2014 – 2015 PAMUKPINAR ANADOLU ÖĞRETMEN LİSESİ 12. SINIF TÜRK EDEBİYATI CUMHURİYET DÖNEMİ TÜRK EDEBİYATI ZEYNEL BOZKALE www.dersistan.com | BEM 12. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERS NOTLARI İÇİNDEKİLER SAF ŞİİR ANLAYIŞI Ahmet Hamdi Tanpınar Cahit Sıtkı Tarancı Ahmet Muhip Dıranas Necip Fazıl Kısakürek Yedi Meşaleciler Ziya Osman Saba 1940 -1960 ARASI TOPLUMCU ŞİİR Rıfat Ilgaz Cahit Irgat A.Kadir Meriçboyu Suat Taşer Arif Damar Maviciler Attila İlhan SERBEST NAZIM VE TOPLUMCU ŞİİR Nazım Hikmet MİLLİ EDEBİYAT ZEVK VE ANLAYIŞINI YANSITAN ŞİİR Ahmet Oktay GARİP DIŞINDA YENİLİĞİNİ SÜRDÜREN ŞİİR 1 Fazıl Hüsnü Dağlarca Behçet Necatigil Kemalettin Kamu Arif Nihat Asya Ahmet Kutsi Tecer Zeki Ömer Defne Behçet Kemal Çağlar Cahit Külebi Sebahattin Kudret Aksal Bedri Rahmi Eyüboğlu Necati Cumalı Özdemir Asaf Ömer Bedrettin Uşaklı Hisarcılar BİRİNCİ YENİ (GARİP) HAREKETİ Orhan Veli Kanık Melih Cevdet Anday Oktay Rıfat Horozcu PAMUKPINAR ANADOLU ÖĞRETMEN LİSESİ www.dersistan.com 12. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERS NOTLARI SAF (öz) ŞİİR ANLAYIŞI Saf (öz) şiir anlayışı Paul Valery'nin şiirde dili Anlaşılmak için değil; duyulmak, hissedilmek için şiir yazarlar. her şeyin üstünde tutan görüşünden Şiirde biçim endişesi duyan bu şairlerde dize hareketle, Batı edebiyatından Paul ve dil baş tacıdır. Disiplinli çalışarak Valery,Stephane Mallarme ve Divan şiirinin mükemmele varan halis şiir yazma endişesi biçimci yapısından bir hayli etkilenen anlayış. kendini hissettirir. Türk edebiyatında "Saf Şiir" eğilimi Ahmet Gizemsellik, simgecilik, bireysellik, ruh, Haşim'in "Şiir Hakkında Bazı Mülahazalar" adlı ölüm, masal, rüya, mit temalarının yoğunca makalesiyle (Türk edebiyatında ilk poetika işlendiği bu şiirler zekâ ve bilincin disipliniyle örneği kabul edilir.) başlar. bütünleştirilerek yazılmıştır. Sanatın bir form sorunu olduğuna inanan bu Saf (öz) Şiirin Özellikleri şairler için önemli olan iyi ve güzel şiir yazmaktır. Bu anlayışla kendilerine özgü özel bir imge düzeni oluştururlar. Özgün ve yaratıcı olan bu imgeler, dilin mantığına uygun ve dilin anlam alanını genişletip dile yeni olanaklar sunacak bir yapıya sahiptir. Dilde saflaşma düşüncesi, kendini rahat şiir yazma şeklinde başat öğe olarak gösterir. Şiirsel söylemin zirvesine ulaşmak düşüncesiyle dilin yücelişi paralellik gösterir. Şiirde her türlü ideolojik sapmanın dışında Sanatın form sorunu olduğuna inanan bu şairler için önemli olan iyi ve güzel Şiir yazmaktır. Bu anlayışla kendilerine özgü özel imge düzeni oluştururlar. Özgün ve yaratıcı olan bu imgeler dilin mantığına uygun ve dilin anlam alanını genişletip dile yeni olanaklar sunacak bir yapıya sahiptir. Dilde saflaşma düşüncesi kendini rahat şiir yazma şeklinde başat öğe olarak gösterir. kalarak sadece okuyucuda estetik haz Şiirsel söylemin zirvesine ulaşmak uyandıran şiir yazma eğilimi, bu şairleri her düşüncesiyle dilin yücelişi paralellik gösterir. türlü mektepleşme eğiliminin dışında kalıp müstakil şahsiyetler olarak şiir yazmaya Şiiri soylu bir sanat olarak kabul eden bu yöneltmiştir. şairlerde düşsel ve bireysel yön ağır basar. Şiiri soylu bir sanat olarak kabul eden bu İçsel ve bireysel bir yaklaşımla evrensel insan şairlerde düşsel (hayali) ve bireysel yön ağır tecrübesini dile getirirler. basar. İçsel ve bireyci bir yaklaşımla evrensel insan tecrübesini dile getirirler. Saf şiir anlayışında estetik tavır ön plandadır. Bu anlayıştaki şairler didaktik bilgiden uzak durup; bir şey öğretmeyi değil, musikiyle ya da musikinin çağrıştırdığı, uyandırdığı imgelerle insanın estetik duyarlılığını doyurmayı amaç edinirler. Kısacası bu şairler şiirde anlama fazla önem vermezler. PAMUKPINAR ANADOLU ÖĞRETMEN LİSESİ Şiirde biçim endişisesi duyan bu şairlerde dize ve dil baş tacıdır. Disiplinli çalışarak mükemmele varan halis şiir yazma endişesi kendisini hissettirir. Şairlerde sembolizm akımının izleri görülür. Gizemselcilik bireyselcilik, ruh, ölüm, masal, mit temaları yoğun olarak işlenir. www.dersistan.com 2 12. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERS NOTLARI Bizde öz şiir anlayışına uygun eser veren sanatçılar: Ahmet Haşim, Yahya Kemal Beyatlı, Ahmet Hamdi Tanpınar, Cahit Sıtkı Tarancı, Ahmet Muhip Dıranas, Behçet Necatigil, Asaf Halet Çelebi, Necip Fazıl Kısakürek, Özdemir Asaf, Fazıl Hüsnü Dağlarca, Ziya Osman Saba 3 PAMUKPINAR ANADOLU ÖĞRETMEN LİSESİ www.dersistan.com 12. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERS NOTLARI AHMET HAMDİ TANPINAR (1901-1962) Daha çok sembolist sayılabilecek musiki, his ve hayal ağırlıklı şiirler yazmıştır. Hece vezniyle yazdığı ilk şiirleri, imge zenginlikleri ve müzikal nitelikleriyle dikkat çekmiştir. Bu şiirlerde, Faruk Nafiz ve öteki hececilerden ayrı bir estetik peşinde olmuş, Öykülerinde, geçmişlerindeki kimi olayların etkisiyle akış güçleri dış dünya ile uyumlarını yitirmiş, yaşamları karabasanların, korkulu düşlerin kuyularına yuvarlanan kişiler çoğunluktadır. Ahmet Hamdi Tanpınar'ın sembolist anlatım tarzı romanlarına zaman zaman sirayet eder. kendine özgü bir sözcük ve kavram dünyası Romanlarında, zengin hayatların yaratmaya çalışmıştır. hikâyesinden çok, Türkiye meselelerine Bu çabada, Ahmet Haşim ve Edebiyat kendine has yorumlar getirir. Fakültesi'ndeki hocası Yahya Kemal Medeniyet değiştirme girişimlerinin insanımızı Beyatlı'nın sentezciliği, yoğunlaşma kaygıları, soktuğu çıkmazları araştırırken yaptığı Haşim'in soyutlama eğilimleri görüldüğü gibi, tahliller, insanımız ve toplum yapımız halk şiiri estetiğindeki alışılmış söyleyiş açısından dikkate değer hükümler taşır. özelliklerine de rastlanır. Saatleri Ayarlama Enstitüsü toplumumuzun Şiirlerinde, içe dönük bir bakışla doğa ile bu değişme süresi içindeki durumunu, fertten iletişim kurmaya çalışmıştır. yola çıkarak topluma varan teknikle anlatıyor. Şiirlerinde zaman kavramı üzerinde sıkça Sahnenin Dışındakiler, II. Abdülhamit durmuştur. Onun eserlerinde zaman, basit bir döneminin artıkları ile II. Meşrutiyette ortaya süreklilik göstermez, çok katlı ve çıkan XIX. yüzyıl kuşağının okumuş kesiminin karmaşıktır. "Bursa'da Zaman" şiiri bu romanıdır. olgunun güzel bir örneğidir. "Sahnenin Dışındakiler" ile "Saatleri Ayarlama Şiirlerinde insan ruhuna, Enstitüsü"nde de Batı ve Doğu uygarlığı özellikle bilinçaltına ve zamana yer verişiyle, arasında bocalayan Türk toplumunun ironik romanlarında işlediği konulara yaklaşır. tablosu çizilir. Kişilerin ön planda tutulduğu öykülerinin Ölümünden sonra plan ve notlarına başkişilerinde kendi iç dünyasını yansıtmış, dayanılarak bir araya getirilen ve 1987'de genelde kişilerin ruhsal çöküntüsünü, yayımlanan "Aydaki Kadın"da da aynı yaşamın gerçeklerinden çok iç benliklerine irdeleme vardır. sığınışlarını sergilemiştir. İlk romanı Mahur Beste'de dönemlerinin Düşünceye sık sık yer veren yazar, genellikle özellikleri, iş ve ev yaşamları, sarayla yaşadığı ızdırapları, umutlarını, özleyişlerini ilişkileri, alışkanlıkları, merakları, tutkuları, ve aşklarını dile getirmiştir. felsefeleriyle imparatorluğun son yıllarında Öykülerinde de zaman kavramı üzerinde sıkça yaşayan insanlar sergilenir. duran Tanpınar, geçmişle içinde bulunulan Huzur'da Cumhuriyet'in ilk yıllarında kişiliğini zamanı bilinç-bilinçaltı çatışması biçiminde kabul ettirmek isteyen okumuş genç kadın ve vermiştir. erkeğin sorunları, yeni toplumsal koşullarla PAMUKPINAR ANADOLU ÖĞRETMEN LİSESİ www.dersistan.com 4 12. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERS NOTLARI ilişkileri, eski ile yeni arasındaki uyum Vezin ve kafiyeden kopmamış; ama ölçülü arayışları işlenmiştir. veya serbest, her türlü şiirin güzel olabileceği Tanpınar'ın edebiyat ve tarih konularındaki incelemeleri çeşitli dergilerde yayımlanmış, sonra kitap hâlinde basılmıştır. inancını taşımıştır. Açık ve sade bir üslubu vardır. Çoğu gerçeğe bağlı olan mecazları, derin, Eserleri: karışık ve şaşırtıcı değildir. Öykü: Abdullah Efendi'nin Rüyaları, Yaz Uzak çağrışımlara ve hayal oyunlarına pek Yağmuru itibar etmemiştir. Şiir: Şiirler Zaman zaman bazı imaj ve sembollere Roman: Mahur Beste, Huzur, Sahnenin Dışındakiler, Saatleri Ayarlama Enstitüsü, Aydaki Kadın Deneme: Beş Şehir, Edebiyat Üzerine Makaleler, Yaşadığım Gibi İnceleme: Tevfik Fikret, Namık Kemal, Yahya Kemal, 19. Asır Türk Edebiyatı Tarihi başvurmuştur... "Otuz Beş Yaş" şairidir. İlk şiirleri temiz dili ve yeni buluşlarıyla edebiyat çevrelerinde ilgi uyandırmıştır. İlk şiir kitabı "Ömrümde Sükut" 1933'te yayınlanmıştır. GARİP akımından etkilenmiş, serbest şiiri denemiş, bir yandan da Baudelaire, Verlaine CAHİT SITKI TARANCI Şiir yazmaya lise yıllarında başlayan Cahit Sıtkı’nın Fransız okullarında okumuş olmasının etkisiyle ilk şiirlerinde Fransız şairlerin üsluplarıyla benzerlikler görüldü... 