KIRIM SEYAHAT! !ZLEN!MLER! (05-31 Temmuz 2013) Prof. Dr. Ahmet Kanlıdere ©ORDAF 25 A"ustos 2013 !" ###$%&'()$%&*$+&"" ###$)(,-.%%/$,%01%&'()"" +#2++-&$,%01%&'()"" Yurdunu kaybeden adam için hürriyetin bile manası kalmadı!ını "imdi anlıyorum. #çinde do!du!um, gülüp oynadı!ım yerlerde benim dilim konu"ulmuyor artık. Bir zamanlar o topraklarda dilimi konu"an insanların ne olduklarını da bilmiyorum. Cengiz Da!cı, Yurdunu Kaybeden Adam, 1957 Temmuz ayında Cengiz Da!cı’nın yurdunu gezdim. Kızılta"’ı, Gurzuf’u, Yalta’yı, De!irmenköy’ü gördüm. Akmescit’te Karl Marks soka!ı, Fantannaya soka!ı, Salgır nehri kenarı, Ö!retmen Okulu hâlâ yerinde. Kırım gerçekten gözümü açtı. Ke"ke daha önce gelebilmi" olsaydım buralara. #stanbul’a döndükten sonra Cengiz Da!cı’nın 4 romanını (Korkunç Yıllar, Yurdunu Kaybeden Adam, Anneme Mektuplar, Onlar da #nsandı) yeniden okudum. Yurdunu kaybetmenin ne demek oldu!unu ondan ö!rendim. #çinde büyük bir hasret birikmi" Da!cı’nın. Romanlarının hepsinde bu hasret var. Hepsi de etkileyici, insanî ve duygusal. Hem milli hem evrensel yanı var bu romanların. Kazanlı Fatih Kerimî'nin Kırım'a Seyahat kitabını da okudum. Orada da çok kıymetli bilgiler var. Kerimî, Akmescit ve Bahçesaray’ı ve Sivastopol’ü ve Yalta’yı gezmi" 1903’te. Verdi!i bilgiler çok ilginç. O zaman Akmescit’te 12 cami varmı". Buna kar"ı 9 Rus kilisesi var diyor. Karaim kenesası ve Ermeni kiliselerinden de bahsediyor. Kazanlılarla Kırımlıları kar"ıla"tırmı" yer yer. Kırım Tatarlarını daha çok öne çıkarıyor ve be!eniyor. Kırım’ı ve Kırımlıları ne kadar tanıyoruz? Kırımlıları Osmanlı tarihçilerinin gözünden görmek yanıltıcı olabilir. Halil #nalcık hocanın Diyanet #slam Ansiklopedisi’ne yazdı!ı “Kırım Hanlı!ı” maddesini okumak lazım. Kırım hanları ve Osmanlı yönetimi arasındaki gerginliklerin mahiyetini anlatan en güzel yazı o bence. Osmanlılar gerçi Kırım Hanlı!ına ayrı ve di!er eyaletlerin üstünde bir statü vermi"ler. Fakat Kırım hanlarının da hükümdar soyundan geldiklerini unutmu"lar zaman zaman. Kırım hanları, Osmanlı yönetiminin onları di!er Osmanlı pa"alarına denk görmesine içerlemi"ler. Bu duyguyu anlamak ve Kırımlıların hafızalarında imparatorluk kurmu" bir halkın çocukları olma bilinci ve gururunun oldu!unu unutmamak gerekir. 3" ###$%&'()$%&*$+&"" ###$)(,-.%%/$,%01%&'()"" +#2++-&$,%01%&'()"" Bahçesaray’daki Zincirli Medrese içinde bulunan bir kitabe: “Sâhibu’l-hayrât ve’lihsan es-Sultan el-Gâzi Mehemmed Giray Han ibn Selamet Giray Han ibn Devlet Giray Han; dâme ömrehu ve devletehu ilâ nihayet’i-zemân, Amîn [Tanrı ömrünü ve devletini sonsuza kadar dâim eylesin]. Yâ muîn yâ müste’ân. Fî sene 1070”. !#te bu kitabedeki ifadeler dikkatle okunursa, Kırım hanlarının da Osmanlı hükümdarlar gibi baba ve dedelerinin isimlerini sıraladıkları görülür: Es-Sultan el-Gâzi Mehemmed Giray Han ibn Selamet Giray Han ibn Devlet Giray Han. Rus i"galinden bir asır kadar sonra Kırım Tatarları çok önemli "ahsiyetler yeti"tirmi"ler. Ço!umuz sadece Gaspıralı’yı biliyoruz. Ama onu da ne kadar anlıyoruz, tartı"ılır. Kırımlı bir aydın olan Cafer Seydahmed’in Gaspıralı #smail Bey adlı eseri onu en iyi anlatan kitaptır. Bekir Çobanzade’yi tanıyor muyuz? Sadece bir dilci de!il o. Yusuf Akçura gibi, Çobanzade de analiz kabiliyeti çok yüksek bir aydın. Eserlerini bile daha do!ru dürüst ortaya koymu" de!iliz. 1920’li yıllarda Akmescit’te yayınladı!