ersin-Yenişehir İlçe Müftülüğü,
ilçedeki okullarda görev yapan
Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmenleri ile istişare toplantısı düzenledi.
Yenişehir Suphi Öner Öğretmenevinde, İl Müftüsü Ali Melek’in başkanlığında gerçekleştirilen toplantıya, İlçe
Müftüsü Halil Uzun, İlçe Milli Eğitim
Müdürü Kâmil Çelebiyılmaz ve din
kültürü ve ahlak bilgisi öğretmenleri
katıldı. Toplantıda konuşan İl Müftüsü Ali Melek, Başkanlığımızın ‘Cami ve
ŞUBAT2015
SAYI:290
Gençlik’ etkinlikleri kapsamında, öğretmenlerle gençlere yönelik yapılması
planlanan çalışmalar hakkında görüş
alışverişinde bulunduklarını söyledi.
Toplantıda öğretmenler, öğrencilere
yönelik etkinliklerle ilgili görüşlerini
dile getirdiler. Mescidi olmayan veya
mescidi olup tefrişe ihtiyaç duyulan
okulların tespit edilmesi, okullarda kitaplıklar oluşturulması ve eksikliklerin
giderilmesi için görüş alışverişinde bulunuldu.
30
mekli Kütahya Müftü Yardımcısı
Kâmil Turan, emekli olduktan sonra başladığı hafızlık çalışmasını 30 ayda
tamamlayarak hafız oldu. Afyon’un Döver Kasabasında doğan ve Kütahya’da
hayatını sürdüren 67 yaşındaki Turan,
2010 yılında başladığı hafızlık çalışmalarını 30 ayda tamamlayarak hafız
oldu. Hafız olmaya hazırlanan gençlere
tavsiyelerde bulunan Turan, hafız olmak için yaşın değil, azmin ve sabrın
gerekli olduğunu söyledi.
HABER BÜLTENİ
MÜFTÜLÜKLERDEN
Susurluk Aziziye Mahallesi
Camii restore edildi
Serik’te Kur’an kursu
öğrencilerinden örnek davranış
A
ntalya-Serik İlçe Müftülüğüne bağlı Orta Mahalle
Kur’an Kursu öğrencileri, her ay iki yetime sahip çıkarak örnek bir davranış sergilediler. Kur’an Kursu Öğreticisi Hasibe Güler’in teşvikiyle öğrenciler, her ay iki yetimi kardeş edindiler. “Her gün 10.000’e yakın çocuğun
yetim kaldığı dünyamızda, ayda 90 lira ile bir yetim çocuğa destek verebiliriz ve ona umut olabiliriz.” düşüncesiyle
harekete geçen kurs öğrencileri, aralarında topladıkları
180 lira ile ayda iki yetim çocuğa destek olacaklarını ve
bu uygulamayı sürdüreceklerini ifade ettiler. İlçe Müftüsü
Dr. Abdulkadir Karakuş, başlatılan bu faaliyetten büyük
memnuniyet duyduğunu ifade ederek “Uygulamanın tüm
kurslarımızda ve camilerimizde hayat bulması en samimi
temennimizdir.” dedi ve bu tür etkinlikleri yaygınlaştırmak istediklerini ifade etti.
S
ultan Abdülaziz’in Annesi Valide Sultan tarafından,
1902 (1318) tarihinde yaptırılan Balıkesir-Susurluk
İlçesi Aziziye Mahallesi Camii, Vakıflar Genel Müdürlüğü
tarafından restore edilerek düzenlenen törenle yeniden
ibadete açıldı. Törene, Vali Mustafa Yaman, Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Edip Uğur, İl Müftüsü Turgut Açari, İlçe Kaymakamı Yusuf Özdemir, İl Jandarma
Komutanı Kurmay Albay Ömer Arık, Belediye Başkanı
Hüseyin Hızlıoğlu, İlçe Müftüsü Şükrü Demirel, kamu
kurum ve kuruluşlarının temsilcileri ve vatandaşlar katıldı. Törende bir konuşma yapan İl Müftüsü Turgut Açari,
caminin ibadete hazır hâle gelmesinde emeği geçenlere
teşekkür etti.
Antakya’da 13 hafız törenle icazet aldı
H
atay-Antakya İlçe Müftülüğüne
bağlı Merkez Kur’an Kursunda,
hafızlık eğitimlerini tamamlayan 13
hafız için Hacı Suat Yılmaz Camii’nde
icazet merasimi düzenlendi. Törende
konuşan Antakya İlçe Müftüsü Necati Şafak, hafızlığın önemini belirterek
hafızları tebrik etti. Programa katılan
Hatay İl Müftüsü Hamdi Kavillioğlu,
“Andolsun onlara, inanan bir toplum
için yol gösterici ve rahmet olarak, ilim
üzere açıkladığımız bir kitap getirdik.”
(A’raf, 52) ayetini okuyarak hafızlığın
önemini anlattı. Daha sonra Diyanet
İşleri Başkanlığı Atama 2 Daire Başkanı
Dr. M. Ali Asar bir konuşma yaparak,
31
Peygamberimizin müjdesine nail olan
hafızların, böyle mutlu bir günde bir
araya gelmelerine vesile olan Kur’an’ın;
Hz. Peygamber’in insanlığa bıraktığı
en önemli miras olduğunu vurguladı.
Hafızlığın izzet ve onuruna yakışır bir
hayat yaşanması gerektiğini dile getiren Asar, hafızları ve onları yetiştiren
hocalarını tebrik etti. Konuşmaların
ardından, İl Müftüsü Hamdi Kavillioğlu, Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı
Doç. Dr. Lütfü Savaş, Mustafa Kemal
Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hüsnü
Salih Güder, Antakya Belediye Başkanı
İsmail Kimyeci ve vatandaşların katıldığı törende, hafızlara hediyeler ve
diplomaları verildi.