'Muhit' ve 'Servet-i Fünun/Uyanış' dergilerinde yayımlanan ilk şiirlerini 1933 yılında yayımlanan Ömrümde Sükut adlı kitapta topladı. Otuz Beş Yaş şiirinin, 1946’da, Cumhuriyet Halk Partisi’nin düzenlediği, yarışmada birincilik kazanmasıyla ününü pekiştirdi ve gibi Fransız şairlerden etkilenmiştir. Şiirlerinde en çok yaşama sevinci ve ölüm temalarına yer vermiş, nedense hep ölümün üstüne gitmiştir. Ayrıca yitik aşklar, mutlu sevdalar, yalnızlık, yaşadığı bohem hayatın buruklukları, çocukluk özlemi de şiirlerine konu olmuştur. ESERLERİ Ömrümde Sükût (1933) Otuz Beş Yaş (1946) Düşten Güzel (1952) Sonrası (1957, ölümünden sonra) Cumhuriyet Dönemi’nin önemli şairleri arasına girdi. Peyami Safa Hayatı ve Eserleri (1940) Sanat için sanat ilkesine bağlı kaldı. Ona göre şiir, kelimelerle güzel şekiller kurma sanatıdır. PAMUKPINAR ANADOLU ÖĞRETMEN LİSESİ Ziya'ya Mektuplar (1957, ölümünden sonra) www.dersistan.com 5 12. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERS NOTLARI AHMET MUHİP DIRANAS Adı "Fahriye Abla" şiiriyle özdeşlemiştir. Şiirlerinde konu olarak Anadolu'yu memleket manzarlarını, doğa ve tarih sevgisini, aşkı, ölümü hatıraları işlemiş destansı şiirler de yurdu, insanı ve doğası ile barışık, alışılmadık deyiş örgüsüyle unutulmaz şiirler yazmıştır. Şiirlerinde aşkı, tabiatı, ölümü, hatıraları, sığ olmayan bir anlatımla ve düşündürücü boyutlar içinde vermiştir. yazmıştır. Öykü türünde yapıtı yoktur. Yayımlanan ilk şiiri, Ankara Lisesi'nden Muhip ESERLERİ: Atalay imzasıyla Millî Mecmua'da çıkan "Bir Kadına" adlı şiirdir. Tevfik Fikret'in "Rübab-ı Şikeste" adlı eserini Şiir: Şiirler Oyun: Gölgeler, O Böyle İstemezdi İnceleme: Fransa'da Müstakil Resim Türkçeleştirerek "Kırık Saz" adıyla Şiir Çevirisi: Çalar Saat (Charles yayımlamıştır. Baudelaire'den) Şiirde biçime önem verişi, işlediği temalar, simgecilikten hareketle yarattığı yeni bir şiir diliyle kendi dönemindekileri olduğu gibi sonra gelenleri de etkilemiştir. Şiirde ahenge ve sese önem vermiştir. Örneğin Kar şiirinde sesi ön plana çıkarırken NECİP FAZIL KISAKÜREK (1905-1983) Modern Türk şiirinin mistik şairidir. Düz yazı türünde yapıtları da olmasına rağmen asıl güçlü yanı şiirlerindedir. Olvido adlı şiirinde ne sesi anlama ne de Halk şiirimizin öz ve biçim yapısından anlamı sese baskın kılmıştır. yararlanmış, bunlara Batılı, modern bir özellik Fransız sembolist şiirinin öncülerinden Baudelaire ve Verlaine'in etkisi altında kalan kazandırmış, sonraları dinsel duyuşlarda karar kılmıştır. sanatçı, "biçim" ve "ahenk"i kaygı edinmiş, Sağlam bir teknikle, esrarlı iç âlemini, felsefi yeni bir yapı içinde ruhun dalgalanışlarını dile görüşlerini, etkileyici bir anlatımla dile getirmeye çalışmıştır. getirmiştir. Şiirde yeni bir bütünlük kurmaya çalışmıştır. Şiirin yanı sıra makale, tarih, eleştiri, Ölçü ve uyağa sıkı sıkıya bağlı kalmıştır. Sese ve ahenge önem vermiştir. Gerek Fransız şiiri, gerekse kendinden önceki kuşaktan ustaları Ahmet Haşim ve Ahmet biyografi, öykü türlerinde de yapıtlar yazmıştır. Divan, halk, Tanzimat ve Batı edebiyatını en ince ayrıntılarına kadar bilen bir sanatçıdır. Hamdi Tanpınar'dan aldığı etkileri sanatına Serbest şiire karşı çıkmıştır. Kafiyeye yedirerek özgün bir şiire ulaşmıştır. sığınmayı sahtekârlık sayar. Ona göre, duygu Hece ölçüsü sınırlarında kalarak ama durak ve vurgu yerlerini değiştirerek gelenekselde ve düşünce harmanlanıp şiir kalıbında, sanat kaygısıyla dillendirilmelidir. çağdaşlığı yakalayan, çağrışım gücü yüksek, PAMUKPINAR ANADOLU ÖĞRETMEN LİSESİ www.dersistan.com 6 12. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERS NOTLARI Şiirin içyapısıyla dış yapısı arasında bir uyum Tiyatro eserlerinde üstün bir ahlak felsefesini bulunması gerektiği düşüncesinden hareket savunmuştur. Cinnet Mustatili adlı eserinde eden Necip Fazıl Kısakürek, 1930'lu yılların hapishane anılarına yer vermiştir. başlarına değin süren yoğun şairlik yaşamında, lirizmin ağır bastığı şiirler yayımlamıştır. Duygularını değişik biçimde yansıtışı, değişik benzetmeler kullanarak şiirlerini renklendirişiyle bu yılların şairleri arasında ayrı bir yeri olmuştur. Eserleri: Şiir: Örümcek Ağı, Kaldırımlar, Ben ve Ötesi, Sonsuzluk Kervanı, Çile Her şiirinde, sanatından, ruhundan, hissiyatından ve düşüncelerinden ipuçları Öykü: vardır. Hikâyelerim 1934'de kadar ruh çalkantılarını, korkularını, iç hesaplaşmalarını, çocukluk yıllarına has hatıralarını, dış dünyadaki varlığı ve kendisiyle didişmelerini, arayışlarını anlatmıştır. Roman: Aynadaki Yalan Oyun: Tohum, 7 Şiirlerinde anlaşılmayan ayak sesleri, periler, Bir Adam Yaratmak, cinler, hayaletler, kâbuslar, siyah kediler, Künye, geceleri insanın etrafında fıldır fıldır dönen Para, kambur cüceler gibi ürpertici motiflerle, Namı Diğer Parmaksız Salih, birtakım gerçeküstü varlıklara yer vermiştir. Reis Bey, Abdülhamit Han Bütün şiirlerini içeren Çile'de, şiirlerini şu adlar altında toplanmıştır: Ölüm, Korku, Tohum: tiyatro; sanatçının ilk tiyatro Ukde, Tecrit. Bunlar aynı zamanda yeni, eseridir; 1935 senesinde Muhsin Ertuğrul orijinal, sanatkârane ve insana tat veren tarafından sahnelenmiştir; oyunda " tohum ", ifadelerdir. millî mücadeleyi, Anadolu halkının öz benliğinde mevcut ruhun bir fışkırışı olarak 1934 sonrası şiirlerinde toplumu da sanatına gösterilmiştir... yansıtmıştır. Şiirlerinde toplumun Bir Adam Yaratmak: tiyatro; " incir ağacı " kandırıldığını, gençliğin kokuşturulduğunu üzerinde dolaşan oyun, yıkılan Osmanlı ile iddia etmiştir. yeni kurulan Cumhuriyet arasında bir Ona göre, toplum uyarılmalıdır. Türk milleti aslına dönmelidir. "Şiir toplumun his ve fikir hayatını yansıtmalıdır." derken saf şiirden de vazgeçmemiştir. çatlaktan incir ağacının çıktığını, ağacın köklerinin geleneği, dallarının ise geleceği temsil ettiğini öne sürer... Reis Bey: Necip Fazıl Kısakürek; tiyatro; sanatçı bu eserinde bir hâkimin verdiği idam kararı öncesi ve sonrasında yaşadığı gelişmeleri dile getirdiği bir oyundur... PAMUKPINAR ANADOLU ÖĞRETMEN LİSESİ www.dersistan.com 12. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERS NOTLARI Künye: Necip Fazıl Kısakürek; tiyatro; etkilenmişler; bağımsız olarak çalışmalarını sanatçı, bu eserinde Birinci Dünya Savaşı'nda sürdürmüşlerdir. İçlerinde Ziya Osman Saba, cepheden cepheye koşmuş, Harbiye Şiir yazmayı sürdürmüştür. Kenan Hulusi mektebinde hacalık yapmış, Balkan savaşına hikâye yazmaya başlamıştır. katılmış, divanı harpte yargılanmış, şahsi hayati olmayan bir dava adamının trajik Sanatçılar: Sabri Esat Siyavuşgil, Ziya hikâyesini anlatır... Osman Saba, Yaşar Nabi Nayır, Muammer Para: tiyatro... Lütfi Bahşi, Vasfi Mahir Kocatürk, Cevdet Aynadaki Yalan: roman; sanatçının roman Kudret Solok, Kenan Hulusi Koray. kalıpları içinde kaleme aldığı tek eseridir; eserde felsefe fakültesinde asistan ve doçentlik tezini hazırlamakta olan Naci'nin hayat hikâyesini anlatır... ZİYA OSMAN SABA (1910-1957) İstanbul’da doğdu, Galatasaray Lisesi ve İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ni bitirdi. YEDİ MEŞALECİLER İlk şiiri Servet-i Fünun dergisinde çıktı ve bu Meşale dergisi etrafında toplanan bu yedi dergide tanıştığı arkadaşlarıyla Yedi Meşale genç topluluğunu kurdu. şair, Cumhuriyet döneminin ilk topluluğunu oluşturdular. Yedi Meşaleciler içinde şiire bağlı kalıp şiiri sürdüren tek isimdir. Baş Hececiler’in sanat anlayışlarını gerçekçilikten uzak görmüşler, sanatta yenilik yapmak gerektiğini savunmuşlardır. Canlılık, samimiyet, süreklilik yenilik yapmak gerektiğini savunmuşlardır. Gözlemci bir anlayışla çocukluk özlemi, anılara düşkünlük, ev-aile sevgisi, yoksul yaşamlara karşı utanç ve acıma, Tanrıya kulluk, kadere boyun eğiş küçük mutluluklarla yetinme, yakınlık öte dünya özlem gibi konuları işledi Pek çok türde vermişler ama somut eserler Hece ölçüsüyle yazan şair 1940’dan sonra ortaya koyamamışlardır. serbest şekillere de yönelmiştir. Yedi Meşaleciler sanat aşkını her şeyden üstün tutmuşlardır. Özgün sanat ürünleri Hikâyelerinde de genellikle anılarından yararlanmıştır. verebilmek için taklitten kaçınmışlardır. Öz şiir anlayışıyla şiir de yazmıştır. Olaylara gerçekçi yaklaşmak istemişler; Eserleri: eserlerinde edebi sanattan uzak durmuşlardır. Yedi Meşalecilerin şiirlerinde izlenimci bir ressam izini görmek mümkündür. Şiir : Sebil ve Güvercinler, Geçen Zaman, Nefes Hikâye: Mesut İnsanlar Fotoğrafhanesi, Değişen İstanbul Son dönemlerinde, sanat akımlarından PAMUKPINAR ANADOLU ÖĞRETMEN LİSESİ www.dersistan.com 8 12. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERS NOTLARI SERBEST NAZIM VE TOPLUMCU ŞİİR 3) Ölçüsüz-kafiyesiz serbest nazım: Ölçü ve kafiyeye gibi kurallara bağlı olmadan Hiçbir ölçüye bağlanmadan hiçbir kural ve şiir yazma dünya edebiyatında Arnodi Heine kayıtla sınırlandırılmayan ve dili duygulu ve Eliot Cloudel ile başlar. Türk edebiyatında söyleyişiyle öz sesinden ritim yakalanan ise Fransız sembolistlerden etkilenerek şiirlerdir. Bu akım Orhan Veli'yle başlamış serbest nazmın ilk temsilcisi olarak Cenap olsa bile onun şiirlerinde de kafiye, düzensiz Şahabettin olarak görülür. de olsa vardır; o da daha sonraları tamamen Serbest nazmın üç şekli vardır: 1) Ölçülü-kafiyeli serbest nazım: Serbest müstezattan daha serbest bir şekille yazılan bu şiirlerde dize bir sözcüğe kadar iner, fakat dizelerde bir kafiye vardır. Ölçü genellikle aruzdur. Ahmet Haşimbu şiirde çok başarılı eserler vermiştir. "O Belde" şiiri bu özellikleri taşır. kuralsız şiire dönmüştür. GÜZEL HAVALAR Beni bu güzel havalar mahvetti, Böyle havada istifa ettim Evkaftaki memuriyetimden. Tütüne böyle havada alıştım, Böyle havada âşık oldum; Eve ekmekle tuz götürmeyi Böyle havalarda unuttum; Ne sen Şiir yazma hastalığım Ne ben, Hep böyle havalarda nüksetti; Ne de hüsnünde toplanan bu mesa Beni bu güzel havalar mahvetti. (Orhan VELİ) Ne de alam-ı fikre bir mesa Olan bu mai deniz Melali anlamayan nesle aşina değiliz. (Ahmet Haşim) 2) Ölçüsüz-kafiyeli serbest nazım: Kıyısına tuz ileten rüzgârı balıkların yüzdüğünü duyarım. Dinlerim yosunların konuştuğunu midyelerin ağladığını. Aşkın bir kanadı vardır kırmızıdır delinir Kafiyede iç ritimden yararlanan ama ölçüsüz kan akar. şiirlerdir. Mısralar hiçbir dış düzene sahip Bir kanadı var değildir. Edebiyatımız da Orhan Veli Kanık bu zehir yeşili... (Sait Faik Abasıyanık) üslupta şiirler vermiştir. Toplumcu Gerçekçi Şiir Anlayışı 'İstanbul'un mermer taşları; Başıma da konuyor aman martı kuşları; Bu şiir anlayışının temelini materyalist dünya Gözlerimden boşanır hicran yaşları; görüşü oluşturur. Bu edebi hareketin ideolojik Edalım arka planını ise Marksist ideoloji şekillendirir. Senin yüzünden bu halim. Fakat bu edebi anlayış şekillerini oluşturasıya İstanbul'un orta yeri sinema; kadar 'halkçılık ve köycülük' kavramları Garipliğim, mahzunluğum duyurmayın üzerinde daha sonra 'işçi' kavramı çevresinde anama; gelişmeye devam eder. Toplumcu Gerçekçi El konuşur, sevişirmiş; bana ne? edebiyat anlayışını 1934 yılında Moskova'da Sevdalım yapılan 'Yazarlar Birliği Kongresinde Maksim Boynuna vebalim!' (Orhan Veli Kanık) Gorki bazı maddelerle sıralar: PAMUKPINAR ANADOLU ÖĞRETMEN LİSESİ www.dersistan.com 9 12. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERS NOTLARI 1-Toplumcu gerçeklik daha önceki eleştirel ahlakçılık gibi bütün yararcı korkaklıklarla gerçeklikten farklı olarak pragmatik bir savaşacağız. Biz dünyadaki gerçekten sağlıklı edebiyattır ve tezi vardır. tek şeyi, yani savaşa ve ölüme götüren güzel düşünceleri yüceltiyoruz." 2-Bu edebiyatta insanı belirleyen en temel öğe kolektivizmdir. Sosyalist bireysellik ancak kolektif emek içinde gelişebilir. 3-Yaşam eylemdir ve yaratmaktır. 4-Bu edebiyat eğitsel işlevle yüklüdür. Sosyalist bireyselliğin geliştirilmesi bu edebiyatın ana amacıdır. Sanatı her türlü dinsel ve töresel bağdan kopararak bireysel varoluş biçimi olarak algılayan bu şiir anlayışı, bireye anlam kazandıranın toplum olduğunu savunur. Bu nedenle ilk toplumcu dalga edebiyatımızda köylülük-ağalık çatışması, yönetici ve büyük azınlık arasındaki çelişkileri devrimci söylemle başlamıştır. Beşir Fuat, Hoca Tahsin Efendi, Abdullah Cevdet, Nazım Hikmet, Rıfat Ilgaz, Hasan İzzettin Dinamo, Ercüment Behzat Lav gibi isimler bu edebi anlayışın öncüleridir. Fütürizm, (gelecekçilik) geleneksel sanat anlayışına karşı çıkarak, yeni anlatım yollarının ve biçimlerinin bulunması gerektiği görüşünü benimser; sanatın her dalına makineyi, hızı ve dinamizmi sokmak ister. Fütürizm, bir bakıma makineye olan hayranlığın türküsünü söyler, ölçülü, uyaklı şiiri reddeder. Serbest nazım biçimleriyle ve yepyeni sözcüklerle eserler vermeyi amaçlar; geleneksel dilbilgisi kurallarını dışlar. Fütürist şairler geçmişe ait tüm değerleri yıkmak istemişler; geleneksel olan her şeye karşı çıkmışlardır. "Makineleşmeye hayranlık", "hız", "ataklık","gemilere, trenlere, uçaklara övgü","savaşın güzelliği" temaları fütürist şairlerin başlıca dayanakları olmuştur. Fütürizm resim, heykel, mimarlık alanlarını da etkilemiş, ancak uzun ömürlü olmamış ve I. Dünya Savaşı'ndan sonra yerini Dadaizme bırakmıştır. Bu akım, İtalyan milliyetçiliğine ve askeri işgalciliğine çanak tutmuş; Rusya'da Bu sanatçılardan Nazım Hikmet özellikle Rus Marksist şairler tarafından benimsenmiştir. şair Mayakovski'den etkilenir. Toplumcu Temsilcileri: Marinetti, Mayakovski gerçekçi şairler Düşünce akımı olan ve Türk Edebiyatında: Nazım Hikmet edebiyatı da etkileyen Fütürizmden etkilenerek bu güne kadar gelir. Fütürizm İtalyan şair Marinetti (1876 - 1944)'nin 1909'da Fransa'da yayımladığı bildirgesiyle ortaya çıkan bu akım, yaşamın sürekli ve hızlı bir değişim içinde olduğunu, sanatın da bu değişime ve hıza ayak uydurması gerektiğini savunur. "Manifesto Futurista" adı verilen bu bildiride şu düşünceler savunuluyordu: "Bizler, müzeleri, kütüphaneleri yerle bir edip PAMUKPINAR ANADOLU ÖĞRETMEN LİSESİ Kısaca Toplumcu Şiirin Özellikleri: Fütürizm akımından etkilenmiştir. Kitleleri harekete geçirme amacı güder. Dil alıcıyı harekete geçirme işlevinde kullanılır. Baskı, emek, sömürü, başkaldırı gibi kavramlar çok sık kullanılır. Şiirde biçim ikinci plana itilmiş anlam önem kazanmıştır. Şiir siyaset ve ideolojinin propaganda aracı olarak görülmüştür. Halk ve divan edebiyatından yararlanılmıştır. www.dersistan.com 10 12. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERS NOTLARI NAZIM HİKMET RAN (1902-1963) "Nâzım Hikmet şair olarak adını ilkin Hececiler çevresinde duyurmuş olsa da temelde onlardan çok ayrı bir anlayışın sanatçısıdır. Hece ölçüsünde yazdığı şiirlerinde, Namık Kemal, Tevfik Fikret, Mehmet Akif, Mehmet Emin gibi şairlerin toplumsal görüşlerini, siyasal düşüncelerini savunur. Yakın tarihin bir panoraması niteliğindeki Memleketimden İnsan Manzaraları şiir, tarih, roman, öykü, oyun, senaryo türlerini birleştiren 'yeni bir anlatı türü' niteliğindedir. ŞİİR: 835; Jokond ile Sİ-YA-U; Varan 3; 1+1=1; Sesini Kaybeden şehir Benerci Kendini Niçin Öldürdü Daha sonra işgal altındaki bir ülkede, halkı Gece Gelen Telgraf; işgalcilere karşı kışkırtıcı şiirler yazan bir Portreler; direnişçi oldu. Taranta-Babu'ya Mektuplar; Simavne Kadısı Oğlu şeyh Bedreddin Destanı; Bolu'dan Moskova'ya hececi bir şair olarak Kuvâyi Milliye gitmişti; dönüşünde, özellikle 1920'lerin ikinci Saat 21-22 şiirleri; yarısında yazdıklarıyla Türkçede 'yepyeni bir Dört Hapisaneden; şair' olarak nitelenmeye başlandı. 'Serbest Rubailer Nazım' diye adlandırılan yeni bir tarzın Yatar Bursa Kalesinde, öncüsü oldu. Memleketimden İnsan Manzaraları , "Basamaklı dizeler, serbest uyaklar, gerçi getirilen yeniliğin dış biçimde olduğu izlenimini vermesine karşın asıl yenilik içerikte görüldü. La Fontaine'den Masallar OYUN: Kafatası Ferhad ile Şirin Yusuf ile Menofis "Nâzım Hikmet Türk şiirinde en göze batan Demokles'in Kılıcı biçimsel devrimi yapmış olan şairdir. Şiiri Kadınların İsyanı siyasal bir kavga aracı sayması, bunu açıkça söyleyerek başarılı örneklerini vermesi de önemli bir yeniliktir. ROMAN-ÖYKÜ-MASAL: Kan Konuşmaz , Yeşil Elmalar , Onu, M. Akif, M. Emin gibi şairlerden ayıran Yaşamak Güzel şey Be Kardeşim , yanı toplumsalcı oluşudur. Biçim alanında Hikâyeler, gerçekleştirdiği yenileşme ise şiirimizin Çeviri Hikâyeler, bütünü için kökten bir dönüşüme yol Masallar açmıştır... Başka bir söyleyişle, Türk şiirinde en göze batan biçimsel devrimi yaparken, Nâzım Hikmet şaire bir eylemci olarak yığınları MEKTUPLAR: Nâzım ile Piraye , Cezaevinden Memet Fuat'a Mektuplar kışkırtma görevini vermiştir. PAMUKPINAR ANADOLU ÖĞRETMEN LİSESİ www.dersistan.com 11 12. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERS NOTLARI MİLLİ EDEBİYAT ZEVK VE ANLAYIŞINI Kemalettin Kamu, SÜRDÜREN ŞİİR Arif Nihat Asya, Bu anlayışı benimseyen şairler için önemli olan, Anadolu insanı ve Anadolu coğrafyasıdır. Bu iki temel unsur çevresinde Ahmet Kutsi Tecer, Zeki Ömer Defne, Orhan Şaik Gökyay cereyan edecek her şey onlar için son derece tıpkı Beş Hececiler gibi bu beş isim de ilgi çekicidir. çoğunlukla hece ölçüsünü kullanarak Şiirlerde Anadolu insanını ve coğrafyasını milli duyarlıkla ifade etme amacı gütmüşlerdir. Sade ve özentisiz olmayı ve süsten uzak olmayı tercih ettiler. Memleket manzaraları ile ilgili söyleyişlere yer verilir. Halk arasından seçilmiş sıradan insanların yaşamı işlenmiştir. Mahalli ve milli unsurlar halk şiirinden farklı olarak temanın anlatılmasında bir araç olarak kullanılmıştır. Anadolu insanını ve coğrafyasını milli bir duyarlılıkla ele almışlardır. KEMALETTİN KAMU (1901-1948) Kemalettin Kamu, şiire 1919'da Büyük Mecmua'da şiirlerini yayımlatarak başlamıştı. Kurtuluş Savaşı yıllarında Dergah dergisinde yazdığı şiirlerle ün kazandı. Varlık ve Oluş dergilerinde de şiirlerini yayımladı. Başlangıçta aruz ölçüsü ile yazan Kamu daha sonra hece ölçüsüyle ve sade bir dille Milli Edebiyat akımına bağlı yurt sevgisi, gurbet, Kelimeler ilk anlamlarıyla kullanılır. aşk konularını işleyen şiirler yazmıştı. Milli hisler ön plandadır. Şiirleri ölümünden sonra Rifat Necdet Evrimer tarafından "Kemalettin Kamu, Hayatı, İmge, ses akışı ve ritim açısından modern Şahsiyeti ve Şiirleri" (1949) adlı kitapta Türk şiirinden faydalanılmıştır. toplandı. Şiirlerinde hece ölçüsünü kullandılar. Kemalettin Kamu, İstanbul'un müttefikler Bu gruptaki sanatçılar: Ahmet Kutsi Tecer, Orhan Saik Gökyay, Kemalettin Kamu, Arif Nihat Asya, Zeki Ömer Defne ve Beş Hececiler. Beş Hececiler; Faruk Nafiz Çamlıbel, tarafında fiilen işgal günü olan 16 Mart faciası karşısında "Gurbet" şiirini yazdı. O kara günlerde gurbet acısını en iyi duyan ve duyuran Kemalettin'e "Gurbet Şairi" denilmektedir. Gurbet şiirinde; "Ben gurbette değilim, gurbet benim içinde" der. Enis Behiç Koryürek, İzmir düşman tarafından işgal edilince şair Halit Fahri Ozansoy, "Türk'ün İlahisini" yazdı. Orhan Seyfi Orhon, Yusuf Ziya Ortaç Kemalettin Kamu "İstiklal Ordusu Şehitlerine" şiirini de yazdı. Bu şiirde temiz bir dil güzel ayrıca, PAMUKPINAR ANADOLU ÖĞRETMEN LİSESİ www.dersistan.com 12 12. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERS NOTLARI bir ahenk ve içli bir şairin en samimi dair her şeyi büyük bir heyecanla işlemiştir. duyguları hakimdir. Arif Nihat; sâde milliyetçi değil her şeyi ile Bingöl Çobanlarına adlı şiiri edebiyatımızdaki en güzel pastoral şiirlerinden biridir. millî bir şairdir. Eserleri: Bir Bayrak Rüzgar Bekliyor (şiir), Rubaiyyat-ı Arif (şiir) Eserleri: Kubbe-i Hadrâ (şiir), Gurbet, Kökler ve Dallar (şiir), Hicret, Dualar ve Âminler (şiir) Kimsesizlik, Seneler, Türkün Duası, Zafer, Erzurum, Dadaş, Tuna, Dumlupınar Yolunda, Ağıt İstiklal Ordusu Şehitlerine AHMET KUTSİ TECER 1901 1967 Duygulu ve memleket şiirleri ile tanınır. Şiirlerinde Anadolu halk motiflerini işlemiştir. Hece ölçüsüne yeni biçimler eklemiştir. Avrupai şiir anlayışında, aşık tarzı söyleyişe ARİF NİHAT ASYA (1904 -1957) 13 yönelmiştir. Öğretmenlik yaptığı yıllarda Anadolu'nun Şiirlerinde iç duygu ve bununla birlikte birçok yerini tanıyan, bir ara Adana gelişen hafif sesli bir musiki havası vardır. milletvekillisi yapan Arif Nihat Asya, edebiyatımızda "Bayrak Şairi" olarak Halk edebiyatı üzerine araştırmaları tanınmıştır. önemlidir. Heceyle, aruzla ve serbest ölçüyle şiirler Edebiyatımıza Aşık Veysel'i yazan Asya, milli konuları İnce bir duyarlılıkla kazandırmıştır. İşlemiştir. Din ve kahramanlık duygusu şiirlerinde çok belirgindir. Son derece sade bir dille yazan şair, dil estetiğine çok önem vermiştir. Sanatçının şiirlerinde epik, lirik ve didaktik özellikler görülür. Düzyazı alanında da eserleri vardır. Şair, Osmanlı tarihine son derece hayrandır. Eserleri: 2002 yılında Kültür Bakanlığı tarafından Tecer'in Bütün Şiirleri yayınlanır. Ahmet Kutsi, şiirlerini hece ölçüsünde ve yalın bir dille yazmış. Aşk, doğa, ölüm, özlem gibi konuları işlemiştir. En çok bilinen "Orada Bir Köy Var Uzakta" adlı şiirini babasının memleketi olan Apçağa Köyü (Erzincan/Kemaliye) için yazmıştır. Onda, İslâm inancı ile Türklük şuuru bütünleşmiştir. Tarihimize ve kültürümüze PAMUKPINAR ANADOLU ÖĞRETMEN LİSESİ www.dersistan.com 12. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERS NOTLARI 1940 yılında yayınlanan Köylü Temsilleri adlı kitabı seyirlik oyunlarımız üzerine yazılmıştır. Bir kaç defa yayınlanan eser, büyük yankılar uyandırmıştır. Tiyatro Eserleri Tecer, tiyatro oyunları yazarak Türk Edebiyatı'ndaki büyük bir boşluğu ORHAN ŞAİK GÖKYAY ( 1902 -1994) Edebiyat tarihi ve dil araştırmacısı, şair. Edebiyat Fakültesini bitirdikten sonra Kastamonu, Malatya, Edirne, Ankara, Eskişehir ve Bursa'da edebiyat öğretmenliği yaptı. "Bu Vatan Kimin" şiirini Bursa'da iken yazdı. doldurmuştur ve tiyatrocu kimliğini ispat etmiştir. Milli duyarlılığı işleyen epik şiirleriyle tanınır. Köşebaşı, Koçyiğit Köroğlu, Bazı Eserleri Yazılan Bozulmaz, Dede Korkut (İstanbul, 1938) Bir Pazar Günü, Dedem Korkut'un Kitabı(İstanbul, 1973) Satılık Ev Katip Çelebi'den Seçmeler (İstanbul, 1968) Destursuz Bağa Girenler (Dergâh yayınları, İstanbul 1982) ZEKİ ÖMER DEFNE (1903 - 1992) Anadolu'yu şiirlerinin ana teması olarak aldı. BEHÇET KEMAL ÇAĞLAR İlk şiiri arkadaşlarıyla çıkardıkları Hep Yurt güzellemeleriyle tanındı. Yazdığı yurt güzellemeleri şiirlerinde Erzurum, Eğin, Ilgaz, Isparta, Bursa, İstanbul, Konya illerini çeşitli özellikleriyle tanıttı. Gençlik dergisinde yayımlanan Behçet Kemal, daha sonra Türk Yurdu ve Hayat (1927) dergilerinde göründü. Ulus'ta yayımlanan kimi şiirlerinde "Ankaralı Aşık Ömer" adını kullanmış, 1949’da Şadırvan dergisini çıkarmıştır. Güçlü bir anlatıma ve duyarlığa sahip olan şiirleri ancak 1970'lerden itibaren kitaplaşmaya başlamıştır. İstanbul Radyosu'nda, 27 Mayıs'tan önce ve sonra, aralıklı olarak Şiir dünyamız programını yönetmiştir. Behçet Kemal'in şiiri biçim ve öz olarak iki Eserleri: Denizden Çalınmış Ülke (1971) Sessiz Nehir (1985) Kardelenler (1988) kaynaktan beslenir: Halk şiiri ve Kemalizm. Giderek ulusal duyguları dile getiren deyişleri ve yurt güzellikleri bile bu özle belirlenir. Hecenin olanaklarını, en yüksek sesi Dede Korkut Hikayeleri Üzerinde Edebi verebilmek için zorlar. Şiiri birey için değil, kalabalıklar için yazdığı söylenebilir. Sanatlar Bakımından Bir Araştırma (1994) Şiir Erciyesten Kopan Çığ (şiir, 1933) Burada Bir Kalp Çarpıyor (şiir, 1933) PAMUKPINAR ANADOLU ÖĞRETMEN LİSESİ www.dersistan.com 14 12. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERS NOTLARI Benden İçeri (bütün şiirleri, 1966) Öz ve sade bir söyleyişi vardı. Şiirlerinin Behçet Kemal Son Şiirleri (1970,ö.s.) önemli bir bölümü Türk Müziği bestekarları tarafından bestelenmiştir. Oyun Özellikle Kaptanzade Ali Rıza Bey ve Cevdet Çoban(1933), Çağla'nın yaptığı besteler halk tarafından çok Atilla (1935), sevilmiş ve beğenilmiştir. Bu gün bile bu Deniz Abdal. şarkılar dillerdedir ve yeni kuşaklar tarafından benimsenmektedir. Yıldızların Altında, Eğilmez Başın Gibi, Kapıldım Gidiyorum adlı ÖMER BEDRETTİN UŞAKLI İlk şiirleri yüksek öğrenimi sırasında Milli besteler buna örnek verilebilir. Eserleri Mecmua'da yayımlandı. Anadolu'da görev yaptığı yıllarda tanıdığı yöreler, kişisel izlenim Efe'nin Bayramı, ve gözlemleri şiirinin duygu ve düşünce Deniz Sarhoşları, 1926 kaynağını oluşturmuştur. Yayla Dumanı, 1934. Doğayı izlenimci bir gözle, ülke gerçeklerini ve bireysel duygulanışları içli bir duyarlılığın sezgileriyle ve öznel bir bakışla, şiirinde yansıtmıştır. Sarı Kız Mermerleri, 1940; Yayla Dumanı Deniz Hasreti, Veda, Aşkımın Kini, Döneminde "Anadolu Şairi" olarak Bir Hançer İstiyorum, ünlenmiştir. Dağ Başında Bir Gece, Eşini ve kızını kaybetmesi şiirine hüznü ve iç Efe'nin Müjdesi, duyarlılığı getirmiştir. Engin Şarkısı, Sarı Kız Mermerleri adlı şiir kitabını kızına adamıştır. 