ı eserler, Türk halklarının entelektüel tarihini anlamak için son derece önemli. 1944 sürgünü sadece #nsanları köklerinden söküp almamı". Sovyet yönetimi, Kırım kütüphanelerindeki Tatar eserlerini de ayıklayıp yok etmi". Kültür eserleri, mezarlıklar yok edilmi". Kalanlar boynu bükük ve sahipsiz. $imdi vatanlarına dönen Kırımlılar onları yeniden aya!a kaldırmaya ve korumaya çalı"ıyorlar. Akmescit’te eski Tatar eserlerini yeniden toparlamaya çalı"an bir kütüphane var: #smail Bey Gaspıralı Kütüphanesi. Sovyetler Birli!inin ba"ka yerlerine da!ılan Kırım Tatarlarının eserlerini yeniden bir araya getirmeye çalı"ıyor. 4" ###$%&'()$%&*$+&"" ###$)(,-.%%/$,%01%&'()"" +#2++-&$,%01%&'()"" 5 Temmuz 2013, Cuma Kırım’a gitmeden önce Akmescit (Simferopol) hakkında rehberlere baktım. $ehir oldukça geni" bir alana yayılmı" görünüyor. Oldukça ye"il bir "ehir. En azından üç tane büyük parkı var. Tatarlar, "ehrin sonlarında iki farklı noktada mahalleler olu"turmu"lar. Sokaklarının isimleri Türkçe. Hatta Latin harfleriyle gösteriliyor haritada. Akmescit ye"il bir yer. Fakat bakımsızlık hemen göze çarpıyor. Sovyetlerin terk edilmi" durumu burada hâlâ sürüyor. Kazakistan’ın ve Özbekistan’ın belli merkezleri epeyce de!i"ti. Ama burası hala bir Sovyet "ehri görünümünde. Lenin heykeli "ehrin merkezinde duruyor. Merkezde, heykelin çok yakınındaki bir eve yerle"tik. Sanki 1970’lerden beri hiç el de!memi" gibi. Ev de öyle. Çifte kapısı var. Evdeki e"yalar da hep eski. 6 Temmuz 2013 Bugün "ehri ke"fetmeye çalı"tık. Cami-i Kebir’i bulmak için yola çıktık. Haritada caminin yerini ararken birden bir sokak arasında minareyi gördüm ve do!ruca oraya yöneldim. Epeyce eski zamanda yapılmı" bu cami. Akmescit "ehrine ismini veren cami bu imi". 1508’de yapılmı". Fakat daha sonra birkaç defa tamir görmü". Avlusunun kar"ı tarafındaki alçak binada tamirat devam ediyor. 7 Temmuz 2013 Bugün "ehir merkezini dola"tık. Pu"kin soka!ı 17 numaradaki bir müzeye u!radık: Müzey !storii Goroda Simferopolya (Akmescit $ehir Müzesi). $ehrin eski resimleri ve bazı eserler var. Eski bir Müslüman mezar ta"ı gördüm. Bu ta"lar sa!a sola her tarafa savrulmu". Eminim, birço!u da in"aat malzemesi olarak kullanılmı"tır. Müze eski bir banka binasına kurulmu". Banka kasasının oldu!u odayı gezmemize izin verdiler. Müze müdiresi tarihçiymi". Onunla biraz sohbet ettim. Bana Akmescit’te sadece 1 cami kaldı!ını, di!erlerinin yok oldu!unu (muhafaza edilemedi!ini) söyledi. Resimlerden birinde Yeni Cuma Camii görülüyor. Fakat o da yok "imdi. XIX. yüzyıla ait Akmecit resimlerinde epeyce cami var. $imdi bunlardan sadece biri ayakta. O da 1991’de aya!a kaldırılmı". Dün gördü!ümüz Cami-i Kebir. Haritaya bakınca bu caminin etrafındaki muhitin eski Tatar mahallesi oldu!u anla"ılıyor. Hem kilise yok, hem de sokakları düzensiz. 