RiZE'DE ÇAY VADiSi VE ADASI KURULACAK Doğu Karadeniz Kalkınma Ajansı, Rize'de çay sektörünün geliştirilmesine yönelik projeler üzerinde çalışıyor. Çetin Oktay Kaldırım, yaptığı açıklamada, dünyada çay üretiminde Türkiye'nin, Türkiye'de de Doğu Karadeniz ve özellikle de Rize'nin en önemli üreticilerden olduğunu belirtti. oğu Karadeniz Kalkınma Ajansı (DOKA), Rize'de çay sektörünün geliştirilmesine yönelik projeler kapsamında, "çay vadisi ve çay adası" kurma çalışmalarını hayata geçiriyor.Rize'de yaklaşık 500 milyon lira harcanarak hayata geçirilecek projeyle, şehirde binlerce üreticinin ekmek kapısı olan çayın fiyatının ve ihracatının artarak, bölgeye ciddi bir katma değer sağlaması bekleniyor. DOKA Genel Sekreteri Bölgede çay sektörünü geliştirmeye yönelik çeşitli projeler yapıldığını dile getiren Kaldırım, "Bu kapsamda yapılan en önemli projelerden biri de 'çay vadisi ve çay adası' kurma çalışmalarıdır. Çay adasıyla bölgeyi bir vadi olarak değerlendirerek, organik çayı daha ileri düzeylere taşımayı planlıyoruz. Bu şekilde hem yeni ürünler üretilecek hem de turizme hizmet edebilecek kompleks bir proje hayata geçmiş olacak" dedi. D onom HERKES iÇiN EKONOMi POLiTiKA 3 OCAK 2015 CUMARTESİ KDV dahil 25 Krş www.ekonomigazetesi.net İLK UÇAK GEMiMiZ 2019'DA AKDENiZ'DE BTC'den 2,1 milyar varil petrol aktı zerbaycan petrolünü, Türkiye üzerinden dünya pazarlarına ulaştıran ve "yüzyılın enerji projesi" olarak adlandırılan Bakü-Tiflis-Ceyhan (BTC) Ham Petrol Boru Hattı'nın Ceyhan ilçesindeki deniz terminalinden, kurulduğu 2006'dan bu yana 2 milyar 101 milyon varil ham petrol yüklendi.Haziran 2006'da sevkıyata başlayan ve resmi açılışı aynı yıl 13 Temmuz'da yapılan BTC Ham Petrol Boru Hattı'nın son durağı olan Adana'nın Ceyhan ilçesindeki Haydar Aliyev Deniz Terminali'nde tankerlere petrol yüklemesi sürüyor.Uzunluğu bin 776 kilometre olan ve bin 76 kilometresi Türkiye'den geçen hattan Haydar Aliyev Deniz Terminali'ne ulaşan ham petrol, buradan BTC hattının Türkiye tarafını işleten BOTAŞ International Ltd. Şti. (BOTAŞ BIL) tarafından tankerlerle dünya pazarlarına ihraç ediliyor. A Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan başkanlığında yapılan MGK'da, kıtalararasında asgari bir tabur büyüklüğündeki bir kuvveti ana üs desteği gerektirmeksizin, kendi lojistik desteği ile kriz bölgesine intikal ettirebilecek Milli Uçak Gemimiz ile ilgili stratejik kararlar alındı. lararasında asgari bir tabur büyüklüğündeki bir kuvveti ana üs desteği gerektirmeksizin, kendi lojistik desteği ile kriz bölgesine intikal ettirebilecek Milli Uçak Gemimiz ile ilgili stratejik kararlar alındı. Milli Uçak Gemimiz TSK envanterine 2019 yılında girecek. Ege, Karadeniz ve Akdeniz harekât alanlarında ve gerektiğinde Hint Okyanusu ile Atlantik Okyanusu'nda kullanılabilecek. "Havuzlu Çıkarma Gemisi LPD" projesine uçak gemisi ayarı verildi. Türkiye'de inşa edilecek LPD gemisine 12 derece eğime sahip kalkış rampası (Ski jump) konulması kararlaştırıldı. Ski Jump isimli rampa, savaş uçakların kalkış mesafesini yarı yarıya kısaltacak. Türkiye'nin satın alacağı yeni nesil savaş uçak- Aralıksız büyüme devam ediyor malat sanayi PMI Aralık ayında 51.4'e gerileyerek sektördeki büyümenin güç kaybederek de olsa yılın son ayında devam ettiğini gösterdi. Sektörde üretim ve yeni siparişlerin büyüme hızı Kasım ayına göre geriledi.Markit tarafından HSBC için hazırlanan imalat sanayi satın alma yöneticisi endeksi (PMI) Haziran ve Temmuz ayındaki daralmadan bu yana beş aydır aralıksız büyümeye işaret eden 50 düzeyinin üzerinde yer alıyor.Tarihsel ortalama olan 51 düzeyinin üzerinde tutunan endeks imalat sektörünün dördüncü çeyrekte, ilk çeyrekten bu yana en güçlü üç aylık dönemi geçirdiğini gösterdi. İ Frtına balık fiyatlarını da vurdu urt genelinde bir süredir etkili olan olumsuz hava koşulları yüzünden tekneler denize açılamayınca balık fiyatları önemli oranda yükseldi.Marmara'da, bir süredir etkili olan kar ve fırtına yüzünden tekneler denize açılamayınca balık fiyatları tavan yaptı.Alınan bilgiye göre, Marmara Denizi'nin güneyindeki önemli balıkçılık merkezlerinden Gemlik Körfezi'nde, olumsuz hava koşulları nedeniyle tekne sahiplerinin büyük bölümü son 3-4 gündür avlanmak için denize açılamıyor. Y Genelkurmay da Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'na devredilmiş durumda. Biz bu konuda herhangi bir durumla karşılaştığımız takdirde verilen angajman kuralları çerçevesinde hareket edeceğiz. Deniz Kuvvetleri unsurlarımız, AKDENİZ'de durumsal farkındalık faaliyetlerini sürdürmeye devam edecek." umhurbaşkanı Tayyip Erdoğan başkanlığında C yapılan MGK'da, kıta- ları F-35'lerden bir bölümü Milli Uçak gemimizde konuşlanacak.Havuzlu çıkarma gemisi, gerektiğinde bünyesindeki tam teşekküllü hastane ile doğal afet bölgelerinde de kullanılabilecek. AKDENİZ ISINIYOR: Milli uça gemimiz bağlamında, Deniz kuvvetlerinin yapacağı sıçra- mayı düşünelim... Deniz Kuvvetleri Komutanı Bülent Bostancıoğlu, "Doğu Akdeniz'de Yunan veya İsrail savaş gemilerinin karşı karşıya gelmesi durumunda hangi bağlantı kurallarının uygulanacağı" sorusu üzerine şöylekonuştu: 15-16-17 inci yüzyıllarda Akdeniz'i Türk gölüne çeviren bir milletin torunlarıyız. Bugünlerde Türk Donanması'nın, Afrika'yı dolaşmasından, Ümit Burnu'ndan 100 yıl sonra yeniden geçmesinden gurur duyuyoruz. "Angajman kuralları Genelkurmay Başkanlığı'na, Önümüzdeki yıllarda ilk uçak gemimizi denizlere in- Türkiye'nin en büyük santrali olacak dirme hazırlıkları yapıyoruz. Üç tarafımız deniz, bir kruvazör gemimiz yok. Paramız mı yok? Hayır. Gücümüz mü yok? Hayır. Teknik imkânımız mı yok? Hayır. Nerede bir eksikliğimiz var? Koordinasyon konusunda. Yani kurumlararası işbirliği eksikliğimiz... Peki, 21'inci yüzyılın turizm potansiyeliyle dünyanın önde gelen ülkelerinden birisi olan, üç tarafı denizlerle çevrili Anadolu topraklarının sahibi olarak, denizlerde neden cirit atmaya çok yakın duruyoruz... İtalyan ve Yunan dev yolcu gemileri arka arkaya limanlarımızda girip çıkarken, Yeni Türkiye gelişmelere elbette sesiz kalamaz. Yılbaşına yaklaşırken gazetelerimizi kaplayan turizm paketleri dikkatinizi çekmiştir. Programlarının büyük bölümünün dev gemilerle yapılan Akdeniz turları olduğu gözden kaçmıyordu. Kurumsal devrim Z kuşağından gelecek kuşağının "Olmazsa bırakır giderim" düşüncesinde olduğunu belirten Talyaa Vardar, "Bir sonraki kuşak daha umutlu olacak; daha özgür ve yaratıcılar. Eğer kafaları ezilmezse kurumsal devrim onlardan gelecek" dedi. Y nerji çözümleri markası olarak hizmet eden Tunçmatik’in yan kuruluşu Powergie tarafından kurulacak olan Türkiye’nin en büyük güneş enerjisi santrali, Konya Kızören'de bulunan 144 dönümlük alana inşa edilecek. Yeni güneş santrali yılda 6500 ton CO2 salınımını önleyecek. Yılda 12.800,000 kwh enerji üretimi yapması hedeflenen güneş enerjisi santralinin Temmuz 2015 tarihinde devreye girmesi öngörülüyor. E Dünyada öncü olan Alman malı invertörler ve yüksek performanslı endüstriyel güneş panelleri, yüksek sıcaklığa dayanıklı ve hava şartlarından etkilenmeyen ürünler kullanılan sistem, yaklaşık 50.000 Ekonomi 2 2014 TÜRKİYE EKONOMİSİNİN GENEL TAHLİLİ Röportaj: Gülşan KURT kişinin elektrik ihtiyacını karşılayacak. Tunçmatik-Powergie Genel Müdürü Mehmet Özer, "Türkiye'nin en büyük güneş enerjisi santrali projesine imza atmış olmak tüm Tunçmatik ailesi olarak bizleri gururlandırıyor. Türkiye güneş enerjisi konusunda önemli bir potansiyele sahip ve bu potansiyeli yatırıma dönüştürmenin önemi büyük. Tunçmatik Türkiye’de 30 yıl endüstriyel ömürlü, ileri mühendislik ve optimizasyon tekniklerinin doğru uygulanması ile yüksek verimli güneş santralleri kurarak, ülkemizde yeni oluşmakta olan güneş enerji sektöründe fark yaratmayı hedeflemektedir”dedi. Ekonomi Bir sayfiye yerine gitmeyi düşünüyorlar daha şimdiden. Bodrum'a kaç kişi taşınabilir? Bir sonraki kuşak daha umutlu olacak; daha özgür ve yaratıcılar. Eğer kafaları ezilmezse, kurumsal devrim onlardan gelecek" açıklamasını yaptı. 3 Gündem 8 GAP'ın ihracattaki payı yüzde 5.8’e yükseldi Avcı: Eğitim sisteminde hasar büyük AP illerinin Türkiye ihracatındaki payı yüzde 1.8'den yüzde 5.8'e yükseldi.GAP son dönem eylem planı çerçevesinde, üretime yönelik eylemlerle birlikte bölgeden yapılan ihracatta büyük artış meydana geldi. akan Avcı, Başkent Öğretmenevi'nde gerçekleştirilen "Türkiye'nin Eğitim Sorunu ve Özgür Toplum İçin Reform Önerisi: İmkanlar Zorluklar ve Ara Çözümler" başlıklı müzakere toplantısına katıldı. G Volkan Kemal Ergenekon FLOW Coaching International, pek çok alanda koçluk eğitimi veren bir kurum. FLOW'u iki Türk ve iki Kanadalı tarafından kurulan bir ‘okul' olarak tarif eden kurucu ortaklardan Talyaa Vardar, Türkiye'nin bir inovasyon ülkesi değil; üretim ve tüketim ülkesi olduğunu belirterek, "Biz vizyonsuzuz, vizyon koysak da ona uymuyoruz" dedi. Türkiye'de şirketlerin ciddi bir yönetim sorunu olduğunu belirten Vardar, ortak akıl ve birliktelik ruhunun çok zayıf olduğunu söyleyerek, "Kişi değişimden korkuyorsa, direnç gösteriyor. Şu an korkanların sayısı, risk alanların sayısından daha fazla. Y kuşağı, umutsuz. Herkes, ‘olmazsa giderim, bırakırım' görüşünde. B Vardar, Türkiye'de çalışan profilini çıkarırken, en çok risk almaktan korktuğunu gördükleri Y kuşağının bir önceki ve bir sonraki kuşağa göre çok daha zorlandığını belirtti. "Vizyonu geçmişe mi geleceğe mi koyduğunuz da çok önemli. Hızlı manevra yapmak avantajımız ama vizyon ve ortak akıl eksikliği ise dezavantajımız" değerlendirmesini yapan Vardar, Türkiye'de şirketlerin ciddi bir yönetim sorunu olduğunu ifade etti. Ortak akıl ve birliktelik ruhunun çok zayıf olduğunu söyleyen Vardar'a göre, değişime direnç gösteren ve korkanların sayısı, risk alanların sayısından daha fazla, "Fırsat yaratmaya devam eden bir kitlenin varlığını yadısyamayız. Liderin sahiplenilmesi başarıyı da getiriyor." Yalçın İÇYER Hicri takvim bizim imam ve tarih bağımızdır tarih bir toplumun sılasısıdır, fertlerini Yazısı birbirine bağlayan bağdır S.10’da Süleyman GÖKSU Bazı Dini Tabirler Yazısı S.10’da 2 Ekonomi 3 OCAK 2015 HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA 2014 TÜRKİYE EKONOMİSİNİN Y Ü Z Y Ü Z E GENEL TAHLİLİ Y Gülşan Kurt eni bir yıla henüz yeni Merhaba demişken,araştırmacıyazar, emekli subay Volkan Kemal Ergenekon ile Avrupa Birliği ve Türkiye ekonomisi, sektörler ve gelecekleri hakkında keyifli bir sohbet gerçekleştirdik. Volkan Kemal Ergenekon VOLKAN KEMAL ERGENEKON KİMDİR? -Avrupa birliğinde Türkiyenin konumu ve geleceği hakkında ne söylersiniz? Efendim..AB ile yapılan müzakerelerin ilerleyişini , sonucunu ve de sonunu AB nin belirleyeceği aşikar.Türkiye adeta savaşmadan dayatılan Uyum Yasaları ile Sevr şartlarına gelmiştir maalesef. Bu durum Türkiyenin egemenliği hususunda beni çok tedirgin etmektedir.Bakınız gerek Avrupa Komisyonun da alınan kararlar , gerek Müzakere Çerçeve belgesi ,AB Zirve Kararları Türkiyenin tamamen aleyhinedir. Müsaade ederseniz madde madde belirtmek istiyorum başlıcalarını. Avrupa Komisyonunun 6 Ekim 2004 yıln da aldığı Tavsiye kararı gereği (s.1 , 10) m, Müzakerelerin ilerleyişini ve sonucunu AB belirleyecek. 3 Ekim 2005 Müzakere Çerçeve Belgesi gereği parağraf 2 ve 12 ye göre süreç tam üyelikle sonuçlanmayacak , imtiyazlı ortaklık kabul edilecek. 6 Ekim 2004 İlerleme raporunun 40 ncı sf.na göre Devletin bölünmez bütünlüğü kavramı tartışmaya açılacak.Aynı kararın 48 ve 1666 ncı sayfasında ise ulus- devlet yapısının sarsılacağı belirtilmiştir.AP kararının 23 ncü maddesine göre yeni Anayasa şetı getirilimiştir. Yani üniter devlet yapısı tartışmaya açılacaktır. 6 Ekim 2004 İlerleme Raporunun 48 nci sayfasını incelediğimizde yapay azınlıkların kendi kaderinin tayin hakkı koşulsuz tanındığı görülmektedir.Aynı sayfa da azinlık dillerin de eğitim hakkı istenmektedir.Aynı tarihli Etki Raporun da ise (sf.8-9 ) Hatay sınırımızın tartışmaya açılması istenmektedir. sf.7 de aynı rapor da sözde Ermeni soykırımının tanınması istenmektedir.Sayfa 7 de Karabağ ın işgalinin kabul edilmesi istenmektedir.İlerleme Raporunun 52 nci sayfasın da Kıbrıs Rum Yönetiminin tanınması istenmektedir.15 Aralık 2004 AP kararın da m.44 de Türk askerinin Kıbrısdan çıkması istenmektedir. 3 Ekim 2005 Müzakere Çerçeve belgesin de Kırıs Rum Yönetiminin NATO ya girmesi emredilmektedir.Hava ve Deniz limanlarımızın Rumlara açılması istenmektedir.15 Aralık 2004 AP kararlarına göre su kaynaklarımızın uluslar arası denetim ve yönetime açılması istenmektedir.Avrupa Komisyonunun 6 Ekim 2004 yılında aldığı tavsiye kararları neticesin de Türkiye tarım ve hayvancılık alanın da kısıtlamaları ve dayatmaları kabul edecektir.Yine aynı tavsiye kararı gereği (sf.6,7,10) Türk iş gücü .Avrupa da dolaşamayacaktır. Görüldüğü üzere bu maddeler ancak sömürge ülkelerine uygulanabilir.Türkiye nin ekonomik ve sosyal bağımsızlığı açısından bunu kabul edebilmek mümkün değildir. -Türkiye ekonomisini nasıl değerlendiriyorsunuz? Türk ekonomisi son derece kırılgan bir ekonomiye sahip. Bunun en bariz göstergesi cari açıktaki yükseklik.Evet IMF borçları ödenmiştir ancak iç borç tarihin en üst seviyesindedir.Bunun ödenmesi de bir muammadır bence.Cari açığın yüksek oluşu ve doların da düşük oluşu ihracat- ithalat dengesini de olumsuz yönde etkilemekte.Faizlerin de aşağıda oluşu ülkede suni bir ekonomi oluşunun en bariz göstergesi.Likidite oranı da düşük olduğu için yabancı sermaye, Borsamız da çok rahat at oynatmakta.Yabancı sermaya Londra Borsasında Tokyo Borsasında bunu yapamaz mesela.Dış politikada ki tutarsızlıklar , özellikle Orta Doğuda ki savaşın durdurulmasında bir çabanın samimim anlamda gösterilememeiş olması özellikle son bir hafta da sizlerin “Türk ekonomisi son derece kırılgan bir ekonomiye sahip. Bunun en bariz göstergesi cari açıktaki yükseklik.Evet IMF borçları ödenmiştir ancak iç borç tarihin en üst seviyesindedir.Bunun ödenmesi de bir muammadır bence.Cari açığın yüksek oluşu ve doların da düşük oluşu ihracat- ithalat dengesini de olumsuz yönde etkilemekte.Faizlerin de aşağıda oluşu ülkede suni bir ekonomi oluşunun en bariz göstergesi.Likidite oranı da düşük olduğu için yabancı sermaye, Borsamız da çok rahat at oynatmakta... Yabancı sermaya Londra Borsasında Tokyo Borsasında bunu yapamaz mesela.Dış politikada ki tutarsızlıklar , özellikle Orta Doğuda ki savaşın durdurulmasında bir çabanın samimim anlamda gösterilememeiş olması özellikle son bir hafta da sizlerin de bildiği gibi , petrol ve doğalgaz fiyatlarında tavan yapmıştır ve bu durum diğer kalemleri de olumsuz yönde etkilemektedir.Çünkü bilindiği gibi , Sosyal ve siyasal hadiseler Dünya Borsalarını olumlu olumsuz etkilemektedir.” “Gözlerini toprak toprak doyurması gereken kan emiciler diyebilirim banka sektörü için. Son 10 yıl da bankaların kar hedefine istinaden acımasızca bir çarkı döndürdükleri malum.Özellikle yabancı sermayenin Türk bankacılık sektörüne girmesi ile birlikte. Acımasız ücret politikaları , daha fazla kar hırsı , vatandaşı yolunacak kaz olarak görmelerine sebep oluyor ve bu da haklı olarak tepki doğuruyor. Bankalar halktan kopmuştur.Lüks plazalardan bankaları yöneten ceo lar halkın nabzını tutmasını onların ihtiyaçlarına göre bir politika izlemesini bilmiyorlar.Mesela Halk Bank esnafın bankası olarak bilinirdi şimdiye kadar. Oysa son 5 yıldır bu banka da diğer bankalar gibi davranmaya başladı. Bankaların kültür faaliyeti diye yaptıkları çalışmalarda halktan uzak , elit tabakalara sağlanan avantajlardan başka bir şey değil. Özellikle Halk ve Ziraat bankası açıkladığı karlarla değil , küçük esnafa ve köylüye sağlayabildikleri kaynaklarla övünmeleri gerekir ki bunu maalesef göremiyoruz.” de bildiği gibi , petrol ve doğalgaz fiyatlarında tavan yapmıştır ve bu durum diğer kalemleri de olumsuz yönde etkilemektedir.Çünkü bilindiği gibi , Sosyal ve siyasal hadiseler Dünya Borsalarını olumlu olumsuz etkilemektedir. -Giderek büyüyen Türkiye turizm sektörü için görüşlerinizi merak ediyorum.Neler düşünüyorsunuz? Türkiye ekonomik yönden en büyük ilerlemeyi Turizm sektöründe gerçekleştirmiş bana göre. Turist sayısı bakımından Türkiye 6 ncı sıraya , gelir bakımından 12.nci sıraya yükselmiş durumda...1980 lerde ki 1milyon turist sayısı, 2013 de 39 milyona ulaştı...Aynı şekilde 400 milyon dolarlık turizm geliri , geçen yıl biliyorsunuz 33 milyar dolara çıktı...Hükümetin dış politikasının neden olduğu itibar eksilmesine rağmen bu rakamlar ümit verici. Çünkü Turizm sektörü beraberinde bildiğinizi gibi diğer hizmet sektörlerini de ciddi anlam da etkilemekte. Yine de bu konu da eksiklikler var diyebilirim şahsen. Şöyle ki en kısa zaman da ülkemizin , tüm ilçelerimizin , tarihi , kültürel , folklorik , alegorik mitolojik değerleri tam olarak ortaya çıkartılıp değerlendirilebilmiş değil. Özellikle inanç turizmi açısından... 959 yılında Erzurum'da doğdu. 1977 yılında Kuleli Askeri Lisesi'nden, 1982 yılında da Kara Harp Okulu'ndan mezun oldu. 1983'te Tuzla Piyade Okulu'nu bitirdi ve 1986'da İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi'nde yüksek lisans çalışması yaptı. 1 1989'da Türk Silahlı Kuvvetleri'nden emekli olduktan sonra sırasıyla Milli Gazete'de personel müdürlüğü, Yörünge Dergisi'nde dış politika yazarlığı ve İngilizce çevirmenlik görevlerinde bulundu. 1991-1993 yılları arasında İran'da hem metafizik ile ilgili konularda hem de Fars dili üzerine eğitim aldı. Bu dönemde -Bankacılık sektörü Bankacılık sektörüne gelince. Gözlerini toprak toprak doyurması gereken kan emiciler diyebilirim banka sektörü için. Son 10 yıl da bankaların kar hedefine istinaden acımasızca bir çarkı döndürdükleri malum.Özellikle yabancı sermayenin Türk bankacılık sektörüne girmesi ile birlikte. Acımasız ücret politikaları , daha fazla kar hırsı , vatandaşı yolunacak kaz olarak görmelerine sebep oluyor ve bu da haklı olarak tepki doğuruyor. Bankalar halktan kopmuştur.Lüks plazalardan bankaları yöneten ceo lar halkın nabzını tutmasını onların ihtiyaçlarına göre bir politika izlemesini bilmiyorlar.Mesela Halk Bank esnafın bankası olarak bilinirdi şimdiye kadar. Oysa son 5 yıldır bu banka da diğer bankalar gibi davranmaya başladı. Bankaların kültür faaliyeti diye yaptıkları çalışmalarda halktan uzak , elit tabakalara sağlanan avantajlardan başka bir şey değil. Özellikle Halk ve Ziraat bankası açıkladığı karlarla değil , küçük esnafa ve köylüye sağlayabildikleri kaynaklarla övünmeleri gerekir ki bunu maalesef göremiyoruz. Tarım ve hayvancılık Ülke tarım ve hayvancılık ta da maalesef gerilemiştir.Devlet ziraati küçültmüştür.Buğday da dünya ikincisi olan Türkiye buğday ithal eder duruma gelmiştir.Saman ithal eder duruma gelmiştir.Çiftçi , traktörünü satmaktadır.Çünkü sizlerinde çok iyi bildiği gibi mazot parası , ürünün fiyatını geçmiş bulunmaktadır.Ayrıca ciddi bir Kum kentinde tanınmış Ayetullahlardan ve Pakistan sınırındaki Budistlerden metafizik konularında yararlandı. 1994'te Türkiye'ye dönerek Beklenen Vakit Gazetesi'nde ekonomi servisi sorumlusu olarak görev yaptı. 1995 yılından bu yana araştırmalarını tamamen metafizik ve parapsikoloji konularına ayıran Ergenekon, çeşitli ulusal televizyon kanallarında ve radyolarda yayınlanan metafizik konularındaki programlara katıldı. İngilizce, Farsça ve Osmanlıca bilen Volkan Kemal Ergenekon, halen İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi'nde yüksek lisans eğitimine devam ediyor. SEKTÖRLERİ GELECEKTE NELER BEKLİYOR ? -İnşaat sektörü İnşaat sektörüne gelince. Üretimden pazarlamaya kadr tüm safhasında % 90 lara kadar varan banka kredileri ile finanse edilen İnşaat sektöründe , yükselen finansman maliyetleri nedeni ile zorlanma var.Çünkü konuta kilitlenmiş , başka sektöre yönelmeyi beceremeyen bir kapasite oluşmuş durumda. Piyasa da körü körüne bir arz var. Talep ise azalmış durumda ve sektörde bu açıdan bir şişme görülebilir bana göre ilerisi için. Çok dikkatli ve dengeli gitmek lazım. Aksi taktirde kredi geri ödemelerinde önceki dönemler de yaşanan sıkıntılar tekrar yaşanabilir. Tahran'da İslami Birlik Gazetesi'nde Farsça ve Türkçe makaleler yazdı. istihdam ve işsizlik sorunu da vardır. Şahsi kanaatim gelecekte en zirve yapacak sektör Bilişim Sektörü.Şu an bu alanda 238 bin kişi çalışmakta.Devlet her yıl 1o bin bilişim uzmanı yetiştirmeyi planlamakta.Yani 2023 de bu rakam 120 olacak demektir. - Sağlık Sektörü Sağlık sektörüne gelince..670 bin kişinin istihdam edildiği bu sektörde 2023 e kadar bin kişiye düşen doktor sayısı 1,7 den 2,4 e 2,4 olan hemşire sayısı da 3.8 e çıkacak gibi.Nüfusumuzda ki artış ve yaş oranının yükselmesi , obezite ve gdo lu ürünlerin korkunç artış göstermesi ve diğer çevre faktörler de göz önüne alındığında bu sektörün , gelecekte çok önemli bir alan olacağına kuşku yok.Tarımdan da ana hatları ile bahsetmiştik. -Tekstil sektörü Bildiğim kadarı ile bu alan da 750 bin kişi çalışmakta.İlerde çalışanların yarısı sertifikalı hale getirilecek.Öyle bir çalışma var.10 yıl da gerçekleşecek gibi.Biliyorsunuz tekstil bizim en başarılı olduğumuz alanların başın da geliyor.154 ülkeye yılda 11.5 milyar dolar ihracat ihracat gerçekleştirdik ki bu çok önemli bir girdi.Nitekim bu yılın ilk 5 ayında Türkiye ihracatını yüzde 8 artırarak mayıs ayında cumhuriyet tarihinin rekorunu kırdı.Elbette bu çok gurur verici bir husus. Müsaadenizle Turizm sektör ile ilgili bir husus ilave etmek istiyorum efendim.Devlet bu alanda 3 yıl için de 268 bin yeni sigortalı işçi ye ihtiyaç duymakta.Önümüzde ki 10 yıl da istihdamın yüzde 80 artması için de yaklaşık 400 bin kişinin meslek içi eğitimden geçmesi gerekmekte ve de şart. Çünkü bu sektör bizim parlayan yıldızlarımızdan birisi.Bu güzel gelişmelerin yanında özel sektörün dış borcuna gelince tablo hiç de iyi bir durum arz etmemekte. Merkez Bankasının 2014 yılı Nisan ayına ait yayonladığı özel sektörün yurt dışından sağladığı kredi borcuna ilişkin gelişmelere göre , 2013 sonuna göre 6.2 milyar dolar artarak 162.ç6 milyar doları bulmuş durumda. Nitekim bu alan da yeni ürün geliştiren , istihdam artırmaya yönelik araştırma yapanlara destek sözkonusu.Finans sektöründe ise 225 bin kişi çalışmakta bildiğim kadarı ile.