SAYI:290 ŞUBAT2015
HABER BÜLTENİ
MÜFTÜLÜKLERDEN
Cide’de “Baba-Çocuk
Camiye” projesi
Onikişubat’ta, hizmetiçi
eğitim kursu
K
K
astamonu-Cide Müftülüğü, 7-14 yaş arası çocukları, babalarıyla birlikte camide buluşturup, din eğitimi almalarını sağlayacak bir proje başlattı. 65 çocuk ve babanın, 40
gün boyunca devam ederek katıldığı etkinlik sonunda, İlçe
Müftülüğünce bir tören düzenlendi. Törene, İlçe Müftüsü
Âdem Yıldız, çevre ilçe müftüleri, daire amirleri, öğrenciler,
veliler ve vatandaşlar katıldı. Törende bir konuşma yapan
İlçe Müftüsü Âdem Yıldız, ailede din eğitiminin önemine
vurgu yaparak anne-babanın örnekliği ile çocukları yetiştirmeleri gerektiğini söyledi. Programın sonunda, “BabaÇocuk Camiye” projesi kapsamında en çok camiye devam
ederek 1’inci olan öğrencilere dizüstü bilgisayar, 2’nci olan
öğrencilere tablet, 3’üncü olan öğrencilere de bisiklet verildi.
Etkinliğe katılan tüm öğrencilere de kitap hediye edildi.
Ayrıca, müftülük tarafından vatandaşlara yönelik, “Aile ve
Çocuk” konulu bir konferans düzenlendi. Konferansa konuşmacı olarak katılan Eğitimci- Yazar Sait Çamlıca, okulun
ailede başladığını, çocukların ilk öğretmenlerinin anne-babalar olduğunu, ailede örnek olmanın, çocuk yetiştirmede
temel esas olduğunu örneklerle anlattı.
ahramanmaraş-Onikişubat İlçe Müftülüğü, Kız
Kur’an Kursu öğreticilerine yönelik hizmetiçi eğitim
kursu düzenledi. Öğretici Sariye Demir ve Asiye Dağ tarafından verilen kursta, din hizmetlerinde Kur’an kursu
öğreticiliğinin önemi, Kur’an-ı Kerim’i usulüne uygun
okumanın önemi, Kur’an öğretiminde kur sisteminin
uygulanışı, yetişkin eğitiminde temel özellikler, ezber,
tecvit, dualar ve tashih-i huruf konuları anlatıldı. Kurs
ile ilgili bilgi veren İlçe Müftüsü Abdullah Demir, öğreticilerin mesleki yönlerini geliştirmek amacıyla kursu düzenlediklerini söyledi.
Diğer yandan gençlere ve çocuklara cami sevgisi kazandırmak ve kötü alışkanlıklardan uzaklaşmak amacıyla
Merkez Avcılar Camii’nde, “Günün Beş Vaktinde Camide
Buluşalım” programı düzenlendi. Programda çocuklara,
Kur’an-ı Kerim, ezan, kamet ve dinî bilgiler dersleri verildi. Çocuklara yönelik düzenlenen eğitici faaliyetlerin devam edeceğini söyleyen Avcılar Camii İmam-Hatibi Behçet Okumuş, dinî bilgiler eğitiminin yanısıra çocuklara
yönelik sportif faaliyetler de düzenlediklerini söyledi.
Tuşba’da ‘Mevlana Haftası’ kutlandı
“Mevlana Haftası” etkinlikleri kapsamında, Van-Tuşba
Müftülüğü ve 100. Yıl Üniversitesi İlahiyat Fakültesi işbirliğiyle İlahiyat Fakültesi Konferans Salonunda, “Mevlana ve
İnsan Sevgisi” konulu bir program düzenlendi. Programa,
İlçe Kaymakamı Musa Sarı, 100. Yıl Üniversitesi Rektörü
Prof. Dr. Peyami Battal, İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr.
Abdulbaki Güneş, İl Müftü Vekili Faruk Gürbüz, İlçe Müftüsü Zahit Demirel, İpekyolu İlçe Müftüsü Sacit Emiri, İl
Müftü Yardımcısı Abdullah Sağır, ilahiyat fakültesi öğretim
üyeleri ve öğrenciler katıldı. Programın açılışında bir konuşma yapan İlahiyat Fakültesi Öğretim Görevlisi Mehmet
Emin Akaslan, Mevlana’yı anlama ve anlatmanın önemine
vurgu yaptı. Yazar Ali Rıza Temel de Mevlana ve eserleŞUBAT2015
SAYI:290
rinin anlaşılmasının önemine değinerek ‘Divan-ı Kebir’ ile
‘Mesnevi’den beyitler okudu ve açıklamalarda bulundu.
Programda bir konuşma yapan İlçe Müftüsü Zahit Demirel
konuşmacılara teşekkür etti. Türk Tasavvuf Musikisi Sanatçısı Muzaffer Gürler ve ekibinin seslendirdiği birbirinden
güzel ilahilerle program sona erdi.
32
HABER BÜLTENİ
MÜFTÜLÜKLERDEN
Seyitgazi’de hizmetiçi
eğitim kursu
Tarsus’da “Mevlana’yı Anlamak” konulu panel
M
E
skişehir-Seyitgazi İlçe Müftülüğü,
din görevlilerine yönelik, “Kur’an-ı
Kerim Hizmetiçi Eğitim Kursu” düzenledi. Rehber Öğretici Hasan Basri Cengiz tarafından verilen kursu başarıyla
bitiren kursiyerlere, törenle katılım
belgeleri verildi. Belge töreninde bir
konuşma yapan Müftü Cengiz, görevde verimlilik ve kaliteyi arttırmak amacıyla, hizmetiçi eğitim kursu düzenlediklerini belirterek kursa ilgilerinden
dolayı kursiyerlere teşekkür etti. Bu
tür hizmetiçi eğitim kurslarının devam
edeceğini belirten Müftü Cengiz, kursiyerlere görevlerinde başarılar diledi.
ersin-Tarsus
Müftülüğü Aile ve Dinî
Rehberlik Bürosu, ‘Mevlana Haftası’ münasebetiyle Müftülük Konferans
Salonu’nda,
“Mevlana’yı
Anlamak” konulu bir panel düzenledi. Panele, İlçe
Müftüsü Hayri Erenay, kız
Kur’an kursu öğreticileri ve
kadınlar katıldı. İlçe Müftüsü Erenay panelin açılışında yaptığı konuşmada,
Mevlana’nın insanları din,
mezhep, ırk ayrımı yapmadan dergâhına çağırdığını söyledi. Kur’an kursu öğreticilerinden Teslime İşler,
Rabia Erbenekalp ve Reyhan Akbulut’un panelist olarak katıldığı programda,
“İki can, iki Allah (c.c.) dostu, Şems ile Mevlana’nın buluşması, hayatı, felsefesi
ve mesnevisinden hikâyeler” konuları anlatıldı.