5" ###$%&'()$%&*$+&"" ###$)(,-.%%/$,%01%&'()"" +#2++-&$,%01%&'()"" 8 Temmuz 2013 Bugün eski Tatar mahallesini dola"tık. Cengiz Da!cı’nın okudu!u okulu gördük. Onun kar"ısındaki Tatar Özerk Cumhuriyeti’nin kuruldu!u binayı gördük. Kırımlı Tatar aydını Çelebicihan’ın ba"bakan oldu!u bu cumhuriyet, sadece 40 gün ya"amı". Bulundu!umuz yerden a"a!ı do!ru indik ve Salgır nehrinin hemen ötesinde Tatar Meclisi binasını gördük. Ukrayna burayı resmen tanımıyormu". Ama dı" ülkelerden gelen temsilciler, Kırım Parlamentosundan sonra burayı ziyaret ediyorlarmı". Salgır nehri buyunca biraz gittikten sonra #skitlerden kalma duvar kalıntılarını gördük. Kalıntılar yol boyunca devam ediyordu. Tekrar Salgır nehrine geldi!imizde #smail Gaspıralı’nın büstünün oldu!u anıta geldik. Yakın zamanda düzenlenmi" burası. Sonra Tavrida Üniversitesine do!ru epeyce yürüdük. Üniversite bahçesinin kenarında Kırım Tatarlarına ait bir anıt var. Onların nerelere sürüldüklerini gösteriyor: Özbekistan, Rusya, Kırgızistan, Kazakistan ve Tacikistan. Sonra üniversitenin botanik bahçesini gezdik. Gayet güzel düzenlenmi". Tatar mirzalarından Yusupov’un yaptırdı!ı binaları gördük. Birinin üzerinde minareyi andıran bir yapı var. Yusupov, Hıristiyan olmakla birlikte geldi!i yeri unutmamı". Camilere ve di!er Müslüman kurumlarına yardımlarda bulunmu". 11 Temmuz 2013 Münir Bekir Bey ile Yalta’ya gitmek niyetiyle yola çıktık. Bahçesaray’ın Akmescit’e bu kadar yakın oldu!unu bilmiyordum. Sadece 25 km güneyinde. $ehrin kenarından geçip gittik. Sadece bir meydanda Lenin heykelini gördük. Sonra da! yoluna tırmanmaya ba"ladık. Bazı köyleri geçtik. Eski Tatar köyleriymi" bunlar. $imdi ba"kaları oturuyor. Yine de Tatarlar bazı yerlere yerle"mi"ler yeniden. Kıvrımlı yollardan geçerek Ay-Petri tepesine tırmandık. Bir kanyondan geçtik. Her taraf yemye"il. Buraların havası serin ve tertemiz. Sonra ini"e geçtik. Deniz göründü. Kıvrıla kıvrıla a"a!ıya indik. Denizin kıyısında bulunan eski bir kö"ke yöneldik. Burası Alupka. Arabayı park ettikten sonra sarayı gördük uzaktan. Bu sıcakta oraya gitmeyi göze alamadık. Yaya olarak epeyce a"a!ı inmek gerekiyor. Oradan do!uya do!ru giderek me"hur Livadiye Sarayı’na yöneldik. II. Dünya Sava"ı sırasında Çörçil, Ruzvelt ve Stalin üçlüsünün yeni dünya düzeni hakkında önemli kararlar aldıkları saray burası. Oldukça güzel. Bahçesi de çok geni". Giri" tarafında bir çe"me dikkatimi çekti. Üzerinde eski Türkçeyle bir kitabe var. 1864 tarihini ta"ıyor. Biraz ileride bir Osmanlı mezar ta"ı gördüm. 6" ###$%&'()$%&*$+&"" ###$)(,-.%%/$,%01%&'()"" +#2++-&$,%01%&'()"" Münir Bey’e sordum ama o da bilmiyor. Sadece, Çarlık yönetimi idarecilerinin müsamahalı olduklarından ve Tatar eserlerine dokunmadıklarından söz etti. Livadiye’den çıkıp Yalta’ya do!ru yola koyulduk. “Kırım’ın #ncisi” denilen bu "ehir bir tatil mekânı. Sahile gidenler, gelenler, büyük bir kalabalık ve trafik var. Buradan ayrılıp do!u tarafına do!ru giderken Cengiz Da"cı’nın köyü olan Kızılta"’ta durduk. Cengiz Da!cı’nın adını duyunca çok heyecanlandım. Bu adam bana kitap okuma zevkini a"ılayan ki"i. #lkokul 