Önümüzdeki 10 yıl da bu rakam 288 bine çıkacak gibi.Ve bu konuda teknoloji, bilişim ve bazı mühendislik dallarının öne geçmesi kaçınılmaz.İnşaat sektöründen bahsetmiştim. VERGİ AFFI ÇÖZÜM MÜ? Seçim öncesi hükümetin çıkardığı vergi affı , piyasadan haklı olarak tepki aldı.Bu tür popülist yaklaşımlar ekonomimize her zaman zarar vermiştir bana göre Gülşan hanım.Çünkü siz de taktir edersiniz ki , böyle bir seçim yatırımı , vergisini zamanında ödeyen, dürüst yatırımcıyı , esnafı cezalandırmaktır bir nokta da. Ve daima ters teper.Ama buna rağmen her gelen hükümet bunu yapar ,nedendir bilmem. Çünkü böyle durum da af bekleyen kesim aynı şekil de davranmaya devam edecektir , nasılsa yine af gelir düşüncesi ile.Vergisini zamanın da ödeyen ise kaybedecektir.Böyle bir politika olabilir mi ?!!!Dürüst imalatçıları küstürmekte , pasifize etmektedir bu yöntemler... -Türkiye de işsizlik sorununa gelince... TÜİK rakamlarına baktığımız da Türkiye de 15 ve daha yukarı yaştakiler de işsiz sayısı ,Mart da 2 milyon 747 kişi.Yani işsizlik oranı erkekler de % 9.1 kadınlar da %11.Herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna kayıtlı olmadan çalışanların oranının %34.4 olduğu Türkiyegenelinde bu rakam oldukça yüksek.Mevsimlik işçi olayını kale almadığınız zaman ortaya güzel bir tablo çıkmıyor.Elbette ki şahsi kanaaatim , üretimden ziyade devlet yani KİT lerin satışı ile bugünkü durmlara gelindi ,zar zor...ve satılacak bir şey de artık kalmamış gözüküyor. Esas bundan sonra durumun ne olacağı önemli.Mirasyedi ekonomisi ile şu an ekonomide yalancı bir bahar sözkonusu bence.Ümit ederim yanılırım. 3 OCAK 3 2015 HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA GAP'ın ihracattaki payı yüzde 5.8’e yükseldi Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP) son dönem eylem planı çerçevesinde, üretime yönelik eylemlerle birlikte bölgeden yapılan ihracatta büyük artış meydana geldi. 2000 yılında Türkiye ihracatının yüzde 1.81’i bölgeden yapılırken, bu oran 2010’da eylem planını başladığı dönemde yüzde 4.55’e yükseldi. seviyesindeydi. GAP İdaresi’nin verilerine göre, bölgeden yapılan toplam ihracat 2000 yılındaki 503 milyon dolarlık seviyesinden 8.8 milyar dolara çıktı. Buna karşılık, bölgedeki ihracattaki payın büyük kısmı, son 20 yıldır hızlı bir sanayileşme yaşayan Gaziantep kaynaklı olması dikkat çekti. Diğer illerin payı ve miktarı da olağanüstü artsa da Gaziantep’in bölge ihracatı içindeki ağırlığı sürekli olarak yüksek seyretti. Ancak, genel olarak, Gaziantep dışındaki illerden yapılan ihracatın hızlı bir artış gösterdiği ve genel ağırlık içinde 2005’ten bu yana yavaşlasa da ağırlığının 2000 sonrasında büyük oranda arttığı dikkat çekti. üneydoğu Anadolu G Projesi (GAP) son dönem eylem planı çerçevesinde, üretime yönelik eylemlerle birlikte bölgeden yapılan ihracatta büyük artış meydana geldi. 2000 yılında Türkiye ihracatının yüzde 1.81’i bölgeden yapılırken, bu oran 2010’da eylem planını başladığı dönemde yüzde 4.55’e yükseldi. 2013 sonunda ise yüzde 5.85 olarak ölçüldü. Ancak bölgedeki ihracatın büyük kısmının, son 20 yılda çok hızlı bir büyüme gerçekleştiren Gaziantep’ten yapılması dikkat çekti. Gaziantep dışarıda 2015 BÜTÇESİ 33 TRİLYON OLDU Bursa Ticaret ve Sanayi Odası 2015 yılı bütçesi, 33 milyon 225 bin olacak.BTSO Merkez Binası'nda gerçekleştirilen, aralık ayı meclis toplantısında, odanın 2015 yılı bütçesi görüşüldü. Görüşmeler sonunda bütçe, yeni yılda 33 milyon 225 bin lira olarak belirlendi. bırakıldığında, diğer illerin Türkiye ihracatından aldığı pay 2013 sonu itibariyle yüzde 1.8’e geriliyor. Aynı oran 2010’da 1.5 Gaziantep dışarıda bırakıldığında, diğer illerin Türkiye ihracatından aldığı pay 2013 sonunda yüzde 1.8 olarak gerçekleşti. Yine Gaziantep hariç GAP illerinin payı 2010’da yüzde 1.5 olarak ortaya çıktı. Bu oran 2005 yılında yüzde 0.8 olarak belirlenirken, 2000 yılı itibariyle Gaziantep hariç GAP illerinden yapılan ihracatın Türkiye ihracatına oranı yüzde 0.3 olarak gerçekleşmişti. Adıyaman’dan olağanüstü sıçrama Öte yandan, GAP illeri içinde Adıyaman’ın son dönemde ihracatta olağanüstü bir sıçrama yapması dikkat çekti. GAP İdaresi raporunda 2013 yılı sonu itibariyle 86.2 milyon dolar düzeyinde ihracat yaptığı gözlenen Adıyaman’ın, TÜİK revize verilerine göre 2013 ihracatı 97 milyon 589 bin dolar düzeyinde ölçüldü. Buna karşılık, yine TÜİK geçici verilerine göre 2014’ün OcakEkim aylarını kapsayan 10 aylık dönemdeki ihracatı 264 milyon dolara yükseldi. Yılın ilk 10 ayında geçen yılın 12 aylık ihracatına göre dahi, Adıyaman’dan yapılan ihracat yüzde 170 artmış oldu. Yılın son 2 ayında yapılan ihracatla bu oran çok daha yükseğe ulaşacak.C CİHAN Lava, yeni yatırımı ile kapasitesini yüzde 300 artırmayı hedefliyor Lava'nın döküm tenceresi 65 ülkenin mutfağına girdi iş dünyası olarak özel sektörün Ar-Ge yatırımlarını artırmak istediklerini vurguladı. Burkay, oda kaynaklarını her yıl biraz daha artırarak bambaşka bir BTSO olacaklarını dile getirerek, "Görev süremiz bittiğinde sadece Türkiye'de değil, dünyada da konuşulan bir BTSO olacak. Odamızın Gökmen Projesi kapsamında Gökmen, Uzay ve Eğitim Merkezi ile ilgili olarak Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ve Büyükşehir Belediyesi ile protokol imzaladık. Proje ile 52 milyon lira Bursa'ya gelecek" ifadesini kullandı. Yeni yılda yeni projeler ursa Ticaret ve Sanayi Odası'nın (BTSO) 2015 yılı bütçesi 33 milyon B 225 bin lira olarak kabul edildi. BTSO Merkez Binası'nda gerçekleştirilen, aralık ayı meclis toplantısında, odanın 2015 yılı bütçesi görüşüldü. Görüşmeler sonunda bütçe, yeni yılda 33 milyon 225 bin lira olarak belirlendi. Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, yaptığı konuşmada, BTSO'nun 2014 yılında ortaya koyduğu vizyon ve projeleriyle sadece Bursa'nın değil, Türkiye'nin de gündemine oturduğunu ifade etti. BTSO yönetimi olarak görevi 2013 yılının mayıs ayında devraldıklarını hatırlatan Burkay, "Odamızın gelirleri giderlerini karşılamıyordu. 2013 yılında projelerimizin bir çoğu başlangıç aşamasındaydı. Buna rağmen bütçemiz ilk defa faiz dışı fazla verdi. 2014 yılında ise tam 32 projeyi hayata geçirdik. Buna rağmen faiz dışı bütçemiz fazla verdi. Görevi devraldığımızda 153 milyon 800 bin lira olan nakit varlığımız, 31 Aralık itibariyla 193 milyon lira oldu. Seneyi de inşallah bu rakamla kapatmış olacağız" diye konuştu. Burkay, 2014 yılında Bursa iş dünyası adına 40 milyon lira hibe desteği aldıklarını açıkladı. Ekonomi Bakanlığı'nın, Uluslararası Rekabeti Geliştirme Destekleri (Ur-Ge) ile ilgili projeler hazırladıklarını ifade eden İbrahim Burkay, "2015 yılında bugüne kadar hiçbir kurumun hayata geçirmediği 10 Ur-Ge projesi yapacağız. Sektörlerimiz her proje için 3,5 milyon dolar alacak. Her sektörün bu desteklerden yararlanması için çalışacağız" dedi. "52 milyon lira Bursa'ya gelecek" Türkiye'nin Ar-Ge harcamalarını 2023 yılında 60 milyar dolara çıkarmayı hedeflediğini hatırlatan Burkay, Bursa BTSO olarak yeni yılda da çalışmaları ve projeleri aralıksız sürdüreceklerinin altını çizen Burkay, şunları kaydetti: "Birçok yeni projemiz 2015 yılında hayata geçecek. Bu projeleri birlikte yürüteceğiz. Bunlar sadece Bursa'ya değil, Türkiye'ye de değer katacak. Birlik ve beraberlik içinde güzel bir yıl geçirdik. İnşallah 2015 yılını da güzel geçiririz. 2014'te yaklaşık 2 bine yakın etkinlik yapmışız. Hiçbir şey yapmasanız, bile bunları takip etmek ciddi bir performans istiyor. Yönetim kurulu arkadaşlarıma, meclis başkanımıza, meclis üyelerimize, genel sekreterliğimize ve tüm oda personelimize teşekkür ediyorum." Bursa Organize Sanayi Bölgesi (OSB) Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Durmaz da yaptığı konuşmada, BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay ve yönetim kurulu üyelerine 2014 yılında yaptığı çalışmalardan dolayı teşekkür etti. AA öküm demir tencere, tava, ızgara ve ocak üstü döküm ızgara üreten D Lava, dünyada benzer üretim yapan firmalar arasında ilk beşe girdi. Türkiye’deki pazar payını da yüzde 90’a çıkartan firma, tencerelerini 65 ülkenin mutfağına soktu. Metal döküm mutfak eşyalarının daha önce ithal edildiğini anlatan Lava Metal Döküm AŞ’nin Yönetim Kurulu Başkanı Celalettin Kesikbaş, “Pazarda olmayan ürünleri yapıp, dökümün kullanım şeklini değiştirerek döküm tencereyi yaygınlaştırdık. Evlere, restoranlara, beş yıldızlı otellere, kafelere kadar ulaştık. Ultra lüks restoran ve tellerin çoğunda ürünlerimiz var. Döküm ürünlerin fiyatlarını aşağı çekerek halka yaydık. Ürünlerimiz artık neredeyse çelik tencere fiyatına satılıyor. Her evde mutlaka minimum bir Lava tencere ve Demir-çelikçiler yeni teşvikleri bekliyor Bakan Zeybekci'n in demirçeliğin teşvik sistemine dahil edileceğin e yönelik açıklamal arı, demirçelik sektöründe heyecan yarattı. konomi Bakanı Nihat E Zeybekci’nin demirçeliğin teşvik sistemine dahil edileceğine yönelik açıklamalarının ardından sektör, heyecanla önümüzdeki günlerde açıklanacak destekleri bekliyor. Türkiye Çelik Üreticileri Derneği (TÇÜD) Genel Sekreteri Veysel Yayan, “Yüksek katma değerlere geçişi kolaylaştıracak teşvik mekanizmalarının kurulmasında fayda var. Yoksa, inşaat demirine teşvik verilmesi uygun değil” dedi. Zeybekci, demir-çelik sektörünün bugüne kadar destek kapsamı dışında olduğunu kaydederek, sektöre yönelik yeni bir teşvik sisteminin uygulamaya geçirileceğini açıklamıştı. Zeybekci, “Türkiye’nin metalürji sektörü yaratması gerektiği inancıyla bu teşviki hayata geçiriyoruz. Önümüzdeki günlerde detaylarını paylaşacağız” demişti. Söz konusu desteklere ilişkin beklentilerini paylaşan Yayan, bu konuda Avrupa Kömür Çelik Topluluğu (AKÇT) ile mutabakat sağlanması gerektiğini söyledi. Yayan, “Eğer olursa, yüksek katma değerlere geçişi kolaylaştıracak teşvik mekanizmalarının kurulmasında fayda görüyoruz. Yoksa, inşaat demiri gibi ürünlere teşvik mekanizmasının işletilmesi uygun değil. Bu konuda zaten ihtiyaç fazlası kapasite var. Biz burada hem ithal ikamesi sağlayacak, hem de yeni ihracatın gündeme gelmesine imkan verecek ürünler için teşvik verilmesinde fayda görüyoruz” dedi. Yayan, teşvikin dünya piyasalarında da rahatsızlığa yol açmayacak yapıda olması gerektiğine dikkat çekerek, “Öteden beri yüksek katma değerli ürünlere geçişi kolaylaştıracak devlet yardımlarının verilmesini ve bu maksatla AKÇT ile aramızdaki serbest ticaret anlaşmasının sınırlayıcı hükümlerinin esnetilmesini talep ediyoruz” diye konuştu.AA ızgara olmasını hedefl iyoruz” dedi. Geçtiğimiz yıl 500 bin adet tencere ve tava ürettiklerini hatırlatan Kesikbaş, bu yıl sonuna kadar üretim rakamlarını bir milyon adede çıkaracaklarını söyledi. Ürünlerinin zincir mağazalar hariç 500 noktada satıldığını anlatan Kesikbaş, ithalatı çok büyük oranda keserek iç pazarın yüzde 90’ına hakim olduklarını da iddia etti. Çin'e yaptığı ihracat yıllık 500 bin doları buluyor Kalitelerinin en üst düzeyde olduğunu açıklayan Kesikbaş, her yıl 16’sı yurtdışı olmak üzere en az 20 fuara katıldıklarını söylerken, “Üretimimizin yüzde 60’ını ihraç ediyoruz. Çin’e yıllık 500 bin dolarlık ihracatımız var. 65 ülkeye ürünlerimizi gönderiyoruz” dedi. HABER MERKEZİ 4 Borsa Finans 3 OCAK 2015 HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA Gündemde Neler Var? Faruk BAKAÇ 16:45_ABD İmalat Sanayi PMI (Aralık) Beklenti: 54,0 Önceki: 54,8 17:00_ABD ISM İmalat Endeksi (Aralık) Beklenti: 57,5 Öneki: 58,7 DÜNYA 31 Aralık 2014 tarihi itibarıyle Ankara Çankaya Projesi’nde 30 adet konuttan toplam 7 adet konutla ilgili satış sözleşmesi (KDV dahil 9.918.200 TL) yaptığını bildirdi. Şirket Haberleri Migros'ta hisse satış süreci tamamlandı ve BC Partners ile Anadolu Endüstri Holding eşit ortak oldu. Fiyat 26,00 TL olarak gerçekleşirken AEH’nin dolaylı olarak payı %40,25 olacak. Ayrıca, Moonlight Capital'ın MH Perakendecilik'in %19.5 oranındaki hisse payına ilişkin olarak, pay devrini takiben 24 ay sonrasında, ençok 30. ay bitene kadar gerçekleştirilmek üzere sözkonusu hisseleri Moonlight Capital'ın 'satma hakkı' ve AEH'nin ise 'satın alma hakkı' bulunmakta. Akdeniz Güvenlik, İstanbul genelindeki mezarlıkların özel güvenlik hizmeti alım işine ait ihaleyi 700 personel ile gerçekleştirmek üzere 36 ay süreli olarak 94,4 milyon TL+ KDV bedelle sözleşme imzaladı. Şirketin ayrıca bağlı ortaklığı Atak Koruma’nın Üsküdar Belediye Başkanlığı Destek Hizmetleri Müdürlüğü ile 5,1 milyon TL’lik özel güvenlik hizmeti işini aldığını bildirdi. Aselsan, 154 mn TL’lik sözleşme imzaladı. Şirket, Jandarma Genel Komutanlığı arasında Jandarma Entegre Muhabere ve Bilgi Sistemi (JEMUS) Projesi ile ilgili olarak toplam 153.9 milyon doları tutarında sözleşme imzadı. Söz konusu sözleşme kapsamında teslimatlar 2015-2018 yıllarında gerçekleştirilecek. Yapı Kredi Koray GYO, Turcas Petrol’in iştirakine vergi cezası. Şirket, %30 oranında iştiraki Shell & Turcas Petrol’e 10.76 milyon TL tutarında vergi aslı, 11.57 milyon TL tutarında vergi ziyaı olmak üzere 22,33 mn TL’lik vergi cezasının tebliğ edildiğini açıkladı.Sönmez Resul KURT İşe girenler dikkat! Çok kimse bilmese de esasında sigortalı olarak çalışmaya başlayanların da bu durumu SGK’na bildirmesi gerekir. Özellikle sigortasız çalışmanın önlenmesi için yapılan bu işlemlerde sigortalıların hak kayıplarının önlenmesi amaçlanır. Ancak sigortalıların bu konuda yeterince bilinçli olmaması, işverenlere geç bildirimden dolayı ceza uygulanması halinde işsiz kalmaktan korkulması gibi nedenlerle bu yükümlülük uygulanmıyor.Buna göre 4/a (SSK) kapsamındaki sigortalılar, çalışmaya başladıklarını, çalışmaya başladıkları tarihten itibaren en geç bir ay içinde, sigortalı bildirim belgesi ile doğrudan veya internet ya da benzeri ortamda SGK’na bildirirler. SGK tarafından sigortalının ilgili işveren tarafından bildirilmediğinin ya da bildirildiği hâlde sigortalı bildirimi arasında farklılık bulunduğunun tespiti hâlinde, durum, taahhütlü bir yazıyla sigortalıya, gerekirse işverene bildirilir. Yapılan bildirimlerin sonucunda farklılık giderilemezse, kontrol ve denetim sonucuna göre işlem yapılır. Sigortalının kendini bildirmemesi, sigortalı aleyhine delil teşkil etmez. Tarımsal faaliyette bulunanlar faaliyetlerine başladıkları tarihten itibaren bir ay içinde sigortalılıklarını sigortalı bildirim belgesi ile doğrudan veya internet ya da benzeri ortamda SGK’na bildirirler. Bu kapsamdaki kişilere ilişkin yapılan bildirimlerde farklılık olması hâlinde yapılacak yazışmalar sonucunda farklılık giderilemezse, kontrol ve denetim sonucuna göre işlem yapılmaktadır. Mevzuat var, uygulama yok! İşverenlerin sigortalı çalıştırmaya başlamaları veya bir işyerini devralmaları durumunda SGK’na işyeri bildirgesi vermek suretiyle işyerinin işverenlik bilgilerini, faaliyet kolunu, adres ve yönetici bilgilerini bildirmeleri gerekmektedir. Ancak gelin görün ki, işçi çalıştıracak, her ay sigorta primi ödeyecek işverenler daha işyeri açılışlarında SGK’da ciddi sorunlar yaşamaya başlıyor. Mevzuatta yer almayan bir çok belge işverenlerden isteniyor, istenen bilgiler/lüzumsuz belgeler verilmediği takdirde de işyeri açılışları yapılmıyor. Bir kurumun yöneticisi dostum geçtiğimiz günlerde SGK’da işyeri açmanın ne kadar zor olduğunu, yeni şubeleri için bir hafta uğraştıklarını anlatarak dert yanmıştı. Dostuma bir saat içinde açabilirsin aslında desem de inandıramadım. SGK’nın yönetmeliğine (SSİY) göre, işyeri açılışlarında işyeri bildirgesi ile birlikte verilecek diğer belgeler; Pamuklu, iştiraki çimento üretimine başladı. Şirket, %15 oranında iştirak ettiği Sönmez Çimento Yapı Madencilik A.Ş.nin 5.000 ton/gün kapasiteli Çimento Fabrikası yatırımlarının tamamlandığını üretime başladığını duyurdu. Şekerbank, Avusturya Kalkınma Bankası ile 7 yıl vadeli 25 milyon EURO'luk kredi sözleşmesi imzaladı. Kredi, bireysel müşterilerin ve KOBİ'lerin enerji verimliliği ve yenilenebilir enerji yatırımlarının finansmanı amacıyla kullanılacak. Taraf Gazetesi, bağlı ortaklığı Mürekkep A.Ş.'nin elinde bulunan A Grubu hisselerinin bir kısmının devredildiği açıklandı. Park Elektrik Madencilik’in Silopi’ye devredilmesinde ayrılma hakkının kullanım fiyatının 4,20 olarak belirlenmesine, yeni birleşme raporunun Kabul edilmesine ve gerekli müraacaatların yapılmasına karar verildi. THY, 2015 yılında 12 mr dolar satış geliri elde etmeyi hedefliyor. İç hatlarda 25,9 milyon, dış hatlarda 36 mn olmak üzere 63 milyon yolcu ile %80,3 doluluk oranına ulaşmayı hedefliyor. Yine THY, 2015 yıl sonunda toplam uçak sayısı 293’e çıkarmayı planlıyor. 2015 demir yolu yatırımları yılı olacak. Ulaştırma ve Denizcilik ve Hbaerleşme Bakanı Elvan, 2015 yılında demir yolu yatırımlarına yoğunlaşacaklarını, 9 milyar liralık Yatırım gerçekleştireceklerinin ve bu çerçevede yeni ihaleler açacaklarını söyledi. GÜBRETAŞ 2014 yılını da satış rekoruyla tamamladı. GÜBRETAŞ, 1 milyon 740 bin tonu aşan satış miktarı ile 2,8 milyar TL civarında gerçekleşmesi beklenen konsolide ciroyla şirket tarihinin yeni rekorlarına ulaştı. İran/Abdullahian, "Suudi Arabistan, petrol fiyatlarına karşı harekete geçmeli" İran Dışişleri Bakan Yardımcısı Hüseyin Amir Abdullahian, Suudi Arabistan'ın petrol fiyatlarındaki düşüşün önüne geçmek için adım atmaması halinde, petrol fiyatlarının Ortadoğu genelinde ekonomilere zarar vereceğini söyledi. Dinçer’in, “Cumhurbaşkanı bizim muhatabımız değil.” sözünü ‘anlamsız’ ve ‘absürt’ olarak niteledi. TÜSİAD’ın çıkarlarını korumayan bir açıklama olduğunu savunan Kurtulmuş, “Eğer TÜSİAD ‘cumhurbaşkanını tanımıyoruz’ anlamında söylüyorsa kusura bakmasın cumhurbaşkanı da TÜSİAD’ı tanımaz.” dedi. AVRUPA Draghi: Fiyat istikrarına yönelik riskler arttı (bloomberght.com) Avrupa Merkez Bankası (ECB) Başkanı Mario Draghi, merkez bankasının fiyat istikrarının korunması görevini yerine getirememesine yönelik risklerin 6 ay önceye göre yükseldiğini söyledi. Suudi Arabistan'ın petrol fiyatlarında 6 aydır süren düşüşe karşı harekete geçmemesinin stratejik bir hata olduğunu savunan Abdullahian, Suudi Arabistan'ın geçte olsa bu düşüşe tepki vereceğine inandığını vurguladı. OPEC’in Aralık üretimi geriledi (bloomberght) bloomberght.com'un haberine göre, Bloomberg anketine göre OPEC’in petrol üretimi Aralık ayında yüzde 1’den az gerileyerek, 12 üyeli grubun fiyatlardaki düşüşün ardından üretimi azaltmayı reddetme kararı almasından bu yana ilk kez aylık bazda düşüş kaydetti. TÜRKİYE Kurtulmuş: Cumhurbaşkanı da TÜSİAD’ı tanımaz… Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, TÜSİAD Başkanı Haluk Draghi gerekli hale gelmesi halinde 2015 başında harekete geçmeye hazır olunduğu ifadesini yineledi. bloomberght.com'un haberine göre Draghi, Alman finans gazetesi Handelsblatt’a verdiği röportajda politikacıların gerekli reformları gerçekleştirmeleri, vergi yüklerini düşürmeleri ve Euro Bölgesi toparlanmasını desteklemek için bürokratik formaliteleri azaltmaları çağrısında bulundu. Draghi Euro Bölgesi’nde ekonomik toparlanmanın “kırılgan ve istikrarsız” olduğunu vurguladı. İtalya Devlet Başkanı Napolitano görevinden istifa edecek… İtalya Devlet Başkanı Giorgio Napolitano, kısa süre içinde görevinden istifa edeceğini bildirdi. Haziran Dünya 2015'te dolar krallığına hazırlanıyor BD Doları 2014’te tüm önemli A para birimleri karşısında değer kazandı. Japon Yeni karşısında yüzde 12 artış gösteren dolar, euro karşısında da yüzde 11.85 yükselerek 1.2159 ile 2005’ten bu yana en ciddi artışını sağladı. Doların 10 önemli para birimi karşısındaki durumunu izleyen Dolar Endeksi, bu yıl yüzde 12.7 yükselerek 2004’ten bu yana en yüksek yıllık kazancını sergiledi. Son bir yıl içinde Türk Lirası da yüzde yaklaşık yüzde 9 ile dolar karşısında en büyk kaybı veren para birimleri arasında yer aldı. Dolardaki bu yükselişin sebebi ABD’nin parasal teşvikleri sonlandırması ve ABD Merkez Bankası’nın (Fed) 2015’te faizleri artıracağı beklentisi olarak görülüyor. paritesi 2015’te, 13 yıldır ilk kez 1.0 seviyesine yaklaşabilir. Daha önce Goldman Sachs ile Deutsche Bank, euronun 2017’de parite seviyesine geleceği tahmininde bulunmuştu. Uzmanlara göre, dolarda boğa eğilimi yani yükseliş yeni yılda da sürecek, hatta daha yeni başladı. ABD’de para politikasının sıkılaşma yolunda olması, buna karşın Avrupa ile Japonya’da genişlemeci politikaların sürmesi 2015’te doların daha da güçlenmesine neden olacak. ‘Dolar 2015’te kral’ diyen uzmanlara göre euro/dolar Citibank ekonomistleri ise yayınladıkları son raporda, ABD ile Avrupa merkez bankalarının para politikalarında ayrışmanın euroyu hızla pariteye doğru ittiğini belirtiler. Euro/doların gelecek eylül ayında 1.10 düzeyine ineceği tahmininde bulunan Citibank, 2016’da ise euronun 2002’den bu yana ilk kez 0.99’a gerileyeceğini öngördü. AA ayında 90 yaşına girecek olan Napolitano, geleneksel yılsonu konuşmasında, ilerleyen yaşı ve artan yorgunluk işaretleri nedeniyle Ocak ayı ortalarında istifa edeceğini söyledi. Napolitano, istifa edeceği tarihi kesin bir dille belirtmedi. Napolitano'nun Ocak ayında istifa etmesi halinde parlamento yeni devlet başkanını belirlemek için seçimlere Şubat ayında başlayacak. ASYA BOJ/Kuroda, "Para politikasını daha da gevşetmek için elimizde araçlar var" Japonya Merkez Bankası Başkanı Haruhiko Kuroda, gelecek mali yılda yüzde 2 enflasyon hedefini yakalamadaki kararlılıklarını tekrarlayarak, para politikasını daha da gevşetmek için BOJ'un elinde daha fazla araç olduğu söyledi. Maihichi gazetesine konuşan Kuroda, "Para politikasını ayarlamanın birçok yolu var. BOJ, yüzde 2 enflasyon hedefini yakalamak için gerektiği takdirde teşvikleri tekrar genişletmeye hazır" dedi. Çin'de imalat sektörü görünümü 18 ayın düşüğünde… Çin'de Aralık ayında imalat sektörü satın alma yöneticileri endeksi (PMI) 18 ayın düşüğüne indi. Çin Lojistik ve Satın Alma Federasyonu(CFLP) tarafından yayımlanan endeks verilerine göre, bir önceki ay 50,3 olan endeks 50,1 puana indi. Böylece imalat sektörü PMI 2013 yılı Haziran ayından bu yana en düşük seviyesini gördü. Rusya, bankalara 2 trilyon ruble ayırdı a) Daimi mahiyetteki