15 Kim Bilir?, Sevgiliye, Sevgiliye Üç Sual, Anadolu'dan değişik, canlı görünümler Sılaya Giderken, çizmiştir. Kullandığı simgeler ve yaptığı Son Dilek, betimlemelerde "hayal"i ön planda Yıldızların Altında tutmuştur. Munzur dağları Doğa, gurbet, deniz, ölüm ve özlem, şiirlerinin başlıca temalarıdır. Hece ölçüsü geleneğine bağlı kalmıştır. Giderek öz bakımdan, bu geleneğin öncüleri olan Faruk Nafiz Çamlıbel ve Orhan Seyfi Orhon'un etkilerinden arınmış, çağdaş Fransız şiirinin yapı özelliklerinden yararlanmıştır. Son Şehir adlı şiiri onun şiirindeki bu değişim HİSARCILAR Hisarcılar, Cumhuriyet Dönemi Türk Edebiyatı şiir ekollüne bağlı olan şair ve yazarlar topluluğudur. Hisarcılar ilk şiirlerini Çınaraltı dergisinde, Garip akımına karşı bir duruş sergileyerek yayınladılar. Daha sonra 1950 yılında çıkarılmaya başlayan ve 1980 yılına kadar ve gelişime işaret eder. PAMUKPINAR ANADOLU ÖĞRETMEN LİSESİ www.dersistan.com 12. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERS NOTLARI aralıklı olarak 277 sayı çıkarılan Hisar dergisi Tarık Buğra, etrafında toplandılar. Mehmet Kaplan, Hisarcıların ortak görüşleri şöyledir: "Sanatçı bağımsız olmalıdır. Ulusal olmayan bir sanatın sınırları aşacağı düşünülemez. Sanatçının dili yaşayan dildir. Her alanda batı taklitçiliğine karşı çıkılmalı, gelenekler tümüyle reddedilmemelidir. Cemil Meriç, Sabahattin Engin, H. Rıdvan Çongur, Nurettin Özdemir, Rıza Polat Akkoyunlu, Macit Benice, Yahya Akengin, Sevinç Çokum, Sanat siyasetin aleti olmamalıdır. Sabahat Emir, Dildeki kargaşaya son verilmelidir. Şevket Bulut, Bu gruptaki sairler; ölçü konusunda bir M. Fahri Oğuz, dayatmaya karsı olmuşlar, şiir olarak Necmettin Hacıeminoğlu, kalabildiği sürece aruzu da, heceyi de, M. Necati Özsu, serbest biçimli şiiri de kabul ettiklerini Muhtar Körükçü, açıklamışlardır. Mahmut Özay, Şiirin biçim özellikleri yönüyle, aruzda ve hecede alışılmış kalıpların çerçevesinden kurtulup yeni söyleyişlere ulaşmasını hedefleyen Hisarcılar, içerik özellikleri yönüyle de, şiirin konusunun sınırlandırılamayacağını, şiir feda edilmemek koşuluyla her konunun işlenebileceğini savunmuşlardır. Zira sanatın her şeyden önce bir hürriyet meselesi olduğunu dile getirmişler; ancak, dünyanın hiçbir yerinde ve hiçbir zaman mutlak hürriyet rüzgârı esmediğini ileri sürerek "hürriyet perdesi arkasında oynanan maksatlı oyunlara pabuç bırakmayacaklarını" da her fırsatta dile getirmişlerdir." Faik Baysal, M. Necati Sepetçioğlu, Fevzi Halıcı, 16 Mehdi Halıcı, Ülkü Uluırmak, Bilgesu Duru, Burhanettin Muz, Yusuf Mardin, Ömer Atilla, Metin And, Ergun Sav, Kamuran Özbir, Rüştü Şardağ, Müjgan Cumbur, Mehmet Önder, Hilmi Ziya Ülken, Cumhuriyet dönemi Türk edebiyatında Talat Sait Halman, Hisarcılar olarak isimlenidrilen bu grup; Coşkun Ertepınar, Mehmet Çınarlı, İbrahim Minnetoğlu, Mustafa Necati Karaer, İsmail Geçeksöz, Gültekin Samanoğlu, Ayla Oral, İlhan Geçer, Bahattin Karakoç gibi şairlerden meydana Munis Faik Ozansoy, gelmiştir. Yavuz Bülent Bakiler, Arif Nihat Asya, PAMUKPINAR ANADOLU ÖĞRETMEN LİSESİ www.dersistan.com 12. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERS NOTLARI BİRİNCİ YENİ (GARİP AKIMI) (1940- ORHAN VELİ KANIK (1914-1950) 1950) Cumhuriyet Dönemi Türk şiirinde yeni bir Bazı değişikliklere karşın Milli edebiyatın etkisi çığır açan Orhan Veli Birinci Yeni 1940'lara kadar süregelmiştir. Ancak 40'lı (Garipçiler)hareketinin en önemli ismidir. yıllarda elli yıldır denenmiş hece ölçüsünden, halk şiiri ve nazım birimlerinden bıkan, kuru Orhan Veli, Türk şiirinde Oktay Rifat, Melih ve söylevci yurt güzellemelerinden, soyut Cevdet'le birlikte büyük bir atılım yapmış yeni vatan ve millet sevgisi edebiyatından bir anlayışın öncüsü olmuştur. sıyrılmak isteyen yeni bir kuşak yetişmiş ve bunlar insan özgürlüğüne, yaşama hakkına, 1941'de GARİP adlı şiir kitabı ve yazdığı dünya güzelliklerine yönelmişlerdir. Önsöz'de Türk şiirine yepyeni bir hava getirmek getirmek gerektiğini savunur. Garip akımı bir arayışın öncülüğünü yapmıştır. Akımın yaratıcıları Orhan Veli Orhan Veli’nin yazdığı önsözünde, “hece Kanık, Melih Cevdet Anday ve Oktay ölçüsü ve uyağın şiiri Rifat Horozcu'dur. yozlaştırdığı” savunuluyor, “şiirin insanın beş duyusuna değil, beynine seslenen bir söz sanatı olduğu” belirtiliyordu. Garip akımının özellikleri: Şairaneliğe, edebi sanatlara, ölçü ve Bu topluluk, adını Orhan Veli Kanık, Melih kafiyeye karşıdır. Cevdet ve Oktay Rifat'ın birlikte çıkardıkları Garipadlı yapıttan almıştır. Türk şiirini yıpranmış kalıplardan, klişe sözlerden kurtarıp sokağa, gerçek hayata, Orhan Veli'nin bu yapıta yazdığı önsözde yapmacıksız ve doğal bir söyleyişle günlük Garipçilerin sanat görüşü de anlatılmıştır. yaşamın arasına taşımıştır. Yalın anlaşılır, halk diliyle esprili, nükteli ve Buna göre; realist tarzda şiirler yazmıştır. Şiir, düşünce ve duyguların yanıltılmasına Onda nükteli realizm ve lirizm vardır. engel olan bütün biçim ve kurallardan kurtarılmalı; ölçü, "Yaprak" adlı edebiyat dergisini çıkarmış, La uyak ve nazım birimi terk edilmelidir. Fontaine'inkine benzer fabller yazmıştır. Edebi sanatlar kullanılmamalıdır. Nasrettin Hoca fıkralarını nazma dönüştürmüştür. Şairanelikten kaçınılmalı, şiir günlük konuşma diliyle yazılmalıdır. Rumelihisarı’ndaki Aşiyan Mezarlığı’nda toprağa verildi. Sıradan insan da şiirin konusu edilebilmelidir. PAMUKPINAR ANADOLU ÖĞRETMEN LİSESİ www.dersistan.com 17 12. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERS NOTLARI Eserleri aşıldığı ve ölçünün kırıldığı görülür. Bu ilk dönem şiirlerinde yer yer Dadaizm'den Şiirleri etkiler hissedilir ama belirleyici değildir. Garip, (1941- O. Rifat ve M. Cevdet ile Başlangıçta çocukluktan beri arkadaş olduğu birlikte) Orhan Veli ve Oktay Rifat'la aynı şiir Vazgeçemediğim (1945) çizgisinde yürüdü. Ama Veli ve Rifat'tan Destan Gibi (1946) "duygu" bakımından ayrıldı. Şiirlerinde duygu, Yenisi (1947) düşünceyle gelişir, hatta düşünceyi hazırlar. Karşı (1949) Düşünce ögesi duygularını hep ayrıntıdan Nasrettin Hoca Hikâyeleri (1949) kotarır. Bütün Şiirleri (1951). "Telgrafhane" ve "Yan Yana" kitaplarındaki Düzyazı şiirlerle bu kez, toplum ve insan değerlerini savunan, kavgacı bir şiire yöneldiği dikkat Nesir Yazıları (1953), Edebiyat Dünyamız çekti. Duyguya toplumu da eklediği bu dönem (1975), Bütün Yazıları (1982- 1. Cilt "Sanat kitaplarından "Yan Yana" sakıncalı bulunup Edebiyat Dünyamız", 2. Cilt "Bindiğimiz Dal"). toplatıldı ama beraat etti. Çeviri Lirizme karşı çıkmasına rağmen, toplumsal güçlüklerin içe akışı olarak gördüğü bu Bir Kapı Ya Açık Durmalı Ya Kapalı (1943- A. unsuru şiirlerinde kullanmaktan geri durmadı. De Musset'den), Scapin'in Dolapları (1944- 1960 sonrası şiirinde bu Moliere'den), Fransız Şiiri Antolojisi (1947), kez mitolojik unsurlar görülmeye başlandı. W.Shakespeare, Hamlet Ve Venedikli Tüccar "Kolları Bağlı Odysseus" (1963) ile başlayan (1949- C. Labm'dan - Ş. Erdeniz'le), Saygılı bu süreçte, Anadolu'daki eski Yunan kültürü Yosma (1961- J. P. Sartre'den), Batıdan ile yaşadığımız tarihsel ve güncel koşullar Şiirler (1963). arasında bir metafor kurmayı istedi. 1975 sonrası eserlerinde yeni sorularla yeni MELİH CEVDET ANDAY arayışlara yönelmek isteyen bir şairin aynı zamanda bir filozofun ve halk ermişinin sesi "Ukde" adlı ilk şiiri 1936'da Varlık dergisinde duyulur. çıktı. İlk şiirlerinde hececilerin biçim ve tema özelliklerini benimsedi. Gizemci denebilecek Mitologya serüvenine Doğu kültürleri bir duyarlılıkla nesneleri sıralayan, çevresine unsurlarını da katmaya başlar. Şiirindeki bu çocuksu bir şaşkınlıkla bakan bu şiirlerin gelişme denemeleri ve romanlarında da ayırıcı yanı, uyaklı yazılmalarına rağmen hissedilir. uyağa bağlı olmamaları. Takma Adları Orhan Veli ve Oktay Rifat'la ortak eserleri "Garip"teki (1941) şiirlerinde çocuksu Anday, eserlerinde kendi adı haricinde şu şaşkınlığın bilince dönüştüğü, uyakların takma adları da kullanmıştır: Yaşar Tellidede, PAMUKPINAR ANADOLU ÖĞRETMEN LİSESİ www.dersistan.com 18 12. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERS NOTLARI Niyaz Niyazoğlu, A. Mecdi Velet, M. C. A., H. Uzun Şiir - Kısa Şiir Mecdi Velet, Yaşar Tellidere, Gani Girgin, Yarın Düşüncesi Zater, Yaşar Tellioğlu Tiyatro Oyunu Melih Cevdet Anday Eserleri İçerdekiler (1965) Şiir Mikadonun Çöpleri (1967) Yarın Başka Koruda Garip (1941, Orhan Veli ve Oktay Rifat'la Dikkat Köpek Var birlikte) Ölüler Konuşmak İster Rahatı Kaçan Ağaç (1946) Müfettişler (1972) Telgrafhane (1952) Ölümsüzler (1984) Yanyana (1956) Kolları Bağlı Odysseus (1962) OKTAY RIFAT HOROZCU Göçebe Denizin Üstünde (1970) Teknenin Ölümü (1975) Ankara Erkek Lisesi’ndeki öğrencilik yıllarında Sözcükler (1978, toplu şiirler) şiir yazmaya başlayan Oktay Rıfat, şiirde Ölümsüzlük Ardında Gılgamış (1981) biçim ve kural anlayışını tam anlamıyla Tanıdık Dünya (1984) yansıtan ilk şiirlerini 1936- 1944 yılları Güneşte (1989) arasında Varlık Dergisi’nde yayımlamıştı. Yağmurun Altında (1995) Yalan İlk şiirlerinde hece veznini kullanmaktaydı, Rahatı Kaçan Ağaç daha sonra serbest vezne Şinanay geçti. 1941 yılında Orhan Veli Kanık ve Melih Cevdet Anday ile birlikte Garip adlı şiir Roman kitabını yayımlayarak Garip şiir akımının öncülerinden oldu. Garip dönemi şiirlerinde Zifaftan Önce (1957 - Murat Tek adıyla) kentte yaşayan sıradan insanların günlük Yağmurlu Sokak (1959 - Murat Tek adıyla) yaşamlarına şaşırtıcı, alaycı bir söyleyişle Dullar Çıkmazı (1962 - Murat Tek adıyla) yaklaşmıştı. Bir Gecede Üç Erkek (Murat Tek adıyla) Aylaklar (1965) "Perçemli Sokak" adlı kitabıyla Türk Gizli Emir (1970) şiirinde İkinci Yeni denilen anlayışa, anlamca İsa'nın Güncesi (1974) kapalı bir şiire yöneldi. Türkçenin ses Raziye (1975) zenginliğini, geniş bir sözcük dağarcığıyla ustalıkla kullanan unutulmaz şiirler yazdı. Şiir Üzerine Yazılar Kitaptan kitaba değişen şiiri ile Türk şiirinin genel akışını en çok etkileyen şairlerden Anlamın Anlamı sayılmaktadır. Çağlar Geçiyor Şiir Üzerine 1960’lı yıllarda genellikle sosyal sorunlar, Şiirin Vazgeçilmez Üç Dönemi emekçilerin hakları ve sistemsel karmaşalar Şiirin Anlamı ile ilgili düşüncelerini satırlara döktü. PAMUKPINAR ANADOLU ÖĞRETMEN LİSESİ www.dersistan.com 19 12. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERS NOTLARI Özellikle, 1966'da çıkan "Elleri Var Roman Özgürlüğün" adlı şiir kitabında bu Bir Kadının Penceresinden (1976) düşüncelerinin oldukça fazla etkisi görüldü. Danaburnu (1980) Bay Lear (1982) 1969 yılında yayımladığı, "Şiirler" adlı kitabıyla, edebiyat hayatında üçüncü ve son Tiyatro Oyunu dönemine girdi. Tarzını, biçimini ve yazın Birtakım İnsanlar (1961) anlayışını iyice belirginleştirdiği, dili ve Kadınlar Arasında (1948 de Devlet kelimeleri kullanmada ustalaştığı bu dönemde Tiyatrosunda gösterilmiştir[5]) ya da Fettah şiirin kuramsal karakteri üzerine de kitaplar Paşalar (1966) yazdı Atlarla Filler ya da Dirlik Düzenlik (ilk yayınlanışı 1988) Tiyatro oyunu ve roman türünde de eserler Çil Horoz (ilk yayınlanışı 1988) veren Oktay Rıfat, her biri toplumun değişik Yağmur Sıkıntısı (ilk yayınlanışı 1988) kesimlerini sembolize eden oyun ve roman kahramanları yarattı. « 'Oktay Rifat'in şiirsel konjonktörü büyük inip çıkmalar gösteriyor. Her değişiş, bir öncekinin bazı yönlerden tam tersiymiş 20 izlenimini uyandırıyor okurda. Yalnız bunların kimlik değistirmeyle bir ilgisi yok. İlhan Berk gibi her değişişte bir önceki dönemi yadsımıyor, inkar etmiyor. Ve tuhaf bir şekilde -böyle diyebiliyorum-, başta yadırgansa da, birbirinin tersi olarak belirmiş dönemler ve bu dönemlerin ürünleri birbirine bağlaniyor; eklem yerleri o ters çıkış noktaları olmak üzere » (Cemal Süreya, 1976) Şiir Garip Yaşayıp Ölmek Aşk ve Avarelik Üstüne Şiirler (1945) Güzelleme (1945) Aşağı Yukarı (1952) Karga ile Tilki (1954) Perçemli Sokak (1956) Âşk Merdiveni (1958) İkilik (Aşağı Yukarı ve Karga ile Tilki'nin ikinci baskısı,1963) PAMUKPINAR ANADOLU ÖĞRETMEN LİSESİ www.dersistan.com 12. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERS NOTLARI 1940 – 1960 ARASI TOPLUMCU ŞİİR RIFAT ILGAZ 1943’te ilk kitabı “Yarenlik” yayınlandı. Şiirleri olağanüstü ilgi gördü. Ocak 1944’te yayınlanan “Sınıf” adlı şiir kitabı toplatıldı, bir süre cezaevinde kaldı. Serbest bırakıldıktan sonra bir yıl öğretmenlik yaptı. 1950’li yıllarda gazeteciliğe başladı. 1940 kuşağı yazarların eserlerine yer veren “Yürüyüş” dergisinin sorumlu yönetmenliğini üstlendi. Aziz Nesin’le “Markopaşa” dergisinin çıkarılmasına katıldı, yazıişleri müdürlüğünü yaptı. 1952’de “Adembaba” isimli mizah dergisini çıkardı. Dolmuş, Taş, Karikatür, Şaka gibi dönemin ünlü mizah dergileriyle, Yeni Gazete’de yazılar yazdı. Ocak 1953’te “Devam” adlı şiir kitabı yayınlandı ve bu kitap da toplatıldı, kendisi tekrar cezaevine kondu. Aynı yıllarda çeşitli senatoryumlarda verem tedavisi gördü. Yazı ve şiirlerinden ötürü yaklaşık 5 buçuk yıl hapis yattı. 1952-1960 arasında Tan gazetesinde düzeltmen, dizgici ve röportaj yazarı olarak çalıştı. Asıl ününü 1959’da Türkiye’deki eğitim sistemini eleştirmek amacıyla yazdığı “Hababam Sınıfı” adlı kitapla kazandı. Çok tutulan ve tekrar tekrar basımı yapılan bu öyküler dizisi, tiyatro ve birçok kez sinemaya da uyarlandı. 1952-1960 arasında siyasi baskılar nedeniyle gerçek ismiyle yazamadı. 1961 Anayasası yürürlüğe girdikten sonra kendi adıyla yazı ve şiir yayınlama özgürlüğüne kavuştu. Vatan, Demokrat İzmir, Yeni Gün, Yeni Ulus gazeteleri ile Akbaba dergisinde yazdı. PAMUKPINAR ANADOLU ÖĞRETMEN LİSESİ 12 Eylül 1980 döneminde tekrar gözaltına alındı. 70 yaşında olmasına rağmen gözleri bağlanarak gerekçesiz sorguya çekildi ve bir aydan fazla gözaltında tutuldu. Tutukluluğu sona erince ölümüne kadar İstanbul’da yaşadı. İlk şiirleri ile yazıları, Kastamonu’da yayınlanan “Nazikter” ve “Açıksöz” dergileri ile “Güzel İnebolu”, “Güzel Tosya”, “Samsun” gazetelerinde çıktı. Kişisel duygularını yansıttığı ölçülü uyaklı bu dönem şiirlerini sonraki kitaplarına almadı. 1940’lardaki toplumsal gerçekçi şairler kuşağının en önemli temsilcisi. Siyasal ve ideolojik sorunları yalın bir dille ortaya koydu, insanların yaşantılarını, öykünmesiz ve gösterişsiz bir dille yansıttı. ESERLERİ ŞİİR: Yarenlik (1943) Sınıf (1944) Yaşadıkça (1948) Devam (1953) Üsküdar’da Sabah Oldu (1954) Soluk Soluğa (1962) Karakılçık (1969) Uzak Değil (1971) Güvercinim Uyur mu (1974) Kulağımız Kirişte (1983) Ocak Katırı Alagöz (1987) Bütün Şiirleri (1983) ROMAN: Karadeniz’in Kıyıcığında 1969 Karartma Geceleri 1974 Sarı Yazma 1976 Yıldız Karayel 1982 ANI: Yokuş Yukarı 1982 Biz de Yaşadık 1984 Kırk Yıl Önce Kırk Yıl Sonra (1986) www.dersistan.com 21 12. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERS NOTLARI MİZAH ÖYKÜ VE ROMANLARI: sık değinmiş, aşk, ayrılık, kendinden kaçış, Radarın Anahtarı 1957 içkide yoğunlaşma, insanlara küsme, Don Kişot İstanbul’da 1957 insanlardan kaçma, yaşadığı kentin sıkıntılı Bizim Koğuş 1959 koşulları ve ruhsal durumları işlediği Hababam Sınıfı 1959 temalardır. Kesmeli Bunları 1962 Nerde O Eski Usturalar 1962 Günlük konuşma dilinden kopmayan, süslü Saksağanın Kuyruğu 1962 dizelerden kaçınan şair duru bir dil Şevket Ustanın Kedisi 1965 kullanmıştır. Türkçe olmayan kelimeleri Geçmişe Mazi 1965 kullanmamaya özen göstermiştir. Daha Altın Eskicisi 1972 ziyade kısa şiirler yazan şair dizelerinde Palavra 1972 konuşma rahatlığı içindedir. Tuh Sana 1972 Şiirlerinde toplumsal hayatın gerçeklerini, Çatal Matal Kaç Çatal 1972 haksızlıklarını da dile getirmeyi ihmal Bunadı Bu Adam 1972 etmemiştir. Bu tarz şiirlerini özellikle 1945 Keş 1972 yıllardan sonra yazmıştır. Al Atını 1972< BR> Hababam Sınıfı Uyanıyor 1972 Ferdi konulara değinen çok sayıda şiir yazan Sosyal Kadınlar Partisi 1984 Cahit Irgat dönemlere ve esintilere göre yön Apartman Çocukları 1984 değiştiren bir tema ve şiir anlayışlına sahiptir Çalış Osman Çiftlik Senin 1984 Toplumsal veya ferdi konularda da yazmış olsa bile şiirlerindeki temel eksen ÇOCUK KİTAPLARI: iyimserliktir. Öksüz Civciv 1979 1981 yılında, “Sanat Olayı” dergisinin haziran Bacaksız Kamyon Sürücüsü 1980 sayısında Şükran Kurdakul, “Bu şair, şiirimizin Bacaksız Sigara Çocukları 1980 gözü yaşlı iyimseri Cahit Irgat’tır.”diye Bacaksız Paralı Atlet 1981 belirttiği gibi şiirlerinde hâkim olan duygu esasında iyimser bir yaklaşımdır CAHİT IRGAT (1915 - 1971) ŞİİR KİTAPLARI 1940 kuşağı şairlerinden olan Cahit Irgat’ın, Bu Şehrin Çocukları 1945 arayışlar içinde olduğu hissedilen ama Rüzgarlarım Konuşuyor 1947 kendine özgü bir şairdir. 