5. sınıfa gidiyordum. A!abeylerim beni kitap okumaya zorluyorlardı ama verdikleri kitaplar hiç ilgimi çekmiyordu. Bir gün Cengiz Da!cı’nın Yurdunu Kaybeden Adam romanını raftan indirdim ve karı"tırıp biraz okudum. Okudukça okudum ve kitabı bitirinceye kadar bırakamadım. Kızılta"’ı, Kırım Tatarlarının köy hayatını, sava" yıllarının acılarını anlatıyordu. Akmescit’teki Tohar camisi minaresinin yıkılı"ını okurken çok üzülmü"tüm. Tam üç kez okudum kitabı. Sonra Korkunç Yıllar adlı romanını bulup onu da okudum. Cengiz Da!cı’nın eserleri sayesinde Kırım ve Türkistan’a olan ilgim arttı. Ondan sonra hep böyle kitaplar aradım okumak için. O Topraklar Bizimdi, Onlar da #nsandı, Kolhozda Hayat adlı kitaplarını da buldum ve aynı heyecanla okudum. C. Da!cı bana hem kitap okumayı sevdirdi hem de Kırım ve Türkistan Türklerine kar"ı bende ilgi uyandırdı. Sonradan ö!retmen oldu!umda ö!rencilerime öncelikle Da!cı’nın romanlarını tavsiye ettim. Okuyanlar daima bana "ükranlarını bildirdiler. Da!cı’nın Kırım’da pek bilinmedi!ini duyunca çok "a"ırdım. Kızılta# köyü içinden geçen yolun hemen altında Da!cı’nın evi varmı". Ev sahibi yumu"ak yüzlü bir Rus. Ondan izin alarak evin dı" tarafını, üst katını gezdik. Daha sonra yolun üst tarafındaki Kızılta" köyünün yoku"una tırmandık. Yemye"il ve çok güzel bir yer burası. A"a!ı taraf Karadeniz. C. Da!cı buralarda bir yere defnedilmi". Mezarını çok aradık fakat bulamadık. Kızılta"’tan ayrılıp Alu"ta’ya yöneldik. Burası da bir sahil ve tatil mekanı. Fazla oyalanmadan yola koyulduk. Yolda bir camiye rastladık. Münir Bey o taraftaki evleri gösterdi: - Bunlar Tatar gecekonduları. - Pek gecekonduya benzemiyorlar, düzenli yapılmı"lar. - Bizim Tatarlar düzgün yaparlar; sokakları cetvel gibi ölçüp biçerek yerle"irler. 7" ###$%&'()$%&*$+&"" ###$)(,-.%%/$,%01%&'()"" +#2++-&$,%01%&'()"" Gerçekten de çok düzenli bir yerle"im olmu". Burayı birkaç km geçtikten sonra Münir Bey yol kenarında yı!ılmı" tu!lalara dikkat çekti: - Bunlar yeni yapılacak cami için yı!ıldı buraya. Sonra burada kurulacak olan büyük camiye izin alma macerasını anlattı. 16 Temmuz 2013 Sabahleyin tren istasyonuna gittik. Bahçesaray’a nasıl gidilece!ini ara"tırıyordum. Sonra, 15 dakika içinde bir trenin gelece!ini fark ettim. Biletlerimizi aldık ve trene bindik. Çocuklar çok seviyorlar tren seyahatini. Acele ederek ve sorarak trenin gelece!i yere vardık. Çok geçmeden Bahçesaray treni geldi. Uzun bir tren bu. #çi havasız ve sıcaktı. 40 dakika sonra Bahçesaray’a vardık. Tren garının duvarında bir açıklama gördüm: 1944 yılında Kırım Tatarlarının bu istasyondan sürgüne gönderildi!i anlatılıyordu. Daha sonra Greklerin ve Bulgarların da sürgün edildi!i yazılmı". Belki de “sadece Tatarlar sürgün edilmediler” demek için onları da sürdüler. 2013’te yayınlanan kitapta (Kratkaya #storiya Kırıma) 191 bin Kırım Tatarının sürgün edildi!ini yazıyor (Bu esere bir tashih yapmak lazım. Orada Tatarları suçlayan ifadeler düzeltilmeli. Kitap umumen olumlu olsa da, orada verilen ayrıntılar taraflı bence). Gardaki bir Tatar hanımdan ekmek (lipo"ka) aldık. Çok lezzetliydi. Çocuklar büyük bir i"tahla yediler. Sonra 2 numaralı dolmu"a atlayıp Han Sarayı’na vardık. Burasını resimlerde görmü"tüm ama bu kadar büyük ve güzel bir yer oldu!unu bilmiyordum. #stanbul’daki Topkapı Sarayına benziyor. Buhara hanının sarayını da görmü"tüm, ama orası tam bir hayal kırıklı!