işyerlerinde, işyerinin adresini gösterir yerleşim belgesi, b) Gerçek kişi işverenler yönünden kendilerinin, tüzel kişi işverenler yönünden ise tüzel kişiliği temsile yetkili kişilerin imza sirküleri olup bir ay içinde SGK’na, elden verilmekle veya posta yoluyla gönderilmesi gerekmektedir. İmza sirkülerinin SGK’na verilmesi gereken kişilerin, SGK’na bizzat müracaat ederek kimliklerinin tespitiyle birlikte imza beyanlarının alınmasını sağlamaları halinde, imza sirküleri artık istenilmeyecektir. İşverenlerden iş alan alt işverenler, yükümlülükleri başlamadan önce, işyeri bildirgesi hariç, Gerçek kişi işverenler yönünden kendilerinin, tüzel kişi işverenler yönünden ise tüzel kişiliği temsile yetkili kişilerin imza sirkülerini ve asıl işverenle yapmış olduğu sözleşmenin bir örneğini, SGK’na elden verir veya posta yoluyla gönderirler. Yukarıda belirtilen belgelerin yanı sıra a) Tüzel kişiler; hükmi şahsiyetin tescil edildiği Ticaret Sicil Gazetesini, b) Adi ortaklıklar; noter onaylı ortaklık sözleşmesini, c) İhale konusu işlerde; işin sözleşmesi veya işin üstlenildiğini gösterir idarenin yazısı, ç) İnşaat işyerlerinde; yapı ruhsatının fotokopisi, varsa arsa sahibi ile müteahhit arasındaki inşaat yapım sözleşmesi verilmelidir. Burada verilmesi istenen belgelerden ilgili kurumlardan elektronik ortamda alınanlar SGK tarafından ayrıca istenmemelidir. usya Maliye Bakanlığı, Mevduat SigR orta Ajansı'na 1 trilyon ruble daha aktaracak. Rusya Maliye Bakanlığı, Mevdiat Sigorta Ajansı'na 1 trilyon ruble daha transfer etme kararı aldı. Transfer edilecek 1 trilyon ruble, bankaların sermayelendirilmeleri için piyasada harcanacak. Maliye Bakanlığı, toplam 2 trilyon rubleye ulaşacak bu transferin karşılanması için her biri 400 milyar ruble tutarında 5 seri tahvil ihracı yapacak. Tahviller 5 yıl vadeli olacak.AA Avrupa`nın düşük faizi ABD`yi cezbediyor BD şirketlerinin, A Avrupa'da borçlanma maliyetlerinin düşük olması ile euro fonlarını 2015'te artıracağı tahmin ediliyor. ABD şirketlerinin, Avrupa'da borçlanma maliyetlerinin dolara göre son 10 yılın en büyük düşüşü sonrasında, euro fonlarını 2015'te son sekiz yıldaki en hızlı düzeyde artıracağı tahmin ediliyor. Apple Inc., Verizon Communications Inc. ve Albemarle Corp. bu yıl Amerikan bankalarından 68 milyar euro (83 milyar dolar) tahvil ihracı gerçekleştirirken, bu düzey 2007'den bu yana en yoğun ve 2013'ün yüzde 45 üzerinde. Bank of America Merrill Lynch kredi stratejistlerinden Barnaby Martin ve ECM Asset Management Ltd. para yöneticisi Jens Vanbrabant'a göre, fonlama maliyetlerindeki düşük seyrin sürmesi ile bu sayı daha yukarı çıkabilir. Fed Başkanı Janet Yellen ABD'de faizlerin gelecek yıl artırılması için uygun ortamı hazırlarken, ekonomistler Avrupa'da faiz oranlarının ise rekor düşük seviylerde kalmaya devam edeceğini öngörüyor. Euro Bölgesi'nde enflasyon negatife doğru ilerlerken, yaşanan gelişmeler Avrupa Merkez Bankası'nın (AMB) devlet tahvili alımlarına başlayarak parasal genişleme uygulamasına olanak sağlayacak bir durum yaratıyor. AA Avrupa, Rusya`ya karşı durmaya devam edecek lmanya Başbakanı Angela Merkel, A Rusya'nın doğu Ukrayna'daki eylemleri karşısında güçlü durma sözü verdi.Almanya Başbakanı Angela Merkel, yeni yıl konuşmasında, Avrupa'nın Rusya'nın bölgede güçlü şekilde silahlanmasını kabul etmeyeceğini belirterek, Avrupa'da Rusya ile birlikte bir bütün olarak güvenliğin sağlanmasını istiyorum. Ancak Avrupa, uluslararası yasalara aykırı gelişmeleri kabul edemez ve etmeyecek" dedi.Almanya Başbakanı. Avrupa'nın parçalanmamaya ve barış değerlerini savunmak için her zaman olduğundan daha güçlü şekilde hareket etmeye kararlı olduğunu belirtti.AA 3 OCAK 2015 Muhasebe HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA 5 LPG istasyonlarında yeni dönem Sıvılaştırılmış petrol gazı (LPG) otogaz bayilik lisansı sahipleri, istasyonlarında satışa sundukları otogazın fiyatını istasyonlarının ön cephesinde, yoldan açıkça görünür şekilde konuşlandırılmış panoda ilan edecek, ilan panosunda yer alan fiyatların üzerinde otogaz satışı yapmayacak. Piyasası Düzenleme Enerji Kurumu tarafından hazırlanan, Sıvılaştırılmış Petrol Gazı (LPG) Piyasası Fiyatlandırma Sistemi Yönetmeliği mükerrer Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Yönetmelik, LPG piyasasında fiyatlandırmanın çerçevesine, fiyat ilanına ilişkin ilke ve yükümlülüklere, fiyat ilanlarının kamuoyuna açıklanmasına, fiyat değişikliklerine, fiyat ilanına, piyasaya müdahaleye dair usul ve esasları kapsıyor.Buna göre, LPG piyasasına arz edilen mal ve hizmetlerin fiyatları serbestçe oluşacak. Rafineriler ve dağıtıcılar, lisansları kapsamında yaptıkları piyasa faaliyetlerine ilişkin fiyatları, erişilebilir dünya serbest piyasalarındaki fiyat oluşumunu dikkate alarak, tavan fiyatlar olarak kuruma bildirecek. Otogaz bayilik lisansı sahipleri, otogaz satış fiyatlarını ilan panolarında ilan edecek.Lisans sahipleri faaliyetlerini bildirdiği veya ilan ettiği tavan fiyatlara uygun şekilde yapacak.Fiyat bildirimlerinde ve ilanlarında para birimi olarak Türk Lirası, hacim veya ağırlık ölçü birimi olarak dökme olarak kullanıcılara ve otogaz olarak 2014'te en çok buraya yatırım yapan kazandı 014'te piyasalar 2dalgalandı. başdöndürücü bir hızla Bu ortamda DOLAR YATIRIMCIYI TAŞIDI yine de birçok enstrüman yatırımcısına kazandırdı. Menkul kıymetlerde BİST 100 endeksi ön plana çıktı. Gayrimenkulde ise İstanbul'un bazı ilçeleri adeta dudak ısırttı. Döviz piyasalarının şampiyonu ise dolar oldu. Gelişmekte olan ülkeler Fed'in faiz artırımı zamanlaması sebebiyle sürekli dalgalı bir seyir izlerken gelişmiş ülkelerde ise dolar sürekli değer kazandı. BORSANIN YILDIZI PARLADI 2014 yıl boyu getirilere bakıldığında yatırımcıya en çok kazandıran BİST 100 endeksi oldu. 2014 yılına siyaset arenasındaki yüksek tansiyon ve Fed'in tahvil alım programını sonlandırmasıyla giren piyasalarda borsa yılın ilk döneminde 60 bin puan civarında gezindi, en düşük 60 bin 574 puanı gördü. Ancak 31 Mart yerel seçimlerinin ardından tablo değişti. 2014'ün ilk çeyreğinden sonra ivme kazanan borsa yılın son aylarına doğru 87 bin puanı geçerek rekora yaklaştı. Ancak gelen Rusya krizinin ardından rekoru yakalama trendi son buldu ve borsa 84 bin puanlara geriledi. Yine de borsa yüzde 25'lik yıllık getirisiyle dünyanın en çok kazandıran 5 borsası arasında yer aldı. ABD ekonomisinin özellikle yılın son çeyreğinde aylık 300 binin üzerinde istihdam yaratması ve 3. çeyrekte yüzde 5 büyümesi doları ateşledi. Dolar TL karşısında 2.41 TL ile rekorunu yenilerken yılbaşında parasını dolara yatıranlar yüzde 8.4'lük getiri sağladı. T ALTIN YATIRIMCISINI ÜZDÜ GAYRİMENKULDE TOP 10 ABD ekonomisinin müthiş toparlanması ABD borsalarını da rekordan rekora koşturdu. Dow Jones Christmas tatili öncesi 18 bin 103 puanla tarihi rekoruna ulaştı. Özellikle son çeyrekte neredeyse hergün rekor kapanışlar gerçekleşti. Sene başında Dow Jones endeksine para yatıran yatırımcı yüzde 8.9 getiri sağladı. 'Sigorta şirketleri artık uzmanlaşmalı' ürk sigorta sektörünün yüzde 100 yerli sermayeli sayılı şirketleri arasında yer alan Ege Sigorta branş bazında uzmanlaşma stratejisini başarılı bir şekilde yürütüyor. Şirket, yılın 11 ayında prim üretiminde yüzde 20’lik büyüme ile yüzde 1.16’lık pazar payıyla birçok şirketi geride bırakmayı başardı. Ege Sigorta Genel Müdürü Kadir Şimşek, sigorta ABD'nin aksine Avrupa yatırımcısını üzdü. Avrupa merkez bankası'nın yılın sonlarına doğru varlık alımlarına start vermesi, ancak bu alımların ilk aşamada yetersiz olması Avrupa borsalarını yeterince sıçratmadı. Avrupa'nın lokomotifi Almanya'da Dax borsası sadece yüzde 2.7'lik getiri sağladı. Avrupa Merkez Bankası'nın bilançosunu 3 trilyon dolara çıkaracağını açıklaması, ancak bugün bunun çok gerisinde olunması beklentileri 2015'e sarkıttı. Euro cephesi de çalkantılı bir yılı geride bıraktı. ABD ekonomisinin toparlanması ve AMB'nin adımlarının beklenen etkiyi yaratmaması ile Euro başta dolar karşısında olmak üzere birçok para birimine karşı değer kaybetti. Avrupa'da iç talebin canlanmaması bu değer kaybını kalıcı hale getirebilir. Bu gelişmeler üzerine Euro TL karşısında yıllık yüzde 4 kayıp yaşadı. şirketlerinin uzmanlaşması gerektiğini belirterek, “Sigorta branşlarında hepsi benim olsun dediğin zaman bu sefer risk seçmede zorlanıyorsunuz fiyatlamada zorlanıyorsunuz . Artık sigorta şirketlerinin bu yükleri kaldırması da çok kolay değil” dedi. Türkiye Sigorta Birliği’nin(TSB) yılın ilk 11 ayına yönelik verilerine göre Ege Sigorta 230.9 milyon TL prim üretimi gerçekleştirdi. Ege Sigorta Genel Müdürü Kadir Şimşek, sektöre yönelik beklentilerini ve Ege Sigorta’nın hedeflerini paylaştı. Şirket olarak branş bazında uzmanlaşmayı başarılı bir şekilde uyguladıklarını n altını çizen Kadir Şimşek, “Ege Sigorta’da şunu yapıyoruz. Belli branşlarda uzmanlaşacağız dedik, aktif branşlarımız olacak diye karar aldık. Bunun biri de zorunlu koltuk branşıydı. Şu anda zorunlu koltuk ferdi kazada şu anda sektör birincisiyiz.”C Cİ HAN 2014'te yaşanan birçok jeopolitik risk ve siyasi gerilime rağmen altın yatırımcısını yine üzdü. On yıllardır süren getiri şampiyonluğu 2013'te son bulan altına Rusya krizi, IŞİD'in ilerleyişi gibi riskler destek olamadı. ABD ekonomisinin toparlanmasına karşı değer kaybını sürdüren altın ons bazında yatırımcısına yüzde 1 kaybettirdi. Yurtiçi KAYIP-KAÇAKTA MAHKEME KARARI ESAS almak isteyen vatandaşların ihtilafı nedeniyle Yargıtay’a 2 milyon yeni dava gelmesi ihtimali ortaya çıkmıştı. Bu arada edinilen bilgiye göre bundan sonra kayıpkaçak tutarları dağıtım şirketlerinin tarife oranları içerisine alınacak. Böylece iade edilmesi önlenecek. piyasalarda ise altını doların yükselmesi kurtardı. Gram altın yıl içimnde 82 liraya kadar düşse de bugünlerde 89 liraya kadar dayandı be yatırımcısına yüzde 6 getiri sağladı. GAYRİMENKULDE ŞAMPİYON 'TİCARİ' OLDU Gayrimenkulde en çok kazandıranların başında ticari üniteler geldi. hurriyetemlak.com Emlak Endeksi'ne göre; özellikle İstanbul'daki ofis ve dükkan sahipleri 2014'te yüzde 42'ye varan kâr elde etti. Ticari ünitelerde metrekare ortalama satış fiyatı 6.000 TL'yi buldu. En yüksek kâr oranı ise Bahçelievler'de oldu. Ortalama fiyatın 5.041 TL'ye ulaştığı ilçede ticari üniteye yatırım yapanlar yüzde 96 kazandı. İkinci sırada ise yüzde 70 kâr oranı ile Bakırköy geldi. Bakırköy'deki ofis ve dükkanların metrekaresi 6.919 TL'ye kadar yükseldi. KONUTTA EN YÜKSEK PRİM ATAŞEHİR'DE İstanbul'da 2014 yılında 'konut' ortalama yüzde 28 kazandırdı. En çok prim ise Ataşehir'deki konut piyasasında yaşandı. İlçede konut fiyatları bir yılda yüzde 46 artarak 4.737 TL TL/m² mertebesine ulaştı. Yüzde 42 prim oranıyla Bağcılar ikinci sıradaki yerini aldı. İlçede konutların metrekaresi 2.401 TL oldu. En çok prim yapan ilçelere bakıldığında üçüncü sırada ise yüzde 41 kâr oranıyla Silivri var. CİHAN argıtay’ın ‘tüketiciden Y kayıp-kaçak elektrik parası alınamaz’ kararını değerlendiren Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, “Mahkemenin verdiği kararlar esastır. Verilmiş yargı ve tüketici hakem heyeti kararları var. Kayıpkaçakla alakalı bireysel başvuruları değerlendiren tüketici hakem heyetleri ve tüketici mahkemeleri ve ondan sonraki bütün Danıştay ve Yargıtay süreçleri bireysel başvurularla beraber oluşmuştur” dedi. Yıldız, TPAO tesislerindeki toplantıda bakanlığının çalışmalarını anlattı. KAYIP-KAÇAKLAR TARİFEYE ALINACAK Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’nun (EPDK) 2008’deki özelleştirmelerden sonra muhasebe ayrıştırmasını hedefleyen bir çalışma yaptığını söyleyen Yıldız, vatandaşın 100 liralık faturasında herhangi bir değişiklik söz konusu olmadığını dile getiren Yıldız, şöyle konuştu: “Yalnızca muhasebe ayrıştırmasının böyle bir davaya konu olmasını açıkçası doğru bulmuyorum. Önceki uygulama neyse o devam ediyor. Mahkemenin verdiği kararlar esastır. Verilmiş yargı ve tüketici hakem heyeti kararları var. Kayıp-kaçakla alakalı bireysel başvuruları değerlendiren tüketici hakem heyetleri ve tüketici mahkemeleri ve ondan sonraki bütün Danıştay ve Yargıtay süreçleri bireysel başvurularla beraber oluşmuştur. O yüzden ancak bireysel başvuru ve mahkeme kararları nihayetlenenlerle alakalı fiili durum söz konusudur. Bunun kurumsal bir yapı içerisinde söz konusu olamadığını bilmek lazım. Bununla alakalı kanuni düzenlemelerimiz ‘hem yargıyı rahatlatmak adına hem daha stabil yapıyı oluşturmak adına son derece faydalı olacaktır’ diye düşünüyorum. Düzenlemeyi ocak ayının içerisinde yapılacak.” İADESİ ÖNLENECEK Bilindiği üzere Yargıtay’ın kararı büyük bir dava yüküne yol açacak. Elektrik dağıtım firmaları ile ödedikleri parayı geri Yeni asgari ücret, işverenleri şoke etti kalkıldı. Ancak bu oran ne işçi sendikalarını ne de işvereni memnun etti. Türk-İş temsilcileri "Getirebileceğimiz en iyi noktaya yükselttik. İşverenler şok oldu. Böyle bir oran beklemiyorlardı. Biz bu orana karşın muhalefet ettik" dediler. sgari ücret yılın ilk yarısında 949 TL, ikinci yarısında 1000 TL oldu. Böylece asgari ücretliler yılın ikinci yarısında bu sene sonundaki 891 TL'lik maaşa göre 109 lira fazla ücret alacak. temsilen masada yer alan Türkiye İşverenler Sendikası'nın en son teklifinin ilk 6 ay için yüzde 4.5, ikinci altı ay için de yüzde 4.5 olduğu; yüzde 6+6'lık artış oranı karşısında 'şok' yaşadıkları belirtildi. İŞVERENLER ŞOKTA HÜKÜMET 3+3 İLE OTURDU 2015 yılında geçerli olacak bu asgari ücret artış oranları işvereni 'şok' etti. İşverenleri Hükümetin, yüzde 3+3'lük zam teklifiyle oturduğu masadan, yüzde 6+6 artış ile A değiştirilinceye veya herhangi bir nedenle durdurulmasına kadar uygulanacak.Dağıtıcılarca bayileri için iller bazında tavan olarak belirlenen fiyatlar kuruma bildirilecek ve internet aracılığıyla yayınlanacak.LPG otogaz bayilik lisansı sahipleri istasyonlarında satışa sundukları otogazın fiyatını istasyonlarının ön cephesinde, yoldan açıkça görünür şekilde konuşlandırılmış panoda ilan edecek, ilan panosunda yer alan fiyatların üzerinde otogaz satışı yapmayacak, dağıtıcısı tarafından kuruma bildirilen il tavan fiyatını aşmayacak. TÜRK-İŞ RAKAMI BEĞENMEDİ Türk-İş Başkanı Ergün Atalay hükümetin açıkladığı asgari ücret rakamları ile kendilerinin tespit ettiği rakamların uyuşmadığını dile getirdi. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) temsilcisi, Asgari Ücret Tespit Komisyonu 3. toplantısında, ağır işlerde çalışan bir işçinin geçimi için gereken asgari tutarı net bin 424 lira 70 kuruş olarak sunmuştu. CİHAN İSTANBUL'DAKİ KAÇAK DA AZ DEĞİL Türkiye’de 21 dağıtım şirketi bölgesi bulunduğunu, üç dağıtım şirketi bölgesini çıkardığımızda kayıpkaçak oranın AB ortalamasından yüzde 9,4 oranla daha düşük olduğunu hatırlatan Yıldız, “Ama Türkiye’deki kayıp-kaçakların tamamı yalnızca Şanlıurfa’da, Diyarbakır’da, Van’da olmuyor. Türkiye’deki kayıp-kaçağın yarısı bu 3 bölgede diğer yarısı da 18 bölgede. Bu üç bölgeyi çıktıktan sonra en fazla İstanbul, Ankara ve İzmir’de kayıp-kaçağın olduğunu görüyoruz. Miktar olarak İstanbul’daki kaçağın miktarı daha az değil” diye konuştu. TÜPRAŞ, K. IRAK PETROLÜNÜ ALDI Petrol piyasası ile ilgili de bilgiler veren Yıldız, şu ana kadar Kuzey Irak’tan petrol sevkiyatının 32,2 milyon varile ulaştığını, 40’ıncı tankerin yüklenerek yola çıkarıldığını ve 2,5 milyar doların üzerinde bir gelirin oluştuğunu bildirdi. AA ISSN 1308 7606 AVRUPA TATMİN ETMEDİ otogaz bayilerine doğrudan ağırlık ölçüsü üzerinden veya tanker sayaçları ile teslimatta 15 derece sıcaklığa göre düzeltilmiş yoğunluk değeri ve düzeltilmiş hacim ile hesaplanan ağırlık değeri, otogaz olarak nihai kullanıcılara LPG satışlarında 15 derece sıcaklığa göre düzeltilmiş litre, tüplü LPG satışlarında tüp adedi ve kilogram ya da tüp cinsleri kullanılacak.Fiyat değişikliği, uygulamaya gireceği günün mesai saatinden önce kuruma bildirilecek ve bildirimi yapan lisans sahibinin (rafinerici lisansı sahibi hariç) web sayfasında yayınlanacak ve Yıl:71 Sayı:25032 Tarih:3 Ocak 2015 Cumartesi Yayın Sahibi Akbıyık Yayıncılık A.Ş. Adına Mustafa Azmi AKBIYIK Genel Yayın Yönetmeni Genel Yayın Müdürü Reyhan AYTEKİN Mehmet Reşat AKBIYIK Sorumlu Müdür Yazı İşleri Müdürü Yayın Sahibi Temsilcisi Bilal ÇETİN Kübra ERENER Sayfa Editörü Gülşan KURT İstihbarat Şefi Caner ERDOĞAN Şüheda YILDIRIM Sayfa Editörü Yasemin ERENER İnternet Site Editörü Haber Müdürü Kenan KURTOĞLU Yavuz AYDIN İdari Merkez Tevfik Bey Mah. Tahsin Tekoğlu Cad. No:2 Sefaköy/ Küçükçekmece/İSTANBUL Reklam Pazarlama ve Dağıtım Tevfik Bey Mah. Tahsin Tekoğlu Cad. No:2 Sefaköy/ Küçükçekmece/İSTANBUL Tel :0212 540 40 45 Fax 0212 540 39 99 www.ekonomigazetesi.net . [email protected] Tel :0212 540 40 45 Fax 0212 540 39 99 www.ekonomigazetesi.net . [email protected] İstanbul Dağıtım ECE YAYIN DAĞITIM PAZARLAMA SAN.VE TİC.LTD.ŞTİ ALKIM BASIM YAYIN DAĞITIM Yayın Türü: Yerel Ticari Süreli Basıldığı Yer İstanbul Alkım Basım Yayın Dağıtım Tic.A.Ş. Tevfik Bey Mah. Tahsin Tekoğlu Cad. No:2 Sefaköy/ İSTANBUL Tel : 0212 540 40 45 Resmi ilanlarınızı internet sitemizden de görebilirsiniz (www.ekonomigazetesi.net) EKONOMİ Basın Meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir. 6 3 OCAK 2015 Dış Haberler HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA LİTVANYA Baltık ülkesi Litvanya, yeni yılda para birimi litayı bırakarak Kıta Avrupası’nın ortak para birimi Euro’ya geçti. Litvanya’nın da katılımıyla Euro Bölgesi’ndeki AB üyelerinin sayısı 19’a, kapsadığı nüfus ise 337 milyon kişiye yükseldi. Başbakan Algirdas Butkevicius ve bakanlar, yeni yıla girildikten sonra ATM’den ilk Euro banknotu çekti. Tarihi bir an yaşadıklarını söyleyen Butkevicius, “Şimdi, birlikte daha güçlüyüz. Daha fazla dayanışma, daha fazla sosyal adalet ve daha yii şartlar için hepimizin daha çok fırsatı olacak. Çok mutluyum.” dedi. Her iki para biriminin de kullanılacağı geçiş dönemi ise iki hafta olarak belirlendi. CİHAN İSRAİL İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, partisi Likud'un üyelerinin oy kullandığı dünkü başkanlık seçimini zorlanmadan kazandı. Partinin bilgisayar sisteminin kilitlenmesi sebebiyle elle yapılan sayımda oyların yüzde 50'si sayıldı. Netanyahu'nun, oyların yüzde 70'inden fazlasını aldığı belirtiliyor. Seçime 100 bin parti üyesinin 50 bininin katıldığı açıklandı. Bu sonucun ardından Likud, 17 Mart'ta yapılacak erken genel seçime yine Netanyahu'nun liderliğinde girecek. Likud'un en büyük rakibi ise İşçi Partisi ile eski Adalet Bakanı Tzipi Livni'nin Hatnuah partisi tarafından kurulan koalisyon olacak. CİHAN TAYLAND Tayland’ın Chiang Mai şehrinde Fransız Konsolosluğu’na 500 metre uzaklığına bırakılan ve bomba süsü verilen düzenek paniğe yol açtı. Polis sahte 50 Euro’luk banknotlara karşı uyardı lmanya polisi, 50 Euro’luk banknotlara karşı uyardı. Geçtiğimiz yıl dolandırıcıların daha ziyade sahte 20 Euro’luk banknotları piyasaya sürdüğünü hatırlatan polis, bu yıl aynı zaman diliminde sahte 50 ‘Euro'luk banknotların piyasaya sürüldüğünü bildirdi. A Bu yıl kasım sonuna kadar piyasadan 529 sahte banknot toplandığını ve şuana kadar 25 bin Euro maddi zarar oluştuğunu duyuran polis, sahte paraların daha çok restoranlarda kullanıldığını aktardı. Polise göre bu rakam geçtiğimiz yıla oranla yaklaşık 10 bin Euro fazla. Sahte paradan dolayı meydana gelen maddi kaybın karşılanmadığına da dikkat çeken polis, bundan dolayı en çok perakende satış yapanlar, mağaza zincirleri ve gastronomi sektörünün mağdur olduğunu belirterek, paraların düzenli olarak kontrol edilmesini istedi. CİHAN İsrail saldırılarında dünyası karardı İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarında yaralanan Ahmet Şahamallah, iki gözünü ve bir kulağını kaybetti. İsrail'in, TemmuzAğustos 2014'te Gazze'ye düzenlediği saldırılarda yaralanan altı kişi, Avusturya'ya getirildi. 0 sivil toplum örgütünün girişimi sonucu Gazze'den getirilen yaralılar, Viyana, St. Pölten ve Graz şehirlerindeki hastanelere sevk edildi. Mısır'ın engellemeleri sonucu yaklaşık 3 ay gecikmeli getirilebilen yaralılar, çeşitli hastanelerde tedavi altına alındı. rail'in saldırılarında yaralandığını belirten Şahamallah, 31 Temmuz 2014 tarihinde yaşadıklarını şöyle anlattı: Viyana'daki hastanede tedavi gören yaralılardan 24 yaşındaki Ahmet Şahamallah, saldırıda diş kemiklerinde kırıklar oluştuğu için konuşmakta zorlanıyor. Yaşadıklarını AA muhabirine anlatan Şahamallah, Gazze'nin El-Zeytun mahallesinde yaşadığını ve otomobil tamircisi olarak çalıştığını söyledi. Uçaktan atılan bombalar birer metre arayla önümüze düştü. Abimi olay yerinde kaybettik. Küçük kardeşim hafif yaralandı. Ben de gözlerimden, yüzümden, kulağımdan ve vücudumun çeşitli yerlerinden yaralandım." 