Diğer yandan İlçe Müftülüğü ve Gençlik ve Spor Müdürlüğünün işbirliğiyle
Merkez Kur’an Kursu’nda, gençlik buluşması programı gerçekleştirildi. Programa Kaymakam Hasan Göç, İlçe Müftüsü Hayri Erenay, Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Çelenk, kurum amirleri, STK temsilcileri, öğretmenler, din görevlileri, Kur’an kursu öğreticileri ve gençler katıldı.
Kazan’da hizmetiçi eğitim kursu
A
nkara-Kazan İlçe Müftülüğü, kız Kur’an kursu öğreticilerine yönelik Kur’an-ı
Kerim Hizmetiçi Eğitim Kursu düzenledi. Osmaniye Kız Kur’an Kursu Öğreticisi Nermin Doğan’ın öğreticiliğini yaptığı kursun sona ermesi dolayısıyla, başarılı olan kursiyerlere törenle sertifikaları verildi. Programa, İl Müftü Yardımcısı
Mehmet Emin Çetin, İlçe Müftüsü Halil Karagöz ve kursiyerler katıldı. Törende
bir konuşma yapan İl Müftü Yardımcısı M. Emin Çetin, personelin gelişimine
yönelik düzenlenen eğitici kursların, belirli aralıklarla devam edeceğini belirterek
kursiyerleri başarılarından dolayı tebrik etti. İlçe Müftüsü Halil Karagöz de yaptığı
konuşmada, bu tür kursların görevlilerin hizmette verimliliğini artırmaya yönelik
olduğunu belirterek kursun verimli geçtiğini söyledi.
Osmangazi ve Şanlıurfa müftülükleri arası dostluk maçı
B
ursa-Osmangazi Müftülüğü ile Şanlıurfa İl Müftülüğü spor takımları arasında,
dostluk ve kardeşlik maçı düzenlendi. Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanı
Celalettin Güvenç, Şanlıurfa İl Müftüsü İhsan Açık, Bursa İl Müftüsü Mehmet
Emin Ay, Nilüfer İlçe Müftüsü Durmuş Ayvaz, Osmangazi İlçe Müftüsü Cahit
Çetin, spor kulüpleri başkanları, din görevlileri ve vatandaşların ilgiyle takip ettiği
müsabaka, 2-2 berabere sonuçlandı. Şanlıurfa İl Müftüsü İhsan Açık maç sonunda yaptığı konuşmada, yapılan dostluk karşılaşmasının birlik ve beraberliğimizi
pekiştirmesini diledi. Organizasyona ev sahipliği yapan Osmangazi İlçe Müftüsü
Cahit Çetin de din duygusunun, sporun ve kardeşliğin, insanları birbirine bağlayan ana unsurlardan olduğunu söyledi.
33
SAYI:290 ŞUBAT2015
HABER BÜLTENİ
MÜFTÜLÜKLERDEN
Alaca’da Kerbela şehitleri
için mevlit okutuldu
Ç
orum-Alaca Müftülüğüne bağlı Karamahmut Köyü
Camii’nde, “On İki İmam ve Kerbela Şehitleri” için
mevlit programı düzenlendi. Programa, İlçe Kaymakamı
Ramazan Kurtyemez, İlçe Müftüsü İhsan Caner, Alacahöyük Karakol Komutanı Rıza Öztürk, Ziraat Odası Başkanı İlhan Yılmaz, Esnaf ve Kefalet Odası Başkan
Yardımcısı Celalettin Salım, sivil toplum kuruluşlarının
temsilcileri ile çok sayıda davetli katıldı. İlçe Müftüsü
İhsan Caner programda yaptığı konuşmada, Muharrem
ayının tarihte birçok güzel olaya tanıklık ettiğini; bununla birlikte üzüntü ve elem verici Kerbela hadisesinin de
bu ayda yaşandığını belirtti. Kerbela’nın bizleri ayrıştırma yerine, birleştirici bir unsur olması gerektiğini ifade
eden Müftü Caner, milletimizin Ehlibeyt’e büyük bir sevgisi olduğunu söyledi.
İslâhiye’de din görevlilerine
hizmetiçi eğitim kursu verildi
G
aziantep-İslâhiye İlçe Müftülüğünce, Kur’an kursu ve
cami hizmetlerinin etkin ve verimli sunulması, hizmet kalitesinin yükseltilmesi amacıyla, din görevlilerine
yönelik, Kur’an-ı Kerim Hizmetiçi Eğitim Kursu düzenlendi. Kursu başarıyla tamamlayan kursiyerlere, törenle
katılım belgeleri verildi. Kursta kursiyerlere, İlçe Müftü
Vekili Mustafa Tunçeli, Dervişiye Camii İmam-Hatibi İsmail Kararaş ve Akınyolu Camii İmam-Hatibi Bülent Güler
tarafından, Kur’an-ı Kerim’i güzel okuma, tecvit ve tashih-i
huruf dersleri verildi. Kursun sonunda, kursiyerlere katılım belgelerini, İlçe Müftü Vekili Mustafa Tunçeli verdi.
Ayrıca İlçe Müftülüğüne bağlı Merkez Kız Kur’an Kursunda eğitim gören 34 kursiyere, ‘Aile İçi İletişim’ konulu seminer verildi. Ağabey Mahallesi Camii İmam-Hatibi İbrahim Göğebakan tarafından verilen seminerde kursiyerlere,
aile içi iletişim, karı-koca arasındaki sorunların giderilmesi, sorunsuz bir aile hayatının yaşanması ve çocuk gelişimi
konularında bilgi verildi.
Antalya’da müftülükler arası futbol turnuvası
A
ntalya Müftülüğü, ilçe müftülükleri arasında futbol turnuvası düzenledi. Turnuvaya, 14 ilçe müftülüğü futbol takımı
katıldı. Muratpaşa İlçe Müftülüğü futbol takımının birinci olduğu turnuvada, Korkuteli Müftülüğü ikinci, Elmalı İlçe Müftülüğü de üçüncü oldu. Kupa törenine, Vali Yardımcısı Gülihsan
Yiğit, Başkanlığımız İç Denetçisi Âdem Gökmen, İl Müftüsü Osman Artan, İl Müftü Yardımcısı İbrahim Keser, Muratpaşa İlçe
Müftüsü Celil Karaca, Korkuteli İlçe Müftüsü Duran Turgut, il
ve ilçe müftülükleri memurları ile din görevlileri katıldı. Turnuvada birinciye kupasını Vali Yardımcısı Gülihsan Yiğit, ikinciye
İl Müftüsü Osman Artan, üçüncüye de Başkanlık İç Denetçisi
Âdem Gökmen verdi. Turnuvaya katılan bütün takımlara da İl
Müftü Yardımcısı İbrahim Keser tarafından birer plaket takdim
edildi.