ı yaratmı"tı bende. Han Sarayı bir kere çok güzel bir yerde konu"landırılmı". Etrafı tepelik ve havası temiz. Yazın bu sıcak gününe ra!men serin burası. Epey bir eser var burada. Türbeler oldukça fazla. Bu mezar ta"larının kaydedilmesi ve çözülmesi lazım. Birileri bir çalı"ma yaptı mı bu konuda bilmiyorum. Saray çalı"anları büyük ölçüde Tatarlardan olu"uyor. Eserlerin muhafazasına özen gösteriyorlar. 18 Temmuz 2013 Bahçesaray’a ikinci kez gittik. #lkinde göremedi!imiz yerleri görmek istiyorduk. Han Sarayının bahçesinde biraz dinlendik. Büyük caminin yanındaki türbeleri ve mezarları ziyaret ettik. Mezar ta"larının ço!u kırılmı" vaziyette. Burası önemli ki"ilerin gömüldü!ü bir yer. Tamamen bir Osmanlı kabristanı gibi. Ta"lardan bir kısmı daha bir özenle yazılmı". Üzerinde 8" ###$%&'()$%&*$+&"" ###$)(,-.%%/$,%01%&'()"" +#2++-&$,%01%&'()"" kılıç, Davut yıldızı "ekilleri dikkatimi çekti. Sonra, Büyük caminin arka tarafındaki XVI. yüzyıldan kalma hamamı gezdik. Küçük bir hamam bu. Saraydan çıkıp yukarı do!ru uzanan yola koyulduk. Gaspıralı Müzesine gidiyoruz. Yukarı do!ru, sol tarafımızda büyük ve yüksek kayalıklar uzanıyor yol boyunca. Bir yerde küçük bir "elale akıyor. Alt taraf mezarlık imi" eskiden. Fakat "imdi pek bir "ey kalmamı". Sadece bir tane Müslüman mezar ta"ına rastladık. Onun da ba" kısmını oyup gözler ve a!ız gibi "eyler yapmı"lar. Yolun biraz daha ilerisinde XVIII. yüzyıldan kalma bir cami var: Tahta Cami denilen bu yer bakımsız kalmı". Kapısı kapalıydı. Yolun sa! tarafında gördü!ümüz evler Tatarlardan kalma olmalı. Sürgün öncesinden kalma. Tahta Caminin Kitabesinde #öyle yazıyor: Bek Han Sultan Hanım binti el-Hac Selim Giray Han. Cihanda eyledi bu hayratı. !de Hudâ ahretin ukbâda. !lahi rahmet ve ma"firetin eyle elf ziyade; ya Rab makamın yüce eyle ahretde. Fî sene 1135. Biraz daha yürüdükten sonra Gaspıralı Müzesini bulduk. #ki katlı, ta" bir bina bu. Yeni restore edildi!i anla"ılıyor. Müdür bizi nazik ve sıcak bir "ekilde kar"ıladı. Türkçesi güzel olan Elmira Hanım ise müzeyi gezdirdi. Burası Gaspıralı’nın matbaasıymı" aslında. Alt katta matbaa, üstte çalı"ma odası varmı". Matbaadan pek bir "ey kalmamı". Çalı"ma odasında Gaspıralı’nın eserlerinden bazıları ve resimleri sergileniyor. Eserler arasında Âlem-i Nisvan dergisinin eski bir sayısını gördüm. Bu nüsha derginin ilk sayısı olmalı. #lginç olan "u ki, kapa!ında 1905 tarihi görülüyor. Halbuki bu derginin 1906’da çıkmaya ba"ladı!ı yazılırdı hep. Müzede hâlâ düzenlemeler devam ediyor. Matbaanın yan tarafında Gaspıralı’nın evi var. Müzeden ayrılıp yoku"u tırmanmaya devam ettik. Buralarda çok turist var. Fakat onlar Tatar eserlerine de!il, buradaki Hıristiyan (Uspenski) Manastırına ve Cufut Kale’ye do!ru gidiyorlar. Nihayet Zincirli Medrese’ye ula"tık. Medrese son zamanlarda aya!a kaldırılmı". 