1 Saldırıda gözünün birini tamamen, diğerini büyük oranda kaybeden Şahamallah, Gazze'deki hastanede 4,5 ay boyunca tedavi gördüğünü ifade etti. "BOMBALAR BIRER METRE ARAYLA ÖNÜMÜZE DÜŞTÜ" Evlendikten bir ay sonra başlayan İs- "O gün abim, ben ve küçük kardeşim cuma namazına gittik. Camiden çıktıktan sonra ekmek almak için bakkala doğru gidiyorduk. Saldırıda bir kulağının zarı patlayan Şamallah, sadece diğer kulağıyla duyabiliyor. Gözleri görmeyen Şamallah, vücuduna isabet eden yüzlerce şarapnel parçasının çıkarılmasını bekliyor. "BAŞPARMAĞIMI KANGREN OLDUĞU IÇIN KESTILER" Han Yunus bölgesindeki Abbasan ilçesinde yaşayan 30 yaşındaki Ahmet Ebu Yusuf da saldırıda elinden ve kolundan yaralandı. İsrail'in saldırıları başladıktan sonra ailesiyle mülteci kampına gittiklerini anlatan Yusuf, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bir süre sonra ihtiyaç nedeniyle eve dönmek zorunda kaldım. Giyecek ve yiyecek almak için eve döndüğüm sırada bombalı saldırı oldu. Saldırıda elimden ve kolumdan yaralandım. Gazze'de bir hastanede yaklaşık 2 ay tedavi gördüm. Baş parmağımı kangren olduğu için kestiler. Şu an parmaklarımı hissetmiyorum. Halen kemiklerde kırıklar var." İSRAIL'IN GAZZE'YE SALDIRILARI İsrail'in, 7 Temmuz'da başlayan ve 26 Ağustos'ta sona eren Gazze'ye yönelik saldırılarında 2 bin 145 kişi ölmüş, 11 bin 100 kişi yaralanmış, 500 bin Filistinli evinden olmuş ve aralarında okul ve camilerin de bulunduğu 15 bin bina hasar görmüştü. AA YENİ BULUŞLAR-TEKNOLOJİ KOSGEB kredisiyle "yerli robot" geliştiriyorlar Polisin müdahalesiyle bomba süsü verilen düzeneğin sahte olduğu ortaya çıktı. Polis, yüksek basınçlı su tabancasıyla kabloların da kullanıldığı düzeneği dağıttı. Halkın meraklı bakışları arasında görev yapan olay yeri inceleme ekipleri, imha ettikleri bomba düzeneğinin sahte olduğunu tespit etti. Polis, olay yerindeki güvenlik kameralarının yardımı ile kim veya kimler tarafından sahte bombanın konulduğunu bulmak için çalışma başlattı. CİHAN BOSNA-HERSEK Bosna-Hersek'in başkenti Saraybosna çevresindeki kayak merkezleri yeni yıl tatilinde büyük ilgi gördü. Son günlerdeki yağışlarla birlikte kar kalınlığının arttığı Byelaşnitsa ve İgman dağlarındaki kayak merkezleri, yeni yıl tatilini fırsat bilen Boşnakların akınına uğradı. Bölgedeki tesisler, 1984 Saraybosna Kış Olimpiyatları'nda da kullanılmıştı. Öte yandan Travnik şehri yakınlarındaki Vlaşiç dağındaki tesisler de turistlerin ilgi gösterdiği mekanlar arasında yer aldı. CİHAN skişehir'de Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) öğretim üyeleri, Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme İdaresi Başkanlığı (KOSGEB) kredisiyle kurdukları "Robotes Robotik Çözümler" adlı firmada, "yerli robot" geliştiriyorlar. döküm parçalarında oluşan çapakları otomatik olarak alacak bir sistem geliştirmektir. Bu amaçla robotun tasarımı ve yazılımı firmamız, mekanik parçaların üretimi Eskişehirli firmalar tarafından yapılarak robot prototip olarak hayata geçirildi. ESOGÜ Elektrik-Elektronik Mühendisliği Bölüm Başkanı ve firma kurucu ortağı Prof. Dr. Osman Parlaktuna, AA muhabirine yaptığı açıklamada, üniversitenin Anadolu Teknoloji Araştırma (ATAP) çatısı altında, KOSGEB’in Ar-Ge desteği ile 2012 yılında faaliyetlerine başladıklarını bildirdi. Çalışmalarımız devam etmekte olup başarılı olduğu takdirde Türkiye'de döküm yapan firmalara parçalar üzerindeki çapakları alan bir robot imali gerçekleştirilecektir." "İthalat azalacak" Türkiye'de endüstriyel robotların yurtdışından ithal edildiğine dikkati çeken Parlaktuna, şöyle devam etti: "Ülkemizde yapılan robotların kullanılmaya başlamasıyla hem ithalat azalacak hem de bilgi Türkiye'de olduğu için fabrikalar kişilere daha kolay ulaşılabilecek. Böylece ülkemizde bilgi birikimimiz artmış olacaktır. Geçen yıl eylül ayında projenin Ar-Ge kısmının tamamlandığını dile getiren Parlaktuna, "Kurulun projeyi kabul etmesinden sonra KOSGEB'in ikinci destek safhası olan ticarileşme desteğine başvurmak istiyoruz. Endüstriyel robotların yanı sıra çalışmakta olduğumuz diğer projelerimiz de devam ediyor. Örneğin animatronik insansı robotlar konusunda da Ayrıca Türkiye'de bu türden bir teknolojinin, kişilerin kendilerinin geliştirdiği programın, tasarımın kullanılması buradaki iş gücünün daha nitelikli olmasını sağlayacaktır. Günümüz robotik, yapay zeka ve bilgi çağında Türkiye'de bu konuda, ileri adımlar atmış olacaktır. ESOGÜ'de yapılan çalışmalar bu konuda atılan önemli bir adımdır." E Android mekatronik robotlar üzerine Ar-Ge ve inovasyon çalışmaları yürüttüklerini anlatan Parlaktuna, şunları söyledi: "Aldığımız 320 bin liralık kuruluş ve AR-GE kredisi desteğiyle ilk olarak '5 eksenli çapak alma' robotunu geliştirdik. Bu robotla hedefimiz, çalışmalarımız var ve kısa sürede sonuçlandıracağız" diye konuştu. Hediye kabul eden Berlinli öğretmen 4 bin Euro ceza ödeyecek lmanya’da öğretmenlerin öğrencilerinden hediye alması yasak. Yaptırımlar ise oldukça sert. Bunun bir örneği başkent Berlin’de yaşandı. Öğrencilerinden 200 Euro değerinde hediye kabul eden Berlinli bir öğretmene 4 bin Euro para cezası kesildi. Bild gazetesinde yer alan bir habere göre olay bir lisede meydana geldi. Liseden mezun olmaya hazırlanan bir sınıfın öğrencileri kendi aralarında para toplayarak öğretmenlerine bir veda hediyesi aldı. Öğretmen de bu hediyeyi kabul etti. A Ancak bir öğrencinin babası durumdan haberdar olunca öğretmen hakkında “rüşvet” davası açtı. İlgili dava, mahkeme ile öğretmen arasında varılan bir anlaşma ile düşürüldü. Varılan anlaşmaya göre öğretmen 4 bin Euro para cezası ödeyecek. Berlin Eğitim Senatörlüğü rüşvet ve yolsuzluğu engellemek amacıyla kentte görev yapan memur statüsündeki öğretmenlerin 10 Euro’dan daha yüksek değer taşıyan hediyeleri kabul etmelerinin yasak olduğunu açıkladı. Senatörlük ilgili kararın daha önce de var olduğunu ancak geçen kasım ayında daha keskin hükümlerle uygulamaya sokulduğunu bildirirken, kararın kamu sektöründe görev yapan tüm memurlar için geçerli olduğunu da vurguladı. Buna göre öğrenciler öğretmenlerini bir daha göremeyecek ve dolayısıyla rüşvet sayılmayacak da olsa hediyelerin 10 Euro’yu aştığı takdirde bundan en zararlı çıkan öğretmen oluyor. CİHAN 3 OCAK 2015 Politika HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA CHP’li Özel: 2014'ün en dikkat çeken konuşması 'Evdekileri sıfırladın mı?’ HP Manisa Milletvekili Özgür Özel, 2014 yılının en dikkat çeken konuşmasının dönemin Başbakanı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile oğlu Bilal Erdoğan arasında telefonda geçen, "Evdekileri sıfırladın mı?" konuşması olduğunu söyledi. CHP Manisa İl Başkanlığı'nda düzenlediği 2014 yılı değerlendirme toplantısında konuşan Milletvekili Özel, 2015 yılından umutlu olduğunu bildirdi. 2014 yılının acı, keder, yas ve gözyaşı ile geçen bir yıl olduğunu aktaran Özel, yılın olayının Papa, Putin ve Obama’nın aynı gün ismini telaffuz ettiği, 13 Mayıs’ta Soma’da meydana gelen maden faciası olduğunu söyledi. C Özel, Soma’nın iş cinayetlerini ve iş kazalarını görünür kıldığını kaydederek, “Türkiye’de her gün dört kişi, iş cinayetlerinden dolayı hayatını kaybediyor. Yılda bin 250 kişi iş cinayetlerinde hayatını kaybederken 2 bin 500 kişi de iş yapamaz hale geldi. Soma’dan sonra ne iş cinayetleri ne de madenci cinayetleri sona ermedi. Soma’dan sonra 61 kişi madenlerde hayatını kaybetti. 2014 yılında bin 870 iş kazasında ölüm var. Manisa’da beş tarım işçisi, farklı zamanlarda hayatını kaybetti. Bu yılı, bin 900’e yakın bir kayıpla kapattık.” dedi. Özgür Özel, 5 Şubat’ta Van’da karayolları kapalı olduğundan zamanında müdahalenin yapılmaması sebebiyle 1,5 yaşındaki Muharrem’in, babasının sırtındaki çuvalın içinde hayatını kaybetmesinin de yılın insanlık ayıbı olduğunu söyledi. Yılın en acı kaybının, 269 gün boyunca yoğun bakımda kaldıktan sonra hayatını kaybeden 15 yaşındaki Berkin Elvan olduğunu belirten Özel, “Berkin Elvan, Türkiye’de yaşanan genç ölümlerin simgesi oldu.” dedi. Yılın yasağını ise hükümetin Twitter’i kapatması olarak gören Özel, eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün dahi bir hafta boyunca kaçak yollardan girdiğini belirtti. Özel, 14 Mayıs’ta madenciye atılan tekme ve Erdoğan tarafından atılan yumruğu yılın utancı olarak değerlendirerek, bu utancı üzüntüyle karşıladıklarını söyledi. Özel, Kolin Şirketler Grubu’nun halkla ilişkiler figüranı haline gelen ve Soma’ya termik santral yapımından vazgeçmeyen AKP Manisa Milletvekili Recai Berber’i yılın ayıbı olarak nitelendirdi. Yılın en utandıran fotoğrafına ise AKP’li Muzaffer Yurttaş ve Selçuk Özdağ’ı alan Özel, “Soma raporlarını açıklayan iki vekil masada oturuyor, arkasında ise daire müdürleri yer alıyor. Siyasi açıklamanın yapıldığı bu toplantı, yılın en çok utandıran fotoğrafı olmuştur.” diye konuştu. Yılın kazığını AKP Manisa Milletvekili Hüseyin Tanrıverdi’nin köylülere attığını iddia eden Özel, Tanrıverdi ve AKP’nin Büyükşehir Kanunu'yla bütün köylülere ve beldelere kazık attığını savundu. Soma’nın Yırca köyünde zeytin ağacı katliamında, ‘Ben devlet adamıyım, hukuku savunurum.’ diyeceğine, ‘Enerji politikalarımız gereğince zeytin ağaçlarını feda edebiliriz.’ diyor. Sadece Twitter’dan dünyadaki radikal İslamcı örgütlerin faaliyetlerini takdir eden tweetleri retweet edecek kadar devlet adamlığından uzaklaşmış. AKP’li milletvekillerinin tweetlerini retweet etme dışında sosyal medyayı kullanma noktasında kendisine ait bir irade ortaya koymayan, muhalefetle diyaloğa kapalı. CİHAN 2,3 katrilyon kar etmiştir. Buna karşın alınmayan iş güvenliği tedbirlerine göz yumulmuştur.” şeklinde konuştu. Ombudsman raporunda ‘halihazırda TKİ’nin ruhsat sahibi olduğu, ancak işletemediği maden sahalarını rödovans ve benzeri sözleşmeler ile kiralayamaya devam edebileceği’ şeklideki önermelerle yeni facialara davetiye çıkarıldığını aktaran Ören, bu sistemin devam etmesinin, daha fazla kaza, daha fazla ölüm demek olduğunu kaydetti. Hasan Ören, Kamu Başdenetçisi Nihat Ömeroğlu tarafından hazırlanan 13 Mayıs 2014’deki maden faciasına ilişkin Soma Özel Raporunda, gerçek sorumlulardan, iç içe geçmiş siyaset-ticaret ilişkilerinden, sadece kar amacı güden hukuksuz rodövans ve hizmet alım sözleşmelerinden, üretim zorlamasından, sömürülen emekten bahsedilmediğini bildirdi. Ören, “Raporda, maden şirketinin AKP’lilerle birlikte, Soma’nın ekonomisine, sporuna, siyasetine nasıl hakim olduklarından, şirketin genel müdürünün eşinin birinci sıradan Ören, ‘Sendikalar ve konfederasyonlar tarafından, işçilerden toplanan aidatların yeterli düzeyde bir bölümünün iş sağlığı ve güvenliği alanındaki faaliyetlere harcanması’ şeklindeki öneri ile işin mali külfetini sendikalara yükleyerek, işvereni ve kurumları sorumluluktan kurtarmanın amaçlandığını ifade etti. Raporun tamamının, kanun, yönetmelik, yönerge gibi yasal mevzuat üzerine kurulduğunu belirten Ören, “Bu durum AKP hükümetinin siyasi sorumluluğunu ortadan kaldırmamaktadır. Çünkü yaşadığımız acıların temel nedeni AKP’nin çıkardığı Ören Soma ile ilgili raporlar, AKP’yi kurtarma anlayışı ile hazırlandı belediye meclis üyesi yapılmasından, AKP mitinglerine işçilerin zorla taşınmasından, maden ruhsatlarının, bizzat dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından verilmesinin yarattığı olumsuz sonuçlardan, Soma’da daha önce sürekli yaşanan ölümlü kazalardan, Meclis’te yaptığımız uyarılardan da hiç bahsedilmemiştir. Bu anlamda Ombudsman raporunun, Mecliste kurulan Soma Maden Kazalarını Araştırma Komisyonu raporundan hiç bir farkı yoktur. Bu raporda diğerleri gibi AKP’yi kurtarma raporu olmuştur.” dedi. Maden kazaları sorununa sadece mevzuat, denetim ve kurumların idari yapılanması ve etkinlik-yetkinlik açısından yaklaşarak gerçeklerin ortaya çıkarılmayacağını defalarca dile getirdiğini hatırlatan Ören, “Kaldı ki, TBMM Maden Kazalarını Araştırma Komisyonunun CHP’li üyeleri olarak hazırladığımız 237 sayfalık muhalefet şehrimizde bu konuları detaylı şekilde açıklamıştık. Her zaman söylediğim gibi kazanın asıl suçlusu maden şirketleri olsa da, azmettiricisi Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ve Türkiye Kömür İşletmeleri (TKİ)’dir. Çünkü yıllık 1,5 milyon ton üretim kapasitesi olan bir ocaktan yılda 3,5 milyon ton kömür üretimi yaptırılmış ve devletin kurumu, sattığı kömürlerden yasalardır. Bu raporda yüzlerce işçinin ölümünden sorumlu olan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanının siyasi olarak hesap vermelerine ilişkin hiçbir ifade bulunmamaktadır.” dedi. Ören şöyle devam etti: “Kamu Denetçiliği Kurumu hazırladığı bu raporla, kuruluş kanundaki, ‘idarenin her türlü eylem ve işlemleri ile tutum ve davranışlarını, insan haklarına dayalı adalet anlayışı içinde, hukuka ve hakkaniyete uygunluk yönlerinden incelemek, araştırmak ve idareye önerilerde bulunmak’ görevini açıkça suistimal etmiştir. Raporun bu haliyle iş kazalarını önlemeye bir katkısının olmayacağı açıktır. Kamu Denetçiliği Kurumunun hazırladığı ilk özel rapor olan Soma Raporu göstermiştir ki, bundan sonra hazırlanacak raporların temel amacı siyasi iktidarları sorumluluktan kurtarmak olacaktır. Hiçbir ölüm, AKP’nin moda deyimiyle ‘Fıtrat’ değildir. 301 işçimizin hayatını kaybettiği 13 Mayıs 2014’ten bu yana 7 aydan fazla zaman geçmiş, ne yazık ki bu sürede iş kazaları hiç durmamıştır. Ermenek’te, Şırnak’ta, Bartın’da, Zonguldak’ta onlarca işçi maden kazlarında hayatını kaybetmiştir.” Mediha SELÇUK-EKONOMİ CHP’li Sapan: Kiziroğlu ile Davutoğlu farklı karakterler aşbakan Ahmet Davutoğlu’nun seçim şarkısı olarak seçtiği ve Ayna Grubu’nun seslendirdiği 'Kiziroğlu Mustafa Bey' parçasının uyarlaması tartışmalara sebep oldu. B AK Parti’nin 2015 seçimlerinde kullanacağı şarkı, MHP tarafından 1999’da seçim şarkısı olarak kullandığı belirten MHP’lilerin tepkisini almıştı. MHP’nin yanı sıra bir tepki de CHP’den geldi. CHP Antalya Milletvekili Yıldıray Sapan, AK Parti’nin türkülere de el attığını söyledi. Özel, yılın en hayal kırıklığı yaşatan bürokratının Manisa Valisi Erdoğan Bektaş olduğunu söyleyerek, “Yılın bürokratı demek isterdim ama en hayal kırıklığı yaşatan, en başarısız bürokratıdır. Kendisi iletişime kapalı, ulaşılması güç, hep ertesi gün ya da mesaiden sonra dönen birisi. Devlet adamı ağzıyla değil, hükümet ağzıyla konuşuyor. HP Manisa Milletvekili Hasan Ören, 301 işçisinin şehit olduğu Soma ilçesindeki maden ocağı faciasının ardından, birbiri ardına yayınlanan raporların, gerçeklerin açığa çıkarılmasından çok, AK Parti’yi kurtarma anlayışı ile hazırlandığını söyledi. CHP’li Ören, ‘En Kolay Önlenebilir Kaza’ olarak tanımlanan Soma faciasının nedenini bulmak için hazırlanan yüzlerce sayfalık raporların, laf ebeliğinden başka bir şey olmadığını kaydetti. C CHP'li Tezcan: Belediye başkanı AKP’li olduğu için kollanıyor 7 CHP Antalya Milletvekili Yıldıray Sapan, 'Kiziroğlu Mustafa Bey' türküsünün sözlerinin değiştirilerek AKP’nin seçim şarkısı yapılmasıyla ilgili yazılı açıklama yaptı. HP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan, İçişleri Bakanı Efkan Ala’ya yazılı olarak cevaplaması talebiyle verdiği soru önergesine cevap alamadığını belirtti. Önergenin konusu, Aydın'ın Yenipazar ilçesinin AK Parti'li Belediye Başkanı Zafer Savcı’nın, evrakta sahtecilik üzerine görevinden alınmamasıyla ilgili usulsüzlüklerdi. Tezcan, “Belediye başkanı AKP’li olduğu için kollanıyor. Başka partiden olsa şimdiye çoktan görevden almışlardı.” dedi. C Aydın 1. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından, evrakta sahtecilik suçundan 2 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırılan Başkan Savcı'nın cezası Yargıtay tarafından onandı. Sağlık raporu ve maddi durumunu gerekçe göstererek Ceza İnfaz Savcılığı'na başvuran Zafer Savcı’nın infazı bir yıl ertelendi. Buna tepki gösteren CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Aydın Milletvekili Tezcan, Başkan Savcı’nın derhal görevden alınmasını istedi. Bu konu hakkında Bakan Ala’nın cevaplaması talebiyle soru önergesi veren Tezcan, henüz cevap alamadı. Yenipazar Belediye Başkanı Savcı’nın evrakta sahtecilik suçundan aldığı ceza Yargıtay tarafından onanmasına rağmen İçişleri Bakanlığı’ndaki buna göz yumduğunu ve yazışmalarda görevlerini kötüye kullandıklarını iddia eden Genel Başkan Yardımcısı Tezcan, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na, vekil avukatı Mustafa Kemal Çiçek aracılığıyla İçişleri Bakanlığı'nın dilekçe konusu hakkındaki görevlileri hakkında suç duyurusunda bulundu. Seçilme yeterliliği ortadan kalkan Zafer Savcı hakkında makul süre geçmiş olmasına rağmen 5393 Sayılı Belediye Kanunu uyarınca yapılması gereken işlemi yapmayan kamu görevlileri hakkında görevi kötüye kullanma ve resen takdir olunacak suçlardan adli soruşturma yürütülmesi ve şüpheliler hakkında iddianame düzenlenip kamu davası sonucunda cezalandırılmaları talebinde bulundu. Bülent Tezcan, “Soru önergeme hala cevap verilmedi. Bir de bu konuyla ilgili suç duyurusunda bulundum. Belediye başkanı, AKP’li olmasının avantajını kullanıyor. Eğer bu belediye başkanı başka partiden, muhalefet partilerinden olsaydı şimdiye kadar 50 kez göndermişlerdi Danıştay’a. Önce savcılıkta beklettiler, valiliğe göndermediler. Valilik. İçişleri Bakanlığı’na göndermedi, 'Savcılıktan bekliyoruz.' dedi. Haberdar olmalarına rağmen ondan sonra İçişleri Bakanlığı bekletti, Danıştay’a göndermedi. Şimdi de Danıştay bekletiyor. Yani 2,5 yıl hapis cezası almış, yasa gereği belediye başkanlığı düşmesi gereken biri hala yetki kullanıyor, imza atıyor.” şeklinde konuştu. Yenipazar Belediye Başkanı Zafer Savcı, 2005 yılında belediyeye ait işyerin AK Parti ilçe yönetimine kiralamış, biriken kira borcu ödenmemesine rağmen, "Borcu yoktur" evrakı vermiş, o dönem AK Parti Yenipazar İlçe Başkanı olan Ahmet Yıldırım da mahkemeye bu evrakı delil olarak sunmuştu. CİHAN Ülkenin değerlerini har vurup harman savuran AKP’nin, şimdi de türkülere el attığını söyleyen Sapan, “Halka ait anonim eserler sahipsiz değildir. Bunların sahibi halktır. Harami AKP’nin türkülerimizi çalmasını reddediyoruz.” dedi. 'HARAMİLİĞE KARŞI HALKINI KORUYAN KİZİROĞLU MUSTAFA GİBİ SİMGELERLE, HARAMİLERİN YAN YANA GETİRİLMESİ UTANÇ VERİCİ' AK Parti’nin sözlerini değiştirip Ahmet Davutoğlu’na uyarlattığı Kiziroğlu Mustafa Bey türküsünün, halkın adaletsizliğe, haramilere karşı direnen yiğit bir Anadolu insanına olan sevgisini anlattığına dikkat çeken Yıldıray Sapan, “Böyle bir türkünün başına gelenler utanmazlığın geldiği noktayı gösteriyor. Haramiliğe karşı halkını koruyan Kiziroğlu Mustafa gibi simgelerle, haramiliğin parçası olan AKP iktidarının bir üyesinin, üstelik ipleri Recep Tayyip Erdoğan’ın elinde olan Davutoğlu gibi birisinin yan yana getirilmesi utanç verici. Yiğit Anadolu insanı Kiziroğlu Mustafa Bey nerede, kendi başına karar alamayan göstermelik Başbakan Ahmet Davutoğlu nerede. Bunların yan yana gelmesi Kiziroğlu Mustafa Bey gibi simgeleşmiş yiğitlere hakarettir. Değerlerimizi yandaşlarına peşkeş çeken AKP, şimdi de türkülerimize göz dikti. İktidar, halkın sevdiği türkülerin özünü değiştirerek yolsuzluklarını, haramiliklerini unutturmaya çalışıyorlar. Dönemsel siyasi çıkar uğruna türkülerimize, dolayısı ile halka saygısızlık ediliyor.” diye konuştu. AKP yöneticilerinin Kiziroğlu Mustafa Bey türküsünün sözlerini siyasi amaçları için değiştirirken, ‘anonim’ diyerek kendilerini savunmaya çalıştıklarını belirten Sapan, “Halka mal olmuş anonim eserler sahipsiz demek değildir. Bunlar halka ait kültürel değerlerdir. Siyasi amaç için sözlerinin değiştirilmesi, çalıp çırpmanın geldiği noktayı göstermesi açısından ibretlik bir durumdur. Halkın ortak malına, kültürüne yapılan bu saygısızlık kabul edilemez. Bu konuda Türkiye’nin gerçek sanatçıları seslerini yükseltmelidir.” dedi. CİHAN 8 Gündem 3 OCAK Bakan Avcı, Eğitimin meselelerinin tartışabileceği sağlıklı ortamın hızla oluşmaya başladığını söylerken şu tespiti yaptı: luluğunda kurulacak 12 başkanlık, kendi alanlarında bilimsel çalışmalarla politika ve strateji geliştirecek, devlet kurumları ile koordinasyonu sağlayacak ve tavsiyeleri ile hükümete katkı sunacak.: illî Eğitim Bakanı Nabi Avcı, "Son dönemde ülkemizde demokrasi ve M özgürlükler alanında yaşanan normalleşme süreciyle birlikte toplum olarak birtakım vesayetçi zihinsel bariyerlerin aşılmasında önemli ilerlemeler kaydetmiş olduğumuz kanaatindeyim" dedi. Bakan Avcı, Liberal Düşünce Topluluğu (LDT) tarafından Başkent Öğretmenevi'nde gerçekleştirilen "Türkiye'nin Eğitim Sorunu ve Özgür Toplum İçin Reform Önerisi: İmkanlar Zorluklar ve Ara Çözümler" başlıklı müzakere toplantısına katıldı. "VESAYETÇİ ANLAYIŞIN EĞİTİM SİSTEMİNE VERDİĞİ HASAR BÜYÜK" Bakan Avcı, burada yaptığı konuşmada, geçmişteki vesayetçi anlayışların eğitim sistemine verdiği hasarın büyük olduğunu ifade etti. Bu büyük hasarları gidermenin belli bir süreci ve çok kararlı çalışmaları gerektirdiğine işaret eden Bakan Avcı, "Son dönemde ülkemizde demokrasi ve özgürlükler alanında yaşanan normalleşme süreciyle birlikte toplum olarak birtakım vesayetçi zihinsel bariyerlerin aşılmasında önemli ilerlemeler kaydetmiş olduğumuz kanaatindeyim. Bugün artık eğitim meselelerini gerçekten eğitim meselesi olarak tartışabileceğimiz sağlıklı ve toplumsal ortam hızla oluşuyor" diye konuştu. Genel Sekreterliğin sorumluluğunda kurulacak 12 başkanlık, kendi alanlarında bilimsel çalışmalarla politika ve strateji geliştirecek, devlet kurumları ile koordinasyonu sağlayacak ve tavsiyeleri ile hükümete katkı sunacak. GÜVENLİK POLİTİKALARI BAŞKANLIĞI:Yeni Ulusal Güvenlik Konseyi olacak. Güvenlik politikaları, çözüm süreci, paralel yapı Bakan Avcı, bu sağlıklı toplumsal ortamın oluşumunda Liberal Düşünce Topluluğunun da katkıları olduğunu belirtti. ile mücadele başta olmak üzere ulusal güvenliği ilgilendiren tüm alanlarda çalışmalar yapacak, politika ve stratejiler üretecek. ULUSLARARASI İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI:Türk dış politikasına farklı bir bakış sunacak, dünya gündemini takip edecek, trendleri izleyecek, yakın gelecek ile ilgili analiz ve öngörülerde bulunacak, sorunlara alternatif çözüm önerileri geliştirecek. STRATEJİ BAŞKANLIĞI: Cumhurbaşkanlığı'nın daha etkili çalışması, halka açılması, kaynakların efektif kullanılması ve Beştepe ile Çankaya arasında güçlü iletişimin kurulması için stratejiler oluşturacak. Cumhurbaşkanlığı'nın kendi iç işleyişinin de Gündem Toplantıya Millî Eğitim Bakanlığı Müsteşarı Yusuf Tekin, Talim Terbiye Kurulu Başkanı Emin Karip ile MEB bürokratları, akademisyenler, ilgili uzmanlar, özel eğitim kurumu yöneticileri ve bazı sendika temsilcileri de katıldı.AA Bilgiç, Türkiye'nin başta Analitik Destek Birimi olmak üzere uluslararası toplumla işbirliği içinde olduğunu söyledi. Grup yetkililerinin eylül ayında Türkiye'ye geldiğini hatırlatan Bilgiç, ziyaret sırasında IŞİD'le mücadelenin kapsamlı bir şekilde gündeme geldiğini ancak silah kaçakçılığından bahsedilmediğini, dolayısıyla iddianın Türkiye açısından yeni olduğunu dile getirdi. Kasım ayında yayınlanan raporda isim verilmeden bir ülkenin Türkiye'ye silah kaçakçılığıyla ilgili iddialarda bulunduğunu kaydeden Bilgiç, "Her şeyden önce BM'den açıklama istedik ve tepkimizi şiddetle dile getirdik" diye konuştu. Irak'taki BM misyonuna atıfla raporda yer alan iddiaların BM Irak Misyonu (UNAMI) yetkilileri tarafından rahatsızlıkla karşılandığını kaydeden Bilgiç, yetkililerin Türkiye'nin Bağdat Büyükelçiliği'ne