Raporu İndirmek İçin Tıklayınız

Euler Hermes
Ekonomik
Araştırmalar
Haftalık
İhracat Risk
Görünümü
9 Nisan 2014
Haftanın Verisi
20
milyar
Euro
Fransa’daki
vergi indirimi
Manşetlerde
Ukrayna ve Rusya: Kriz güncellemesi
Ukrayna’nın Kırım bölgesinin, geçtiğimiz ay Rusya’ya katılmasının ardından gerginlik devam ediyor. Geçtiğimiz
hafta, daha fazla bölgenin Rusya’nın kontrolü altına girme eğilimi, Ukrayna’nın doğusunda gerilimi tırmandırdı.
Rusya’nın tarafını tutan protestocular, çeşitli şehirlerdeki hükümet binalarını ele geçirdi. Donetsk’teki belediye
binasını da kontrol altına alan protestocular, Pazartesi günü bir “halk cumhuriyeti” ilan ettiler. Ancak gelen
haberlere göre belediyenin güvenlik görevlileri daha sonra binayı protestoculardan geri aldı. Kiev, Moskova’yı bu
olayları kışkırtmakla suçlasa da, Rusya bu iddiaları reddediyor. Daha olumlu bir gelişme ise AB, Rusya, Ukrayna ve
ABD’nin; önümüzdeki hafta Ukrayna’daki durumu tartışmak üzere görüşme yapmaya karar vermiş olmaları. Bu
görüşmede dört taraf, kriz başladığından beri ilk kez bir araya gelmiş olacak. Diğer yandan, Rus Gazprom şirketinin
Ukrayna’ya sunduğu gazın fiyatını neredeyse iki katına çıkarması sonucunda Ukrayna, bazı Rus gıda şirketlerinden
yapılan ithalatlara yasak getirdi. Rusya, buna Ukraynalı süt üreticileriyle yapılan ithalatları yasaklayarak karşılık
verdi. Ukrayna’da FX rezervleri Mart ayının sonunda 13,3 milyar Dolar seviyesindeydi. Aylık -%3 ve yıllık -%42’lik
düşüşe işaret eden bu değer 1,5 aylık ithalatı karşılamaya ancak yetecek bir seviye oldu. Bunlara ek olarak, Nisan
ayının ilk haftasında ABD Dolar’ına karşı %6 değer kaybeden, Şubat sonunda ise Kırım krizinin şiddetlenmesinin
de etkisiyle Dolar’a karşı değer kaybı %21’e yükselen Ukrayna para birimi Grivna da (UAH), değer kaybetmeye
devam etti. Buna karşı, Rus Rublesi (RUB) Mart ayının ilk yarısında uğradığı kayıptan tamamen kurtuldu.
Fransa: Yeni hükümet, yeni reformlar
Fransa’nın yeni Başbakanı Manuel Valls, Salı günü iddialı reform paketini açıkladı. Şirketler için yeni vergi indirimleri
2017’de tamamen uygulamaya alınmış olacak. İşverenlerin, asgari ücrete göre ödenen sosyal yardımlarındaki kesintisi
2015’te gerçekleşecek ve sonrasında, 2016 ve 2017’de giderek asgari ücretin 3,5 katına kadar azaltılacak. Kurumsal
standart vergiler ise 2020’ye kadar kademeli olarak %33,3’ten %28’e düşecek. Büyük şirketler için ise sosyal dayanışma
yardımlarına (C3S) yönelik vergiler, 2017 itibarıyla tamamen ortadan kalkmış olacak. Rekabetçiliği geri kazanmak adına
atılan bu adımların, şirketlerin k�r marjları ve yatırım oranları açısından olumlu etkisi olması bekleniyor. Tüketiciler için
ise işverenlerin sosyal yardımlarına yönelik vergiler, 2015 yılında başlayarak asgari ücretin 1,3 katına kadar maaş alanlar
için azaltılacak ve böylece satın alma gücü ve tüketim desteklenecek (2015’te GSYİH’nin 0,2 puanı kadar büyüme).