9" ###$%&'()$%&*$+&"" ###$)(,-.%%/$,%01%&'()"" +#2++-&$,%01%&'()"" Yan tarafında ise bir hamam kalıntısı görülüyor. Onun tam kar"ısında ise XX. yüzyıl ba"ından kalma bir Tatar mektebi var. Rü"tiye mektebiymi" galiba. $imdi müze. Biraz ileride, minaresiz bir cami var. Müzedeki hanım söylemese cami oldu!unu anlamazdım. Onun biraz ötesinde Tatar hanlarının ilklerinden birinin türbesi görülüyor. Onun biraz ötesinde Gaspıralı’nın mezarı var. Sürgünden sonra mezar tahrip edilmi". Sonradan, ya"lı kimselerin ifadelerine ve eski resimlere dayanılarak mezar yeniden yapılmı". Mezarın üstündeki kitabenin sonradan yazıldı!ı anla"ılıyor. “Mustafa o!lu #smail Gasprinski’nin ruhuna elfatiha” yazısı biraz acemice yazılmı". Bu mezarın hemen yanında 1950’lerde vefat eden Ahmet Özenba"lı’nın, onun hemen yanında ise Edige Kırımal’ın mezarları görülüyor. Zincirli Medrese, Osmanlı medreseleri tarzında yapılmı". Kapısında ve iç mekanda birer kitabe var. #çeride, ortada toplanmı" kalıntılar arasında bir kitabe yerde yatıyor. Güzel bir yazıyla yazılmı" ve büyük bir ihtimalle ba"ka bir yerde bulunup buraya getirilmi". Tatar hanının türbesinin kapısı oldukça gösteri"li. Üzerinde bir kitabe var. Sonra, ikinci müzeye yöneldik. Burası XX. yüzyıl ba"ında Rü"tiye Mektebi imi". Orada çalı"an Tatarlar bizi çok sıcak kar"ıladılar. Neriman Bey üniversitede hoca aynı zamanda. Kendisi edebiyatçı, fakat tarih bilgisi de çok iyi. Onun anlattı!ına göre, medrese, hamam ve türbenin oldu!u bu mekân, han sarayından da önceye aitmi". #lk Tatar hanları burayı seçmi"ler taht merkezi olarak. Gerçekten de burası stratejik bir noktada. Etrafı kayalık tepelerle çevrili, yüksekçe bir yer burası. Yavuz Sultan Selim "ehzade iken Kefe’ye geldi!inde buraya da u!ramı". Tatar hanı ile aralarında ilginç bir sohbet olmu". Tatar hanı, Yavuza her türlü deste!i verece!ini söyledikten sonra, padi"ah oldu!unda Tatar topraklarını Tatar hanlı!ına verip vermeyece!ini sormu". O da dürüst davranmı": “Her "eyi isteyin ama benden toprak istemeyin; bir padi"ah toprak veremez” diye cevap vermi". Bu sözlere son derece kızıp Yavuz’un üzerine yürüyen Tatar "ehzadeyi babası güçlükle tutmu". Durumun gerginle"ti!ini gören Yavuz, kısa zamanda ba"ına bir i" gelmeden buradan ayrılmı". 21 Temmuz 2013, Pazar, Gözleve Gözleve’ye yolculu!umuz 1 saat kadar sürdü. Bakımsızlık burada da kendini gösteriyor. Yeni yapılan kiliseler çok fazla. Bir o kadar da tamir edilen eski kilise var. Bazıların tamiri hâlâ devam ediyor. Paralar hep bunlara gidiyor galiba. Kiliselerin bu kadar artmasının bir ihtiyaçtan kaynaklandı!ını sanmıyorum. Meselenin siyasi bir yönü olmalı: Bir yere kilise :" ###$%&'()$%&*$+&"" ###$)(,-.%%/$,%01%&'()"" +#2++-&$,%01%&'()"" yaptı!ınız zaman oraya damganızı da vurmu" oluyorsunuz: Burası Hıristiyan mahallesi demi" oluyorsunuz. Bir de her tarafa haç dikmeye merak sarmı"lar. $ehrin giri"ine büyük bir haç dikilmi". Her dinin mensupları böyle davranırsa bunun sonu nereye varır bilemiyorum. Müslümanlar da hilal dikmeye kalkarsa ne olacak. Bunlar aklımdan geçerken bir de baktım, abide gibi bir yapı ve üzerinde de hilal. Onu biraz geçtikten sonra da büyükçe bir cami. Garajda indikten sonra bir taksiye atlayıp Mimar Sinan’ın yaptı!