ellerinde söz konusu iddialarla ilgili bilgi bulunmadığını ifade ettiklerini aktardı. Bilgiç, şunları söyledi: "Herkes biliyor ki DEAŞ'ın elinde çok sayıda silahlar var ama bu silahların büyük bir kısmı özellikle Irak ve Suriye ordusundan ele geçirilmiş silahlar. Özellikle Musul'da Irak ordusunun bıraktığı silahların büyük bir kısmı DEAŞ'ın eline geçmiş durumda. Malzemelerin menşei Halaçoğlu: Osmanlıca ne işe yarayacak? HP Grup Başkanvekili Yusuf Halaçoğlu, Osmanlıca'nın liselerde öğretilmesinin gündeme gelmesiyle ilgili, "Zaten üniversitelerde öğretiliyor. Tek problem lise öğrencilerine bu ne kadar yararlı olacak, ne işlerine yarayacak" dedi. M "OSMANLICA DİYE BİR DİL YOK" Halaçoğlu, Alanya Belediye Başkanı Adem Murat Yücel'i makamında ziyaret etti. Burada 1917 yıllarında Osmanlı döneminde yapılmış Alaiye Sancağı haritasını inceleyen Halaçoğlu, gazetecilerin sorusu üzerine, Osmanlıca diye bir dil olmadığını, bunun adına Osmanlıca Türkçesi denilebileceğini söyledi.CİHAN ise (BM) Güvenlik Konseyi üyesi ve silah ihracatçısı ülkeler. Bu tarz mesnetsiz iddiaların gündeme getirilmesi bizim açımızdan anlaşılır değil. Türkiye üzerinden DEAŞ'a silah kaçırıldığına ilişkin iddialar mesnetsiz iddialardır." PEGIDA eylemleri Bilgiç, Almanya'daki ''Batı’nın İslamlaşmasına Karşı Vatansever Avrupalılar" (PEGIDA) hareketine ilişkin bir soru üzerine, son dönemde Avrupa'da artan ırkçılık, yabancı düşmanlığı ve İslamofobi ile ilgili uyarıda bulunduklarını hatırlattı. PEGIDA'nın gösterilerini yakından takip ettiklerini dile getiren Bilgiç, "Üzülerek EKONOMİ İZLEME VE KOORDİNASYON BAŞKANLIĞI:Ekonomi politikalarına ve dış yatırıma yönelik hükümet çalışmalarına destek olmak için strateji ve öneriler geliştirecek. Uzmanlar yaptıkları çalışmalarla hükümet politikalarının güçlendirilmesine, istişare mekanizmasının genişletilmesine katkı sağlayacak. BİLGİ TEKNOLOJİLERİ BAŞKANLIĞI:Türkiye'nin uzun süredir gerçekleştiremediği teknolojik söylemem gerekir ki uyarılarımızın peyderpey de olsa doğru çıktığına ilişkin bazı izlenimlerimiz var. Avrupa'da çok sayıda Türk var, çok sayıda Müslüman var, yabancı var. Yabancı düşmanlığının, ayrımcılığın, ırkçılığın ve İslam düşmanlığının artmaması gerektiğini düşünüyoruz fakat bu tarz gösteriler bunların artma eğiliminde olduğunun da bir göstergesi. Tabii bu eğilimler 21. yüzyılın çağdaş dünyasına uygun eğilimler değil" diye konuştu. Dört yılda 313 ırkçı ve ayrımcı saldırı Bu eylemlerin Türklerin de içinde bulunduğu yabancı toplumunun entegrasyonunu olumsuz etkileyeceğine dikkati çeken Bilgiç, bu konuda temel görevin siyasetçilere ve medyaya düştüğünü ve artan ırkçı eğilimlere karşı çıkılması gerektiğini söyledi. Bilgiç, 2011-2014 döneminde Avrupa'daki Türklere yönelik 56 kundaklama, 4'ü silahlı olmak üzere 106 saldırı, 46 tehdit mektubu ve 101 diğer eylemler şeklinde toplam 313 ırkçı ve ayrımcı saldırı yapıldığı bilgisini paylaştı. Son dönemde Almanya'da özellikle camilere yönelik kundaklama ve saldırılar olduğunu anımsatan Bilgiç, ağustos-aralık arasında 11'i camilere olmak üzere toplam 15 saldırı yapıldığını aktardı. Bilgiç, son dönemde İsveç'te Somaliler tarafından kullanılan bir caminin kundaklandığını hatırlatarak, bugün de Boşnakların ibadet ettiği bir caminin kundaklandığına dair haberler bulunduğunu söyledi. Bilgiç, ırkçılık, yabancı düşmanlığı, İslamofobiye karşı herkesin mücadele etmesi gerektiğini vurguladı ve bu yönde siyasetçilerden gelen açıklamaları da takdirle karşıladıklarını belirtti. Ağca'nın İtalya'ya gitmesi Bilgiç, suikast düzenlediği Papa 2. Jean Paul'ün kabrini geçen cumartesi ziyaret eden Mehmet Ali Ağca'nın vizesiz İtalya'ya gidişiyle ilgili bir soru üzerine, Ağca'nın dün akşam Roma'dan İtalyan polisi refakatinde Türkiye'ye gönderildiğini ve Atatürk Havalimanı'ndan Türkiye'ye giriş yaptığını belirtti.CİHAN SUÇSUZ İNSANLAR HEDEF ALINMADI Akgün isimli vatandaş, Dersim’e yönelik sözleri nedeniyle Bahçeli hakkında Asliye Hukuk Mahkemesi’nde 4,9 kuruşluk manevi tazminat davası açmıştı. Bahçeli’nin açıklamasında suçsuz insanların hedef alınmadığı belirtilen açıklamada, "Basın açıklamasının hiçbir yerinde masumlar, bebekler ve suçsuz insanlar hedef alınmamıştır. Müvekkil basın açıklamasının ikinci sayfasının 3. paragrafında kimleri kastettiğini açıkça belirtmiştir. Bu paragraf şu şekildedir; Dersim’deki isyan ele başları terörist olup, bu Yezid takipçilerinin Kerbela’da kanı dökülen mazlumlarla uzaktan yakından ilgisi olmayacaktır" ifadelerine yer verildi. “Hakaretin oluşması için yöneldiği kişinin belirlenebilir olma şartı vardır” denilen savunma dilekçesinde şunlar kaydedildi: "DAVACI BU ELEŞTİRİNİN TARAFI DEĞİLDİR" KARARIN REDDİNİ İSTİYORUZ Akgün’ün, 1937-1938 Dersim olaylarında hayatında kaybeden yakınlarının hatıralarına hakaret edildiği gerekçesiyle Bahçeli hakkında manevi tazminat talebinde bulunduğu belirtilen dilekçede, Devlet Bahçeli’nin konuya ilişkin yaptığı açıklamaya da yer verilerek, "Açıklama bir bütün olarak incelendiğinde, muhalefet parti lideri olan müvekkilin başbakanın bir konuşmasını sert bir dille eleştirdiği kuşkuya yer vermeyecek şekilde açıktır. Davacı bu eleştirinin tarafı değildir" denildi. "Davacının, çıkardığı nüfus kayıt örnekleri ile kendi yakınlarının da olaylarda öldüğünü ispatlamaya çalışması dahi tek başına matufiyetin bulunmadığını ortaya koymaktadır. Diğer yandan, mesele ceza hukuku açısından ele alındığında da, bir eylem hakaret niteliği olsa dahi hiç kimseye yöneltilmemişse, isnat edilmemişse hareket suçunun oluştuğu söylenemez. Failin sözlerinden hakaret teşkil eden söz veya eylemlerin yöneldiği kişinin kim olduğu anlaşılabiliyorsa, suçun oluştuğunu kabul etmek gerekir.”AA Bakan Elvan: Bizim dilimizde saldırı yok laştırma, Denizcilik ve Haberleşme U Bakanı Lütfi Elvan, İzmir temasları kapsamında AK Parti İl Başkanı Bülent Delican’ı ziyaret etti. Genel seçimlere kısa bir süre kaldığını ancak İzmirlilere sonuna kadar güvendiklerini ifade eden Elvan, “İzmirlilerin bize olan güveni İzmir’in kalkınması için bundan sonra ortaya koyulacak resim vatandaşlarımız tarafından çok daha iyi anlaşılacak. İzmir’de kalkınma için istihdam için her şey var. 2015 seçimlerinde bizim yaptıklarımızın kapsamlı şekilde vatandaşlarımızla paylaşılması son derece önemli. Biz İzmir’in gelişmesi ve kalkınması için hizmet etmeye çalışıyoruz. Dünyada örnek bir şehir olması yolunda ciddi adımlar attık ve atacağız. Yeter ki ne yaptığımızı samimi şekilde anlatalım. Biz söz verdiysek onun arkasında dururuz. Gerçekleşmez diye bir şey lugatımızda yok. Biz neyin sözünü verdiysek harfiyen gerçekleştiriyoruz. Yapamayacağımız hiçbir projenin arkasında durmadık. 6 aylık süreçte teşkilatımızdaki her bir kardeşimizin 9 Şişli Belediyesi'nde şaibeli yardımcı tartışması sıçrama için gerekli altyapının kurulması, kurumların geliştirilmesi, üniversitelerin durumu ile ilgili çalışmalar yapacak. TÜBİTAK, Bakanlıklar, Üniversiteler arasında koordinasyon görevi görecek.A AA ersim katliamı sırasında ailesinden 9 D kişi öldürülen Hüseyin Bahçeli’nin Avukatı Av. Dr. Hamit Kocabey, Tuncelili Hüseyin Akgün’ün Dersim 38 olaylarına yönelik sözlerine ilişkin Tunceli Asliye Hukuk Mahkemesi’ne yaptığı başvuruya savunma dilekçesi gönderdi. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Bilgiç, BM'ye bağlı "Analitik Destek ve Yaptırımları İzleme Birimi"nin raporunda yer alan Türkiye üzerinden Suriye'deki radikal gruplara silah kaçırıldığı iddialarıyla ilgili, "Türkiye üzerinden DEAŞ'a silah kaçırıldığına ilişkin iddialar mesnetsiz iddialardır" dedi. Bölgeyi o karıştırıyor Hüda-Par Genel Başkanı çok önemli bir noktaya dikkat çekti: ABD'nin Adana Başkonsolosu ne zaman bölgeye gitse olay oluyor. SOSYAL VE KÜLTÜREL İŞLER BAŞKANLIĞI: Cumhurbaşkanlığı'nın himayesindeki sosyal ve kültürel programların yanında, tüm vakıf, STK ve sanat dünyası ile yakından çalışacak. Türkiye'nin özellikle sanatın her alanında dünyada ses getirecek işlere imza atması için özel çalışma yürütecek. Devlet Bahçeli, hakkında Tunceli Asliye Hukuk Mahkemesi’nde açılan 4,9 kuruşluk davaya savunma yolladı. Sunumların ardından görüş belirtmek isteyen katılımcılara söz verildi. Bakan Avcı, katılımcıların görüş ve önerilerini dinleyerek tek tek not aldı. Hüda-Par Genel Başkanı: güçlendirilmesinden sorumlu olacak. Devlet Bahçeli savunma yolladı Bilgiç: Mesnetsiz iddialar Bilgiç, BM'ye bağlı "Analitik Destek ve Yaptırımları İzleme Birimi"nin raporunda yer alan Türkiye üzerinden Suriye'deki radikal gruplara silah kaçırıldığı iddialarıyla ilgili bir soru üzerine, hem IŞİD'in hem de El Nusra örgütünün Türkiye'nin terör listesinde yer aldığına vurgu yaptı. Türkiye'nin uluslararası koalisyonun bir parçası olarak IŞİD'e karşı aktif mücadele içinde olduğuna değinen 2015 Cumhurbaşkanlığı'nda 12 başkanlık kurulacak eni Cumhurbaşkanlığı Y şeması belli oluyor. Genel Sekreterliğin sorum- D 3 OCAK HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA Avcı: Eğitim sisteminde hasar büyük ışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç, bakanlıkta düzenlediği basın toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu ve basın mensuplarının sorularını cevapladı. 2015 kapı kapı dolaşarak yaptıklarımızı anlatması gerekiyor. Bizler insancıl insanlarız. İnsanı seven, gönülden gönüle konuşan insanlarız. Bizim dilimizde saldırı yok. Bu anlayışı İzmirli halkımız da görmeli. İzmir halkımızın da yeni önemde yüzde yüz destek vereceğine canı gönülden inanıyorum” diye konuştu. Elvan, hükümet olarak yola halka hizmet için çıktıklarını ve bugüne kadar da milli irade konusuna hiçbir zaman gölge düşürmediklerini ifade etti.İzmir’e önemli yatırımlar yaptıklarını kaydeden Elvan “İzmir’e de çok önemli yatırımlar yaptık ve bu devam edecek. Devasa projelerimiz var. Bu projelerin aşamalı olarak süratle gerçekleştiğini görüyoruz. Özellikle ulaştırma alanında önemli gelişmeler sağladık. Bugün İstanbulİzmir, Ankara-İzmir yüksek hızlı treni yine İzmir-İstanbul otoyol projesi, limanlara yönelik projemiz, Sabuncubeli, Konak, Belkahve tünelimiz o kadar çok alan var ki yaptıklarımız anlamında. Çok sayıda projemiz var. Yakinen takip ediyoruz. Ulaşım ve erişimde tıkanan damarları teker teker açıyoruz. Bu bizim görevimiz bundan sonraki süreçte aynı bilinçle hareket edeceğiz” şeklinde konuştu.CİHAN arış sürecinde önemli bir viraj alındı. B Çözüm sürecine dair görüşmeler hız kazandı. HDP heyeti geçtiğimiz hafta önce İmralı'ya ardından Kandil'e gitti. Kandil'deki örgüt yöneticileri, İmralı'dan gelen talimat üzerine bölgede maske takarak yol kesme, kepenk kapattırma ve tehdit gibi eylemlere son verilmesini istedi. Ancak bu karardan saatler sonra Şırnak'ın Cizre ilçesi savaş alanına döndü. Terör örgütü PKK ile Hür Dava Partisi (Hüda-Par) arasında çatışma çıktı. Provokatörler Hüda-Par üyelerinin bulunduğu mahalleyi bastı. Çıkan çatışmalarda 3 kişi hayatını kaybetti. İşte bu noktada Hüda-Par Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, çok önemli açıklamalarda bulundu. Yapıcıoğlu, olayların arkasında "yabancı güçlerin" olduğunu belirtti. Müdahale edilmezse Kobani bahanesiyle ortalığın savaş alanına çevrildiği 6-7 Ekim olaylarının daha kötüsünün yaşanabileceğine dikkat çekti. HDP'nin içindeki provokatörlerin temizlenmesi gerektiğini belirtti. Ancak Yapıcıoğlu'nun en önemli açıklaması, ABD Adana Başkonsolosu John L. Espinoza'ya dairdi. Yapıcıoğlu, "ABD'nin Adana Başkonsolosu ne zaman bölgeyi ziyaret etse olaylar artıyor. Başkonsolos 6-7 Ekim olaylarından önce de Doğu ve Güneydoğu'ya gitmişti. Selahattin Demirtaş'ın da ABD ziyareti olmuştu. Olaylar bu ziyaretlerin ardından gerçekleşti." Yapıcıoğlu'nun açıklamaları üzerine gözler Başkonsolos'un gezilerine çevrildi. İşte o geziler: 15 Temmuz 2014, Diyarbakır. 16 Temmuz 2014, Mardin. 09 Eylül 2014, Hakkari Yüksekova. 10 Eylül 2014, Şırnak. 11 Eylül 2014, Şırnak Silopi. 11 Eylül 2014, Şırnak Cizre. 12 Eylül 2014, Mardin Midyat. 13 Eylül 2014, Siirt. 16 Ekim 2014 Diyarbakır. 11 Kasım 2014 Hatay Reyhanlı. Öte yandan, Başkosolos'un Eylül'deki bu gezilerinden sonra 6-7 Ekim olayları patlak verdi. Kobani bahanesiyle çıkan olaylarda yaklaşık 50 kişi öldü. TÜRKÇE'Yİ ANADİLİ GİBİ KONUŞUYOR Espinoza, 2004'ten 2005'e kadar ABD'nin Bağdat Büyükelçisi John D. Negroponte'nin yardımıcısı olarak çalıştı. Ardından ABD'nin Paris Büyükelçiliği'ne atandı. 6 Ağustos 2012 tarihinde ise Adana'da göreve başladı. Türkçe, Fransızca ve Yunanca'yı anadili gibi konuşan Espinoza, Ortadoğu ve Kafkaslar konusunda da uzman.CİHAN vesayetle birlikte anılan TÜSİAD yeniden sahneye çıktı. Türkiye Sanayici ve İşadamları Derneği Başkanı Haluk Dinçer’in önceki gün bir gazeteye verdiği röportajında yaklaşık bir ay önce Yüksek İstişare Kurulu’na davet ettikleri Cumhurbaşkanı Erdoğan için “TÜSİAD’ın muhatabı zaten cumhurbaşkanı değildir” ifadesini kullanması tepkiyle karşılandı. Ombudsman Soma raporunu açıkladı Meclisi’nde açıklandı. Raporu açıklayan Elkatmış, raporun üniversitelerle işbirliği içinde hazırlandığına dikkat çekerek, raporun beş bölümden oluştuğunu belirtti. Elkatmış, birinci bölümün mevzuat kısmından oluştuğunu söyleyerek, ulusal ve uluslararası mevzuatın değerlendirildiğini belirtti. Elkatmış, “Mevzuatta eksiklik yoktur. Türkiye’deki sıkıntılar mevzuatın olmadığından değil, her türlü mevzuat her türlü konuda var. Ama uygulamada sorunlarımızı var. ILO, Birleşmiş milletler Sözleşmeleri, Avrupa Birliği Sözleşmeleri ve tavsiye kararları. Türkiye, bu Ş ürkiye’de faaliyet gösteren T onbinlerce dernekten biri olan ve adı son yıllarda sıkça “Muhatabımız cumhurbaşkanı değildir” diyen TÜSİAD Başkanı Haluk Dinçer’e Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın cevabı sert oldu. “Bundan son raki davetlerine katılacak bir muhatap bulurlar” diyen Erdoğan’a STK’lardan da destek geldi: “TÜSİAD’ın gerçekte resmi muhatabı Dernekler Masası İstanbul İl Müdürlüğü’dür” amu Denetçiliği Kurumu, K ‘Soma Özel Raporu’nu Türkiye Büyük Millet işli Belediyesi’nde bu kez de yeni atanan başkan yardımcısı konusunda tartışma yaşandı.Şişli Belediye Başkanı Hayri İnönü’nün, eski Çorlu Belediye Başkan Yardımcısı Erdoğan Yıldız’ı başkan yardımcısı olarak ataması, yeni bir gerilime yol açtı.Çorlu’da 2008’de ‘ihaleye fesat karıştırmak, zimmet, suç işlemek amacıyla örgüt kurma’ suçlamaları nedeniyle 6 ay cezaevinde yatan Yıldız’ın atamasının CHP’li meclis üyelerinin tepkisini çektiği öğrenildi.CHP’li üyelerin rahatsızlıklarını genel merkeze bildirdikleri ve Yıldız’ın ‘şaibeli’ olduğunu belirttikleri ifade edildi.AA anlaşmalar ve kararlar yönünden ve uluslar arası sözleşmeler kabul etmişti. Yani uluslar arası mevzuat yönünden eksiğimiz yok” ifadelerini kullandı. kaçınılmaz hale geliyor.” Elkatmış, Soma maden kazasıyla ilgili olarak, yargıda dava açıldığını ifade ederek şunları dedi: “Olaylardan işletmeci sorumlu. Birçok kurum ve kuruluşun esas olarak sorumlulukları var. Denetim yapmayan, enerjiye bakan ilgili kurumları, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ilgili kurumları, sendikaların ve işletmecinin kusurları var. Öz denetim dediğimiz denetim var. Ustabaşı, kontrolörlerin sorumluluğu var. Toplu “Üretimde limit olmaması, alım garantisi olması, yaşam odalarının olmaması, kapatumba (galeriye giriş ve çıkış ayrı olması) sistemi olması gerekiyor. Bunların hiç biri yapılmamış. İlkel bir madencilik var. Dayıbaşılık sistemi var. İşletmeler, kendi sorumluluğu altındaki kömür madenlerini başka işletmelere veriyor. Böyle bir sistem dünyada yok. Kazalar Kamu Denetçiliği Om budsmanı Mehmet Elkatmış, “İlkel bir madencilik var. Dayıbaşılık sistemi var. İşletmeler, kendi sorum luluğu altındaki kömür madenlerini başka işletmelere veriyor” dedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, dernek başkanı Dinçer’in bu sözlerini “Madem muhatap biz değiliz, bundan sonraki davetlerine katılacak bir muhatap bulurlar” şeklinde değerlendirdiği öğrenildi. İş dünyasından birçok isim ve sivil toplum örgütleri de TÜSİAD Başkanı’nın garip açıklamalarına tepkisini şu sözlerle gösterdi: “TÜSİAD’ın gerçekte resmi muhatabı Dernekler Masası, İstanbul İl Müdürlüğü’dür.” Dinçer’in aynı röportajında dünyanın gözü önünde yaşanan ve ortaya çıkan dinleme skandallarına ve kumpaslara rağmen “Paralel yapıyla ilgili bir şey görmüyorum” şeklindeki sözleri ise şaşkınlıkla karşılandı. ‘BUNDAN SONRA KATILMAYIZ’ Elkatmış, şunları kaydetti: Önceki gün Hürriyet’e yaptığı verdiği söyleşide “Cumhurbaşkanı devletin başıdır. TÜSİAD’ın muhatabı zaten cumhurbaşkanı değildir” diyen Haluk Dinçer’e Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın cevabı gecikmedi. sözleşmelerde sendikalar hiçbir zaman iş güvenliği ile ilgili konuları gündeme getirmiyorlar. Ücret yönünden, sosyal haklar yönünden konuyu değerlendiriyorlar. İş güvenliğinin birincil konu olması gerekiyor.” AA Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay ile görüşmesi sırasında Dinçer’in açıklamalarıyla ilgili görüşlerini salonda bulunanlarla paylaşan Erdoğan’ın, “Madem muhatap biz değiliz, bundan sonraki davetlerine katılacak bir muhatap bulurlar” şeklinde tepki gösterdiği kaydedildi. AA 10 3 OCAK 2015 Basın-Kritik HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA Yalçın İÇYER Süleyman GÖKSU Hicri takvim bizim imam ve tarih bağımızdır tarih bir toplumun sılasısıdır, fertlerini birbirine bağlayan bağdır BAZI DİNİ TABİRLER ي َذّلا َّنِإ ِ ي َذّلاَو ْا ُونَمآ َن ِ يبَس يِف ْا ُودَه َاجَو ْا ُورَجاَه َن ِ ِل ئ ْلوُأ ِهّللا َ جرَي َ ِك ْ ت ْمحَر َن ُو َ َ حّر ٌر ُوفَغ ُهّللاَو ِهّللا َ ي ِ ٌم İman edip, Allah yolunda baskı, zulüm ve işkencenin hâkim olduğu memleketlerinden, özgürce, Allah’a kulluk ve ibadet etmek, güç ve gönül birliği yapmak için hicret edenler ve hayatlarını ortaya koyarak, konuşarak, yazarak hesapsız servet harcayarak cihad edenler, işte onlar Allah’ın rahmetini umarlar. Allah çok bağışlayıcı, engin merhamet sahibidir.'(2/218) Âlemlerin Rabbine hamd olsun. Salât ve selam Resullerine ve dostlarına olsun. Rabbim onların yolunda gidenlerden razı olsun, bizleri onlardan eylesin. Sevgili okurlar! Sizleri ve tüm Müslümanları Allah'ın selamı ile selamlıyorum. İnsanın, değerini yitirdikten sonra anladığı çok önemli değeri vardır. Bunun birisi zaman ve diğeri de sıhhattir. Sahih bir rivayette böyle geçer. Yıllar ve dolaysı ile zaman çok hızlı geçiyor. Ve biz yeni bir yıla girdik. Geçen yılı bir düşünün ne kadar uzak geliyor? Bazen günlüğümü açıyorum ve hatıralarımı okuyorum. Kendi kendime ve yazdıklarıma şaşırıyorum. Zaman akıp gidiyor ve geriye yaptık- larımız kalıyor. Yani geçen hafta anlattığım 'KİTAP' kalıyor. Sizlere girdiğimiz hicri yılla ilgili bilincimizi ve sorumluluğumuzu anlatacak bazı noktaları paylaşayım. II-HİCRET NEDİR, NE ÖNEMİ VARDIR? Türkiye’nin ulusal yazarlarından, Halide Edip Adıvar, hatıralarında şunları anlatır. Bir gün Mustafa Kemal paşa evime geldi. Ben den not defterimi istedi. Getirdim. Bak bakayım İngiliz dostlarımızla yaptığımı anlaşmaları yerine getirdim mi? On altı maddeyi okudum. Bunların hepsini yerine getirdim. Şimdi bunların korunması kaldı. Uzunca olan bu hatıratında geçen şartlardan birisi de 'Hicri takvimin değiştirilmesidir. Acaba neden İngilizler bu şartı koştular? Çünkü hicri tarih bizim tarihimiz ve bizi birbirimize bağlayan sıladır. Akrabalık bağıdır. İman bağıdır. Kardeşlik bağıdır. Vahdet bağıdır. Ümmet bağıdır. Bu bağı kayıp ettiğimizden beri bu güzel bağları kayıp ettik. Ve bugün kendisi ile oynanan top haline geldik. Görüyorsunuz ümmetin bugünkü halini. Arap tarihi, Türk tarihi, Kürt, fars tarihi, Çerkez Laz vs. Şii, Sünni, selefi, zahiri, eşari maturdi vs. İşte bunun için emperyalistler bu bağın kaldırılmasını şart koşmuşlardı. Kendi içimizden olanların eliyle hem de. O halde gelin bu tarihe sahip çıkalım ki bu bağı yeniden aramızda kuralım. Yazımın başında verdiğim ayetin anlattığı bağları yeniden oluşturalım. Küçük yaştan çocuklarımıza anlatalım Hicretin anlamını. Muhacirliği. Resullerin neden hicret ettiklerini? Neden bu tarih bizim takvimimiz? Ayet hicreti ne güzel anlatıyor. İman edip, hicret edenler ve Allah yolunda cihad edenler. Onlar sadece ve sadece Allah'ın rahmetini umanlardır. III-HİCRET NEDİR ANLATALIM KENDİMİZE? a) Hicret kardeşin için fedakârlıktır. İman beraberliğidir. ِ َن ج ْرخَأ ْذِإ ُهّللا ُ َه َرصَن ْ َدقَف ُه ُورُصنَت َّالِإ َ ي َذّلا ُ َه ينْثا َيِناَث ْا ُو َرفَك َ ُل ُوقَي ْذِإ ِر َاغْلا يِف َامُه ْذِإ ِ ْن ُهّللا َلَز َنأَف َا َنعَم َهّللا َّنِإ ْ َن ْزحَت َال ِ ِهبِح َاصِل يكَس ِ يلَع ُ َهتَن َ يأَو ِ ْه َ عجَو َا ْه َورَت ْ َمّل ٍد ُو ُنجِب ُ َه َّد َ َ َة ِملَك َ َل ْ َا ي َذّلا ِ فّسلا ْا ُو َرفَك َن ُ ى ْل َ ي ُلعْلا َيِه ِهّللا ُ َة ِم َلكَو يزَع ُهّللاَو ِ يكَح ٌز ِ ٌمEğer siz elçiye yardım etmezseniz, o zaman bilin ki, ona yine Allah yardım edecektir. Devamı Yarın M ekruh: İşlenmesinde kat'î bir nehiy; yasak bulunmayıp yapılması doğru bulunmayan ve terki tercih olunan şeydir. Böyle bir fiilde "kerahet" bulunmuş olur. Kerahet: Her halde terk edilmesi iyi olan bir şeyin terk edilmeyip, yapılması demektir ve iki kısma ayrılır. Birisi "Kerahet-i tahrîmiyye"dir ki, harama yakın olan kerahettir. Bu İmam-ı A'zam ile İmam Ebu Yusufa göredir. İmam Muhammed'e göre kerahat-i tahrimiyye ile mekruh olan bir şey haram kabilindendir. Yani: Haram gibi ahirette azab olur. Diğeri de "Kerahet-i tenzîhiye"dir ki helale yakın bulunan kerahettir. Kerahet-i tenzihiyye ile mekruh olan bir şey ise ittifakla helale yakındır. Bunu işleyene, azab edilmez. Fakat terk edilmesi sevaba vesile olur. Fıkıh kitaplarında kullanılan mutlak "kerahet"ten çok kere kerahet-i tahrimiyye kasdedilir. Ligayrihî haram: Aslında helal olup, başkasının hakkından dolayı haram olan şeydir ki, sahibinin izni bulunmadıkça ondan başkalarının istifade etmesi caiz olmaz. Komşularımıza ait olan herhangi kıymetli bir mal veya bir yiyecek gibi. Haramın terkinden dolayı sevap, yapılmasından dolayı da azap vardır. Haram: Yapılması, kullanılması, yiyilip içilmesi dinde kat'i bir delil ile men'edilmiş olan herhangi bir şeydir. Haram olduğu ittifak ile, kat'î olarak sabit bulunan bir şeyi helal saymak