ŞUBAT2015
SAYI:290
34
HABER BÜLTENİ
GURBETTEN
Deventer Bölgesi Gençlik
Buluşmaları:
Hadis Konferansları
TDV’nın, Deventer Din Hizmetleri Ataşeliği bölgesinde
faaliyet gösteren HDV Gençlik Kollarıyla birlikte gerçekleştirdiği, gençlere yönelik hadis konferansları serisi, Deventer HDV Merkez Camii Konferans Salonunda başladı.
İslam’ın Temel Referansları, Sünnetin Mahiyeti, Hadis ve
Sünnet, Kur’an-Sünnet Bütünlüğü ve Temel Hadis Kaynakları gibi on seri hâlinde devam edecek olan programın, her ayın son cuma günü, Deventer Din Hizmetleri
Ataşesi Dr. Yusuf Acar tarafından veriliyor.
İlki HDV Utrecht Ulu Camii’nde gerçekleştirilen konferansa, Deventer Başkonsolosu Zafer Ateş de katıldı. Başkonsolos Ateş programda yaptığı konuşmada, böyle bir
programın başlatılmasından son derece memnun kaldığını ve gençlerimiz için kaçırılmaması gereken bir fırsat
olduğunu ifade etti. Daha sonra Dr. Yusuf Acar, yurt dışında din görevlilerinin büyük gayretlerle çocuklara dinî
bilgilerin yanı sıra, Kur’an-ı Kerim dersleri verdiklerini ve
15-16 yaşlarına kadar bu yaygın eğitimin devam ettiğini,
fakat bu yaygın eğitimi alanların 17-18 yaşlarından sonra
herhangi bir dinî eğitim imkânına sahip olmadıklarından
ciddi bir boşluğa düştüklerini ve genel olarak otuzlu yaşlara kadar camilere geliş-gidişlerinin zayıf olduğunu söyledi. Dr. Acar, çocukluk döneminde camilerde verilen
dinî eğitim ve öğretimin, yetişkinlik döneminde İslam’ı
yaşama ve anlatmada, İslam’ın temel kaynakları ve kavramları hususunda yeterli gelmediğini, her Müslüman
gencin İslam dininin temel kaynaklarına ve kavramlarına
hâkim olması, bu kavram ve ritüellerin Flemenkçe karşılıklarına iyi vâkıf olması gerektiğini belirtti. Projenin iki
aşamalı olduğu, ilk aşamada, “İslam Dininin Temel Kaynakları ve Kavramları” nın ele alınacağı, on derslik bir
süreçten sonra projenin ikinci aşaması olan, “İslam’ın Temel Kavramları ve Ritüellerinin Flemenkçe Karşılıkları”
ya da “Flemenkçe İslam Din Literatürü-Din Dili” kısmına
geçileceğini ifade etti. Daha sonra “Gençlik Buluşmaları:
Hadis Konferansları” nın ilk dersi olan, “İslam Dini’nin
Temel Referansları” konusu ele alındı. İslam’ın dört ana
kaynağı olan Kur’an, Sünnet, İcma, Kıyas ve İstidlâl üzerinde duruldu.
Rijen’de “Kimlik ve Tarih Şuuru”
konferansı
HDV Rijen İmam-ı Azam Camii Gençlik kolları Rijen
Belediye salonunda, “Kimlik ve Tarih Şurumuz” konulu
bir konferans düzenledi. Rotterdam Din Hizmetleri Ataşesi Dr. Mehmet Malkoç, Rotterdam ikinci bölge din görevlileri ve Brabant Bölge gençlerinin katıldığı konferans,
HDV Eindhoven Fatih Camii Din Görevlisi Ali Haydar
Mehmetalioğlu’nun Kur’an tilavetiyle başladı. Din Hizmetleri Ateşesi Dr. Mehmet Malkoç gençlere, “Kimlik ve Tarih
Şuurumuz” adlı bir sunum gerçekleştirdi.
Rotterdam ikinci bölge din görevlileri ilahi grubunun söylediği ilahilerle devam eden program, HDV Zevenbergen
Anadolu Camii Fahri Din Görevlisi Ferhat Arslan’ın Kur’an
tilaveti ve HDV Waalwijk Abdulkadir Geylani Camii Din
Görevlisi Mahmut Araz’ın yaptığı duayla sona erdi. Programdan sonra HDV Rijen İmam-ı Azam Camii yönetim
kurulu tarafından, din görevlilerine ve katılımcılara ikramda bulunuldu.
Deventer ve Apeldoorn’da
Ezkâr Dersleri
Apeldoorn HDV Eyüp Sultan Camii’nde Cumartesi günleri, Deventer HDV Merkez Camii’nde de Pazar günleri sabah namazından sonra, Ezkâr Dersleri veriliyor.
Din Hizmetleri Ataşesi Dr. Yusuf Acar tarafından verilen
derslerde, İmam Nevevî’nin, günlük hayatta Peygamberimizin yapılmasını uygun gördüğü dualar; Buhari ve
Müslim’in ve sağlam hadis kitaplarından derlenen el-Ezkâr
isimli kitaplardan takip ediliyor. Derslerden sonra, dersi
takip edenlere cami lokalinde kahvaltı veriliyor.
35
SAYI:290 ŞUBAT2015
HABER BÜLTENİ
GURBETTEN
HDV Gençlik Komisyonu
Rotterdam’da toplandı
Rotterdam ve Deventer’de
“Göçün 50. Yılı” konulu panel
HDV Gençlik Komisyonu, “Proje Günü” toplantısını
Rotterdam’da yaptı. Komisyon sorumlusu Bünyamin
Yıldız başkanlığında yapılan toplantıya, Lahey Din Hizmetleri Müşaviri, HDV Başkanı Prof. Dr. Mustafa Ünver,
Rotterdam Din Hizmetleri Ataşesi Dr. Mehmet Malkoç
ile HDV Gençlik komisyonu üyeleri katıldı.
Din Hizmetleri Ataşesi Dr. Mehmet Malkoç’un Kur’an-ı
Kerim tilaveti ve açılış konuşmasıyla başlayan program,
Lahey Din Hizmetleri Müşaviri, HDV Başkanı Prof. Dr.