ı me"hur camiye gittik: Cuma Cami. 1552’de yapılmı". $ehirde ayakta kalan tek cami bu imi". Giri" kapısının üstünde bir yazı var: Giray Han’ın Gözlev Camii "erifidir. Caminin hemen önünde birkaç mezar görülüyor. Osmanlı mezarları oldukları açık. Sonra, eski "ehri gezmeye koyulduk. Osmanlılardan kalma surların oldu!u yere gittik. Buraya Odun Pazarı deniliyor Rusça rehber kitabımda. Osmanlıların yaptı!ı surların tek kalıntısı burada kalmı". O da daha yakınlarda restore edilmi". Buranın biraz ötesinde bir tekke oldu!unu ö!rendim. Gidince harabe denilebilecek bir yapıyla kar"ıla"tım. Bir müzeye dönü"türülmü". #çeride cami, tekke ve bir de Kırım Tatar müzesi var. Caminin duvarında kırık mezar ta"ları sıralanmı". Müzede fazla bir "ey yok ama buranın Tatar kimli!ini hatırlatan resimler ve e"yalar var. Caminin alemi de müzede sergileniyor. Müzeden tekrar geriye dönüp yeniden Odun Pazarına vardık. Burası göz önünde olan merkezî bir yer. Buradan ba"layarak "ehrin en eski kısımları müze "ehre dönü"türülmü"; turistik bir mekan olmu". Çok sayıda turistler burada dönüp dola"ıyorlar. Odun Pazarında Tatarların i"letti!i bir kafe var. #stanbul’daki eski Osmanlı kahvehanelerini andırıyor. Servis yapan gençler geleneksel Tatar kıyafetleri giymi"ler. 24 Temmuz 2013, Çar#amba, Kefe (Feodosia) Sabahleyin erkenden Kefe’ye do!ru yola çıktık. Tam 2 saat sürüyormu". Kefe’den hemen önce Eski Kırım kasabası var. Burayı da görmek istiyordum ama olmadı. Orada Altın Orda hanlarından Özbek Han’ın yaptırdı!ı cami ile Sultan Baybars’ın camisi var. Haritada "ehir gibi gözükse de yoldan geçerken pek "ehre benzer bir "ey göremedim. Yol boyunca sıralanmı" evler var. Haritada sokaklar filan gösterilmi" olsa da, da!ınık evlerin sıralandı!ı ba"ı-sonu belirsiz bir yer. Dolayısıyla buradaki önemli iki eseri göremeden geçmek zorunda kaldım. Kefe’nin giri"i döküntü görünümünde. Otobüs garajı da öyle. Garajın hemen kar"ısına büyük bir kilise yapmı"lar. Bir taksiye atlayıp "ehrin ayakta kalmı" tek camisi olan Müftü Meçit’e !;" ###$%&'()$%&*$+&"" ###$)(,-.%%/$,%01%&'()"" +#2++-&$,%01%&'()"" gittik. Caminin iç avlusunda kimsecikler yok. Yan tarafta imamın evi oldu!u anla"ılan bir bina var, fakat orada da bir hareket yok. Caminin kapısı açıktı; içeri girip baktık. Orda da kimseyi bulamadık. Caminin hemen dı"ında kırık-dökük birkaç mezar ta"ı var. Arka tarafı dola"tım, epeyce vakit geçirdim birilerine rastlarım diye, ama kimseye rastlamadım. Biraz ileride Ceneviz kalesi oldu!u anla"ılıyor ama bu sıcakta çocuklarla oraya gitmeyi göze alamadım. Sokaklar bo" gibi, ba"ıbo" köpekler var. Onları görünce yolumuzu de!i"tirdik. Eski eserlerin sahil tarafında oldu!u anla"ılıyor. Oraya do!ru yöneldik. Ayvazovski’nin mezarının oldu!u yeri geçtikten sonra Ayvazovski çe"mesine vardık. Bundan sonra müthi" bir kalabalık ba"ladı. Sahil boyunca demiryolu uzanıyor. Yol boyunca satıcılar sıralanmı". Epeyce gittikten sonra "ehir müzesine vardım ve burayı gezdim. Ceneviz