ATATÜRK ORTAOKULU VELİ BÜLTENİ-1

DURSUNBEY ATATÜRK ORTAOKULU REHBERLİK SERVİSİ-2014
ATATÜRK ORTAOKULU VELİ
BÜLTENİ-1
SORUNUN KAYNAĞINI TESPİT ETME
Temel kendini kötü hisseder ve doktora
gider. —Doktor Bey; çok kötüyüm,vücudumun
her köşesi ağrıyor
ların üstesinden gelebilir misiniz? Yoksa bu uygulamalarınız sorunların daha da derinleşmesine mi yol açmaktadır, lütfen bunu düşününüz.
Doktor Temel’den durumu açıklamasını
ister. Temel: —Parmağımla başıma dokunuyorum ağrıyor, ayağıma dokunuyorum ağrıyor,
omzuma dokunuyorum ağrıyor; anlayacağınız
her tarafım ağrıyor.
Aslında temel şikayet ettiğiniz konularda
haklı da olabilirsiniz. Örneğin gerçekten çocuğunuzun kötü arkadaş ortamı vardır. Öğretmeni
gelişimine destek yerine köstek olabilir. Çocuğunuz ders konusunda isteksiz bir tutum sergileyebilir. Bunlar anlaşılabilir durumlardır. Sizin payınıza düşen, temel görevlerinizi tam anlamıyla
yerine getirmektir. Temel görevden kasıt sadece
barınma, beslenme ve güvenlik ihtiyacı olarak
anlaşılmamalıdır. Bunlara ek olarak kişilik gelişimine yapacağınız katkı da en az diğerleri kadar
önemlidir. Kişilik gelişimini etkileyen olumsuz
tavrınız yukarda saydığımız çevresel sorunlarla
birleşirse; işte o zaman büyük bir sıkıntı var demektir.
Doktor hayretler içerisinde temeli tepeden
tırnağa muayene eder ve sonucu açıklar:
—Temel Bey, parmağınız incinmiş!!!
Nedense sorunun kaynağını tespit etme ve
çözümler üretme konusunda sıkıntılı varlıklarızdır. Özelikle söz konusu olan çocuklarımızsa, incinmiş parmağımızla bir çok uzvumuzu işaret
ederiz. Oysa parmağımız incinmiştir ve tedavi
uygulanması gereken bölge orasıdır.
Çocuğumuz argo kelimeler kullanmasından ve yalan söylemesinden arkadaşları sorumludur, başarısız derslerinden öğretmenleri, kitap
okumuyorsa kendisi. Hangi kör şeytana çekti!
diyerek savuştururuz tüm eleştiri oklarını, güzellikleri ise kendimize mal ederiz; babasının oğlu
olurlar ya da anasının kızı...
Görevi ne kadar ihmal edersek sorun o
kadar derinleşir. O yüzden çocuğumuzun yaşadığı sıkıntıları başkalarına mal etmeden önce
kendi yöntemlerimizi bir kez daha oturup düşünmeliyiz. Argo sözcükler kullanan çocuğunuzun ağzına acı biber sürerek, ders çalışmayan
çocuğunuzu öğretmenine şikayet ederek, kötü
alışkanlıkları olan çocuğunuzu bir ajan gibi takip edip suçüstü yaparak, kitap okumayan çocuğunuza silah zoruyla! okutarak ve bunun gibi
birçok sorunu baskıyla çözmeye çalışarak sorun-
Çocuklarınızı olumlu yönlendirmelerle güzel davranışlar kazandırmak istiyorsanız en başta
tutarlı daha sonra da değişime açık olmalısınız.
Yani çocukla beraber onu gelişim durumuna göre
siz de değişebilmelisiniz. Hayatında kitap okumamış birinin çocuğundan sürekli okumasını istemesi, günde iki paket sigara içen birinin sigaranın zararlarından bahsetmesi, iki kelimesinden
biri küfür olanın da çocuğundan küfür etmemesini istemesi başlı başına tutarsızlıktır.
Sonuçta aile olarak temel görevlerinizi başarılı bir şekilde yerine getirdiğinizde yetiştireceğiniz çocuk, gelişmiş özgüveni ve problem çözme
yetisiyle olumsuz faktörlere aldırış etmeden başarıyla yoluna devam edecektir. Önemli olan onlarla birlikte değişebilmek ve incinen parmağı hissedebilmektir
Hayatta istediğiniz bazı şeylere sahip olamamak, mutluluğun bir parçasıdır.
B. RUSSEL
CİNSEL İSTİSMAR
Değerli veliler,
Cinsel istismar toplumumuzun kanayan yarasıdır.
Genelde konuşulmayan ve üzeri örtülen bir konu olduğu
için yaşanan vakaların küçük bir kısmı tespit edilir. Oysa
böylesine bir hastalıkla toplum olarak yüzleşmeli ve gereken önlemleri almalıyız. Ancak öncelikle istismar konusunda bilgilenmemiz ve aileler olarak alacağımız tedbirleri düşünmemiz gerekir.