ise insanı imandan mahrum eder. İki kısma ayrılır. Liaynihî haram: Aslı itibariyle herkes için haram olan şeydir. Şarap, akan kan ve lâşe gibi. Yukarıda belirtilen dini tabirleri öğrenmek faydalı olacaktır. Allah haramı ve helalı bilen kullarından eylesin. Üniversitelilerin hız tutkusu ölümle bitti Kayan toprak dairelerin camından içeri girdi Şile'de üniversite öğrencisi 3 gençin içinde bulunduğu lüks otomobil sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu metrelerce sürüklendikten sonra ancak durabildi. Kazada bir genç olay yerinde hayatını kaybetti. Hastaneye kaldırılan birisi ağır yaralı 2 genç ise tedavi altına alındı. Eyüp'te, iki bina arasında bulunan istinat duvarı toprak kayması nedeniyle çöktü. lay, Kızılcaköy mevkii Siltaş O Madencilik sapağında yaşandı. İddialara göre Işık Üniversitesi'nde okuyan Fırat Buğra Doğan ve Fırat Acar arkadaşları Hasan Mert Kaba ait 34 JE 7108 plakalı Audi marka araca binerek İstanbul'a hareket etti. Fırat Acar'ın kullandığı otomobil, hızla giderken kontrolden çıkarak yan refüje çarpıp ardından taklalar atarak yaklaşık 70 metre sürüklendikten sonra orta refüjde ancak durabildi. Olayı gören çevredeki vatandaşlar, araçta bulunan yaralılara müdahale ederek çıkardı. Haber verilmesi üzerine olay yerine gelen sağlık ekipleri, yaptıkları ilk müdahalede otomobil içinde bulunan Fırat Acar'ın öldüğünü tespit etti. Diğer 2 öğrencilerden ağır yaralı Hasan Mert Kaba ve hafif yaralı Fırat Buğra Doğan, ambulansla kaldırıldıkları Şile Devlet Hastanesi’nin ardından Ümraniye Eğitim ve Araştırma Hastanesine götürülerek tedavi altına alındı. Fırat Acar'ın ceseti ise olay yeri savcısının incelemesinin ardından çıkarılarak morga kaldırıldı. Kaza yerine gelen jandarma ve itfaiye ekiplerinin çalışması sonucu savaş alanına dönen yol tekrar trafiğe açıldı. Yücel TANOL-EKONOMİ okuş aşağı kayan toprak Y parçaları, camları kırarak dairelerin içerisine girerken, istinat duvarı ise 5 katlı binanın duvarına dayandı. Olay, Sakarya Mahallesi, Karakol Üstü Sokak'ta meydana geldi. İki apartman arasındaki istinat duvarı, saat 20.00 sıralarında toprak kayması sonucu yıkıldı. Kayan toprak parçaları alt tarafta bulunan binadaki dairelerin camlarını kırarak içeri girdi. Kayan ve parçalanan istinat duvarı ise binanın dış duvarına dayandı. Olay sonucu 5 katlı apartmandaki dairelerde büyük çapta hasar meydana geldi. Dairelerin duvarlarında büyük çatlak ve delikler oluşurken, kırılan pencerelerden içeri giren toprak yığınları da daire sahiplerinin eşyalarına zarar verdi. da kaydı zaten. Akşam 20.00 sıralarında bir anda arka taraftan sesler gelmeye başlayınca bütün apartmanı hemen boşalttık. Büyük korku yaşayan apartman sakinleri hızla dairelerini boşaltarak polis ve zabıta ekiplerine haber verdi. Sokağa gelen ekipler güvenlik şeridi çekerek sokağı trafiğe kapatırken, binadaki vatandaşları da tahliye etti. Apartmanı mühürleyeceğiz diyorlar. Biz evimizden çıkmıyoruz. Ölürsek de belediye sorumludur' şeklinde konuştular. APARTMAN SAKİNİ 'DEFALARCA BELEDİYEYİ ARADIK' Yaklaşık bir haftadır ufak çapta toprak kaymalarının meydana geldiğini ve defalarca belediye ekiplerini aradıklarını iddia eden apartman sakinleri, duruma isyan ederek, Bir haftadan beri toprak kayıyor. Belediyeyi bin kere aradık. Geleceğiz dediler, gelmediler. Bu akşam k7 yerinden bıça ik boğazından ve nl ş'ı ve ta gü in 'n M in le AVM’n s Orhan, AV Ka nu ki Yu ır de n n' Ağ ya re ı. la gö nd la lay, Gün bun yaka ı ve kafelerinin gü anları tarafında kaybeden Necmetar nl em el lo sa ek m ye kan ldi. Gör ı kayralanan ve çok da meydana ge lunduğu katın sine göre, Yunus Orhan ya ktaş (40) olay yerinde hayatın A de tin ifa ın ın et ar tanıkl rerken, Necm betti. (25), tuvalete gi isine yan baknd ke eşiyle tin Aktaş'ın tı. Yunus Orhan'ın omuzuna çarp Cinayet zanlısı yaşadığı Rize'den tığını düşünüp ve kavgalı olduğu mak için 1 hafta önce ın ardından, rış ba an m ar ış kr rt te ta le n iy re eş lis ekipleri Kısa sü in iç ek iği öğrenildi. Po zanlısı m ld ye ge aş 'a kt ul A nb tin ta t et İs m ye ec na N lip ınan ci nduğu alana ge fından teslim al ra e ta er üz ak masaların bulu n m ka an tuvaletten çı rhan, sorgul O ak s 'ne nc nu A ğü . Yu lü du ür ur ot be Müd tekrar göz göze gören Asayiş Şu ı, gazetecilerin ün G Yunus Orhan, ış rt zanlıs tin Aktaş ile ta nıtsız götürüldü. Katil geldiği Necmet ışmanın üz sorusunu ya tin ün rd rt dü Ta öl ı. en ad et ed N m ec N , en maya başl an ed ı kayb ine, Yunus Orh bıraktı. Hayatın e Bakırköy Sadi Konuk büyümesi üzer çakla onlarca is ğı bı Aktaş'ın cesedi Morgu'na kaldırıldı. AA yanında taşıdı de bir anda Aknesi ta as ün H t ön le zü ev D gö Akkişinin ladı. Necmettin taş'ın üzerine at Alışveriş merkezinin O ortasında cinayet Ekmeğin 90 kuruştan 40 kuruşa kadar düşmesi vatandaşı sevindirdi rzurum’da, 250 gram ekmeğin 90 E kuruştan 40 kuruşa kadar düşmesi, makarna ve pilavın dahi ekmekle yendiği şehirde en çok vatandaşı sevindirdi. Sabahları çevre köy ve ilçelerden Erzurum'a gelen vatandaşların, ucuz ekmeği büyük poşetlere doldurup evlerine götürmesi, durumdan bir hayli memnun olduklarını gösteriyor. 'Ucuz olduğu için bu kadar fazla ekmek alıyoruz, çoluk çocuk yesin' diyen köylüler, ayrıca 15 ekmek alana da bir ekmeğin hediye verildiğini söylüyor. Dadaşların ucuz ekmek sefası sürüyor. Hiçbir ambalajı olmadan kaldırımlarda satılan ekmek, 'hijyen kimin umurunda, ucuz olsun yeter' diyen vatandaşın keyfine bırakıldı. Alan da satan da memnun kalınca, denetimler rafa kaldırıldı. 'Sokakta bu kadar da aleni ekmek satılmaz, insan sağlığı tehdit ediliyor' anlayışının para etmediği şehirde, 'ekmek 90 kuruştan 40 kuruşa düşüyorsa demek fırıncılar iyi para kazanıyor, biz de fırın mı açalım' düşüncesi daha çok rağbet görüyor. seçimleri öncesi ekmeğin 75 kuruştan 90 kuruşa çıkartılmasını çok bulan dönemin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Küçükler, fırıncıları ‘halk ekmek fabrikası ile tehdit etmiş, zamların geri alınmasını istemişti. Bakanlığı’nın ikide bir ekmek için çıkardığı yasaların da ne kadar etkisiz olduğu, kaldırımda satılan ekmekle tescillenmiş oluyor. Duruma rıza gösteren fırıncılar da seçim sonuna kadar fiyatı aşağı çekmişti. Ardından, eski zammı tekrar yürürlüğe koyan fırıncılar, 250 gram ekmeği 90 kuruştan satmaya başlamıştı. Hijyene yönelik fırınlarda kısmen de olsa uygulanan eldiven uygulamasına karşın, sokakta hiçbir denetimin olmaması dikkat çekerken, Dadaşların, 'Burası sahipsiz memleket' sözünün de haklı bir göstergesi anlamına geliyor. 30 Mart yerel Erzurum Fırıncılar Odası Başkanı Remzi Keteci, bu zammı kaçınılmaz olarak değerlendirmiş, un fiyatlarına gelen artışı bahane göstermişti. Keteci, çevre illerdeki aynı gramajlı ekmek fiyatının 1 TL’den satıldığını ileri sürmüştü. İsmini vermeyen bir bakkal işletmecisi, ekmeğin 90 kuruşa satıldığı dönemde fırıncıların ciddi yaptırım uyguladığını, kendilerinden başka diğer fırıncıların ekmeğini sattırmadığını, satana baskı uyguladığını, şimdi ise kapıda sıraya girip ekmeklerini sattırmak için adeta yalvardıklarını söyledi. Fırıncı esnafının çoğunun altında lüks arabalar bulunduğunu iddia eden bakkal işletmecisi, "Ekmek fiyatı 90 kuruştan 40 kuruşa kadar düşünce, nasıl ballı para kazandıklarını şimdi daha iyi anlıyoruz. Eskiden günde 50 ekmeği zor satardık, şimdi 250-300 ekmeği aşağı düşmüyoruz. Biz sürümden kazanırken, vatandaş da bol bol ekmek yiyor." dedi. CİHAN Dairesinde hasar oluşan bir apartman sakini ise 'Hepimiz bu evleri krediyle aldık. Bakın çoluk çocuk hepimiz dışarıda, arabalardayız. Bize yazık değil mi Ben evimi mühürletmem. Gündüz bile arabalara hırsız giriyor. Eğer polis beklerse olur, yoksa evimi bırakıp gitmem' dedi. Hasar gören binanın mühürleneceği ve yarın gündüz saatlerinde ekiplerin incelemesinin ardından binanın durumuyla ilgili karar verileceği öğrenildi. AA Maltepe'de ev yangını faiye ve polis ekiplerine haber verdi. İhbar üzerine yangın yerine gelen itfaiye, yaklaşık yarım saat süren çalışma sonrası alevleri kontrol altına alarak söndürdü. Yangın sonrası kafe tamamen kullanılamaz hale geldi. altepe, Gülsuyu Mahallesi, M Emek Caddesi üzerinde bulunan Mahir Hüseyin Ulaş Parkı'ndaki ahşap kafede, henüz bilinmeyen bir nedenle yangın çıktı. Alevleri fark eden bir mahalle sakini durumu it- İtfaiye ekipleri yangının çıkış sebebini araştırırken, polis de çevrede bulunan güvenlik kameralarını incelemeye aldı. Yangınla ilgili başlatılan soruşturma devam ediyor. AA 3 OCAK 2015 Eğitim HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA Üniversite maratonu 5 Ocak’ta başlıyor 2015 ÖSYS süreci, 5 Ocak tarihinde Yükseköğretime Geçiş Sınavı başvurularıyla başlayacak ve Ekim ayının ilk haftasındaki ek yerleştirme sonuçlarının açıklanmasıyla sona erecek. Ü niversite öğrencisi olmak isteyenler için 5 Ocak tarihi, 2015 ÖSYS sürecinin başlangıcı anlamına geliyor. 15 Mart’taki Yükseköğretime Geçiş Sınavı’nın (YGS) başvurularının başlayacağı 5 Ocak’a sayılı günler kala üniversite adayları çalışmalarını hızlandırırken gelecek hayalleri kurmaya da devam ediyor. ÖSYS maratonun un ilk durağı olan Yükseköğretime Geçiş Sınavı’nda ter dökecek adayların ortak müfredattan sorumlu olacaklarını belirten eğitim yazarı ve Nişantaşı Üniversitesi İcra Kurulu Üyesi Burak Kılanç, çapraz testlerin önemine vurgu yaptı. Başvuru sırasında meslek lisesi öğrencilerinin YGS’ye girmelerinin yanı sıra sınavsız geçiş hakkını da kullanabileceklerini hatırlatan Kılanç, “Mart ayında gerçekleştirilecek YGS’nin ardından 180 baraj puanını aşan adaylar, 13-21 Haziran tarihleri arasında gerçekleşecek Lisans Yerleştirme Sınavı oturumlarına girebilecekler” dedi. Üniversiteye girişte YGS’nin yüzde 40, LYS’nin ise yüzde 60 oranında etkili olduğunu belirten Burak Kılanç, “YGS’nin önemli olmadığı gibi bir algı var ancak ben bu sınavın etkisinin göz ardı edilmemesi gerektiğini düşünüyorum. Sınavda tüm adayların ortak sorumlu olduğu müfredattan sorular çıkıyor. Bu noktada çapraz testler, oldukça önemli. Yani, sayısal hedefi olan bir aday sözel soruları, sözel hedefi olan bir aday ise sayısal soruları kaçırmamalı. Çünkü bir net bile binlerce kişinin önüne geçmelerini sağlayacak. Adaylar son 2 buçuk aylarını iyi değerlendirmeli” diye konuştu.Sınava hazırlanan öğrencilerin alacakları puanlara konsantre olmaları gerektiğini hatırlatan Burak Kılanç, “Tercih dönemine gelindiğinde adaylar, puanları kadar güçlü olacak. O nedenle yüksek puan almaya odaklanmaları kendi faydalarınadır. D Ü N K Ü Ç Ö Z Ü M Ç E N G E L B U L M A C A 11 KYK 2014-2015 Başbakanlık bursu sonuçları sorgulama robotu YK'dan yapılan yazılı açıklamaya göre, burs-kredi K miktarı 300 liradan 330 liraya yükseltildi. Kurum tarafından lisans öğrencilerine 330, yüksek lisans öğrencilerine 660, doktora öğrencilerine ise 990 lira burs-kredi ödemesi yapılacak. Burs-kredi alacak öğrenciler, taahhütnamelerle ilgili işlemlerde artık noter masrafı ödemek zorunda kalmayacak. Öğrencilerin söz konusu taahhütnameleri, noterlere gitmeden 31 Ocak 2015 tarihine kadar PTT üzerinden temin ettikleri e-Devlet şifresiyle www.turkiye.gov.tr adresi üzerinden onaylamaları yeterli olacak. Çalışmalarından arta kalan vakitlerde ise aile büyükleri ve öğretmenleriyle meslek ve üniversite seçimi konusunda fikir alışverişinde bulunabilirler. Hedefleri doğrultusunda giderken de gerçeklerle yüz yüze gelmekten kaçınmamalılar. Bu süreçten başarıyla çıkmak için çok akıllıca davranmak gerekiyor. Başarısızlıkları tespit edip hemen önlemini almalılar ve eksikliklerini tamamlamalılar” ifadelerine yer verdi. Meslek ve üniversite tercihinin kolay bir süreç olmadığını söyleyen Kılanç, “Tercih döneminde öğrenciye yardım etmesi gereken aile, rehber öğretmenler, alan öğretmenleri ve eğitim yöneticileri gibi faktörler var. Adaylar genç yaşlarda olduğu için kendi başlarına bu seçimleri yapmaları hayat tecrübeleri dikkate alındığında mümkün değil. Adaylar, bir yandan kendilerini tanımak diğer yandan da daha fazla net çıkarmak için çabalıyorlar. Bu nedenle lise 1’den itibaren öğrencileri meslekler ve üniversiteler hakkında bilgilendirmek gerekiyor. Çünkü tercihler, 10-15 günlük koşturmalı bir sürece sıkıştırılmayacak kadar önemlidir” şeklinde konuştu.2014’TE 2014 yılında 2 milyon 86 bin kişinin ÖSYS’ye başvurduğunu ve 922 bin kişi üniversiteyi kazandığına dikkat çeken Burak Kılanç, “ÖSYS’ye başvuran 2 milyon 86 bin kişiden 1 milyon 900 bin kişi tercih yapma hakkı kazandı ve bunların arasından 1 milyon 240 bin kişi tercih yaptı. Tercih yapan öğrencilerin içinde, açık ve örgün öğretimleri sayarsak 922 bin kişi üniversiteli oldu. Yani tercih yapma hakkını kazanan her 100 kişiden 35’i tercih yapmadı. Bu durum, master ve doktora seviyesinde ilginç bir tez konusu olabilecek ülke gerçeğidir. Yine 2 milyonun üzerinde başvuru bekliyoruz” dedi. Üniversite sınavına başvuran her 100 kişiden 30’unun ‘üniversiteli’ olduğunu belirten Kılanç, “Üniversite mezunu ya da öğrencisi olan kişiler, ülkemizde tercih süreçlerinin bilinçli şekilde işlememesinden kaynaklı memnuniyetsizliklerinden dolayı yeniden sınavlara giriyor. Öyle görünüyor ki gençlerimizi doğru mesleğe ve üniversiteye yönlendirme açısından sıkıntı yaşıyoruz. Yükseköğretim Kurumu, geçtiğimiz yıllarda çift anadal ve yatay geçiş konularında kolaylaştırıcı önlemler alarak bu duruma çözüm bulmaya gayret etti” ifadelerini kullandı. AA Burs ve Kredi başvuru sonuçlandırma sistemi değişti Kredi ve Yurtlar Kurumu (KYK) müracaatlarında 'devrim' gibi uygulama... Gençlik ve Spor Bakanlığı, KYK'ya yapılan yurt, burs ve kredi başvurularında kullanılan puanlama sisteminde yeni bir uygulamayı hayata geçirdi. Yeni sisteme göre; KYK'nın yurtlarında konaklamak ya da kredi ve burs almak isteyen öğrencilerin beyanları, aralarında Maliye, Aile ve Sosyal Politikalar, Çevre ve Şehircilik, Adalet, Gümrük ve Ticaret Bakanlıkları'nın da yer aldığı 11 farklı noktanın bulunduğu 'Çok Noktalı Kontrol' adlı sistemden taranarak kontrol ediliyor. Bakanlık böylelikle, özellikle ailesinin maddi durumu, yurtlarda öncelik tanınan dezavantajlı gruplar içerisinde yer alma gibi sıralamayı ve burskredi sonuçlarını etkileyen bilgilerde mümkün olan en doğru sonuca ulaşıyor. SINAV DUYURUSUNA İLİŞKİN AÇIKLAMA Gençlik ve Spor Bakanlığı Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu Genel Müdürlüğü taşra teşkilatı yurt müdürlüklerinde, 06/06/1978 tarihli ve 7/15754 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan "Sözleşmeli Personel Çalıştırılmasına İlişkin Esaslar" çerçevesinde istihdam edilmek üzere, 20 Ekim 2014 – 26 Kasım 2014 tarihleri arasında yapılan Sözleşmeli Yurt Yönetim Personeli sözlü sınavı sonuçları açıklanmış olup, asıl listede yer alan adayların aşağıdaki belgeleri 16 Ocak 2015 Cuma günü mesai bitimine kadar ilgili Bölge Müdürlüğüne teslim etmeleri gerekmektedir. 2014-2015 KYK KREDİ BURS SONUÇLARI AÇIKLANDI Yüzbinlerce öğrencinin büyük merak içerisinde beklediği 2015 yılı Kredi ve Burs sonuçları açıklanmıştır. Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu Genel Müdürlüğünden yapılan açıklama şu şekilde; YÜKSEK Öğrenim Kredi Yurtlar Kurumu tarafından verilen burs/kredi miktarı 300 TL'den 330 TL'ye yükseltildi. Kurum tarafından lisans öğrencilerine 330 TL, yüksek lisans öğrencilerine 660 TL, doktora öğrencilerine ise 990 TL burs/kredi ödemesi yapılacaktır. Öğrenciler burs/kredi sonuçlarını www.kyk.gov.tr adresinden öğreneceklerdir. Burs/kredi kazanan öğrencilerin burs/kredi taahhütnamelerini noterlere gitmeden 31.01.2015 tarihine kadar PTT üzerinden temin ettikleri e-devlet şifresiyle www.turkiye.gov.tr adresi üzerinden onaylamaları yeterli olacaktır. Böylece öğrencilerimiz noter masrafı ödemek zorunda kalmayacaktır. Öğrencilerimiz burs ve kredi ile ilgili bütün ayrıntıları, www.kyk.gov.tr adresinden öğrenebilir. AA Özel Aziziye, başarıyı ödüllendiriyor zel Aziziye Koleji, başarılı Ö olan öğrencilerini ödüllendirme geleneğini devam ettiriyor. Dönem sonu yaklaşırken değişik alanlarda başarılı olan öğrenciler ödüllendirilerek başarılarından dolayı teşekkür edildi. Aziziye Koleji birçok dalda derece yapmış öğrencilerini ödüllendirdi. Kolejde her hafta yapılan ‘Haftalık Kontrol Sınavı’ ortalamalarında 1. olan öğrencilere başarı belgeleri verilerek ödülleri takdim edildi. ‘Aylık Kontrol Sınavı’nda derece yapan öğrenciler de unutulmadı. YGS’ye girecek olan 12. sınıf öğrencilerinin sınava yönelik motivelerini artırmak amacıyla girmiş oldukları denemelerde aldıkları puanlara göre ödüllendirmeleri yapıldı. 10. ve 11. sınıflara uygulanan ‘Kitap Bitirme Programları’ sonucu dereceye giren öğrencilerimiz ödüllendirildi. Türkiye geneli yapılan ‘Kitap Okuma’ yarışmasında da öğrenciler dereceler elde etti. Türkiye genelinde 3. 9. ve 10. olan öğrencilere ödül verildi. Fizik zümresinin yapmış olduğu ‘pano yarışması’ yoğun ilgi gördü, yarışma sonuçlarına göre 1. olan sınıfa ödülleri verildi. Okulda uygulanan ‘ayın öğrencisi seçme etkinliği’nde davranış ve ders yönüyle örnek olan öğrencilere de ödülleri verildi. Öğrencilerden Ece İş de EYOF Olimpiyat elemelerinde Türkiye şampiyonu olması dolayısıyla ödüllendirildi. Özel Aziziye Koleji Genel Müdürü Ali Dilitatlı başarıyı ödüllendirmenin eğitimde başarıyı artıran önemli bir etken olduğunu bildirerek, başarılı olan öğrencileri, idareci, öğretmen ve velilerini tebrik etti. CİHAN 12 3 OCAK 2015 Sağlık HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA Saçta oluşan kepeğe dikkat! Kolesterol ilaçları antibiyotikle beraber hastanelik ediyor Ahmet Rasim KÜÇÜKUSTA olesterol ilaçlarının yeni bir “marifeti” daha ortaya çıktı. K Canadian Medical Association Journal isimli tıp dergisinde yayınlanan araştırmada tüm dünyada yaygın olarak kullanılan kolesterol ilaçları (statinler), gene en çok kullanılan antibiyotiklerden olan “klaritromisin” ile beraber alındığında yan etki ve hastaneye yatırılma risklerinin arttığı belirlendi. Oysa CYP3A4 enzimi tarafından metabolize edilmeyen statinlerin (rosuvastatin, pravastatin ve fluvastatin) klaritromisin ile sorunsuz kullanılabileceği sanılıyordu. klaritromisin ile beraber CYP3A4 tarafından metabolize edilmeyen bir statin kullananlarda akut börek yetersizliği için hastaneye yatırılma, hiperpotasemi (kanda potasyum yükselmesi) ve tüm sebeplere bağlı ölüm risklerinin daha yüksek olduğu tespit edildi. Klaritromisin hem CYP1A4 ve hem de OATP1B1ve OATP1B3 enzimlerini inhibe ederken azitromisinin her ikisi üzerine de bir etkisi bulunmuyor. Klaritromisin özellikle solunum yolları, deri ve mide enfeksiyonlarında çok yaygın olarak kullanılıyor. İlaç etkileşimlerine dikkat CYP3A4 isimli enzim tarafından metabolize edilen statinlerin gene aynı enzimi inhibe eden ilaçlarla beraber kullanılmasının yan etki riskini artırdığı zaten biliniyordu. Bu gözleme dayalı bir araştırma olduğu için hesaba katılmayan değişkenlerin sonuçları etkileme ihtimali elbette var ve bu tür araştırmalardan bir sebep-sonuç ilişkisi çıkarılması da doğru olmaz. İki ilaç beraber alındığında, statinlerin metabolizmasını sağlayan enzim aktivitesi baskılandığı için statinler parçalanamıyor ve ilacın kan seviyesi yükseliyor ve zararlı etkiler ortaya çıkıyor. Bununla beraber her iki ilaç da çok yaygın ve gereksiz yere kullanıldığı için bu durumun dikkate alınması gerekiyor ve en azından statin kullanan hastalarda klaritromisin yerine azitromisinin tercih edilmesi daha doğru olur. Bazı statinler (rosuvastatin, pravastatin ve fluvastatin) ise CYP3A4’ den başka enzimler tarafından metabolize edildiklerinden, bunların bu enzimi inhibe eden ilaçlarla beraber alınmasının sorun yaratmayacağı ileri sürülüyordu. Gelelim neticeye Araştırma CYP3A4 tarafından metabolize edilmeyen statinlerin klaritromisin ile etkileşimlerini ortaya koymak için düzenlendi. Klaritromisin hem CYP3A4 isimli enzimi hem karaciğer için spesifik organik anyon-taşıyan polipeptitleri (OATP1B1 ve OATP1B3) de inhibe edebiliyor. Araştırma 104 bin kişi üzerinde gerçekleştirildi Kolesterol ilaçları da antibiyotikler de fayda-zarar oranlarına bakılmadan leblebi gibi kullanılıyor. Emniyetli olduğu sanılan birçok ilacın yan etkileri ve riskleri seneler sonra anlaşılabiliyor. ermatec Polikliniği D Dermatoloji Uzmanı Dr. Ata Nejat Ertek, “En sık görülen saç Birçok insan kepek problemini ya saçlarını çok yıkamaktan ya da az yıkamaktan dolayı kaynaklandığını düşünürler. Saç düzenli olarak şampuan ile yıkanmazsa, kafa derisinde ki yağ hücreleri kepek oluşmasına neden olabilir. Öte yandan saçı sık sık şampuanlamak da kafa derisini tahriş edip kepeğe neden olabilir. Bunun yanı sıra,havaların soğuması ile genellikle kış aylarında cilt kurur. Cildin kuruması saç derisinde kepeklenme ve kaşınmanın en büyük nedenidir.'' diye konuştu. Dermatoloji Uzmanı Dr.Ata Nejat Ertek, açıklamasını şöyle sürdürdü; ''Az su içmek cildi kurutur ve işte bu nedenle su içmekle kepek arasında bir bağlantı kurulabilir. Yeterince su içmiyorsanız kepek sorunu yaşayabilirsiniz demektir. Az su içmek dışında stres ve kaygı da cilt sorunlarını daha da kötüleştiren faktörlerdir. Kepeklenmeye sebep olan hastalıklar ise; saç egzaması, sorunları şunlardır; Saçla ilgili birçok hastalıklar vardır. Bunlar doğrudan doğruya saçlara ait mikroplu bir takım hastalıklar olabildiği gibi, vücudun bütününü ilgilendiren birtakım hastalıklar da saçlar üzerinde zararlı etkiler yapabilir. Bu arada, vücudun bakımına, beslenişine bağlı olan açlık, vitaminsizlik gibi haller, şeker hastalığı gibi bünye bozuklukları saçlara zarar verebilir. Başlıca hastalıklar, saç dökülmesi, saçkıran hastalığı, kepek (sebore) hastalığıdır.'' dedi. “Latince ismi Pityriasis capitis olan kepek, basit bir şekilde anlatmak gerekirse ölü hücrelerin dökülmesidir.” Diyen Dr. Ata Nejat Ertek, “Dünya nüfusunun yaklaşık yüzde 40’ı herhangi bir dönemde kepeklenme sorunu ile karşılaşmaktadır. Özellikle kepek problemi koyu renkli kıyafetler giyildiğinde belirgin hale gelir. Saç boyaları kanser yapıyor! Bu araştırma güvenli olduğu sanılan ilaçların bile çok ciddi etkileşimlere yol açabileceğini gözler önüne seriyor. İlaç yazma meraklısı doktor ve ilaç yutma