ve eski bazı eserleri hızla gezdim. Müzenin bahçesindeki eserler daha çok ilgimi çekti. Osmanlılardan kalma mezar ta"ları var. Acaba bunlar okundu mu? 28 Temmuz 2013, Bahçesaray Bahçesaray’a üçüncü defa gittim. Bu defa hedefimiz Cufut Kale’yi gezmek. Gerçekten de mutlaka gezilmesi gereken bir yer imi". Sabahleyin erkenden yola çıktık. Han Sarayı, Gaspıralı müzesini geçip Uspenski Manastırına do!ru tırmandık. Manastır yoku"un sa! tarafında, kayaların içine yerle"mi". Tatar hanlı!ı zamanından beri var bu manastır. Ama "imdi i"in rengi de!i"mi"; manastır yayıldıkça yayılıyor. Alt taraftaki vadiyi de tamamen i"gal etmi". Hatta vadiyi boydan boya kesen bir duvar çekmi"ler. Epey bir araziye el koyduktan sonra yukarıda büyük bir kapı in"a etmi"ler. Bunların hepsi yeni. Kayalıkların arasındaki eski yerin dı"ında yeni yerler de in"a ediliyor. Burayı geçip yolumuza devam ettik. Yol boyunca satıcılar var. 1 km kadar tırmandıktan sonra bir tabela dikkatimi çekti. Yeni konulmu" olan bu tabelada eski bir Tatar mezarlı"ı oldu!u yazılı. XV.-XIX. yüzyıllar arası olarak tarihlenmi". Merdivenleri tırmandım. Çok eski ta"lar bunlar. Ama öyle bir bakımsızlık var ki. Yukarı çıkınca birkaç mezar ta"ı gördüm. Bazıları hâlâ ayakta. Bazıları yatık vaziyette, bazıları kırık. Biraz daha yürüyünce ba"ka mezarlar da gördüm. Tarihî bir mezarlık burası. Biraz ileride bir çukur fark ettim. Buradaki bir mezar açılmı" olmalı. Bir de türbe var ama üzerinde hiçbir yazı yok. Öylece terk edilmi", sahipsiz kalmı" bir mezarlık burası. Korunması gerekiyor. !!" ###$%&'()$%&*$+&"" ###$)(,-.%%/$,%01%&'()"" +#2++-&$,%01%&'()"" Cufutkale yolunda bulunan eski Tatar mezarlı"ında bir mezarta#ı. Eski Tatar mezarlı"ından ba#ka bir görünü#. Buraya defnedilenler önemli kimseler olmalı. Bu mezarlı"ın sahipsizli"ine çok üzüldüm. Oradaki ta#ların foto"raflarını tek tek çektim. Mezarlıktan a"a!ı inip eski bir yolda ilerliyoruz. Yoku" epeyce dikle"ti. Yüzyıllar öncesinden kalma ta" bir yol bu. A"ındıkça a"ınmı". Nihayet yukarıda Cufutkale’nin giri"ine geldik. Müze ücretini ödedikten sonra daha da yukarı tırmandık. Bundan sonrası daha da ilginç. Kayalara !3" ###$%&'()$%&*$+&"" ###$)(,-.%%/$,%01%&'()"" +#2++-&$,%01%&'()"" oyulmu" evler gördük. Eski medeniyetlerin izleri açıkça görülüyor. Hazar Musevilerinin yerlerine rastladık. Orta Kapı denilen kapının üzerinde VI.-XV. yüzyıllar arası "eklinde bir tarihleme var. Karaimlere ait mezarlar, kenesalar var kalenin içinde. Karaimler Hazar Türklerinin bakiyeleri olmalı. Kalenin bir ucunda Canike Hanım’ın Türbesi’ne vardık. Toktamı" Han’ın kızı imi". 1420’lerde buraya defnedilmi". Türbenin ötesinde güzel bir manzara var. Bütün Bahçesaray vadisi ayak altında uzanıyor. Buradan Büyük Kapı denilen surların son noktasına kadar gittik. Kale kapısını güçlükle açtım. Oradan geriye döndük. Yürüdü!ümüz eski ta" yol hep a"ınmı". Yolun her iki yanı büyük bir ihtimamla ta"la dö"enmi". Cufutkale’nin tarihini yeniden okumam gerekiyor. Son derece ilginç bir yer. !4" ###$%&'()$%&*$+&"" ###$)(,-.%%/$,%01%&'()"" +#2++-&$,%01%&'()""
© Copyright 2024 Paperzz