Mustafa Ünver’in verdiği konferansla devam etti. Konferansında, nasıl bir gençlik ve nasıl bir gençlik komisyonu hedeflediklerini anlatan Malkoç, gençlerden inanç,
ibadet, ahlak ve örnek davranış alanlarında hassas bir
gençlik ve komisyon örneği sergilemelerini istedi. Maneviyat ihmal edilerek elde edilen maddiyatın bir hiç
olduğunu örneklerle anlatarak okuyan, düşünen, çevresine faydalı olan, insanlık adına her hayırlı işin içinde
bulunan bir HDV gençliği olmalarını temenni etti. Komisyon üyesi gençlere, HDV Araştırma Merkezinin son
kitabı, “Avrupa’da İslami Hayat” hediye edildi. Gençler
tarafından sunulan tabloyu da HDV adına Vakıf Başkanı
Prof. Dr. Mustafa Ünver teslim aldı. Komisyonun yeni
projeler ve faaliyetler üzerinde gruplar hâlinde çalışmalar
yapmasıyla program sona erdi.
HDV, vatandaşlarımızın Avrupa’ya göçünün 50. yılı münasebetiyle, Deventer ve Rotterdam’da “Göçün 50. Yılı”
konulu bir panel düzenledi.
HDV Rotterdam Laleli Camii Konferans Salonu ve HDV
Deventer Merkez Camii’nde düzenlenen panele, Lahey
Din Hizmetleri Müşaviri ve Hollanda Diyanet Vakfı Başkanı Prof. Dr. Mustafa Ünver, Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Faruk Kocacık, Rektör Yardımcısı
Prof. Dr. Hüseyin Yılmaz, Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ömer
Demirel, Lahey Büyükelçilik Başkâtibi Mevlüt Yakut,
Rotterdam Başkonsolosu Togan Oral, Deventer Başkonsolosu Zafer Ateş, Din Hizmetleri Ataşesi Dr. Mehmet
Malkoç, HDV Altkomisyonları Üyeleri, HDV Rotterdam
çalışma bölgesi din görevlileri, şube yöneticileri, vatandaşlar ve basın mensupları katıldı. Kur’an-ı Kerim tilaveti
ve selamlama konuşmalarının ardından panelistler, HDV
Başkanı Prof. Dr. Mustafa Ünver’in moderatörlüğünde,
Prof. Dr. Faruk Kocacık, Prof. Dr. Hüseyin Yılmaz, Prof.
Dr. Ömer Demirel sunumlarını yaptılar. Panelin sonunda davetliler tarafından sorulan soruları cevaplandırdılar.
Program, Camiler ve Din Görevlileri Haftası münasebetiyle HDV tarafından organize edilen, şiir ve mektup
yarışmalarında dereceye giren öğrencilere ödüllerinin
verilmesiyle sona erdi.
Gronau Fatih Camii’nde din görevlileri toplantısı
Almanya-Münster Din Hizmetleri Ataşeliği çalışma bölgesinde faaliyet gösteren Gronau Fatih Camii’nde, bölgedeki 9 dernekten
oluşan Steinfurt grubu din görevlileri ve dernek başkanları ile bir
toplantı yapıldı. Toplantının açılış konuşmasını Gronau Fatih Camii Din görevlisi Mustafa İnce, toplantının hayırlara vesile olmasını diledi. Toplantıda, genel ve güncel meseleler müzakere edilerek
Steinfurt bölgesindeki derneklerin yürüttüğü faaliyetler ve 2015
yılında yapılacak faaliyetler hakkında bilgi teatisinde bulunuldu.
Daha sonra din görevlileri ve dernek başkanları, kendi aralarında
toplanarak görüş alış verişinde bulundular.
ŞUBAT2015
SAYI:290
36
HABER BÜLTENİ
GURBETTEN
HDV Kadın Kolları Kampı Elspeet’te yapıldı
H
DV, camilerde gönüllü çalışmalar
yapan kadınlar için, “HDV Kadın Kolları Eğitim ve Gelişim Kampı”
düzenledi. Hollanda-Elspeet şehrindeki Hotel Mennorode’de düzenlenen
kampa; HDV Başkanı ve Din Hizmetleri Müşaviri Prof. Dr. Mustafa Ünver,
Deventer Başkonsolosu Zafer Ateş,
Deventer Din Hizmetleri Ataşesi Yusuf
Acar, Rotterdam Din Hizmetleri Ataşesi Dr. Mehmet Malkoç ve HDV camilerinde görev alan kadınlar katıldı.
Üç gün süren kamp boyunca kadınlara
dinî ve manevi konularda seminerler
verildi.
Melisa Arslan Baran, “Faaliyetleriyle
HDV Kadın ve Aile Komisyonu” adlı
sunumunda, kampın amacı ve kadın
kolları için yapılan çalışmalar hakkında bilgi verdi.
HDV Başkanı Prof. Dr. Mustafa Ünver, Rotterdam Din Hizmetleri Ataşesi
Dr. Mehmet Malkoç ve Deventer Din
Hizmetleri Ataşesi Yusuf Acar’ın selamlama konuşmalarının ardından, seminerde ilk konuşmayı HDV Başkanı
Prof. Dr. Mustafa Ünver yaptı. Ünver,
“Faaliyetleriyle Hollanda Diyanet Vakfı” başlıklı sunumunda, HDV’nın yapılanması ve topluma yönelik yürütülen
hizmetler hakkında bilgi sundu.
“Proje Hazırlama: Proje Nedir? Nasıl
Yapılır?” adlı ikinci semineri AnkaraKeçiören İlçe Müftülüğünden Vaize
Hatice Kahyaoğlu sundu. Diyanet İşleri
Başkanlığı Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü Eğitim Uzmanı Dr. Zekiye Demir
de “Cami ve Kadın” konulu sunumu
gerçekleştirdi. Almanya’dan katılan
DİTİB Kadın, Aile, Gençlik ve Sosyal
Hizmetler Merkezi Müdürü Ayten Kılıçarslan, “DİTİB Kadın Kolları-Almanya Örneği” ve Almanya Federal Kadın
Birliği Başkanı Derya Şahan, “Almanya
Kadın Kolları Faaliyetleri” hakkında
sunumlar yaptılar. Ankara Muradiye
Vakfı Öğretim Kurumları Hizmetiçi
ve Yaygın Eğitim Koordinatörü Servet
Öztürk, “Ailede İletişim Dili” konusunu anlattı. HDV’na bağlı camilerde
gönüllü çalışmalar yapan kadınların,
camilerindeki kadın kolları faaliyetleri
hakkında bilgi vermelerinin ardından,
Gökkuşağı Tiyatro Grubu, göçün 50.
yılına özel gösteri sundular.