meraklısı hastalara önemle duyurulur. Hapı yutturmayalım hapı yutmayalım. Bunların 51 bin 523’ ünün statinlerle beraber klaritromisin ve 52 bin 518’ inin de azitromisin kullandığı belirlendi. Bu kişilerin antibiyotik yazıldıktan sonraki 30 gün içinde rabdomiyoliz, akut börek yetersizliği, hiperpotasemi ve ölümlerine bakıldı. Kontrol grubu ile kıyaslandığında Klaritromisin: Klacid, Macrol, Claricide, Clabel, Deklarit, Cleanomisin, Klamaxin, Klamer, Klarolid, Klaromin, Klax, Laricid, Macrol, Maxiclar, Megasid, Uniklar Azitromisin: Zitromax, Azeltin, Azax, Azitro, Azamax, Azro, Tremac, Zitrotek Rosuvastatin: Crestor, Colefix, Colnar, Coupet, Kolros, Liverkol, Reakt, Rosact, Rosucor, Rosifix, Rosugen, Rosutech, Rozitrol, Stage, Stata, Suvatin, Ultrox Pravastatin: Pravachol Fluvastatin: Lescol üzel ve genç görünmek her yaşta herkesin arzusu. G Ancak kimi zaman güzelleşme YÜZDE 18 DAHA FAZLA KANSER RİSKİ merakı hastalıkları da beraberinde getiriyor. Gıda ve İhtiyaç Maddeleri Denetleme ve Sertifikalama Araştırmaları Derneği (GİMDES) Başkanı Dr. Hüseyin Kami Büyüközer, yapılan araştırmalarla bazı saç boyalarının lenfoma ve mesane kanseri gibi hastalıklara sebep olduklarının tespit edildiğini belirtti. Dr. Büyüközer, açıklamaların dikkate alınması gerektiğini, araştırmaların bu ürünleri dayatan ülkelerin bilim insanları tarafından yapıldığını ve kanser riski taşıyan bu tür ürünlerin kullanılmaması gerektiğini ifade etti. LENFOMA KANSER RİSKİNİ ARTIRIYOR Dr. Büyüközer, "Daha güzel veya daha genç görünmek için saç boyamaya devam edenler bu tür hastalıklara yakalanma riskini göze almış oluyor. Saç boyalarının, lenfoma kanseri riskini artırabildiği, yeni bir araştırmada daha tespit edildi.Barselona'daki Katalan Onkoloji Enstitüsü'nden Dr. Silvia de Sanjose ile meslektaşlarının araştırması saç renklendiricilerini 1980'den önce kullanmaya başlayan kadınların lenfoma riskini dökülmeleri arttırabildiğini ifade ederek, “Kepek nedeniyle saç derisini sürekli kaşımak tahrişe neden olabilir ve saç köklerini zayıflatır. Kepeklenme ve saç dökülmesi arasındaki ilişki bu şekildedir. Saç derisindeki kaşımaya bağlı tahriş nedeniyle dökülen saçların yerine zaman için yenileri çıkacaktır. Sık aralıklarla saç boyası uygulaması ve saç rengini keskin şekilde değiştirmek, güçlü ve saçı yıpratıcı kimyasal kullanımı gerektirdiği için saça zarar vermektedir. Saçı şekillendirmek için kullanılan doğal olmayan saç şekillendiriciler saç derisinde alerjik tepkiye neden olabilir veya bu ürünlerin çok fazla kullanımı saç derisini tahriş edebilir. Ayrıca, sık aralıklarla fön çekme ve saçı şekillendirme saça zarar vermektedir. Şekil veren ve saç kurutan aletler, ısından dolayı saçlara zarar verir. Sıcak uygulamalar sonucu saç var olan nemini ve esnekliğini kaybeder. Saçların hep toplanması sakıncalıdır. Saçlarınızı ara sıra serbest bırakarak hava almasını sağlamalısınız. Öncelikle beslenmeye dikkat etmek gerekir. Çünkü beslenmede problem varsa bundan ilk etkilenecek organınız saçlarınızdır. AA Uzmanlar sı k sık kullanılan s aç boyalarının len ve mesane k foma anserine yol açtığını belirtti. artırdığı vurgulandı" dedi. İlaçların bizdeki piyasa isimleri: 2002-2013 seneleri arasında rosuvastatin, pravastatin ve fluvastatin gibi CYP3A4 enzimi tarafından metabolize edilmeyen statin kullanan ortalama yaşları 74 olan 104 bin 41 kişiye ait sağlık veri tabanı üzerinde gerçekleştirildi. sedef hastalıkları, sinirsel egzama ve mantar hastalığıdır. Eğer vücudunuzda egzama varsa bu durum kafa derinizde kepeğin gelişmesine öncülük edebilir. Çeşitli mantar ve deri hastalıklarının saçlardaki kepekleri arttırdığı bilinmektedir. Özellikle çeşitli egzama türleri ve malasezya mantarı adlı rahatsızlıklarda maalesef saç diplerinde soyulmalar ve aşırı deri dökülmesi görülebilmektedir. Kepeğin zararları arasında sayılabilecek temel sorun, bu beyaz yağlı oluşumların saç derisinde kaşıntıya neden olması ve kişinin de saçlı deriyi kaşırken bölgeye zarar vermesidir.Kepek, bulaşıcı veya ciddi bir hastalık değildir. Fakat, kepeği önlemek için saç derisine gerekli bakımı yapmak gereklidir. Gün içinde farkında olmadan sürekli kaşınan saçlı deride yaralar oluşabilir ve bu açık yaralara da dış ortamdaki mikroplar kolayca yerleşerek enfeksiyon oluşmasına sebep olabilir.'' Dr.Ata Nejat Ertek, kepeğin doğrudan dökülme problemine neden olabilecek bir sorun olmadığını ancak saç köklerinin zaman içinde zayıflamasına neden olarak koparak Daha önceki araştırmalarında yeni bulgularla uyuştuğunu kaydeden Dr. Büyüközer,"Araştırmada, saçlarını boyayanlar arasında bu hastalığa yakalanma riskinin yüzde 19 daha fazla olduğu belirtilirken, saçlarını yılda 12 ya da daha fazla boyayanların hastalığa yakalanma riskinin yüzde 26 daha fazla olduğu kaydedildi" şeklinde konuştu. 15 yıl süreyle saçlarını sık sık özellikle de koyu renklerle boyayan bayanlarda mesane kanserine yakalanma risklerinin, hiç boyamayanlara oranla 3 kat daha fazla olduğunu söyleyen Dr. Büyüközer, bayanların saçlarını boyayan kadın kuaförlerinin de boya kullanmayanlara oranla yüzde 50 daha fazla mesane kanserine yakalanma riski olduğunu söylüyor. 1980 ÖNCESİ TEHLİKE Dr. Büyüközer, American Journal of Epidemiology Dergisi'nde yayınlanan araştırmada da, saçlarını 1980 öncesinden beri boyayanlarda lenfoma kanseri riskinin yüzde 37 daha fazla olduğunu aktardı. Dr. Büyüközer "1978-1982 arasında, potansiyel kanser yapıcı maddeleri azaltmak için boyaların içeriğinin değiştirildiği ancak yeni boyaların risksiz olup olmadığının henüz açıklık kazanmadığı belirtiliyor" dedi. AA Marmara, Kuzey ve İç Ege, Karadeniz'in iç kesimleri, İç Anadolu ve Akdeniz'in iç kesimleri ile Doğu Anadolu'da buzlanma ve don olayı beklendiğinden, yaşanabilecek olumsuzluklara karşı (ulaşımda aksamalar, vb) dikkatli ve tedbirli olunması gerekmektedir. Meteoroloji Genel Müdürlüğü'nden alınan tahminlere göre; yurdun iç ve doğu kesimlerinde görülecek olan yağışların; Batı Akdeniz kıyıları, Doğu Akdeniz, Orta ve Doğu Karadeniz kıyıları ve Güneydoğu Anadolu'da yağmur ve sağanak, yağış alan diğer yerlerde karla karışık yağmur ve kar şeklinde olması bekleniyor. Yapılan son değerlendirmelere göre; ülkemizin iç ve doğu kesimlerinde görülecek olan yağışların; Batı Akdeniz kıyıları, Doğu Akdeniz, Orta ve Doğu Karadeniz kıyıları ve Güneydoğu Anadolu'da yağmur ve sağanak, yağış alan diğer yerlerde karla karışık yağmur ve kar şeklinde olması bekleniyor. Hava sıcaklığının; İç ve kuzeydoğu kesimlerde 2 ila 5 derece azalacağı, diğer yerlerde önemli bir değişiklik olmayacağı tahmin ediliyor. Rüzgarın ise, genellikle güney ve güneybatı yönlerden hafif, ara sıra orta kuvvette, Marmara ve Kuzey Ege'de kuzey ve kuzeydoğu yönlerden kuvvetli olarak (30-50 km/s) esmesi bekleniyor. Marmara, Kuzey ve İç Ege, Karadeniz'in iç kesimleri, İç Anadolu ve Akdeniz'in iç kesimleri ile Doğu Anadolu'da buzlanma ve don olayı beklendiğinden, yaşanabilecek olumsuzluklara karşı (ulaşımda aksamalar, vb) dikkatli ve tedbirli olunması gerekmektedir. Bazı illerde beklenen hava durumuyla günün en yüksek sıcaklıkları ise şöyle: Ankara: Parçalı ve çok bulutlu 3 İstanbul: Parçalı ve çok bulutlu 4 İzmir: Parçalı bulutlu 8 Adana: Çok bulutlu ve aralıklı sağanak yağışlı 13 Antalya: Çok bulutlu ve aralıklı sağanak yağışlı 14 Samsun: Parçalı ve çok bulutlu, sabah saatlerinde yağmurlu, iç kesimleri karla karışık yağmurlu 6 Trabzon: Çok bulutlu ve aralıklı yağmurlu 10 Erzurum: Çok bulutlu ve aralıklı kar yağışlı 2 Diyarbakır: Çok bulutlu ve aralıklı yağmurlu 7 ANKARA İS TAN BUL Bugün 3 Ocak Cumartesi 6 Rüzgar 14 3 Bugün 3 Ocak Cumartesi Nem %63 2 Rüzgar 13 -4 AN TAL YA İZ MİR Bugün 3 Ocak Cumartesi Nem % 76 10 Rüzgar 22 1 Bugün 3 Ocak Cumartesi Nem % 96 17 Rüzgar 20 4 Nem % 72 3 OCAK 2015 Turizm 13 HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA Turizmciler, umutlarını yeni yıla bağladı eçen yıl bekledikleri turizm G canlılığını bulamayan turizmciler, bu sene bölge için önemli olan Alman turistin gelmesine için özel çalışma yapılması gerektiğini belirtiyor. Manavgat Titreyengöl-Sorgun Turizm Yatırımcıları Birliği(TİSOYAB) Başkanı Hüseyin Aydoğan, geçen yıl Alman turistlerin bölge destinasyonuna az gelmesinin sektörünü kısmen olumsuz etkilediğini söyledi. Bölge destinasyonuna yıllık 4 milyon turistin geldiğini belirten Aydoğan, bunun yüzde 50 ile 55 oranında Almanların oluşturduğunu kaydetti. Geçtiğimiz yıl değişik nedenler ötürü Manavgat bölgesine gelen Alman turist sayısında yüzde 20 oranında düşüş olduğunu belirten Aydoğan, bu sene başta Berlin Fuarı olmak üzere iyi bir çalışma ile bu açığın kapatılması gerektiğinin altını çizdi. Aydoğan, şunları söyledi: "Bölgemizin can damarını Alman turistler ile İskandinav ülke turistleri oluşturuyor. yaşamamız lazım." TÜRSAB Side Manavgat Bölgesel Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Özden, bölgenin turizminde bel kemiğini Alman turistlerin oluşturduğunu, bu pazarın iyi bir şekilde korunması lazım geldiğini söyledi. 2015 turizm sezonunda başta Almanlar olmak üzere Hollanda, Belçika, İngiliz, Avusturya, Çek Cumhuriyeti ve İskandinav ülkelere yönelik çalışma yapılması gerekir. Geçen yıl dünyada yaşanan ekonomik krizler nedeniyle Alman pazarında bir durgunluk yaşandığını belirten Özden, bu sene ise Rus turizminde tehlikeli bir tablonun olduğunu, Ruble'nin değer kaybına bağlı endişeli seyrinin sezon öncesine kadar çözüleceğini kaydetti. Alman turizmini canlı tutulması gerekiyor. Geçen yıl Alman turizminde yaşadığımız kayıpları Özden, 2015'te Alman turist canlılığının iyi tutulması gerektiğini, bölge destinasyonu için bu pazarın çok önemli olduğunu dile getirdi. Öte yandan, Noel Bayramı tatili için Manavgat'a gelen Alman turistler, ülkelerine dönmeden önce yeni yılın ilk gününde uluslararası perşembe pazarında alışveriş yaptı. Pazarcı esnafı Mehmet Ali Bilir, yeni yılın ilk gününde kısmende olsa Alman turistlerin, yaptığı alışverişle pazarcı esnafının yüzünü güldürdüğünü söyledi. CİHAN ye ulaştı re et im nt sa 0 16 ı lığ lın ka r ka da ğ' Uluda ürkiye'nin önemli kış turizm merkezlerinden Uludağ'da kar T kalınlığı bir buçuk metreyi aştı. Sabah Rus turistler Almanya'dan elini ayağını çekti R uslar Almanya'nın Bavyera bölgesindeki kayak merkezlerini en çok ziyaret eden turist grubunun başında yer alıyordu. Ancak Ukrayna krizi ve batıda oluşan olumsuz yargılar Rusları Bavyera'dan uzak tutmaya başladı. Ruble'nin değer kaybetmesi ile birlikte zengin Ruslar Avrupa'ya seyahat edemeyecek duruma geldi. Ocak ayından Eylül ayına kadar Bavyera'yı ziyaret eden Rus turist sayısı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 4.4 düştü. Gecelemelerde ise yüzde 5.8 düşüş yaşandı. 2014 başına Ukrayna krizi patlak vermeden önceki gecelemeler sayesinde 500 bin rakamına ulaşılabildi. Bölge İstatistik Kurumu'nun verilerine göre, Eylül 2014'te geceleme sayısı yüzde 21 azaldı. Rusların en çok tercih ettiği kış tatili destinasyonlarından biri Garmisch-Partenkirchen. Yerel otel yöneticilerden Peter Ries, Rusya'dan gelen ziyaretçi sayısının ciddi oranda düştüğünü söyledi. Ries, 2014 yılının başından beri Rus misafir sayısında yüzde 5.1 düşüş yaşandığını söyledi. Geçen seneye göre gecelemelerde yüzde 8.4 düşüş görüldüğünü belirten Reis, "Diğer otelciler ile de görüştüm. Hepsi aynı şeyden şikayetçi. Kış aylarında Rusların çok az rezervasyon yaptırdığını söylediler. Rusya pazarı üzerine yoğunlaşmaya devam edeceğiz. Onlara burada iyi karşılandıklarını göstereceğiz" dedi. AA saatlerinde Uludağ oteller bölgesinde yapılan ölçümde kar kalınlığının 160 santimetreyi bulduğu belirlendi. Yılbaşı tatili sebebiyle otellerin tamamen dolduğu Uludağ'da kar yağışı sürüyor. Bir buçuk metreyi aşan kar sebebiyle yaklaşan sömestr öncesi otelcilerin yüzü gülüyor. 26 Ocak'ta başlayacak sömestr tatili 6 Şubat'ta bitecek. Yılbaşı hareketliliği yaşayan Uludağ'ın sömestr tatili öncesinde yeniden hareketleneceği belirtiliyor. Bursa Meteoroloji Müdürlüğü yetkilileri, halen hava sıcaklığının eksi 7 derece olduğu Uludağ'da kar yağışının dört gün boyunca aralıklarla devam etmesinin beklendiğini açıkladı. Halen kar yağışının sürdüğü Uludağ'da gece saatlerinde en düşük hava sıcaklığının eksi 9 derece olduğu öğrenildi. CİHAN Hollywood oyuncuları Türkiye'de korkutacak T ürk sinemasında korku alanında akla ilk gelen isimlerden yönetmen Karacadağ'ın Hollywood oyuncularının rol aldığı filmi Magi, mayıs ayında vizyona girecek. Hasan Karacadağ, AA muhabirine, teknik ve içerik olarak Anadolu kültürü ve hikayelerine dayanan filmde Rezervuar Köpekleri'ndeki Mr. Blonde rolüyle tanınan ve 150'nin üzerinde filmde rol alan Michael Madsen'in yanı sıra Stephen Baldwin, Brianne Davis, Lucie Pohl, Dragan Micanovic ve Kenan Ece'nin rol aldığını bildirdi. Çekimlerin İstanbul, Bursa ve Adapazarı'nda gerçekleştirildiğini belirten Karacadağ, "Bu bir Amerikan filmi gibi ama tamamen Türk elementleriyle donatılmış, Anadolu topraklarında geçen has Anadolu-Babil cin hikayesi" dedi. Filmin yaklaşık 3 milyon liraya mal olduğunu söyleyen Karacadağ, "Amerikan dağıtım sistemiyle dünyaya dağıtılacak ilk Türk filmi bu. Sadece korku sineması için değil Türk sineması tarihinde bir ilk" ifadesini kullandı. Karacadağ, Magi'nin Amerika'nın 2015'in en çok beklenen korku filmi listesinde yer aldığını da ifade etti. OYUNCULAR TÜRK KÜLTÜRÜNE HAYRAN KALDI Yabancı oyuncuların ancak önceki filmlerini izledikten sonra rolleri kabul ettiğini kaydeden Karacadağ, Amerikalıların bir Doğu ülkesinde başına gelen korkunç olayların an- latıldığı filmin kesinlikle oryantalist bakış açısı içermediğini vurguladı. Karacadağ, "Yıllardır savaşını verdiğim şey şu ki hikayelerimizi kendi kültürümüze, dinimize, geleneklerimize bağlı kalarak anlatalım. Batı teknik olarak taklit edilebilir ama içerikte kendimiz olalım çünkü bizim malzememiz onlardan daha fazla" diye konuştu. Türkiye'yi doğru anlatmanın önemini vurgulayan Karacadağ, filmde bir rahibi canlandıran Baldwin'in "Türk ve İslam kültürü deyince aklıma çöl ve kılıç geliyordu ama bu filmden sonra Türk kültürüne hayran kaldım ve çok okumak istiyorum" dediğini aktardı. FILMLERI KABUSLARINDAN BESLENIYOR Adını 2006 yılında çektiği "Dabbe" filmiyle duyuran Hasan Karacadağ, 5 filmden oluşan Dabbe serisinin yanı sıra cin temalı korku filmleriyle geniş bir izleyici kitlesi elde etti. Senaryosuna imza attığı Magi'de de yeniden bir cin hikayesi anlatan Karacadağ, filmlerinin rüyalarından da beslendiğini dile getirdi. Karacadağ, "Rüyada inanılmaz bir gerilim yaşıyor, cinlerle ilgili şeyler görüyorum. Bazen uyanıp bunları yazdığım da oluyor" diyerek, Dabbe 5: Bir Cin Vakası filmindeki kadının odaya girip cinler gördüğü sahneyi rüyasından aldığını anlattı. "CIN ALEMI KORKUTUCU" Filmleri için cinleri kadim kaynaklardan araştırdığını, çeşitli seanslara katıldığını hatta epey sarsıldığını söyleyen Karacadağ, "Cin var mı yok mu diye merak edip işin içine giren herkes yanıtını alıyor zaten" ifadesini kullandı. Hasan Karacadağ, İslami kaynaklara göre Müslüman cinlerin de varlığına değinerek, "Ne olursa olsun o alem korkutucu" diye konuştu. Zaman zaman zorlansa da filmlerinde cin temasını kullanmaktan vazgeçemeyeceğini ifade eden Karacadağ, filmleriyle seyirciyi okumaya, araştırmaya yönelttiğini dile getirdi. AA AMBARLI GÜMRÜK MÜDÜRLÜĞÜ Müdürlüğümüzce aşağıda ünvanı ve adresi bildirilen borçluya usulünce tebligatların iade olunması ve tespit edilen farklı bîr adresi bulunmaması sebebiyle Müdürlüğümüzce tanzimli Ek Tahakkuk/Para Cezası/Ödeme Emrinin tebliği için gerekli tebligat yapılamamıştır. Aşağıda ünvanı, beyanname numarası ve borç miktarı bildirilen devlet alacağına ilişkin olarak, 7201 sayılı Kanun ve cari mevzuat hükümleri çerçevesinde ilanen tebliğine karar verilmiştir. Yukarıda belirtilen nedenlerle şahsın/şirketin belirtilen borcu en geç 15 gün içerisinde Halkalı Gümrük Saymanlık Müdürlüğüne ödemesi, aksi halde hakkında 6183 sayılı A.A.T.U.H. Kanun çerçevesinde gerekli işlemlerin yapılacağının bilinmesi ilanen tebliğ olunur. Tahsili Gereken Tebliğ Olunan Yazının Fark Vergi Para Cezası Sayı/Tarihi-Mahiyeti Tebliğ Olunan Adres Dosya No Beyanname Sayı/Tarihi Firma Ünvanı 15185 21377/28.04.2003 MEHMET NECAT SÜREN (45073238530) TASFİYE HALİNDE SÜREN GÜMRÜK KDV PARA CEZASI: 72,00.-TL 18.08.2014/2203185 tarihli H.Muzaffer Erdönmez Sok.No:20/6 MÜŞAVİRLİĞİ LTD.ŞTİ. TASFİYE MEMURU ve sayılı Para Cezalarına Yeşilköy-Bakırköy/İSTANBUL İtiraza İlişkin Karar 15185 21377/28.04.2003 SAKİN GÜMRÜK MÜŞAVİRLİĞİ (7400347662) KDV PARA CEZASI: 72,00.-TL 18.08.2014/2203310 tarihli Esentepe Mah.İrfan Baştuğ Paşa ve sayılı Para Cezalarına Cad.No:15 D:5 Şişli/İSTANBUL İtiraza İlişkin Karar BASIN:1323/www.bik.gov.tr 14 Magazin-Tv 3 OCAK 2015 HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA Mahsun Kırmızıgül'e ezeli rakibinden tam not! eyaz Melek’, ‘Güneşi Gördüm’ ve ‘New York’ta B Beş Minare’ filmleriyle sinema dünyasında kendine sağlam bir yer edinen yönetmen Mahsun Kırmızıgül dördüncü filmi ‘Mucize’ yeni yılın ilk gününde seyirci karşısına çıkıyor. Tam 930 salonda birden vizyona girecek ‘Mucize’, Avrupa ve Azerbaycan’da eşzamanlı olarak gösterime çıkacak. Birçok ünlü ismin katıldığı gala gecesinde Kırmızıgül’ün yakın arkadaşı Özcan Deniz de yer aldı. Film gösterimi öncesi tüm oyuncular basın mensuplarının karşısına geçerek toplu fotoğraf çektirdiler.HABER MERKEZİ Serdar Ortaç borçlarını ödemek için plazasını sattı Kuşum Aydın'a evlenme teklifi! erdar Ortaç’ın yıllardır biriken S borçlarını, Mecidiyeköy'deki plazasını satarak ödediği söyleniyor.Plazayı, yaklaşık 5 milyon dolara işadamı Erkan Selah'a sattığı iddia edilen Ortaç'ın, 2015'e tüm borç ve senetlerini ödeyerek girdiği belirtiliyor. Satılan plazayı otel yapmak isteyen eşi Chloe'nin ünlü şarkıcıya çok kızdığı, bunun üzerine de Ortaç'ın "2015 bizim yılımız olacak. Sana bir yer alacağım, sen de orayı otel yapacaksın" diye söz verdiği de iddialar arasında...HABER MERKEZİ arkıcı Kuşum Aydın, 5 yıl sonra tekrar sakal bırakarak sakal Ş modasına uydu. Geçtiğimiz günlerde Show TV ekranlarında yayınlanan Çağla Şıkel ve Alişan’ın sunduğu ‘Her Şey Dahil’ programına katılan Kuşum Aydın’ın yeni imajı beğeni topladı.Aydın, bayan seyirciler arasından reklam arasında evlenme teklifi aldı. Magazin muhabirlerine yeni yılla ilgili konuşan Aydın; 2015’e sakallı giriyorum, 2015 boyunca herkes beni sakallı görecek dedi. HABER MERKEZİ Üzerinde servetle poz verdi est Model Tuğba Melis Türk, Gold New’ün yeni yıl sayısında önde gelen markaların tasarımlarını B tanıttı. Türk, milyonluk mücevherlerle objektiflere poz verdi.HABER MERKEZİ KANAL AKIŞLARI 07:101'de Bugün 07:25Osmanlı Tokadı 09:00Rüzgar Gülü 09:50Çizgi Sinema "El Dorado Yolu" 11:351'de Bugün 11:506 Mantı 13:001'de Bugün 13:15Savaşta Barışta Türk Ordusu 13:40Hayat Ağacı 16:00Gezelim Görelim 16:45Beni Böyle Sev 19:00Ana Haber Bülteni 19:45Spor 19:50Hava Durumu 19:55Hayat Ağacı 07:30Batman 09:00Duck Dodgers 10:00Aramızda Kalsın 13:00Oynat Bakalım 15:30Çok Güzel Hareketler Bunlar 17:15Yabancı Sinema 19:30Yabancı Sinema 21:30Yabancı Sinema 06:00Akasya Durağı 08:00Çok Güzel Hareketler Bunlar 09:30Magazin D 16:00Ben Bilmem Eşim Bilir 19:00Kanal D Ana Haber Bülteni 20:00Güllerin Savaşı 05:40Küçük Kadınlar 07:00Benim Hala Umudum Var 08:00Dizi 10:00Dizi 12:00Dizi 14:00Dizi 16:30Dizi 18:30Star Haber 19:15Star Life 20:00Urfalıyam Ezelden 23:30Dada Dandinista 04:35Benim Annem Bir Melek 05:00Beyaz Gelincik 06:00Dizi TV 08:30Adanalı 11:00Yahşi Cazibe 13:30Alemin Kıralı 16:00Kızlar ve Anneleri Haftanın Finali 18:45ATV Ana Haber 20:00Kertenkele 23:20Gün Işığı 00:00Gerçek Adalet 01:45Ekip 49 03:30Yedi Psikopat 05:10Dudaktan Kalbe 06:15Yeter Ki Sen Kazan 07:00Her Sabah 08:452. Sayfa 10:30Doktor Aytuğ 12:30Öğle Haberleri 12:50Derya'nın Dünyası 14:45Dudaktan Kalbe 16:15Dolu Dolu Anadolu 17:50Sıcak Gündem 18:00Ana Haber 18:50Yeter Ki Sen Kazan 19:50Fünye 21:45Kayıp Kimlik 23:45Hayatın Rengi 01:00Magic City 01:50Banshee 02:40American Horror Story 03:20Uzak İhtimal 04:50Kanıt 06:00Çirkin Ördek Yavrusu ile Farecik 06:40Ejder Avcıları 08:00Can Dostum 10:40Women 18:20Çok Gezenti 23:20Homeland 07:00 Pis Yedili 08:00 Ayı Kardeşler 08:30 Pepee 09:00 Show Dünyası 10:00 Her Şey Dahil 12:00 Lezzet Haritası 13:00 Yol Arkadaşım 15:45 Bu Tarz Benim 19:00 Show Ana Haber 20:00 Güldür Güldür Show 08:45Lifestyle 08:55 Hava Durumu 09:00Haber Merkezi 09:15Ekonomi Piyasalar 09:20Spor 09:30Ekonomi Notları 10:00Haber Merkezi 10:15Ekonomi Piyasalar 10:20Spor 10:30Seçim Aktüel 10:45Spor 10:55Hava Durumu 11:00Haber Merkezi 11:15Ekonomi Piyasalar 11:20Spor 11:30Haber Merkezi 11:35Ekonomi Piyasalar 11:40Spor 02:00Gece Haberleri 02:15Tarafsız Bölge 04:00Gece Haberleri 04:155N1K 05:20Serra ile İtalyan İşi 06:00Güne Merhaba 07:40Spor 07:50Güne Merhaba 08:40Spor 08:49Güne Merhaba 09:00Parametre 10:00Haber 10:35Paranın Gündemi 11:00Haber 12:00Bugün 13:48Hava Durumu 14:00Günlük 14:50Hava Durumu 09:00Piyasa Ekranı 09:45Cnbc-e.com'da Bugün 10:00Piyasa Ekranı 10:45Piyasaya Bakış 11:00Piyasa Ekranı 12:00Finans Cafe 14:00Piyasaya Bakış 14:30İş Dünyasından 15:00Piyasaya Bakış 15:30Piyasa Ekranı 16:00Kapanışa Doğru 16:45Cnbc-e.com'da Bugün 17:00Son Baskı 17:30Piyasaya Bakış 18:00Back at the Barnyard 18:30Kung Fu Panda 11:35Spor Bülteni 11:55Hava Durumu + Yol Durumu 12:00Ajans Bugün 12:35İşin Sırrı 12:503 Dakika 12:55Hava Durumu + Yol Durumu 13:00Ajans 13:50Hava Durumu 13:55Yol Durumu 14:00Ajans 14:30Spor Bülteni 14:50 3 Dakika 15:00Ajans Gün İçi 15:25Bize Sorun 16:00Ajans Gün İçi 16:30Spor Bülteni 05:30Çocuklar Duymasın 07:30Murat Güloğlu İle Çalar Saat Hafta Sonu 10:00Çocuklar Duymasın 13:00BKM Güldür Güldür 14:15O Hayat Benim 17:00Emanet 19:00FOX Ana Haber Hafta Sonu 20:15Kiraz Mevsimi 23:30Bir Erkek Bir Kadın Bir Çocuk 12:00Haber Masası 12:25Dünya Raporu 12:35Ekonomide Görünüm 12:45Spor Bülteni 13:00Gün Ortası 13:35Ekonomide Görünüm 13:45Spor Bülteni 14:00Gün Ortası 14:45Ekonomide Görünüm 15:00Güne Bakış 15:35Ekonomide Görünüm 15:45Spor Bülteni 16:00Güne Bakış 16:35Ekonomide Görünüm 16:45Spor Bülteni 17:00Akşam Haberleri 18:00Akşam Raporu 20:00Televizyon Gazetesi 3 OCAK 2015 Spor HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA İstanbul Başakşehir Teknik Direktörü Abdullah Avcı, Fenerbahçe maçını kazanmak için gideceklerini söyledi. Abdullah Avcı: Kazanma duyguları içinde gideceğiz İ stanbul Başakşehir, Süper Lig Süleyman Seba Sezonu'nun 16. haftasında Fenerbahçe ile oynayacağı karşılaşmanın hazırlıklarını sürdürdü. Antrenman öncesi basın mensuplarının sorularını cevaplandıran Teknik Direktör Abdullah Avcı, ilk olarak tüm futbol camiasının yeni yılını kutladı. Fenerbahçe'nin çok büyük bir camia olduğunu kaydeden Avcı, "Çok özel bireysel oyuncu özellikleri olan, hucum opsiyonları son derece geniş ve bireysel baskı yapabilen bir takım. Fenerbahçe stadında biz hem kulüp olarak hemde oyun felsefesi olarak ve yakaladığımız konum itibarı ile oluşacak baskıyı kırmaya çalışacağız. Kazanma duyguları için gideceğiz. Artıların ve eksilerin de olduğu bir müsabaka. 