2. Dünya Savaşı’nın Ortalık 1952 sıkıntılarına yakından şahit olan şairin Irgatın Türküsü 1969 şiirlerinde bu dönemde yaşanan olayların Uyku izleri de bulunmaktadır. Dünyamız Şiirlerinde savaş karşıtı, insancıl ve barış ROMAN yanlısı konular da bu yüzden öneli yerler Geri Dönemezsin (1947) tutarlar. Şiirinin dokusunda savaş karşıtı bir anlayışın derin çizgileri bulunmaktadır. Yokluk, yoksulluk, şiirinin yaygın konularıdır. Buna rağmen şiirlerinde ferdi konulara da sık PAMUKPINAR ANADOLU ÖĞRETMEN LİSESİ www.dersistan.com 22 12. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERS NOTLARI A.KADİR MERİÇBOYU (1917 - 1985) ESERLERİ Asıl adı İbrahim Abdülkadir Meriçboyu. ŞİİR: Arkadaşlarıyla “Yürüyüş” dergisini çıkardı. Tebliğ (1943) 1943’te savaş karşıtı şiirlerini içeren ilk kitabı Hoş geldin Halil İbrahim (1959) Tebliğ toplatıldı, sıkıyönetim tarafından Dört Pencere (1962) İstanbul dışına sürgün edildi. 1965’ten sonra Mutlu Olmak Varken (toplu şiirler, 1968) şiir çevirileri ve kitaplarının yayınıyla uğraştı. Bütün Şiirleri (1988, ölümünden sonra) İlk şiirleri 1930’da “Ali Karasu” imzasıyla ANI: yayınlandı. Başlangıçta Faruk Nafiz Harp Okulu Olayı ve Nâzım Hikmet (1966) Çamlıbel ile Necip Fazıl etkisinde şiirler yazdı. Ankara Cezaevi’nde Nazım Hikmet’le kalınca şiir ve dünya görüşünde önemli değişikler oldu.Ses ve Yeni Edebiyat dergilerinde yayınlanan şiirlerinde Nâzım Hikmet etkisi açıkça bellidir. SUAT TAŞER (1919 - 1982) İlk şiirleri 1938’de Servet-i Fünun – uyanış dergisinde yayınlandı. Adımlar, Ataç, Dost, Kaynak, Pınar, Yeditepe, Yürüyüş, Varlık Yeryüzü dergilerinde şiirleri yayınlandı. Yurt sevgisini dile getiren ilk kitabı “Tebliğ”de 1940 kuşağının toplumcu şairleri arasında yer bir yandan savaşa karşı çıkarken bir yandan aldı. İlk dönem yüksek sesli, söylevci tarzda da yoksul Türk insanını gerçekçi bir bakışla şiirler yazdı. Zamanla toplumsal konulardan yansıttı. Bireysel dramı toplumsal sorunların bireysel duygulara yöneldi. birlikteliği içinde ele aldı. Humor ve sevgi öğelerinden Olgunluk dönemi şiirlerinde konuşma diline yararlandı. Günlük dil ve kimi yakın bir dil kullandı, türküler, halk şiiri ve zaman argo kullanarak mizahi şiirler de yazdı. gelenekleri motiflerinden yararlandı. 1950'den sonra tiyatro incelemeleri Savaş, yoksulluk, sürgünlük, hapislik acılarını ve eleştirileri de yazdı. Stanislavski'nin "Bir yaşayan insanın duygularını, iyiye, doğruya, Aktör Hazırlanıyor" ve "Bir Karakter eşitliğe olan özlemini yalınlık, gerçeklik ve Yaratmak" eserlerini Türkçe'ye çevirdi. lirizmle yansıttı. Çarpıcı bitişler, yinelemeler, İzmir'deki Karşıyaka Açıkhava Tiyatrosu'na iç uyaklar ve ses uyumları belli başlı şiirsel adı verilmiştir. biçimleri. ŞİİR 1940’lı yılların toplumsal gerçekçi şiirinin Bir (1942) ortak temaları ve biçimleriyle, Orhan Veli Hürriyet kuşağının bazı söyleyiş özelliklerini Merhaba (1952) kaynaştırarak sentezci bir şiire ulaştı. Haraç Mezat (1954) İkinci Kurtuluş (1960) Hayret Bey'in Serüveni (1968) Evrende Ellerimiz (1968) PAMUKPINAR ANADOLU ÖĞRETMEN LİSESİ www.dersistan.com 23 12. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERS NOTLARI ARİF DAMAR (1925 - 2010) Ayrıca Ulus ve Tanin gazetelerinde makaleler yazdı. İlk şiiri “Edirne’de Akşam” 1940’ta “Yeni İnsanlık” dergisinde yayınlandı. “İnsan”, ESERLERİ “Gün”, “Ant” dergilerindeki şiirleriyle dikkat ŞİİR: çekti. Günden Güne 1956 Toplumsal gerçekçi anlayışta şiir yazan İstanbul Bulutu 1958 genç şairlerden biri olarak belirdi. Kavgacı Kedi Aklı 1959 ama barışçıl ve insancıl yanı ağır basan, dil Saat Sekizi Geç vurdu 1962 ögelerini ve biçim kaygısını elden bırakmayan Alıcı Kuş 1966 bir şiir kurmaya yöneldi. “Yeryüzü” dergisinde Seslerin Ayak Sesleri 1975 bu çabanın başarılı şiir örnekleri yayınlandı. Alıcı Kuşu Kardeşliğin 1976 Ölüm Yok ki 1980 “Arif Barikat” takma ismini kullandığı bu Ay Ayakta Değildi dönem şiirlerini 1956’da “Günden Güne” adlı 1984 Acı Ertelenirken 1985 kitabında topladı. Kitap basıldıktan 5 ay sonra Yoksulduk Dünyayı Sevdik 1988 toplatıldı ama beraat etti. Alıcı Kuşu Kardeşliğin 1990 Ay Kar Toplamaz ki 1980 Sonraları İkinci Yeni şairlerinin yanında, Eski Yağmurları Dinliyorum 1995. imgeye ağırlık veren, biçim ve dil araştırmalarına girmiş bir şair olarak göründü. Bu yönüyle 1940 kuşağı adıyla MAVİCİLER(1952-1956) anılan şair arkadaşlarından ayrılır. Atilla İlhan’ın 1952-1956 yıllarında çıkardığı 1956 sonrası şiirlerinde ise geçirdiği her iki derginin adı olan “Mavi”nin etrafında toplanan dönemin ortak özellikleri dikkat çeker. “Arif Orhan Duru, Ferit Edgü gibi sanatçıların Hüsnü”, “Ece Ovalı” takma isimlerini de oluşturduğu bir edebi topluluktur. kullandı, düzyazılarında şiirle ilgili düşüncelerini anlattı. Bu sanatçılar, şairane bir sanat anlayışının temsilcisi olmuşlardır. Daha sonra Mavi En sevilen şiirlerinden biri "Hallaç" tır. dergisi Özdemir Nutku’nun yönetimine geçer ve Atilla İlhan’ın savunduğu toplumsal 1985 yılında Melih Cevdet Anday ile ortak gerçekçiliğin (sosyal realizm) sözcüsü olur. imza attığı "Yağmurlu Sokak" adlı romanı Dergi, Nisan 1956’da çıkan 36. sayıdan sonra yayımladı. Bu kitabı iki yazar 1959'da (Son Mavi) kapatılır. yazmışlar ve Murat Tek takma adıyla Tercüman Gazetesi'nde tefrika Temsilcileri; Attila İlhan, Ferit Edgü, Orhan edilmişti. Duru, Özdemir Nutku, Yılmaz Gruda, Ahmet Oktay, Demirtaş Ceyhun, Demir Özlü ve Şair en son Cumhuriyet Gazetesi'nde 'Ayın Tahsin Yücel’dir. şairi' bölümünü hazırlıyordu. PAMUKPINAR ANADOLU ÖĞRETMEN LİSESİ www.dersistan.com 24 12. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERS NOTLARI Garip akımına karşı bir duruş sergilemeleri ve II. Yeni şiirini toplumcu gerçekçi olmamakla yenilikçi şiiri savunmaları, onları “Garip suçladı. Anlaşılmaz imgelerle şiir yazmalarını Dışında Yeniliği Sürdüren Şiir” akımına dâhil eleştirdi. eder. Şiirlerinde derin bir hayal örgüsü vardır. Attila Bu sanatçılar şairane bir sanat anlayışının İlhan’ın şiirleri liriktir. temsilcisi olmuşlardır. Şiirlerinde toplumsal olaylar destansı bir Şiirin basit olmayacağını; zengin benzetmeli, nitelikte işlenir. içli, derin olması gerektiğini savunmuşlardır. Kişisel ve toplumsal ana duyguları imge ATTİL İLHAN (1925-2005) zenginliği içinde ve değişik müzikler yaratarak verir. Mavi Dergisinde yazdığı şiirlerle II. Yeni şiirinin toplumla ilgilenmeyen bazı şairlerinin Şiirlerinde barış, özgürlük, adalet, bu yanına karşı çıktı. halkçılık,insan sevgisi, gelecek umudu gibi toplumsak konuları işlediği gibi; bunalım, Şiir, senaryo, deneme, gezi ve roman yalnızlık, aşk, umutsuzluk, ölüm… gibi alanında eserler vermiştir. bireysel konuları da işlemiştir. Toplumsal gerçekçiliğinin yanı sıra gelecek ESERLERİ güzel günlerin iyimser romantizmini de Şiirleri: 25 taşıyan şiirler yazmıştır. Duvar İlk şiirlerinde Divan edebiyatının ve halk Sisler Bulvarı edebiyatının ses ve biçim özelliklerinden Yağmur Kaçağı yararlandığı görülür. Ben Sana Mecburum Belâ Çiçeği "Sisler Bulvarı" adlı şiiriyle yeni konulara, Yasak Sevişmek zengin imgeler ve egzotik tasvirlere Böyle Bir Sevmek yönelmiştir. Elde Var Hüzün Korkunun Krallığı Özgün bir tarz oluşturmuştur; toplumcu ve şiire yeni boyutlar kazandırmıştır. Romanları: Romanlarında da yakın tarihi, çağdaşlaşma Sokaktaki Adam sürecindeki okumuş aydın insanları ve Kurtlar Sofrası sorunlarını işlemiştir. Bıçağın Ucu Sırtlan Payı Şiirin gösterişli imgelerden oluşamayacağını Yaraya Tuz Basmak belirtti. Fena Halde Leman Dersaadette Sabah Ezanları PAMUKPINAR ANADOLU ÖĞRETMEN LİSESİ www.dersistan.com 12. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERS NOTLARI Karanlıkta Biz etmiş bir şairi şiire dönüştürmüş ve o şairin biçemiyle kendi biçeminin karışımı enfes bir Gezi: biçem ortaya koymuştur. Türkiye'de birçok Abbas Yolcu şiirsever bu şiir kitabı nedeniyle gizli kalmış Batı’nın Deli Gömleği Türk ve yabancı şairleri farklı yanlarıyla öğrenebilmiştir. Deneme ve Anı: Hangi Batı Ayrıca inceleme, anı ve tiyatro türünde de Hangi Atatürk yapıtlar vermiştir. İkinci Yeni Savaşı Sağım Solum Sobe Şiirleri Hangi Edebiyat Gölgeleri Kullanmak (1963) Hangi Küreselleşme Her Yüz Bir Öykü Yazar (1964) Aydınlar Savaşı Dr. Kaligari'nin Dönüşü (1966) Hangi Laiklik Sürgün (1979), Sürdürülen Bir Şarkının Tarihi Ulusal Kültür Savaşı (1981) Kara Bir Zamana Alınlık (1983) Senaryoları: Yol Üstündeki Semender (1987) Kartallar Yüksek Uçar Ağıtlar ve Övgüler (1991) Yarın Artık Bugündür Bir Sanrı İçin Gece Müziği (1993) Yıldızlar Gece Büyür Toplu Şiirler (1995) Gözüm Seğirdi Vakitten (1996) Söz Acıda Sınandı (1996) Az Kaldı Kışa (1996) AHMET OKTAY (1933 -....) Hayalete Övgü (2001) Başlangıçta yazdığı şiirlerle Ahmed Arif Anı/Anlatı şiirinden etkilendiği izlenimini verirken, Gizli Çekmece (1991) 1960'lardan sonra toplumcu gerçekçi bir yaklaşımla İkinci Yeni'ye doğru yöneldi. Günlük Gece Defteri (1998) Şiirlerinde destansı bir söyleyiş kullandı. Oyun Zengin sözcük dağarcığı ile kendini hemen Kurt Dişi belli eden bir tarzla şiirler yazdı. Gölgeleri Kullanmak, Her Yüz Bir Öykü Yazar diğer önemli şiir kitaplarıdır. Şiir kitaplarından özellikle Yol Üstündeki Semender (1987) Behçet Necatigil Şiir Ödülü almasının da ötesinde içerdiği şiir isimleriyle de önem kazanmıştır. Her bir şiirinde intihar PAMUKPINAR ANADOLU ÖĞRETMEN LİSESİ www.dersistan.com 26 12. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERS NOTLARI GARİP DIŞINDA YENİLİĞİ SÜRDÜREN Eserleri ŞİİR Şiir: Havaya Çizilen Dünya, Çocuk ve Allah, Garip Hareketi’nin etkisinin sürdüğü yıllarda Çakırın Destanı, Üç Şehitler Destanı, Türk şiiri onlar kadar bayağılaştırmak istemeyen, Olmak, Yedi Memetler. her biri kendine özgü şiir tarzını oluşturmuş aşağıdaki şairler şiirdeki lirizmi kaybetmeden Düzyazı: yeniliği sürdürmüşlerdir. İstiklal Savaşı – Samsun’dan Ankara’ya, İstiklal Savaşı – İnönüler, Sivaslı Karınca, Bu şairler Garip, İkinci Yeni gibi topluluklara İstanbul – Fetih Destanı, Anıtkabir, Asu, katılmamış, görüş ve ideolojilerini şiirlerine Delice Böcek, Batı Acısı, Çanakkale Destanı, temel yapmamışlardır. Şiirlerinde yeni bir dil, Kubilay Destanı, 19 Mayıs Destanı, Hiroşima üslup ve bakış açısı aramışlar ve kendi tarzlarını yenileme ve değiştirme ihtiyacı BEHÇET NECATİGİL (1916 – 1979) hissetmişlerdir. İlk şiirleri Varlık dergisinde çıkan öğretmen Bu şiir anlayışının başlıca temsilcileri şair Behçet Necatigil, Cumhuriyet döneminin şunlardır: kendine özgü bir çizgisi olan şairlerindendir. Rahat, gösterişe kaçmayan, sembollere FAZIL HÜSNÜ DAĞLARCA (1914 – 2008) dayalı, şiir geleneklerini gözeten bir anlayıştadır, önce Garipçi çizgide yürüyen Cumhuriyet döneminin önemli şairlerinden Necatigil, sonra onlardan ayrılmıştır. olan Fazıl Hüsnü, öğrenimini Anadolu’nun değişik yerlerinde sürdürmüş, subaylık yaptığı Şiirlerinde kendi evinden başlayarak öteki yıllarda ise Anadolu’yu daha iyi tanıma fırsatı evleri, sokağı, çevreyi, giderek dış dünyayı ve bulmuştur. toplumu sorunlarıyla anlatmıştır. Sanatçı, iç ve dış gerçeklere bakarak, Hem hece ölçüsüyle hem de serbest ölçüyle bilinçaltına yönelerek şiire yeni ürperişler yazmıştır. İlk şiirleri anlamca açık, sonrakiler getirir. kapalıdır. Şiirleri devamlı gelişme gösterir. Kurallı Şiir dışında inceleme, çeviri, radyo oyunu biçimlerden serbest biçimlere, anlamlı alanlarında da eserleri vardır. özlerden en yalın anlamlara varan şiir türlerini dener. Her şiirinde bir “yeni”yi dener Eserleri gibidir. Genellikle epik-dramatik, lirik-didaktik ve toplumsal gerçekçi anlayıştadır. Şiir dili en Şiir: son türetilen Türkçe sözcüklerle doludur. Kapalı Çarşı, Evler, Arada, İki Basma Yürümek, Çevre, Eski Toprak, Divançe. İnceleme: Edebiyatımızda İsimler Sözlüğü, Edebiyatımızda Yazarlar Sözlüğü. PAMUKPINAR ANADOLU ÖĞRETMEN LİSESİ www.dersistan.com 27 12. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERS NOTLARI CAHİT KÜLEBİ (1917 – 1997) BEDRİ RAHMİ EYÜBOĞLU (1923 – 1975) Öğretmenlik yaptığı yıllarda Anadolu’yu “D grubu” ressamları arasındadır. Ressam tanıyan Cahit Külebi, memleketçi şiirimize kişiliğinden gelen ögeler şiirlerinde önemli yer yeni bir ses getirmiştir, tutar. Şiirlerinde derin bir Anadolu sevgisi vardır; Ressamlığın verdiği bakış açısıyla adeta İyimser, açık ve gerçekçi bir bakışla renklerle tablo çizmiştir. Anadolu’ya eğilmiştir. Şiirlerinin sosyal içeriği de vardır. Anadolu Şiirlerinde temiz bir Türkçe, Karacaoğlan’ı insanının yoksul yaşamını anlatmıştır. andıran bir içtenlik görülür. Halk edebiyatının masal, şiir, deyiş, gibi Hayale pek yer vermez, gerçekçi bir anlayışla türlerine karşı duyduğu hayranlık şiirlerine yazmıştır. Onu “gerçekçi – romantik” bir şair yansımıştır; halk kültüründen esinlenmiştir. olarak niteleyebiliriz. Şiirlerinde gözlemlerine de yer vermiştir. Eserleri Şiirlerinde biçim, ölçü, uyak kaygısı Şiir: taşımamıştır. Şiirlerini doğal ve akıcı bir Adamın Biri, üslupla yazmıştır. Rüzgâr, Atatürk Kurtuluş Savaşı’nda, Gezi ve deneme türündeki yapıtlarında halk Yeşeren Otlar. kültürü, halk sanatı konusundaki Süt düşüncelerini ortaya koymuştur. SABAHATTİN KUDRET AKSAL (1920 – Eserleri 1993) Şiir: Dol Karabakır Dol, Şiir ve öyküleriyle tanınır. Biçimi oldukça Karadut, önemser. Tuz, Yaradan’a Mektuplar, Garipçilerden etkilendiği ilk şiirlerinden sonra, Üçü Birden, insanın evrendeki yerini, değerini aramaya Dördü Birden, çabaladığı felsefi düşünceleri içinde barındıran Yaşadım bir şiire yönelmiştir. Düzyazı: Eserleri Tezek, Şiir: Delifişek, Şarkılı Kahve, Canım Anadolu Gün Işığı, Duru Gök, Eşik Öykü: Gazoz Ağacı PAMUKPINAR ANADOLU ÖĞRETMEN LİSESİ www.dersistan.com 28 12. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERS NOTLARI NECATİ CUMALI (1921 - 2001) şiirler toplamı) İmbatla Gelen (1955) Şiir, roman, hikâye, deneme, tiyatro, günce Güneş Çizgisi (1957) gibi pek çok edebi türde eser vermiş çok Yağmurlu Deniz (1968, son iki kitap ve yeni yönlü bir yazardır. Cumhuriyet devri Türk şiirleri) edebiyatının tanınmış kişilerinden olan Başaklar Gebe (1970) Cumalı, Yaşar Kemal'in ifadesiyle "Yaşlanmaz Ceylân Ağıdı (1974) Şair Çocuk" olarak anılır. Aç Güneş (1980, toplu şiirler) Bozkırda Bir Atlı (1981) İlk şiiri 1939’da yayınlandı. Garip Yarasın Beyler (1982) Akımı şairleri ve 1940 kuşağının diğer Tufandan Önce (Bütün şiirler 1'nci cilt, 1983) şairlerinden farklı olarak yalın, aydınlık Aşklar Yalnızlıklar (1985,toplu şiirler I) anlatımlı, lirik şiirler yazdı. Kısmeti Kapalı Gençlik (1986, toplu şiirler II) Sevgi, sevinç, özlem gibi bireyin güncel ÖYKÜ: kaygılarıyla birlikte çağın toplumsal Yalnız Kadın (1955) sorunlarını da ele aldı. Değişik Gözle (1956) 1955’ten sonra şiirin yanısıra Susuz Yaz (1962) öykü,roman ve tiyatro türlerine de yöneldi. Ay Büyürken Uyuyamam (1969) Şiirsel dili ve ayrıntıları ustaca kullanmasıyla Makedonya 1900 (1976) kendini kolayca okutturdu. Kente İnen Kaplanlar (1976) Dilâ Hanım (1978) Roman ve öykülerinde çoğunlukla Ege Revizyonist (1978) Bölgesi’ndeki kasaba ve kırsal kesim Yakubun Koyunları (1979) insanlarının sorularını işledi. “Tütün Zamanı” Aylı Bıçak (1981) (1971’de Zeliş adıyla), “Yağmurlar ve Topraklar”, “Acı Tütün” romanları bu ROMAN: ürünlerin en başarılıları arasındadır. Tütün Zamanı (1959) “Ay Büyürken Uyuyamam” adlı öykü Yağmurlar ve Topraklar (1973) kitabında Anadolu insanının cinsel bir Aşk da Gezer (1975) tablosunu çizdi. OYUN: Öykü, roman ve oyunlarından bazıları sinemaya da uyarlandı. Mine (1959) Nalınlar (1962) ŞİİR: Derya Gülü (1963) Boş Beşik Kızılçullu Yolu (1943) Ezik Otlar Harbe Gidenin Şarkıları (1945) Vur Emri Mayıs Ayı Notları (1947) Oyunlar I (Boş Beşik, Ezik Otlar, Vur Emri) Güzel Aydınlık (1951) (1969) Denizin İlk Yükselişi (1954, ilk üç kitaptaki Oyunlar II (Susuz Yaz, Tehlikeli Güvercin, PAMUKPINAR ANADOLU ÖĞRETMEN LİSESİ www.dersistan.com 29 12. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERS NOTLARI Yeni Çıkan Şarkılar) (1969) Çiçekleri Yemeyin, Oyunlar III (Nalınlar, Masalar, Kaynana Yumuşaklıklar Değil, Ciğeri) (1969) Bir Kapı Önünde, Lavinia Oyunlar IV (Derya Gülü, Aşk Duvarı, Zorla Deneme: İspanyol) (1969) Özdemir Asaf’ça Oyunlar V (Gömü, Bakanı Bekliyoruz, Kristof Hikâye: Kolomb'un Yumurtası) (1973) Dün Yağmur Yağacak Oyunlar VI (Mine, Yürüyen Geceyi Dinle, İş Karar Vermekte) (1977) Yaralı Geyik (1981) DENEME: Niçin Aşk (1971) Senin İçin Ey Demokrasi (1976) Etiler Mektupları (1982) İNCELEME: Muzaffer Tayyip Uslu (1956) GÜNCE: 30 Yeşil Bir At Sırtında (1990) ÖZDEMİR ASAF (1923 – 1981) Şiirlerini döneminden ayrı bir dil ve söyleyiş tarzıyla yazmıştır. Dize sayısını çoğu kez en aza indirmiştir. Şiirlerinde imajsız, anlamsız, yer yer ironik söyleyişe özen göstermiştir. Şiirlerde “sen – ben ikilemi”ni ele almıştır. Yaşadıklarını, çevresindeki olayları soyutlaştırarak düşünce planına aktarmıştır. Eserleri Şiir: Dünya Kaçtı Gözüme, Sen Sen Sen, Bir Kapı Önünde, Yuvarlağın Köşeleri (Özdeyişler-Etika), Benden Sana Mutluluk, Nasılsın, Yalnızlık Paylaşılmaz, PAMUKPINAR ANADOLU ÖĞRETMEN LİSESİ www.dersistan.com
© Copyright 2024 Paperzz