İkinci gün Ankara’dan katılan KA-
GEM yetkililerinden Ayşe Nur Mutlu,
Türkiye’de gerçekleştirilen kadın faaliyetleri hakkında bilgi verdi. HDV Avukatı Fatma Famile Arslan, “Hollanda’da
Hukuksal Haklarımız” konulu sunumunu yaptı. VVD Partisi eski Milletvekili Drs. Fadime Örgü, “Sosyalleşme ve
Yardımlaşma Bağlamında Hollanda’da
Türk Kadını” sunumunu yaparak soruları cevaplandırdı. DİB Manisa Eğitim Merkezi Eğitim Görevlisi Dr. Hüseyin Öresin’in “Etkili İletişim” başlıklı
sunumunun ardından, Rotterdam Din
Hizmetleri Ataşesi Dr. Mehmet Malkoç
ve Deventer Din Hizmetleri Ataşesi Yusuf Acar, kamp programını değerlendirdiler. Kamp, HDV Başkanı Prof. Dr.
Mustafa Ünver’in yaptığı değerlendirme konuşması ve katılım belgelerinin
takdimi ile sona erdi.
İllertissen Anadolu Camii yönetim kurulu seçimi yapıldı
M
ünih Başkonsolosluğu Din Hizmetleri Ataşeliğine bağlı İllertissen DİTİB Anadolu Camii yönetim
kurulu seçimini yaptı. Uzun süredir başkanlık görevini başarıyla yürüten Okyay Tunç, üyelerin yoğun isteği
ve çoğunluk oylarıyla yeniden başkanlığa seçildi. Oktay
Tunç, seçim sonrası yaptığı konuşmada; yeni dönemde
yeni seçilen genç arkadaşlarıyla İllertissen’e yakışır bir
cami inşa edeceklerini, hizmetlerini daha ileriye götüreceklerini söyledi.
İllertissen Anadolu Camii yönetim üyeliklerine de Mesut
Parlak, Mustafa Oğuz, Mehmet Ertuğrul, Hülya Çakmak,
Öznur Sarıtaş ve Enver Duma seçildiler.
37
SAYI:290 ŞUBAT2015
HABER BÜLTENİ
GURBETTEN
DİTİB Eyalet Kadın Birliği, Ludwigsburg, Ravensburg ve
Heilbronn 12. bölge kadın koordinatör başkanlarını seçti
Ludwigsburg
DİTİB Eyalet Kadın Birliği, 12. bölge kadın koordinatör başkanlık seçimi Ludwigsburg’da yapıldı. Seçime; Sachsenheim, Vaihingen, Ludwigsburg, Güglingen, Bietigheim, Heilbronn, Kornwestheim, Laufen ve Kircheim camilerinin kadınlar kolu başkan ve yönetim kurulu üyeleri katıldı.
Okunan faaliyet raporunun ardından, Eyalet Kadın Birliği Başkanı Ayşe
Harbi, geçmişten bugüne yapılan hizmetlerde emeği geçenlere teşekkür
etti. Toplantıya Eyalet Kadın Birliğinden Başkan Yardımcısı ve Federal
Kadın Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Aysun Pekal da gözlemci olarak katıldı. Seçimin sonunda, 1. bölge kadın temsilciliğine, Ludwigsburg Yavuz
Selim Camii Derneğinden Zerrin Köse getirilirken, başkan yardımcılığına
da Heilbronn Derneğinden Şerifnur Saygın seçildi.
Ravensburg
DİTİB Eyalet Kadın Birliği, Ravensburg 1. bölge kadın koordinatör başkanı seçimi, Ravensburg’da yapıldı. Seçime, çevre camilerin kadınlar kolu başkanları
ve yönetim kurulu üyeleri katıldı. Faaliyet raporunun okunmasının ardından,
Eyalet Kadın Birliği Başkanı Ayşe Harbi 1. bölgede yapılan hizmetlerde emeği
geçenlere teşekkür etti. Eyalet Kadın Birliği’nden Nuray Albayrak ve Züleyha
Schuhmacher’in gözlemci olarak katıldığı toplantı sonunda yapılan seçimde, 12.
Bölge Kadınlar Kolu Başkanı Ravensburg Camii’nden Hatice Baş başkanlığa; Leutkirch Cami Derneğinden Hatice Kaplan da başkan yardımcılığına seçildi. Seçimin
sonunda Kadın Birliği Başkanı Ayşe Harbi; önceki Başkan Nuray Albayrak’a ve
yeni seçilen Hatice Baş’a birer çiçek takdim etti.
Heilbronn
Sigmaringen’de genel
kurul yapıldı
S
igmaringen Merkez Camii genel kurul seçimi yapıldı. Eyalet Birliği adına İsmet Harbi’nin yönettiği
genel kurulda, Sigmaringen Din Görevlisi İrfan Canikli ve Messkirch Camii Din Görevlisi Akif Semizoğlu
bulundu. Toplantıda faaliyet ve muhasebe raporları
okunduktan sonra yönetim kurulu ibra edildi. Tüzük
hakkında görüşler alındıktan sonra, divan başkanı tüzüğü genel kurulun oylarına sundu. Tüzüğün oy birliğiyle kabul edilmesinin ardından, yapılan seçimde
yeni yönetim kurulunda iki kadın yer aldı. Sigmaringen Merkez Camii’nde Musa Yıldız yeniden başkanlığa seçildi. Yıldız, kendisine yeniden güvenoyu verdiği için üyelere teşekkür etti. Genel kurul sonunda
Sigmaringen Camii’nde uzun yıllar başkanlık yapan
Abdullah Okutan ve Selami Akyıldız’a Eyalet Birliği
adına başarılı hizmetlerinden dolayı teşekkür belgesi
verildi.
1. Bölgedeki 14 cami dernek başkanları ile din görevlileri
2015 yılı programını görüşmek üzere DİTİB Heilbronn
Merkez Camiinde toplandı. Eyalet Birliği Başkanı Erdinç
Altuntaş ve Genel Sekreteri İsmet Harbi’nin katıldığı
toplantıda, 2015 yılında yapılacak etkinliklerle ilgili bilgi
teatisinde bulunuldu.