2015 yılının da ilk maçı. Statta yada televizyonlarda seyircilerin iyi bir maç izleyeceğini düşünüyorum. Umarım bunun karşılığını da biz alırız." dedi. Ligde parçadan bütüne giderek hedefler koyduklarını belirten tecrübeli teknik adam, "Gelişmekte olan bir takımız. Her şeyi doğru mu yapıyoruz hayır. Bugün pozisyon da veriyoruz, pozisyona da giriyoruz. Önemli olan bu gelişimi tamamlamaktır. Sene sonuna doğru bir hedefimiz yok. Parçadan bütüne giderek haftalık hedefler koyuyoruz. Özellikle ikinci yarı başladığında bizim nasıl bir yol haritası çizeceğimiz daha net belli olacak. Onun için şuana kadar geldiğimiz nokta önemli bir nokta. Futbolun iyilerini ve gerçeklerini yapmaya çalışıyoruz. Bir kere saygı duyuyoruz şuan itibarı ile. Buda bizi son derece mutlu ediyor. Hem kulüp olarak hem de oyuncularımız gelişim içindeler. Fenerbahçe maçında da bu oyunun güzelliğini oyun olarak vermeye çalışacağız. Oyunun karşılığında oyun bazen artı bazen de eksi olabiliyor. Bunu cebimize koymaya çalışacağız." ifadelerini kullandı. 'Savunma olarak Fenerbahçe maçında nasıl bir maç bekliyorsunuz?' sorusuna ise Abcullah Avcı, "Ben savunma ve bireysel olarak düşündüğüm için, takım savunmasını göstermeye çalışıyoruz. Tam anlamında yapamıyoruz ama geliştirmeye çalışıyoruz. Fenerbahçe'de çok etkin ve bireysel oyuncular var. Oyunu kötü oynarken de maçı çevirebiliyorlar. Buna hafta başından itibaren hem pratikte hem de teoride çalışıyoruz. Umarım bununda karşılığını alacağız." şeklinde cevap verdi. Abdullah Avcı, son olarak devre arasında transfer yapıp yapmayacaklarını da cevaplandırarak şöyle konuştu: "Kağıt üzerinde baktığınızda hiçbir oyuncu lazım değil ama her mevkiye de oyuncu lazım. Önemli olan bizim içeride tespit ettiğimiz rekabet ve oyun kalitesini artıracak oyuncular almak isteyeceğiz. Ama bunu kulübümüz, bütçemiz dahilinde yapacağız." CİHAN 15 Ersun Yanal: Önemli bir galibiyet aldık Türkiye Kupası B Grubu dördüncü maçında deplasmanda Manisaspor'u 2-0 yenen Trabl gördüklerini kalelerinde go en en nl , “Bugün ze zonspor'da aç sonu dü söyledi. Mutlu a nd sı ıştık. tı an am şl pl basın to maça iyi ba r po ns zo ab teknik di- M Tr konuşan i ız zamanda ik rü Yanal, İyi oynadığım l yedik. Teknik Direktö asmanınrektör Ersun "Manisaspoiyretdeileplgrupta üç tane tesadünrfüa oygounu denndan so ki galib Yanal, Man- dapuanlık. bir avantaj sağlaya- Ogeledik ama golü atamadık. caktık yukarı inci yarı aşağı top oyİk isaspor galikale ansı an neredeyse tek ki pozisyon Oyun perform nun da em m an k n ço So da k. nadı lamın biyetiyle yle golü atayleyemem. hataları nedeni olduğumuzu sö lümünde Türkiye Ku- Odayuhanufanrkiklıinsocinuböca gidecek madık. li olan lig madık. Ama Bizim için önem iştik. bir oyun oyna üç pası kulız m em ğı yl dı al sö olduğunu en azından izi aldık.” lerimiz iyi top anla istediğim Bugün kardeş pu varında mücadele etoynadılar, iyi dedi. tiler. CEPHESİ önemli bir MANİSASPOR tbolumuzu İnşallah bu fu i nd ke da oynaya'n galibiyet pazartesi günü por maçına Türkiye Kupası nspor'a 2zo lis iz ab en Tr cağımız D sahasında Manisasrsek ligde de aldıklarını da yansıtabili iyi yerde 0 mağlup olan lu m ru ha so vreyi biraz da por'da teknik şeklinde da ise iyi ." lu iz ut lir M bi r söyledi. re ve ti ila bi D CİHAN ları maçta beku. başladık da lemedikleri an Hamzaoğlu’nun Beşiktaş’ı devirme planları konuşt Güner: Vodafone Arena en modern stat olacak eşiktaş Kulübü Yönetim B Kurulu Üyesi Umut Güner, yapımı süren Vodafone Arena'nın Türkiye'nin en modern ve en yüksek teknolojiye sahip stadı olacağını söyledi. Güner, siyah-beyazlı kulübün aylık resmi yayın organı Beşiktaş Dergisi'nin ocak sayısında yer alan röportajında, BJK İnönü Stadı'nın Beşiktaşlılar için çok büyük anlam ifade ettiğini belirterek, şunları kaydetti: "Tüm değerlerini ve önemini göz önünde bulundurarak, günün ve öngörebildiğimiz geleceğin tüm ihtiyaçlarına cevap verebilecek bir proje hazırladık. Sırf kulübümüzün değil, ülkemizde yapılacak dünya çapındaki spor organizasyonlarına uzun yıllar hizmet edebilecek modern aray'da s a t a l a G irektör d k i n k te mzaa H a z Ham ş dera t k i ş e oğlu, B ki oyun bisinde üyük b planını irledi. el ölçüde b mızılı Sarı-Kır şında ba takımın ne çıkaisi ilk derb H a m z a cak olan lu'nun ğ Hamzao ını özelan derbi pl a alana likle ort ğu öğrerdu göre ku di. nil amza Hamzaoğlu, Beşiktaş'ın orta alandaki H en önemli kozlarından biri olan Atiba'nın cezası nedeniyle orta saha hakimiyetini ele geçirmek istiyor. Sarı-Kırmızılı takımın en güçlü yerinin orta alan olduğunu düşünen Hamzaoğlu, bu bölgeyi maç boyunca kendi kontrolünde tutmayı, Selçuk İnan ve Felipe Melo ikilisine Burak Yılmaz'la katkı sağlamayı hedefliyor. Beşiktaş'ı Serdar Kurtuluş'un koruyacağı sağ kanadından da vurmayı planlayan Hamza Hamzaoğlu'nun Wesley Sneijder'i kanat organizasyonlarında değerlendirerek skor bulmak istediği kaydedildi. Atatürk Olimpiyat Stadı'nın kötü zemini ve maç saatinde beklenen kar yağışını da göz önüne alan Galatasaray teknik heyeti, özellikle Sneijder, Emre Çolak, Selçuk, Burak gibi uzaktan etkili şutlar çıkaran oyuncularını özel çalışmalarla derbiye hazırlıyor. Beşiktaş'ın artılarını da oyuncularına aktaran Hamza Hamzaoğlu, rakiplerinin en güçlü noktasını "hızlı kontratakları" olarak gösterdi. Beşiktaş'ın kontratak organizasyonunu başarı ile yaptığını ve hızlı hücuma, atağa çıktıklarını oyuncularına aktaran Hamza Hamzaoğlu, defans ile birlikte Melo ile Selçuk'un da hazırlıksız yakalanmamalarını istedi. Hamzaoğlu'nun Beşiktaş'ta gördüğü bir başka tehlike ise Gökhan Töre... Formuyla zirve yapan yıldız oyuncunun sahada Telles ile eşleşecek olması nedeniyle Brezilyalı sol beke, milli oyuncu en ince detayına kadar anlatıldı. Telles-Gökhan eşleşmesinde sorun yaşanması halinde Hamza Hamzaoğlu, hücum bölgesinde Sneijder'ın görev alacağı kanada Telles'e destek adına Emre Çolak'ı buraya çekecek. Felipe Melo'ya ise Beşiktaş'ın maestrosu haline gelen Jose Sosa'yı durdurma görevi verilecek. Brezilyalı oyuncudan Sosa'ya boş alan bırakmamasını istenirken Arjantinli yıldızın şut tehdidinin de ortadan kaldırılmasını hedefleniyor. Beşiktaş'ın golcü futbolcusu Demba Ba'ya sahada Semih Kaya ilk müdahaleyi yapacak. Senegalli yıldızı milli Özil: Sahalara dönmek istiyorum rsenal'da forma giyen Mesut A Özil, yeşil sahalara bir an önce dönmek istediğini söyledi. Almanya'nın Bild gazetesine konuşan Özil, sakatlığı nedeniyle yaklaşık 3 aydır sahalardan uzak kalmasının ardından futbolu özlediğini belirterek, "Çok yoğun çalıştım. Artık sahalara dönmek istiyorum. Takımımı dışarıdan izlemek benim için çok acı'' ifadelerini kullandı. Yeniden oynamaya hazır olduğunu söyleyen Türk asıllı Alman oyuncu, "Pazar günü Hull City ile oynayacağımız İngiltere Federasyon Kupası maçında (FA Cup) veya 11 Ocak'ta ligde Stoke City ile yapacağımız karşılaşmada sahalara dönme ihtimalim var" değerlendirmesinde bulundu. Sakatlığı nedeniyle Brezilya'da düzenlenen 2014 FIFA Dünya Kupası'ndan bu yana verimli bir dönem geçiremediğini hatırlatan Mesut Özil, ''Şimdi Arsenal ve milli takımıma yardım ederek bu gecikmeyi telafi etmek istiyorum. Premier Lig'de her şey olabilir. Şampiyonlar Ligi'ne devam ediyoruz. 2016 Avrupa Futbol Şampiyonası eleme grubunda daha fazla puan almalıyız'' şeklinde görüşlerini aktardı. Mesut Özil, Arsenal'da ilk sezonunda FA Cup'u kazanması ve Almanya'nın dünya şampiyonu olması nedeniyle 2014'ün kendisi için genel anlamda olumlu geçtiğini de vurguladı. AA stoper durdurmaya çalışıp karşılayacak. Chedjou ise arkada bekleyecek. Galatasaray, Beşiktaş derbisinde de rakibine önde baskı yapmayı düşünüyor. Umut Bulut'la 90 dakika boyunca pres yapmayı hedefleyen Sarı - Kırmızılılar, özellikle Pedro Franco'yu hataya zorlayacak. Hamza Hamzaoğlu, sezon başında bu yana en büyük sorun haline gelen kalabalık takımla yapılan antrenmanlara derbi öncesinde çözüm buldu. Hamzaoğlu, dün itibariyle oyuncu sayısını 23'e indirdi. Kalabalık takımla özellikle taktik antrenmanların zor olduğunu düşünen Hamzaoğlu, son iki taktik antrenmanını 23 öğrencisiyle gerçekleştirecek. Haber Merkezi bir stadyum yapılması düşüncesi ile BJK İnönü Stadyumu yenileme projesi çalışmalarına başladık." Vodafone Arena'yı kulübün kendi imkanlarıyla yaptıklarını anlatan Güner, şunları kaydetti: "Vodafone Arena, Türkiye'nin en modern ve en yüksek teknolojiye sahip stadı olacak. Türkiye'nin ilk akıllı stadyumunu yapıyoruz. Türkiye'de ilk defa yeşil stat özelliğine de sahip olan Vodafone Arena, fotovoltaik sistemi ile güneşten elektrik elde etme, çatı ve yapıya düşen yağmur suyunu depolayarak kullanma, yeşil bina sertifikalı yapı ürünlerinin kullanımı, soğutucularda, klimalarda ozon dostu gaz kullanımlı cihazların seçimi, kapalı mekanlara yüzde yüz taze hava veren klima gibi pek çok yeniliğe sahip." Vodafone Arena'nın futbol dışında birçok organizasyona ev sahipliği yapacağını belirten Umut Güner, stadın inşa sürecinde, Atatürk Olimpiyat Stadı ve diğer statlarda oynadıkları karşılaşmalarda takımlarını yalnız bırakmayan taraftarlara teşekkür ederim. AA onom HERKES iÇiN EKONOMi POLiTiKA 03 OCAK 2015 Cumartesi KDV dahil 25 Krş www.ekonomigazetesi.net D IŞ TiCARET iSTATiSTiKLERi AÇIKLANDI! Türkiye'nin ihracatı kasımda, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 7,5 azalarak 13 milyar 132 milyon dolar, ithalatı yüzde 0,2 artarak 21 milyar 448 milyon dolar oldu. İHRACAT % 4 ARTTI Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM), Türkiye'nin ihracatının 2014 yılında yüzde 4 artışla 157,6 milyar dolara ulaşarak tüm zamanların rekoruna ulaştığını bildirdi. İM'den yapılan açıklamaya göre, 2014 yılının aralık ayında ihracat, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 1,1 yükselişle 13 milyar 137 milyon dolar düzeyinde gerçekleşti. Böylece Türkiye'nin 2014 yılının tamamındaki ihracatı yıllık bazda yüzde 4 artış kaydederek 157 milyar 622 milyon dolara ulaştı. Bu rakam Türkiye Cumhuriyeti'nin yıllık ihracatta yeni rekoru oldu.Geçen yılın ihracat şampiyonu 22 milyar 270 milyon dolarla otomotiv sektörü olarak kayıtlara geçti. Otomotivi, 18,7 milyar dolarla hazır giyim ve konfeksiyon ve 17,8 milyar dolarla kimyevi maddeler sektörleri takip etti.2014 yılında en fazla ihracat artışını yüzde 38'le mücevher sektörü ve yüzde 31,2'yle fındık ve mamulleri sektörü yakaladı. Bu dönemde yüzde 18,7 artış hızına ulaşan tütün ve mamulleri sektörleri ile savunma ve havacılık sektörleri de üçüncü sırada yer aldı.Otomotiv endüstrisi, 2014 yılında 22 milyar 270 milyon dolarla en fazla ihracatın gerçekleştirildiği sektör oldu. Sanayi mamullerinde de en büyük pay otomotiv endüstrisinin Geçen yıl, sanayi sektörü alt başlığında toplam ihracattan yüzde 59,2 pay alan sanayi mamulleri ilk sırada yer aldı. Sanayi mamullerinde en büyük paya yüzde 14,1 ile otomotiv endüstrisi sahip oldu.2014 yılında en fazla ihracat artışını yüzde 38 ile mücevher, yüzde 31,2 ile fındık ve mamulleri, yüzde 18,7 ile de tütün ve mamulleri sektörü yakaladı. Yıllık bazda ihracat yüzde 48,1 ile en fazla zeytin ve zeytinyağı sektöründe azalırken, bu sektörü yüzde 7,7 ile madencilik ürünleri takip etti.Geçen yıl en fazla ihracat yapılan 5 ülke sırasıyla Almanya, Irak, İngiltere, İtalya ve İran oldu. Almanya'ya ihracat yıllık bazda yüzde 11,3 artış kaydederken, İngiltere'ye yüzde 12,6, İtalya'ya yüzde 7,4 ve Fransa'ya yüzde 1,3 yükseldi. Aynı dönemde T Buna göre, ihracat kasımda, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 7,5 azaldı ve 13 milyar 132 milyon dolara düştü. Aynı dönemde ithalat ise yüzde 0,2 artış göstererek, 21 milyar 448 milyon dolar oldu. Bu dönemde, dış ticaret açığı ise yüzde 15,3 artarak 8 milyar 316 milyon dolara yükseldi.İhracatın ithalatı karşılama oranı, geçen yılın kasım ayında yüzde 66,3 olarak gerçekleşirken, bu yılın aynı ayında yüzde 61,2'ye düştü.İhracat, yılın 11 ayında ise geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 4,2 artarak 144 milyar 485 milyon dolara yükseldi. Aynı dönemde ithalat yüzde 3,5 düşerek 220 milyar 450 milyon dolara, dış ticaret açığı ise yüzde 15,5 azalarak 75 milyar 965 milyon dolara geriledi. AA Finans "Dış Ticaret Beklenti Anketi" AA Finans "Dış Ticaret Beklenti Anketi"ne katılan ekonomistler, kasım ayı dış ticaret açığının 7,5 milyar dolar olacağını tahmin etmişti. 15 ekonomistin katılımıyla gerçekleştirilen anket sonuçlarına göre, kasımda ihracatın 13,4 milyar dolar, ithalatın ise 20,8 milyar dolar olacağı tahmin edilmişti. T Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) verilerine göre, otomotiv endüstrisi, 2014 yılında 22 milyar 270 milyon 672 bin dolarla en fazla ihracat gerçekleştiren sektör oldu. Hazırgiyim ve konfeksiyon sektörü 18 milyar 743 milyon 705 bin dolarlık ihracat ile ikinci sırada yer alırken, bunu 17 milyar 847 milyon 131 bin dolarlık ihracatla kimyevi maddeler ve mamülleri sektörü takip etti.Geçen yıl Türkiye'nin toplam ihracatının yüzde 78,8'ini gerçekleştiren sanayi grubunda, yıllık yüzde 4,3'lük yükselişle 124 milyar 147 milyon 258 bin dolarlık ihracat yapıldı.Bu dönemde toplam ihracatın yüzde 14,3'ünü oluşturan tarım grubunda, bir önceki yıla göre yüzde 5,4'lük artışla 22 milyar 498 milyon 459 bin dolarlık ihracat gerçekleştirildi. Toplam ihracattan yüzde 2,9 pay alan madencilik grubu ihracatında yüzde 7,7 düşüş yaşandı ve ihracat 4 milyar 649 milyon 945 bin dolar oldu. ürkiye'nin ihracatı kasımda, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 7,5 azalarak 13 milyar 132 milyon dolar, ithalatı yüzde 0,2 artarak 21 milyar 448 milyon dolar oldu.Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ile Gümrük ve Ticaret Bakanlığı tarafından oluşturulan Kasım 2014 Geçici Dış Ticaret İstatistikleri açıklandı. Türkiye'nin ihracatı ekimde, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 7,3 artarak 12 milyar 933 milyon dolar, ithalatı yüzde 1,5 azalarak 19 milyar 185 milyon dolar olmuştu. İthalatta ilk sıra mineral yakıt ve yağlarda Almanya, 1 milyar 260 milyon dolar ile geçen ay en fazla ihracat yapılan ülke oldu, bu ülkeyi 943 milyon dolarla Irak, 848 milyon dolarla İngiltere ve 639 milyon dolarla İtalya izledi. Irak'a yapılan ihracatta ise yüzde 10,1 gerileme görüldü.2014 yılında en fazla ihracat yapılan 30 ülke arasında, en yüksek ihracat artışı yüzde 60,8 ile Suriye'de oldu. Bu ülkeyi yüzde 57,4'le İran ve yüzde 17,9'la Türkmenistan takip etti. İhracatını en fazla artıran il Sakarya Bölgesel olarak bakıldığında 2014 yılında AB'ye ihracat yüzde 9, Ortadoğu'ya yüzde 6 ve Kuzey Amerika'ya yüzde 16 artış gösterdi. Buna karşın, Bağımsız Devletler Topluluğu'na gerçekleştirilen ihracatta yüzde 6 ve Afrika'ya yapılan ihracatta da yüzde 4 düşüş yaşandı.En fazla ihracat yapan ilk 10 il arasında, 2014 yılında ihracatını en fazla artıran il ise yüzde 16,3 yükselişi yakalayan Sakarya oldu. Söz konusu dönemde Manisa'nın ihracatı yüzde 7, İstanbul’un yüzde 6,6, Denizli’nin yüzde 3,9, Ankara’nın yüzde 3,7, Gaziantep'in yüzde 2,5, İzmir'in yüzde 0,4 ve Hatay'ın yüzde 0,2 artış gösterdi.Bununla birlikte, söz konusu dönemde Bursa'nın ihracatı yüzde 0,8 ve Kocaeli'nin ihracatı ise yüzde 2,8 geriledi.Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi, yaptığı yazılı açıklamada 2014 yılı ihracat rakamları ve geçen yıl dünya ekonomisinde yaşanan gelişmeleri değerlendirirken, bu yıla ilişkin de öngörülerini paylaştı. Zorluklarla geçen, hareketli bir yılın ardından 2015 yılı için Dünya Bankasının yüzde 3,5 ve Uluslararası Para Fonunun (IMF) yüzde 3,8 küresel büyüme tahmininde bulunduğunu anımsatan Büyükekşi, bu yıl 2014'ten daha iyi bir büyüme rakamının yakalanacağını ifade etti. Büyükekşi, buna rağmen dünya ticaretinde sınırlı bir artış öngördüklerini belirterek, dünya ticaretinde miktar bazında yüzde 3, değer bazında yüzde 1,5-2'lik bir büyüme tahmin ettiklerini bildirdi.Şartların en az 2014 yılı kadar zorlu olabileceğine işaret eden Büyükekşi, şunları kaydetti: "Temkinli ancak iyimser olarak ihracatta karşımıza çıkacak fırsatları değerlendirmemiz ve yeni fırsatlar yaratmamız gerekiyor. ABD ekonomisi yılın son döneminde tempolu büyümesini sürdürüyor. Bu büyüme temposunun devamıyla ABD Merkez Bankasının (Fed) yılın ortalarında faiz artışına gitmesi ve piyasalardaki bol likidite döneminin sona ererek tersine bir trendin başlaması bekleniyor. Yıl sonuna kadar faizlerin yüzde 1 ile 1,25 seviyesine kadar çıkması olasılık dahilinde. Küresel finansal piyasalarda faiz artışları borçlanma maliyetinde yukarı yönlü baskı yaratabilir. Ancak gelişmiş ülke merkez bankalarını toplam bilanço büyüklüğü artmaya devam edecek. Dolayısıyla küresel likidite 2015 yılında da yüksek olacak."Büyükekşi, diğer taraftan Avrupa Merkez Bankasının (ECB) parasal genişlemeyi artırmasıyla Avro Bölgesi ve AB'deki toparlanmanın gelecek yıl hızlanabileceğine dikkati çekerek, "Parite açısından da 2015 yılının oldukça dalgalı bir yıl olmasını bekliyoruz. 2013 ve 2014 yıllarında ortalama 1,32 seviyelerinde gerçekleşen avro/dolar paritesinin 2015'te 1,22 seviyelerinde olmasını öngörüyoruz. Ayrıca, bu yıl dolarda ortalama kur beklentimiz 2,35, avroda yıl içerisinde 2,90 olarak şekillendi" ifadelerini kullandı.2015 yılında emtia fiyatları ve avro/dolar paritesinde bir önceki yıla göre ortalama değerlerde düşüş gerçekleşeceğini öne süren Büyükekşi, avro/dolar kuru ortalamasının ortalamada yüzde 10 daha aşağıda olmasının beklendiğini, bu durumun da ihraç birim fiyatlarına baskı oluşturabileceğini ifade etti. "Büyümenin 2014'ün tamamında yüzde 3 civarında gerçekleşmesi muhtemel" Büyükekşi, gelecek dönemde döviz kurlarındaki oynaklığın devam edebileceği tahmininde bulunarak, şöyle devam etti: "Dolayısıyla AB'ye ihracatta fiyat tutturma daha da zorlaşacak. O yüzden şu gerçeğinde altını çiziyoruz. Kurla oynayanın eli yanar. Kur lokması zehirli lokma. İhracatçılarımız pariteyle oynamasın. İhracatçılara mesajımız: Riskini hedge et. Kendini hiç etme. Ayrıca ihracatçılarımız ihracat sigortası imkanlarından sonuna kadar faydalansınlar. Bu zorlu geçen senede, zaten sınırda olan karlarını kur hareketlerine feda etmesinler." Büyükekşi, bölgesel gelişmelerin bir yandan umut vadederken, bir yandan da risk barındırmaya devam et- tiğini belirterek, şunları ifade etti: "Rusya'da ekonomik kriz derinleşirken, ülke aynı zamanda ciddi bir siyasi krize sürükleniyor. Suriye'de Rusya'nın inisiyatif alması istikrarın sağlanması için oldukça önemli görülüyor. Irak'ta IŞİD'in geri püskürtülmesi ve Bağdat'taki rejimin kendini konsolide etmesi umut vaat ediyor. Katar'ın Mısır'la ilişkilerin iyileştirilmesi, İsrail’de yapılacak seçimler sonrası çözüm yanlısı hükümetin gelme ihtimali, Tunus’da Essebsi’nin seçilmesi bölgemiz ve ülkemiz açısından umut vadeden gelişmelerdir. Bu umutlu gelişmeler ve yeni fırsatlar ışığında 'sürdürülebilir barış için maksimum ihracat' demeye devam ediyoruz." Türkiye ekonomisinin geçen yıl dünya ekonomilerinde yaşanan zorlu koşullara rağmen büyümesini hız kesmeden sürdürdüğünü vurgulayan Büyükekşi, 2014'ün 9 aylık büyümesinin yüzde 2,8 olduğunu, bu dönemde net ihracatın büyümeye katkısının ise 2,7 puan düzeyinde gerçekleştiğini kaydetti.Büyükekşi, bu büyümenin neredeyse tamamının net ihracattan gelmesinin kendilerini son derece mutlu ettiğini, 2014'ün tamamında büyümenin yüzde 3 civarında gerçekleşmesini muhtemel gördüklerini aktardı. "Petrol fiyatındaki gerileme önemli bir fırsat" Siyasi risklerden dolayı bölgesel pazarların bazılarında yüzde 40'lara varan talep düşüşlerine ve yılın ikinci yarısından sonra AB'nin durgunluğa girmesine rağmen, ihracatın arttığına işaret eden Büyükekşi, açıklamasında şu ifadelere yer verdi: "Zira bu gelişmeler olmasıydı ihracatımız çok daha iyi seviyelerde olacaktı. Örneğin Irak'a ihracatımız ilk 5 ayda yüzde 11 artmıştı ama kalan 7 ayda bu tempo tam tersine döndü. Irak'a ihracatımız yılın tamamında yüzde 11 geriledi. İthalatta ise ilk sırayı 2 milyar 50 milyon dolar ile Rusya aldı. Rusya'yı 2 milyar 29 milyon dolarla Çin, 1 milyar 905 milyon dolarla Almanya, 1 milyar 168 milyon dolarla İsviçre takip etti. Fasıllar düzeyinde en büyük ihracat kalemi 1 milyar 497 milyon dolarla "Motorlu kara taşıtları, traktörler, bisikletler, motosikletler ve diğer kara taşıtları, bunların aksam, parça, aksesuarı" oldu. "Kazanlar, makineler, mekanik cihazlar ve aletler, nükleer reaktörler, bunların aksam ve parçaları" 1 milyar 76 milyon dolarla 2. sırada yer aldı. Ekimde en fazla ithalat yapılan fasıl, 4 milyar 477 milyon dolarla "mineral yakıtlar ve yağlar" oldu. Bu faslı, 2 milyar 444 milyon dolarla "kazanlar, makineler, mekanik cihazlar ve aletler, bunların aksam ve parçaları" izledi. İmalat sanayi ürünlerinin toplam ihracattaki payı geçen ay yüzde 91,9 olarak gerçekleşti. Yüksek teknoloji ürünlerinin imalat sanayi ürünleri ihracatı içindeki payı yüzde 3,9, orta yüksek teknolojili ürünlerin payı ise yüzde 31,1 oldu. İmalat sanayi ürünlerinin toplam ithalattaki payı yüzde 77,7, yüksek teknolojili ürünlerin imalat sanayi ürünleri ithalatı içindeki payı yüzde 13,3, orta yüksek teknolojili ürünlerin payı yüzde 40,7 olarak kayıtlara geçti.
© Copyright 2024 Paperzz