Bu vergi indirimlerinin finansmana 20 milyar Euro katkısı olacağını da göz önünde bulundurmak gerekiyor. Başbakan
aynı zamanda harcamaların büyük oranda, 2017’ye kadar 50 milyar Euro seviyesinde azaltılmasına yönelik programını
da onayladı. Bunun 19 milyar Euro’su devletten, 10 milyar Dolar’ı sağlık sigortası planlarından, 11 milyar Euro’su sosyal
yardımlardan, geri kalanı ise yerel hükümetlerin rasyonelleştirilmesine yönelik harcamalardan kesilecek. Fransa, mali
açığının azaltılmasına yönelik mücadele ederken, bu planın uygulanması konusunda belirsizlikler devam ediyor. Euler
Hermes %3 oranın ancak 2017 yılına kadar mümkün olabileceğini öngörüyor. Önümüzdeki haftalarda daha fazla
detay açıklanacak, ancak daha zayıf bir Euro para birimi ve daha güçlü GSYİH büyümesi bu planın başarılı olması için
gerekli olacak.
Birleşik Krallık: İhracatın artırılması hedefleniyor
İngiltere Maliye Bakanı George Osborne ihracatçıların finansman bulmasına yardımcı olmaya yönelik yeni
uygulamaları açıkladı. Bu değişikliklerin, bankaların devlet ticaret teşvik acenteleri tarafından garanti altına
alınan ihracat kredisi notlarını, İngiltere Merkez Bankası’nda (BoE) maddi teminat olarak kullanarak, ihracat
yapan İngiliz firmalarına ekstra kredi vermelerine destek sağlaması öngörülüyor. Maliye Bakanlığı’nın
açıklamalarına göre bu önlemler, özel sektöre yönelik finansal kredilerin maliyetini 5 ila 10 baz puanı indirecek.
Bunlara ek olarak, hükümetin Birleşik Krallık İhracat Finansmanı üzerinden yürüttüğü, ihracatçılara finansman
sağlamayı hedefleyen doğrudan kredi sağlayan (“direct-lending”) programının büyüklüğü ikiye katlanacak (3
milyar İngiliz Sterlini olacak) ve faiz oranları azalacak. Hükümet, 2020 itibarıyla ihracatı ikiye katlamış olmayı
hedefliyor. Söz konusu değişikliklerin olumlu yanları sebebiyle iş güvenini sağlamlaştıracakları öngörülüyor. Bu
değişikliklerin tümü; kurumsal vergi oranlarındaki indirim, altyapı harcamalarındaki artış, BoE’nin “kredi vermek
için fonlama” (“Funding for Lending”) uygulaması ve stratejik endüstrilere yönelik ek finansman uygulamalarına
eklenen, destekleyici ekonomik politikalar haline geldiler.
ABD: Karışık sinyaller
Mart ayı istihdam raporu 192.000 iş kazanımı ile ılımlı bir gelişme olduğunu gösterdi. İşsizlik oranı ise %6,7
seviyesinde kaldı. Maaşlar aynı seviyede seyrederken, haftalık çalışma saatlerinin 34,3’ten 34,5’e yükselmesi
sonucunda, çalışanların haftalık ortalama kazancında %0,5’lik artış gerçekleşti. Ancak Mart ayı istihdam
raporundaki olumlu gelişmeler, iş gücü pazarının zayıf durumunu iyileştirmeye yetmiyor. Ekonomik durgunluk
öncesine göre, halen mevcut iş sayısı 437.000 eksikken, iş gücüne katılım oranı 1978’den beri görülmemiş,
düşük bir seviyede. Ortalama işsizlik süresi halen 36 hafta ile yüksek seviyelerdeyken, haftalık kazançlar %0,6
y/y gibi düşük bir seviyede seyrediyor. Bunlara ek olarak işsizlik oranı, ekonomik durgunluk öncesinde görülen
en yüksek oranı dahi aşmış durumda. Diğer raporlar da karışık bir tablo çiziyor. Mart ayında fabrika siparişleri
üç aydır ilk kez artarak %1,6 oranında yükseldi. Ancak, kritik ana siparişlerde %1,4 oranında düşüş gerçekleşti.