Toplantıda ayrıca 1. Bölge koordinatör başkanlık seçimi
de yapıldı. Seçimin sonunda, eski başkan Enver Ersöz,
görevi esnasında kendisine destek olan herkese teşekkür
ederek yeni seçilen Dernek Başkanı Şükrü Akkaya’ya
başkanlığı devretti. Koordinatör Başkanlığa seçilen Şükrü Akkaya da kendisine duyulan güvenden dolayı bütün
başkanlara teşekkür etti.
ŞUBAT2015
SAYI:290
38
HABER BÜLTENİ
GURBETTEN
Greven Ulu Camii’nde öğrencilere yeni bir uygulama
M
Dietenheim Selimiye Camii ilk hocasını yetiştirdi
S
tuttgart Konsolosluğu Din hizmetleri
Ataşeliğine bağlı Dietenheim Selimiye
Camii’nde, kuruluşundan bugüne kadar ilk
defa Cuma namazı ve vakit namazı kıldıracak öğrenci yetişti.
Dietenheim Selimiye Camii Din Görevlisi Mustafa Işık’ın büyük gayret göstererek
Kur’an-ı Kerim ve dinî bilgilerle yetiştirdiği öğrencilerden Ersin Gürel, artık Cuma
namazını ve vakit namazlarını kıldırabilir
seviyeye geldi. Ersin Gürel, çok mutlu ve heyecanlı olduğunu belirterek kendisinin bugünlere gelmesinde büyük emekleri olan, Selimiye Camii Din Görevlisi Mustafa Işık’a ve babası Recep Gürel’e teşekkür etti.
ünster Din Hizmetleri Ataşelik bölgesinde faaliyet gösteren
Greven Ulu Camii öğrencileri, yılbaşı
tatilinde ilk defa yatılı kurs tecrübesi
yaşadılar. Öğrencilerin tecrübe kazanmalarını sağlamak, toplu yaşama
kurallarına adapte olmalarını kolaylaştırmak ve hayata hazırlanmalarında
eksiklerini tamamlamalarına yardımcı
olmak amacıyla, 02-04.01.2015 tarihleri arasında Din Görevlisi İbrahim
Işık ve cami derneği yönetimi öncülüğünde, erkek öğrenciler için yatılı kurs
programı düzenlendi. Daha önce fahri
öğretici Kader Yazıcığlu ve kadınların
refakatinde kız çocuklar için düzenlenen yatılı programın ardından düzenlenen erkek çocukları programı, Mevlit
Kandili münasebetiyle geç saatlere kadar sürdü. Sabah namazından sonra
düzenlenen programda; spor, kahvaltı,
ezber, oyunlar, dinî filmler seyretme
gibi aktiviteler yapıldı. Cami cemaatinden üç kişinin de destek verdiği program, çocukların unutamayacakları bir
program olarak zihinlerine kazındı.
Programdan çok memnun kaldıklarını söyleyen çocuklar ve veliler, emeği
geçen herkese teşekkür ederek böyle
programların tekrar yapılması temennilerinde bulundular.
EMEKLİ OLDU
1950 yılında Bayburt’un Karşıgeçit Köyü’nde dünyaya geldi. Küçük yaşta Kur’an-ı Kerim öğrendi. Köy imamı Mehmet Yeni Efendi’den Sarf-Nahiv okudu. Bayburt’a giderek Vaiz Ömer Karakuş’tan Arapça okuduktan
sonra, 1965 yılında Erzurum vaizliğine naklen atanan hocasıyla birlikte bu şehre gitti. Erzurum’da Kurşunlu
Camii medreselerinde altı sene aynı hocadan Arapça, fıkıh, tefsir, hadis okuyarak icazetname aldı. Bu arada,
yörenin ileri gelen âlimlerinden olan Hacı Osman Bektaş Hoca Efendi’nin derslerini takip etti. Bir taraftan dinî
eğitimini sürdürürken, diğer taraftan da dışarıdan bitirme programına katılarak 1973’de Erzurum İmam-Hatip
Okulu’ndan mezun oldu.
Dr. Muzaffer Şahin 1975 yılında Bayburt Merkez Güvercindere Köyü Camii imam-hatipliğine atandı. Bu görevinde iken Erzurum
Yüksek İslam Enstitüsü’ne devam ederek 1982 yılında mezun oldu. 1983 yılında Muş-Bulanık İlçesine Müftü olarak atandı. Aynı yıl, İstanbul Haseki Eğitim Merkezi’nde başladığı IV. Dönem Müftü ve Vaizler İhtisas
Kursu’nu tamamladıktan sonra, 1986 yılında Din İşleri Yüksek Kurulu Uzmanı olarak atandı. Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Temel İslam Bilimleri İslam Hukuku Anabilim Dalında, “İslam Hukukunda Borcun
Nakli” adlı teziyle yüksek lisansını, 2000 yılında da “İslam Hukukunda Sebepsiz Zenginleşme” adlı teziyle de
doktora çalışmasını tamamladı. 24.04.2001 tarihinde Kurul Üyeliğine, 04.12.2003 tarihinde de Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanlığına seçildi. 17.04.2007 tarihinde Bakü Büyükelçiliği Din Hizmetleri Müşavirliğine atanan
Şahin, bu görevini tamamlayıp dönünce de Başkanlık müşaviri olarak görev yaptı. 01.01.2015 tarihinde emekliye ayrılan Şahin Arapça ve Farsça bilmekte olup sekiz çocuk babasıdır.
39
SAYI:290 ŞUBAT2015
HABER BÜLTENİ
DOKTOR OLDU
Mehmet N.
Akdoğan
1983 yılında Diyarbakır-Dicle İlçesinde doğdu. Lise tahsilini Diyarbakır-Ergani ilçesinde tamamladı. 2004’te Dicle Üniversitesi
İlahiyat Fakültesinden mezun oldu. Aynı yıl Dicle-Baltacı Köyünde imam-hatip olarak göreve başladı. 2006’da DiyarbakırKayapınar İlçesi Taban Köyüne naklen atandı. 2006’da Dicle Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü İslam Tarihi alanında
başladığı yüksek lisansını 2008 yılında, “Mekke’nin Fethi” isimli teziyle tamamladı. Aynı yıl Ankara Üniversitesinde Sosyal
Bilimler Enstitüsü İslam Tarihi bilim dalında doktoraya başladı. 2013 yılında Kayseri İhtisas Eğitim Merkezinden mezun oldu.
Aynı yıl Din İşleri Yüksek Kurulu Uzman Yardımcılığına atandı. 02.09.2014 tarihinde, “İmamiye Şiası Kaynaklarına Göre
Hilafetine Kadar Hz. Ömer” adlı teziyle doktor oldu. Evli ve bir çocuk babası olan Akdoğan, Arapça ve İngilizce bilmektedir.