Kim İstismar Eder ?
% 65 birinci dereceden akraba
% 26 ikinci dereceden akraba-komşu
% 9 diğerleri
Toplumdaki genel kanaatin aksine istismar eden
çocuğa çok yakın, komşuluk, akrabalık ilişkileri olan ve
ailenin güvendiği kimselerdir. Oysa istismarcı denildiğinde
genelde zihnimizde oluşan; yabancı, tanımadığımız, suça
meyilli kişilerdir. Genelde tehlikeli alanlar olarak, ıssız sokaklar, inşaatlar ve karanlık yerler diye düşünüz. Aksine
istismar vakalarının büyük bir bölümü ev, okul ve ev ile
okul arasında bilindik mekanlarda gerçekleşir.
İstismara uğramış çocukların aileleri;
Genellikle istismara uğrayan çocuklarda, pasif ve
işlevsiz aile yapıları gözlenir. Bu tip aileler ev de kural koyma uygulama konusunda yetersizdir. Çocuklarını takip etmezler. Çocuğun eve gelme ya da sokakta dolaşma saati
ailenin inisiyatifinde değildir.
Değerli Veliler,
2014-Türk Silahlı Kuvvetleri Askeri Liseler ile
Bando Astsubay Hazırlama Okulunda Öğrenim Görecek
Öğrencileri Seçme Sınavı (2014-ALS) 20 Nisan
2014 tarihinde uygulanacaktır. Sınava 8 . Sınıflar başvurabilirler. Sınava başvurular 10 Şubat – 07 Mart
2014 tarihleri arasında yapılacaktır.
Bu konu ile ilgili bilgi almak ve başvuru şartlarını
öğrenmek için Okul Rehberlik Servisine başvurunuz.
AİLE, KRALLARIN BİLE
GİREMEDİĞİ BİR KALEDİR
Aileler Olarak Neler Yapmalıyız?
1-Çocuklarımızı Takip Edelim: Çocuklarımızın
kimlerle arkadaşlık yaptıklarını, beraber hangi ortamlarda
bulunduklarını takip etmemiz önemlidir. Bu konuda okul
rehberlik servisi ve öğretmenini bilgilendirmek faydalı olacaktır.
2-Çocuklarımızı Emanet Edeceğimiz İnsanları İyi Seçelim: Çocuklarımızın yaşça kendisinden büyük,
baskın karaktere sahip çocuklarla arkadaşlık ilişkilerini iyi
ayarlayalım. Gelişimsel olarak kendisi ile aynı dönemde
olan çocuklarla arkadaşlık kurmasını özendirelim. Özelikle
Ergenlik döneminin etkisindeki çocuklarla kurduğu arkadaşlık ilişkilerinde çocuğumuzu takip ettiğimizi kendisine
ve arkadaşına hissettirelim.
3-Cinselliği Sokakta Öğrenmelerine İzin Vermeyelim: cinsel istismar vakalarının bir kısmı çocuğun
cinselliği sokaktaki arkadaşlarından öğrenmesi ile yaşanır.
Bu konuda merak içinde olan çocuk tek bilgi kaynağı olarak sokağı görürse doğru ile yanlışı birbirine karıştırabilir.
Ailede kızların annelerinden, erkeklerinde babalarından
uygun cümlelerle cinsellik konusunda bilgi alması, kendini
tanıması ve koruması adına önemlidir. Çocuklarımıza kendilerini korumalarını öğretelim
4-Bedenlerini Koruma Refleksi Oluşturalım :
çocuklarımıza küçük yaşlardan itibaren bedenleri ile ilgili
bir takım refleksler geliştirmemiz hayati önem taşımaktadır. Çocuğundan öpmek için bile izin isteyen, banyo ve
tuvalet gibi alanlarda onun mahremiyetini önemseyen, bedenin kendisine ait olduğunu ve kendi istemezse kimsenin
dokunamayacağını öğreten ailelerin çocukları kendilerini
korumayı diğerlerine göre daha iyi yapmaktadır.
10000000000000000000000
Hoca tebeşirle tahtaya kocaman bir (1) rakamı yazıyor.
‘Bakın’ diyor. ‘Bu, kişiliktir. Hayatta sahip olabileceğiniz en değerli şey...’
Sonra (1)’in yanına bir (0) koyuyor:
‘Bu, başarıdır. Başarılı bir kişilik (1)’i (10) yapar’.
Bir (0) daha...
‘Bu, tecrübedir. (10) iken (100) olursunuz’. Sıfırlar
böyle uzayıp gidiyor:
Yetenek... Disiplin... Sevgi...
Eklenen her yeni (0)’ın kişiliği 10 kat zenginleştirdiğini anlatıyor hoca... Sonra eline silgiyi alıp en
baştaki (1)’i siliyor. Geriye bir sürü sıfır kalıyor.
Ve hoca yorumu patlatıyor:
“KİŞİLİĞİNİZ YOKSA ÖBÜRLERİ HİÇTİR”