Ticaret açığı Şubat ayında 39,3 milyar Dolar’dan 42,3 milyar Dolar’a genişleyerek, Q1 GSYİH’sini de olumsuz
yönde etkiledi. Mart ayında elde edilen mutlak bir başarı ise zorlu kış aylarının ardından otomobil satışlarının
%6,9 gibi güçlü bir oranda toparlanması oldu.
Mercekteki Ülkeler
Amerika
Brezilya: Enflasyon, 2014’teki büyümeyi sınırlayacak
9 Nisan tarihinde açıklanan verilere göre, Mart ayında tüketici fiyatları ivme kazanarak, dönemsellik göz önüne alındığında
Ocak ayındaki %0,3 m/m ve Şubat ayındaki %0,5’in ardından Mart ayında %0,9 m/m seviyesinde artış kaydetti. Özellikle gıda
ve ulaşım fiyatlarındaki sert artışın etkisiyle enflasyon oranı %6,2 y/y seviyesinde artarak Temmuz 2013’ten bu yana elde
edilen en yüksek seviye oldu. Enflasyon, hedeflenenin yüksek ucunda (%4,5±%2) seyretmeye devam ederken, Merkez
Bankası 31 Mart haftasında ana faiz oranını (SELIC) Nisan 2013’ten beri yapılan dokuz artışın ardından en son %11’e (+0.25pp)
çıkarma kararı aldı. Hafif bir rahatlamaya rağmen, Euler Hermes 2014’te enflasyonun %6’ya yakın olmaya devam edeceğini
öngörüyor. Bunun sonucu olarak da Brezilya ekonomisinin 2014’te +%2,0 oranında genişlemesi bekleniyor. Bu, 2003 ve 2008
yılları arasındaki yıllık ortalama +%4,8’e göre oldukça ılımlı bir oran.
Avrupa
Macaristan: Seçim sonuçları, politikaların devam edeceğine işaret ediyor
Başbakan Viktor Orban’ın ülkede egemen olan merkez sağ Fidesz partisi 6 Nisan’daki cumhurbaşkanlığı seçiminde oyların
%45’ini alarak kazanan parti oldu. Oy oranının 2010 yılındaki %53’e göre düşmesi nedeniyle parti, büyük ihtimalle meclisteki
koltukların ancak üçte ikisini (199 koltuktan 133’ü) muhafaza edebilecek. Sosyalist liderli muhalefet partisi Unity Alliance,
meclisteki koltukların %26’sına sahip olurken (38 koltuk), sağcı Jobbik partisi %20’sine (23 koltuk) ve Macaristan’ın Yeşil Partisi
LMP ise 5 koltuğa sahip oldu. Fidesz’in iktidarda olduğu dört yıl, kararsız ve yatırıma uygun olmayan, alışılmışın dışında
politikaları ve Macaristan’daki anayasal değişiklikler nedeniyle AB ile kavga etmesiyle gölgelendi. Fidesz’in politikaları,
demokratik kontrol ve dengeleme mekanizmalarını tehlikeye düşürdüğü ve ülkeyi 2012 yılında finansal krizin eşiğine
getirdiği gerekçesiyle eleştirildi. Hükümetin düzeltici önlemleri almasının ardından, ekonomi istikrara kavuştu ve kademeli
bir iyileşme sürecine girdi. Yine de yabancı yatırımcıların politik belirsizliklerden sakınacağı öngörülüyor.
www.eulerhermes.com.tr
Afrika ve Orta
Doğu
Nijerya: Afrika’nın yeni birincisi mi?
Asya Pasifik
Japonya Merkez Bankası politikası: Herhangi bir ek tedbir açıklanmadı
Nijerya Ulusal İstatistik Bürosu; telekomünikasyon, film/müzik ve e-ticaret gibi yeni sektörlerin de hesaba katıldığı güncel
GSYİH tahminlerini açıkladı. 1990’dan bu yana GSYİH bileşenlerinde herhangi bir değişiklik yoktu, bu da büyük ihtimalle
Nijerya ekonomisinin olduğundan küçük görülmesine neden oluyordu. Gerçekten de yeni sektörleri hesaba katma yöntemi
sayesinde, 2013’e yönelik GSYİH tahmini neredeyse ikiye katlanarak 292 milyar Dolar’dan 509,9 milyar Dolar’a yükseldi.