ATAMALAR
Hüseyin
Hazırlar
1975 yılında Hatay-Reyhanlı ilçesinde doğdu. 1990 yılında Dörtyol Yatılı Bölge Kur’an Kursunda hafızlığını tamamladı.
1996’da Dörtyol İmam-Hatip Lisesinden mezun oldu. 1997’de imam-hatip olarak göreve başladı. 1999-2000 yıllarında Suudi
Arabistan ve Ürdün’de düzenlenen Uluslararası Hafızlık Yarışmalarında ülkemizi temsil etti. 2000 yılında Selçuk Üniversitesi
İlahiyat Fakültesinde lisans eğitimini, 2004 yılında da aynı üniversitede yüksek lisansını tamamladı. 2005 yılında Selçuk
Eğitim Merkezi İhtisas Kursundan mezun oldu ve Konya-Ilgın İlçesine vaiz olarak atandı. Aynı yıl açılan müftülük sınavını
kazanarak müftü oldu. 2005-2008 yıllarında Kahramanmaraş-Nurhak ve 2008-2012 yıllarında Hatay-Belen ilçelerinde Müftülük görevlerinde bulundu. Gaziantep İl Müftü Yardımcısıyken, 05.01.2015 tarihinde Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü İrşat
Hizmetleri Daire Başkanlığına atandı. Hâlen Necmettin Erbakan Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Tefsir Anabilimi dalında
doktora çalışmasına devam etmekte olan Hazırlar, evli ve üç çocuk babası olup, Arapça ve İngilizce bilmektedir.
1969 tarihinde Samsun-Alaçam ilçesinde doğdu. 1987 yılında Samsun İmam-Hatip Lisesini, 1998 yılında Ondokuz Mayıs
Üniversitesi İlahiyat Fakültesini bitirdi. 1988 yılında imam-hatip olarak göreve başladı. 2002 yılında Şişli Müftülüğüne murakıp olarak atandı. 2011 yılında aynı müftülükte tedviren şube müdürü olarak görev yaptı. 2012 yılında İstanbul İl Müftülüğüne atandı. 2013 yılında vekâleten Din Hizmetleri ve Eğitim Şube Müdürü olarak görev yaptı. İstanbul Müftülüğünde murakıp
olarak görev yaparken, 19.12.2014 tarihinde İnsan Kaynakları Genel Müdürlüğü Disiplin ve Değerlendirme Daire Başkanı
olarak atandı. İngilizce ve Arapça bilen Türkmen, evli ve dört çocuk babasıdır.
Şükrü Türkmen
01.11.1975 tarihinde Uşak’ta doğdu. Hafızlığını 1990 yılında Uşak Zümrüt Kur’an Kursunda bitirdi. 2001 yılında Mısır ElEzher Üniversitesinden mezun oldu. 2003 yılında imam-hatip olarak göreve başladı. 2011 yılında DİB İstanbul Pendik Haseki
Dinî Yüksek İhtisas Merkezi Kıraat Bölümünden, dönem birincisi olarak mezun oldu ve Kadıköy Osmanağa Camii imamhatipliğine atandı. 2013 yılında Fas’ta düzenlenen uluslararası Kur’an-ı Kerim’i güzel okuma yarışmasında ülkemizi temsil
ederek dünya birincisi oldu. 05.01.2015 tarihinde Mushafları İnceleme ve Kıraat Kurulu Üyeliği görevine atandı. Çuhadar,
evli ve 2 çocuk babasıdır.
Yaşar Çuhadar
Fatih Okumuş
1971 yılında Ürgüp’te doğdu. İlk Kur’an eğitimini, din görevlisi olan babası Hafız Mehmet Okumuş’tan aldı. 1983’de Kayseri Taşçıoğlu Kur’an Kursunda Hasbekli Mümin Akan ve Mehmet Vaşka Hoca Efendilerden hafızlığını tamamladı. Kayseri İmam-Hatip
Lisesinden mezun oldu. 1996 yılında Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesini bitirdi. Kurra Hafız Yrd. Doç. Dr. Fatih Çollak Hoca
Efendiden talim, tecvid ve kıraat dersleri aldı. Lise ve fakülte yıllarında, Kur’an-ı Kerim’i Güzel Okuma yarışmalarında birçok dereceler aldı.1994’de Kur’an-ı Kerim’i Güzel Okuma yarışmasında Türkiye birincisi oldu. 1996’da İstanbul-Fatih Müftülüğüne bağlı ŞebSefa Hatun Camii’nde imam-hatip olarak göreve başladı.1998’de Batman-Gercüş Müftülüğüne atandı. 2001’de Haseki Eğitim Merkezi
Kıraat-ı Aşere Takrip-Tayyibe bölümünü bitirerek icazet aldı. 2003-2005 yılları arasında Sivas-Koyulhisar İlçesinde müftülük, 4 yıl
Hollanda-Deventer bölgesi Arnhem şehrinde din görevlisi olarak vazife yaptı. Yurtdışı dönüşü İstanbul İl Vaizi olarak göreve başladı.
İstanbul Müftülüğü bünyesinde açılan Tashih-i Huruf kurslarında ve Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesinde Kur’an dersleri verdi.
2012’de İstanbul Çekmeköy İlçesi Başvaizliğine, 2013’de de Başkanlık Vaizliğine atandı. Aralık 2014 tarihinde Mushafları İnceleme
ve Kıraat Kurulu Üyeliğine atanan Okumuş, Ahmet Hamdi Akseki Camii’ndeki imamet görevini de sürdürmektedir. Arapça ve Hollandaca bilen Okumuş, evli ve 3 çocuk babasıdır.
VEFAT EDENLER
Ömer Tütüncü
İlçe Müftüsü/Beşikdüzü-Trabzon
Arslan Zorlu
İmam-Hatip/Karakeçili-Kırıkkale
Muhammet Uyar
İmam-Hatip/Ilgın-Konya
Ahmet Halil İnce
İmam-Hatip/Sivas
Nihat Buğdan
İmam-Hatip/Bornova-İzmir
Celadet Keskin
İmam-Hatip/Batman
Vefat eden görevlilerimize Allah (c.c.)’tan rahmet, ailelerine, yakınlarına ve Diyanet camiasına başsağlığı dileriz.
ŞUBAT2015
SAYI:290
40