Hizmetlerin GSYİH’nin yarısından fazlasını oluşturması (önceden %29’unu oluşturuyorlardı), ham petrol ve doğalgazın
payının ise %32,4’ten %14,4’e düşmesi ile ekonominin yapısı kökten değişti. Bunun sonucu olarak da 170 milyondan fazla
nüfusu ile Nijerya, dünya ekonomisinde önemli bir oyuncu haline geliyor. Nijerya, bölge GSYİH’sinde Güney Afrika’nın %12’lik
payından çok daha yüksek %22 payına sahip. Yeni veriler, önceden 37’inci dünya ekonomisi olan Nijerya’nın 25’inci sıraya
yükselebileceğini gösteriyor.
Pazarlar, yeni bir Parasal Genişleme beklentisi içerisindeyken Japonya Merkez Bankası (BoJ) mali tutumunu değiştirmeyeceğini
açıkladı. Mali tabandaki yükseliş hızının yıllık 60-70 trilyon Yen olması ve varlık satın alım miktarında değişim olmaması
bekleniyor. Parasal yetki kurumları, artan büyüme ve yükselen enflasyona (Şubat’ta %1,5 y/y) dair olumlu bakışlarının
arkasında durmaya devam ediyor. Yine de büyüme olasılıklarının satış vergilerindeki artış ve zayıf ihracat performansından
etkilenebileceğini belirtiyorlar. Özellikle tüketici güveni olmak üzere, çeşitli göstergelerin Kasım 2013’ten bu yana düşüş
eğilimine geçmiş olması göz önünde bulundurulduğunda, otoritelerin bakışının fazla olumlu olduğu söylenebilir. Beş
aydır ilk cari hesabın fazlası olması nedeniyle Şubat ayındaki cari hesap fazlası kabul gördü ve bu, Başbakan Shinzo Abe’nin
savunduğu, “Abenomics” olarak adlandırılan ekonomik politikaların olumlu etkilerinin bir kanıtı oldu. Ancak halen dikkatli
olunması gerekiyor. Bu eğilimin arkasında esas itici güç, satış vergisinin artırılması doğrultusunda yapılan hazırlıklar
nedeniyle ithalatın azaltılması oldu (Ocak’taki +%30’a karşılık +%13 y/y). 2013 yılında +%1,5 seviyesinde olan büyümenin
2014’te yavaşlayarak +%1,2 seviyesinde gerçekleşmesi bekleniyor.
Takvim / Neleri Takipte Olacağız?
10 Nisan:
Fransa ve İtalya
Şubat ayı sanayi üretimi
10 Nisan:
Romanya
Mart ayı TÜFE
11 Nisan:
Almanya ve Macaristan Mart ayı TÜFE
11 Nisan: Meksika ve Hindistan
Şubat ayı sanayi üretimi
13 Nisan:
Singapur
Q1 GSYİH
14 Nisan:
Arjantin
Mart ayı enflasyon tahmini
14 Nisan:
Euro Bölgesi
Şubat ayı sanayi üretimi
15 Nisan:
Almanya
Nisan ayı ZEW finansal pazar anketi
15 Nisan:
Brezilya
Şubat ayı perakende satışlar
15 Nisan:
Çin
Mart ayı sanayi üretimi
16 Nisan:
ABD
Mart ayı sanayi üretimi
www.eulerhermes.com.tr
Feragatname
Bu değerlendirmeler her zaman aşağıdaki feragatnameye tabidir.
Bu materyal, bir Allianz şirketi olan Euler Hermes SA tarafından yayınlanmıştır ve sadece bilgilendirme amaçlıdır, tavsiye amaçlı
değerlendirilmemelidir. Bu bilginin alıcıları kendi bağımsız değerlendirmelerini yapmalıdır ve sadece bu bilgilere dayanarak harekete
geçmemelidir. Bu materyal, bizim onayımız olmaksızın çoğaltılmamalı ve hiçbir belgeye eklenmemelidir. Yasaklanmış olabileceği hiçbir yargı
alanında dağıtımına kalkışılmamalıdır. Bu bilginin güvenilirliği bağımsız olarak Euler Hermes tarafından doğrulanmamıştır ve bilginin doğruluğu
ile tamamlığı hakkında Euler Hermes hiçbir şekilde (söyleyerek veya ima yoluyla) temsil veya garantide bulunmamakta, bu bilgiye güvenmek ve
onu kullanmak aracılığıyla doğabilecek hiçbir sorumluluk ve yükümlülüğü kabul etmemektedir. Aksi belirtilmedikçe, sadece Euler Hermes Finans
Departmanı’nın tüm görüş ve tahminleri bu tarihten itibaren hiçbir bildirim olmaksızın değiştirilebilir. Euler Hermes SA, Fransa Mali Pazar Yetkilisi
tarafından yetkilendirilmiş ve düzenlenmiştir.
Bu değerlendirmeler aşağıdaki feragatnameye tabidir.
Geleceğe Dair İfadelerle İlgili Temkin Notu: Burada yer alan ifadelerin bazıları gelecekle ilgili beklentiler ve yönetimin mevcut görüş ve varsayımlarına
dayalı ileriye dönük ifadeler olabilir. Bu ifadeler bilinen ve bilinmeyen riskler içerdiğinden bu durum, gerçek sonuçların, performansın veya
olayların, bu ifadelerde belirtilen veya ima edilenden farklı olmasına yol açabilir. Metin içeriği gereği ileriye yönelik ifadelerin yanı sıra, “olabilir”,
“olacaktır”, “olmalıdır”, “beklenmektedir”, “planlanmaktadır”, “amaçlanmaktadır”, “beklemektedir”, “inanmaktadır”, “tahmin etmektedir”,
“öngörmektedir” veya “devam etmektedir” gibi kelimeler ileriye yönelik ifadelere örnek teşkil etmektedir. Gerçek sonuçların, performansın veya
olayların, bu ifadelerde belirtilenden farklı olmasına yol açan sebepler, bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla şöyle sıralanabilir: (i) genel ekonomik
koşullar özellikle de Allianz SE’nin temel iş kolundaki ve ana pazarlarındaki ekonomik koşullar, (ii) gelişmekte olan piyasalar da dahil olmak üzere
finans piyasalarının performansı, (iii) sigortalı zarar olaylarının ciddiyeti ve sıklığı, (iv) hastalık ve ölüm oranları ve trendleri, (v) kalıcılık seviyeleri,
(vi) kredi temerrütlerinin boyutu (vii) faiz oranları, (viii) Euro-Dolar paritesi de dahil olmak üzere döviz kurları, (ix) değişen rekabet düzeyleri,
(x) para yığılması ve Avrupa Para Birliği de dahil olmak üzere kanun ve yönetmeliklerdeki değişiklikler, (xi) Merkez Bankalarının ve/veya yabancı
hükümetlerin politikalarındaki değişiklikler, (xii) şirket alımlarının etkileri ve ilgili birleşme konuları, (xiii) yeniden yapılanma önlemleri ve (xiv) genel
rekabet faktörleri (her durum için yerel, bölgesel, ulusal ve/veya global bazda). Bu faktörlerin çoğunun terörist faaliyetlerin sonucunda meydana
gelmesi veya kuvvetlenmesi daha muhtemeldir. Burada bahsi geçen konular zaman zaman Allianz SE’nin ABD Menkul Kıymetler ve Borsalar
Komisyonu’na sunduğu dosyalarda açıklanan riskleri ve belirsizlikleri de içerebilir. Grup, burada yer alan geleceğe dair bilgilerin güncellenmesi
konusunda hiçbir yükümlülük üstlenmemektedir.
www.eulerhermes.com.tr